PARA, PARA, PARA: CİMRİLER VE CİMRİLİK ÜZERİNE Prof. Dr. Hasan Şimşek İstanbul Kültür Üniversitesi (www.hasansimsek.net) 2 Kasım 2014 Yönetmenliğini Orhan Aksoy un yaptığı ve baş Rolünde Kemal Sunal ın oynadığı 1991 yılı yapımı Varyemez insanlık tarihi ile özdeş bir konuyu işler: Cimrilik. Cimri davranışı bütün tek tanrılı dinlerde de ortak bir temadır. Bütün kutsal kitaplar yoksullara ve muhtaç olanlara yardım edilmesine ilişkin öğütlerle doludur. Varyemez filminde Kemal Sunal ın oynadığı Ragıp Elibol karakteri tarih boyunca var olmuş ve bütün kutsal kitaplara konu olmuş en bilinen insan karakterinin tipik özellikleri üzerine kurgulanmıştır. Filmde olayların akışı içinde güya fidye amacıyla bir örgüt tarafından kaçırılan Ragıp Elibol örgüt tarafından öldürülür. Oysa gerçekte öldürülmeyen Ragıp Elibol cemaatin arkasında kendi cenaze törenine katılır. Cenazede halk arasında kendi hakkındaki nefrete varan düşünceleri öğrenir ve cemaatin kendisine hakkını helal etmediğini kendi kulaklarıyla duyar. Varyemez karakteri cimrilere özgü bütün tipik özellikleriyle bütün kültürlerde vardır. Walt Disney nin çok ünlü Scrooge Amca veya Varyemez Amca karakteri de bütün özellikleriyle Kemal Sunal ın oynadığı Varyemez karakterine benzer. Scrooge Amca 1843 yılında Charles Dickens ın yazdığı Bir Noel Şarkısı (A Christmas Carol) isimli kitabındaki cimri bir İskoç zengini olarak tarif edilen, ancak sefalet içinde yaşamayı seven cimri ve sevimsiz Ebenezer Scrooge karakterinden ödünç alınmıştır. Bu konu niçin ilgimi çekti? Son bir ay içinde gazetelere iki ilginç haber yansıdı. Konya da, sefalet içinde yaşayan, esnafın karnını doyurduğu, komşuların yardımlarıyla geçinen ve halk arasında Poşetli Dede veya Garip olarak bilinen Mehmet Keleş in banka hesabında 1 milyon 100 bin TL serveti olduğu ortaya çıktı. Benzer şekilde, Bursa nın İznik ilçesinde çöp dolu bir evde ölü olarak bulunan Habibe Irız ın iki banka hesabında 3 milyon 270 bin TL serveti, Bursa da dört dairesi, Mudanya ilçesinde bir villası, İstanbul Bakırköy de bir işe yeri ve Bebek te bir evi olduğu ortaya çıktı (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/27467370.asp). Page 1 of 5
Psikoloji Bilimi cimrilik hakkında bize bazı ip uçları veriyor. Evrensel bir karakter olan ve tipik davranış kalıplarıyla her kültür ve zaman diliminde benzer şekilde temayüz eden cimriliğin kökeninde başkalarına, kendine ve geleceğe ilişkin güvensizlik; korku ve kaygının yattığı artık bilinmektedir. Tipik özellikleri anlamında cimriler bencil insanlardır. Merhamet, yardım ve iyilik duyguları normal insanlara göre daha az gelişmiştir. Gelecek korkusu, kaygı, güvensizlik ve bencillikleri nedeniyle ne kadar biriktirseler, yeterli görmezler. Bir anlamda cimrilik psikolojik bir yetersizlik durumudur. Psikoloji biliminin bulgularına göre, bir kişinin maddi anlamda ne kadar birikime sahip olduğunun önemi yoktur. Maddi kanıtlardan ziyade cimrilerin bilincindeki yetersizlik algısı cimrilik davranışını ortaya çıkarır. Tutumlu, idareli, kanaatkar ve alçak gönüllü insanlarla cimri insanları karştırmamak gereklidir. Tutumlu ve kanaatkar olmak bütün toplumlarda olumlu bir insan davranışıdır ve özendirilir. Bu tür insanlar müsrif davranışlar göstermezler; şaşa, lüks ve görgüsüzlükten kaçınırlar. Gerektiği yer ve zamanda son derece cömert olabilirler ve karşılıksız verebilirler. Oysa cimriler kolayca alır, ancak geri vermezler. Ortak bir yemekte fatura geldiğinde onlar genellikle tuvalettedir. Yemek faturasının ödenmesi konusunda en son onlar elini uzatır. Hediye almak genellikle alışkanlıkları değildir. İhtiyaçları olmadığı halde borç isteyebilirler ve geri ödemeyebilirler. Başkalarının eşyalarını isteyebilirler, ancak onlara ihtiyacınız olduğunda ortada görünmezler. Bütün ilişkileri hesap-kitaplıdır ve bu hesap-kitabın temelinde daima maddi bir çıkar motifi vardır. Halk arasında da söylendiği gibi ceplerinde akrep vardır, ve elleri nadiren ceplerine gider, nadiren iyilik yaparlar veya çok nadiren karşılıksız verebilirler. Evrensel bir değer olarak toplumların vicdanında tutumlu ve kanaatkar insanlarla cimri insanlar arasındaki ayrım son derece nettir. Arkadaşlık ve dostluk ilişkileri zayıf, çevrelerinde fazla insan bulunmayan, genellikle yalnız insanları bu hale getiren özelliklerden birisi cimrilik olabilir. Bu anlamda, cimrilik toplumsal bir konum ve duruştur ve tipik davranışlarla açığa çıkar. Bu davranışın kodları kısa süre içinde başka insanlar tarafından da kolayca çözülür. Bu tür insanlar gittikçe yalnızlaşırlar. Bazı durumlarda toplumda cimri olarak algılanan insanların geçmişlerinde, özellikle çocukluklarında yaşadıkları maddi yetersizlikler ve belirli gereksinimlerinin tatmin edilememesi, cimrilerin yetersizlik algısının önemli nedenlerinden birisi olarak Page 2 of 5
görülmektedir. Yapılan bir deneyde, bir grup denekten bir kaç saat bir şey yememeleri istenmiştir. Benzer özellikler gösteren diğer grup denek ise aynı saat dilimi içinde istedikleri kadar yemeleri konusunda serbest bırakılmıştır. Deneyin sonuna doğru, her iki gruptaki bireylerden bir amaç için bağış yapmaları istenmiştir. Tahmin edilebileceği gibi, bir kaç saat aç kalmış grubun bağış davranışı diğer gruptakilerin çok altında kalmıştır. Bazı durumlarda cimrilik davranışı aşırı para tutkusu ve para ile aşırı ilgilenme davranışı ile de ilgili görülmektedir. New York Times dan Benedict Carey yazdığı bir yazıda, çok prestijli Science Dergisi nde yayınlanan bir araştırmanın sonuçlarını özetlemektedir. Araştırma, bilinçaltındaki para dürtüsüyle cimrilik davranışı arasında ilişki hakkındadır. Paranın Psikolojik Sonuçları başlıklı araştırma psikologların tersine işletme alanında uzmanlaşmış bilim insanları tarafından gerçekleştirilmiş. Minnesota Üniversitesi nden Katleen D. Vohs un liderliğinde yapılan araştırmada toplam dokuz farklı deneysel kurgu yoluyla paranın insan davranışı üzerindeki etkileri çalışılmıştır. Dokuz deneysel çalışma sonucunda araştırmacılar şu sonuçlara ulaşmışlardır: Para insanlarda özyeterlik, özgüven ve bağımsızlık duygularını artırmaktadır. Ancak, bunların sonucunda insanları daha özgüvenli ve bağımsız yapan para, aynı zamanda insanları bireyselleştirerek bencil ve başkalarına karşı duyarsız hale de getirmektedir. Başka bir araştırmadan alıntı yapan yazarlar, üniversitelerde ekonomi okuyan öğrencilerin deneye konu oyunlarda diğer disiplinlerdeki öğrencilere nazaran daha bencil kararlar aldıklarını vurgulamaktadırlar. Bunun nedeni ise, rekabetçi bir ortamda bulunmaları nedeniyle herkesin kendi çıkarlarını artıracak davranışlar içinde olduklarına ekonomi okuyan öğrenciler daha fazla inanmış olmalarıdır. Bu öğrenciler, her bireyin etrafında sanal bir çıkar koruma kafesinin olduğuna inanmaktadırlar. Bütün dokuz deneyden çıkan genel sonuç ise şudur: Para insanlara ekonomik bir güç sağlarken aile, arkadaş ve yakın sosyal çevreye karşı ilgiyi ve güveni de azaltmakta, toplumsal dayanışma duygusunu olumsuz yönde etkilemektedir. Para ile çok fazla meşgul olan kişilerin yardım, bağış gibi konularda da normal insanlar kadar hassas olmadıkları saptanmıştır (Kathleen D. Vohs, Nicole L. Mead, Miranda R. Goodes, The Psychological Consequences of Money, Science, 314, 1154, 2006). The Guardian gazetesinin Kanada baskısında ise Araştırma sonucu: Cömertlik insanları mutlu ederken cimrilik hasta etmektedir başlıklı bir yazı yayınlanmıştır. Page 3 of 5
Yazıya konu araştırma University of British Columbia profesörü Elizabeth Dunn ve öğrencisi Lara Aknin tarafından yapılmıştır. Araştırmada, ekonomide epeyce çalışmaya konu olan Diktatör oyunu kulanılmıştır. Araştırma kapsamında kendilerine 10 Dolar verilen öğrencilerin bu parayı eşleştikleri bir öğrenciyle belirli kurallara göre paylaşmaları istenmektedir. Bu süreçte, yani oyun ve yardımlaşma durumlarında öğrencilerin kortisol düzeyleri de ölçülmüştür. Kortisol, stress ve yorgunlukla yükselme eğilimi gösterir ve bu durumda vücudun savunma sistemi de devreye girerek durumu dengelemeye çalışır. Araştırma sonuçlarına göre, kendilerine verilen parayı başkalarıyla kolaylıkla paylaşan cömert ve yardımsever kişiler daha mutlu bulunmuş ve bu kişiler daha düşük kortisol salgılarken, başkalarına karşı daha cimri ve bencil davranışlar gösteren bireylerin yaptıklarından daha fazla utanç duydukları ve sonuç olarak bu bireylerde stres ve dolayısıyla kortizol düzeyinde artışlar saptanmıştır (http://www.theguardian.pe.ca/living/2010-07-06/article- 1521596/Generosity-makes-you-happy,-stinginess-makes-you-sick%3A-study/1). 2014 yılı Ağustos ayında Japan Today gazetesinde yayınlanan bir yazıda ise cimriliğin genlerle ve hormonlarla ilgili olduğu vurgulanmaktadır. Eichi Takumi isimli bir Japon psikologdan görüş alan gazeteci, cimrilik davranışının doğrudan serotonin salgılaması ile ilgili olduğunu vurgulamaktadır. Habere göre, serotonin iyimserlik, rahatlık ve kendini iyi hissetme üzerinde olumlu etkileri olan bir hormondur. Az serotonin salgılaması kaygı, endişe ve korku duygularının artmasına neden olmaktadır. Kaygı, endişe ve korku düzeyi yüksek bireyler çevrelerine ve çevrelerindeki insanlara ve topluma güvenmezler. Herkese ve herşeye karşı şüphecidirler. Bu tür duyguların ise cimrilik üzerinde tetikleyici bir etkisi olduğu varsayılmaktadır. Kimseye güvenemeyeceğiniz bu belirsiz, ürkütücü dünyada sizi her durumda kurtaracak olan tek şey paradır. O halde, her koşulda ve her şeye rağmen daha çok para biriktirmelisiniz (http://www.japantoday.com/category/kuchikomi/view/anxietymakes-japanese-stingy-says-psychologist). Cimrilik ve genler, serotonin, kortisol, öğrenilmiş davranışlar, özellikle çocukluğa uzanan geçmiş yaşantı ve deneyimler, fırsatçılık ve başkalarını kullanma. Nedeni ne olursa olsun, cimrilik bireysel bir davranış bozukluğu ve toplumsal bir hastalıktır. Bu davranışın yaygınlaştığı toplumlar dayanışma duygusunu yitirir, şanssız ve çaresizler yalnız başına, kaderleriyle baş başa bırakılır, ölüme terk edilir. Bu tür bireylerin Page 4 of 5
sayısının arttığı bir toplum, ortak paydasını yitirdiği ve insanlarını bir arada tutan tutkalı eridiği için, gün gelir yer yüzünden toptan silinir. Soma da, Ermenek te, Amasra da toprak altında, tersanelerde demir yığınları altında kalan canlara bir de bu açıdan bakın. Page 5 of 5