ANDROLOJ BÜLTEN TÜRK ANDROLOJ DERNE YAYIN ORGANIDIR



Benzer belgeler
Kombine İntrakavernozal Enjeksiyon ve Görsel Uyarı Testleri nin Erektil Disfonksiyon Tanısında Rolü

PEYRONİE HASTALIĞININ CERRAHİ TEDAVİSİ SURGICAL TREATMENT OF PEYRONIE S DISEASE

Olgu Sunumu. Ömer DEMİR, Adil ESEN. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji Anabilim Dalı

DOĞUMSAL VENTRAL PENİL KURVATÜR TEDAVİSİNDE YENİ BİR YAKLAŞIM A NEW APPROACH FOR MANAGEMENT OF CONGENITAL VENTRAL PENILE CURVATURE

Androlojide Cerrahi Tedaviler. Dr.Ateş Kadıoğlu İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Androloji Bilim Dalı

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

Değerlendirme. Seksüel Anamnez Detaylı bir medikal ve psikolojik anamnez Partnerle görüşme Medikal anamnez Seksüel anamnez

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

D- BU AMELİYATIN RİSKLERİ Bu ameliyatın taşıdığı bazı riskler/ komplikasyonlar vardır. Ameliyattaki riskler:

Androloji Hastalıkları

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

K.S.Ü. MÜHENDİSLİK MİMARLIK FAKÜLTESİ TEKSTİL MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİTİRME ÖDEVİ / BİTİRME PROJESİ DERSLERİ İLE İLGİLİ İLKELER

Dr. Mustafa Melih Çulha

İNFERTİLİTE ANAMNEZ FORMU

2- Bilim ve Danışma Kurulu Onayına Sunulacak Eserlere Đlişkin Yayın

Azospermi Nedir, Belirtileri Nedir, Nas l Tedavi Edilir?

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi. Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü PROJE HAZIRLAMA ESASLARI

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri

Tarifname SARKOPENİ NİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Konjenital penil kurvatür (kordi) tanı ve tedavisi ile ilgili son gelişmeler

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

N-3 Diz Sabitleyici (Posterior Sheel)

Hepinizin bildi i gibi bilgi ça olarak adland r lan günümüzde bilim ve teknoloji alan nda

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Prof. Dr. Erdal Birol Bostanc Sempozyum II. Baflkan

ENDOBUTTON CL ULTRA. Etkili Polyester örgülü sutür (#5 lead and #2 flipping) kullan lm flt r

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ

İÇİNDEKİLER. 1. Projenin Amacı Proje Yönetimi Projenin Değerlendirilmesi Projenin Süresi Projenin Kapsamı...

TÜRK ÜROLOJ DERNE MARMARA III. LAPAROSKOP E T M KURSU

Tablo 3.3. TAKV YES Z KANAL SAC KALINLIKLARI (mm)

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Hasta Rehberi Say 6. KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Kolay okunabilir rehber

PENİL PROTEZ YERLEŞTİRİLMESİ CERRAHİSİNDE KLİNİK DENEYİMLERİMİZ CLINICAL EXPERIENCE OF PENILE PROSTHESIS SURGERY

TÜRK YE DE A LE Ç fi DDET Ülke Çap nda Kriminolojik-Viktimolojik Alan Araflt rmas ve De erlendirmeler

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi.


MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ AKADEMİK DEĞERLENDİRME VE TEŞVİK ESASLARI

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

B-6 Yün Elastik Dirseklik

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 05 Kasım :07 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Kasım :29

Penil Deformiteler. Dr. Ateş Kadıoğlu Androloji Bilim Dalı Üroloji Anabilim Dalı İstanbul Tıp Fakültesi

ADRENAL KORTİKAL KANSER TEDAVİSİNDE LAPAROSKOPİK CERRAHİ

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

B-10 Yün Elastik Ayak Bilekli i

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

Seramik nedir? alfabesi 6

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

P-1 Anatomik Boyun Yast Büyük. P-2 Anatomik Boyun Yast Küçük. Anatomik Yast klar. P-3 Anatomik Boyun Yast Çocuk

Hasta Rehberi Say 11. ÇO UL H POF Z HORMONU EKS KL Orta kolayl kta okunabilir rehber

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri. Sempozyum Dizisi No: 56 Nisan 2007; s Prof. Dr.

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

T.C ATAŞEHİR ADIGÜZEL MESLEK YÜKSEKOKULU

KOMPAKT DUfi ÜN TELER

T.C. BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI YAYINLARI TEŞVİK PROGRAMI UYGULAMA YÖNERGESİ

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

Cerrahi Alan Enfeksiyonu Önleme Talimatı

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

GENEL YARARLAR. Hızlı ve etkin yara iyileştirme Negatif Basınçlı Yara Terapisi

elero SoloTel Kullan m talimat Lütfen kullan m k lavuzunu saklay n z!

T bbi Makale Yaz m Kurallar

BİTİRME ÇALIŞMASI RAPORLARI

UÜ-SK ORGAN VE DOKU NAKLİ PROSEDÜRÜ

Do al Say lar Do al Say larla Toplama fllemi Do al Say larla Ç karma fllemi Do al Say larla Çarpma fllemi Do al Say larla Bölme fllemi Kesirler

standartlar Standartlar ve Sertifikalar sertifika

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler

II. PELV S-ASETABULUM

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL

BAĞDAT CADDESİ LEVENT ACARKENT

NAMIK KEMAL ÜNĠVERSĠTESĠ AKADEMĠK YÜKSELTME VE ATAMALARDA DEĞERLENDĠRĠLECEK BĠLĠMSEL PERFORMANS DEĞERLENDĠRME KRĠTERLERĠ

Prof. Dr. İrfan Orhan Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Üroloji AD, Androloji BD, Elazığ.

2. Kapsam: Bu prosedür erişkin ve çocuk hastanın yoğun bakım ünitesine kabul edilmesinden taburcu edilmesine kadar yürütülen işlemleri kapsar.

1 Veriler. Profis Anchor Şirket: Öneren: Adres: Telefon I Faks: E-posta: Sayfa: Proje: Alt Proje I Pos. No.: Tarih:

BUĞDAY RUŞEYMİ (WHEAT GERM)

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

T.C. KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ TEZ YAZIM KURALLARI

S-1 Silikon Tabanl k 3/4. S-2 Silikon Tabanl k 4/4 nce. Silikon Ürünler. S-3 Silikon Tabanl k 4/4 Mavi Noktal

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

Baflkanl n, Merkez : Türkiye Bilimsel ve Teknik Araflt rma Kurumu Baflkanl na ba l Marmara Araflt rma Merkezi ni (MAM),

ANDROLOJ BÜLTEN TÜRK ANDROLOJ DERNE YAYIN ORGANIDIR

TIPTA UZMANLIK KURULU. 23/06/2010 tarih ve 82 sayılı Karar Sayfa 1 / 14

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

Transkript:

ANDROLOJ BÜLTEN TÜRK ANDROLOJ DERNE YAYIN ORGANIDIR Türk Androloji Derne i Cemil Aslan Güder Sok. dil Ap. B Blok D.1 80280 Gayrettepe, stanbul Tel: 0212 288 50 99 Faks: 0212 288 50 98 E-posta: androloji@androloji.org.tr Web: www.androloji.org.tr TÜRK ANDROLOJ DERNE ADINA SAH B Prof. Dr. Atefl Kad o lu GENEL YAYIN YÖNETMEN Uz. Dr. Memduh Ayd n REDAKTÖR Uz. Dr. Ertan Sakall YÖNET M KURULU Atefl Kad o lu (Baflkan) Bülent Semerci (Genel Yazman) rfan Orhan (Sayman) Ramazan Aflç (Üye) M. Önder Yaman (Üye) Selahittin Çayan (Üye) Mustafa F. Usta (Üye) fiubat 2004 Say 16 2 Ayda Bir Yay nlan r

ilk sayfalar 1/3/04 15:52 Page 2 GENEL YAYIN YÖNETMENİ REDAKTÖR Uz. Dr. Memduh Aydın Uz. Dr. Ertan Sakallı BİLİMSEL KURUL ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Yaşlılık ve Cinsellik Ejakülasyo Prekoks Rekonstrüktif Cerrahi Doç. Dr. Ali Atan Prof. Dr. Ahmet Metin Prof. Dr. Erdal Apaydın ED ve Farmakoterapisi Uz. Dr. Melih Beysel Uz. Dr. Ertan Sakallı Temel Araştırma Doç. Dr. Emin Özbek Psikolojik ED Yrd. Doç. Dr. Hakan Kılıçarslan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Faruk Usta Doç. Dr. Doğan Şahin INFERTİLİTE Varikosel Doç. Dr. Selahittin Çayan Endokrinoloji Uz. Dr. Necati Gürbüz Uz. Dr. Turhan Çaşkurlu Doç. Dr. İsa Özbey Yardımla Üreme Teknikleri Prof. Dr. Kaan Aydos Doç. Dr. Barış Altay Uz. Dr. Lütfi Tunç Obstrüktif İnfertilite Doç. Dr. Hamdi Özkara Doç. Dr. İrfan Orhan Pediatrik Androloji Doç. Dr. Tarkan Soygur II Yrd. Doç. Dr. Kenan Karademir Genetik Uz. Dr. A. Arman Özdemir Yrd. Doç. Dr. Murat Şamlı Kadın İnfertilitesi Prof. Dr. Cihat Ünlü Doç. Dr. Erkut Attar Androloji Laboratuarı Yrd. Doç. Dr. Engin Kandıralı Kim. Gülşen Aktan

ilk sayfalar 1/3/04 15:52 Page 3 KADIN CİNSEL SAĞLIĞI Yrd. Doç. Dr. Sezgin Güvel Yrd. Doç. Dr. Ercan Yeni Doç. Dr. Bülent Alıcı Kadın - Erkek Cinsel Sağlığı ve Erkek İnfertilitesi Hemşire Çalışma Grubu Cerrahi Hastalıklar Kardiyolojik Hastalıklar MSc. Dilek Aygin MSc. Hicran Yıldız Psikiyatri Doç. Dr. Sevim Buzlu MSc. Leyla Küçük Kadın Hastalıkları ve Doğum Prof. Dr. Hediye Aslan Diyabet Doç. Dr. Nezihe Kızılkaya Beji Nöroloji Doç. Dr. Rukiye Pınar Yrd. Doç. Dr. Şeyda Özcan Onkolojik Hastalıklar MSc. Zeynep Kurtuluş Dr. Gülbeyaz Can TÜRKİYE DEKİ ANDROLOJİ YAYINLARI VE KONGRE TAKVİMİ Doç. Dr. Murad Başar Yay nc Küre letiflim Grubu A.fi. Ergen Cinselliği ve Cinsel Eğitim MSc. Birsen Küçük Dikencik MSc. Tülay Yılmaz BİR PORTRE Uz. Dr. Memduh Aydın S racevizler Cad. 43/3 fiiflli 34381 stanbul Tel. : (0212) 219 49 00 Faks : (0212) 230 50 09 www.kure.com.tr Bu yayında ISO 9706: 1994 (Requirements for Permanence) uluslararası standartlarına uygun olarak asitsiz kağıt kullanılmıştır. This publication is printed on acid-free paper that meets the international standart ISO 9706: 1994 (Requirements for Permanence). III

İÇİNDEKİLER Bölüm Editörleri...................................................................................................II İçindekiler........................................................................................................IV Yazım Kuralları....................................................................................................Vİ Başkandan Mesaj.................................................................................................Vİİ ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Peyronie hastalığının cerrahi tedavisi Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, Dr. Öner Şanlı, Dr. İlham Ahmedov, Prof. Dr. Cavit Özsoy................................................1 Kardiyovasküler problemi olan hastalarda cinsel fonksiyonun sağlanması Prof. Dr. Ahmet Metin, Doç. Dr. Önder Kayıgil...........................................................................10 Hipospadias onarımı sonrası seksüalite Doç. Dr. Tarkan Soygür, Dr. Murat Akand...............................................................................13 Peyronie hastalığı olan hastalarda klas I ve II antijen sıklığının prospektif analizi Dr. Fatih Tarhan, Dr. Uğur Kuyumcuoğlu...............................................................................17 Penil protez enfeksiyonlarında tanı, tedavi ve korunma Dr. M. İlker Gündüz, Dr. Bilal H. Gümüş................................................................................18 Erektil disfonksiyon sistemik damar hastalıklarında Iceberg in görünen ucu mu? Prof. Dr. Ahmet Metin, Doç. Dr. Önder Kayıgil...............................................................................20 Erektil disfonksiyonun tedavisinde sildenafil ve vakum etkili cihazların (VED) birlikte kullanımı Dr. Emre Huri, Op. Dr. Mesut Gürdal...................................................................................21 Sildenafil erektil disfonksiyonu olmayan erkeklerde seksüel fonksiyonu düzeltmez ancak postorgazmik refraktör dönemi azaltır Doç. Dr. M. Murad Başar............................................................................................22 Çeşitli hasta subgruplarına ait erektil disfonksiyonda vardenafilin etkinlik ve tolere edilebilirliği Prof. Dr. Ahmet Metin, Doç. Dr. Önder Kayıgil...........................................................................23 Diabetli erkeklerde erektil disfonksiyonun tedavisinde yeni bir fosfodiesteraz inhibitörü, Vardenafil Op. Dr. Ertan Sakallı, Op. Dr. Memduh Aydın............................................................................24 Tadalafil erektil disfonksiyon tedavisi için selektif oral bir fosfodiesteraz 5 inhibitörü Prof. Dr. Güven Sevin, Dr. M. Burak Hoşcan.............................................................................25 Tadalafilin insan spermatogenezi ve üreme hormonları üzerine zararlı etkisi yoktur Dr. Tuncer Şenkul, Op. Dr. Ertan Sakallı.................................................................................27 İNFERTİLİTE Spermatid seçim kriterleri ve klinik kullanımı Biyolog Pelin Balçık................................................................................................29 Y kromozomu ve erkek infertilitesi Yrd. Doç. Dr. M. Murat Şamlı.........................................................................................33 Kemoterapi sonrası oluşan kalıcı azoospermili hastalarda testiküler sperm ekstraksiyonu (TESE) ve ICSI Dr. Sahir Kılıç, Dr. Turgay Akgül.......................................................................................37 Serbest radikaller, antioksidanlar ve infertilite ile klinik ilişkiler Prof. Dr. Kaan Aydos...............................................................................................40 ICSI de akrozomal parçalanmaya gerek var mıdır? Bir elektron mikroskop çalışması Prof. Dr. Cihat Ünlü, Uz. Dr. Murat Sönmezer............................................................................44 İn vitro kapasitasyon sırasında, bir domuz sperm tirosin fosfoproteini olan P32 in ortaya çıkmasında kalsiyumun önemi Doç. Dr. Haluk Erol.................................................................................................46 Leukemia İnhibitör Faktörün (LIF) sperm motilitesi ve canlılık süresine uzun dönem etkisi Doç. Dr. Erkut Attar................................................................................................47 Tekrarlayan perkutan epididimal sperm aspirasyon yönteminin etkinliği Dr. İsmail Cenk Acar................................................................................................48 Gen tedavisi ve reprodüktif tıp Dr. Erman Aytaç...................................................................................................50 IV

İÇİNDEKİLER Randomize bir grup infertil erkeğin sitogenetik ve Y kromozom mikrodelesyonları izlemi Doç. Dr. M. Murad Başar............................................................................................53 Parsiyel AZFc delesyonlarının klinik yansımaları Yrd. Doç. Dr. H. Erdal Doruk..........................................................................................54 Fare testisinde adenovirus yardımlı gen transferinin spermatogenez ve sonraki jenerasyon üzerine etkileri Dr. Burak Özkan...................................................................................................55 Kriptorşidizm ile birlikte olan nonobstrüktif azoospermi tedavisinde testiküler sperm elde edilmesi ile birlikte intrasitoplazmik sperm injeksiyonu başarılıdır Dr. Fatih Fırdolaş..................................................................................................57 Robertsonian translokasyonlu ve konjenital bilateral vaz deferens agenezisi olan bir erkeğin epididiminden alınan spermlerin intrasitoplazmik injeksiyonu ile gerçekleşen doğum Dr. Oğuz Ekmekçioğlu..............................................................................................58 Obstruktif ve nonobstruktif azoospermide testiküler sperm kullanılarak ICSI sonucu doğan çocukların gebelik sonuçları ve neonatal verileri Doç. Dr. Mehmet Dündar............................................................................................59 Obstrüktif azoospermide spermatidlerin kantitatif farklarının tanısal değeri Doç. Dr. İrfan Orhan, Dr. Fatih Fırdolaş.................................................................................61 Erkek subfertilitesinde varikosel tedavisinin etkisinin değerlendirilmesi: Sistematik bir bakış Op. Dr. Ünsal Özkuvancı, Dr. Timuçin Çakır..............................................................................62 Adolesan varikosel tek taraflı bir hastalık mıdır? Dr. Süleyman Ülger................................................................................................63 Varikosel tamirinden sonra azoospermik erkeklerde spermatogenezin sağlanması Doç. Dr. M. Murad Başar............................................................................................65 ASRM 2003 ten varikosel izlenimleri Dr. Mesut Tek, Doç. Dr. Selahittin Çayan................................................................................66 Farede başarılı uterin nakil: Gebelik ve doğum sonrası gelişim Op. Dr. Erkan Eyüpoğlu, Op. Dr. Memduh Aydın..........................................................................69 KADIN CİNSEL SAĞLIĞI Kadın cinsel yaşamında androjenlerin rolü Dr. Ümran Oskay...................................................................................................71 Postpartum dönemde cinsellik ve etkileyen faktörler MSc. Şule Gökyıldız................................................................................................75 Stres üriner inkontinanslı kadınlarda TVT nin seksüel fonksiyonlar üzerine etkisi Dr. Mehmet Gülüm, Dr. Halil Çiftçi....................................................................................78 Kadın cinsel uyarılma bozukluğu tedavisinde sildenafil sitratın etkinliği ve güvenilirliği: Çift kör plesebo kontrollü çalışma Dr. Halil Çiftçi, Yrd. Doç. Dr. Ercan Yeni.................................................................................80 Cinsellik: Kadın ve erkek arasındaki farklar Dr. Ümran Yeşiltepe Oskay...........................................................................................82 Abdominal, vajinal ve laparoskopik histerektominin kadın cinselliği üzerindeki etkileri Araş. Görv. Nesrin Reis..............................................................................................84 Vajinal kan akımının düzenlenmesinde nitrik oksit-siklik GMP yolunun rolü Dr. Bülent Altay...................................................................................................85 Spontan hipertansif sıçanlarda klitoris ve vaginadaki morfolojik değişiklikler Yrd. Doç. Dr. İ. Atilla Arıdoğan, Dr. Onur Özbilen.........................................................................86 6. ESSM (Avrupa Cinsel Tıp Birliği) kongresinde kadın cinsel fonksiyon bozuklukları Yrd. Doç. Dr. Sezgin Güvel...........................................................................................88 TÜRKİYE DEKİ ANDROLOJİ YAYINLARI VE KONGRE TAKVİMİ...............................................................90 BİR PORTRE......................................................................................................92 V

YAZIM KURALLARI 1. Androloji Bülteni, Türk Androloji Derne i'nin resmi yay n organ olup, iki ayda bir yay nlan r. 2. Bültenin amac, erkek ve kad n cinsel sa l, erkek infertiltesinde sürekli bilgi ak fl n sa lamakt r. Bültende kongre ve konferans bildiri özetleri, literatür özetleri ve derlemeler yay nlan r. Derlemeler 4 sayfay, literatür özetleri 1 sayfay aflmayacak flekilde haz rlanmal d r. 3. Yay n için yaz gönderen yazarlar, yaz lar n çeviri içeri inden sorumludurlar. 4. Bültene gönderilen yaz lar, anlam ve yaz m kurallar yönünden incelenecektir. Yay n kurulu yaz larda düzenlemeler yapabilecektir. 5. Bültene gönderilecek güncel makale özetlerinin ak c bir çeviri ile Türk Dil Kurumu Türkçe sözlü ü ve Yaz m Kurallar na uygun olarak yaz lmas gereklidir. Yaz larda bilimsel içeri i bozmayacak flekilde k saltmalar ve düzeltmeler yapma hakk yay n kuruluna aittir. 6. Yaz da kullan lan tablolar numaraland r lmal, bafll k içermeli, tablo alt nda gerekli aç klama yap lmal, yaz içindeki yerleri belirtilmelidir. 7. Sadece standart k saltmalar kullan lmal d r. Bafll kta k saltma kullan lmamal d r. K saltma standart bir ölçüm birimine ait de ilse, metinde ilk kullan ld yerin önünde k saltman n ait oldu u tam terim bulunmal d r. 8. Derlemelerde kaynaklar, metinde geçifl s ras na göre numaraland r lmal d r ve NLM nin Index Medicus ta kulland - format esas al narak haz rlanm fl afla daki örnek stiller kullan lmal d r. 1. Dergiler: 1) Yazar n soyad ve isimlerinin bafl harfleri (nokta); 2) Yaz n n bafll (ilk harf d fl nda tamamen küçük harfle) (nokta); 3) Derginin ad veya Index Medicusa'a göre k salt lm fl flekli; 4) Yay nland y l (noktal virgül); Cilt numaras (arabik) (iki nokta üst üste ve boflluk); lk sayfa (tire) son sayfa (nokta). Örnek: Levine LA, Estrada CR, Storm DW, Matkov TG. Peyronie disease in younger men: characteristics and treatment results.; J Androl. 2003 Jan- Feb;24(1):27-32. 2. Kitaplar: 1) Yazar n ad (nokta); 2) Kitab n ad (nokta); 3) (Varsa) kaç nc bask oldu u (nokta); 4) Yay nland flehir (Birkaç taneyse yaln zca ilki) (virgül); 5) Yay nevi (virgül); 6) Yay nland y l (noktal virgül ve boflluk); 7) lk sayfa (tire) son sayfa (nokta). Örnek: Culley Carson, Roger Kirby, Irwin Goldstein.; Textbook of Erectile Dysfunction Oxfort, Isis Medical Media, 1999; 133-140. 3. Kongre bildileri: 1) Yazar n soyad ve isimlerinin bafl harfleri (nokta); 2) Yaz n n bafll (ilk harf d fl nda tamamen küçük harfle) (nokta); (3) Yay nland bilimsel konferans; 4) Yay nland y l (noktal virgül); Cilt numaras (iki nokta üst üste ve boflluk); lk sayfa (tire) son sayfa (nokta). Örnek: Culley Carson. American contributions to the treatment of erectile dysfunction. ISSIR 2002 / Montreal 26th September 2002;145 9. Güncel makale özetlerinde makale bafll n n alt na orijinal literatürün yazar, yay nland dergi y l ve dergideki sayfa numaras ; makale sonuna ise özetleyenin ad - soyad, çal flt kurum belirtilmelidir. Orjinal literatürün kaynak format, Medline ile birebir olmal d r. 10. Editöre mektuplar, kaynaklarla birlikte 1 sayfay aflmayacak flekilde yaz lmal d r. 11. Yaz lar Word for Windows format nda, e-mail olarak androloji@androloji.org.tr adresine gönderilmelidir. VI

BAŞKANDAN MESAJ Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu 2004 e bafllarken, Androloji derne i genel kurulu 01.12.2003 tarihinde topland ve Dr. Muammer Kendirci yerine Yrd. Doç. Dr. M. Faruk Usta yönetim kuruluna seçildi. Derne in e itim, bilim ve teknoloji politikas kapsam nda Ankara, stanbul ve zmir de yap lacak olan Androloji Sürekli E itim Program elinize ulaflm flt. Dernek ilk kez stanbul d fl nda ( Ankara- zmir) sürekli e itim toplant lar düzenlemektedir. Bu toplant lar androlojinin ayr nt l biçimde tart fl lmas için t pta uzmanl k ö rencileri, uzmanlar ve androlojiyle ilgilenenler için bir flanst r. Bülten deki sürekli geliflim ve de iflimi her say da yafl yorsunuz. Bültene ISSN numaras al nmas n takiben bülten hakemli dergi kapsam na girecektir. Bültenin sizin derginiz oldu unu hat rlat r ve bülten için çal flmak isteyen herkezin kat lmas yla bizleri onurland raca n vurgulamak isteriz. Nisan say s nda görüflmek üzere. VII

Derleme ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Peyronie hastalığının cerrahi tedavisi Dr. Öner Şanlı, Dr. İlham Ahmedov, Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu İstanbul Tıp Fakültesi, Androloji Bilim Dalı Peyronie hastal, penisin tunika albuginea ve komflu erektil dokuda fibrozis ile seyreden ba dokusu hastal - d r (1,2). Hastal n stabil ve instabil olmak üzere iki dönemi vard r. Hastal k instabil dönemde ereksiyon s ras nda a r, peniste deformite ve peniste palpabl nodül semptomlar n n biri ya da birkaç ile ortaya ç kmaktad r. Stabil dönemde ise penil deformite ve nodül boyutlar kal c hale gelip, a r kaybolmaktad r. nstabil dönemden stabil döneme geçifl, semptomlar n ortaya ç kmas ndan 12-18 ay sonra olmaktad r (3,4). Tedavi seçiminde olgular n hangi dönemde oldu unun bilinmesi önem tafl maktad r; çünkü hastalar n %13 ünde semptomlar n spontan kaybolabildi i, buna karfl l k %50 inde instabil dönemde progresyon görülebildi i bildirilmektedir (5,6). Bu nedenle Peyronie hastal nda cerrahi tedavi hastal n stabil döneminde düflünülmelidir (7). Peyronie hastal nda penil kurvaturun cerrahi olarak düzeltilmesi, medikal tedaviden fayda görmeyen stabil dönemdeki hastalarda uygulanmal d r (7). Peyronie hastal nedeni ile ciddi deformitesi oldu u için vajinal penetrasyonda güçlük çeken hastalar n yan nda minimal deformitesi oldu u halde erektil disfonksiyonu bulunan hastalarda da cerrahi tedavi düflünülmelidir. S kl kla, 30 den düflük kurvaturlar vajinal penetrasyona olanak tan rken, 45 den fazla kurvaturlar hasta ve partneri için rahats zl k verici olmaktad r. Genellikle ventral deformite, vajinal penetrasyon için dorsal ve lateral deformiteden daha fazla güçlü e neden olmaktad r. Peyronie hastal n n cerrahi tedavisi için endikasyonlar, 1 y l aflk n süredir ciddi kurvaturu veya indentasyonu olan hastalar, deformite nedeni ile seksüel güçlü ü bulunan hastalar, ciddi penis k salmas olan hastalar veya bunlar n çeflitli kombinasyonlar olarak say labilir (3). Cerrahi tedavi alternatiflerine karar vermeden önce, mutlaka penisin erektil kapasitesine yönelik de erlendirmeler yap lmal d r. Bunun için olgulardan ayr nt l seksüel ve medikal anamnez al nd ktan sonra erektil fonksiyon de erlendirmesine geçilir. Bu amaçla hastalara IIEF (Uluslar aras erektil fonksiyon de erlendirme formu) uygulan r. Toplam skoru 10 un alt nda olan hastalar n a r ED a sahip oldu u kabul edilir ve bu hastalara CIS (kombine injeksiyon ve stimulasyon testi) renkli Doppler USG yap l r. Bu incelemelerin sonuçlar na göre cerrahi tedavi karar verilen olgular rekonstrüktif cerrahi ya da penil protez implantasyonu ve/veya rekonstrüktif cerrahi modalitelerinden birisine aday olmaktad rlar. CIS testi, (+) sonuç veren ya da intrakavernozal vazoaktif ajan injeksiyonu ile beraber vakum ereksiyon cihaz uygulamas sonucu tam ereksiyon elde edilen olgularla veya renkli Doppler ultrasonografi tetkikinde hafif-orta vasküler patoloji saptanan hastalar rekonstrüktif cerrahi aday olarak belirlenirler (8-10). Penil implantlar ve/veya remodelling cerrahi ise sadece Peyronie hastal ile beraber medikal tedaviye cevaps z renkli Doppler ultrasonografide a r vasküler yetersizlik tespit edilen hastalara önerilmelidir. Peyronie hastal n n cerrahi tedavisi 2 bafll k alt nda incelenebilir. 1- Rekonstrüktif cerrahi: A- Tunikan n konveks taraf n n k salt ld prosedürler. B- Tunikan n konkav taraf n n uzat ld prosedürler. 2- Penil protez yerlefltirilmesi ± penisin yeniden flekillendirilmesi (remodeling). 1-Rekonstrüktif cerrahi A-Tunika n n konveks taraf n n k salt lmas 1) Wedge rezeksiyon: Tunikan n k salt ld prosedürler, penisin konveks yüzüne, pla n karfl taraf na yap l r. Bu tip prosedürlerin uygulamas kolayd r ve ventral kurvatur d fl nda ciddi cerrahi tecrübe gerektirmez, ancak hasta seçimi önemlidir deal hasta yeterli erektil kapasitesi ve penis uzunlu u olan, kum saati deformitesi bulunmayan 1

ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Derleme PEYRONIE HASTALI I Akut faz (Medikal tedavi) 12-18 ay Kronik faz Stabil (>3 ay) penil deformite Erektil kapasitenin de erlendirilmesi Erektil disfonksiyon Yeterli erektil kapasite ICI ve/veya VD (-) yan t ICI ve/veya VD (-) yan t Penil protez implantasyonu Rekonstrüktif cerrahi fiekil 1. Peyronie hastal için uygulanan algoritm hastalard r (3). Bu konuda kullan lan ilk cerrahi teknik 1965 y l nda Nespit taraf ndan tan mlanm flt r (11). Bu teknikte kurvaturun kontrlateralindeki korpus kavernozum tunika albugineas, konkavitenin maksimum oldu u noktada elipsoid tarzda rezeke edilip, ard ndan primer olarak süture edilmektedir. Nespit tekni i zamanla modifiye edilerek çok say da otör taraf ndan uygulanm flt r (12-16). E er ventral yönde kurvatur varsa, derin dorsal ven eksize edilerek nörovasküler demet ince bir diseksiyon ile kald r l r ve ortaya ç kan dorsal tunikaya yukar da belirtilen flekilde korporoplasti yap l r. Tek bir büyük elips ç karmak yerine, multipl küçük elipsler de ç kar larak bu ifllem yap labilir. fllem sonras nda mutlaka Buck fasyas kapat lmal d r. Bu teknikle yap lan doku rezeksiyonu s ras nda nörovasküler demet veya korpus spongiozumda cerrahi yaralanmalar ortaya ç kabilmekte ve rezeksiyonun fazla yap lmas na ba l olarak yeniden penil kurvatur geliflti i görülebilmektedir (17). Nespit ve modifiye Nespit tekniklerinin bu sak ncalar göz önüne al narak cerrahi alternatifler gelifltirilmeye çal fl lm flt r. Nesbit ilk defa konjenital penil kurvaturda, e rili in karfl taraf ndaki tunikan n elips fleklinde eksizyonunu (wedge rezeksiyon) ve defektin primer olarak süture edilmesi yöntemini tan mlad ktan sonra bu teknik Peyronie hastal için de uygulanmaya bafllanm flt r (11,14). Bir vaka serisinde bu teknik ile kurvaturu düzeltilen 359 hastan n 295 (%82) inin rahatl kla cinsel iliflkiye girebildi i bildirilmifltir (18). Literatürde Nespit prosedürünün uygulanmas ile yüksek baflar ve düflük morbiditenin bildirildi i pek çok çal flma mevcuttur (18,19). Ancak zamanla Nesbit prosedürü ile zamanla hasta memnuniyetinin azald görülmüfltür. Bunun nedeni asl nda tunikan n k salt ld tüm giriflimlerde görülen penis uzunlu undaki k salmad r. Bu yöntem ile iliflkili di er önemli komplikasyonlar, erektil disfonksiyon, penil hematom, peniste indentasyon ve 2

Derleme ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI his kayb ile sütur granülomudur (19). Nespit prosedürü önce Lemberger, daha sonra Yachia taraf ndan modifiye edilmifltir. Bu yaklafl mlarda tunikadan elips fleklinde parça ç kar lmas n n yerine, korpus kavernozuma küçük longitüdinal insizyonlar yap l r (20,21). Bu insizyonlar Heineke-Mickulicz tipinde, tunikan n boyuna insize edilip, enine dikilmesi fleklindeki bir kapatmad r ve tunikadaki aç y düzeltecek flekilde yap l r (resim1). Bu ifllem Allis klempinin diflizleri aras na 11 numara bistüri ile insizyon yap larak gerçeklefltirilebilir. Büyük bir tunika bölümünün eksizyonundaki kadar belirgin bir düzelmeye izin vermez ancak greft ifllemine yard mc olarak yap labilen çabuk ve kolay yap labilen bir ifllemdir (22). Bu metod ile hafif e riliklerde %79-95 aras nda de iflen hasta tatmin oranlar bildirilmifltir (22-24). 2) Penil plikasyon: Tunika n n wedge rezeksiyonu veya insizyonu nörovasküler demetin ve korpus kavernozumun genifl diseksiyonunu gerektirir. Bunun yerine kurvaturun düzeltilmesinde, papaverin veya alprostadil ile sa lanan ereksiyon halindeki penise yap lan penil plikasyon daha non-invaziv bir metottur. lk olarak 1983 y l nda Jonas, ard ndan 1985 y l nda Ebbehoj konjenital penil kurvatur tedavisinde plikasyon tekni ini kullanm fllard r (23,26). 1989 y l nda Breza taraf ndan yap lan penil nörovasküler demetin tan m nda; derin dorsal ven ile her iki yan ndaki dorsal arterlerin aras nda 3 mm lik mesafe bulundu u ortaya konulmufltur (26). Donatucci ve Lue bu anatomik tan mdan yola ç karak, nörovasküler demeti disseke etmeden uygulanan bu basit tekni i gündeme getirmifllerdir (27). Bu teknikte, operasyona bafllanmadan 19 G kelebek i ne kullan larak serum fizyolojik enjeksiyonu yoluyla penisin artifisyel ereksiyonu sa lan r. Böylece kurvaturun yönü ve derecesi peroperatif olarak da tespit edilir. Ard ndan sirkumsizyon insizyonu yap larak penisin cilt-ciltalt dokular penis köküne kadar diseke edilir. Ventrale do ru olan kurvaturlarda, plikasyon süturlar penisin dorsaline konulaca ndan nörovasküler demetin travmatize edilmemesine özellikle dikkat edilmelidir. Bunun için derin dorsal ven ile her iki yan ndaki derin dorsal arter aras ndaki yukar da bahsedilen 3 mm lik mesafeye plikasyon süturlar konulmal d r. Lateral penil kurvaturu olan hastalarda ise, kurvaturun oldu u taraf n kontrlateralindeki Buck fasyas aç l r ve korpus kavernozum tunika albugineas Allis klemp ile tutularak deformite düzeltilir (3,28,29). Ard ndan emilmeyen No:0 polyester (Ethibond, Dacron, Surgidac) sütur materyali kullan larak, Allis klemp ile tutulan tunika albugineada oluflan difl izleri yard m ile, her biri, birbirinin içerisinden geçen ve doku büzüflmesini önlemek amac ile 0.5 cm den genifl olmayan iki adet plikasyon süturu konulur (28,29). Ard ndan tekrar penisin artifisyel ereksiyonu sa lanarak kurvaturun düzelip düzelmedi i gözlenir. Kurvaturun düzelmedi i durumlarda tam düzelme sa lanana kadar plikasyon süturlar na devam edilir. Operasyon sonras mutlaka en az yedi-on gün süre ile gevflek elastik bandaj uygulamas yap lmal d r. Penil plikasyon operasyonlar nda abzorbe edilen sütur materyalleri kullan ld nda, sütur materyallerinin abzorpsiyonu sonras, penil kurvaturun baz hastalarda nüks etti- i bildirilmifltir. Bu nedenle, bu tip cerrahide abzorbe edilmeyen sütur malzemeleri kullan lmal d r. Peyronie hastal n n tedavisinde konveks taraf n k salt lmas n amaçlayan cerrahi yöntemlerin hepsinin amac, ereksiyon s ras nda tamamen düz bir penis sa lamakt r. Bunun için tunika albuginea n n basit plikasyonu kolay uygulanabilir emniyetli ve nispeten atravmatik bir yöntem olmas nedeni ile konjenital penil kurvatur tedavisinde oldu u gibi hafif derecede e rili i olan Peyronie hastal nda da tercih edilecek cerrahi tedavi alternatifi olmal d r. Bu basit yöntem baz merkezlerde 30 dakikada lokal anestezi ile ayaktan yap lmaktad r. Dokular n insizyonunu, nörovasküler demetin veya uretran n diseksiyonunu gerektirmez. Literatürde bu konudaki hasta tatmini %38 ile %100 aras nda de iflmektedir (3,30-33). Plikasyon tedavisi, vasküler patolojinin olmad ve penil kurvaturun 60 nin alt nda oldu u hastalara uygulanmas önerilmektedir. Buna karfl n, penil kurvaturun 60 nin üzerinde oldu u ya da kum saati deformitesi gibi kompleks deformitelerin bulundu u olgularda ise rekonstrüktif prosedürlerin daha yararl olaca bildirilmifltir. Penil plikasyonun komplikasyonlar peniste k salma, peniste çentiklenme, erektil disfonksiyon, sütur granülomu ve penis cildi alt nda süturlar n palpe edilmesi olarak say labilir (31-33). B- Tunikan n konkav taraf n n uzat lmas Peyronie hastal n n cerrahi tedavisinde di er bir yöntem pensin konveks taraf ndaki tunikan n rekonstrüktif yöntemlerle uzat lmas d r. Temel prensip tunikan n fibrotik konveks taraf ndaki pla n eksize veya insize edilmesi 3

ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Derleme Resim 1. A, B: Nespit prosedürü, yachia modifikasyonu. Boyuna insize edilen tunika (A), enine dikilir (B). ve greftleme fleklindedir. Tunikan n uzat lmas ve greftlenmesi, ciddi deformite nedeni ile penisi k salan, çentiklenme nedeni ile deforme penisi bulunan veya kum saati deformitesi bulunan hastalarda endikedir (3). Ayn zamanda bu prosedür, di er cerrahi yöntemlere ra men nüks gösteren hastalarda da uygulanabilir. Bu tip operasyonlar n uygulanmas oldukça zordur ve cerrahi tecrübe gerektirir. Peyronie hastal nda, rekonstrüktif cerrahinin geliflim dönemlerinde standart yaklafl m pla n eksize edilmesi ise de, günümüzde plak eksizyonundan sonra geliflen yüksek ED oran, greftin kontraktürü, geç nüksler ve kötü uzun dönem sonuçlar nedeni ile plak eksizyonu günümüzde tavsiye edilmemektedir (35-38). 1991 de Gelbard ve Hyden plak insizyonu ve greftlemesini, eksizyonun yerine önermifller ve böylece plak eksizyonunun getirdi i komplikasyonlar n azald n bildirmifllerdir (39). Tunika ve alt ndaki erektil dokuda fazla bir eksilme olmad ndan daha iyi bir post-operatif rijidite sa lanmaktad r. Peyronie hastal n n rekonstrüktif cerrahisinde di er önemli bir nokta ise, dorsal kurvaturlarda nörovasküler demetin plak üzerinden diseksiyonudur. Bu ifllem nörovasküler demetin lateralinden ve medialinden olmak üzere iki flekilde yap labilir. stanbul T p Fakültesi nde bu ifllem için medial diseksiyon tercih edilmektedir. Bunun nedeni, lateral diseksiyonda nörovasküler demetin plak üzerinden kald r lmas n n zor olmas ve bu esnada s kl kla bir k s m pla n nörovasküler demetin alt nda b rak lmas d r (resim 2). Dorsal venin her iki taraf ndan laterale do ru gidilerek yap lan medial diseksiyonda ise, plak üzerindeki yap lar n tam anlam ile diseksiyonu mümkün olmaktad r. Peyronie pla tam anlam ile ortaya ç kar ld ktan sonra, plak üzerine yap lan H fleklindeki bir insizyon ile kurvatur düzeltilir (40,41). Yerlefltirilmesi planlanan ve uc uca eklenerek haz rlanan greft materyali, kurvaturun düzelmesi ile oluflan defekte oturacak flekilde, 4:0 polydioxanone (PDS) sütur materayali ile (ven grefti ise endotel yüzü afla- da olacak flekilde) kontinü olarak dikilir. Resim 2. Dorsal kurvaturlarda Peyronie pla n n medial diseksiyonu ile nörovasküler demetin mobilizasyonu. Hastal kl tunikan n bir baflka materyal ile de ifltirilmesi ise, 1974 y l nda Horton ve Devine taraf ndan dermal greftin önerilmesine kadar oldukça baflar s zd (35,36). Dermal greft ile uygun hastalarda, uzun dönemde görülen erektil disfonksiyona ra men baflar l sonuçlar bildirilmifltir (38). Ancak dermal greftin al nmas zor oldu undan ve ikinci bir insizyon ile gereksiz morbidite yarat ld ndan dolay, pek çok araflt rmac alternatif greft materyalleri gündeme getirmifltir. Bunlar, tunika vajinalis, safen ven, dura mater, fascia lata ve pek çok sentetik materyal olarak 4

Derleme ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI say labilir (42). Günümüzde kullan labilecek pek çok do al ve sentetik materyal bulunmas na ra men, henüz mükemmel bir greft materyali elde edilememifltir. Plak insizyonu sonras kullan lacak olan greft kolay elde edilebilen (haz r paketlenmifl ve de iflik boyutlarda), fleksibl, tunikay kolayca kapatabilen, komplian, yeterince sert ve gergin (anevrizma oluflumunu engellemeli), kolay dikilebilen, yabanc cisim reaksiyonu yapma riski olmayan (düflük antijenik özellik) ve ucuz bir materyal olmal d r (42). Peyronie hastalar n plak eksizyonu ve greftleme ile ilk tedavi eden kifli Lowsley ve Boyce dur (43). Lowsley ve Boyce, plak eksizyonu sonucu oluflan defekti ya grefti ile kapatm fllar ve %66 l k baflar oran bildirmifllerdir. Araflt rmac lar n serilerinde en yüksek baflar genç ve dorsal kurvatur olan hastalarda tespit edilmifltir. Daha sonra Devine ve Horton un dermal grefti her ne kadar elastik ve güçlü bir greft ise de, greft alt nda hematom ve buna ba l sekonder fibrozis oluflumu, ayr ca dermis alt ndaki ya dokusuna ba l sebase kist oluflumu söz konusu olabilmektedir (36). Yine de dermal greftin uyguland serilerdeki baflar %70 84 aras nda de iflmektedir (44-47). Peyronie hastal nda kullan lan ilk otolog materyallerden birisi olan kadaverik duramater, tunikaya çok benzeyen kal nl ve komplians olmas na ra men yavafl virus ve prion infeksiyonu riski nedeni ile günümüzde kullan lmamaktad r (48). Di er bir otolog materyal olan kadavra perikard ilk olarak Hellstrom ve arkadafllar taraf ndan 11 hastada kullan lm fl, 14 ayl k takip sonucunda 9 hastada penisin tamamen düz oldu u ve 3 hastaya operasyon sonras geliflen ED neden ile penil protez tak ld rapor edilmifltir (49). Chung ve arkadafllar ise modifiye Horton-Devine prosedürünü uygulad klar ve greft materyali olarak dermis ve kadaverik perikard kulland klar hastalar karfl laflt rd klar çal flmalar nda fonksiyonel sonucu ve hasta tatminini benzer bulmufllar ancak kadaverik perikard ile operasyon süresinin 20 dakika k sald n bildirmifllerdir (50). Levine ve Estrada ise 40 vakal k serilerinde insizyon ve perikard grefti ile peniste %98 oran nda tam düzelme bildirmifllerdir (74). Ayr ca, bu hastalar n %30 unun penil ereksiyon için oral farmakoterapiye gereksinim duydu u rapor edilmifltir. Kadaverik perikard ile yap lan invitro bir çal flmada ise kadaverik perikard ile greftleme yap lm fl 10 s çan 4 ay süre ile takip edildi inde, kavernozal sinir stimulasyonu ile hepsinin yeterli erektil kapasiteye sahip oldu u görülmüfl, histopatolojik incelemede ise plak çevresinde hafif-orta derecede fibrozis meydana geldi i tespit edilmifltir (51). Kadaverik perikard n bir asellüler matriks olmas ve içerisinde normal tunikan n geliflebilece i bir iskelet görevi görmesi en büyük avantaj d r. Ayr ca tunikaya benzer flekilde randomize da lan kollojen lifleri dikifl tutan ve sorunsuz iyileflen sa lam bir çat oluflturmaktad r. Kadaverik perikarda benzer flekilde, kadaverik fasya lata da iyi tolere edilebilen, minimal morbiditeli ve düflük miktarda doku reaksiyonu gösteren bir greft materyalidir (52). Son y llarda kullan m önerilen di er greft materyalleri de domuz jejunal submukozal dokusu ve kollajen örgüsüdür (53,54). Knoll, ilk greft materyali ile 12 hastan n 11 inde, 11 ayl k takip sonucunda baflar l sonuç elde etmifltir. Bu hastalar n intrakavernozal injeksiyon tedavisi alan birisi haricinde tamam n n potent oldu u bildirilmifltir (53). Lahme ve ark. lar ise, kollajen örgüsünü kulland klar 19 hatan n 25 ayl k takibi sonucunda, objektif ve subjektif düzelmeyi s ras ile %83 ve %72 olarak bildirmifllerdir (54). Penil plak eksizyonu/insizyonu ile birlikte oluflan defektin kapat lmas nda çeflitli greftlerin veya flebin patch olarak kullan ld baz serilerdeki sonuçlar tablo 1 de özetlenmifltir. Peyronie hastal n n rekonstrüktif cerrahisinde en s k kullan lan greft materyali ven greftleridir. Korpus kavernozumu bir kan damar olarak düflünürsek, tunika albuginea damar duvar n oluflturmaktad r. Bu nedenle greft materyali olarak ven greftlerinin kullan lmas n n bir tak m avantajlar bulunmaktad r. Bunlar flu flekilde say labilir: 1-Endotelin üretti i nitrik oksit gibi antikoagülan maddeler greft alt nda hermatom oluflumunu engeller. 2-Ven kal nl tunika kal nl ile hemen hemen ayn d r. 3-Venin muskuler tabakas ve elastik lifleri, grefte iyi bir elastisite sa lamaktad r. 4-Venin kal nl 1 mm den az oldu u için, beslenmesini korpus kavernozum lümeninde bulunan kanla sa layabilir, bu sayede operasyon sonucu greftte oluflan kontraktür engellenir (55). Bu hali ile venöz greftlerin en az intrakavernozal fibrozise neden olan greft materyali olduklar söylenebilir. Di er taraftan ikinci bir insizyona gereksinim duyulmas, bacakta veya uylukta hematom veya lenfosel oluflumu ve koronerler için ileride gerekebilecek greft kayna nda azalma gibi bir tak m dezavantajlar da vard r. lk olarak Brock ve ark. lar insizyon ve derin dorsal ven grefti kulland klar 24 hastada %90 oran nda baflar elde 5

Erkek(1-28) 1/3/04 16:02 Page 6 ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Derleme Tablo 1. Penil plak eksizyonu / insizyonu ile birlikte oluflan defektin kapat lmas nda çeflitli greftl ve fleblerin yama olarak kullan ld baz serilerdeki sonuçlar (9,50): Çal flma Lowsley & Boyce (35) Wild (36) Austoni (37) Bruschini & Mitre (67) Horton (46) Das (68) Collins (41) Gelbard & Hayden (39) Gelbard (68) Brock (56) Ganabahti (69) Faerber & aysa (70) El-Sakka &Lue (57) Krisnamurti (71) Kad o lu (47) Burnett (52) Akkufl (72) Helstrom (49) Levine (74) Knoll (53) Lahme (54) Kad o lu (2003) Hasta say s Cerrahi teknik Baflar oran (%) 33 50 400 4 110 15 17 12 69 24 16 9 112 17 20 1 50 11 40 12 18 45 Eksizyon + Serbest ya grefti Eksizyon + dermal greft Eksizyon + dermal greft Eksizyon + Muskuler aponöroz Eksizyon +dermal greft Eksizyon +tunika vajinalis grefti Eksizyon +liyofilize duramater nsizyon + temporal aysa grefti nsizyon + tunika vajinalis grefti nsizyon +derin dorsal ven grefti nsizyon +gortex nsizyon + dacron nsizyon + safen ven grefti nsizyon + dermal flep nsizyon safen ven grefti nsizyon + aysa lata grefti nsizyon safen ven grefti nsizyon + pericardium grefti nsizyon + pericardium grefti nsizyon + ince barsak submukozas Parsiyel eksizyon + kollajen örgüsü nsizyon + safen ven grefti 78 70 93 100 84 100 41 100 80 90 100 100 96 100 95 100 95 81.8 98 100 83 82.2 etmifllerdir (56) (resim 3). Daha sonra Lue ve arkadafllar 112 hastada greft materyali olarak safen veni kullanm fllar peniste %95 oran nda düzelme bildirilmifllerdir (57). Ayr ca yazarlar, hastalar n %83 ünde penis uzunlu unun de iflmedi ini ve hastalar n %88 inde preoperatif döneme göre de iflmeyen ya da daha iyi olan ereksiyon kalitesi bulundu unu tespit etmifllerdir. Hastalar n %13 ünde ise erektil fonksiyonda azalma olmufltur. Benzer flekilde Mon- torsi ve ark. lar da 50 vakal k plak insizyonu ve safen ven greftleme deneyiminde, %14 oran nda minör rezidüel kurvatur, %6 oran nda nüks saptam fllard r. Hastalar n %40 nda peniste k salma saptan rken, hiçbir hastada belirgin k salma saptanmam flt r (58). stanbul T p Fakültesi deneyiminde ise 45 hastaya plak insizyonu ve venöz greftleme yap lm flt r. Bu hastalar n ortalama yafl ve hastal k süresi s ras ile 54.3±11.7 (22-71) y l ve 24.9±16.1 ay (13 ay-5y l) Resim 3 A, B. Safen ven yamas konulmufl hasta, intraoperatif görünüm. A-Ven yamas konulmadan önce. B-Ven yamas konulduktan sonra. 6

Derleme ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Tablo 2. Çeflitli serilerdeki plak insizyonu ve venöz greft sonuçlar Rezidüel kurvatur Azalm fl potens Peniste k salma El-Sakka (57)%4 %12 %17 Montorsi (58)%20 %6 %40 Ralph (73)%15 %20 %25 Kad o lu (47)%20 %5 %0 Akkufl (72)%7 %9 %26 Kad o lu (2003)%15.5 %13.3 - Montorsi (59)%30 %22 %100 olarak bulunmufltur. Hastalar n %82.2 (32) sinde ortalama 18.5±7.4 ayl k takip sonucunda tam düzelme bildirmifltir. Bu grupta bir hastada penil hipoestezi görülmüfltür. Tam düzelmenin görülmedi i 7 (%15.5) hastada ise rezidüel kurvatur geliflmifltir. Rezidüel kurvatur geliflen hastalardaki komplikasyonlar ise 1 (%2.5) hastada greft sahas nda bulging, 1 (%2.5) hastada potens kayb ve 3 (%7.7) hastada penil hipoestezi olarak tespit edilmifltir. Plak insizyonu ve greftleme uygulanan hastalar n %80 (36) i operasyondan tatmin olduklar n belirtirken, uygulanan cerrahi tedaviden memnun olmayanlar n oran ise %20 (9) olarak saptanm flt r. Cerrahi tedaviden tatmin olmayan hastalar incelendi- inde, bu hastalar n 2 sinde rezidüel kurvatur bulundu u, 1 hastada bulging geliflti i, 1 hastan n potensini kaybetti- i ve 5 hastan ise penil enjeksiyon tedavisi ile yeterli ereksiyonu sa layabildi i görülmüfltür. Yukar da bahsedilen serilerde görülen en önemli üç komplikasyon rezidüel kurvatur oluflumu, potenste azalma ve penisteki k salmad r. Bu komplikasyonlarla iliflkili çeflitli serilerdeki veriler tablo 2 de verilmifltir. K sa-orta dönemdeki bu komplikasyonlar uzun dönemde inceleyen tek karfl laflt rmal çal flma Montorsi ve arkadafllar taraf ndan yap lm flt r (59). Yazarlar yukar da bahsedilen 50 vakal k serilerini, 5 y l sonra yeniden de erlendirmifller ve 36 (%72) peniste tam düzelme oldu- unu, 6 (%12) hastada nüks meydana geldi ini, 8 (%18) hastada ise minör rezidüel kurvatur bulundu unu saptam fllard r. Bunun yan nda, hastalar n s ras ile %38 ve %36 s nda penil Doppler ile NPT de erlendirilmesinde patolojik bulgular tespit edilmifltir. Ayr ca yazarlar taraf ndan, insizyonel venöz greftleme prosedürünün uzun dönemde ciddi orgazmik bozukluk ve hasta tatminsizli i ile iliflkili olabilece i rapor edilmifltir (59). Peyronie hastal n rekonstrüktif cerrahisinde kullan labilecek en ideal greft materyali, tunikan n kendisidir. Bu nedenle, asellüler tunika albuginea matriksi gelecek vaad etmektedir. Wefer ve ark. lar asellüler tunika albuginea matriksini greft materyali olarak kulland klar deneysel çal flmada, histopatolojik olarak hiçbir doku rejeksiyonu izi bulamam fllar ve gerçek tunika ile asellüler matrik aras ndaki kollajen miktar n benzer bulmufllard r (60). Asellüler tunika albuginea matriksi üzerinde yap lacak hücre kültürü ile elde edilecek tunika, ideal greft aday olacakt r. Bu konudaki çal flmalar çeflitli merkezlerde devam etmektedir. 2- Penil protez implantasyonu ± penisin yeniden flekillendirilmesi (remodeling) Peyronie hastal ve medikal tedaviye cevaps z a r vasküler yetersizli i bulunan hastalar hemen her zaman plak insizyonu yap larak veya yap lmaks z n penil protez implantasyonu ile tedavi edilirler. Peyronie hastal nda penil protez yerlefltirilmesi ile hasta tatmini %65-100 aras nda de iflmektedir (61-64). Hafif-orta derecede e rili i olan ço u hastada penil proteze ilave ek cerrahi müdahaleye gerek kalmaks z n düzeldi i belirtilmektedir. Bu gibi olgularda Wilson manevras denenebilir (65). Bu tekni e göre her iki penil protez silindiri korpus kavernozuma yerlefltirildikten sonra protez parçalar aras ndaki ba lant lar kontrol edilir ve protez maksimum düzeyde fliflirilir. Pompa skrotuma yerlefltirilmeden önce pompaya giden tüpler klempe edilir ve penis plak düzeyinde penil kurvaturun ters yönünde güçlü bir flekilde k vr larak 3 dakika süre ile tutulur. Genellikle bu esnada y rt lma sesi duyulur. Kurvatura sebep olan plak dorsalde ise nörovasküler yap lara zarar vermemek için Wilson manevras yap lmaz, nörovasküler yap kald r larak plak insizyonu yap l r. Bu manevra fibrotik plaklar n y rt l p ayr lmas na ve penisin düzleflmesine neden olur. Optimum sonuç için manevran n birkaç defa tekrarlanmas önerilmektedir. Ayr ca her ifllem öncesi pompa maksimum düzeyde fliflirilip korpus kaver- 7

ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Derleme nozunlar geniflletilmeye çal fl lmal d r. Wilson manevras - n n AMS Ultrex protezi ile yap lmas önerilmez. E er Wilson manevras sonras kurvatur 20 den fazla ise, protez üzerinden kurvatur taraf ndaki tunikaya multipl küçük insizyonlar n yap lmas denenebilir (66). Mentor Bioflex silindirler 35 W ak ma karfl dayan kl oldu undan plak üzerine koter ile korporotomiler yap labilir. Bu gibi durumlarda enine genifllemesi s n rl olan AMS 700 CX veya Mentor Alfa 1 protezleritercih edilmelidir. Aksi takdirde protezin fliflirilmesi ile tunikada iatrojenik olarak meydana getirilen defekt büyüyebilir ve protezin korpus kavernozumdan d flar ç kmas na neden olabilir. E er küçük gevfletici insizyonlar yap lm flsa, oluflan defektler protezin üçte iki oran nda fliflirilmesi ile 2 ay beklenerek granülasyon dokusu oluflumu ile kendili inden kapanabilir. Wilson bu teknikle 138 hastan n, 118 inde penil deformitenin tamamen düzeldi ini bildirmifltir (65). Kompleks deformitesi bulunan hastalarda, proteze ilave olarak pla n insizyonu ve do al ya da sentetik materyaller ile greftlenmesi gereklidir. Greft materyali olarak Gortex ya da Dacron gibi sentetik kullan labilmesine karfl n, bunlar n yerine rektus fasyas, dermis veya ven greftleri gibi do al materyaller ile, kadavra perikard veya domuz intestinal submukozas gibi yeni materyaller de kullan labilir. Penisin greft materyalleri ile yeniden flekillendirildi i hastalarda, greft konulan yere fazla fazla bas nç oluflturmamas için yine enine genifllemesi s n rl olan protezler tercih edilmelidir. Maleable penil protez kullan ld nda penil deformite kendili inden düzelebilmektedir. stanbul T p Fakültesi deneyiminde ise ortalama yafl ve hastal k süresi s ras ile 58.4±8.1 (44-72) y l ve 28.6±24.1 (14 ay-9 y l) ay olan 36 hastaya ise penil protez implante edilmifltir. Bu hastalar n 33 tanesine inflatable, 3 tanesine ise malleable penil protez yerlefltirilmifltir. Bu grup hastan n 12 tanesine (%34.3) ek plak cerrahisi uyguland. Bunlar 3 hastaya yaln zca plak insizyonu, 5 hastaya plak insizyonu ve venöz greftleme, 4 hastaya ise plak insizyonu ve rektus fasya grefti fleklinde idi. Penil protez yerlefltirilen hastalardaki fonksiyonel ve kozmetik baflar %97.2 (35) iken, tip 1 diabeti olan ve yaln zca plak insizyonu (greftleme yap lmadan) yap lan1 hastada ise fungal infeksiyon nedeni ile eksplantasyon yap ld. Sonuç olarak, Peyronie hastalar aras ndan yeterli erektil fonksiyona sahip hastalarda rekonstrüktif cerrahi baflar - l olmaktad r. Penisin rekonstrüksiyonunda ideal greft materyali aray fllar devam etmektedir. Erektil disfonksiyonu bulunan hastalarda ise, deformite derecesine göre penil protez implantasyonu ile birlikte penisin yeniden flekillendirilmesi planlanmal d r. Kaynaklar: 1. Gelbard MK: Dystrophic penile calcification in Peyronie s disease. Urology 139:738-740, 1988 2. Erlich HP: Scar contracture: Cellular and connective tissue aspects in Peyronie s disease. J Urol 157:316-319, 1997 3. Gholami SS, Lue TF: Peyronie s disease. Urol Clin North Am 28:2, 377-390, 2001 4. Gelbard M, Dorey F, James K: The natural history of Peyronie s disease. J Urol 144: 1376-1379, 1990 5. Smith BH: Peyronie s disease. Am J Clin Pathol, 45: 670, 1966. 6. Vande Berg JS, Devine CJ, Horton CE, et al: Mechanism of calcification in Peyronie s disease. J Urol, 127: 52-54, 1982. 7. Lewis RW, Jordan GH: Peyronie s disease, Surgery for erectile dysfunction, 8th edition, vol II, chapt 47, Philedelphia, Saunders, p 1696-1705. 8. Levine LA, Coogan CL: Penile vascular assessment using color duplex sonograpy in men with Peyronie s disease. J Urol 155: 1270-1273, 1996. 9. Usta M, Tefekli A, Kadıoğlu A: Peyronie hastalığı, cerrahi tedavi. Erkek Seksüel Disfonksiyonu, Ateş Kadıoğlu (Ed), Nobel, İstanbul, 211-226 10. Gholami SS, Gonzales-Cadavid NS, Lin CS, Rajfer J, Lue TF. Peyronie s disease: A review. J Urol 169, 1234-1241, 2003 11. Nespit RM: Congenital curvature of the phallus: report of 3 cases with description of corrective operation. J Urol. 93:230-232, 1965. 12. Sislow JG, Ireton RC, Ansell JS: Treatment of congenital penile curvatute due to disparate corpora cavernosa by the Nespit technique: A rule of thumb for the number of wedges of tunica recquired to achieve correction. J Urol. 141:92, 1989. 13. Mufti GR, Aitchinson M, Bramwell SP, et al: Corporeal plication for surgical correction of Peyroni s disease. J Urol. 144:281, 1990 14. Pryor J, Fitzpatrick JM: A new aproach to the correction of the penile deformity in Peyronie s disease. J Urol. 122:622, 1979 15. Kelami A: Congenital penile deviation and straightening of the penis using the Nespit-Kelami technique. Urol Int. 40: 267-268, 1985a 16. Afşar H: The Nesbit-Kelami procedure for congenital curvature of the erect penis. Br. J Urol. 72:226-227, 1993. 17. Sassine AM, Wespes E, Schulman CC: Modified corporoplasty for penile curvature: 10 years experience. Urol: 44: 419-421, 1994. 18. Ralph DJ, Al-Akraa M, Pryor J: The nesbit operation for Peyronie s disease: 16 years experience. J Urol 154: 1362-1363, 1995 19. Pryor J: Peyronie s disease and impotence. Acta Urol Belg 56: 317-321, 1998 20. Lemberger RJ, Bishop MC, Bates CP: Nesbit s operation for Peyronie s disease. Br J Urol 56: 721-723, 1984 21. Yachia D: Modified corporoplasty for the treatment of penile curvature. J Urol 143: 80-82, 1990 22. Carson CC: Peyronie s disease: Choise of surgical treatment. Cont. Urol, 2: 2-12, 2000 23. Ebbehoj Metz P: New operation for krummerik (penile curvature). Urology 26: 76-78, 1985 24. Kelami A: Congenital penile deviation and its reatment with Nesbit- Kelami technique. Br J Urol 60: 261-263, 1987. 25. Schöebeck J: Letters to the the penile plication procedure: An alternative method for straightening penile deviation. J Urol 148: 898, 1992 26. Breza J, Aboseif SR, Orvis BR, et al: Detailed anatomy of penile neurovascular structures: Surgical significance. J Urol. 141: 437, 1989 27. Donatucci CF, Lue TF: Correction of penile deformity assisted by intracavernous injection of papaverine. J Urol. 141: 1108, 1992. 8

Derleme ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI 28. Usta MF, Köksal İT, Armağan A, Örskıran G, Kuyumcuoğlu U, Kadıoğlu A: Konjenital penil kurvaturun tedavisinde tunika albugineanın plikasyonu. Türk Üroloji Dergisi:25(4): 402-408, 1999. 29. Kadıoğlu A, Erdoğru T, Ander H, Tellaloğlu S: Konjenital penil kurvatur tedavisinde değişen yaklaşımımız. Türk Üroloji Dergisi 19:4, 366-369, 1993. 30. Essed E, Schroeder FH: New surgical treatment for Peyronie s disease. Urology 25: 582-587, 1985. 31. Klevmark B, Andersen M, Schultz A, ve ark.: Congenital and acquired curvature of the penis treated surgically by the plicatio of the tunica albuginea. Br J Urol 74: 501-506, 1994 32. Poulsen J, Kirkeby HJ: Treatment of penile curvaturea- a retrospective study of 175 patients operated with plication of the tunica albuginea or with the Nesbit procedure. Br J Urol 75: 370-374, 1995 33. Thiounn N, Missirliu A, Zerbib M, ve ark.: Corporeal plication for surgical correction of penile curvature: Experience with 60 patients. Eur Urol 33: 401-404, 1998. 34. Levine LA, Lenting EL: A surgical algorithm for the treatment of Peyronie s disease. J Urol, 158: 2149-2152, 1997 35. Bystrom J, Johansson B, Edsmyr F, ve ark.: Induratio penis plastica: Clinical features and etiology. Scan J Urol Nephrol 10:12-20, 1976 36. Devine C, Horton C: Surgical treatment of Peyronie s disease. J Urol 111: 44-49, 1974 37. Gasior B, Levine F, Howannesian A, ve ark.: Plaque associated corporal veno-occlusive dysfunction in idiopathic Peyronie s disease. A pharmacocavernosomatic and pharmococavernosomatic study. World J Urol 8:90-96, 1990 38. Dalkin M, Carter M: Venogenic impotence following dermal greft repair for Peyronie s disease. J Urol 146: 849-851, 1991 39. Gelbard M, Hayden B: Expanding contractures of the tunica albuginea due to Peyronie s disease with temporalis fascia free grefts. J Urol 145: 772-776, 1991. 40. Lue TF, El-Sakka AI: Venous patch greft for Peyronie s disease. Part I. J Urol; 167, 2047-2049, 1998 41. Kadıoğlu A, Tefekli A, Usta M, Demirel S, Tellaloğlu S. Surgical tretament of Peyronie s disease with incision and venous patch technique. IJIR 11, 75-81, 1999. 42. Carson CC, Chun JL: Peyronie s disease: surgical management: autologous materials. Int J Impot Res 14, 329-335, 2002 43. Lowsley OS, Boyce WH: Further experiences with an operation for the cure of Peyronie s disease. J Urol, 63, 888-890, 1950 44. Wild RM, Devine DJ Jr, Horton CE: Dermal greft repair of Peyronie s disease: survey of 50 patients. J Urol, 121: 47, 1979. 45. Austoni E, Fenice O, et al. Radical usrgical treatment of Peyronie s disease by excision of the plaque and dermal greft allowing conservation of erection. Ann Urol, 30(4):204-212, 1996. 46. Horton CE, Sadove RC, Devine CJ: Peyronie s disease. Ann Plas Surg, 18, 122-127, 1987. 47. Gangai MP, Rivera LR, Spence CR: Peyronie s plaque: excision and greft versus incision and stent. J urol 127: 55-56, 1982 48. Collins JP. Experience with lyophilised human dura for treatment of Peyronie s disease. Urology 31: 379-382, 1988. 49. Hellstrom WJ, Reddy S. Application of pericardial grafts in the surgical treatment of Peyronie s disease. J Urol 163: 1445-1447, 2000 50. Chun JL, McGregor A, Krishnan R, Carson CC. A comparison of dermal and cadaveric pericardial greft in the modified Horton-Devine procedure for Peyronie s disease. J Urol 166(1), 185-188, 2001 51. Leungwattanakij S, Caulfield J, Bivalacqua T, Hellstrom WJ. Evaluation of cadaveric pericardium in the treatment of Peyronie s disease using a rat model. J Urol 163 (suppl): 233 A, 2000 52. Burrnett AL, Fascialata in penile reconstruction surgery: an reappraisal of the fascia lata graft. Plast Recon surg 99: 1061, 1997 53. Knoll LD. Use of porcine small intestinal submucosal graft in the surgical management of Peyronie s disease. Urology 57, 753-757, 2000 54. Lahme S, Gotz T, Bichler KH. Collagen fleece for defect coverage following plaque excision in patients with Peyronie s disease. Eur Urol 41(4), 401-405, 2002. 55. Chang JA, Gholami SS, Lue TF. Surgical management: saphenous vein grafts. IJIR 14, 375-378, 2002. 56. Brock G, Kadıoğlu A, Lue TF: Peyronie s disease: a modified treatment. Urology 42: 300-304, 1993. 57. El-Sakka AT, Rashwan HM and Lue TF: Venous patch greft for Peyronie s disease. Part 2. outcome analysis. J Urol, 149: 1319-1320, 1998. 58. Montorsi F et al.: Evidence based assessment of long-term results of plaque incision and vein grafting for Peyronie s disease. J Urol 163: 1704-1708, 2000 59. Montorsi F, Briganti L, Da Pozzo L, Deho F, Rigatti P, Salonia A. Five years follow-up of plaque incision and venous grafting for Peyronie s disease. IJIR 15, MP 3-8, 2003. 60. Wefer J, Schlote N, Sekido N, Sievert KD, Wefer AE, Nunes L, Bakırcıoğlu ME, Dahiya R, Tanagho EA. Tunica albuginea acellular matrix grfat for penile reconstruction in the rabbit : a model for treating peyronie s disease. BJU Int. 90(3): 326-331, 2002. 61. Ghanem HM, Fahmy t, El-Meliegy A: Malleable penile implants without plaque surgery, in the treatment of Peyronie s disease. Int J Impot Res, 10:3, 171-173, 1998 62. Montorsi F ve ark.: AMS 700 CX inflatable penile implants for Peyronie s disease: functional results, morbidity and patient-partner satisfaction. Int J Impot Res, 8: 81-86, 1996 63. Morganstern SL: Long term experience with the AMS 700 CX inflatable penile prosthesis in the treatment of Peyronie s disease. Tech Urol, 3:2, 86-88, 1997 64. Knoll LD, Furlow WI, Benson RJ: Management of Peyronie s disease by implantation of inflatable penile prosthesis. Urology, 36: 406-409, 1990. 65. Wilson SK, Delk JR: A new treatment for Peyronie s disease: modelling the penis over an inflatable penile prosthesis. J Urol, 152:1121-1123, 1994. 66. Mulcahy JJ, Wison SK. Management of Peyronie s disease with penile prostheses. IJIR 14, 383-388, 2002. 67. Bruschini H, Mitre A. Peyronie s disease: surgical management with muscular aponeurosis. Urology 13, 505-510, 1979 68. Gelbard MK: Relaxing incisions in the correction of penile deformity due to Peyronie s disease. J Urol 154, 1457-1460, 1995. 69. Ganabahti K, Dmochowski R, Zimmern PE: Peyronie s disease: surgical treatment based on penile rigidity. J Urol 133, 662-666, 1995. 70. Faerber GJ and aysa JW: Results of combined Nesbit penile plication with plaque incision and placement of dacron greft in patients with severe Peyronie s disease. J Urol, 149: 1319-1320, 1993 71. Krishnamurti S: Penile dermal flap for defect reconstruction in Peyronie s disease: operative technique and four tears experience in 17 patients. Int j Impot Res 7 (4): 195-208, 1995. 72. Akkuş E, Özkara H, Alıcı B, Demirkesen O, Akaydın A, Hattat H, Solok V. Incision and venous patch graft in the surgical treatment of penile curvature in Peyronie s disease. Eur Urol 40(5): 531-536, 2001 73. Ralph DJ. What s new in Peyronie s disease? Curr Opin Urol 9, 569-571, 1999 74. Levine LA, Estrada CR. Human cadaveric pericardial graft for the surgical correction of Peyronie s disease. J Urol 170: 2359-2362, 2003 9

ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Derleme Kardiyovasküler problemi olan hastalarda cinsel fonksiyonun sağlanması Prof. Dr. Ahmet Metin AİBÜ İzzet Baysal Tıp Fak, Üroloji AD, Bolu Doç. Dr. Önder Kayıgil Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Üroloji Kliniği, Ankara Cinsel fonksiyon hayat kalitesinin ve kiflinin subjektif olarak kendini iyi hissetmesinin en iyi göstergesidir. Epidemiyolojik çal flmalar cinsel problemlerin yayg n oldu unu ve bu durumun kiflinin ruh hali ve iliflkilerini olumsuz etkiledi ini ortaya koymaktad r. S k görülen cinsel fonksiyon bozukluklar olarak; cinsel iste in azalmas, kad nda uyar lma ve erkekte ereksiyon bozuklu u, orgazm ve ejakülasyon bozukluklar n sayabiliriz. Erektil disfonksiyon en s k görülen ve tedavi edilen bozukluk olup 40-70 yafl gurubu erkeklerin %30 undan fazlas n etkilemektedir (1). Kardiovasküler hastal olanlarda erektil disfonksiyon prevalans genel populasyona göre daha fazlad r. Asemptomatik bir erkekte erektil disfonksiyon ortaya ç k fl gizli bir koroner arter hastal n n habercisi olabilmektedir. 1998 y l nda sildenafilin ortaya ç k fl yla erektil disfonksiyonun medikal tedavisinde yeni bir dönem bafllam fl, bu medikal tedaviyi takiben düzelen cinsel aktivitenin akut ciddi kardiovasküler olaylar tetikleyip tetiklemedi i sorusu gündeme gelmifltir. Kardiovasküler hastal olanlarda cinsel fonksiyon bozukluklar n n nas l tedavi edilebilece i konusu da gündemdedir. Seksüel aktivitenin organizma üzerine etkisinin, günlük rutin ifllemlerden olan yürüme veya koflma gibi aktivitelerle ve korku, k zg nl k gibi emosyonel olaylarla karfl - laflt r ld çal flmalar mevcuttur. Buna ilave olarak cinsel aktivitenin fizik egzersiz gerektiren intramisyon safhas - n n, cinsel uyar lma safhas na göre (koitus d fl aktivite ve daha az fizik aktivite gerektiren iliflki pozisyonlar n içeren safha) kalp at m n, kan bas nc n ve kalbin oksijen tüketimini biraz daha fazla artt n bildiren çal flmalar da vard r. Cinsel uyar lma safhas nda sempatik olaylar daha fazla olmakta, kardiak olaylara aday kiflilerde ekstrasistol ve ventriküler tafliaritmilere yol açabilmektedir (2). Seksüel aktiviteye olan fizyolojik cevaplar( kalp at m, kan bas nc ve kalbin oksijen tüketimi) cinsel uyar lman n tipi, partneri önceden tan y p tan mama gibi faktörlerle de etkilenmektedir. Genel bir ifadeyle cinsel aktivite koroner hastal olan veya olmayan bireylerde hafif ve orta dereceli egzersizle eflde erdir. Kalp at m nadiren dakikada 130 a, sistolik kan bas nc 170 mm Hg ya yükselmektedir (3). Fiziksel çaban n standart klinik ölçümü MET de eri(istirahat esnas nda enerji harcanmas n n metabolik eflde eri) ile yap lmaktad r. MET de erleri günlük aktivitelere göre de ifliklikler göstermektedir. Örne in, saatte 3,6 km yürüyüfl yapman n enerji tüketimi 2 MET tir. Seksüel aktivitenin ifl yükü preorgazmik safhada 2-3 MET, orgazm esnas nda 3-4 MET tir. Cinsel iliflki esnas nda gençlerde 5-6 MET lik enerji tüketilmekte olup, daha ileri yafl gurubunda ve uzun süreli birlikteliklerde bu de er düflmektedir. Ayn MET düzeyine sahip rutin bir olay ile seksüel aktivite karfl laflt r ld - nda, cinsel iliflkide di er olaya göre daha fazla sempatik aktivite ve daha yüksek kalp at m ve kan bas nc ortaya ç kmaktad r. Ayr ca antianginal tedavi kalp at m ve kan bas nc n düflürerek MET say s n düflürmektedir. E er hasta 5-6 MET e önemli bir iskemi (ST segmentinde 2 mm.nin alt nda çökme), aritmi veya sistolik kan bas nc nda düflme olmaks z n ulafl yorsa, bu kifli cinsel iliflki esnas nda risk alt nda de ildir. 5-6 MET e treadmil egzersiz band nda 4 dakikay tamamlamak suretiyle ulafl labilmektedir. Treadmilde hasta gö üs a r s, nefes darl veya kalp at m nda düzensizlik hissediyorsa önce kardiolojik inceleme ve daha sonra cinsel aktivite incelemesi yap lmal d r. Cinsel iliflkinin tetikledi i miyokard infarktüsünün (MI), di er olaylar sonras nda geliflen MI dan 2,5 kat daha fazla oldu u bildirilmifltir (4). Kiflide daha önce MI öyküsü varsa bu risk 3 kat daha fazla olmas na ra men iliflkinin tetikledi i MI riski %1 in alt ndad r. ABD de 50 yafl nda bir kiflinin y ll k MI riski %1 olup, seksüel aktivitenin tetikledi i MI riski y lda %1,01, geçirilmifl MI öyküsü varsa y lda %1,10 dur. Kardiovasküler hastal k risk faktörleri afla da s ralanm fl olup bunlardan cinsiyet faktörü haricindeki 3 veya 3 ün üzerinde faktörün bulunmas cinsel aktivite esnas n- 10

Derleme ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI da MI riskini art rmaktad r (3): a) Yafl b) Erkek veya menapoz sonras kad n c) Hipertansiyon d) Diabetes mellitus e) fiiflmanl k f) Sigara içimi g) Dislipidemi h) Sedanter yaflam Hastalar kardiovasküler durumlar na göre 3 risk faktörüne ayr l r; düflük, orta ve yüksek dereceli risk. Düflük risk kategorisinde cinsel aktivite ciddi kardiyolojik risk oluflturmamas na karfl n yüksek risk kategorisi hastan n kardiyolojik olay n n de erlendirilip, tedavisi veya stabilizasyonu sonras seksüel disfonksiyon tedavisinin yap ld gruptur. Kardiyolojik problemi olan hastalarda tedavi önerileri: a) Düflük risk grubu: 1) Asemptomatik olgular; 3 ün alt nda koroner arter hastal risk faktörünün varl (cinsiyet hariç): Bu grup hastalar erektil disfonksiyon tedavilerine uygun adayd rlar. Bu olgularda seksüel aktivite veya erektil disfonksiyon tedavisi ciddi kardiak risk tafl mamaktad r. Rutin takipler yeterlidir. 2) Kontrol alt na al nm fl hipertansiyon varl : Bu hastalardaki erektil disfonksiyon medikal tedaviyle tedavi edilebilmektedir. Baz antihipertansifler de seksüel disfonksiyona yol açmaktad r. Bunlardan ß blokerler ve thiazide grubu diüretikler en önemlileridir (5). Kalsiyum kanal blokerleri ve angiotensin konverting enzim inhibitörleri daha az, alfa blokerler ise en az erektil disfonksiyon yap c etkiye sahiptir. Buna karfl n antihipertansifi de ifltirmek nadiren erektil disfonksiyonu düzeltmektedir. Düzelme olacaksa genellikle 2-4 hafta içinde olmaktad r. Antihipertansifler kad nda da cinsel cevab azaltmaktad r. Hipertansiyonu tedavi edilmemifl kardiovasküler hastalarda ED insidans %17 bulunurken, antihipertansif kullananlarda bu oran %25 in üzerinde bulunmufltur (6). ß blokerler MI sonras hastalarda ve kalp yetmezli inde prognostik öneme sahip oldu u için ani olarak kesilmemelidir (7). 3) Hafif derecede, stabil anjina varl (araflt r lm fl veya tedavi edilmifl): Bu hastalarda seksüel aktiviteye ba l kardiak risk, seksüel aktivitesiz kardiak riskten farkl de ildir. Önemli olan nitritlerin sildenafil kullan m na kontrendikasyon teflkil etmesidir. 4) Baflar l koroner revaskülarizasyon sonras : Koroner arteriyel bypass veya anjioplasti ve stent sonras seksüel aktiviteye ba l kardiak risk tamamen revaskülarizasyonun yeterlili ine ba l d r. Kiflinin rezidüel iskemisi yoksa düflük risk grubu kabul edilmelidir. 5) Komplikasyonsuz geçirilmifl myokard infarktüsü (MI) öyküsü: 6-8 hafta önce geçirilmifl MI hikayesi olan hasta asemptomatikse, yeni iskemi geliflmiyorsa ve MIsonras -stress testi negatif ise, koitusun bafllataca iskemi riski düflüktür. Enfarktüs sonras en riskli dönem ilk 2 haftad r. Bu dönemdeki cinsel iliflki reenfarktüse, kardiak rüptüre ve aritmilere yol açabilmektedir. MI dan bir süre sonra hasta 4-5 MET lik bir egzersiz testini geçerse risk düflmektedir. MI sonras egzersiz, seksüel aktivite esnas nda myokard n oksijen tüketimini azaltmaktad r. Klasik olarak MI sonras seks 6-8 hafta sonra önerilmektedir. Seçilmifl baz hastalarda MI sonras stres testi uygulan rsa bu süre 3-4 haftaya indirilebilir (3,8). 6) Hafif valvül hastal : Hafif valvül hastal klar nda ve hatta baz aort stenozu vakalar nda bile risk düflük olup antibiyotik profilaksisi gerekmeksizin oral, intrauretral veya enjektabl ajanlar kullan labilir. 7) Konjestif kalp yetmezli i (sol ventrikül disfonksiyonu ve/veya New York Heart Association Klas I): Klas I olgularda kalp ile igili olay normal fizik aktiviteye semptomsuz olarak müsaade etmektedir, ve dolay s yla seksüel aktivite artm fl risk tafl mamaktad r. Sonuç olarak düflük risk grubunda seksüel aktivite önemli kardiolojik risk tafl mamaktad r. Bu hastalara cinsel aktivite öncesi veya erektil disfonksiyon tedavisi öncesi spesifik kardiolojik testler ve de erlendirme gerekli de ildir (9). b) Yüksek risk grubu: Bu hastalarda kardiak olaylar ciddidir ve önce kardioloji uzman na refere edilmelidir. Seksüel aktivite kardiyolojik durum stabilize olana kadar ertelenmelidir. 1) Unstabl veya refrakter angina; Anjina yeni ortaya ç km flt r, ciddi h zlanm fl, refraktör ve uyku esnas nda ortaya ç kan tarzdad r. Bu hastalar n foksiyonel kardiak rezervi hafif fizik aktiviteye bile kafi gelmemektedir. 2) Kontrol edilemeyen hipertansiyon; Hem akut kardiak hem de vasküler olaylar geliflebilir (inme gibi). 3) Konjestif kalp yetmezli i(nhha klas III/IV): Uykuda bile nefes darl vard r. Seksüel aktiviteyle kardiak dekompanzasyon tetiklenmektedir. 4) 2 haftadan önce geçirilmifl MI; Koitusun bafllatt reinfarktüs, kardiak ruptür veya aritmi riskleri tafl maktad r. MI 11

ERKEK CİNSEL SAĞLIĞI Derleme sonras 2 hafta seksüel aktivite kesinlikle kontrendikedir. 5) Yüksek riskli aritmiler; Seksüel aktivite esnas nda ani ölüm nedenidir. 6) Hipertrofik obstruktif ve di er kardiyomyopatiler; Senkop ve seksüel aktivite sonras ani ölüm nedenidir.bu hastalarda vazodilatatörler intraventriküler gradienti art rd için özellikle kaç n lmal d r. 7) Orta ileri derecede valvül hastal klar : Ciddi aort stenozu ani ölüm nedenidir. c) Orta risk grubu: 1) 3 ve daha fazla koroner arter hastal riski olan grup (cinsiyet hariç): Bu hastalarda egzersiz stress testi önemlidir. Sedanter yaflam tarz önemli bir risk faktörüdür. 2) Orta derecede stabil angina 3) 2-6 hafta öncesi geçirilmifl MI; Reenfarktüs ve malign aritmi riski tafl r. Bu risk egzersiz stres testiyle ortaya konulur. 4) Sol ventrikül disfonksiyonu ve/veya NYHA klas II konjestif kalp yetmezli i olan grup; Bu hasta grubunda yürüme ile nefes darl ortaya ç kabilir. Asemptomatik sol ventrikül disfonksiyonu seksüel aktivite ile orta derecede alevlenebilir. 5) Arteriosklerozun kardiak olmayan sekelinin varl - (inme, periferal damar hastal ). Kardiak riski de erlendirme ve seksüel disfonksiyonda algoritm: 1.aflama; Tüm hastalarda seksüel fonksiyon sorgulanmal, temel testlerden sonra hastan n düflük, orta ve yüksek kardiak risk gruplar ndan hangisine dahil oldu u tespit edilmelidir. Orta risk grubundakilerde daha ileri kardiak testlerle hastan n hangi gruba daha yak n oldu u ortaya konulmal d r. 2.aflama: Düflük risk grubundaki hastalara seksüel iliflkinin veya erektil disfonksiyon tedavisinin risk tafl mad anlat lmal, yüksek risk grubundakilerde ise kardioloji muayenesiyle stabilizasyonu sa lanmal ve sonra tekrar de erlendirilmelidir. Tüm gruplardaki hastalar düzenli olarak 6 ayl k aralarla takip edilmeli ve de erlendirilmelidir. Sonuç olarak hastalar n büyük ço unlu u düflük risk grubuna dahil olup, bu hastalar seksüel aktivelerini güvenli bir flekilde sürdürebilir veya seksüel disfonksiyon için medikal tedavi alabilir. Orta risk grubundakiler önce kardioloji uzman nca de erlendirilmeli ve durumlar n n düflük veya yüksek risk gruplar ndan hangisine yak n oldu una karar verilmeli ve buna göre de erlendirilmelidir. Yüksek risk grubundakilere ise önce kardiyoloji uzman nca tedavi uygulanmal ve kardiyak olay stabilize veya tedavi olduktan sonra tekrar de erlendirilmelidir. Her üç risk grubunda da 6 ayda bir yeni de erlendirme yap lmal d r (9). Bir di er konu ise kardiovasküler hastal olanlara rutin olarak erektil disfonksiyonu (ED) olup olmad n n sorulmas konusudur. Bu konu rutin olarak sorulmal ve de erlendirilmelidir. Kardiovasküler hastal olanlarda ED prevalans genel populasyona göre daha fazlad r (10). ED baz hastalarda ortaya konulmam fl bir kardiovasküler hastal - n habercisi de olabilmektedir (11). ED tedavisinde hastalar warfarin kullan yorsa intrakavernöz enjeksiyon yerinde ekimoz, intrauretral alprostadil kullan yorsa uretral kanama ve vacum kullan yorsa hematom riski vard r. Hastalar nitrit veya nicorandil kullan yorsa sildenafil kontrendikedir, apomorfin dikkatli kullan lmal d r. Hastan n sildenafil kullanmas gerekiyorsa nitrit harici bir antiiskemik tedaviye geçilmelidir. Nitrit sildenafil verilmesinden en az 24 sonra al nmal d r (12). Sildenafil flah s uzun etkili nitrat preparatlar kullan yorsa, ilaç kesiminden 1 hafta sonra verilebilir. Sildenafil kullanan kiflilerin evlerinde bulunan nitratl preparatlar yanl fll kla almaya karfl uzak yerlerde tutulmalar gereklidir. Sildenafil kullan m ve bunu takiben cinsel iliflki esnas nda hasta gö üs a r s hissetti inde cinsel aktiviteyi durdurarak nitritlerin yapt gibi kalbin yükünü azaltmaya çal flmal, istirahatle antianjinal semptomlar geçmiyorsa olay kardiolojik acil olarak de erlendirilmelidir. Kaynaklar: 1. Feldman HA, Goldstein I, Hatzichristou DG ve ark. Impotence and its medical and psychosocial correlates; results of the Massachusets Male Aging Study. J Urol 1994:151:54-61 2. Meston CM. Sympathetic nervous system activity and female sexual arousal. Am J Cardiol 2000:86(suppl):30F-34F 3. Busk RD, Drory Y, Golgstein I ve ark. Management of sexual dysfunction in patients with cardiovascular disease: Recommendation of the Princeton Concensus Panel. Am J Cardiol 2000:86:175-181 4. Muller JE, Mitleman MA, Maclure M ve ark. Triggering myocardial infarction by sexual activity. JAMA 1996:275:1405-9 5. Bansal S. Sexual dysfunction in hypertensive men; a critical review of the literature. Hypertension 1988:12:8-10 6. Burchardt M, Burchard T, Baer L ve ark. Hypertension is associated with severe erectile dysfunction. J Urol 2000:164:1188-1191 7. Management of stable angina pectoris. Recommendations of the Task force of the European Society of Cardiology. Eur Hearth J 1997:18:394-413 8. Muller JE, Mittleman MA, Maclure M ve ark. Triggering myocardial infarction by sexual activity. JAMA 1996:275:1405-1409 9. Jackson G, Betteridge J, Dean J ve ark. A systematic approach to erectile dysfunction in the cardiovascular patient: A consessus statementupdate 2002. Int J Clin Pract 2002:56(9):663-671 10. Bortolotti A, Parazzini F, Colli E va ark. The epidemiology of erectile dysfunction and its risk factors. Int J Androl 1997:20:323-334 11. Kloner RA. Erectile dysfunction and cardiovascular risk factors. Hosp Pract 2001:36:41-44 12. Cheitlin MD, Hutter AM, Brindis RG ve ark. ACC/AHA expert consensus document. Use of sildenafil in patients with cardiovascular disease. J Am Coll Cardiol 1999:33:273-282 12