Taslak Genel Yorum Madde 6: Engelli Kadınlar



Benzer belgeler
Bölgesel Çocuk Hakları Notları Serisi: Karadeniz Bölgesi

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

T.C. AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI Trabzon Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi PINAR ÖŞME PSİKOLOG

ENGELLİ KADINLARIN HAK TEMELLİ MÜCADELE ADIMLARI PROJESİ

KADIN DOSTU AKDENİZ PROJESİ

KRİMİNOLOJİ -I- 11 Aralık 2014 Suçun Ölçümü 2. Yar.Doç.Dr. Tuba TOPÇUOĞLU İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR

25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI DAYANIŞMA GÜNÜ

Kadına YÖNELİK ŞİDDET ve Ev İçİ Şİddetİn Mücadeleye İlİşkİn. Sözleşmesi. İstanbul. Sözleşmesİ. Korkudan uzak Şİddetten uzak

İsyanım. Suskunluğumda. Şiddetin. Başucumda ŞİDDET VERİLERİ

Mirbad Kent Toplum Bilim Ve Tarih Araştırmaları Enstitüsü. Kadına Şiddet Raporu

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE

KADINLARA KARŞI ŞIDDETIN TASFIYE EDILMESINE DAIR BILDIRI. Genel Kurulunun 20 Aralık 1993 tarihli ve 44/104 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

A. Giriş. B. Olumlu Unsurlar

EŞİT HAKLAR İÇİN İZLEME DERNEĞİ

ÇOCUK HAKLARINA DAİR SÖZLEŞME

CİNSİYET EŞİTLİĞİ MEVZUAT ÇERÇEVESİ: AB/TÜRKİYE

Fark Ettikçe, Birlikte Güçleniyoruz...

Birleşmiş Milletler Kadın Mahpuslar için. Bangkok Yasaları El Rehberi

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU ARALIK 2012

İSTANBUL İLİ TAHMİNİ ÖZÜRLÜLÜK ORANLARI

ÜLKEMİZDE KADIN SAĞLIĞI KADINLA İLGİLİ YAPILAN ULUSLAR ARASI TOPLANTILAR

KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ VE 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ HAZIRLAYAN MELEK YAĞCI EĞİTİM HEMŞİRESİ

Proje. Yardım Operasyonları Proje Ortakları: Birleşmiş Milletler Dünya Nüfus Fonu (UNFPA), Ankara İl Halk Sağlığı Müdürlüğü

Kadınların Çok Yönlü Güçlendirilmesi Projesi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Konusunda Sağlanan Gelişmelerde Hukukun Rolü Deniz ÇELİK *

Şiddet. Tanımı. İstanbul Sözleşmesi

Türkiye de Uluslararası Koruma Arayan Kişiler İçin SAĞLIK HİZMETLERİ

TABLOLAR ŞEKİLLER KISALTMALAR ÖN SÖZ SUNUŞ BÖLGELER VE İLLER HARİTASI 27

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Suriye de insan hakları ihlallerinin

Köy nüfusu genel olarak azalmaktadır Kamu hizmetleri kırsal alanda yetersiz. Tarım ve hayvancılıkta elde edilen gelir düşük

Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesinin Uygulanması

Namus adına kadınlara ve kızlara karşı işlenen suçların ortadan kaldırılmasına yönelik çalışma

Çocuğa karşı Şiddeti Önlemek için Ortaklık Ağı

Kadına Yönelik/Cinsiyet Temelli Şiddet: Uluslararası ve Ulusal Gelişmeler, İlkeler ve Devletin Sorumluluğu. Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği

2 Kasım Sayın Bakan,

İSTANBUL DA GENÇLER ARASINDA CİNSELLİK ARAŞTIRMASI RAPORU

Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Mekanizması: Normlar, Standartlar, Göstergeler. Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 57/176 No lu Kararı: Kadın ve Kız Çocuk Ticareti 14,15

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 5 KISALTMALAR 15 GİRİŞ SAYILI AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN UN AMACI, KAPSAMI,

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI SAĞLIK HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Hasta Hakları ve Tıbbi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

Birleşmiş Milletlerden Şiddetle Mücadelede Kararlı Bir Adım CEDAW Genel Tavsiye No. 35

Her türlü alıkonulma yerinin düzenli ziyaretler yolu ile denetlenerek kişilerin işkence ve kötü muameleye karşı etkin biçimde korunması amacını

6284 SAYILI AİLEN LENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDET KANUNUN UYGULANMASI

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

HİBE VEREN KURUMLAR TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

TOPLUMSAL CİNSİYETE DUYARLI BÜTÇELEME Farklı İhtiyaçlar, Eşit Haklar

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR

trafikte bilinçli bir nesil için

gelişmesini sağlaması için gerekli birçok maddeye yer verilmiştir. Sözleşmede yer alan

BATMAN BAROSU ÇOÇUK HAKLARI KOMİSYONU

Çocuğa Yönelik Şiddetin Önlenmesi Teknik Destek Projesi

Sosyal Medya ve Çocuk Alanında Koruyucu ve Önleyici Çalışmalar Dr. Olgun GÜNDÜZ

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI TÜRKİYE DE ÇOCUK HAKLARI İHLAL TABLOLARI

ÇOCUK İSTİSMARININ MEDYADA YER ALMA BİÇİMİNİN RUHSAL ETKİLERİ

Türkiye de Uluslararası Koruma Arayan Kişiler için EĞİTİM HAKKI SORULAR & YANITLAR

18 Ocak 2002 de STK olarak kuruldu. 19 Ocak 2006 tarih ve no lu Bakanlar Kurulu kararı ile Kamu Yararına Çalışan Dernek statüsü kazandı.

Genel Eşit Muamele Yasası

Şiddete. Gürcan Banger. 15 Ocak 2007

TÜRKİYE DE MAĞDUR ÇOCUKLAR

YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE SON 10 YILDA YAŞANAN GELİŞMELER BAŞBAKANLIK TEFTİŞ KURULU 2010

Genel Kurul Tarafından Kabul Edilen Karar 1

EVRENSEL ÜREME SAĞLIĞI HİZMETLERİNE ERİŞİM ve TÜRKİYE DEN YANSIYANLAR. HÜKSAM Gökhan Yıldırımkaya-UNFPA 20 Mart 2015 HÜKSAM - Ankara

KAPSAYICI EĞİTİM. Kapsayıcı Eğitimin Tanımı Ayrımcılığa Neden Olan Faktörler

Belediye Eğitim Müdürlüğü Veliler Kurulu (Konseyi) 200,00 700,00 700,00 //////////// 1.200, ,00 250,00 900,00 500,00 300,00 1.

BiLGi de İnsan Hakları Hukuku Yaz Okulu IV Temmuz İstanbul Bilgi Üniversitesi santralistanbul Kampüsü

Dijital Yurttaşlık ve Güvenlik

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi Madde 23: Çalışma Hakkı

Adli Psikoloji ve Denetimli Serbestlik Denetimli Serbestlik Psikologlar

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SOSYAL POLİTİKA LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

III. Çocuk Hakları Açısından Türkiye nin Durumu

KADIN DOSTU KENTLER - 2

Kadınlar kimsenin namusu değildir

KRİMİNOLOJİ -I- Yrd.Doç.Dr. Tuba TOPÇUOĞLU 10 Aralık 2015 Suçun Ölçümü 2 İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ

DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE. Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı

T.C. ADALET BAKANLIĞI Kanunlar Genel Müdürlüğü TÜRKİYE BUYUK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

YAŞAM BOYU DÖNEMLERİNE GÖRE KADIN CİNSİYETİNİN KARŞILAŞTIĞI SORUNLAR / OLAYLAR

İÇİNDEKİLER. Bölümler ve Bölüm Yazarları Ön Söz Teşekkür İçindekiler Editörlerin Öz Geçmişleri Yazarların Öz Geçmişleri I. BÖLÜM ADLİ SOSYAL HİZMET 1

Haklarım var, Hakların var, Hakları var...

ENEL HİZMETLER İŞÇİLERİ SE

8 Mart Dünya Kadınlar Günü

8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETKİNLİĞİ SANATSAL ETKİNLİKLER

AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet

Çocuk İhmali Ve İstismarını Bildirmede İzlenecek Yollar ÖZET

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA Sayılı Belediye Kanunu na Ek Madde Eklenmesi Hakkında Kanun Teklifi ve gerekçesi ekte sunulmuştur.

MFİB Tarafından Açılan Üç Yeni Hibe Programının Tanıtımı. 6 Temmuz yılı 2. ABUDYK Toplantısı Antalya

Bosna Kurbanlarına Yardım - Bosna ve Kosova dan Gelen Mültecilere Destek

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER KADININ STATÜSÜ KOMİSYONU TOPLANTISI RAPORU (10-12 Mart 2014)

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Göç İdaresi Genel Müdürlüğü Stratejik Planı Hazırlık Programı

Eğitim İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Mustafa Safran Komite Başkanı Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi

Türkiye de Kadının İnsan Hakları Women s Human Rights in Turkey

Devletin Yükümlülükleri

Transkript:

Taslak Genel Yorum Madde 6: Engelli Kadınlar Engelli Kadın Derneği (ENGKAD) Adres: Sanli İs Merkezi Ataturk Bulvari No:105/515 Kizilay/Cankaya ANKARA/TÜRKİYE Telefon: +90 312 362 31 50/ +90 549 362 31 50 Email: engellikadindernegi@gmail.com, idilseda@yahoo.com Web: http://www.engellikadin.com Facebook: https://www.facebook.com/engellikadin Twitter: https://twitter.com/eng_kad

ENGKAD, Taslak Genel Yorum a görüş bildirmek amacıyla sunulan bu fırsat için Komiteye teşekkür etmektedir. Özellikle BM EHS ye taraf olan, ancak başlangıç raporunu henüz komiteye iletmemiş devletler içinde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları için bu gibi bildirimler kritik önem taşımaktadır. Engelli kadınlar, Türkiye deki engelli nüfusun çok önemli bir kısmını oluşturmalarına rağmen hem engelli hem de kadın olmaktan kaynaklanan sorunları son zamanlara kadar ne yazık ki görmezden gelinmiştir. Türkiye de engelli kadın çalışmaları konusunda uzmanlaşan bir dernek veya başka bir sivil toplum örgütü olmaması nedeniyle bu alanda bir boşluk olduğu görülmüş, bu gereklilikler ışığında, 2009-2011 yılları arasında faaliyetlerini bir insiyatif olarak sürdüren ekibimiz 2011 yılı Eylül ayında Engelli Kadın Derneği (ENGKAD) adıyla dernekleşmiştir. ENGKAD, merkezi Ankara da olması rağmen ülke genelinde tanınan, engelli kadınlar tarafından kurulmuş ve yine engelli kadınların hakları için faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğin üyelik sistemi engelli ve engelsiz tüm kadınlara açıktır. Kurulduğu günden itibaren ENGKAD, engelli kadınları ayrımcılık, engelli hakları, toplumsal cinsiyet, kadına karşı şiddet ve şiddet önleme/korunma mekanizmaları hakkında bilgilendiren projeler yapmaktadır. Derneğin merkez ofisi Ankara da olmasına rağmen, projelerini ülke genelinde farklı illerde de yürütmektedir. Şu ana kadar 8 farklı ilde yürütülen seminerlerde engelli kadınlar; hakları konusunda bilgilendirilmiş, kendi hakları için savunuculuk yapmaları yönünde teşvik edilmiştir. Yanı sıra ENGKAD halen, engelli kadına şiddet ile ilgili bir izleme ve raporlama çalışması yürütmektedir. Türkiye de ise Türkiye de Engellilik Temelinde Ayrımcılığın İzlenmesi Raporu na 1 (2011) göre engellilik alanındaki en büyük ve tek istatistikî araştırma 2002 yılında T.C. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı (ÖZİDA) tarafından, Devlet İstatistik Enstitüsü ne (DİE) yaptırılan Türkiye Özürlüler Araştırması adını taşıyan çalışmadır. Araştırma sonuçlarına göre, engelli olan nüfusun toplam nüfus içindeki oranı %12,29 dur. Buna göre Türkiye de yaklaşık 8,5 milyon kişi engelli olarak yaşamlarını sürdürmektedir. Araştırma engelli nüfusun demografik yapılarını da incelemiştir. Ancak araştırmanın örneklem yöntemiyle yapıldığı düşünülürse, rakamsal değerlerin yaklaşık ve tahmini olduğunu söyleyebiliriz. Zira tüm ülkede araştırmaya konu olan hane sayısı 97.433 tür. Dolayısıyla Türkiye de engellilerin sayısal büyüklüklerinin halen araştırılması gereken konulardan biri olduğunu söylemek hata olmayacaktır. Öte yandan engellilerin demografik nitelikleri yani nüfusun yapısı, durumu ve dinamik özellikleri gibi nitelikleri halen araştırılması gereken konular arasındadır. ENGKAD yaptığı araştırmalara ve resmi başvurulara rağmen Türkiye de yaşayan engelli kadın sayısına net olarak hala erişememiştir. Taslak Genel Yorum un özellikle dördüncü kısmında da vurgulandığı üzere ulusal uygulamalarda (Madde 33) cinsiyet ve engelliliğe duyarlı veriler toplanmalı ve analiz edilmelidir. Veri toplama sistemlerinde, özellikle engelli kadınlara özel göstergeler ve ölçütler oluşturulmalıdır. Aksi takdirde, engelli kadınları bağlayan politikalar üretilirken bilimsel verilerden yararlanılamamakta, engelli kadınları ilgilendiren gelişmeler veri odaklı takip edilememektedir. Komitenin de engelli kadınlar için belirlediği temel kaygılardan biri olan engelli kadınlara yönelik şiddet vakaları Türkiye için de önemli bir sorundur. Türkiye; kadına yönelik ayrımcılığın ve şiddetin ortadan kaldırılması için uluslararası arenada önemli sözleşmelere imza atmış olmasına rağmen, ulusal düzlemde hala kadınları şiddetten koruyamamaktadır. 1985 yılında CEDAW Türkiye tarafından onaylanmış 2, 2011 yılında ise Türkiye nin önemli 1 Türkiye de Engellilik Temelinde Ayrımcılığın İzlenmesi Raporu (2011). http://www.insanhaklarimerkezi.bilgi.edu.tr/docs/engellilik_izleme_raporu.doc (erişim tarihi:24.06.2015) 2 Bilindiği üzere, sözleşme ile kadına yönelik şiddete ilişkin özel bir düzenleme yapılmamış, ancak Komite konuya ilişkin iki tavsiye kararı vermiştir. CEDAW Komitesi nin 12 No lu tavsiye kararında, kadınların şiddetten korunmasının üye devletlerin yükümlülüğünde olduğu belirtilmiş; 19 nolu tavsiye kararında ise kadına yönelik şiddetin cinsiyete dayalı ayrımcılığın bir sonucu olduğu vurgulanmış ve

şehirlerinden biri olan İstanbul da imzaya açılan ve İstanbul Sözleşmesi olarak da bilinen Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi, Türkiye tarafından imzalanarak 2014 yılında yürürlüğe konmuştur. Ne yazık ki tüm bu sözleşmelere rağmen Türkiye, kadına karşı şiddetle mücadele edememektedir. 2015 yılında basına yansıyan verilere göre 3, sadece 2015 yılının ilk altı ayında Türkiye de 141 kadın öldürüldü, 58 kadın tecavüze uğradı, 121 kadın fuhuşa zorlandı, 193 kadın yaralandı ve 145 kadın taciz edildi. ENGKAD da Türkiye de kadına karşı şiddet vakalarının önemli bir sorun olduğunu düşünerek, çeşitli kaynaklardan elde edilen 2013 ve 2014 yıllarına ait verileri inceleyerek Türkiye de engelli kadınlara yönelik şiddetle ilgili izleme çalışması yapmış ve çalışmanın sonucunda da bir rapor hazırlamıştır. Rapordaki verilere göre; Türkiye de engelli kadınlar ne yazık ki hakları hakkında bilgi sahibi olamamakta, şiddet ihbar mekanizmalarına etkin biçimde erişememekte, polis ve adli mercilere ulaşamamakta, ihtiyaç duyduklarında ilgili makamlardan yasal yardım alamamakta, sığınma evlerinden yeterince faydalanamamaktadır. Oysaki Taslak Genel Yorum da da belirtildiği üzere acil ihbar hatları özellikle işitme ve işitme ve görme engelli (deafblind) kadınların erişimine uygun olmalı, engelli kadınların fiziksel erişimine uygun kadın sığınma evleri yapılmalı, polis ve adli mercilerde işaret dili bilen uzmanlar bulundurulmalıdır. Raporda 2013-2014 yıllarındaki medya haberleri taranmış, bu haberlerde engelli kadınlara yönelik şiddet vakalarının önemli bir kısmının bakım evi, huzur evi ve yatılı rehabilitasyon merkezi gibi kapalı kurumlarda gerçekleştiği tespit edilmiştir. Kapalı kurumların engelli kişiler için şiddet ürettiği zaten farklı raporlardan da bilinen bir gerçektir 4, ancak ortaya çıkan haberlere ve yazılan raporlara rağmen şiddetin kurumlarda hala engellenemiyor olması kurumların yeterince denetlenemediğini göstermektedir. Ayrıca bazı vakalarda, mağdurlar dışarıda uğradıkları şiddet nedeniyle devlet koruması altına alınıp, kurumlara yerleştirilebiliyorlar. Bu durumda şiddet üretilen bir kuruma yerleştirilen mağdur, sadece şiddet ortamını değiştirmiş olacak, ne yazık ki şiddete uğramaktan kaçınamayacaktır. Üstelik şiddete uğradığı bilinen mağdur şiddet ortamında daha fazla şiddete maruz kalma riski ile de karşı karşıyadır. Oysa ki BM EHS nin 16. maddesi, taraf devletleri sömürünün, şiddetin ve istismarın her biçimini önlemek için engellilere hizmet etmeye yönelik tüm tesislerin ve programların bağımsız merciler tarafından etkin bir şekilde denetlenmesini sağlaması için yükümlü kılar. Ayrıca BM EHS nin 33.maddesi, ulusal uygulama ve denetim başlığı altında taraf devletleri başta engelliler ve onları temsil eden kuruluşlar olmak üzere sivil toplumun denetim sürecine tam katılımını sağlamaya davet eder. Bu noktada kapalı kurumların denetiminde sivil örgütlerin kamu kurumları ile işbirliği yapması, kurumlar arası işbirliğini güçlendirecek, kapalı kurumların daha şeffaf bir yapıyla çalışmalarını sağlayarak şiddet vakalarının önüne geçilecektir. Birçok kadın için şiddet aynı zaman da evde başlamaktadır. Ev içi şiddet ne yazık ki Türkiye de çok öenmli bir problemdir. ENGKAD ın sekiz farklı ilde yürüttüğü atölye çalışmalarından elde ettiği önemli verileriden biri de ev işi şiddettin ve cinsel istismarın evli komiteye sunulacak ülke raporlarında kadına yönelik şiddetle ilgili gelişmelere de yer verilmesi gerektiği belirtilmiştir. 3 Man killed 21 women in June. The Independent Communication Network (Bianet) haber tarihi: 07.07.2015) https://www.bianet.org/english/women/165855- men- kill- 21- women- in- june (erişim tarihi:15.07.2015) 4 Bkz. Behind Closed Doors: Human rights abuses in the psychiatric facilities, orphanages and rehabilitation centers of Turkey, 2005. Mental Disability Rights International. http://www.driadvocacy.org/wp- content/uploads/turkey- final- 9-26- 05.pdf (erişim tarihi:11.05.2015)

çiftler arasında çok yaygın olduğudur. Ancak toplumsal önyargılar ev içi şiddet besler niteliktedir, çünkü bu gibi vakalar toplumda evlilik hayatının bir parçası olarak görülüyor. Ev içi şiddet vakalarının görünür kılınması ve mağdurların şiddet ortamından uzaklaşabilmelerini sağlayacak etkili mekanizmaların oluşturulması şarttır. Yine raporda incelenen medya verilerine göre, her yaştan ve her engel grubundan engelli kadının şiddet uygulayanların hedefi oldukları görülmektedir. Ancak özellikle zihinsel engelli kadınların sıklıkla şiddetin bilhassa da cinsel şiddetin mağduru oldukları ortaya çıkmaktadır. Ayrıca tespit edilen şiddet vakalarında, şiddet uygulayan kişi mağdurun çoğunlukla tanıdığı bir kişi (ya da kişiler) olmakta, hatta çoğu zaman aile fertlerinden birinin şiddeti uygulayan kişi olduğu görülmektedir. Engelli kadınların özellikle tecavüz vakalarından sonra hamile kalması ve mahkeme kararı ile kürtaj edilmesi yine haberlerde sıklıkla rastlanan durumlardan biridir. Bu noktada, BM EHS nin 17. maddesinde öngörülen kişisel bütünlüğün korunması ilkesinin hiçe sayıldığı, engelli kadınların beden bütünlüğünün korunmadığı hatta farklı kişi ve kurumlar tarafından yine yeni yeniden ihlal edildiği ortaya çıkmaktadır. Bunun yanı sıra, BM EHS nin 12. maddesi de ihlal edilerek engelli kadınların kendilerini ilgilendiren konular hakkında karar alamadıkları görülmüştür. Cerrahi ve müdahaleleri gerçekleştiren sağlık personelinin de ihlaller konusunda bilgili olmaması, engelli kadın ve kız çocuklarının yeterince bilgilendirilmeden müdahalelere maruz kalmasına neden olmaktadır. ENGKAD ın şiddet izleme çalışmasında medya haberleri önemli bir veri kaynağı olmuştur. Ancak medyada kullanılan dilinin oldukça eril olması, özellikle cinsel şiddet haberlerinin adete pornografik detaylarla süslenerek mağduru yeniden mağdur edecek biçimde sunulması medya verilerinde sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Taslak Genel Yorum da da Madde 8 ile ilişkilendirilerek belirtildiği üzere özel ve kamu yayını yapan kitle iletişim araçları engelli kadınların hakları konusunda bilgilenmeli, kadınları mağdur etmeyecek biçimde ve BM EHS nin ruhuna uygun yayınlar yapmalıdır. Türkiye, mülteciler için en önemli göç yollarından biridir. Yaşadıkları ülkelerden özellikle Avrupa ülkelerine göç etmek isteyen mülteciler geçiş güzergahı olarak Türkiye yi kullanmaktır, hatta Uluslarası Göç Örgütü nün yayımladığı raporda, Türkiye nin Avrupa ya geçiş için en büyük ikinci güzergâh olduğu belirtilmektedir 5. Bu nedenle Türkiye önemli bir göçmen nüfusa ev sahipliği yapmaktadır. ENGKAD izleme çalışması esnasında ilgili kurumlara başvurular yaparak Türkiye de yaşayan engelli kadınlar hakkında bilgi almak istemiş, ancak verilere erişememiştir. BM verilerine göre 2013 yılı sonunda dünya çapında toplam 51.2 milyon kişi zorla yerlerinden edilmişken, bu sayı 2014 yılında rekor seviyelere ilerleyerek sadece yılın ilk yarısında (ilk 6 aylık dönemde) 46.3 milyon kişiye ulaşmıştır 6. Bu veriler düşünüldüğünde zorla yerinden edilmiş nüfus içinde engelli kadınların varlığı yadsınamaz. Taslak Genel Yorum da zorla yerinden edilmiş engelli kadınları durumu hakkında daha kapsamlı değerlendirme yapılması ENGKAD ın önemli taleplerinden biridir. ENGKAD yaptığı izleme çalışmasında, ceza infaz kurumlarında kalan engelli kadın tutuklu ve hükümlü sayısına erişememiş, engelli kadınlara yönelik bu kurumlarda düzenlenen özel önlemlere ilişkin bilgi elde edinememiştir. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi nin (UNDOC) Ceza Adaleti El Kitapları dizisinde yayınlanan Özel İhtiyaçları Olan Mahpuslara Yönelik El Kitabı nda da belirtildiği üzere engelli kadın mahpuslar suiistimal, şiddet, cinsel 5 Marmara, mültecilerin yeni göç yolu oldu. Agos Gazetesi (Haber tarihi: 03.11.2014) http://www.agos.com.tr/tr/yazi/8374/marmara- multecilerin- yeni- goc- yolu- oldu (erişim tarihi:03.06.2015) 6 UNHCR, Mid Year Trends 2014 Report. http://www.unhcr.org.tr/?content=611 (erişim tarihi:12.07.2015)

taciz ve tecavüz için özellikle yüksek risk altındadır 7. Bu sebeple, ENGKAD hassas durumları nedeniyle diğer mahpusların ve cezaevi personelinin kolayca hedefi haline gelebilecek bu grup hakkında veri elde etmek istemiş fakat gerekli bilgiye ilgili kaynaklardan erişememiştir. Engelli kadınlar mahpusların durumu da yine Taslak Genel Yorum da yer almamıştır, yorumun bu grubun hassas durumu da içerecek şekilde genişletilmesi taleplerimizden biridir. Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, 2014-2015 eğitim öğretim yılında toplam 17 milyon 559 bin 989 öğrenci örgün eğitimden yararlanmaktadır. Daha önce de bahsettiğimiz Türkiye Özürlüler Araştırması na göre engelli nüfusun toplam nüfus içindeki oranı %12.29 olarak belirlenmiştir. Ancak eğitim istatistiklerine bakıldığında engelli öğrencilerin toplam öğrenci nüfusunun sadece %1.48 ini oluşturduğu görülmektedir. Engelli öğrencilerin engelsiz akranlarıyla eşit fırsatlarda eğitime erişemediği ortadadır. Kız öğrenciler açısından değerlendirildiğinde ise tablo daha da karamsardır. Yine istatistiklere göre, resmi okullarda eğitim gören 14 milyon 950 bin 897 öğrencinin 7 milyon 279 bin 547'sini yani yüzde 48,7'sini kız, 7 milyon 671 bin 350'sini yani yüzde 51,3'ünü erkek öğrenciler oluşturmaktadır. Engelsiz öğrencilerin sayıları cinsiyet bazında karşılaştırıldığında, kız ve erkek öğrenciler arasında farkın %2.6 civarında olduğu görülmektedir. Oysa ki kaynaştırma öğrencilerinde kız ve erkek öğrenci oranları kıyaslandığında aradaki farkın %23 e çıktığı göze çarpmaktadır. Bu veriler göz önüne alındığında, engelli kadınların eğitim hakkına erişimde bir hayli dezavantajlı konumda olduğu söylenebilir. 2002 yılında yayınlanan istatistiklerde de okuma yazma bilmeyen engelli kadınlar ile engelli erkekler arasındaki oransal fark %25 olarak hesaplanmaktadır. Aradan geçen 13 yılda, durumun engelli kadın ve kız çocuklarının lehine değişmediği ortadadır. Eğitim; öğrencilere birey olmaları yolunda gerekli nitelikleri kazandıran ve onları topluma hayatına hazırlayan çok önemli olan bir süreçtir. Bu nedenle öğrencilerin azami düzeyde eğitim fırsatlarından yararlanması şarttır. Engelli öğrencilerin gelişimleri düşünüldüğünde ise eğitim fırsatlarına erişmek hayati bir önem taşımaktadır. Ancak öğrencilerin eğitim fırsatlarına yeterince ulaşamadığı resmi verilerle de ortadadır. Fakat önemli bir başka gerçek de eğitim ortamına erişen engelli öğrencilerin yaşadığı mağduriyetlerdir. ENGKAD tarafından yürütülen izleme çalışmasında okuldaki eğitim fırsatına erişen, ancak akranlarından ya da öğretmenlerinden gördüğü şiddet nedeniyle eğitim fırsatlarından yararlanamayan öğrencilere ilişkin bilgi toplanmak istenmiş ancak MEB kaynaklarından ilgili veriye ulaşılamamıştır. Oysaki bir başka sivil toplum kuruluşunun (TOHAD) yaptığı ve 2012-2013 yılı verilerini incelediği çalışmada eğitim kurumlarında kötü muamele, taciz, tecavüz ve ölüm vakalarını içeren 87 olayın rapor edildiği görülmüştür. Yine aynı raporda, MEB e yapılan bilgi edinme başvurusunda şiddet, tecavüz, cinsel istismar vb. konularda eğitim hakkının engellenmesine yönelik yürütülen bir soruşturma olup olmadığının bakanlığa sorulduğu belirtilmiş, ancak MEB ten bu konularda yürütülen herhangi bir soruşturma bulunmadığı yönünde cevap alındığı ifade edilmiştir. Fakat o dönemi içeren medya haberleri incelendiğinde mağdur öğrencilerin suç duyusunda bulunduğu haberler olduğu görülmüştür. Bu durumdan anlaşılmaktadır ki, bakanlık bu vakalarla ilgili bilgi paylaşmaya sıcak bakmamakta, öte yandan engelli kadınların eğitim ortamında şiddete uğramasını engelleyememektedir. BM EHS nin 24. maddesi düşünüldüğünde okullar, engelli kadınların ve kız çocuklarının eğitime erişimini azami düzeyde sağlamak için ilgili düzenlemeleri yapmalı, engelli kadınların ve kız çocuklarının eğitim ortamında uğrayabileceği şiddet mağduriyetlerine (akran şiddetini de içerecek şekilde) ilişkin gerekli önleyici tedbirleri almalıdır. 7 Bkz. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi nin (UNDOC) Ceza Adaleti El Kitapları dizisi, Özel ihtiyaçları Olan Mahpuslara Yönelik El Kitabı. (2009). http://www.cezaevindestk.org/belgeler/ozel_ihtiyaclara_sahip_mahpuslar_uzerine_el_kitabi.pdf (erişim tarihi: 01.06.2015)