ÖSO, 'DOSTLARA' LÝSTE VERDÝ



Benzer belgeler
Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

ünite 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr? Vatan ve ulus sevgisinin yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK

Simge Özer Pýnarbaþý

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý


ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / Sayýn Makina Üreticisi,

BÝMY 16 - TBD Kamu-BÝB XI Bütünleþik Etkinliði

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

Dövize Endeksli Kredilerde KKDF

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.


BASIN AÇIKLAMALARI TMMOB EMO ADANA ÞUBESÝ 12. DÖNEM ÇALIÞMA RAPORU BASIN AÇIKLAMALARI

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz aralýk 2005/sayý 91 Kasým


2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor


DOÐALGAZ ÝÇ TESÝSAT MÜHENDÝS YETKÝLENDÝRME KURSU DÜZENLENDÝ

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008

Gelir Vergisi Kesintisi


Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

SENDÝKAMIZDAN HABERLER

ünite1 Sosyal Bilgiler

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr.

* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir

Bolkar Daðlarý. AKD054 Acil Gerileme (-1)

SENDÝKAMIZDAN HABERLER



Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi


mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos


STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar


Kanguru Matematik Türkiye 2017

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi

FÝYATLAR A. FÝYATLARDAKÝ GENEL GÖRÜNÜM


TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ ÜYELERÝNÝN ÖDENEK, YOLLUK VE EMEKLÝLÝKLERÝNE DAÝR KANUN

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için


KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi


Halis Aða'ya 'Düðün Hediyesi' 20 Þirkete Haciz

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI

DONALD JOHNSTON OECD GENEL SEKRETERÝ INTERVIEW DONALD JOHNSTON OECD GENERAL SECRETARY



1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

5. 2x 2 4x + 16 ifadesinde kaç terim vardýr? 6. 4y 3 16y + 18 ifadesinin terimlerin katsayýlarý

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

MALÝYE DERGÝSÝ ULAKBÝM ISSN

Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr?

ACADEMY FRANCHISE AKADEMÝSÝ FRANCHISE ALIRKEN VERÝRKEN ÝÞLETÝRKEN. bilgi kaynaðýnýz. iþbirliði ile

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154


Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

GLOBAL GAP STANDARTLARINDA ÜRETÝM YAPIYORUZ.

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

mmo bülteni mart 2005/sayý

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

01 Kasým 2018

7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10

ÖNSÖZ. Güzel bahar günlerini ve sýcacýk anlarý birlikte paylaþmak dileðiyle

Romalýlar Mektubu Kursu Doðrulukla Donatýlmak

TABLO-2 A GRUBU KADROLARA PERSONEL ALIMINA ÝLÝÞKÝN BAZI BÝLGÝLER

Arkamdan yürüme, ben öncün olmayabilirim. Önümde yürüme, takipçin olmayabilirim. Yanýmda yürü, böylece ikimiz eþit oluruz. (Ute Kabilesi Atasözü) BÜRO


Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi


17 ÞUBAT kontrol

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ.

KAMU MALÝYESÝ. Konsolide bütçenin uygulama sonuçlarýna iliþkin bilgiler aþaðýdaki bölümlerde yer almýþtýr.

Transkript:

8 28/08/2013 Günlerdir ABD ve Ýngiltere'nin yoðun bir þekilde yürüttüðü Suriye'ye askeri müdahale lobisi amacýna ulaþtý. NBC ye konuþan üst düzey ABD yetkilileri, Suriye ye karþý füze saldýrýsýnýn en erken yarýn baþlayabileceðini söyledi. Yetkililer saldýrýlarýn üç gün süreceðini sýnýrlý kapsamda olacaðýný, amacýn kimyasal silah kullanýma karþýlýk vermek olduðunu bildirdi. Müdahalenin Esad a mesaj vermeyi amaçladýðýný söyleyen yetkililer, komuta ve kontrol binalarý, uçak pistleri ve aðýr silahlarýn hedef alýnacaðýný belirtti. Uluslararasý basýna göre ise Suriye de bulunan BM heyeti ülkeden ayrýlmadan saldýrý ihtimali düþük. Heyet planlanan programa göre pazara dek ülkede kalacak. ÖSO, 'DOSTLARA' LÝSTE VERDÝ Reuters'a göre ise geçtiðimiz pazartesi Suriye'nin Dostlarý Çekirdek Grubu Ýstanbul'da Suriye'ye yapýlacak olan dýþ müdahaleyi konuþtu. 12 Eylül darbecilerinin faaliyetini durdurduðu pek çok demokratik kurum hala o dönemde el konulan mallarýna ve arþivlerine kavuþabilmiþ deðil. Bu kurumlarýn baþýnda DÝSK geliyor kuþkusuz. Parayla paha biçilemeyecek ölçüdeki DÝSK ve baðlý sendikalara ait belgeler, hurda kaðýt olarak deðerlendirilmiþ ve SEKA nýn fabrikalarýna gönderilmiþ. Kuþ beyinliler, 15 16 Haziran büyük iþçi direniþini yaratanlarýn tarihini böyle basit bir yöntemle yok edeceklerini düþünmüþ olmalýlar. Benzer bir þekilde malý talan edilip arþivi yok edilen kurumlar arasýnda ilk etapta hatýrlananlar arasýnda TÖB DER ve Halkevleri geliyor. Halkevlerinin Mamak Tuzluçayýr da bulunan mekâný da o dönemde el konulanlar arasýnda bulunuyor. Mamaklýlar kendilerine ait olan bu mekanýn yýllarca mücadelesini verdiler. Tüm dersleri pekiyi olan Nazlý Þirin El, girmediði Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine Þube Öðretmenler Kurulu Kararý ile 5 üzerinden 2 verilerek bir üst sýnýfa geçirildi. Nazlý, Girmediðim derse bir verilmiþ ardýndan da kurul bu notu iki yapmýþ. Benim takdirname almamam gerekir dedi. Eðitim- Sen Þube Baþkaný Ali Paþa Þanlý, Süleyman Havva Kamýþlý Ýlkokulu öðrencisi Nazlý Þirin El ve babasý Hüseyin El ile birlikte þube binasýnda basýn toplantýsý düzenledi. Laik eðitim ve laik yaþam hakkýnýn hükümet tarafýndan ortadan kaldýrýlmak istendiðini öne süren Ali Paþa Þanlý þöyle devam etti: Yorgan gitti ama kavga bitmedi. Bitecek gibi görünmüyor da 16.Aðustoslarýn açýlýþ törenlerinde bu güne dek yaþananlar etkinliklerin kanayan yarasý gibi önümüzde durmakta Açýlýþ törenlerinin öylesi çok maðduru oldu ki Ýlk akla gelen kiþi, Sayýn Demirel. Hacý Bektaþ Veli adýna düzenlenen 16 Aðustos etkinliklerini Cumhurbaþkaný sýfatý ile onurlandýran kiþi. Bir ilk yaþandý o yýl Hacýbekaþ ta Tepkiler yoðundu, konuþmaya baþladýðýnda yuhalandý, yuh sesleri ile baþlayan konuþmasýný alkýþ alarak tamamladý. Tecrübe konuþtu Ustalýðý bir kez daha kanýtlandý Devamý 3 DE Nevþehir Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürlüðü ve Nevþehir Ticaret ve Sanayi Odasý iþbirliði ile düzenlenecek olan Giriþimcilik Kursuna iliþkin protokol imzalandý. Ýmzalanan protokole göre, 150 gence 3 ay süre ile giriþimcilik eðitimi verilecek ve eðitimi baþarýyla... Eylül yaklaþýyor. Bu tiyatro mevsiminin geliþi derken diðer taraftan televizyon dizisi sezonunun da açýlmasý demek. Bazý izleyenleri için 'heyecan kaldýðý yerden devam' ederken, bazý insanlar için de yeni 'iþ fýrsatlarý' anlamýna geliyor. Oyuncu olmayý istemek kötü deðil de, 'sýkýþtýrýlmýþ' oyunculuk dersleriyle bu iþ mümkün mü? Peki setlerdeki yoðun çalýþma saatleri? Oyuncu mu diziye muhtaç, dizi mi oyuncuya? Tilbe Saran'la buluþmaya gittiðimde aklýmdaki bu sorular cevaplarýný buldu ve sonra bana dedi ki: 'Orhan Veli bile eskimiþ...' 8 DE

Ýki defa silindiði saptanan Harman Ekmek Fabrikasý'nýn kamera kayýtlarý Jandarma Kriminalde açýlýnca Ali Ýsmail'in cinayet görüntüleri de apaçýk görünmüþtü iþte. "Dur çocuk girme o sokaða" diyemeyip ya da geriye sarýnca sokaðýn baþýnda gelen Ali Ýsmail'i hayata çaðýramadýðýmýz görüntüler, Eskiþehir Valisi'nin "bunu polis yaptý süsü vermeye çalýþýyorlar, arkadaþlarý yaptý, suçu devlete atmak istiyorlar" idari mesuliyet yoksunu mülki þablon açýklamalarýna "hakikatin" tokadý gibi inmiþti... Radikal Gazetesi'nden Ýsmail Saymaz'ýn ulaþtýðý kamera kayýtlarý, devletin "sabrý taþan halk" tepkisi diye olaðanlaþtýrdýðý bir cinayet türünü herkesin gözüne sokmuþtu. Bu cinayet türünde sokaklarda kol gezen siviller ve kolluk güçleri "suçlunun" kim olduðuna, nasýl cezalandýrýlacaðýna karar vermekle kalmaz infazý da o saat gerçekleþtirirlerdi. Ýnfaz sonrasý gayet müsterih can almýþ elleriyle evlerine dönerken, "adalet" tesisatçýsý bu gruplarýn arkasýna da yüce hukuk devletimiz saðlamca mevzilenirdi. Çünkü devlet geleneði; günün siyasi koþullarýna göre açýk/örtük lisanla vatandaþlarýna "düþmanýn" kim olduðunu iþaret ederek muhbirlik yetkisiyle donattýðý kitlelere bir de "saldýrgan tepki" sipariþi verirdi... Gezi direniþiyle bu tarz-ý siyaset bütün cürmü ve Baþbakan'ýn debdebeli söylemiyle sokaklara salýnmýþtý. Haliyle sýrada Baþbakan, Ýçiþleri Bakaný, Emniyet Müdürü, Eskiþehir Valisi'nin sokak kuytusunda pusu kurmuþ vatandaþ-polis infaz timinin Ali Ýsmail'in üzerine kan kokusu alan yarasalar gibi üþüþtüklerini saniye saniye zoomlayarak izlemeleri vardý. Ve "devletine sokak infazlarýyla yardýmcý vatandaþ" statüsü verilmiþ sivil kýyým çetelerinin,kendini guya savunurken "ayaðým aðrýdýðý için Ali Ýsmail'in kafasýna az tekme attým" ifadesiyle suçunu itiraf eden polisin kasýtla adam öldürmekten adil yargýlanmasý vardý. Öyle kamera kayýt "temizleme", Ekmek fýrýnýn adýný "ATA Ankara" diye deðiþtirme, zanlý polisleri baþka ile tayinle veya beyninde kan biriken Ali'yi hastaneden yollayan doktora soruþturma izni vermeyen telaþlý devlet sistematiðiyle ne cinayetin mahalli ne de gerçekliði dönüþtürebilirdi.. Bu görüntüler yüksek aleniyette ortaya çýkýnca üç aydýr "oðullarýnýzýn canýný koruyamadýk, üzgünüz " demeyen Baþbakan, Adeviye meydanýndaki katliamlarla ilgili aklýna kendi çocuklarý gelince ekranda sinirlerini boþaltýyordu. Oysa kendi halkýnýn çocuklarýnýn kafalarýný patlatan cani sadizmi "kahramanlýk" diye öven, ödüllendiren Baþbakan, ülkesinde Gezi protestolarýnda öldürülen tek bir canýn yaslý ailesine taziyesini iletmemiþti. Durum böyle olunca üç aydýr Ali Ýsmail'in katillerini bulmaya deðil, Ali Ýsmail'i anmasýna katýlanlarý gözaltý alarak "suçlu çýkartma" mesaisi yapan hükümet, aylar sonra rötarla "içimiz paralandý" vicdan demagojisi tweetlerine sarýlmýþlardý. Baþ Müzakereci Bakanýmýz da "ya iþte kurunun yanýnda yaþ da yanýyor" insaniyet sürçüyle "kurularý" iþaret ediyordu. Yani devletin kitlelere "sizler iktidar muhaliflerine haddini bildirip, cezasýný infaz dahil verebilirsiniz yeter ki aþikare olmasýn" endoktrinizasyonu son hýzla devam diyordu. Ama çelme takýlýp yere düþünce elleriyle yüzünü korunmaktan gayri bir savunmasý olmayan Ali Ýsmail'e 2 polis 4 sivilin nasýl "yiðitçe" çullandýðýný seyredenler cinayeti azmettirmenin, cinayete denk aðýr suç olduðunu çoktan fark etmiþlerdi... Kaynak:BirGün Günlerdir ABD ve Ýngiltere'nin yoðun bir þekilde yürüttüðü Suriye'ye askeri müdahale lobisi amacýna ulaþtý. NBC ye konuþan üst düzey ABD yetkilileri, Suriye ye karþý füze saldýrýsýnýn en erken yarýn baþlayabileceðini söyledi. Yetkililer saldýrýlarýn üç gün süreceðini sýnýrlý kapsamda olacaðýný, amacýn kimyasal silah kullanýma karþýlýk vermek olduðunu bildirdi. Müdahalenin Esad a mesaj vermeyi amaçladýðýný söyleyen yetkililer, komuta ve kontrol binalarý, uçak pistleri ve aðýr silahlarýn hedef alýnacaðýný belirtti. Uluslararasý basýna göre ise Suriye de bulunan BM heyeti ülkeden ayrýlmadan saldýrý ihtimali düþük. Heyet planlanan programa göre pazara dek ülkede kalacak. ÖSO, 'DOSTLARA' LÝSTE VERDÝ Reuters'a göre ise geçtiðimiz pazartesi Suriye'nin Dostlarý Çekirdek Grubu Ýstanbul'da Suriye'ye yapýlacak olan dýþ müdahaleyi konuþtu. Toplantýnýn ardýndan bir kaynak, Muhaliflerin Esad yönetimine gerçekleþtirilecek bir müdahaleye hazýrlýklý olmalarý söylendi. Müdahale çok yakýnda gelebilir dedi. Öte yandan toplantýda muhaliflerin askeri müdahale için Suriye içinde hedef listesi sunduðu belirtildi. ABD-ÝNGÝLTERE ÇALIÞIYOR ABD ve Ýngiltere'den gelen haberler de Suriye'ye saldýrýnýn çok yakýnda ve orantýlý bir þekilde olacaðýný doðrular nitelikte oldu. ABD'li Washington Post gazetesi, ABD baþkaný Barrack Obama nýn Suriye de son yaþanan geliþmeler üzerine kapsamý ve süresi açýsýndan sýnýrlý bir operasyon yanlýsý olduðunu iddia etti. Ýngiltere Baþbakanlýk Ofisi'nden dün yapýlan açýklamada ise Suriye ye karþý olasý bir müdahale için acil durum planlarýnýn yapýldýðý söylendi. Ofis, Suriye'ye orantýlý bir þekilde saldýrýnýn deðerlendirildiði açýklandý. Suriye'ye yapýlmasý planlanan olasý saldýrý üzerine açýklama yapan Ürdün ise, Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ Tüm dersleri pekiyi olan Nazlý Þirin El, girmediði Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine Þube Öðretmenler Kurulu Kararý ile 5 üzerinden 2 verilerek bir üst sýnýfa geçirildi. Nazlý, Girmediðim derse bir verilmiþ ardýndan da kurul bu notu iki yapmýþ. Benim takdirname almamam gerekir dedi. Eðitim- Sen Þube Baþkaný Ali Paþa Þanlý, Süleyman Havva Kamýþlý Ýlkokulu öðrencisi Nazlý Þirin El ve babasý Hüseyin El ile birlikte þube binasýnda basýn toplantýsý düzenledi. Laik eðitim ve laik yaþam hakkýnýn hükümet tarafýndan ortadan kaldýrýlmak istendiðini öne süren Ali Paþa Þanlý þöyle devam etti: Bunun somut örneklerinden sadece biri de Türk Dünyasý Kültür Baþkenti olan ilimiz Eskiþehir de yaþanmaya devam etmektedir. Nazlý Þirin El, Alevi inancýna sahip olmasý nedeniyle geçen yýl, Havacýlar Ýlköðretim Okulu nda Din Kültür ve Ahlak Bilgisi dersine laik eðitim hakkýný kullanarak girmeyerek bunu yargýya taþýmýþ ve bundan dolayý bir üst sýnýfý geçmede sorunlar yaþamýþtý. Yargý sürece halen devam etmektedir. Yaratýlan kamuoyu sonucunda öðrenci Þube her hangi bir operasyonda fýrlatma tahtasý olmayacaðýný belirtti. Konuyla ilgili bir açýklama da Lübnan dan geldi. Lübnan Dýþiþleri Bakaný Adnan Mansur, Suriye'ye yapýlacak olasý bir müdahalede, Ýsrail'e karþý her tehdide hazýr olduklarýný söyledi. Dün açýklama yapan Mansur'un, Suriye'ye yapýlacak müdahale hakkýnda uyarýda bulunduðu ve Herhangi bir müdahale bölgede negatif etkisi olur dediði de kaydedildi. SURÝYE: KÝMYASAL KULLANMADIK Þam dan da konuyla ilgili açýklama Dýþiþleri Bakaný Velid Muallim den geldi. Bakan Muallim, Suriye nin kimyasal silah iddiasýný boþ bir iddia olarak deðerlendirerek, "Kimyasal silah kullanmadýk. Bu savaþ gerekçesi deðil. Suriye ye karþý yapýlanlar Ýsrail in çýkarý içindir. Saldýrý olursa tüm imkanlarýmýzla kendimizi savunuruz diye konuþtu. *** Cenevre-2 görüþmesi iptal ABD, Rusya ile Suriye'de yaþanan krizi tartýþmak için toplanacak olan Cenevre-2 Konferansý'nýn hazýrlýklarý için yapacaðý görüþmeyi iptal ettiðini açýkladý. Dýþiþleri Bakanlýðý'ndan yapýlan açýklamada görüþmenin, kimyasal saldýrý hakkýndaki deðerlendirmelerin devam ettiði için ertelendiðini duyurdu. Rusya ise toplantýnýn iptalinden üzgünlük duyduðunu belirtti. ABD nin, Yunanistan Savunma Bakanlýðý'ndan Suriye'ye müdahale anýnda Suda ve Kalamata daki askeri üsleri ile deniz ve hava sahasýný kullanma talebinde bulunduðu iddia edildi. Yunanistan medyasýna yansýyan haberlerde Atina nýn, transatlantik anlaþmalardan kaynaklanan yükümlülüklerine sonuna kadar yerine getirmeye hazýr olduðunu ancak askeri operasyonlarda fiilen yer almayacaðýný bildirdiði kaydedildi. Öðretmenler Kulu Kararý ile bir üst sýnýf olan 7'nci sýnýfa geçirilmiþti. Ýnancý nedeniyle okulunda yaþadýðý psikolojik baský ve okul yönetimi ve öðretmenlerin yeterince sahiplenmemesi nedeniyle 2012-2013 eðitim ve öðretim yýlýnda önce Mehmet Gedik ardýndan da Süleyman Havva Kamýþlý Ýlköðretim Okulu na naklini yaptýrarak eðitimine orada devam etmek zorunda kalmýþtýr. Öðrencinin karnesinde tüm derslerin notu pekiyi ve bu yýl da Þube Öðretmenler Kurulu Kararý ile 8'inci sýnýfa geçirilmiþtir. Öðrenci sadece Din Kültür ve Ahlak Bilgisi dersine girmediði için, geçen yýl da, bu yýl da almayý hak ettiði Teþekkür ve Takdirname ler kendisine verilmeyerek maðduriyeti sürmektedir. Eskiþehir Valisi Güngör Azim Tuna, Milli Eðitim Müdürlüðü yetkilileri baþta olmak üzere Milli Eðitim Bakaný Nabi Avcý yý Nazlý Ýran Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Abbas Irakçý, Suriye'ye olasý bir askeri müdahalenin, bölgede çok ciddi neticeleri olacaðý konusunda uyarýda bulundu. Suriyeli muhaliflerin elinde kimyasal silahlar bulunduðuna dair deliller olduðunu ileri süren Irakçý, bu delillerin Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi'ne iletildiðini belirtti. Rusya Dýþiþleri Bakanlýðý, Suriye'ye askeri müdahalenin bölgede ciddi sonuçlarý olabileceði konusunda uyarýda bulundu. Yapýlan açýklamada, Suriye'ye yapýlacak bir müdahalenin, Ortadoðu'yu ve Kuzey Afrika'yý etkileyeceðini belirtildi. *** Suudiler Rusya ile pazarlýða giriþti Suudi Arabistan'ýn, Esad hükümetine destek vermekten vazgeçmesi karþýlýðýnda Rusya'ya küresel petrol piyasasýný kontrol edebileceði gizli bir teklif götürdüðü iddia edildi. The Daily Telegraph Gazetesi'nin haberine göre iddia, Rusya Cumhurbaþkaný Vladimir Putin ile Suudi Prens Bender bin Sultan'ýn yaptýðý görüþmenin sýzdýrýlan deþifre metnine dayandýrýldý. Suudi Prensin Putin'le görüþmesinde þu sözlere yer verdiði ileri sürüldü: "Petrol konusunda nasýl Rus-Suudi ortaklýðý saðlayabileceðimize bakalým. Hedefimiz küresel piyasalarda petrolün fiyatýnýn sabit kalabilmesi için üretim miktarý ve fiyat belirlenmesi olmalý Gazete, görüþmede ayrýca Suudi Prensin "Rusya'nýn ayrýca Ýsrail'den Kýbrýs'a kadar Akdeniz'de petrol ve doðalgazla ilgilendiðini de biliyoruz. Rus doðalgaz hattýnýn Avrupa için öneminin de farkýndayýz. Bununla rekabet etmekle ilgilenmiyoruz. Bu konularda iþbirliði yapmak istiyoruz." Haberde ise Suudilerin Rusya ile görüþmeden önce ABD'yi bilgilendirdiði de aktarýldý. Kaynak:BirGün Þirin El in maðduriyetini gidermeleri için hemen gereði yapmaya davet ediyoruz. Yoksa onlar da bu maðduriyetin sorumlularý olacaklardýr. KIZIM PSÝKOLOJÝK BASKI GÖRDÜ Ýnþaat iþçisi baba Hüseyin El de, kýzý Nazlý nýn Din Kültür ve Ahlak Bilgisi derslerine girmediði için okulunda psikolojik baský gördüðünü öne sürdü. Baba El, kýzýnýn Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf tutulmasý için Ýdare Mahkemesi baþvurduklarýný ve davanýn halen devam ettiðini söyledi. GEÇEN YIL KARNE VERÝLMEDÝ Nazlý Þirin El geçen yýl kendisine karne dahi verilmediðini söyledi. Bu yýl karne aldýðýný, ancak hak ettiði takdirnameyi kendisine vermediklerini anlatan Nazlý Þirin El þöyle konuþtu: Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine hiç girmedim. Buna raðmen bu ders için bana birinci dönem bir, ikinci dönem de bir notu verilmiþ. Þube öðretmenler kurulu da bu biri 2 yapýp beni bir üst sýnýfa geçirdi. Ayrýca girdiðim bütün derslerimin notu pekiyi. Takdirname almam gerekiyor. Ben takdirnamemi ve geçen yýl bana verilmeyen karnemi istiyorum.

Sonraki yýllarda da etkinliklere katýldý, sevmiþti de Hacýbektaþ ý Ýlgi her geçen yýl artarak devam etti. Sayýn Gül de Cumhurbaþkaný sýfatý ile Hacý Bektaþ Veli Etkinliklerini onurlandýrdý, o da tepki aldý ama o tepki sýnýrlýydý Eli boþ gelmemiþti Sayýn Gül. Hacýbektaþ a hediyesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði aracýlýðý ile yaptýrdýðý bu günkü Güzel Sanatlar Fakülte binasý oldu. En büyük tepki SHP Genel Baþkaný merhum Erdal Ýnönü ye gösterildi Madýmak katliamýnýn yapýldýðý yýldý. Ortam gergin. Madýmak tüm tazeliði ile gündemde. Konuþmaya baþladýðýnda gösterilen tepki, konuþmasý bitinceye kadar sürdü Namýk Kemal Zeybek, Ýsmail Kahraman, Ertuðrul Günay, Faruk Çelik gibi sayýn bakanlar da bu tepkilerden deðiþik yýllarda nasiplendi! Bu yýl yapýlan 50.Hacý Bektaþ Veli Anma Etkinlikleri açýlýþýnda ise, daha da ileri gidildi, tepki fiili bir saldýrýya dönüþtü. Böylesi bir saldýrý Hacý Bektaþ Veli Etkinliklerinde bir ilk di. Yakýþmadý. Hem de hiç. Sulucakarahöyük/NEVÞEHÝR Hasan KANKAL Nevþehir Galericiler Kooperatifi Baþkaný Kadir Meþeci baþkanlýðýndaki yönetici ve üyeler, Nevþehir in Bektik Mahallesi 4. Mýntýkada yer alan Nevþehir Galericiler Kooperatifi nin 28 yýldan beri çözümsüz kalan imar eksikliðinden kaynaklanan tapulama çalýþmalarýnýn yerine getirilmesinde ciddi katkýlar saðlayan Nevþehir Belediye Baþkaný Hasan Ünver e teþekkür edip, plaket takdim ettiler. Nevþehir Belediye Baþkaný Hasan Ünver, göreve geldiklerinde imar planý yönünden ciddi sorunlar içerisinde bir belediye teslim aldýklarýný belirterek ; Sadece kentin dýþýna yönelik imar uygulamalarý sorun deðildi.en barizi Türk Telekom önünde de ciddi sorunlar yaþanýyordu. Kimse bu hak sahiplerine gidip te görüþ sormamýþ, ne yapýlabilir noktasýnda karþýlýklý görüþ alýþveriþinde bulunmamýþ. O dönemi çok iyi hatýrlýyorum,16 mirasçý vardý, hepsi ile görüþerek onlarýn ciddi katkýlarý ile Türk Telekom binasý önündeki yol sorununu Sayýn Bozdað a yapýlan saldýrý çirkindi Sýnýr aþýldý. Hacý Bektaþ Veli düþüncesine, kültürüne, gelenek ve göreneðine yakýþmayan bu saldýrý, ben Alevi yim ya da Bektaþi yim diyen tüm insanýmýzý incitti Alevi Bektaþi inancýnda Mihman Ali dir Alevi Bektaþi Kültüründe sevgi ve saygý, hoþgörü, dostluk kardeþlik ve de barýþ duygularý tüm deðerlerin üstündedir Alevi Bektaþi geleneðinde misafire saygý vardýr. O en iyi þekilde aðýrlanýr Bu kültüre yakýþmayan, bu gelenekte yeri olmayan böylesi çirkin bir saldýrýnýn Hacý Bektaþ Veli adýna düzenlenen bir etkinlikte, üstelik de HACIBEKTAÞ ta gerçekleþmiþ olmasý üzerinde düþünülmesi gereken bir durum Ne söyledi Bekir Bozdað, niye yuhalandý ki çözüme kavuþturduk. Galericiler Sitesi bölgesinde de buna benzer sorunlar vardý, karþýlýklý görüþme ve uzlaþý ile yýllar yýlý devam eden sorunu çözdük. Bölgedeki su sorunu da köklü þekilde çözüme kavuþuyor. Karþýlýklý iyi niyet iliþkileri ile ortaya konulan bu çalýþma ile bundan hem bu bölgede arazisi olan kardeþlerimiz yararlandý hem de kangrene dönüþmüþ bir sorun da kendiliðinden çözüme ulaþmýþ oldu. Bu yönde iyi niyet iliþkiler vazgeçilmez bir önem taþýyor. Benim vatandaþýmýn yanýna çözüm amacýyla giden bir belediye anlayýþýný Allah ýn izni ile tesis etmeye çaba harcýyoruz. Vatandaþýmýz bizi anlýyor, biz de vatandaþý anlýyoruz. Tamamen karþýlýklý saygý ve sevgi esasýna dayalý olarak imar uygulamalarý yönünde çözemeyeceðimiz sorunumuz kalmadý. dedi. Kooperatif yöneticileri Mehmet Yýlmaz, Abdullah Özkan ile üyeler Emin Elmacý, Semahat Taþpýnar, Ali Akarsu, Ali Ýþbilir ve Ahmet Ateþ in de hazýr bulunduðu ziyarette konuþan Nevþehir Galericiler Kooperatifi Baþkaný Kadir Meþeci, Nevþehir-Aksaray Karayolu üzerinde yer alan Bektik Mahallesi 4. Mýntýkadaki Nevþehir Galericiler Kooperatifine ait 214 bin metrekarelik bir alanda imar eksikliðinden kaynaklanan tapulama çalýþmalarýnýn uzlaþý içerisinde çözüme kavuþturmasýný saðlayan Belediye Baþkaný Hasan Ünver e teþekkür ederek kooperatifin teþekkür plaketini takdim etti. Bilen var mý? Alevi ve Bektaþ insanýmýzý yaralayan yanlýþ bir söz mü etti Yanlýþ bir davranýþta mý bulundu. Politika mý yaptý Ne etti? Aleviliði ve de Hacý Bektaþ Veli yi anlatmaya çalýþtý sadece. Hem de, Hacý Bektaþ Veli ye ait olduðu bilinen Makalat ve Besmele Tefsiri adlý kitaplardan alýntýlar yaparak... Niye yuhaladýk öyleyse? Düþünüldü mü? Yazýk. Hem de çok yazýk Hacý Bektaþ Veli Kültür Derneði yaptýðý bir basýn açýklamasý ile bu aymazlýðý kýnadýðýný sýcaðý sýcaðýna kamuoyu ile paylaþtý. Saldýrýnýn Sayýn Bozdað a deðil, ilçeye, ilçe insanýna ve de Alevi Bektaþi toplumuna karþý yapýlmýþ bir saldýrý olduðunu net bir biçimde ifade etti Alevice duruþumuz, bu barýþçý tavrýmýz bazý çevrelerce yadýrganmadý deðil Eleþtirildi de Ne yapsaydýk? Oh olsun, iyi oldu mu denseydi! Madalya mý takýlsaydý. O saldýrgan için alkýþ mý tutulsaydý yoksa! ** 50. yýl etkinlikleri ötekilerden farklý olur, ses getirir, üzerinde günlerce konuþulur, bu günün çocuklarý gençleri yýllar sonra 50. yýl etkinliklerini çocuklarýna, torunlarýna gururla anlatýr, öyle bir 50. yýl yaþanýr bu 16. Aðustosta diye özlemimizi dile getirmeye çalýþmýþtýk ya O baþarý gösterilemedi O damga vurulamadý Pazarcýk tan gelen Hüseyin satý, o vurdu 50.yýl etkinliklerine damgayý! Etkinlik süresi içinde ve de etkinlikten sonraki günlerde konuþulan tek konu oydu, ne verilen Barýþ Ödülü!, ne düzenlenen panel!, ne Sebahat Akkiraz ve Edip Akbayram, ne de Alevi ve Bektaþilik konuþuldu, konuþulan yalnýzca, Pazarcýklý Satýydý! O konuþuldu. O yazýldý. Ne acý ** Dün yalnýzdýk. Bu gün deðiliz artýk. Farklý kiþilerle konuþtuk etkinlik süresince. 16. Aðustoslar konusunda bizimle ayný þeyleri paylaþan kiþi ve kuruluþ temsilci sayýsý o kadar çok ki Umutlar tükenmiþ Ýsyan ediliyor. Bu kadarý da olmaz deniliyor. Kirli iliþkiler! kýnanýyor. Bu anlayýþ, bu kafa, bu mantýk devam ettiði sürece farklý 16. Aðustoslar yaþayabilme gerçekten de hayal Ýlçedeki bu alt yapý ile baþarýyý yakalayabilme ise bir mucize. Etkinlikler süresince bulunduðunuz yerdeki musluklardan su akmýyorsa eðer, fark yaratan bir etkinlik yapamazsýnýz bu ilçede. Yapýlýr diyorsanýz eðer, gülerler size Su her þeydir. Su güzelliktir. Su hayattýr. Su sorunu çözülebilir mi? Evet. Çözecek olan kim? Biz deðil. Son on yýl bu ilçeyi yönettiðini sananlar Bu bölgede bizden baþka su sorunu olan, arýtmasý olmayan, alt yapýsý tamamlanmayan baþka bir ilçe kaldý mý? Yok. Biz niye çözmedik? Sorsanýza! ** Evlere girilemiyor diye dert yanýlýyor, kapý önüne kadar dayanýldý, duvar dipleri yerde yatan insanlarla dolu Her yer pislik içinde, her yer tuvalet diye feryat ediliyor Yalan mý? Deðil Çaresi var mý? Var. Çare en az yirmi bin kiþilik çadýr kent. Elektiriði, suyu, yolu, tuvaleti, banyosu, mutfaðý, yeþil alaný ile birlikte tüm alt yapýsý tamamlanarak hizmete açýlacak modern bir çadýr kent ile sorun çözülür... Sokak ve caddeler normale döner Dedebaðý kurtulur. Kirlilik biter. Hem konuklar, hem de ilçe halký rahata kavuþur Çözecek olan kim? Biz deðil. Çözecek olan, son on yýldan bu yana ilçeyi yönetenler. Hayal mi? Niye hayal olsun ki Yüz binlerce Suriyeli mülteciye çadýr kent kuran, onlarý krallar gibi yaþatan devlet Hacýbektaþ a, kendi insaný için yirmi bin kiþilik çadýr kenti niye çok görsün ki Kurulabilir mi? Kurulur. Yeter ki yol yordam bilinsin Yeter ki istenilsin 26.Aðustos.2013. HACIBEKTAÞ

Çevre koruma ile ilgili hükümlerin anayasalarda yer almasý 1950 li yýllara rastlar. 1970 li yýllarda ekolojik tahribatýn artmasý ve buna cevaben toplumlarýn, ülkelerin ve uluslararasý toplumun geliþtirdiði politikalar anayasa yapým süreçlerine de etki etti ve çevre hükümleri artan bir oranda anayasalarda yer almaya baþladý. Dünyadaki ülkelerin anayasalarýnýn yarýsýndan fazlasýnýn 1970 ortalarýndan itibaren yazýldýðýný ve mevcutlarýn bir çoðunun da bu dönemde elden geçirildiði düþünüldüðünde çevreye/çevre korumaya dair hükümlerin çevre sorunlarýnýn ve bilincinin arttýðý dönemde anayasalara girmesi þaþýrtýcý deðil. Türkiye de 1982 Anayasasý, "Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler" bölümünde 56. madde, ilk fýkrasýnda Herkes saðlýklý ve dengeli bir çevrede yaþama hakkýna sahiptir" ifadesiyle çevre hakkýný temel bir insan hakký olarak anayasa düzeyinde hukuk sistemine dahil etti. Bu hükmün Anayasa'ya girmesindeki en önemli etken, Türkiye Çevre Vakfý nýn 1980 de baþlattýðý bir hukuk projesi çerçevesinde dünyada çeþitli ülkelerin anayasalarýnda yer alan çevre ile ilgili hükümleri derlemesi, kamuoyuyla paylaþmasý ve bir madde olarak Anayasa da yer almasý için teklif getirmesiydi. Devletlerin anayasalarýnda yer alan çevresel hükümler genelde insanýn çevre hakkýna; insanýn saðlýklý bir çevrede yaþama hakkýna atýf yaparak çevre korumada devletlerin ve kiþilerin ödevlerine odaklanýyor. Ekolojik Anayasa tartýþmalarýnýn bu hükümlerden ayrýldýðý nokta ise doðanýn da insan gibi bir hak öznesi olup olamayacaðý üzerine. Doðanýn haklarý olabilir mi? Christopher D. Stone sivil haklar hareketinin ertesinde ve modern çevre hareketinin doðduðu yýllarda yazdýðý "Should Trees Have Standing? Towards Legal Rights for Natural Objects?" (1972) adlý makalesinde, hukukun zaman içindeki geliþimini ele alýyor ve ormanlara, okyanuslara, nehirlere, tüm diðer doðal varlýklara ve bir bütün olarak doðaya yasal haklarýnýn verilmesini savunuyordu. Toplumlarýn çeþitli dönemlerde belirli kiþileri ve varlýklarý hak sahibi olamayacak kadar yetersiz ve deðersiz gördüðünü söyleyerek örnek olarak çocuklarý, köleleri, kadýnlarý, Amerikan yerlilerini, etnik azýnlýklarý, akýl hastalarýný, cenini ve yabancýlarý örnek gösteriyor. Stone a göre henüz yasal haklara sahip olmayan varlýklar, haklarýný kazanana kadar bizim yani hak sahiplerinin kullanýmýna tabii olarak deðerlendirilir. Uluslararasý platformlarda ve Türkiye deki doða haklarý tartýþmalarýnýn genelde atýf yaptýðý iki anayasa var: Ekvador ve Bolivya Anayasalarý. Bolivya, dünyada doðanýn yasal haklarýný tanýyan ilk ülke oldu. Ýklim deðiþikliðini önlemek, doðal varlýklarýn sömürülmesini engellemek ve Bolivya halkýnýn yaþam kalitesini yükseltmek adýna alýnan bu karar doðayý insanla eþit statüde kýlýyor. 28 Eylül 2008 de referandumla kabul edilen Ekvador Anayasasý nýn 71. maddesi hayatýn gerçekleþtiði doðanýn ya da Pachamama nýn (Toprak Ana) var olma hakkýný tanýyor ve anayasal koruma altýna alýyor. Türkiye de ekolojik anayasa süreci Türkiye de Ekolojik Anayasa ile ilgili tartýþmalar 12 Eylül 2010 daki anayasa referandumu ertesinde baþladý. Haziran 2011 seçimlerinden sonra gündeme gelen yeni anayasa yapým sürecine ekolojik taleplerle müdahil olabilmek için 15 Þubat 2011 de Ekolojik Anayasa Giriþimi baþlatýldý. Çevre aktivistleri, hukukçular, milletvekilleri ve akademisyenlerden oluþan 40 kiþilik imzacý grubunun hazýrladýðý bir çaðrý, kamuoyuyla paylaþýldý. Sekreteryasýný dönemin Yeþiller Partisi nin üstlendiði giriþim, yeni anayasasýnýn sivil, demokratik ve özgürlükçü olmasýnýn yaný sýra ekolojik olmasý gerektiðini ve doðanýn vazgeçilmez, devredilmez haklarýnýn anayasal güvence altýna alýnmasýný savunmak için faaliyet göstermeye baþladý. Bursa, Ýzmir, Ankara, Tekirdað, Antakya, Diyarbakýr ve Muðla'da çevre aktivistlerinin ve hukukçularýnýn bir araya geldiði toplantýlar düzenlendi. Farklý anayasa çalýþma gruplarý ile iletiþime geçilerek ortak paydalar arandý. 15 Mayýs 2012 de Ýstanbul da bir konferans düzenlendi. Ekolojik Anayasa Giriþimi, yeni anayasada olmasýný talep ettiði maddeleri 3 Ocak 2012 tarihinde TBMM Anayasa Uzlaþma Komisyonu na sundu. Giriþimin temsilcileri komisyona sunduklarý önerilerde temel olarak anayasanýn, doðaya hükmetmeye çalýþan insaný deðil, doðayý hak öznesi olarak tanýmasý gerektiðini ifade etti. Sunulan Ekolojik Anayasa, dünyayý gelecek kuþaklardan emanet alýndýðý bilinciyle, doðayla uyum içinde yaþamanýn esas alýndýðý; su, hava, gen, tohum gibi doðal unsurlar için doðal kaynak deðil doðal varlýk nitelendirmesinin benimsendiði, doðada olasý zararlara yol açabilecek faaliyetlerde ihtiyatlýlýk ilkesinin benimsendiði, kamu yararýnda doðal dengelerin gözetildiði, yabani ve evcil hayvan haklarýnýn güvence altýna alýndýðý, saðlýklý su ve gýdaya ulaþým hakkýnýn benimsendiði hukuksal düzenlemeler öneriyor. Prof. Ersan Þen'in T24 teki 3 Aðustos tarihli yazýsýnda Anayasa Uzlaþma Komisyonu nun uzlaþtýðý maddeler arasýnda Çevre Hakký nýn da bulunduðu ifade ediliyor. Uzlaþýlan maddenin Ekolojik Anayasa Giriþimi nin talep ettiði doða haklarýndan oldukça geri olduðunu söylemek yanlýþ olmaz. Ayrýca Ekim ayýnda Meclis te görüþülmesi beklenen "Tabiatý ve Biyolojik Çeþitliliði Koruma Kanunu" yüzünden orman alanlarý, sulak alanlar, kýyýlar ve bütün diðer doðal alanlar geri dönüþü olmayacak tahribatlara karþý savunmasýz kalabilir. Yeni Anayasa tartýþmalarýnda doðanýn haklarýný Tabiat Kanunu ile iliþkilendirerek ele almak konuya bütüncül yaklaþmak açýsýndan daha da önemli hale gelmiþ durumda. *Dr. Bahçeþehir Üniversitesi - Betam Kaynak:www.yesilgazete.org

Eylül yaklaþýyor. Bu tiyatro mevsiminin geliþi derken diðer taraftan televizyon dizisi sezonunun da açýlmasý demek. Bazý izleyenleri için 'heyecan kaldýðý yerden devam' ederken, bazý insanlar için de yeni 'iþ fýrsatlarý' anlamýna geliyor. Oyuncu olmayý istemek kötü deðil de, 'sýkýþtýrýlmýþ' oyunculuk dersleriyle bu iþ mümkün mü? Peki setlerdeki yoðun çalýþma saatleri? Oyuncu mu diziye muhtaç, dizi mi oyuncuya? Tilbe Saran'la buluþmaya gittiðimde aklýmdaki bu sorular cevaplarýný buldu ve sonra bana dedi ki: 'Orhan Veli bile eskimiþ...' Tiyatro, sinema, dizi oyuncusu ve seslendirme sanatçýsý Tilbe Saran'la sanattan siyasete uzanan bir yelpazede konuþtuk... Politikacýlarýn 'sanatçýlarý' bizzat hedef gösterdiði zamanlardan geçiyoruz. Böyle bir ruh hali ve iklim için ne söyleyebiliriz? Soru soranlar, iktidarý her zaman rahatsýz eder. Hele þimdiki iktidar çok ataerkil, çok erkek ve dogmatik. Soru sorulmasý, cevap üretilmesinin dengesini altüst edebileceðini bildiðinden böyle. Ezberler bozulduðu için bu kadar öfkeli. Þu anda iktidarýnki saðlýklý olmasa da kendi içinde bir dengedir nihayetinde. Düþünmeye baþlamak ise tehlikeli bir þeydir. Tam da iþler yolundayken birdenbire onu kenara atývermek, soru sorulmasý, rahatsýz edilmek. Olan bu. "Gezi'den önce soluksuz kalmýþtým" TRT'de yayýnlanan 'Leyla ile Mecnun' dizisi bitti. Þafak Sezer bir televizyon programýna baþlýyor. Bu durum ortaya bir sonucu da koyuyor. Siz ne dersiniz? Bütün bunlar tek tip, tek adam, tek üniforma, tek sese iþaret ediyor. Ürkütücü ama bilindik bir iktidar oyunu. Ama dünyanýn çeþitli zamanlarýnda çeþitli yörelerinde oynanmýþ bir oyun elbette. Çok uzak deðil Nazi Almanyasý... Tek bir lâ sesiyle idare edin denen zamanlar. Buradaki mesele, solunamayacak kadar basýnçlý ve nemli bir havanýn giderek üzerimizi kaplýyor olmasý. Yaþama alanýmýzýn giderek daralýyor olmasý. Gezi'de, bizi örten bu naylon patladý, bir delik açýldý, iþte o çok kýymetli. Ben tam darbe çocuðuyum ve sahiden Gezi'den önce bu soluksuzluða alýþmýþtým. Napalým, ben de geldim gidiyorum, iki kapýlý bir dünya iþte diyordum. Ýçselleþtirmiþtim. Ýþte baskýnýn kötü yaný burada. Ýnsanýn eli kolu kalkmaz oluyor. Kalkabileceðini gördüðün andan itibaren kazandýn iþte. Peki þimdi ne olur? Öyle bir imgeler çaðýnda yaþýyoruz ki insanlar gördükleri üzerinden bir gerçek algýsý oluþturuyorlar. Þimdiye kadar gerçek olarak sunulanlar sahiciydi. Artýk sunulanýn sahici olmadýðýný çoðunluðun bildiði bir zamandayýz. Güneydoðu'dakiler bunu hep biliyordu, hep farkýndaydý. Ama batýlýlar için bir sorun yoktu. Freud formüle etmiþ Ýnsan acýdan kaçar hazza yönelir." Çoðumuz hazzýn haz olmadýðýný þimdi farkediyoruz. Oturup yeniden düþünülecek. 'Artýk bizi birbirimize kýrdýrtmasýnlar' Güneydoðu demiþken, 'süreç' nasýl gidiyor sizce? Süreç bence, resmi giden sürecin aðýrlýðýndan, yavaþlýðýndan ya da samimiyetsizliðinden kötü gidiyor. Sular ilk kez berraklaþtý, dibi görünüyor. Artýk o suyun dibinde neler olacaðýna bakacaðýz. Bu coðrafya hep pimi çekilmiþ vaziyette. Biraz daha geniþletip Yugoslavya Kafkaslar'ý da içine alarak düþünürsek Ortadoðu ile birlikte, sürekli lav püskürten bir yanardað gibi. Hep en aktif fay hattý. Artýk bizleri birbirimize kýrdýrtmasýnlar. Bu aktif fay hattý, politikacýlarýn iþin içine girmesiyle oluyor gibi geliyor. Çünkü insanlar sokakta yanyanayken bir politikacý çýkýp konuþuyor ve al sana 'kýzgýnkutuplaþmýþ' insanlar... Önyargý dediðimiz þeyler çok kolay oluþan ama gerçekten silinmesi bir ömür gerektiren þeyler. Halbuki yeteri kadarý ortak noktamýz var bizim. Acýmýz, keyfimiz, sevincimiz, acýkýyoruz, aðlýyoruz, kýzýyoruz, aþk acýsý çekiyoruz. Ýnsanlýðýn ötesinde bir ortaklýk düþünemiyorum. Geriye býraktýklarýmýzý düþününce bu neyin kavgasý? 'Oyunculuk, eksik bakýþýn tamamlanýþýdýr' Ýmgeler çaðý demiþtik. Bu çaðda oyunculuðu düþündüðümüz zaman çok fazla dizi, reklam var. Ünlülük imgesi yaratýldý. Hayattan alacaðýn hazzýn popülerleþerek artacaðýný öðrenmiþ bir oyunculuk nesli geliyor diyebilir miyiz? Elbette çünkü bu da bütün bir sistemin parçasý. Televizyonda bir deðer atfediliyor. Ýhtiyacýmýz olmayan þeyler onlarsýz yaþayamazmýþýz gibi gösteriliyor. Hepimiz o ihtiyaçlara kavuþmak için daha fazla tüketmeye alýþtýysak eðer, bu yeni tavýr da o genel düzenin bir tezahürü. Ve oyuncular yumurta gibidir. Çarpsa da çarpýlsa da kýrýlýr. Yaþamak için o çarka hizmet etmek durumunda. Alaný iyice daraltýlmýþ vaziyette. Ve bunun çeliþkisini yaþýyor sürekli. Bir de oyunculuk görünür olma arzusuyla ilgili bir þey. Zamanýnda eksik kalmýþ bakýþý sahne üzerinde tamamlama arzusu bence. 'O bakýþtan' mahrum kaldýðýnda sevdiði mesleði icra edemeyenler elbette icra edebileceði alanlara gidecek. 'Oyunculuk bir ruh iklimi...' '2 derste oyunculuk' gibi kurslara gidip yapýlabilir mi oyunculuk? Oyunculuk bir ruh iklimi. Bir botanikçi olmayabilirim ama bitkileri iyi biliyor olabilirim örneðin. Bu bitmeyen merakla, insanýn ruhunun karanlýklarýnýn öðrenmek istenmesiyle ilgili. Oyunculuk eðitimi ömrünün sonuna kadar devam eder. Bu coðrafyada çok az insan ne yapmak istediðini farkedip onu yapýyor eðitim sistemi sebeyle. Önemli olan bu payenin öyle 3 kurs bitirmekle olmayacaðýný insanýn kendisinin biliyor olmasý. Peki bu kadar çok dizi yapýlýyor þimdi. Bunlar çaðýn getirisi ve bir anlamda da oyunucunun mecbur býrakýldýðý bir durum deðil mi? Bugün anarþist olabilmek için sanatçýlarý ayýrmak icab eder. Kimi þu sokakta çevirsek ve 'bundan sonra çalýþmayacaksýn' desek durup düþünecektir. Oyuncu da böyle. Ýnsan haklarý evrensel bildirgesinde yazýlý herþey hak olmaktan çýkmýþ, mecburen artýk satýn alýnan þeyler haline gelmiþ. Artýk yok öyle hava bedava, su bedava. Suyu bile satýn alýyoruz iþte. Bak Orhan Veli bile eskimiþ.. 'Dizi ekibi hayati tehlike altýnda çalýþýyor' Durmadan devam eden dizi furyasýyla devran böyle dönmeye devam eder mi? Bence bu devrandaki sorun dizi yapýlmasý deðil, dizilerde hiç kimsenin insani koþullarda çalýþamýyor olmasý. Kaç kiþi ruhsal travma yaþadý. Ýlla ölmek þart mý? 1 haftada uzun metraj film çekmek, buna zorlanmak. Ben bu köleleðe isyan ediyorum. Sette ýþýðý getiren, saçýný yapan, bir yerden bir yere taþýyan, yazan bütün o ekip hayati tehlikeyle karþý karþýya. Ýtirazým buna. Koþullar daha iyi olmalý. Çalýþma haklarýmýzýn da insani olmasýna gayret ediyoruz. Oyuncular Sendikasýnýn daha aktif hale gelmesiyle birlikte artýk sektördeki insanlarýn hakkýnýn peþinde koþtuðu söylenebilir. Yeni sezonda neler yapacaksýnýz? Kumbaracý50'de Yiðit Serdemir ile daha geçen sezondan itibaren yapmayý planladýklarýmýz var. Serdar Biliþ'le çalýþmayý da çok istiyoruz. Kasým itibariyle çok özlediðim sahnelere geri döneceðimi biliyorum. Gezi'nin etkisi suya atýlan taþ gibi Son olarak, yaþananlar tiyatroya nasýl yansýr? Þimdi bir alternatif festival olacak. Genç yazarlar olacak içinde. 23 tane metin yazýldý ve hepsinde de 'Gezi' var. Bazen olduðu gibi bazen de bir repliðin ucuna sýkýþmýþ haliyle. Olumlu anlamda radyoaktif bir þey yaþadýk biz. Sýcak ve soðuk etkileri olacak. Genetiðimiz deðiþti. Yakýn ve uzak gelecekte göreceðiz etkilerini. Bilemem artýk 6 parmaklý mý olacaðýz. Bütün sosyal bilimler hem þu aný þiddetle dikkatle izliyor ama biliyorlar ki 5 dakika, 5 saat, 5 yýl, var. Bu etki suya atýlan taþ gibi halka halka yayýlacak. *** TÝLBE SARAN KÝMDÝR? Tilbe Saran (d. 20 Mayýs 1961, Ýstanbul), Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, seslendirme sanatçýsý. Çalýþtýðý tiyatrolar arasýnda Dormen Tiyatrosu, Kent Oyuncularý, Ýstanbul Þehir Tiyatrolarý, Aksanat Prodüksiyon Tiyatrosu, Aysa Prodüksiyon Tiyatrosu var. Ayrýca 1995'te Aksanat Prodüksiyon Tiyatrosu'nu Cüneyt Türel ve Iþýl Kasapoðlu ile birlikte kurdu. Oynadýðý birçok rolle ödüle layýk görülen oyuncu, çeþitli radyo, sinema ve TV çalýþmalarýnýn yaný sýra seslendirme ve eðitmenlik de yapmaktadýr. Cesaret Ana ve Çocuklarý : Bertolt Brecht - Semaver Kumpanya - 2008, Sevilmek - Bilge Karasu - Aksanat Prodüsiyon Tiyatrosu - 2000, Martý: Anton Çehov - Kent Oyuncularý - 1996, Çalýkuþu : Reþat Nuri Güntekin - Ýstanbul Þehir Tiyatrosu - 1995, Kral Lear - William Shakespeare - Ýstanbul Þehir Tiyatrosu - 1990, gibi oyunlarda rol aldý. Tilbe Saran'ýn çok sayýdaki ödüllerinden bazýlarý þöyle: Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri : "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Kral Lear - (Ýstanbul Þehir Tiyatrosu) - 1990 Kültür Bakanlýðý "En iyi Kadýn Oyuncu" Kral Lear - (Ýstanbul Þehir Tiyatrosu) - 1990 Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri: "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Vanya Dayý - Ýstanbul Þehir Tiyatrosu - 1991 Kültür Bakanlýðý: "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Tartuffe - (Þehir Tiyatrosu) - 1993 MGD Tiyatro Ödülleri "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Çalýkuþu - (Ýstanbul Þehir Tiyatrosu) - 1994 Avni Dilligil Ödülleri "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Abelar Ve Heloise - (Aksanat) - 1996 Afife Tiyatro Ödülleri "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Alacaklýlar - Aksanat - 1998 Afife Tiyatro Ödülleri "En Ýyi Komedi Kadýn Oyuncu" - Tek Kiþilk Þehir - (Aksanat) - 2002 14.Sadri Alýþýk Ödülleri "En Ýyi Kadýn Oyuncu" Cesaret Ana ve Çocuklarý - Semaver Kumpanya - 2008 Ünlü oyuncu Saran'ýn filmografisinde ise, Zenne (2012), Bir Erkeðin Anatomisi (1996), Çalýkuþu (1984) gibi filmler yer alýyor. Kaynak:BirGün Pazar Eki

Sulucakarahöyük/NEVÞEHÝR Cuma Onur ÞAHÝN Nevþehir Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürlüðü ve Nevþehir Ticaret ve Sanayi Odasý iþbirliði ile düzenlenecek olan Giriþimcilik Kursuna iliþkin protokol imzalandý. Ýmzalanan protokole göre, 150 gence 3 ay süre ile giriþimcilik eðitimi verilecek ve eðitimi baþarýyla tamamlayanlar KOSGEP kredilerinden faydalanabilecek. Giriþimcilik Kursu ile ilgili protokol Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürü Ýlhan Temel ve Nevþehir Ticaret ve Sanayi Odasý Yönetim Kurulu Baþkaný M.Arif Parmaksýz tarafýndan imzalandý. Oda binasýnda gerçekleþtirilen imza töreninin ardýndan konuþan Ticaret ve Sanayi Odasý Yönetim Kurulu Baþkaný Parmaksýz, protokol çerçevesinde, 150 kiþilik Giriþimcilik Kursu açýlacaðýný ve kursa katýlanlara günlük 20 TL harçlýk verileceðini ifade etti. 3 ay sürecek olan kursa katýlanlarýn sigortalarýnýn yapýlacaðýný ve kursu baþarýyla bitirerek Giriþimcilik Sertifikasý almaya hak kazananlarýn KOSGEP kredilerinden faydalanabileceklerini söyledi. Parmaksýz, kursun Nevþehir de yeni bir istihdam alaný saðlayacaðýný ve genç giriþimcileri iþ hayatýna kazandýracaðýný vurguladý. Çalýþma ve Ýþ Kurumu Ýl Müdürü Ýlhan Temel ise, 150 kiþinin 6 ayrý gruplar halinde kursa tabi tutulacaðýný belirterek kursa katýlacak gençlere baþarýlar diledi. Sulucakarahöyük/NEVÞEHÝR Hüseyin KAÝM Nevþehir Meteoroloji Müdürlüðü görevine atanan Adem Yalçýn, Nevþehir Belediye Baþkaný Hasan Ünver i makamýnda ziyaret etti. Nevþehir Belediye Baþkaný Hasan Ünver, Yalçýn a görevinde baþarýlar diledi. Ünver, özellikle son yýllarda meteorolojik tüm deðerlendirmelerde teknolojik tüm yenilikleri bünyesine kazandýrmaya özel bir önem veren Meteoroloji Genel Müdürlüðü nün bu çalýþmalar sonrasýnda dünya genelinde hava tahminlerini en doðru bir þekilde yapan kurumlar arasýnda ilk sýralarda yer aldýðýný belirtti. Nevþehir Belediye Baþkaný Hasan Ünver, son yýllarda Meteoroloji Genel Müdürlüðü nün hava tahminleri baþta olmak üzere görev alanýna giren yönlerde tüm teknolojik yeniliklerden yararlanma noktasýnda ciddi çalýþmalara imza attýðýný belirterek "Ben bile hava tahmin raporunu edinmeden yatýrým amaçlý çalýþmalarýma baþlamýyorum, nerede ise yüzde 100 düzeyinde bir hava tahmin deðerine ulaþan meteoroloji kurumu, bilimselliði ülke genelinde en yaygýn kullanan kurumlarýn baþýnda yer alýyor" dedi. Meteoroloji Genel Müdürlüðü nün, Ýnternet ortamýnda anýnda meteorolojik verilerle bu alanda etkin bir hizmette yürüttüðüne iþaret eden Ünver "Ben bile hava tahmin raporunu edinmeden yatýrým amaçlý çalýþmalarýma baþlamýyorum. Diyelim ki bir yatýrýma baþlayacaðýz, mutlak surette meteorolojik verileri edinip yatýrýma o þekilde baþlýyoruz. Çünkü yaðýþlý bir hava tahmini verilince birkaç gün süre ile çalýþmalara baþlamýyoruz. Nerede ise yüzde 100 düzeyinde bir hava tahmin deðerine ulaþan meteoroloji kurumu, bilimselliði ülke genelinde en yaygýn kullanan kurumlarýn baþýnda yer alýyor" dedi. Ünver, Meteoroloji Müdürlüðü nün hizmetlerini etkin bir þekilde yürütmesi yönünde Nevþehir Belediyesi ile her zeminde iþbirliði içerisinde olmasý gerektiðini de ifade ederek,bu konuda tüm çabanýn sergileneceðini kaydetti. Nevþehir Meteoroloji Müdürü Adem Yalçýn da, kurum olarak tüm meteorolojik deðerlerin yaygýn olarak kamuoyuna en doðru bir þekilde aktarýlmasý noktasýnda son teknolojik tüm imkanlarýn kullanýldýðýný söyledi. Her iki katta da toplam 44 iþyerinin bulunacaðý Nevþehir Köy ve Organik Ürünler Pazarý ile Modern Pazar yerine iki ayrý geçiþ ile de ulaþýlabilme imkaný saðlanacak. Yeni Pazaryerinin en kýsa süre içerisinde vatandaþlarýn hizmetine kazandýrýlmasý hedefleniyor. Sulucakarahöyük/NEVÞEHÝR Hasan KANKAL Derinkuyu'da hasadý baþlayan "Derinkuyu Fasulyesi" üreticilerin umudu oldu. Derinkuyu yöresinde patatese alternatif olarak ekilen "Derinkuyu Fasulyesi" üreticilerin yüzlerini güldürmeye baþladý. Geçen yýla oranla yüzde elli fazla ekim gerçekleþtirilen fasulyenin hasadýna baþlandý. Konuyla ilgili AA Muahabirine açýklamalarda bulunan Derinkuyu Ziraat Odasý Baþkaný Yavuz Þen, "Türkiye'de fasulyenin az olmasý, ihracaatcýlarýn stoklarýnda yeterli miktarda fasulye olmamasý nedeniyle geçen yýl Derinkuyu fasulyesin kilosu 2 lira 20 kuruþtan satýlmasýna karþýlýk þu anda 3 lira 30 kuruþ ila 3 lira 50 kuruþ arasýnda fasulye alýmý yapýlmakta. Hasat bitiminde fasulye fiyatýnýn 4 lira'nýn üzerinde olacaðýný öngörüyoruz" dedi. Dört yýldýr Derinkuyu Ýlçesinde fasulye alýmý yapan Aksýn Tarým Ürünleri Ltd. Þti. sahibi Doðan Aksýn da, "Bu bölgeyi tercih etmemin sebebi bölgede yetiþtirilen kuru fasulyenin kaliteli, piþek ve lezzetli olmasýdýr. Bu kalitenin devam etmesi ve verimin düþmemesi için ilçe tarým müdürlüðü kontrollerini sürdürmelidir. Ayrýca Gýda, Tarým ve Hayvancýlýk Bakanlýðý bu bölgeye daha kaliteli tohumlarý göndermelidir" diye konuþtu. Derinkuyu yöresinde bu yýl 35 bin dekar alana ekilen fasulyeden 15 bin ton rekolte bekleniyor. Kaynak:Sondakika- Nevþehir Nevþehir Belediyesi tarafýndan, organik ürünlerin ve çiftçiler tarafýndan köylerde üretilen sebze ve meyvelerin deðerlendirilmesi amacýyla projelendirilen Nevþehir Köy ve Organik Ürünler Pazarýnýn yapýmý devam ediyor. Ýbrahim Paþa Mahallesindeki Nevþehir Modern Pazarýnýn hemen yaný baþýnda 2500 metrekarelik bir alan üzerinde yapýmý Nevþehir Belediyesi tarafýndan projelendirilen Köy ve Organik Ürünler Pazarý iki kattan oluþacak.

Türkiye de kamu emekçilerinin mücadeleyle elde ettiði örgütlenme ve toplu pazarlýk hakkýný iþlevsiz hale getirmek için devletin yasal düzenleme adý altýnda çevirmediði oyun kalmamýþtýr. 2001 yýlýnda çýkartýlan 4688 sayýlý Kamu Görevlileri Sendikalarý Kanunu bir taraftan kamu emekçilerinin fiilen gerçekleþtirdikleri sendikal örgütlenmeyi sýnýrlamayý, diðer taraftan da AB müktesebatýna uyumu hedeflemiþtir. Toplusözleþme ve grev hakký içermeyen, toplu görüþme adý altýnda ucube bir mekanizmayý dayatan bu yasa ile sendikalar, hýzla bürokratikleþme eðilimi göstermeye baþlamýþ kamu emekçilerinin fiili ve meþru mücadele anlayýþý önemli ölçüde kýrýlmýþtýr. Siyasi iktidarlarýn kendi yandaþ sendikalarýný kur(dur)malarý ve kamu emekçilerini bu sendikalarda örgütlenmeye zorlamalarý da kamu emekçi hareketinin ve onu temsil eden KESK in mücadelesini engelleyen önemli bir etken olmuþtur. Öte yandan özellikle ana diliyle eðitim gibi Kürt emekçilerin ve Kürt halkýnýn haklarýný mücadelesinin bir parçasý haline getirdiði için KESK üzerinde oluþturulan baskýlar da yine kamu emekçilerin örgütlenme hakkýný ve mücadelesini engellemiþtir. 2012 yýlý nisan ayýnda çýkartýlan bir yasayla 4688 sayýlý Kanun un adý Kamu Görevlileri Sendikalarý ve Toplu Sözleþme Kanunu olarak deðiþtirilmiþtir. Sözde demokratikleþme adýmý olarak sunulan bu yeni düzenlemeyle örgütlenme ve toplusözleþme hakkýnýn olmazsa olmaz bir parçasý olan grev hakký tanýnmamýþtýr. Öte yandan toplusözleþmede yetki düzenlemesi de son derece antidemokratiktir ve AKP hükümetinin yandaþ sendikasý Memur-Sen in tek yetkili olmasýný saðlayacak biçimde kurgulanmýþtýr. Ýþçi sýnýfý mücadelesinin önemli bir aracý olan sendika adýný taþýyan bir örgüte kolayca yandaþ veya sarý sendika suçlamasý yapmak doðru deðildir. Ancak 11 yýllýk AKP iktidarý döneminde üye sayýsýný 42 binden 708 bine yükselten Memur-Sen in bu örgütlenme baþarýsýnýn ardýnda emekçilerin haklarý için yürüttüðü mücadelenin olmadýðý aþikardýr. Memur- Sen bu rekor üye artýþýný üyelerine devletin saðlamayý vadettiði ayrýcalýklara dayanarak elde etmiþtir. Bunun diyetini de aðustos ayýnýn baþýnda hükümetin önüne koyduðu ve kamu emekçilerinin haklarýný geriye götüren toplusözleþmeyi imzalayarak bir kez daha ödemiþtir. Toplusözleþme ya da daha geniþ olarak tanýmlarsak toplu pazarlýk düzeni sýnýflar arasý mücadelenin gerçekleþtiði bir zemindir. Taraflarca onaylanmýþ olan sözleþme, sýnýflar arasýndaki güç dengesini ortaya koyan bir sonuç metninden ibarettir. Emekçiler aleyhine imzalanmýþ bir sözleþme için yasalarýn olumsuzluðu ya da sözleþmeyi imzalayan sendikanýn dirayetsizliði veya ihaneti mazeret olarak gösterilemez. Dolayýsýyla bu yazýda da konu edilmiþ yasalara ve Memur-Sen e iliþkin eleþtiriler bir köþe yazýsýnda yapýlmýþ tespit ve genel deðerlendirmeden ibarettir. Sendikalar, hele de yýllarca yürütülmüþ bir mücadelenin temsilcisi olmuþ sendikalar, emekçilerle oynanan bu toplu sözleþme oyununu bir köþe yazýsýnýn sýðlýðýnda deðerlendiremez ve bunlarý mazeret olarak sunamaz. Öte yandan hükümeti ve Memur-Sen i eleþtirmek ve bu çerçevede þube yöneticilerinden oluþan temsili bir yürüyüþ eylemi de toplu sözleþme oyununun bozulmasýný saðlayacak bir yöntem olarak da görülemez. Kamu emekçilerini temsil eden sýnýf perspektifine sahip bir sendikanýn yapmasý gereken, ortaya çýkan sonuca takýlýp kalmak deðil bu sonucu ortaya çýkartan nedenlere odaklanmaktýr. Bunun için de öncelikle kamu emekçi hareketini etkisiz hale getirmek için yasal mevzuata ve devlet eliyle kur(dur)ulmuþ sendikalara karþý neden direnç gösterilemediði sorgulanmalý, gerekiyorsa öz eleþtiri de verilerek mücadeleyi yeniden yükseltecek stratejiler belirlenmelidir. (Evrensel) Sulucakarahöyük/ANKARA Yýlmaz KIZILIRMAK 12 Eylül darbecilerinin faaliyetini durdurduðu pek çok demokratik kurum hala o dönemde el konulan mallarýna ve arþivlerine kavuþabilmiþ deðil. Bu kurumlarýn baþýnda DÝSK geliyor kuþkusuz. Parayla paha biçilemeyecek ölçüdeki DÝSK ve baðlý sendikalara ait belgeler, hurda kaðýt olarak deðerlendirilmiþ ve SEKA nýn fabrikalarýna gönderilmiþ. Kuþ beyinliler, 15 16 Haziran büyük iþçi direniþini yaratanlarýn tarihini böyle basit bir yöntemle yok edeceklerini düþünmüþ olmalýlar. Benzer bir þekilde malý talan edilip arþivi yok edilen kurumlar arasýnda ilk etapta hatýrlananlar arasýnda TÖB DER ve Halkevleri geliyor. Halkevlerinin Mamak Tuzluçayýr da bulunan mekâný da o dönemde el konulanlar arasýnda bulunuyor. Mamaklýlar kendilerine ait olan bu mekanýn yýllarca mücadelesini verdiler. Ýyilikle, güzellikle mekanlarý iade edilmeyince Mamak halký, 12 Eylül askeri cuntasý tarafýndan kapatýlarak el konulan eski Halkevi binasýný kendi yöntemiyle almýþ bulunuyor. Tuzluçayýr da Halkevleri öncülüðünde gerçekleþen ve baþarýyla sonuçlanan mücadele, ayný zamanda güncel bir sloganla, bu daha baþlangýç mücadele sürüyor denilerek yeni bir sürece girdi. Mamak Tuzluçayýr Halkevi binasý, 25 Aðustos günü yapýlan etkinliklerle ETHEM SARISÜLÜK Kütüphanesine dönüþtürülerek taçlandýrýldý. Adýný Sivas Divriði de doðan ünlü halk ozaný Feyzullah Çýnar dan alan parkýn bir köþesinde bulunan ETHEM SARISÜLÜK Kütüphanesi (Kitaplýðý) için Halkevleri ve ETHEM SARISÜLÜK dostlarý, saat: 16:00 da Feyzullah Çýnar Parký nda toplandýlar. Mamak Halkevi ETHEM SARISÜLÜK Kütüphanesi açýlýþ etkinliði, Mamak Halkevi adýna Hamza Doruk YILDIRIM ýn konuþmasýyla baþladý. YILDIRIM ýn konuþmasýnýn tamamý þöyle; Dostlar buradan bakýldýðýnda bir açýlýþ etkinliðine veya bir konsere gelen insanlarý görmüyoruz açýkçasý Öyle olmayacaðýnýn da bilincindeyiz. Bu nedenle, Taksim Gezi Parký Direniþiyle baþlayan ve günümüzde de süren Türkiye halklarýnýn insanca yaþam mücadelesini sürdürme niyetiyle bu alaný dolduran sizlere bizlere hoþ geldiniz diyorum. Sevgili dostlar, Beynelmilel filmini izleyenleriniz olmuþtur. Bu filmde 1980 öncesi Halkevi olarak kullanýlan bina darbeyle birlikte kapatýlýyor ve bir süre sonra gazino olarak faaliyete geçiyor. Picasso resimleri yerine; çýplak kadýn resimleri, kitaplar yerine; alkol þiþeleri diziliyor duvarlara Yani okuyan, araþtýran beyinlerin yaratýldýðý çatý, beyinleri uyuþturan, kirleten bir iþletme haline dönüþtürülüyor Dostlar, bu filmde gösterilen her þey, bu ülke topraklarýnýn her karýþýnda yapýldý Þu an içerisinde bulunduðumuz bu mahalle de birazdan açýlýþýný yapacaðýmýz mekanda devletin bu yozlaþtýrma politikalarýný iliklerine kadar yaþadý Dostlar, bu yapý Mamak taki ilk Halkevi binasýydý. Projesini Dev Genç li mühendislik, mimarlýk öðrencileri çizmiþ, mahalle halkýnýn kendi emekleriyle inþa edilmiþ, belki de 70 li yýllarda Tuzluçayýr da yaþayan her vatandaþýn harcýnda katkýsý olan gerçekten bir Halk evi ydi. O Halkevi nin içerisinde yüzlerce çocuk, kadýn, genç kültür sanat faaliyetinde bulunmuþ, o Halkevi memlekete onlarca aydýn, sanatçý kazandýrmýþ, eþit, özgür, adil bir dünya mücadelesinin beþiði olmuþtu Ancak yapýmýndan birkaç yýl sonra darbeyle birlikte bu mekan Tuzluçayýr halkýnýn elinden alýnýyor Filmdeki gibi bir gazinoya dönüþtürülmese de, temizlik iþçilerinin sadece üstlerini deðiþtirmek için kullandýðý yani Tuzluçayýr halkýna hiçbir faydasý olmayan bir mekan olarak kullanýlýyordu. Bu haliyle de toplumun bütününe sirayet etmiþ olan yoz kültürle beslenmiþ, uyuþturucu kullanan gençlere de ev sahipliði yapýyordu. Haziran Direniþiyle beraber memlekette AKP ye karþý yaþam alanlarýna sahip çýkma refleksi geliþti. Bu refleks biz Mamaklýlarda ise tarihine sahip çýkmakla somutlaþtý Her parkýn bir forum, etkinlik, dayanýþma ve mücadele alaný olduðu bu günlerde; sosyal alanlarýn yok denecek kadar az olduðu, belediyenin parklarý yýkýp camii yapmayý planladýðý bu bölgede biz mirasýmýza sahip çýktýk ve bizden çalýnan bu mekaný geri aldýk. Haziran Direniþi nde yitirdiðimiz arkadaþlarýmýz; MEHMET AYVALITAÞ, ABDULLAH CAN CÖMERT, MEDENÝ YILDIRIM, ALÝ ÝSMAÝL KORKMAZ, ETHEM SARISÜLÜK; faþizmin canýný aldýðý Tuzluçayýrl ýlarla beraber MENEKÞE ERBAY Ana ile ve daha nicesiyle beraber ETHEM SARISÜLÜK Kütüphanesi nde yaþayacak. Biz bu kitaplýðýn tadilatýný eldeki sýnýrlý imkanla tamamladýk ve fiziki koþullarýný bu projeye yakýþýr bir hale soktuk. Parký yaþanabilir bir alan haline getirdik. Parkta çocuk þenlikleri, gözleme günleri, kadýn etkinlikleri, konserler, paneller, forumlar gerçekleþtirdik ve gerçekleþtiriyoruz. Kitaplýk için ev eve dolaþýp kitap topladýk, kitapevlerini aradýk, aydýnlara, yazarlara, akademisyenlere ulaþtýk. Biz bu kütüphanenin AKP faþizmine karþý yürütülen mücadelede koca bir adým olduðunu biliyoruz ve bu noktada herkesi göreve çaðýrýyoruz Kardeþler, 11 yýllýk AKP iktidarý artýk can çekiþmektedir. 11 yýllýk AKP iktidarýnýn temsil ettiði halk düþmaný kapitalist sistem þu günlerde içinden çýkamayacaðý bir krize girmiþtir 4+4+4 diye bir ucube yarattýlar. Eðitimi gericileþtirdiler, paralýlaþtýrdýlar, çocuklarýmýzýn geleceðini çalmaya çalýþtýlar. GSS diye bir þey çýkardýlar saðlýðý sattýlar. HES diye bir þey çýkardýlar suyumuzu çalmaya çalýþtýlar. Kentsel dönüþüm dediler evlerimizi yýkmaya çalýþtýlar. Kürtaj dediler bedenimize karýþtýlar. Yediðimize, içtiðimize, giydiðimize, okuduðumuza karýþtýlar. Alevi ye, Sünni ye, Kürde, Türke, Kadýna, Erkeðe, Eþcinsele herkese karýþtýlar. Ülkemiz yetmedi Ortadoðu ya bulaþtýlar. Tayyip ve Davutoðlu yüzünden Suriye kan gölü, Mýsýr kan gölü, Rojava kan gölü. Türkiye halklarýnýn düþmaný, Ortadoðu halklarýnýn düþmaný emperyalizmin maþasý AKP yi bu topraklardan söküp atacaðýz. 5 arkadaþýmýzý katleden, yüzlercemizi yaralayan, 14 yaþýndaki Berkin in canýna kasteden, onlarca arkadaþýmýzý tutuklayan faþizmi yok edeceðiz. FAÞÝZME KARÞI OMUZ OMUZA BU DAHA BAÞLANGIÇ MÜCADELE SÜRECEK HER YER TAKSÝM HER YER DÝRENÝÞ DEVRÝM ÞEHÝTLERÝ ÖLÜMSÜZDÜR. Ankara da yaþayan herkesin yakýndan tanýdýðý Avukat/Sanatçý Hasan TATAR ve ETHEM in aðabeyi Cem in kýsa konuþmalarýyla süren etkinlik, katký sunan sanatçýlar adýna konuþtuðunu belirten Grup Çýð ýn solisti Mustafa ÖZARSLAN la devam etti. ÖZARSLAN, kütüphanenin yaratýlmasýnda katkýsý olan herkese teþekkür ederek, halkýn kütüphanesine sahip çýkacaðýna olan inancýný vurguladý. Etkinlik Grup Çýð türküleri ve Tayfun TALÝPOÐLU nun þiirleriyle sürerken kütüphanenin açýlýþýna geçildi. ETHEM SARISÜLÜK Kütüphanesinin açýlýþ kurdelesini kesme görevi ETHEM in Sayfý anasý ve aðabeyi Cem e verilmiþti. Kurdeleyi kesen ana oðul, Kütüphane projesini gündeme getiren, katký sunan herkese teþekkür ederek, bunun ETHEM ve mücadelesine verilen deðer açýsýndan çok anlamlý olduðunu ve çok duygulandýklarýný belirttiler. Grup Çýð dan sonra Ali Mahsuni ÞERÝF, Erdal BEYAZGÜL, Serkan BORAN ve Aytaç POLAT söylediði türkülerle Feyzullah Çýnar Parký nda kendilerini dinleyen yüzlerce insanýn yüreðine dokundu Mamak Tuzluçayýr Halkevi ETHEM SARISÜLÜK Kütüphanesi açýlýþ etkinliði saat: 18:00 e kadar sürdü. Etkinliðe baþta Halkevleri Genel Merkez yöneticileri olmak üzere, Anadolu nun deðiþik yörelerinden gelmiþ ve Tuzluçayýr a yerleþmiþ insanlarýn kurduklarý Köy Dernekleri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneði Mamak Þubesi ve DÝSK e baðlý Emekli Sen Mamak Þubesi yöneticileri de katýlarak dayanýþmada bulundu. 14 Haziran 2013 tarihinde, Taksim Gezi Parký Direniþiyle dayanýþma eylemleri sürecinde Ankara da polis tarafýndan vurularak yaþamý sonlandýrýlan devrimci iþçi ETHEM SARISÜLÜK, 27 yýllýk ömrünün yaklaþýk 23 yýlýný Tuzluçayýr civarýnda (Ege Mahallesi) geçirmiþ, SARISÜLÜK ailesi 4 yýl önce Yenimahalle Batýkent e göç etmiþ. Halkevlerinin bugün yaþam bulan projesi, hem ETHEM in ailesi hem de Tuzluçayýr sakinlerince son derece anlamlý bulunmuþ ve alkýþlanmýþtýr.

Yeryüzünün her noktasýnda tarým ve gýda sistemini sermayenin denetimine sokan bir dönüþüm yaþanmakta. Küresel sermaye tarafýndan dayatýlan bu deðiþime uygun olarak Türkiye tarýmý da 1980 yýlýndan itibaren bir dönüþüm içinde. Yerli ve yabancý þirketlerin tarým ve gýda sistemimizi denetlediði her geçen gün daha açýk ve net olarak görülmekte. Dönüþümün bedelini en aðýr ödeyenler ise, tabi ki küçük çiftçiler ve köylüler. Küçük çiftçilerin ve köylülerin önlerine iki seçenek dayatýlmýþ durumda; ya topraklarýný terk ederek mesleklerini býrakmak, ya da þirketler için üretim yapmak. Devletin aradan çekildiði bir tarýmsal yapýda, üretimden pazarlamaya kadar olan zincirin her halkasýnda küçük çiftçiler þirketlerle karþý karþýya gelmek zorunda. Küresel boyutta örgütlü sermaye karþýsýnda örgütsüz küçük çiftçiler.. Küçük çiftçilerin kendi örgütlerini, sendikalarýný oluþturma nedeni þirketler karþýsýnda güçlü durabilmek. Ürün bazýnda ilk kurulan sendikalarýn doðum yýlý 2004. Ardýndan diðerleri izliyor. Daha sonra da üst örgütlenme olarak gelen Çiftçi Sendikalarý Konfederasyonu (Çiftçi-Sen). Sancýlý yaþanan, yaþanmaya da devam eden sendikalaþma sürecinde: bir yandan açýlan kapatma davalarýyla ilgili hukuksal engeller aþýlmaya çalýþýlýyor, diðer yandan örgütlenme çalýþmalarý yürütülüyor. Hukuksal engeller yavaþ da olsa aþýlmaya baþlandý ama, saldýrýlar farklý boyutta devam etti. Çiftçi-Sen in yarý resmi yayýn organý Karasaban.net adlý internet sitemiz ise bizim yayýnlarýmýzdan rahatsýz olanlar tarafýndan defalarca saldýrýya uðradý ve uðramaya devam ediyor. Son saldýrýyla bir seneyi aþkýn süredir Karasaban.net de yayýnlanan yazýlar google arama motorunda neredeyse hiç görünmüyor. Teknik açýdan meseleyi bilemiyorum ama, web master arkadaþýmýzýn anlattýklarýndan anlayabildiðim kadarýný aktarmak istiyorum. Çiftçi-Sen in çalýþmalarýndan ve Karasaban.net in yayýnlarýndan rahatsýz olanlar bilgisayar korsanlýðý yaparak bilgisayar camiasýnda çok yaygýn olan index atmak denilen bir yöntemle internet sitemize saldýrýyor. Böylece karasaban.net de yayýnlanan yazýlar arama motorlarýnýn listelerinde ya geriye düþürülüyor ya da hiç görünmüyor. Saldýrýlar sonucu meta key lerimiz sanki, web sitemiz ilaç satýþý yapan bir firmaymýþ gibi düzenleniyor. Tuhaf ve garip olan, endüstriyel tarýma, þirket tarýmcýlýðýna karþý olan bir sitenin ilaç satýþý yapan bir þirket olarak görülmesi.. Doðal olarak internet sitemizin amacýna uygun konularla ilgili arama yapanlar bize ulaþamýyor. Ýlaç isimleriyle bize ulaþan kullanýcýlar da hemen geri dönüþ yaptýklarý için arama motoru programlarý bizim meta key lerimizin içerikle ilgili olmadýðýný ve bizim amaç dýþý iþler yapan bir siteye sahip olduðumuzu iþaretleyerek, indekslerinden ya siliyorlar ya da alt satýrlara itiyorlar. Siteyle ilgilenen arkadaþýmýz durumu teknik olarak düzeltebilmek amacýyla var gücüyle uðraþýyor. Bu uðraþýn yanýnda, internet sitemizin eski durumuna daha hýzlý gelebilmesi için daha fazla týklanmaya ihtiyaç duyulduðu söyleniyor. Bu konuda bize yardýmcý olmalarýný dostlarýmýzdan defalarca istedik. Ne yazýk ki, bu güne kadar yeterli desteði alamadýk. Belki de biz sýkýntýmýzý yeterince açýk anlatamadýk. Son bir kez daha söyleyelim, istedim. Sitemizi ziyaret ederseniz; hem bizleri tanýr, hem de bizlere yardýmcý olursunuz. Bir zorluðu aþmamýzda katkýda bulunursunuz. Dostlarýmýzýn bize yardýmcý olacaðýný, günde en az bir kez bizi týklayacaðýný, bir süre için de olsa ihmal etmeyeceðini umuyoruz. Dostça kalýn. Yozgatlý çiftçiler, Tarým, Gýda ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn çiftçiye verdiði makine ekipman desteðinin çiftçiden çok fabrikalarýn iþine yaradýðýný belirterek, verilen desteklerin yetersiz çiftçiye bir faydasýnýn olmadýðýndan yakýnýyor. Tarým, Gýda ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn çiftçiye makine ekipman desteðini vermeye baþlamasýyla birlikte makine ekipman fiyatlarýn yükseldiðini belirten Çiftçilerden Kemal Ertuðrul, Daha önce 4 bin 5 bin liraya satýlan bir mibzer destekle birlikte 8 bin liraya 9 bin liraya yükseltildi. Çiftçi destekleme yapýlmadan önce de 5 bin lira para veriyordu destek verildi þimdi KDV ile birlikte daha fazla para ödüyor. Bu sebeple Tarým Bakanlýðýnýn verdiði destek çiftçiden çok fabrikalarýn iþine yaradý. Devletimize çiftçiye verdiði destekten dolayý teþekkür ediyoruz. Ancak verilen desteklerin suiistimal edilmemesi, destekten çiftçilerin faydalanmasý gerekir. Fabrikalar fiyatlara zam yaparsa çiftçi verilen destekten yararlanamýyor, fabrikalar yararlanmýþ oluyor. Destekten öncede çiftçinin cebinden ayný para çýkýyordu, destekten sonra da yine ayný para çýkýyor, çiftçiye verilen destek ortada yok dedi. Yozgat Ziraat Odasý Baþkaný Ýsmail Açýkgöz de Tarým, Gýda ve Hayvancýlýk Bakanlýðýnýn makine ekipmana destek vermeden önce fiyatlarýn düþük olduðunu, desteklemeyle birlikte fabrikalarýn ürünlerine zam yaptýðýný belirterek, Destek verilmeden önce bir mibzerin fiyatý 4-5 bin liraydý destekten sonra 8-9 hatta 10 bin lirayý buldu. Balya makinesi 20 bin liraydý þimdi 40-45 bin liraya ulaþtý. Pancar söküm makinesi 17 bin liraydý 35 bin liraya çýktý. Yani fiyatlar ikiye katlandý. Burada çiftçiden çok fabrikalar desteklenmiþ oldu. Demire yüzde yüz zam mý geldi, iþçilik maliyetine yüzde yüz zam mý geldi ki fiyatlar bu kadar yükseldi. Destekleme ile birlikte çiftçinin cebinden çýkan para yine ayný oluyor. Tarým Bakanlýðýnýn yapýlan bu desteklemelere daha köklü bir çözüm bulmasý ve çiftçinin yararlanacaðý þekilde olmasý gerekir. Gözükürde diye konuþtu. Ahmet Þahingöz isimli çiftçi de devletin çiftçiye destek verirken KDV yi muaf tutmasý gerektiðini belirterek, Çiftçiye verilen destekte KDV nin muaf tutulmadýðý gibi çiftçi devletin verdiði desteðin de KDV sini ödüyor. 22 bin liralýk bir makine alan çiftçi 22 bin artý KDV ödüyor. Bunun 8 bin lirasý devlet tarafýndan destekleniyor ve çiftçi devletin verdiði 8 bin liralýk desteðe 640 TL KDV ödüyor. Devletimize verdiði destekten dolayý teþekkür ediyoruz. Fakat verilen desteklerin tam yerine ulaþmasý gerekir. Verilen destekler birilerine deðil çiftçiye verilmesi gerekir. Bunun içinde devletin bir çözüm yolu bulmasýný istiyoruz ifadelerini kullandý. Öte yandan 2013 yýlýnda makine ekipman hibe desteklemesinden faydalanacaklarýn 26 Aðustos 2013 tarihi pazartesi günü mesai bitimine kadar il müdürlüðüne gelerek hibe sözleþmeleri imzalamalarý gerektiði, süresi içerisinde sözleþme imzalamaya gelmeyen yatýrýmcýlarýn yerlerine yedek listeden yatýrýmcýlar hibe sözleþmesi imzalamaya davet edileceði belirtildi. - Kaynak : Haberler.com