Bir Kez Daha, Sem Medo de Ser Feliz 1 : Brezilya İşçi Partisi nin Ateşle (Dördüncü) İmtihanı



Benzer belgeler
Yerel Yönetim Vizyonu. Emin Dedeoğlu , Eskişehir

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

UIT-CI/UBK Koordinasyon Komitesi deklarasyonu: Yaşasın Brezilya halkının mücadelesi!

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

ESP/SOSYALİST KADIN MECLİSLERİ

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Yeni bir dönem açılıyor: Mali çöküş, depresyon, sınıf mücadelesi

TÜRKİYE TİPİ BAŞLANLIK SİSTEMİ MODEL ÖNERİSİ. 1. Başkanlık Sistemi Tartışmasının Temel Gerekçeleri

Yrd. Doç. Dr. Tevfik Sönmez KÜÇÜK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi PARTİ İÇİ DEMOKRASİ

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 26313

GENÇLİK KOLLARI YÖNETMELİĞİ

KENT YÖNETİMİNE KATILIM DÜNYA ÖRNEKLERİ

2000 li Yıllar / 8 Türkiye de Eğitim Bekir S. GÜR Arter Reklam Ağustos-2011 Ömür Matbaacılık Meydan Yayıncılık-2011

Haziran 2015 Seçimlerine Giderken Kamuoyu Dinamikleri

ANAYASAMIZI HAZIRLIYORUZ - 5-

Devrim Öncesinde Yemen

Halk devriminin düşmanları: diktatör rejim ve karşıdevrimci gerici güçler

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

CUMHURİYET HALK PARTİSİ GENEL MERKEZİ EMEK BÜROLARI YÖNETMELİĞİ

YOLSUZLUK ALGI ARAŞTIRMASI

İş Yeri Hakları Politikası

EMRE KÖROĞLU BAŞKANLIK İÇİN ADAYLIĞINI AÇIKLADI

ABD BAŞKANLIK SİSTEMİ Hacı Dede Hakan KARAGÖZ

1999 dan 2007 ye Seçmen Tercihleri ve Değişim

YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUSTAFA GÜÇLÜ NÜN KONUŞMASI

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

Demokrasi ve Sivil Toplum (SBK256)

TED den, Siyasete Eğitimde Mutabakat Çağrısı

Vekiller Heyeti Kararı, Sıkıyönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik Konseyi'nce Kapatılan Siyasi Partiler

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX

T.C ALANYA BELEDİYESİ KIRSAL HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ YÖNETMELİK

ORSAM ORTADOĞU STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ KARİKATÜRLERİN DİLİNDEN IRAK I ANLAMAK - 3 UNDERSTANDING IRAQ THROUGH CARTOONS 3

ANAYASA HUKUKU (İKTİSAT VE MALİYE BÖLÜMLERİ) GÜZ DÖNEMİ ARASINAV 17 KASIM 2014 SAAT 09:00

KKTC SİYASİ ARAŞTIRMA RAPORU

ABD'nin bireysel silahlanmayı kontrol edememesinin 5 nedeni

İSTANBUL ATIK MUTABAKATI

KAYITDIŞI ĐSTĐHDAMLA MÜCADELE

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

ALMANYA VE FRANSA NIN NÜKLEER KARARININ ARDINDAN

21. BM/INTOSAI SEMPOZYUMU: KAMUDA HESAP VEREBİLİRLİĞİN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN SAYIŞTAY VE VATANDAŞLAR ARASINDA ETKİN İŞBİRLİĞİ

DenizBank Yatırım Hizmetleri Grubu Özel Bankacılık Araştırma İngiltere, Haziran 2017 Seçim Sunumu

2013 ABD Hükümeti Bütçe Krizi

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

Cumhuriyet Halk Partisi

Seçim süreci hakkında sorular ve cevaplar

GEBZE BELEDİYESİ GECEKONDU VE SOSYAL KONUTLAR MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

Teröre karşı mücadele cephesi!

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ VE DİYARBAKIR

HAKKIMIZDA TEMİZLİK HİZMETLERİ

Cumhuriyet Halk Partisi

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması

SOSYAL TABAKALAŞMA SOSYAL TABAKALAŞMA Taylan DÖRTYOL Akdeniz Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Pazarlama Bölümü

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

Trans Terapi ve Dayanışma Grubu Toplantılarının Yedincisi Gerçekleşti. SPoD CHP Beyoğlu Belediyesi Başkan Aday Adayı Gülseren Onanç ile görüştü

ITUC KONGRESİ KARAR TASLAĞI NDA HAK-İŞ İN ÖNERİLERİ KABUL GÖRDÜ

İKİNCİ BÖLÜM ENDÜSTRİ DEVRİMİ, SOSYAL SORUN VE SOSYAL POLİTİKA İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM SOSYAL POLİTİKA BİLİMİNİN KONUSU, KAPSAMI VE TEMEL YAKLAŞIMI

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Kazandı ama bu sonuç Erdoğan ı mutlu etmez

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK

İŞLETME VE İŞTİRAKLER MÜDÜRLÜĞÜ ORGANİZASYON ŞEMASI

YÖNETİMDE DÜRÜSTLÜK, ŞEFFAFLIK, HESAP VEREBİLİRLİK: NEREDEYİZ, NEREYE GİDİYORUZ? Erol Erdoğan. Genel Başkan Yardımcısı - İstanbul Milletvekili Adayı

SENDİKAL HAREKET, İŞYERİ TEMSİLCİLERİ ve ÖRGÜTLENME STRATEJİLER GENEL EĞİTİM SEKRETERLİĞİ 2011

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KAMU YÖNETİMİ ANABİLİM DALI SEÇİM SİSTEMLERİNİN SEÇMEN İRADESİNE ETKİSİ

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Bu bölümde A.B.D. nin tarihi ve A.B.D. hakkında sıkça sorulan konular hakkında genel bilgilere yer verilmektedir.

ADALET KURULTAYI SONUÇ BİLDİRGESİ. Adalet yürüyüşü korku zincirini kırdı. Cesaret ve umudu ateşledi.

KENTSEL POLİTİKALAR II. Bölüm

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

KURUMSAL YÖNETİM KOMİTESİ GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI

Daimler grubunda sosyal sorumluluk ile ilkeler. Daimler sosyal sorumluluğunun bilincinde olup Küresel Anlaşma (Global Compact) için baz

Amerikan Siyasal ve Secim Sistemi Isiginda 2012 A.B.D. Baskanlik Secimleri

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? GERÇEK BİR TOPLU SÖZLEŞME İÇİN

KAMU YÖNETİMİNDE ÇAĞDAŞ YAKLAŞIMLAR

Son 5 Yılda Türkiye Medyasında İnsan Hakları ve Nefret Söylemi. Şubat 2015

Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli

TÜRKİYE SOSYAL, EKONOMİK VE POLİTİK ANALİZ SEPA 5

SİYASET ÜSTÜ DÜŞÜNMEK Pazar, 30 Kasım :00

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

Finlandiya da Sosyal Güvenlik Politikası Oluşturma

NİLÜFER KENT KONSEYİ ÇALIŞMA YÖNERGESİ

ANAYASA CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 13.00

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

Katılımcı Demokrasi STK ları Güçlendirme Önerileri

Avrupa yı İnşaa Eden Gençler

Gençlerin Katılımına ilişkin Bildirgenin tanıtımı Gençlerin Yerel ve Bölgesel Yaşama Katılımına İlişkin Gözden Geçirilmiş Avrupa Bildirgesi

Fikret BABAYEV * * Azerbaycan Anayasa Mahkemesi Başkanı

Mirbad Kent Toplum Bilim Ve Tarih Araştırmaları Enstitüsü. Kadına Şiddet Raporu

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU

2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ 2008 AMERİKAN BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NE GENEL BİR BAKIŞ

İşyerini işgal eden ERT işçileriyle röportaj

TÜRKİYE DE SİYASET VE DEMOKRASİ

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Milletlerarası Ticaret Odası Değişen Küresel Ekonomi ve Türkiye Toplantısı 7 Mart 2014, İstanbul

Murat Çokgezen. Prof. Dr. Marmara Üniversitesi

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Latin Amerika da Toplum ve Siyaset PSIR

Transkript:

1 Bir Kez Daha, Sem Medo de Ser Feliz 1 : Brezilya İşçi Partisi nin Ateşle (Dördüncü) İmtihanı Emrah Göker Bütün ülkelerde, sayıları az ya da çok olan bazı insanlar var ki önde gelen toplumsal örgütlenme ilkeleri demokrasi, eşitlikçilik ve ortak çalışma olan Sosyalizmin vazgeçilmez değerleri yeni bir toplumsal düzen vizyonuyla hareket ediyorlar. İnsanlığın en büyük umudu bu insanların sayılarının artmasında ve mücadelelerinin başarısında yatıyor. Ralph Miliband 2 Çok da uzun olmayan bir zaman önce işçilerin oyla iktidara gelmelerinin mümkün olabileceğine asla inanmazdım. Bugün inanıyorum. Biraz daha güçlü bir örgütlenmeyle işçi sınıfı Brezilya da iktidar olabilir ve kendi öncelikleri üzerinden, toplumun popüler katılımı üzerinden... devrimci bir program gerçekleştirebilir. Sorunlar olacaktır. Ama bu politikanın güzelliğinin parçasıdır sorunlarla başa çıkmayı bilmek, hasımlarınızla yaşamak, husumetle yaşamak. İşçi sınıfının popüler demokratik bir program geliştirip bunu eyleme geçirmesi ve böyle bir programın işleyeceğini göstermesi mümkündür. 3 Lula 1. O(na)ylamak? Bu yazı okunurken bizdeki seçimlerin sonucu belli olmuş olacak. DEHAP dışındaki sol partiler marjinal oy oranlarıyla meclis dışında kalacaklar yine. DEHAP (Ekim başından seçime kadarki şu kısa süre içinde başına yargısal/polisiye bir kaza gelmeyeceğini umuyorum) barajı aşarsa ittifak içinde o evrensel reform-devrim tartışması 4 alıp yürüyeceğe benzer. DEHAP da giremezse %70 inden fazlası refah, adalet ve özgürlük tedariki için sağ-popülist/reaksiyoner/milliyetçi cenahtan medet ummakta olan yurttaşlarımızı nasıl olup da daha etkili bir şekilde ikna edebileceğimiz üzerine eğri oturup doğru konuşmamız gerekecek gibi artık. Seçimlerin sonucu ne olursa olsun, şu geçerli olacak ama: Memlekette iş, aş, sağlık, haysiyet, eğitim, barınma, mutluluk, tanınma gibi temel yaşam unsurlarının adil bölüşülmemesi etrafında giderek şiddetlenen sınıf çatışmasını mağdurların lehine geriletebilmek, toplumsal muhalefeti canlı tutabilmek ve güçlendirmek, daha fazla insanı politikanın pis bir şey olmadığına ikna 1 Mutlu Olmaktan Korkmadan. İşçi Partisi nin 1989 da ikinci turda kaybettiği başkanlık seçimlerindeki ana sloganı. 2 Ralph Miliband (1994) Socialism for a Skeptical Age, Polity Press, Cambridge. 3 Luís Inácio Lula da Silva ile mülakattan, Ağustos 1990. Emir Sader ve Ken Silverstein (1991) Without Fear of Being Happy: Lula, the Workers Party and Brazil içinde, Verso, Londra ve New York (s.166). 4 Görüleceği gibi Brezilya İşçi Partisi de bu yapısal gerilime bağışıklı değil, ama ilk kurulduğu 1980 den beri gerilimi yapıcı bir şekilde muhafaza etme stratejileri geliştirilmiş denebilir.

2 edip mücadeleye çekebilmek için şu ana dek bulamadığımız yolları aramayı sürdürmek ve bu arada, halihazırda inşa ettiğimiz yollardan ilerlemeye çalışmak. Seçimlere girmek de, takdir edersiniz, bir nevi yol tayini. İkinci Enternasyonal den beri dünya solu ulus-devlet düzleminde tartıştı durdu: Seçimlere rejimi devirme yolunda araçsal mı bakılmalıdır, Parti yi tanıtma aracı olarak? Seçim oyununu oynamak rejimin köhne ve adaletsiz yapısına onay vermek, rejimi meşrulaştırmak olduğundan, halk liberal-demokratik prosedürlerin dışında mı seferber edilmelidir? Yoksa sosyalist iktidar (ve bunu takip edecek değişim süreci) seçim zaferiyle mümkün müdür, veya, mecliste elde edilecek temsiliyet hareketin tabanını genişletmekte ve bazı projelerini gerçekleştirmekte eşsiz faydalar sağlayabilir mi? Şahsen Türkiye nin somut koşullarında sosyalist solun tereddütsüz bir şekilde, birbirinden keskin (ve yapay) çizgilerle ayrılmış bu ve benzeri seçeneklerden birinde karar kılabileceğini düşünmüyorum. Kapitalist iktidarı etkin bir şekilde çevreleyip zayıflatmak için çokboyutlu stratejilere ihtiyaç var. İşte bu meyanda, Türkiye ile hemen hemen aynı dönemde seçim heyecanı yaşayan Brezilya ya, bu geniş Güney Amerika ülkesinde İşçi Partisi nin (Partido dos Trabalhadores, PT) tecrübelerine dikkati çekmek istiyorum. PT nin son dört başkanlık seçimindeki (1989, 1994, 1998, 2002) karizmatik adayı Luís Inácio Lula da Silva nın (kısaca Lula) ve genel olarak partinin doğruları ve yanlışlarından kendimize dersler çıkarabiliriz diye düşünüyorum. ABD dekine benzer bir başkanlık (ve eyalet) sistemiyle yönetilen Brezilya da 6 Ekim 2002 de yapılan seçimlerden PT nin adayı Lula en yakın rakibi olan, Cardoso hükümetinin (Brezilya Sosyal Demokrasi Partisi, PSDB) Sağlık eski Bakanı Jose Serra ya yaklaşık %23 lük bir fark atarak %46.4 oyla birinci çıktı. Popüler Sosyalist Parti adayı Cirro Gomes (%12 oy aldı) 7 Ekim de, Brezilya Sosyalist Partisi adayı Anthony Garotinho (%18 oy aldı) 11 Ekim de Lula ya ikinci turda destek verdiklerini açıkladılar ve nihayet 27 Ekim de 5 yapılan ikinci tur seçimlerinde PT oyların %60 ından fazlasını aldı ve Lula Brezilya nın ilk sol eğilimli başkanı seçildi. 2. 1978-79 Metal İşçileri Grevlerinden Kitle Partisine 1964 te darbeyle iktidara gelen askeri cuntanın 1974 ten sonra bir takım liberal reformların önünü açmasıyla Brezilya da bu dönemde toplumsal muhalefet, özellikle de işçi sınıfının eylemliliği artmaya başlar. Aynı dönemde cuntanın reformlardan önce faaliyetine izin verdiği tek muhalefet örgütü olan Brezilya Demokratik Hareketi (Movimento Democrático Brasileiro, MDB) cuntanın reformlarıyla birlikte ayrışmaya başlar. 6 MDB bünyesinde faaliyette kalmaya çalışan sosyalist işçi liderleri 1975 ten başlayarak ayrı bir işçi partisi kurma fikrini tartışmaya koyulurlar. Bu tartışmaların arkaplanını da hatırlatmalı. Liberalizasyon dönemine kadar cunta işçi hareketine muazzam bir baskı politikası uyguladı: Bir taraftan ulusal ve uluslararası sermaye odaklarının çıkarları doğrultusunda cunta eliyle giderek dayanılmaz hale 5 İlginçtir, 27 Ekim 1945 Lula nın doğum günü. 6 MDB den farklı partilerin resmen kopması için (PT nin kurulması da dahil olmak üzere) parti reformunun yasalaştığı 1979 yılını beklemek gerekecektir 6767 Sayılı Kanun ancak 20 Aralık ta yürürlüğe girer ve cunta partisi ARENA (Aliança de Renovação Nacional, Milli Islahat İttifakı) ile muhalefet partisi MDB lağvedilir. Ayrıntılar için bak. Margaret Keck (1992) The Workers Party and Democratization in Brazil, Yale University Press, New Haven ve Londra (Bölüm 4 ve 5).

3 getirilen ücret kısma politikası sürerken diğer taraftan sendika kurulmasında şirketler aradan çıkartılarak doğrudan hükümet izin ve toplu sözleşme için muhatap kılındı ve çalışma bakanlığının müdahale yetkileri genişletildi; bu da yetmedi, sendikalara sosyal güvenlik işlemlerinin kırtasiyesini tutmak gibi bürokratik yükü ağır, zaman ve enerji yutan görevler dikte edildi. Fiziksel şiddet ve istihbarat kontrolü de bu uygulamalarla birlikte kurumsallaştı 1964 ten 70 lerin sonuna kadar. İlerici işçi hareketinin eylemliliğinin kısa sürede artışını rejimin kısmen de olsa baskıyı gevşetmesi kadar 1977 de ardarda ifşa edilen iki skandal tetikledi: İşçi sendikaları tarafından ortaklaşa finanse edilen bir araştırma kurumu olan Sendikalararası İstatistik ve Sosyoekonomik Çalışmalar Bölümü (DIEESE) devletin 1973 senesinde hesaplarla oynayarak minimum yaşam masraflarındaki senelik artışı %22.5 yerine %14.9 olarak gösterdiğini ispatladı ve bulgular Temmuz ayında kamuoyuna yansıtıldı. Aynı ay Getúlio Vargas Vakfı yine 1973 te devletin %20.5 e yükselen yıllık enflasyonu %15.5 olarak gösterdiğini belgeledi. São Bernardo Metal İşçileri Sendikasının 7 isteği üzerine bir araştırma yapan DIEESE kayıtlarda hile olmasaydı 1977 ye dek işçilerin ücretlerinin %34.1 daha fazla olması gerektiğini hesapladı. Çok geçmeden bölgedeki diğer metal işçileri sendikalarını arkasına alan São Bernardo işçileri ücret farkının geri ödenmesi için bir kampanya başlattılar. Bu kampanya, cunta altında sendika taleplerinin yargı kontrolünde ve üst düzey sendika bürokratları tarafından yapılması geleneğini bozarak otonom, aşağıdan örgütlenme faaliyetlerini tetikleyici oldu ve kısa sürede diğer sektörlerdeki sendikalara da yayıldı. Kampanyalarına ummadığı bir destek bulan São Bernardo işçileri ertesi sene evetefendimci korporatist sendikacılığın işçi haklarını savunmaktan aciz olduğunu ilan ederek yıllık ücret görüşmelerini boykot ettiler. Boykota rağmen, sendikanın dediği ironik bir biçimde doğru çıktı: São Bernardo Metal İşçileri Sendikası da tüm diğer sendikalarla aynı zammı aldı, zira sözde işçi temsilcileri Çalışma Bakanlığı nın hazırladığı metne imza atmaktan başka bir iş yapmıyorlardı. Cuntaya ve yardakçısı ulusötesi otomotiv şirketlerine bayrak açan ve tüm Brezilya işçilerine ayak direyin! çağrısı yapan bu sendikanın lideri 1978 de henüz 33 yaşında olan işçi Lula dan başkası değildi. 12 Mayıs 1978 Pazartesi günü São Bernardo daki Saab-Scania kamyon fabrikası ücret zammı talebiyle ve antidemokratik işçi yasalarını protesto ederek greve başladı. Ertesi gün bölgedeki diğer General Motors ve Ford fabrikaları greve katıldılar. Hazırlıksız yakalanan patronlar ve hükümet bir hafta sonra işçilerin zam talebini kabul etmek zorunda kaldılar. Eylemlilik sene sonuna kadar sürdü ve Aralık 1978 itibariyle yarım milyon işçi illegal grevler aracılığıyla toplamda ücretlerine %24 zam yapılmasını sağladılar. Lula nın dediği gibi ücret artışından ziyade asıl zafer şirketlerin ilk kez hükümet müdahalesi olmadan, doğrudan sendikalarla masaya oturmalarını sağlamak oldu. 8 Grev dalgası 1979 da 23 eyaletin 9 15 ine yayıldı ve aralarında devlet ve banka memurları, tekstil ve inşaat işçileri, öğretmenler, şeker plantasyonları işçileri, madenciler ve daha pek çok emekçinin bulunduğu 3 milyondan fazla Brezilyalı harekete katıldı. Bu seferberlik süreci sonucu devletin ve sermayenin politik örgütlülüğüne karşı daha derli toplu ve sürdürülebilir bir işçi örgütlülüğü inşa etmek isteyen ve Lula nın 7 Brezilya nın Güneydoğu Bölgesi ndeki São Paulo eyaletinde. 8 Alıntılayan Sue Branford ve Bernardo Kucinski (1995) Brazil: Carnival of the Oppressed: Lula and the Brazilian Workers Party, Latin American Bureau, Londra (s.39). 9 Brezilya da eyalet sayısı 2002 itibariyle 27 dir.

4 başını çektiği bazı işçi liderleri (metal işçileri sendikaları ağırlıklı) partileşme sürecini hızlandırmak istiyorlardı. São Paulo Eyaleti Metal İşçileri Kongresi nin sonuç kararları doğrultusunda, bir işçi partisi kurulması yolunda stratejiler geliştirmek üzere enformal bir komite oluşturuldu; metal, petrol ve deri işçileri sendikalarından ve bir sanatçılar sendikasından 4 temsilci Carta de Princípos (İlkeler Bildirgesi) olarak anılan bir öneriler metni hazırladı ve metin 1 Mayıs 1979 gösterilerinde hareketin en yoğun olduğu eyaletlerde 200 bin işçiye dağıtıldı. Bu spontane girişim habersiz pek çok sendika tarafından eleştirilse de daha geniş bir tartışma platformunun Haziran sonuna kadar oluşturulmasıyla ve harekete yakın MDB politikacılarının, Brezilya Katolik Kilisesi nin aktivist kanadının da görüşmelere katılmasıyla partileşme için ilk uzlaşma oluşmaya başladı. Ağustos ve Eylül e sarkan bu görüşmeler sırasında, yeni çıkmak üzere olan yasalara göre partileşme hazırlığında olan Fernando Henrique Cardoso (şu anki başkan) gibi kurnaz MDB politikacıları işçi hareketini tasarladıkları merkez-sol parti içinde eritmeyi amaçlasalar da Lula önderliğindeki işçi liderleri partinin emekçiler tarafından, emekçilerden yana ve sendikalar da dahil olmak üzere mevcut kurumlardan bağımsız bir parti olması yönünde ağırlıklarını koydular. 14 Ekim 1979 da PT örgüt yapısı ve ilkeleri üzerine grev dalgasına katılmış öncü sendikalar arasında protokol imzalandı ve 1980 Şubat ında PT resmileşti. 1982 seçimlerine kadar PT çoğunlukla yeni partiler yasasının katı örgütlenme şartlarını yerine getirmekle ve parti örgütünü sıfırdan inşa etmekle uğraştı. PT dışındaki sol partilerin en güçlüleri olan Brezilya Komünist Partisi (Partido Comunista Brasileiro, PCB, Stalinist), Brezilya nın Komünist Partisi (Partido Comunista do Brasil, PCdB, Maoist) ve 8 Ekim Devrimci Hareketi (MR-8) yeni kurulan ve eski muhalefet partisinin güç tabanını ele geçirmeye oynayan merkez-sol/sosyal demokratik Brezilya Demokratik Hareketi Partisi (PMDB) içinde faaliyet göstermeye karar verdiler. 10 PT ise ta başından günümüze dek ideolojik çeşitliliği ve parti-içi demokrasiyi kurumsallaştırma çizgisinden ayrılmayarak ilçe ve mahalle örgütlerinin otonomisini ve temsiliyet haklarını güçlendirme yolunu seçti. 11 Her ne kadar yıllar (ve seçimler) geçtikçe PT de profesyonelleşme ve aşağıdan yukarı örgütlenme arasında hatırı sayılır bir gerilim olduğu apaçıksa da parti kuruluşundan bugüne kadar toplumsal hareketlerle olan organik bağını koparmadı. PT nin iç demokrasi deneyiminin bir başka başarısı olarak da 1980-2002 arasında partide örgütlenen politik eğilimlerden hiç birinin kopup ayrı bir parti kurmamış olması gösterilebilir. Bunun temel nedeni, kanımca, birbiriyle ilişkili iki çatışma ekseninin PT nin yerel ve ulusal seçimlerde düzenli olarak artan başarısıyla dengede kalmış olması: Bir taraftan Lula ve kilit parti pozisyonlarındaki bazı işçi liderlerinin oluşturduğu baskın Eklemlenme (Articulação) grubu ile bazı devrimci sosyalist grupların oluşturduğu Sosyalist Birlik (Convergência Socialista) grubu arasındaki mücadele, diğer taraftan da 10 İlk iki grup daha sonra ayrılacak ve kendi başlarına politik faaliyet yürüteceklerdir. Brezilya daki sol gruplara genel bir bakış için bak. Sergio Lessa (1998) The Situation of Marxism in Brazil, Latin American Perspectives, 25 (1), 94-108. 11 PT de ulusal kongreden önce il ve bölge düzeylerinde doğrudan katılımın maksimize edilmeye çalışıldığı tartışma toplantıları yapılır. Ulusal kongre bu toplantılarda alınan kararların birleştirilip ulusal bazda onaylanmasının aracı olur, merkez veya herhangi bir odak kendi gündemlerini dikte etmez. Parti içi eğilimler alt düzeydeki toplantılarda kararlar üzerinde etkili olmaya çalışırlar.

5 profesyonel yönetim kadrosu ile çoğunu Katolik 12 ve sendikal grupların (1990 lardan sonra Topraksızlar Hareketi ile oluşturulan organik bağlar da dahil edilebilir 13 ) oluşturduğu taban hareketi arasındaki gerilim partinin parçalanmasıyla sonuçlanmadı. Zira gerek meclis ve senatodaki PT temsilcilerinin faaliyetleri, gerek PT belediyeleri sayesinde elde edilen kazanımlar tüm grupları partide kalıp bu başarı mirasına şekil verme mücadelesini sürdürmeye yöneltti. Bunun yanında Brezilya nın 1980 reformları sonrası neoliberalizme geçiş sürecinde içine hapsolduğu sürekli kriz rejiminin (260 milyar dolara varan dış borç, yolsuzluklar, IMF yaptırımları, artan yoksulluk ve işsizlik...), yarattığı ızdırap ve eşitsizlik yüzünden, PT nin temsil ettiği toplumsal muhalefet güçlerinin seferberliğini kalıcı kıldığı unutulmamalı. Tabii, 1983 te Lula nın girişimiyle resmen oluşturulan, kısa sürede yönetim yapısı içinde çoğunluğu elde eden Eklemlenme grubunun sekter olmayan, eklektik yaklaşımlarının parti enerjilerini bir arada tutan ve işçi hareketini Ekim 2002 seçim zaferine taşıyan lokomotif güç olduğu da iddia edilebilir. 14 Yazının geri kalan kısmında kısaca değineceğim bazı sorunlarına ve aksaklıklarına rağmen PT nin bugün tüm sol partiler arasında iç demokrasiyi en iyi kurumsallaştırmış örgüt olduğu, profesyonelleşme ve bürokratikleşme sorunlarına rağmen toplumsal hareket bağlarını tazelemeye özen gösterdiği, lider kadrolarının taşlaşmasına izin vermediği söylenebilir. 3. Seçimler ve Yerel Yönetim Deneyimi PT nin belediye yönetimi, eyalet valiliği ve başkanlık düzeylerinde 1982 den 2002 ye kadar yürüttüğü kampanyalarda partinin benimsediği seçime katılma amaçları kanımca bu 20 sene içinde bir tutarlılık arzediyor. Çokboyutlu bir yaklaşıma tekabül ediyor bu tutarlılık: (1) Ağırlıklı olarak PT seçimler aracılığıyla 1978-79 grevlerindeki dinamiği sürdürerek neoliberal saldırıya ve cuntanın politik mirasına karşı emekçilerin ortak yaşam alanlarını koruyup genişletme amacı güdüyor. Bu amaçla seçimle elde edilecek pozisyonların partiyi iktidar sarhoşluğuna itmemesi, popüler demokratik ilkelerin asla unutulmaması sık sık tekrarlanan bir söylem. Resmi PT söylemi işçi sınıfı iktidarı veya antikapitalizm gibi konularda parti dışındaki PCB veya PCdB gibi komünist gruplardan veya Sosyalist Birlik kliğinden daha reformist konumlar alsa da partinin şu ana dek Avrupa sosyal demokrasisinin girdiği neoliberal çıkmaz sokaklara dalmadığını not etmek lazım. (2) Seçim kampanyalarıyla birlikte PT parti örgütünü genişletti ve sağlamlaştırdı, hükümet ve belediye yönetim politikaları geliştirmek için enstitüler kurdu, tabanını seçimler için seferber ederek nizamî bir kitle partisine dönüştü. Kısacası oyunu 12 Katolik cemaatlerle partinin kurduğu ilişkilerin 2002 seçimleri bağlamında kısaca ele alındığı bir metin için bak. Praying for Votes, The Economist (ABD baskısı), 20 Nisan 2002. 13 Movimıento Sem Terra (MST) radikal bir yoksul köylü-işçi hareketi olarak PT ye karşı mesafesini hep korudu. Özellikle seçim dönemlerinde MST PT adaylarına tam destek verdi ve Dünya Sosyal Forumu buluşmaları sırasında ortak çalışmalar yapıldı. PT de özellikle MST nin toprak işgallerinde harekete arka çıktı. MST faaliyetleri ve tarihi için bak. João Pedro Stedile (2002) Landless Battalions, New Left Review, 15 (Mayıs/Haziran), 77-104; Sue Branford (2002) Cutting the Wire: The Story of the Landless Movement in Brazil, Latin America Bureau, Londra. 14 Son kongrelerde Sosyalist Birlik muhalefetinin delege oylarının neredeyse yarısını alarak kendi adaylarını kilit kademelere yerleştirmeye çok yaklaştığını not etmek gerekiyor. PT yi daha radikal bir sınıf siyaseti çizgisine çekmeyi amaçlayan bu grup ile henüz başkan seçilen Lula arasında nasıl bir müzakere olacağını önümüzdeki dönemde göreceğiz.

6 kurallarıyla oynamak, hatta Tablo 1 de özetlediğim gibi sınırlı kazançlar da elde etmek PT nin Brezilya halkı nezdindeki meşruiyetini arttırdı. (3) PT nin sistem-içi, ama antisistemik aktör ve söylemleri seferber ederek yürüttüğü faaliyetlerin Brezilya da cunta sonrası demokratik konsolidasyona, yani yeni çokpartili rejimin meşruiyetine de katkıda bulunduğu söylenebilir. Bir taraftan demokrasinin dar-anlamlı, neoliberal yorumlarına, diğer taraftan cuntanın hukuki, siyasi ve kültürel kalıntılarına karşı mücadelenin PT nezdinde legalize olması demokratik geçiş sürecine yapısal bir onay verdi. Tablo 1. İşçi Partisi nin 1980-2002 arasındaki seçim performansı Ulusal Yönetim 1980 1 1982 1986 1990 1994 1998 2002 2 Senatör 1/69 0/69 0/72 1/81 5/81 7/81 14/81 Meclis üyesi 5/479 8/479 16/487 35/503 49/513 58/513 91/513 Eyalet Yönetimi 3 1982 1986 1990 1994 1998 2002 Vali 0/23 0/23 0/27 2/27 3/27 4/27 İdari meclis üyesi 12 33 93 91 90 151 Yerel Yönetim 1982 1985 4 1988 1992 1996 2000 5 Bld. Bşk. 2 1 32 56 115 187 Bld. Bşk. Yrd. - - 35 70 142 - Bld. meclis üyesi 78-1015 1148 1892 2485 1 1980 de senato ve meclis üyeleri PT den seçilmediler, PT legalize olduktan sonra partiye geçtiler. 2 2002 seçimleri hakkındaki bilgileri şu web sitesinden aktardım: http://www1.uol.com.br/folha/especial/2002/eleicoes/ 3 Federal Bölge (Brasília) de dahil. 4 1985 te yerel seçimler sadece daha önce ulusal güvenlik gerekçesiyle seçim dışı bırakılan belediyelerde yapıldı. 5 2000 seçimleri hakkındaki bilgiyi şu web sitesinden ben aktardım: http://www.iuperj.br/deb/ing/ Kaynak: William R. Nylen (2000) The Making of a Loyal Opposition: The Workers Party (PT) and Democracy in Brazil, Peter R. Kingstone ve Timothy J. Power (der), Democratic Brazil: Actors, Institutions and Processes içinde, University of Pittsburgh Press, Pittsburgh (s.130). Bu noktada bu çokboyutlu stratejilerin partiyi sosyalist hedeflerinin sağına doğru ittiği de özellikle PSDB lideri Cardoso ya karşı kaybedilen 1994 ve 1998 başkanlık seçimleri sırasında sık sık dile getirildi. Soldan (parti içinden ve dışından aynı zamanda) geliştirilen bu eleştirilerde bu iki seçimde PT nin ezilenler kitlesini neoliberal saldırıya karşı eğitmekten aciz kaldığı söylendi, parlamenter sistem içinde işçi ve köylülerle kendi çıkarlarını savunma yollarının yeterince tartışılamaması, bunların yerine PT nin iktidar için iş çevreleri, medya kartelleri ve politik elitlerle ittifak arayışlarına girmesi eleştirildi. Örneğin PT nin bu kampanyalar sırasında çeşitli iş çevrelerinden aldığı seçim yardımları şimşekleri partinin üzerine çekti zaman zaman. Dahası, 1994 yılındaki Dokuzuncu Kongre de eşcinsellik ve kürtaj gibi meselelerde Katolik kanadın isteklerine uygun bir muhafazakar dil kullanılması PT radikalizmi hakkında soru işaretleri uyandıran bir başka

7 gelişmeydi. Özellikle IMF ile ilişkiler ve dış borçların ödenmesi, enflasyon ve 1994 ten sonra yürürlüğe giren yeni para politikası ( Real Planı ) konularında Lula ve PT militan işçi ve köylü örgütleri nezdindeki imajı ve güvenilirliğinden ziyade neoliberalizm yanlısı çevreler nezdindeki ılımlı sol imajına yüklendikçe politik-ekonomik sorunlarla ilgili sağlam ve saydam projeler geliştiremedi. 15 Bu tür sorunların önemi ve ciddiliği ile birlikte düşünmemiz gereken ve PT ye bazı tutarsızlıklarına rağmen geniş bir halk desteği sağlayan temel bir faktöre dikkat çekerek devam etmek istiyorum: PT yönetimindeki belediyeler altında kazanılan tecrübeler ve izlenen politikalar. 16 PT nin 1980 lerden bu yana düşe kalka edindiği yerel yönetim deneyimine iki temel popüler demokratik hedef rehberlik etti: öncelikleri tersine çevirmek ve popüler katılımcılık. İlk hedefe göre sermaye çevrelerinin çıkarlarını öne alan anlayışı tersine çevirmek ve yerel yönetimde yoksulların çıkarlarını gözeten siyasalar kamu eğitimini, kamu sağlığını, kamu taşımacılığını, ucuz konut inşaatını destekleyecek proje ve yatırımlar geliştirmek amaçlanıyor. Mesela PT nin São Paulo da belediye başkanı Luiza Erundina (1989-1992) yönetimindeki yaklaşımı bu çizgide yeniden-bölüşümcü bir politika izlemek olmuş, özellikle vergi toplamada adil bir sistem geliştirilmişti. 1988 den beri PT yönetiminde olan ve 2001 ve 2002 de iki Dünya Sosyal Forumu buluşmasına evsahipliği yapmış olan Porto Alegre şehrinde de benzer yeniden-bölüşüm politikaları hükümetin bütçe baskısına ve ekonomik krizin imkansızlıklarına rağmen kamu harcamalarının ve yoksul kesimin refahının artmasını sağladı. 17 Bununla paralel olan ikinci PT hedefine göre belediye yetki ve hizmet alanında bulunan mümkün olduğunca çok yurttaş şehrin (veya kasabanın) yönetimine doğrudan katılmalı. Bu yaklaşımda belediye kurumları ve yurttaşlar arasındaki ilişkiler yakınlaştırılmaya çalışılıyor ve karar-alma mekanizmalarına belediye meclisine alternatif formlar altında katılım teşvik ediliyor. PT çalışmalarının amacı, nihai olarak belediye yönetimini şeffaflaitırmak ve demokratikleştirmek, böylece de yerel iktidarı emekçiler arasında bölüştürmeye, neoliberal uygulamalara ve gelir adaletsizliğine karşı yurttaşlara politik bilinç kazandırmaya çalışmak. Yerel yönetimi gerçek anlamıyla popülerleştirmek için PT nin araştırma bürolarında ve yayınlarında geliştirilen yaklaşımların pratiğe tercüme edilmesinde tabii ki değişik tecrübeler yaşanmış (2000 itibariyle PT yönetiminde 187 belediye, 187 farklı bağlam olduğu da hatırlanmalı). Mesela politikaya ve politikacıya güvenin hemen hiç olmadığı, insanların vakti gelince oy atmaktan gayrı bulaşmak istemedikleri, toplantı 15 Jacob Gorender ve Teodoro Lorent (1998) The Reestablishment of Bourgeois Hegemony. The Workers Party and the 1994 Elections, Latin American Perspectives, 25 (1), 11-27. André Ferrari (2001) Testing Times for the Workers Party, Socialism Today, 55 (Nisan), http://www.socialismtoday.org/55/brazil.html. 16 PT nin yerel yönetim deneyimi için: Rebecca Abers (1996) From Ideas to Practice: The Partido dos Trabalhadores and Participatory Governance in Brazil, Latin American Perspectives, 23 (4), 35-53; Michael Löwy (2000) A Red Government ın the South of Brazil, Monthly Review, 52 (6), 16-20; William R. Nylen (1997) Reconstructing the Workers Party: Lessons from North-Eastern Brazil, Douglas A. Chalmers vd. (der), The New Politics of Inequality in Latin America: Rethinking Participation and Representation içinde, Oxford University Press, Oxford; William R. Nylen (2000) The Making of a Loyal Opposition: The Workers Party (PT) and Democracy in Brazil, Peter R. Kingstone ve Timothy J. Power (der), Democratic Brazil: Actors, Institutions and Processes içinde, University of Pittsburgh Press, Pittsburgh. 17 Şu anki başkan, öğretmenler sendikası eski lideri Raul Pont, PT nin Sosyalist Demokrasi tandansının (4. Enternasyonal) öncülerinden.

8 yerlerine ulaşım sorunlarının halledilemediği, emekçilerin zaman sorunlarının olduğu, vs. yerlerde katılımcılık pek popüler olmamış. Başarılı örneklerden biri olan Porto Alegre de bile doğrudan-katılım için kurulan komşuluk komitelerine ve diğer popüler katılımcılık girişimlerine 1993 te 1.4 milyonluk nüfustan sadece 11 bine yakın yurttaş iştirak edebilmiş. Öte yandan doğrudan demokrasi girişimlerine yardım eden PT li belediye çalışanlarının ve aktivistlerin sık karşılaştığı bir zorluk da belediye yönetimi ile ilgili teknik detayların kararlara iştirak edebilemeleri için halka tercüme edilmesinde yaşanmış. Yine belediye yönetimi tarafında komplikasyon yaratan bir başka faktör bütçe öncelik taleplerinin altından kalkılamaz fazlalık ve çeşitliliği olmuş. 18 Bu tür zorluklarla geliştirilmeye çalışılan katılımcı demokrasi programına daha yakından göz atmak için PT nin en iddialı yerel programlarından biri olan Katılımcı Bütçe (Orçamento Participativo, OP) girişimine değineyim kısaca. 1989 da Porto Alegre de başlatılan bu girişime göre şehrin 16 bölgesinde 10 bin katılımcının ve 600 aktivist örgütün oluşturduğu popüler komiteler belediyenin harcama önceliklerini tartışmak için bir araya geliyorlar. Belediyenin 465 milyon dolarlık bütçesinin yaklaşık %31 i bu halka açık kamusal prosedür ile farklı ihtiyaçları olan farklı gruplar arasında pay ediliyor. 1990 yılında örneğin OP sayesinde halk harcama önceliklerinin tapu dağıtımına ve gecekondu arsalarının yasallaştırılmasına, yoksul mahallelere su ve kanalizasyon hizmetlerinin götürülmesine (2002 itibariyle Porto Alegre de temel hizmetlerin götürülmediği konut bulunmamakta) ve kamu taşımacılığına verilmesine karar vermiş. 19 Katılımın evrensel olmaması ve yurttaş ilgisinin bazı şehirlerde sürdürülememesi gibi sorunlara rağmen OP deneyiminin eğitim seviyesi düşük ve yoksul yurttaşlar için son derece ufuk açıcı, öğretici ve politisize edici olduğunu yapılan araştırmalar gösteriyor. 20 Bu tür bir deneyimin doğal olarak bütün şehirlilere ulaşma sorunu olsa da insanların sol politik pratik ve yönetimin iş yapması ve dürüstlüğü ile ilgili önyargılarının dönüşüme uğradığı görülüyor. Bu meyanda Ekim 2002 seçimlerinde bu tür deneyimler üzerinden, özellikle de PT li belediye başkanlarının (ve senatör ve meclis üyelerinin de) örnek dürüstlüğü sayesinde parti muazzam bir halk desteği biriktirdi denebilir. Üstelik Luiza Erundina ve Telma de Souza (1988-1992 Santos belediye başkanı) gibi militan kadın belediye başkanlarının otobüs ücretlerini indirmek, hastane hizmetlerini iyileştirmek, yeni iş sahaları açmak, vs. gibi yoksul halkın ihtiyaçlarını ön plana çıkaran politikaları orta sınıf ilerici kadınlar nezdinde de değer kazanarak PT ye desteğin yelpazesini genişletti. 21 4. Mutlu Olmaktan Korkmadan... Partinin 1978 de başlayan grevlerden Lula nın 27 Ekim de iktidara gelişine kadarki politik deneyimi kanımca radikal solun, neoliberal ideoloji etkisinde olan ve liberal- 18 Abers, From Ideas to Practice, s.42-46. 19 Nylen, The Making of a Loyal Opposition, s.133. 20 Brezilyalı araştırmacılar tarafından yürütülen çalışmaların bazıları için bak. Nylen, Reconstructing the Workers Party. 21 Bak. Branford and Kucinski, Carnival of the Oppressed, s.79-83. Sosyal demokratların ve neoliberal cephenin diğer unsurlarının medya kartellerini ve hukuki işlem silahını da kullanarak 1988 den bu yana yürüttükleri saldırgan karalama faaliyetleri de Souza da dahil bir çok PT li başkanın yaptıkları işler halk tarafından çok sevilse de ikinci kez seçilememelerine yol açtı.

9 parlamenter demokrasi prosedürlerinin meşru görüldüğü bir rejimde faaliyet seçeneklerinin siyah-beyaz olmadığına dolayısıyla solun kendisini çoğunlukla çözümsüz ve sakatlayıcı reformizm-devrim kavgalarına mahkum etmek zorunda olmadığına işaret ediyor. Ya... ya da mantığının hapishanesinden kurtulmak gerekiyor: Ya sistemin içinde tamamen kaybolunur (reformizmin kara deliği ), ya da rejimin dışarıdan devrilmesi zorunluluğu unutulmadan sistemle araçsal/yüzeysel bir ilişki kurulur (devrimin big bang i ). Bu kadar basit mi? 3 Kasım seçimlerinin (ve darbe sonrası hemen her seçimin) karanlık sonuçlarına işaret edilerek denebilir ki, ilerici toplumsal muhalefet, bir taraftan yapısal olarak dışlanarak, diğer taraftan oyun kurallarına uyup tüm bu pisliğin meşruiyetini pekiştirerek kendini ve temsiliyetini üstlendiği kitleyi madara etmesin artık. Haksız bir haykırış değil bu, hayır, hatta ben DEHAP da meclis dışında kalırsa (ya da bıraktırılırsa) solun önümüzdeki dönemde enerjilerinin çoğunu parlamento-dışı, aşağıdan yukarı doğru toplumsal seferberlik doğrultusunda kullanmasının daha etkili olacağını düşünüyorum; ancak sistemin dilini konuşmayı topyekün reddetmek, konuştuğumuz ve derdimizi geniş halk kitlelerine öyle anlatabildiğimiz başka ve daha zengin bir dil hegemonik hale getirilmeden bizi sessizliğe mahkum etmez mi? Ya... ya da lı değil ve... ve de li stratejiler geliştirmemiz gerekiyor kanımca. Bu, ellerini havaya kaldırıp toplumsal dönüşümü evrim e havale etmek, ya da eh, bu boktan duruma her şey gider ci post-şüphecilikler tufanına kapılmak demek değil. Devrim episodlarının rastlantısal olarak bazı kritik nedensel kuvvetleri tetikleyen gayet muhtemel, bazı bağlamlarda kaçınılamayacak cinnet anları 22 olduğunu reddetmeye, sistemin Hegelci-Marksist anlamıyla öldürülmesi nin olanaksız olduğunu söylemeye çalışmıyorum. Bizdekine kah çok benzer, kah radikal biçimde farklı dinamikleri olan Brezilya ya işaret ederek kapitalizmin ızdırabın her türlüsünü çektirdiği insanların ellerindeki potansiyellere dikkat çekmek istedim. Bir kez daha ateşle imtihana giren (ve bu sefer kritik bir iktidar konumuna yerleşecek gibi gözüken) PT yi örnek almak, idealize etmek gibi yanıltıcı davetiyeler çıkarmadan, potansiyellere inanalım, coğrafyamızda yaşayan ne kadar muzdarip ve madun halk varsa, hepimizin Gayrı Yeter! diyebilip hareketlenebilme potansiyellerimize inanalım istiyorum. Bu da yeterli değil tabii, bu güçlerin etkilerini gösterebileceği kanal ve patikaları bulmamız/yaratmamız, birbirimize göstermemiz gerekiyor. Bu seçimle olmazsa, bir dahakine. Ve salt seçimle olmuyorsa, sokakta. Ve sokak yetmiyorsa, fabrikalarda, bürolarda, hanelerde, tarlalarda, sınıflarda. Ve lerden çekinmeden. Ve mutlu olmaktan korkmadan. 22 Slavoj Žižek (2002) Afterword: Lenin s Choice, Revolution At the Gates: Selected Writings of Lenin from 1917 içinde, Verso, Londra ve New York.