K TAP. ZORUNLU GÖÇ LE YÜZLEfiMEK: Türkiye nin yerinden edilme



Benzer belgeler
3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

Ekip Yönetimi çin Araçlar 85. Ekip olarak karfl laflt m z en büyük meydan okuma: Ekip olarak en büyük gücümüz:

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

GÖRÜfiLER ÇOCUK ATATÜRK

RAN SLÂM CUMHUR YET ANKARA KÜLTÜR MÜSTEfiARLI I WEB S TES H ZMETE AÇILDI

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Yeniflemeyen Zarlar B:

Sayın Valim, Sayın Rektörlerimiz, Değerli Hocalarımız ve Öğrencilerimiz Ardahan Üniversitesi Değerli öğrenciler, YÖK Kültür Sanat Söyleşileri

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN.

6 MADDE VE ÖZELL KLER

Araştırma Notu 11/113

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

Çeviren: Dr. Almagül sina

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

Kuruluşumuz. Ocak 2011

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

DÜNYA EKONOMİK FORUMU KÜRESEL CİNSİYET AYRIMI RAPORU, Hazırlayanlar. Ricardo Hausmann, Harvard Üniversitesi

ÖZEL MOTORLU TAŞITLAR SÜRÜCÜ KURSLARI TOPLANTISI RAPORU

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İklim Değişikliği ile Mücadelede Medya Üstüne Düşeni Yapıyor mu?

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN "INSTITUT DU BOSPHORE YILLIK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

MÜSİAD Kadın Girişimciler Zirvesi. Kapanış Konuşması. 27 Mayıs İş Dünyamızın, STK'ların Değerli Bşk ve Temsilcileri,

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

Àëìàçáåê Àòàìáàåâ: "Ãåíïðîêóðàòóðà áîðåòñÿ ñ êîððóïöèåé, ðàçðóøàþùåé ãîñóäàðñòâî"

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir.

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

Dikkat! ABD Enerji de Yeni Oyun Kuruyor!

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

NTERNET ÇA I D NAM KLER

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

DE fi M. Do ada her fley de iflime u rar. A açlar de iflir. Hayvanlar de iflir. Eflyalar de iflir.

NİSAN 2013 SAYI:16 ŞEHİRLER ÇOCUKLARIMIZA GÖRE OLSUN

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

YAZARLAR HAKKINDA Alfabetik S rayla Yüksel Baykara ACAR Minhaç ÇEL K Bülent Ç ÇEKL Muharrem EKfi

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

TÜRKİYE DE HASTANEDE YATAN HASTALARIN AKILCI İLAÇ KULLANIMINA YÖNELİK BİLGİ VE DAVRANIŞLARINI DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI

Tema Sonu De erlendirme. erlendirme. A.3.1, B.3.13, B.3.31, C.3.5 kazan mlar. Temiz yaz lmam fl yaz l belgeler, 11 ders saati EL ELE, HEP B RL KTE

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

Türk Üniversite Mezunlar Birli i, Makedonya

難 民 認 定 申 請 書 Mültecilik Kabulü Başvuru formu

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

2. STANBUL ULUSLARARASI. R VA DÜfi KÖYÜ 28 TEMMUZ -1 A USTOS TFF R VA TES SLER

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Canpolat Pamay. Zonguldak n baflö retmeni

Günlük Kent Gazetesi 4/c'yi de kaldır!.. cümlelerine yer verildi. Basın açıklamasında özetle; Kamuda çalıştırlan

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

Amacımız Fark Yaratacak Makine Mühendisleri Yetiştirmek - OAIB Moment Expo

STRATEJ K V ZYON BELGES

Akreditasyon Çal malar nda Temel Problemler ve Organizasyonel Bazda Çözüm Önerileri

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir.

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

Oyunlar mdan s k lan okurlardan -e er varsa- özür dilerim.

ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m. Basit Kesirler

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman


Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ

ARAŞTIRMA PROJESİ NEDİR, NASIL HAZIRLANIR, NASIL UYGULANIR? Prof. Dr. Mehmet AY

Transkript:

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 19

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 20 ajanda K TAP ZORUNLU GÖÇ LE YÜZLEfiMEK: Türkiye de Yerinden Edilme Sonras Vatandafll n nflas Kitab n konusunu, Türkiye nin Do u ve Güneydo u Anadolu bölgelerinde, 1984-1999 y llar aras nda, binlerce köyün boflalt lmas ve yüz binlerce insan n yerinden edilmesi sonucu yaflanan zorunlu göç ve toplumsal sorun olarak görülen bu kavrama yönelik çözüm önerileri oluflturuyor. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakf (TESEV) Demokratikleflme Program kapsam nda, Dilek Kurban, Deniz Yükseker, Ayfle Betül Çelik, Turgay Ünalan, A.Tamer Aker taraf ndan oluflturulan TESEV Araflt rma ve zleme Grubu nun, Türkiye nin yerinden edilme sorununu sosyolojik, hukuksal, demografik, sosyal psikolojik ve siyasi boyutlar yla ele ald çal flmalar n sonuçlar bu kitapta anlat l yor. Dilek Kurban/Deniz Yükseker/ Ayfle Betül Çelik/ Turgay Ünalan/A.Tamer Aker TESEV Yay nlar / 299 sayfa Bas m Y l : 2006 BEN M KOMÜN ZM M Fransa daki Lutte Ouvrière in ( flçi Mücadelesi) önderlerinden olan ve en son 2002 y - l nda yap lan Cumhurbaflkanl seçimlerinde yüzde 5 in üstünde oy alan Arlette Laguiller, bu kitab nda ömrü boyunca u runa mücadele etti i komünizmi anlat yor. Laguiller e göre, bu dünyada komünizm kadar afla lanm fl, elefltirilmifl, iftiraya u ram fl baflka bir düflünce sistemi yoktur. Y llardan beri, komünizmin öldü ünü ilan eden onlarca kitap bas lmakta, bir o kadar da makale yay nlanmaktad r. Bu iddia için en kolay sar l nan bahane de, Stalin rejimi olmaktad r. Oysa Sovyetler Birli i ne komünist bir toplum, ne de komünist bir rejimdi. Kapitalizm ise çok daha önceleri do du u halde, hâlâ baflar l olabilmifl de ildir. nsanl n gelece i hâlâ komünizmdedir. Arlette Laguiller / Türkçesi: Can Utku 224 sayfa / 1. Bas m, Temmuz 2006 / Fiyat : 13 YTL. KARANLIK L fik LER/ Susurluk, fiemdinli ve Dan fltay Olaylar n n fiifresi Karanl k liflkiler, Türkiye nin temiz eller mücadelesi, Türkiye de terörün sona ermeme sebepleri, Derin Devlet, Jitem, Ergenekon ve Özel Harp Dairesi iliflkisi Tüm bunlar görevdeki bir savc n n her fleyini ortaya koyarak yazd Karanl k liflkiler Susurluk, fiemdinli ve Dan fltay Olaylar n n fiifresi isimli kitab nda okumak mümkün. Birey Yay nc l k taraf ndan yay nlanan ve büyük ilgi gören kitab n tart flmal yazar zmir Bay nd r Cumhuriyet Savc s Gültekin Avc, Yeni Aktüel de yay nlanan bir röportaj nda flunlar söylüyor: Demokratik bir ülkede suç iflleyen herkes yarg lanabilir. Avc ayr ca Türkiye de son y llarda yaflanan çeteleflme benzeri hukuk d fl olaylarla ilgili önemli aç klamalarda bulunuyor: Genelkurmay baflkanl baflbakanl a ba l. Türkiye Cumhuriyeti Baflbakan isterse, gerekli demokratik cesareti gösterebilirse suç iflleyen askerlerin görevden al nmas n isteyebilir. Ve Avc n n di er iddialar : Savc Ferhat Sar kaya tanr lar n gazab na u rad. ; Bu ülkenin savc lar askerlerin örgencileri de ildir. ; Cumhuriyet savc lar hiç kimseden emir beklemeden re sen harekete geçerler. Askeri savc lar ise ancak kuvvet komutan n n emriyle harekete geçebilirler. Gültekin Avc / Önsöz: Mehmet Altan Birey Yay nc l k / 224 sayfa / Fiyat : 5,90 YTL. 20

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 22 info Yenilikçi flirketler CEBIT te buluflacak Sektörlerinin yarat c ve yenilikçi flirketleri, inovatif ürün ve hizmetleri ile ilk kez CeBIT Biliflim Eurasia da bulufluyor. nsan yaflam nda olumlu yönde de iflikliklere neden olacak teknolojik yenilikleri içeren ürün ve hizmetler, flirketleri taraf ndan ilk kez 05-10 Eylül de TÜYAP ta gerçeklefltirilecek olan Ce- BIT Biliflim Eurasia Fuar n n novasyon Bölümü nde tan t lacak. Bölge de sergilenecek ürünlerin, mutlaka bilgi ve iletiflim teknolojileri kullan larak ortaya ç - kart lm fl olmas gerekiyor. fiarap, Bosch kalitesi ile bulufltu: Bosch Winecooler Bosch un 100 flifle kapasiteli Winecooler fiarap Dolab, flaraplar n uzun süre muhafaza edilebilmesi için gerekli en uygun ortam n yarat lmas n sa l - yor. Bosch Winecooler fiarap Dolab, özel kav oluflturan flarap eksperleri için oldu u kadar evinde misafirleriyle flarap içmeyi seven veya sadece iyi flarap içmekten hofllananlar için ideal bir seçenek sunuyor. Gümüfl-metalik çift izolasyonlu köfleli cam kap l Bosch Winecooler, dijital göstergeli elektronik s ayar yla +5 C ile +22 C aras nda flarap saklamak için ideal s cakl n sa lanmas na olanak veriyor. Geçmiflten bugüne sosyal güvenlik sistemi Tarih Vakf ve Emeklilik Gözetim Merkezi el ele vererek, Osmanl döneminden bu yana Türkiye de uygulanan sosyal güvenlik sistem ve politikalar n ele alan bir kitap haz rlad. Doç. Dr. Nadir Özbek imzas n tafl yan Cumhuriyet Türkiyesi nde Sosyal Güvenlik ve Sosyal Politikalar adl kitapta, sosyal güvenlik uygulamalar anlam nda dikkat çeken haber kupürleri, foto raflar, Yaflar Okuyan, Tevfik Cans z, Tuncay Teksöz, Ayfle Bu ra, Zafer Toprak gibi tan nm fl isimlerle yap lan söylefliler de yer al yor. Deloitte 2010 da Hava Tafl mac l raporunu yay mlad Hava tafl mac l n n yükselifli devam ediyor. Deloitte un 2010 da Hava Tafl mac l bafll kl raporunda, 2010 y l na kadar uçakla seyahat eden yolcu say s n n 2,3 milyar aflabilece i söyleniyor. Büyümede bafl Çin ve Hindistan çekecek. Ucuz havayolu flirketleri ise bir konsolidasyon sürecine girecek. Deloitte Türkiye nin ortaklar ndan Selçuk Ürkmez e göre, Türkiye de de h zla geliflen ucuz havayolu tafl mac l n parlak günler bekliyor. 22

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 24 info yaflam Bu çemberin içinde ifl var nternet ortam nda ifl çevresi edinme platformu olan cember.net, profesyonellerin yeni iletiflim biçimini oluflturuyor. 100 bine yak n üyeye ulaflan cember.net te, Mekteb-i Mülkiye Mezunlar Forumu da bulunuyor. Net üzerinde haberleflmek isteyen Mülkiye mezunlar, bu forumda bulufluyor. Cember.net in geliflmifl arama ve mesajlaflma fonksiyonlar sayesinde, üyelerin sektör, pozisyon, bölge, konu vb. gibi kriterlerde arama yapmalar ve seçtikleri kiflilere do rudan mesaj göndermeleri mümkün oluyor. Hükümet ve ifl dünyas n n liderleri Eylül de bir arada The Economist Intelligence Unit Baflkan Yrd. Daniel Thorniley. The Economist Conferences, Türk Hükümeti ile 15. Yuvarlak Masa Toplant s na ev sahipli i yapmaya haz rlan yor. 20 Eylül de Baflbakan Recep Tayyip Erdo an n da kat l m ile düzenlenecek olan The Economist Conferences 15. Yuvarlak Masa Toplant s nda hükümet yetkilileri ile ifl dünyas n n liderleri Türk ekonomisini masaya yat - racak ve küresel ekonomide Türkiye nin yeri tart fl lacak. Türk Liras n n artan bask alt nda ve Avrupa Birli i üyeli inin sallant da kalmas ile birlikte, yat r mc lar pazar n durulmas n bekledikleri için 2006 bir önlem y l olacak gibi görünüyor. Magnezyum eksikli i ölüme dahi yol aç yor Ça n tüketim al flkanl klar, vücuda en gerekli minerallerden birini tehlike s n r na geriletirken; günlük hayatta flikayet edilen birçok rahats zl k ve hastal k vücutta magnezyum eksikli inden kaynaklan yor. Vücudun gereken magnezyumu günlük besin ve içilen su ile karfl lamas gerekirken, tar mda hormon kullan m n n yayg nlaflmas, fast food tarz beslenme al flkanl ve içme suyu olarak sert sular n tercih edilmemesi, al nan magnezyum miktar n n gün geçtikçe azalmas na ve tehlikeli s n ra gerilemesine yol aç yor. Ana sanayi gelifliyor, kal p sektörü büyüyor Son y llarda ana sanayide yaflanan geliflmeler, artan ihracat rakamlar, otomotiv ile beyaz eflya sektörlerinde baflar l geçen bir y l ve yurt d fl ndaki keyifli rekabet, Türk kal p sektörünü atefllemifl durumda. Geçti imiz sene 2 milyar 800 milyon Dolar civar nda ciroya ulaflan, son 10 sene içerisinde büyük baflar lar elde eden ve geçen sene yüzde 22 oran nda büyüme kaydeden ülkemiz, dünyadaki pazar pay n daha da art rman n yollar n ar yor. hlas Fuar taraf ndan 31 A ustos-03 Eylül 2006 tarihleri aras nda stanbul Dünya Ticaret Merkezi Yeni Fuar Alan nda ikincisi düzenlenecek fuarda, Türk kal p sektörü yeniden gövde gösterisi yapmaya haz rlan yor. Gelece in uça Boeing 787 Dreamliner 420 siparifl ald Boeing in, verimlili i esas alarak yepyeni bir teknolojiyle tasarlad 787 Dreamliner modeli, 32 havayolu flirketinden, 377 si kesin ald toplam 420 sipariflle, flirket tarihinin en baflar l modeli oldu. May s ay nda stanbul da tan t m yap lan 787, son olarak ngiliz Monarch Havayollar ndan toplam 6 adet siparifl ald. fiirketin ayr ca 4 adet 787-8 opsiyon hakk da bulundurdu u 916 milyon dolarl k siparifli kapsam nda ilk teslimat 2010 y l nda yap lacak. Boeing 787 Dreamliner, 2004 y l ndaki lansman ndan bugüne ald siparifllerinin toplam de eri ise 59 milyar dolar buluyor. Yeni model 3 boyda üretilecek ve saatte bin 41 kilometre h z yapacak! Prof. Dr. Cankat Tulunay. Sponsorluk Konferans bu y l Süreklilik üzerine Türkiye bilimsel a r envanterine kavufltu Klinik Farmakoloji Derne i, Türkiye nin en kapsaml Bilimsel A r Envanteri ni ç kartt. Türkiye nin 7 bölgesinde 4 bin kiflinin kat l m ile gerçeklefltirilen araflt rma sonuçlar n de erlendiren Dernek Baflkan Prof. Dr. Tulunay, Türkiye nin yüzde 69 unun, yani yaklafl k 48 milyon kiflinin a r yla yaflad n ve bunlar n büyük k sm n n kad nlar oldu unu aç klad. Di er çarp c sonuçlar flöyle: Türkiye de en çok yaflanan a r çeflidi bafl a r s, Do u Anadolu en çok a r çeken bölge, yaflland kça ve gelir seviyesi düfltükçe a r lar kroniklefliyor, kentli ve genç insanlar akut a r lardan muzdarip, en s k kullan lan a r kesici ise Aspirin A r yaflayanlar n yüzde 58 i de a r s n n nedenini bilmiyor. 5. Uluslararas Sponsorluk Konferans Sponsorluk 2006 -Süreklilik, Do ufl Grubu nun katk lar yla 20-21-22 Eylül de gerçekleflecek. Kandilli Adile Sultan Saray ndaki konferansa Mustafa Koç, Suzan Sabanc Dinçer, Ferit fiahenk, Tufan Darbaz ve Galip Yorganc o lu gibi Türk ifl dünyas n n önemli isimleri kat lacak. Arya Sponsorluk ve letiflim Dan flmanl taraf ndan düzenlenen Uluslararas Sponsorluk Konferanslar n n bu y lki temas da Süreklilik olarak belirlendi. Üç gün boyunca Türkiye ve yurtd fl ndan 30 u aflk n konuflmac n n kat l m yla gerçekleflecek konferansta, ayr ca workshop, panel ve özel etkinlikler yer alacak. Konferans, Türkiye de sponsorluk konusunda gerçekleflen ilk ve en kapsaml organizasyon olma özelli ini tafl yor. 24 25

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 26 yorum yorum Savafl ve bar fl n dönüflümü Savafl ve bar fl hakk ndaki hukuki anlay fllar, birçok fley gibi, zaman içinde evrim geçirir ve geçiriyor. Yaz : Prof. Dr. Cemil Oktay* Sosyal ve siyasi bir olgu olan savafl ve bar fl n sadece cereyan biçiminin de il, hakk ndaki görüfllerin de de iflti i görülüyor. Bu da çok do al. Çünkü, savafllar n aktörleri olan toplumlar, o toplumlar n siyasi örgütlenme biçimleri ve yerleflik zihniyetleri temelden de ifliyor. Dolay s yla savafl da bar fl da aktörleri olan toplumlar n bir bak ma aynas gibi düflünmek gerekiyor. Nitekim, 17. yüzy l ortalar ndan günümüze kadar geçen sürede ki modern siyasi sistemlerin geliflip serpildikleri bir dönemdir- savafl ve bar fl üstüne gelifltirilen görüfllerde oldukça köklü say labilecek de iflimler meydana geldi. Modern zamanlar n uluslararas düzen temeli, ilahiyatç anlay fl üzerine kurulu hakl savafl sav n n yads nmas na dayan r. 1648 Vestfalya Bar fl na kadar, bellum justum düflüncesi yayg n ve yerleflik bir anlay fl yans t yordu. Dini soluktan kaynaklanan bu tan mlama, Vestfalya dan itibaren, daha laik ve dünyevi bir içerik kazand. Uluslararas siyasetin do al uzant s savafl olgusunun ussal bir süreç olarak tahlil edilebilmesi bu köklü dönüflüm sayesinde mümkün oldu. 1648 öncesinde bar fl, ilahi bir bar flt. Yeryüzü tanr n n eviydi ve bu evin düzeninden Kilise sorumluydu. slam co rafyas aç s ndan durum farkl de- ildi. Bilindi i gibi, slam da kendi alan n Dar ül slam diye tan ml yor ve bu tan m, ayn zamanda bar fl co rafyas n iflaret ediyordu. Daha önceki dönemlerde, özellikle çok tanr l dinlerin Akdeniz co rafyas nda hakim oldu u zamanlarda Pax Romana, Roma n n tüm toplumlara askeri gücü ve hukuk disipliniyle dayatt bir bar fl olmufltu. Savafl, Roma n n siyasi egemenlik anlay fl nda mutlak zaferi hedefleyen bir giriflimdi. Bu sayede tek tarafl koflullarla benimsetilen bir ba- r fl düzeni kurulabiliyordu. Pax Romana, dayat lan bir bar fl olarak do du ve hep öyle kald. Montesquieu nün Kartac larla Romal lar, savafla verdikleri anlam çerçevesinde karfl laflt ran flu tespiti, Roma Bar fl kadar, Roma n n savafl telakkisini de isabetle tan mlar: Romal lar n h rs gururlar ndan kaynaklan yordu; Kartacal lar n ise tamahkârl klar ndan. Romal lar hükmetmenin peflindeydiler. Kartacal lar ise daha fazla mala ve mülke sahip olman n. Bu yüzdendir ki, Kartacal lar Romal larla yapt klar savafllarda hep maliyet hesaplar yla oyaland lar. Her savafl götürüleri ve getirileriyle de- erlendirdiler. Bu nedende olsa gerek, taraf olduklar savafllar yürekten sevmediler/sevemediler. Romal lar aç s ndan gururlar n n muhasebesi söz konusu dahi edilemezdi. Mutlak zafer ve Kartaca üzerinde tam hakimiyet, hep as l kayg lar oldu. Ancak bu takdirde gururlar tam tatmin edilmifl oluyordu. Roma n n bar fl ve savafla dair anlay fl n n önce Do u Roma ya onu izleyerek, klasik dönemleri göz önünde bulundurulursa, Osmanl mparatorlu u na kadar sürdü ü söylenebilir. Pax Ottomana, genel hatlar yla Do u Roma bar fl anlay fl n n devam gibidir. Avrupa co rafyas nda Vestfalya y izleyen dönemlerde bar fl n ad güçler dengesi kavram na özdefltir. Güçler dengesi sürdükçe bar fl da vard r. Dahas güçler dengesi, bar fl n sine qua non kofluludur. 1713 tarihli Utrech Anlaflmas yla da hukuk metinlerine girmifltir. Bilindi i gibi, bu anlaflma, Avrupa güçler dengesine at f yaparak öngördü ü bar fl maddelerini meflrulaflt r yordu ve bu yönüyle tarihte bir ilki oluflturmaktayd. Avrupa güçler dengesinin en duyarl izleyicisi Birleflik Krall k olmufltur. Emperyal bar fl n mevhum-u muhalifi olarak güçler dengesi, ço- ulcu nitelikte karfl l kl oydaflmaya dayal bir bar fl niteli indedir. Sistemin mant na göre her devlet bir justus hostis dir. Yani hukuki planda savafla taraf olma özelli i vard r. Savafl bafllatma hakk - na sahip her devleti, fiilî olarak s n rland ran zemin de güçler dengesidir. Sistem, önce 1914 de, onu izleyerek 1939 da iki kez baflar s zl a u rayarak çöktü. Arada Frans z htilali ni takiben ortaya ç kan ve 25 y l süren genel savafl halini (Koalisyon Savafllar ) de unutmamak gerekir. Askeri hedeflerle vaki kay p ve y k mlar aras ndaki giderek artan orans zl k dolay s yla sistem as l çöküntüyü 2. Dünya Savafl ile tan d. Nitekim bu evrede jus in bello (savafl hukuku) siyaseti tasfiye oldu. Geleneksel savafl alan, fikir ve araç olarak gündemden düfltü. Savafl, tüm sahalar (hava, deniz, kent, k r) kaplad ; siyasetin ve etik anlay fl n d - fl na taflt. Bu andan itibaren savafllar herhangi bir siyasetin uzant s olarak görmek olanaks zd r. Art k savafl, siyasetin kullanabilece i bir araç de il. Nitekim 1945 de Birleflmifl Milletler Anlaflmas ile birlikte hukuk d fl ilan edildi. Dahas, hukukun reddi anlam - na geldi. Savafl, bu yeni dönemde suçtur ve sorumlular n n yarg lanmas n ve cezai yapt r m gerektirir. 51. maddeye göre fliddet kullan m ancak Güvenlik Kurulu karar ile olanakl d r. 2. Dünya Savafl n n ulaflt yo un fliddet, savafl hakk ndaki kanaatleri iflte bu noktaya kadar getirmifltir. 1648 lerde dinsel de erlerin yerine, önce devletlerin hukuku geçmiflti; bu sonuncunun yerini de 1945 lerden itibaren insan haklar na yönelik de er sisteminin ald görülüyor. Bugün küresel savafl, ulus sonras (post-national) nitelikler tafl yor. Örne in devletten devlete savafl nedeni olarak toprak talebi art k pek yoktur. Onun yerini daha çok baz yeni siyasi talepler alm flt r. Savafllar, küresellik, kozmopolit ahlakç l k, insan haklar na at f yapan ideolojiler ve emperyalist ç karlardan oluflan bir söylemle meflrulaflt r l yor. Öne ç kar lan emperyalist hedefler de il, bu türden hedefleri perdeleyen insani hedefler gibi görünüyor. Günümüzde t pk 1648 öncesi gibi, fakat yeni ve dünyevi bir din söz konusudur. Bu yeni dinin kilisesi demokrasi, mezhebi ise serbest piyasad r. * Maltepe Üniversitesi Uluslararas liflkiler ve AB Bölüm Baflkan 26 27

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 28 söylefli söylefli Katastrof luktan, PR Duayenli i ne uzanan bir öykü; M. Alâeddin Asna 1972 y l nda Türkiye Halkla liflkiler Derne i ni kuran Duayen M. Alâeddin Asna ile 36 y la s d rd halkla iliflkiler e itmenli i mesle ini, PR c l, iletiflim kurman n s rlar n ve emeklilik düfllerini konufltuk letiflimin sizin lügat n zdaki anlam nedir? letiflimin benim lügat mda iki anlam var: söylenenleri iyi alg lamak ve karfl s ndakinin iyi alg layaca fleyler söylemek. Bu ikisini yaparsan z iletiflim sa l kl olur. Sizin bir konuyu iyi anlatman z yetmez; karfl n zdakinin de alg lamas laz m ki iletiflim baflar l olsun. Türkler sizce iletiflim kurabi- Yaz : lknur Akgül Ard ç Foto: Emrah Do an liyor mu? Ço umuzun s kça yapt - iletiflim kazalar neler? Bizim hayat m z iletiflim kazas Türkler iletiflimi bilmez ki! Türklerde iletiflim diye bir kavram yok! Çünkü herkes kendi kafas ndan geçenleri önemsiyor. Ulus olarak konuflulanlar n sadece bizim kafam zdan geçenler oldu unu san yoruz. Halbuki kesin karfl m zdaki baflka bir fley söylüyordur; ama biz oraya takm fl zd r. Di er yandan biz, dilimizi de iyi kullanmay z. Zaten dilimizi gittikçe 500 kelimeye kadar indirdik; ki Türkçe oldukça zengin bir dildir. Bunun farkl sorumlular var: biri de Nurullah Ataç. Arapça y kald r yorum, Türkçe yi Öz Türkçe haline getirece- im derken, bir kuflak, baflka bir kufla anlamaz oldu. Sonras nda gelen kuflaklar ise bakt lar ki bu dilden hiçbir fley anlafl lm yor, -bu kuflaklar aras nda ben de, Bülent Ecevit te var z- eski kelimelerin yeniden monte edil- mesi süreci bafllad. fiimdiki kuflak ise hangisini ö renece ini flafl rd için flu an eski ve yeni Türkçe aras bir dilimiz var! Dolay s yla, biz zaten kafam zda baflka kavramlar oldu u için anlamaya aç k de ilken, bir de yanl fl dil kulland m z için sonuç flu ki: Türkler iletiflimi beceremiyor! Herkes konuflurken kendini dünyan n merkezi zannediyor ve en önemli adam kendisi oldu u için karfl s ndakinin de onu anlamaya mecbur oldu unu düflünüyor. Ve anlamad klar zaman neredeyse k z yor; çünkü kendisi anlatam yor! Türkiye de kaç tip insan var? Anlaflmas en zor insanlar hangi tiplerden ç k yor? Türkiye deki ço unluk; her fleyi bilenler En zor iletiflim de bunlarla kuruluyor! Bir de çok fley bildi i halde mütevaz dedi imiz, hâlâ ö renme gayreti içinde olanlar var. Bu tip insanlar kendilerini ortaya ç karmaya da utan yorlar; çünkü anlafl l rlarsa afla lan rlar Dolay s yla her fleyi bilenler ço unluk, dinlemeyi bilenler ise az nl kta! Halkla iliflkiler mesle i, Yass ada Duruflmalar ile geliflti! Türkiye de PR kavram n n geliflimi geç mi oldu? Daha do rusu flu an sizce geliflmifl durumda m? Avrupa ya bakarsan z geliflmifl durumda! Bizim halkla iliflkiler uzmanlar m z ve firmalar m z k yaslay nca onlardan daha üstün. Amerikal lar bizden bu konuda daha iyi ama! A.B.D. de halkla iliflkilercilerin ilk maafl al fl 1917 lere denk gelir. John D. Rockefeller Jr. nin halkla iliflkilercisi eski gazeteci Ivy Lee, o zamanlar 1000 USD maafl al yordu. Zaman n sadece 250 USD kazanan gazetecileri meslek de ifltirdi i için ona çok k zd - lar ve Poison Ivy ad n takt lar. Meslek olarak uygulan fl ise 1950 leri bulur! Türkiye de de halkla iliflkiler kavram 1960 lardan sonra, DPT ile do du. DPT, ilk kez planl kalk nma fikri do duktan sonra, halk n her konuda düflünce ve deste ini alabilmek amac yla, halkla iliflkiler çal flmas bafllatt. Ülkemizde araflt rma kökenli olan bu kavram, D fl flleri ve Milli Savunma (Genel Kurmay) da, Temsil Bürolar ile bafllad. Öncelikli amaç kamuoyunu bilgilendirme idi. Halkla iliflkilerin geliflmesinde etkin rol oynayan olay ise 27 May s tan sonra, Yass ada Duruflmalar d r. Orada bir bas n bürosu kurulmufltu ve tüm bilgiler d flar buradan veriliyordu. Askerler o s ralar bas na bilgi verme tecrübesini kazand. D fl flleri, Enformasyon Daire Baflkanl kanal yla uluslar aras iliflkilerden kamuoyunu bilgilendirmek istedi. 1960-70 y llar aras Türkiye de halkla iliflkilerin emekleme y llar d r. Yani bu alanda 30 y l kadar bir geçmifle sahibiz. letiflim fakültelerin kurulmas da sektöre katk da bulundu. Ülkemiz, halkla iliflkilerin bir yönetim fonksiyonu oldu u anlafl ld ndan beri bu konuda Avrupa dan daha ileride! PR bir sanat olarak gördü ünüzü söylemiflsiniz. Bunu iletiflimin bafll bafl na bir sanat olmas fleklinde aç klayabilir miyiz? Tabi ki. letiflim olgusunu baflar ya ulaflt rabilmenin 2 yolu var: düflündü ünüzü iyi ifade edebilmek ve karfl n zdakinin iyi alg layabilmesini sa lamak. Bir fleyin iyi yap lmas sanatt r! Dolay - s yla iletiflim, sanat n baz kollar yla da (resim, tiyatro, mim, müzik vs.) sa lamlaflt r l rsa, o zaman sanat a rl kazan r. Bu yüzden iletiflimi sanattan fazla ay rmamak laz m. Amerika da bu mesle in ilk tan m yap l rken uygulamal sanat ifadesi kullan l rd. Yani, sanat n uygulanmas gerekeni Sizin hiç iletiflim yanl fllar n z veya t kan kl klar n z oldu mu? Ömrüm, iletiflim yanl fl yapmamaya çal flmakla geçti. Art k ihtiyarlad m için san r m (gülüflüyoruz) son 5 y ld r buna bofl verdim. fiimdi ise benim kadar iletiflim yanl fl yapan yok! Art k ö rencilerimin ve insanlar n beni anlamas n bekliyorum. Türkiye de en baflar l buldu unuz PR c lar kimler? Merhum brahim Çaml, Ahmet Ramazano lu, Sibel Asna ve Ali Saydam. 28 29

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 30 söylefli söylefli M. ALÂEDD N ASNA K MD R? 1940 stanbul do umlu. Ankara Atatürk Lisesi nden mezun oldu. 1957 y l nda Mülkiye ye girdi. 1961 de Mali fiube den mezun oldu. Ayn y l kurulan DPT nin Tan t m fiubesi (Halkla liflkiler Bölümü) ne girdi. Askerli i s ras nda Milli Savunma Bakanl Bas n ve Halkla liflkiler Daire Baflkanl - nda görev ald. Mülkiye den mezun olunca, 1964 y l nda Amerika ya, Michigan Devlet Üniversitesi ne gitti. 2 y l halkla iliflkiler ve iletiflim konusunda master yapt. Ard ndan tekrar DPT ye döndü. DPT de çal fl rken efl zamanl olarak, yeni kurulan Nüfus Planlamas Müdürlü ü nde Tan tma fiubesi Müdürlü ü görevini üstlendi. Türkiye ye planl aile kavram n yerlefltirmek için çal flmalarda bulundu. 1960-70 aras nda TRT Radyosu nda Suat Tafler le birlikte fliir program ; yine TRT de her hafta dünyadan bir siyasetçinin konuk edildi i Haftan n Portresi adl program yapt. Bu programlardan birinde, M - s r Cumhurbaflkan Cemal Abdülnas r konuk etti i için hakk nda tahkikat yap ld. Çünkü o s ralarda Türk Hükümeti ile M s r n siyasi iliflkileri ask ya al nm flt 1970 y l nda Koç Holding in Halkla liflkiler Müdürü oldu. 7 y l kadar çal flt ktan sonra Türkiye nin ilk halkla iliflkiler ve dan flmanl k firmas olan A&B Halkla liflkiler i kurdu. 16 sene çal flt ktan sonra firmay efli Sibel Asna ya devretti. A.Ü. letiflim Fakültesi ve.ü. letiflim Fakültesi nde dersler verdi. 1990 y l nda ise d flar dan ders verdi i M.Ü. letiflim Fakültesi kadrosuna kat ld. Burada Doçent Profesör unvan - n ald. 2001-2005 tarihleri aras nda M.Ü. letiflim Fakültesi Dekanl görevini yürüttü. fiimdilerde ise M.Ü. letiflim Fakültesi Halkla letiflim Bölümü nde Ö retim Üyeli i yap yor. Asna n n halkla iliflkiler, kiflisel iletiflim ve gazetecilik konular nda yazd 10 kitab bulunuyor. Betül Mardin le aran z nas l? Kendisini nas l tan mlars n z? Betül le çok sevifliriz. fiayet stanbul Efendisi laf kad nlar için de kullan l rsa, o dur Betül Mardin gerçekten! Ailesi güzel sanatlar ve siyaset ile iç içe idi. Efli Haldun Dormen in de kazand rd çevre ile kendisini oldukça rafine etmifl bir insand r. Verdi- iniz iflin en iyisini yapar; bu ayakkab boyac l olsa bile Kamuoyunda bir aralar patlak veren bas n-halkla iliflkiler firmalar aras ndaki masum rüflvet al flverifli ; yani hediyeler konusunda görüfl belirtmiflsiniz. Yurt d fl ndaki PR firmalar ayn politikay izlemiyorsa, kimden ç kt bu gelenek? Gazetecilerin bir k sm - n n bu konuda gösterdi i fütursuzluk sizce halkla iliflkiler firmalar - n n hatas m? nsanlar hediye almay ve vermeyi sever! nsan mutlu etmek hofl bir fley! Hediye verme gelene i her meslek grubunda var. Bunu rüflvet olarak nitelendirirseniz, insanlar aras güzel iliflkilerin bir vesilesini ortadan kald - r rs n z. Bas n camias nda firmalar taraf ndan verilen hediyeler için küçük çapl rüflvet nitelendirmesi vard r yaln z! flte bu noktada bir s n r olmas gereklili i ortaya ç k yor zaten! Bundan birkaç sene evvel gazete binalar n arkas nda hediye y nlar olurdu. Yaln z bu hediyeler PR c lar d fl nda, farkl kurumlardan da gelirdi. Sonralar az hediye alanlar, çok hediye alanlar ihbar etmeye bafllay nca, herkes kendine çekidüzen vermek zorunda kald. fiimdi ucuz oldu u sürece, verilen hediyeler rüflvetten say lm yor. Ö rencilerinizle aran z nas l? Bir iletiflim duayeni olman z kuflak fark n ortadan kald rman za yard mc oluyor mu? Kuflak fark m z yok! Bunun sebebi de san r m benim, ö rencilerimin özel hayat ile yak ndan ilgilenmem Ö retmen-ö renciden ziyade, bir dostluk iliflkisi içindeyiz. Anadolu ya seyahatlerimde yafl ma yak n olan eski ö rencilerimle karfl lafl yorum ki biz onlarla derslerimizi kahvelerde yapard k! Veya Ada ya gidip gezer, tavla oynar, ayn anda da ders ifllerdik. Böyle yap lan derslerin ne derece etkili oldu unu, kendi hocalar mdan biliyorum. Örne- in ben ve arkadafllar m Sadun Aren i hiç unutamay z ve Mülkiyeliler ile her bir araya geliflimizde yad ederiz! Arif Payasl o lu, Bahri Savc ve Bedri Gürsoy u da öyle Çok pozitif ve güler yüzlüsünüz. Bu genel olarak mizac n zda m var; yoksa mesle inizin katk s m? Ben iletiflimi çok seviyorum; buna fiziki iletiflim de dahil! nsanlar n söylediklerine gülerim, ben de flaka yapar m; hatta bazen flakalar m yanl fl anlafl l r ve kavga ç kt da olur! Ama beden dilini ve insanlar severim. Benim için onun kim oldu u da önemli de- ildir. Yine de size tezat gelecek bir fley söyleyece im: ayn zamanda çok asosyalim nsanlar n içine girmekten hiç hofllanmam. Tatilden döndü- ümde kendi kendime dedim ki: Yahu senin tatilde ne iflin var, ev ne güzel bak! Okuyorsun, yazd klar n bilgisayara geçiriyorsun; tek bafl na oh ne güzel Telefonlara bile bakmam. Bu ne perhiz, ne lahana turflusu de il mi? Marmara Üniversitesi letiflim Fakültesi Dekanl görevinizden yeni ayr ld n z. Bundan sonras için planlar n z neler? 3 adet yar m kalan kitab m var. Ancak konular iletiflim ile ilgili de il; roman, an ve hikaye kitaplar Dekanl - m s ras nda kitaplar ma el süremedim; onlar tamamlamak istiyorum. fiu dizeler size ne ifade ediyor? Bir gök delinir en beyaz saatinde akflamlar n dört yerinden delinir sars larak üflür çocuk. Deniz a lamas n ö renmemifltir çocuk gülmesini bakarlar birbirlerine flaflk n susar deniz. Büyük sarhofllu u ile iner gece kalkar çocuk-toplar denizi ve gözlerini yaln zl n s rt na vurur gider biter mutluluk. Nereden buldunuz bunu? (gülüyor) Benim, Çocuk adl fliirim. 1974 ta bas lan Sandaldaki Adam kitab mdan. Alman Kültür Atafleli- i nden ödül alm flt! Pek çok fliirim M. Alâeddin Asna n n ödüllü fliir kitab ; Sandaldaki Adam. var ama uzun süredir yazm yorum. Küçükken okulda bana fliir okuturlard hep. Ankara da liseleraras fliir yar flmas nda 5 sene birinci oldum. Baz lar na ortaokulda okurken kat lm flt m üstelik. Babam ve dedem fliiri çok severdi. Öyle ki, dedem çocuklar n n ad n Tevfik Fikret, fiinasi, Nam k Kemal ve Muazzez Fitnat koymufltu. Babam sayesinde Dîvan Edebiyat ile büyüdüm. Yaflar Nabi Varl k dergisinde 20 sene kadar fliir ve yaz lar m yay nlad. Ayr ca Türk Dili ve Yeditepe de de yazd m. Mülkiye sizin için ne ifade ediyor? Mülkiyelilerin birliktelik ruhunu ben baflka hiçbir fakültede görmüyorum. Bizim camiada herkes kendi s n - f n çok be enir. Ben, 1961 Mülkiye mezunuyum. Bizim s n f m z o kadar iyiydi ki, aram zdan 4 bakan, 10 milletvekili, 25 büyükelçi, 40 vali ve 5 profesör ç kt. Mezun olal 45 sene oldu; ancak hâlâ arkadafllar m zla bir araya geldi imizde kendimizi okuldaki yaflta hissediyoruz. Vali veya büyükelçi olan arkadafllar ma el flakas yap nca çocuklar m flafl r yor. Devlet idare eden adamlar, bir araya gelince hâlâ 61 s n f ndaym fl gibi davran yorlar. Hepimizin okul döneminden kalma lakaplar vard r. Benim telefon defterimde tüm arkadafllar m n ad, lakaplar n n bafl harflerine göre yaz l - d r. Örne in Kufl Alpay A da de- il, K harfinde yer al r. Bana da katastrof ad n takm fllard. Anlam felaket demek imifl. Okul s ralar nda ayn zamanda gazetecilik yapt m. Derslere fazla giremezdim. Ancak s - navlara çok çal fl rd m. Di er arkadafllar m çal fl rken ise ben zaten çal fl p geldi im için can m s k l r, herkese sululuk yapard m. Günün birinde Maksi Engin dayanamay p; Ulan bela m s n sen? diye ç k fl nca, baflka bir arkadafl m z Bela deme ona! Züppedir bu; Frenkçe bilir. Katastrof o! dedi. Ad m z katastrof kald böylece 30 31

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 32 politika politika Tart flman n ad na seçim sistemi dense de, asl nda bu tart flmalar n oda, seçim yasas ndaki oy de erlendirme sistemidir. Seçimden önce ve seçimden sonra muhalefet partileri al nan oy oran yla meclise giren milletvekili oran aras ndaki adaletsizli e vurgu yaparlar. ktidar partileri ise istikrar ihtiyac na vurgu yaparak mevcut sistemi savunurlar. Bu tart flman n ekseni temsilde adalet ile yönetimde istikrar kavramlar d r. Bu elbette önemli bir tart flmad r ve temsilde adaletin çok zedelendi i durumlarda çok partili düzen sars nt lar geçirmifltir. 1950-1954 ve 1957 seçimleri ile 1987 seçimi bunun geçmiflteki tipik örnekleridir. Önemli oranda temsilsiz oy var; Kürtler Meclis te yok! çinde yaflad m z 3 Kas m 2002 seçimleri dönemi de mecliste kuvvetli temsilin istikrara yetmedi inin yeni Seçim sistemi ve bir örne ini sergilemektedir. Oylar n yüzde 34 ünü alan parti milletvekillerinin yüzde 66 s n, yüzde 19 unu alan ülkenin bütünlü ü Türkiye seçim sath- mailine (e ik düzlemine) girmifl bulunuyor. Bu da seçim sistemi üzerindeki tart flmalar yavafl yavafl alevlendiriyor. 1945 te çok partili yaflama geçifl karar n n smet Pafla taraf ndan ilan ndan beri, hiçbir seçim yoktur ki, öncesinde ve sonras nda, seçim sistemi tart fl lmas n. Yaz : Hüseyin Ergün parti ise yüzde 32,4 ünü ç karm flt r. Geçerli oylar n yüzde 46 s ise temsil edilememifltir. Bu a r adaletsizlikten beklenen istikrar ç kmam flt r. Tam tersine 2 Kas m 2002 den beri her geçen gün istikrars zl k tohumlar n daha fazla yeflertmifltir. çinde bulundu umuz seçim e ik düzleminde, temsilde adalet/yönetimde istikrar tart flmas eski seçimlerdeki tart flmalardan farkl bir içerik kazanm fl bulunmaktad r. Çünkü temsilde adaletle Türkiye nin bütünlü ü aras nda do ru orant l bir iliflki ortaya ç km flt r. fiöyle ki, Kürt kimli ini temsil eden partiler (HADEP, DEHAP..) bun- dan önce girdikleri seçimlerde yüzde 5 civar nda oy alm fllar ve yüzde 10 baraj dolay s yla meclise girememifllerdir. ttifaklar yoluyla meclise tafl - nan Kürt kimli inin temsilcileri ile listesinden seçildikleri partiler aras nda devaml sorunlar ç km fl ve beklenen fayda elde edilememifltir. Kürt sorununun ulaflt bugünkü aflamada, Kürt kimli ini temsil eden parti veya partilerin, kendi kimlikleri ile mecliste temsil edilmelerinde, ülke bütünlü ü bak m ndan, say lamayacak kadar çok yarar vard r. 1973 seçimlerinden itibaren dinci partilerin Meclis e kendi kimlikleri ile girmeleri ve giderek iktidar olmalar ne kadar ola ansa, Kürt partilerinin meclise girmeleri ve zaman zaman iktidar orta olmalar da o kadar ola and r ve demokrasimizin olgunlaflmas bak m ndan gereklidir. Bölücülü ü engellemek için herkese temsil edilme hakk verilmeli! Elbette her fley ya dan k l çeker gibi sorunsuz olmayacakt r. Meclise Kürt kimlikleri ile girenlerden bir k sm afl r l klar yapacaklard r. Refah Partisi örne inde bunu s k s k yaflad k. Rejim bunlara katland ve afl r l klar genifl ölçüde törpülendi. Kürtlerin kendi kimlikleri ile meclise girmeleri halinde de böyle bir süreç yaflanacak; ama Kürt halk, mecliste temsilin verdi i tatmin duygusuyla, bölücü söylem ve ak mlardan uzaklaflacakt r. Dolay s yla temsilde adalet, önümüzdeki genel seçimlerde, bundan önceki seçimlerdekiyle karfl laflt r lamayacak kadar önem kazanm flt r. Çok partili yaflamda temsilde adalet/ yönetimde istikrar ilkesinin iflleyifli Sözün buras nda, temsilde adalet ile yönetimde istikrar aras ndaki iliflkiyi daha önceki seçimler üzerinden giderek irdelemekte yarar görüyorum. 1950-54 ve 57 seçimlerinde iktidar (DP) ve ana muhalefet (CHP) partilerinin ald klar oy oranlar ve bunlar n meclise yans mas flöyledir: 1950 seçimi: oylar n yüzde 52,7 sini alan DP milletvekillerinin yüzde 85,2 sini; (487 MV nin 415 i) oylar n yüzde 39,4 ünü alan CHP milletvekillerinin yüzde 14,2 sini (487 MV nin 69 u) ç karm flt r. 1954 seçiminde durum flöyledir: DP nin oy oran yüzde 57,6; meclisteki temsil oran yüzde 92,8; (541 MV nin 502 si) CHP nin oy oran yüzde 35,4 meclisteki temsil oran yüzde 5,7 (541 MV nin 31 i). 1957 seçiminde ise DP oylar n yüzde 47,9 unu alarak mecliste yüzde 69,6 (610 MV nin 424 ü) oran nda, CHP ise yüzde 41,1 oy alarak mecliste yüzde 29,2 (610 MV nin 178 i) oran nda temsil elde etti. ktidar partisi ile muhalefet aras ndaki bu temsil uçurumu istikrar de il, memleket için kutuplaflma ve iktidar için de 1960 darbesiyle sonuçlanan felaketi getirdi. 1965 seçimleri T P e yarad! 1950 den beri hem temsilde adaleti eksiksiz sa layan hem de istikrar getiren en anlaml seçim 1965 seçimidir. Düz ayna sistemi ile yap lan bu seçimde seçime giren her parti, yurt çap nda ald oy ölçüsünde parlamentoda temsil edilmifltir. Buna ra men bu seçimden tek parti iktidar ç km fl ve dönem boyunca ülkeyi istikrar içinde yönetmifltir. Bu seçimin bir özelli i de ilk kez meclise düzeni de ifltirmek isteyen bir partinin, Türkiye flçi Partisi nin (T P) 15 milletvekili ile girmesi ve grup kurarak sistem karfl t düflünceleri meclise tafl mas - d r. (O zaman 10 milletvekili ile grup kurulabiliyordu. Sonra grup kurmak 32 33

19-35 mülkiye 8/18/07 12:19 PM Page 34 politika politika Seçim sisteminde neler de iflebilir? Seçim sistemi konusunun oy de erlendirme sistemi ötesinde de ele al nmas gerekir. Buna göre: 1. Seçim çevreleri, (merkezi yönetsel bölünme esas na dayand için) oy say s ndan kopmufltur. 10 bin oyla seçilen milletvekili de 100 bin oyla seçilen milletvekili de sistemin ürünüdür. O nedenle, (iktidar n bir yönetim reformu yapmak istemedi i ç kard yasalardan anlafl ld na göre) seçim çevresi ile yönetim birimi iliflkisi kopar lmal, seçim çevreleri nüfus esas na göre belirlenmelidir. 7-10 milletvekili ç kacak flekilde seçim çevreleri yeniden düzenlenmelidir. 2. Partiler seçimde güç birli i yapabilmelidir. Bu, partilerin seçime ortak bir liste ile girmesi fleklinde de, oy de erlendirmesi s ras nda güç birli i yapacaklar n ilan etmifl partilerin oylar n n birlefltirilmesi suretiyle de olabilmelidir. 3. Yerel veya ulusal bir genel seçimde oylar n yüzde 1 ini (bu yaklafl k 500 bin oy demektir) ve daha fazlas n alm fl olan partilere, ald klar oy oran na göre hazine yard m yap lmal d r. 4. Bir partiden seçilmifl bir milletvekilinin, partisinden ayr lmas ve/veya partili olmakla ba daflmayacak bir nedenle partisinden ç kar lmas ve bunun ilgili mahkeme taraf ndan onanmas halinde milletvekilli i düflmelidir. 5. Bütün partililerin kat laca önseçim kesin kural haline getirilmelidir. Milletvekili say s n n yüzde 5 i kadar kontenjan korunmal d r. 6. steyen partilerin, önseçim yerine, seçim çevresindeki bütün seçmenlere aç k seçmen e ilim yoklamas yapabilmeleri kurallaflt r lmal d r. 7. Ulusal ve yerel seçimler dört y lda bir ve iki y l arayla dönüflümlü olarak yap lmal d r. 8. Seçim dönemleri ve tarihleri önceden bilinecek flekilde düzenlenmeli, arada genel seçim ihtiyac ortaya ç karsa, bu seçimde seçilecek meclis, dönemin eksik kalan bölümünü tamamlamal d r. 9. Seçimlerin temel ihtiyac olan özgürlük ve güven içinde çal flma ortam için gerekli yasalar ç kar lmal ve uygulanmal d r. Bu ba lamda, silahs z, sald r s z, bar flç yöntemleri benimsemifl, fliddeti reddeden ve ayr mc l k yapmayan her parti seçime kat labilmelidir. 10. Her bir cinsiyet için en az yüzde 33 olumlu ayr mc l k ilkesi yasalaflt r lmal d r. 11. Seçimde oy de erlendirme yönteminde 1965 seçimlerindeki düz ayna sistemi veya 1983 seçimlerindeki oy de erlendirme sistemi uygulanmal d r. 1973 seçimleri ile dinci bir parti, (MSP) ilk kez meclise girdi ve iktidar orta oldu. için gerekli milletvekili say s 20 ye ç - kart ld.) T P in meclisteki içerikli muhalefetinden rahats z olan iktidar ve ana muhalefet, 1969 seçimlerine giderken oy de erlendirme kural n de ifltirdiler ve temsilde adaleti zay flatt lar. 1969 seçimlerine öyle gidildi. 1969 seçimlerinde T P, 1965 seçimlerinden daha fazla oy ald, ancak 3 milletvekili ç karabildi. lk dinci parti meclise giriyor! 1969 seçimiyle birlikte rejimde istikrars zl k bafllad. 12 Mart 1971 de darbe yap ld. 1973 seçimleriyle normale dönülmek istendi. Ancak dikifl tutmad. 1973 seçimleri ile dinci bir parti, (MSP) ilk kez meclise girdi ve iktidar orta oldu. CHP-MSP (Milli Selamet Partisi) koalisyonu kuruldu. 1974 te K br s a müdahaleyi oya dönüfltürmek isteyen Ecevit, MSP ile koalisyonu bozdu. Meclisi erken seçime zorlad. Erken seçim yerine, u ursuz Milliyetçi Cephe koalisyonlar geldi. 1977 seçimlerine böyle gelindi. 1977 seçimlerinde CHP yüzde 42 oy ald ama ço unlu- u sa layamad. Hükümet kurabilmek için destek sözü veren her milletvekiline bir bakanl k vererek hükümeti kurabildi. 12 Eylül 1980 darbesine kadarki döneme, yönetimde istikrars zl k, sokakta sa -sol vuruflmas egemen oldu. 5 bini aflk n insan m z (kan mca ayn odak taraf ndan) yönlendirilmifl ve yönetilmifl bu çat flmalarda kaybettik. Askeri yönetimin iktidar sivillefltirme çabas Askeri yönetimin seçime giderek iktidar sivillere devretmek için düzenledi i 1983 seçimleri ile normale dönüfl bafllad, hala sürüyor. Askeri yönetim, 3 partiye 1983 seçimlerine girifl izni verdi. Seçim sonunda, 400 milletvekilinden oluflan mecliste ANAP yüzde 45,1 oyla 211 milletvekili, Halkç Parti yüzde 30,5 oyla 117 milletvekili ve MDP (Milliyetçi Demokrasi Partisi genel baflkan emekli orgeneral Turgut Sunalp ti) yüzde 23,3 oyla 71 milletvekili ç kard. Bu seçimde kullan lan oy de erlendirme sistemi, adalet ve istikrar bir arada gözetmiflti. En çok oy alan partiyi insafl bir flekilde koruyordu. (yüzde 45 oy ve yüzde 53 temsil) 1987 seçimlerinden önce merhum Turgut Özal oy de erlendirme sistemini de ifltirdi; yurt çap nda yüzde 10 baraj getirdi, milletvekili say s n 450 ye ç kard. Bu seçimlerde, 450 milletvekilinden oluflan mecliste ANAP yüzde 36,3 oyla 292 milletvekili, (yüzde 64,88) SHP yüzde 24,7 oyla 99 milletvekili (yüzde 22) ve DYP yüzde 19,1 oyla 59 milletvekili (yüzde 13,1) ç kard. Yüzde 10 dan az oy alan partiler meclise giremediler. Yine de oylar n yüzde 80,1 i mecliste temsil edildi. Seçimlerde istikrars z dönem bafll yor! 1987 seçimlerindeki adaletsizlik, istikrars zl n bafllang c oldu. 1989 yerel yönetim seçimlerinde ANAP n oy oran yüzde 20,8 e düfltü. 1991 seçimleri ile çok partili koalisyonlar dönemi bafllad. 95 ve 99 seçimleri yüzde 10 baraja ra men da lmay daha da art rd. Partileri iyice ya madan mal kapma örgütlerine dönüfltürdü. K sacas 91-95-99 seçimlerinin partileri seçmen gözünde tükendiler. 1999 seçimlerinde CHP meclise giremedi. 3 Kas m 2002 seçimleri ile bu dönem sona erdi. Geçen seçimde meclis d - fl nda kalan CHP meclise döndü. Ama o dönemin di er bütün partileri meclisten tasfiye oldular. 3 Kas m 2002 seçimleri ile temsilde adalet bak m ndan 1987 ye dönüldü. 2002 seçiminde, 550 milletvekilinden oluflan mecliste oylar n yüzde 34,3 ünü alan AKP 363 milletvekili, (yüzde 66) oylar n yüzde 19,4 ünü alan CHP 178 milletvekili (yüzde 32,4) ç kard. Toplam yüzde 1 oy alan 9 ba ms z aday da milletvekilli ine seçildi. Böylece mecliste geçerli oylar n yüzde 54,7 si temsil edilmifl oldu; bir baflka deyiflle, temsil edilmeyen oylar n 1987 deki oran yüzde 20 iken bu kez yüzde 45,3 e yükseldi. Bu bafll bafl na bir siyasal kriz biriktirme dinami idir. AKP nin 2004 yerel yönetimler seçimlerinde belediyelerin ezici bir ço unlu unu elde etmesi bu dinami in daha da güçlenmesine yol açt. 34 35