VUCUDUMUZ BILMECESINI COZELIM

Benzer belgeler
4. SINIF VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM TÜM KONULARIN ÖZETİ

1.ÜNİTE: VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM. Fen ve Teknoloji-4.sınıf

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket

FEN VE TEKNOLOJİ. İskeletin Görevleri İskeletin Kısımları 4. SINIF. Soru 1: Vücuda şekil veren ve harekete yardımcı olan sert yapılar nelerdir?

3- Destek ve Hareket Sisteminin (Kasların) Çalışması :

ADI SOYADI : OKUL NO : SINIFI : 4/ NOTU : FEVZİ ÖZBEY İLKOKULU FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 1. DÖNEM 1. YAZILISI

A BÖLÜMÜ NÜ DEĞERLENDİRELİM

1. ÜNİTE VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır.

Genel Amaç : İnsanda oksijenli solunumun hangi organda ve nasıl yapıldığını öğrenciye kavratma

4. SINIF FEN BİLİMLERİ

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri

SINIFLAR/1.DÖNEM YAZILIYA HAZIRLIK ÇALIŞMASI-2

FEN BİLİMLERİ TESTİ 6. SINIF

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ

TEMEL İLK YARDIM VE ACİL MÜDAHALE

DESTEK ve HAREKET SİSTEMİ. Kemiklerin Görevleri: - Destek ve hareket sistemimiz: iskelet sistemi, eklemler ve kas sisteminden meydana gelir.

Hatırlatma: 1. Ünitede canlıların en küçük yapı biriminin hücre olduğunu,

Gaz Alışverişi, İnsanda Solunum Sistemi

İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir?

A. Aşağıdaki destek ve hareket sistemi ile ilgili verilen kavram ağını uygun şekilde doldururunuz.

MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ. Çözümler

İnsanda Destek ve Hareket Sistemi

FEN BİLİMLERİ UYGULAMALI ÖĞRENME SETİ. Her Haftaya Bir Bölüm ÇEK KOPAR SINIF

Dördüncü Sınıflar Hafta Sonu Kitapçığı

DENGELİ BESLENME NEDİR?

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

VÜCUDUN TEMEL PARÇALARI. 1) Baş-boyun 2)Gövde 3)Ekstremiteler (Kollar ve bacaklar)

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ


Akciğerin yapısı ve görevleri

Yüzmenin Faydaları \ Kas-İskelet Sistemi \ Kas-İskelet Sistemi YÜZMENİN KAS-İSKELET SİSTEMLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ

TEMEL YAŞAM DESTEĞİ SOLUNUMUN SAĞLANMASI

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

1- Kulakçıklar Gevşer, Karıncıklar Kasılır :

FEN VE TEKNOLOJİ KAZIM ÖZALP ORTAOKULU 6.SINIF 5.ÜNİTE VÜCUDUMUZDA SİSTEMLER

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI

A) DESTEK VE HAREKET B) SOLUK ALIP VERME C) KANIN VÜCUTTA DOLAŞIMI

KAN VE KAN HÜCRELERİ İNSAN VÜCUDU KONUSUNDA BİLİNMESİ GEREKENLER 33

6.Sınıf. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi FEN BİLİMLERİ. Test-01 I II III. Yukarıdaki şekilde bir hayvan hücresi genel kısımlarıyla modellenmiştir.

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ

Solunum Sistemi. Burun yutak gırtlak soluk borusu bronş bronşçuk alveol. Örnek 100. Çözüm

Yukarıda Güneş Sistemimizde bulunan gezegenler Güneş e yakınlıklarına göre sıralanmış ve 1 den 8 e kadar numaralandırılmışlardır.

solunum >solunum gazlarının vücut sıvısı ile hücreler arasındaki değişimidir.

11. SINIF KONU ANLATIMI 40 HUXLEY KAYAN İPLİKLER MODELİ KAS KASILMASI VE GEVŞEMESİ

C-Ç E-F G-Ğ 248 İLKYARDIM

CANLILAR VE YAŞAM BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ

Dengeli Beslenme. Efe Kaan Fidancı

14)Aşağıdakilerden hangisi ilkyardımın temel uygulamaları arasında yer almaz? A) Koruma. B) Bildirme. C) Kurtarma. D) İyileştirme.

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

İSKELET YAPISI VE FONKSİYONLARI

SAĞLIKLI BESLENME BİRECİK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ ZEYNEP ŞAHAN KARADERE

VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER. Boşaltım Sistemi

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

KEM K OLU UMU ki çe it kemik olu umu vardır. 1)Ba dokusu aracılı ıyla süngerimsi kemik olu umu 2)Kıkırdak doku aracılı ıyla sıkı kemik olu umu

Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını sağlayan yapılara destekleyici yapılar denir.

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI

SİNİR SİSTEMLERİ. SANTRAL SİNİR SİSTEMİ Beyin. Anatomik Olarak PERİFERİK SİNİR SİSTEMİ His Motor

Solunum, genel anlamda canlı organizmada gaz değişimini ifade etmek için kullanılır.

BOŞALTIM SİSTEMİ ORGANLARI

YGS ANAHTAR SORULAR #4

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

6.Sınıf. Soru Bankası 8. I. Hücre II. Hücre. 6. a. Hücre çeperi b. Sentrozom c. Kloroplast d. Lizozom

Yaşlanma ile birlikte deri ve saçlarda görülen değişiklikler gibi vücut duruşunda ve yürüyüşünde de değişiklikler meydana

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM III TEMEL YAŞAM DESTEĞİ

Temel Yaşam Desteği. Yetişkinlerde, çocuklarda ve bebeklerde farklı uygulamalar yapılır.


DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER

Sigaranın Vücudumuza Zararları

KASLAR (MUSCLE) 6. HAFTA. Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP Yrd. Doç. Dr. Önder AYTEKİN

Yukarıda verilen canlılardan hangisi ya da hangileri yaşamsal faaliyetini sürdürebilmek için beslenmek zorundadır?

2-HASTA/YARALININ OLAY YERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

BAŞLAR DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ

11. SINIF KONU ANLATIMI 39 İNSANDA DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ 3 KAS SİSTEMİ

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

Solunum ve Kalp Durması Nedir?

ADIM ADIM YGS-LYS 52. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-12 HAYVANLAR ALEMİ 3- OMURGALI HAYVANLAR SORU ÇÖZÜMÜ

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM VIII BOĞULMALARDA İLKYARDIM

KOAH VE EGZERSİZ KOAH TA EGZERSİZ TAVSİYELERİ

Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor.

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM I


İLK YARDIMIN TEMEL UYGULAMALARI...1

SİNDİRİM SİSTEMİ. Besinlerin kimyasal sindirimi. Ağızda başlar değişimi. Karbonhidratların sindirimi. Enzimler sayesinde gerçekleşti.

HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111

5. Sınıf Fen ve Teknoloji

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM: İLKYARDIMIN TEMEL İLKELERİ

Kırık-Çıkık Ve Burkulmalarda İlk Yardım

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-2

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas

YGS ANAHTAR SORULAR #3

HAYVANLARDA SOLUNUM SİSTEMLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU kisi.deu.edu.tr/asli.memisoglu

Çocuklarda Antrenman Yaklaşımları Y.Doç.Dr.Sürhat Müniroğlu (3.sınıf seçmeli ders)

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

Solunum Sistemi. Anahtar Kavramlar alveol diyafram bronş bronşçuk. Soluk al p verme olay s ras nda hava vücudumuzda nas l bir yol izler?

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

BİTKİSEL VE HAYVANSAL DOKULAR

Transkript:

4.SINIF VUCUDUMUZ BILMECESINI COZELIM İSKELET İSKELET Vücuda şekil veren, iç organlara destek sağlayan ve onları koruyan, vücudumuzdaki tüm kemiklerin bir araya gelerek oluşturduğu yapıya iskelet denir. İskeletimiz yaklaşık olarak 26 tane kemikten oluşur. İskeletimiz olmasaydı vücudumuz bir et yığını olurdu. İskeletimiz sert ve dayanıklı kemiklerden oluşmuştur. 1. Vücudumuza genel şeklini verir. 2. Kan hücrelerini üretir. 3. Vücudumuzun dik durmasını ve kaslar yardımıyla hareketini sağlar. 4. İç organlarımızı dış etkilerden korur. 5. Kan hücreleri üretir. 6. Bazı mineralleri depolar. Kemiklerin şekilleri arasında, benzerlik ve farklılıklar göz önüne alındığında üç gruba ayrılır. 1 2 3 İSKELETİN GÖREVLERİ Uzun kemikler Kısa kemikler Yassı kemikler KEMİK ÇEŞİTLERİ Boyu eninden uzun olan Eni, boyu ve kalınlığı hemen hemen birbirine eşit olan Kalınlığı az ve geniş yüzeyli B D U L L H C E B E C İ 1.ÜNİTE Kısa Kemikler El ve ayak kemikleri ile omurgamızı oluşturan omur adı verilen kemikler kısa Kemik kanalı ve sarı ilik yoktur. Yassı Kemikler Kafatası kemikleri, alt çene kemiği, omuzdaki kürek kemiği, kalçadaki leğen kemiği ve göğüs kafesindeki kaburga kemikleri yassı Kemik kanalı ve sarı ilik yoktur. İSKELETİN TEMEL KISIMLARI: İnsan iskeleti dört kısımda incelenir: 1. Kafatası: Kemikler birbirine çok sıkı bağlanmıştır. Aralarında oynamaz eklemler vardır. Yassı kemiklerden oluşur. Beyin, kafatası kemikleri tarafından korunur. Kafatasında alt çene kemiği oynar eklemlidir. Kol ve bacaklarda bulunan kemikler uzun Baldır kemiği, kaval kemiği, uyluk kemiği, köprücük kemiğini, el ve parmak kemiklerini uzun kemiklere örnek verebiliriz. Uzun kemiklerin ortasında sarı ilik vardır. Kırmızı ve sarı ilikler kan hücreleri yaparlar. Vücudun hareketinin büyük bölümü sağlarlar. Uzun Kemikler 2. Göğüs kafesi: Kemikleri yassıdır. Esnek yapılıdır. Akciğerleri ve kalbi korur. Nefes alıp vermemize yardımcı olur. 12 çift kaburga kemiği ve göğüs kemiğinden oluşmaktadır. Sayfa:1

3. Omurga: Omurga, omur denilen 33 tane ortası delik kısa kemiğin birbirleri üzerinde dizilmesiyle oluşmuştur. Vücudumuzun üst kısmının ağırlığını taşır. Hafif S şeklindedir. Dik durabilmemizi omurgamızın bu şekline borçluyuz. Vücudumuzun arka kısmındadır. İçindeki boşluğa omurilik kanalı denir. Yarı oynar eklemlerden oluşmakta ve biraz eğridir. Omurgaya bel kemiği de denilmektedir. 4. Kollar ve bacaklar: Çoğunlukla uzun kemiklerden oluşmuştur. Kollar ve bacaklar gövdeye kemik köprülerle bağlanmıştır. Aralarında tam oynar eklem vardır. Kolun gövdeye bağlandığı yerde kürek kemiği ve köprücük kemiği vardır. Bacağın gövdeye bağlandığı yerde kalça kemiği (leğen kemiği) vardır. Uyluk kemiği vücuttaki en uzun ve en sağlam kemiktir. EKLEMLER Vücudumuzdaki kemiklerin birbirine bağlandığı yere eklem denir. Eklemler kemiklerimizin hareket etmesini sağlar. EKLEM ÇEŞİTLERİ Oynar Eklem: Kol ve bacaklarda bulunur. Yarı Oynar Eklem: Hareketleri oynar eklemlere göre daha sınırlıdır. Daha az hareket ederler. Omurga ve göğüs kafesini oluşturan kemiklerin hareketleri daha sınırlıdır. Oynamaz(Hareketsiz) Eklem: Hareketsiz eklemlerdir. Bu eklem kemikleri birbirine iyice kaynaşmıştır. Kafatasını oluşturan kemikler hareket etmez. KASLAR İskeletin üzerini sararak vücuda şekil veren ayrıca kemik ve eklemlerle birlikte hareketi sağlayan yapıya kas denir. Kaslar; Liflerden oluşur. Kas lifleri bir araya gelerek kas demetlerini oluşturur. Kas demetlerinin üzeri zarla çevrilidir. Kasılıp gevşeyerek hareketi sağlar. Kasıldıklarında kısalır, gevşediklerinde ise uzar. İç organların hareketini sağlar. İskeletin üzerini sararak, iskeletin şekil almasını sağlar. İskelet ve kaslar birbiri ile uyum içerisindedir. Kaslar her zaman kemikten kemiğe bağlı olmayabilir. Vücudumuzda kemikten deriye veya deriden deriye bağlanan kaslarda vardır. Yüz kaslarını deriden deriye bağlanan kaslara örnek verebiliriz. Sayfa:2

Bir kemiğin hareket etmesini iki kas grubu birbirine zıt çalışarak sağlar. Örneğin; kolumuzun ön kısmındaki kaslar kasıldığında, arka kısımdakiler gevşer. Böylece kolumuz bükülmüş olur. Kolumuzun arka kısmındaki kaslar kasıldığında, öndekiler gevşer. Böylece kolumuz düzleşir. Çene kası vücudumuzdaki en güçlü kastır. Vücudumuzdaki en büyük kas ise kalça kasıdır. Kasılan Bir Kasın Özellikleri: Boyu kısalır. Kalınlığı artar. Sertleşir. Bol enerji harcar. 2- Düz (Beyaz) Kaslar: İç organlarımızdaki kaslardır. İsteğimiz dışında çalışırlar. Renkleri beyaz olarak adlandırılır. Yavaş, ritmik ve sürekli çalışırlar. Geç yorulurlar. Yemek borusu, mide, bağırsaklar düz kaslardan oluşmuştur. 3- Kalp Kası: Kısa çizgili kastır. İsteğimiz dışında çalışır. Vücudumuzun en güçlü kasıdır. Sürekli çalışır. KASLARIN GÖREVLERİ Solunum sistemimizi çalıştırır. Konuşmamıza yardımcı olur. Kemiklerin hareketini sağlar. Vücut organlarımızın hareketini gerçekleştirir. Vücudumuza asıl şeklini verir. Vücudun gıda ve enerji depolarıdır. Kalp kası ile vücuda kan pompalanır. Kaslar yüzümüzde derimizi oynatarak çeşitli ifadeler kazandırır. İSKELET VE KAS SAĞLIĞI Düzenli ve dengeli beslenmeliyiz. Ağır darbe ve vurmalardan kaçınmalıyız. Uygun oturuş ve duruş biçimimize dikkat etmeliyiz. Gevşeyen Bir Kasın Özellikleri: Boyu uzar. Kalınlığı azalır. Yumuşar. Az enerji harcar. Yapılarına göre kaslar üçe ayrılır: 1- Çizgili (Kırmızı) Kaslar: İskelete dıştan bağlanırlar ve iskeleti sarar. Bizim isteğimizle çalışırlar. Genellikle kırmızı renklidir. Çabuk kasılır, gevşer. Çabuk yorulurlar. Kirişlerle kemiklere bağlıdırlar. Baş, boyun, el, ayak, parmak, göz kapağı kasları çizgili kaslardır. Yanlış oturma şekli Doğru oturma şekli Düzenli egzersiz ve yaşımıza uygun sporlar yapmalıyız. Temiz hava ve güneş ışığından yeteri kadar yararlanmalıyız. Güçlü kemik ve kaslar için; kalsiyum, potasyum, ve protein içeren süt, yoğurt, et, yumurta gibi gıdalar tüketmeliyiz. Sayfa:3

Raşitizm( kemik zayıflığı) hastalığından korunmak için aralıklarla güneşe çıkmalı ve D vitamini almalıyız. Kaldıramayacağımız kadar ağır yükleri kaldırmaktan, taşımaktan kaçınmalıyız. Ayaklarımızın sağlığı için dar, sert tabanlı, yüksek topuklu, ince burunlu ayakkabılar giyinmekten kaçınmalıyız. 2. Yutak: Ağız ve burun boşluğunun birleştiği yere yutak denir. Yutağa yemek ve soluk borusu açılır. 3. Gırtlak: Soluk borusu girişidir. Ses telleri buradadır. Kıkırdaktan yapılmıştır. Ses gırtlakta oluşur. SOLUK ALIP VERME Solunum: Dışarıdan temiz, oksijenli havayı içimize çekme ve daha sonra kirli havayı dışarı verme olayıdır. Solunum, dinlenirken, uyurken, çalışırken, koşarken sürekli yaptığımız bir olaydır. Bir başka deyişle soluk alıp verme yaşamımızın her anında devam eder. Kısacası solunum yapmadan duramayız. Neden Solunum yaparız? Büyümemiz, gelişmemiz, günlük işlerimizi yapmak için vücudumuz enerjiye ihtiyaç duyar. Yiyeceklerle vücudumuza besinleri alırız, solunum yaparak besinleri yakarız ve enerji elde etmiş oluruz. Besinleri solunumla aldığımız oksijen sayesinde hücrelerimizde yakarak ısı ve enerji elde ederiz. Bundan dolayı solunum yapmak zorundayız. Soluk Alıp Vermede Görevli Yapılar: Solunum Organlarımız Burun Yutak Gırtlak Soluk borusu Akciğerler 1. Burun: Solunum organımızdır. İnsanda soluk alma burunda başlar. İçerisinde ince kıllar vardır. Alınan hava küçük ince kıllarla süzülerek temizlenmesi sağlanır, ısıtılır ve nemlendirilir. 4. Soluk Borusu: Gırtlaktan akciğere kadar uzanan üst üste kıkırdak halkalardan oluşmuştur. Alınan havayı akciğere iletir. İçi tüylüdür. Yapısındaki kılları sayesinde havayı temizler ve tozları tutar. 5. Akciğerler: Soluk alıp vermede en önemli organımızdır. Sağ ve sol olmak üzere ikiye ayrılır. Sağ akciğer üç parçalı sol akciğer iki parçalıdır. Sol akciğere kalp dayandığı için sağ akciğere göre daha küçüktür. Hafif ve süngerimsi yapıdadır. İçinde bronşlar ve milyonlarca hava kesecikleri vardır. Görevleri: Dış ortamdaki havayı almak, havadaki oksijeni akciğer vasıtasıyla kana vermek. Akciğere gelen kirli kan içerisindeki karbondioksitin akciğerden dışarı atılmasını sağlamaktır. Diyafram: Akciğerimizin altında bulunur. İsteğimiz dışında çalışır. Solunuma yardımcı olur. Göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayırır. Solunumda göğüs kasları da görev yapar. Sayfa:4

Soluk Alma Sırasında: Diyafram kasılarak düzleşir. Göğüs kafesi genişler. Akciğerlerin hacmi artar. Akciğerlere hava dolar böylece akciğerlerimiz genişler. Akciğerlere hava ile dolar ve akciğer şişer. Soluk Verme Sırasında: Diyafram kubbeleşir. Göğüs kafesi daralır. Akciğerlerin hacmi azalır. Akciğerlerden hava çıkar. Diyafram kendini yukarı bırakarak gevşer. Göğüs kasları normale döner ve gevşer. Nasıl Soluk Alıp Veririz? Soluk aldığımızda havadaki oksijen burundan girer. Sırasıyla yutak, gırtlak ve soluk borusundan geçerek akciğerlere ulaşır. Soluk verdiğimizde ise akciğerlerimizdeki hava önce soluk borusuna, oradan gırtlağa ve yutağa gider, burnumuzla veya ağızla dışarı atılır. Soluk alırken Burun Yutak Gırtlak Soluk Borusu Akciğer Soluk verirken Niçin Burnumuzla Soluk Alıp Vermeliyiz? Burnumuzdan nefes aldığımızda akciğerlerimize gönderdiğimiz havayı temizlemiş ve nemlendirmiş oluruz. Ayrıca burundan soluk aldığımızda akciğerlerimize daha fazla hava girer. Burundan soluk alma daha sağlıklıdır. Çünkü Burnumuzdaki kıllar havadaki tozları sümüksü sıvı da kılların tutamadığı bazı zararlı maddeleri ve mikropları tutarak akciğere girmesini önler. Ayrıca burnumuz, soluduğumuz havayı ısıtır ve nemlendirir. Ağzımızdan hava aldığımızda hava temizlenmeden ve ısıtılmadan vücudumuza girmiş olur. Bunun sonucunda da pek çok hastalığa yakalanabiliriz. Bu sebeple burundan soluk alıp vermeliyiz. Solunum Sisteminin Sağlığı Mümkün olduğunca burundan nefes alınmalıdır. Sigara kullanılmamalı ve içilen ortamda da bulunulmamalıdır. Soğuk, tozlu ve kuru havalardan kaçınılmalıdır. Aşırı soğuk ve sıcak içecekler tüketilmemelidir. Nezle veya gribe yakalanmış olan kişilerden uzak durulmalıdır. Dengeli beslenmeliyiz. Bulunduğumuz ortamı sık sık havalandıralım. Nezle, bronşit, verem, kızamık gibi hastalıklar soluk alıp verirken yakalandığımız hastalıklardır. KANIN VÜCUTTA DOLAŞIMI Dolaşım Sistemi Organları: Kan, damar, kalptir. Kanın Vücutta Dolaşımını Sağlayan Yapı ve Organlar: 1. Kalp: Göğüs kafesinin içinde akciğerlerin arasında vücudumuzun sol tarafında bulunur. Her insanın kalbi yaklaşık yumruğu kadardır. Görevi; temiz kanı vücuda pompalamaktır. Kirli kanı ise temizlenmesi için akciğere yollar. Kalbin en önemli özelliği durmadan çalışabilmesidir. Kalp, hiçbir zaman kas yorgunluğu çekmeyen özel kaslardan oluşmuştur. Kalbin sol tarafında temiz, sağ tarafında kirli kan bulunur. Sayfa:5

2. Damarlar: Kanın vücudumuzun her noktasına iletilmesini sağlayan borulara damar denir. Kalpten çıkan damarlar vücut içinde küçük dallara ayrılır. Kan damarlarının görevi temiz kanı vücudun her tarafına taşımak, kirli kanı alarak kalbe taşımaktır. Damarlarımız sadece kanın aktığı yer olmayıp, ayrıca organlarımızdaki madde alış verişinin gerçekleştiği yerlerdir. 3. Kan: Kan, vücudun ihtiyacı olan oksijen ve besin maddelerini taşıyan hayati sıvıdır. Resimlerde gösterilen mavi renkli damar kirli kanı, kırmızı renkli damar temiz kanı ifade eder. Vücutta bulunan damarların bazıları yüksek oranda oksijen taşırken; bazıları yüksek oranda karbondioksit içeren kan aştır. Yüksek oranda oksijen içeren kanın rengi parlak kırmızı, yüksek oranda karbondioksit içeren kanın rengi ise koyu kırmızıdır. Vücut ısısını ayarlar. Besin maddelerinin gerekli yerlere taşınmasını sağlar. Vücuttan atılması gereken zararlı atıkları da ilgili yerlere taşır. Vücudun savunmasında görev yapar. Soluk alıp vermede rol alan oksijen, karbondioksit gibi gazları taşır. İnsanda Kan Dolaşımının Sağlığı: Kan dolaşımının sağlığını olumsuz yönde etkileyen en önemli etkenler sigara ve hava kirliliğidir. Alkol damarların esnekliğini bozup, kan dolaşımını yavaşlatır. Vücuttaki iltihaplanmalar (kulak, bademcik) kalp kapakçığının bozulmasına neden olur. Sarılık, lösemi(kan kanseri), anemi (kansızlık), hemofili(kanın pıhtılaşmaması) birer kan hastalığıdır. HİV virüsü kan hastalıklarından biri olan AIDS hastalığını ortaya çıkardığından kan alış verişinde dikkat edilmelidir. NABIZ Kalbin, kanı damarlara her pompalayışında damarlara yaptığı etkiye nabız denir. Kalp atışlarını vücudumuzun çeşitli yerlerinde kolaylıkla nabız olarak hissedebiliriz. Nabız atışı sayısı sayılarak kalbin atış sayısı bulunabilir. Nabız sayısı kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Herhangi bir alet kullanılmadan nabız sayısı ölçülebilir. Nabız ölçerken sol bileğimizin ana damarına sağ elimizin baş parmağı hariç diğer parmakları koyarak nabzımızı sayabiliriz. Boynumuz, el bileğimiz, ayak bileğimiz nabzın kolayca hissedebildiğimiz noktalarıdır. Nabız sayısı kişinin yaş, cinsiyet ve fiziksel özelliklerine göre değişir. Vücut dinlenme halinde iken kalp atım hızı düşer. Dolayısıyla nabız da düşer.(uyku gibi) Egzersiz yaparken bedenin daha çok oksijene ve besine ihtiyacı olur. Besin ve oksijen tüketimi artınca karbon dioksit üretimi de artar. Bu nedenle nabız sayısı artar, nabız atışları duyulur. Egzersiz yaparken soluk alıp verme de artar. Korku, heyecan, sevinç veya sinirli olma hali kalp atışına ve buna bağlı olarak nabız sayısının artmasına sebep olur. Nabız sayısı sağlıklı yetişkinlerde 7-8, çocuklarda 8-1, bebeklerde ise 1-12 arasındadır. Kişi Ortalama Nabız Sayısı Yetişkinler 7-8 Çocuklar 8-1 Bebekler 1-12 Küçük yaşlarda nabız sayısı neden fazladır? Bebekler ve çocuklar büyürken daha fazla enerjiye ihtiyaç duyarlar. Vücudun bu enerji ihtiyacını karşılaması için kanın daha hızlı dolaşması gerekir. Dolasıyla kalp daha hızlı atacağından nabız sayısı da fazla olur. Yaşlılarda ise hareketler daha yavaş olacağından enerji ihtiyaçları daha azdır. Bu nedenle kalp atışı ve nabız sayısı daha düşüktür. Sayfa:6

TANSİYON Kalbin kanı pompalanması ile damarda meydana gelen basınçtır. gerekir. Bunun içinde kalp daha hızlı çalışmaya başlar ve daha fazla kan pompalar. Bir başka deyişle hareketin artması solunumumuzu, solunum kalp atışımızı ve nabzımızı hızlandırır. Daima yaşımıza ve vücudumuz özelliklerimize uygun egzersizler yapmalıyız. STETOSKOP: Kalp ve akciğerlerin sesini dinlemek için kullanılan alete stetoskop denir. Doktorlar genellikle muayene ederken kalp atışlarımızın düzenli olup olmadığını kontrol ederler. Stetoskop, sesin şiddetini yükselterek kolaylıkla duyulmasını sağlar. Stetoskopla doktorlar akciğerlerimizi de dinlerler. Böylece soluk alıp vermeyle ilgili bir sorun olup olmadığını öğrenirler. Egzersiz sayesinde; Kas ve kemik gelişimi sağlıklı olur. Kötü yağların yıkımı sağlanır. Daha zinde ve güçlü hissetmemizi sağlar. Hayata daha güzel ve olumlu bakmamızı sağlar. Kalp ve damar sağlığı için yaralıdır. Egzersiz-Soluk Alıp Verme İlişkisi: Egzersiz yaptığımızda vücut daha çok besine ihtiyaç duyar. Vücudun oksijen ihtiyacını karşılamak için daha çok soluk alıp veririz. Soluk alıp verme ve nabız sayımız sadece egzersiz yaparken artmaz. Heyecan, sevinç, öfke ve korku gibi durumlarda da soluk alıp verme sıklığımız ile nabız sayımız artar. EGZERSİZ- NABIZ İLİŞKİSİ Belli bir program içinde yapılan egzersiz günlük hayatta yaptığımız işlerde daha az yorulmamızı sağlar. Örneğin, merdiven çıkma, otobüse koşma, hızlı yürüme ve bir yükü kaldırma veya taşıma gibi işleri daha az zorlanarak yaparız. Oturma esnasında kalp atışları normal olur. Buna bağlı olarak nabız da normaldir. Soluk alış verişi yavaştır. Heyecanlanınca, koşarken veya spor yaparken kalp atışları artar. Buna bağlı olarak nabızda artar. Soluk alıp verme sıklığı da artar. Egzersiz yaptığımızda normalden daha fazla enerji harcanır. Artan enerji ihtiyacının karşılanması için kanın, daha hızlı bir şekilde vücutta dolaşarak besin ve oksijeni taşıması Uyuduğumuz zaman vücudumuzun enerji ihtiyacı az olduğu için daha az soluk alıp veririz. Sayfa:7