Eğitim Bilimine Giriş



Benzer belgeler
II. BÖLÜM LK MÜSLÜMAN TÜRK DEVLETLER

OSMANLI EĞİTİM SİSTEMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

Türk Eğitim Tarihi. Program İçeriği Dr. Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi

OSMANLILAR Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu. İstanbul Ticaret Üniversitesi

BĠR MESLEK OLARAK ÖĞRETMENLĠK

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları 3. İlk Yenileşme Dönemi Sonrasında Öğretmen Yetiştirme Politikaları

Eğitim Tarihi. Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi

Türk Eğitim Tarihi. 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Yrd. Doç. Dr.

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları 3. İlk Yenileşme Dönemi Sonrasında Öğretmen Yetiştirme Politikaları

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları 3. İlk Yenileşme Dönemi Sonrasında Öğretmen Yetiştirme Politikaları

Türk Eğitim Tarihi. 2. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Dr.

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TÜRK MİLLİ EĞİTİM SİSTEMİNİN YAPISI VE ÖZELLİKLERİ

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

DERS: EĞİTİM YÖNETİMİ

AVRUPADA EĞİTİMİN TARİHİ GEÇMİŞİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ

Türkiye Milli Eğitim Sisteminin Yasal Dayanakları. 2. Eğitim ve Öğretimi Düzenleyen Yasalar. 3. Milli Eğitim Şuraları. 4.

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS

İmparatorluk Döneminde: Okul öncesi eğitimi üstlenen bazı kurumlar vardı. Bunlar sıbyan okulları, ıslahhaneler, darüleytamlar.

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS SİYASİ DÜŞÜNCELER TARİHİ I SDT

AÇIK SİSTEM. Sistemler, çevrelerinden girdiler alarak ve çevrelerine çıktılar sunarak yaşamlarını sürdürürler. Bu durum, sisteme; özelliği kazandırır.

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİN TEMEL İLKELERİ VE YASAL DAYANAKLARI

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları. Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu

İÇİNDEKİLER. 3. BÖLÜM BİLİM OLARAK EĞİTİMİN TEMELLERİ 3.1. Psikoloji Sosyoloji Felsefe...51

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları

Türk Eğitim Tarihi. 6. Eğitimde İlk Yenileşme Dönemi Dr. Ali GURBETOĞLU

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum:

TÜRK EĞİTİM SİSTEMİ ve OKUL YÖNETİMİ. 8. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL

Eğitimde İlk Yenileşme Dönemi

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları. Dr. Ali Gurbetoğlu

Türk Eğitim Tarihi. 5. Eğitimde İlk Yenileşme Dönemi ( ) Yrd. Doç. Dr.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

II. Meşrutiyet Dönemi

EYD 536 Öğretmen Eğitimi Yaklaşımları 4. Cumhuriyet Döneminde İlköğretime Öğretmen Yetiştirme Politikaları

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Skolastik Dönem (8-14.yy)

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ

ss de yayımlanmıştır. 1 Bu yazı, Dünden Bugüne Türkiye de Din Eğitimi, Kamuda Sosyal Politika, Ankara 2014, yıl:8, sayı:29,

OSMANLI DEVLETİ NİN YILINA AİT EĞİTİM İSTATİSTİĞİ

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞINA BAĞLI EĞİTİM KURUMLARINA ÖĞRETMEN OLARAK ATANACAKLARIN ATAMALARINA ESAS OLAN ALANLAR İLE MEZUN OLDUKLARI YÜKSEKÖĞRETİM

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük SANAT VE SPOR - ÇAĞDAŞ TÜRK KADINI - SOYADI KANUNU

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

T.C. SAMSUN VALİLİĞİ İl Millî Eğitim Müdürlüğü EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

T.C. DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü. Eğitim Programları ve Öğretimi Tezsiz Yüksek Lisans Programı Öğretim Planı.

MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ

Klasik Dönemde Osmanlı Eğitimi

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

Ders Adı : SEÇ.III: TÜRK EĞİTİM TARİHİ I Ders No : Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 6. Ders Bilgileri.

3/7/2010. ÇAĞDAŞ EĞİTİMDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİNİN YERİ ve ÖNEMİ EĞİTİM EĞİTİM ANLAYIŞLARI EĞİTİM

TÜRK EĞİTİM TARİHİ 3. Dr. Öğr. Ü. M. İsmail Bağdatlı.

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz?

TÜRKİYEDE EĞİTİMİN TARİHİ GEÇMİŞİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI EĞİTİM PROGRAMLARI VE ÖĞRETİM BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM ÖĞRETİM PLANI

Amaç. Dayanak. Kapsam

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Editör. Din Eğitimi. Yazarlar Doç.Dr. Hacer Aşık Ev. Doç.Dr. Hasan Dam

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

DR. NURŞAT BİÇER İN TÜRKÇE ÖĞRETĠMĠ TARĠHĠ ADLI ESERĠ ÜZERİNE

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ATATÜRK Ü ETKİLEYEN OLAYLAR VE FİKİRLER

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI... ORTAOKULU SOSYAL BİLGİLER DERSİ 7. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

Yrd.Doç.Dr. Serap YÜKRÜK GİRİŞ. Geleneksel Türk Müziği

İÇİNDEKİLER. Karşılaştırmalı Eğitim Nedir?... 1 Yabancı Ülkelerde Eğitim... 4 Uluslararası Eğitim... 5 Kaynakça... 12

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

Tanzimat Dönemi

İç Asya Müslüman Türkleri. Karahanlılar

EMEVİLER VE ABBASİLER DÖNEMİ

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL

SORU ve CEVAPLARLA 12 YILLIK (4+4+4) ZORUNLU EĞİTİM SİSTEMİ

GÜMÜŞHANE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ Felsefe Bölümü DERS İÇERİKLERİ

DÜNYADA DİN EĞİTİMİ UYGULAMALARI

Doç. Dr. Tolga BOZKURT SAN CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ

ÖĞRETMENLİK VE ÖĞRETİM YETİŞKİNLER İÇİN OKUMA YAZMA ÖĞRETİCİLİĞİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: MUSTAFA KEMAL İN HAYATI

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi. Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği

İLKADIM İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA PROGRAMI YAPILMASI PLANLANAN UYGULAMALAR

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy

DİN EĞİTİMİ - 4. Dr. Öğr. Ü. M. İsmail BAĞDATLI.

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNİN GENEL YAPISI

Transkript:

Eğitim Bilimine Giriş Her şey akla muhtaçtır, akıl da eğitime Hz. Ali Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU

Eğitim ve Tarih Amaç: Eğitimle ilgili uygulamaların tarihsel gelişimini açıklamak. Türk eğitim düşüncesinin gelişim evrelerini ayırt etmek. Türk eğitim sisteminin dayandığı tarihsel temelleri açıklayabilmek İslâm ın kabulüyle eğitimde meydana gelen değişimleri açıklamak. Eğitimde yenileşme ve batılılaşma ihtiyacını kavrar, nedenlerini kavramak. Osmanlı ve Cumhuriyet dönemleri eğitim anlayışlarını kıyaslayabilmek. Geçmiş uygulamalar ışığında günümüz eğitim sorunlarını analiz edebilmek. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 2

Eğitimin Doğuşu ve Gelişimi Antik dönemden günümüze, eğitim anlayış ve uygulamaları nasıldı? Yetiştirilmek istenen insan tipi dönemlere göre değişmiş midir? Batı ve doğu medeniyetlerinde eğitimin tarihsel gelişimi ana evreleriyle nasıldır? Bu bölümde bu ve benzer sorulara cevap aranacaktır. Her dönemde eğitimin temel amacı; yaşadığı doğal ortama uyum sağlayacak, hayatın güçlükleriyle baş edebilecek insanı yetiştirmek. Yerleşik hayata geçişle beraber örgün eğitim kurumları ortaya çıkmıştır. Öğretmenlerin, eğitimin doğuşunu, sorunların çözüm çabalarının başarılı ve başarısız yönlerini bilmeleri gerekir. Bu amaçla geçmişten günümüze yaşanmış tecrübe ve deneyimler, laboratuvar değerindedir. Eğitimin tarihsel gelişimi bilgisi öğretmenlerin; genç kuşakları geleceğe hazırlamalarına mesleki bilincin gelişmesine yardım eder. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 3

Eğitimin Tarihsel Gelişimi Antik Çağda Avrupa da Türklerde Doğuda Batılı Toplumlarda İslam Öncesi Dönem Mısırlılarda Hintlilerde Çinlilerde Batıda Yunanlılarda Romalılarda Ortaçağda Rön.-Reform Aydınlanma Endüstri Hun-Göktürk-Uygur İslam Etkisi Dönemi Karahanlı-Selçuklu-Osmanlı Batı Etkisi Dönemi İlk Yenileşme Tanzimat Mutlakıyet Meşrutiyet Cumhuriyet Dönemi 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 4

1-Antik Çağda Eğitim Antik dönemden itibaren eğitim, toplumların yaşam biçiminin etkisinde, başlıca barınma, beslenme, savunma ihtiyaçlarını karşılamaya dönük olarak gelişmiştir. Zamanla daha güçlü toplumsal yapılar oluşmuştur. Değişen insani ihtiyaçları karşılayabilecek donanıma sahip insanı yetiştirmek amacıyla dönemlere göre farklı eğitim sistemi ve kurumları ortaya çıkmıştır. Ana hatları itibariyle benzerlikler gösteren eski dönemlerin eğitim anlayışını; geleneksel doğu toplumlarında ve batıda olmak üzere iki boyutta ele almak uygundur. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 5

Antik Çağda Eğitim Doğu Dünyasında Batı Dünyasında Mısırlılarda Yunanlılarda Hintlilerde Romalılarda Çinlilerde 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 6

a. Doğu Toplumlarında Eğitim Mısırlılar: Mısırlılar (M.Ö.3000-530) Nil nehri civarında tarıma dayalı olarak büyük bir medeniyet kurmuşlardır. Nil nehrinin hareketlerini esas alarak takvim oluşturmuş, topografya, astronomi, mühendislik ve hukuk gibi bilimlerin doğuşunda öncü olmuşlardır. Din, eğitimin temel vasıtalarından biri olmuş, özellikle tapınak okullarında günümüz burs sistemini andıran uygulamayla bilimsel çalışmalara destek sağlanmıştır. İlk, orta ve yüksek öğretim düzeylerinde eğitim teşkilatının kurulmuş olduğu, firavun mumyalarından anlaşılacağı üzere tıp, matematik gibi bilimlerin de önemli ölçüde geliştiği anlaşılmaktadır. Yetiştirilmek istenen model insan, mevcut coğrafi ve doğal koşullarla mücadele edebilecek donanımda, bilgili insandır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 7

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 8

Çinliler: Bilinen tarihleri MÖ.3000 lere kadar uzanır Çinlilerde eğitim dini inançların, örf ve adetlerin etkisinde gelişmişti. Özellikle Konfüçyüs e ait olduğu düşünülen kutsal metinlere dayalı bir eğitimöğretim söz konusuydu. Eğitimin amacı, erdemli insan yetiştirmekti. Okullar paralı ve sadece erkeklere yönelikti. Okulun amacı, devlet kademelerinde çalışacak memurlar yetiştirmekti. Ülke çapında kullanımı zorunlu olan 1000 harfli alfabelerinin olduğu bilinmektedir. Yetiştirilmek istenen insan tipi, devlet otoritesine boyun eğen itaatkar ve ahlaklı insandır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 9

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 10

Hintliler: Tarihleri MÖ. 2000 li yıllara dayanır. Hintlilerin toplumsal hayatlarında ve eğitimlerinde Vedalar adlı kutsal metinlerin etkisi büyüktü. Toplumsal yapıda egemen olan kast sistemi, Hint eğitim sistemini de etkilemişti. Ari ırkın üstünlüğü esasına dayalı kast sisteminde her çocuk, babasının bulunduğu sosyal tabakada baba mesleğini sürdürmek zorundaydı. Brahman adı verilen din adamlarının yürüttüğü eğitimin temel amacı; doğa sevgisi kazandırmak ve kast sistemini korumaktı. MÖ. 600 yıllarında etkin olan Budizm, yerleşik kast sistemine karşı çıkmış, eşitliği ve ahlaki eğitimi öne çıkarmıştır. Budizme göre bütün acıların kaynağında tutku ve ihtiraslar vardır. Bunların eğitim yoluyla kontrol altına alınmasıyla gerçeğe ve mutluluğa ulaşmak mümkün olacaktır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 11

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 12

b. Batı Toplumlarında Eğitim Yunanlılar: MÖ.1100 lerde Mora yarımadası çevresinde site denilen şehir devletleri şeklinde organize olmuşlardır. İki önemli site devleti Isparta ve Atina ön plana çıkmıştı. Krallık döneminde toplumsal yapı, asiller ve köleler şeklinde iki tabakaya ayrılmıştı. Asillerin eğitimi, jimnastik ve müzik olmak üzere iki boyutta gelişmiş, kahramanlık, savaşçılık, ahlak yüceliği idealinde şekillenmişti. Eğitimin görevi de bu değerleri geliştirmek olmuştur. Köle kesimin eğitimi, daha işlevsel kölelik becerileri kazandırmaya dönüktü. Gücü temsil eden Isparta da, asaleti korumaya dönük olarak, savaşçılık ve beden eğitimi önemsedi. Atina da eğitim daha ziyade güzel sanatlar ve siyaset üzerinde yoğunlaşmıştı. Eğitim erkek çocuklar için söz konusu olup, kızlar ev hayatı için gerekli bilgilerle yetinmekteydi. MÖ.5.yüzyıldan itibaren sofistler, geleneksel eğitimi, dil ve retorik yönünden geliştirdi. Sokrates le başlayan süreç Platon ve Aristo ile sürdürüldü. Eğitimin amacı iyi yurttaş yetiştirmekti. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 13

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 14

Romalılar: Roma da eğitim ailenin görevi kabul edilmiş, devlet, halkın eğitiminde görev üstlenmemişti. Kız çocukları annelerinin yanında ev işlerini öğrenirdi. Erkek çocuklar babalarının yanında çalışır, okuma-yazmayı, Yunan kökenli, pedagog denilen eğitimli kölelerden öğrenirlerdi. Daha sonra bir ustanın yanına verilir ve mesleki yönden bu usta tarafından yetiştirilirdi. MÖ. 425 ten itibaren 7-11 yaş grubu çocuklar için açılan ilkokullarda, okuma-yazma, hesap ve hukuk öğretilmişti. Hürlerin çocukları için söz konusu olan eğitim; itaat, cesaret, tevazu ve güçlü bir irade kazandırmaya yönelikti. MÖ. 146 dan itibaren gramer ve retorik okulları açılmaya başladı. Güzel konuşma, Roma da bütün sanatların en yükseği kabul edildiğinden bu okullar önemsenmekteydi. Toplumsal hayatta Cicero, Seneca, Quıntilianus ve Plutarch gibi filozoflar etkiliydi. Eğitimin amacı, iyi vatandaş yetiştirmek şeklinde gerçekleşmiştir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 15

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 16

Avrupa da Eğitim Antik Hıristiyanlıkta Ortaçağ da Rönesans ve Reform Çağında Aydınlanma Çağı nda Endüstri Çağı nda 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 17

2-Avrupa da Eğitim Antik Hıristiyanlık: Konstantin döneminde(325) Hıristiyanlığa serbestlik verilmesiyle kilise, hızla bağımsızlığını kazanarak önemli bir güç haline gelmişti. Esas erdemin dindarlık olduğunu kabul eden Hıristiyanlık, tanrı merkezli bir eğitimi benimsiyor, kiliseyi de tanrının dünyadaki temsilcisi görüyordu. Din adamları kendi otoritelerini etkileyecek bilimsel gelişmeleri dine aykırılıkla suçlamış ve bilimler dinin kontrolü altına girmiştir. Geleneksel çok yönlü eğitim yerini zamanla dine dayalı tek yönlü eğitime bırakmıştır. Geleneksel eğitim kurumlarında önemli bir değişikliğe gidilmemiş, yüksek öğrenim görmek isteyenler Hıristiyanlık esaslarına göre yeniden şekillenen Gramer ve Retorik okullarına devam etmişlerdir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 18

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 19

Ortaçağ: Ortaçağ (5-15.yy) Avrupa sında, dinsel düşüncenin ve geleneksel doğruların, araştırma ve eleştiriye yer vermeden kabul edilmesi esasına dayanan skolastik zihniyet hakimdi. Gözde eğitim kurumları olan manastır ve piskopos okullarında öğrencilere okuma yazma, latince dualar ve kilise dogmaları öğretilmişti. Kilise okullarının yetersizliği, zengin çocuklarının memuriyet görevlerine hazırlanması ihtiyacı, seküler kent okulları nın kurulmasını sağlamıştı. Soylu zümreye hizmet amacıyla seçkin askerler yetiştiren şövalyelik eğitimi bu dönemde, haçlı seferleri ile kilisenin hizmetinde kutsal bir amaca bürünmüştü. Üniversiteler, 12-14.yüzyılda kilise okullarının, belirli bilim dallarına ağırlık veren fakülteler şeklinde düzenlenmesiyle oluşmuştu. İlk üniversitelerden bazıları; Bologna(1119), Paris(1200) Cambridge, Oxford(1249), Viyana(1365)dır. Üniversitelerde dindar vatandaş yetiştirmek amaçlanıyordu. Dönemin eğitimini etkileyen önemli düşünürleri; R. Bacon, Aquina lı Thomas, P.Abelardus vb.dir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 20

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 21

Rönesans ve Reform Çağı: Ortaçağ skolastik anlayışına tepki olarak 15-16. yüzyılda Batıda ortaya çıkan Rönesans, sanat, bilim, felsefe ve mimaride antik kültüre dönerek yeniden doğuşu ifade eder. Temel amaç, antik kültürden yeni bir hayat ideali bulmaktı. Rönesans ta, özgür ortamda bilim, sanat vb. çalışmalarla estetik şahsiyetler yetiştirmek amaçlanmıştı. Skolastik anlayışın yıkılması, Reform hareketlerini hazırlamıştır. İnsanın düşünce yönünden yeniden şekillendirilmesini merkeze alan hümanizm, eğitimin merkezine kilise dogmaları yerine insanı yerleştirmiştir. Böylece öğretimde skolastik metot yerine bilimsel metot, geleneksel otoriter eğitim yerine bireyi önemseyen insan merkezli bir eğitim hedeflenmişti. Yetki sınırlarını aşan kiliseye karşı Martin Luther in başlattığı hareket antik Hıristiyanlığı ön plana çıkararak dini terk edilmekten kurtarmıştı. Devrin önemli aydınları; Machiavel, Da Vinci, Michelangelo, Montaigne dir 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 22

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 23

Aydınlanma Çağı: 17-18.yy. Avrupa için, kilise dogmalarından kurtularak, aklın ışığında yeni bir hayat tarzı arayışını sembolize eder. Bireyin düşüncesi özgürleştirilerek din, ahlak, hukuk ve devletin ilkelerinin akıl yoluyla kavranabileceği bir sistemin yerleştirilmesi hedeflenmişti. İngiltere de ortaya çıkan ve daha sonra tüm Avrupa yı saran aklın egemen olduğu bu çağa Aydınlanma Çağı denilmektedir. Kant ın kendi aklını kullanmak cesaretine sahip ol sözü, bu çağın parolasıdır. Aydınlanma hareketi özellikle kilisenin önyargılarına savaş açmış, devletten dine, eğitime ve ahlaka kadar bütün otoriteleri aklın ışığında yeniden değerlendirilmesini sağlamıştı. Gözlem ve deneyin önem kazandığı bu dönemde pek çok bilim dalı gelişmiş, sanayi inkılabının temelleri atılmıştı. Aklını özgürce kullanabilen önyargılardan arınmış, model insanı yetiştirmek eğitimin temel amacı olmuştu. Newton, Kopernik, Galileo, Locke, Descartes, Rousseau, Montesquieu, dönemin önemli bilim adamı ve düşünürleridir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 24

Endüstri Çağı: 19. yüzyıl, Avrupa ülkelerinin tarıma dayalı üretimden endüstriye dayalı üretim tarzına geçtikleri bir dönemdir. Bu dönemde ortaya çıkan sosyal ve ekonomik sorunların çözümünde ve yoksul halkın yeteneklerinin geliştirilmesinde eğitimden faydalanılmıştır. Eğitimin temel amacı; sosyal tabakalar arasındaki dengesizliklerin giderilmesi, ekonomik kalkınma ve ahlak yüceliğinin sağlanmasıydı. O nedenle eğitim kurumlarından, beceri sahibi, sağlam karakterli bireyler yetiştirmesi beklenmekteydi. Dönemin önemli eğitimcileri; Pastelozzi, Montessori, Kerscheinstainer, Frobel, Decroly gibi düşünür ve eğitimcilerdir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 25

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 26

Türk Toplumlarında Eğitim İslamiyet Öncesi İslamiyet Etkisinde Batı Etkisinde Cumhuriyet Döneminde Hunlarda Karahanlılarda İlk Yenileşme Atatürk Dönemi Göktürklerde Selçuklularda Tanzimat Tek Parti Dönemi Uygurlarda Osmanlılarda Mutlakıyet Çok Partili Dönem Meşrutiyet 1980 Sonrası 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 27

3- Türk Toplumlarında Eğitim Türklerin bilinen üç bin yıllık eğitimi, tarihsel süreçte kırılmalara, kulvar değişimlerine uğrayarak, önemli değişiklikler gösterir. Bunlardan ilki Müslümanlığın kabulü ile yaşanmıştır. Osmanlı döneminde Batı ile münasebetlerin gelişmesiyle ikinci önemli değişim meydana gelmiştir. Nihayet Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte eğitim sistemi çağdaş batılı tarzda yeni bir kulvara yerleşmiştir. Bu münasebetle Türk eğitim sistemi, birbiriyle ilintili dört evrede incelenebilir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 28

Türkiye de Eğitimin Tarihi Gelişimi Türk Eğitim Sistemi İslam öncesi Orta Asya-Uzakdoğu uygarlıkları: Hunlar, Göktürkler, Uygurlar vb. Ortadoğu İslam dönemi Türklerin Müslüman olmasından Osmanlı döneminde Tanzimat a kadar Batı Uygarlığı dönemi Tanzimat dönemi sonrası Türk eğitimi 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 29

İslamiyet Öncesi Dönemde Eğitim Hunlarda Göktürklerde Uygurlarda 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 30

a. İslamiyet Öncesi Türklerde Eğitim Müslüman olmadan önce Türkler tarafından kurulduğu bilinen en önemli devletler; Hunlar Göktürkler Uygurlar Bunlara Eski Türkler de denilmektedir. Bu devletlerde, yaşam biçimleri, yetiştirilmek istenen insan tipi, eğitim anlayış ve uygulamalarında benzerlikler bulunsa da önemli farklılıkları barındırdıkları görülmektedir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 31

Hunlar: Varlığı MÖ.1000 yıllarına kadar uzanan Hunlar, göçebe ve savaşçı bir topluluk olarak bilinirler. Hunlarda eğitim anlayışını yaşam biçimleri şekillendirmişti. Göçebe ve savaşçı olmaları meslek eğitimi ve savaşçılık eğitimini önemli hale getirmişti. Eğitimde, inanç ve geleneklerden doğan Töre önemliydi. Usta-çırak ilişkisi içerisinde erkek çocukların eğitimini baba, kız çocukların eğitimini anne üstlenmişti. Çocuklara ok atma, binicilik, avcılık gibi beslenme ve savunmaya yönelik eğitim verilirdi. Deri, kürk vb gibi hayvan ürünleri ve demiri işlemede uzman olan Hunlarda, gençlere bu türden mesleki eğitimin verdiği düşünülmektedir. Yetiştirilmek istenen insan, kahraman, cesur, bilge anlamında alp insan tipiydi. Şamanlar dini görevlerinin yanında yaygın birer eğitimci olarak görülebilir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 32

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 33

Göktürkler(552-745): Yarı göçebe olarak yaşayan Göktürklerde de alp insan tipi önemli görülmüş, çocukların ve gençlerin eğitiminde töre etkili olmuştu. Çocukların eğitiminde mesleki eğitim ve savaş eğitimine önem verilmişti. Göktürklerde okur-yazarlığın yaygın olduğu düşünülmektedir. Bu dönemin en önemli kalıntıları, Türklerin tarihi bilinen en eski yazılı belgeleri olan Orhun Anıtları dır. 38 harften oluşan Göktürk alfabesiyle yazılmış olan anıtlar, Kültigin(732), Bilge Kağan(735) ve Tonyukuk(735) adına dikilmiştir. Anıtlardaki öğütlerde, Türk halkı için eğitimsel amaçlar güdülmüştür. Yazının yaygın olarak kullanılması, örgün eğitim kurumlarının varlığının da kanıtıdır. Ancak örgün eğitim kurumları hakkında henüz kesin bilgiler bulunmamaktadır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 34

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 35

Uygurlar(745 840): Uygurlar Hunlar ve Göktürklerden farklı olarak, şehirler kurup yerleşik hayata geçmiş ve daha gelişmiş bir medeniyet kurmuşlardı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 36

Türklerin Göktürk alfabesinden sonra kullandıkları en önemli alfabe 14 harfli Uygur Soğd alfabesidir. Bu alfabe ile okur yazarlık yaygınlaşmış, kâtiplik, bürokratlık, danışmanlık gibi meslekler ortaya çıkmıştır. Göktürk alfabesi yerine 14 harfli bir alfabenin geliştirilmesi, o günün koşullarında matbaa ve basım tekniği açısından bilinçli bir tercihtir. Matbaanın, binlerce sembolden oluşan Çin alfabesi için uygun olmadığı, o nedenle Uygurlar tarafından bulunduğu ileri sürülmüştür. Kağıt yapımını da bilen Uygurlar basım tekniği ile, günümüze kadar ulaşmış eserler vermişlerdi. Bunlar Uygurlarda sistemli bir örgün eğitimin varlığını gösterir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 37

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 38

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 39

İslamiyet Etkisinde Karahanlılarda Selçuklularda Osmanlılarda 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 40

b. İslamiyet Etkisinde Türklerde Eğitim Türkler, İslamiyet'ten önce olduğu gibi İslamiyet'i kabullerinden sonra da farklı bölgelerde çeşitli devletler kurmuşlardı. Bunlar içinde en önemlileri, birbirinin devamı mahiyetinde Karahanlı, Selçuklu ve Osmanlı devletleridir. Talas Savaşı(751) sonrası Araplarla ilişkilerin artmasıyla Türkler İslam a ilgi duymaya başlamıştır. Karahanlıların İslam ı kabulü (930) ile Müslümanlık Türkler arasında hızla yayılmıştır. Müslümanlıkla birlikte Türklerin değer anlayışları önemli ölçüde değişmiştir. Eğitim anlayışları da bu değişimden etkilenmişti. Karahanlı, Selçuklu ve Osmanlı da eğitim, İslami gelenekler etkisinde süregelmiştir 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 41

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 42

Karahanlılar: İlk Müslüman Türk devleti olarak kabul edilen Karahanlılarda (840) örgün eğitim kurumları; sıbyan mektepleri medreseler, devletin korumasında, vakıfların desteğiyle yüzyıllar boyu etkili olmuştur. Semerkant, Buhara, Taşkent, Balasagun, Kaşgar gibi kentler, çeşitli bilim dallarında öğretimin yapıldığı medreseler sayesinde önemli bilim ve kültür merkezleri haline gelmiştir. Öğretmen ve öğrenciler, vakıflar aracılığıyla maaşa bağlanmış, eğitim kurumları vakıflarca yönetilmişti. Hükümdarların medreselere önem verme amaçlarından başlıcaları; Müslüman olan Türk boylarının inançlarını pekiştirmek, İslam'la çelişen eski inanışları eğitim yardımıyla ayıklamak Şiiliğe karşı Sünni inançlarını korumada medreseden yararlanmaktı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 43

Bu dönemde önemli bilim adamı ve eğitimciler yetişmiştir. Farabi felsefi ve eğitimsel görüşleriyle, Aristo dan sonra felsefenin ikinci öğretmeni olarak tanınmıştır. Türk eğitim tarihinde eğitim bilimine ilişkin doğrudan görüşler ortaya koyan ilk eğitimci olduğu bilinmektedir. İbni Sina da bu dönemde tıp, felsefe ve eğitim alanlarında ünlenmiş, Farabi den sonra felsefenin üçüncü öğretmeni olarak tanınmıştır. Eğitim alanındaki görüşleriyle, okul öncesinden başlayarak her kademede eğitimle ilgili önemli pedagojik ilkeler ortaya koymuştur. Ayrıca psikolojik sorunların telkin yöntemiyle çözülmesine ilişkin ilk uygulamalar ona aittir. Bunların dışında Yusuf Has Hacip, Kutadgu Bilig ile, Kaşgarlı Mahmut ise dil öğretiminin esaslarını da içeren Divan-ı Lügati t Türk adlı eserleriyle tanınmışlardır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 44

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 45

Selçuklular: Tuğrul Bey tarafından 1040 ta kurulmuştur. Örgün eğitim kurumları; sıbyan mektepleri ve medreselerdir. Atabeylik adında şehzade yetiştirme kurumu, Ahilik gibi meslek eğitimi ve ayrıca pek çok yaygın eğitim kurumları vardı. Sıbyan mektepleri, ilkokul düzeyinde örgün eğitim kurumlarıydı. Genellikle camilere bitişik bu kurumlara Mektep veya Küttap da denirdi. Burada görev yapan hocalar aynı zamanda caminin de görevlisiydi. Programları, okuma yazma, Kur an, dini bilgiler ve aritmetik gibi derslerdi. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 46

İlk medrese 1040 ta Nişabur da Tuğrul Bey zamanında kurulmuştu. Medreselerin mali giderleri vakıflarca karşılanmış, devlet desteği de olmuştu. En önemli medreseler Bağdat Nizamiye medreseleriydi. Bunları Alpaslan ın veziri Nizamulmülk, 1067 de devlet parasıyla yaptırmıştı. Bilimin devlet kontrolüne alınmasına neden olduğu için eleştirilen bu medreseler, Batıda kurulan üniversitelerin ilham kaynağı kabul edilirler. Öğretim dili Arapça medreseler parasız yatılı ve burslu olup ders geçme asasına dayanırdı. Din, hukuk, dil, edebiyat, müspet bilimler ve felsefe okutulmaktaydı. Her yaşta öğrenci kabul edilmekte ve ihtiyaçlar devletçe karşılanmaktaydı. Selçuklularda medreseler; İslam ı yeni kuşaklara öğretme, Şiiliğe karşı Sünniliği koruma, Din adamı ve memur yetiştirme, Yoksul ve yetenekli çocukları topluma kazandırma gibi gerekçeler ve İlim adamlarını maaş sayesinde devlete bağlama arzusu gibi nedenlerle yaygınlaştırılmıştır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 47

Atabeylik, şehzadelerin savaş ve siyaseti öğrendikleri kurumdu. Genellikle devlet tecrübesi olan vezir ve komutanlardan seçilirdi. Şehzadelerin en iyi şekilde yetiştirilmesi görevliydiler Taht kavgalarının körükleyicileri olarak da görülmüşlerdir. Ahilik de Selçuklular döneminde ortaya çıkmış, Osmanlı devletinde de etkili olmuş yaygın bir eğitim kurumudur. Ahi Evran tarafından 13. yüzyılda kurulmuştu. Küçük esnaf ve sanatkarın eğitimlerini, dayanışmasını ve meslek ahlakını önemseyen bir lonca teşkilatıdır. İş dışında ve iş başında olmak üzere iki türlü eğitim verilmekteydi. Törenle örgüte alınan üyelere dinin esasları, okuma-yazma, örgütün geleneği ve meslek ahlakı öğretilmekteydi. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 48

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 49

Osmanlılar: Osmanlı eğitim sisteminin, yapı ve içerik olarak Selçuklu sisteminin devamı olduğu söylenebilir. Eğitimde etkin olan kurumları; okul öncesini de kapsayacak şekilde basit düzeyde ilköğretimi de içeren sıbyan mektepleri, sadece erkeklerin devam edebildiği orta ve yüksek düzeyde medrese eğitimi, saray erkanının ve devşirmelerden seçilen çocukların üst düzey yönetici olarak yetiştirildikleri saray okulları, askeri eğitime dönük okullar, azınlık ve yabancı okulları şeklinde özetlenebilir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 50

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 51

Sıbyan mektepleri, mahalle mektepleri olarak da bilinirler. Günümüz okulöncesi ve ilköğretim düzeyindeki kurumlardır. Hemen her caminin yanında, en ücra köye kadar yayılmışlardı. Programları görevli hocanın kapasitesine göre değişirdi. Genellikle; Kur an okuma, temel dini bilgiler, basit düzeyde okuma ve yazma öğretilirdi. II. Mahmut dönemine kadar devam zorunluluğu yoktu. 5-6 yaşlarında kız ve erkek çocuklar 3-4 yıl süreyle bu okullara devam ederdi. Çocuklar mektebe istedikleri zaman başlayabilirdi. Çeşitli yaş ve seviyede kız-erkek öğrenciler bir arada ders görmekteydi. Dayak bir disiplin ve eğitim aracı kabul edilir, bu amaçla değnek ve falaka kullanılırdı. Kız çocukları falakaya yatırılmaz, onların değnekle ellerine vurulurdu. Hocalar; biraz medresede okumuş veya dini bilgisi, okuma yazması olan ağır başlı kişilerden seçilen, genellikle mektebe bitişik caminin imamı idiler. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 52

Karahanlı-Selçuklu geleneğinin devamı olan medreseler, genellikle varlıklı kişilerce veya vakıflarca kurulurdu. Devlet bu sistem üzerinde koruyucu ve denetleyici işlev görürdü. İlk Osmanlı medresesi 1330 da İznik'te Orhan Bey tarafından kurulmuştu. Parasız yatılı ve burslu olan medreseler orta ve yüksek düzeyde eğitim verir, programları düzeylerine göre değişirdi. Genellikle akli, dini-hukuki bilimlerin okutulurdu, Fatih ve Kanuni devirlerinde zirve yapmıştı. Fatih zamanında Fatih Külliyesi içinde Tetimme denen orta ve Sahn denen yüksek düzeyde medreselerde dini ilimler yanında felsefe, matematik gibi akli ilimler okutulmuştu. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 53

Kanuni zamanında da Süleymaniye Külliyesi nde orta ve yüksek düzeyde medreselerle tıp öğretimine mahsus yüksek düzeyde bir medrese vardı. Medreselere sıbyan mekteplerini bitiren veya eşdeğer özel öğrenim gören erkek öğrenciler alınır, giderleri vakıflarca karşılanırdı. Öğrenci sayısı binanın büyüklüğüne bağlı olarak değişirdi. Belirli bir öğretim süresinin bulunmadığı ve ders geçme sisteminin uygulandığı bu kurumlarda amaç belli kitapları öğrenmekti. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 54

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 55

Medrese hocalarına müderris denirdi. Müderrislik en saygın mesleklerden biriydi. Müderrisler en üst düzey (Sahn) medrese mezunları arasından seçilirdi. Başvuranlar arasında sıra bekleme yoluyla veya sınavla atama yapılırdı. Öğretim, özellikle bozulma döneminde nakilci ve ezberciydi. 16. yüzyılda bozulmaya başlayan medreselerin bozulma nedenleri arasında; siyasetin bilim üzerindeki baskısı, müderris atamalarında adam kayırma, rüşvet, nakilci ve ezberci öğretime yönelim gösterilebilir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 56

Topkapı Sarayı içinde Şehzadegan ve Enderun mektepleri vardı. Şehzadegan mektebi, şehzadelere mahsus olup sıbyan mektebi seviyesinde idi. Enderun mektebi ise; Hıristiyan Osmanlı vatandaşlarından devşirme yoluyla seçilen yetenekli çocukları devlet hizmetlerine kazandırmak amacıyla kurulmuştu. En üst düzeyde eğitim veren bir kurumdu. Kurucusu Fatih olup dünyada yeteneğin eğitildiği ilk ve tek eğitim kurumudur Saray içinde, doğrudan padişaha bağlı olarak; hizmet yoluyla eğitim, kuramsal eğitim, beden ve sanat eğitimi şeklinde bir eğitim düzenine sahipti. Enderun da başta sadrazamlar olmak üzere devletin üst düzey bürokratları ve en önemli devlet adamları yetişmişti. Enderun a seçilemeyen devşirmeler asker olarak yetiştirilmek üzere Acemi Oğlanlar Mektebine gönderilir, buradan yeniçeri ocağına alınırlardı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 57

Ayrıca Tophane, Tüfekhane, Kılıçhane gibi askeri amaçlı kurumlar ile savaşlarda marşlarla orduya moral destek sağlayan bandonun yetiştirildiği Mehterhane gibi askeri amaçlı kurumlar vardı. İstanbul un fethinden sonra Fatih tarafından Rumlara tanınan inanç ve ibadet serbestisinden Ermeni ve Yahudiler de yararlanmıştı. Bu azınlıklar ibadethaneleri yanında dini eğitim yapmak amacıyla azınlık okulları oluşturmuşlardı. Bu kurumlar zamanla güçlenmiş ve zararlı faaliyetlerle devlet için tehlike oluşturur hale gelmişlerdi. Ayrıca kapitülasyonlarla başlayan ekonomik ve hukuki ayrıcalıkların zamanla eğitim alanına taşınması sonucu yabancı okullar doğmuştu. Bilinen en eski yabancı okul, Fransız rahiplerin 1583 te açtığı Saint Benoit okuludur. Kapitülasyonlardan yararlanan başka devletlerce de pek çok okul açılmıştı. İlgili devletler, en önemli özelliği; din adı altında ekonomik, kültürel, siyasi amaçları içeren misyonerlik faaliyetleri yürütmek olan bu okullar yoluyla Osmanlı üzerinde etkili olmaya çalışmışlardı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 58

Batı Etkisinde Türk Eğitimi İlk Yenileşme Dönemi 1776-1839 Tanzimat Dönemi 1839-1876 Mutlakıyet Dönemi 1878-1908 II. Meşrutiyet Dönemi 1908-1918 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 59

c. Batı Etkisinde Türk Eğitimi Osmanlı da batılılaşma çabalarının eğitimde ilk uygulamalarına 18. yüzyılda tanık olunur. Duraklamaya neden olan sorunların çözümünde medrese yetersiz görülüyordu. Doğrudan medreseyi hedef alacak bir yenilenmenin başarı şansı yoktu. O nedenle, askeri okullarda yenilenme adına başlatılan batılılaşma çabaları, Tanzimat la getirilen yapısal yenilikler ve sivil eğitimin Batılılaştırılması ile sürdürüldü. Mutlakıyet ve Meşrutiyet te eğitimde batılılaşma çabaları sürdürüldü. Böylece geleneksel eğitim kurumu olan medrese kendi haline bırakılarak Osmanlı toplumunu sosyo-kültürel bakımdan batıya yaklaştıracak yeni kurumlar oluşturuldu. Çok amaçlı ve çok başlı eğitim sisteminin yürürlükte olduğu bu dönemde genelde üç tür okul sisteminden söz edilebilir. Bunlar; geleneksel okullar olan medreseler ve sıbyan mektepleri, Batılı tarzda ve devlete bağlı olarak açılan iptidailer, rüşdiyeler, idadiler ve askeri okullar, çeşitli azınlık cemaatlerine ve yabancı misyonlara bağlı azınlık ve yabancı okullarıdır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 60

İlk Yenileşme Dönemi(1776-1839): Osmanlı da, bir dizi yenilgiler üzerine öncelikli olarak askeri eğitim alanında bazı yeniliklere gidilmişti. Eğitimde yenileşmenin askeri alanda başlamasının başlıca nedenleri arasında; savaşlardaki yenilginin iyi yetişmemiş subaylara bağlanması ve medresenin yenileşmeye karşı çıkma ihtimali gösterilebilir. Batılı tarzda açılan ilk askeri eğitim kurumları mühendishanelerdi. Bunlardan ilki; Mühendishane-i Bahr-i Hümayun(1776) adında askeri deniz okulu, ikincisi Mühendishane-i Berr-i Hümayun(1795) adıyla kurulan askeri kara okuluydu. Buralarda gemi, inşaat öğretimi, topçuluk, istihkam, haritacılık eğitimi verilmekteydi. Tıphane-i Amire ve Cerrahhane-i Mamure (1827) askeri tabip yetiştiren, Mekteb-i Harbiye (1834) ise harp okulu anlamındaki diğer askeri okullardı. Mızıka-i Hümayun Mektebi(1834) 1826 da kapatılan Mehterhane nin yerine kurulmuştu. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 61

Askeri öğrenciler, temel eğitimden sonra tahsilin ikmali için Avrupa ya gönderilmekteydi. II. Mahmut un emriyle, 1829 dan itibaren gittikçe artan sayıda askeri öğrenci ve genç subay Avrupa ya gönderilmişti. İngiltere ye giden subaylar, Kraliyet Harp Akademisi nde topçuluk, deniz subayı, deniz inşaat mühendisliği öğrenimi görmüşler, yurda dönerek subay, sivil okullarda yönetici, müspet bilim öğretmenleri olarak görev almışlardı. Böylece askeri okullar aynı zamanda uzun yıllar sivil öğretim kurumları için bir öğretmen kaynağı olmuştu. Tanzimat sonrası askerlik dışında çeşitli alanlarda Avrupa ya öğrenciler, nitelikli işçi ve usta yetişmesi amacıyla çeşitli mesleklerde çıraklar gönderilmişti. Osmanlı da ilköğretimin zorunluluğuna ilişkin ilk yasal belge II. Mahmut un 1824 tarihli fermanıdır. Bu fermanda ailelerin ve esnafın çocuk işgücünden yararlanmaya dönük tamahkarlığı eleştirilmekteydi. Fermanla, temel eğitimini tamamladığını belgelemeyen çocukların çalıştırılması yasaklanmış, buna uymayanların cezalandırılacağı belirtilmişti. Sivil memur yetiştiren Rüşdiye Mektepleri de bu dönemin sonunda (1839) açılmıştı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 62

Tanzimat Dönemi(1839-1876): Bu dönemde Osmanlı da batılı anlamda siyasal ve sosyal bazı düzenlemeler yapılmıştı. Bunların; ihtiyaç, batıya şirin görünme ve batılı devletlerin zorlamaları gibi boyutları vardı. Usul-i Cedit adıyla ders araç ve yöntemleri konusunda yenileşmeye gidilmiş, rüştiyeler için öğretmen yetiştirmek amacıyla 16 Mart 1848 de Darülmuallimin açılmıştı. Maarifi Umumiye Nezareti(1857) kurularak; günümüz eğitim bakanlığının temeli atılmış, eğitim sistemi de ilk, orta ve yüksek öğretim şeklinde düzenlenmişti. 1869 tarihli Maarif-i Umumiye Nizamnamesiyle ; her mahalle ve köyde en az bir mektep bulunması, okul çağındaki kız-erkek tüm çocukların okula devamının zorunlu tutulması gibi temel eğitimde yenilikler sağlanmıştır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 63

Zorunlu ilköğretim 1876 tarihli Anayasa da (Kanun-i Esasi) da yer almıştır. Eğitimle Osmanlılık idealine bağlı, vatansever bireyler yetiştirilmesi hedeflenmişti. İlk olarak 1839 da askeri okullara kaynak olmak üzere kurulan ortaokul düzeyindeki okullara Rüştiye denilmişti. Bu okulların mezunları askeri okullara gitmeyip, memur olmayı tercih etmişlerdi. Darülmuallimin mezun vermeye başlayınca taşrada da rüştiyeler açılmaya başladı(1853). Cevri Kalfa (Sultanahmet) Kız Rüştiyesi (1859) kızlar için açılan ilk rüştiyedir. Kızlar için öğretmen yetiştiren kurum olan Darülmuallimat1 870 te açılabilmiştir. Öğretmen yetersizliği nedeniyle taşrada kız rüşdiyeleri bu tarihten itibaren yaygınlaşmaya başlamıştı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 64

Lise düzeyindeki okullar, idadiler ve sultanilerdir. İdadiler, harp okulu ve askeri tıbbiyeye hazırlık amacıyla 1845 ten itibaren açılmış lise düzeyinde askeri okullardı. 1869 Maarifi Umumiye Nizamnamesiyle sivil idadiler de açılmış ve bu okullar rüştiye sonrası 3 yıl eğitimle çocukları yüksek öğrenime hazırlamayı amaçlamıştı. Lise düzeyinde açılan bir diğer okul Sultaniler di. Fransa nın Osmanlıya, büyük merkezlerde Hıristiyan çocukları için okul bulunmayışı gerekçesiyle 1867 de verdiği nota sonrası, öğretim dili Fransızca olan Galatasaray Sultanisi kurulmuştu(1868). Okulun müdürü Türk, ikinci müdür ve öğretmenlerinin çoğu Fransız dı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 65

Yüksek öğretim alanında ilk girişim 1863 te Darülfünun un kurulmasıyla gerçekleşmiş, bu kurum, 1865 te binasının yanmasıyla ortadan kalkmıştı. Maarifi Umumiye Nizamnamesi gereği 1870 te yeniden kurulmuştu. Bazı bahanelerle 1873 tarihinde kapatılan Darülfünun, 1874 te Galatasaray Sultanisi içinde üç şube olarak yeniden açılmıştı. 1856 Islahat fermanıyla azınlıkların okulları yasal bir dayanak kazanmıştı. Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile özel okulların kurulmasına izin verilmesi bu dayanağı güçlendirmişti. Bu dönemde Yahudi, Rum ve Ermeniler çok sayıda okul açmıştı. Türklerin özel okul çabası olmamıştı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 66

Mutlakıyet Dönemi(1876-1908): Bu dönemde mesleki eğitime önem verilmiş, çeşitli alanlarda pek çok eğitim kurumu açılmıştı. Dönemin eğitim adına önemli gelişmelerinden biri, 1894 ten itibaren ülke çapında eğitim istatistiklerinin ve 1898 den itibaren de Salname denilen eğitim-öğretim yıllıklarının yayınlanmış olmasıdır. Yetiştirilmek istenen insan tipi Osmanlılık ve İslamcılık idealine bağlı, padişaha itaat gösteren, dindar insan tipiydi. Dönemin sonuna doğru Türkçülük akımı etkin olmuştu. Maarif Nezaretine bağlı Mekatib-i İptidaiye denilen yeni okulların açılmasına önem verilmiş, 1882-1890 yılları arasında rüştiyeyi de içine alan idadiler yaygın olarak taşrada açılmıştı. Böylece yaygınlaşan öğretim kurumları, serbest mesleğe, yüksek öğretime ve mahalli devlet hizmetlerine eleman hazırlamışlardı. 1902 de il merkezlerindeki yatılı idadiler ziraat, ticaret ve sanayi şubeleri kurularak, çok amaçlı liselere dönüştürülmüşlerdi. Yüksek öğretimde de gelişmeler olmuş, 1881 de kapanan Darülfünun, 1900 de Mekteb-i Mülkiye binasında yeniden açılmıştı. Daha önce kurulan Tıbbiye ve Hukuk mektepleri de Darülfünun a bağlandı 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 67

Azınlık okulları, Rum, Ermeni ve Yahudi okulları olarak önemli gelişmeler göstermişti. Yabancı okullarda da gelişmeler olmuş, Tanzimat dönemi okullarına ilave olarak bu dönemde İstanbul da; Rus, Avusturya, Macaristan ve İran okulları açılmıştı. Azınlık ve yabancı okullar zararlı eylemlerini sürdürmüş, devletin etkin denetimi olmadığından halkı batı hayranlığına, azınlıkları devlete başkaldırıya teşvik etmişlerdi. Bu dönemde azınlıkların yanında Türkler de özel okullar konusunda önemli gelişme göstermiş, Mekteb-i Hamidi, Şemsü l Maarif, Nümune-i Terakki gibi okullar açılmıştı. 1903 te hem idadiye hem de rüşdiye sınıfları olan 28 adet özel Türk okulu vardı. Özel eğitimde ilk ciddi girişimler bu dönemde olmuş, 1889 da dilsiz ve sağırlar için ilk özel eğitim kurumu, 1890 da Körler Okulu açılmıştı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 68

II.Meşrutiyet Dönemi(1908-1918): Bu dönemde parlamenter sisteme yeniden geçişle birlikte siyasal hayat ve fikir hareketleri canlanmış, Balkan yenilgilerinden alınan dersler sonucu ülkenin kurtuluşu için eğitime ve öğretmene ayrı bir önem verilmişti. Batı da gelişen eğitim akımları Türk eğitimciler tarafından dikkatle izlenip tartışılmış, yoğun fikri tartışmalara rağmen düşünceler uygulanma imkanı bulamamıştı. Ancak bu tartışmalar, Cumhuriyet dönemi için önemli tecrübe birikimi ve ilham kaynağı olmuştur. Eğitim tarihimizde ilk öğretmen örgütünün de bu dönemde kurulduğu bilinmektedir. Balkan Savaşları ndan sonra Türkçülük idealine bağlı insan tipinin yetiştirilmesi önem kazanmıştı. Okulöncesi eğitimde ilk gelişmeler bu dönemde yaşanmış, ilk resmi anaokulu açılmıştı. Anaokulları için yetişmiş muallime bulunmadığı için ihtiyaç, Ermeni ve Yahudi muallimelerle karşılanmıştı. İlköğretim zorunluluğuna, 1913 te çıkarılan Tedrisat-ı İptidaiye Kanun-ı Muvakkati ile devlet okullarında parasız olduğu hükmü eklenmişti. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 69

İptidai ve rüştiyeler, Mekatib-i İptidaiy-i Umumiye adıyla birleştirilerek ilköğretim 6 yıl olarak düzenlenmiş, ortaöğretim kurumu olan idadiler, sultaniye olarak değiştirilmişti. 1911 de açılan ilk kız idadisi de İstanbul İnas Sultanisi adını almıştı. Sultanilere 1922 de lise adı verilmiştir. Mesleki ve teknik eğitimde, çok farklı alanlarda okullar açılmış, özel öğretim kurumları da, önceki dönemlere göre daha fazla gelişme göstermişti. 1915 te Hususi Mektepler Talimatnamesi çıkarılmış, Türk özel öğretimini geliştirmek ve yabancı okullardan Türk çocuklarını kurtarmak için Osmanlı İttihat Mektepleri Cemiyeti gibi cemiyetler eliyle özel okullar açılmıştı. Azınlık ve yabancı okulları da bu dönemde sağlanan özgürlüklerden yararlanmış, yıkıcı faaliyetlerini artırarak sürdürmüşlerdir. Meşrutiyetin başında Maarif Nazarı Emrullah Efendi Darülfünun da köklü reformlara girişti. Darülfünunları mükemmel olan memleketlerin tali ve iptidai mektepleri de o nispette mükemmel olur diyerek ilk ve orta öğretimin kalitesini üniversitenin kalitesine bağlamıştı. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 70

Cumhuriyet Döneminde Eğitim Atatürk Dönemi 1923-1938 Tek Parti Dönemi 1938-1950 Çok Partili Dönem 1950-1980 1980 Sonrası 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 71

d. Cumhuriyet Döneminde Eğitim Cumhuriyetin kuruluşu, Türk eğitim tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştu. Atatürk, Cumhuriyet idealine göre yeni bir insan tipinin yetiştirilmesi amacıyla eğitim hareketlerini ve inkılapları başlatmıştı. Kurtuluş Savaşı nın yoğun olduğu 1921 de Maarif Kongresi nin toplanması, alınan önemli kararların yanında, istiklalin tekrar kazanılacağına olan inancın ifadesi olarak Türk toplumuna moral kazandırmıştı. 3 Mart 1924 te 430 sayılı Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile çok başlı bir yapıya sahip eğitimin: Maarif Vekaleti çatısı altında birleştirilmesi, azınlık ve yabancı okullarının da kontrol altına alınmasını sağlamıştı Bu dönemde; Eğitim milli, bilime dayalı, laik bir yapıya kavuşturulmuş, 1928 de Latin harfleri esas alınarak oluşturulan yeni Türk alfabesi oluşturulmuştu. Halkın hızla okuma-yazma öğrenmesi ve yeni Cumhuriyetin ilkelerine göre insan yetiştirilmesi için Millet Mektepleri, Halk Evleri, Gece Okulları gibi kurumlar oluşturulmuştu. Ülkede genel eğitimin, mesleki ve teknik eğitimin ve yüksek öğretimin ıslahına yönelik olarak 1924-1927 yılları arası, Dewey, Kühne, Buyse, Malche gibi batılı eğitimcilere raporlar hazırlattırılmış. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 72

1933 yılında üniversite reformu yapılmıştı. Eğitimin milli esaslara ve batı medeniyetine uygun olması ana ilke olarak benimsenmişti. Okulöncesi: II. Meşrutiyetle başlayan okulöncesi eğitimi, imkan ve kaynakları ilköğretime aktarıldığından Cumhuriyet döneminde 1950 li yıllara kadar gelişme gösterememişti. 1950 sonrası okulöncesi eğitim kurumları, yeni programlarla canlandırılmış, esas gelişme 1739 tarihli Milli Eğitim Temel Kanunuyla sağlanmıştı. Günümüzde okulöncesi eğitim zorunlu hale getirilerek ilköğretimle birleştirilmiştir. İlköğretim: Tüm çabalara rağmen ilköğretimde, şehirler için sağlanan kısmi gelişme köyler için sağlanamamıştı. Bunun ekonomik sıkıntıların yanında en önemli nedenlerinden biri de öğretmen yokluğuydu. 1936 da başlayan eğitmenlik uygulaması da sorunu giderememişti. Köylerin eğitim sorununu çözmek için 1940 ta kurulan Köy Enstitüleri, Türk okul sistemi içerisinde oldukça farklı bir deneyim olmuştur. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 73

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 74

İlköğretime ilişkin önemli düzenlemelerden birisi 1973 tarih ve 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunudur. Bu kanunla zorunlu ilköğretim 8 yıla çıkarılmış ve 1981-1982 öğretim yılında deneme uygulamasına başlanmıştı. Yasaya göre ilköğretim; 5 yıllık ilkokul ve 3 yıllık ortaokulu kapsamaktaydı. 18 Ağustos 1997 tarihinde 4306 sayılı yasa ile zorunlu ilköğretim tüm ülkede kesintisiz ve 8 yıl olarak uygulanmaya başlamıştı. Ortaöğretim: Bu dönemde orta öğretimde de önemli gelişmeler sağlanmış, 1940 ta bazı lise programlarına Latince dersi konulmuş, 1951 yılında İmam-Hatip Okulları açılmıştı. 1955 ten itibaren, kolej denilen, birçok dersin yabancı dille okutulduğu liseler kurulmuş, bu okullar 1975 ten sonra Anadolu Lisesi adını almıştır. 2005-2006 öğretim yılında liseler 4 yıla çıkarılmıştır. 2012 yılında ilk ve orta öğretim sistemi yeniden düzenlenmiş, zorunlu eğitim 4+4+4 şeklinde, lise düzeyini kapsayacak şekilde 12 yıla çıkarılmıştır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 75

Yükseköğretim: Osmanlı dan gelen Darülfünun bu dönemde de devam etmiştir. Cumhuriyet döneminde Darülfünun'un geliştirilmesi çabaları beklenen başarıyı sağlayamadı. 1932 de A.Malche ye hazırlatılan rapor esas alınarak Nazi zulmünden kaçan öğretim üyelerinin katkılarıyla 1933 yılında üniversite reformu yapıldı. Bu yılda Darülfünun, İstanbul Üniversitesi ne dönüştürülmüştür. Mevcut öğretim üyelerinin çoğunun görevine son verilmiştir. 1981 yılında 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu ile tüm yüksek öğretim kurumları üniversite çatısı altında toplanmıştır. 1982 Anayasası ile vakıfların da üniversite kurabilmesinin yolu açılmıştır. Günümüzde Türkiye de 105 i devlet, 73 ü vakıf olmak üzere toplam 178 üniversite bulunmaktadır. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 76

4-Osmanlı dan Cumhuriyete Öğretmen Yetiştirme Türkiye de çağdaş anlamda öğretmen yetiştirme konusunda ilk önemli girişim Fatih döneminde olmuştu. Ayasofya ve Eyüp medreselerinde sıbyan mektebi öğretmeni olacaklar için genel medreselerden farklı bir program öngörülmüştü. Öğretmen yetiştirmede ikinci adım Tanzimat döneminde atılmıştı. Yeni kurulan rüştiyelerde görevlendirmek üzere, batılı anlamda öğretmen yetiştirecek ilk öğretmen okulu olan Darülmuallimin, 16 Mart 1848 tarihinde İstanbul da açılmıştı. Bu okulun, Ahmet Cevdet Efendi tarafından 1851 yılında hazırlanan ilk nizamnamesi, öğretmenliğin saygınlığı açısından önemli bir belgedir. Nizamname, öğretmenlerin yetiştirilmesinden istihdamına kadar, günümüz açısından örnek alınacak ilkeler içerir. Bu nizamnamede vurgu yapılan hususlardan; öğretmenliğin Darülmuallimin mezunu olma şartına bağlanmsı, niteliğe önem verilmesi, ihtiyaç kadar öğretmen yetiştirilmesi, öğrencilerin dolgun burslarla desteklenmesi, mezunların atama öncesi geçici olarak okullarda görevlendirilmesi gibi hükümler dikkat çekicidir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 77

1869 tarihli Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile Darülmuallimin; Rüştiyelerin yanında idadi ve sultanilere de öğretmen yetiştirecek şekilde yeniden düzenlenmiş, Öğretmenlikte hakk-ı rüçhan denilen öncelik hakkı kavramıyla, 1851 tarihli ilk nizamname esnetilmişti. Kız okullarına kadın öğretmen yetiştirmek için 1870 tarihinde Darülmuallimat açıldı. 1892 tarihinde Darülmuallimin, iptidaiye, rüştiye, aliye şubeleri şeklinde yeniden düzenlenmiştir. İlkokul öğretmeni yetiştirmek amacıyla 1875 ten itibaren okullar açılmıştı. Buna rağmen ihtiyacı karşılamada yetersiz kalındığından köy ve kazalardan toplanan imam ve öğretmenlere usul-i cedid üzere formasyon eğitimi verilmişti. Öğretmenlik için bir başka kaynak Mülkiye mektebi olmuş, çok sayıda mülkiye mezunu maarif müdürlüğü, idadilerde müdürlük, öğretmenlik ve diğer eğitim hizmetlerini üstlenmişlerdi. Cumhuriyet döneminde artan okul ve öğrenci sayısına bağlı olarak ciddi bir öğretmen ihtiyacı ortaya çıkmıştı. Orta öğretimdeki öğretmen ihtiyacını karşılamaya dönük ciddi çalışmalar sürdürülürken ilkokulların ihtiyacını karşılamada sürekliliği bulunmayan çeşitli uygulamalara başvurulmuştu. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 78

İstanbul daki Darülmuallimin-i Ali, Cumhuriyet döneminde Yüksek Muallim Mektebi adıyla yeniden düzenlenmiş, burada ilk ve orta öğretime öğretmen yetiştirilmişti. 1926 da kurulan Gazi Orta Muallim Mektebi ile de orta öğretimin öğretmen ihtiyacı karşılanmaya çalışılmıştı. 1946 dan itibaren Eğitim Enstitüsü adıyla yeni bir okul açılmış, bu kurum kısa sürede yaygınlaşarak ortaöğretim için en önemli öğretmen kaynağı olmuştu. Cumhuriyet döneminde ilkokul öğretmeni yetiştirmeye dönük ilk girişim 1926 da kurulan ve başarılı olamadıkları gerekçesiyle 1932 de kapatılan Köy Öğretmen Okullar ıdır. Küçük köyler için öğretmen yerine eğitmen yetiştirilmesi amacıyla 1936-1946 yılları arası Köy Eğitmen Kursları düzenlenmişti. Büyük köyler için 1937 den itibaren Köy Eğitim Yurtları açılmıştı. 1940 ta çıkarılan bir yasayla bu kurumlar Köy Enstitüsü adını almıştı. 1953 te yeniden düzenlen bu kurumlar İlköğretmen Okulları na dönüştürülmüşlerdir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 79

1960 tan sonra, yedek subay adayları arasından seçilenler öğretmen olarak görevlendirilmişti. Ayrıca; Mektupla Öğretmen Yetiştirme(1974), Hızlandırılmış Programla Öğretmen Yetiştirme(1977) gibi kısa süreli, sorunlu denemeler yapılmıştır. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda tüm öğretmenlerin yüksek öğretimde yetiştirilmesi hükme bağlanmıştır. İlköğretmen okulları, 1974 yılında Öğretmen Lisesi ne dönüştürülmüş; ilkokul öğretmenliği için iki yıllık, ortaokul ve lise öğretmenliği için üç yıllık Eğitim Enstitüleri kurulmuştu. Bu kurumlar 13 Temmuz 1992 de çıkan 3837 sayılı kanunla Eğitim Fakültesine dönüştürülmüşlerdir. Bu fakültelerde, ilköğretim ve orta öğretime öğretmenler yetiştirilmektedir. Günümüzde YÖK oluruyla bazı Fen-Edebiyat Fakültelerinde, Pedagojik Formasyon Programı adı altında ortaöğretime öğretmen yetiştirme uygulaması da devam etmektedir. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 80

Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum!.. Hz. Ali 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 81

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 82

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 83

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 84

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 85

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 86

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 87

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 88

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 89

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 90

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 91

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 92

04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 93

Öğretmen de ağaç gibidir, verdiği ürünlere göre değerlendirilir. Anne-babanın fazileti, çocuklarının en temel servetidir!.. 04.02.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi 94