HAYVAN ÖZGÜRLEŞMESİ HOŞGELDİNİZ
XIX. yüzyıldan bu yana tekrarlanan çok sayıda deneyde sayısız hayvanın ısıya tabi tutulduğunu ve bu deneyler sonucunda hayvanların sıcaktan fenalaşıp öldüğü dışında bir bilgiye ulaşılamadığını biliyor muydunuz? Dünyada her yıl milyonlarca hayvan, hiçbir somut fayda beklentisi olmadan, buna benzer deneylerde ısıtılıyor, donduruluyor, zehirleniyor aç bırakılıyor, parçalanıyor, depresyona sokuluyor, ruh hastası yapılıyor. Her yıl yaklaşık 50 milyar hayvan, eti için öldürülüyor. Bunların büyük bir kısmı "sınai hayvancılık" teknikleriyle yetiştiriliyor, hayatlarının her saniyesinde acı çekip bazen hiç güneş ışığı görmeden ya da toprağa ayak basmadan öldürülüyorlar.
Dünyanın her yerinde milyonlarca vejetaryen bunun bir zorunluluk olduğu iddiasını giderek daha az ikna edici hale getiriyor. "Spor" amaçlı avcılıkta, kürk sanayinde, eğlence sektöründe ise hayvanlara acı çektirmek için herhangi bir gerekçe göstermeye bile gerek duyulmuyor. Sürekli ahlâk, adalet ve eşitlik gibi kavramlardan söz ediyor, ama sıra hayvanlara gelince birdenbire apayrı bir ahlâk anlayışına geçiyoruz. Bu anlayışın özeti şu: Güçlü olan haklıdır ve kendisini savunacak gücü olmayan bir varlığa canımızın istediği gibi davranabiliriz.
Siyah Özgürleşmesi, Eşcinsel Özgürleşmesi vb. hareketlere aşinayız. Kadın Özgürleşmesi hareketinin de doğmasının ardından bazı kişiler bu yolun sonuna gelindiğini düşündüler. Cinsiyet temeline dayalı ayrımcılık, evrensel olarak kabul edilen, gizlemeye gerek duyulmadan uygulanan, eskiden beri ırksal azınlıklara karşı hiçbir önyargıları olmamasıyla övünen liberal çevrelerde bile geçerli olan son ayrımcılık biçimidir, dendi. Ama son ayrımcılık biçimi ifadesini kullanırken daima dikkatli olmalıyız.
Sırf bizimle aynı türe mensup olmadıkları gerekçesiyle onların çıkarlarını göz ardı eder ya da önemsiz görürsek, kaba ırkçıların ve cinsiyetçilerin mantığını benimsemiş oluruz. Irkçılar ve cinsiyetçiler de, kendi ırklarına ve cinsiyetlerine mensup kişilerin, diğer tüm özelliklerinden ve niteliklerinden bağımsız olarak, sırf bu özelliklerinden dolayı daha üstün bir ahlaksal statüye sahip olduklarını düşünürler.
Çoğu insan akıl yürütme yetisi ve diğer zihinsel yetiler açısından insan dışı hayvanlardan daha üstün olabilir; ama bu, insanlarla hayvanlar arasında çizdiğimiz çizgiyi haklı çıkarmaya yetmez. Bazı insanların -bebeklerin ve ileri düzeyde zihinsel engellilerin- zihinsel yetileri bazı hayvanlarınkinden de daha geridir; ama biri çıkıp da temizlik malzemelerinin güvenliğinin test edilmesi için zihinsel yetileri gelişmemiş insanlara uzun süreler boyunca büyük acılar çektirecek testler uygulanmasını önerse doğal olarak dehşete düşeriz.
Hayvanları küçük kafeslere tıkıp onları kesip yemekte sakınca görmememiz türcülük ün sonucudur. Türcülük de egemen grubun bu kez sadece beyazların ya da erkeklerin değil, tüm insanların işine geldiği için devam edip giden bir diğer önyargıdır.
Tanrı kusları sevdiği için ağaclari yarattı, insanlar ise kafesleri'
İnsanlar, mezarlıkları sevmez ama hayvan cesetleri için kuyruğa girmeye gönüllüdür ya da canlı bir hayvana yaklaşmak istemezken, parçaları iştahını kabartır..
"insanlar vicdanlarına ağır gelecek gerçeği öğrenmek istemezler".
Hiçbir canlının sebepsiz yere bir başka canlıya düşmanlık beslemeyeceğini kendimizden biliyor olmamız lazım. İnsanlar ile insan dışı hayvanların bir tutulması bazen bir çok toplumu rahatsız etmiştir. Fakat bu toplumların ilginçtir ki insanlarla insan dışı hayvanların birbirine benzediği ve bu yüzden hayvan deneyleri yapıldığı zaman sesleri çıkmıyor.
Bir çok yerde görebileceğimiz üzere bir çok hayvan sirk ve pet-shop tarzı yerlerde ya da fayton vs gibi hayvanların iş gücünü kullanarak ticari faaliyet amacıyla kullanılmaktadır. Bir şeyin iyi yada kötü olduğuna dair herhangi bir fikrimiz yoksa empati kurarak karar verme sürecimizi hızlandırabiliriz. İnsan dışı hayvanlara yapılan işkencelerin,hapis etmelerin,yaşam haklarını ellerinden almaların aynı şekilde hiçbir hafifletilme yapılmadan bize uygulandığını düşünürsek?
BENİ DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER AYTEKİN CİN