VERGÝ HUKUKUNDA ZAMANAÞIMI Salý, 16 Aralýk 2014 Taþpýnar Muhasebe GÝRÝÞ, özel hukukta olduðu gibi kamu hukukunda da önemli yeri olan bir kurumdur. nýn kanunlarla düzenlenmiþ olmasýnýn nedeni kamu yararý olarak kabul edilmiþtir. Çünkü zamanaþýmý devletin vergi alma yetkisini sýnýrlandýrmakta ve vergi alacaðýný tahsil etmesini engellemektedir. Bu þekilde devletin alacaðýný takip etmesini saðlamakta ve kamu yararýyla birlikte bireylerin tek tek yararý da korunmuþ olmaktadýr. Ayrýca zamanaþýmý ile yargý organlarýnýn iþ yükü de hafifletilmiþ olmaktadýr. vergi hukukunda önemli bir kurum olup; Usul Kanunu ve Amme Alacaklarý Usulü Hakkýnda Kanun da da düzenlenmiþtir. kurumu vergi alacaðýný ve vergi borcunu sona erdiren nedenler arasýnda sayýlmaktadýr. 1.1. Kavramý, alacaðýn doðumunu takip eden ve kanunla belirlenmiþ süre içinde alacaklýnýn alacaðýný istememesi ya da alacaðýný tahsil etmek için borçluyu dava etmemesi nedeniyle alacak hakkýný isteme ve dava açma hakkýnýn ortadan kalkmasý þeklinde tanýmlanabilmektedir. (1), kanunda belirlenmiþ bi sürenin geçmesi ile bir hakkýn kazanýlmasý ya da kaybedilmesi þeklinde de tanýmlanabilmektedir. Kanunda belirtilen sürenin sona ermesiyle borçlu açýsýndan borç ortadan kalkmamakta, borçlu borcunu isteyerek ödediði takdirde ödeme kabul edilmektedir. Alacaklýnýn sözkonusu alacaðý isteme hakký veya dava açma hakký ortadan kalkarak, zamanaþýmýna uðrayan borcun alacaklýsýna bilerek ya da bilmeyerek ödenmesi geçerli bir ödeme olarak kabul edilmektedir. (2) 1.2.Genel Olarak Hukukunda hukukunda zamanaþýmý vergi alacaðýný ve vergi borcunu sona erdiren nedenler arasýnda sayýlmaktadýr. hukukunda vergi borcunda asýl olan verginin kanuna uygun surette ödenmesidir. dairesinin, vergiyi belirli bir zaman içinde tahakkuk etmemesi veya tahsil etmemesi halinde vergi tarh (tahakkuk zamanaþýmý) veya tahsil zamanaþýmýna uðramaktadýr. 213 Sayýlý Usul Kanunu nun 113. maddesinde zamanaþýmýnýn þu þekilde tanýmlanmaktadýr:, süre geçmesi suretiyle vergi alacaðýnýn kalkmasýdýr., mükellefin bu hususta bir müracaatý olup olmadýðýna bakýlmaksýzýn hüküm ifade eder. ile ilgili düzenleme Usul Kanunu nun 113. maddesinde yapýlmýþ olup, mükellefin bu konuda müracaatý olmaksýzýn hüküm ifade etmektedir. 1.3. Hukukunda Türleri 1.3.1.Tarh (Tahakkuk) Tarh (tahakkuk zamanaþýmý), vergiyi doðuran olayýn meydana gelmesinden itibaren kanunda belirtilen sürenin geçmesine raðmen, verginin tarh edilerek mükellefe teblið edilmediði, yani tahakkuk ettirilmediði durumda meydana gelen zamanaþýmýdýr.
yi doðuran olayýn meydana gelmesiyle vergi alacaðý doðmuþ olup; ancak tarh ve teblið iþlemleri yapýlmamýþ olmasý nedeniyle mükellef için hukuki sonuç ortaya çýkmamýþtýr. Çünkü kanun vergi dairesinin mükellefin ödemesi gereken vergi miktarýný hesaplayarak usulüne uygun bir þekilde bildirimi belli bir süre ile sýnýrlandýrmýþtýr. (3) Usul Kanunu nun 114. maddesinde ise zamanaþýmý süreleri düzenlenmiþtir: alacaðýnýn doðduðu takvim yýlýný takip eden yýlýn baþýndan baþlayarak beþ yýl içinde tarh ve mükellefe teblið edilmeyen vergiler zamanaþýmýna uðrar. Bu düzenleme ile tahakkuk zaman aþýmý süresi beþ yýl olarak kabul edilmiþ olup, vergi alacaðýnýn doðduðu takvim yýlý baþlangýç olarak kabul edilip, beþinci yýlýn dolmasýyla vergi zamanaþýmýna uðramaktadýr. Ancak hesap döneminin takvim yýlý ve özel hesap dönemi olmasýna göre zamanaþýmýnýn baþlangýcý deðiþebilmektedir. Hesap dönemi takvim yýlý olanlarda vergi alacaðýnýn doðduðu takvim yýlýný izleyen yýlýn baþýndan itibaren beþ yýl geçmesi zamanaþýmýný oluþturmaktadýr. Ancak özel hesap döneminde hesap döneminin kapandýðý yýlý izleyen yýlýn baþýndan itibaren beþ yýl geçmekle zamanaþýmý süresi dolmaktadýr. (4) 1.3.1.1.ný Kesen ve Durduran Sebepler kurumu ortaya çýkan bu alacak-borç iliþkisinde alacaklý açýsýndan da çýkarlarýn korunmasý için zamanaþýmý süresini kesen ve durduran sebepler belirlenmiþtir. Çünkü zamanaþýmý süresinin geçmesiyle birlikte alacaklý alacaðýný isteme hakkýný kaybetmekte olup, bazý durumlarda alacaklý alacaðýný her türlü takip etmesine raðmen zamanaþýmý süresi dolmuþsa bu durumda alacaðýn zamanaþýmýna uðramýþ olmasý yeterli görülmemiþtir. (5) Alacaklýnýn alacaðýný izleme olanaðýnýn kalmamasý veya bunun çok zor olmasý halinde zamanaþýmý süresi durmaktadýr. Durma sebebi boyunca süre iþlemez ve durma sebebi ortadan kalkýnca kaldýðý yerden iþlemeye devam etmektedir. nýn kesilmesi kesme nedeninin ortaya çýktýðý zamana kadar iþlemiþ süreler dikkate alýnmaz yani silinmektedir. Kesme nedeninin ortadan kalkmasýndan sonra yeni baþtan iþlemeye devam etmektedir. 1.3.1.2.Tahakkuk ný Durduran ve Kesen Sebepler Tahakkuk zamanaþýmý süresi vergi doðuran olaya baþlanmýþ olup, vergiyi doðuran olayýn meydana geldiði takvim yýlýný takip eden takvim yýlý baþýndan itibaren 5 takvim yýlý içinde tarh ve mükellefe teblið edilmeyen vergiler zaman aþýmýna uðramaktadýr. Usul Kanunu nun 114/2 maddesine göre; matrah takdiri için vergi dairesince takdir komisyonuna baþvurulmasý zamanaþýmýný durdurmaktadýr. Takdir komisyonu kararýnýn vergi idaresini gelmesini izleyen günden itibaren kaldýðý yerden iþlemeye devam etmektedir. dairesinin baþvurduðu komisyonun yetkili olmasý ve usulüne uygun olarak kurulmasý gerekmektedir. Usul Kanunu nun 377/2 maddesine göre; vergi daireleri matrah takdiri için takdir komisyonlarýna baþvurduklarý durumlarda komisyonlarý matrah takdir etmemeleri ya da eksik takdir etmeleri nedeniyle vergi daireleri matrah takdiri için vergi yargýsý organlarýna baþvurabilmektedirler. Ancak tahakkuk zamanaþýmý süresi yargý organlarýnýn kararý vergi dairesine ulaþýncaya kadar dolmakta ve yargý organlarýnda geçen süre
için zamanaþýmýnýn iþlemeyeceðine iliþkin bir hüküm yasada yeralmamaktadýr. Ancak Danýþtay Ýçtihatlarý Birleþtirme Kurulu, bu durumda zamanaþýmýnýn durmasý gerektiðini kabul etmiþtir. (6) Türk Hukukunda tahakkuk zamanaþýmýný durduran baþka bir nedende mücbir sebeplerdir. Usul Kanunun 15/1 maddesine göre; mücbir sebeplerin bulunmasý halinde sebepler ortadan kalkýncaya kadar sürelerin iþlemeyeceði ve tahakkuk zamanaþýmýnýn iþlemeyen süreler kadar uzayacaðý belirtilmiþtir. Kanunda mücbir sebebin tanýmý yapýlmamýþ ama Usul Kanunu 13. maddesinde örnekler sayýlmýþtýr. ödevlerinden herhangi birini yerine getirilemeyecek derecede aðýr kaza, aðýr hastalýk ve tutukluluk, vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangýn, yer sarsýntýsý ve su basmasý gibi afetler; kiþinin iradesi dýþýnda meydana gelen mecburi gaybubetler; sahibinin iradesi dýþýnda sebepler nedeniyle defter ve vesikalarýn elden çýkmýþ bulunmasý mücbir sebep olarak sayýlmýþtýr. Usul Kanununda tahakkuk zaman aþýmýný kesilmesine iliþkin hüküm bulunmamaktadýr. alacaðýnýn doðmasýndan sonra vergi tarh ve teblið edilmekle tahsil aþamasýna geçmekte ve tahsil zamanaþýmý süresi iþlemeye baþlayacaktýr. 374. maddesinde vergi cezalarý bakýmýndan ceza ihbarnamesi tebliðinin zamanaþýmýnýn keseceðini öngörülmüþtür. Ancak buradaki kesilme kavramý ceza kesmede zamanaþýmý süresinin baþtan baþlamasýný deðil, bu aþamada ceza kesmede zamanaþýmý nýn söz konusu olamayacaðýný ifade etmektedir. (7) 1.3.2. zamanaþýmý 6183 sayýlý Amme Alacaklarý Usulü Hakkýnda Kanunun 102. maddesinde düzenlenmiþtir. Sözkonusu maddeye göre; Amme alacaðý, vadesinin rastladýðý takvim yýlýný takip eden takvim yýlý baþýndan itibaren 5 yýl içinde tahsil edilmezse zaman aþýmýna uðrar. Para cezalarýna ait hususi kanunlardaki zamanaþýmý hükümleri mahfuzdur. ndan sonra mükellefin rýzaen yapacaðý ödemeler kabul olunur. zamanaþýmý, kamu alacaðýn vadesinin rastladýðý takvim yýlýnýn baþýndan itibaren kanunda belirtilen sürenin geçmesine raðmen, kamu alacaðýnýn tahsil edilemediði durumda geçerli olan zamanaþýmýdýr. Bu zaman aþýmý vergiler ve diðer kamu alacaklarý için geçerlidir. zamanaþýmýný ceza hukukundaki ceza zamanaþýmýna benzetmek mümkündür. (8) Ceza zamanaþýmý kesin hükme baðlanmýþ cezalarýn kanunda belirtilen sürelerin geçmesi ile ortadan kalkmasýný veya infaz edilememesini ifade etmektedir. zamanaþýmýnda tahsil daireleri zamanaþýmýný re sen dikkate almak zorundadýr. Burada önemli olan konu zaman aþýmýnýn baþlangýcýnýn bilinmesi olup vade kavramý ön plana çýkmaktadýr. (9) Örneðin; vade tarihi 30 Nisan 2005 olan kurumlar vergisi için tahsil zamanaþýmý süresi, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren baþlayarak ve tahsilatýn yapýlmamasý halinde vergi 31 Aralýk 2010 günü bitiminde zamanaþýmýna uðrayacaktýr. 1.3.1. ný Durduran ve Sebepler zamanaþýmýný durduran sebepler 6183 sayýlý Amme Alacaklarý Usulu Hakkýnda Kanunun 104. maddesinde düzenlenmiþtir. Bu maddeye göre; - yükümlüsünün yabancý ülkede bulunmasý, - Hileli iflas etmesi, -Terekesinin tasfiyesi dolayýsýyla hakkýnda takibat yapýlmasýna olanak bulunmamasýdýr. Bu
hallerde vergi borcu tahsil edilebilir duruma gelmiþ; fakat alacaðýn takibi idare için olanaksýz ya da çok zor hale gelmiþtir. Bu sebeplerin varlýðý halinde zamanaþýmý süresi iþlemez ve bu sebeplerin ortadan kalkmasýndan sonra kaldýðý yerden iþlemeye devam etmektedir. 5 yýllýk zamanaþýmý süresine herhangi bir ilave yapýlmayacak, geçen süre 5 yýllýk süreden mahsup edilecektir. zamanaþýmýný kesen sebepler 6183 sayýlý Amme Alacaklarý Usulu Hakkýnda Kanunun 103. maddesinde düzenlenmiþtir. Bu maddeye göre; ný kesen en önemli sebeplerden biri ödemedir. Ödeme verginin kanuna uygun surette ödenmesidir. Nakden ve mahsuben yapýlan ödeme ödeme yapýlan borcun zamanaþýmýný kesmektedir. Amme Alacaklarý Usulü Hakkýnda Kanunun 64,77-79,88 maddeleri uyarýnca yükümlünün, ödeme süresi içinde borcunu ödememesi halinde menkul ve gayrimenkul mallarý ile hak ve alacaklarýn üzerine konulan haciz zamanaþýmýný kesmektedir. Cebren tahsil veya takip iþlemleri sonunda yapýlan her çeþit tahsilat Ödeme emri tebliði, Mal bildirimi, mal edinme ve artmalarýn bildirilmesi, Yukarýda sayýlan iþlemlerden herhangi birinin kefile veya yabancý kiþi ve kurumlar mümessillerine tatbiki veya bunlar tarafýndan yapýlmasý, Uyuþmazlýk konusu kamu alacaklarýnda yargý organlarýnca bozma kararý verilmesi Kamu alacaðýnýn teminata baðlanmasý Yargý organlarýnda yürütmenin durdurulmasýna karar verilmes Ýki kamu idaresi arasýnda mevcut borç için alacaklý kamu idaresi tarafýndan borçlu kamu idaresine borcun ödenmesi için yazý ile baþvurulmasý tahsil zamanaþýmýný kesmektedir. nýn kesilmesi halinde zamanaþýmý süresi iþlememektedir. Kesilmesinden sonra yeni baþtan iþlemeye baþlamaktadýr. Yani zamanaþýmý süresi kesilmenin rastladýðý takvim yýlýný izleyen takvim yýlýnýn baþýndan itibaren yeniden iþlemeye baþlamaktadýr. SONUÇ hukukunda zamanaþýmý tarh (tahakkuk) zamanaþýmý ve tahsil zamanaþýmý olarak açýklanmýþtýr. Tarh (tahakkuk ) zamanaþýmý Usul Kanununda düzenlenmiþ olup, kanunda sayýlan vergiler için geçerlidir. zamanaþýmý ise 6183 Sayýlý Amme Alacaklarý Usulü Hukuku Hakkýnda Kanunda düzenlenmiþ olup, vergiler dahil tüm kamu alacaklarý için geçerli olmaktadýr. hukukunda zamanaþýmý tarh zamanaþýmý bakýmýndan vergiyi doðuran olayýn doðumundan itibaren 5 yýl içinde tarh ve mükellefe teblið edilmeyen vergiler zamanaþýmýna uðramaktadýr. Bu sürenin dolmasýndan itibaren vergi incelemesi de yapýlamamaktadýr. zamanaþýmýnda ise kamu alacaðýnýn vadesinin rastladýðý takvim yýlýný takip eden yýlýn baþýndan itibaren 5 yýl içinde tahsil edilmeyen kamu alacaklarý zamanaþýmýna uðramaktadýr. kurumu vergi hukukunun nemli kurumlarýndan biri olup, hem yükümlü, hem de idare açýsýndan önemli sonuçlarý bulunmaktadýr. KAYNAKÇA - Aksoy,Þerafettin: Hukuku ve Türk Sistemi, Filiz Kitabevi, Ýstanbul, 1999, s. - Oktar, Salim Ateþ: Hukuku, Filiz Kitabevi, Ýstanbul, 2005. - Öncel Mualla, Ahmet Kumrulu, Nami Çaðan, Hukuku, 7. bs., Turhan
Kitabevi, Ankara, 1999. - Özyer, Mehmet Ali: Usul Kanunu Uygulamasý, Ýstanbul, HUD Yayýnlarý, 2001. - Ufuk, Mehmet Tahir: Kanunlarýnýn na Ýliþkin Hükümleri, ci Muhasebeciyle Diyalog, Sayý: 160, Aðustos 2001. - Usul Kanunu - Amme Alacaklarý Usulü Hakkýnda Kanun ------------------------------ - (1) Mehmet Tahir UFUK, Kanunlarýnýn na Ýliþkin Hükümleri, si ve Muhasebeciyle Diyalog, Sayý: 160, Aðustos 2001, s. 56. (2) Þerafettin Aksoy, Hukuku ve Türk Sistemi, Filiz Kitabevi, Ýstanbul, 1999, s. 122. (3) Salim Ateþ Oktar, Hukuku, Filiz Kitabevi, Ýstanbul, 2005 s. 107. (4) Mehmet Ali Özyer, Usul Kanunu Uygulamasý, Ýstanbul, HUD Yayýnlarý, 2001, s. 140. (5) Mualla Öncel, Ahmet Kumrulu, Nami Çaðan, Hukuku, 7. bs., Turhan Kitabevi, Ankara, 1999, a.g.e., s. 136. (6) DÞ. Ýçtihadý Birleþtirme Kurulu, E. 1969/6, K. 1970/13, 8.3.1979.Öncel, Kumrulu, Çaðan, a.g.e., s. 137. (7) Oktar, a.g.e., s. 110. (8) Oktar, a.g.e., s. 109. (9) Ufuk, a.g.m., s. 60.