Birinci Basamak Hekimi Ýçin Böbrek Fonksiyon Testleri



Benzer belgeler
BÖBREK FONKSİYON TESTLERİ I. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006

BÖBREK FONKSİYON TESTLERİ II. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006

Boşaltım Sistemi Fizyolojisi

Konu 10-11: Yaşlılığa Bağlı Üriner Sistem Değişiklikleri ve Yaşlılıkta Sık Görülen Üriner Sistem Hastalıkları

İDRARDA SİLENDİR NEDİR, NEYİ GÖSTERİR?

ÜRİNER SİSTEM ANATOMİ ve FİZYOLOJİSİ

Üriner Sistem Taş Hastalığında Metabolik Değerlendirmede Kullandığım Algoritmler

Böbreklerin İşlevi. D Si C Dr. Sinan Canan Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji A.D.

Boşaltım Sistemi Fizyolojisi

ÜRİNER SİSTEM FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

2. Renal tübülüslerde ise reabsorbsiyon ve sekresyon (Tübüler reabsorbsiyon ve Tübüler sekresyon) olur.

Aile Hekimliðinde Genogram

8 Boşaltım Sistemi Fizyolojisi

genellikle böbrek yetmezliği göstergesi preanalitik hata kaynakları çok sağlıklı değerlendirme için

ÜRİNER SİSTEM 1-BÖBREK(2) 2-ÜRETER(2) 3-İDRAR KESESİ 4-ÜRETHRA

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

Araş. Gör. Dr. Duygu Köse

Boşaltım Fizyolojisi. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

PROTEİNÜRİLİ HASTAYA YAKLAŞIM. Dr. Hasan KAYABAŞI VI. İstanbul Dahiliye Klinikleri Buluşması 18/11/2016

İDRAR ÖRNEKLERİNDE ÖZEL TESTLER. DR.MURAT ÖKTEM / Düzen Laboratuvarlar Grubu

Boşaltım Sistemi Fizyolojisi = Üriner Sistem Fizyolojisi

NEFRİT. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Genel Bilgiler. Nefrit

BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ ÇOCUK NEFROLOJİ VE ROMATOLOJİ B.D. ÇOCUK NEFROLOJİ DERNEĞİ PATOLOJİ KURSU KASIM, 2016

BÖBREK HASTALIKLARI TEMEL BİLGİLER

NEFRİTİK SENDROMLAR. Dr.LATİFE ERDOĞAN Ekim 2013

TÜSAD İnfeksiyon Çalışma Grubu

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3

İdrar İncelemesi. Üriner sistem hakkında hızlı ve kolayca bilgi verir. Erken tanı ve teşhiste yardımcı olur Hastanın takibinde anlamlıdır

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

Çocuk Ürolojisinde Tanı Yöntemleri. Doç Dr Haluk EMİR Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı

ASİT- BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ. Prof. Dr. Tülin BEDÜK 2016

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

ed by trial version,


Proteinüri. Prof. Dr. Aydın ECE Dicle Ü Tıp Fak Çocuk Sağ ve Hast AD 11/6/2013 AECE 1

BÖBREK YETMEZLİĞİ TANI VE TEDAVİ SEÇENEKLERİ DR MÜMTAZ YILMAZ EÜTF İÇ HASTALIKLARI NEFROLOJİ BİLİM DALI

BÖBREK FONKSİYON TESTLERİ. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT Liv Hospital-İSTANBUL İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi 10 Aralık

Normal olarak çok az - glukoz - keton cisimleri veya - amino asidler atılır

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II I V. D E R S K U R U L U (09 ŞUBAT MART 2015)

Larson'un 1960'larda veciz olarak belirttiði gibi,

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu 05 Temmuz 2017 Salı

Omurgalılarda Boşaltım Organı (Böbrekler) Pronefroz böbrek tipi balıkların ve kurbağaların embriyo devrelerinde görülür.

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II BOŞALTIM, ENDOKRİN VE ÜROGENİTAL SİSTEMLER

BOŞALTIM, ENDOKRİN VE ÜROGENİTAL SİSTEMLER

Gebelikte yeni gelişen Proteinüri ve Böbrek fonksiyon bozukluğu

Arter Kan Gazı Değerlendirmesi. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

3AH Vakum Devre-Kesicileri: Uygun Çözümler

İDRAR DANSİTESİ. Normal idrar dansitesi arasında kabul edilir. İdrar dansitesini arttıran bazı olaylar:

Simge Özer Pýnarbaþý

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II BOŞALTIM, ENDOKRİN VE ÜROGENİTAL SİSTEMLER

BOŞALTIM, ENDOKRİN VE ÜROGENİTAL SİSTEMLER

ünite1 Destek ve Hareket Fen Bilimleri 3. vücudumuzun dik olarak durmasýný saðlayan sistemi elemanýdýr. Verilen cümledeki sembollere aþaðýdakilerden

FEN BÝLÝMLERÝ. TEOG-2 DE % 100 isabet

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Birinci Basamakta Böbrek Fonksiyon Bozukluğu Olan Hastanın Değerlendirilmesi ve Sevk. Dr. İhsan ERGÜN Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi

GEBELİK ve BÖBREK HASTALIKLARI

Diyaliz Sıklığını Azaltma ve Diyalizden Çıkarma Kararı Nasıl Verilmeli. Dr. Hüseyin ÇELİKER Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

BÖBREK FONKSİYONLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ. Böbreklerden 1 dk da 1200 ml kan geçişi (akımı) demektir.

İDRAR ÖRNEĞİ ANALİZ İÇİN NE KADAR UYGUN? (Avrupa ve CLSI kılavuzlarına göre) Dr. Koza Murat

Birinci Basamakta Böbrek Hasarının Değerlendirilmesi Proteinüri; Kimde, Nasıl Bakılmalı, Nasıl Değerlendirilmeli?

Böbrekler Böbrekler retroperitoneal aralıkta, insanlarda her birinin ağırlığı 150 g kadar olan bir çift organdır:

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi

[embeddoc url= /10/VÜCUT-SIVILARI.docx download= all viewer= microsoft ]

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu. 27 Mayıs 2016 Cuma. Ar. Gör. Dr.

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

Normalde kan potasyum seviyesi 3,6-5,0 mmol/l arasındadır.

Aldosteron tansiyon ve vücut sıvı dengesini ayarlayan böbrek üstü bezlerinden salgılanan bir hormondur. Kandaki miktarına bakılır.

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3

Modüler Proses Sistemleri

BÖBREK HASTALIKLARI. Prof. Dr. Tekin AKPOLAT. Böbrekler ne işe yarar?

.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

Magnezyum (Mg ++ ) Hipermagnezemi MAGNEZYUM, KLOR VE FOSFOR METABOLİZMA BOZUKLUKLARI

LABORATUVAR TESTLERİNİN KLİNİK YORUMU

Bakým sigortasý - Sizin için bilgiler. Türkischsprachige Informationen zur Pflegeversicherung. Freie Hansestadt Bremen.

EÞÝTSÝZLÝKLER. I. ve II. Dereceden Bir Bilinmeyenli Eþitsizlik. Polinomlarýn Çarpýmý ve Bölümü Bulunan Eþitsizlik

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu. 30 Mart 2016 Çarşamba

Hepatorenal Sendrom. Asitin Tedavisi. Siroz-Asit-HRS ilişkisi. Hepatorenal Sendromun Özellikler

ÜRİNER SİSTEM HİSTOLOJİSİ. Prof.Dr.Yusuf NERGİZ

DEHİDRE KÖPEKLERDE BİKARBONATLI SODYUM KLORÜR SOLÜSYONUNUN HEMATOLOJİK VE BİYOKİMYASAL PARAMETRELERE ETKİSİ

25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

ÖDEMATÖZ DURUMLARA YAKLAŞIM AİBÜ İZZET BAYSAL TIP FAKÜLTESİ NEFROLOJİ BİLİM DALI

Deneysel Kontrast Nefropatisi Modelinde İndometazin yerine Tenoksikam

24 Ekim 2014/Antalya 1

NEFROTİK SENDROM. INTERN DR. H.RUMEYSA DAĞ Eylül 2013

BÝREY DERSHANELERÝ SINIF ÝÇÝ DERS UYGULAMA FÖYÜ (MF) LYS FÝZÝK - 13 KALDIRMA KUVVETÝ - I


İnsülin Tedavisi ve Böbrek Hastalıkları. Dr Rahmi Yilmaz Hacettepe Üniversitesi Nefroloji Bilim Dalı

Kan Akımı ml/dk. Kalp Debisi DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VII. Dr. Nevzat KAHVECİ

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

Brain Q RSC/2 Termostat

1. Merkezi ve çevresel sinir sistemini oluþturan sinir hücrelerine ne ad verilir?

DÖNEM II 4. DERS KURULU 10 Şubat 4 Nisan Prof.Dr. Mustafa SARSILMAZ


GİRİŞ ASİT BAZ BOZUKLUKLARI. ph ve [H + ] İlişkisi ASİT DENGESİ PLAZMA ASİDİTESİNİN ÖLÇÜLMESİ

Olgular. Kan Gazı Değerlendirilmesi Sunum planı. AKG Endikasyonları


Transkript:

Birinci Basamak Hekimi Ýçin Böbrek Fonksiyon Testleri Dr. Turan Set*, Dr. E. Melih Þahin** Çaðýmýzda yaþanan hýzlý teknolojik geliþme ve yenilenmeler týp alanýnda bir çok test ve taný aracýnýn geliþtirilmesini saðlamýþtýr. Bu yeni araçlar yardýmýyla hekimler karmaþýk týbbi sorunlarda taný kesinliðine ulaþabilmektedirler. Ancak insanlarýn gereksinim duyduklarý saðlýk hizmetinin çoðunluðunu saðlayan birinci basamakta bu ileri teknoloji ürünü taný araçlarýnýn kullaným alaný çok da geniþ deðildir. Kýsýtlý kaynaklarýn verimli kullanýmý için birinci basamakta çalýþan hekimin ucuz ve basit taný araçlarýný yerinde ve verimli kullanabilmesi gereklidir. Birinci basamak saðlýk hizmetlerinin etkin çalýþmasý da ulusal saðlýk sisteminin verimini belirleyen etmenlerdendir. Birinci basamak hekiminin tanýya ulaþmada kullandýðý ipuçlarýnýn çoðu öykü ve fizik muayeneden gelmektedir. Hatta bu ipuçlarýnýn yarýdan çoðunun týbbi öyküden elde edildiðinin altý çizilmelidir. Ancak sýnýrlý olanaklarý da olsa bazý, laboratuvar testlerinin kullanýmý ile hekimin taný kesinliði ve dolayýsýyla tedavi etkinliði artacaktýr. Birinci basamak hekimi elinde bulunan laboratuvar olanaklarýnýn bilincinde olarak onlarý en verimli ve en etkin biçimde kullanabilmelidir. Bu da bilginin sürekli taze tutulmasýný gerektirir. Biz bu yazýmýzda böbrek fonksiyon testlerinin kaba bir özetini yaparak, hekimlerimizin bilgilerini tazelemelerine yardýmcý olmayý amaçlýyoruz. Böbreklerin Fonksiyonel Anatomisi Böbrekler dýþta korteks ve içte medulla olmak üzere iki ana bölümden oluþur. Medullada böbrek piramitleri denen koni biçimli çok sayýda doku kitleleri bulunur. Piramitlerin tabaný korteks ile medulla arasýndaki sýnýrdan baþlar ve üreterin huni biçimli üst ucunun devamýndan oluþan, böbrek pelvisine doðru uzanan papillada son bulur. Ýdrar, her papillada tüplerden toplanarak minör kalikslere ve buradan sýrasýyla majör kalikslere, böbrek pelvisi, üreter ve mesaneye gelir. Böbrek kan dolaþýmý iki ayrý kapiller yataðý olan özel bir dolaþýmdýr. Glomerüler ve tübül çevresi (peritübüler) kapillerleri seri þeklinde düzenlenmiþlerdir. Birbirlerinden her iki kapiller *Arþ. Gör.; Trakya Ü. Týp Fak. Aile Hekimliði AD, Edirne ** Yard. Doç.; Trakya Ü. Týp Fak. Aile Hekimliði AD, Edirne yatakta da, hidrostatik basýncýn düzenlenmesine yardýmcý olan efferent arteriol ile ayrýlýrlar. Glomerüler kapillerlerdeki yüksek hidrostatik basýnç (60 mmhg) sývýnýn hýzlý filtrasyonuna neden olur. Peritübüler kapillerde çok daha düþük olan (13 mmhg) hidrostatik basýnç ise sývýnýn hýzlý geri emilimini saðlar. Peritübüler kapillerler, arterioler damarlara paralel seyreden venöz sistemin damarlarýna boþalýrlar ve en son böbrek venini oluþtururlar. Her böbrek, idrar oluþturma yeteneðine sahip yaklaþýk bir milyon kadar nefrondan oluþur. Böbrekler nefronlarý yenileyemezler. Bu nedenle böbrek hasarý, hastalýk ya da normal yaþlanmayla nefron sayýsý giderek azalýr. Her nefronun iki ana kýsmý vardýr: 1. Kandan büyük miktarda sývýnýn filtre olduðu, glomerül (glomerüler kapiller) 2. Böbrek pelvisi içindeki yolu boyunca filtre edilen sývýnýn idrara dönüþtüðü uzun bir tübül. Glomerüler kapiller, diðer kapiller aðlara göre daha yüksek hidrostatik basýnca sahiptir ve tüm glomerül, Bowman kapsülü ile sarýlýdýr. Glomerüler kapillerden filtre olan sývý, Bowman kapsülü içine ve sonra böbrek korteksinde yer alan proksimal tübül içine akar. Proksimal tübülden sonra medullanýn derinliklerine inen Henle kulpunun çýkan kolu sonunda, nefron iþlevinin kontrolünde önemli rol oynayan maküla densa bulunur. Sývý burayý geçtikten sonra sýrasýyla distal tübül, birleþtirici tübül, kortikal toplayýcý tübül, medüller toplayýcý tübül, toplayýcý kanallar, böbrek pelvisi, üreter ve mesaneye gelir. Böbreðin Temel Ýþlevleri Böbrekler vücudun birçok iþlevinde temel görevlere sahiptir. Bu görevlerden kilit önemdeki bazýlarý þöyle sýralanabilir: 1. Yabancý kimyasal maddelerin ve metabolik yýkým ürünlerinin atýlmasý (üre, kreatinin, ürik asit, ilaçlar, katký maddeleri), 2. Vücut sývý elektrolit dengesinin saðlanmasý (Na +, K +, H +, bikarbonat, Ca ++, fosfor, Mg ++ ) 3. Ekstraselüler sývý hacmi ve arter 2003 cilt 12 sayý 9 344

basýncýnýn düzenlenmesi (Renin-anjiyotensin sistemi, renal prostaglandinler, renal kallikreinkinin sistemi) 4. Asit-baz dengesinin düzenlenmesi: Böbrekler asit atýlýmýný saðlayarak ve vücut sývýlarýnýn tampon stoklarýný düzenleyerek, akciðerler ile birlikte asit-baz düzenlemesine katkýda bulunurlar. Proteinlerin metabolizmasý sýrasýnda oluþan sülfürik ve fosforik asit gibi bazý asit tiplerini uzaklaþtýran tek organdýr. 5. Eritrosit yapýmýnýn düzenlenmesi: Normal kiþilerde eritrosit yapýmýný stimüle eden eritropoetin yapýmýnýn hemen tamamýndan böbrekler sorumludur. 6. 1,25 dihidroksi Vit D3 yapýmý: Böbrekler Vitamin D'nin 1-hidroksilasyonunu gerçekleþtirerek etkin biçimi olan 1,25 dihidroksi Vit D3'ü yaparlar. Bu vitamin Ca ++ ve fosfat metabolizmasýnda önemli rol oynar. 7. Glukoz sentezi: Uzun süreli açlýk sýrasýnda, böbreklerin glukoneogenez yolu ile kana glukoz ekleme kapasitesi karaciðerinki ile yarýþýr. Böbrek Ýþlevlerinin Ölçülmesi Böbrek iþlevlerinin belirlenmesi için basitçe idrar analizleri ve kan analizleri olarak adlandýrýlabilecek iki grup test kullanýlýr. Bunlara ek olarak gereksinime göre birçok görüntüleme yöntemi de kullanýlabilir, ancak bu yazý bunlar üzerinde durulmayacaktýr. Böbrek plazma ve kan akýmlarýnýn ölçülmesi: Kalp atým hacminin %20-25'i böbreðe gelir. Yani böbrek kan akýmý yaklaþýk 1,2 lt/dk'dýr. Filtrasyon fraksiyonu ise böbrek plazma akýmýndan oluþan glomerüler filtrasyonun oranýdýr ve normalde %18-20'dir. (100-Htc) x böbrek kan akýmý Böbrek plazma akýmý = 100 Filtrasyon fraksiyonu= GFR Böbrek plazma akýmý Glomerüler filtrasyon hýzýnýn belirlenmesi: Ýki böbrekten (2 milyon nefron) toplam 1,2 lt/dk kan geçmektedir. Normalde 1,73 m2'lik bir insanda bu bir litre kanýn 125 ml'si Bowman kapsülüne geçer. Bu süzüntüye (ultrafiltrat) glomerüler filtrasyon hýzý (GFR) denir. GFR nin tüm böbrek iþlevleri içinde en önemlisi olduðu söylenebilir. Nefron kitlesinde azalma total GFR'yi azaltýr. GFR'nin normal deðeri 70-145 ml/dk'dýr ve 40 yaþtan sonra her yýl 1 ml/dk azalýr. GFR doðrudan ölçümü çok güç olduðundan, yerine çeþitli maddelerin kandan temizlenme hýzý demek olan klirens hesabý yardýmýyla dolaylý yoldan hesaplanýr. Klirens ölçümü için kullanýlacak olan ideal bir madde; dolaþýmda serbestçe bulunmalý, glomerüler bazal membrandan serbestçe filtre olmalý, nefron boyunca sekrete edilmemeli ve geri emilmemeli, sabit hýzda endojen üretilmeli ve kolaylýkla ölçülebilir olmalýdýr. En ideal madde inülindir, fakat sýk kullanýlan yöntem kreatinin klirensidir. Kreatinin kas hücrelerinin yýkýmý ile oluþur ve günde erkeklerde 20-26 mg/kg, kadýnlarda 14-22 mg/kg idrarla atýlýr. Kreatinin klirensi ile bulunan deðer gerçek GFR deðerinden %15 daha fazladýr. Bunun nedeni kreatininin tübüler sekresyonudur. KBY'de ve þiddetli proteinüri varlýðýnda kreatininin tübüler sekresyonu artar ve klirens gerçek GFR'den daha da fazla bulunur. Kreatinin klirensi iki formülle hesaplanýr: 1. 24 saatlik idrar toplanarak: Ýdrar kreatinini (mg/dl) x Günlük idrar volümü (ml) Kr. Klirensi (ml/dk) = Serum kreatinini (mg/dl) x 1440 2. Yalnýzca serum kreatinine bakýlarak (Cockcraft-Gault formülü): Kr. Klirensi (ml/dk) = (140-yaþ) x (ideal kilo ya da yaðsýz vücut aðýrlýðý) Serum kreatinini (mg/dl) x 72 Oligürik hastalarda GFR deðeri 10 ml/dk altýndadýr. Plazma kreatinini, GFR ile ters orantýlý bir deðiþim gösterir ve böbrek hastalarýnda böbrek iþlevinin izlenmesinde kullanýlýr. Ýdrar Elektrolitleri: Diyete baðýmlý olduðundan ve diüretik kullanýmýndan etkilendiði için pratikte kullanýmý sýnýrlýdýr. Fraksiyone sodyum atýlýmý tübül iþlevlerinin göstergesidir. Akut böbrek yetmezliði ayýrýcý tanýsýnda kullanýlýr. Normalde %1'dir. Prerenal ABY'de %1'in altýnda, intrinsik ABY'de %1'in üstündedir. Tübüler iþlevlerin belirlenmesi: Böbrekler, vücut sývýlarýný dengede tutmak için 280-300 mosm/lt'lik ultrafiltrattan, 50 ile 1500 mosm/lt arasýnda deðiþen bir idrar oluþturur. Ýdrar Na x Plazma kreatinini Fraksiyone sodyum atýlýmý = Ýdrar kreatinini x Plazma Na 2003 cilt 12 sayý 9 345

Normal bir insanýn idrarla atmasý gereken maddeler için 500 ml konsantre idrar, 2 lt izotonik idrar, 20 lt hipotonik idrar çýkarmasý gerekir. Böbrekler oluþturulacak idrarýn konsantrasyonunu tübüler iþlevler yoluyla belirlerler. Pratikte kullanýlan tübüler iþlev testleri olarak konsantrasyon testi, dilüsyon testi, idrar asitleþtirme testi (amonyum klorür testi) ve idrarda aminoasit incelemesi sayýlabilir. Kan Testleri Serum Na, K, Cl, HCO3, kreatinin ve üre azotu (BUN) düzeyleri böbrek iþlevlerini deðerlendirmek için en sýk kullanýlan testlerdir. Bu testler böbrek hastalýðý ya da kuþkusu olan, hücre dýþý sývý fazlalýðý ya da azlýðý olan, asitbaz metabolizmasý bozukluðu kuþkusu olan, diüretik kullanan, nefrotoksik olabilecek ilaç kullananlarda yapýlmalýdýr. BUN, kan üre azotudur. Aþýrý protein alýmý, aminoasit infüzyonu, hýzlanmýþ katabolizma, tetrasiklin ya da steroid kullanýmý, akut hastalýk gibi nedenler böbrek hastalýðý olmadan BUN düzeyini artýrabilirler. BUN / kreatinin oraný normalde 10/1'dir. 10'dan büyük olmasý hücre dýþý sývý hacminde azalmanýn bir bulgusu olabilir. Orantýlý olarak artmasý böbrek yetmezliðini gösterir. Parametre Normal deðer Na 135-145 meq/lt K 3,5-5 meq/lt Cl 95-105 meq/lt HCO3 22-26 meq/lt Kreatinin 0,5-1,2 meq/lt BUN 10-20 mg/dl Üre 20-40 mg/dl Ýdrar Analizi Ýdrar analizi renal ya da sistemik bir hastalýk olup olmadýðýný, bu hastalýðýn türünü, nasýl bir gidiþ gösterdiðini tahmin etmek için kullanýlan basit, ancak oldukça önemli bir testtir. Ýdrar analizinden doðru ve yararlý sonuçlar elde edilebilmesi için idrar toplama yöntemine dikkat edilmelidir. Ýyi bir idrar örneði konsantre olmalýdýr. Kiþi bir gün önce az sývý içmelidir. Sabah alýnan ilk idrar atýlarak, bundan kýsa zaman sonra alýnan idrar muayene için uygundur. Kültür için ise orta akým idrar alýnmalýdýr. Orta akým idrar buzdolabýnda altý saat korunabilir, ancak ilk 1-2 saatte incelemekte yarar vardýr. Ýdrar kabýna 1-2 gr borik asit konulursa, idrar mikroskopik ve bakteriyolojik test için dört gün saklanabilir. 24 saatlik idrar toplanacaðý zaman ise sabah saat 7'de ilk idrar atýldýktan sonra toplamaya baþlanýr, ertesi sabah saat 7'ye kadar, son idrarý da kapsamak üzere toplanýr. Toplama kaplarý önce deterjanlý, sonra distile su ile yýkanmalýdýr. Protein ölçümü için toplanan 24 saatlik idrara koruyucu madde (borik asit) konulmasýna gerek yoktur. Ýdrar görünüþü ve rengi: Normal taze idrar berraktýr. Ürat ve fosfatlarýn birikimi, hematüri, bakteriüri, piyüri gibi durumlarda idrar bulanýklaþýr. Düþük dansiteli idrar açýk renklidir. Yalnýz diyabette idrar yüksek dansiteli olmasýna karþýn açýk renklidir. Normal bir insan günde ortalama 1-1,5 lt idrar çýkarýr ancak 500-2500 ml idrar normal kabul edilir. Dansite: Saðlam bir böbrek dansiteyi 1008-1030 arasýnda deðiþtirebilir. Dansite, idrarda erimiþ partiküllerin miktarý, aðýrlýðý ve kývamý ile doðru orantýlýdýr. Dansitometre ile ölçülür. Süregiden düþük dansiteye (<1010) kronik renal yetmezlikte, daha düþük dansitelere ise (1001) diyabetes insipidusta rastlanýr. Ýdrar ph'sý: Genellikle asittir (ph 5-6). Taze idrar alkali ise özellikle üreyi parçalayan ve amonyak açýða çýkaran (Proteus mirabilis) gibi mikroorganizmalar ile oluþan üriner enfeksiyon, solunumsal ve metabolik alkaloz, tiazid diüretikleri ve asetazolamid kullanýmý, hiperaldosteronizm ya da renal tübüler asidoz düþünülebilir. Osmolarite: Ýdrardaki erimiþ partiküllerin sayýsýyla orantýlýdýr. Osmometre ile ölçülür. Osmolarite böbreklerin konsantrasyon yeteneðini dansiteden daha iyi gösteren bir yöntemdir. Dansite, idrardaki partiküllerin hem sayýsýna, hem aðýrlýðýna; osmolarite ise yalnýzca sayýsýna baðlýdýr. Saðlýklý bir bireyde idrar osmolaritesi ortalama 300-1000 mosm/kg arasýndadýr; ancak 40 ile 1400 mosm/kg arasýnda deðiþmesi normal kabul edilir. Proteinüri: Normalde idrarda standart laboratuvar yöntemleri ile protein saptanamaz. Ancak duyarlý yöntemler kullanýldýðýnda 150 mg/gün'ü geçmeyen proteinüri bulunabilir. Saðlýklý adölesanlarda ve hamilelerde bu oran 300 mg/gün'e çýkabilir. Ýdrardaki protein miktarý bu sýnýrý aþtýðýnda; 3,5 gr/gün üzerinde Nefrotik sendrom, altýnda Nefritik sendrom olarak adlandýrýlýr Ýdrarda protein aranmasý için pratikte en çok kaynatma, sülfosalisilik asit ve kaðýt (dipstick) yöntemleri kullanýlýr. Ýdrar bir 2003 cilt 12 sayý 9 346

Kaynaklar 1- Kouri T, Vuotairi L, Pohjavaara S, Laippala P. Preservation of urine for flow cytometric and visual microscopic testing. Clin Chem 2002; 48 (6Pt1): 900-5 2- Moore KN, Murray S, Malone- Lee J, Wagg A. Rapid urinalysis assays for the diagnosis of urinary tract infection. Br J Nurs 2001;10 (15): 995-1001 3- Böbrek hastalýklarýnda taný yöntemleri. In: Nefroloji El Kitabý. Ed. Akbolat T, Utaþ C, Süleymanlar G. Ýstanbul,Güzel Sanatlar Matbaasý, 1999: 21-41 4- The renal, urinary and male genital systems. In: Family Medicine Principles and Practice. Ed. Taylor RB. New York, Springer Verlag Inc. 1997: 817-79 5- Böbrekler ve vücut sývýlarý. In. Týbbi Fizyoloji. 9. Baský. Ed. Guyton AC, Hall JE. Ýstanbul, Yüce Yayýnlarý, 1996: 297-402 santrifüj tüpüne konarak 3000/dk devirde 5 dakika çevrilir. Dipteki çökeltiden sediment bulgularý, üstteki süpernatanttan protein araþtýrýlýr. - Kaynatma ve asetik asit yöntemi: Santrifüj edilen idrar bir tüpe alýnýp üst kýsmýndan ýsýtýlarak kaynatýlýr. Bulanýklýk meydana gelirse %5'lik asetik asit ilave edilerek ayný biçimde yeniden kaynatýlýr. Protein varsa bulanýklýk asit eklenmesiyle kaybolmaz. - Sülfosalisilik asit yöntemi: Çok duyarlý bir yöntemdir. Santrifüje edilmiþ idrar süpernatantýndan 2 ml alýnýr ve 7-8 damla %20'lik sülfosalisilik asit eklenir. Sigara dumaný gibi beyaz bir bulanýklýk oluþmasý halinde pozitiflikten sözedilir. Bulanýklýðýn koyuluðuna göre, 1'den 4'e kadar derecelendirilir. Yüksek doz penisilin, tolbutamid ve kontrast maddeler yanlýþ pozitif sonuçlara neden olabilir. Kaðýt (dipstick) yöntemi: Ýdrardaki proteinlerin, indikatörlü (bromfhenol) bir kaðýtta yeþilin tonlarý halinde renkleþmeye neden olmasý ilkesine dayanýr. Yüksek doz penisilin, tolbutamid ve kontrast maddelerden etkilenmez. Bir pozitif olan idrar yeniden deðerlendirilmelidir. 5-25 mg/dl proteinler eser olarak görüntü verirler. Bu yöntemiyle Bence-Jones proteinürisi aranamaz. Kaðýt yöntemiyle: +...... 200 mg/lt ++... 500 mg/lt +++ 500-1000 mg/lt ++++..... 1000 mg/lt ve üzerinde proteinüriye karþýlýk gelir. Protein miktarýnýn 24 saatlik idrarda kantitatif olarak belirlenmesi için kaðýt (dipstick), Esbach ve kreatinüri yöntemleri vardýr. Yirmi dört saatlik idrarda dipstick yöntemiyle protein miktarý tespiti hýzlý ve güvenilir bir biçimde yapýlabilir. Esbach çok kullanýlan ancak fazla güvenilir olmayan bir yöntemdir. Son zamanlarda daha güvenilir bir yöntem saptanmýþtýr. Bu yöntemle rasgele alýnan idrar örneðinden günlük proteinüri tespiti yapýlabilir. Rastgele alýnan idrar örneðindeki, protein (mg/dl) / kreatinin (mg/dl) oraný gr/gün olarak proteinüri miktarýný verir. Normal oran 0,1'e yakýndýr. (Normalde 24 saatlik idrarda protein 100-150mg/kreatinin 1000-1500 mg'dýr.) Ýdrar Mikroskopisi: Ucuz, noninvaziv ve kolaylýkla uygulanabilen bir yöntemdir. Böbrek hastalýklarý hakkýnda önemli bilgiler verir. Ýdrar örneði üç þekilde incelenebilir: 1. Mikroskopla doðrudan bakýlabilir. 2. Santrifüj edildikten sonra bakýlabilir. 3. Santrifüj edilmiþ idrar özel boyalarla boyanabilir, (Gram, Ziehl-Nielsen, Wright vb). Ýdrarý 3000/dk devirli santrifüjde 5 dk çevirmek, tüpün üstündeki süpernatantdan protein bakmak, altýndaki çökeltiden de sediment muayenesi için yararlanmak en pratik yoldur. Santrifüj edilmeden bakýlmasý pek saðlýklý deðildir. Ýdrar mikroskopisinde hücresel elemanlar silendirler ve kristaller izlenir. Hücresel elemanlar: Ýdrar; eritrosit, lökosit, eozinofil, tübül epitel hücresi, yassý epitel hücresi, bakteri, mantar ya da malin hücreler içerebilir. Santrifüj edilmiþ idrar sedimentinde mikroskopta 10X40 büyütme ile 1-2 eritrosit ve/ya da lökositten fazla bulunmasý patolojiktir. Normal idrar sedimentinde bunlarýn yanýnda çok az da olsa hiyalen silendire rastlanabilir. Ayrýca özellikle kadýnlarda alt üriner sistem yassý epiteline rastlanabilir. Eritrosit ve lökosit sayýsýna Thoma lamý ile de bakýlabilir. Normalde milimetreküpte beþten az olmalýdýr. Beslenme tarzýna ve idrarýn asit ya da alkali olmasýna baðlý olarak çeþitli kristaller idrarýn normal bulgularý arasýndadýr. Alkali idrarda eritrositler hemolize olduðu ve silendirler parçalandýðý için taze idrarda sedimente bakmak ya da sedimenti bazý maddelerle korumak gerekir. 50 ml idrara 3-4 damla %40'lýk formaldehit solüsyonu damlatmak ve bundan elde edilen sedimenti buzdolabýnda aylarca saklamak olanaklýdýr. Glomerülden geçen eritrositlerin %70'den fazlasý biçim bozukluðuna uðrar. Dolayýsýyla idrarda dismorfik eritrositlerin olmasý glomerüler bir patolojiyi düþündürür. Silendirler: Bir matriks üzerinde yerleþmiþ granüler ya da hücresel elemanlardan oluþurlar. Silendirlerin matriksini Henle kulpu çýkan kolu epitel hücresinden salgýlanan Tomm-Horsfall proteini oluþturur. Bu nedenle idrar sedimentinde silendir bulunmasý hastalýða nefronun katýldýðýný gösterir. Ýdrarda gözlenebilecek bazý silendirler ve iþaret ettikleri durumlar þöyle sýralanabilir: - Hyalen silendir: Egzersiz, KKY, böbrek hastalýklarý (nonspesifik) - Eritrosit silendir: AGN, kortikal nekroz - Balmumu (waxy) silendir: AGN, ATN - Granüler silendir: Nonspesifik - Oval yað cisimcikleri: Nefrotik sendrom - Lökosit silendir: Akut Piyelonefrit 2003 cilt 12 sayý 9 347

- Geniþ silendir: KBY, prerenal azotemi. Bakteriüri: Normalde idrarda canlý bakteri bulunmaz. Bir ml idrarda kültür sonucu 100.000'den fazla mikroorganizma olmasý %95-100 gerçek bir üriner enfeksiyonu gösterir. Santrifüj edilmiþ taze idrarda bir büyük mikroskop (10X40) sahasýndaki görülen bir canlý bakteri kabaca kültürdeki 10.000 bakteriye karþýlýk gelir. Buna göre bir sahada 10'un üzerinde canlý bakteri görülmesi gerçek bir enfeksiyonun belirtisidir. Kristaller: En sýk görülenlerden ürat ve oksalat kristalleri asit idrarda, fosfat kristalleri alkali idrarda saptanýr. Tek baþlarýna tanýsal anlamlarý yoktur. Yalnýzca sistin kristalleri sistinüri tanýsýnda önemlidir. Ýdrarda epiteller fazla klinik öneme sahip deðildir. Yuvarlak görünümdeki tübül epitelleri renal enfeksiyonda görülebilir. Böbrek ve Ýdrar Yollarýnýn Görüntülenmesi Görüntüleme yöntemleri böbreklerin sayý, büyüklük ve yerleþimini görüntülemek, týkanýklýk varlýðýný ve varsa yerini belirlemek, kitle lezyonlarýný saptamak ve özelliklerini ortaya koymak, böbrek arter ve venlerini görüntülemek, taný ve tedavi amaçlý iþlemlerde rehberlik yapmak amacýyla kullanýlmaktadýr. Bu amaçla kullanýlan yöntemler arasýnda direk üriner sistem grafisi, intravenöz piyelografi, perkütan anterograd ürografi, retrograd piyelografi, renal anjiografi, renal venografi, sistografi/üretrografi, bilgisayarlý tomografi ve en yaygýn kullanýlan yöntem olan ultrasonografi sayýlabilir. Böbrekler ve idrar yollarý ile ilgili bilgi toplamakta kullanýlabilecek diðer yöntemler olarak ise radyonüklid renografi (DTPA, böbrek perfüzyonu, GFR, obstrüksiyon hakkýnda bilgi verir. DMSA: Böbrek parankim yapýsýný deðerlendirmek için kullanýlýr), MR ve böbrek biyopsisi güçlü kanýt saðlayan, ancak birinci basamak hekimliðinde kullaným alaný sýnýrlý yöntemler olarak sayýlmalýdýr. STED Yazarlarýna Bilgi (2003) Yayýnlanmasý için STED e gönderilecek yazýlarda uyulmasý gereken kurallarý bilginize sunuyoruz. Sürekli Týp Eðitimi Dergisi (STED) birinci basamak saðlýk hizmeti veren hekimlerin bilgi ve becerilerinin yenilenmesini ve geliþtirilmesini amaçlayan aylýk bilimsel bir dergidir. STED de birinci basamaðýn çalýþma alanýna giren konularda yapýlmýþ araþtýrma yazýlarý, derlemeler, olgu sunumlarý, saðlýk ocaðý ve AÇS-AP merkezi gibi birinci basamak kurum tanýtýmlarý ve hekim günlükleri yayýnlanýr. Yazýlarýn aþaðýda belirtilen özellikleri taþýmasý, derginin yayýn amacýna uygun olacaktýr: 1. Yazýlar daha önce baþka yerde yayýnlanmamýþ olmalýdýr. 2. Dergiye gönderilen yazýlar beyaz A4 kaðýdýnýn bir yüzüne, çift aralýklý olarak, bilgisayarda Arial 12 punto ile yazýlmalý; üç kopya olarak ve disketiyle birlikte gönderilmelidir. Yazýlar sekiz sayfayý aþmamalýdýr. 3. Yazý aþaðýdaki düzene göre hazýrlanmalýdýr: a) Baþlýk: Yazýdaki bilginin özelliklerini tanýtýcý, ilgi çekici ve kýsa olmalýdýr. b) Yazarlarýn adý, unvaný, görevi ve iletiþim bilgileri açýkça yazýlmalýdýr. c) Konularýn iþlenme biçimi sorun çözümüne yönelik olmalýdýr. d) Yazýlarda yalýn, anlaþýlýr Türkçe kullanýlmalý; Türkçe karþýlýðý olan yabancý sözcük kullanýlmamalýdýr. e) Yazý içerisinde kullanýlan kýsaltmalar ilk geçtikleri yerde açýklanmalýdýr. f) Kullanýlan kaynaklarýn yeni ve aktarýlan bilgilerin güncel olmasýna dikkat edilmelidir. Yazýda ve kaynakçada; alýntý yapýlan tüm yayýnlar deðil, konu ile ilgili olarak okuyucunun ulaþabileceði, okunmasý önerilen yayýnlardan en fazla 20 (yirmi) tanesi yazý içinde yer alýþ sýrasýna göre numara verilerek belirtilmelidir. Kaynaklar þu biçimde düzenlenmelidir: Makaleler için örnek: Tekerel BE. Çocukluk Çaðý Astmasýnýn Uzun Süreli Tedavisi. STED 2000; 9(12): 450-453. Kitaplar için örnek: Kuruoðlu R. Ýntrakraniyal Tümörler. Iþýk E (ed) Organik Psikiyatri içinde. Ankara, 1999: 349-368. g) Yazýlarda tablo, algoritm (klinik izlence), þekil ve fotoðrafa yer verilmesi derginin amacýna uygundur. Fotoðraflar renkli ya da siyah beyaz, iyi kalitede olmalý, fotoðraflarýn arkasýna numaralarý ve oklarla üste gelecek yön belirtilmeli, þekiller ve resim altlarýna açýklayýcý yazýlarý konulmalýdýr. 4. Çeviri yazýlarda çeviriyi yapanýn adý, ünvaný, görevi yazýlmýþ olmalý, çeviri yapýlan yazýnýn aslý da (fotokopi olarak) gönderilmelidir. 5. Yazýlar; STED, TTB, GMK Bulvarý Þehit Daniþ Tunalýgil Sok. No:2 Kat:4 Maltepe 06570 Ankara adresine postayla ya da sted@ttb.org.tr adresine e-posta ile gönderilebilir. 6. Yayýnlanmasý uygun görülen yazýlarda, belirlenen eksikliklerle ilgili düzeltme ve düzenlemeler Yayýn Kurulu'nca yapýlabilir. Yayýnlanmayan yazýlar geri gönderilmez. 7. Klinik ve toplumsal araþtýrma çalýþmalarýnda yerel etik kurul onayý alýnmýþ olmalýdýr. Etik kurulun bulunmadýðý yerler için sted@ttb.org.tr e-posta adresinden bilgi istenebilir. Bilimsel ve Dostça... 2003 cilt 12 sayý 9 348