ÜNİTE 8 Hayati Belirtiler

Benzer belgeler
VİTAL BULGULAR. Dr.Mine SERİN FÜ Çocuk Nöroloji

VİTAL BULGULAR. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı

9.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği 7.Ünite Yaşam Bulguları NABIZ Hafta ( 6-24 / 01 / 2014 )

YAŞAM BELİRTİLERİNİN ALINMASI

Kan Basıncı Ölçümü. Hastanın arteriyal kan basıncının doğru ve uygun teknikle ölçülmesi ve değerlendirilmesidir.

Hastanın Değerlendirilmesi

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

Sağlıklı Kan Basıncı Sağlıklı Kalp Atımı

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM V KANAMALARDA İLK YARDIM

YAŞAM BULGULARI ÖLÇÜM STANDARTLARI. Beden Isısı Ölçümü Nabız Ölçümü Kan Basıncı Ölçümü Solunum Sayısı Alma Ağrılı Hasta İzlemi

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Tansiyon Günlüğü Sadece kaydedin

Dinlenme durumunun değerlendirilmesi. Nabız ve Kan Basıncı. M. Kamil ÖZER

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

EGZERSİZ VE TERMAL STRES. Prof.Dr.Fadıl ÖZYENER

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

İLKYARDIM.

Dinlenme Durumunun Değerlendirilmesi. Dinlenme durumunun değerlendirilmesi. Nabız ve Kan Basıncı. Nabız. Nabız

Bebek ve Çocuklarda Boy Ölçümü

AÇIK ve LAPORASKOPİK CERRAHİDE HEMŞİRELİK BAKIMI HEMŞİRE SEHER KUTLUOĞLU ANTALYA ATATÜRK DEVLET HASTANESİ

İLK YARDIM DENEME SINAVI Aşağıdakilerden hangisi yaşam bulgusu değildir? A) Bilinç. B) Solunum ve dolaşım. C) Vücut ısısı kan basıncı

Yaşam Bulguları. Vücut sıcaklığı Nabız Solunum Kan basıncı

Baş ağrısı, başta ve bâzen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrılara verilen ortak isimdir. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen

T.C ÇANAKKALE ONSEKİZMART ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ İLAÇ UYGULAMA TALİMATI

KAN BASINCI (TANSĐYON) Prof. Dr. Erdal ZORBA

SICAK ÇARPMASI ELEKTRİK-YILDIRIM ÇARPMASI. Dr. Mehmet TUĞRUL İ.Ü.İstanbul Tıp Fakültesi Anesteziyoloji AD.

14)Aşağıdakilerden hangisi ilkyardımın temel uygulamaları arasında yer almaz? A) Koruma. B) Bildirme. C) Kurtarma. D) İyileştirme.

İLAÇ UYGULAMA TALİMATI

Kan Alma. Kan gazı almada tercih edilen arterler şunlardır: Radial arter Brakial arter Femoral arter Dorsalis pedis ve tibial arter

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD

Beyin kan dolaşımının bozulması sonucu, dokunma ve sesli uyarılara cevap verememe haline BİLİNÇ KAYBI denir. KOMA UYKU

9.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği. 7.Ünite Yaşam Bulguları SOLUNUM 20.Hafta ( / 02 / 2014 )

KAN BASINCI ÖLÇÜMÜ: Doç. Dr. Melda Dilek

SOĞUK UYGULAMA TALİMATI

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA)

2-HASTA/YARALININ OLAY YERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

Solunum ve Kalp Durması Nedir? Solunum Durması: Kalp Durması: Temel YaĢam Desteği Nedir? ilaçsız Hayat Kurtarma Zinciri Nedir?

NİTELİKLİ HEKİMLİK DİKEY KORİDORU. Mesleksel Beceriler VÜCUT SICAKLIĞI, ARTERİYEL KAN BASINCI, BOY VE AĞIRLIĞIN ÖLÇÜLMESİ, NABIZ MUAYENESİ

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

KALP KRİZİNDE İLK MÜDAHALE VE STENTLİ HASTANIN YAŞAMI. Uzm.Dr. Selahattin TÜREN Kardiyoloji Bölümü

1.Türkiye de hastanın en yakın sağlık kuruluşuna sevkini sağlamak amacıyla hangi telefon numarası aranmalıdır? A) 110 B) 155 C) 114 D) 112

ÖLÜM VE ÖLÜMCÜL HASTANIN BAKIMI

Ö NEMLİ NOT! BİSİKLETİ KULLANMADAN ÖNCE BU EL KİTABINI İYİCE OKUYUNUZ. ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ

FİZYOTERAPİNİN PREOPERATİF ve POSTOPERATİF BAKIMDA YERİ Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI HEMŞİRELİK YAŞAM (VİTAL) BULGULARI

Çocuklarda Vücut Ağırlığı Ölçümü

TEMEL YAŞAM DESTEĞİ SOLUNUMUN SAĞLANMASI

5) Çeşitli sebeplerle beyine giden oksijen miktarının azalmasıyla oluşan tabloya ne denir? A) Kusma B) Bayılma C) Kalp krizi D) Beyin felci

BİLİNÇ BOZUKLUKLARINDA İLKYARDIM DERS NOTLARI

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

HASTA KABULÜ VE HASTA ÜNİTESİ

BAKIM TEKNİKLERİ. Bakım Teknikleri Dersi sunusu Bu Sunu ya ait tüm Haklar Atlas Yayınevine aittir. Hiçbir şekilde üçüncü şahıslara verilemez

YÜKSEK İRTİFA VE AKCİĞERLER

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

Solunum ve Kalp Durması Nedir?

KANAMALARDA İLKYARDIM

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ


KALP KRİZİ UZ.DR.MUHAMMET HULUSİ SATILMIŞOĞLU

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

1. Aşağıdakilerden hangisi kırık, çıkık, burkulmalarda ilkyardım uygulamalarından biri değildir?

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi

Temel Yaşam Desteği. Yetişkinlerde, çocuklarda ve bebeklerde farklı uygulamalar yapılır.

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-1

UÜ-SK ATATÜRK REHABİLİTASYON UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİNE ÖZGÜ BAŞ DÖNMESİ EGZERSİZLERİ BİLGİLENDİRME FORMU FR-HYE

İLK YARDIM EĞİTİMİNE HOŞGELDİNİZ

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-2

HEMŞİRELİK ALANI IX. SINIF MESLEK ESASLARI VE TEKNİĞİ DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

PIHTIÖNLER(KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI DABİGATRAN(PRADAXA)

İNSAN VÜCUDUNUN İŞLEYİŞİ. kazazedenin değerlendirilmesi önemlidir. Çok kısa. olmadığına yaralanmasının

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

ÖNEMLİ GÜVENLİK BİLGİLERİ

9. Sigarayı bırakma zamanı

09/11/2015 ANEMİ (KANSIZLIK)

Postüral Drenaj Uygulama

HİPERTANSİYON TEDAVİ KILAVUZU VE YAŞAM TARZI ÖNERİLERİ

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ 19/11/2015 SOLUNUM SİSTEMİ MEKANİZMASI SOLUNUM SİSTEMİ MEKANİZMASI SOLUNUM SİSTEMİ MEKANİZMASI

(ANEVRİZMA) Dr. Dağıstan ALTUĞ

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Bebek Masajı Uygulama

Sıcak çarpması sıcak ortama maruz kalma veya sıcak ortamda aşırı aktivite sonucu ortaya çıkar, sıcak çarpmaları için risk faktörleri şunlardır:

Dolaşım için gerekli vuruşların durması anlamına gelir. O halde bir kalp durmasında kalp tamamen durmayabilir mi?

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

HİPERTANSİYON & EGZERSİZ

ACİL SAĞLIK HİZMETLERİ

YAŞLI DEĞERLENDİRME FORMU. Boy/kilo / BKİ):

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM III TEMEL YAŞAM DESTEĞİ

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

9-ZEHİRLENMELERDE İLKYARDIM

Çene Eklemi (TME) ve Yüz Ağrıları Merkezi

2. Aşağıdakilerden hangisi göze yabancı cisim batmasında yapılan ilkyardım uygulamalarından biri değildir?

SANTRAL VENÖZ BASINÇ ÖLÇÜM TALİMATI REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

KOAH VE EGZERSİZ KOAH TA EGZERSİZ TAVSİYELERİ

Çocuklarda Kardiyopulmoner Arrestin Engellenmesi

VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

Transkript:

ÜNİTE 8 Hayati Belirtiler Bu üniteyi çalıştıktan sonra, Amaçlar Hayati belirtilerin vücudun fizyolojik fonksiyonlarının göstergesi olduğunu, Hayati belirtilerin ölçülmesinin hastanın durumundaki değişikliğin çabuk anlaşılması, hastalığın durumu, gelişmesi ve tedaviye tepkisini saptamaya yardım ettiğini, Hastanın hastaneye geldiğinde durumunu saptamak ve ileriye dönük kıyaslamalar için temel değerleri belirlediğini, Belirli saatler dışında hayati belirtilerin ölçülmesinin gerekliliğini, Hayati belirtilerin yaşlara göre normal farklılığını, Hayati belirtileri ölçmede kullanılan teknikleri, alındığı yerleri, kaydetmesini, kaydetmekte kullanılan terimleri ve hastanın hazırlanmasını öğrenmiş olacaksınız. İçindekiler Giriş Vücut Isısı Nabız Solunum Kan Basıncı Özet Değerlendirme Soruları Sözlük Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar Öneriler Anatomi ve fizyoloji kitabınızın solunum sistemi, kalp ve damar sistemi bölümlerini bir kere daha gözden geçiriniz. Konunun amaçlarını bir kere daha okuyarak ne yapmanız gerektiğinin listesini çıkarınız. Ünite içindeki ve sonundaki soruları yapmaya çalışınız, yapamazsanız konuyu bir kez daha gözden geçiriniz.

1. GİRİŞ Isı, nabız, solunum ve kan basıncı kişinin sağlık durumunu gösteren belirtilerdir. Bu belirtiler vücudun hayati organları olan beyin, kalp ve akciğerler tarafından yönetilen fizyolojik durumu gösterirler. Vücut fonksiyonlarındaki herhangi bir değişiklik normal değerlerden sapmalara sebep olur. Bu sapmalar hastalık belirtileridir. Vücut ısısı, nabız, solunum ve kan basıncı vücudu etkileyen anormal durumu gösterdiğinden hastanın gözlenmesi ve sağlık durumunun tam değerlendirilmesinde büyük önem taşır. Bu sebepten bu önemli belirtilere "Kardinal Belirtiler" veya "Hayati Belirtiler"denir. Bu belirtiler, hastanın durumunda meydana gelebilecek değişikliği gösterdiğinden hemşire en az günde iki defa bu belirtileri almalı ve kaydetmelidir. Vücut ısısı, solunum, nabız ve kan basıncındaki herhangi bir değişiklik halinde daha sık gözlenmeli ve kaydedilmelidir. 2. VÜCUT ISISI Vücutta meydana gelen ısı vücut ısısı olarak tarif edilir. Isı ayarlama merkezi beyinde hypotalamustadır. Vücut ısısı, ısı üretimi ile ısı kaybı arasındaki dengenin sağlanmasıdır. Yiyeceklerin yanması ile ısı üretilir; kondüksiyon, konveksiyon, radyasyon ve Evaporasyon (buharlaşma) yolu ile ısı kaydedilir. 2.1. Vücut Isısının Üretimi Isı, kasların çalışması ve yiyeceklerin yanması ile oluşur. Isının yükselmesini etkileyen faktörler şunlardır: Fiziki egzersizler Titreme Çevre ısısının artması Yiyeceklerin sindirimi Emosyonel durumlar Isının azalmasını etkileyen faktörler de şunlardır: Hastalık ve yaralanma Yetersiz beslenme Uyku Sinir sisteminin depresyonu - 125 -

Vücut ısısı nedir Vücut ısısının yükselmesini ve azalmasını etkileyen faktörler nelerdir 2.2. Vücut Isısının Sınıflandırılması Ateşin devamlı olduğu fastigium devrinde şu tip ateşler görülür: Yüksek vücut ısısı Düşük vücut ısısı Normal ısının altında veya üstündeki hafif değişiklikler yaş, egzersiz vs. ile izah edilmesine karşın büyük değişiklikler vücut organlarındaki bir bozukluğu gösterir. Isının yükselmesi bir alarmdır, hastalığın ciddiyetini gösterir. Bütün ateşli hastalıkların gidişinde üç devre vardır: Ateşin yükselme devri (stadium incrementi) Ateşin devamlı olduğu devre (fastigium) Ateşin düşme devre (stadium decrementi) Bazı hastalarda ateş aniden bir gün veya bir kaç saat içinde bol terleme ile düşer buna "Krisis" şeklinde ateş düşmesi denir. Ateşin yavaş, dizyem farkı ile düşmesine de "lizis" şeklinde düşüş denir. Ateşin sabahları 37 C 'ye inmesi, akşamları yükselerek her gün biraz daha düşüp normale inmesine "amphibole" şeklinde düşüş denir. Ateşin devamlı olduğu fastiğium devrinde şu tip ateşler görülür: Kontinu ateş; sabah ve akşam ısı farkı bir dereceden azdır. Remittant ateş (bacaklı ateş): Günlük oynamalar iki üç derecedir. İntermittant ateş; yirmidört saat içinde ateş en az bir/iki defa normale iner. Rekurans ateş; ateşli devreleri, üç dört gün süren ateşsiz devreler takip eder. Ondülans ateş; ateş ağır ağır birkaç gün içerisinde yükselir. Bir süre yüksek kalır, sonra birkaç gün içinde düşer. İrregüler ateş; düzensiz iniş çıkışlar gösteren ateş şeklidir. İnvers ateş; normale nazaran ters ateştir. Sabah dereceleri yüksek, akşam dereceleri düşüktür (bkz.: Şekil 8-1). - 126 -

Şekil 8.1: Ateş Tipleri Ateşin dizyem farkıyla düşmesine ne denir 2.3. Vücut Isısının Ölçülme Sıklığı Hastaneye kabulünde, muayene için vücut ısısısının ölçümünde genellikle diğer hayati belirtilerin (nabız, solunum vb.) de ölçülmesi gerekir. Isının alınma sıklığı hastanın durumuna ve hekimin istemine bağlıdır. Birçok hastanede sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa alınır. Hastanın ateşinin yükseldiği durumlarda daha sıklıkla ölçülür. Hasta ameliyata gitmeden önce ve sonra ölçüm alınır. Tanı işleminden önce ve sonra. Bebeklerde banyodan önce alınmalıdır. 2.4. Vücut Isısının Ölçüldüğü Yerler Oral (ağız) Rektal - 127 -

Koltukaltı Vajen Isı ölçümü için kullanılan bölge hastanenin takip ettiği yöntem ve hemşirenin değerlendirmesine, hastada kal fl süresine, termometrenin cinsine bağlıdır. Termometre (derece): Cam, elektronik disposbl ve ısıya duyarlı bant şeklinde olabilir. 2.4.1. Oral Yol İ le Vücut Isı sı nı n Alı nması Bu yolla ısı alındığında,derecenin dil altında kalış süresi 3-5 dakikadır. Hastalıktan iyileşme halinde, rektum rahatsızlıklarında doğum ve jinekolojik hastalıklarda oral yol kullanılır. Akıl hastalarının, çoğunda şuursuz hastalarda, ağız enfeksiyonlarında ve ameliyatlarında, ağızdan solunum yapan hastalarda ve çocuklarda bu yol kullanılmaz. Ağız yoluyla vücut ısısı alınırken hastanın sıcak veya soğuk bir içecek almamış olmasına, eğer almış ise enaz on dakika beklenilmesine dikkat edilir. Kullanılan Araç ve Gereçler: Her hastanın kendine özgü bir derecesi olmalıdır. Olmadığı durumlarda: Tepsi içinde iki cam kavanoz: Birinde içinde dezenfektan solüsyona korulmuş dereceler, diğerinde temiz su bulunur. Temiz pamuk tampon, kirli tamponlar için kese kağıdı, derece defteri, kırmızı-mavi kurşun kalem, tükenmez kalem ve silgi. Yöntem: Oral yol ile vücut ısısının alınması yönteminde yer alan işlemler şunlardır: Eller yıkanır ve malzeme servis odasında hazırlanır. Dereceler dezenfektan bir solüsyonda bırakılmış ise duru su ile yıkanır ve kurulanır. Civa seviyeleri aydınlıkta, hafifçe çevrilerek göz seviyesinde horizontal şekilde tutularak kontrol edilir. 35 C nin altına düşürülür. Derece iki parmak arasında tutularak bilekten aşağı doğru, sert bir cisme çarpmamasına dikkat edilerek sallanır. Hastaya ne yapılacağı anlatılarak bilgi verilir. Tepsi hastaya yakın etajer üzerine konularak derece kuru ve temiz pamuk ile hazneden yukarıya doğru silinir. Derece hastanın dilinin altına yerleştirilir, hastaya konuşmaması ve dereceyi ısırmaması hatırlatılır. - 128 -

3-5 dakika bekledikten sonra nabız ve solunum sayımı yapılır. Derece alınır, pamuk ile hazneye doğru silinir. Derece okunduktan sonra deftere kaydedilir. Derece kavonoza konulmadan önce civa seviyesi düşürülür. Derece kavonozundaki dereceler dağıtılır ve aynı şekilde almaya devam edilir. Sabah dereceleri alınırken bir önceki sabahtan bu sabaha kadar hastanın defekasyon sayısı sorularak kaydedilir. Derece kağıdına kaydedilirken defekasyon bir önceki güne kaydedilir. Diare ise derece kağıdına kaydedilirken işareti konulur. Diğer yöntem: Derece, dezenfektan solusyon yerine % 70 alkol emdirilmiş pamuk ile silinerek kullanılır. Bu yöntemde silme işlemi en az üç kez yapılmalıdır. 2.4.2. Rektal Yol İ le Vücut Isı sı nı n Alı nması Kan damarlarından en zengin ve en doğru sonucu veren yoldur. Dış etkenlerden uzak kaldığından, derecenin rektumda kalış süresi daha kısadır. Bebekler, küçük çocuklar, yaşlılar, şuursuz ve akıl hastalarında bu yol kullanılabilinir. Diare, rektum hastalıklarında ve ameliyatlarında jinekolojik rahatsızlıklarda, doğum ve lohusalıkta kullanılmamalıdır. Kullanılan araç ve gereçler; Ağız yoluyla vücut ısısının alınmasında kullanılan araç ve gereçler olduğu gibidir, ilave olarak gazbezi üzerine yağlayıcı bir madde sürülür. Yöntem: Rektal yolu ile vücut ısısının alınmasında şu işlemler gerçekleştirilir. Derecenin haznesi yağlandıktan sonra derece 3 cm kadar dış anal sfenkterin ilerisine kadar sokulur. Erişkinde lateral veya prone pozisyonda, bebekte ise supine pozisyonda ayak bileklerinden tutularak kaldırılır ve derece sokulur. Bilinçsiz hastalarda ve bebeklerde elle tutulur. - 129 -

2.4.3. Koltukaltı Yolu ile Vücut Isısının Alınması Koltukaltı yol, çevresel şartlardan kolayca etkilendiği için, vücut ısısının en az doğru olan yoludur. Derecenin koltuk altına kalış süresi 8-10 dakikadır. Koltukaltı nemli ise tampone edilerek kurutulur, hasta yıkanmış ise beklenilmeli, ısı daha sonra alınmalıdır. Koltukaltından vücut ısısının ölçülmesi diğer yollarda olduğu gibidir. Derecenin haznesi koltukaltına gelecek şekilde yerleştirilir ve el göğüste çaprazlaştırılır. Vücut ısısını hangi yollardan alırsınız Malzemeleri nelerdir 3. NABIZ Kalbin sol ventrikülünün kontraksiyonu ile kanın arterlere itilmesi sonucu arterlerin genişlemesine ve kasılmasına neden olan ritmik atımdır. Nabız vücut yüzeylerine yakın olan arterlerden alınır. Çoğunlukla önkolun başparmak hizasında yer alan radial arterden, kulağın önünde temporal, boyun önünde karotit, kasıkta femoral, ayağın sırtında dorsalis pedis, dizin arkasında popliteal arterlerden alınır (bkz. Şekil 8.2). Şekil 8.2: Nabı z Bölgeleri Nabız bu noktaların herhangi bir yerinde alınmıyorsa hızında yetersizlik varsa ve hekim istemiş ise apikal nabız alınabilir. Hasta mümkünse oturtularak kalbin apeksine steteskop konularak hızının sayılmasıdır. Kalp hastalarında, kalp fonkisyonunu düzenlemek için ilaç verilen hastalarda ve damar hastalığı olanlarda tedavisinin etkisini tayin etmek için alınır (Apikal nabız bölgeleri içinbkz. Şekil 8.3). - 130 -

Şekil 8.3: Apikal Nabız Bölgeleri Bazı durumlarda apikal nabız ile radial nabız sayısı karşılaştırılır. Apikal nabız ile radial nabız arasında sayı farkı bulunur, buna defisid nabız denir. Sağlıklı bir erkeğin nabız sayısı kadının nabız sayısından daha düşüktür. Kadınlarda 70-80, erkeklerde 60-70, bebeklerde 120-140, yaşlılarda 60-70/ dakikada arasındadır. Yaş cinsiyet, egzersiz, hissi durum, yiyecekler, sıcaklık, hastalık durumu ağrı postural değişiklikler ve ilaçlar nabız sayısında azalma ve artmalara neden olabilir. Nabzı tanımlayınız. Nabız hangi bölgelerden alınır 3.1. Nabzın Özellikleri Nabzın Sayısı: Yetişkin bir kişide istirahat halinde dakikada 60-100'dür. Anormal derecede hızlı kalp atımı taşikardi olarak isimlendirilir. Ağrı, korku, anksiyete gibi sempatik sinir sisteminin uyarıldığı durumlarda bazı kalp hastalıklarında, kansızlık, kanama ve ateşli hastalıklarda taşikardi görülür. Şiddeti azalmış ve dakikada 120-140 olan nabız çeşidine filiform nabız denir. Şokta görülür. - 131 -

Kalp atımı dakikada 60'ın altına düşerse böyle nabızlara bradikardik nabız denir.kalp bloku, şok, kollaps, kafaiçi basıncının arttığı durumlarda görülür. Nabız Hacmi: Nabzın el ile hissedilme durumudur. Normal şartlar altında her nabız atışının volümü eşittir. Zayıf bulunan nabız derhal rapor edilmelidir. Nabız Ritmi: Atışlar arasındaki zaman süresi eşittir. Düzenli olmayan nabız ritmine aritmi denir. Nabzın özelliklerini açıklayınız. Taşikardi, bradikardi ve filifom nabız nedir 4. SOLUNUM Solunum, organizma ve çevresi ile oksijen ve karbondioksit gazlarının değişimidir. Vücutta oksijenin kullanılıp, karbondioksitin atılmasıdır. Bu işlem akciğerlerdeki alveollerde yapılmaktadır. Solunum internal ve eksternal olmak üzere ikiye ayrılır. Solunumun merkezi beyinde medulla oblangatadır. Bu merkez kandaki CO 2 konsatrasyonuna karşı çok hassastır. CO 2 miktarı arttığı zaman solunum sayısı ve derinliği artar. Azaldığında solunum sayısı ve derinliği azalır. Heyecan, şiddet, korku, ağrı ve sesler solunum sayısı ve derinliğini etkiler. Hemşirenin gözleyebileceği iki tip solunum vardır. Kosta veya torasik solunum ve diyafragmatik veya karın solunumudur. Toraks solunumu kostalar arasındaki kasların ve sternokleidomastoid kası gibi yardımcı kasların çalışması ile olur. Karın veya diyafragma solunumu ise karın ve diyagrafma kaslarının kasılması ile meydana gelir. Solunum sayısı ve derinliğinin artmasına hipervantilasyon denir. Solunum karakterini belirleyen kriterler şunlardır: Sayısı Derinliği Ritmidir. Solunum Sayısı: Solunum sayısını etkileyen faktörlerin başında kişinin yaşı gelir. Yeni doğanda dakikadaki solunum sayısı 35-50'dir. İki yaşında 25-35, yetişkinde ise 16-20 arasında değişir. Aşırı dozda narkotik ve analjezik ilaçların alınmasında, bazı hastalık durumlarında (üremi, diabet koması, intrakranial kanamalar) solunum sayısı azalır. Yüksek ateş, ağrı anksiyete, uzun süre sigara içme arttırır. Solunum sayısı sekizin altına düşerse ya da 40'ın üstüne çıkarsa hemen rapor edilmelidir. - 132 -

Solunum ile ilgili terimler: Öpne (Eupnea): Normal solunumdur. Gürültüsüz,düzenli ve eforsuzdur. Herbir solunum arasında dinlenme periyodu vardır. Taşipne: Solunum sayısının normalin üstünde olmasıdır. Bradipne: Solunum sayısının dakikada 10'nun altına düşmesidir. Apne: Solunumun durmasıdır. Taşipne, Bradipne, Apne nedir Solunumun Derinliği: Kişinin solunumunun derinliği göğüsünün gözlenmesi ile anlaşılır. Solunumun derinliği yüzeysel ve derin olarak ifade edilir. Bu, solunum anında inspire edilen havanın normalin altında veya üstünde olduğunu ifade eder. Yüzeysel solunumda alınan hava miktarı az, derin solunumda ise fazladır. Derinliği fazla olan solunuma hiperpne denir. Solunumun Ritmi: İnspirasyon ve ekspirasyondaki düzeni gösterir. Normal solunum aralıkları düzenlidir. Solunum ritminin düzenli olmasına regüler, düzenli olmamasına irregüler solunum denir. 4.1. Solunum Tipleri Dispne (nefes darlığı), O 2 almada ve CO 2 atımında güçlük çekmektir. Bu nedenle disipneli hastalar genellikle heyecanlı görünürler ve yüzlerinde endişe ifadesi vardır. Hasta nefes almak için çabaladıkça burun delikleri çan şeklinde açılır. Karın kasları solunuma yardımcı olur. Dispne aktif hareketlerden sonra meydana geldiği gibi geçici durumlarda ya da bir hastalığın seyrinde yardımcı semptom olarak da görülebilir. Bu hastalar yatak içinde oturduklarında, toraks genişlediği için kendilerini daha rahat hissederler. Bu durumda görülen aşırı dispneye ortopne dispnesi denir. Hasta solunum güçlüğü çektiğinde; siyanozun kapsamı (kulak memesi, burun ucu, tırnak uçları, dudakların mavi bir renk alması) göğüsün fark edilir şekilde yükselip inişi, burun kanatlarındaki açılma ve hastanın bütün şikayetleri mutlaka not edilmelidir. Hastadaki konuşma güçlüğü nedeniyle anlaşmak için yanında kağıt kalem bırakılmalıdır. Cheyne-Stokes Solunum: Solunum sayısı ve derinliği tedrici olarak yükselir ve en yüksek - 133 -

seviyeye ulaştıktan sonra, tedrici olarak azalır ve sonra apne devri görünür. Bu apne devri, birkaç saniy e ya da daha fazla devam edebilir. Solunum tekrar başladığında gürültülü horultuludur. Bu solunum tipine yani horultulu olan solunuma stertor denir. Cheyne-Stoke solunum, hastalığın seyrinde çok önemli bir semptomdur. Daha çok ölüme yakın durumlarda görülür. Cheyne-Stokes solunumu tanımlayınız. 4.2. Solunumun Sayılması Amaç hastanın dakikadaki solunum sayısının ve hastanın solunum durumunun anlaşılmasıdır. Solunum çok dikkatli sayılmalıdır. Hasta hemşirenin bu işleminden habersiz olmalıdır. Hastanın haberi olursa normal solunum yapmada zorlanır, heyecanlanır ve solunuma dikkat ederse solunum sayısı değişir. Ayrıca diğer hastalar kendi solunumlarının sayılacağını anlarsa solunum sayısında ve derinliğinde değişiklik yapmaya teşebbüs edebilirler. Sayım yapılırken hasta dinlenmiş rahat bir pozisyonda olmalıdır.solunumu saymak için en ideal zaman, parmakları radyal arterden kaldırmadan önce ve nabzını saydıktan hemen sonradır. Nabız sayımı tamamlandıktan sonra, hastanın bileği tutulmaya devam edilir. Göğsünün yükselip alçalması hissedilerek solunum sayılır. Hastanın göğüsüne bakmaktan sakınmalıdır. Göğüs duvarının bir defa yükselip alçalması (bir inspirasyon+bir ekspirasyon) bir solunum olarak sayılır. Sayıma otuz saniye devam edilir. Eğer hastaneye yeni kabul edilen bir hasta ise ve herhangi nedenle solunum normal değilse bir dakika süreyle sayılır. Solunum sayısı, derinliği ve düzenli olup olmadığı not edilmelidir. Alınan sonuç hastanın dosyasına kaydedilmelidir. Solunum sayarken nelere dikkat edilir Açıklayınız. 5. KAN BASINCININ ÖLÇÜLMESİ (T.A.) Kanın damar cidarında yaptığı basınç tansiyon olarak tanımlanır.kan basıncı sistolik ve diastolik basınç olmak üzere iki kısımda incelenir. Sistolik basınç; kanın kalbin sol ventrikülünden aorta geçerken arter duvarlarında meydana gelen en yüksek basınçtır. Diastolik basınç; sol ventrikül gevşeme ya da dinlenme halindeyken, arter duvarlarında sabit olarak - 134 -

var olan en düşük basınçtır. Nabız basıncı, sistolik basınç ile diastolik basınç arasındaki farkı gösterir. Bu en az 30-40 mm/hg olmalıdır. 5.1. Kan Basıncını Etkileyen Faktörler Yaş ilerledikçe tansiyon arteryel artar. Cinsiyet, ırk, pozisyon kan basıncını etkileyen faktörlerdendir. Kadınların kan basıncı aynı yaştaki erkeklerden daha düşüktür. Menapozda ise kadınlarda daha yüksektir. Fiziksel faaliyetler kan basıncının yükselmesine sebep olur. Emosyonel durumlar (heyecan, stres, yorgunluk) tansiyonu etkiler. İklim şartları da kan basıncını etkiler; soğuk iklimde yaşayanların tansiyonu, sıcak iklimde yaşayanlara oranla daha yüksektir. Tuzlu yiyeceklerin alınması T.A. yükselmesine sebep olur. Ağrı intrakranial basınç, şok ve kanamada T.A. basıncı düşer. Sistolik basıncın 140 mm civa basıncı, diastolik basıncın 90 mm civa basıncının üstüne çıkması haline hipertansiyon denir. 5.2. Kan Basıncının Ölçülmesi Kan basıncı direkt ve endirekt yöntemlerle ölçülür. Direkt yöntemde kan basıncının ölçümünde, herhangi bir artere iğne ile girildikten sonra bir manometreye bağlanarak gerçekleştirilir. Endirekt metot ile tansiyon ölçmede, steteskop ve sphygmonametre kullanılır. Kan basıncını etkileyen faktörler nelerdir Kan basıncı kaç yöntem ile ölçülür T.A. Ölçerken Dikkat Edilecek Hususlar: Manşetin genişliği, kolun üzerinde aşağıda veya yukarıda olması tansiyon ölçümünü etkileyen önemli faktördür. Eğer manşet çok küçük ise, tansiyonu çok daha yüksek gösterecektir. Manşetin genişliğinin, kolun çevresinin birbuçuk katından fazla olması önerilir. Lastik kesenin boyu da önemlidir. Kola uygulanan basıncın bütün noktalarda aynı derecede olabilmesi için kolu tamamen saracak kadar uzun olması gereklidir. - 135 -

Tansiyon, hasta dinlenmiş ve sakin bir halde iken alınmalıdır. Venöz dönüşü engellememesi için, tansiyon mümkün olduğu kadar kısa sürede ölçülmelidir. Tansiyon değerinden emin olmak için, bir daha ölçmek gerektiğinde, kolun alt tarafındaki dolaşımın normale dönmesi için 20-30 saniye veya daha fazla beklemek gerekebilir. Hastanın tansiyonunu sık sık ölçmek gerektiğinde, manşetin pozisyonunun değişip değişmediğini kontrol etmek gerekir. Tansiyon ölçerken seri halde duyulan seslere KO- ROT-KOFT sesleri denir. Üzerine basınç yapılmış arter, serbest bırakıldığında duyulan ilk ses sistolik, sesin kaybolduğu noktadaki basınç diastolik basınçtır. Tansiyon kolda brakial arterden alındığı gibi, popliteal arter üzerinden femoral bölgeden de alınabilir. Kan basıncını ölçmek için elektronik cihazlar da vardır. 10 saniyede ölçülebilir. Kol üzerindeki sıkı bir giysi steteskopun manşetin altına sokulması T.A.nın yanlış ölçülmesine neden olur. Kan bası ncı nı ölçerken, hastaya nası l pozisyon verilir İ lk duyduğunuz ses hangi sestir Araç ve Gereçler: Tepsi içinde Tansiyon aleti, İki adet Gazbezi, Steteskop Kalem-kağıt ve kağıt torba Yöntem: Kan basıncı ölçülürken izlenen yöntemde şu safhalar takip edilir: Malzemeler hazırlanmadan önce ve sonra, eller yıkanır (Bulaşmayı önlemek için). Yapılacak işlem hastaya anlatılarak, pozisyon verilir. Hastanın kolu dik, iç kısmı yukarıya gelecek şekilde, yaklaşık kalp hizasında iyi desteklenmiş ve rahat bir durumda olmalıdır. T.A. aletinin manometresi mümkün olduğu kadar okumaya uygun bir seviyede düz ve emin bir yere yerleştirilmelidir. - 136 -

Manşetin alt kenarı, ortalama dirsekten 5 cm. yukarıda olmalıdır. Manşet hastanın kolunun etrafına, brakial arteri ortalayacak şekilde sarılmalıdır. Steteskopun kulaklıkları, gazbeziyle silindikten sonra kulağa yerleştirilir. Brakial arterin yeri tesbit edilir. Steteskopun diski, tam arterin üzerine konur ve sol el ile yerinde tutulur. Sağ elin baş parmağı ile işaret parmağı kullanılarak, puarın vidası sıkıştırılır. Sağ el ile puar sıkılarak, kişinin normalde olması gereken basıncının 10 derece daha yukarısına çıkıncaya kadar manşet içine hava verilir. Puar yavaşça açılır ve basınç düşürülmeye başlanır. Steteskoptan sesin duyulduğu nokta ile kaybolduğu nokta manometreden dikkatle gözlenir sesin duyulduğu nokta sistolik basınçtır. Civanın ya da ibrenin yavaşça düşmesi sağlanır ve ses devamlı dinlenir. Sesin kaybolduğu nokta ise diastolik basınçtır. Hastanın kolundaki basıncın kaldırılması için, manşetteki hava çabucak boşaltılır. 15-30 saniye sonra doğruluğundan emin olmak için işlem tekrarlanır. Belirlenen değerler kaydedilir. Kulaklardan steteskop, hastanın kolundan manşet çıkarılır. Manşet katlanır ve kaldırılır.steteskopun kulaklığı temizlenir. Alınan sonuçlar hasta dosyasına kaydedilir. T.A. Popliteal bölgeden ölçülecekse hastaya prone pozisyon verilir. Kan basıncının kaydedilmesi; örnek, Saat: 11.00, 120/80 mm/hg-sol kol- yatarak. - 137 -

Özet Bireyin sağlık durumunu gösteren esas belirtiler vücut ısısı, nabız, solunum ve kan basıncıdır. Sağlıklı bireyin vital belirtileri hastalık sırasında kullanılabilecek temel bilgileri verir. Isı; hücre metabolizması, kas faaliyetinin artması, vazokonstrüksiyon ve alınan besinlerle meydana gelir. Oral, rektal, koltuk altı ve vajen yoluyla ısı ölçülmektedir. Normal bir erişkinde oral ısı 37 C, rektal ısı 37.5 C, koltukaltı 36.7 C'dir. Vücut ısısının yükselmesine hipertermi, azalmasına hipotermi denir. Derecenin kalış süresi oral ve rektal yolda 2-4 dakika koltukaltında 8-10 dakikadır. Nabız sayımı genellikle radial arterden yapılmaktadır. Fakat temporal, mandibular, karotid, brakial, femoral, dorsalis pedis ve popliteal arterler de kullanılabilir. Apikal nabız ise kalbin apeksinden alınan nabızdır. Normal erişkin bir kadında nabız sayısı dakikada 70-80, erkekte 60-70, bebekte 120-140'dır. Nabzın dakikada 100'ün üzerine çıkmasına taşikardi, 60'ın altına inmesine bradikardi, şiddeti az ve dakikada 120-140 olmasına filiform nabız denir. Solunum sayımı nabız sayımını izlemelidir. Solunumun normal dakika değerleri, yeni doğanda, 35-50, iki yaşında 25-35, yetişkinde 16-20'dir. Normal solunuma öpne, solunum sayısının normalin üstünde olmasına taşipne, normalin altında olmasına bradipne, solunumun durmasına apne, solunumun derinliğinin artmasına hiperpne, solunum zorluğuna dispne denilmektedir. Kanın damar duvarına yaptığı basınca kan basıncı (tansiyon) denir. Sistolik ve diastolik olmak üzere iki tip basınç vardır. Sistolik ve diastolik kan basıncının normal üst sınırı 140/90 mm/hg.'dir. Bu değerlerin üzerine çıkması durumuna hipertansiyon, az olması durumuna hipotansiyon denilmektedir. K an basıncı direkt ve endirekt olarak en sıklıkla brakial arterden ölçülmektedir. Tüm hayati belirtilerin ölçülmesi, değerlendirilmesi ve kaydedilmesi hemşirenin sorumluluğundadır. Değerlendirme Soruları 1. Vücut ısısının en doğru şekilde ölçüldüğü yol hangisidir A) Oral yol B) Rektal yol C) Koltukaltı yolu D) Vajen yolu E) Hepsi - 138 -

2. Yüksek ateşli durumlarda ateşin aniden birgün veya birkaç saat içinde düşmesine ne denir A) Lizis B) Krizis C) Remittant D) İntermittant E) Rekürens 3. Aksiller olarak ölçülen ateşin koltukaltında kalış süresi nedir A) 15-20 dak. B) 10-15 dak. C) 8-10 dak. D) 4-5 dak. E) 1-2 dak. 4. Nabzın dakikada 100'ün üzerinde olmasına ne denir A) Aritmi B) Bradikardi C) Filiform D) Taşikardi E) Hiperritmi 5. Solunum sayısı ve derinliği gittikçe yükselen, en yüksek seviyeye ulaştıktan sonra gittikçe azalan ve sonra apne devri görülen solunum tipi hangisidir A) Cheyne-Stokes B) Kusmaul C) Ortopne dispnesi D) Bradipne E) Taşipne 6. Hangi durumlarda solunum bir dakika sayılır A) Kalp hastalıkları B) Hastaneye yeni gelen hastalar C) Solunum bozuklukları D) Şok E) Hepsi 7. Sistolik ve diyastolik kan basıncı arasındaki farka ne denir A) Nabız volümü B) Nabız direnci C) Nabız Basıncı D) Nabız debisi E) Nabız pompas 8. Kan basıncı indirek yöntemle en s k hangi arterden ölçülür A) Popliteal B) Radial C) Ulnar D) Apikal E) Brakial. - 139 -

Sözlük Akut: 1. Keskin, şiddetli, ağır. 2. Aniden şiddetli belirtilerle başlayan fakat kısa seyir izleyen. Emosyonel: Duyu veya duygularla ilgili, duygulara dayanan. İnterkostal: Kaburgalar arası Lümen: Damar barsak gibi kanal şeklinde uzanan organ. Senkop: Beyinin kansız kalması nedeni ile gelişen geçici şuur kaybı, bayılma hali. Siyanoz: Oksijen azlığına bağlı olarak deri ve mukozaların mavimsi-mor renk alması Spazm: Kas veya kas dışında istem dışı olarak gelişen geçici kasılma, ani kas kasılması. Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar Fuerst, E.V., Wolff, L., Weitzel, M., Hemşireliğin Temel İlkeleri. (Çeviren: R. Avery, S.Bezmez, M.Yaylalı), Redhouse Yayınevi, İstanbul,1976. Henderson, V., Nite, G., Principles and Practice of Nursing, Mac Millan Pub. Co, New York, 1978. Jamieson, E.M., Mccall, J.M., Blythe, R., Guidelines for Clinical Nursing Practices, Churchill Livingstone Ltd., Edinburg, London, New York, 1988. King, E.M., Wieck, L., Dyer, M., Hemşirelik Teknikleri El Kitabı, (Çeviren: K.Babadağ, N.Sabuncu, G.Tandal), Redhouse Yayınevi, İStanbul, 1981. Kozier, B., Erb, G.L., Furdamentals of Nursing Concepts and Procedures, Addison- Wesley pub., Co., California, 1979. Potter, P.A., Perry, A.G. Basic Nursing. Theory and Practice, 3rd. Ed., Mosby Co., St. Louis, 1995. Rambo, B., Wood, L., Nursing Skills for Clinical Practice, W.B. Sounders Co., Philadelphia, 1980. Saperstein, A.B., Frazier, M.A., Introduction to Nursing Practice, F.A. Davis Co., Philadelphia, 1980. - 140 -