Solunum Fizyolojisi. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

Benzer belgeler
Solunum: Solunum sistemi" Eritrositler" Dolaşım sistemi"

Solunum Sistemi Fizyolojisi

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ 19/11/2015 SOLUNUM SİSTEMİ MEKANİZMASI SOLUNUM SİSTEMİ MEKANİZMASI SOLUNUM SİSTEMİ MEKANİZMASI

Solunum Fizyolojisi ve PAP Uygulaması. Dr. Ahmet U. Demir

SOLUNUM SİSTEMİ VE EGZERSİZ

Solunum Sistemi Fizyolojisi

Solunum Sistemi Ne İş Yapar?

SOLUNUM SİSTEMİ VE EGZERSİZ

Solunum Sistemi Fizyolojisi

Solunum Sistemi Dicle Aras

7 Solunum Sistemi Fizyolojisi

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

Akciğer ve Dokularda Gazların Değişimi ve Taşınması

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

Solunum Sisteminde Ventilasyon, Difüzyon ve Perfüzyon

AKCİĞER HACİM VE KAPASİTELERİ. Prof. Dr. H. Oktay SEYMEN 2006

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

Aylin Özgen Alpaydın

Solunum Sistemi Fizyolojisi. Doç. Dr. Sinan CANAN

solunum >solunum gazlarının vücut sıvısı ile hücreler arasındaki değişimidir.

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ PROF.DR.MİTAT KOZ

Prof. Dr. Fadıl ÖZYENER Fizyoloji Anabilim Dalı

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

EGZERSİZDE SOLUNUM SİSTEMİ DEĞİŞİKLİKLERİ

Homeostazis. O 2 CO 2 ph. Akciğerler. Böbrekler

Gaz Alışverişi, İnsanda Solunum Sistemi

SOLUNUM SİSTEMİ HASTALIKLARI. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Solunum, genel anlamda canlı organizmada gaz değişimini ifade etmek için kullanılır.

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

MEKANİK VENTİLATÖRLERDE BASINÇ-VOLUM EĞRİSİ

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ

SİNİR SİSTEMİ Sinir sistemi vücutta, kas kontraksiyonlarını, hızlı değişen viseral olayları ve bazı endokrin bezlerin sekresyon hızlarını kontrol eder

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

Solunum Sistemine Ait Tıbbi Terimler. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

KİNEZYOLOJİ ÖĞR.GÖR. CİHAN CİCİK

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR

DOKU. Dicle Aras. Doku ve doku türleri

FİZYOLOJİ LABORATUVAR BİLGİSİ VEYSEL TAHİROĞLU

OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi)

Akciğerin Embryolojisi Akif Turna

Apertura thoracis superior (göğüs girişi) Apertura thoracis inferior (göğüs çıkışı) Toraks duvarını oluşturan tabakalar

Yüzmenin Faydaları \ Kas-İskelet Sistemi \ Kas-İskelet Sistemi YÜZMENİN KAS-İSKELET SİSTEMLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ

Solunum Sistemi Dicle Aras

TEMEL MEKANİK VENTİLASYON SOLUNUM MEKANİKLERİ. Dr Müge AYDOĞDU Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ünitesi

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

SPORTİF DALIŞ VE ETKİLERİ HYPERBARIA

Dolaşım Sistemi Fizyolojisi - 2. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİ. Doç Dr Tunçalp Demir

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır.

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı. EGZERSİZ Fizyolojisi. Dr. Sinan Canan

VÜCUT SIVILARI. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN. Copyright 2004 Pearson Education, Inc., publishing as Benjamin Cummings

YÜKSEK İHTİSAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI Dönem II

EGZERSİZ FİZYOLOJİSİNDE TEMEL KAVRAMLAR

SOLUNUM DĠLĠMĠ 1. Bu Dilimde, çoktan seçmeli test, beceri labarotuvarında simule hasta uygulaması, yapılandırılmış sözlü sınav vb

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II II. KURUL DERS PROGRAMI (DOLAŞIM SOLUNUM SİSTEMİ) 19 KASIM OCAK 2019 (7 HAFTA)

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

İLAÇLARIN VÜCUTTAKİ ETKİ MEKANİZMALARI. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O.

Kalp Fonksiyonları KALP FİZYOLOJİSİ. Kalp Fonksiyonları. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Dolaşım Sistemleri

Sıvılar ve Katılar. Maddenin Halleri. Sıvıların Özellikleri. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN

VENTİLATÖR GRAFİKLERİ NASIL YORUMLANIR?

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı KAS FİZYOLOJİSİ. Düz Kas. Dr. Sinan CANAN

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 8 a

Sorumlu Öğretim Üyesi Anabilim Dalı: Biyofizik Anabilim Dalı. -Solunum sırasında hacim basınç değişimleri ve solunum işini açıklayabilmeli.

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

YGS ANAHTAR SORULAR #3

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

11. SINIF KONU ANLATIMI 43 SİNDİRİM SİSTEMİ 2 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

Solunum Fizyolojisi. Solunum Fizyolojisi

DİNLENİM MEMBRAN POTANSİYELİ. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

DERSLER TEORİK PRATİK TOPLAM. ANATOMİ 23 4x2 27. HİSTOLOJİ ve EMBRİYOLOJİ 27 5x2 32. FİZYOLOJİ 39 3x2 42 BİYOFİZİK BİYOKİMYA 7-7

Temel Solunum Fonksiyon Testi Uygulamaları. Dr. Şermin BÖREKÇİ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı

Farmasötik Toksikoloji

İnstagram:kimyaci_glcn_hoca GAZLAR-1.

ÖĞRENME ALANI: Kuvvet ve Hareket 2.ÜNİTE: Kaldırma Kuvveti ve Basınç. Kaldırma Kuvveti

Prof. Dr. Neyhan ERGENE

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ. Nazife ALTIN Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK

SIVILAR YÜZEY GERİLİMİ. Bir sıvı içindeki molekül diğer moleküller tarafından sarılmıştır. Her yöne eşit kuvvetle çekilir.daha düşük enerjilidir.

YENİDOĞANDA MEKANİK VENTİLASYON KURSU OLGU SUNUMU-1

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

Bölüm 2. Sıcaklık ve Gazların Kinetik Teorisi. Prof. Dr. Bahadır BOYACIOĞLU

ISI VE SICAKLIK. 1 cal = 4,18 j

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas

Oksijen tedavisi. Prof Dr Mert ŞENTÜRK. İstanbul Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilimdalı

HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücrenin fiziksel yapısı. Hücre membranı proteinleri. Hücre membranı

SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VE ÇOCUKLARDAKİ FARKLAR

DOLAŞIM SİSTEMİ VASKÜLER SİSTEM PROF.DR.MİTAT KOZ

Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir.

Transkript:

Solunum Fizyolojisi Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

Solunum Fizyolojisi 1-Solunum Sistemi Organlarının Yapı - Fonksiyon İlişkisi 2- Solunum Siklusunda Basınç ve Hacim İlişkileri 3- Kompliyans, Alveollerin Yüzey Gerilimi ve Sürfaktan 4- Solunum Fonksiyon Testleri 5- Akcigerlerde dolaşım, ventilasyon/perüzyon oranı 6- Alveollerden gaz taşınması 7- Solunumun Kontrolü

Solunum Sistemi Organlarının Yapı- Fonksiyon İlişkisi

Solunumun amacı Dokulara oksijen (O 2 ) sağlamak, karbondioksidi (CO 2 ) uzaklaştırmaktır Bu işlevin gerçekleşebilmesi için gerekenler; 1- Havanın, atmosfer ve akciğer alveolleri arasında içe ve dışa akımı (akciğer ventilasyonu) 2- O 2 ve CO 2 in kanda taşınması 3- Alveoller ve kan arasında O 2 ve CO 2 difüzyonu 4- Solunumun düzenlenmesi

Solunum yolları Anatomik açıdan 2 bölümde incelenebilir; 1)Üst solunum yolları 2)Alt solunum yolları

Burnun fonksiyonu Havayı ısıtır (Burun boşluğundan geçen havanın ısısı alveollere varmadan vücut ısısına yaklaşır) Havayı su buharı ile doymuş hale getirilir Havanın hızını yavaşlatır (Hava burun boşluğundan geçerken konkalara çarpar, yön değiştirir, hızı yavaşlar) Havayı temizler (Büyük partiküller burun kılları tarafından tulur, küçük partiküller ise mukoza örtüsü ve siliyalar ile farinkse doğru ilerletilir)

Havanın filtrasyonu Burun mukozası 6 µm den büyük olan partikülleri tutar Boyutları 1-5 µm arasında olan partiküller yerçekimine bağlı çökme etkisi bronşiyollere yerleşir (Kömür işçilerinde terminal bronşiyol hastalıkları yaygındır!) < 0.5 µm olan partiküllerin bir bölümü alveollere çöker, bir bölümü de havada asılı kalır ve ekspirasyon havasında atılır

Havanın filtrasyonu Solunum yollarını döşeyen siliyalı epitel hücreleri ve mukus salgısı havanın temizlenmesinde çok önemli! Siliyer hareketle partiküller bronşlardan farinkse taşınır ve yutulur Sigara ve kimyasallar, siliyer hareketi azaltır ve makrofajların fagositozunu engelleyerek mukusun akciğerlerde birikmesine ve öksürüğe neden olur

Solunum yolları histolojisi

Mukosiliyer klirens

Havanın filtrasyonu Alveollere ulaşan partiküllerin çoğu alveoler makrofajlarca tutulur Aşırı partikül birikimi alveoler septumların kalınlaşmasına ve fonksiyon bozukluğuna yol açar

Larinks

Glottis

Trakea

Solunum Yolları İşlevsel açıdan 2 bölümde incelenir 1) İleti yolları:havanın solunum bölgesine iletilmesini sağlar (Burun, konkalar, glottis, larinks, trakea, bronşlar, bronşioller, terminal bronşioller) 2) Solunum bölgesi: Gaz alışverişi yapılan bölge. Respiratuar bronşioller ve alveoller

Solunum Yolları

Solunum Yolları Çok dallanmışlık hava yollarının toplam kesit yüzey alanını arttırır Buna karşılık hava akım hızı küçük hava yollarına gidildikçe azalır

Hava yollarında dallanma

Hava Yolları Alveoller, akciğer kapilleri ile sarılıdır İnsanda yaklaşık 300 milyon alveol vardır Kapiller ile temas eden alveol duvarının toplam alanı 70 m 2 dir.

Akciğerler Sağ akciğer: 3 lob (Superior, orta ve inferior loblar) Sağ akciğerde horizontal ve oblik yarık (fissur) Sol akciğer: 2 lob (Superior ve inferior loblar) Sol akciğerde oblik fissur bulunur Chapter 22, Respiratory System 24

Akciğerlerin mediastinal yüzeyleri Kan damarları ve akciğerlere giriş yapan solunum yolları bulunur Plevra ile örtülüdür Chapter 22, Respiratory System 25

Akciğerler

Alveolar organizasyon

Alveoller Alveol duvarında 2 tip hücre vardır. Tip I ve Tip II (granüler pnömositler) Tip II hücreleri, sürfaktan salgılar Diğer hücreler; makrofajlar, lenfositler, plazma hücreleri, mast hücreleridir

Alveoller

Solunum mekaniği

Akciğerlerin genişlemesi ve daralması 1) Diyaframın aşağı ve yukarı hareketleri (göğüs boşluğunu dikine doğru uzatan veya kısaltan hareketler) 2) Kaburgaların hareketleri (göğüs boşluğunun ön-arka çapını arttıran veya azaltan hareketler)

Solunum kasları İnspirasyon kasları Ekspirasyon kasları Diyafram ( % 75 ) Eksternal interkostal kaslar Yardımcı solunum kasları Sternokleidomastoid Skalen kaslar Pektoral kaslar (Zorlu ekspirasyonda) internal interkostaller Karın kasları

Diyafram kası Normal sakin bir solunumun % 75 inden diyafram sorumludur Toraksın alt ucuna tutunmuş olup aşağıyukarı çalışan piston görevi görür Sakin solunumda 1.5 cm, derin solunumda ise 7 cm kadar yer değiştirebilir

Diyafram kası

Diyafram dışındaki solunum kasları Dış interkostal kaslar: Bir kaburgadan diğerine doğru uzanırlar Kasılmaları halinde alt kaburgaları yukarı doğru kaldırır. Sternum dışarı itilir, toraksın önarka çapı genişler Dinlenim anında diyafragma ile birlikte yeterli ventilasyon sağlar

Diyafram dışındaki solunum kasları İç interkostal kaslar: Bir kaburgadan diğerine çapraz olarak, aşağıya ve arkaya uzanırlar Kasıldıklarında toraks kafesini aşağı doğru çekerler, ekspirasyon yaptırırlar Normal ekspirasyon pasif gerçekleşir Zorlu solunumda (egzersizde) bu kaslar karın kasları ile birlikte çalışarak ekspirasyonu güçlendirir.

Solunum kasları Figure 23 16c, d

Solunum Siklusunda Basınç ve Hacim İlişkileri

Akciğerlerde havanın içe ve dışa hareketi- Buna neden olan basınçlar Akciğerlerle toraks duvarı arasında hiçbir bağlantı bulunmamaktadır Akciğerler 2 katlı ince bir zarla (plevra) kaplıdır Akciğerlere yapışık zar: Viseral plevra Göğüs kafesinin iç tarafını örten zar: Pariyetal plevra

Akciğerler ile Göğüs Duvarı Arasındaki İlişki

Plevra zarı

Plevra sıvısı İki plevra zarı arasında plevra sıvısı bulunur Plevral sıvı tabakası akciğerlerin göğüs boşluğunda yüzmesini sağlar Sıvının sürekli olarak lenfatik kanallara emilmesi emme basıncı (negatif basınç) oluşturarak akciğerlerin duvara yapışmasını sağlar

İntraplevral basınç Plevral basınç, parietal ve visseral plevra arasında bulunan sıvının basıncıdır Daima atmosfer basıncına göre negatiftir İnspirasyonun başında -5 cmh 2 O olan plevral basınç, inspirasyon sırasında -7.5 cmh 2 O olur Basıncın daha da negatifleşmesi akciğerlerin daha çok toraks duvarına çekilmesine yol açar Ekspirasyonda basınç değişimi tersine döner

Plevral basıncın yükselmesi (0 a yaklaşması) akciğerlerin büzülmesine (kollabs) neden olur Yaralanmalar sonucu viseral ya da pariyetal zarın delinmesi halinde plevral aralığa hava girer, plevral basınç yükselir Pnömotoraks gelişir

İntraalveoler basınç Alveollerin içindeki basınçtır Glottis açıkken ve akciğerlere hava giriş-çıkışı olmadığı anda intraalveoler basınç 0 mmhg kabul edilir İnspirasyonda (-) değere inen basınç 500 ml havanın akciğerlere girebilmesini sağlar Ekspirasyonda (+) değere çıkan basınç 500 ml havanın dışarı atılmasını sağlar

Boyle Yasası Sabit miktarda bir gazın basıncı hacmi ile ters orantılıdır

Boyle Yasası (akciğerlere uygulanırsa) İnspirasyon sırasında akciğer hacminde Artma basıncı Azaltır Ekspirasyon sırasında akciğer hacminde Azalma basıncı Arttırır

Kompliyans, Alveollerin Yüzey Gerilimi ve Sürfaktanın Etkisi

Kompliyans Akciğerlerin gerildiği zaman genişleyebilme özelliğidir Normal erişkin bir insanda toplam kompliyans 200 ml/cmh 2 O dur Bunun anlamı; akciğerlerde transpulmoner basıncın 1 cmh 2 O artması halinde akciğerlerin 200 ml genişleyebilmesidir Kompliyans ölçümleri, toraks ve akciğerler için ayrı ayrı veya birlikte yapılabilir

Kompliyans Kompliyansı bir balonun şişirilmesine uyarlarsak; Yumuşak bir balon şişmeye daha az direnç göstereceği için daha kolay şişirilir (Kompliyansı yüksektir) Sert bir balon şişmeye karşı daha çok direnç göstereceği için zor şişirilir(kompliyansı düşüktür)

Kompliyans Kompliyans yüksek olunca akciğerler ve toraks, belli bir basınca karşılık daha kolay genişlerler. Kompliyans düşük olunca akciğerler ve toraks, belli bir basınca karşılık daha zor genişlerler.

Kompliyans Akciğerlerdeki basınç değişikliğine bağlı hacim değişikliğini gösteren bir indekstir. C= Δ V Δ P C = V/ P V= hacim değişimi P = (P alv P ip )

Kompliyansa etki eden kuvvetler 1) Akciğerin parankim dokusunun elastik kuvvetleri (Elastin ve kollajen lifleri tarafından sağlanır) Kollajen akciğerleri aşırı genişlemekten korur. Elastin konnektif dokuların gerilebilirliğini sağlar. Dinlenim uzunluğunun 2 katı kadar gerilebilir 2) Akciğer hava boşluklarını ve alveol duvarlarının iç yüzeyini çevreleyen sıvının yüzey gerilimi

Elastik kuvvetler Hem akciğerin hem toraksın elastik özellikleri vardır Toraks dışa doğru genişleme, akciğerler ise kollabe olma eğilimindedir Toraks atmosferik basınca maruz kaldığında (pnömotoraks) erişkinlerde yaklaşık 1 L genişler Akciğerler ise yüksek miktarda elastin fibrilleri içerdiğinden ve yüzey gerilim güçleri nedeniyle bu durumda tamamen kollabe olur.

Elastik geri çekim (recoil) Gerilmeye karşı koyma eğilimi. Parankimin elastik özelliklerine bağlıdır. Elastik geri çekimin bir başka komponenti de alveoldeki hava-sıvı ara yüzündeki yüzey gerilimidir.

Kompliyans Akciğer fibrozunda azalır Amfizemde artar

Normal ve patolojik durumlarda kompliyans değişimleri

Yüzey Gerilimi Alveollerdeki ince sıvı tabakası tarafından sağlanır Akciğer kompliyansını etkileyen önemli bir etkendir

Yüzey Gerilimi Su, hava ile yüzey oluşturduğunda suyun yüzeyindeki moleküller birbirini çekme eğilimindedir (yağmur damlaları) Sonuç olarak su yüzeyi her zaman büzülme eğilimdedir

Yüzey Gerilimi Alveollerdeki ince sıvı tabakası tarafından sağlanır Akciğer kompliyansını etkileyen önemli bir etkendir

Laplace Yasası P= 2 X T r Basınç= 2 X Yüzey gerilimi Alveolün yarıçapı Küçük alveollerdedeki basınç büyük alveollere göre daha büyüktür Alveoller küçüldüğünde yüzey gerilimi azaltılmazsa Laplace yasasına göre kollabe olurlar

Laplace yasası

Alveol Boyutu ve Surfaktanın Akciğeri Kollabe Edici Basınçlar Üzerine Etkisi

Sürfaktan Surfaktan, Tip II Alveol hücreleri tarafından sentezlenir ve salınır. Dipalmitoylphosphatidylcholine Phosphatidylglycine Diğer phospholipidler Doğal yağlar Proteinler Karbonhidrat İÇERİR

Sürfaktan Suyun yüzey gerilimini önemli derecede azaltan bir ajandır Sürfaktanın hidrofil baş ve 2 adet hidrofob kuyruğu vardır Hidrofob kuyruk alveol lümenine bakar

Alveol duvarında sürfaktan

Yüzey gerilimi ve sürfaktan Sürfaktan suyun yüzey gerilimini azaltarak alveollerin kollabe olmasını (büzüşmesini) engeller Sürfaktanın görevi alveolü stabilize etmektir. Küçük alveolün daha da küçülmesi, büyük alveolün daha da büyümesi önlenmiş olur.

Sürfaktanın görevleri 1) Alveollerdeki yüzey gerilimini azaltır 2) Akciğer kompliyansını arttırır 3) Ekspirasyon sonunda akciğerlerin kollabe olmasını önler 4) İnterstisyel sıvının alveol içine dolmasını (Akciğer ödemini) engeller 5) Alveollerin açılma basıncını düşürür

Sürfaktan Gebeliğin 8. Ayından sonra üretimi başlar. Erken doğumlarda sentez yetersizliği Solunum Distres Sendromu (Hyalin membran hastalığı) na yol açar Alveollerde artmış yüzey gerilimi Alveollerin sönmesi/ yeterince şişememesi Akciğer ödemi Tedavi edilmezse ölümle sonuçlanabilir!

Solunum Fonksiyon Testleri

Solunum Fonksiyon Testleri Akciğerlerin ventilasyonu Spirometre ile ölçülür

Akciğer Hacim ve Kapasiteleri Akciğerlerin ventilasyonu 4 hacim ve 4 kapasite ölçümü ile değerlendirilir Hastalıkların tanısında hacim ve kapasitelerdeki değişikliklerin saptanması önemlidir Tüm hacim ve kapasiteler kadınlarda % 20-25 daha düşüktür Atletik ve iri yapılı kişilerde daha yüksektir

Akciğerin Hacimleri Tidal (solunum) hacim (SH) Normal solunumda inspire ve eskpire edilen hacim= 500 ml İnspiratuar yedek hacim (İYH) Normal bir solunumun ardından yapılabilecek maksimum inspirasyon hacmi= 3200-3300 ml

Akciğerin Hacimleri Ekpiratuar yedek hacim (EYH) Normal bir solunumun ardından çıkarılabilecek maksimum hava miktarı= 1000-1200 ml Rezidüel hacim (RH) Zorlu ekspirasyona rağmen akciğerlerden çıkarılamayan hava miktarı= 1000-1200 ml

Akciğer Hacim ve Kapasiteleri

(Birkaç hacmin bileşiminden ortaya çıkar) Total Akciğer Kapasitesi (TAK) IYH + SH + EYH + RH = 6000 ml Vital kapasite IYH + SH + EYH = 4800 ml Fonksiyonel rezidüel kapasite EYH + RH = 2200 ml İnspirasyon kapasitesi IYH + SH = 3800 ml Akciğerin Kapasiteleri

Dakika solunum hacmi Bir dakikada solunum yollarına giren hava miktarıdır Soluk hacmi ile dakikadaki solunum hızının çarpımı ile bulunur Dakikadaki solunum hızı: 12 Soluk hacmi: 500 ml Dakikadaki solunum hacmi: 6 L/ dakika

Alveoler ventilasyon İnspirasyon havasının akciğerin gaz değişimi yapılan bölgelerine ulaşma hızına alveoler ventilasyon denir Gaz değişiminin olduğu bölgeler: Alveoller, alveol kanalları, respiratuar bronşiyoller Solunan havanın bir bölümü gaz değişimi yapılan bu bölgelere ulaşmaz

Ölü boşluk Solunum hacminin gaz değişimine katılmayan bölümüne ölü boşluk denir Anatomik ölü boşluk: Ağız- burundan başlayarak terminal bronşiyollere kadar olan boşluğun hacmi olup normal değeri 150 ml dir Ekspirasyon sırasında ilk çıkarılan ölü boşluk havasıdır

Alveoler ventilasyon hızı Akciğerlerde gaz değişim bölgelerine 1 dakikada giren yeni hava miktarıdır. V A = Frekans X (V T _ V D ) V T : Tidal volüm: 500 ml V D : Ölü boşluk: 150 ml V A : 12 X (500-150)= 4200 ml/ dakika (Akciğer ventilasyonu= Frekans X V T = 6000 ml/dk)

Akciğer Dolaşımı Akciğerde Ventilasyon-Perfüzyon Oranları Kan Akımının Düzenlenmesi

Akciğer dolaşımı Pulmoner arter ve büyük dallarının duvarı, aort duvarına göre daha incedir Pulmoner arteriyoller de sistemik arteriyollere göre daha az düz kas içerirler Kapiller yatak ise oldukça iyi gelişmiştir

Sistemik ve pulmoner dolaşımda basınçlar

Yer çekiminin etkisi Yerçekimi, akciğer dolaşımı (perfüzyon) üzerinde etkili olmaktadır Dik durumda akciğerlerin üst bölgeleri kalp seviyesinin üzerinde, taban bölgesi ise kalp ile aynı hizada veya biraz aşağıdadır Yer çekiminin etkisi ile akciğerlerin dolaşımında tepeden tabana doğru belirgin bir basınç farkı oluşur Bu farkların bölgesel kan akımına etkileri 1-3 Zon modelleri ile gösterilmiştir.

Pulmoner dolaşım

Akciğerin Üç Farklı Bölgesinde Kan Akımındaki Değişiklikler PA= Alveoler Basınç Pa= Arteriyel Basınç Pv= Venöz Basınç

Zon 1 Bu bölgede alveol basıncı pulmoner arter basıncından fazladır. Çevresindeki basıncın fazlalığından dolayı kapiller kollabedir (PA>Pa>Pv). Perfüzyon ancak sistolde kapiller basınç alveoler basıncı geçince olur. PA= Alveoler Basınç Pa= Arteriyel Basınç Pv= Venöz Basınç

Zon 2 Pulmoner arter basıncı alveol basıncını geçer. Dolayısıyla kan akımını belirleyen basınç farkı perfüzyon basıncıdır (Pa>PA>Pv) PA= Alveoler Basınç Pa= Arteriyel Basınç Pv= Venöz Basınç

Zon 3 Venöz basıncın alveol basıncını geçtiği akciğer bölgesidir. Zon boyunca perfüzyon giderek artar (Pa>Pv>PA). PA= Alveoler Basınç Pa= Arteriyel Basınç Pv= Venöz Basınç

Pulmoner kan akımının 1, 2 ve 3. bölgeleri

Akciğerin Farklı Bölgelerinde Ventilasyon- Perfüzyon Oranı (V/Q) Akciğerlerde ventilasyon ve perfüzyonun eşleşmesini ifade eden orandır Dinlenme sırasında akciğerin tamamına ait ventilasyon/kan akımı oranı= 4.2 L/ dk = 0.8 5.5 L/ dk Ancak yerçekiminin etkisiyle akciğerin farklı bölgelerinde bu oran değişebilir Ancak akciğerlerin üst taraflarında V/Q yüksektir

Gazların Taşınması

Gazların difüzyonu Solunum fizyolojisi ile ilgili gazların serbest hareketine difüzyon denir Aynı olay vücut doku ve sıvılarında erimiş olan gazlar için geçerlidir Difüzyon için gerekli enerji moleküllerin kinetik enerjisinden kaynaklanır

Gazların difüzyonu Gazlar bulundukları alanı kaplamaya çalışırlar Vücut sıvılarında ve dokularında gazların difüzyonu yüksek konsantrasyondan düşüğe doğrudur Net difüzyonu belirleyen gazın her iki ortamdaki parsiyel basınçları arasındaki farktır Çözünmüş gaz molekülleri B A

İdeal Gaz Yasası Belirli bir miktar gazın (n mol) basıncı, hacmi ve sıcaklığı arasında, P= nrt V P: Gaz basıncı n: Mol sayısı R: Gaz sabitesi T: Mutlak sıcaklık V: Hacim P V = n R T ilişkisi vardır.

Atmosfer Gazlarının Parsiyel Basınçları Parsiyel basınç: Karışımı oluşturan gazların bir tanesinin yaptığı basınçtır (pay basıncı) Deniz seviyesinde atmosfer basıncı: 760 mmhg Atmosferdeki gaz oranları ve parsiyel basınçları N 2 (%78) 600 mmhg O 2 (%21) 160 mmhg CO 2 (% 0.4) 0.3 mmhg Su (% 1)

Vücut dokularında çözünmüş gazların parsiyel basınçları Gazın konsantrasyonu ve erime katsayısı, parsiyel basıncı etkiler Parsiyel basınç= Gazın konsantrasyonu Erime katsayısı CO 2 in erime katsayısı: 0.57 O 2 in erime katsayısı: 0.024 CO 2 in eriyebilirliği oksijene göre 20 kat fazladır

Solunum Membranında Gazların Difüzyonu Solunum ünitesi: Respiratuar bronşiyoller, alveoler kanallar, alveoller İki akciğerde yaklaşık 300 milyon alveol bulunur Alveol duvarları son derece incedir Alveolleri saran kapiller sağlam bir ağ tabakası oluşturur Alveol ve kapillerin çok yakın olmaları nedeniyle gazların aktarımı difüzyon ile gerçekleşir

Solunum Membranı

Solunum Membranı Solunum membranı: 1) Alveol içini kaplayan sıvı tabakası (sürfaktan) 2) Alveol epiteli 3) Epiteliyal bazal membran 4) İnterstisyel boşluk 5) Kapiller bazal membran 6) Endotel hücresinin membranı

Gazların difüzyon hızlarını etkileyen faktörler Membranın kalınlığı Membranın yüzey alanı Gazın difüzyon katsayısı Membranın 2 tarafındaki gazların parsiyel basıncı

Dokulara oksijen sunumu Bir dokunun oksijenlenmesi; 1) Akciğerlere giren oksijen miktarına 2) Akciğerlerde gaz değişiminin yeterli olup olmamasına 3) Dokuların kanlanmasına, 4) Kanın oksijen taşıma kapasitesine bağlıdır

Hemoglobinin Oksijenle Bağlanması Hb; 4 alt birimden oluşmuş bir proteindir Her alt birim bir polipeptid zinciri + bir adet hem grubu içerir Normal bir erişkinde en fazla bulunan Hb tipi HbA1 olup 2 α ve 2 β zincirinden oluşur Hem gruplarının her biri 1 adet Fe 2+ (ferro) atomuna sahiptir Her bir demir atomu bir adet O 2 bağlayabilir

Hemoglobinin Oksijenle Bağlanması Oksihemoglobin: Oksijen bağlı Hb Deoksihemoglobin: Oksijenini bırakmış Hb. İlk O 2 molekülü bağlandığında Hb yapısındaki bağlar gevşer, diğer O 2 moleküllerinin bağlanması hızlanır

Hb-O 2 dissosiasyon eğrisi Oksijen parsiyel basıncı ile Hb in % doygunluğu (satürasyon) arasındaki ilişkiyi gösteren bir eğridir Sigmoidal özelliktedir Hb-O 2 dissosiasyon eğrisine etki eden faktörler Hb inin oksijene bağlanmasını etkiler

Hb-O 2 eğrisini etkileyen faktörler Oksijen basıncı, Sıcaklık, ph Eritrositlerin metabolik aktivitesi Figure 23 20 (Navigator)

ph, sıcaklık ve Hb satürasyonu Figure 23 21

2,3-bifosfogliserat (BPG) 2,3-difosfogliserat (DPG) Eritrositlerde glikoliz sırasında oluşan bir ürün BPG hemoglobine bağlanır ve O 2 bağlanmasını ve serbestlenmesini etkiler BPG artinca hemoglobinden O 2 ayrılması kolaylaşır ph artışı BPG miktarını arttırır.

2,3-bifosfogliserat (BPG)

Hb-Oksijen satürasyonu

Fötal ve erişkin Hb in O 2 satürasyonları Figure 23 22

Fötal ve erişkin Hb in O 2 satürasyonları Aynı O 2 basıncında fetal Hb erişkin Hb ne göre daha çok O 2 bağlar. Fetal Hb nin bu özelliği ile fetus anne kanından daha çok oksijen alabilir

CO 2 taşınması CO 2 taşınma şekilleri; 1) Çözünmüş (% 7) 2) Karbaminohemoglobin (CO 2 Hb) (% 23) 3) Bikarbonat (% 70)

Solunumun Kontrolu

Solunum Merkezleri ve Solunumun Kontrolü Spontan solunum; solunum kaslarını innerve eden nöronların ritmik boşalımı meydana gelir Beyinden kaynaklanan ve kendiliğinden gelişen ritmik boşalımlar ile arteriyel PO 2, PCO 2 ve H + düzeylerindeki değişmelerle düzenlenir

Solunumun sinirsel denetimi İstemli denetim (Serebral korteks) Otomatik denetim (Pons ve medulla oblangata)

Beyin Sapı Solunum Merkezleri

Medüller sistemler Medulla oblangata ve ponstaki nöronların ritmik boşalımı otomatik solunuma neden olur Ritm Merkezi 1) İnspirasyon nöronları ( I nöronları ) 2) Ekspirasyon nöronları ( E nöronları) Normal sakin bir solunumda E nöronları sessizdir, ventilasyon artacak olursa etkin hale geçerler

Solunum merkezi Medulla oblangatada solunumla ilgili alana solunum merkezi adı verilir Buradaki nöronlar 2 ana gruba ayrılır; 1) Dorsal grup nöronları 2) Ventral grup nöronları

Dorsal grup nöronları Medullanın dorsalinde yer alır Esas olarak inspirasyondan sorumludur I nöronlarından oluşur I nöronları frenik sinir ile sinaps yaparak diyafram kasının kasılmasını uyarır

Ventral grup nöronları Rostral ve kaudal nöronlar olmak üzere 2 gruptur Rostral VRG: İnspirasyon nöronları, Kaudal VRG: Ekspirasyon nöronlarını kapsar Ventral grup nöronları esas olarak ekspirasyonu gerçekleştirir

Pons Apnöstik Merkez: İnspirasyonu tetikler (I nöronlarını etkiler) Pnömotaksik Merkez: Apnöstik merkezi inhibe ederek, inspirasyonu baskılar

Santral ve Periferik Kemoreseptörler ve Ventilasyon Kontrolündeki Rolleri

Solunumun Kimyasal Kontrolu Arteriyel kan PCO 2 veya H + düzeyindeki artış veya PO 2 deki azalma medulla oblangatadaki solunum nöronlarının etkinliğini arttırır (İnspirasyonu uyarır) Aksi yöndeki değişiklikler ise inhibitör etki yapar (İnspirasyonu baskılar)

Kemoreseptörler Kan kimyasındaki değişikliklere duyarlı olan karotid ve aortik cisimler (periferal) ve medulla oblangatada (santral) bulunan hücre gruplardır Solunumun kimyasal denetimi 1) CO 2 : BOS ve beyin dokusundaki H + düzeyi ile 2) O 2 : Karotid ve aortik cisimler yoluyla 3) H + : Karotid ve aortik cisimler yoluyla

Kemoreseptörler Santral: Medulla oblangata (Beyin omurilik sıvısındaki H + konsantrasyonuna duyarlı) Periferal reseptörler: * Glomus karotikum (glossofaringeal sinir ile) * Glomus aortikum (n. vagus yolu ile) uyarıları solunum merkezine taşırlar

Solunumun düzenlenmesi ÖZET