Ünite 4 İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN EĞİTİMLERİ Öğr. Gör. Halil İbrahim ERTUĞ Bu ünitede işitme yetersizliği konusu işlenecektir. İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ 1) Bu çocukların zekaları yaşıtları ile paralel bir gelişim gösterir. 2) Zeka düzeyleri yaşıtları ile paralel bir gelişim göstermesine rağmen akademik alanda gecikmeler doğal olarak yaşanabilir. 3) Motor becerilerde daha az başarılıdırlar. 4) Dil gelişimi geridedir. Alıcı ve ifade edici dil olarak dü şündüğümüzde ifade edici dil geridedir. 5) İşitme yetersizliği, engelin derecesine, engelin tipine, kişinin içinde bulunduğu sosyo-kültürel yapıya ve kişinin kişisel özelliklerine göre farklı etkide bulunur. İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ Bedensel Gelişim İşitime engelli çocukların bedensel gelişimlerini ele aldığımızda daha önce gelişimlerinde akranlarına oranla bir geriliğin olmadığını belirtmiştik. Ancak bu çocukların denge gerektiren hareketlerde, ince motor becerilerde akranlarına oranla geriye kaldığı yapılan araştırmalarla ortaya konulmuştur. 1
İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ Zihinsel Gelişim İşitme engellilerin işitsel olmayan testlerden aldıkları zeka puanları yaşıtlarıyla aynıdır. Özellikle ifade edici dili geri planda tutan eşleştirme, gruplama, resimler arasın daki farkı bulma gibi testlerde yaşıtlarıyla aynı gelişim gösterdikleri saptanmıştır. Ancak akademik performans larına baktığımızda aynı şeyi söylememiz zor görünmektedir. Dil becerileri ile ilgili güçlükler doğal olarak akademik performansı da etkilemektedir. İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ Konuşma ve Dil Gelişimi Doğuştan işitme yetersizliği olan çocuklar yaklaşık 9. aya kadar normal sesleri çıkarırlar. Ancak bundan sonra bu çocuklar kendi seslerini duymadıkları ve çevresindeki kişilerin de sesini duymadıkları için yavaş yavaş ses çıkar mayı bırakırlar ve bir müddet sonra çocuk sessiz bir haya ta devam eder. İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ Sosyal ve Duygusal Gelişim Özellikleri Çocuklar doğdukları andan itibaren sosyal bir ortam ile çevrilidir. Öncelikle aile çevresi olmak üzere yakın çevresi, okul çevresi ile genişler. İşitme engelli bireyle rin ailelerinin çocuk için verecekleri tepki türü onların sosyal ve duygusal özelliklerini belirlemektedir. Aileden sonra çocukların yakın çevre ile girecekleri ilişki onları duygusal ve sosyal yönden etkilemektedir. İŞİTME YETERSİZLİĞİ OLAN ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİ Sosyal ve Duygusal Gelişim Özellikleri Çocuk beyni, hayatın ilk altı yılında dil öğrenmeye programlıdır. Özellikle, hayatın ilk üç yılı dil ediniminde çok önemlidir. Bu süreden sonra, dil ve konuşma becerilerinin kazanımı daha zorlaşır. Bu nedenle tanı ne kadar erken konup, eğitime ne kadar erken başlanırsa, dil ve konuşma gelişimi o derecede normale yakın olabilecek, çocuğun sosyal, duygusal, bilişsel ve akademik gelişimi olumlu yönde etkilenecektir (MEB, 2003). 2
İŞİTMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ İşitmenin ölçülmesi ve işitme fonksiyonlarının değerlendirilmesine odyometrik muayene denir. Bu ölçümlerde kullanılan cihazlara odyometre denir. Odyometreler, işitme duyarlığının ölçülmesi amacıyla kullanılan elektronik cihazlardır. Bu cihazlar sayesinde saf sese ve konuşma seslerine duyarlılık ölçülebilir. İŞİTMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ Odyolojik İnceleme Modelleri Şunlardır 1) Tonal Odyometri Saf Ses Eşik Odyometrisi Eşik Üstü Testler 2) Konuşma Odyometrisi 3) Objektif Odyometri İşitsel Uyarılmış Beyin sapı Potansiyel Testi (ABR) Otoakustik Emisyon Testi (TEOAE) 4) Çocuk Odyometrisi İŞİTMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ Çocuk Odyometrisi Bu yöntemde küçük çocuklarda işitme testi eğlenceli hale getirilir. Çocuklara verilen seslere tepki vermesi öğretilir, çocuğu ilgisini çekecek oyunlar kullanılır. İŞİTMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ Eğitsel Değerlendirme Fizyolojik olarak işitme kaybı belirlendikten sonra yapılacak işlem, işitme kaybının öğrencinin diğer gelişim alanlarındaki ve okul öğrenmesindeki etkilerini saptamaktır. Zeka düzeyi, akademik başarı düzeyi, edinilmiş dil ve konuşma beceri düzeyinin belirlenmesi hazırlanacak olan eğitim planı için ölçüt olarak kullanılmalıdır. Örneğin; sesi duyduğunda resim yapma, küplerle şekil oluşturma gibi. Bu şekilde çocuğun duyup duymadığı tespit edilir. B.E.P Leiter Sözsüz Zeka Testi-R.A.M 3
İŞİTMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ Eğitsel Değerlendirme Bu aşamadan sonra işitme yetersizliğine sahip olan çocukların; akademik beceri düzeyleri, ihtiyaç duydukları eğitim alanları, dil ve iletişim becerileri, MEB (2009) tarafından hazırlanmış olan İşitme Performans Belirleme Formu ve Dil Konuşma Performans Belirleme Formu gibi çizelgeler kullanılarak değerlendirilir. ÖĞRETMEN GÖZLEMLERİ İşitme yetersizliği olan bireyler için erken tanı diğer yetersizlik alanlarında olduğu gibi çok önemlidir. Sınıf ortamında işitme yetersizliği olan öğrencilerin tespit edilebilmesi için öğretmenlerin gözlemleri önemli yer tutmaktadır. Genel değerlendirme ilkelerine dikkat edilmelidir. ÖĞRETMEN GÖZLEMLERİ Gereğinden fazla jest ve mimikleri kullanma Aniden oluşan ses değişimlerinin farkında olmayış Motorlu araçların gürültülerine ve müzik araçlarını dinlemeye ilgisizlik Seslerin hangi yönden geldiğini kestirememe Söylenenleri yanlış anlama ve konuşulanların yinelenmesini isteme Konuşanın sürekli olarak yüzüne bakarak dinleme ihtiyacı Konuşmada belirli seslerin düşürülmesi veya değiştirilmesi Belli sözcüklerde yanlış söyleyiş Benzer sesli sözcüklerin karıştırılması ÖĞRETMEN GÖZLEMLERİ Duyabilmek için konuşana doğru eğilme Bir eliyle kulağını destekleyerek dinleme, Sık sık kulağını ovuşturma Okul başarısında düşüklük, okumada güçlük ve çok fazla yanlışlık yapma Yaptığı ödevlerin yansıttığından daha zeki görünme 4
Ülkemizde örgün ve yaygın, yatılı ve gündüzlü eğitim kurumları açılmakta ve bireysel yeterliliklerine dayalı gelişim özellikleri dikkate alınarak ilgileri, istekleri, yetenekleri yeterlilikleri, yetersizlikten etkilenme düzeyleri de dikkate alınarak farklı sınıflar oluşturul maktadır. En çok sınırlayıcıdan en aza; Ayrı yatılı özel eğitim okulu Ayrı gündüzlü özel eğitim okulu Genel eğitim okulunda özel eğitim sınıfı, Genel eğitim sınıfına yarı zamanlı ve özel eğitim sınıfına yarı zamanlı yerleştirme Genel eğitim sınıfına tam zamanlı yerleştirme Bu kurumlardaki uzman personeller aracılığı ile özel eğitim programları uygulanmaktadır. İşitme yetersizliği olan bireylerin iletişimini geliştirmeye, konuşma dili kazandırmaya yönelik birçok yöntem vardır (Çeliker ve Celep, 2003). Bu yöntemler; Sözel İletişim Yöntemi (Oral) İşitme Eğitimi İşaret Dili İle İletişim Yöntemi (Manuel) Tüm ve Eş Zamanlı İletişim Yöntemi (Total) İki-Dil Yöntemi (Bilingual) Sözel yöntem İşitenlerin dünyasında hayatını sürdürebilmesi için bireyin sözel iletişimi öğrenmesi gerekir. Bu yaklaşımda sözel iletişimi engelleyici nitelikte olabileceği düşüncesiyle işaret diline hiç yer verilmez. İşitme Eğitimi Çocuğun işitme kalıntılarından ve teknolojik gelişmelerden destek alarak seslerin ayırt edilmesini sağlayan bir eğitimdir 5
İşaret Dili Duygu ve düşünceler, nesneler, belli bir dilin harfleri veya konuşma sesleri, beden hareketlerinden oluşturulan ve görsel olarak algılanan işaretlere benzetilmeye çalışılarak iletişim sağlanır. Parmak Hecelemesi Parmak ABC si Alfabedeki her bir harf karşılığı parmak ların değişik pozisyonlar almasıyla cümlelerin ifade edilmesidir. Özellikle çok ileri derecede işitme kaybı olanlar tarafından kullanılan bir iletişim şeklidir. İşaretle iletişim sisteminin Amerikan İşaret Dili, parmak hecelemesi gibi pek çok türü vardır. Amerikan İşaret Dili (ASL) El ile oluşturulan ulusal veya yerel belli işaretleri kullanan görsel bir iletişim sistemidir. Kendi kuralları olan bir dildir. 6
Tüm ve Eş Zamanlı İletişim Yöntemi İşitme yetersizliği olan bireylerin kendi aralarında ve diğer insanlarla en etkili iletişimi kurabilmelerinde işitsel, sözel ve işaret yöntemi gibi toplumda geçerli tüm iletişim biçimlerinin birleşiminden yararlanmasını amaçlayan bir yöntemdir. İki-Dil Yöntemi (Bilingual): Genel olarak erken yaşlarda, iki dilin eşzamanlı olarak öğrenilmesine dayanır. İşitme yetersizliği olanların eğitimi açısından bakıldığında işaret dilinin ilk dil, sözel dilin ikinci dil olarak öğrenilmesi şeklinde tanımlanabilir. Burada herhangi bir dilin, diğerine üstünlüğü söz konusu değildir. İŞİTME CİHAZLARI İşitme cihazları, işitmeyi kolaylaştırmayı amaçlayan, seslerin şiddetini yükseltmek için tasarlanmış elektronik aygıtlar olarak tanımlanabilir. Cep tipi işitme cihazları Kulak arkası işitme cihazları Kulak içi işitme cihazları Kanal içi işitme cihazları Koklear implant (biyonik kulak) FM Sistem Telsiz Cihazları 7
Kulak arkası işitme cihazı Koklear implant FM Telsiz Sistemler ORTAMSAL DÜZENLEMELER Duyma sorunu ya da dil gelişiminin yavaş olması, öğrencinin dinleme ve öğrenme yeteneğini ve özellikle de okumayı öğrenme yeteneğini olumsuz etkiler. Öğretmenin düşük ses tonu ve sınıf içi aşırı uğultu seviyesi, işitme ve öğrenme problemlerini artırır. Sınıfta akustik iyileştirmesi, mimari düzenleme, ses düzenlemeleri ve bazı durumlarda duymaya yardımcı teknolojik ürünler gibi çözümleri de içerebilir. 8
ORTAMSAL DÜZENLEMELER Sınıfta yapılması gereken düzenlemelerin bazıları aşağıda belirtilmiştir: 1) Dış gürültüyü engellemek için cam ve duvarlar dış sesi yalıtan malzemeler ile kaplanmalı. 2) Sınıf içinde gürültüye neden olabilecek araçlar (floresan lambalar, kalorifer sistemleri ve benzeri araçlar) sessizleri ile değiştirilmeli. 3) Tabanlar halı ya da tahta gibi ses çıkartmayan malzeme ile döşenmeli. 4) Yankılanmayı istendik düzeye düşürebilmek için camlarda tül perdeler, duvarlarda bezden yapılmış panolar kullanıl malıdır. ORTAMSAL DÜZENLEMELER Sınıfta yapılması gereken düzenlemelerin bazıları aşağıda belirtilmiştir: 5) Diğer öğrenci ve çalışanlar bilgilendirilmeli 6) İşitme yetersizliği olan çocuk akranlarını gözleme, model alma, taklit etme, iş birliği kurma, paylaşma ve karşılıklı iletişim kurabilme fırsatlarından yararlanmış olur. ÖĞRETMENE TAVSİYELER Konuşma sırasında yüz yüze hemen hemen onun göz seviyesinde olmaya dikkat edin. Normal konuşma düzeninizi değiştirmeyin. Abartılmış dudak hareketlerinden kaçının. Tüm öğrencilerinizden işitme engelli çocukla konuşurken açık ve anlaşılır bir şekilde ve yüz yüze konuşmalarını isteyin. Fazla gürültülü ortamların çocuğu rahatsız edeceğini ve konuşmalarını ayırt etmede zorluk çekeceğini unutmayın. ÖĞRETMENE TAVSİYELER Çocukla iletişim kurarken ona, dinlemesi ve düşünmesi için zaman tanıyın. Çocuk kelime düzeninde olmayan sesler kullanarak cevap verebilir. Üzüntü, korku, şaşkınlık, sevinç ve diğer pek çok duygumuzu yüzünüzle gösterebilirsiniz. Konuşurken ellerinizi de kullanabilirsiniz. Ancak bu hiçbir zaman işaretle konuşma anlamında olmamalıdır. İşitme Engelli Çocuğun İşitme Kalıntısını Kullanabilmesi için Sözel İletişim Kurun. İşitme engelli çocukların kullandıkları işitme cihazlarının önemini, bakımını, kapasitesini ve nasıl kullanılması gerektiğini öğrenin. 9
ÖĞRETMENE TAVSİYELER İşitme yetersizliği olan çocuklar, sınıftaki etkinlikleri ya gözle ya da sürekli ve zorunlu bir dinlemeyle izlemeye çalışacaklarından dolayı diğer öğrencilere göre daha çabuk yorulabilirler. İşitme yetersizliği olan çocukların yaşayarak, görerek edindiği yaşantıya ve uygulamaya yönelik deneyimler, onların kavram ve dil edinimini kolaylaştırır ve öğrenmeyi kalıcı hale getirir. ÖĞRETMENE TAVSİYELER Öğrenme ortamında değişik materyallerin (oyuncaklar, pratik günlük nesneler, doğal malzemeler, artık materyaller vb.) bulunması ve öğretimde görsel destek sağlayacak araç ve gerecin (grafik, video, slayt, televizyon, bilgisayar, sıralama kartları, haritalar, resimler vb.) kullanılması, işitme yetersizliği olan çocukların eğitiminde daha etkili sonuçlar alınmasını sağlayacaktır. Eğitim ortamlarında bu materyallerin kullanımı, işitme yetersizliği olan çocuğun hem yazılanları okuyup, hem de öğretmeni takip etmesini kolaylaştırır Ünite 4 TEŞEKKÜRLER Öğr. Gör. Halil İbrahim ERTUĞ 10