ULUSAL MİMARLIK POLİTİKALARI



Benzer belgeler
Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

STRATEJ K V ZYON BELGES

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Çev. Ayfle Merve KAMACI

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

2. Projelerle bütçe formatlar n bütünlefltirme

: TRE Investment-TRE II Proje Tarihi : nflaat Tarihi : Ana Strüktür. : Betonarme Karkas Ana fllev

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

Çeviren: Dr. Almagül sina

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri

Sermaye Piyasas nda Uluslararas De erleme Standartlar Hakk nda Tebli (Seri :VIII, No:45)

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

H. Atilla ÖZGENER* Afla daki ikinci tabloda ise Türkiye elektrik üretiminde yerli kaynakl ve ithal kaynakl üretim yüzdeleri sunulmufltur.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

AÇIKLAMALAR VE UYGULAMALAR

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

PROJE ODAKLI İŞ GELİŞTİRME; Kent Atölyeleri örneği

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

stanbul Kültür Üniversitesi, Türkiye

Ders 13: DO RULAMA KAYNAKLARI

TETAŞ TÜRKİYE ELEKTRİK TİCARET VE TAAHHÜT A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

Yapı ve Deprem Yönetmelikleri, alan kullanım yönetmeliklerinin gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yeniden düzenlenmesi


Belediyelerde e-arfliv Uygulamalar ile Dijitallefltirme Çal flmalar nda zlenmesi Gereken Yol Haritas

KOOPERAT F GENEL KURUL TOPLANTISINA KATILMA VE OY HAKKI BULUNAN K MSELER

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

Schindler Grup nsan Kaynaklar Politikas

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

İçindekiler Şekiller Listesi

Meriç Uluşahin Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Vekili. Beşinci İzmir İktisat Kongresi

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

ÖZEL BÖLÜM I KOJENERASYON. TÜRKOTED İltekno Topkapı Endüstri ST ELEKTRİK-ENERJİ I NİSAN 2016

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

TÜSİAD Rekabet Çalışma Grubu Toplantısı DEVLET YARDIMLARI. Abdulgani GÜNGÖRDÜ Rekabet Uzmanı

MADEN HUKUKU İLE İLGİLİ İDARİ YARGI KARARLARI VE MEVZUAT

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI ENGELLİLER DANIŞMA VE KOORDİNASYON YÖNETMELİĞİ (1) BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Emtia Fiyat Hareketlerine Politika Tepkileri Konferansı. Panel Konuşması

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü :18


Çeyrek Finansal Sonuçlar. Konsolide Olmayan Veriler

T ürkiye Serbest Muhasebeci Mali Müflavirler ve Yeminli Mali Müflavirler

Brexit ten Kim Korkar?

MESLEK MENSUBU KURUMSALLAfiMA PROJES F Z B L TE VE YOL HAR TASI

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek

DOĞAN GRUBU TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ POLİTİKASI

AB Mevzuatının Uygulanmasına Yönelik Teknik Desteğin Müzakere Edilmesi

Prof. Dr. Neslihan OKAKIN

TMS 38 MADD OLMAYAN DURAN VARLIKLAR. Doç. Dr. Bar fl S PAH Marmara Üniversitesi BF flletme Fakültesi Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi

Ders 10: BEKLENEN ETK LER (SONUÇLAR/ÇIKTILAR)

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI

Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KINIK SONUÇ RAPORU

LAÇ ENDÜSTR S fiverenler SEND KASI

2050 ye Doğru Nüfusbilim ve Yönetim

Ekonomi Alan ndaki Uygulamalar ve Geliflmeler 2

Asgari Ücret Denklemi

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

9. Uluslararas Ceza Hukuku Kongresi (Lahey, A ustos 1964)

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

Dr. Osman DEM RC * *Özellefltirme daresi Baflkan Yard mc s

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

İş Sağlığı İş Sağlığı nedir? Çağdaş İş Sağlığı anlayışı nedir?

KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK VE ÖNEMİ ÇEVRE VE İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ İLE İLİŞKİSİ. Gürbüz YILMAZ Makina Mühendisi A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN. GYODER ZİRVESİ nde YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 NİSAN 2007 İSTANBUL

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

Transkript:

ULUSAL MİMARLIK POLİTİKALARI TMMOB M MARLAR ODASI

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI Yay nlayan Derleyen Tasar m Bask TMMOB Mimarlar Odas Tu çe Selin Ta mat Nilgün Kara Babacan Yalç n Matbaac l k Ltd. fiti, Ankara Birinci Bask Eylül 2005, 500 adet ISBN 975-395-935-4

ÖNSÖZ Ulusal mimarl k politikalar, mimarl k ürünleri ve yap l çevrenin niteli inin kamu yarar na oldu u düflüncesinden hareketle, mimarl k uygulamalar nda standartlar yukar ya çekme hedefini hükümet politikalar na entegre etme amac n tafl yor. Bu politikalar, özellikle inflaat sektörünün önemli bir bölümünü oluflturan kamu yap lar n n bafltan sona infla süreci için birtak m koflullar getirirken, ayn zamanda çeflitli önerilerle nitelikli yap lara ulaflman n yollar - n sunuyor. Fakat ço u politika metninde de belirtildi i üzere, bu türden ulusal bir inisiyatifin yaln zca kamu hizmetleriyle s n rlanmas yeterli görünmüyor, bu nedenle de ço unlukla mimarl k meslek örgütleri ile hükümet kurumlar aras ndaki iflbirli i sonucunda oluflturulan bu politikalar, inflaat sektörünün geneli için yüksek nitelikli bir referans çerçevesi çizmeyi hedefliyor. Ulusal Mimarl k Politikalar derlememiz, Almanya, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, ngiltere, rlanda, skoçya, talya ve Malezya n n ulusal politika çal flmalar n ve ayr ca Avrupa Konseyi nin konuyla ilgili olarak kabul etti i karar metnini içeriyor. Bu ülkelerin mimarl k politikalar na genel bir bak fl, mimarl kta niteli i yükseltme inisiyatifinin pek çok farkl flekilde ele al nabilece ini gösteriyor. Örne in, baz politikalar n bir devlet kurumunun kurulmas yla yürütülmesi öngörülürken (Almanya da Mimarl k ve Yap Kültürü nisiyatifi, Avrupa da Mimarl k Politikalar Forumu, Fransa da Kamu Yap lar nda Kalite Bakanl klararas Kurul), baz politikalar bir dizi nitelikli projeyle ülkenin mimarl k kültürünü yükseltmeyi amaçl yor (örne in Hollanda da gerçeklefltirilen büyük ölçekli projeler). Burada yer alan baz metinler, resmi bir politika oluflturma öncesinde ülkenin mimarl k ortam n n profilini çiziyor (örne in Almanya da yap kültürü üzerine yay nlanan rapor), ayr ca bu politikalardan baz lar n n da yasalaflmas mümkün oluyor (örne in Fransa n n Mimarl k Yasas ve talya n n Mimari Kalite Yasas ). Politikalara hâkim olan güncel konular aras nda ise yüksek kalite, yüksek standartlar, sürdürülebilir kalk nma, mimari miras n korunarak gelecek kuflaklara aktar lmas ve mimarl kta yenilikçi yaklafl mlar n özendirilmesi gibi bafll klar sayabiliriz. Politika üretim sürecinde meslek örgütlerinin oldukça aktif bir flekilde hükümet kurumlar yla iflbirli i içerisinde rol ald - n görüyoruz. Dünyan n farkl ülkelerindeki mimarl k politikalar n n bir seçkisi niteli indeki bu derlemenin Türkiye nin mimarl k politikas n oluflturma süreci için önemli bir kaynak olmas n umuyoruz. Kitab n as l haz rlanma amac, Mimarlar Odas n n ulusal mimarl k politikas konusunu öncelikli gündem maddeleri aras na alm fl olmas ve bu kapsamda çeflitli toplant larla sürece kat labilecek tüm taraflar biraraya getirerek bu yolda önemli ad mlar atmay hedeflemesidir. Burada yer alan metinler, politikan n oluflumu ve uygulanmas yla ilgili alternatifleri sergilemekte, üzerinde tart fl labilecek bir altl k sa lamaktad r. Hiç flüphesiz yap lacak toplant - larda, hem Türkiye ye özgü politika gereksinimleri dile getirilecek, hem de uluslararas ortamda önem kazanan ortak konular yeniden de erlendirilecektir. Böylesi kat l ml bir süreçle, ülkemiz mimarl için yeni bir ad m olarak nitelendirilebilecek inisiyatifler gelifltirilebilmesini umuyoruz.

.

Ç NDEK LER ALMANYA 1 Almanya da Yap Kültürü Üzerine Durum Raporu AVRUPA 41 Avrupa da Mimari Kaliteye liflkin Karar DAN MARKA 55 Danimarka Mimarl k Politikas F NLAND YA 63 Finlandiya Mimarl k Politikas FRANSA 75 Frans z Mimarl k Yasas Fransa da Bakanl klararas Kurul: Kamu Yap lar nda Kalite HOLLANDA 111 Hollanda y Yeniden Biçimlendirme: 2001 2004 Mimarl k Politikas NG LTERE 119 Mimarl k çin Manifesto: Daha yi Bir ngiltere çin 21 Eylem RLANDA 125 2002 2005 Mimarl k Eylem Plan SKOÇYA 147 skoçya Ulusal Mimarl k Politikas TALYA 159 Mimari Kalite Yasas MALEZYA 167 Malezya Mimarl k Politikas

.

ALMANYA ALMANYA Almanya'da Yap Kültürü Üzerine Durum Raporu Alman hükümeti, 2000 y l nda mimar, mühendis ve kent planc lar n n meslek kurulufllar ile birlikte ve federal eyaletlerin, yerel konseylerin, inflaat ve konut endüstrilerinin temsilcileri ve di er çeflitli kurulufllar n kat l m yla Mimarl k ve Yap Kültürü nisiyatifi'ni kurdu. Bu inisiyatifle amaçlanan kamuoyunda bir diyalog ortam yarat larak Alman toplumunun mimarl k ve yap kültürüne iliflkin beklentilerinin bir yuvarlak masa da tart fl lmas yd. Bu konularda düzenlenen çeflitli toplant lar, araflt rmalar ve yay nlarla birlikte 2001 y l nda bir Durum Raporu da haz rland. Alman hükümeti kendi görüfllerini ve raporu parlamentoya sundu. Bafllat lan diyalog bugün sürmektedir ve koflullar sürekli olarak gözden geçirilerek bu do rultuda bir Yap Kültürü Ulusal Vakf 'n n kurulmas olana araflt r lmaktad r. Mimarl k ve Yap Kültürü nisiyatifi'ne iliflkin daha ayr nt l bilgi için: www.architektur-baukultur.de Durum Raporu'nun ngilizce metnine ulaflmak için: www.mo.org.tr/uikdocs/germany.pdf 1

.

ALMANYA Almanya'da Yap Kültürü Üzerine Durum Raporu: Mevcut Durum ve Tavsiyeler Çeviri: Arif fientek, Nilgün Kennedy ÖNSÖZ Avrupa büyüdükçe, piyasa koflullar ve talepler de de iflmektedir. Almanya, yüksek yo unlukta mimar say s ve çok geliflmifl altyap s ile k tan n inflaat alan nda en genifl ç kt s na sahiptir. Yap endüstrisinde, yap sal bir de ifliklik zorunludur. Uzmanlaflm fl hizmet sunumu, yarat c ürünler ve her düzeyde sürdürülebilir kalitenin - estetik çekicilikle birlikte - sa lanmas, sadece kentler ve kentlerde yaflayanlar için de il, ifl iliflkileri aç s ndan da Almanya'n n gelece i için yaflamsal önemde konulard r. Almanya'da Ulafl m, Yap ve Konut Bakanl, planlama ve yap üretiminin kalitesi ve mimarlar, kent planc lar ve mühendislerin sunulan hizmetlerdeki rollerini kamuoyunda tart flmak üzere bir odak oluflturmak amac yla Mimarl k ve Yap Kültürü nisiyatifi ni bafllatt. Bu yolla federal hükümet, uzmanlardan gelecek görüflleri derleyecek ve parlamentonun bu konulardaki önerileri ile eflgüdümü sa layacakt r. nisiyatif kendisini, kat l mc lar n aktif katk s n n gerekli oldu u, yönlendirici bir diyalog platformu olarak görmektedir. Bu rapor, söz konusu diyaloga katk lar yans tmaktad r. Katk da bulunan herkese, özelikle de raporu derleyen Prof. Dr. Kahler'e teflekkür etmek isterim. Yap kültürünün yarat lmas nda, planlama ve yap sürecinde farkl konumlar olan herkesin, küçük ve büyük ölçekli özel sektör iflverenlerinin, yat r mc lar n, finansörlerin, firmalar n, müteahhitlerin, planlamac lar n, kentsel ve yerel yönetimlerin aktif iflbirli i ve bireysel katk lar gereklidir. yi bir yap l çevrenin de eri konusunda kamuoyu duyarl l n n gelifltirilmesine duyulan ihtiyaç kadar, planc lar, iflverenler ve yap sektörü aras nda iflbirli inin teflvik edilmesine de gereklilik vard r. Bu çal flma kapsam nda bafllat lm fl olan diyalogun sürdürülmesi ve vatandafllar ile yap alan nda iflverenler aras nda oldu u gibi, eyalet ve yerel topluluklar düzeyinde ilgi ve kat l m n sistematik olarak yönlendirilmesi önemli olacakt r. Bu aç dan, eyalet hükümetlerinin kendi inisiyatifleriyle konuya artan bir ilgi göstermelerini memnuniyet verici buluyorum. Rapor, Almanya yap kültüründe baflar lanlar belgelemekte, ama ayn zamanda eksiklerin de alt n bilinçli bir flekilde çizmektedir. Raporda komflular m z n bu sorunlar nas l ele ald klar üzerinde durulmaktad r. Nerede oldu umuzu ve kendi standartlar m z bugün gerçekten ne ölçüde uygulayabildi imizi görebilmek için elefltirel bir yaklafl m benimsememiz gerekiyor, çünkü önemli hedeflere varmaya çal fl yoruz: Küresel rekabet olanaklar m z gelifltirmek ve yeni talepleri karfl lamaya haz r olmak istiyoruz. Kamuoyunda yayg n bir kaliteli yap l çevre be enisi oluflturmak ve böylece nitelikli bir planlama ve yap üretimi için genel destek sa lamak istiyoruz. 3

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI Kültürel miras m z korumak ve yap stokumuzdaki mevcut kaynaklar kullan l r duruma getirmek istiyoruz. Planlama ve yap endüstrisinde gelece e yönelik yüksek standartlar korumak ve yeni bulufllar için var olan potansiyeli de erlendirmek istiyoruz. Ayr ca tüketicilerin günlük ihtiyaçlar na öncelik verildi ini ve uzmanlarla yap sahibi yat - r mc lar aras nda nitelikli bir planlama ve yap üretimi konusunda daha genifl bir diyalog kuruldu unu da görmek isterdim. Bir iflveren konumunda olmas n n d fl nda, federal hükümete bu alanda geçerli olabilecek örnek koflullar yaratma görevi de düflüyor. Burada, mevcut Federal Yap Kurallar ve Bölge Planlama Yasas 'na ve di er olanaklar n yan s ra, eyaletlere yönelik yayg n kentsel yenileme deste ine de inmek isterim. Ulafl m, Yap ve Konut Bakanl 'n n, mimarl k ve yap kültürüne yönelik görevleri, bu raporun yay nlanmas ile bitmiyor. Bu raporda yer alan ve bana göre belirleyici kesinlikte olmaktan çok gelifltirilebilir mahiyette olan analiz ve tavsiyeler, ne ölçüde gerçeklefltirilebileceklerini görebilmek üzere gözden geçirilecektir. Ayr ca rapordaki görüflleri parlamentoya da sunmak istiyorum. fiu ana kadar ulaflabildi imiz noktan n bizi, yap kültüründe pay bulunan ve planlama ile yap üretiminden sorumlu bütün taraflar aras nda yak n iflbirli i olanaklar n sa lamay ve kamuoyunda kalite konusundaki tart flmalara derinlik kazand rmay amaçlayan herkesi, bu ortak çaban n sürdürülmesi konusunda daha kararl bir konuma getirdi ini düflünüyorum. ÖZET VE GÖRÜfiLER Kurt BODEWIG Almanya Ulafl m, Yap ve Konut Bakan Yap kültürü, sadece mimar, mühendis ve kent planc lar n ilgilendiren bir konu de ildir, yap sahibi iflverenleri ve kentte yaflayan yurttafllar da ilgilendirir. Yap lar n kalitesi, kullan labilirlik, ticari verimlilik ve tasar m n birleflimi ile toplumsal ve ekonomik sürdürülebilirlikten kaynaklanmaktad r. Gelecek y llardaki toplumsal geliflmeler yap kültürünü etkileyecektir. Demografik de iflmeler (yafll nüfusun art fl, hane halk say s nda azalma, yabanc lar n oran nda art fl ve Almanya içindeki göç) ve ekonomik geliflmeler (küreselleflme, bölgeselleflme, ekonomik geliflmenin maksimizasyonu do rultusunda bask lar) ile birlikte, toplumumuzda bireyselleflme / yal t lma ve toplumsal kutuplaflma yönündeki süreçler, yap üretimi ve planlama sürecinde görev alanlar n önüne çözmeleri gereken yeni sorunlar getirmektedir. Eski Do u Almanya'daki kentlerin, yenilenmesi ihtiyac da bu sorunlara bir baflka örnektir. Kentlerde mevcut yap stoku üzerinde yap lan çal flmalar önemini korumaya devam edecektir. Çünkü esas nda gelecek y llar n kentleri, zaten infla edilmifl durumdad r. Öte yandan kamusal alanlar n özellefltirilmesindeki art fl, kent d fl alanlardaki geliflmeler, kent içi komfluluk ünitelerinin ihmali ve yap maliyetlerinin düflürülmesiyle kazançl ç k laca konusundaki genel kan, yap kültürünü tehdit etmektedir. Ç kar çat flmalar n n var oldu u bir geliflme sürecinde, yap l çevrenin kamu ç karlar n güvence alt na alacak flekilde oluflturulmas gerekir. Özel sektörde planlama ve yap aflamalar nda, yap sahibi iflverenler, mülk sahipleri ve yat r mc lar n, yap kültüründe yüksek standartlar sa lama sorumlulu unu duymalar na ihtiyaç vard r. Planc lar, iflverenlerin hakl l k tafl yan ç karlar ile kamu ç karlar aras nda dengeyi sa layacak bir orta yol bulmal d rlar. 4

ALMANYA Planlama ve yap üretimi, ekonominin ana faktörlerinden biri olmaya devam etmektedir: Gayrisafi Milli Hâs lan n yüzde onundan fazlas yap sektöründe yarat lmakta, çal flan her 14 kifliden biri inflaat sektöründe yer almakta, sabit yat r mlar n yar s ndan fazlas yap sektörüne yöneltilmektedir. Planc lar için bu, yeni ifller almak için adil bir yöntem olarak görülen yar flmalar n, özel sektörü ve yap tasar m ile inflaat aflamalar n n ötesindeki alanlar da kapsayacak flekilde geniflletilerek art r lmas anlam na gelmektedir. Ayr ca, beraberinde inflaat hizmetlerinin ihrac n da yönlendirecek olan, uluslararas pazarlara hizmet ihrac n n art r lmas olanaklar da vard r. Ancak bu, yap üreticilerinin ve planc lar n e itimindeki standartlar n da gelifltirilmesini gerektirmektedir. Her fleyin ötesinde yap kültürü kavram, kültür ü içermektedir ve kültür de e itimle sa lanabilir. Yap kültürü yeniden keflfedilecek bir fley de ildir. Fakat planlama ve yap sektörünün süreçlerde yer ald n n ve yap kültürünü do rudan etkileyen sonuçlar üretti inin daha çok fark nda olmal y z. Bu duyarl l k, yap kültüründe kalitenin kendili inden oluflmad konusunu güvenceye almak için gereklidir. Almanya, sadece Avrupa'n n inflaat alan nda en büyük ç kt s - na sahip ve yüksek kaliteli inflaat teknolojisi ile tan nan bir ülke de il, ayn zamanda geliflkin, ayr nt l planlama mevzuat na, üst düzeyde gelifltirilmifl yar flmalar sistemine ve ayr ca miras n korunmas na ve kent planlamas na destek veren etkin programlara sahip bir ülkedir. Sonuçta eyaletler ve federatif yap içindeki topluluklar kendi a rl klar n ortaya koymaktad rlar. Odalar, dernekler de önemli katk larda bulunmaktad r. Kuflkusuz yap lardan etkilenen yurttafllar n ç karlar ve yat r mc lar n beklentileri de önemlidir. Bu beklentileri karfl lamak ve yeniliklere olanak sa lamak hükümetin görevidir. Fakat bu, yap kültürünün, proje say s ve sa lanan devlet deste inin miktar ile ölçülece i anlam na gelmemektedir. Yap kültürü, uzmanlar ve yurttafllar, yerel yönetimler, yap sahipleri ve yat r mc lar aras nda sa lanacak sürekli bir diyalog yoluyla kamuoyunda yarat lacak duyarl l kla güç kazanacakt r. Di er Avrupa ülkeleri bu konular n kamuoyunda tart fl lmas n n önemini görmekte daha erken davrand lar. Baz ülkelerde, yap kültürü, ulusal kimli in bir parças olarak bilinçli bir teflvik görmektedir. Ço u ülke formüle etti i, bütçe ve kurumlar yla da destekledi i mimarl k politikalar ile bu alanda kamuoyunun ilgi ve de erlendirmesini gelifltirmekte, okullar bitirenleri meslek seçiminde yönlendirmekte, yönetimlere ve iflverenlere dan flmanl k vermekte ve kaliteye iliflkin bir diyalog yürütmektedir Son birkaç y la kadar Almanya bu cephenin gerisinde kalm flt. Çeflitli bireysel giriflimlere karfl n, bu konu ulusal düzeyde yeterince alg lanamam flt r. Federal Mimarl k ve Yap Kültürü nisiyatifi, eyaletler düzeyinde benzeri inisiyatifler oluflturulmas n önemli bir baflar olarak de erlendirmektedir. Fakat henüz, planlama ve yap sürecinde yer alan ve bu süreçle ilgili olanlar temsil edenler aras nda süreklilik kazanm fl bir ulusal platform yoktur. Bunun nas l gerçeklefltirilece i ve sürdürülece i sorusu ortadad r ve bu soruya verilecek yan t mutlaka planlama mesleklerinde ve yap sektöründe yeni yönelimlere iliflkin güncel ihtiyac da dikkate almal d r. Federal hükümete yap lacak en yaflamsal tavsiyelerden biri, eyaletler, yerel topluluklar, meslek odalar ve dernekler, ilgili sponsorlar ve kendini bu ifle adam fl meslek adamlar ile birlikte yap kültürü üzerine canl bir diyalogu sürdürmenin yolunu sa lamas ça r s olacakt r. Böyle bir hareket, bu alanda al nmakta olan tedbirleri daha belirgin duruma getirecektir. Komflu ülkelerden ders alabilece imiz örnekler vard r. Yap l çevremizi biçimlendiren ve farkl ç karlara sahip bütün taraflar n eylemlerine iliflkin somut tavsiyeler söz konusudur. Bu tavsiyeler, yap kültüründe kalitenin önem kazanaca bir de erler sisteminin yarat lmas amac n tafl maktad r. Bu her fleyin ötesinde, kaliteye ve uzmanlaflmaya önem vermeyi, hizmet alan nda yetkinli i, uluslararas alanlara yönelmeyi, disiplinleraras iflbirli ini ve kullan c ihtiyaçlar n daha yak ndan dikkate almay gerektirmektedir ve bu yönlerden planlama mesleklerini etkileyecektir. 5

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI Yap sahibi iflverenler ve yat r mc lar için de tavsiyeler söz konusudur. Her fleyden önce, bu tavsiyeler örnek bir rol üstlenen kamu sektörü iflverenleri için geçerlidir. Fakat özel sektör iflverenleri ve mülk sahiplerinin de, yap kültürü hedefleri do rultusunda kat l mlar sa lanmal d r. Belli bafll projeler için mühendislik ve mimarl k yar flmalar n n aç lmas da bu yönde önemli bir katk olacakt r. Kent içi alanlar n gelifltirilmesine önem veren, çekicili i olan kamusal alanlar n yarat lmas - n ve korunmas n amaçlayan ve çevrede peyzaja duyarl geliflmeleri güvence alt na alan yerel yönetimlerin sürece kat l m n n önemi vurgulanmaktad r. Yerel yönetimlerin yap kültürü konusunda dan flma hizmetleri vermesi de tavsiye edilmektedir. Yap kültürünün gelifltirilmesi, korunmas ve bu konuda kamuoyu ilgisinin sa lanmas için ortak eylem yürütülmesi ça r lar na iliflkin tavsiyeler özel önem tafl maktad r. Bu tavsiyeler içinde, kamuoyuna yönelik kampanyalar ve araflt rmalar, kamuoyuna örnek olarak tan t lacak projeler, baflar l örneklere ulusal düzeyde verilecek uygun ödüller, yap üretimi ve planlama sürecine yurttafllar n daha genifl ölçüde kat l m, yap kültürü konular nda tüketicilerin bilgilendirilmesi ve yap lar yapan kifli ve firmalar n tan tan plakalar n binalara konulmas yer almaktad r. Özellikle önemli olan bir tavsiye de, okullardaki ders programlar na ve mesleki e itim programlar na yap kültürüne iliflkin konular n n eklenmesidir. Yap l çevrede diyalog ve kalitenin de erlendirilmesi, ancak önceden kazand r lm fl bir bilgi temeli üzerine infla edilebilir. Son olarak federal politikalara yönelik tavsiyeler gelmektedir; örne in kent içi geliflmeleri h zland rmak amac yla vergi sisteminde yeni düzenlemeler yap lmas veya mühendislik ve mimarl k hizmetleri ihrac n n desteklenmesi gibi. Yap sektöründe istihdam olanaklar n n acilen art r lmas na duyulan ihtiyaç da bu tür tedbirlerin al nmas n gerekli k lmaktad r. Bu tedbirlerin uygulanmas Almanya'n n mimarl k ve yap politikas n daha belirgin duruma getirecek ve sonuçta yap kültürü üzerinde herkesi etkileyecek, duyarl l gelifltirecektir. Kamuoyu çevrelerinde sorulmas gereken sorular çok temel niteliktedir, zira konuya iliflkin genel duyarl l k, herkes için tafl d son derece büyük öneme karfl n, flu anda çok düflük düzeydedir. 1. Yap Kültürü Nedir? Yap Kültürü terimi, yap l çevreyi gelifltirme sürecini ve bizim bu sürece yaklafl m m z tan mlar. Terim, planlamay, yap üretimini, yap lar n yeniden kullan m n ve bak m n içerir. Yap Kültürü bölünmez bir bütündür. Sadece mimarl kla s n rl kalmay p, inflaat mühendisli ini, kentsel ve bölgesel planlamay, peyzaj mimarl n ve kamuya dönük sanatlar da kapsar. Yap kültüründe nitelik, toplumun tümünün yap l çevreye ve bu çevrenin bak m na karfl duydu u sorumluluk düzeyi ile belirlenir. 2. Yap Kültürü Nas l Ölçülür? Yap Kültürü: Yap lar n ve yap l çevrenin tasar m ve kamusal alanlarla bütünleflmesinde, Bunlar n kullan m nda, Çevresel, toplumsal ve ekonomik sürdürülebilirlikte, Bu alanda üretim ve ifl verme konular nda izlenen süreç ve düzenlemelerde var lan kalite düzeyi ile tan mlan r. Yap kültürü, bu de iflik alanlardan herhangi birinin tek bafl na optimizasyonu ile de il, bunlardaki kalite düzeyleri aras nda bütünlefltirici bir denge sa layarak elde edilir. 3. Yap Kültürü Neden Önemlidir? Yap kültürü, yap l çevre ile gönüllü ve zorunlu olarak iliflkide olan herkesi ilgilendirir. Almanya gibi yo un yerleflik nüfusa sahip bir ülkede yap l çevre kaç n lmaz olarak bütün hal- 6

ALMANYA k etkilemektedir. Bu nedenle, tek bir konut biriminden kamusal alanlara kadar yap l çevrenin kalitesi, bütün nüfusun fiziki ve ruhsal sa l na katk da bulunmaktad r. E er kültürün toplumun ayr lmaz bir parças oldu u ve yeterli finansman deste i gerektirdi i kabul ediliyorsa, her birey üzerinde do rudan etkileri olan yap kültürü de eflit düzeyde önemli ve korunmaya de er bir olgu olarak görülmelidir. Kötü bir tiyatro oyununa gitmez veya kötü bir tabloyu izlemez kurtulursunuz, ama yap l çevreden kaçma olana n z yoktur. Bu nedenle yap l çevrede niteli in sa lanmas ve korunmas için gösterilecek dikkatli çabalar son derece önem tafl maktad r. Hem kamu kesiminin, hem de özel kesimin, iyi bir yap l çevre yaratmak için ciddi giriflimlerde bulunmas gerekmektedir. 4. Yap Kültürüne Ne Zaman Ulafl labilir? Yap kültürü, bir hamlede eriflilebilecek bir hedef tan mlamamaktad r. Yap kültürü, yap l çevre ile birlikte yaflanacak bir özümleme sürecidir. En çarp c mimari baflar lar, mühendislik ürünlerini, kentsel ve aç k mekân planlamas ndaki baflar l uygulamalar oldu u kadar, günlük yaflant m zdaki çok daha s radan istekleri ve kültür miras m za yaklafl mlar da kapsar. 5. Yap Kültürünün Estetikle liflkisi Nedir? Demokratik, ço ulcu bir toplum de iflik estetik de erleri bir arada kucaklar. Bu rasgele, kendili inden olan bir ifl de ildir. Estetik kararlar n olufltu u bir süreç söz konusudur. Hedef, yeni bir stilin egemenli i veya bir eski gelene in yeniden canland r lmas de ildir. Daha çok yeni bir çok çeflitlilik yarat lmas amaçlanmal d r. Yap kültürünün standartlar, Avrupa Birli i ve daha ötesinde yer alan ülkeler aras ndaki uluslararas diyalogdan yararlan larak oluflmaktad r ve bu diyalog, baz lar n n korktu u gibi, bir tekdüzeli i yol açmamaktad r. Diyalog daha çok, bölgesel karar üretme süreçlerini besleme e yöneliktir. 6. Yap Kültürünün Etkileri Nelerdir? Yap l çevrenin oluflmas nda mesleki sorumluluklar paylaflan yap üretimi ve planlamaya yönelik meslekler, ekonominin önemli bir bölümünü oluflturmaktad r: Ulusal ekonomide sabit sermaye yat r mlar n n genifl bir bölümü, ulafl m a n n gerektirdi- i yap lardan tek ailenin oturdu u bir yap ya, kent içindeki bir parktan belediye binas na kadar de iflik tür yap gereksinimlerine gitmektedir. Bunlar n yap m, bak m ulusal ekonominin sorumluluk alan ndad r. Yap kültüründe kalite genellikle iyi planlanm fl ve iyi üretilmifl kentler, meydanlar, köprüler ve yap lara duyulan talepten kaynaklanmaktad r. Sonuç olarak bu talep, yap sektöründe yarat lan ifl say s n belirlemektedir. Kalite ayn zamanda, planlama hizmetlerinin, bununla iliflkili yat r m mallar n n ve inflaat hizmetlerinin ihrac olanaklar n n art r lmas nda da belirleyici bir faktördür. Mevcut yap stoku ile ilgili ifller, çok say da müteahhit, tafleron firmay ilgilendirmekte, istihdam olanaklar yaratmakta ve ülkede orta ölçekli çok say da giriflimin ayakta kalmas n sa lamaktad r. Kentlerde ve k rsal alanlarda yap kültürünün kalitesi, bir toplumun refah düzeyini, bu alanda yap lacak yat r mlar gerçeklefltirmeye yönelik haz rl k düzeyini etkilemektedir. 7. Yap Kültürünün Maliyeti Nedir? Yap l çevremizin yarat ld sistemde yap kültürü, maliyeti ile ölçülebilen bir faktör de ildir. Belirli bir yap için daha fazla para harcanmas, onun daha kaliteli olmas sonucunu getirmeyebilir. Estetik, kullan m, sürdürülebilirlik ve ifl vermede izlenen düzenli bir sürecin toplam bileflimi, sonuç olarak yap l çevrenin kalitesinde ilk yat r m maliyetinden daha belirleyici olmaktad r. Bu bak mdan, her ne kadar (ücret tarifeleri gibi) baz kurallarla iliflkisi varsa da, yap kültürü bir maliyet sorunu de ildir. Yap kültürü ve kârl l k, birbirine karfl t de- il, birbirini tamamlayan kavramlard r. Ço u örnekte, yap kültürü ekonomik verimlili i art ran, de er art fl sa layan bir faktör olmufltur. 7

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI 8. Yap Kültürü Gelece i Nas l Haz rlar? Yap kültürü, bir kentte, bir köyde kendini yerel olarak ifade eder. Bir ülkedeki yap kültürü, bu ülkenin gelece ine iki yönden önemli katk da bulunur: Bir toplum, insanlar n ve ekonomik kaynaklar n soyut bir bileflimi de ildir. Toplumun üzerinde yaflad kendi kimli ini tan mlayan yerle s k ba lar vard r. Bu, bir toplumda bireylerin ve tüketicilerin yurttafl olabilmelerini sa layan fleydir. Gelece e haz rl kla olmak ayn zamanda, s n rl kaynaklara dikkatli bir yaklafl m ve sürdürülebilir bir yap üretimi modelini gerektirir. 9. Niçin Yap Kültürüne Dikkat Etmek Zorunday z? Yap kültürü her zaman var olmufltur. Ancak bugün bu konu, çeflitli yeni geliflmelerle ortaya ç kan ve yan t bekleyen sorularla karfl karfl ya kal nan bir yol ayr m nda oldu umuz için özellikle önem tafl maktad r. Günümüzün karmafl k dünyas nda basit yan tlar yeterli olmamaktad r. Baflar l sonuçlara ulaflabilmemiz için, bütün de iflik paydafllar aras nda bir iflbirli- ine, bunlar n ilgi ve ç karlar n n öz olarak derlenmesine, bütünlefltirilmesine ihtiyaç vard r. Küreselleflen bir ekonomide Avrupa kentinin gelece i, hükümetlerin ve yurttafllar n önünde duran ve çözmeleri gereken bir sorundur. Almanya'da yap kültürü de bu ba lamda geliflecektir. Uygulama koflullar n belirleyen bir iflveren ve yasa koyucu hükümetler -federal, eyalet ve yerel düzeylerde- yönetimler bu tart flman n taraflar ndan biridir ve tart flmada paylar na düflen katk y yapmal d rlar. fllevlerini yitirmifl endüstri yerleflmelerinin, demiryolu tesislerinin, de iflime u rayan eski liman alanlar n n kentlerle bütünlefltirilmesi ve yollar, meydanlar, parklar ile kamu mekânlar n n korunmas ve gelifltirilmesi, yap kültürüne yönelik çal flmalarda büyük dikkat gerektiren alanlardan sadece ikisidir. Avrupa Birli i'nin yak n gelecekteki genifllemesi, kentlerde yeni talepler gelifltirmekte ve ifl merkezleri aras nda yarat c bir rekabeti do urmaktad r. Bugün Avrupa Birli i üyesi ülkelerden ço u, mimarl k ve yap kültürünün teflvik edilmesini yaz l kanunlar na veya somut kalk nma programlar na geçirmifl durumdad r. Almanya bu deneyimlerden yararlanabilir, ama öncelikle federal yönetim, eyalet ve yerel yönetim düzeylerinde kendi hedeflerini formüle etmesi gerekmektedir. Çünkü yap kültürü, genel yap l çevre, bütün yurttafllar ilgilendirmektedir ve büyük bir ço unlu un yarar nad r. Mimarl k ve Yap Kültürü nisiyatifi'nin yürüttü ü bir temsili araflt rma, bu ço unlu un nüfusun yaklafl k dörtte üçünü oluflturdu unu göstermektedir. Devletin, bu alanda herkesin sorumlu bir yaklafl m içinde davranmas n güvenceye alma konusunda yard mc olmas gerekmektedir. 10. Yap Kültürünü Gelifltirmek çin Ne Yapmal? Yap kültürü, tek bafl na bir tedbirin uygulanmas ile ulafl labilen bir fley de ildir. Bu alanda standart, federal yönetim, eyalet ve yerel yönetimler ile özel sektör iflverenleri ve yurttafllar aras ndaki iflbirli inin kalitesi ile tan mlan r. Ancak yap kültüründe yüksek bir standarda duyulan ihtiyaç konusunda duyarl l a odaklanabilmek için de iflik tedbirler gerekmektedir. Bu tedbirler, genelde kamuoyuna, kamu yetkililerine ve planlama, yap üretimi ile mesleki düzeyde ilgilenenlere yönelik olmal d r. Burada özetlenen tavsiye ve tedbirler bütün bu gruplar için geçerlidir. Tavsiyeler kapsam nda yap kültürünün gereklili i ve kalitesi konusunda yeni bir duyarl l n yarat lmas na yard mc olunacakt r. Her fleyin ötesinde, nüfusun % 80'inden fazlas, yap kültürünün ülkenin toplumsal yaflam nda merkezi bir konumda olmas n istemektedir. MEVCUT DURUMA L fik N ANAL ZLER 1. Yap Kültürünü Tan mlama Yap kültürü, yap l çevrenin yarat lmas ve onunla etkileflim içinde olunmas demektir. Bu anlamda sadece mimarlar n, planc lar n veya yap sektörünün ilgilendi i bir alan de il, ay- 8

ALMANYA n derecede mal sahiplerinin ve yurttafllar n da ilgi konusudur. Sadece mimarl de il, yap l her fleyi kapsar. Yap l çevre derken tek bafl na mimarl ele alan bir kifli, yap l çevrenin sadece binalardan de il, ayn zamanda sokaklardan, meydanlardan, parklardan, köprülerden ve hatta sokaklardaki çöp kutular ndan olufltu u gerçe ini göz ard edecektir. Bir ülkede yap l çevrenin elemanlar na bir bütün olarak yaklafl m flekli, o ülkenin yap kültürünün düzeyini gösteren bir ölçüttür. Yap kültürü insan deneyimlerinin yap l bir biçime kavuflmas d r. Yap kültüründe kalite, bütün toplumun bu yap l çevreye, onun korunmas na karfl gösterdi- i sorumluluk derecesi ile belirlenir. Bir yap kültürü standard, onun tasar m, kullan m, ifllevselli indeki kalite ile, çevresel, toplumsal ve ekonomik sürdürülebilirli i ile, ayr ca onun yarat lmas nda izlenen yöntem ve süreçle tan mlan r. Kalite, bu ö elerden birinin optimizasyonuna de il, daha çok bütün bu bileflenlerin kendi aralar ndaki dengeye ba l d r. Bu ba lamda yap kültürü, tek aflamada var lacak bir hedefi de il, yap l çevre ile kurulacak sürekli bir etkileflim ve özümleme sürecini tan mlamaktad r. Avrupa Birli i'ndeki di er ülkeler, yap kültürüne yönelik giriflimleri y llard r de iflik vurgulamalarla sürdürmektedir: Frans z Konut Bakanl, yetersiz bulunan baz yap yöntemlerini daha 1971'de yasaklam flt r. Bu, yap l çevrenin üretilmesine devletin genifl ölçüde müdahalesini getirmektedir. Pompidou Merkezi gibi belli bafll kamusal projeler, görevdeki baflkanlar taraf ndan yak ndan izlenmifl ve desteklenmifltir. Bu projeler Paris'te yeni bir turizm ça- yaratm flt r. Bu projeler, yüksek maliyetlerine karfl n, ulusal ekonomiye ve kentin çekicili- ine önemli katk lar getirmifltir. Avusturya hükümetinin kültür bölümü, 1992 y l nda mimarl teflvik için yo un bir program bafllatt. sveç, 2001 y l n Mimarl k Y l olarak ilan etti ve bir ulusal mimarl k sergisi düzenledi. Britanya'da Galler Prensi bir örnek köy infla ederek ve bir mimarl k enstitüsü kurarak ülkenin mimarl ktaki hakim yöneliflini de ifltirmek için giriflimlerde bulundu. Mimarl k ve Yap l Çevre Komisyonu (CABE), ngiliz Baflbakan taraf ndan etkin bir biçimde desteklenen bir hükümet kurulufludur. Finlandiya'da iyi bir yap l çevre hakk anayasaya dahi girmifltir. Almanya'da yap kültürünü teflvik etme e çal flan de iflik düzeylerde da n k etkinlikler görüyoruz. Ancak bunlar belirli bölgelerle s n rl kalmaktad r. Etkinliklerin boyutu ilgi çekici sergilerden ve mimari ve an tlar a karfl duyarl l art rma amac yla düzenlenen günlerden, yar flmalara ve ödüllere kadar var yor. Bu etkinlikler kendi çaplar nda baflar l sonuçlara varsa da, son y llarda bu konuda bütün ülkeyi kapsayan yayg nl kta bir tart flma ortam söz konusu olmam flt r. Gene de akla gelen sorular yal n ve herkesin ilgisini gerektirecek niteliktedir: Önümüzdeki on, yirmi, otuz y lda ne tür bir kentte, ne tür bir çevrede, ne tür evlerde yaflamak istiyoruz? nsanlar n içinde yaflad yap l çevreleri belirleyen etkenler nelerdir? Hangi toplumlar kendilerine özgü kentleri infla edebilmektedir? Yap üretiminde ve kent planlamas nda gelece in çevresini belirleyecek etkenler nelerdir? Bu alanda bugüne kadar sadece yap kültürünün önemli bir yan olan mimari miras n korunmas konusundaki çal flmalar olumlu birer örnek olmufltur. Kuflkusuz, Almanya'da yap kültürüne iliflkin etkinliklere duyulan heyecan ve kat l m, uzmanlar aras nda ve kamuoyunda yo un bir ilginin varl n göstermektedir. Bu alanda etkin bir rol almak için genel bir isteklilik gözlenmektedir. Ancak, daha üst düzeyde baflar lar elde edebilmek için bireysel etkinliklerin daha belirli yönlere odaklanarak birlefltirilmesi gerekmektedir. Federal hükümet bu konuda yönlendirici ve eflgüdümü sa lay c bir rol oynayabilir ve yap kültürünün ulusal ve uluslararas gündemlerde yer almas na yard mc olabilir. 2. Toplumsal E ilimler Toplumumuzda, ekonomide, teknolojide ve hükümet politikalar ndaki de iflikliklerin planlama ve yap üretimi üzerinde do rudan sonuçlar do uracak etkileri vard r. 9

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI Her ne kadar sonucu göçler belirleyecekse de, Almanya'n n nüfusu küçülmektedir. Hiç göç al nmayaca veya her y l 300.000 yabanc n n ülkeye gelece i varsay mlar na göre 2050 y - l nüfusu 56,8 ve 74,9 milyon olarak öngörülmektedir. Kesin olan, buraya d flardan geleceklerin -ki bu kesim flu anda nüfusun yaklafl k % 10'unu oluflturmaktad r- say s n n artaca d r. Bunun kentler, okullar, anaokullar n ve çal flma ortam ndaki etkilerinin neler olaca n görmek gerekmektedir. Kültürel farkl l klar bir zenginlik mi getirecek, yoksa toplumsal gerginliklere mi yol açacakt r? Almanya uzun süredir yafll nüfusun giderek artmas sorunuyla u raflmaktad r. Bu yüzy l n birinci yar s nda da 60 yafl n üzerindeki nüfus oran ndaki art fl sürecektir. Yafllanma sürecini durduran ilaçlar bulununcaya kadar yafll ve bak ma muhtaç insanlar n say s dramatik olarak artacakt r. Ayn zamanda do urganl k oran ndaki düflüklük de buralarda daha az genç insan n yaflayaca anlam na gelmektedir. Aç kça, yafll lar için gerekli tesislere talep artarken, anaokullar, okullar ve gençlik merkezlerine talep azalacakt r ve bu, mevcut tesislerin kullan m nda acil de ifliklikler gerektirebilecektir. Ayn zamanda daha küçük aileler ve daha küçük hane halk do rultusundaki e ilim de sürecektir. Özellikle yo un nüfusun bulundu u bölgelerde tek kiflilik ailelerin say s y llard r artmaktad r. De iflen yaflam tarz n bar nd racak konut tiplerinin gelifltirilmesi gerekmektedir. Tek kiflilik hane halk ve çocuklu veya çocuksuz efllerden oluflan ailelerin ve evde çal - flan, yeni telekomünikasyon olanaklar n kullanan insanlar n say s ndaki art fl, yaflama mekânlar n n tasar m nda yeni koflullar yaratmaktad r. Do u ve Bat Almanya kentlerindeki demografik geliflmeler aras nda belirgin farkl l klar vard r. Ülkenin bat s ndaki nüfusa iliflkin rakamlar sabit kal rken, eski Do u Almanya eyaletlerinde nüfus azalmas yaflanmaktad r. Bu durum, do udaki Alman kentlerinin gelece ine iliflkin, orta vadede bat kentlerini de etkileyecek bütünüyle yeni sorunlar getirmektedir. Ayn zamanda do uda altyap y bat standartlar na getirme süreci de devam edecektir. Toplumumuzda bireyselleflme do rultusunda bir geliflme e ilimi vard r. Mesleki konum ve gelir durumu art k tek bafl na hayat standard n belirleyen faktörler olmaktan ç km fl, toplumun bir bütün olarak refah ndan çok, bireysel mutlulu u sa layacak çabalar önem kazanm flt r. Nüfusun ço unlu u belirli bir yaflam tarz n gerçeklefltirebilecek olanaklar haz r bulmaktad r. Mirasç lardan oluflan bir kuflak tan ço u insan, emek harcamadan varl k içinde yaflayabilmektedir. Serüven peflinde koflma, al flverifl yapma ve rekreasyon için harcanan zaman artmakta ve bu amaçl parklar n, kentsel e lence merkezlerinin ve rekreasyon tesislerinin say s ndaki art fltan da görülebilece i gibi yap l çevrenin biçimleniflinde de bu e ilimler etkili olmaktad r. Ticarette, imalat sanayisinde ve finans merkezlerinde giderek daha büyük birimlere do ru geliflen e ilim, artan düzeyde uluslararas yönelmeleri olan bir toplumu getirmekte ve ayn zamanda halk n belirli bir ülkeye, belirli bir yere ve insanlara ba l kimli ini ortadan kald rmaktad r. Küreselleflme, toplumsal ve kültürel sonuçlar ile birlikte sürecektir. Yat r mc sermayenin serbest dolafl m, insanlar n kendilerini uzunca bir zamandan beri ba l hissettikleri yerlerden kopmalar na neden olmaktad r. Yap kültüründe bölgesel farkl laflma giderek daha da güç gözlenebilir olacakt r. Buna karfl günümüzdeki bölgeselci e ilimlerin baflar l olup olmayaca n görece iz. Bireyselleflme ve küreselleflmeye paralel olarak toplumsal olanaklardan yoksunlar n say s nda bir art fl görülmektedir. Zenginler ve yoksullar aras nda, çal flanlar ve iflsizler aras nda, iyi e itim alanlarla alamayanlar aras nda, bilgisayar kültürüne sahip olanlarla gerekli teknolojik deneyimlerden yoksun olanlar aras nda fark giderek aç lmaktad r. Toplumsal kutuplaflma artmaktad r. Kutuplaflm fl bir ifl piyasas nda, üst düzeyde kalifiye olanlara skalan n bir ucun- 10

ALMANYA da ifller sunulmakta, di er uçtaki yeterli e itimi almam fl veya az e itimli olanlara düflük ücretli ifller verilmekte, aradakilerin say s s n rl kalmaktad r. Giderek daha geniflleyen toplumsal çatlak, kentlerimizde de yeterli olanaklardan yoksun yerleflmeler fleklinde kendini göstermektedir. Belirli yerleflmeler aras nda tespit edilen farkl l klar giderek daha belirgin duruma gelmekte ve kapal toplumlar fleklindeki bir ters gettolaflma ya yol açmaktad r. Ekonomi ve istihdam sektöründe ciddi de iflikliklerle karfl karfl yay z. Geleneksel endüstri dallar veya meslekler, giderek ortadan kaybolmaktad r. Öte yandan istihdam sektörü uzunca bir süredir önem s ralamas nda üçüncü sektör olma sürecindedir ve hizmet endüstrilerinin önemi artmaktad r. Ayn zamanda istihdam edilen toplam nüfusun say s düflmektedir. Bu de ifliklikler firmalar n yer seçiminde oldu u gibi, teknik donan m, yap tasar m ve altyap ihtiyaçlar n da etkilemektedir. Bu de ifliklikler kapsam nda, kent içinde terkedilmifl tesis ve mekânlar, flirketlerin yeni bina ihtiyaçlar için kent s n rlar d fl ndaki yerleflmelerden daha cazip olanaklar sunarken, bir yandan da daha esnek yap lar n tasar m na yönelik talepler ortaya ç kmaktad r. Geçti imiz y llarda toplumsal denetim mekanizmalar nda da de iflimler olmufltur. Neo-liberal kapitalist düflünceler ve refah devletine yönelik müdahaleleri savunan düflünceleri dengeleyen yeni politika modelleri, bir yandan siyaset ve ifl dünyas n n liderlerini daha yak n iflbirli ine (kamu - özel kesim ortakl klar na) zorlarken, bir yandan da topluma görüfl ve e ilimlerini, ço u kez resmi olmayan yollardan dile getirmek için yeni yollar açmaktad r (örne- in yurttafl eylem komiteleri gibi). Do al kaynaklar m z, aç k ve tar msal mekânlar n konut, endüstri, ticaret ve ulafl m amaçl kullan mlarla sürekli tüketilmesi ve sonuçta kirlenmedeki art flla gelen bir tehdit alt ndad r. nsanlar aras nda büyük ölçüdeki mobilite art fl, ekonomide ve halk n yaflam tarz nda uzun erimli sonuçlar do urmaktad r. Endüstriyel toplumun neden oldu u çevresel problemler karfl s nda toplumda gittikçe artan duyarl l k, siyasi gündemleri etkilemeye bafllam flt r. Kent içi gelifltirme projeleri ve mevcut yap stokunun kullan m n n maksimizasyonu do rultusunda güçlü bir e ilim vard r. Alman hükümetinin 2000 y l nda yay nlad ulafl mla ilgili raporlarda, gelecek birkaç y lda yolcu tafl mac l nda % 20 art fl, yük tafl mac l nda ise % 64 art fl öngörülmektedir. Bu senaryo, sadece çevresel korumaya yönelik tedbirlerin art r lmas n de il, ulafl m a yap lar nda yüksek düzeyde bir yat r m da gerektirmektedir. E er ulafl m yap lar n n kentlerdeki yap lar kadar yap kültürünün bir parças olduklar n düflünüyorsak, bunlar n yap kültürüne katk lar konusuna daha çok önem verilmelidir. Almanya'da yap üretimindeki yüksek maliyetler ve inflaat piyasas ndaki düflüfl e ilimi, inflaat sektörü üzerinde yeniden düflünülmesi gere ini gündeme getirmektedir. Yeni, yenilikçi ve çevre dostu ürünlere ve üretim yöntemlerine talep söz konusudur. Sektörün varl n sürdürebilmesi bu talepleri karfl lama yetene ine ba l d r. Maliyet bask s, planlama mesle inde ve inflaat sektöründe, bir taraftan piyasalar n Avrupa ve ötesine aç lmas n n, di er taraftan da tüketicilerin kaliteyi sadece en düflük fiyat ile tan mlayan yaklafl mlar sonucu ortaya ç kan ve çözülmesi gereken bir baflka sorundur. Fakat g - da sektöründeki uygulama, yani sa l kl ve iyi ürünlerin belirli bir fiyat olaca gerçe i, di- er sektörler için de geçerlidir. Burada s ralad m z toplumsal ve ekonomik geliflmeler kuflkusuz manzaran n tamam de ildir, ancak böyle giderse çok fleyin de iflmesi gerekti ini göstermektedir. nsanlar temel bir istek olarak, istikrarl bir çevre içinde yaflamak istemektedirler. Mimarlar n, mühendislerin, kent planc lar n n, peyzaj mimarlar n n ve inflaat sektörünün görevi, gerekli de ifliklikler ile istikrar ve kimlik istekleri aras nda bir dengeyi sa layabilmektir. 11

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI 3. Kentsel Geliflmeler Y llard r kentlerimizde olas çözülmeler üzerinde konuflulmaktad r. Bugüne kadar Alman kenti, belirgin olarak tan mlanm fl bir merkez ve onunla ba lant l çevresi fleklinde, kendine yeterli ve karma kullan mlar içeren bir oluflum olarak görülmüfltür. Fakat son zamanlarda kentlerin iç bölgeleri, ekonomik ve kültürel merkezler olarak üstünlüklerini yitirmektedir. Merkez ile çevre ve di er tekil kent bölgeleri aras nda yeni bir ifl bölümü geliflmektedir. Yap Stokunun Artan Önemi: Yap stoku kentsel geliflmenin gelece i aç s ndan büyük önem tafl maktad r. Kentlerde 2010 y l için gerekli yap lar n % 90', özellikle yay lm fl vaziyette de il, çevresel aç dan daha mant kl bir biçimde yo un ve toplu yerleflimler fleklinde bugünden infla edilmifl durumdad r. Bu yap stoku, kent d fl ndaki genifl banliyöler veya al flverifl merkezleri ile de il de daha çok kent merkezinin çekicili i, yap lar ve an tlar ile tan mlanan bir kentsel kimlik oluflturmaktad r. Bu görüfller fl nda mevcut yap stokunun kullan m n n sürdürülmesi, çevresel ve ekonomik aç lardan anlaml olmaktad r. Tek yap veya yap topluluklar olarak tarihi yap lar n korunmas bu konudaki yasal mevzuat kapsam ndad r. Fakat sorun sadece hangi yap lar n tarihi de- er tafl d n n belirlenmesi de il, insanlara oturabilecekleri ve kendilerini evlerinde hissedebilecekleri mümkün oldu u kadar süreklilik kazand r lm fl önerilerin sunulabilmesidir. Kent merkezlerindeki yap stokundaki art fl neredeyse patlama noktas na gelmifltir. Bu özellikle, çevrelerindeki eski tar m arazilerine yay lm fl büyük çarfl larla, indirimli sat fl yapan büyük marketlerle bafla ç kamayan ve ço u ayakta kalma mücadelesi veren kent merkezleriyle eski Do u Almanya eyaletlerinde görülmektedir. Fakat bat eyaletlerindeki kent merkezlerinin eski parlak konumu da tehlikeye girmifltir. Yüksek gayrimenkul fiyatlar ve kiralar nedeniyle bu merkezlerde art k konut kullan mlar güvence alt nda de ildir. Artan trafi in getirdi i gerilim, mevcut durumu daha da a rlaflt rmaktad r. Son zamanlarda art k ço u kentsel merkez de eski çekicili ini kaybetme tehlikesi ile karfl karfl yad r. Özellikle zincirleme ma azalar n merkezi alanlarla entegrasyonu zor olmaktad r. Bu ço u zaman kent merkezlerinde boflluklar yaratmakta, dükkânlar n ve hizmetlerin standartlar nda genel bir düflüfle neden olmaktad r. Kamusal Mekânlarda De iflimler: Kamusal mekânlarda meydana gelen de iflimleri yak ndan izlemeyi sürdürmek yaflamsal bir önem tafl maktad r. Devletin bütün yurttafllara eflit yaflama koflullar sa lamas anayasal bir yükümlülüktür, ama bu arada varl kl kesimlerde yar kamusal alanlara yönelik aç kça görülen bir talep de söz konusudur. E er bu tür talepleri dizginlemek için bir fleyler yap lmazsa, toplumun üçte ikisinin merkezde ve banliyölerde konut sahipleri olarak oturduklar, yeterli olanaklara sahip olamayan di er üçte birinin ise 1960-1970'lerin yatakhane yerleflimlerinde veya 19. yüzy l sonlar ndan kalma harap kent bölgelerinde bar nd kentlerde toplumsal bir bölünme ortaya ç kabilecektir. Bugünden kamusal mekânlara daha fazla yat r m yap lmas, daha sonraki y llarda giderek büyüyecek bir sosyal bölünmenin etkilerini onarmak için yap lacak harcamalardan daha yerinde olacakt r. Yeni çarfl lar, e lence ve rekreasyon merkezleri ve al flverifl merkezleri elbette kendili inden oluflmad. Bunlar, de iflen bir toplumda, daha önce söz konusu olmayan taleplere yan t olarak ortaya ç kt. Fakat geleneksel kamusal alanlar, ne kadar iyi tasarlan rsa tasarlans n ve ne kadar iyi bak - l rsa bak ls n, bu yeni özel kamusal mekânlarla zor bafla ç kabilecektir. Çünkü kavram içinde bir karfl tl bar nd rmaktad r: Bir mekân hiç kimseyi d fllamad için kamusald r ve iflte tam bu nedenle kamusal mekânlar n çekicili i giderek azalmaktad r. Parçal Büyüme: Kent çevrelerinde ticaret ve konut bölgelerinin iflgal etti i alanlar n miktar, uzunca bir süredir flikayet konusu olmufltur. Kentsel geniflleme, tek ifllevli kullan mlarla 12

ALMANYA tan mlanm fl birimlerin (bütünleflmemifl yerleflimlerin) say s n art rarak arazi kullan m nda segregasyona neden olabilir. Yay lma ve arazi kullan m nda segregasyon ço u kez özel araç trafi ini kaç n lmaz k lmaktad r. Yaflam tarz nda ve tüketici al flkanl klar ndaki de ifliklikler, biçim de ifltirmifl üretim modelleri ve hepsinin ötesinde enerji maliyetlerindeki göreli düflüklük, hepsi birden kent çevresinde trafi i zararl sonuçlar ile birlikte art rmaktad r. Ulafl mda ço alan alternatifler ve düflük maliyetli hareketlilik, yeni bölgesel aktivite merkezlerinin yayg nlaflmas na neden olmaktad r. Tek bir kent merkezine do ru yönelifl giderek yok olmaktad r. Bir zamanlar aç kça tan mlanabilir durumda olan kentsel doku da n k bir hal almakta, ço u kez kentten ç - k fl amaçlayan bir otoyol yeni bir çekim noktas na dönüflebilmektedir. Kent çevresinde yerellik duygusunun kaybolmas ve getirilen yeni koflullara karfl gösterilen ve art k geriye dönüflü mümkün olmayan bir uyumluluk belirginleflmektedir. Kent çevrelerinde daha fazla ek konut ve ticaret bölgesi oluflumu, kentlerde gelifltirilebilecek (de iflim alanlar, terkedilmifl sanayi tesisleri, liman ve demiryolu tesisleri gibi) kullan lmayan mekânlar var oldukça, çevresel aç dan ne tutarl ne de gerekli bir çözüm de ildir. Bunun engellenebilmesinin yararl bir yolu, kent içi gelifltirme projelerine vergi indirimleri fleklinde finansman kolayl klar getirilmesidir. Fakat kent içinde ekonomik aç dan aktif hane halklar n tutabilmek, ancak flunlar n yap lmas na ba l d r: Yüksek olan kent içi gayrimenkul fiyatlar n dengelemek için finansal teflvik araçlar gelifltirilmeli, Aileler için kent içinde de banliyölerde oldu u kadar rahat çevre koflullar yarat lmal, Kent içinde sat fla sunulan yap lar ve mülkler, banliyölerdeki teras evler kadar çekici olmal, Düflük gayrimenkul fiyatlar ve vergi indirimi vb. teflvikler yoluyla komflu bölgeler aras nda rekabeti ve kaçak yap laflmay önleyen kapsaml planlar yap lmal. Gelece e Yönelik Bir Planlama: Kentlerdeki sorunun bir göstergesi de giderek daha az say - da insana ucuz konut olanaklar sa layabilen sosyal güvenlik sistemidir. Sistem dahilindeki konutlar n say s azalmaktad r ve kamu konut projeleri neredeyse art k hiç söz konusu de ildir. Toplumumuzda giderek artan kutuplaflma, kentlerdeki mekânsal bölünmelere de yans maktad r. Bir üçlü kent e do ru gidiflten söz edilmektedir. fiöyle ki; Bütün dünyadaki di er kentlerde üst düzey gelir gruplar n n oturdu u semtlerde görülebilecek konfor içinde yaflayan, varl kl ve bütünleflmifl toplumsal gruplar n bulundu u yerleflmeler, Alman orta s n f n n oturdu u yerleflimler ve Uzun süreli iflsizlerin, yabanc lar n ve yoksullar n, yani yeni kentsel alt s n f n oturdu u yerleflmeler. Sosyal hastal klar n yayg n oldu u yerleflmelerde oturanlar, yal t lm fll k ve toplumsal yaflama kat l mdan d fllanma durumundad r. Uyuflturucu kullan m, fliddet olaylar ve çevreye yönelik tahripkâr davran fllar buralarda kol gezmektedir. Kamu mekânlar n n bak m ihmal edilmifl, yerleflim bütünüyle çekicili ini kaybetmifltir. Bu yerleflimlere olumsuz bir imaj hakim olmufltur. Hükümet, bu sorunu çözmeye ve toplumsal ayr flmay gidermeye yönelik bir politika uygulamaya bafllam flt r. Ço u eyalette 1990 bafllar nda özel programlar bafllat lm fl, federal hükümet geliflme aç s ndan özel yard m gerektiren kentsel yerleflimleri hedef alan bir program 1999'da yürürlü e koymufltur. Program, yap üretimini, ekonomiyi ve toplumsal geliflmeyi bir arada dikkate alan bütüncül bir yaklafl m içermektedir. 13

ULUSAL M MARLIK POL T KALARI Ticari Yerleflmeler: Kentlerin d fl çevrelerinde yer alan ticari yerleflmeler ayr bir sorun oluflturmaktad r. Çünkü bu ticari park lar, ço u kez iyi bir tasar m veya yap kültürü standard - n tutturma endiflesi olmaks z n infla edilmektedir. Ama toplumlar n vergi gelirlerine, vatandafllar n ifl olanaklar na ve al flverifl aktivitelerine ihtiyaçlar vard r. Yeni endüstriyel veya ticari alanlar n yerleflime aç lmas yönünde ciddi bir rekabet görülmektedir. Yap kültürünün bu alanlar da kapsayan bir bütünlükte oldu u dikkate al n rsa, bu konunun da denklemin bir parças oldu u görülmektedir. Yerel yönetimler e er bu tür yerleflimlerin yer seçimi ve tasar m standartlar konusunda sa l kl bir görüfle sahip olurlarsa, sorunun çözümüne yard mc olacaklard r. Böylesi bir yaklafl m, yap lar n görünüflünü iyilefltirdi i gibi, ayn zamanda bu alandaki rekabeti de durduracakt r. nsan, art k ticaret dünyas n n da giderek, yap denildi inde en düflük maliyetin tek bafl na bir faktör olmad n, çal flma çevresinin kalitesi, inflaatta enerji tasarrufu, iflletme ve at klar konusunun da ayn derecede önemli oldu unu anlamaya bafllad n ümit etmek istiyor. Bunun gerçekçi bir beklenti olup olmad n zaman gösterecektir. Fakat belki de yerel yönetimler kent merkezlerinde yapacaklar ve kiraya verecekleri ticari yap larla bu alanda öncülük edebilirler. Bu yöndeki bütün önlemler için uygulamaya yönelik standartlar n yeniden düflünülmesi gerekmektedir. Do u Alman Kentlerinde Durum: Do u Alman kentlerindeki durum ayr ca ele al nmal d r. Bu bölgelerde bir milyon dolay nda konut bofl durmaktad r. ki Almanya'n n birleflmesinden bu yana, tarihi yap stoklar ve komünist dönem konut sitelerinin bulundu u kent merkezlerinde, iflgücünün bat ya göçü, nüfus art fl oran nda h zl bir düflme ve arazi kullan m politikalar ndaki yetersizlikler nedeniyle terkedilmifl bir görüntü hakimdir. Burada da tek bir çözüm söz konusu de ildir. Orta vadede Bat Alman kentleri de bu sorunla karfl laflacaklard r. Önümüzde duran zor görev, yani azalan nüfusa ra men kentin ifllevlerini koruyabilme ihtiyac, planlama stratejilerinde temel düflünceleri yeniden gözden geçirmeyi gerektirmektedir. Alman hükümeti soruna, kentsel geliflme planlar n n rekabetçi bir çerçeve içinde haz rlanmas n teflvik eden bir yaklafl mla çözüm aramaktad r. Bu, daha sonra kentlerde kapsaml devlet sübvansiyonlar yla desteklenecek yeni geliflmelerin uygulanmas na bir temel oluflturacakt r. Gerçekte sorun, geçti imiz son 50 y ld r toplumumuzda, ekonomimizde hakim düflüncenin h zl büyüme hedefine endekslenmifl olmas ndan kaynaklanmaktad r. Do u Almanya'n n gelece i, bu normlar n afl lmas nda ve devral nan miras de erlendirerek, talepte meydana gelen düflmeye uyarl yeni bir geliflme yolunun bulunmas nda yatmaktad r. 4. Planlama ve Yap Üretim Süreci Alman Anayasas mülkiyet hakk n güvence alt na almakta ve mülkiyetine sahip olunan arazi üzerinde, toplumsal sorumluluklara uygun planlar n elverdi i s n rlamalar dahilinde bina yapma hakk n tan maktad r. Almanya'da yap lar n fiziksel biçimlenifli, siyasal ve idari düzeylerde, dernekler ve partiler, vatandafllar ve özel sektör aras nda güç dengelerine dayanan bir etkileflimin sonucunda ortaya ç kmaktad r. Almanya'n n federatif sisteminde, yönetim de- iflik düzeylerde devreye girmektedir. Yasal Koflullar: Yap l çevrenin biçimlenifl süreci, kamu ve özel kesimin yararlar n birlikte gözeten yasal düzenlemelere uygun olarak gerçekleflmektedir. Ulusal düzeyde Federal Yap Yasas, kent ve kasabalardaki kentsel geliflmelerin tabi olaca yasal koflullar belirlemektedir. Eyaletler düzeyinde yap laflma, eyaletler taraf ndan yap lan alt düzenlemelere tabidir. Yerel yönetimler düzeyinde, Almanya'daki yaklafl k 14.000 yerleflmede yap l çevrenin biçimlenifli ise ço u kez, her yerleflmeye özgü bir yaklafl mla ve vatandafllar n kurumsallaflm fl katk s ile gerçeklefltirilmektedir. Bir kentin, bir yerleflmenin veya belirli bir projenin uygula- 14