(ÜNİTE-1) **Sosyal güvenlik,insanların bugün buldukları yemekle yetinmeyip gelecek günlerde de geçimini sağlama olanağı elde etmesidir.



Benzer belgeler
HASTALIK VE ANALIK SIGORTALARı. Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

UZUN VADELİ SİGORTALAR

EMEKLİLİK. İş kazası veya meslek hastalığı halinde sigortalıya veya sigortalının ölümü halinde hak sahiplerine yapılan sürekli ödemeye gelir denir.

KISA VADELİ SİGORTALAR

SAĞLIĞIN KORUNMASI, GELİŞTİRİLMESİ VE SAĞLIK POLİTİKASI. Doç.Dr. Gülbiye YENİMAHALLELİ YAŞAR

MALULİYET SIGORTASı. Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

İŞ KAZASı VE MESLEK HASTALıĞı SIGORTASı. Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

Sosyal Güvenlik Hukuku 1. Ders

ÖLÜM SİGORTASINDAN SAĞLANAN YARDIMLARDA ZAMANAŞIMI

İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI SONUCU ÖLEN SİGORTALININ HAK SAHİPLERİNE BAĞLANACAK AYLIK VE GELİRLERİN BİRLEŞMESİ

ÖLÜM SİGORTASINDAN YAPILAN YARDIMLAR

SOSYAL POLİTİKA. Doç.Dr. Gülbiye YENİMAHALLELİ YAŞAR

YAŞLILIK SIGORTASı. Doç.Dr.Gülbiye Yenimahalleli Yaşar Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

Sosyal Güvenlik Hukuku İş Kazası ve Meslek Hastalığı Sigortası

SEDA ÇAYIR - FUNDA GÖREN

İÇİNDEKİLER. Önsöz... vii GİRİŞ... 1 I. BÖLÜM ÇALIŞMA HUKUKU VE ÇALIŞMA HUKUKU İLE İLGİLİ KURULUŞLAR

Özürlülerin. Sosyal Güvenlik. Özürlülerin Emeklilik

Ödev Teslimi Ortalama İntihal. Sunum. Sonuç

Ölüm sigortasında sigortalılık süresi sigortalının malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına bağlı olarak. arasında geçen süredir.

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı nın adresinden alınmıştır.

Kanun No Kabul Tarihi :

Kamu Görevlilerin Emekliliği

SOSYAL POLİTİKA II KISA ÖZET KOLAYAOF

MEVCUT YASALARIMIZ KARŞISINDA DİŞHEKİMLERİNİN EMEKLİLİK SEÇENEĞİ. Hazırlayan: TDB Mali Müşaviri Baset DEMİRBUĞA Mart 2018

İŞVERENİN VAZİFE MALULLÜĞÜNÜ BİLDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ 5510 S.K. MD. 47

BİLGİLENDİRME (Genel Sağlık Sigortası (GSS) Bilgilendirme) 2018/01

KAYIT DIŞI İSTİHDAM VE SOSYAL GÜVENLİK

SORULARLA MALULLÜK AYLIĞI

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Esnaflarda Mamülen Emeklilik Şartları

DUYURU: /29

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI YASASI UYARINCA BİRDEN ÇOK DOSYADAN GELİR/AYLIK ALMA HAKKININ DOĞMASI

TEBLİĞ HAKKINDA TEBLİĞ

Bu başvurunun yapılması için iki kural daha vardır; bunlardan ilki en az 10 yıldan beri sigortalı olmak ve gün prim ödemiş bulunmak.

/ ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASI İÇİN SİGORTALIYA İLİŞKİN KANUNDA ÖNGÖRÜLEN KOŞULLARIN ARANMAMASI

BİRİNCİ KISIM SOSYAL GÜVENLİK HUKUKUNA GİRİŞ Birinci Bölüm SOSYAL GÜVENLİK KAVRAMI VE TARİHSEL GELİŞİMİ

GENEL SAĞLIK SİGORTASI GEÇİŞ SÜRESİNİN TAMAMLANMASI VE KURUMLARIN SAĞLIK YARDIMLARININ SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA DEVİR İŞLEMLERİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

A- 506 SAYILI KANUNA İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLER

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM İKİNCİ KISIM BİRİNCİ BÖLÜM İKİNCİ BÖLÜM ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÖNSÖZ...5 İÇİNDEKİLER SAYILI KANUN UN GENEL GEREKÇESİ...

VERGİ İNDİRİM BELGESİNE SAHİP ENGELLİ SİGORTALILAR İLE BAŞKASININ BAKIMINA MUHTAÇ ÇOCUĞU BULUNAN KADIN SİGORTALILARIN EMEKLİLİĞİ

I-GİRİŞ: II-TANIMLAR:

İÇİNDEKİLER. Sayfa 1 / 9

ĠÇĠNDEKĠLER. 1. ÖLÜM AYLIĞI (HĠZMET AKDĠ ĠLE VE BAĞIMSIZ ÇALIġANLAR ĠÇĠN)...2


Sosyal Sigortalar Kanunu, Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar

SÜREKLİ İŞ ÖREMEZLİK GELİRİ İLE MALULİYET AYLIĞI HANGİ DURUMLARDA BAĞLANIR?

ANKARA ÜNİVERSİTESİ AYAŞ MESLEK YÜKSEKOKULU ASG 109 SOSYAL GÜVENLİĞE GİRİŞ DERSİ. Öğretim Görevlisi Yusuf Can ÇALIŞIR

SOSYAL GÜVENLİK KURUMLARINA TABİ OLARAK GEÇEN HİZMETLERİN BİRLEŞTİRİLMESİ HAKKINDA KANUN

EV HİZMETLERİNDE 10 GÜNDEN AZ VEYA FAZLA SÜRE İLE ÇALIŞANLAR

ESNAF, ÇİFTÇİ, SANAYİCİ, TÜCCAR VE ŞİRKET ORTAĞI GİBİ BAĞIMSIZ ÇALIŞANLARIN SGK DAN RAPOR PARASI ALMA HAKLARININ AÇIKLANMASI

TÜRKİYE DE GENEL SAĞLIK SİGORTASI. Dr. Gülbiye Yenimahalleli Yaşar

SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU. Kanun Numarası : Kabul Tarihi : 31/5/2006

GENEL SAĞLIK SİGORTASI GEÇİŞ SÜRESİNİN TAMAMLANMASI VE KURUMLARIN SAĞLIK YARDIMLARININ SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA DEVİR İŞLEMLERİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

5073 sayılı, numaralı, nolu kanun, yasa

SOSYAL GÜVENLİK KESİNTİSİ (4/c) ( TARİHİNDEN ÖNCE İŞE BAŞLAYANLAR İÇİN)(1)

SİGORTALILIK (TARIMSAL FAALİYETTE BULUNANLARIN) BİLDİRİMİ

Her yıl Ocak ayında yeni belirlenen asgari ücrete göre prime esas kazançların alt ve üst tutarları yeniden hesaplanıyor.

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Fihristi

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

KADIN ÇİFTÇİLERİN SOSYAL GÜVENLİĞİ

2018 YILINA İLİŞKİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI, PRİMDEN MUAF OLAN AİLE YARDIMI VE YEMEK PARALARI

Sigortası Kanununa göre kamu görevlileri ile bunların hak sahibi çocuklarının malullük işlemlerine ilişkin usul ve esasları kapsar.

GİRİŞ TEMEL KAVRAMLAR. İSG Mevzuatında İş Göremezlik ve Malûliyet

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

SSK TABAN VE TAVAN TUTARLARINDAKİ DEĞİŞİKLİĞE İLİŞKİN SİRKÜLER SİRKÜLER NO: 2004/31

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü Sigortalı Emeklilik İşlemleri Daire Başkanlığı

65 YAŞINI DOLDURMUŞ MUHTAÇ, GÜÇSÜZ VE KİMSESİZ TÜRK VATANDAŞLARINA AYLIK BAĞLANMASI HAKKINDA KANUN

65 YAŞINI DOLDURMUŞ MUHTAÇ, GÜÇSÜZ VE KİMSESİZ TÜRK VATANDAŞLARINA AYLIK BAĞLANMASI HAKKINDA KANUN

ANALIK SİGORTASI. aa) Genel olarak

5510 SAYILI KANUNA GÖRE 4 (a) 4 (b) ve 4 (c) SİGORTALILARININ MALULLÜK HALİ İLE MALULLÜK SİGORTASINDAN SAĞLANAN YARDIMLAR.

ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANMASINDA KIZ ÇOCUKLARININ HAK SAHİBİ OLABİLME KOŞULLARI

ESKİ BAĞKURLU YENİ 4/b Lİ SİGORTALILARIN HAKSAHİPLERİNE ÖLÜM AYLIĞI BAĞLANABİLMESİ İÇİN GEREKLİ OLAN ŞARTLAR

T.C. SOSYAL GÜVENLĠK KURUMU BAġKANLIĞI Primsiz Ödemeler Genel Müdürlüğü

1) SSGSS Kanununda öngörülen kadın ve erkekler için emeklilik yaşının 2036 yılından başlayarak 65 yaşa yükseltilmesi düzenlemesi aynen korunmuştur.

SİRKÜLER RAPOR GENELGE 2008/4. Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/14

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

65 YAŞINI DOLDURMUŞ MUHTAÇ, GÜÇSÜZ VE KİMSESİZ TÜRK VATANDAŞLARINA AYLIK BAĞLANMASI HAKKINDA KANUN

Türk Sosyal Güvenlik Sisteminin Gelişimi

GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNUN KURUMSAL UYGULAMALARIMIZA GETİRDİĞİ DEĞİŞİKLİKLER

d) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 inci maddesine göre kurulan emekli sandıklarına,

65 YAŞINI DOLDURMUŞ MUHTAÇ, GÜÇSÜZ VE KİMSESİZ TÜRK VATANDAŞLARINA AYLIK BAĞLANMASI HAKKINDA KANUN

Sirküler Rapor Mevzuat /130-2 VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

9 Ekim 2008 tarih ve sayılı Resmi Gazete de yayınlanmıştır

İSG NİN TÜRKİYE DEKİ TARİHSEL GELİŞİMİ

TARIM ĠġÇĠLERĠ SOSYAL SĠGORTALAR KANUNU (1) BİRİNCİ KISIM Genel Hükümler

MAKTU AYLIK ALAN SOSYAL GÜVENLİK DESTEK PRİMİNE GÖRE ÇALIŞAN PERSONELE 4857 SAYILI İŞ KANUNU NUN 48 VE 49 UNCU MADDELERİNİN UYGULANMASI SORUNU

Değerli Üyemiz,

DOĞUM İZNİ ve DİĞER GÜNCEL DEĞİŞİKLİKLER

Doç.Dr.Gülbiye Y. YAŞAR, Dr.Emirali KARADOĞAN

DOĞUM BORÇLANMASI PRİMİ VERGİ MATRAHINI NASIL ETKİLER?

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDEN İSTİSNA SINIRI

2017 YILINA İLİŞKİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI, PRİMDEN MUAF OLAN AİLE YARDIMI VE YEMEK PARALARI

9- İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU

SOSYAL GÜVENLĠK KURUMLARINA TABĠ OLARAK GEÇEN HĠZMETLERĠN BĠRLEġTĠRĠLMESĠ HAKKINDA KANUN

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI SONUCU ÖLEN SİGORTALILARIN HAKSAHİPLERİNE ÖLÜM GELİRİ ÖDENMESİ

5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU UYARINCA «İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞININ TANIMI BİLDİRİLMESİ VE SORUŞTURULMASI»

SİRKÜLER NO: POZ / 53 İSTANBUL,

Transkript:

(ÜNİTE-1) **Sosyal güvenlik,insanların bugün buldukları yemekle yetinmeyip gelecek günlerde de geçimini sağlama olanağı elde etmesidir. **Talas a göre sosyal güvenlik,insanların kendilerini yoksulluğa iten olaylardan korunup yarınından emin olma isteğinin somut bir belirtisidir. **İlk kez Almanya da hastalık sigortası ile 1883'te başlayan sosyal sigorta uygulaması,kısa sürede öteki Avrupa ülkelerine de yayılmıştır.1929 ekonomik bunalımını takiben de Güney Amerika,ABD ve Kanada ya,ii.dünya Savaşı ndan sonra da hemen bütün ülkelere yayılmıştır. **II.Dünya Savaşı sonrası dönemin en önemli özelliği,sosyal sigortacılık sistemlerinin sosyal güvenlik sistemlerine dönüşmesi olmuştur. **ILO verilerine göre dünya nüfusunun yaklaşık % 75-80 i sosyal güvenlikten yoksundur.sahra Altı Afrika ve Güney Asya ülkelerinde nüfusun % 90 ından fazlası sosyal güvenlik kapsamı altında değilken orta gelirli ülkelerde nüfusun ancak % 20-60 arası güvence altındadır. SOSYAL GÜVENLİK KAVRAMI ***Sosyal güvenlik kavramı ilk kez,büyük bunalımdan (1929) sonra,1935'te, ABD Başkanı Franklin D.Roosevelt zamanında başlatılan refah devleti politikasının bir aracı olan Sosyal Güvenlik Yasası ile gündeme gelmiştir. Not:Sovyetler Birliği nde 31 Ekim 1918 tarihli bir kararnamede kullanıldığına dikkat çeken kaynaklar da bulunmaktadır. ***Sosyal güvenlik çağdaş ve gerçek anlamını,ingiltere de,william Beveridge in hazırladığı ünlü Beveridge Raporu ile bulmuştur. ***Beveridge Raporu,sosyal güvenlik hakkını sigortalı işçilerden tüm nüfusa yaygınlaştırmayı amaçlayarak sosyal güvenliğin yaygınlaştırılması yönünde önemli bir adım atılmasını sağlamıştır. ***Sosyal güvenlik,1944'te Filadelfiya da toplanan ILO Konferansı nda da geniş ölçüde yer bulmuş,sonra hızla yaygınlaşmıştır. Dar anlamda sosyal politika,devletin yaşama ve çalışma koşulları ile ilgili koruyucu düzenlemelerinin,yalnızca,ekonomik açıdan güçsüz olan işçi sınıfına yönelik olmasıdır. Geniş anlamda sosyal politika,topluma bir bütün olarak bakan,toplum içinde bütün sınıfları ilgilendiren çok çeşitli konuları sınıf farkı gözetmeksizin ele alan bir disiplin. SOSYAL GÜVENLİK HAKKI **Sosyal güvenlik hakkı=>(1948) İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi **ILO,kurulduğu 1919'dan bu yana sosyal güvenliği bir hak olarak benimsemiş, 1944 tarihli Filadelfiya Bildirgesi ile sosyal güvenliğin tüm nüfusa yaygınlaştırılmasını taahhüt etmiştir. **ILO, 2003'te,Sosyal Güvenlik ve Herkese Kapsam İçin Küresel Bir Kampanya başlatmıştır. **1966 tarihli Uluslararası Ekonomik,Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi de sosyal güvenliği bir insan hakkı olarak kabul etmiştir. SOSYAL GÜVENLİĞİN TEMEL AMAÇLARI **Sosyal güvenliğin amacı,çalışma gücünü,beden ve ruh sağlığını devam ettirmek için gelir kaynaklarını sürekli ya da geçici bir biçimde yitirenlere toplum olarak yardım etmek suretiyle,onları gereksinimlerinin tutsaklığından kurtarmaktır. **ILO sosyal güvenliğin temel amaçlarını; -Yoksulluğu ortadan kaldırmak -Tüm insanların sağlık hizmetlerine erişimini artırmak -İnsana yakışır iş ve yaşama koşulları yaratmak güvencesizliğini azaltmak -Eşitsizlikleri ve adaletsizlikleri azaltmak

-Yasal düzenlemeler yoluyla yeterli yardım sağlamak -Bu yardımlar sağlanırken ulusal,etnik veya toplumsal cinsiyet ayrımcılığının olmamasını gözetmek -Mali ödenebilirlik,verimlilik ve sürdürülebilirliği sağlamak olarak **Sosyal güvenliğin en önemli amaçlarından bir diğeri ise,ulusal gelirin bir bölümünün yeniden dağılımını sağlamaktır. SOSYAL GÜVENLİĞİN TEMEL İŞLEVLERİ >>Bireye Ekonomik Güvence Sağlama İşlevi (Lord Beveridge) >>Önleyici İşlevi (Özellikle işsizlik ve sağlık gibi risklerde önem kazanmış, onarıcı tekniklerin önüne geçmiştir.) >>Kişiliğin Geliştirilmesi İşlevi (İHEB-22. madde) >>Sosyal Adaleti Sağlama İşlevi SOSYAL GÜVENLİĞİN KONUSU **Sosyal güvenliğin konusunu,sosyal risklerin bireylerin üzerinde yarattığı olumsuz etkileri önlemek oluşturmaktadır. **ILO,28 Haziran 1952 tarih ve 102 sayılı Sosyal Güvenliğin Asgari Normları Sözleşmesi ile sosyal riskleri yaşlılık,maluliyet,ölüm,iş kazaları ve meslek hastalıkları,hastalık (tedavi ve geçici iş görmezlik ödeneği),analık,işsizlik ve aile yükleri olarak sıralamış,üye devletlerin bu risklerin tümüne veya bir bölümüne karşı sosyal koruma sağlamalarını istemiştir.sosyal güvenlik sistemleri bu sosyal riskleri temel alarak oluşturulmuştur. **Malullük,yaşlılık ve ölüm riskleri kapsamında sağlanacak yardımlar,sigortalılığın başlangıcından on yıllar sonra devreye gireceği için bu sigorta kollarına uzun dönemli riskler;iş kazaları ve meslek hastalıkları,hastalık,analık,işsizlik ve ailevi yükler riskleri ile karşılaşıldığında sigorta yardımlarının hemen yapılması gerektiğinden,kısa dönemli riskler denir. MESLEKİ RİSKLER 1.İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları **Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve ILO ya göre dünya ölçeğinde yılda 250 milyon iş kazası meydana gelmekte ve her gün 5 bin kişi bu nedenle hayatını kaybetmektedir.türkiye de her iş saatinde 32 iş kazası meydana gelmekte ve her 80 dakikada bir işçi sürekli iş göremez duruma gelirken her 2 saat 40 dakikada bir işçi iş kazası sonucu hayatını kaybetmektedir. İş kazası:işçinin gördüğü işten doğan bir nedenle herhangi bir uzvunu tamamen ya da kısmen,sürekli ya da geçici olarak kullanamaması Meslek hastalığı:yapılan işin niteliğine göre yinelenen bir nedenle veya işin yürütüm şartlarından dolayı uğranılan geçici veya sürekli hastalık hâlleridir. 2.Fizyolojik Riskler -Hastalık:Geçici iş göremezlik durumu.hasta olan bir birey bir yandan çalışma gücünü yeniden kazanabilmek için sağlık yardımlarına ihtiyaç duyarken,öte yandan çalışamadığı süreler için kaybettiği geliri telafi etme ihtiyacı içindedir.bu nedenle hasta olan bireye hem sağlık yardımı sunulmakta hem de hasta olup çalışamadığı süre için geçici iş göremezlik ödeneği verilmektedir. -Analık:Uluslararası Çalışma Konferansı nda,1919'da ilk kabul edilen analığın korunması ile ilgili sözleşmedir.analık hâlinde bireye hem sağlık yardımı sunulmakta hem de analık nedeniyle çalışamadığı süre için geçici iş göremezlik ödeneği verilmektedir. -Sakatlık (Maluliyet):İyileşmesi mümkün olmayan bir hastalık veya ilerlemiş bir yaşlılık durumu.sürekli gelir garantisi temin etme veya sunma durumu söz konusudur,sakat kalan kişinin yeniden çalışmasını veya kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmesini sağlayabilmek amacıyla,sağlık hizmetleri kapsamında yer alan rehabilitasyon hizmetleri de sunulmaktadır. -Yaşlılık:Belirli bir yaşa ulaştıktan sonra,çalışma gücünü kısmen veya tamamen yitirdiği için kendi

isteği ile çalışma yaşamından ayrılma,sürekli bir gelirden vazgeçme.yaşlılık aylığı -Ölüm:Ölüm sigortası,sigortalının ölümü hâlinde geçimi sigortalı tarafından sağlanan aile bireylerinin geleceklerini güvence altına almayı amaçlayan bir sigorta dalıdır.(yaş,medeni durum ve gelir sahibi olup olmadıklarına bakılarak ölüm aylığı bağlanmaktadır)ölümün aileye yüklediği giderleri karşılamak amacıyla bir defaya mahsus cenaze yardımı da yapılmaktadır. 3.Sosyoekonomik Riskler -İşsizlik:Kişinin,çalışma isteği ve yeteneğine sahip olup,kendi iradesi dışındaki nedenlerle iş bulamaması veya işini kaybetmesi.işsizlik sigortası -Ailevi yükler:başlangıçta yalnızca ekonomik bakımdan güçsüz olan ailelere aile yardımı yapılırken,bugün birçok ülke gelir düzeyine bakmaksızın aile ödeneği sağlamaktadır.aile yükleri,türk sosyal güvenlik sisteminde sosyal güvence altına alınmayan bir risk alanıdır. SOSYAL GÜVENLİĞİ SAĞLAMA TEKNİKLERİ 1)Geleneksel Koruma Teknikleri >>Bireysel Teknikler:Tasarruf (Bankalarda mevduat hesabı açtırma,tahvil,hisse senedi, altın ve döviz satın alma,mülk edinme) >>Başka Kişilerin Katılımını Gerektiren Teknikler: -Kişisel Yardımlaşmalar:Kişilerin veya kuruluşların,dinsel,ahlaki ve insancıl duygu ve düşüncelerle, yoksul ve muhtaç durumdakilere gönüllü olarak yaptıkları katkılardır.sınırları çok dar ve yetersizdir. -Toplu Yardımlaşmalar:Aynı koşullar içinde bulunan bir topluluğun sosyal risklere karşı kendilerini güvence altına almak istemesi ile oluşturulmuş,genellikle karşılıklı yardım sandıkları olarak anılan bir sisteme dayalıdır. **Temel ilkeler;dayanışmayı sağlamak,üyelerinin sandıkların yönetiminde söz sahibi olması ve yardımların üyelerin değişen ihtiyaçlarına göre belirlenebilmesidir. **İngiltere de Friendly Societies,Fransa da mutualité,osmanlı'da Orta Sandığı veya Teavün Sandığı olarak adlandırılan sandıklar,hastalık,kaza,sakatlık ve yaşlılık gibi sosyal risklere karşı belirli ölçülerde yardım sağlamanın yanı sıra,üretim ve tüketim kooperatifleri de kurmuşlardır. **Osmanlı'daki sandıklar lonca sistemi içinde,usta ve kalfaların haftalık veya aylık olarak ödedikleri paralarla kurulmuşlar,lonca sisteminin ortadan kalkması ile birlikte yok olmuşlardır. **10.9.1921 tarih ve 151 sayılı Ereğli Havzai Fahmiyesi Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanun kapsamında işçi ve işverenlerin zorunlu katılımıyla kurulan sandıklar,daha sonra Amele Birliği adı altında birleştirilmiştir.506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası nın yürürlüğe girmesi ile işçilere ek güvence sağlayan bir kuruma dönüşerek hâlâ varlığını sürdürmektedir. -Gönüllü (Özel) Sigorta: Orta Çağ Avrupası nın zanaatçıları arasında kurulan sandıklar,gönüllü sigortacılığın temelini oluşturmuştur. **Özel sigortacılığı karşılıklı yardımlaşma sandıklarından ayıran en önemli fark,özel sigortaların kâr amacı güden kuruluşlara dönüşmüş olmalarıdır. **İlk kez 19.yüzyıl ortalarından itibaren İngiltere de doğmuştur. **Genellikle yaşlılık,hastalık ve ölüm risklerine karşı koruma sağlamıştır. -İşverenlerin Hukuki Sorumluluğu:3.bir kişinin verdiği zarar sonucunda pozitif hukukun öngördüğü koşullara uymak kaydıyla,verilen zararın tazminine dayalı bir sistemdir.örn;iş kazası durumlarında işverenin sorumluluğu bu kapsamda değerlendirilebilir. 2)Modern Sosyal Koruma Teknikleri **Modern sosyal koruma tekniklerini gündeme getiren ilk olgu Sanayi Devrimi dir. >>Sosyal Sigortalar (Primli rejim)

**Sosyal sigortalar;işçi,işveren primleri ile devlet katkısını içeren üçlü bir finansman yapısına sahip,zorunluluk esası ile işleyen,istihdam ön koşuluna bağlı olan,devlet tarafından kurulup örgütlenen özerk bir kurum tarafından yönetilen bir sigorta tekniğidir. **En önemli amaçlarından biri,ulusal gelirin bir bölümünün yeniden dağılımını sağlamaktır. **Sosyal sigorta tekniği ilk olarak Almanya da 1883'te hastalık sigortasının kurulması ile başlamıştır.(hastalık sigortasını iş kazaları (1884),sakatlık ve yaşlılık (1889) sigortalarının kurulması izlemiştir.) ***Sosyal sigorta tekniğinin Almanya da doğup gelişmesinin en önemli nedenlerinden biri, hâlâ Prusya nın otoriter ve pederşahi devlet anlayışı etkisi altında olan Almanya nın,diğer batı Avrupa ülkelerine nazaran ekonomik liberalizmi ve bırakınız yapsınlar cı doktrini henüz katı bir şekilde uygulamaya koymamış olmasıdır. **1929 ekonomik bunalımını takiben de Güney Amerika,ABD ve Kanada ya,ii.dünya Savaşı ndan sonra da hemen bütün ülkelere yayılmıştır. **Sosyal sigorta ilkelerinin yaygınlaşmasının temel nedenleri: #İşçi sınıfının ekonomik güvence gereksinimi #Huzursuzluk doğuran ekonomik güvensizliğin yönetici sınıflarca ortadan kaldırılma isteği #Vergi yükümlülerinin yoksullara yardım etmedeki gönülsüzlüğü #Kişisel sorumluluğun korunmasına rağmen devletin karşılıklı yardımları destekleme görevinin kabul görmesi #İşçinin de kendi ekonomik güvenliği için zorunluluk ilkesini benimsemesi #İşçilerinin güvenliğini sağlamada işverenlerin sorumluluğunun kabul edilmesidir. >>Sosyal Yardım ve Sosyal Hizmetler (Primsiz rejim) **Sosyal yardım ve sosyal hizmetleri sosyal sigortalardan ayıran özellikler: ~Sosyal sigortacılık sistemi primlere dayalı iken,sosyal yardım ve sosyal hizmetler devlet bütçesindeki vergilerle finanse edilmektedir. ~Sosyal yardım ve sosyal hizmetlerden yararlanabilmek için bu hizmetlere gereksinim duyulduğunun ihtiyaç testi ile ispatı ve onaylanması gerekir. **Sosyal Yardımlar ilk kez 19. yüzyılda başlamış **İlk sosyal yardım programı,1891 yılında Danimarka da kabul edilen yaşlılık aylığı programıdır.=> Program kapsamında 60 yaş ve üzeri yaştaki muhtaç kişilere mahalli idarelerce aylık bağlanması öngörülmüştür. **Muhtaç yaşlılara devlet bütçesinden aylık bağlanmasına ilişkin benzer düzenlemeler,yeni Zelanda da 1898,Büyük Britanya ve Avusturya da 1908 yıllarında gerçekleştirilmiştir. **Sosyal yardımların başlıcaları: #Yoksullara bedava sağlık yardımı yapılması #Sosyal hastalıkların tedavisi için özel hizmetlerin kurulması #Anne ve çocuklara sağlanan özel hizmetler #Yoksul çocuklar için okulda yemek verilmesi #Aile ödenekleri #Yaşlılara sakatlara ve dul annelere aylık bağlanması #İşsizlik yardımı yapılması #Ekonomik kriz ve doğal afet durumlarında ödünç para verilmesi,kamu alacaklarının ertelenmesi veya belirli bir süre için alınmaması -Tazminat niteliği taşıyan sosyal yardımlar=>kamu hizmeti görürken veya kamu yararına çalışırken zarar gören bireylere devlet bütçesinden yapılan yardımlar. (Türkiye de 1005 sayılı Yasa

uyarınca,vatan hizmetinde bulunmuş İstiklal Madalyası sahipleri ile bu kişilerin ölümü hâlinde ailelerine bağlanan aylık,kamu araçlarında ücretsiz yolculuk etme ve devlet hastanelerinde ücretsiz tedavi edilme olanağı bu kapsamda değerlendirilebilecek bir sosyal yardımdır.) -Koruma karakteri taşıyan sosyal yardımlar=>toplum içerisinde özel olarak korunması gereken yaşlılar,özürlüler ve çocuklar gibi gruplar için sağlanan sosyal yardımlar (Anayasamızın 61.maddesi, harp ve görev şehitlerinin yakınlarının,malul ve gazilerin, sakatların,yaşlıların ve çocukların Devlet tarafından özel olarak korunmasını ve toplumda uyum içinde yaşayabilmeleri için gerekli önlemlerin alınmasını öngörmektedir.) **Sosyal Hizmetler bireylerin yaşamlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde sürdürmelerini sağlayacak bir ortam yaratmak için onların ekonomik ve sosyal sorunlarının çözümüne yardımcı olacak bütün hizmetler.(yararlanmak için yoksul olma şartının aranmaz) **Sosyal hizmetlerin başlıcaları;çocuk bakımı,muhtaç çocukların korunması,muhtaç durumdaki yaşlı,sakat ve hastalara bakım ve yardım,dar gelirli bireylere sağlık hizmetleri, Tatil imkânları sunma,konut ihtiyacını giderilmesi -Sosyal yardım karakterli sosyal hizmetler=>ekonomik yetersizlikleri nedeniyle geçim imkânlarını yitirmiş olan bireylere maddi yardım yapılmasına yöneliktir. -Sosyal refah karakterli sosyal hizmetler=>aile ve toplum sorunlarını çözmeye yöneliktir. UNİTE-2 **Osm.İmp. nda karşılıklı yardım sandıklarını düzenleyen kurumların kronolojik sıralaması:ahiliklonca-vakıf DÜNYADA SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMLERİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ Klasik Dönem->>Almanya da Bismarck öncülüğünde ilk sosyal sigorta sisteminin kurulmasıyla başlamıştır. 2.Dönem->>Modern sosyal güvenlik sistemlerinin doğmuştur (1929 Dünya Ekonomik Bunalımı nın doğurduğu bir dönemdir) SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMLERİNİ DOĞURAN EKONOMİK VE SOSYAL KOŞULLAR **Sanayi Devrimi nin getirdiği yeni ekonomik ve sosyal koşullar,bir yandan mevcut geleneksel yöntemlerin yetersiz kalmasına,öte yandan günümüzün sosyal güvenlik sistemlerinin doğmasına yol açan en önemli etmen olmuştur. **1789 Fransız Devrimi ile bırakınız yapsınlar,bırakınız geçsinler ilkesine dayalı ekonomik liberalizm,sosyal güvenlik sistemlerinin doğuşunu hazırlayan politik ve ekonomik süreçler olmuşlardır. SOSYAL GÜVENLİĞİN KLASİK DÖNEMİNİN İLK SOSYAL SİGORTA UYGULAMALARI 1.Almanya da İlk Sosyal Sigorta Sistemi=>Bismarck tarafından 1880-1890 tarihlerinde yürürlüğe konulan çeşitli yasalarla oluşturulan Alman Sosyal Sigorta Sistemi,sosyal güvenlik alanındaki ilk önemli adımdır. **Almanya daki sosyal sigorta sisteminin temel özellikleri;büyük ölçüde özel sigorta tekniğinin uyarlanmasına dayalı olması,zorunlu olması,prim esasına dayalı olması,ödenen primler ile sağlanan ödeneklerin ücretle ilişkili olmasıdır. 2.İngiltere de İlk Sosyal Sigortalar=>Sosyal güvenlikte de ilk adımların atıldığı ülkedir.ancak modern sosyal sigortalar ilk olarak Almanya da kurulmuştur. **1300 lerde Westminster de halka ücretsiz sağlık yardımı sağlanmaktadır. **1601 tarihli Yoksullar Yasası ve karşılıklı yardım sandıkları Friendly Societies,İngiltere deki ilk sosyal güvenlik uygulamalarıdır.

**İngiliz sosyal sigorta sistemi 1942'de gündeme gelen ünlü Beveridge Raporu ile çağdaş sosyal güvenlik düşüncesinin oluşumuna önemli katkılarda bulunmuştur 3.Fransa da İlk Sosyal Sigortalar:Toplumu sosyal risklere karşı korumak amacıyla zorunlu sigorta uygulamasından yararlanma düşüncesini ortaya koyan ilk ülke Fransa olmasına rağmen,fransa da sosyal sigortalara ilişkin ilk yasal düzenlemeler göreli olarak geç bir tarihte,ancak 1928 yılında gündeme gelmiştir. Fransa da 1928 öncesi kimi işçi grupları için bazı düzenlemeler bulunmaktaydı; -Tıbbi Yardım Yasası (1893) -İş Kazası Sigortası (1893) -Maden işçilerine yönelik özel düzenlemeler (1894) -Demir yolu işçilerine yönelik özel düzenlemeler (1909) -İşçi ve çiftçileri kapsayan zorunlu yaşlılık sigortası (1910) dur. **1932'de ilk kez aile yardımları sigortası düzenlenmiştir. ÇAĞDAŞ SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMLERİNİN ÖN ÜLLERİ 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi nde sosyal güvenlik temel bir insan hakkı olarak kabul edilmiştir. A.ABD SOSYAL GÜVENLİK YASASI **ABD de 1935'te kabul edilen Sosyal Güvenlik Yasası,çağdaş anlamdaki sosyal güvenliğin ilk hukuk belgesi olarak nitelendirilmektedir. **Sosyal güvenlik terimi,o güne kadar ilk defa günümüzdeki anlamında kullanılmıştır. **Yasa,o döneme kadar hâkim olan liberal öğretinin ölüm fermanı olarak da nitelendirilmektedir. **Bu yasa,işçiler için yaşlılık ve ölüm sigortalarını düzenlemekte,işsizliğe karşı bazı önlemler öngörmekteydi. B.YENİ ZELANDA SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ **Yoksulluk sorununa köklü bir çözüm getiren ilk yasa olduğu kabul edilmektedir (1938).İNGİLİZ BEVERIDGE RAPORU **Sir William Beveridge tarafından 1942'de yayınlanan rapor,sosyal güvenlik alanında yeni bir anlayışın habercisi olmuştur. **Rapor,1911 tarihli sigorta yasasındaki yetersizlikleri ve boşlukları vurgulayarak,mevcut sistemin etkin bir sosyal koruma sağlayamadığını öne sürmektedir. **Çağdaş sosyal güvenlik sistemine temel oluşturacak ana ilkeleri: -Genellik ve sigorta yardımlarında teklik ilkesi (Sadece işçilerin değil,tüm İngiliz halkının toplumun bir bireyi olma sıfatıyla sosyal güvenlikten yararlanma hakkı bulunmaktadır. -Yönetimde birlik ilkesi (Tüm sosyal sigorta kurumları tek bir kamu kurumu çatısı altına toplanarak, Sosyal Güvenlik Bakanlığı na bağlanmıştır.) -Primlerde teklik ve vergilerle katkı sağlama ilkesi -Sosyal güvenlik sisteminin tam istihdam ve ulusal sağlık politikalarıyla desteklenmesi **Beveridge Raporu,İngiltere de 5 ayrı yasada somutlaşmıştır: Ulusal Sağlık Yasası (1946) İş Kazası ve Meslek Hastalıkları Yasası Sosyal Yardım Yasası (1948) Aile Yardımları Yasası (1945) Ulusal Sigorta Yasası (1946) TÜRK SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ **Osm.İmp. nda sanayileşme ve işçi sınıfının doğuşu,avrupa ya oranla oldukça geç bir dönemde başladığı için,türk sosyal güvenlik sisteminin gelişimi de gecikmiştir. **Türkiye de sosyal sigortaların ilk temelleri 1936 tarihli İş Yasasıyla atılabilmiş,yaşama geçirilmesi

ancak II.Dünya Savaşı ndan sonraki dönemde mümkün olabilmiştir. **Primli rejim,türk sosyal güvenlik sisteminin esasını oluşturmaktadır. **2008'de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası yürürlüğe girene kadar, sistemde 3 ayrı kurum bulunmaktadır:t..emekli Sandığı memurların,sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) iş sözleşmesiyle bir işverene bağlı olarak çalışan işçilerin,bağ-kur ise kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanların,sosyal güvenliklerini içeren düzenlemelere sahipti. **Primsiz rejim,sosyal yardım ve sosyal hizmetlerin oluşur **Türk sosyal güvenlik sisteminde sosyal yardımlar açısından en önemli uygulamalar,65 yaş kanunu uygulaması ile Sosyal Yardım ve Dayanışma Fonu kapsamındaki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarıdır. **Sosyal hizmetler açısından en önemli uygulamalar SHÇEK faaliyetleri ile Yeşil Kart uygulamasıdır. OSMANLI İMPARATORLUĞU DÖNEMİNDE SOSYAL GÜVENLİK İlk Yasal Önlemler **(1865) Dilaver Paşa Nizamnamesi=>Hafif hastalıkların madende bulundurulacak bir doktor tarafından tedavi edilmesi,ağır hastaların köylerine gönderilmesini öngörmektedir. **(1869) Maadin Nizamnamesi=>İş kazalarına karşı koruyucu önlemlerin alınması,madenlerde doktor ve acil durumlarda kullanılabilecek gerekli ilaçların bulundurulması,iş kazası durumunda işçiye veya ailesine mahkemece belirlenecek bir tazminatın verilmesini öngörmüştür **Dönemin medeni kanunu (1877) Mecelle=>İşçi ve işveren ilişkilerinin düzenlendiği insanın kiralanması bölümünde,işçiyi ve onun emeğini alınıp satılan bir mal olarak gören liberal bir anlayışa sahiptir. **Finansmanı devlet ve ilgilinin katkısı ile sağlanan Mülkiye,askeriye ve ilmiye adı altında 3 ayrı kategoride emekli sandıkları kurulmuştur.bazıları; -Asker Tekaüt Sandığı (1866) -Sivil Memurlar Tekaüt Sandığı (1881) -Seyri Sefain Tekaüt Sandığı (1890) -Asker ve Mülki Tekaüt Sandıkları (1909)-Şirketi Hayriye Tekaüt Sandığı (1917) UMHURİYETİN İLANINDAN ÖN E BİRİN İ T.B.M.M. DÖNEMİ **28/4/1921 tarih ve 114 sayılı Zonguldak ve Ereğli Havzai Fahmiyesinde Mevcut Kömür Tozlarının Amele Menafii Umumiyesine Füruhtuna Dair Kanun=>İşçilere ilk kez sosyal yardım yapılmasını düzenleyen bu yasa, kömürlerden arta kalan kömür tozlarının satılması ile elde edilecek gelirin işçilerin gereksinimleri için kullanılmasını öngörmüştür **10/9/1921 tarih ve 151 sayılı Ereğli Havzai Fahmiyesi Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanun: Emeği koruyucu özelliğe sahip yasa,bir yandan Ereğli bölgesindeki kömür işçilerinin çalışma koşullarını düzenlemiş,diğer yandanda bazı risklere karşı koruma sağlanmasını benimsemiştir.ayrıca işçiler için İhtiyat ve Teavün Sandığı adıyla yardımlaşma sandıkları kurulmasını öngörmüştü. **1923'te çıkarılan bir yönetmelikle madenlerde ihtiyat ve teavün sandıkları kurulmuştur.sonra bu sandıklar Amele Birliği adı altında birleştirilmiştir =>Amele Birliği;sosyal sigortalara doğru bir ilk adım ve Türkiye deki ilk sosyal güvenlik uygulaması olarak nitelendirilmiştir UMHURİYETİN İLANINDAN SONRA SOSYAL GÜVENLİK 1924 Anayasasından Sonra **1926 tarihli Borçlar Yasası,sosyal güvenlik açısından önemli bir adımdır. **1930 tarih ve 173 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu (Genel Sağlığı Koruma Yasası)=>Çocuk ve kadın işçilere hastalık,kaza ve analık hâllerinde zorunlu sağlık yardımı yapılmasını benimsemiştir. **1936'da çıkarılan 3008 sayılı ilk İş Yasamız işçi sigortalarından sosyal sigortalara geçişin ilk

ilkelerine yer vermesi ve sosyal sigortaların kurulması ve denetlenmesi için devlete görev vermesi bakımından önemlidir. **1945'a kadar olan dönemde dar kapsamlı ve sınırlı sayıdaki bazı riskler için yardımlaşma sandıkları kurulmasını öngören yasalar çıkarılmıştır; -1683 sayılı Asker ve Mülki Tekaüt Kanunu (1930,memurların emeklilik ve maluliyet durumlarıyla ilişkilidir) -2097 sayılı Vilayet Hususi İdareleri Tekaüt Sandığı Kanunu (1933) -2264 sayılı İstanbul Mahalli İdaresiyle Ankara Belediyesi Memurları Tekaüt Sandığı Kanunu (1933) -2554 sayılı Devlet Demir Yolları ve Limanlar İdaresinin Memurları ve Müstahdemleri Tekaüt Sandığı Kanunu (1934) -Telgraf ve Telefon İdaresi Biriktirme ve Yardım Sandığı (1935) -İnhisar Umum Müdürlüğü Tekaüt Sandığı Kanunu (1936) -3137 sayılı Deniz Yolları ve Akay İşletmeleriyle Fabrika ve Favzalar İdaresi Memur ve Müstahdemleri Tekaüt Kanunu (1937) **1945'te 4772 sayılı yasayla İş Kazaları,Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortaları kurulurken,diğer yandan aynı yıl 4792 sayılı yasayla İşçi Sigortaları Kurumu kurulmuştur. **1965'te 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası ile Sosyal Sigortalar Kurumu olarak değiştirilmiştir.ayrıca kurulan Çalışma Bakanlığı nın görevleri arasında sosyal güvenlik de bulunmaktadır.böylece sosyal güvenlik deyimi mevzuatımızdaki ilk yerini almıştır. **1949'da 5417 sayılı yasayla Yaşlılık Sigortası kurulmuştur.1957'de 6900 sayılı yasayla Maluliyet,Yaşlılık ve Ölüm sigortasına dönüşmüştür.1950 yılında 5502 sayılı yasayla Hastalık ve Analık Sigortası birlikte düzenlenmiştir. **İş Kanunu kapsamı dışında kalan basın işçileri 1952 tarih ve 5953 sayılı Basın İş Yasası ile,deniz işçileri de 1954'te 6379 sayı ile düzenlenen Deniz İşçileri Yasası ile sosyal sigorta kapsamına alınmıştır. ** Memurlara sosyal güvence sağlayan tüm yasa ve sandıklar da 1949'da 5434 sayılı T..Emekli Sandığı Yasası ile tek bir çatı altında toplanmıştır. **Ülkemizde işsizlik sigortası ancak 1999'da 4447 sayılı yasayla kurulabilmiştir. **1946'da 4837 sayılı İş ve İşçi Bulma Kurumu Kanunu **Bu dönemde sosyal yardım alanıyla ilgili yasalar: -4109 sayılı Asker Ailelerinden Muhtaç Olanlara Yardım Hakkında Kanun (1941) -6972 sayılı Korunmaya Muhtaç Çocuklar Hakkında Kanun (1957) -7355 sayılı Sosyal Hizmetler Enstitüsü Kurulmasına Dair Kanun (1959) -168 sayılı Yabancı Memleketlerde Türk Asıllı ve Yabancı Uyruklu -Öğretmenlere Sosyal Yardım Yapılması Hakkında Kanun (1960) 1961 Anayasası ndan Sonra **Primli rejim bakımından ilk ve en önemli düzenleme,1965'de yürürlüğe giren ve 2008'e kadar geçerliliğini koruyan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası dır. **1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu, BAĞ- KUR Yasası. **1985'te 3235 sayılı yasayla hastalık riski de BAĞ-KUR kapsamına alınmıştır. NOT:1479 sayılı Yasa,birkaç maddesi dışında 2008'de 5510 sayılı Yasayla yürürlükten kaldırılmıştır **Bu dönemde sistemin primsiz rejim ayağındaki düzenlemeler: -2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş,Muhtaç,Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık

Bağlanması Hakkındaki Yasa (1976) -1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkındaki Yasa (1968) -2330 sayılı Görevleri Nedeniyle Yaralanan Yahut Ölen Bazı Kamu Görevlilerine Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Yasa (1980) -2453 sayılı Yurt dışında Görevli Personele Nakti Tazminat Verilmesi Ve Aylık Bağlanması Hakkında Yasa (1981) 1982 Anayasası ndan Sonra **(1983) 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun **(1983) 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanun.2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu NOT:Bu iki kanun 2008'de 5510 sayılı Yasa ile yürürlükten kaldırılmıştır. **1999 tarih ve 4447 sayılı Yasa ile İşsizlik Sigortası kabul edilmiş, uygulanmasına 1.6.2000 tarihinde başlanmıştır. **(2003) 4904 sayı ile Türkiye İş Kurumu Kanunu,4947 sayı ile Sosyal Güvenlik Teşkilatı Kanunu,4958 sayı ile Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, 4956 sayı ile Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu kabul edilmiştir. **(2005) 5283 sayılı Bazı Kurum ve Kuruluşlara Ait Sağlık Birimlerinin Sağlık Bakanlığına Devredilmesine Dair Kanun çıkarılmıştır. **Primsiz rejim kapsamında çıkarılan bazı yasalar: -2828 sayılı SHÇEK Kanunu (1983) -3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu (1986) -3580 sayılı Öğretmen ve Eğitim Uzmanı Yetiştiren Yükseköğretim Kurumlarında Parasız Yatılı veya Burslu Öğrenci Okutma ve Bunlara Yapılacak Sosyal Yardımlara İlişkin Kanun (1989) -3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu (1991) -3816 sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun (1992) -573 sayılı Özel Eğitim Hakkında KHK (1997) -4341 sayılı Muhtaç Erbaş ve Er Ailelerinin Ücretsiz Tedavileri Hakkında Kanun (1998) TÜRK SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNDE REFORM VE SİSTEMİN BUGÜNKÜ YAPISI **Finansman krizine neden olan sorunları çözmek amacıyla,türk sosyal güvenlik sisteminde topyekün bir dönüşüm başlatan sosyal güvenlik reformu gündeme gelmiştir.reform ile adil,kolay erişilebilir, yoksulluğa karşı daha etkin bir koruma sağlayan,mali açıdan sürdürülebilir bir sosyal koruma sistemine ulaşabilmek amaçlanmıştır.bu amaçla Hük met tarafından 2005'te öngörülen modelin 4 ana bileşeni bulunmaktaydı: >>Nüfusun tümüne hakkaniyete uygun,eşit,koruyucu ve tedavi edici kaliteli sağlık hizmeti sunumunu finanse eden Genel Sağlık Sigortası sisteminin oluşturulması >>Hâlen dağınık bir hâlde yürütülen primsiz ödemeler ve sosyal yardımları toplulaştırarak nesnel yararlanma ölçütlerine dayalı,tüm muhtaç kesimlerin erişebileceği bir sistemin oluşturulması >>Sağlık dışındaki kısa ve uzun vadeli sigorta kollarının yer aldığı tek bir emeklilik sigortası rejiminin kurulması >>3temel işleve ilişkin hizmetlerin çağdaş,etkin ve vatandaşlarımızın günlük hayatlarını

kolaylaştıracak şekilde sunulmasına olanak sağlayacak yeni bir kurumsal yapının oluşturulması **Türkiye deki sosyal güvenlik reformu,dünya Bankası nın 1994 te yayımlanan yaşlılık krizini önleme raporunda önerdiği 3 ayaklı bir modele dayalı ve sosyal güvenlik sisteminde özelleştirmeyi benimseyen önerisi ile uyumlu bir seyir izlemiştir: -Gelirin yeniden dağılımına odaklanan,katılımın zorunlu olduğu ve dağıtım yöntemi ile çalışan kamusal bir sistem. -Özel kesim tarafından yürütülecek olan,katılımın zorunlu olacağı ve tasarrufları artırıp kapitalizasyon yöntemi ile sermaye piyasalarını besleyecek bir bireysel emeklilik sistemi -Yaşlılıkta daha fazla yüksek gelir elde etmek isteyen yüksek gelir grupları için özel kesim tarafından yürütülecek ancak katlımın zorunlu olmayacağı özel sigortacılık **5510 sayılı Yasa ile sigortalılığın kazanılması zorunlu ve isteğe bağlı kılınmış, ancak zorunlu sigortalılık esas alınmıştır. (ÜNİTE-4) **5510 sayılı Yasa,sigortalılara sağlanan hakları kısa ve uzun vadeli sigorta hükümleri olarak ele almıştır. **Kısa vadeli sigorta hükümleri,iş kazası ve meslek hastalıkları,hastalık ve analık sigortası kollarını kapsamaktadır (m.13-25). **Kısa vadeli sigorta kollarının ortak özelliği;kısa vadede ortaya çıkan riskleri kapsaması ve fon biriktirme esasına dayanmamasıdır İŞ KAZASI VE MESLEK HASTALIĞI SİGORTASI **İş kazası ve meslek hastalığı,mesleki riskler olarak tanımlandıkları ve bazı ortak özelliklere sahip oldukları için aynı sigorta kolu içerisinde düzenlenmişlerdir. **İş kazası ve meslek hastalığını birbirinden ayıran en önemli fark;iş kazasının ani bir olay sonucu,meslek hastalığının uzun bir zaman süreci içerisinde yavaş yavaş ilerleyerek ortaya çıkmasıdır. **Türkiye de ilk kez 1945 tarih ve 4772 sayılı İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortası Kanunu ile iş kazaları ve meslek hastalıkları konusunda genel nitelikli bir koruma gündeme gelmiştir.daha sonra bu Kanun 1964 tarih ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu içine dâhil edilmiştir. **2008 yılında yürürlüğe giren 5510 sayılı SSGSS Yasası nın 13-24 maddeleri ile yeniden düzenlenerek, kamu çalışanları dışında kalan bağımlı ve bağımsız çalışanları kapsamına almıştır.=>ülkemizde önemli bir yenilik yapılarak bağımsız çalışanlar da iş kazası ve meslek hastalıkları yönünden sigortalı olmuşlardır. **İş kazası ve meslek hastalıklarının ekonomik maliyeti dünya mill gelirinin %5 ine ulaşmıştır. **Ölümle sonuçlanan iş kazaları ve meslek hastalıklarının çoğu,asya Pasifik ve Güneydoğu Asya ülkelerinde gözlenmektedir. **Tarımda çözülme nedeniyle kırsal kesimden kente hızlı göç,eğitim seviyesi düşük işçilerin mevcut işlere uyarlanamaması,uluslararası firmaların ağ işletmelerinde olumsuz koşullarda çalışma,yaygın enformel sektör ve yetersiz iş denetimi,gelişmekte olan ülkelerde iş kazaları ve meslek hastalıklarının artışının en önemli nedenleri arasındadır **Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre Türkiye de 2010 yılında toplam 62.903 iş kazası meydana gelmiş,1.444 kişi yaşamını yitirmiş,1.976 kişi sürekli iş göremez durumuna düşmüştür. **İş denetiminde niceliksel yetersizlik,işçilerin eğitim seviyesinin yetersizliği,iş sağlığı ve güvenliği alanında yetişmiş uzman personel sayısının azlığı,mevzuatın iş sağlığı ve güvenliği hükümleri

açısından küçük işletmeleri dışlaması,küçük ve orta ölçekli işletmelerin gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uymaması,kayıt dışı istihdam,taşeronlaşma gibi sorunlar Türkiye de iş kazası ve meslek hastalıklarının azaltılmasına engel olmaktadır. **2012 tarih ve 6331 sayılı yeni ve ilk İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası,iş sağlığı ve güvenliği koruma ağını genişletmiştir. İş Kazası:Sigortalının işverenin otoritesi altında bulunduğu sırada gördüğü iş veya işin gereğidolayısıyla ani ve dıştan gelen bir etkenle,onu bedenen veya ruhen zarara uğratan olay. İş Kazasının Unsurları (Bir kazanın iş kazası sayılabilmesi için:) >>Kazaya uğrayanın 5510 sayılı Yasa kapsamında sigortalı sayılması >>Sigortalının kazaya uğraması >>Sigortalının uğradığı kaza sonucu bedensel veya ruhsal bir zarara uğraması >>Kaza ile sigortalının uğradığı zarar arasında uygun bir nedensellik bağının bulunması gereklidir. Sigortalı Olma **Kamu görevlileri iş kazası ve meslek hastalığı sigortası kapsamında değildir. **Sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışanlar,çıraklar,türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme,geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerler kapsam altındadır. Sigortalının Kazaya ve Zarara Uğraması **Sigortalıyı bedenen veya ruhen zarara uğratan veya ölümüne neden olan olayın,iş yerinde patlama,bir maddenin çarpması,elektrik çarpması,yangın,yüksekten düşme gibi dıştan gelen bir etkenle meydana gelmiş olması gerekir. ***5510 sayılı Yasa nın 22.maddesi iş kazasının sigortalının kendi kusurlu iradesi ile dâhi meydana gelebileceğini belirtmektedir. **Bir kazanın iş kazası olarak nitelendirilebilmesi için iki yönden uygun nedensellik bağının kurulması gereklidir: -Sigortalının gördüğü işin bir sonucu olmalıdır. -Sigortalının bedenen veya ruhen uğradığı zarar veya ölümün,olayların normal akışına ve genel yaşam deneyimlerine göre meydana gelen olay sonucu ortaya çıktığının ispat edilmesi gereklidir. İş Kazasının Bildirimi ve Tespiti **İş kazasının işveren tarafından derhal yetkili kolluk kuvvetlerine bildirilmesi gereklidir. **İşveren en geç kazadan sonraki 3 iş günü içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna da doğrudan veya taahhütlü posta ile kazayı bildirmek zorundadır. **Kuruma bildirilen kazanın iş kazası sayılıp sayılmayacağı,kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık iş müfettişleri kanalıyla soruşturma yapılabilir. Meslek Hastalığı Kavramı Meslek Hastalığı:Mesleki bir faaliyetin yürütülmesi sırasında veya bazı işlerde sürekli çalışma sonucunda ortaya çıkan hastalıklardır. **Meslek hastalığı,işten ayrıldıktan sonra meydana çıkmış ve sigortalı olarak çalıştığı işten kaynaklanmışsa,sigortalının 5510 sayılı Kanunla sağlanan haklardan yararlanabilmesi için,eski işinden fiilen ayrılmasıyla hastalığın meydana çıkması arasında bu hastalık için Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikte belirtilen süreden daha uzun bir zamanın geçmemiş olması şarttır (m.14). Meslek Hastalığının Unsurları (Bir hastalığın meslek hastalığı olarak nitelendirilmesi için:) >>Sigortalı sayılması >>Sigortalının bedensel veya ruhsal özürlülük durumuna düşmesi >>Geçici veya sürekli hastalık,bedensel veya ruhsal özürlülük hâlinin yürütülen işin sonucu olarak

ortaya çıkması >>Belirli bir zaman diliminde meydana gelmiş olması gereklidir. **Meslek hastalığına yakalanan sigortalı,meslek hastalığı yardımlarından yararlanabilmek için iş kazası ile ilgili olarak açıklanan sigortalı olma şartlarına sahip olmalıdır. Meslek Hastalığının İlgili Yönetmelikte Yer Alması **5510 sayılı Yasa nın 14.maddesine göre,hangi hâllerin meslek hastalığı sayılacağı Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir.bu amaçla 2008'de Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği çıkarılmıştır. **Yönetmelikte belirlenmiş hastalıklar dışında herhangi bir hastalığın meslek hastalığı sayılıp sayılmaması hususunda çıkabilecek uyuşmazlıklar, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır. Hastalığın Kurum Sağlık Kurulu Raporu ile Saptanması İş Kazası ve Meslek Hastalığı Sigortasından Sağlanan Yardımlar ve Yararlanma Koşulları İş kazası veya meslek hastalığı sigortasından sağlanan hakların bir kısmı sigortalı bir kısmı sigortalının ölümü hâlinde hak sahipleri için öngörülmüştür.bu haklar: >>Sigortalıya,geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi >>Sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması >>İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine,gelir bağlanması >>Gelir bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi >>İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için cenaze ödeneği verilmesi. Sigortalıya Sağlanan Yardımlar ve Yararlanma Koşulları 1.Geçici İş Göremezlik Ödeneği:Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla;iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için,geçici iş göremezlik ödeneği verilir (m.18).=>yatarak tedavilerde hesaplanacak günlük kazancının yarısı (m.17),ayaktan tedavilerde ise üçte ikisidir (m.18). 2.Sürekli İş Göremezlik Geliri:Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalı,sürekli iş göremezlik gelirine hak kazanır (m.19). **Bağımsız çalışan sigortalılara,sürekli iş göremezlik geliri bağlanabilmesi için kendi sigortalılığından dolayı genel sağlık sigortası dahil,prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunluluğunu getirerek (m.19),bağımlı çalışanlar için istemediği bir yükümlülüğü bağımsız çalışanlarda aramaktadır. **Sigortalı meslekte kazanma gücünü %100 oranında kaybetmişse sürekli tam iş göremezlik durumu söz konusudur.=>hesaplanan aylık kazancının %70'i oranında gelir bağlanır. **Sigortalı,başka birinin sürekli bakımına muhtaç ise gelir bağlama oranı %100 olarak uygulanır (m.19). **Sigortalı meslekte kazanma gücünü %10-%100 arasında kalan bir oranda kaybetmişse sürekli kısmi iş görmezlik durumu söz konusudur.=>sürekli tam iş göremezlik geliri gibi hesaplanarak bunun iş göremezlik derecesi oranındaki tutarı kendisine ödenir. Ölen Sigortalının Hak Sahiplerine Sağlanan Yardımlar ve Yararlanma Koşulları **İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı,aileyi geçindiren bir niteliğe sahipse, geride kalanların gelir kayıplarını gidermek için kendilerine belirli koşullarda gelir bağlanmaktadır. **Bu gelirin en önemli özelliği,sigortalı için herhangi bir sigortalılık süresi ya da prim ödeme gün sayısı aranmamasıdır **İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının cenaze giderleri için yakınlarına parasal

yardım da yapılmaktadır.bir diğer yardım,kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesidir. Sigortalının Hak Sahiplerine (Eş,Çocuklar ve Ana Baba) Gelir Bağlanması **İş kazası veya meslek hastalığına bağlı nedenlerden dolayı ölen sigortalının hak sahiplerine,tespit edilecek aylık kazancının % 70'i gelir olarak bağlanmaktadır (m.20). **Sigortalı işe başladığı ilk gün dahi iş kazası geçirse hak sahiplerine gelir bağlanmaktadır. **Hak sahipleri eş,çocuklar ve ana babadır.yasa hepsi için ayrı koşullar aramıştır: >Dul eşe sigortalının aylığının %70 inin %50'si >Aylık bağlanmış çocuğu bulunmayan dul eşine sigortalı olarak çalışmaması veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir bağlanmamış olması hâlinde % 75'i oranında aylık >Çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir bağlanmamış çocuklardan 18 yaşını,lise ve dengi öğrenim görmesi hâlinde 20 yaşını,yüksek öğrenim yapması hâlinde 25 yaşını doldurmayanların veya Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip malul olduğu anlaşılanların veya yaşları ne olursa olsun evli olmayan,evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan kızlarının her birine sigortalıya bağlanacak aylığın %70 inin % 25'i gelir >Sigortalının ölümü ile anasız ve babasız kalan veya sonradan bu duruma düşenlerle,ana ve babaları arasında evlilik bağı bulunmayan veya sigortalının ölümü tarihinde evlilik bağı bulunmakla beraber ana veya babaları sonradan evlenenler ile kendisinden başka aylık alan hak sahibi bulunmayanların her birine aylığın % 50'si bağlanır. >Sigortalı tarafından evlat edinilmiş,tanınmış veya soy bağı düzeltilmiş veya babalığı hükme bağlanmış çocukları ile sigortalının ölümünden sonra doğan çocukları,bağlanacak aylıktan yukarıda belirtilen esaslara göre yararlanır (m.34). >Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması hâlinde,her türlü kazanç ve irattan elde edilen gelirin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya toplam % 25'i oranında;ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması hâlinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25'i oranında aylık bağlanır (m.34). ***Hak sahiplerine bağlanacak aylıkların toplamı sigortalıya ait aylığın tutarını geçemez. enaze Ödeneği ** enaze ödeneği,sırasıyla sigortalının eşine,yoksa çocuklarına,o da yoksa ana babasına,o da yoksa kardeşlerine verilir (m.37). Evlenme Ödeneği **Almakta oldukları gelirlerinin 2 yıllık tutarı 1 defaya mahsus olmak üzere evlenme ödeneği olarak peşin ödenir.(2 yıllık sürenin sonuna kadar gelir veya aylık bağlanmaz (Genel sağlık sigortalısı sayılır (m.37).) HASTALIK SİGORTASI Hastalık:Tıbbi bakım ve tedavi gerektiren bedensel ve ruhsal bozukluk durumu **Hastalık sigortası,geçici nitelikte olan iş göremezlik durumunda parasal yardımlar sağlayarak bireyin gelir kaybını telafi etmeyi ve tıbbi bakım ve tedavi gerektiren hastalık durumu için sağlık yardımları sunmayı amaçlamaktadır. **Hastalık sigortası ülkemizde ilk kez sınırlı bir şekilde 1921 tarih ve 151 sayılı Ereğli Havzai Fahmiyesi Maden Amelesinin Hukukuna Müteallik Kanun ile gündeme gelmiş,daha sonra 1950 yılında Hastalık ve Analık Sigortası olarak kurulmuştur. Geçici İş Göremezlik Ödeneği **Hastalık sigortasından yalnızca 5510 sayılı Yasa nın 4/I,a ve 4/I,b bendine tabi sigortalılar ile

5.maddede belirtilen sigortalılar yararlanabilmektedir. **Hastalık hâlinde verilecek geçici iş göremezlik ödeneği,yatarak tedavilerde (m.17) göre hesaplanacak günlük kazancının yarısı,ayaktan tedavilerde ise üçte ikisidir (m.18). Geçici İş Göremezlik Ödeneğinden Yararlanma Koşulları 5510 sayılı Yasa geçici iş göremezlik ödeneği verilmesini bazı koşullara bağlamıştır: >>Sigortalının hastalanmasıdır. >>Sigortalı olması ve sigortalılık niteliğini yitirmemiş olmasıdır. >>Sigortalının hastalık nedeniyle uğradığı geçici iş görmezlik durumunun 2 günden daha fazla sürmesidir.=>geçici iş göremezliğin 3.gününden başlamak üzere her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verilir. >>İş göremezlik durumunun Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarınca düzenlenen istirahat raporu ile belgelenmiş olmasıdır. >>Sigortalılardan hastalık sigortasına tabi olanların hastalık sebebiyle iş göremezliğe uğraması hâlinde,iş göremezliğin başladığı tarihten önceki bir yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olmasıdır. >>Kuruma başvurudur. Kurumun Rücu Hakkı 5510 sayılı Yasa nın 21.maddesi uyarınca,çalışma mevzuatında sağlık raporu alınması gerektiği belirtilen işlerde,böyle bir rapora dayanılmaksızın veya eldeki rapora aykırı olarak bünyece elverişli olmadığı işte çalıştırılan sigortalının,bu işe girmeden önce var olduğu tespit edilen veya bünyece elverişli olmadığı işte çalıştırılması sonucu meydana gelen hastalığı nedeniyle,kurumca sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ödeneği işverene ödettirilir ANALIK SİGORTASI **1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi,çocukların evlilik içi veya dışında doğduklarına bakılmaksızın aynı sosyal korumalardan yararlanma haklarını da düzenlemiştir (m.25). **Analık sigortası Türkiye de ilk kez 1946 tarih ve 4772 sayılı İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortası Yasası ile kabul edilmiştir. **1951 yılında 5502 sayılı Hastalık ve Analık Sigortası Yasası yla geliştirilmiş,506 sayılı **Yasa ile ayrı bir sigorta kolu olarak düzenlenmiştir. **Kadının veya sigortalı (veya aylık alan) erkeğin sigortalı olmayan eşinin gebeliğinin başladığı tarihten itibaren doğumdan sonraki ilk 8 haftalık,çoğul gebelik hâlinde ise ilk 10 haftalık süreye kadar olan gebelik ve analık hâliyle ilgili rahatsızlık ve özürlülük hâlleri analık hâli kabul edilmektedir (m.15). Sağlık Yardımları (Hizmetleri) Parasal Yardımlar 1.Emzirme Ödeneği **Analık sigortası kapsamında bulunan herkese,gerekli prim ödeme gün sayılarını sağlamaları koşuluyla,yaşayan her çocuğu için verilir. **Emzirme ödeneği,bağ-kur Yasasına tabi sigortalılar bakımından yeni bir haktır. **Emzirme ödeneğine hak kazanan sigortalılardan sigortalılığı sona erenlerin,bu tarihten başlamak üzere 300 gün içinde çocukları doğarsa,sigortalı kadın veya eşi analık sigortası haklarından yararlanacak sigortalı erkek,doğum tarihinden önceki 15 ay içinde en az 120 gün prim ödenmiş olması şartıyla emzirme ödeneğinden yararlandırılır (m.16). Emzirme ödeneği verilebilmesi için: -Doğumdan önceki 1 yıl içinde en az 120 gün kısa vadeli sigorta kolları primi bildirilmiş olması

gereklidir. -Doğumdan önceki 1 yıl içinde en az 120 gün kısa vadeli sigorta kolları primi yatırılmış ve genel sağlık sigortası primi dâhil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması şarttır (m.16). 2.Geçici İş Göremezlik Ödeneği **Geçici iş göremezlik ödeneği,sigortali kadının analığı nedeniyle ortaya çıkan gelir kaybını gidermek amacını taşıdığı için yalnızca sigortalı kadına verilmektedir. **Doğumdan önceki 8 ve doğumdan sonraki 8 hafta için veya çoğul gebelik hâlinde doğumdan önceki süreye 2 hafta eklenmesi ile bulunan süre için verilmektedir. **Sigortalı kadının,erken doğum yapması hâlinde doğumdan önce kullanamadığı çalıştırılamayacak süreler ile isteği ve hekimin onayıyla doğuma 3 hafta kalıncaya kadar çalışması hâlinde doğum sonrası istirahat süresine eklenen süreler için de geçici iş göremezlik ödeneği verilir (m.18). **Geçici iş göremezlik ödeneğine hak kazanabilmek için: -Sigortalı kadının,doğumdan önceki 1 yıl içinde en az 90 gün kısa vadeli sigorta primi bildirilmiş olmalıdır. -Bağımsız çalışanlar da artık analık sigortası kapsamındaki geçici iş görmezlik ödeneğinden yararlanma olanağına kavuşmuş olmalarına rağmen,bağımsız çalışan kadının bu yardımdan yararlanabilmesi için,genel sağlık sigortası dâhil prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması şartı aranmaktadır. Analık Sigortası Yardımlarından Yararlanma Koşulları Analık sigortası yardımlarından yararlanabilmek için;analık durumunun ortaya çıkması, yararlanma hakkına sahip olanlar arasında yer almak,belli bir süre prim ödemiş olmak ve Kuruma başvuru yapmak gereklidir. Yararlanma hakkına sahip olanlar: >>Sigortalı kadınlar (ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis,atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular) analık sigortasından yararlanma hakkına sahiptir. >>Sigortalı olan erkeğin sigortalı olmayan karısı >>Kendi çalışmasından dolayı Kurumdan gelir veya aylık alan kadın sigortalı ile gelir veya aylık alan erkeğin sigortalı olmayan karısı. ÜNİTE 5=MALULİYET, YAŞLILIK VE ÖLÜM SİGORTALARI İLE BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ MALULLÜK SİGORTASI Maluliyet:Çalışma gücünün kalıcı ve sürekli biçimde kaybedilmesine neden olan sağlık bozukluğu **Maluliyet sigortası Türkiye de ilk kez 1950 tarih ve 5417 sayılı Yasa yla işçi statüsünde çalışanlar için İhtiyarlık Sigortası Yasası yla birlikte kurulmuştur.sonra (1957) 6900 sayılı Maluliyet,İhtiyarlık ve Ölüm Sigortaları Yasası ile düzenlenmiş,1964'te 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası içine alınmıştır **Memurların maluliyet sigortası 1949'da Emekli Sandığı Yasası, bağımsız çalışanlarınki 1971'de Bağ-Kur Yasası ile düzenlenmiştir **Malullük sigortasından sigortalılara sağlanan hak: Malullük aylığı bağlanması **Yararlanma Koşulları:Malul sayılması,malullüğün çalışmaya başladıktan sonra ortaya çıkması, Belirli bir süre sigortalı olarak çalışmış olması,belirli bir süre prim ödemiş olması,işten ayrılması Kuruma başvurması **Malul sayılmayı gerektiren durum ilk defa çalışmaya başlandığı tarihten sonra ortaya çıkmalıdır. NOT:Çalışma gücünün %60'ını veya vazifesini yapamayacak derecede meslekte kazanma gücünü kaybettiği önceden veya sonradan tespit edilirse, sigortalı bu hastalık veya özrü sebebiyle malullük

aylığından yararlanamaz **Malullük aylığı için;en az 10 yıldan beri sigortalı bulunmayı ve toplam olarak 1800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi bildirilmiş olmalı. NOT:Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul olan sigortalılar için sigortalılık süresi aranmamakta, 1800 gün malullük,yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması yeterli görülmektedir **Malullük aylığı;prim gün sayısı 9000 günden az olan sigortalılar için 9000 gün üzerinden,9000 gün ve daha fazla olanlar için toplam prim ödeme gün sayısı üzerinden,yaşlılık aylığının hesaplanmasını düzenleyen 29.madde hükümlerine göre hesaplanır. NOT:Hizmet akdi ile çalışan sigortalılar için 9000 prim gün sayısı 7200 gün olarak NOT:Kabul edilebilir bir özrü olmadığı hâlde kontrol muayenesini yaptırmayan sigortalının malullük aylığı kesilir. Vazife malullüğü:sigortalıların vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya iş yerinde meydana gelen kazadan doğan malullük **Aşağıdakileri uğrayanlar hakkında vazife malullüğü hükümleri uygulanmaz: -Keyif verici içki ve her çeşit maddeler kullanmak -Kanun,tüzük ve emir dışında hareket etmiş olmak -Yasak fiilleri yapmak -İntihara teşebbüs -Her ne suretle olursa olsun kendisine veya başkalarına menfaat sağlama veya zarar verme **3.bir kişinin kastı nedeniyle malul veya vazife malulü olan sigortalıya veya ölümü hâlinde hak sahiplerine,bu Kanun uyarınca bağlanacak aylığın başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı için Kurumca zarara sebep olan üçüncü kişilere rücu edilir. YAŞLILIK SİGORTASI Yaşlılık:Belirli bir yaşa ulaştıktan sonra,çalışma gücünü kısmen veya tamamen yitirdiği için kendi isteği ile çalışma yaşamından ayrılma,sürekli bir gelirden vazgeçmek. **Yaşlılık sigortasından sigortalıya sağlanan haklar; yaşlılık aylığı bağlanması ve toptan ödeme yapılması Toptan ödeme:aylık bağlanma koşullarını gerçekleştiremeyen sigortalılara,işten ayrıldıklarında ödemiş oldukları maluliyet, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin istekleri hâlinde geri verilmesi. **Yararlanma Koşulları:Belli bir yaşa ulaşmış olma,belirli bir sigortalılık süresine sahip olma,belirli bir prim ödeme gün sayısına sahip olma,işten ayrılma,kuruma yazılı olarak başvurma Yaş,Sigortalılık Süresi ve Prim Koşulları: -Kadın ise 20,erkek ise 25 yıl sigortalı olarak çalışmak ve toplam 5000 gün maluliyet, yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödemiş olmak -Kadın ise 50,erkek ise 55 yaşını doldurmuş,3600 gün maluliyet,yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödemiş olmak ve 15 yıldan beri sigortalı bulunma **5510 sayılı yasa yaşlılık aylığı koşullarını daha da ağırlaştırmıştır.30.04.2008 tarihinden sonra ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başlayanlara;kadın ise 58,erkek ise 60 yaşını doldurmuş olmaları ve en az 9000 gün malullük,yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartıyla yaşlılık aylığı bağlanır.(hizmet sözleşmesi ile çalışan sigortalılar için prim gün sayısı şartı 7200 gün) **Yaş düzenlemesi ile ilgili kadın ve erkek için aranan yaş koşul 1948'den itibaren ilk kez eşitlenmiştir ve sosyal güvenlik tarihimizde ilk kez bu kadar uzun bir dönem için düzenleme yapılmıştır.

Kolaylaştırılmış Emeklilik Durumları: 1.İleri Yaştakiler=>31.12.2008 tarihleri arasında sigortalı sayılanlar için 4600 gün olarak, 1.1.2009 tarihinden itibaren sigortalı sayılanlar için ise her takvim yılı başında 4600 güne 100 gün eklenmek suretiyle 5400 günü geçmemek üzere uygulanır. 2.Sigortalı Olarak Çalışmaya Başlamadan Önce Malul Olanlar=>01.05.2008 tarih ile 31.12.2008 tarihleri arasında sigortalı sayılanlar için 3700 gün olarak,1.1.2009 tarihinden itibaren sigortalı sayılanlar için her takvim yılı başında 3700 güne 100 gün eklenmek suretiyle 4320 günü geçmemek üzere uygulanır. 3.Maden İş Yerlerinin Yer Altı İşlerinde Çalışanlar=>8.9.1999 tarihinde önce sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar için 5000 gün prim ödeme veya 15 yıllık sigortalılık süresi ve en az 3600 gün prim ödeme;8.9.1999 tarihinden sonra sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar için,7000 gün veya 25 yıllık sigortalılık süresi ve en az 4500 gün prim 4.Erken Yaşlanmış Olduğu Tespit Edilen Sigortalılar=>55 yaşını dolduran ve erken yaşlanmış olduğu tespit edilen sigortalılar için 5.Malul Çocuğu Bulunan Kadın Sigortalılar=>Prim ödeme gün sayılarının dörtte biri,prim ödeme gün sayıları toplamına eklenir ve eklenen bu süreler emeklilik yaş hadlerinden de indirilir. Fiil Hizmet Süresi Zammı:5510 sayılı Yasa nın 40.maddesinde belirtilen iş yerlerinde ve işlerde çalışan sigortalıların prim ödeme gün sayılarına,bu iş yerlerinde ve işlerde geçen çalışma sürelerinin her 360 günü için karşılarında gösterilen (60,90 veya 180 gün olabilen) gün sayıları,fiil hizmet süresi zammı olarak eklenir. İtibari Hizmet Süresi Zammı: Bağlanacak aylıklar ve yapılacak toptan ödemelerin hesabında dikkate alınan,ancak hiçbir şekilde yasayla tanınan hakları kazanma bakımından gerekli prim ödeme gün sayısı, yaş ve emeklilik ikramiyesinin hesabında dikkate alınmayan süredir. ÖLÜM SİGORTASI **Sağlanan Haklar;Ölüm aylığı bağlanması,ölüm toptan ödemesi yapılması,aylık almakta olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi, enaze ödeneği verilmesi **Sigortalıya İlişkin Koşullar; Sigortalının ölümü,belirli bir süre sigortalı çalışıp prim ödemiş olma veya kurumla ilişkisi olma **Hak Sahiplerine İlişkin Koşullar;Sigortalının veya sürekli iş göremezlik geliri ile malullük,vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı almakta olanların ölümü halinde, gelir veya aylık bağlanmasına veya toptan ödeme yapılmasına hak kazanan eş,çocuk,ana ve babasını kapsar. **Ölüm aylığının Hesaplanması: -Sigortalının almakta olduğu veya bağlanmasına hak kazandığı malullük,vazife malullüğü veya yaşlılık aylığı -Malullük veya yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra sigortalı olarak çalışmaya başlaması sebebiyle aylığı kesilen sigortalının ölüm tarihi esas alınarak tespit edilecek aylığı -Malullük,yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olan sigortalının prim ödeme gün sayısı,9000 günden az ise 9000 gün üzerinden,9000 gün ve daha fazla ise toplam prim ödeme gün sayısı üzerinden **Aylık almakta olan kız çocuklarına evlenme ödeneği; Aylık veya gelirlerinin 2 yıllık tutarı 1 defaya mahsus olmak üzere peşin ödenir. ** enaze ödeneği BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ Dünya Bankası nın 1994 te yayımlanan yaşlılık krizini önleme raporu,demografik ve mali kaygıların sürdürülemeyeceğini belirterek, 3 ayaklı bir özelleştirme önerisi sunmuştur:

-Gelirin yeniden dağılımına odaklanan,katılımın zorunlu olduğu ve dağıtım yöntemi ile çalışan kamusal sistem -Özel kesim tarafından yürütülecek olan,katılımın zorunlu olacağı ve tasarrufları artırıp kapitalizasyon yöntemi ile sermaye piyasalarını besleyecek bireysel emeklilik sistemi=>abd,birleşik Krallık,Almanya, aponya gibi ülkelerde uzun zamandır uygulanırken,şili gibi bazı Güney Amerika ülkelerinde sosyal güvenlik sisteminin esasını oluşturmuştur. -Yaşlılıkta daha fazla yüksek gelir elde etmek isteyen yüksek gelir grupları için özel kesim tarafından yürütülecek ancak katlımın zorunlu olmayacağı özel sigortacılık **Türkiye de bireysel emeklilik sistemi,2001'de 4632sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu ile kabul edilmiştir. NOT: DB önerisinden tek farkı; DB nin zorunlu olarak önerdiği sistemin Türkiye'de şimdilik gönüllü olmasıdır. **Türkiye de bireysel emeklilik sistemi,bireysel katkılara dayalı fon esasına göre işleyen, katılımın gönüllü olduğu, işverenin de sisteme prim ödeyebilmesini mümkün kılan,kamu sistemini tamamlayıcı bir özellik taşıyan ve bireysel tasarruflar üzerinden oluşturulan bir sistemdir. **Kapsamı;Emeklilik şirketlerinin kuruluş,çalışma,yönetim ve denetimine,kişilerin sisteme katılma, ayrılma ve emeklilik koşullarına,emeklilik yatırım fonlarının kuruluşuna,katkıların bu fonlarda toplanmasına ve değerlendirilmesine,aracılık hizmetlerine,kamuya açıklanacak bilgilerin kapsamına ve bireysel emeklilikle ilgili diğer hususlara ilişkin esas ve usulleri düzenlemek TÜRKİYE DE BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİNİN GENEL ESASLARI >>Ek nitelikte bir emeklilik programıdır. >>Gönüllü Olması (18yaşını doldurmak şartıyla) >>Kişinin bireysel emeklilik programından beklentisine ve ödeme gücüne göre prim niteliğinde bir katkı payı belirlenmektedir. NOT:Ancak asgari katkı payı, brüt asgari ücretin %5 inden az olamamaktadır >>Emeklilik yatırım fonu: Sermaye Piyasası Kurulunun izniyle kurulan,emeklilik şirketleri tarafından emeklilik sözleşmesi çerçevesinde alınan ve katılımcılar adına bireysel emeklilik hesaplarında izlenen katkıların,riskin dağıtılması ve inançlı mülkiyet esaslarına göre işletilmesi amacıyla oluşturulan mal varlığıdır. >>Emeklilik şirketleri arasında geçişe ve sistemden ayrılmaya izin verilmiş olması >>Emekliliğe hak kazanma koşulları;sisteme giriş tarihinden itibaren en az 10 yıl sistemde kalması ve 56 yaşını tamamlamak >>Vergi avantajları=>bireysel emeklilik sisteminden aylık almaya hak kazananlar ile ölüm,sakatlık veya tasfiye gibi nedenlerle ayrılanlara yapılan ödemelerin %25 i gelir vergisinden ayrık tutulmuştur. Ödenen katkı paylarının bir kısmı,katılımcının aylık ücretinin %10 u ve yıllık olarak asgari ücretin 12 katını aşmayacak şekilde,gelir vergisi matrahından indirilmektedir. ÜNİTE 6=GENEL SAĞLIK SİGORTASI VE İŞSİZLİK SİGORTASI Türkiye de Genel Sağlık Sigortası (GSS) düşüncesi ilk kez 1946 yılında gündeme gelmiştir.genel sağlık sigortası, kişilerin öncelikle sağlıklarının korunmasını, sağlık riskleri ile karşılaşmaları hâlinde ise oluşan harcamaların finansmanını belli şartlarla sağlayan ve tüm nüfusu zorunlu olarak sağlık güvencesine kavuşturmayı amaçlayan bir sigorta koludur. GENEL SAĞLIK SİGORTASININ KİŞİLER BAKIMINDAN KAPSAMI 1)Genel Sağlık Sigortası Kapsamına Alınan Kişiler:5510 sayılı Yasa nın 60. maddesi genel sağlık sigortalısı sayılanları açıkça saymıştır. Bu maddeye göre yerleşim yeri Türkiye olan kişilerden; >> 4/1 (a), (b) ve (c) bentlerine tabi hizmet akdi ile bağımsız ve kamu idarelerinde çalışan

sigortalılar >> İsteğe bağlı sigortalılar >> Sigortalı ve isteğe bağlı sigortalı olmayanların bir kısmı a) Harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak, Kurumca belirlenecek test yöntemleri ve veriler kullanılarak tespit edilecek aile içindeki geliri kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlar (Yeşil Kartlılar), b) Vatansızlar ve sığınmacılar, c) 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, d)1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göreşeref aylığı alan kişiler, e) 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, f) 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, g) 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu hükümlerine göre korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalanan kişiler, h) Harp malullüğü aylığı alanlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlar, i) 442 sayılı Köy Kanunu nun 74 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre görevlendirilen kişiler ile aynı Kanun un ek 16 ncı maddesine göre aylık alan kişiler (geçici köy korucuları), j) 2913 sayılı Dünya Olimpiyat ve Avrupa Şampiyonluğu Kazanmış Sporculara ve Bunların Ailelerine Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümlerine göre aylık alan kişiler, >> Karşılıklılık esası da dikkate alınmak şartıyla, oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişiler, >> 4447 sayılı Kanun gereğince işsizlik ödeneği ve ilgili kanunları gereğince kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan kişiler, >> Bu Kanun veya bu Kanun dan önce yürürlükte bulunan sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık alan kişiler, >> Bu bentlerin dışında kalan ve başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar, genel sağlık sigortalısı sayılır. >> 2547 sayılı Yükseköğretim Yasası na göre üniversitelerde yüksek öğrenim gören yabancı uyruklu öğrenciler, oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmaması ve isteğe bağlı sigortalılıkla ilgili olarak yabancı ülke vatandaşlarından Türkiye de yerleşik olma hâli bir yılı doldurmadıkça GSS primi alınmayacağı şartları aranmaksızın, 82. maddeye göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının 30 günlük tutarı üzerinden kendilerince GSS primi ödenmek suretiyle GSS li olurlar. >> Avukatlık Yasası uyarınca avukatlık stajı yapmakta olanlardan bu Yasaya göre GSS li veya bakmakla yükümlü olunan kişi durumunda olmayanlar staj süresi ile sınırlı olmak üzere GSS li sayılır. Bu şekilde GSS li sayılanların GSS primleri Yasa nın 82. maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının 30 günlük tutarının %6 sıdır. Bu primler Barolar Birliği tarafından ödenir. 2)Genel Sağlık Sigortalısının Bakmakla Yükümlü Olduğu Kişiler:5510 sayılı Yasa kapsamındaki kişilerin bakmakla yükümlü oldukları kişiler de GSS den yararlanır. Bunlar; genel sağlık sigortalısının sigortalı veya isteğe bağlı sigortalı sayılmayan, kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olan eşi; 18 yaşını, lise ve denge öğrenim görmesi hâlinde 20 yaşını, yüksek

öğrenim görmesi hâlinde 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayan çocukları ile yaşına bakılmaksızın bu Kanuna göre malul olduğu tespit edilen evli olmayan çocukları ve her türlü kazanç ve irattan elde ettiği geliri asgari ücretin net tutarından daha az olan ve diğer çocuklarından sağlık yardımı almayan ana ve babasıdır. 3)Genel Sağlık Sigortası Kapsamı Dışında Kalan Kişiler : >> Askerlik hizmetlerini er ve erbaş olarak yapmakta olanlar ile yedek subay okulu öğrencileri >> Türkiye ye iş için gönderilenlerden yabancı ülkelerde sigortalı olanlar >> Türkiye de bağımsız çalışanlardan yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tabi olanlar >> Kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen ve bulunduğu ülkede sürekli ikamet izni veya vatandaşlığı bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden, bulundukları ülkede sigortalı olanlar >> Kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen sözleşmeli personelin işverenleri tarafından bulunulan ülkede sigortalı yapılanlar >> Hükümlü ve tutuklular >> Türkiye de bir yıldan az süre ile ikamet eden yabancılardır. GENEL SAĞLIK SİGORTASININ ZORUNLULUK İLKESİ, TES İLİ VE SONA ERMESİ Genel Sağlık Sigortasının Zorunluluk İlkesi GSS diğer sosyal sigorta kolları gibi zorunlu bir sigorta koludur. 5510 sayılı Yasa nın 92. maddesine göre, kısa ve uzun vadeli sigorta kapsamındaki kişilerin sigortalı ve GSS li olması, GSS kapsamındaki kişilerin ise GSS li olması zorunludur. Bu Yasa da yer alan sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azaltmak, vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersizdir. Genel Sağlık Sigortasının Tescili:5510 sayılı Yasa nın 61. maddesi hangi sigortalıların tescile tabi olduğunu, hangilerinin tescil gerekmeksizin GSS li sayılacaklarını açıkça düzenlemiştir. Buna göre hizmet akdine bağlı veya bağımsız olarak çalışanlar, kamu görevlileri ile isteğe bağlı sigortalılar, sigortalı olarak tescil edildikleri tarihten itibaren ayrıca bir bildirime gerek olmaksızın kendiliğinden GSS li sayılırlar (m.61/1/a). Sosyal güvenlik kurumlarından gelir ve aylık alanlar da gelir veya aylıktan yararlanmaya başladıkları tarihten itibaren ayrıca bir bildirime gerek olmaksızın tescil edilmiş sayılırlar. **Öte yandan yeşil kart alanlar, aylığa hak kazananlar, vatansızlar ve sığınmacılar, korunma bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz yararlanmaya başlayanlar, Türkiye de bir yıldan daha uzun süreli ikamet eden yabancılar ile İş-Kur dan işsizlik ya da kısa çalışma ödeneği alanların ayrıca Kuruma tescili gereklidir. Genel Sağlık Sigortasının Sona Ermesi:Genel sağlık sigortalılığı, yerleşim yerinin Türkiye dışına taşınması, genel sağlık sigortası kapsamı dışına çıkılması ve ölüm durumlarında sona ermektedir. GENEL SAĞLIK SİGORTASININ HİZMETLER BAKIMINDAN KAPSAMI GSS kapsamında sağlanan başlıca hizmetler; sağlık hizmetleri, yurt dışında tedavi, yol gideri, gündelik ve refakatçi giderleridir. >>Kapsamdaki Sağlık Hizmetleri:Kurumca sağlanan başlıca sağlık hizmetleri; koruyucu sağlık hizmetleri, hekim ve diş hekimi tarafından yapılan tedavi hizmetleri, analığa yönelik tedavi hizmetleri, yardımcı üreme yöntemi tedavileri, sağlık hizmetleriyle ilgili teşhis ve tedaviler için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez,protez ve diğer tıbbi araçlardır. >>Kapsam Dışındaki Sağlık Hizmetleri:Kurumca finansmanı sağlanmayacak sağlık hizmetleri şunlardır: