Çok Heyecanlıyız! Öğrencilerimizle birlikte yeni bir döneme daha başladık.

Transkript

1 Okulunuza Hoş geldiniz! Çok Heyecanlıyız! Öğrencilerimizle birlikte yeni bir döneme daha başladık. Öğrencimizin eğitim ve öğretim hayatına iyi bir başlangıç yapabilmesi için Okul Yönetimi, Öğretmenlerimiz ve Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü (PDR) olarak öğrencilerimizin okullarına uyumlarının daha sağlıklı ve hızlı olması için Oryantasyon (Okula Uyum) Programını düzenledik. Sayın Velimiz, eğitim ve öğretim yılına girerken siz değerli velilerimize Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü nü tanıtmak istiyoruz. Böylece gelecek günlerde sağlıklı bir işbirliği içinde çalışacağımıza inanıyoruz. Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü nün çalışmaları, öğrencilerin yaş grupları, gelişimsel süreçleri ve ihtiyaçları göz önüne alınarak planlanmakta ve her eğitim yılı sonunda yeni düzenlemeler yapılarak geliştirilmektedir. Kampüsümüzde; Anaokuluna ve 1.Sınıfa alınan öğrencilere; öncelikle psikolojik danışmanlar tarafından okul olgunluğu çalışması ile görüşme yapılır. Veliler, görüşme hakkında bilgilendirilir. Görüşmeye alınan tüm öğrencilerin özellikleri ve ihtiyaçları dikkate alınarak öğretmen seçiminde okul idaresine öneride bulunulur. Oryantasyon çalışmaları yapılır. Öğrencilerin okula uyum sağlamalarına yönelik çalışmalar, etkinlikler yapılır. İhtiyacı olduğu düşünülen öğrencilere çeşitli gelişim testleri uygulanır. Veli ve öğretmenler bilgilendirilir. Veli tanışma ve değerlendirme görüşmeleri, tüm eğitim-öğretim yılı boyunca düzenli bir şekilde randevu verilerek, ilkokul psikolojik danışmanı tarafından yapılır

2 Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümünün Görevleri İstek Özel Kemal Atatürk Okulları Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü çalışanlarının görevleri, sorumlu oldukları yaş gruplarına göre değişkenlik göstermektedir. Aşağıda Anaokulundan Liseye kadar tüm yaş düzeyleri için sorumlu olunan görevlerden örnekler verilmiştir. Öğrencilerimize, Okula uyumunu sağlama, Aile veya arkadaşlarıyla sağlıklı iletişim kurmasına yardımcı olma, Kendini ve yeteneklerini tanıma isteğini geliştirme, Davranış ve tutumlarında olumlu değişiklik yapma, Geleceğine yön verme konusunda yol gösterici olma, Derslerinde daha başarılı olmalarını sağlama, Ders çalışma alışkanlıklarını geliştirme, Sınav kaygısını önleyici çalışmalar yapmak, Meslek seçimi konusunda öğrencileri bilgilendirme, v.b. durumlarda rehberlik hizmeti vermekteyiz. Psikolojik Danışma Çalışmaları Eğitim-öğretim yılı içinde öğrencilerin sorunlarını, durumlarını, davranışlarını tespit etmek amacıyla sene içinde uygulanan test, teknik ve envanterlerle ilgili olarak öğrencilerle görüşülmesi Sınıf öğretmeni ve okul idaresi tarafından tespit edilen ve danışmaya ihtiyaç duyan öğrencilerle görüşülmesi Gönüllü olarak danışmaya gelen öğrencilerle görüşülmesi Grup çalışmaları şeklinde yürütülür. Ayrıca aşağıdaki alanlarda hizmet verilmektedir. Okul Olgunluğu ve Kayıt Görüşmeleri Oryantasyon(okula uyum) Çalışmaları Grup Çalışmaları Değerler Eğitimi - 2 -

3 Sınıf içi-dışı Gözlemler Öğretmen Görüşmeleri Veli Paylaşım Toplantıları Seminerler PDR Bültenleri 7-19 Yaş Aile Eğitim Programı Veli Görüşmeleri İSTEK ÖZEL KEMAL ATATÜRK OKULLARI PDR Bölümü, yalnızca öğrencilere yönelik çalışmalar yapmaz. Kapımız siz değerli velilerimize de her zaman açıktır. Çocuğunuzla yaşadığınız sorunları Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümüyle paylaşabilirsiniz. Konuşulanlar gizlilik prensibi çerçevesinde PDR Bölümü içinde kalacaktır. Bölüm olarak soruna kalıcı çözüm bulabilmek için, hem anne hem de baba ile görüşebilmeyi diliyoruz. Sizlerin bu açıdan çalışmalarımıza yardımcı olacağınıza inanıyoruz. Öğrencilerimizi, sizinle birlikte tanıyıp sorunlarına birlikte çözüm arayacağız. Çocuğunuzla ilgili bir konuda görüşme yapmak istediğinizde, görüşme için önceden randevu almanız gerekmektedir. Lütfen telefonla arayarak görüşme için randevu alınız. Anaokulu Aslı E.Yurdun İlkokul Ebru N.Aykaç Ortaokul Tamay Tolungüç Lise Gülfidan Kement İLKOKULA BAŞLARKEN Okul, çocuklar için yeni bir yaşam ortamıdır. Okula başlamak, çocuk için büyük ve önemli bir değişikliktir. Aynı yerde 40 dakika oturma, dikkatini toplama ve dersi takip etme, ihtiyaçlarını teneffüste giderme, oturduğu yerden kalkıp dışarı çıkarken ya da koridorda yürürken veya koşarken dikkatli olması, teneffüste tuvalette sıra bekleme, teneffüs-ders dengesini ayarlama, servise binme, belki de sabah daha erken kalkma, büyük bir yemekhanede yemek yemek, yeni arkadaşlar, yeni öğretmenler, yeni bir bina... gibi birçok yeni durumla nasıl baş edileceğini çabucak öğrenmek, bir çocuk için hiç de kolay değildir. Bu nedenle yeni başlayan öğrenciler için - 3 -

4 oryantasyon(okula uyum) haftası düzenlenmektedir. Büyük sınıflardan bir hafta önce okula başlayarak, daha sakin bir ortamda kolay bir başlangıç yapmaktadırlar. Okul kavramı, okul öncesi dönemde eğitim görmüş çocuklarda daha erken oluşmaktadır. Eğer çocuğunuz Anaokuluna gitmemişse, günün büyük bir bölümünü annesiyle veya kendisine bakmakla görevli kişiyle geçirmişse, okula başladığında annesinden kopmak istememekte, annesinin gitmesi halinde bir daha geri dönmeyeceğini düşünebilmektedir. Anaokuluna gitmiş çocuklar, diğer arkadaşlarına göre psikomotor, duygusal/sosyal ve bilişsel açılardan okula gitmeye daha fazla hazırdırlar. Ancak gene de okula uyum sağlama konusunda, her çocuğun aynı beceriye sahip olmasını bekleyemeyiz, beklememeliyiz! Çocuğunuzun okula uyum sağlamada güçlük çekmesinin çeşitli nedenleri vardır. Bu nedenleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz: Anneye veya ona bakan kişiye aşırı bağımlı olması Ailede yeni bir kardeşin doğması, bir yakının ölümü, hastalığı v.b. durumların olması Çocuğun okul kavramını yeterince öğrenememiş veya yanlış öğrenmiş olması Ailenin, çocuğun okula başlamasını, çocukluktan yetişkinliğe doğru geçiş olarak algılaması ve bunu çocuğa hissettirmesi Ana-baba ve öğretmen arasındaki tutum farklılıkları Aile içinde huzurlu bir ortamın olmaması Anne Baba tutumları arasında farklılık olması Bireysel ilgi yerine grupla paylaşılan ilgiye uyum sağlayamama Özgüven eksikliği yaşaması Yukarıda belirtilen durumları belirleme ve sorunun çözümü konusunda lütfen Bölümümüzle iletişim kurun. DESTEKLEYİCİ OLALIM! Yeni durumlar, ortamlar çocuğunuz için gerginlik yaratabilir. Bu yüzden sabırlı ve destekleyici olmanız çok önemlidir. Çocuğunuz farklı davranışlar gösterebilir. Bu sistemde endişelenmeyin, çocuğunuz sınıfına alışmaya başladığında, zaman içinde olgunluk ve özgüveninde büyük bir gelişme olacaktır. Ayrıca herhangi bir sorun olduğunda PDR Bölümü olarak yardıma hazır olduğumuzu bilmenizi istiyoruz

5 OKUL FOBİSİ Okula uyum sorunu yaşayan çocukların bazılarında okul fobisi (korkusu) dediğimiz okula gitme konusunda isteksizlik durumu ortaya çıkabilir. Bu durum, okulun ilk günlerinde ortaya çıkabileceği gibi sonraki zamanlarda da görülebilir. Ön belirtileri aşağıdaki gibi sıralanabilir: Baş ve karın ağrısı Bulantı kusma hissi İştahsızlık Uykusuzluk Keyifsizlik Alıngan ve sinirli olma Çok sık ağlamalar İnatçılık yapmak Ayrıca yeni bir kardeşin doğumu, ailenin ev değiştirmesi, anne-baba veya yakın akrabalardan birinin ölümü, okulda arkadaşları tarafından küçük düşürülme, korkutulma, okul ve öğretmen değişikliği gibi nedenlerden de okul fobisi gelişebilir. Okulun ilk günlerinde bazı öğrencilerimizde gerginlik nedeniyle mide bulantısı, ateş, karın ağrısı v.b. rahatsızlıklar görülebilir. Psikosomatik hastalıklar olarak adlandırdığımız bu rahatsızlıklar, çocuğun gerçekten acı çekmesine neden olabilir. Bu nedenle okula gitmemek için numara yapıyorsun, yalan söylüyorsun gibi ifadelerle kalbini kırmayalım. Çocuğunuz sabah kalktığında, midesinin ağrıdığını söylüyor ve anne-baba olarak da okula uyum sağlamadığını biliyorsanız, onunla konuşmayı denemelisiniz. Biliyorum karnın ağrıyor, istersen biraz dinlen, bir ders sonra okula gideriz ama mutlaka okula gitmemiz gerekiyor gibi ifadelerle konuşmayı denemelisiniz. Okula gidildiğinde gerekirse anne ya da baba bir-iki saat okulda kalabilir. Yalnız teneffüslerde görüşebilecekleri bir yerde kalmalıdırlar. Eğer, Bugün okula gitme evde kal denirse, çocuğunuzun rahatsızlığı ertesi gün de devam edecektir ve giderek daha fazla okul ortamından uzak kalacak, uyum problemi büyüyecektir. Bunun dışında okula gitme konusunda bir sorun olmadığı halde okul düzenine ayak uyduramamak gibi sorun yaşayan çocuklar da vardır. Okuldaki kurallara uyum sağlamada güçlük çekerler. Nedenleri gelişim bozukluklarından kaynaklanabileceği gibi duygusal sorunlar da olabilir. Örneğin; çocuk ailesine karşı duyduğu öfkeyi okuldaki öğretmen ve arkadaşlarına yansıtıyor olabilir. Her iki türden de karşılaşabileceğiniz sorunlarda lütfen Bölümümüzle iletişim kurun

6 ANNE VE BABALARA ÖNERİLER Okula başlamadan okulla ilgili bilgi verin. Okuldan onu saat kaçta alacaksınız, evde saat kaçta olacak, onu kim karşılayacak, okulda neler yapılacak ve ne kadar çok eğleneceği ve mutlu olacağıyla ilgili somut bilgiler verin. Kendi okul yaşantınızla ilgili güzel anılarınızı, öğretmen ve arkadaşlarınızla kurduğunuz ilişkileri ve okulda öğrendiğiniz bilgileri, yaşamınızda nasıl kullandığınızı anlatabilirsiniz. Her sabah mutlaka kahvaltısını yapmasına dikkat edin. Güven verin. Okulun ilk günlerinde yalnızlık hissedebileceğini, bunun normal olduğunu birkaç gün içinde okula alışacağını belirtin. Endişeli görünmemeye çalışın. Çocuğunuz size bakarak kendi korkularının yerinde olduğunu düşünecektir. Böylece heyecanı ve tedirginliği daha da artacaktır. Okulda kalmanızı isteyebilir. Bu durumda çok kısa bir süre sınıf arkadaşlarından bazılarıyla tanışıp, çocuğunuzla okulda neler öğreneceğiyle ilgili konuşabilirsiniz. Okul öncesi eğitim görmüş olan çocukların bu tür durumlara gerek olmadan uyum sağladıkları görülmüştür. Çocuğunuz okulda kalmanız konusunda ısrar ediyorsa; herkesin hayatta bir görevi olduğunu, sizin de para kazanmak, yemek yapmak gibi işleriniz olduğunu, okulda kaldığınız takdirde işlerinizi bitiremeyeceğinizi açıklayabilirsiniz. Öğrencimizin okula uyum sürecini hızlandırabilmek için ısrarlar karşısında kararlı olup, en azından ilk birkaç günden sonra okulunda öğretmeni ve arkadaşlarıyla birlikte olmasını sağlamalıyız. Böylece diğer öğrencilerle iletişim kurmak zorunda kalacak ve arkadaş edinecektir. İlk gün vedalaşmanızı çok uzun tutmamaya çalışın. Çocuğunuz üzgün görünse bile hemen oradan ayrılın, merak etmeyin, sonradan kendini iyi hissedecektir. Durumu hakkında okulu arayarak bilgi alabilirsiniz. Anne- baba olarak ders saatinde sınıf içine girmemeye çalışmalıyız. Çocuğunuz sizi görmek istediğinde sınıf dışına çıkmasına izin verilecektir, ancak mümkün olduğunca sınıfta durması konusunda teşvik edilmelidir. Çocuğunuz ağlıyorsa lütfen endişelenmeyin, bu son derece doğal bir tepkidir. İlk kez sınıf ortamıyla tanışan çocuklarda beklenebilecek bir durumdur. Öğretmenine durumu - 2 -

7 bildirin, vedalaşın ve sınıftan ayrılın. Siz olmadığınızda yaşadığı gerginlikle başa çıkabilecek ve ağlaması kesilecektir. Okula uyumları sırasında karşılaşacağımız sorunlar karşısında sabırlı ve sakin olmaya çalışalım. Bütün bunlar, veli, öğretmen ile Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümünün iş birliğiyle kısa sürede çözümlenecektir. Lütfen çocuğunuzu okula göndermekle tehdit etmeyin. Okulu bir ceza gibi algılamamaları için buna dikkat etmeliyiz. Bazı öğrencilerimizin okula başlama dönemi kardeşlerinin doğumuna denk gelebilir. Çocuğunuz okula gönderilerek ev ortamından kardeşi yüzünden uzaklaştırıldığını, aileden dışlandığını düşünebilir. Bu şekilde algılamalarına izin vermemeliyiz. Çocuğunuzun yanında öğretmenini ve okulunu kesinlikle kötülemeyin. Çocuğunuzun okulu ve öğretmenini sevmesini ve saygı duymasını engellemiş olursunuz. Çocuğunuz okulda arkadaşlarıyla birlikte olduğunda, derste ya da oyun oynarken, başarısızlığın ne olduğunu fark etmeye başlar. Bazı çocuklar daha çabuk okuma yazma öğrenir, sporda daha başarılı olur, ödevlerini daha iyi yapabilir. Bu durumda çocuğunuzu suçlayıcı değil, yüreklendirici, motive edici şekilde konuşmak gerekir. Önemli değil, bir dahaki sefere sen daha iyisini yaparsın. gibi. Çocuğunuz bu dönemde sizi ve öğretmenlerini örnek alacaktır. Sizin okumayı ve eğitimi sevdiğinizi gösteren davranışlarda bulunmanız bu anlamda çok önemlidir. Akşamları birlikte kitap okumak gibi. OKUL OLGUNLUĞU Okul Olgunluğu; çocuğun bilişsel, psiko-motor, duygusal, sosyal gelişim gibi çeşitli yönlerden hazır olabilmesi ve kendisinden bekleneni yapabilmesi olarak tanımlanır. Çocuk gelişimini; duygusal gelişim, sosyal gelişim, bilişsel gelişim, psiko-motor gelişim boyutlarına göre değerlendirirsek, çocuk bu alanların hepsinde eşit düzeyde okula hazırdır diyemeyiz. Bazı alanlarda yaşına uygun gelişim gösterirken bazı alanlarda da yeterli gelişimi gösteremeyebilir. Burada belirleyici olan çocuğun genel gelişmişlik düzeyidir. İlkokul 1.Sınıf, okul öncesinden farklı bir ortam ve kültürdür. Çocuğun kitap, defterlerini vb. koyacağı bir çantası olacaktır. Kitapları, defterleri, ders araç ve gereçleri olacaktır. Eşyalarını taşıma, dolabına/ masasına yerleştirme, kırmadan, kaybetmeden işlevine - 3 -

8 uygun olarak kullanması önemlidir. Bu konularda anne-babanın çocuğa ön hazırlık yapması çok yararlı olacaktır. İlkokul 1.Sınıf boyunca çocuğun ihtiyaç duyduğu veya duyabileceği yeterliliklerin yıl boyunca geliştirilebilmesinde Anne-Babaya da görevler düşmektedir. Anne-Babaya düşen görev ve sorumlulukları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.(çağlar, 2008) Veli toplantılarına katılmak. Çocuğunu Servise vaktinde ve güvenli bir şekilde vermek. Sabah telaşlarını ve stresini azaltmak.(örneğin; bir gece önceden giysilerinin ve çantasının hazırlanması, ödev yapmayı sabah saatlerine bırakmamasının sağlanması, gerekiyorsa alarmlı saat kullanarak zamanında yatmasının ve uyanmasının sağlanması) Çocuğun becerilerini ve kişisel niteliklerini kazanmasında ona destek olmak. Sınırlarını öğrenmesini sağlamak.(örneğin; Tutarlı ve sevecen bir disiplin anlayışıyla kurallar koyulması, hangi durumda hangi davranışların uygun olacağıyla ilgili yönlendirmeler yapılması) Öğretmenler ve okulla işbirliği yapmak. Ev ortamını öğrenmeye uygun hale getirmek.(örneğin; çocuğunuzla birlikte bir çalışma köşesi hazırlanması, odasının düzenlenmesi, ona ait küçük bir kitaplık düzenlenmesi ve ders çalışırken televizyonun açılmaması, zaman planlaması yapılması) Çocuğunu sağlıklı tutmak ve güne hazırlamak.(örneğin; her sabah kahvaltı yapmasının sağlanması ve sevgi dolu/motive edici konuşmalar yapılması) Çocuğunun tüm çalışmalarına destek olmak.(örneğin; yaptığı günlük ödevleri, projeleri, görev aldığı törenleri önemsediğinizle ilgili onunla konuşmanız ve izlemek için okula gelmeniz) Çocuğuyla ilgili bilgileri doğru bir şekilde okulla paylaşmak. Okuldaki eğitimi, ev ortamında da paralel şekilde sürdürmek.(örneğin: harflerin sesini nasıl söylemesi gerektiğini veya ödevlerini yaparken ne şekilde desteklemeniz gerektiğini, sınıf öğretmenine danışarak öğrenmeniz) Çocuğunuzun İlkokula başlamasıyla birlikte sorun çözeceğiniz durumlarla birlikte büyük mutluluklar yaşayacağınız, duygulanacağınız zamanlar da sizleri beklemektedir. Çocuğunun sevincini, heyecanını, mutluluğunu görmek, farklı alanlardaki gelişimini izlemek - 4 -

9 her anne-babayı etkiler. İlk okumaya-yazmaya başladığında, uzun bir şiiri ezbere okuduğunda, kendine güvenli bir şekilde sınıfta arkadaşlarına-öğretmenlerine sunumlar yaptığında, başarılarıyla veya davranışlarıyla ilgili belgeler aldığında vb. küçük kızınızla/oğlunuzla gururlanacak, mutlu olacaksınız. Güzelliklerin, mutlulukların, sevinçlerin ve başarıların bol olduğu eğitim-öğretim dönemleri geçirmeniz dileğiyle, İstek Özel Kemal Atatürk Okulları Psikolojik Danışma ve Rehberlik Bölümü KAYNAKLAR 1. Prof.Dr. Adil Çağlar, İlköğretim Birinci Sınıf Anne-Baba Kitabı. İstanbul: TÖDER Yayınları, Ağustos Prof. Dr. Haluk Yavuzer, Eğitim ve Gelişim Özellikleriyle Okul Çağı Çocuğu. İstanbul: Remzi Kitabevi, Prof. Dr. Haluk Yavuzer, Çocuk Psikolojisi. İstanbul: Remzi Kitabevi, Prof. Dr. Haluk Yavuzer, Okul Çağı Çocuğu. İstanbul: Remzi Kitabevi, Richard Woolfson, Starting School. Great Britain: Thorsons,