Yrd.Doç.Dr. Ali EKŞİ a_eksi@yahoo.com Ege Üniversitesi
ÖĞRENİM HEDEFLERİ Ambulanslardaki uyarı cihazlarını ve çeşitlerini tanımlayabilmek, Uyarı araçlarının sürücüye, hastaya ve trafikteki diğer elemanlara olan etkilerini bilmek, Uyarı cihazlarının kullanım protokollerini sayabilmektir.
Acil araçların tümü görsel ve işitsel uyarı cihazları bulundurur. Bunun amacı toplumda bu araçların tanınabilirliğini-fark edilebilirliğini arttırmaktır. Görsel uyarı araçları yanıp-sönen (flaşlı) ve dönen tepe ve arka lambalarını içerir. İşitsel uyarı cihazları ise siren ve kornadan oluşur. Siren ve uyarı ışıkları ambulans ile hasta nakli sırasında çok sıklıkla, hatta rutin olarak kullanılır. Ancak uyarı sistemlerinin rutin olarak kullanılması ambulans kazaları için risk oluşturmaktadır. Acil uyarı sistemlerinin kullanılıyor olması ambulans sürücüsüne otomatik bir geçiş üstünlüğü sağlamaz, yoldan geçiş için diğer sürücülerden izin istemesini sağlar. Bir ambulans kazasında ışık ve sirenin kullanılıyor olması, ambulans sürücüsünün kazadaki sorumluluğunu hafifletmemektedir.
Görsel Uyarı Sistemleri Yapılan araştırmalarda araç sürücülerine verilen duyusal uyarıların en fazla görsel uyarı sistemleri n den elde edildiği saptanmıştır. Dolayısı ile görsel uyarı sistemleri, sürücülerin ambulansa karşı uyarılmalarında diğer sesli uyaranlara oranla daha etkilidir. Görsel uyarı sistemlerinin, temel amacı diğer sürücülerde uygun reaksiyonu elde etmek için dikkat çekmektir. İdeal uyarı ışıklarının flaş (yanıp-sönen) şeklinde düzensiz ve değişik renklerde, gün ışığına ve hava durumuna uygun olması önerilmektedir. Uluslararası bir standart olmamasına karşın acil araçlarda kırmızı ve beyaz renkli uyarı lambalarını kullanma eğilimi vardır. Ancak kırmızı ışığın ambulansın arka yüzeyindeki lambaların fren lambaları ile kolaylıkla karıştığı bildirilmiştir. Renk körlüğü bulunan insanlarda ise kırmızı ışık ile uyarı sağlanamamaktadır. Bunlardan dolayı arka yüzeydeki ışıkların kerhibar (amber) ve mavi renkli olması önerilmektedir. Ambulans hareket halinde iken sürücüleri uyarmak için dörtlü tehlike ikaz lambalarının kullanılması, dönüş sinyallerini ve fren ışıklarının etkinliğini yok etmesi sebebi ile önerilmemektedir.
Siren ve Korna(1) Sesli uyarı sistemleri farklı tonlarda değişen, kesik kesik, artıp azalarak ses çıkartacak şekilde planlanan cihazlardır. Siren sistemi el ile manuel ve otomatik olarak çalışmaktadır. El ile manuel çalışan siren modunda ses maksimuma çıkarak tekrar minimuma iner. Otomatik konumda ise siren yavaş ve hızlı olmak üzere iki ayrı modda çalışmaktadır. Hızlı siren modunda, siren sesi önce hızla maksimuma çıkarken sonrasında tekrar minimuma iner. Yavaş modda ise, ses minimumdan maksimuma hızla çıkar, sonrasında minimuma yavaş bir şekilde iner.
Siren ve Korna (2) Acil araçlarda kullanılan en yaygın siren sesi Da-li dir. Siren sisteminde el ile çalışan siren sesi ile birlikte acil araç sürücüsünün dışarısı ile iletişim kurabilmesi için sisteme bağlı mandallı anons mikrofonu (spirel) bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar sürücülerin farklı tonlardaki sirenleri duymalarının arabalarının tiplerine, ses geçirme özelliklerine, camlarının açık ya da kapalı olmasına, fan veya klimaların kullanımına, radyo-kasetçaların açık olmasına, acil araca olan mesafe gibi pek çok faktöre bağlı olduğu saptanmıştır. Tüm bunlar sebebi ile siren kullanımının etkinliği görsel uyarı cihazlarına göre oldukça sınırlıdır.
Siren ve Korna (3) Yapılan araştırmalarda siren sesinin acil araç sürücüsünde adrenalin salınımını arttırdığı ve bunun bir sonucu olarak; Nabzın hızlandığı, Görüş yeteneğinde azalma, Avuçlarda terleme, Kaslarda gerginlik, Gaz pedalına daha fazla yüklenme, ve Farkında olmadan hızlanma etkisi doğurduğu, Kardiyovasküler sisteme ilişkin hastalarda uyarıcı etkisi yarattığı, Epileptik hastalarda nöbet riskini tetiklediği belirtilmiştir.
Siren ve Korna (3) Ambulansların daha yüksek oranda kazalara karıştığına dair ilgili literatürde yayınlar vardır. Ambulans sürücülerinin siren ve uyarı ışıklarını kullanması trafikte görünmek için gereklidir. Ancak rutin veya gereksiz kullanım acil araç kazalarının oluşmasında potansiyel bir risk faktörüdür, bununla birlikte bazı çalışmalarda ışık ve siren kullanılmadan yapılan transportlar ile ışık ve siren ile yapılan transportlar arasında anlamlı süre farkı olmadığı belirtilmektedir. Yapılan çalışmalarda siren ve ışık kullanılarak yapılan transport süresinin, ışık ve siren kullanılmadan yapılan transporttan sadece birkaç dakika daha kısa olması kritik durumdaki hastanın hastalığının prognozuna bir katkısı olmadığı bildirilmiştir. Ambulanslardaki hastaların tıbbi durumu hayatı tehdit etmediği durumlarda ışıklı ve sesli uyarılar kullanılmamalıdır.
Acil Uyarı Sistemlerinin Kullanım Protokolleri Acil uyarı sistemlerinin doğru kullanılabilmesi için protokoller geliştirilmekte ve ışıklı ve sesli uyarıların kullanımı belli standartlara bağlanmaktadır. Protokollerin uygulanması, acil araç kazalarını önleme açısından oldukça önemlidir ve gereksiz kullanımlar sonucu, toplumda gelişen duyarsızlıkların önlenmesine büyük katkısı olacaktır.
Işık ve Sirenle Transportun Medikal Kriterleri (1) 1-Havayolu a-havayolu açıklığını sağlamada ve sürdürmede yetersizlik b-üst havayolu obstrüksiyonu (stridor) 2-Solunum a-ileri Yaşam Desteği/Temel Yaşam Desteği tedavilerine yanıtsız ciddi solunum distresi-zorluğu
Işık ve Sirenle Transportun Medikal Kriterleri (3) 3-Vital Bulgular (8 yaşından büyük hastalar için) a-hastalık veya travmaya bağlı olarak sistolik kan basıncı <90 mmhg, b-hasta rahat posizyonda iken, solunum hızı >36/dk veya <10/dk olması 4-Kardiyovasküler a-kardiyak arrest, periarrest aritmiler b-kontrol altına alınamayan masif kanamalar
Işık ve Sirenle Transportun Medikal Kriterleri (3) 5-Travma a-kafa, vertebra, göğüs ve abdomenin derin penetre yaralanmaları b-iki yada daha fazla proksimal uzun kemik fraktürleri c-bilek veya dirsek üstü major amputasyonlar ya da iki parmağını veya ayakta üç parmağı içeren amputasyonlar d-açık,emici ve kapalı pnömotoraksta, yelken göğüste e-penetran veya künt derin boyun travması f-spinal travma sonucu sistolik basıncın 90mm/Hg nın altına düşmesi ve yaralanan bölge distalinde paralizi olması.
Işık ve Sirenle Transportun Medikal Kriterleri (4) 6-Nörolojik a-gks skoru <13, b-bilinç açıkken, herhangi bir nedenle akut değişiklik olduğunda c-girişimle rağmen, kontrol edilemeyen nöbetler. 7-Obstetrik a-doğum sırasında kord prolapsusu, prematüre doğum, ölü doğum b-plesantanın erken ayrılmasında, masif vajinal kanamalarda c-uterus rüptüründe.
Işık ve Sirenle Transportun Medikal Kriterleri (5) 8-Pediatrik grupta a-alt havayolu stridoru b-sekiz yaşından küçük, yaralanma mekanizmalarına, distres derecelerine ve hastane öncesi hizmet veren personelin deneyimlerine göre bu yaşlardaki çocukta kuşku verici davranışlar, komuta kontrol merkezinin önerisi olan tüm hastalar acil olarak transport edilir. 9-Diğer a-hastane öncesi hizmet veren eğitimli personelin, hastanın acil transport edilmediği takdirde durumunun kötüye gidebileceğini düşündüğü durumlarda siren ve ışık kullanılabilir. Bu seçeneğin kullanıldığı tüm durumlar nedenleri ile birlikte dökümante ve kayıt edilmelidir.
UNUTULMAMASI GEREKENLER 1. Uyarı sistemlerinin kullanım kaza riskini arttırır. 2. Uyarı sistemlerinin kullanılıyor olması otomatik geçiş üstünlüğü sağlamaz. 3. Uyarı sistemlerinin kullanılıyor olması kazalardaki sorumluluğu azaltmaz. 4. Uyarı sistemlerinin sürekli ve gereksiz kullanımı sürücülerde ve halkta duyarsızlık oluşturur. 5. Siren sesi sürücüde adrenalin salınımını arttırır. 6. Uyarı sistemlerinin standart kullanımı için bir protokol oluşturulmalıdır. 7. Kalp krizi geçiren ve epileptik hastaların transportunda sesli uyaranlar kullanılmamalıdır.
Yrd.Doç.Dr. Ali EKŞİ a_eksi@yahoo.com Ege Üniversitesi
ÖĞRENİM HEDEFLERİ Sürekli güncellenen veriler ışığında ambulans kazalarının nedenleri hakkında bilgi sahibi olmak, Olay yerine ulaşıldığında ambulansın park edilme kriterleri hakkında bilgi sahibi olmak, Ambulans kazalarının oluş nedenleri hakkında bilgi sahibi olmak, çözüm önerisi geliştirmek.
Trafikte ambulansın diğer araçlardan hiçbir farkı yoktur ve geçiş üstünlüğü yalnızca karşı taraftaki sürücü, izin verdiği takdirde kullanılabilmektedir. Trafikteki bütün trafik kurallarından ambulans sürücüsü de sorumludur. Yasalar Trafik Kural İhlalleri konusunda Ambulanslara hiçbir üstünlük vermemektedir. Ambulans sürücüsünün bu bilginin farkında olması bile birçok ambulans kazasının önünde geçecektir.
Ambulans kazalarında hedef her zaman 0 kaza olmalıdır. Bunun içinde Ambulans Sürücüsü 0 risk almalıdır. Alanda acil bakım uygulanan hasta için, nasıl birinci öncelik; acil sağlık personeli, hasta ve çevrenin güvenliği ise, hastanın nakli sırasında da bu öncelik devam etmelidir. Bu da ancak güvenli ve tedbirli davranmakla mümkündür. Sürücülük ile ilgili, güvenlik önlemleri, hastaya ulaşılması sırasında, ambulansın olay yerindeki parkı sırasında ve hastanın, bir sağlık kuruluşu nakli sırasında devam etmelidir.
Ambulans kazalarının nedenleri; Aşırı Hız, Kavşak Kazaları Uykusuz ve yorgun araç kullanmak, Manevra hataları, Şerit ve sollama hataları.
Ambulans Kazalarında Hasta Kabini; Ülkemizde ambulansların sayısı gün geçtikçe artmasına rağmen, ambulansların hala özel araç niteliğinde üretilmemesi, ticari araçlarda yapılan modifiye değişiklikler ile (mekanik hiçbir değişiklik yapılmadan) üretilmesi, kaza anında hem hastanın hem de acil bakım personelinin hayatını tehlikeye atmaktadır. Bildiğimiz en temel bilgi ticari araç olarak üretilen araçlar, ambulansa dönüştürüldüğünde ağırlık merkezlerinin değişmesidir. Yine ambulansa çevrilen araçlar bu amaçla üretilmediği için hasta kabini bölümünde hiçbir ek güvenlik önlemi bulunmamaktadır.
Ambulans Kazalarının Azaltılabilmesi için Çözüm Önerileri (1) Nöbet saatlerinin ve düzeninin sürücükte tehlike oluşturmayacak şekilde planlanması, ambulans sürücüsünün yeterince dinlenmesi sağlanmalıdır. Entegre çalışan ambulans istasyonlarındaki personelin görev tanımları iyi yapılmalıdır. Ambulans sürücülüğü yapacak personelin doğru eğitimden ve deneyimden geçirilmesi gerekir. Eğitimler periyodik olarak tekrarlanmalıdır. Birçok ülkede olduğu gibi, ülkemizde de, acil durumlarda ışık ve siren kullanımıyla ilgili bir protokol oluşturulmalıdır. Gerekli olmayan durumlarda sesli ve ışıklı uyarı araçlarını kullanan sürücüler için yaptırım uygulanmalıdır.
Ambulans Kazalarının Azaltılabilmesi için Çözüm Önerileri (2) Ambulansta kullanılan renkler ve uyarı ışıkları, görünürlüğü arttıran renklerle değiştirilmelidir. Ambulans sürücülüne herkesin yapabileceği bir iş olarak değil, kendi rol ve sorumlulukları olan ve belli bir eğitim gerektiren bir meslek olarak bakılmalıdır. Uzun nakiller için kara ambulanslarından çok, hava ambulanslarının kullanımı arttırılmalıdır. Ambulans hizmetleri ve ambulansa yol verilmesi ile ilgili halka yönelik eğitim ve tanıtım faaliyetleri arttırılmalıdır. Performansı sadece ulaşım süreleri ile değerlendiren istatistiki çalışmalar yapılmamalı, yöneticiler ulaşım süreleriyle ilgili baskı olmamalıdırlar. Ambulanslar, amaca uygun üretilen araçlar olmalı ve aktif ve pasif güvenlik sistemleri yönünden geliştirilmelidir. Ambulansların periyodik ve günlük bakımları, ehil servislere zamanında yaptırılmalıdır.
Ambulans Kazalarında, Sürücülerin Yapması Gerekenler; Kazayı Komuta Kontrol Merkezine bildir. Olay yerinde kal, kaza ile ilgili işlemleri yaptır. Hastanın naklini, Komuta Kontrol Merkezinin direktifi ile başka bir ambulansla yaptır. Kaza yerini işaretle, yangın ve diğer riskler için önlemlerini al. Komuta Kontrol Merkezinin, 155 ile yaptığı görüşme sonrası olay yerinden ayrılmasında sakınca yoktur, şeklinde onay alınırsa, hastanın naklini yap. Sonrasında kaza ile ilgili işlemleri takip et. Herhangi bir tehlike durumunda, ekip üyelerini ve hastayı sedye ile ambulanstan indir. Hasta için gerekli olan ekipman ve malzemeleri al.
Olay yeri güvenliği (1) Ambulansın müdahale ettiği vakanın çeşidine göre güvenlik kriterleri değişkenlik gösterir. Olay trafik kazası ise kazaya uygun mesafede park önemlidir. Olay yerindeki yardım ekiplerinin varlığına göre ambulansın konumu yer değiştirebilir. Olay yerinde polis veya itfaiye aracı varsa, ambulansın riskli bölgenin en dışına park etmesi gerekmektedir. Bu durumda ambulansın yeri kazanın ön tarafında ve yeterli uzaklıkta olmalıdır. Olay yerinde diğer ekiplerin olmaması durumunda ambulansın kazanın arka tarafına, polis veya itfaiye aracının olması gereken yere park edilmesi gerekmektedir.
Olay yeri güvenliği (2) Ambulans sürücüsünün bir trafik kazasında dikkat etmesi gereken bir takım noktalar bulunmaktadır. Bunlar; Ambulans sürücüsü yol güvenliğinden tam olarak emin olmalıdır. Gerekirse yol trafiğe kapatılmalıdır. Ambulanslar kaza yapmış araçlara 30 metreden daha fazla yaklaşmamalıdırlar. Eğer bir yangın tehlikesi varsa bu mesafe arttırılmalı, rüzgarın durumu değerlendirilmelidir.
Olay yeri güvenliği (3) Ambulanslar ikinci bir kazaya yol açmayacak şekilde park edilmelidir. Kaza yapmış aracın tam olarak güvende olduğundan emin olunmalıdır. Aracın kontağı kapatılmalı, gerekirse araç takoza alınmalı veya sabit bir cisme bağlanmalıdır. Kaza yapan araç bir elektrik direğine çarpmışsa, kaza yapılan aracın elektrikle teması olmadığına emin olunmalı, acil araç elektrik direğinin yakınına ya da tellerin altına park edilmemelidir. Kaza yapan araç etrafında mutlaka bir güvenlik çemberi oluşturulmalıdır. Bunun için trafik polislerinden ve ilkyardımcılardan yardım alınabilir. Görevli kişiler dışında kimsenin güvenlik şeridi içerisine girmesine izin verilmemelidir. Sıkışmış kazazedeler için mutlaka itfaiyeden yardım istenmelidir.
Tehlikeli madde taşıyan araçların kaza yapması durumunda Tehlikeli madde taşıyan araçların kaza yapması esnasında en riskli ekip maalesef olay yerine ilk ulaşan ekiptir. Olay yerinden yetersiz-yanlış bilgi alınması, olayın sadece bir trafik kazası olarak nitelendirilmesi ve komuta tarafından olay yerine yönlendirilen istasyona kısıtlı bilgi verilmesi sebebiyle görevlendirilen personelin çoğu zaman tehlikeli alana korumasız girebilmektedir. Kaza bilgisi doğru aktarılır ve görevlendirilen ekip olay yerine güvenli bir şekilde ulaşırsa; öncelikle kaza yapan aracın taşıdığı tehlikeli maddenin özellikleri hakkında bilgi edinilmeye çalışılmalıdır. Bunun için kaza alanına yaklaşmadan aracın üzerinde taşınan madde ile ilgili yer alan bilgiler ve aracın plakası okunmaya çalışılmalıdır. Vakit kaybetmeden taşımayı yapan firma yetkileri ile iletişime geçilmeli ve bilgi alınmaya çalışılmalıdır. Böyle kazalarda firma yetkilileri ve firmanın eğitimli personeli ile ortak çalışılmalıdır.
Tehlikeli Bölgenin Kurulması Tehlikeli madde kazalarında güvenli alanın oluşturulması çok önemlidir. Güvenli alan oluşturulurken, rüzgarın yönü, toksik dumanların çökme eğilimi gösterebileceği alçak alanlar dikkate alınmalıdır. Ekip kaza alanına özel güvenlik önlemleri almadan, özel kıyafetleri giymeden yaklaşmamalıdır. Güvenlik alanı oluşturulduğunda kirli bölge, sıcak alan, ılık alan ve soğuk alan bölgeleri oluşturulur. Unutulmaması gereken ambulansın bulunacağı alanın soğuk alan olmasıdır ve kesinlikle özel koruyucu ekipman olmadan ılık alana geçiş yapılmamalıdır.
UNUTULMAMASI GEREKENLER 1. Yasalar ambulanslara, trafik kurallarının ihlali konusunda hiçbir ayrıcalık vermemektedir. 2. Ambulans kazalarında ölüm ve yaralanma riski diğer kazalardan daha fazladır. 3. Ambulans kazalarının önemli nedenlerinden birisi aşırı hızdır. 4. Hız sınırları ambulanslar için farklılık göstermez. 5. Ambulanslar kaza yapmış araçlara 30 metreden daha fazla yaklaşmamalıdır. 6. Tehlikeli madde kazalarında ambulansların bulunması gereken yer soğuk alandır.
BÖLÜM SONU DEĞERLENDİRME