YEDİ HARF NEDİR?* M. Zâhid el-kevserî / Çev. Yunus EKİN**

Benzer belgeler
Kur an Kıraatlarının Yedi Vechi ne Dâir

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi 6 / 2002 tefsir YEDi HARF NEDİR?*

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi

TECVİD Lügat manası; Güzel yapmaktır.

Kitap Tanıtımı ve Değerlendirmeler

6. SINIF DERS: DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÜNİTE:1 KONU: DEĞERLENDİRME SORU VE CEVAPLARI

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

KUR AN TİLÂVETİNDE MÜKEMMELLİK/ HİLYETÜ T-TİLÂVE Fİ TECVÎDİ L-KUR ANİ L-KERÎM

KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENLİĞİ TG 6 ÖABT DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (DÜSBED) ISSN :

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla MÜŞRİKLERLE İLİŞKİLER SERİYYE VE GAZVELER

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

Ashabın Kuran Karşısındaki Duruşu Perşembe, 30 Temmuz :39

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

KUR'ÂN SÖZLÜĞÜ. Âyet. Cem u l-kur ân

KUR AN I KERİM HAKKINDA KISA BİLGİLER. Soru 2 : Allah(c.c.) ın dilediği şeyleri Peygamberlerine bildirmesine ne denir? Cevap : Vahy denir.

HADİS TARİHİ VE USULÜ

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

Faiz Parasıyla Yapılan Evde Namazın Hükmü

İÇİNDEKİLER. Maide Suresi 116 Ve 117. Ayetlerinin Manası Nedir? Teveffi Kelimesi Ve Arap Dili. Teveffinin Manasıyla İlgili Hodri Meydan

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler

Kadının abdestte başörtüsünün üzerini mesh etmesinin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn

KURTÛBÎ VE TABERÎ YE GÖRE KUR AN IN İSTİNSAHININ KIRAATLA İLİŞKİSİ *

MUHAMMED BAKIR EL-MECLİSÎ NİN VE BAZI ŞİÎ ÂLİMLERİN HZ. AİŞE HAKKINDAKİ BAZI SÖZLERİ

Hilalin bir ülkede görülmesiyle oruca başlamak. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

OKUNMAMIŞ ÜÇ MESAJINIZ VAR

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-2 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER KAYNUKAOĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

VAHYĐN ÇEŞĐTLERĐ VE KUR AN-I KERĐM Muhammed b. Tavît et-tancî Terc.: Hüseyin Atay

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Fırka-i Naciyye. Burak tarafından yazıldı. Çarşamba, 09 Eylül :27

CUKUROVA UNIVERSITESI ILAHIYAT FAKULTESI. lllll. güz donemi. ISLAM HUKUK USULU I -ders planları-

DOMUZ ETİNİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ

Kur an Okuma ve Tecvid Bilgisi Test Soruları

Fatiha süresi-dil Yönünden İnceleme

Question. Muhammed b. el-hasan el-saffar, müfevvizenin temsilcilerinden miydi?

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir.

Sayfa 1

UMRE YAPMANIN FAZİLETİ

Kur'an-ı Kerimde tevafuk mucizesi Kainatta tesadüf yok, tevafuk vardır

Ezan Vakti/Kuran-ı Kerim Pro [Faydalı Android Uygulamalar]

Acaba hali hazırda elimizdeki Kur an Peygamber (s.a.a) e nazil edildiği suretteki Kur an mıdır?

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH

Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar

KURAN YOLU- DERS 3. (Prof.Dr. Mehmet OKUYAN ın Envarul Kuran isimli 3 no lu dersinin ilk 50 dakikasının özeti)

Hadis Istılahları. ADL: Râvînin hadîsi bozmadan rivâyet eden dürüst bir müslüman olması. AHZ: Bir şeyhden hadîs almak.

CUKUROVA UNIVERSITESI ILAHIYAT FAKULTESI. lllll. güz donemi. ISLAM HUKUK USULU I -ders planları-

VI-CAMİLERDE KUR AN ÖĞRETİMİ PROGRAMI ALANLARI VE DERSLERİ TABLOSU

İslam İtikadında Sünnet: Hamdi GÜNDOĞAR /

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

Bütün ilahi kitaplar, onları insanlığa tebliğ ile görevlendirilen Peygamberlerin konuştukları dille indirilmişlerdir.

Selamın Veriliş Şekli: Selam verildiği zaman daha güzeliyle veya aynısıyla karşılık vermek gerekmektedir. Allah

Kur an Ayı Ramazanda Kur an Pazartesi, 31 Temmuz :46

لا حرج من قضاء رمضان ا صف ا اk من شعبان

KUR AN IN ANLAŞILMASI VE TEBLİĞİ YÖNÜNDEN YEDİ HARFLE İLGİLİ RİVAYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Haydin Câmiye Pazartesi, 31 Ekim :26

FIKIH KÖŞESİ YAZILARI Zekât ve Fitre Müslümanlar zekât ve fitrelerini şahıslardan ziyade kuruluşa verebilir mi? Zekât ve Fitre ibadetleri, sosyal

İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...10 ÖNSÖZ...12 GİRİŞ...16 I- İSRÂ VE MİRAÇ KELİMELERİNİN MANALARI...16 II- TARİH BOYUNCA MİRAÇ TASAVVURLARI...18 A.

TABERİ ÖRNEĞİNDE KIRAT VE HURUF-U SEB'A İLİŞKİSİ IN THE CASE OF TABARI CONNECTION BETWEEN READING (KIRÂAT) AND SEVEN LANGUAGE (HURUF-U SEB A)

Kur an Kerim ayetlerinde ve masumlardan nakledilen hadislerde arş ve kürsî kavramlarıyla çok

Question. Kadir gecesi yalnız bir gece midir yoksa bir geceden fazla mıdır? Gündüz de kadir gecesinden. sayılır mı?

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

Sünnet inkarcılarının dayandıkları en bariz şüphelerinden birisi, hadis yazılması ve buna has sahifelerde toplanılmasını nehyeden nebevi yasaklamadır.

1. İnanç, 2. İbadet, 3. Ahlak, 4. Kıssalar

Üstadımızın mezkûr beyanında, Kur'an ın her ayetinin üç hükmü içine aldığı belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır:

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص

YENİDEN YAPILANMANIN EŞİĞİNDE KUR AN KURSLARI

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-4 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER NADİROĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

Spor (Asr-ı Saadette) Prof.Dr. Vecdi AKYÜZ

Kur an ın Nuzûlü ve Yedi Harf (el-ahrufu s-seb a) Meselesi

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

Kadın ve Yönetim Hakkı

Size iki şey bırakıyorum; onlara sımsıkı sarılırsanız kurtuluşa erersiniz: Biri Allah ın kitabı Kur an, diğeri de Ehl-i beytimdir.

TASHİH-İ HURUF (KUR' AN-I KERİM İ GÜZEL OKUMA) HİZMET İÇİ EĞİTİM KURSU PROGRAMI

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HUDEYBİYE İLE MEKKE NİN FETHİ ARASINDAKİ GELİŞMELER

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

Hz. Mehdinin (A.S.) geleceği ile ilgili olarak üzerinde durmamız gereken bir konu daha vardır.

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

- Kitap Tanıtımı - AHFEŞ VE KIRAATLER

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Günümüz Fıkıh Problemleri

DR.KADİR DEMİRCİ NİN ÖZGEÇMİŞİ VE BİLİMSEL ETKİNLİKLERİ (CV)

Mustafa Öztürk & Hadiye Ünsal, Kur an Tarihi, Ankara: Ankara Okulu Yayınları, 2017, 352 s.

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

RESÛL-İ EKREM (SAV) İN KUR ÂN-I KERÎM İ TİLÂVETLERİ

Hafta Konu Ön Hazırlık Öğretme Metodu

Dr. Mehmet Sürmeli tarafından yazıldı. Perşembe, 07 Ekim :45 - Son Güncelleme Perşembe, 21 Ekim :00

KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENLİĞİ TG 10 ÖABT DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

Ramazan: Hicri takvimin dokuzuncu ayıdır. Ramazan-ı Şerif veya Oruç Ayı da denilir.

TÂĞUT KELİMESİNİN ANLAMI

Transkript:

sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi 6 / 2002 tefsir YEDİ HARF NEDİR?* M. Zâhid el-kevserî / Çev. Yunus EKİN** İslâm ın doğuşundan günümüze kadar tarih, ezberlenmesi, ezberletilmesi, öğretimi ve kendisiyle uzaktan veya yakından bir ilişki içinde olan her şeyin yazılıp tesbit edilmesi suretiyle, Ümmet-i Muhammed 'in Kur'ân 'a sahip çıkışının bir benzerini, kendi kitaplarına karşı tutumu olarak başka bir millet için kaydetmemiştir. Allah diledikçe de bu böyle devam edecektir. Bu da Allah 'ın "Zikri biz indirdik ve O 'nu biz koruyacağız 1 âyetiyle verdiği vâdinin gerçekleştiğinin göstergesidir. Şehirlerde, köylerde ve İslam'ın her yöresinde küçük-büyük, genç-ihtiyar herkes onu ezberler. Nitekim merkezî kentlerden uzak yerlerde bulunan bir kimse herhangi bir kelime, harf veya harekede yanılsa kendisine doğruyu gösterecek ve okuyuşunu tashih edecek birini bulabilmektedir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v)'de Kur'an'dan nâzil olan her şeyin iner inmez ezberletilmesine önem vermiş ve "Sizin en hayırlınız Kur 'an-ı öğrenen ve öğretendir." 2 buyurarak da ashabını Kur'an'ın öğrenilip öğretilmesine teşvik etmişti. Bu konuya dair onlarca sahih hadis sayılabilir... Allah Resûlü (s.a.v) Mus'ab b. Umeyr (r.a.)'i hicretten önce birinci akabe 'de, Evs ve Hazrec'e Kur'ân öğretmesi için Medineye gönderdi. O da darulkurrâ 'ya yerleşti ve onlara Kur'ân öğretti. Hicretten sonra Mescid-i Nebevî * Bu makale, Muhammed Zahid el-kevserî nin Makâlât (Derseadet Baskısı) isimli eserindeki Mâ Hiye l-ahrufu s-seb atü adlı makalesinin çevirisidir. ** Sakarya Üniv. İlahiyat Fak. Tefsir Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Yrd.Doç.Dr. 1 Hicr, 15/9. 2 Buharî, Fedâilü'l-Kur'ân, 21. 105

Kur'ân okuyanlara ait bir ev gibiydi. Ailesi olmayan fakir sahabîler oraya sığınır, birlikte Kur'ân okur ve öğrenirler sonra da fethedilen yeni beldelerin halkına O 'nu öğretirlerdi. Ayrıca Hz Peygamber 'in (s.a.v) emriyle, Sahabenin ileri gelenlerinden bir grup kendilerini Kur'ân ı insanlara öğretmeye adamışlar, nihayet Medine, Kur'ân okuyanlarla dolmuştu. Yine Mekke-i Mükerreme'de, Muaz b. Cebel ve İbn Abbas'ın, Kur'ân ve Kur'ân ilimlerinin sayılamayacak kadar insana öğretilmesinde, gayret ve payları çok büyüktür. Bu çerçevede, İbn Mesud (r.a) da, Kûfe debirçok kişiye Kur'ân'ı ve Kur'ân ilimlerini öğretmişti. Öyleki güvenilir bir kısım âlimler, doğrudan görüşmek yahut dolaylı olarak öğrenmek suretiyle olsun, İbn Mes ud tan Kurân ve ilimlerini öğrenenlerin sayısını dört bine çıkarırlar. Diğer tarafatan Basrada Ebu Musa el-eşârî de benzer bir tedris faaliyetini gerçekleştirmekteydi. Hafız ibn Darîs Ebu Abdillah Muhammed b. Eyyub el- Becelî Fedâilü'l-Kur'ân isimli kitabında Muslim b. İbrahim, Kurre yoluyla Ebu Recâ el-utâridî den şunu nakletmektedir: "Ebu Musâ el-eşârî Basra Mescidinde dolaşır, bizi halkalar halinde oturtur sonra da Kur'ân öğretirdi. Diğer taraftan Ebùd Derdâ (r.a) Dımeşk camisinde güneşin doğuşundan öğle vaktine kadar hep Kur'ân öğretirdi. Kur'ân öğrenenleri onar onar ayırır, her bir halkaya da iyi bilen birini tayin ederdi. Talebeleri herhangi bir hususta yanlış veya hata yaptıklarında onları tashih eder, bilgilendirir ve böylece hepsine danışmanlık yapardı. Bu bilgiler, Ebu Zur'a ed-dımeşkî 'nin Tarihü Dımeşk isimli eserinde ve "Tarihü İbni Asakir de kaydedilmektedir. Kur an öğretimine kendini hasretmişlerden birisi de İmam İbn Âmir dir ki, sıralama itibarıyla yedi kıraat imamının ilklerindendir. Dımeşk'te sadece onun gözetim ve danışmanlığında Kur'ân öğretimiyle meşğul olan dörtyüz tane Kur'ân öğreticisi vardı. İbn Âmir, Mütevatir kıraatlar hakkında tehlikeli sözler söyleyen Şevkânî ve Sıddîk Han Kınnevcî'nin bile; tereddüt göstermeksizin kıraatının benzerini okuduğu bir imamdır. İbnü 'l-cezerî en-neşrü'l-kebîr in ikinci cildinde, mutevatir kıraatlar hakkında yanılgıya düşen veya insanları yanıltan ve ileri geri konuşan Kinnevcî ve Şevkânî gibilerini reddeden geniş bir açıklama ve değerlendirme vardır. 106

Ayrıca 1357h. senesi Mecelletü'l-İslâm dergisi 11, 25 ve 26 sayılarında geniş bir şekilde bu hususu açıklamıştım. Allah Resulü 'nün şerefli ömrünün son zamanında, Kur'ân'ın kendisine arzedilmesiyle gerçekleşen "son arza"dan bu tarafa, asırlar boyunca tevatüren bize ulaştırılan kıraatlar Kur'ân'ın birer cüzüdür, parçasıdır, ve yedi hatta on imam vasıtasıyla mütevatir olarak rivayet edilmiştir. Bu kıraatlardan bir şeyi inkar son derece tehlikeli ve sakıncalıdır. Şu kadar var ki mütevatir kıraatlardan, zarurî olarak tevatürünü çoğunluğun bildiği kısımlar olduğu gibi, sadece kıraat ilminde ihtisaşlaşmış, Kurrâ'nın bilebilecekleri kıraatlar vardır. Birinci kısım zikrettiğimizden bir şeyi inkar ittifakla küfürdür. İkinci bölüme girenlerden herhangi bir şeyi inkar ise; kendisine deliller gösterilmesine rağmen inkarında ısrar edilirse küfür olur. İşte bu tesbit ve değerlendirme olmasaydı İbn Cerir et-taberî ve Zemahşerî'nin, Mütehassıs Kurrâ'nın yanında mütevatir olan yedi imamın kıratının bazıları hakkındaki taşkınlıkları çok ciddî tehlike boyutlarına ulaşırdı. Zaten İbn Cerir Kıraat ilimlerinde uzman değildir. O sadece Ebû Ubeyd'in 3 beş şehrin kurrâsına ait ihtilafları yazdığı kitabıyla yetinmiş ve Kıraat ilminde vukufiyet sahibi kişilerin içine düşmeyeceği yanılgılara düşmüştür. Üstelik Ebu Ubeyd de kıraat ilmine vâkıf birisi değildir. Aksine gayret ve çalışmaları farklı farklı ilimler üzerinde olmuştur. Ancak onun özelliği kıraat farklılıklarına dair ilk eser yazan olmasıdır. Bu sebeple de her ikisi de hatalarında ma'zurdur. Fakat kıraatların tevatürüne dair delillerin, hüccetlerin tesbitinden sonra hâlâ onların peşinden aynı şeyleri söyleyenler asla maz'ur görülemez. Ebu Amr ed-dânî 'nin "et-teysir ve Şâtibî 'nin "Hırzu'l Emânî" isimli eserlerinde bulunan yedi imama ait kıraatların tamamı mutevatirdir. Ancak bu ilimde ehil kişilerce de açıklandığı gibi çok az birkaç yer bundan müstesnadır. Yine "Müncidü 'l-mukriin ve "en-neşrü'l Kebir isimli eserlerde de olduğu gibi bu yedi imamın kıraatını ona tamamlayan diğer üç imama ait kıraatlar da aynı şekilde mütevatirdir. Ayrıca Müncidü'l-Mukriin'de on kıraatın her tabakada nasıl tevatür seviyesine ulaştığının tafsilatı vardır. Bununla beraber on imamın her tabakada tek tek sıralamasını kapsamamaktadır. 3 Ebû Ubeyd el-kâsım b. Sellâm. (çev. notu) 107

Bütün kıraat imamlarının ihtilafı-birbirlerinin kıraatlarının mütevatir ve namazda okunmalarının caiz olduğunu kabul ettikten sonra-herbirinin nazarında muhayyerlik olan yerlerdedir. Biz bu kıraatları ister bir kıraatın vecihleri olarak isterse asırlardır korunan yedi harf olarak değerlendirelim farketmez. İlk görüş, yedi harfin nuzûl süreci içinde vukû bulduğu ve nihayet Hz. Peygamber (s.a.v) hayattayken "son arza" ile neshedilip, sadece bir harfin kaldığını kabul edenlerin görüşüdür. Bu bağlamda, Hz. Osman`ın insanları tek harf üzerine cemettiğini ve diğer altısından alıkoyduğuna kâil olanlar da vardır. Nitekim ibn Cerir et-taberî bu görüştedir. Diğer bazı insanlar da, ona saygı duyarak peşinden gidip aynı kanaata sahip olmuşlardır. Ancak bu tehlikeli ve sakıncalı bir düşüncedir. Zaten ibn Hazm da haklı olarak "el-fasl" ve "el-ihkam" isimli eserlerinde onu sert bir dille eleştirmiştir. İkinci görüş ise, Muhafaza edilmiş yedi harfin, hem son arza da, hem de Ebu Bekir ve Osman ın (r.a:) cem faaliyetlerinde var olduğu şekliyledir. Nitekim Sahabe-i kiram, yazı (hat) da cem i mümkün olan hususlarda, muhtelif kıraatları cem etmişlerdir. Zira onların yazısında hareke nokta ve kelimenin ortasındaki elifler yoktu. Ayrıca bir harf ilavesi veya eksikliği türünden olan şeyleri de Sahabe, Hz. Osman'ın Kuran ı cem indeki mushaflara yaymak suretiyle muhafaza etmişlerdir. Hz. Ebu Bekir 'in cem'inde ise, bu kabil şeyler kenarlara yazılmak suretiyle cem'edilmiş (toplanmış) idi. Nitekim Ebu Amr ed- Dânî nin "el-mukni " isimli eserinde ve râ redifli meşhur şerhlerinde bu husus kaydedilmiştir. Cumhûr-u ulemâ, İbn Hazm, İbn Cebbâre, Ca'berî' ve daha pekçok âlim bu görüşü kabul etmişlerdir. Burada onların sözlerini uzun uzadıya verecek değiliz. Kur'an'ın yedi harf üzerine indirildiği hakkındaki hadisler şüphesiz tevatür seviyesindedir. Ancak yedi harfin açıklanmasında alimler kırka yakın farklı görüş ileri sürmüşlerdir. Fakat bunlardan çok azına itimad edilebilir. Gerçekte ise Kur'an-ı Kerim in büyük bir bölümü Mekke fethine kadar Kureyş lehçesi üzerine tek bir harf olarak iniyordu. Mekke'nin fethiyle insanlar kitleler halinde İslama girmeye ve Arap kabileleri heyetler halinde gelmeye başladılar. Bunun 108

üzerine Cenab-ı Allah,-Hz. Peygamber'in söylediği şekil üzere-kureyş lehçesine kendi lehçelerinin, hemen uyum sağlamasının zorluğu sebebiyle, bir kolaylık olarak izin verdi, Zaten buna Buharî, Müslim, Tirmizî ve diğerlerinin kitaplarına aldığı Ubeyy bin Ka'b (r.a) hadisi de işaret ve delalet etmektedir. Tahâvî "Müşkilü'l-Asar" ında şöyle demektedir: 4 "Yedi harfle insanlara tanınan genişlik, onların, kendi lehçelerinin dışında bir lehçeyle Kur'an'ı okumakta zorlanmaları acizlikleri sebebiyledir. Bundan dolayı da mana aynı kalmakla lafızlarda farklılığa izin verilmiştir. Bu hal bir müddet devam etmiştir, içlerinden yazanlar ve Hz. Peygamberin lehçesine dilleri alışanlar çoğalmış neticede de Kur'an'ın lafızlarını ezberlemeye muktedir hale gelmişlerdi. İşte o zaman Allah Resülünün lehçesinin dışında bir lehçeyle okumalarına olan izin de kalktı. Kurtubî de İbn Abdilberr'den şunları nakletmektedir: "Artık bununla anlaşılmıştır ki, yedi harf belirli bir zaman zarfında bir zaruret sebebiyle vâki olmuş daha sonra da gerekçe olan zaruretin kalkmasıyla da yedi harfe cevaza dair hüküm ortadan kalkmıştır. Böylece Kur'an'ın tek harf üzere okunmasına dönülmüştür. Yukardaki bilgilere ilaveten yine Tahâvî, Müşkilü'l-Asâr (IV,181-194) da, Azab âyetini rahmetle, rahmet ayetini azabla bitirmedikçe 5 anlamındaki hadîsin tahricinden sonra yaptığı açıklamalarda, başka bir kitapta benzerini bulamayacağınız bir mükemmellikte konuyu uzun uzadıya incelemiştir: "Bu hadiste yedi harfin bizim anlattığımız şey olduğuna delil vardır. Nitekim yedi harf lafızların telaffuzunda, (mana aynı kalmak suretiyle), ihtilaf olmasıdır. Her ne kadar Hz. Peygambere inen şeyler bir lafız olarak inmiş olsalar da; Bu durum zaruret ve ihtiyaçlarından dolayı onlara Allah'ın bir genişliği ve lutfudur. İmam Şâfiî ise, "İhtilâfü'l-Hadis" isimli eserinde namazdaki teşehhüdün lafızlarının farklılığına dair izahta bulunurken şunları şöylemektedir: "Şüphesiz Ashab-ı Kıram'dan bazıları Allah Resülü'nin yanında, mana aynı kalmakla farklı şekilde Kur'an okumuşlar, o da bunları tasvib etmiş, "İşte böyle; Kur'an yedi harf üzerine indirilmiştir. Ondan kolayınıza geleni okuyun" buyurmuşlardır. 4 Tahavî, Ebu Câfer, Müşkilü'l-Asâr, IV, 190-191. 5 Ebu Dâvud, Vitr, 22. 109

Kur'an'ın dışında bir zikir veya dua ile ilgili bir şeyde ise aynı genişliğin olması daha evlâdır." Sehâvî de Şerhu Elfiyeti'l-Irakî isimli eserinin 277. sayfasında, hadisin mana ile rivayeti meselesini işlerken İmam Şâfii`den şunu nakleder: Allah mahlukatına olan şefkatinden ve ezberlemede hata ve yanılmalar olacağını bilmesinden dolayı Kurân`ın kıraatının onlara helal olması için Kitabını yedi harf üzere indirdi. Lafızlardaki ihtilaflar manayı bozacak şekilde olmadıkça... Daha önce, Yahya b. Said el-kattan, "Kur`an, Hadisten daha yüce/üstün olmasına rağmen onun yedi harf ile okunmasına izin verilmiştir" demek süretiyle Şafiiyle aynı paralelde söz söylemiştir. Hatib el-bağdadi de "el- Kifaye"de Yahya b. Said el-kattan'dan: "Hadislerde lafızlarını aramakla insanlara eziyet vermekten korkuyorum. Halbuki Kur`an daha fazla hürmete layıkken, manası aynı kalmak süretiyle O nu yedi harf üzere okumaya izin verilmiştir," dediğini aktarır. Hz Ömer ve Hişam b. Hakîm`in Furkan Suresinin okunuşundaki ihtilaflarının ve Allah Rasulü`nün "Şüphesiz bu Kur`ân yedi harf üzere indirilmiştir. Ondan kolayınıza geleni okuyun" hadisinin şerhinde Fethü`l- Bâri`de şu açıklama yer alır: 6 Bu ifade de yedi harfin hikmetine işaret vardır. O da okuyana kolaylık sağlamaktır. Bu açıklama, "Yedi harften muradın bir lehçede bile olsa mananın müteratif lafızlarla eda edilmesidir. Zira Hz. Ömer ile Hişam b. Hakim aynı lehçeyi konuşurken ihtilaf etmişlerdi." diyen birinin sözünü de desteklemektedir. İbn Abdilberr de bu hususa dikkatleri çekmiştir. Alimlerin ekseriyetinden nakledilen de yedi harften maksat (yukarıdaki) bu açıklama olduğudur. Ebu Ubeyd ve bazı alimler ise yedi harfle, lehçelerin kastedildiğine kaildirler. İbn Atiyye de bu görüşü tercih eder. Ancak bu lehçelerden de en fasih olanları kastederler. Kur 'an önce Kureyş lehçesi üzerine nazil olmuş daha sonra ümmete, Kureyş 'in dışındaki lehçelerle Kur'an'ı okumalarına kolaylık gösterilmiştir. Ancak bu hal arapların İslama girişinin çoğalmasından sonra olmuştur. Yani tahfif Mekke Fethinden sonra cereyan eder. 6 İbn. Hacer el-askalâni, Fethûl-Bârî, Kahire 1988, VIII, 643. 110

Hz. Peygamberin (s.av) "Kur 'an yedi harf üzere indirilmiştir." hadisinden kasdedilen mananın ne olduğuna ilişkin alimlerin açıklamalarının özeti şudur: Okuyana bir genişlik kolaylık olsun diye indirilmiştir. Böylece Kur'an'ı, müteradif kelimelerin okunması demek olan yedi harf veya yedi vecihle, okuyan okuyabilsin. Sanki şöyle denilmiştir. Kur 'an bu şartla veya bu genişlikle indirilmiştir. Bu da Kur'an'ın okunuşunun kolaylaştırılması sebebiyle olmuştur. Çünkü insanlar tek bir harf üzerinde icbar edilselerdi, bu onlara ağır gelirdi. İbn Hacer, İbn Kuteybe'nin Müşkilü 'l-kur'an'daki 7 şu beyanını da aynı yerde kaydeder: "Hüzeyl kabilesi (hattâ hîne) ifadesini (ayın ile) "attâ hîne" şeklinde, Esed kabilesi, (ta lemûn ifadesini) "ti lemûn," olarak okuyor, Temim kabilesi hemzeli 8, Kureyş ise hemzesiz okuyordu."ibn Hacer devamla "eğer herhangi birisi konuşa geldiği lehçesini bırakmak istese, ciddi sıkıntıya düşerdi. Buna binaen bir lutfu ilahî olarak bu kolaylık verilmiştir". Eğer yedi harften maksat herbir kelimin yedi vecih üzerine okunulacağı kastedilseydi Hz. Peygamber: "Kur'an yedi harf olarak nazil oldu" derdi. Ancak buradaki maksat kelimelerin bazen bir, bazen iki ve yediye kadar vecihle okunması kastedilmiş olup bir kelimede tam yedi vecih okunur anlamı kastedilmemiştir. İbn Abdilberr bu hususta, Alimlerin ekseriyetinin, yedi harfin, yedi lehçe manasına geldiği görüşünü reddetiklerini ve delil olarak da, Hz Ömer ile Hişam b. Hakim-her ikisinin de lehçesi Kureyş 'tir-arasındaki okuyuş farklılığı ile ilgili hadisi zikrettiklerini, doğru olanın hadisin manasının mana aynı kalarak lafızlardaki farklılık nevinden yedi vecih olduğunu -tıpkı akbil, teal ve helümme gibi,- ekser ilim ehlinin kabul ettiklerini nakleder. İbn Hacer bu kaydedilen kolaylığın, herkesin arzusuna göre kelimeleri müteradifleriyle değiştirmesi şeklinde olmayıp Hz. Peygamberden semâ ile (onun talimiyle) olduğunu belirtir. Zira Hz. Ömer ve Hişam konuyla ilgili hadisde "Allah Rasulü beni böyle okuttu", ifadesini kullanmaktadır. Ancak bir 7 İbn Kuteybe, Tevilü Muşkili 'l-kur'an, Beyrut 1981, s. 39. 8 Kıraat ilminde, hemzeli ve hemzesiz okumadan kasıt ibdâl kaidesinin uygulanmasında görülür. Meselâ Yu minûne kelimesindeki sakin hemzenin med yapılarak yûminûne şeklinde okunması gibi. (çev. Notu) 111

kısım sahabe'nin Hz. Peygamber'den duyulmasa bile müteradifleriyle Kur'an kelimelerini okuduğunun sabit olduğunu da ilave olarak kaydeder. Meseleyi özetleyecek olursak: Gerek "Teysir" de, gerekse "Şâtıbıyye"de tesbit edilen kraatlar Kur'an'ın parçası sayılır. Ancak bu ilmin uzmanlarının da dikkat çektiği birkaç yer müstesnâ. Bir lafzın yerine eş anlamlısını (müteratifini) koymak da geçici bir zarurete binaen olmuştur. Hz Peygammer devrinde "son arza" da nesh edilmiştir. Günümüze kadar ulaşan bu farklı kıraatlar (okuyuşlar) ya bir harfin vecihleridir ki teal ve akbil kelimerindeki türden olan diğer altı harf, Hz Peygamber devrinde neshedilmiştir. Yahut da Hz Peygamber'in cem'inde (son arza'da), Hz Ebu Bekrin cem'inde ve Hz Osman'ın cem'in'de olduğu şekliyle korunmuş olan bizzat yedi harftir. Hz. Osman'ın cem'i ise, müslümanların yaşadığı belli başlı şehirlere gönderilmek üzere, Hz. Ebu Bekir'in suhufundan istinsah ederek mushafların çoğaltılması, sayısının arttırılmasından ibarettir. Bu istinsah işi aralıksız beş yıl sürmüştür. Allah onlardan razı olsun. Burada ki ihtilaf isimlendirme noktasındadır. (Hz. Ebu Bekir'in cem'i, Hz. Osman'ın cem'i şeklinde) Yoksa nesilden nesile aktarılarak gelen kıraatların tevatüründe değil!. Çünkü Onlar mütevatirdir ve bunda da ihtilaf yoktur. Daha önce belirtildiği gibi Kur'an 'ın birer parçasıdır. Bu çok geniş, dallı budaklı konuda herhalde bu kadar açıklama yeter. Zaten derğiler tafsilata müsait değildir. Allah itidalin yanındadır. 112