Asilerin, kaybedenlerin, hayalperestlerin, küfürbazlar n, günahkârlar n, beyaz zencilerin, afla t rmananlar n, yola ç kmaktan çekinmeyenlerin, uçurumdan atlayanlar n... dili, sesi Yeralt Edebiyat...
PASCAL BRUCKNER: Romanc, denemeci ve filozof Pascal Bruckner 1948 y l nda Paris te do du. Paris Üniversitesi nde ö renim gördü. Felsefe yüksek lisans n n ard ndan, edebiyat doktoras yapt. 1986 y l nda California daki San Diego Eyalet Üniversitesi nde, 1987-1995 y llar aras nda da New York Üniversitesi nde konuk ö retim görevlisi olarak ders verdi. Paris in entelektüel çevrelerinin ilgi çekici bir simas olan Bruckner, 1987 den beri Nouvel Observateur e katk da bulunuyor. Yazar, La Tentation de l innocence adl kitab yla 1995 te Médicis Deneme Ödülü ne, Les Voleurs de beaute (Güzellik H rs zlar, çev.: Mustafa Balel, Ayr nt Yay nlar, 2004) adl roman yla da 1997 de Renaudot Ödülü ne de er görüldü. Yap tlar : Fourier (Seuil, 1975), Allez jouer ailleurs (Le Sagittaire, 1976; Gallimard, 1986), Nostalgie express: le voyage transsiberien (Editions Des Autres, 1978), Au coin de la rue, l aventure (Seuil, 1979; Alain Finkielkraut la birlikte), Lunes de fiel (Seuil, 1981), Le sanglot de l homme blanc: tiers monde, culpabilité, haine de soi (Seuil, 1983), Parias (Seuil, 1985), Le palais des claques (Seuil, 1986), Qui de nous deux inventera l autre (Gallimard, 1988), Allez jouer ailleurs (Gallimard, 1989), La mélancolie democratique (Seuil, 1990), Le divin enfant (Seuil, 1992; Do mad Kutsal Çocuk, çev.: Esin Talu Çelikkan, Telos Yay., 1997), La tentation de l innocence (Grasset, 1995), Le nouveau désordre amoureux (Seuil, 1997), Les ogres anonymes (Grasset, 1998), L euphorie perpétuelle (Grasset, 2000), Misère de la prospérité (Grasset, 2002).
Ayr nt Yay nlar Yeralt Edebiyat Ads z Devler Pascal Bruckner
Ayr nt : 430 Yeralt Edebiyat dizisi: 20 Ads z Devler Pascal Bruckner Frans zcadan çeviren Ifl l Özcan Yay ma haz rlayan Alev Özgüner Kitab n özgün ad Les Ogres Anonymes, 1998 Éditions Grasset & Fasquelle Türkçe yay m haklar Ayr nt Yay nlar na aittir Kapak illüstrasyonu Sevinç Altan Kapak düzeni Deniz Çeliko lu Düzelti Ayten Koçal Bask ve cilt Sena Ofset (0 212) 613 38 46 Birinci bas m 2004 Bask adedi 2000 ISBN 975-539-429-X AYRINTI YAYINLARI Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No: 3 Ca alo lu - stanbul Tel.: (0 212) 512 15 00 Faks: (0 212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr
Ads z Devler Pascal Bruckner Ayr nt Yay nlar Yeralt Edebiyat
Y E R A L T I E D E B Y A T I D Z S DÖVÜfi KULÜBÜ Chuck Palahniuk Efi KTEK LER Philippe Djian SON SÜRGÜN Dragan Babic YATAK ODASINDA FELSEFE Marquis de Sade ACEM PEZEVENK Ola Bauer TAVANDAK KUKLA Ingvar Ambjörnsen GÖNÜLLÜ SÜRGÜN Suerte Claude Lucas EROJEN BÖLGE Philippe Djian KOZM K HAYDUTLAR A.C. Weisbecker HAYRAN OLUNASI CASANOVA Philippe Sollers GÖSTER PEYGAMBER Chuck Palahniuk KUZEY GÖZCÜSÜ Ola Bauer S S Tristian Hawkins TIKANMA Chuck Palahniuk HIRSIZIN GÜNLÜ Ü Jean Genet DEN ZC Jean Genet FLAMENKO NUN Z NDE Duende Jason Webster ODA H ZMETÇ S N N GÜNLÜ Ü Octave Mirbeau GÖRÜNMEZ CANAVARLAR Chuck Palahniuk ADSIZ DEVLER Pascal Bruckner
Bir gün kendi deviyle karfl laflacak ve onu midesine indirecek Anna için Kendisininkini sindirmifl olan Eric için
Ads z devler
ekirdekten yetiflme dev olan Balthus Zaminski, yirmi beflin- yafl gününde ufla Carciofi ye art k çocuk yemeyece ine Çci söz verdi. Bu ifl bitmiflti, düzeliyordu. ki gözü önüne aks nd, yalansa cehennemde yans nd. Bu defa kesindi. Sana yemin ediyorum Carciofi ci im, beni bir çocuk yuvas n n ortas na oturt, bak göreceksin kuzu kadar zarars z olaca- m. Bu art k beni çok rahats z ediyor. Bilsen kendimi nas l rahatlam fl hissediyorum, harika bir fley bu. Uflak a lad, diz çökerek Tanr ya flükretti ve bir flifle flampanya açt. Bu olay kutlamak laz md. Hem de ne olay! Sevgili efendisi, büyük bir yeminle yüzy llar n lanetine son veriyordu. 11
Sizin, benim gibi Balthus Zaminski, resimlerdeki o koca göbekli, sark k b y kl, üstü bafl kan ve ya lekeleriyle dolu, h rpani devlerden de ildi. Hay r, korkunç ç l klar atan etobur hayvanlardan de ildi o, çok fl k, her zaman sinekkayd t rafl olmufl bir beyefendiydi, sadece elleri biraz iri, diflleri de çok sivriydi. Ama kahkahalarla gülmedi i o zaman b çak gibi keskin bir s ra kesicidifli ortaya ç k yordu ve eldiven giydi i zaman hiçbir fley fark edilmiyordu. Zaminski ler soylu bir aileydi. Polonya kökenliydiler, dört yüzy l önce anavatanlar n terk etmifl, dünyan n her taraf na da lm fllard. Balthus un her yerde akrabalar vard. Amcalar ndan biri Güney Afrika da yarg ç, bir di eri Danimarka da meclis üyesiydi; kuzenlerinden biri New York ta servetine servet kat yor, bir di eri Avustralya da yafl yordu. Fakat hepsi dev de ildi. Bu unvan sadece Fransa daki Zaminski lerde babadan o ula, anadan k za geçiyordu, bundan baflka bir ayr cal klar da yoktu. On yafl ndan önce ana baban z taraf ndan yenmeyecek kadar flansl ysan z bu, bir çocu un son tüketim tarihiydi, çünkü o yafltan sonra etleri yafll beygirlerinki gibi sert olur ve sald rganlafl rlard mükemmel bir e itim al rd n z. Kurtulufl yafl na kadar çocuklar korumak hizmetkârlar n göreviydi. Durumu daha iyi anlaman z için, öz o ullar n yiyen Tanr Kronos un soyundan geldi i tahmin edilen devlerin ki tarihçiler bu konuda tereddüt etmektedir bir zamanlar uygar dünyan n s n rlar nda yaflad n ve köyleri, kasabalar talan ettiklerini bilmeniz gerek. Onlarca yumurca kaç r p ortadan kaybolur ve bir iki ay sonra açl n etkisiyle tekrar gelirlerdi. Onlara karfl bir direnifl bafllay nca, devler yavafl yavafl da ld lar, topraklar ndan kovuldular ve halk n aras na kar flmak zorunda kald lar. Da larda, düflman köylerde, balta girmemifl büyük ormanlarda yaflad - lar. nsanlar soymak ve birçok aileden haraç almak için bask nlar yaparak fethedilemez flatolar, karanl k kaleler infla ettiler. O dönemde, her aile Kilise ye ba fllad gibi, deve de bir çocuk 12
ay r rd : Genelde son do an çocu a dev pay denir ve yaflad - her gün onun için bir erteleme anlam na gelirdi. Dev, çat y y - kaca n, pencereleri k raca n söyleyerek kocaman elleriyle kap ya vurdu u zaman, etraflar yaygarac veletleriyle çevrilmifl ana baba titreyerek, bembeyaz giydirip kulaklar na da bir demet maydanoz soktuklar bebeklerini bir sepet içinde verir, dev de bir teflekkür bile etmeden, onlar iliklerine kadar titreten korkunç bir kahkaha atarak uzaklafl rd. Haydi arkadafllar, diye kükrerdi dev, bana bir yumurcak daha yapmak için acele edin. Derhal bu akflam birbirinizin üstüne ç - k n, gerekirse tekrar edin. Teslimatta sak n bir gecikme olmas n. Birkaç dakika sonra orman n derinliklerinden bo uk bir ge- irti sesi yükselince devin yeme ini bitirdi ini anlayarak istavroz ç kar r, diz çöküp kendilerini sak nmalar ve bir kez daha do- urganl k bahfletmeleri için Bakire Meryem ile tüm azizlere dua ederlerdi. Ondan sonra da evlilik görevlerini yerine getirmek için derhal odalar na çekilirlerdi. Fakat krallar, prensler ve senyörler devleri flatolar na kadar kovalayarak binalar n yakt lar, flatolarda oturan yüzlerce devi yakalayarak boyunlar n vurdular, bu korkunç rk dünyadan tamamen silinsin diye hepsinin kuzenlerini, k z ve erkek ye enlerini, akrabalar n k l çtan geçirdiler. Baz devler saklanarak ya da k l k de ifltirerek hayatta kalmay baflard lar, din adaml ve baflka meslekler seçerek, insanlar n aras na kar flmak üzere flehirlere gittiler. Kendilerini ele vermeden birbirlerini tan yabilmek için özel bir dil gelifltirdiler, polisin denetimine ra men birtak m a lar oluflturarak gizli örgütler, Carbonari *, masonluk, Rosenkreutz ** modelini örnek alan dernekler kurdular. Fransa daki Zaminski ler de bunlardand : Görünüflte hukuk ve ticaretle ilgilenen soylu burjuvalard, ama damak zevklerini tatmin etmek * 1807-1812 aras nda kuruldu u san lan ve kökü masonlu a dayanan gizli bir dernek. (ç.n.) ** XV. yüzy lda Christiani Rosenkreutz un çevresinde kuruldu u san lan kardefllik örgütünün ve XVII. yüzy ldan bafllayarak bu örne e göre örgütlenen birçok derne in ad. (ç.n.) 13
için gizlice ayinlerini yap yorlard. Yani uzun zamandan beri devlerin katil ve vahfli bir görünüflleri yoktu. ngilizce konuflan, ödemelerini kredi kart yla yapan, bilgisayar kullanan, sizin, benim gibi sayg de er insanlard. Ve iflte as l tehlike de buradayd. Dönme bir hizmetkâr Balthus un babas Benoît Bronislaw Zaminski, afl r beslenmeye ba l gö üs anjini nedeniyle ölümün efli indeyken, on üç yafl ndaki o lunu baflucuna ça rarak, ona, aile geleneklerini sürdürece ine dair devlerin kutsal kitab Codex Carnivorum * üzerine yemin ettirmiflti. Yeminini bozarsan lanetlenirsin ve ruhum senden intikam almak için dünyan n öbür ucuna kadar peflinden gelir. Yemin ettin, bundan böyle Zaminski soyunun sürmesi sana ba l. Ve neslimiz yok olmas n diye bu yemini çocuklar na da ettireceksin. Balthus, biz farkl y z, bunu sak n unutma! Zavall Balthus! ki arada kalm flt. On iki y l sonra ufla na verdi i ve ilkinin tam tersi olan sözünü nas l tutacakt? Bu arada Carciofi nin bildi iniz hizmetkârlardan olmad n da belirtmek laz m. Zaminski lerin hizmetine on yafl ndayken girmiflti. Önce ayak ifllerine bakm fl, aflç yamakl ve mutfak iflleri yapm fl, sonra oda hizmetçisi olmufl ve son olarak da kendisinden on befl yafl küçük olan minik Balthus un hizmetine verilmiflti. Ona bir baban n evlad na duydu u sevgiyle yaklaflm fl, dersleri ve e itimiyle ilgilenmifl, yaflam n n her an nda yard m etmifl, zor zamanlar nda destek olmufltu. Ev iflleri sorumlulu undan lalal a, vicdan hocal na terfi etmiflti. Carciofi, talya n n kuzeyinde Bologna da sakatat ve et satan bir kasab n o luydu. Sucuklar n, butlar n aras nda büyümüfl ve onlardan çok çabuk tiksinmiflti. Alt yafl ndayken, hayvanlar n vahflice kesilmesinden büyük bir rahats zl k duyarak, komflu çiftli in domuzlar n isyana teflvik eder ve domuzya dilimlerini, sosis kangallar n burunlar n n ucunda sallayarak onlar uyar rd : * Latince, Etobur Kurallar anlam nda. (ç.n.) 14
Kuyruklu ve somakl hayvanlar, sayg de er domuz beyler ve han mlar, iflte sizleri bekleyen son, iflte insanlar n sizin için haz rlad gelecek. Uyan n art k! neklere, danalara, kazlara ve tavuklara da nutuk çeker, her türü, ona kurulan tuzaklar konusunda uyar rd. Kümesin ortas nda bir tabureye ç karak, kanatl ve memeli hayvanlar n genel ilgisizli i karfl s nda konuflurdu. Kimse onun söylediklerine dikkat etmezdi, yaln z bir gün tavuklar k flk rtmaya çal fl rken babas onu suçüstü yakalad, kemeriyle döve döve eve götürdü. Öz o lunun körpecik domuzlar isyana teflvik edebilece i ve ekme- iyle oynad düflüncesi onu z vanadan ç kard. Carciofi, y llarca unutamayaca öyle bir kötek yedi ki neredeyse ölüyordu ve sabahlar da dahil olmak üzere, alt ay boyunca mortadella * ile erimifl domuzya yemeye mahkûm edildi. Bu durum, baba mesle ine duydu u tiksintiyi art rmaktan baflka bir ifle yaramad. Yavafl yavafl salam, iflkembe, jambon, past rma, ci er ve böbrek görmeye bile tahammül edemez oldu. Sekiz yafl nda vejetaryenlikte karar k ld, sonsuza kadar ailesini reddetti, elinde bir bohçayla gece yar s evden ayr larak Fransa s n r n geçip Paris e geldi ve nice serüvenden sonra Zaminski ler taraf ndan ifle al nd. flverenlerinin dev olduklar n ve kendilerine çocuk ziyafetleri düzenlediklerini çok sonradan ö renince o zamana kadar hiçbir fleyden flüphelenmemiflti büyük bir umutsuzlu a kap ld. Bu durum ciddi bir vicdan muhasebesi yapmas na neden oldu, istifa etmeyi bile düflündü. Yine de kayg lar n saklamay ve sebze, havuç suyu sevgisine sayg gösterilen kazançl bir iflten ayr lmamay tercih etti. Zaten vejetaryenler hayvan eti yemeye karfl yd lar, hiçbir yerde insan etinden söz edilmiyordu. Bununla birlikte art k ergenlik ça na gelen ve bol miktarda sivilce ç karan sevgili Balthus unun da bu korkunç gruba dahil olmas onu üzüyordu. Çocuk bu konuda babas ve babaannesi taraf ndan yönlendirilmiflti, ailede bu ifl böyle yap l yordu. Küçücükken yeme ine ço- * nce dilimler halinde so uk olarak tüketilen flarküteri ürünü. (ç.n.) 15
cuk eti kar flt r lm fl, bu tat süt ve fleker tad yla birlikte onun hücrelerine ifllemiflti. fiiire, sinemaya, özellikle de Amerikan müzikal komedilerine bu kadar merakl olan böylesine tatl bir o lan n, bu denli vahfli bir yola sevk edilmesi ufla ç ld rt yordu. Derhal karfl propagandaya bafllad, fakat çocuk onu dinlemiyor ve tersliyordu. Delikanl on alt yafl na gelirken çocuklara karfl büyük bir istek duymaya bafllad ; haftada üç tombul yumurca mideye indiriyordu. K sa boylu, fliflman ve huysuz bir kad n olan ve kocas taraf ndan devli e al flt r lm flsa da evin her yan na da- lm fl kocaman salata tabaklar ndan avuç avuç çikolata yemeyi, özellikle de bademli ya da f nd k parçal sütsüz çikolatay tercih eden dul annesi, çok erken kaybetti i kocas n n mezhebinde yavafl yavafl soluyor, ihtiyac karfl lamakta zorlan yor ve o lunu doyurmak için bütün adamlar n etrafa sal yordu. Carciofi söylenip duruyor, kendini yiyip bitiriyor, ama ne pahas na olursa olsun bu o lan do ru yola sokaca konusunda umutsuzlu a kap lm yordu. Anne nihayet afl r beslenme sonucunda beyin kanamas ndan ölünce, çocu un üzerinde hâkimiyet kurabilmek için bunu f rsat bildi. Her gün âdetlerini elefltiriyor, e ilimleri yüzünden onu utand r yordu. Çocuk, gençli inin ve gücünün art rd bir ifltahla onun vaazlar yla alay ediyordu. Fakat Carciofi nin zaman, sabr ve ikna kabiliyeti vard. Çünkü onun hizmetlerinden çok memnun kalan baba Zaminski ölürken dölünü Balthus tek o luydu ona emanet etmifl ve bu iflin alt ndan hay rl s yla kalkmas için ona servetinin önemli bir bölümünü b rakm flt. Koruyucu ve vasi olarak bafla geçip anne de ölünce, Carciofi delikanl y istedi i gibi etkileyebilmek için gereken tüm yetkiye sahip oldu. Her sabah onu pohpohlayarak canl lara, kufllara, sürüdeki hayvanlara, atlara ve özellikle de çocuklara sayg göstermesi konusunda beynini y k yordu. Hele hele çocuklar yemenin çok kötü bir fley oldu unu, kesinlikle yap lmamas gerekti ini tekrarlay p duruyordu. 16