*ANAVARZA KALESİ VE YAKIN ÇEVRESİNİN YÜZEY FLORASININ ARAŞTIRILMASI Investıgatıon of the Anavarza Castle and Nearby Surface Flora Yasemin ÖZONUR Biyoloji Anabilim Dalı Halil ÇAKAN Biyoloji Anabilim Dalı ÖZET Bu çalışmada Anavarza Kalesi ve yakın çevresinin (Kozan/Adana) florası araştırılmıştır. Mart 2014 ve Mayıs 2015 tarihleri arasında araştırma alanına yapılan 15 araştırma gezileri sonucu, 556 bitki örneği toplanmıştır. Bu örneklerin değerlendirilmesi ile doğal olarak yetişen 54 familya ve 187 cinse ait 290 tür ve tür altı taksonun yer aldığı tespit edilmiştir. Çalışma alanındaki endemik tür sayısı 10 olup toplam tür sayısına oranı %3,4 tür. Fitocoğrafik bölgesi belirlenebilen 118 taksondan 97 i (%33,5)Akdeniz, 15 ı (%5,2) İran-Turan ve 6 si (%2,1) Avrupa-Sibirya elementidir. Bu gruplamada yer almayan 172 takson ise (%59,2) fitocoğrafik bölgesi bilinmeyen ya da çok bölgelidir. Floradaki 1 takson Pteridophyta, 289 takson Spermatophyta divizyosuna aittir. Gymnosperm alt divizyosunda 1 takson yer alırken 288 takson Angiosperm alt divizyosuna aittir. Angiospermlerden 243 takson Dicotyledonae, 45 takson Monocotyledonae sınıfına aittir. Takson sayısı bakımından en zengin ilk 5 familya Asteraceae (35 takson), Poaceae (30 takson), Fabaceae (29 takson), Brassicaceae (15 takson) ve Liliaceae (15 takson; en zengin ilk 5 cins ise Galium L. (9 takson), Trifolium L. (7 takson), Medicago L. (6 takson), Silene L. (6 takson) ve Crepis L. (5 takosn) dur. Anahtar Kelimeler : Flora, Anavarza, Arkeolojik alan ABSTRACT This study concerned with the flora of Anavarza castle and its surroundingds (Kozan, Adana). 556 plant specimens were collected between 2014 Mart and 2015 May in 15 research trips to study area. 338 taxa belonging of natural plants belonging to 187 genera, and 54 families were determined. The number of endemic species found in the area is 10, which corresponds to 3,4% of the total number of species. The distribution of the phytogeographical elements is as follows: Irano-Turanian 15 (5,2%), Mediterranean 97 (33,5%), Euro-Siberian 6 (2,1%). The remaining 172 taxa (59,2%) could either be found in more than one area, or their phytogeographic area is unknown. 1 taxa belong to Pteridophyta and 289 taxa belong to division Spermatophyta. Gymnospermae has 1 taxa and Angiospermae has 288 taxa. 243 taxa of Angiospermae belong to the subclass Dicotyledonae, wheras remaining 45 taxa belong to the subclass Monocotyledonae. *Aynı başlıklı Yüksek Lisans tezinden üretilmiştir. - 134 -
The largest 5 family is Asteraceae with (35 taxa), Poaceae (30 taxa), Fabaceae (29 taxa), Brassicaceae (15 taxa) and Liliaceae (15 taxa. The largest 5 genus is Galium L. with 9 taxa, Trifolium L. (7 taxa), Medicago L. (6 taxa), Silene L. (6 taxa) ve Crepis L. (5 taxa). Key Words : Flora, Anavarza, Archaeological sites Giriş Türkiye deki ilk flora çalışmaları 1700-1702 yılları arasında Tuornefort tarafından yapılmıştır. Bu çalışmanın ardından Türkiye florasına önemli katkı sağlayan İsviçreli botanikçi Edmond Boisser in Flora Orientalis adlı eseri olmuştur. Flora Orientalis 1867-1884 yılları arasında 5 cilt halinde yayımlanmıştır. 1888 yılında R. Briser eserin supplementumu yayınlamış, böylece Flora Orientalis 6 cilt olarak tamamlanmıştır (Karamanoğlu,1974). Türkiye Florası nın yazımı ise 1965-1985 yılları arasında P. H. Davis editörlüğünde 9 ciltlik bir eser olarak yayınlanmıştır. Ciltlerin yayınlanmasından sonra ortaya çıkan bulguların da eklenmesi amacıyla 1988'de 10. cilt ve 2000 yılında da tamamen yerli araştırıcılardan oluşan bir ekip (Güner ve ark. 2000) 11. cildi suplementum olarak yayınlanmıştır. Bu 11 ciltlik eser ile Türkiye nin, tür sayısı (12.000 e yakın eğrelti ve çiçekli bitki taksonu) bakımından ılıman kuşakta bulunan ülkeler arasında dünyanın en zengin floraya sahip ülkeleri arasında yer aldığı kanıtlanmıştır. 2012 de yayınlanan ve Türkiye nin güncel florasını içeren Türkiye Bitkileri Listesi- Damarlı Bitkiler kitabında yer alan bilgilere göre de; Türkiye de familya düzeyinde 167, cins düzeyinde 1320, tür ve tür altı taksonlar düzeyinde de 12852 damarlı bitki bulunmaktadır. Bunların 3788 i endemiktir (Güner vd., 2012). Türkiye nin flora bakımından zenginliğinin en önemli nedenlerinden birisi, konumu itibari ile Avrupa-Sibirya, Akdeniz ve İran-Turan fitocoğrafik bölgelerinin kesişim alanında bulunmasıdır. Arkeolojik alanlar ve çevresinde bulunan yüzey florasındaki bitki türlerinin çoğunluğu eski dönemlerdeki insan faaliyetlerinden kalan yaşayan doğal kalıntılardır (Pearson, 1998). Çalışma alanının Anavarza kalesi olarak seçilmesinin en önemli nedeni bölgenin arkeolojik alan olması ve bundan dolayı günümüzde kültürü yapılmakta olan birçok bitkinin gen kaynağı olabilecek yabani formların Anavarza ve yakın çevresinde bulunma olasılığının yüksek olmasıdır. Ayrıca Anavarza doğumlu olan, Roma döneminde yaşamış ordu hekimi, Pedanios Dioskorides antik çağın en ünlü tıbbi bitkiler uzmanı olarak kayıtlara geçmiştir. Dioskorides ünlü eseri De Materia Medica da 500 kadar bitkinin morfolojik, farmakolojik ve toksikolojik özellikleri hakkında bilgi vermektedir (Baytop, 1999). Bu kayıtlar altında çalışma alanı olarak seçilen ilk çağ kentlerinden biri olan Anavarza Kalesi ve çevre florasının etnobotaniksel yönden de zengin olduğu tahmin edilmektedir. - 135 -
Materyal ve Metot Materyal Bu araştırma Adana iline bağlı Kozan ilçesi Dilekkaya köyü sınırları içerisinde yer alan Anavarza Kalesi ve çevresinde yürütülmüştür. Kale maksimum yükseltisi 203 m olan bir tepe üzerinde yer almaktadır. Bunun yanında alanda 2 tepe daha yer almaktadır (Şekil 3.1). Kalenin bulunduğu tepe 1. Tepe olarak adlandırılmış olup, kaleye yakınlık sırasına göre diğerleri de 2. ve 3. Tepe olarak bitki listesinde yer almıştır. Bu 3 tepe dışında alan düz bir yapıya sahiptir. Bu alanlar da yerleşim yeri, mera alanı ve tarla olarak kullanılmaktadır. Şekil 1. Araştırma alanının haritası ve topografik haritası Metot Anavarza Kalesi ve yakın çevresinin floristik yönünden araştırılması amacıyla Mart 2014 ve Mayıs 2015 tarihleri arasında bitkilerin değişik vejetasyon dönemlerinde yapılan 15 gezi sonucu, 556 bitki örneği toplanmıştır. Örnekler, yöntemine uygun olarak (Seçmen vd. 1989) üzerinde çiçek, meyve ve yaprak gibi organları ile toplanmaya özen gösterilmiştir. Toplanan örnekler yöntemine uygun olarak preslenip kurutulmuştur. Bitkiler tamamen kurutulduktan sonra teşhis edilme işlemine geçilmiştir. Örnekler son olarak herbaryum materyali haline getirilmiş ve Çukurova Üniversitesi Herbaryumunda muhafaza edilmek için hazırlanmıştır. Bitkilerin teşhisinde başta Flora of Turkey and The Aegean Island (Davis, 1965-1985, 1988; Güner vd. 2000) olmak üzere Flora Europaea (Tutin vd., 1964-1980) ve Flora of Iraq (Townsed vd., 1966-1968) adlı eserler kaynak alınmıştır. Ayrıca adlandırılan bitkilerin kontrolünde ÇÜ Herbaryumundan yararlanılmıştır. Anahtarda kullanılan terimlerin Türkçe karşılıklarının kullanılmasında İngilizce- - 136 -
Türkçe Botanik Kılavuzu (Baytop, 1998) ve Bitkibilimi Terimleri Sözlüğü (Altınayar, 1987) adlı kaynaklardan yararlanılmıştır. Araştırma Bulguları Mart 2014 ve Mayıs 2015 tarihleri arasında araştırma alanına yapılan 15 gezi sonucu, 556 bitki örneği toplanmıştır. Bu örneklerin değerlendirilmesi ile doğal olarak yetişen 54 familya ve 187 cinse ait 290 tür ve tür altı taksonun yer aldığı tespit edilmiştir. Floradaki 1 takson Pteridophyta, 289 takson Spermatophyta divizyosuna aittir. Gymnosperm alt divizyosunda 1 takson yer alırken 288 takson Angiosperm alt divizyosuna aittir. Angiospermlerden 244 takson Dicotyledonae, 45 takson Monocotyledonae sınıfına aittir. Asteraceae 35 taksonla alandaki en zengin familyadır. Daha sonra sırası ile Poaceae (30), Fabaceae (29), Brassicaceae (15), Liliaceae (15), Caryophyllaceae (14), Lamiaceae (13), Geraniaceae (10), Rubiaceae(10) ve Scrophulariaceae (10) yer almaktadır. Araştırma alanında en çok takson içeren ilk 10 cins sırasıyla Galium L. (9), Trifolium L. (7), Medicago L. (6), Silene L. (6), Crepis L. (5), Erodium L'Herit. (5), Geranium L. (5), Lathyrus L. (4), Papaver L. (4) ve Veronica L. (4) dır. Şekil 2. Araştırma alanındaki taksonların fitocoğrafik bölge dağılımı Araştırma alanından toplanan toplam 290 taksondan 10 taksonun endemik (Çizelge 1) olduğu tespit edilmiştir. - 137 -
Çizelge 1. Araştırma alanındaki endemik taksonlar Alandaki Endemik Taksonlar Onopordum boissieri Willk.in Willk. & Lange Galium shepardii Post Galium scabrifolium (Boiss.) Hausskn. Verbascum sorgaricum Schrenk subsp. subdecurrens Hub.- Mor. Coronilla grandiflora Boiss. Silene pompeiopolitana Gay Centaurea calcitrapa subsp. cilicica (Boiss. & Bal.) Wagenitz Hypericum polyphyllum Boiss. & Bal. subsp. polyphyllum Hypericum lanuginosum Lam. Trigonella kotschyi Fenzl Araştırma alanından toplanan bitkilerin Raunkier sistemine göre hayat formları belirlenmiştir. Hayat formları incelendiğinde alana hakim olan hayat formunun Terofitler (%56.77) olduğu ve bunu Hemikriptofitler (%18.34) in izlediği görülmektedir (Şekil 3). Kamefit 7 2% Fanerofit 14 5% Nanofanerofit 13 5% Hayat Formları Grafiği Geofit 22 8% Terofit 150 54% Hemikriptofit 73 26% Şekil 3. Araştırma alanındaki taksonların hayat formları - 138 -
- 139 -
Tartışma ve Sonuçlar Çalışma alanının arkeolojik bir alan olması arkeobotanikçiler için doğal bir laboratuvardır. Arkeobotanikçiler, tıbbi bitkilerin ve günümüzdeki birçok bitkinin atalarının biyolojisini ve ekolojisini anlayabilmek için fosil kaynaklardan yararlanırlar. Ancak bu çalışmalarının daha doğru ve anlamlı sonuçlar verebilmesi için özellikle arkeolojik alanların yüzey florasının saptanması ve referans tohum kataloglarının hazırlanması önem arz etmektedir. Elde edilen bu veriler arkeobotaniksel çalışmalarda elde edilecek olan karbonlaşmış tohum örneklerinin teşhis edilmesinde önemli katkılar sağlayacaktır. Gerçekleştirilmiş arazi çalışmaları ile alanın florası tespit edilmiş olup, alana yakın bölgelerde bugüne kadar yapılan çalışmalar ile karşılaştırmasının yapılarak floristik benzerlik ya da farklılıklarını ortaya koyulmuştur. Ayrıca arkeolojik öneme sahip olan araştırma bölgesinde tespit edilen bitkilerin tarihi dokuya etkilerini araştırmak, alanda yayılış gösteren endemik ve nadir bitki türlerinin IUCN tehdit kategorilerini belirleyerek, arkeologlara kazıları sırasında (genellikle herbisitlerle) yok edilen bitkilerin önemini açıklayıcı bilgiler sunmak ve gerekirse bitkilerin alandan - 140 -
temizlenmesi adına mekaniksel yollar önermek amaçlanmıştır. Tüm bu amaçlarının yanında bu çalışma, gelecekte Anavarza arkeolojik kazılarından elde edilecek arkeobotaniksel materyalin değerlendirmesinde daha anlamlı ve doğruluğu yüksek bilimsel sonuçlara alt yapı olacaktır Kaynaklar ALTINAYAR, G., 1987. Bitkibilimi Terimleri Sözlüğü. DSİ Basım ve Foto- Film İşletme Müdürlüğü Matbaası, Ankara. ANONİM1, 2014. Turizm ve Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Anavarza Antik kenti, Adana. ANONİM2,2015. Kozan belediyesi bilgi sistemi, Adana. ANONİM3, 2015. MTA Doğu Akdeniz Bölge Müdürlüğü, Adana. ANONİM4, 2001.Çevre ve Orman Bakanlığı, Ankara. BAYTOP, A., 1998. İngilizce- Türkçe Botanik Klavuzu. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi. BAYTOP, T., 1999. Türkiye de Tıbbi Bitkilerle Tedavi (Geçmişte ve Bugün). Nobel Tıp Kitapevi, (İlaveli İkinci Baskı), Ankara. 78 s. BOİSSİER, E., 1867-1888. Flora Orientalis, 1-6. Ceneve et Basel. DAVİS, P. H., 1965-1985. Flora of Turkey and East Aegean Islands. Vol 1-9 University Pres, Edinburgh. DAVİS, P. H. (eds), 1988. Flora of Turkey and East Aegean Islands. Vol 10University Pres, Edinburgh. EKİM, T., Koyuncu, M., Vural, M., Duman, H., Aytaç, Z. Ve Adıgüzel, N., 2000. Türkiye Bitkileri Kırmızı Kitabı. Van Yüzüncüyıl Üniversitesi, Türkiye Tabiatını Koruma Derneği. GİRGİNER, S. K., 2005. Roma Döneminde Antik Çukurova nın Başkenti: Anazarbos (Anavarza). Çukurova Üniversite Dergisi 1, Sayı:4, 34-35. GÜNER, A., 2012 Türkiye Bitkileri Listesi- Damarlı Bitkiler Kitabı. Nezahat Gökyiğit Bahçesi Yayınları, Flor Dizisi 1, İstanbul. GÜNER, A., Özhatay, N., Ekim, T., Başer K. H. C. (eds.) 2000. Flora of Turkey and The East Aegean Islands, Edinburgh. KARAMANOĞULLARI, K., 1974. Türkiye Bitkileri Cilt:1. Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Yayınları,, Ankara. 16 s. PEARSON, S., 1988. Botanical Indicators in Historical Archaeology. Australlian Historical Archaeology 6. SEÇMEN, Ö., Gemici, Y., Leblebici, E., Görk, G. ve Bekat, L., 1989. Tohumlu Bitkiler Sistematiği. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kitaplar Serisi, İzmir. SPERANZA, M., Ferroni, L., Pisa, P. R., Bitelli, G., Catizone, P., Vignudelli, M., 2008. Environmental Assessment of An Archaeological Site for The Development of An Archaeological Park. - 141 -