AİLESEL ALOPESİ VE OTOİMMUN POLİGLANDULER SENDROM TİP3 FAMILIAL ALOPECIA AND AUTOIMMUNE POLYGLANDULAR SYNDROME TYPE 3



Benzer belgeler
Postpartum/Sessiz Tiroidit. Dr. Ersin Akarsu Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma BD

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP A TEORİK DERS PROGRAMI

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI

Otoimmün Endokrinopati. Dr. Erdal Eren

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI

Çölyak Hastalığı Serolojik Tanısı DR. BURÇİN ŞENER

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP C TEORİK DERS PROGRAMI.

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP D TEORİK DERS PROGRAMI.

MS ve Kranyal MR da MS Benzeri lezyonları olan olgularda D vitamini, B 12, Folat düzeyi ve otoantikorların değerlendirilmesi

SDÜ TIP FAKÜLTESİ İÇ HASTALIKLARI ANABİLİM DALI EĞİTİM YILI DÖNEM IV GRUP B TEORİK DERS PROGRAMI.

Tip 1 diyabete giriş. Prof. Dr.Mücahit Özyazar Endokrinoloji,Diyabet,Metabolizma Hastalıkları ve Beslenme Bölümü

OKUL ÖNCESİ CHECK-UP PROGRAMI

OTOİMMUN HASTALIKLAR. Prof.Dr.Zeynep SÜMER

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

Alopesi Areatalı Hasta ve Ailelerinde Otoimmün Hastalık Varlığı ve Prognoza Etkileri

DEKSAMETAZON SÜPRESYON TESTİ

Çölyak Sprue; Non Tropikal Sprue; Glüten Enteropatisi,

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Kuramsal Ders Diabetes mellitus: Tanı, sınıflama ve klinik bulgular Nilgün Başkal.

1. HAFTA PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA. Kuramsal Ders Diabetes mellitus: Tanı, sınıflama ve klinik bulgular Nilgün Başkal

CİDDİ KOMORBİDİTESİ OLAN SEMPTOMATİK PRİMER HİPERPARATİROİDİLİ HASTALARDA RADYOFREKANS ABLASYON SONUÇLARI

Tiroid Hormonları ve Yorumlanması.

Diyabetes Mellitus. Dr. İhsan ESEN Fırat Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Bilim Dalı

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği En İyi Genç Araştırıcı Ödülü-2011

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Multipl Endokrin Neoplaziler. Dr. Tuba T. Duman-2012

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi / Patoloji A:B:D

GLUTEN SENSİTİF ENTEROPATİ(ÇÖLYAK HASTALIĞI) TANISINDA NON- İNVAZİV TANI TESTLERİ İLE İNVAZİV TANI TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

VAY BAŞIMA GELEN!!!!!

Membranoproliferatif Glomerülonefriti Taklit Eden Trombotik Mikroanjiopatili Bir Olgu

DÖNEM III DERS KURULU 4 GASTROİNTESTİNAL SİSTEM VE ENDOKRİN SİSTEM. DÖNEM III KOORDİNATÖRÜ Prof. Dr. Kamil Hakan DOĞAN

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Nörofibromatozis Tip 1 Tanılı Olguların Değerlendirilmesi: Tek Merkez Deneyimi

Prof. Dr. Haluk ERAKSOY İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Alopesi areata, vitiligo ve sağlıklı kontrollerde otolog serum deri testi pozitifliği

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

HIV & CMV Gastrointestinal ve Solunum Sistemi

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Katlandur

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

ANEMİYE YAKLAŞIM. Dr Sim Kutlay

TİROİDİTLERDE AYIRICI TANI. Doç.Dr.Esra Hatipoğlu Biruni Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Diabet Bilim Dalı

FİBRİNOJEN DEPO HASTALIĞI. Yrd.Doç.Dr. Güldal YILMAZ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı Ankara

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

DETAYLI KADIN CHECK- UP

mm3, periferik yaymasında lenfosit hakimiyeti vardı. GİRİŞ hastalığın farklı şekillerde isimlendirilmesine neden Olgu 2 Olgu 3

Sjögren sendromu (SS) lakrimal bezler ve tükrük bezleri başta olmak üzere, tüm ekzokrin bezlerin lenfositik infiltrasyonu ile karakterize, kronik,

BİRİNCİ BASAMAKTA AKILCI LABORATUVAR KULLANIMI

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi

Kronik Hepatit B Tedavisinde Zor Vakaların Yönetimi. Uz. Dr. Eyüp Arslan

KRONİK HİPERSENSİTİVİTE PNÖMONİSİ. Dr. Gamze KIRKIL Fırat Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD

Dermatoloji kliniğinde görülen alopesi areatalı hastaların klinik ve epidemiyolojik özellikleri

Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi, Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı, Van, Türkiye ABSTRACT. Key Words: Alopecia areata, childhood

İÇ HASTALIKLARI 1.GÜN

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI. Endokrin ve Metabolizma Hastalıkları Ders Kurulu

Nutrisyonel Vitamin B12 Eksikliği Vakalarında Oral B12 Tedavisi

Romatizma BR.HLİ.066

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ

Tiroid dışı hastalıklarda düşük T3, yüksek rt3, normal T4 ve normal TSH izlenir.

YENİ DİYABET CHECK UP

GAZİANTEP İL HALK SAĞLIĞI LABORATUVARI TEST REHBERİ

HEMOLİTİK ÜREMİK SENDROM

13/11/2018 Salı UZMANLA KLİNİK- POLKLİNİK VİZİTİ. 14/11/2018 Çarşamba POLKLİNİK VİZİTİ. Hekimin Hukuki Sorumlulukları Av. Sevim Ülkümen Çanak

ENDOKRİN VE ÜROGENİTAL SİSTEMLERİ IV. DERS KURULU ( 03 ŞUBAT MART 2014)

FİBRİN YIKIM ÜRÜNLERİ

4.SINIF İÇ HASTALIKLARI STAJ PROGRAMI Öğretim Üyeleri: Prof. Dr. Mehmet BAŞTEMİR, Doç. Dr. Selman ÜNVERDİ, Yrd. Doç. Dr.

Dr. Mehmet TÜRKELİ A.Ü.T.F İç Hastalıkları A.D Medikal Onkoloji B.D 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Mart 2014-Antalya

PEG-IFN ALFA 2B /RİBAVİRİN /BOSEPREVİR KOMBİNASYONU İLE TEDAVİ EDİLEN KHC OLGUSU

TİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM

Fatma Burcu BELEN BEYANI

Akut Hepatit C: Bir Olgu Sunumu. Uz.Dr.Sevil Sapmaz Karabağ İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Manisa

Tedavi Uyum. Alper Şener Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi Çanakkale

Hepatit B Hasta Takibi Nasıl Yapılmalı?

ANTİNÜKLEER ANTİKOR. ANA Paterni İlişkili Antijen Bulunduğu Hastalık. Klinik Laboratuvar Testleri

MENOPOZ. Menopoz nedir?

ÇOCUK CHECK UP PROGRAMI

Yrd. Doç. Dr. Ali DUMAN Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp A. D.

Çocukluk Çağı Alopesi Areata Hastalarının Klinik Özellikleri ve Seyri

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Göğüs Cerrahisi Kuthan Kavaklı. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

İÇ HASTALIKLARI 1.GÜN

Kronik Hepatit B'li Genç Hastalara Karaciğer Biyopsisi Hemen Yapılmalı mı?

Aldosteron tansiyon ve vücut sıvı dengesini ayarlayan böbrek üstü bezlerinden salgılanan bir hormondur. Kandaki miktarına bakılır.

Hipotiroidi ve Tiroiditler. Prof. Dr. Özer Açbay

Kronik Hepatit B Tedavisi Zor Olgular

DOÇ. DR. GÜNAY ERTEM S. B. Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

08/02/2019 Pazartesi 06/02/2019. Cuma 08: 30 10: 00 UZMANLA KLİNİK- POLKLİNİK VİZİTİ. Çarşamba UZMANLA KLİNİK- POLKLİNİK VİZİTİ

Juvenil SPondiloArtrit/Entezit İle İlişkili Artrit (SPA-EİA)

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti nde Multipl Skleroz Fenotipi ve Frekansı. Dr. Sıla Usar İncirli

HIV ve HCV KOİNFEKSİYONU OLGU SUNUMU

10/04/ /04/2019 Pazartesi. Çarşamba

Anemi modülü 3. dönem

Transkript:

Türkiye Çocuk Hast. Derg. / Turkish J. Pediatr. Dis. 2010; 4(4): 229-235 Olgu Sunumu / Case Report 229 Geliş Tarihi / Received: 15.06.2010 Kabul Tarihi / Accepted: 27.10.2010 AİLESEL ALOPESİ VE OTOİMMUN POLİGLANDULER SENDROM TİP3 FAMILIAL ALOPECIA AND AUTOIMMUNE POLYGLANDULAR SYNDROME TYPE 3 Fatma Gülru ERDOĞAN¹, Ayça TÖREL ERGÜR², Münevver GÜVEN¹, Aysel GÜRLER¹, ¹ Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Ana Bilim Dalı, Ankara ² Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Endokrinoloji Bilim Dalı, Ankara ÖZET Dermatoloji polikliniklerinde sıkça görülen alopesi areatanın genetik yatkınlık ve çevresel tetikleyici bir faktör ile ortaya çıkan organ spesifik otoimmun bir hastalık olduğu ve sıklıkla diğer otoimmun hastalıklarla ilişkili olabildiği bilinmektedir. Alopesinin diğer otoimmun hastalıklarla birlikteliğinde otoimmun poliglanduler sendromlar tanımlanmaktadır. Otoimmun poliglanduler sendromlar günümüzde tip 1, 2, 3, 4 olarak 4 ana tipe ayrılmakta olup, alopesi her tipte bulunabilmekle beraber en sık tip 3 te görülmektedir. tip 3 tanısı için otoimmun tiroid hastalığına ilaveten Addison hastalığı ve/veya hipoparatiroidizm dışında bir otoimmun hastalığının mevcudiyeti gerekmektedir. 2001 yılında Beterle tip 3 ü 4 subgruba (tip 3A, 3B, 3C, 3D) ayırmış olup otoimmun tiroid hastalığına ilaveten alopesinin bulunması tip 3C olarak sınıflandırılmıştır. Burada alopesi areata tanısıyla kliniğimize başvurmuş 6 yaşında erkek hasta ve 5 yaşındayken alopesi universalis tanısı almış ağabeyi zaman içinde poliglandüler tutulum geliştirmeleri nedeniyle, alopesi areataya eşlik edebilecek otoimmun hastalıklar ve genetik incelemeler vurgulanmak istenmiştir. Anahtar Sözcükler: Alopesi areata, otoimmun poliglanduler sendromlar Yazışma Adresi: Dr. Fatma Gülru ERDOĞAN Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Ana Bilim Dalı ANKARA e-posta: gulruer@gmail.com

230 F. G. ERDOĞAN ve Ark. ABSTRACT Alopecia areata, which is frequently seen in dermatology policlinics, is known to be an organ specific autoimmune disease appearing with a genetic tendency and environmental triggering factors and is often associated with other organ specific autoimmune diseases. Autoimmune polyglandular syndromes are defined for the association of alopecia with other autoimmune diseases. Autoimmune polyglandular syndromes (APS) are divided into 4 major types as type 1, 2, 3, and 4. Alopecia appears in all types, especially in type 3 of APS. For the diagnosis of APS type 3, besides the presence of autoimmune thyroid disease, another autoimmune disease except Addison s disease or hypoparathyroidism is required. In 2001, Betterle subdivides APS type 3 into four subgroups (Type 3A, 3B, 3C, and 3D) and coincidence of autoimmune thyroid disease with alopecia is classified as type 3C. Here, 6-year-old male patient with the diagnosis of alopecia areata and his brother diagnosed as alopecia universalis when he was 5-year-old eventually had polyglandular involvement are presented to emphasize associated autoimmune diseases and genetic studies. Key words: Alopecia areata, autoimmune polyglandular syndromes GİRİŞ Alopesi areata, saçlı deri veya vücudun herhangi bir yerindeki kılların keskin sınırlı, skuam bulunmayan ve skatris bırakmayan yamasal kaybıdır. Bazen tüm saçların döküldüğü total alopesiye kadar ilerleyebildiği gibi, total saç kaybına ilaveten vücut (kirpik, kaş, koltuk altı ve pubik kılları içine alan) kıllarının tutulduğu alopesi universalise de neden olabilmektedir. Her iki cinsiyeti eşit olarak etkilemektedir. Yapılan bazı çalışmalarda insidansı %0.1-0.2 ve yaşam boyu risk %1.7 olarak gösterilmiştir. Herhangi bir yaşta ortaya çıkmakla birlikte alopesi areatanın ilk epizotunun başlangıcı hastaların %85.5 inde 40 yaşından öncedir. Çoğu çalışma alopesi areatanın genetik yatkınlık ve çevresel tetikleyici bir faktör ile ortaya çıkan organ spesifik otoimmun bir hastalık ve sıklıkla diğer otoimmun hastalıklarla ilişkisi olduğunu desteklemektedir(1-5). Alopesinin diğer otoimmun hastalıklarla birlikteliğinde otoimmun poliglanduler sendromlardan bahsedilmektedir (6-10). OLGU 6 yaşında erkek hasta, saçlarında bölgesel dökülme şikayeti ile polikliniğimize başvurdu. Öyküsünde hastanın 6 ay önce saçlı deride küçük bir alanda başlayan saç dökülmesinin giderek ilerlediği öğrenildi. Özgeçmişinde özellik saptanmadı. Soy geçmişinde 15 yaşındaki ağabeyinde 10 yıl önce 5 yaşındayken alopesi areata ile başlayıp tüm vücut kıl kaybı ile seyreden alopesi universalis tanısı mevcut olduğu ve uzun süre saçlı deri ve kaşa topikal steroid ve immunmodulatör tedaviler sonrası ağabeyinin tamamen iyileştiği ve bu dönemde ağabeyine Türkiye Çocuk Hastalıkları Dergisi / Turkish Journal of Pediatric Disease

Ailesel Alopesi ve Otoimmun Poliglanduler Sendrom Tip3 Familial Alopecia and Autoimmune Polyglandular Syndrome Type 3 231 Resim 1. Hastanın ilk başvuru anındaki alopesik odakları Resim 3.Hastanın kontrolünde genişleyen alopesik alanları Resim 2. Hastanın ilk başvuru anındaki alopesik odakları yapılan tiroid fonksiyon testleri, antikorları, vitamin B12 düzeyi tamamen normal sınırlarda bulunduğu öğrenildi. Fizik muayenesi bilateral retraktil testis dışında normal olan hastanın dermatolojik muayenede, saçlı deride sol temporal bölgede yaklaşık 15 cm çapında, verteks ile oksipital bölge arasında 5 adet yaklaşık 4 er cm çaplarında, yer yer birbirleri ile birleşmiş alopesik odakları mevcuttu. Atrofi, eritem ve skuam saptanmadı (Resim 1, 2). Hastanın açlık kan şekeri (AKŞ), karaciğer, böbrek fonksiyon testleri, tam kan tetkiki, demir, demir bağlama Resim 4.Hastanın kontrolünde genişleyen alopesik alanları kapasitesi, ferritin, folat, vitamin B12, tiroid fonksiyon testlerini içeren laboratuar testleri normal sınırlar içerisindeydi. Hastaya alopesi areata tanısı ile intervallerle topikal kortikosteroid ve asit asetik gliasialli losyon tedavisi başlandı. Üç aylık tedavinin sonunda hastanın lezyonlarının belirgin artış göstermesi üzerine otoimmun poliglanduler sendromlar açısından hastamızın ve ağabeyinin ileri tetkikleri yapıldı (Resim 3,4) (Tablo1). Cilt 4 Sayı 4 2010 / Vol 4 Number 4 2010

232 F. G. ERDOĞAN ve Ark. Tablo1. Olguların laboratuvar değerleri OLGU 1 OLGU 2 Serbest T4(0.8-1.8ng/ml) 1.63 1.66 Serbest T3(2.3-4.43ng/ ml) 5.66 4.48 TSH(0.27-4.2ulu/ml) 6.55 5.25 Anti Tg(0-115 IU/ml) 200.9 499 Anti TPO(0-34 IU/ml) 79.9 254 Endomisyal Ab IgA (<20 negatif, 20-25:borderline, >25 pozitif) 27 EU/ml Negatif Vit B12(197-866 pg/ml) 532 174.9 Tiroid USG Normal Parankim heterojen, sağ lobda kolloid kist HLA doku grubu HLA-A11,24 HLA-B7,48 HLA-DR10,12,52, HLA-DQ 5,7 HLA-A 3, 24 HLA-B 44, 48 HLA-DR 12, 16, 51,52 HLA-DQ 5,7 Hastamız (olgu 1) ve ağabeyinde (olgu2) otoimmun tiroid hastalığı için bakılan tetkiklerinde serbest T4 normal, serbest T3, TSH, anti Tg, anti TPO yüksek olarak tespit edildi. Olgu 1 in tiroid USG si normal, olgu 2 nin tiroid USG si parankim heterojen, sağ lobda kolloid kist olarak saptandı. Olguların otoimmun tip 1 DM (diabetes mellitus) için bakılan tetkiklerinde AKŞ, TKŞ, açlık insulin, tokluk insulin değerleri normal seviyelerde tespit edildi. ICA (adacık hücre antikoru) ve GAD (glutamik asid dekarboksilaz) antikorları negatif olarak saptandı. Olguların hipoparatiroidizm için bakılan PTH (paratiroid hormon) değeri normal olarak geldi. Ca, P, ALP, 25(OH) Vit D3 değerleri normal seviyelerde tespit edildi. Addison hastalığı için olgu 1 ve olgu 2 ye bakılan sabah kortizol düzeyi, ACTH (Adreno kortikotropik hormon) düzeyi normal, ACA (adrenal korteks antikoru), (21-OH) 21 hidroksilaz antikoru negatif tespit edildi. Çölyak hastalığı için bakılan endomisyal antikor lga seviyesi olgu 1 de yüksek(27 EU/ml) tespit edilirken, olgu 2 de normaldi. Antigliadin antikor lg A, lg G iki olguda da normaldi. Olgu 1 in Vit B12 seviyesi normal seviyelerde iken, olgu 2 de normal seviyenin altında saptandı. Olguların intrinsek faktör antikor, parietal hücre antikorları negatif olarak saptandı. Ayrıca olguların ANA sı (Anti nükleer antikor) negatifti. Her iki olguda saptanan HLA doku grupları tablo 1 de gösterilmekte olup; her iki olguda HLA A24, HLA B48, HLA DR12, 52 ve HLA DQ 5, 7 HLA doku grupları ortak olarak tespit edilmiştir. Olgu 1 de endomisyal antikor lga pozitifliğinin çölyak hastalığı tanısı için yeterli olmadığı, kesin tanı için ince bağırsak biyopsisi, olgu 2 deki vitamin B12 düşüklüğünün vejeteryan olmayan, normal beslenmesi olan çocuklarda otoimmun gastrit, pernisyöz anemi gibi bir çok nedeninin olduğu ve vitamin B12 düşüklüğü için ileri araştırılma yapılması gerektiği belirtilen aile her iki çocuğu için de ileri araştırmayı kabul etmedi ve hastalar kontrole alındı. Bu olgu sunumu öncesi hastalardan ve hastaların ailesinden hastanın fotoğraflarının ve hastaların hastalık bilgilerinin yayın amacıyla kullanılacağına dair onay alındı. TARTIŞMA Otoimmun poliglanduler sendromlar(), klasifikasyonları hala tartışılan ve değişikliğe uğrayabilen antitelerdir. Bugün en son yapılan sınıflamaya göre ler tip1, 2,3, 4 olarak ayrılmakta olup, alopesi her tipte bulunabilmekle beraber en sık tip 3 te görülmektedir (Tablo2)(6). Otoimmun poliglanduler sendrom tip 1 için kronik kandidiyazis, kronik hipoparatiroidizm, otoimmun Addison hastalıklarından en az 2 sinin mevcut olması, tip 2 için, mutlaka otoimmun adrenal yetmezlik olması ve buna ilaveten tip 1 otoimmun DM ve/veya otoimmun tiroid hastalığı olması gerekmektedir. Ayrıca tip 1 ve tip 2 ye eşlik eden diğer otoimmun hastalıklar da bulunabilmektedir (6,9,10). Otoimmun poliglanduler sendrom tip 3 için, mutlaka otoimmun tiroid hastalığı olması ve buna ilaveten Addison hastalığı ve/veya hipoparatiroidizm dışında Türkiye Çocuk Hastalıkları Dergisi / Turkish Journal of Pediatric Disease

Ailesel Alopesi ve Otoimmun Poliglanduler Sendrom Tip3 Familial Alopecia and Autoimmune Polyglandular Syndrome Type 3 233 Tablo2. klasifikasyonu tip 1 Tip 2 tip 3 tip 4 MAJOR KRİTERLER (Tanı koydurucu) *Kronik Kandidiasis, *Kronik Hipoparatiroidizm, *Otoimmun Addison Hastalığı (en az 2 tutulumun olması gerekir) Eşlik edebilen diğer otoimmun hastalıklar MAJOR KRİTERLER (Tanı koydurucu) *Otoimmun Adrenal Yetmezlik (%100) (olmazsa olmaz) ilaveten, *Tip 1 Otoimmun DM ve/veya Otoimmun Tiroid Hastalığı olması Eşlik edebilen diğer otoimmun hastalıklar MAJÖR KRİTER (tanı koydurucu) *Otoimmun Tiroid Hastalığı (olmazsa olmaz) ek olarak, *Addison Hastalığı ve/ ya da Hipoparatiroidizm dışında bir otoimmun hastalığın mevcudiyeti Tip 1,2,3 tanımına uymayan otoimmun poliglanduler tutulum Tip 4 olarak sınıflandırılmaktadır bir otoimmun hastalığın mevcudiyeti gerekmektedir. Betterle ve arkadaşları tarafından 2001 yılında tip 3 ün ayrıntılandırılmış sınıflandırılması yapılmıştır ve tip 3A, 3B, 3C, 3D olarak 4 alt gruba ayrılmıştır (Tablo3) (6,7). Otoimmun tiroid hastalığına ilaveten alopesinin olması tip 3C olarak sınıflandırılmıştır. Ayrıca tip 1, 2, 3 tanımına uymayan diğer tüm otoimmun poliglanduler tutulum kombinasyonları tip 4 olarak sınıflandırılmaktadır (6). Otoimmun tiroid hastalığı toplumda en sık izlenen otoimmun hastalık olup, genel populasyonda %7-8 görülür. Çalışmalarda otoimmun tiroid hastalığına sahip kişilerin %52 sinde başka otoimmun hastalık (komplet) ya da klinik otoimmun hastalık mevcut olmasa bile organ spesifik olan ve olmayan antikorların mevcut (inkomplet) olduğu gösterilmiştir. Buna istinaden toplam populasyonun %3.5-4 ünde komplet veya inkomplet tip 3 mevcuttur (6). Otoimmun poliglanduler sendrom tip 3 daha çok orta yaş kadınlarda görülmekle beraber her yaş grubunda da görülebilmektedir. tip 3 ün etiyolojisi otoimmun, çevresel ve genetik faktörleri içermektedir. Otoimmun poliglanduler sendrom tip 3 ün kalıtım modeli iyi tanımlanmamış olup heterojen bir geçiş gösterdi- Tablo 3. ti 3 alt tipleri. Otoimmun Poliendokrin Sendrom Tip 3 (Betterle2001) Hashimoto Tiroidi İdiyopatik Miksödem Asemptomatik Tiroidit Endokrin Eksoftalmus Graves Hastalığı + + + + * Tip 1 DM * Hirata Sendromu * Premetur ovaryan yetmezliği * Lenfositik hipofitiz * Nörohipofizit Endokrin Hastalıklar 3A * Atrofik gastrit * Pernisyöz anemi * Çölyak hastalığı * Kronik inflamatuar bağırsak hastalıkları * Otoimmun hepatit * Primer bilier siroz * Sklerozan kolanjit Gastrointestinal Sistem 3B * Vitilligo * Alopesi * Otoimmun Trombositopeni * Otoimmun hemolitik Anemi * Anti-fosfolipid Sendromu * Miyastenia Gravis * Stiff-man Sendromu * Multiple Skleroz Deri / hemopoietik / sinir sistemi 3C * SLE * DLE * Miks konnektif doku hastalığı * Romatoid Artrit * Reaktif Artrit * Skleroderma * Sjögren Sendromu * Vaskülit Kollojen Hastalıklar / Vaskülit 3D Cilt 4 Sayı 4 2010 / Vol 4 Number 4 2010

234 F. G. ERDOĞAN ve Ark. ği düşünülmektedir. HLA klas 2 genlerinden HLA DR1, HLA DQA1, HLA DQB1, HLA DR B1 ile ilişki gösterilmiştir, ancak non-hla genler henüz tanımlanmamıştır. Olgularımızda bakılan HLA doku gruplarında ilişkili doku grupları saptanmamıştır. Ayrıca ailesel olguların olması inkomplet penetrasyon gösteren OD bir geçiş olabileceğini düşündürmektedir. Ancak bu inkomplete penetrasyon nedeniyle hastaların birinci derece akrabalarında herhangi bir otoimmun bir hastalık bulunmayabilmektedir (7). HLA-DQ 7 ve HLA DR 4 pozitifliği olan hastalarda alopesi totalis ve alopesi universalis gelişim riskinin artmış olduğu gösterilmiştir (5). Bizim olgularımızın her ikisinde de HLA-DQ7 pozitifliğinin, olguların başlangıçta alopesi areata ile başlayıp bir olguda alopesi totalis, diğerinde alopesi universalis gelişimi ile ilişkili olduğu düşünülebilir. Yani kısaca genetik faktörler hem bu hastalığa yatkınlığı, hem de hastalığın ciddiyetini etkileyebilmektedir. Olgu 1 ve olgu 2 ye yapılan tetkikler neticesinde otoimmun Addison hastalığı, tip 1 DM, hipoparatiroidi düşünülmemiştir. Her iki kardeşin fizik muayenesinde ve öyküsünde kronik kandidiyazis yönünden şüpheli bulgu tespit edilmemiştir. Olgu 1 ve olgu 2 ye TFT, anti Tg, anti TPO, tiroid USG sonuçları ile hashimoto tiroiditi tanısı tanısı konularak pediatrik endokrinoloji bölümü tarafından takibe alınmıştır. Çölyak hastalığı değişik populasyonlarda %1-%5.6 oranında görülebilen genetik otoimmun bir enteropati olup birincisi 8-12 ay, ikincisi 3-4. dekatta olmak üzere bimodal yaş dağılımı göstermektedir ve ortalama tanı yaşı 8.4 tür. Çölyak hastalığı geniş bir spektruma sahip olup gastrointestinal semptomlarla seyreden tipik ve gastrointestinal semptomların olmadığı sessiz ve latent formları bulunmaktadır. Çölyak hastalığının tanısında kullanılan endomisyal antikor lga ve Ig A doku transglutaminaz antikorlarının sensitivitesi ve spesifitesi %95-100 olarak bildirilmektedir. Ancak yine de Çölyak hastalığı için altın standart test ince bağırsak biyopsisi olup, seroloji pozitif gelen hastaların ince bağırsak biyopsisi ile teyit edilmesi önerilmektedir (11-15). Olgu 1 de gastrointestinal semptomlar ve bulgular bulunmamaktadır. Öte yandan Çölyak hastalığına sahip çocuk ve adölesanların sıklıkla cilt problemleri, boy kısalığı, yorgunluk ve davranış bozukluğu gibi ekstraintestinal bulgular ile doktora başvurduğu ve genellikle orta yaşa kadar tanı alamadıkları saptanmıştır (11). Endomisyal antikor lga: 27 EU/ ml(pozitif) gelen olgu 1 de Ig A doku transglutaminaz antikor çalışılamamıştır. Olgu 1 in antigliadin antikor Ig A ve Ig G si normal gelmesine rağmen, endomisyal antikor lga nın Çölyak hastalığı açısından daha spesifik ve sensitif olması nedeniyle bu durum olgu 1 in Çölyak hastalığı geliştirebileceği şeklinde yorumlanmıştır (13). Endomisyal antikor lga sı pozitif olarak gelen olgu 1 de tanıyı doğrulamak için endoskopik ince bağırsak biyopsisi yapılması gerektiği aileye anlatılmıştır. Ancak aile biyopsiyi kabul etmediği için olgu 1 muhtemel çölyak hastalığı açısından takibe alınmıştır. Çocukluk çağında vitamin B 12 eksikliğinin nedenleri besinlerle yetersiz alım, midede intrinsek faktörün yokluğu, gastrik mukoza atrofisi, aklorhidri, serumda intrinsek faktöre ve parietal hücrelere karşı antikorların bulunması, ileumdaki emilimin bozulması ve transkobalamin 2 (TC-2) eksikliği sayılabilir (16). Tip 3 otoimmun poliglanduler sendromda alopesi veya vitiligoya ek olarak tip 1 DM, pernisyöz anemi, atrofik gastrit gibi diğer otoimmun hastalıkların gelişimi beklendiğinden bu hastadaki vitamin B12 eksikliği poliglandular sendromun bir komponenti olarak değerlendirilmiştir. Tanı için altın standart endoskopik biyopsidir. Pernisyöz anemili hastalarda anti IF antikorları %70 ve anti parietal antikorları %55 oranında pozitif tespit edilmekte olup tanı ekartasyonu için yetersizdir (16,17). Vejetaryan olmayan, beslenme bozukluğu olmayan olgu 2 de vitamin B12 nin eksikliğinin araştırılması gerektiği ve özellikle otoimmun poliglanduler sendromu mevcut olması nedeniyle otoimmun atrofik gastrit, pernisyöz anemi yönünden ileri tetkiklerin yapılması gerektiği belirtilen aile ileri incelemeyi kabul etmemiştir. Bu noktada olgu 2 nin vitamin B12 eksikliğinin alopesi areata tanısından 10 yıl sonra geliştiği, bu aradaki yıllık kontrollerinde vitamin B 12 nin normal bulunduğu akılda tutulmalıdır. Literatürlerde de bizim olgularımızda olduğu gibi sadece alopesi veya diğer bir otoimmun hastalık ile başlayıp yıllar içinde diğer otoimmun hastalıkların ortaya çıkması ile otoimmun poliglanduler sendrom tanısı alan olgular bildirilmiştir (18,19,20). Bu nedenle dermatoloji Türkiye Çocuk Hastalıkları Dergisi / Turkish Journal of Pediatric Disease

Ailesel Alopesi ve Otoimmun Poliglanduler Sendrom Tip3 Familial Alopecia and Autoimmune Polyglandular Syndrome Type 3 235 polikliniklerinde sıkça gördüğümüz alopesi areata ve vitiligo hastalarında beraberinde olabilecek otoimmun hastalıklar yönünden araştırılmasının sadece ilk muayenede yapılmaması gerektiği, hastaların takiplerinde de belli aralıklarla yapılmasının gerekli olduğu düşünülmektedir. Bu olgularda olduğu gibi dermatoloji polikliniğinde sıkça karşımıza çıkan alopesi areata ve vitiligo hastaları için en önemli konu, ne zaman ve ne şiddette bir otoimmun hastalık geliştireceğinin bilinmemesidir. Bu nedenle alopesi areata ve vitiligo hastalarında uzun süreli multidisipliner izlemin kaçınılmaz olduğu, alopesi ile başvuran hastalarda nin diğer komponentleri yönünden hastanın ve aile bireylerinin anamnezlerinin detaylı olarak alınması ve zaman içinde eşlik edebilecek diğer otoimmun hastalıklar yönünden gerekli tetkiklerinin yapılması gerektiğini vurgulamak amacıyla bu olgular sunulmuştur. KAYNAKLAR 1 Wasserman D, Guzman-sanchez DA, Scott K, McMichael A: Alopecia areata. International Journal of Dermatology 2007 ;46 :121-131. 2 Hawit F, Silverberg N.B : Alopecia areata in children. Cutis. 2008;82:104-110. 3 Kos L, Conlon J : An update on alopecia areata. Current Opinion in Pediatrics. 2009;21 475-480. 4 Hordinsky M, Ericson M: Autoimmunity : alopecia areata. J Investig Dermatol Symp Proc 2004; 9:73-78. 5 Colombe B.W, Lou C.D, Price V.H: The genetic basis of alopesi areata: HLA associations with patchy alopecia areata versus alopesi totalis and alopecia universalis. J Investig Dermatol Symp Proc. 1999;4:216-219. 6 Betterle C, Zancbetta R: Update on autoimmune polyendocrine syndromes(aps). Acta Biomed 2003;74:9-33. 7 Aung K, Salmon M: Polyglandular autoimmune syndrome, type 3. http://emedicine.medscape.com/article/124398-overview. 8 Obermayer-Straub P, Manns M.P: Autoimmune polyglandular syndromes. Bailliere s Clinical Gastroenterology. 1998;12:293-315. 9 Majeroni BA, Patel P : Autoimmune polyglandular syndrome, type 2. Am Fam Physician 2007;75:667-670. 10 Amerio P, Tracanna M, De Remigis P, Betterle C, Vianale L, Marra M.E, Di Rollo D, Capizzi R, Feliciani C, Tulli A : Vitiligo associated with other autoimmune diseases: polyglandular autoimmune syndrome types 3B+C and 4. Clinical and Experimental Dermatology. 2006;31:746-749. 11 Klapproth J-MA, Yang VW: Celiac sprue. http://emedicine.medscape.com/article/171805-overview. 12 Zawahir S, Safta A, Fasano A : Pediatric celiac disease. Current Opinion in Pediatrics. 2009;21:655-660. 13 Thom S, Longo BM, Running A, Ashley J: A guide to successful diagnosis and treatment. The Journal for Nurse Practitioners. 2009: 244-252. 14 Evans KE, Malloy AR, Gorard DA. Changing patterns of coeliac serology requests. Alimentary pharmacology&therepeutics.2009;2 9:1137-1142. 15 Van den Driesshe A, Eenkhhoorn V, Van Gaal L, De Block C : Type 1 diabetes and autoimmune polyglandular syndrome: a clinical review. Neth J Med. 2009;67:376-387. 16 Glader B : Megaloblastic Anemias. Nelson Textbook of Pediatrics. Ed. Behrman RE, Kliegman RM, Jenson HB. 17. baskı. U.S.A,Elsevier Science 2004;1611-1613. 17 Carmel R: Reassessment of the relative prevalences of antibodies to gastric parietal cell and to intrinsic factor in patients with pernicious anemia. Clin Exp Immunol. 1992;89:74-77. 18 Suzuki C, Hirai Y, Terui K, Kohsaka A, Akagi T, Suda T. Slowly progressive type1 diabetes mellitus associated with vitiligo vulgaris, chronic thyroiditis, and pernicious anemia. Internal Medicine. 2004;43:1183-1185. 19 Shimomura H, Nakase Y, Furuta H, Nishi M, Nakao T, Hanabusa T, Sasaki H, Okamoto K, Furukawa F, Nanjo K : A rare case of autoimmune polyglandular syndrome type3. Diabetes Research and Clinical Practice. 2003;61:103-108. 20 Ugur-Altun B, Arıkan E, Guldiken S, Kara M, Tugrul A : Autoimmune polyglandular syndrome type 3 in monozygotic twins: a case report. Acta Clinica Belgica. 2004;59:225-228. Cilt 4 Sayı 4 2010 / Vol 4 Number 4 2010