ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 20 Ocak 2014 Pazartesi YIL: 13 SAYI: 4409 FÝYATI: 2.50 TL (KDV dahil) Þener LEVENT BULUTLARI YALADIM (5)

Güneyde papazlar bizim imamlardan daha erken davranmýþ ve yaðmur duasýna çýkmýþ... Ancak yalnýz güney için dua ettiklerinden dolayý dualarý kabul olunmamýþ... Seller bizim Girne'yi basmýþ! ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 20 Ocak 2014 Pazartesi YIL: 13 SAYI: 4409 FÝYATI: 2.50 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com BARIÞA HAZIR OLMAYANLARIN ÇÖZÜMÜ DE ÝÞE YARAMAZ 2. sayfada Ýþgal altýnda ÝCAZETSÝZ yazýlar... FÝLMÝN BÝR BAÞKA SAFHASINDAYIZ ÞÝMDÝ Ali Osman BULUTLARI YALADIM (5) Erdoðan Baybars YETKÝLÝ GÝBÝ DAVRANIN Dolgun Dalgýçoðlu ZAMLAR... DÖVÝZ YANGINLARI... KURAKLIK... Mehmet Levent Zehir ve Hormon Özgün Kutalmýþ Garantör Ýngiltere'nin Türk tarafýný dýþlayarak Rum tarafý ile yaptýðý üs anlaþmasýnýn Türkiye'nin bilgisi dahilinde gerçekleþip gerçekleþmediði merak ediliyor... Türk tarafýndan buna henüz resmi bir tepki gelmedi... Anlaþmanýn ayrýntýlarý ise ortaya çýkmaya baþladý... BM yeni bir ortak metin hazýrlýyor Týkanan müzakerelerin önünü açmak için BM'nin pürüzlü bazý noktalarý iyileþtirerek yeni bir ortak açýklama metni hazýrladýðý ve önümüzdeki hafta taraflara sunacaðý haber veriliyor... Ortak açýklamadaki en büyük anlaþmazlýk Türk tarafýnýn metne koyduðu ifade... Bu ifadede "hiçbir toplumun veya oluþturucu devletin diðeri üzerinde tahakküm kuramayacaðý" belirtiliyor... 11. sayfada Ýngiltere son 15 yýldýr ilk kez Rum tarafýnýn yanýnda Dengeler deðiþti Güneyde yapýlan deðerlendirmelere göre, Anastasiadis'in Londra ziyaretiyle birlikte Ýngiltere 15 yýl sonra ilk kez Rum tarafýnýn yanýnda yer aldý... Ýngiliz hükümetinin, ortak açýklama metninde tartýþýlan 'tek egemenlik, tek uluslararasý temsiliyet ve tek vatandaþlýk' konularýnda Anastasiadis'e destek vermesi en büyük kazanýmlardan biri sayýlýyor... Üslerle ilgili yayýnlanan rapora göre, üsler bölgesine yerleþecek kiþilere yönelik idari ve adli yetkiler Rum yönetimine devredildi... Üs sakinleri güneyde kalan diðer nüfusla eþit haklara sahip olacaklar... Toplam 254 kilometrekarelik üs alanýnýn Ýngilizler tarafýndan yalnýz 56 kilometrekarelik bir bölümünün kullanýldýðýna dikkat çeken siyasi gözlemciler, Ýngiltere'nin geriye kalan topraða ihtiyacý olmadýðý için Kýbrýslýlara devrettiðini belirtiyorlar... Rum Þehircilik ve Planlama Dairesi devredilen topraklardaki kentsel bölgeleri ancak 9 ayda tespit edebilecek... 3 ve 4. sayfalarda Uyuþturucuyla mücadelede uzman görüþü Cezayý býrakýn, tedaviye bakýn "Bu iþ böyle olmaz" diyen Dr. Aysýn Sýnal, 'içici' olarak polis tarafýndan yakalanan gençlerin hapse deðil, tedavi merkezlerine gönderilmesi gerektiðini söyledi... Ýçici-satýcý ayýrýmýnýn yapýlmasýnýn þart olduðuna da vurgu yapan Dr. Sýnal, baronlarýn ve mafyanýn gençleri baðýmlý hale getirdikten sonra kurye olarak kullandýklarýný belirtti... Bazý hastalar için hintkenevirinin kullanýlabileceðini söyleyen Dr. Sýnal, "Mesela bir kiþi hastadýr... 'Ýçmesem hastalýðým nükseder... Sinirlerimin ve aðrýlarýmýn yatýþmasý için içiyorum' derse ve devletten de içebilir diye rapor alýrsa içebilmelidir" dedi... 15. sayfada UTANÇ YASALARINI BAÞIMIZDAN DEFETMEK Afrika dan Mektup 3. sayfada KIBRISLI Sezan Artun Yalçýn Okut MUCÝZE Ali Kiþmir 6. sayfada Besle kargayý oysun gözünü... 6. sayfada 8. sayfada ABD devrede ABD Atina'dan Kýbrýs'a müdahale etmesini ve Anastasiadis'i cesaretlendirmesini istedi... 11. sayfada

YARALI MAMO GÖK HAYATINI KAYBETTÝ Güzelyurt-Yayla anayolunda, önceki gün meydana gelen trafik kazasýnda yaralanan motosiklet sürücüsü Mamo Gök (E-66) yoðun bakým ünitesinde tedavi gördüðü Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi'nde yaþamýný yitirdi. Kaza, Güzelyurt-Yayla anayolunun 4-5'inci kilometreleri arasýnda, Gaye Arýcý'nýn (K-24) yönetimindeki HB 477 plakalý araç ile Güzelyurt istikametine doðru seyrettiði sýrada Mamo Gök'ün yönetimindeki HR 957 plakalý motosiklete çarpmasý sonucu gerçekleþmiþti. GÝRNE- GÜZELYURT YOLUNDA KAZA: 4 YARALI Polis Basýn Bülteni'ne göre, önceki gün 04.30 sýralarýndan Girne-Güzleyurt anayolunda meydana gelen kazada ise 4 kiþi yaralandý. Kaza, Hakan Erbilgin'in (E- 29) yönetimindeki ZKP 066 plakalý salon aracýn, Girne istikametine seyrettiði bir sýrada, direksiyon hakimiyetinin kaybedilip gidiþ istikametine göre yolun saðýna geçmesi, o esnada karþý istikametten gelmekte olan Hüseyin Uzmaner (E-25) yönetimindeki GJ 348 plakalý van araç ile yüz yüze çarpýþmasýyla gerçekleþti. Kaza sonucu her iki araç sürücüsü ve ZKP 066 plakalý araçta yolcu olarak bulunan Fuat Yýlmaz (E-29) ve Aþkýn Aydýn (E-25) yaralandý. Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi'ne sevk edilen yaralýlardan Hakan Erbilgin yoðun bakým servisinde, Aþkýn Aydýn acil serviste tedavi görürken,, Hüseyin Uzmaner ile Fuat Yýlmaz taburcu edildi. ÖÐRENCÝ YURDUNDA HIRSIZLIK Gazimaðusa'da bir öðrenci yurdunda Kasým ayýnda Sepehr Khoshboresh Rousari'ye ait dizüstü bilgisayarý çaldýðý tespit edilen A.U (E-21) tutuklandý. ÝZÝNSÝZ ÝKAMET Gazimaðusa'da faaliyet gösteren bir kumarhanede polis tarafýndan yapýlan kontrolde, Y.E.'nin (E-54), KKTC'de izinsiz olarak ikamet ettiði tespit edildi. Adý geçen þahýs hakkýnda yasal iþlem baþlatýldý. 3 HARUP AÐACINI KESEN 2 KÝÞÝ TUTUKLANDI Balalan-Kaplýca yolunun 7-8 kilometreleri arasýnda kime ait olduðu tespit edilemeyen arazi içerisinde bulunan 3 adet harup aðacýný motorlu testereyle kýsmen kesen A.A. (E-39) ve K.B. (E-50) tutuklandý. Diðer yandan, Çayýrova'da Valya mevkiinde, orman arazisinden 150 kilogram aðýrlýðýnda þinya, harup ve zeytin odunu kesen V.C (E- 61) tutuklandý. MAÐUSA'DA 16 YAÞINDAKÝ KIZ KAYIP Gazimaðusa'da önceki gün öðle saatlerinde evinden ayrýlan Þeymanur Kaptan'ýn (K-16) halen geri dönmediði bildirildi. Polis Bülteni'nde yer verilen olaylarla ilgili soruþturmalarýn sürdüðü bildirildi. "Müziðe Dokunan Minik Eller'' Ýsmet Ezel - maðusa haber ajansý MAGEM "Sanata ilk Adým Atölyesi " öðrencilerinin, Doðu Akdeniz Üniversitesi DAÜ Eðitim Fakültesi Güzel Sanatlar Bölümü Müzik Öðretmenliði Lisans Programý "Topluma Hizmet Uygulamalarý" projesi çerçevesinde "Müziðe Dokunan Minik Eller '' baþlýðýyla tamamlanan çalýþmalarý, Rauf Raif Denktaþ Kültür ve Kongre Sarayý'nda izleyiciyle buluþtu. Öðrenciler Özþen Anýþ Mehmetalioðullarý, Erol Demirbilek Ermetal, Aslý Tün tarafýndan hazýrlanan "Topluma Hizmet Uygulamalarý" dersi kapsamýnda 'MAGEM Sanat Atölyesi eðitmeni sanatçý Ayhatun Ateþin uzmanlýðýnda ''Sanata ilk adým ve yaratýcý fikirler" atölyesinde beþ hafta süren çalýþma sonucunda, yaþlarý 5-14 arasýnda deðiþen çocuklarýn çalýþmalarý bir hafta süre ile RRD KKS' nda sergileniyor. Farklý türdeki dünya müziklerini çocuklarýn duymasý, dinlemesi, farketmesi ve tanýmasý projenin önem arzeden diðer amaçlarýndan biriydi. Dünya müziklerinin çocuklara dinletilerek deðiþik yöntemlerle ve farklý malzemelerle yaptýrýlan resim çalýþmalarýnda bir fikre odaklanabilme ve baþkalarýyla paylaþma sentezine ulaþabilen çocuðun toplum içerisinde de paylaþma, birlikte hareket edebilme ve ayný dili konuþabilme, çocuklarýn kendini anlatabilme yetisini kazanmasýna katký saðlýyor. Proje Gazimaðusa Belediyesi ve Maðusa Gençlik Merkezi'nin katkýlarýyla gerçekleþtiriliyor. Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com BARIÞA HAZIR OLMAYANLARIN ÇÖZÜMÜ DE ÝÞE YARAMAZ Asýl sorun çözüme ulaþmak deðil Kýbrýs'ta, barýþa ulaþmak... Çözüm barýþ demek deðil... Bu adaya hükmeden güçler, adýna çözüm dedikleri bir tür yeni ayar yapabilirler... Niyetleri varsa onlar için zor bir mesele deðil bu... Asýl zor olan barýþ... Ki sanýrým buradaki taraflarýn hiçbiri henüz hazýr deðil buna... Kýbrýslýrum çoðunluðu yönetimi Kýbrýslýtürklerle paylaþmak istemiyor... Kýbrýslýtürklerin çoðunluðu ise federal bir devleti kabul etse bile, kendi bölgesinde Rumlardan ayrý yaþamak istiyor... Ayrýca federal devlet de ilk seçeneði deðil... Kuzeydeki ayrý devletin tanýnma olasýlýðý olmadýðý için federalizme razý oluyor. Eðer "Gelin de sizi ayrý devlet olarak kabul ettik" deseler, herkes seve seve koþardý buna herhalde... Bayram yapardý... Rum tarafý için de durum ayný... Federal devlete razý olsalar bile gönüllü olarak razý olmuyorlar... Ýstemeye istemeye... Onlar için de birinci seçenek deðil bu... Eðer onlara da, "Kýbrýslýtürkler toplumsal siyasi eþitlikten vazgeçti, Kýbrýs Cumhuriyeti'nde sadece birey olarak eþit vatandaþlýk hakkýný kabul ediyorlar" deseler, onlar da bayram yaparlar. Her iki tarafýn da birinci seçenekleri olmayan federal bir çözüm Kýbrýslýlara ne kadar mutluluk verebilir acaba? Irkçýlýk ve milliyetçilik hala dipdiri adada... Güneyde de... Kuzeyde de... Hatta güneyde kuzeydekinden de galiba daha fazla... Kapýlar açýldýktan sonra daha da netleþti bu tablo... Kýbrýslýtürk toplumunda hayal kýrýklýðý yaþamayan kalmadý... Herkesin güneyde birileriyle yaþadýðý tatsýz bir hikayesi oldu mutlaka... Kapýlar açýlmadan önce yalnýz kuzeydeki yönetimlerine öfke ve tepki duyanlar, buna güneydekileri de kattýlar sonra... Eskiden "Bizimkilerin bize yaptýðýný Rum bile bize yapmadý" diye yakýnanlar, Rumlarý da gördükten sonra "Rumlar da adam olamadý" demeye baþladýlar... Ýki ateþ arasýnda kaldýklarýný iþte o zaman daha iyi anladýlar... Ýþi güneydeki resmi kurumlara düþenler hep hayal kýrýklýklarýyla, hep küfürle çýkýp gittiler o kapýlardan... Türk olduklarý için kendilerini aþaðýlayan ve en basit iþlerini bile yapmamak için bin dereden su getiren Rum memurlarýnýn alaylý bakýþlarýyla karþýlaþtýlar her yerde... Nefret ve kin bakýþlarýndan okunur insanýn... Madem ki birlikte yaþamaya hazýr deðiliz henüz daha, ne yapmalý o zaman? Benim önerim þu: Kýbrýs Cumhuriyeti'ni elinde bulunduran Rum tarafý baðýmsýz bir devlete sahip olduðuna göre, Türk tarafý da önce toplum olarak baðýmsýz olmalý... Bunun için de Türkiye'nin uydusu olmaktan kurtulmalý... Türk askeri adadan gitmeli ve burada yalnýz cumhuriyet anlaþmalarýnýn öngördüðü kadar, 650 asker kalmalý... "Türkiye'nin Kýbrýs'ta alt yönetimi" imajý yýkýlmalý böylelikle... TC yetkililerinin bizim adýmýza konuþmalarýna fýrsat verilmemeli bir daha... Konuþurlarsa da, "bizi baðlamaz" demeli... Ýkide bir Ankara'ya koþarak akýl danýþmaktan vazgeçilmeli... Müzakere masasýnda bizim irademiz olmalý... Kýsacasý, kýrk yýldýr süren bu iþgale bir son verilmeli... "Türk askeri buradan giderse Rumlar bizi keser" diye halký korkutanlar, kaymaðýný yaladýklarý bu düzeni kaybetmekten korkanlardýr ancak... Türkiye aradan çekilince Kýbrýslýrum toplumu ile anlaþýp anlaþamayacaðýmýz ancak o zaman görülebilir... Eðer bizi hala adam yerine koymuyorlarsa, anlaþamayýz elbette... O zaman da Birleþmiþ Milletler ile Avrupa Birliði'ne gider ve ayrý bir devlet olarak biz de tanýnma talep ederiz... Türkiye'nin bir uydusu olarak þimdi bizi ayrý bir devlet olarak tanýmayanlar, uyduluktan kurtulduktan sonra bir kere daha düþünürler bunu... Kadife bir ayrýlýk olur adada... Bir gün birleþmek umuduyla... Eðer adam olursak baþýmýzý vura vura...

ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE AFRÝKA dan mektup... UTANÇ YASALARINI BAÞIMIZDAN DEFETMEK Komiteden oybirliðiyle geçen eþcinsellerle ilgili yasa tasarýsý meclisin gündemine geliyor bugün... Komiteden oybirliðiyle geçti, ama mecliste öyle olmayacaðý görülüyor... En azýndan DP-UG Milletvekili Zorlu Töre oyunun ret olacaðýný þimdiden söylüyor... Gerekçesi var... Þöyle diyor: "Cinsiyet eþitliði derken ahlak ölçülerimizi aþan birtakým yaþayýþ ve davranýþlarý tercih diye zorlama yasalarla halkýmýza kabul ettiremeyiz." Yanlýþ zamanda yaþýyor demek Zorlu... Ortaçaðda yaþamalýydý... O sýralarda asla böyle bir yasa gündeme gelemezdi... Yakarlar, asarlar, çivilerlerdi adamý... Engizisyon papazlarýnýn bu konudaki düþünceleri tam da Zorlu'ya göre... Umarýz yanlýþýný görür ve bu yoldan döner o da... Kendi cinsel tercihini baþkasýna empoze etmeye kalkmaz... Ayrýca bu bir cinsel tercih meselesi deðil... Bir hormon meselesi... Týbbi uzmanlara sorup bu konudaki bilgisini artýrabilir... Faydalý olur... * Hep aþýrý milliyetçi saflarda görmeye alýþtýðýmýz Tahsin Ertuðruloðlu ise Zorlu Töre'den çok farklý düþünüyor bu konuda... Ve yasaya evet diyeceðini açýkladý... Eþcinsellerden örnek de gösterdi... Bülent Ersoy... Zeki Müren... Ve bakýn ne dedi: "Bu sanatçýlarý zamanýnda hayranlýkla izleyenler þimdi çýkýp da buna karþý bir tavýr aldýklarýnda sanýrým samimi olmadýklarýný gösterirler." * Tahsin Bey yalnýz yakýn geçmiþten ve Türkiye'den deðil, tarihten ve dünyadan da örnekler verebilirdi... Ne dahi eþcinseller yetiþtirdi bu dünya... Sokrat... Çaykovski... Sezar... Ve kimler kimler daha... Büyük Ýskender... Leonardo Da Vinci... Michelangelo... Gelmiþ geçmiþ en büyük film yönetmenleri Federico Fellini, Pier Paola Pasolini, Pedro Almadovar... Marlene Dietrich de eþcinseldi, Marlon Brando da... Yerçekimi kanununu bulan Ýsaac Newton... Daha sayalým mý? * Bunca yýldýr boynumuzda asýlý duran bu utanç yasasýndan kurtuluyoruz iþte nihayet... Kýrk yýlda bir bu meclisten iyi bir yasa geçiriliyorsa, sevinmemiz gerekir buna... Ölüm cezasý da kaldýrýlýyor gerçi, o da önemli, ancak yýllardan beri uygulanan bir þey deðildi burada... Hükmünü kaybetmiþti... Yine de onun kaldýrýlmasýný da alkýþlamak gerek... Bunlar gibi pek çok utanç yasalarýmýz var daha... Umarýz onlarý da defederiz baþýmýzdan bir gün... Biz de çaðýmýzý yakalarýz... TÜM SÝYASÝ TUTUKLULARA ÖZGÜRLÜK Ýngiltere ile üs anlaþmasýnýn raporu ortaya çýktý RUM DIÞÝÞLERÝ BAKANLIÐI'NIN ÜSLER BÖLGESÝNDEKÝ TAÞINMAZLARIN ÝMARA AÇILMASINA ÝLÝÞKÝN ANLAÞMAYA YÖNELÝK DEÐERLENDÝRME RAPORU Rum Dýþiþleri Bakanlýðý'nýn, Güney Kýbrýs ile Ýngiltere arasýnda, Ýngiliz Üsleri içerisinde kalan arazilerin ve taþýnmaz mallarýn imara ve kalkýnmaya açýlmasýna iliþkin olarak imzalanan anlaþmaya yönelik deðerlendirme raporu (belgesi) hazýrladýðý belirtildi. Fileleftheros gazetesi "Anlaþmanýn Gizli Kozlarý-Üslere Ýliþkin Metnin Deðerlendirilmesine Yönelik Hükümetin Raporunu (belgesini) Ýfþa Ediyoruz" baþlýklý haberinde Rum Hükümeti tarafýndan, Ýngiltere ile imzalanan anlaþmanýn deðerlendirilmesine yönelik raporu ele geçirdiklerini belirterek söz konusu raporda, gün yüzüne çýkmamýþ bir çok yeni unsurun yer aldýðýna da dikkati çekti. Gazete anlaþma çerçevesinde bölge sakinleri ve ekonomi açýsýndan için olumlu unsurlarýn bulunmasý ötesinde, "Üslerin askeri ve tek olan niteliðinin teyit edilmesine iliþkin" bir unsurun da ortaya çýktýðýný yazdý. Raporun ayrýntýlarýna geniþ bir þekilde yer veren gazete, raporda "Ýngilizlerin, Üslerin toplam alanýnýn, askeri gereksinimleri için gerekli olan sadece yüzde 22'sine ihtiyaç duyacaðý; Ýngilizlerle yapýlan anlaþma gereði, Ýngilizlerin, Ýngiliz Üsler bölgesine yerleþecek kiþilere yönelik idari ve adli yetkileri Rum Yönetimi'ne devrettiði; Ýngilizlerin, anlaþmayla birlikte bir çalýþmanýn, askeri gereksinimleri etkilemesi durumunda sadece özlü bir role dönüþecek gözetmen rolünü muhafaza ederek kentsel geliþim konularýna iliþkin yetkileri Rum Yönetimi'ne devrettiði" þeklinde ifadelerin yer aldýðýný belirtti. Anlaþma içerisinde, Rum Yönetimi ile Ýngiliz Üsleri arasýnda idari sýnýrlarýn yokluðunun teyit edildiðini ve Ýngiliz Üs topraklarýna yönelik göçmen akýnýnýn özlü olarak kontrol edilmesinin de teminat altýna alýndýðýný belirten gazete endiþelerin dile getirildiði "Cebelitarýklaþtýrýlma" tehlikesi konusunda ise söz konusu raporda, bunun "uzak ve var olmayan bir ihtimal" olarak addedildiðini yazdý. Gazete raporda ayrýca Ýngiliz Üslerinin, üsler bölgesinde bulunan yüzde 78'lik alaný devrettiðine de dikkat çekildi. Güney Kýbrýs ve Ýngiltere arasýnda imzalanan anlaþmayla birlikte, Ýngiliz Üsleri içerisinde kalan sakinlerine, 1960 anlaþmasýyla birlikte yapýlan haksýzlýklarýn da düzeltildiði konusuna raporda dikkat çekildiðini yazan gazete anlaþmanýn, Güney Kýbrýs'ýn yýllara dayanan "Kýbrýs'taki Ýngiliz Üslerinin, Birleþik Krallýðýn sadece askeri amaçlarý için kullanýldýðý" þeklinde tezini destekleyerek Kýbrýs'taki üslerin daha çok askeri niteliðini ortaya çýkardýðýný da belirtti. Anlaþmanýn, Ýngiliz Üsleri sýnýrlarý içerisinde kalan sakinlerin ve mal sahipleri için de, iyimserlik ortamý yaratmasýnýn önemli bir geliþme olarak addedildiðini belirten gazete anlaþmanýn özellikle zor olan ekonomik bir dönemde ekonomik kalkýnma ve faaliyet açýsýndan perspektif yarattýðýný da yazdý. Gazete rapora dayanarak, anlaþma ile birlikte Rum tarafýnýn saðladýðý kazanýmlarý þu baþlýklar altýnda verirken baþlýklarýn altýnda ise bunlarýn ayrýntýlarýna yer verdi. "1.Üsler içerisindeki kalkýnmaya artýk olanak saðlanmasýyla Ýngiliz Üslerinin yüzde 78 oranýndaki topraðýnýn imar bölgelerine katýlýmý 2.Ýngiliz Üsleri içerisindeki sakinlerin, Güney Kýbrýs'ýn geriye kalan diðer nüfusu ile eþit haklara sahip olmasýnýn saðlanmasý 3. Ýngiliz Üsleri içerisinde taþýnmaz mala sahip olunmasý ve taþýnmaz malýn kalkýnmasýna iliþkin hak sahiplerine yönelik tüm sýnýrlandýrmalarýn kaldýrýlmasý 4. Ýngiliz Üslerindeki durumun, Güney Kýbrýs'ta ne geçerli olduðu ve Ýngiliz Üsleri sakinlerinin yaþamlarýnýn normalleþtirilmesine iliþkin olarak uyumlaþtýrýlmasý 5.Ýngiliz Üsleri bölgelerinin ekonomik kalkýnmasý ve genel olarak Rum ekonomisinin kalkýnmasý olanaðý 6.Birleþik Krallýk tarafýndan, belirli durumlarda, Ýngiliz Üslerindeki yeni kamu altyapýlarýnýn finanse edilmesinin üstlenilmesi". Gazete Ýngiltere ile imzalanan anlaþmanýn tarihi öneme de sahip olduðunu belirterek anlaþmanýn her iki tarafýn, geçtiðimiz Ekim (2 Ekim 2013) ayýnda baþlayan temas ve istiþarelerin sonucu olduðuna da dikkati çekti. Gazete yine rapora atýfta bulunarak Rum Þehircilik ve Planlama Dairesi'nin anlaþmanýn imzalanmasýnýn ardýndan kentsel bölgeleri tespit etmesi için 9 aya gereksinimi olacaðýný yazdý. Çiziktirdi "KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ IÞIÐINDA" Politis gazetesi "Kýbrýs Sorunun Çözümü Iþýðýnda-Üsler: Londra Tarafýndan Anastasiadis'in Desteklenmesi Hareketi" baþlýklý yorumsal haberinde, Ýngiltere'nin, Ýngiliz Üslerinin, bir bölümünün egemenliðini feragat ederek Güney Kýbrýs ile neden anlaþma imzaladýðý sorusunu sorarak bunun görünen nedenlerinden birinin, bu topraklara ihtiyacý olmamasý olduðunu, Ýngilizlerin 254 kilometre karelik alandan askeri gereksinimleri için 56 kilometre karelik alaný kullandýðýný, geriye kalan, 1974 öncesinde özellikle Kýbrýslý Rumlar ve yeteri kadar Kýbrýslý Türk tarafýndan iskan edilen 198 kilometre karelik alanýn ise, ekonomik kriz döneminde, ek ekonomik aðýrlýðý teþkil ettiðini yazdý. Habere göre diplomatik kaynaklar ise iki ülke arasýnda anlaþma imzalanmasýnýn esasa nedeninin, yaklaþan Kýbrýs sorununun çözümüne iliþkin olduðunu, Ýngilizlerin, Ýngiltere ile Güney Kýbrýs arasýndaki iliþkilerdeki "eski iblisleri" kovarak Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'e yardým etmek istediðini belirttiler. Ýngilizlerin, söz konusu topraklardan feragat etmesinin ardýnda Ýngilizlerin, AB karþýsýndaki stratejilerine iliþkin baþka siyasi nedenlerin de saklý olduðunu belirten bir diplomatik kaynak, örneðin Ýngiltere Baþbakaný David Cameron'un Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis ile gerçekleþtirdiði görüþme sýrasýnda AB'nin ödenek politikasýna karþý olduðunu, Ýngiltere'nin, ülkedeki Polonyalý iþsizlere, Varþova'da yaþayan ailenin diðer fertlerini kapsayacak þekilde iþsizlik ödeneði vermesinin mümkün olmadýðýný dile getirdiðini ifade etti. Alithia gazetesi ise "Kötü Ýblisten Stratejik Ortaða" baþlýklý haberinde Ýngiltere ile Güney Kýbrýs arasýndaki iliþkilerin geliþtirilmesine iliþkin kapýyý açan anahtarýn, Suriye'deki son geliþmeler olduðunu yazdý. HASTANEDE RANDEVULU SÝSTEME GEÇÝLÝYOR Lefkoþa Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi'nde bugünden itibaren randevulu sistem hayata geçiriliyor. Hastalarýn kuyrukta beklemesini engellemek amacýyla yürürlüðe konan sistemde; 11.00-15.00 saatleri arasýnda 228 5441 numaralý telefondan 3 rakamý tuþlanarak veya 223 4789 numaralý telefon direkt aranarak randevu alýnabilecek. Randevulu hastalarýn muayenesi, saat 10.30-11.00'den itibaren baþlayacak. KANSER HASTALARINA YARDIM DERNEÐÝ AKDOÐAN'DA KERMES DÜZENLEYECEK Kanser Hastalarýna Yardým Derneði, bugün, Akdoðan'da kermes düzenleyecek. KHYD'den yapýlan açýklamada, 'Derneði Ýdame Ettirme Kermesleri' kapsamýnda düzenlenecek ve 1. el kýyafetler ile ayakkabýlarýn satýlacaðý kermesin, Köy meydanlýðýnda saat:09.30'da baþlayacaðý belirtildi.

ALAKAYA DÝRÝFÝL FÝLMÝN BÝR BAÞKA SAFHASINDAYIZ ÞÝMDÝ Yetmezmiþ gibi zamlar döviz yangýnlarý Bir de kuraklýk belâsý geldi dayandý Daha da yanacak mutfaklarýn bacalarý O limana varmadan bütün yelkenler yandý AliOSMAN Periyodik aliosmanus@yahoo.com Geçtiðimiz hafta Kýbrýs Cumhuriyeti ile Ýngiltere arasýnda üsler konusunda imzalanan anlaþma bir kere daha göstermiþtir ki bizim esamemiz okunmamaktadýr. Kýbrýs'ta fiziki bir deðiþikliðin tüm taraflarýn imzasý olmadan gerçekleþmesinin mümkün olamayacaðý hep söylenir, yazýlýr. Ýngiliz elinde bulundurduðu üslerin yüzde yetmiþsekizinin Kýbrýs Cumhuriyeti'ne devrine karþýlýk ne aldý sorusu takýlýr insanýn aklýna Unutmayalým ki üzerinde 2105 kiþinin yaþadýðý ve ahalisinin koyun besiciliði ve balýkçýlýkla geçindiði Falkland adalarý için Thatcher döneminde Ýngiltere Arjantin'le savaþa bile girdi. Adalarýn yüzölçümü 12 bin 173 kilometrekaredir. Ýngiltere'nin anlaþmaya göre Kýbrýs Cumhuriyeti'ne býrakacaðý alan ise 200 bin kilometrekare 12 bin kilometrekare için Ýngiltere'den gidip adalara çýkarma yapan Arjantin askerleri ile savaþa tutuþan Ýngiltere'nin burada yaptýðý bonkörlük neyin nesidir? Geçtiðimiz hafta yine çok önemli bir haber düþtü bültenlere BBC muhabirlerinin kapalý Maraþ için hazýrladýklarý bir yazý vardý 1974'ten beri bölgenin kapalý olduðu ve tehlikelerinden sonra hazýrlanan bir projeden de bahsedildi. Yeniden imar edilecek þehrin ekoþehir olarak düzenleneceði belirtilmiþ ve hatta önerilmiþti. Akabinde Kýbrýs Cumhuriyeti yetkilileri Derinya'da görev yapan Maðusa Belediyesi'nin kapalý Maraþ'ýn ekoþehir olarak yeniden imarý için proje baþlatýldýðýný belirttiler Downer'in istifasýnýn da bunlarla birlikte bir bütün olduðu su götürmez gibi görünüyor. Türklerin istediði resmi taksim bir kez daha rafa kaldýrýldý BM yeni bir özel temsilcinin bir süre atanmayacaðýný açýkladý. Bu görüþmelerin de ortadan kalkmasý demektir. Maraþ BM kontrolünde sahiplerine býrakýlacak BM'nin de Ýngiliz ve Amerika'nýn güdümünde olduðunu düþündüðümüzde Ýngiliz idaresinin burada etkin olacaðýný söyleyebiliriz. Bu yýl NATO'ya üye olacak Kýbrýs'ýn çevresinde Türkiye þirketlerinin de petrol ve doðalgaz arama hakký elde edeceði öngörü olarak önümüzde durmaktadýr. Ýngiltere ile Kýbrýs Cumhuriyeti anlaþma imzalarken Yunanistan ve Türkiye'nin bilgisinin olmamasý imkan dahilinde deðildir. Kapalý kapýlar ardýnda oynanan oyunlarda taraflardan biri sayýlan Kýbrýslý Türkler hesaba katýlmamýþlardýr. Gerek bile duyulmamýþtýr buna Bu anlaþma bunu bir kez daha göstermiþtir. Yeni deðiþikliklerden belki Kýbrýs'ýn kuzeyindeki küçük bir azýnlýk fayda saðlayacak ama genelde Kýbrýslýtürkler bu davayý kaybetmiþlerdir ve bana göre de bu yarým asýrdan fazladýr dünya sinemalarýnda oynanan Kýbrýs filminin baþka bir aþamasýdýr. Bundan sonra yazýlacak senaryolarda anlaþýlan o ki Kýbrýslýtürkler figüran dahi olamayacaklardýr. Kalay "Londra'da dengeler deðiþti" ÝNGÝLTERE'NÝN ÝLK KEZ AÇIKÇA RUM TARAFININ YANINDA OLDUÐU ÝLERÝ SÜRÜLDÜ Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'in Londra'ya gerçekleþtirdiði ziyaretin Güney Kýbrýs-Ýngiltere iliþkilerinde iki önemli adým atýlmasýný saðladýðý ve Ýngiltere'nin ilk kez açýkça Kýbrýs Rum tarafýnýn yanýnda olduðu ileri sürüldü. Haftalýk Kathimerini "Londra'da Dengeler Deðiþti... Kýbrýs Rum Tarafý Ýngiltere'yi Ýlk Kez Açýkça Yanýnda Buluyor" baþlýklý haberinde sözünü ettiði iki adýmýn; üsler bölgesi içerisindeki 190 kilometrekarelik alanýn inkiþafýna uygulanmakta olan ambargonun kaldýrýlmasý, ikinci adýmýn da Ýngiltere'nin Kýbrýs sorununda tek egemenlik tek uluslar arasý temsiliyet ve tek vatandaþlýðý içerecek net bir çözüm zemini talebinde Anastasiadis'e destek vermesi olduðunu yazdý. Ýngiltere'nin son 15 yýldýr ilk kez böyle bir harekette bulunduðuna dikkat çeken gazete Kýbrýs sorunuyla ilgili açýklamalarý, taraflarýn hiçbirini kýþkýrtmamak için 'yapýcý belirsizlik' çerçevesinde olan bu ülkenin artýk, müzakerelerin zemininin netleþtirilmesi konusunda Rum tarafýnýn tezlerine tam uyum içerisinde olduðuna dikkat çekti. Gazete Kýbrýs sorunu açýsýndan siyasi düzeyde Londra'nýn yaptýðý dönüþün belirgin olduðuna iþaret ederek özetle þunlarý yazdý: "Kýbrýs Rum ve Türk taraflarý arasýndaki zemin ve çözümle, daha doðrusu Ankara ve Kýbrýs Tarafýnýn itiraz ettiði tek egemenlik tek vatandaþlýk ve tek uluslar arasý temsiliyetin güvence altýna alýnýp alýnmayacaðýyla ilgili anlaþmazlýkta Londra açýkça Kýbrýs Rum tarafý GÜNEYDEKÝ CEZAEVÝ 'GECEYARISI EKSPRESÝ' Eski bir mahkum cezaevini anlattý Politis gazetesi " 'Geceyarýsý Ekspresi' Merkezi Cezaevine Durdu" baþlýðýyla verdiði haberinde, eski bir mahkumun (gazeteye) anlattýklarýna yer verdi. Habere göre birkaç yýl önce cezaevine girdiðinde yaþam koþullarýnýn daha iyi olduðunu söyleyen eski mahkum, iki yýl önce mahkumlarýn haklarýný kaybetmeye baþladýðýný ve durumun aþamalý olarak kötüleþtiðini belirtti. Yemeklerin azaldýðýný, odalarýn kalabalýklaþtýðýný, TV ve tiyatro odalarýnýn koðuþa çevriliðini anlatan eski mahkum, bu koþullarýn cezaevini kaynayan bir kazana çevirdiðini belirtti. Açýk alanlarýn sýnýrlandýðýný, dvd oynatýcý ve cd kullanýmýnýn yasaklandýðýný da söyleyen eski mahkum, delirmek ya da intihar etmek için çok çaba göstermeye gerek olmadýðýný savundu. Eski mahkum cezaevindeki kantinden bazý þeyler almak için gizlice ekstra paralar ödenmesi gerektiðini, fiyatlarýn da normalden kat kat fazla olduðunu belirterek, cep telefonu ve uyuþturucu ticareti konusunda da çok paralarýn döndüðünü, bunlarý cezaevine sokanlarýn da gardiyanlar olduðunu söyledi. Kendilerinin, her istediðini yapan gardiyanlarýn insafýna kaldýðýný ifade eden eski mahkum, mahkumlar arasýnda da, mahkumlarla gardiyanlar arasýnda da dayaðýn olduðuna iþaret ederek, gardiyanlarýn daha çok yabancýlarýn dövdüðünü, çünkü bir HAYDÝ KKTC MECLÝSÝ, YAÐMUR DUASINA KKTC'nin hükümeti de, muhalefeti de düne kadar Türkiye'den gelecek su üzerinden siyaset yapýyorlardý. Epeydir "su"dan söz eden yok. Þimdi birbirlerine "kuraklýk" üzerinden saldýrmaya bahane arýyorlar. Dün hükümette olan UBP bugün kendini ciddi ciddi "muhalefet" yerine koyuyor ya, CTP-DP hükümetine soruyor: " Kuraklýk için önlem aldýnýz mý?" Yahu ne önlem alacaklar kuraklýk için? Baksanýza, TC Tarým Bakaný Mehdi Eker "Tarýmsal kuraklýktan endiþe ediyoruz dua edelim" diyor. Birbirinizi suçlayacaðýnýza aklýnýzý baþýnýza toplayýp meclis olarak "yaðmur duasý"na çýksanýza siz de lehinde tavýr takýndý. Müzakerelerin baþlamasý prosedüründeki çýkmazýn tam da iki tarafýn bu anlaþmazlýðýndan kaynaklandýðý ve Londra'nýn müdahale ederek taraflardan biri (Kýbrýs Rum tarafý) lehine tavýr ortaya koyduðu düþünüldüðünde Ýngiltere'nin bu görüþünün ne kadar önemli, Nikos Anastasiadis'in Kýbrýs sorununda aldýðý desteðin ne kadar büyük olduðu anlaþýlýr. Aslýnda, Ankara ile Kýbrýs Türk tarafý ilk kez Büyük Britanya tarafýndan ortada býrakýldý ve artýk köþeye sýkýþtý denmesi abartý olmaz." Gazete Ýngiliz politikasýndaki bu deðiþimde en büyük katkýnýn Ýngiliz Yüksek Komiseri Matthew Kidd'e ait olduðuna vurgu yaptý. Fileleftheros "Londra Kýbrýs'ý Bölgenin Resminde Görüyor" baþlýklý haberinde Ýngiltere'nin büyük müttefiki Türkiye'yi terk etmemekle birlikte, bölgedeki siyasi projelerini uygularken Güney Kýbrýs'ý karþýsýnda bulmak istemiyor göründüðünü yazdý ve Ýngilizlerin bölgede ABD, Ýsrail ve Mýsýr'la ilgili cereyan edenlere ilgi duyduklarýný belirterek bu resimde artýk Güney Kýbrýs'ýn da bulunduðunu yazdý. Alithia ise "Kötü Ýblisten Stratejik Ortaða" baþlýklý haberinde Güney Kýbrýs-Ýngiltere iliþkilerinin yükselmesi kapýlarýný açan þeyin halen devam etmekte olan Suriye'deki kriz olduðunu, Ýngilizlerin politikasý net olmayan Hristofyas hükümetine güvenemediklerini ancak Anastasiadis hükümetinin Batý'ya dönük net dýþ politikasýnda güven bulduklarýný savundu. "Kýbrýslýyý" dövmesi durumunda tüm "Kýbrýslýlarý" karþýsýna almýþ olacaðýný belirtti. GERÝLÝMÝN ZÝRVEYE ÇIKMASININ SEBEBÝ BAÞKANLIK AFFI MI? Öte yandan haftalýk olarak yayýmlanan Kathimerini gazetesi Merkezi Cezaevindeki gerilimin, 23 Aralýk 2013 tarihinde zirveye ulaþmaya baþladýðýný belirterek bu tarihte bazý mahkumlara Rum Baþkanlýk affýnýn verildiðine dikkat çekti. Edindiði bilgilere göre katalogda adý geçen ve tahliye olan en az üç kiþinin konan kriterlere uymadýðýný yazan gazete, iddialara göre bu üç kiþinin tahliye edilmesinin mahkumlarý öfkelendiðini ve tepkilerin baþladýðýný kaydetti. ÇEVÝK KUVVETÝN VARLIÐI ENDÝÞELENDÝRÝYOR Gazete ayrýca geçen Pazartesi gününden bu yana Cezaevine giren ve ne zaman çýkacaðý bilinmeyen Rum Çevik Kuvvetinin varlýðýnýn personeli endiþelendirdiðini, zira birçok mahkumun özellikle ilk günlerde polis tarafýndan tehdit edildiðini hissettiðini yazdý. Gazete personel ve gardiyanlarýn aðýr cezalara ya da müebbet hapis cezasýna çarptýrýlanlarla polis mensuplarýnýn karþýlaþmasý fikrinden ürktüðünü, çünkü olumsuz durumlarýn ortaya çýkabileceðini düþündüklerini aktardý. Kalaycý Sessizliðin Sesi Mehmet Levent ZAMLAR... DÖVÝZ YANGINLARI... KURAKLIK... Piyasada kuzu etinin azaldýðýný söyledi bizim kasap. Fiyatý da bu azalmaya baðlý olarak artmaya baþlamýþ. Bugünden itibaren daha da çýkacakmýþ fiyatlar. Anormal havalarýn hayvanlarýn üremesine kadar etkisini gösterdiði, üretimin düþtüðü ve arz ve talep dengesinin bozulduðu söyleniyor! Ocak ayýnýn son haftasýna girmek üzereyiz. Bugün 20'si... Yarýn 21... "Boku mu kaldý?" derdi eskiler... Ben bu yaþýn sahibiyim... Ne öyle bir Aralýk hatýrlýyorum... Ne de böyle bir Ocak... Kimileri þaka falan zannediyor ama, küresel ýsýnma kendini göstermeye mi baþladý ne? Mevsimlerde, meteorolojik olaylarda bir karmaþa mýdýr yaþanan? Meteoroloji Dairesi'nin raporlarý, ne çiftçinin, ne hayvancýnýn, ne de halkýn yüzünü güldürüyor hâlâ. Bu hafta da yaðmur beklenmiyor son rapora göre... Hava sýcaklýðý ise mevsim normallerinin 6 derece üzerine çýkarak 22 dereceyi bulacakmýþ. Kýþýn iki ayý geçti. Yaðmur yok, soðuk yok... Baþýný topraktan henüz çýkarmýþ ekinler de yanma tehlikesiyle karþý karþýya. Kuraklýk artýk kapýda deðil... Evden içeri girmiþ durumda. Kuzey Kýbrýs'ta son yýllarýn en büyük kuraklýðý yaþanýyor. Su Ýþleri Dairesi'nin verilerine göre, ülkede 18 göletten 3'ü tamamen kurudu. Bazý göletlerde ise yüzde 55.5 olan doluluk oraný, yüzde 27'lere düþtü! Bütün bunlar, korkunç kuraklýðýn verdiði SOS'den baþka birþey deðil. Ateþ düþtüðü yeri yakar derler. Kuraklýk ateþi de önce çiftçiyi ve hayvancýyý vurdu. Her iki kesimden de feryatlar yükseliyor. Kuþkusuz bu olumsuzluk zaten darda olan KKTC ekonomisinde yeni yaralar açacak, bu yaralar kanadýkça acýsý halka da yansýyacaktýr. Bir yandan Türkiye'deki AKP iktidarýnýn ülkeyi sarsan yolsuzluk ve rüþvet skandallarýnýn neden olduðu döviz yangýný... Bir yandan kuraklýk felâketi. Ve bu felâketin ekonominin her kademesine yansýyacak olumsuzluklarý... Her geçen gün büyüyen döviz yangýný, halkýn yalnýz mutfaðýný deðil, herhangi bir harcama için cebine her saldýðýnda elini cayýr cayýr yakar hale gelmiþtir. Hükümet ise, tasarruf edilmesi gereken birçok kaynak varken, bütçe açýklarýný sürekli olarak halkýn sýrtýna yüklediði zamlarla karþýlamayý kolay yol olarak seçmiþ görünmektedir! Tabii UBP hükümetinin de yaptýðý gibi, hayat pahalýlýðý oranýný hep eksik yansýtmayý da sürdürerek!.. Sendikalarla yaptýklarý protokol görüþmelerinde Maliye Bakaný Zeren Mungan nor demiþ peynir dememiþtir. Sendikalarýn sunduðu bütün önerileri müzakere bile etmeden reddetmiþ ve DPÖ'nün açýkladýðý 6.89'dan bir kuruþ fazla veremeyeceklerini söylemiþtir. Oysa 6.89, sadece elektrik ve tüpgaz zamlarýný dahi karþýlamaya yetmemektedir. Zaten bir yandan döviz yangýný, bir yandan elektrik ve akaryakýt zamlarý zincirleme olarak iðneden ipliðe her þeyin fiyatýný otomatik olarak artýrmýþ ve artýrmaktadýr. Bunun için market raflarýna bir göz atmak yeter. Zamlar... Döviz yangýnlarý... Ve kuraklýk... Yok mudur bunlarda bir "Doðaya aykýrýlýk"? Buna da homofobik kafalar yanýt versin!

5 20 Ocak 2014 Pazartesi Þaziye nin Görüþü: Erdoðan Baybars ebaybars@yahoo.com Doðaya aykýrý bir þey görmek istemezsen daðlara çýkacaksýn daðlara... Bulutlarý yalamak da, bulutlarla öpüþmek de doðaya aykýrý deðil... MÝÞ-MIÞLAR * Saðlýðýmýzdan sorumlu bakanýmýz Gülle; "saðlýða aykýrý gýda giremez" demiþ. - Bu politikacýlar da öyle masallar anlatýyor ki, uykumuz geleceðine, gözümüze uyku girmez oluyor ciddiyetsizlikten. - * Tarihi geçmiþ mal satan market sahibi, raftaki ürünlerden ithalatçý firmanýn sorumlu olduðunu söylemiþ. - Yaman piþkinlik! Ayýlar, arýlar ve dahi Maðusa'nýn bütün kargalarý bile güler buna Yoksa market sahibinin iþi sadece para istiflemek mi? * Baþbakanýmýz Özkan Yorgancýoðlu, "Burada hangi hükümet olsa, Türkiye'deki geliþmelerden etkilenirdi" demiþ. - Günaydýýýýýýýýýnnnnnnnnnn Baþbakaným Nihayet uyandýnýz mý? 40 yýldýr bu durum böyle Ve 40 yýldýr Türkiye'deki geliþmelerden etkilenmeyecek bir politika izlenmesi için uyarýlýyorsunuz ama Nafile! * KTÖS ve KTOEÖS külliye inþaatý için hükümeti dava etmiþ. - Heyecanlý bir bekleyiþ baþladý. Durun bakalým yargý, külliyelerini külliyen kafalarýna geçirecek kararý alacak mý? * Topluma "ahlak dersi" vermeye çalýþanlar varmýþ. - Hiçbirinin diplomasý yok ama! * Güneyde akaryakýt tüketimi % 22.9 azalmýþ.. - Kuzeyde durum ne acaba? Sanmam ki azalmýþ olsun Zam mam výz gelir keyfimize. * TL kullanmaktan ötürü uðradýðýmýz zararýn TC tarafýndan karþýlanmasý istenmiþ. - Madem sýkýlmayý attýk da ne olursa istemeye baþladýk, oldu olacak bize uyguladýklarý ekonomik paketlerin zararlarýný da isteyelim * Güneye giden ördeklerin sayýsýnda artma varmýþ.. - Biz gönderiyoruz Kaz gelecek diye! * Kadýna yönelik þiddet ortadan kaldýrýlmalýymýþ. - Hadi evladým, tutun þunun ucundan da çöpe atalým, ortada kalmasýn. BULUTLARI YALADIM (5) Gök gürlemeleri devam ediyor. Sanki tepemde boþ varil yuvarlýyorlar Þimþek yok ama. Yine de tedirginim ve açýkçasý korkuyorum da! Ama öyle bir noktadayým ki, gitsen gidilmez, dönsen dönülmez! Hem yoruldum, hem susadým. Görünmüyor, ama biliyorum zirveye çok az kaldý. Çaresiz, devam! Kaleye giriþteki teras katýnda bir süre soluklandým. Birkaç oda var. Saðlam duruyorlar. Bir tanesinde kocaman bir þömine vardý. Ýçinde de birkaç parça odun. Ah..! Yanýmda kibrit yok ki! Laf aramýzda bu odalarý gezerken, küçük bir ayrýntý takýldý gözüme.. Daha doðrusu battý! Bir taþ duvarýn bittiði köþede, uçlarý kývrýlmýþ inþaat demirleri gördüm. Ne bunlar böyle? "O zamandan" kalma bir durumlarý yok Belli ki sonradan yapýlmýþlar. Ayný olay, Salamis Harabeleri'nde de var. Hani o ünlü sýra sýra sütunlar var ya, zamanla mermerleri çatladý, döküldü, içindeki inþaat demirleri görünüyor þimdi. Kazýklanmýþ gibi hissettim kendimi doðrusu.! Bazen zirveye 5-10 metre kala, daðcýlarýn geri dönmek zorunda kaldýðýný duyar, anlayamazdým! "Binlerce metre çýkmýþ, o kadar sýkýntýya katlanmýþ, bu noktaya gelmiþsin, sýk götünü çýk 10 metre daha" diye düþünürdüm! Kazýn ayaðý hiç de öyle deðilmiþ. "Bir adým daha" bile imkansýz gelebiliyor! Nerdeyse bir saattir, zor hava koþullarýnda týrmanýyorum.. Belim, dizlerim sýzlamaya baþladý. Tam iþte o zirveye 3-5 metre kala geri dönen daðcýlarýn durumundayým. Biliyorum az kaldý ama, bende de pil bitti! Dönsem mi? Durup soluklanýyorum, bir basamak daha çýkýyorum Ve sonunda zirvedeyim iþte.! Evet, zirvedeyim. En tepedeyim. Çok garip bir duygu bu Yurdum ayaklarýmýn altýnda! Kendimi "kral" gibi hissediyorum. Züðürt tesellisi iþte. Kendini kral hissetmek için, yurdun ayaklarýnýn altýnda olmasý hiçbir þey ifade etmez.! Ýki dudaðýnýn arasýndaysa kralsýn ancak!

Bilinmesi gereken Sezan Artun (sartun47@yahoo.com.tr) KIBRISLI GÜNLÜK Kýbrýs'ýn kuzeyinde yaþayan insanlar için Siyasal, ekonomik geliþmelere uygun olarak çeþitli ifadeler kullanýlýyor. Bir kesim, Türk Kýbrýslý Bir kesim, Kýbrýslý Türk Baþka bir kesim de Kýbrýslýtürk veya Arif Hoca'nýn dediði gibi Türkçe konuþan Kýbrýslýlar der. Faþist ve ýrkçý kesim, "Türk Kýbrýslý" demeye özen gösterir. Eðer, asýrlardýr bu adada yaþayýp kök salan Kýbrýslýlar ifade edilmek isteniyorsa, Arif Hoca'nýn kullandýðý "Türkçe Konuþan Kýbrýslýlar" en doðru ifade olur. Kuzey'de yaþayan insanlar döviz gibi bazan deðer kazanýr, bazan deðer kaybeder. Dövizden biraz farklý olduðu muhakkak! Döviz sürekli deðer kazanýr. Kýbrýslýlar ise arada Genelde besleme, hazýr yeyici vs. diye anýlýr. Varlýklarý, KKTC içinde unutulur gider. Varsa yoksa, KKTC halký. Bu söylemlerin nüksettiði günlerde "Kýbrýs Türk Halký" ifadesi duyulmaz. Kýbrýs Cumhuriyeti ve ona dayalý haklar ve uluslararasý hukuk söz konusu olduðunda Kýbrýslý hatýrlanýr. Kýbrýs Cumhuriyeti, denizlerindeki yeraltý zenginlikleri ile ilgili iþlemlere baþladýðý zaman, "Kýbrýslýlýk" hatýrlandý. KKTC, rafa kaldýrýldý. KKTC halkýndan ses seda yok. Kalem Yalçýn Okut yalcinokut@yahoo.com Baþlýktaki tekerleme bir zamanlar Kýbrýs'ta çok yaygýndý. Tabii Türkiye'de de... Zaten bize Türkiye'den gelmeyen ne var, ya da ne kaldý ki... Türkiye'de ayyuka çýkan hükümetcemaat çatýþmalarý ve birbirlerinin kuyusunu kazma hamleleri baþlýktaki tekerlemeye denk düþüyor. Kuþkusuz ki bu noktada; besleyen kimdir, beslenen kimdir sorusu önemli bir sorudur. Yaþ ve kýdem itibarýyla Hocaefendi'nin daha önde olduðu ayan beyan ortadadýr. Sadece yaþ ve kýdem itibarýyla da deðil, her iki tarafýn da zihinlerini sarmalayan ve esir alan gerici ideolojileri açýsýndan da Hoca Efendi Tayyip Efendiyi fersah fersah geride býrakýr. Fakat öteyandan hükümet gücü de Tayyip Efendi'nin elinde... Senaryo çok tanýdýk ve çok bayat: Yargýyý neredeyse tümüyle kontrolüne geçiren Fetullah Gülen kendi müritlerinden bir savcýyý harekete geçirerek Tayyip yandaþlarýnýn yedikleri herzeleri ifþa ettikten ve genç yaþta gemicikler sahibi olan Bilal Oðlaný da sorguya çaðýrdýktan sonra hükümetin baþýndaki Tayyip Erdoðan da, o savcýyý görevden alýr ve yerine baþka bir savcý tayin eder. Gerisi tam Hollywood polisiye filmlerindeki gibi... Yeni atanan savcý da -beklendiði üzere- gayet piþkince, rüþvet ve yosuzlukla itham edilen Bilal Oðlan ve diðerleri hakkýndaki ithamlarýn yersiz olduðu ve soruþturmaya KKTC halkýnýn talep ettiði bir þey de yok. Liderlerimiz KKTC'yi unutur, Kýbrýs Türk halkýnýn Kýbrýs Cumhuriyeti'nden kaynaklanan haklarýndan söz eder(!). Þimdi de Ýngiltere ile Kýbrýs Cumhuriyeti arasýnda imzalanan antlaþmaya baðlý olarak Üs bölgelerindeki topraklarýn sahiplerinin deðerlendirmesine verilecek olmasýnda yine "Kýbrýslý Türkler" gündeme gelecek. KKTC yine olmayacak. Kimler gelip geçmedi ki bu topraklardan Uzak tarihi bir kenara býrakýp, yakýn tarihe bakýn. Her dönemde Kýbrýslýnýn kimliði de deðiþti. Lüzinyan döneminde "Lüzinyansýn" dediler, Lüzinyan oldu. "Venediklisin" dediler, Venedikli oldu "Osmanlýsýn" dediler, Osmanlý- Türk oldu. Yönetimler ve iþgallerin gelmesi ile, Kýbrýs ahalisi de sanki yer yarýlýr içine düþer Ýþgalcinin tebasý içinde sesi soluðu kesilir. Kýbrýslý yine yok. Aslýnda o yok olmaz, yok farzedilir. Sonuçta galip gelen yine Kýbrýslý olur. Ýþgalci hükmünü doldurup terk-i diyar edince, topraklarda yine Kýbrýslýlýk filizlenir. Bu topraklarda yaþayan insanlarýn Zaman içinde kendilerine yakýþtýrýlan sýfatlarý ne olursa olsun Bunlarý bir kenara býrakýrsak, gerçek ve deðiþmeyen isimleri, "Kýbrýslý"dýr. Ve Kýbrýslý demek, asýrlardýr bu topraklarda yaþamýþ, atalarý dizlik giymiþ Çangar çizmesi giymiþ Düðünlerde "brodo-thefterodrido" oynamýþ Þarap ve zivaniya ile kafa çekmiþ Çörek ve çakistes üstünde ihtisas yapmýþ Hellimi daðarcýðýndan eksik etmemiþ insanoðlu gelir akla. Profil olarak hiçbir farký olmayan bu insanlar, yüzeysel etkiler ile her dönemde yeni kimlikler tutuþturulsa da ellerine Yine de "O" kökten geldikleri gerçeði deðiþmez. KIBRISLI Bir kesim faþist ve milliyetçi tarafýndan "küçümsenerek" seslendirilen bu sözcük Bu topraklarda yaþayanlarýn gururu ve sebeb-i varlýðýdýr. 1974'ten sonra Kuzey Kýbrýs'ta "Yeni Kýbrýslý" yaratýlmaya çalýþýlýyor. Nüfus olarak Kýbrýslýyý geçebilecek insanlar yaratýlabilir, ancak Kýbrýslý yaratýlamaz. Kültürü, kimliði, düþünce ve yaþam þekli taklit edilemez. Ne yenisi olur ne de eskisi ile bað kurulabilir. Kýbrýslý tektir, binlerle ifade edilen yýllarýn yarattýðý kitledir. Dolayýsý ile þimdilerde sýk sýk terennüm edilen KKTC halký baþka, Kýbrýslý baþka. Birini en güçlü fýrtýna bile kökünden sökemez Diðeri seher yeli ile uçuþur. Besle kargayý oysun gözünü... mahal olmadýðýný açýklar... Sen sað sevdiceðim, ben selamet!.. Ve hemen akabinde de, Tayyip Bey tv kanallarýnda yayýmlanacaðýný bildiðinden (zaten yayýnlamayanlarýn ümüðünü sýkar, canlarýna okur alimallah!) ünlü þovlarýndan bir diðerini üfürmeye baþlar: "Evlatlarýmdan bir tanesi yolsuzluða karýþsýn, bir saniye yanýmda tutmam, evlatlýktan reddederim." Yalandan kim öldü?.. Yeme bizi Tayyip Bey... Genç yaþta ve üç senede 6 'gemicik' sahibi olma baþarýsý için Allah ne gibi yetenekler bahþetti muhterem mahdumunuza?.. Senin savcýn, benim savcým... Benim savcým senin savcýný döver... Oh ne güzel memleket... Karnesi hiç de ak olmayan, fakat yýllarca AK olduðunu iddia ettiðiniz partinize hizmet etmiþ olan savcý (Öz), velev ki kötü niyetli idiyse de, o kötü niyetli savcýnýn sorularýna cevap vermekten niye kçsýn alný AK olan herhangi bir vatandaþ?.. Ki, Bilal Efendi sýradan bir vatandaþ da deðildir; zat-ý muhteremlerinizin oðludur. Ayný günlerde, bir diðer Akdeniz ülkesi olan, ama geçmiþinde Katolik baðnazlýðýn ve de Engizisyon'un lekelerini de taþýyan Ýspanya'da Kral Juan Carlos'un kýzýna da benzer ithamlar yöneltilmiþti. Ki o resmen Kral kabul edilen bir babanýn kýzýydý. Ve kuzu kuzu gitti ifade verdi. Gitti kuzu kuzu ifade verdi, çünkü babasý Kral olmasýnda raðmen Juan Carlos ailesi, "Yargýya saygýmýz var" diyen bir açýklama yapmýþ ve kýzlarýný týpýþ týpýþ gidip savcýya ifade vermeye göndermiþlerdi. Ýþte fark burada... Bir tarafta, öküz olmaya özenen ve diktatörlük özlemleri içinde yanýp tutuþan bir kurbaða; diðer tarafta da babasýndan miras kalan Krallýðýna raðmen ülkesinin yargý mekanizmasýna özen ve saygý gösteren bir Kral... Yuklarýdaki satýrlarýmdan sakýn Fetullah Hoca yanlýsýyým anlamý çýkartýlmasýn lütfen. Ýki tarafýn rezilliklerine daha baþka örnekler de verecektim ama yerimiz kalmadý. Hangi taraf kazanýrsa biz Kýbrýslýlarýn leyhine bir durum doðar derseniz; doðrusu bütün zarlar ya 'hep yek', ya da hep 'gelâ' gösteriyor. Benzer bir geliþme, bizim minnacýk Kýbrýs Türk Cemaati'nde de 50'li yýllarýn sonlarýnda Dr. Küçük'ün yanýna ve himayesine aldýðý genç avukat R.R. Denktaþ'ýn da daha sonra, Dr. Küçüðü 'yemesi' sürecinde de yansýmaktadýr. Tam: Besle kargayý, oysun gözünü... Yerimiz doldu... "TAYYÝP 'TERÖRE DESTEK VEREN LÝDERLER' LÝSTESÝNE GÝRMESÝ GEREKEN EN BÜYÜK ADAY" Adana'da kaçak silah ve mühimmat taþýdýðý ihbar edilen 3 TIR'ý Tarsus- Adana- Gaziantep otoyolunda durdurdu. Daha sonra týr sayýsý 7'ye yükseldi. Polis, TIR'larýn bulunduðu bölgenin 5 kilometrelik çevresini kordon altýna alýrken, bu çember içinde kalan muhabirleri de gözaltýna aldý ve gazetecilerin görüntü kayýtlarýnýn bulunduðu hafýza kartlarýna da el koydu. Daha sonra muhabirler serbest býrakýldý, ancak hafýza kartlarý gazetecilere iade edilmedi. TIR'larda mühimmatlar bulunduðu ileri sürülürken, yetkililer konuya iliþkin bilgi vermedi. CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün twitter hesabýndan þunlarý yazdý: "Adana- Antep yolunda durdurulan 3 TIR'da El Kaide'ye gittiði kesin olan silahlar bulunduðu haberleri geliyor. Bu performansýyla Tayyip 'Teröre destek veren liderler' listesine girmesi gereken en büyük aday. Suriye'nin Türkiye'yi BM'ye þikâyet ettiði de düþünüldüðünde Tayyip Erdoðan Türkiye'de Yüce Divan'ý bile arayacak gibi görünüyor. AKP'li milletvekilinin 'Allahýn vasýflarýný taþýyor' dediði Tayyip'in sonu çok kötü olacak." DOÐAYA AYKIRI DEÐÝL 'Doðaya aykýrý cinsel iliþkilerin' suç sayýlmamasýna iliþkin yasa tasarýsý meclis komitesinden oybirliðiyle geçti, ama meclisten henüz geçmedi... Durun bakalým, bu tasarý görüþülürken neler neler duyacaðýz þimdi... Mesela Tahsin Ertuðruloðlu buna 'evet' diyormuþ, ama Zorlu Töre de hayýr... Komitede oybirliði, mecliste de oyçokluðu ile mi? YAÐMUR DUASI Güneyde papazlar bizim imamlardan daha erken davranmýþ ve yaðmur duasýna çýkmýþ... Ancak yalnýz güney için dua ettiklerinden dolayý dualarý kabul olunmamýþ... Seller bizim Girne'yi basmýþ! ÇOK SAF Ýngiltere'nin ilk kez açýkça Rum tarafýnýn yanýnda olduðu söyleniyor... Þu Rum kardeþlerimiz amma da safmýþ ha... Ýngiliz hiç kendi tarafýndan baþka taraf tutar mý? GECEYARISI EKSPRESÝ Güneydeki cezaevini 'Politis' gazetesi o meþhur 'Geceyarýsý Ekspresi'ne benzetti. Demek bu tren bir o yana, bir bu yana... Kuzeye uðradýktan sonra bir rammi de güneye yapmýþ! Týrnak... "Ýþsiz müþavir ordusu konusuna çözüm getirme yerine, gülünç bir uygulama olarak hatýrlanacak olan milletvekillerine danýþmanlýk görevi ortaya atýldý." Türkay ILICAK (Haberalkýbrýslý) "Kýsacasý insanlarýn din, dil, ýrk ve cinsel tercih farklýlýklarý nedeniyle saldýrýya uðramalarýna; hedef gösterilmelerine sebep olmak; bu doðrultuda yayýn yapmak, yayýnlamak, konuþmak, aþaðýlamak, diskrimine etmek de faþizmdir..." Serhat ÝNCÝRLÝ (Kýbrýs) "Ayak takýmý derler, çok da 'dikkate almadýklarý' insanlar için! Güya 'beyin takýmý' dediðin de baþ kaldýrýr 'düzeni' bozar! Öyle ni gerçekten? Yoksa en önemli 'devrimlerin' ateþini önce 'ayak takýmý' yakar(!)" Cenk MUTLUYAKALI (Yenidüzen) Günün Kahramaný MEHMET ALÝ TALAT Ýngiltere'nin Türk tarafýný dýþlayarak Kýbrýslý Rumlarla yaptýðý üs anlaþmasý hakkýnda Derviþ Eroðlu henüz herhangi bir yorumda bulunmadý, ama Mehmet Ali Talat konuþtu. Bu durumun kabul edilemez olduðunu söyleyen Talat, "Henüz konuyu incelemiþ deðilim, ancak yetkili makamlarýmýz ve hukukçular konuyu irdeledikten sonra gerekli tepkinin gösterilmesi gerekecektir diye düþünüyorum" dedi. Talat ayrýca Kýbrýs'ta bir ortak metin tartýþmasý sürerken, bu metindeki tartýþma konularýný gözardý ederek Ýngiltere'nin Anastasiadis'a destek veren tavrýný eleþtirdi.

20 Ocak 2014 Pazartesi Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu dolgun2002@yahoo.com YETKÝLÝ GÝBÝ DAVRANIN (Ýstanbul)- Bizde mi böyle, yoksa tüm ülkelerdeki uygulama mý böyle, anlayamadým Her gün haberlere bakýyorum. "Gündem" derler sýralarlar Gündemin çoðunu da cumhurbaþkaný, baþbakan ve bakanlarýn heyetlerle yapacaklarý görüþmeler iþgal ediyor. "Þu saatlerde, þu konuk heyetini kabul edecek" diyorlar. Ayný konuk heyetinin daha sonra veya az önce baþbakana ve diðer bakanlýklara gideceði/ gittiði duyuruluyor. Ýlginç geldi. Önceleri pek önemsemezdim. Sonra takip etmeye baþladým. "Bu ne kadar gidecek" dedim Bitmedi. Her gün ayný haberler var. Haberler ayný ama konuklar hep farklý Muhtarlar gelmiþti geçen ay Eroðlu'nu Baþmuhtar yapmýþlardý Kýzmýþtýk. Eleþtirmiþtik. "Koskoca cumhurbaþkaný baþ da olsa muhtar olur mu," dedik Onlar gittiler, baþkalarý geldi. Pehlivanlar geliyor mesela. Berberleri duymadým ama belediyecileri duydum Ýþ adamlarýný da duydum. Sonra siyasiler giriyor sýraya. Parti baþkanlarý, önde gelenleri, sözcüleri, gözcüleri... Peki, nasýl oluyor? Diyelim ben yurtdýþýndan Kýbrýs'a gezmeye geleceðim. Gelirken de bir tanýdýðýmý yanýmda getireceðim. Ve o yanýmda getireceðim kiþi tanýnmýþ birisidir veya deðildir Diyelim müzisyendir ve besteleri vardýr. Veya tanýnmýþ bir fotoðraf hocasý. Ben de gelen heyetler birlikte geldiðimle yetkili birisinden randevu alabilir miyim? Alýp da, ertesi gün gündem haberlerine yerleþir miyim? Geçelim. Son günlerde bu tür konuklarýn akýþýnda deðiþiklik olmazken, onlarýn söylemlerinde farklýlýklar dikkatimi çekmeye baþladý. Söylemleri daha çok bizlere sahip çýkma üstüne Bakýyorum týfýl biri, geçmiþ cumhurbaþkanýnýn yanýna Atýyor... KKTC'yi yüceltmek lazým Vay KKTC'yi dünya ülkesi haline getirmek lazým Vay KKTC bizim de vatanýmýz. Vay ki vay Sonra baþlýyorlar otomatik silah gibi taramaya "Bizden farklý deðil burasý. Zaten bizim deðil mi?" "Bizde ne varsa burada da o olacak." "Yatýrýmlarýmýzý buraya yapacaðýz." "Ambargolarýn kalkmasý, limanlarýn açýlmasý için her þeyi yapacaðýz " "Sizi kalkýndýracaðýz." Atýyorlar atacaklarý kadar. Ancak atarken de karþýlarýndakileri maðdur sanýyorlar Ve kendilerini bir üst sýnýftan gelmiþ. Oysa onlarýn ne peþinde olduklarý belli Birileri, "gidin ve halkýn kulaðýný böyle þeylerle doldurun" demiþ olmalý. Dolduracaklarý da þu Çözüm mözüm beklemeyin. Sizin bizden baþka gidecek kapýnýz yok. Benim de naçizane önerim Madem anavatan diyorsunuz Bir de kendinizi yetkili sanýyorsunuz Anavatanýnýzýn yetkilileri gibi davranýn. Ýskele merkezine mesafe kýsaltýlýyor ÝSKELE - ERCAN ANAYOLUNU AYGÜN KÖYÜNE BAÐLAYAN OVA YOLU GENÝÞLETÝLÝYOR Ýskele - Ercan anayolunu Aygün köyüne baðlayan ova yolu, stabilize dolgu yapýlmak suretiyle iyileþtirilip geniþletiliyor. Ýskele Belediyesi'nden yapýlan açýklamada, Belediyenin yerel üretimi desteklemek ve geliþtirmek hedefiyle yürütmekte olduðu çalýþmalar çerçevesinde, çiftçilerin ve bahçecilerin tarlalarýna ulaþýmý amacýyla kullanýlan yolun, Aygünlülerin Ýskele merkeze kýsa mesafeden ulaþýmý için de bir alternatif oluþturduðu ifade edildi. Açýklamada þöyle denildi: "Ýskele Belediyesi'nin öz kaynaklarýndan finanse edilen proje, kurumun kendi iþ kapasitesi yanýnda Belediyeler Birliði'nin ortak makine parký kullanýlarak gerçekleþtiriliyor. Yýlýn tüm zamanlarýnda kesintisiz ve güvenli ulaþýmýn saðlanmasýnýn hedeflendiði çalýþma, çaðdaþ belediyecilik uygulamasý olarak yerel üreticinin desteklenmesi açýsýndan büyük önem taþýyor." Hasan Çakmak, "Benim Gözümden" kitabýný Fellahoðlu'na sundu Gazeteci-yazar Hasan Çakmak, Lefkoþa Türk Belediyesi (LTB) Orkestrasý'nýn da katký koyduðu sesli kitabý "Benim Gözümden"i LTB Baþkaný Kadri Fellahoðlu'na sundu. LTB'den yapýlan açýklamaya göre, Kadri Fellahoðlu, Hasan Çakmak'ý kabulünde yaptýðý konuþmada, kitabýn çok deðerli sosyal sorumluluk projesi olduðunu vurguladý. Fellahoðlu, ülkenin üretken yazarlarýndan biri olan Hasan Çakmak'ýn çalýþmalarýný takdirle izlediðini ifade etti. Fellahoðlu, söz konusu kitabýn ülkede bir ilk olmasýnýn önemine iþaret etti.fellahoðlu, Belediye olarak sosyal sorumluluk projelerine karþý çok hassas olduklarýný kitap projesinde orkestra ile yer almaktan mutluluk duyduklarýný vurguladý. LTB Baþkaný Kadri Fellahoðlu LTB "Çýkmaz Sokak Partileri" sürüyor BU AYKÝ PARTÝ 24 OCAK CUMA AKÞAMI Lefkoþa Türk Belediyesi (LTB) tarafýndan "Her kültür kendi yolunda yürür" sloganýyla 29 Kasým'da hayata geçirilen "Arasta ve Asmaaltý Yayalaþtýrma Projesi"ne destekler sürüyor. LTB'den yapýlan açýklamaya göre bölgenin canlanmasýna da katký amacýyla geçtiðimiz ay baþlatýlan aylýk "Çýkmaz Sokak Partileri" bu ay da düzenlenecek. Bu ayki parti yine Asmaaltý Bölgesi'ndeki Mehmet Küçük Çýkmaz Sokaðý'nda (Kumarcýlar Haný yaný) yer alacak. 24 Ocak 2014 Cuma gecesi 20:00-02:00 saatleri arasýnda düzenlenecek olan partiye giriþ ücretli olacak. Parti alanýnda barlarýn yanýsýra elektrik kesintisine karþý jeneratör ve portatif tuvaletler de yer alacak. 24 Ocak Cuma geceki partide sanatçýlar Öldüren Þampanya ve Yürütülen çalýþmalar hakkýnda açýklama yapan Ýskele Belediye Baþkaný Halil Ýbrahim Orun ise, Ýskele kentinin kýrsal yerleþim bölgelerini de kapsadýðýna dikkat çekerek, bölge halkýnýn toprakla haþýr neþir olan, üretken ve çalýþkan insanlar olduðunu belirtti. Kýrsal kesimdeki yaþam kalitesinin artýrýlmasýnýn temelinde tarým ekseninde oluþturulacak kalkýnma stratejilerinin baþarýlý uygulanmasýnýn yer aldýðýna iþaret eden Orun, Ýskele Belediyesi'nin yerel üretimi destekleyen projelere öncelik verdiðini söyledi. Bölgede üretilen ürünlerin markalaþmasý ve pazarlanmasý amacýyla ilgili kooperatiflerle iþbirliði içerisinde çalýþmayý planladýklarýný ifade eden Orun, bölgede üretimi yapýlan Kuzucuk sarmýsaðýnýn, Topcuköy-Ardahan ballarýnýn, Ýskele enginarýnýn ve bölge harnubunun ekonomik deðerlerinin yüksek olduðunu söyledi. çalýþmasýndan ötürü Hasan Çakmak'ý kutladý. Fikri Karayel ile Dee Jay Bora K ve Dj. Ghost sahne alacak. 7 GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI ÖÐRETMEN SENDÝKALARI Gazetemize elektronik postayla mektup gönderen vatandaþýmýz, öðretmen sendikalarýnýn toplumu yokolmaktan kurtarmak için direndiklerini yazdý ve bugün öðretmenlere karþý birilerinin tepki koymasýný da buradaki egemenlerin iþbirlikçiliðine yordu. "Dünün þartlarýnda toplumu yokolmaktan kurtarmak için Ruma karþý direniþe geçen öðretmenler bugün de ayný amaçla Türkiye'ye karþý direniþtedirler"diyen vatandaþýmýzýn mektubu þöyle: "Ben duyarlý ve demokrat bir Kýbrýslýyým. Geçtiðimiz haftalar içerisinde Mehmetçik Ýlkokulu'nda yaþanan bir olayýn ardýndan birkaç gün sonra Mehmetçik Ortaokulu'nda yaþananlar aklýmýzý baþýmýza almamýzýn zamaný geldi de geçiyor diye bir düþünceye itti beni. Bunu da sizlerle paylaþmak istedim. Bizler öðretmenlere saygý duyan bir nesildeniz. Analarýmýz babalarýmýz "eti senin kemiði benim" diyerek bizleri öðrencilik yýllarýmýz boyunca öðretmenlerimize emanet ederdi. Þimdi daha deðiþik bir eðitim sistemi var. Bu sistemde bana göre öðretmen engelli hale getirilmiþtir. Sebebi de siyasi iktidarlardýr. Dayak gibi konularýn yasaklanmasý doðru olabilir de diðer konularda öðrencilerin okullarda daha etkin olduklarý ve öðretmenden daha güçlü kýlýndýklarý ortadadýr. Öðretmenlerimizin sayesinde birçok haklar alýndý burada. En dirayetli duran örgütler onlarýn örgütleridir. Öðretmenler sadece bugün deðil, geçmiþte de Kýbrýs Türk toplumunun örgütlenmesinde etkin rol oynadýlar. TMT'nin önde gelenlerindendiler. Beni okutan öðretmenimin TMT'nin öncülerinden olduðunu çok sonralarý öðrendim. O günlerde toplumun yok olmamasý, varlýðýný bu adada korumasý ve geliþtirmesi için gerek Ýngilize gerekse Kýbrýs Cumhuriyeti'ne baþkaldýranlarýn içinde öðretmen kesimi çoðunluktaydý. Þartlar öyle gerektirirdi. Toplumsal bir mücadele denirdi verilen mücadeleye... Þimdi ayný öðretmen sendikalarýnýn, örgütlerinin yaptýklar iþler benzer iþlerdir. Kýbrýs Türk toplumunun varolan bir yapýsý vardýr. Bu yapý bozulmakta veya bozdurulmaktadýr. Yokoluþa doðru götürülmektedir. En azýndan birbirimizle iliþkilerimizin eski güzelliði kalmamýþtýr. Bazan bir araya geldiðimizde konuþma arasýnda 'tam bir Kýbrýslý gibi davrandý' deriz. Bu cümle bile bizim dejenere olmakta olduðumuzu iþaret eder. Türkiye'nin 1974 sonrasý siyasetini eleþtirenler ve bugünleri görüp 'Ne paraný, ne paketini, ne memurunu' diyenler gene öðretmen örgütleri olmadý mý? Kýbrýslý Türklerin bir yapýsý vardýr ve bu yapýlarý dini inanýþlarýna da yansýmaktadýr. Türkiye'deki siyaset herþeyi dine dayandýrmamýzý emreden bir siyasettir ki bu bizim yapýmýza, gelenek ve göreneklerimize terstir. Öðretmen sendikalarýnýn bu çýkýþý bizim yokolmamýzý engellemektedir. Dünün þartlarýnda toplumu yokolmaktan kurtarmak için Ruma karþý direniþe geçen öðretmenler bugün de ayný amaçla Türkiye'ye karþý direniþtedirler. Laik eðitim tedrisatýnýn hilafýna hareket eden ve öðrencilere dini projeler hazýrlatan öðretmenlere sendikalar karþý çýkmaktadýrlar. Ýþleri çok zordur. Sadece dýþtan gelen baskýlara, zorlamalara deðil, kendi içimizdeki 'evet efendimci'lerle de uðraþmak zorundadýrlar. Bazýlarýnýn öðretmenlere kara çalmaya çalýþmasýnýn arkasýnda da öðretmeni karalarken sendikasýný, örgütünü güçsüz kýlma da vardýr. Ben talimatlarýn nereden geldiðini söyleyecek deðilim. Bilen bilir zaten. Bilmeyenler de sorup öðrensinler..." BÝZÝM DUVAR HAK YEME, "HACK"LE Bizim Mandra TDP Genel Baþkaný Cemal Özyiðit'in 1979 Doruk Anlaþmasý'nda Maraþ'ýn bütünlüklü çözüm dýþýnda bir çözüme kavuþturulabileceði yönünde çok açýk bir madde yer aldýðýný açýklamasý mandrada büyük yanký yaratýr. Vatandaþlar, bu açýklamayla TDP'nin "Bütünlüklü çözüm" masalý okuyan diðer partilerden farklý olarak, bir adým öne geçtiðini belirtirken, sokaktaki adam "Ýþlerine gelmezse ne Doruk Anlaþmasý görürler, ne da baþka bir þey" diye imalý imalý söylenir.

8 20 Ocak 2014 Pazartesi Arada Bir Özgün Kutalmýþ okutalmis@yahoo.com Zehir ve Hormon Son günlerin en önemli gündemi yeþil sebzelerle yaþ meyvelerde limitlerin üzerindeki pestisit kalýntýlarýna dair haberlerdir. Ýthâl ürünler yanýnda yerel ürünlerde de kabul edilebilir limitlerin üzerinde zehir kalýntýlarýna rastlanmaktadýr. Bu arada hormonlu meyve ve sebzeler de insanýmýzýn, bilhassa küçük çocuklarýn saðlýklarý ve geliþimleri üzerinde olumsuz etkilere sahiptirler. Tüm bu insan saðlýðýný tehdit eden etkenlerin ortadan kaldýrýlmasý için, bizi yönetme iddiasýnda olanlar seyirci konumundadýrlar. Cezalarýn artýrýlmasý ile zehirli ve hormonlu gýda üretimi ile ithâlinin önüne geçileceðini sanýyorlar. Dairelerde klimalý ortamlarda oturarak, tarýmý, hayvancýlýðý, çeþitli gýda üretimlerini kontrol ettiklerini sanýyorlar. Gümrüklerimizin sorma gir haný olduðundan da bihaber görünüyorlar. Gayet iyi hatýrlarým. Ýngiliz döneminde de, cumhuriyet döneminde de her ilçede ve ilçelerin belirli noktalarýnda tarým daireleri ile orman daireleri vardý. Parasýný ödeyerek ve izinli alýnan ormandan kesilmiþ odunlar için kesim yerine en yakýn yerdeki orman dairesine izin kâðýtlarý yüklemeden önce de sonra da onaylatýlýrdý. Gidilen güzergâh üzerinde kaç tane orman dairesi varsa, hepsine de izin kâðýtlarý gösterilir ve görüldü diye imzalanýrdý. Orman bölgesinden çýkýlýrken en son orman dairesine de evraklar gösterilir ve onlarýn onayý ile hareket edilirdi. Ýzinli yük o günün tarihini taþýmak zorundaydý. Ýlk kontrol edilen noktadan son kontrol noktasýna kadar geçen zaman hesaplanýr ve gecikme varsa hesabý sorulurdu. Þimdi býrakýn ormandan kesilen aðaçlarý, sahipli zeytin ve harup aðaçlarý bile kesilip alýnmakta da kimsenin kýlý kýpýrdamamaktadýr. Hangi ilçede ormanlýk alanlara giriþ ve çýkýþlarda kontrol amaçlý noktalar vardýr? Acaba ormancýlar ormaný biliyor mu? Ayni þekilde her ilçede ziraat mühendisleri yanýnda ziraat teknisyenlerinin çalýþtýðý tarým daireleri vardý. Bu dairede çalýþan gerek teknisyen, gerekse de mühendisler sürekli olarak bölgelerindeki tarým bölgelerini kontrol ederlerdi. Üreticiyi hangi zamanda hangi ilâcý ve nasýl kullanacaðý konusunda eðitirlerdi. Sadece ilâçlama konusunda deðil, tarýmý yapýlan tüm ürünler hakkýnda, gübreden sulamaya, çapalamadan hasat tekniklerine kadar üreticiyi bilinçlendirirlerdi. Budanmasý gereken bað ve bahçelerin budama teknikleriyle birlikte aþýlanma tekniklerini de üreticiye yerinde öðretirlerdi. Ayaklarýnda çizmelerle sürekli bað ve bahçelerde görev yaparlardý. Böylece lûzumsuz veya gereðinden fazla ilâçlamanýn önüne geçerlerdi. Ürettiði meyve, sebze veya hayvanýnda hormon veya fazladan ve yasak ilâç kullanmak kimin haddineydi. Anýnda tesbit edilir ve ürünü imha edilirdi. Bugün etkili denetim yaptýklarýný söyleyen ve geçmiþte de Tarým Dairesi Müdürlüðü yapan Emine Solyalý'ya soruyorum. Hangi bölgede aðýrlýkla hangi ürünlerin yetiþtirildiðini biliyor mu? Þimdiye kadar meyve ve sebze üretimi yapýlan hangi bölgeyi ve kaç defa ziyaret edip sorunlarý yerinde inceledi? Solyalý'yý býraktým, emrinde çalýþan uzmanlar (!) yýlda kaç defa bölgelerde inceleme yaptýlar? Geçen gün Doðancý bölgesinden bir üretici, 5 yýldýr bizi kontrol eden veya ne yaptýðýmýzý denetleyen bir Allahýn kulu bölgemize gelmedi diye þikâyet ediyordu. Klimalý ortamlarda oturup ahkâm kesmek kolaydýr. Önce sahaya inin. Ýlk denetimleri yerinde yapýn ve üreticiyi bilinçlendirin. ÖZYÝÐÝT: Hükümet üreticileri kaderine terk etti Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Baþkaný Cemal Özyiðit, zamlarla vatandaþlarýn hayatýný dar ettiðini iddia ettiði hükümetin, üreticileri de kaderine terk ettiðini savundu. TDP Genel Baþkaný Cemal Özyiðit, üreticilerin; dövizdeki kur artýþýna baðlý olarak maliyetlerin artmasý ve alacaklarýnýn ödenmemesi nedeniyle zor günler yaþadýklarýný ifade etti. TDP Genel Baþkaný Özyiðit, partisinin Güzelyurt ilçe yönetiminden bir heyetle Yayla köyünü ziyaret etti. TDP Basýn Bürosu'ndan yapýlan açýklamaya göre, ziyarette konuþan Özyiðit, narenciye sezonu açýlmasýna raðmen, ürün bedellerinin belirlenmemesini eleþtirdi. CTP-BG ile DP-UG hükümetini "zam ve atama" hükümeti olarak nitelendiren Özyiðit, tasarruftan bahseden hükümetin bürokrat atamalarýna devam ettiðini ifade etti. Talat: Anastasiades'e metni birlikte hazýrlayalým çaðrýsý yapýlmalý Mehmet Ali Talat, Rum lider Anastasiades'e buluþma çaðrýsý yapýlmasý gerektiði üzerinde durarak, ortak metnin de iki saat içerisinde hazýrlanabileceðine inandýðýný söyledi. Yüz yüze olunca iþin baþka olacaðýný kaydeden 2. Cumhurbaþkaný Talat, bunun sosyal yemeklerle olamayacaðýný, sosyalleþmenin de iyi bir þey olduðunu, ama görüþme yerine geçemeyeceðini söyleyerek, ortak açýklamayý hazýrlamak üzere masaya gelmesi için Türk tarafýnýn Anastasiades'e çaðrý yapmasý gerektiðini vurguladý. Ofisinden verilen bilgiye göre, Talat, katýldýðý bir TV programýnda çeþitli konularý deðerlendirdi. Bugün Anastasiades'in yaptýðý gibi, Hristofyas'ýn da, üstelik görüþmeler devam ederken çeþitli ülkelere ziyaretler yaparak destek aradýðýnýn hatýrlatýlmasý üzerine konuþan 2. Cumhurbaþkaný Talat, bunlarýn en önemlisinin 2008'de, garantör Ýngiltere'ye, yeni seçilmiþ lider olarak aldýðý davet olduðunu ifade ederek, Ýngilizlere "Hristofyas Ýngiltere'de ne yapacak?" diye sorduðunu, Ýngilizlerin de Annan Planýnda öngörüldüðü gibi çözüm durumunda, üsler bölgesinin önemli bir bölümünün Birleþik Kýbrýs'a hediye edileceðini duyuracaklarýný söylediklerini anlattý. Talat, bunun Rum tarafýnýn elini güçlendirmeye yönelik bir komplo olduðunu ve henüz görüþmeler baþlarken Ýngilizlerin bu tavrý takýnmalarýnýn kabul edilemeyeceðini ifade ettiðini söyledi. Bu ziyarette, Ýngiltere'nin Rumlarla bir deklarasyon yaptýðýný hatýrlatan Talat, Rum tarafýný memnun kýlacak bir takým hususlarýn bu deklarasyona konduðunu belirtti. Hristofyas'ýn bununla yetinmediðini ve o dönemde Rusya'ya da gittiðini hatýrlatan Talat, Rum liderin her yerden bir þeyler almaya çalýþtýðýný anlattý. Hristofyas'ýn en büyük korkusunun ortaðýndan kaynaklandýðýný belirten Talat, anlaþtýklarý hususlarýn bile birlikte duyurulmasýnýn kabul edilmediðini hatýrlattý. Rum tarafýnýn bunun bir ara anlaþma olarak görülmesinden korktuðunu belirten Talat, "Ara anlaþma olsa ne olacaktý?" diye sordu. "ÝNGÝLTERE BUNU HEP YAPAR" Bugüne gelince, benzer bir tutumun Hükümet ortaklarýnýn ilk günden beri kavga ettiklerini söyleyen Özyiðit, "Anlaþtýklarý tek ortak nokta zamlar ve atamalar olmuþtur" dedi. Özyiðit, hükümetin "birçok konuda olduðu gibi, ekonomik paket konusunda da sözünü tutmadýðýný" iddia ederek bunun da yapýlan son anlaþmayla ortaya çýktýðýný, CTP'nin ekonomik paket konusunda halký hayal kýrýklýðýna uðrattýðýný söyledi. Kýbrýs sorununa deðinen Özyiðit, müzakere sürecinin baþlamasýna iliþkin týkanýklýðýn aþýlmasý için iki tarafa da sorumluluk düþtüðünü ifade etti. "Her iki tarafa da samimiyetten yoksun tavýrlarý sonlandýrarak, sürecin önünü açma" çaðrýsýnda bulunan Özyiðit, "Liderler sürecin önünü açmalýdýrlar. Aksi halde, Genel Sekreter iki lideri karþýsýna alýp kelime oyunlarýna son verecek ve görüþmeleri baþlatacak" ifadelerini kullandý. Anastasiades tarafýndan da takýnýldýðýný, görüþmelerin baþlamasýný erteleyerek çeþitli yollarla pozisyonunu güçlendirmeye çalýþtýðýný ve son örnekte görüleceði gibi buna yine en baþta Ýngiltere'nin çanak tuttuðunu ifade eden Talat, "Ýngiltere bunu hep yapar" dedi. Talat, þöyle konuþtu: "Ýngiltere'nin, Kýbrýs Cumhuriyetinde Türk unsurunun yer almamasý gerekçesiyle üslere yönelik kira borcunu bile ödemezken, üslerin statüsünü deðiþtirecek boyuta varma ihtimali bulunan bir anlaþmayý Rum tarafýyla sonuçlandýrmasý, kabul edilemez. Üstelik Ýngiltere'yi hiç de ilgilendirmeyen ve ortak metin çalýþmalarýnda -ben katýlmasam da- sorun yaratan ifadelerin Anastasiades'le birlikte deklare edilmesi hiç yakýþýk almamýþtýr... Henüz konuyu incelemiþ deðilim, ancak yetkili makamlarýmýz ve hukukçular konuyu irdeledikten sonra gerekli tepkinin gösterilmesi gerekecektir diye düþünüyorum. Üstelik Rum basýn haberlerine göre üsler bölgesinde malý bulunan Kýbrýslý Türklerin mallarýndan da, üslerde Kýbrýs Cumhuriyeti yasalarý geçerli olacaðý için, vasilik sorumlu olacakmýþ. Yani Ýngilizler üsler bölgesindeki Türk mallarýný da Rum tarafýna armaðan etmiþ görünüyorlar. Ancak yine de ayrýntýlarýn öðrenilmesi ve hukuki incelemenin yapýlmasý þarttýr." CUMHURBAÞKAN ADAYLIÐI Cumhurbaþkaný adaylýðý sorulan Talat, önümüzde yerel seçimler olduðunu ve þu anda Cumhurbaþkanlýðý seçimleri ile kimsenin uðraþmadýðýný söyledi. Talat, adaylýk konusunun henüz erken olduðunu ve o gün geldiðinde karar verileceðini ifade etti. Bir soru üzerine Talat, çapraz oyda hedeflenenin görüþlerini yenileyen ýlýmlý bir sað kesimin de oluþmasý, diðer toplumu aþaðýlayýcý siyasetlerini deðiþtirmeleri olduðunu söyledi. DÝNÝ ÝLÝÞKÝLER Baþka bir soruyu yanýtlayan Talat, Rumlarýn Baþpiskoposu ile Din Ýþleri Dairesi Baþkaný arasýndaki iliþkilerden çok memnun olduðunu ve bu iliþkilerin bu þekilde sürdürülmesinin önemli olduðunu ifade etti. Baðýmsýz Köþe Ali Kiþmir alikismir@yahoo.com MUCÝZE Sevgili Afrika okurlarý, Kýbrýs'ýn kuzeyinde yaþamanýn zorluklarýný hepiniz çok iyi biliyorsunuz 1974 öncesi tüm olanaksýzlýklara raðmen onuru ile yaþayan bir toplumduk Belki yokluk içindeydik ama "ahlaksýzlýk" ve "sahtekarlýk" nedir bilmezdik Ancak 1974 sonrasý kuzeyde oluþan ve/ veya oluþturulan bu yapý içinde bizler de deðiþtik Yapýlan ahlaksýzca iþlere ve gözümüzün önünde yapýlan yolsuzluklara ses çýkartmadýk Sadece günü kurtarmanýn ve kiþisel çýkarlarýmýzýn peþine düþtük Elbette ki aramýzda deðiþmeyen ve bu yapý ile onun saðladýðý sisteme uymayanlar vardýr Ve var olmaya da devam edeceklerdir Fakat kabul etmeliyiz ki, çoðunluðumuz bu sisteme ayak uydurmuþ durumdadýr Sizlere soruyorum, hangimiz ayrýcalýklý olmaktan rahatsýzlýk duyuyoruz? Mesela hafta sonu futbol maçý izlemek için gittiðimiz stada bedava girmeye bayýlýyoruz Ondan sonra da, "ülke futbolu geliþmiyor" diye þikayet ediyoruz Ya da daha çarpýcý bir örnek olan plajlara bedava girme konusu!.. Yaz sýcaklarýnda biraz serinlemek için gittiðimiz plajlara bedava girdiðimizde övünüyoruz Ancak kendimizin dýþýnda plaja para ödeyerek giren insanlarý umursamýyoruz Yani toplumsal deðil kiþisel çýkarlarýmýzý önemsiyoruz Halbuki, doðru olan sahillerin toplumun malý olduðunu ve kullanmak için ücret ödenmesine gerek olmadýðýný savunmaktýr Fakat yapmýyoruz, çünkü bu sistemi ve sistemin ayrýcalýklý kiþileri olmayý seviyoruz Duyarlýlýðýmýzý yitirdik Çevremizde yaþanýlan olaylarýn farkýndayýz ancak farkýnda olmamýza raðmen ses dahi çýkartmýyoruz Örneðin, dün gittiðim markette özellikle hafta içi basýna yansýyan saðlýksýz ürünlerin kaldýrýlýp, kaldýrýlmadýðýný kontrol ettim Sonuç tabii ki hüsran!.. Yapýlan testlerde içerisinde zararlý madde bulunan tüm ürünler raflardaki ve/veya buzluklardaki yerlerini koruyorlar Ve ne acýdýr ki, benim insaným da bile bile bu ürünleri satýn alýyor Bu durumu görünce gidip ilgili marketin yetkilisine "neden bu ürünlerin satýþýna devam ediyorsunuz" diye þikayette bulundum Market yetkilisi, " bizim elimize resmi olarak 'þu ürün saðlýksýzdýr' diye bir uyarý belgesi ulaþmadý" dedi Ve "hem Ali Bey, siz bu hükümetin ya da bir kurumunun yaptýðý herhangi bir açýklamaya güvenip iþ yapar mýsýnýz" diye ekledi Ýþte o anda "verdiðiniz örnek doðru, ancak ben insan saðlýðý ile ilgili bir konuda en ufak bir risk almam ve aksi kanýtlanýncaya kadar bu ürünleri satmam" diye çýkýþtým Daha sonra ise baþka markete doðru yol aldým Ancak orada da ayný durumla karþýlaþtým Ve ondan sonra gittiðim markette de durum farksýzdý Bu denetim iþlerini yapmasý gerekenler ve sýrf bu yüzden maaþ alanlarýn mangal yaktýðý bir Pazar gününü tüm marketleri gezerek geçiremeyeceðim için üçüncü markette alacaðýmý alýp evime gittim Ancak diðer marketlerde de durumun bundan farklý olmasýný beklemiyorum Hade marketçiler duyarsýz Hade yetkililer de duyarsýz Ya sen Kýbrýslý? Sana zehirli yiyecekler üreten kiþilere, onlarý sana satan marketlere ve marketleri denetlemesi gerekip de denetlemeyenlere karþý sen neden duyarsýzsýn? Bu soruyu önce kendimize bir soralým, sonra bizi zehirlemeye çalýþanlarý suçlayalým O nedenle biraz kendimize gelmeliyiz ve gerekli tepkiyi ortaya koymalýyýz Hep beraber "biz zehirlenmek istemiyoruz" diye ayaklanmalýyýz Bu ülkede saðlýklý olmayý artýk mucizelere býrakmamalýyýz

9 20 Ocak 2014 Pazartesi Posta... Posta... Posta... Tünel ALINTI Memleketimden manzaralar ARÞÝV YENÝ TÜRKÝYE Hâlâ "yeni Türkiye" güzellemesi yapan utanmazlar var. Oysa "yeni Türkiye" diye diye sirke çevirdikleri bu ülkenin, sadece yarým saatlik "performansýný" izlemek, utanýp susmalarý için yeterli. Ýnsanlýk tarihinin en büyük yolsuzluk suçunun þüphelisi oðlunu makam aracý ile gezdiren, her melanetin altýnda Alevi arayan, internete görülmemiþ bir sansür getirmek isteyen bir baþbakan ile, hastalýklarýn nedenini "habis ruhlar ve cinler" olarak gören, bir kiþinin ayný anda yirmi farklý yerde görülebileceðine inanan, cinlerin gizli haberleþmede kullanýlabildiðini söyleyen bir kiþinin liderlik ettiði "hareketin" egemen olduðu belki de öyle gösterildiði- bir Türkiye! Ýþte bu nedenle kim ki bu tablodan övünç çýkararak "yeni Türkiye" diyor, dikkate almayýn. Hatta dalganýzý geçin! Ýlhan CÝHANER (sol) TARÝH 19 ARALIK 2012 Ödemeyenlerin elektriðini keseceðiz diyen ElSen, polisin önlem almasý nedeniyle Maliye Bakanlýðý'nýn elektriðini kesemedi ama birçok devlet kurumunun elektrikleriyle sokak lambalarýnýn elektriklerini kesti... Personel ödenir ama KTHY nin bedeli ödenmez... Gözden kaçmayanlar... HAYATI DAR EDENLERE HAYATI DAR ETMEK TDP Genel Baþkaný Cemal Özyiðit, hükümetin zamlarla vatandaþlarýn hayatýný dar ettiðini ve üreticileri de kaderine terk ettiðini söyledi. Elbette öyle yaptý, buna ne þüphe!.. Ama zaten sorun da buradan kaynaklanýyor. Bu hükümet veya bundan önceki hükümetler, hep ayný þeyi yaptýlar Ancak, nedense, hükümetlerin hayatý dar ettiði insanlar da, hükümetin kaderlerine terk ettiði üreticiler de, hiçbir þekilde bir araya gelerek, örgütlenerek, hükümetlere hayatý dar etmeye heves etmedi DÝPNOT ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ Ýranlý muhalif kaynaklara göre 14 ve 15 Ocak tarihlerinde Ýran rejimi 21 kiþiyi idam etti. Ýranlý yetkililer resmi olarak 2013 yýlýnda da 304 kiþinin idam edildiðini kabul etmiþti. "KKTC'yi yaþatmak Kurucu Cumhurbaþkaný Rauf Raif Denktaþ'ýn vasiyetidir." Zorlu TÖRE (DP-UG Lefkoþa Milletvekili) VÝRGÜL... ÝNGÝLÝZ ÜSLERÝ VE TÜRK ORDUSU Mehmet Ali Talat'a kalýrsa, "Ýngiltere'nin üslerin statüsünü deðiþtirme ihtimali olan bir anlaþmayý Rum tarafýyla sonuçlandýrmasý kabul edilemez"miþ. Acaba yarýn Türkiye, Ordusunu Kýbrýs'ýn kuzeyinden çekmeye kalkar ve bunu KKTC makamlarý ile yaptýðý bir anlaþma ile duyurursa, herhangi bir Rum siyasetçi çýkýp da Talat'ýn bugün söylediðine benzer þeyler söyler mi? Yani, böyle bir durumda bir Rum siyasetçi "Türkiye'nin sahte devletle böyle bir anlaþma yapmasý kabul edilemez" der mi? UMUDUMUZ PAPAZLARLA ÝMAMLAR "Rumlarýn Baþpiskoposu ile Din Ýþleri Dairesi Baþkaný arasýndaki iliþkilerden çok memnunum" Mehmet Ali TALAT (2.Cumhurbaþkaný) "Belki, milyon dolarlarý ayakkabý kutularýna dolduran da Esad'dýr" Önceki akþam Samanyolu Televizyonu muhabiri Akçakale'den bildiriyordu. Muhabir Akçakale'nin karþýsýndaki Tel Abyad Kasabasý'ndaki çatýþmalarý anlatýyor ve IÞÝD yani Kaide militanlarýna yenilen ÖSO militanlarýnýn Türkiye'ye kaçýþýný görüntülerle anlatýyordu. O bölgede taraflar arasý çatýþmalarda Türkiye direkt taraf. Urfa'da toplantý yapan gruplar Nisan ayýnda Rakka þehrini iþgal etmiþti. Daha sonra, IÞÝD yani Kaide diðer gruplarý temizleyerek "Burasý benim" dedi. Eylül 2013'te Suudi Arabistan yüz milyonlarca dolar harcayarak, Þam bölgesinde savaþan 43 silahlý grubu birleþtirdi. Aralýk baþýnda, Türkiye sýnýrýna yakýn bölgelerde savaþan 7 silahlý grup birleþerek Ýslami Cephe adýný aldý. Bu grup militanlarý Reyhanlý'nýn karþýsýndaki ÖSO'nýn aðýr silah depolarýný ele geçirdi. ÖSO'dan kalan gruplar yeni oluþuma katýlýyordu. Örneðin; Mücahitler Ordusu. Baþýnda üç yýl önce kasaplýk yapan, okuma yazmasý olmayan ve deve etini millete koyun eti diye satan Tevfik Þihabeddin bulunuyor. Sonra, ABD karar verdi: Kaide'den kurtulacaðýz! Birleþen gruplar, destek aldýklarý ülkelerin talimatýyla; Kaide yani IÞÝD'e KARÝKATÜR / Serhan Gazioðlu karþý saldýrý baþlattýlar ama yenemiyorlar. Çünkü IÞÝD'in 20 bin kadar militaný var ve bunlar çok profesyonel. Diðer gruplarýn militanlarý ise, para için savaþan serseri takýmý. 30 aydýr Türkiye'ye gelip, Suriye'ye giren on binlerce yabancý bu gruba katýlýyor. Oysa; bu grup ve Nusra, ABD ve AB'nin terör listesinde! Ama önemli olan, Ýsrail'in çýkarý için Esad'a, Suriye halkýna maksimum zarar vermekti. Eylül 2013'te ABD Dýþiþleri Bakaný Kerry ile Rusya Dýþiþleri Bakaný Lavrov anlaþýnca durum deðiþti. Batý, Suriye'de çözümün 'Esad'sýz olamayacaðýný kabul etti. ABD Maliki'ye destek vererek, IÞÝD kamplarýna saldýrmasýný istedi. Suudi Arabistan, Kaide'yi barýndýran Sünni aþiretlere milyonlarca dolar daðýtýyor. O aþiretlere destek veren bir ülke de; Türkiye. Peki Kaide, yani IÞÝD ne yaptý? Esad'a destek veriyor diye, Irak'ta geçen yýl 10.360 insaný öldürdü. Suriye'de kimyasal kullandý, intihar saldýrýlarýyla binlerce insaný öldürdü; on binlerce ev yýktý, asker ve sivilleri kurþuna dizdi, kelle kesti, tecavüz etti, yurt dýþýndan cihat nikahý için kýzlar getirtti, hýrsýzlýk yaptý, kaçýrýlan askerlere iþkence yaptý. Tüm bunlarýn Ýslam ve Sünnilik adýna olduðunu söyledi. Hepsinin görüntülerini YouTube'te paylaþtý. Hem de "Allahu Ekber" nidalarý ile... Þimdi ise, Suriye'deki silahlý gruplar birbirini boðazlamaya baþladý. Bu gruplara destek veren bölge ülkeleri çuvalladý. Manevra yaptýkça, bataklýða daha da saplanýyorlar. Baksanýza, yandaþ meydanýn zavallýlarý ne diyor: "Kaide yani IÞÝD'i Esad destekliyor". Belki, milyon dolarlarý ayakkabý kutularýna dolduran da Esad'dýr. Belki, Zekeriya Öz de Esad'ýn adamýdýr! Ya da, Esad 'Esed' (yani; aslan) olmuþ, 'Cemaat'e katýlmýþtýr! (Bu yazý HÜSNÜ MAHALLÝ'nin "Yurt"ta yayýmlanan "Esad- Öz Ýliþkisi" baþlýklý yazýsýndan kýsaltýlmýþtýr )

10 20 Ocak 2014 Pazartesi GÜNEYDEN... PAPADOPULOS: "ANASTASÝADÝS'ÝN BAÞARILI OLMASINI ÝSTÝYORUM" DÝKO Baþkaný Nikolas Papadopulos, babasý, Rum Yönetimi Eski Baþkaný Tasos Papadopulos gibi, Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'in baþarýlý olmasýný istediðini söyledi. Simerini gazetesine söyleþi veren Papadopulos, DÝKO'nun þimdiki hükümet ile olan iþbirliðinin, Hristofyas hükümeti ile iþbirliðinden daha kolay olduðunu kaydetti. Papadopulos, DÝKO'nun rolünün açýk olduðunu; mevcut Hükümeti desteklediðini; iktidarý kontrol ettiðini ve bu rolü sürdürmeye devam edeceðini belirtti. Tek baþýna iktidar hedefiyle DP-UG iskele kongresi n ÝLÇE BAÞKANI AHMET CENNETOÐLU, KADIN ÖRGÜTÜ BAÞKANI ZEHRA ÝMSALER, GENÇLÝK ÖRGÜTÜ BAÞKANI YUSUF BEYAZÝ Demokrat Parti Ulusal Güçler Ýskele Ýlçesi IX. olaðan kongresi dün gerçekleþtirildi. Kongrede Ýlçe Baþkanlýðýna yeniden, tek aday olan Ahmet Cennetoðlu oy birliðiyle seçildi. Ýskele'de Belediye Düðün Salonu'nda saat 11.00'de yer alan kongreye, DP Ulusal Güçler Genel Baþkaný Baþbakan Yardýmcýsý, Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakaný Serdar Denktaþ ve eþinin yaný sýra Genel Sekreter Bengü Þonya, Bayýndýrlýk ve Ulaþtýrma Bakaný Ahmet Kaþif, Çevre ve Doðal Kaynaklar Bakaný Hamit Bakýrcý, bazý milletvekilleri, belediye baþkanlarý, ilçe baþkanlarý, Kadýn ve Gençlik Örgütleri yetkili ve üyeleri, bazý parti yetkilileri, çok sayýda partili katýldý. DP Ulusal Güçler Lefkoþa Milletvekili Hasan Taçoy'un divan baþkanlýðý yaptýðý kongre saygý duruþunun ardýndan Ýstiklal marþýnýn okunmasýyla baþladý. Ardýndan konuþmalara geçildi. Fileleftheros "Evangelos Venizelos ve Atina Fýrsat" baþlýklý haberinde Yunanistan'ýn bugüne kadar Kýbrýs sorununda pasif davrandýðý ve meydaný AngloAmerikanlara, Türkiye'ye ve BM Genel Sekreteri'ne býraktýðýný ancak 6 ay sürecek AB dönem baþkanlýðýnýn Yunanistan'a, Washington, Londra, Ankara ve BM Genel Sekreterliði'nin planlarýný bozma fýrsatý verdiðini savundu. Gazete "Atina Kýbrýs sorununda farklý düþünür ve 'soyut bir strateji' uygularsa, on yýllardýr içerisine hapsolunan taahhütlerden kurtulabilinir. AB dönem baþkanlýðýný yürütmesi Yunanistan'a Kýbrýs sorunuyla ilgili inisiyatifler geliþtirme olanaðý saðlýyor" ifadelerine yer verdi. ANDROS KÝPRÝANU ÝSTANBUL'A GÝTTÝ AKEL Genel sekreteri Andros Kiprianu, beraberindeki bir heyetle dün Ýstanbul'a gitti. Haravgi gazetesi, Kiprianu'nun Ýstanbul temaslarý çerçevesinde, Ýstanbul Kültür Üniversitesi'nde düzenlenecek "Kýbrýs Sorunundaki Geliþmeler-Perspektifler Var Mýdýr" adlý seminerde konuþma yapacaðýný yazdý. Haberde, Kiprianu'nun temaslarý çerçevesinde ayrýca, Türkiye Komünist Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi ve Özgürlük ve Dayanýþma Partisi yetkilileriyle görüþeceði belirtildi. CENNETOÐLU: "HEDEFÝMÝZ TEK BAÞINA ÝKTÝDAR" ERDOÐAN ÇÖZÜME HAZIR OLDUÐU ÝMAJINI VERECEK DP Ulusal Güçler Ýskele Ýlçe Baþkaný Ahmet Cennetoðlu yaptýðý konuþmada son yapýlan genel seçimlerde Ýskele Ýlçesinde % 40 oranýnda partisine oy çýktýðýný anýmsatarak hedeflerinin tek baþýna iktidar olmak olduðunu kaydetti. Belediye seçimlerinde de ayný azim ile çalýþacaklarýný söyleyip baþarýya ulaþacaklarýna inanç belirten Cennetoðlu, geçmiþ yönetimlerden doðan ekonomik sýkýntýnýn giderilmeye çalýþýldýðýný ifade etti. DENKTAÞ DP Ulusal Güçler Genel Baþkaný, Baþbakan Yardýmcýsý, Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakaný Serdar Denktaþ kongrede yaptýðý konuþmasýnda, yeni bir dönemin yeni bir ufkun baþlangýcýný yaptýklarýný ve son yapýlan genel seçimlerden baþarýlý bir þekilde çýktýklarýný anýmsattý. Belediye seçimlerinden de baþarýlý bir þekilde çýkmak için çalýþacaklarýný vurgulayan Denktaþ, Partinin kurumsal yapýsýný güçlendirmek ve YUNANÝSTAN'IN AB DÖNEM BAÞKANLIÐI yýkýlamaz olduðunu göstermek için herkese görevler düþtüðünü dile getirdi. Denktaþ, "ülkenin DP Ulusal Güçler'e ihtiyacý var" dedi. AHMET CENNETOÐLU Konuþmalarýn ardýndan DP Ulusal Güçler Ýskele Ýlçesinin faaliyet ve mali raporlarý okunarak aklandý. Ardýndan seçime geldi. ÝLÇE YÖNETÝM VE DÝSÝPLÝN KURULU'NA SEÇÝLEN ÝSÝMLER DP Ulusal Güçler Ýskele Ýlçe Baþkanlýðýna oybirliðiyle tek aday olan Ahmet Cennetoðlu yeniden seçildi. Ýlçe Yönetim Kurulu'na ise Maþallah Fýrat, Dursun Bulut, Sefa Kurukafa, Abdullah Sakallý, Arif Özbayrak, Vahdet Alkan, Yaþar Þimþek, Binal Þanlýer, Oðuz Serbaþ ve Ahmet Özalp oybirliðiyle seçildi. Faal Ýlçe Yönetim Kurulu Üyeleri ise þunlar: Ýsmail Þeker, Sinan Gece, Yaþar Genç ve Mustafa Nizam. Ýlçe Disiplin Kurulu'na oy birliðine seçilen isimler ise þöyle: Hasan Cafer Akýntuð, Hasan Aksüt, Perihan Karakaþ, Saffet Aydað, Musa Güzelgöz, Selahattin Aybay. ÝSKELE ÝLÇE KADIN ÖRGÜTÜ BAÞKANI ZEHRA ÝMSALER DP Ulusal Güçler Ýskele Ýlçe Kadýn Örgütü Baþkanlýðýna ise tek aday olan Zehra Ýmsaler oy birliði ile seçilirken; yönetim kurulu þu isimlerden oluþtu: Neyla Sakallý, Mihri Arcan, Zahra Elbasan, Sündüz Oðuz, Sýdýka Elbasan Atalat, Nejla Öykün. ÝSKELE ÝLÇE GENÇLÝK ÖRGÜTÜ BAÞKANI YUSUF BEYAZÝ DP Ulusal Güçler Ýskele Ýlçe Gençlik Örgütü Baþkanlýðýna ise tek aday olan Yusuf Beyazi oy birliði ile seçildi. Yönetim Kurulu þu isimlerden oluþtu: Ahmet Nizam, Kemal Metni, Enes Özbayrak, Zihni Aydýncý, Aygün Erülkü, Burcu Özal. Türkiye Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan'ýn, Brüksel'de görüþeceði Avrupa Konseyi Baþkaný Jose Manuel Barroso, Avrupa Komisyonu Baþkaný Herman Van Rompuy ve Avrupa Parlamentosu Baþkaný Martin Schulz'a, "Türkiye'nin Kýbrýs sorununun çözümüne hazýr olduðu" imajýný vereceði iddia edildi. Fileleftheros gazetesi, edindiði bilgilere dayanarak, Erdoðan'ýn AB'yi, Rum Yönetimi'ne, "ekspres prodesürle" çözüme ulaþma hedefiyle hemen müzakere masasýna gelmesi için baský yapmaya davet edeceðini savundu. Gazete, Komisyon'un Türkiye'nin tarafýnda olduðunu ve bunun, AB'nin Geniþlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle'nin, Türkiye Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu ile görüþmesinin ardýndan düzenlenen basýn toplantýsýnda yaptýðý açýklamalarla da teyit edildiðini kaydetti. Haberde, Türkiye'nin bu imajý çizme çabasýnýn, Türkiye'nin suçlarýndan arýndýrýlmasý ve Kýbrýs sorununun, Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerinden baðýmsýz hale getirilmesinden ibaret olduðu öne sürüldü. HÜKÜMET BAÞKA MUHALEFET BAÞKA SÖYLÜYOR Fileleftheros gazetesi, Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'in Ýngiltere temaslarýnýn, hükümet tarafýndan baþka muhalefet tarafýndan ise daha baþka deðerlendirildiðini belirtti. Habere göre Rum Hükümet Sözcüsü Hristos Stilyanidis, yaptýðý açýklamada Ýngiliz Üsleri içerisindeki mülklerden faydalanýlmasýna iliþkin tarihi anlaþmanýn ötesinde Ýngiltere Baþbakaný David Cameron'un, tek egemenlik, tek uluslararasý temsiliyet ve tek vatandaþlýða deðinmesinin de oldukça önemli olarak addedildiðini söyledi.

11 20 Ocak 2014 Pazartesi DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... TÜRKÝYE... DÜNYA... GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. ABD Atina'dan Kýbrýs'a müdahale etmesini istedi n KERRY'DEN VENÝZELOS'A: "DOWNER'IN SON BELGESÝ ÇOK ÝYÝ ANASTASÝADÝS'ÝN CESARETLENDÝRÝLMESÝ GEREK" Binlerce kiþi Hrant Dink için yürüdü 19 Ocak 2007'de katledilen Agos Gazetesi'nin Genel Yayýn Yönetmeni Hrant Dink, öldürülüþünün 7'inci yýlýnda anýldý. Binlerce kiþi "adalet bekliyoruz" diye haykýrdý. Taksim meydanýnda ve Gezi Parký'nda TOMA'lar ve yüzlerce polis hazýr bekledi. Taksim'den yürüyüþe baþlayanlarýn ellerinde 'Hepimiz Hrant'ýz, hepimiz Ermeni'yiz' yazýlý dev pankartlar vardý. Hrant Dink'in eþi Rakel Dink en önde yürüdü. Hrant Dink'in vurulduðu yerde mumlar ve karanfiller vardý. Agos binasýnda rüþvet ve yolsuzluk operasyonlarýna vurgu yapan 'Birlikte korudular, birlikte soyuyorlar' yazýlý pankart vardý. Anma töreni Hrant'ýn kendi sesinden yaptýðý bir röportaj kaydýnýn dinletilmesi ile baþladý. Anma konuþmasýný bu yýl Ahmet Kaya'nýn eþi Gülten Kaya yaptý. "Ýstihbaratýyla, güvenlik birimiyle, medyasýyla artýk tanýdýðýmýz korunaklý bir þemsiyenin altýnda gayet nizami bir cinayet iþlediler" diyen Kaya, þunlarý söyledi: "Bizler sabrederken içimizdeki kuþlar göç etti, yapraklar döküldü. Sustu içimizdeki þarkýlar. Bizler senin kardeþlerin olarak 7 yýl önce senin ayakkabýlarýný giydik basýyoruz yere. Yolumuzu nasýl bulacaðýz derken yolumuz parklara düþtü. Kumrulardan aldýk selamýný..." Taksim Gezi Parký olaylarý sýrasýnda hayatýný yitiren 6 genci ve Roboski annelerini de anan Kaya'nýn sözleri 'katil devlet hesa verecek' ve 'her yer Taksim her yer direniþ' sloganlarýyla kesildi. Suriye giden otobüs ve týr dolusu silah iddialarýna dair de Kaya, "Komþularýmýza insan haklarý deðil, kamyonlar dolusu silah gönderiyoruz" dedi. Anma etkinliði Agos gazetesinden yapýlan 'Adalet kavgasý daha yeni baþlýyor' anonsu ile sona erdi. (radikal/t24) ABD Dýþiþleri Bakaný John Kerry'in, Yunanistan Dýþiþleri Bakaný Evangelos'a, BM Genel Sekreteri'nin Kýbrýs Özel Danýþmaný Aleksander Downer'ýn son belgesinin çok iyi olduðu söyleyerek Rum Yönetimi Baþkaný Nikos Anastasiadis'i ilerlemeye teþvik etmesini istediði haber verildi. Fileleftheros "BM ve ABD Müdahale Kotarýyor... Anlaþmaya Yakýn Olduðumuzu Düþünüyor ve Ývmeyi Koruyorlar" baþlýklý haberinde çýkmazdan kaçýnmak için Kýbrýs sorunundaki hareketliðin perde gerisinde korunmasýna çalýþýldýðýný, son zamanlarda ABD ve BM'nin, ortak açýklama konusunda mutabakata çok yakýn olunduðu yoðun þekilde iþlemekte olduðunu belirtti. Gazete "Türkiye'deki geliþmelerin ve Kýbrýs Türk tarafýnýn ortak açýklamayý benimsemeyi reddetmesinin ve BM Genel Sekreteri'nin Kýbrýs Özel Danýþmaný Aleksander Downer'ýn akýbeti konusunun baþ aðrýtmasýna karþýn" gerek BM'nin gerek arabulucularýn prosedüre hayat öpücüðü vermeye çalýþacaðýný yazdý. Downer'ýn Genel Sekreter'in Kýbrýs Özel Danýþmanlýðý'nda kalýp kalmayacaðýnýn önümüzdeki günlerde netlik kazanacaðýný belirten gazete edindiði bilgilere dayanarak Genel Sekreter'in Downer'ýn yerine birini atamak niyetinde olmadýðýný, Kýbrýs sorununun BM adýna yönetimini de, Ada'daki bütün taraflarca kabul gören ve sürekli Ada'da bulunan Özel Temsilcisi Lisa Buttenheim'ýn yürüteceðini kaydetti, özetle þunlarý ekledi: "Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiler, bu alanda halen oldukça faal olan ABD'nin Lefkoþa Büyükelçisi'nin aktif rol üstleneceði yolundadýr. Amerikan ilgisi son dönemlerde bölgedeki geliþmelerle ve enerji alanýnda cereyan edenlerle alakalýdýr. KERRY'DEN VENÝZELOS'A: "ANASTASÝADÝS'ÝN CESARETLENDÝRÝLMESÝ GEREK. DOWNER'IN SON BELGESÝ ÇOK ÝYÝ" Güvenilir bilgilere göre Yunanistan Dýþiþleri Bakaný Evangelos Venizelos'un ABD'li dengi John Kerry ile görüþmesi sýrasýnda Amerikalý yetkili, Atina'nýn Lefkoþa'ya müdahale etmesini istedi. Kerry 'prosedürün ilerlemesi için Anastasiadis'in cesaretlendirmesi gerek' dedi ve Downer'ýn son belgesinin 'çok iyi olduðunu' savundu. PKK'dan açýklama: "Hrant Dink'i Cemaat öldürdü, AKP örtbas etti" PKK yöneticilerinden Mustafa Karasu, Hrant Dink cinayetinde derin devletin rolünün inkar edilemeyeceðini savunarak, failin AKP döneminde kurulan"yeni kontrgerilla" olduðunu öne sürdü. "FETHULLAHÇILARLA AKP ORTAK BÝR KOALÝSYONLA ÝKTÝDARA GELDÝLER" "Hem AKP hem de Fetullahçý kesimlerin cinayetin içinde olduðunu" ifade eden Karasu þöyle devam etti: "Fethullahçýlarla AKP ortak bir koalisyonla iktidara geldiler. ABD ve NATO'nun desteðiyle eski iktidar bloklarýný saf dýþý ettiler. AKP, yeni bir Gladio yapýlanmasý gerçekleþtirmeye yönelirken, eskilerini bir kýsmý da bu yeni yapýlanmanýn içine alýndý. Eskiden beri CIA'yla, Gladioyla iliþkisi olan, polis ve yargý içinde örgütlenmeye çalýþan Fethullahçýlar da yeni derin devlet dediðimiz yeþil Ergenekon içinde etkili oldular. Bu, AKP iktidarý döneminde oluþtu, ama Fethullahçýlar polis ve yargý içinde etkili olduðu için, baþtan itibaren bu yeni Gladio içinde etkili oldular." "AKP HÜKÜMETÝ CÝNAYETÝN ÜSTÜNE GÝTMEDÝ" Karasu, þöyle konuþtu: "Dink cinayeti bu kavga baþlamadan önce gerçekleþmiþtir. Dink cinayetinin kimler tarafýndan yapýldýðý bilinmektedir. AKP hükümeti bu olayýn üzerine gitmemiþtir. Bu olayýn üzerine gidilseydi yeni oluþan yeþil Ergenekon gün yüzüne çýkacaktý. Ama AKP yeþil Ergenekon'u, yeni derin devleti kendisi yarattýðý için, böyle bir yapýlanmaya kendi izin verdiði için ortaya çýkmasýný istememiþtir. Çünkü böyle bir durum ortaya çýktýðýnda suç ortaðý kendisi de olacaktýr. Çünkü kendisinin iktidarý altýnda, kendisinin Ýçiþleri Bakanýnýn denetimindeki valiler, polisler ya da istihbarat örgütlerinin bulunduðu bir ortamda bu cinayet gerçekleþmiþtir. Kesinlikle bu cinayet yeþil Ergenekon dediðimiz yeni kontrgerilla tarafýndan gerçekleþtirilmiþtir. Sadece Fetullahçýlara yüklenerek iþin içinden çýkýlamaz. O zaman gerçek saptýrýlmýþ olur. Çünkü bu tür örgütlenmeler siyasi iktidarýn desteði olmadan varlýklarýný sürdüremezler. AKP hükümeti bundan sorumludur." Odatv.com Bu, Downer tarafýndan geçen aralýk ayýnda sunulan, egemenlik konusundaki ifadenin muðlak olduðu ve Kýbrýs Rum tarafýnca reddedilen belgedir. Edindiðimiz bilgilere göre Evangelos Kerry'ye cevap verirken çözüm çerçevesine atýfta bulundu ve Amerikalý dengine, federasyonun tek egemenliði ve tek vatandaþlýðý olduðunu söyledi. Son Cameron-Anastasiadis ortak açýklamasýna ve buradaki Kýbrýs sorunuyla ilgili ifadelere (tek egemenlik tek uluslar arasý temsiliyet ve tek vatandaþlýk) göndermede bulundu. Prosedürün hayatta tutulmasý hedefiyle bundan sonraki adýmlar BM merkezinde olacak. Aleksander Downer önümüzdeki Çarþamba günü Güvenlik Konseyi'ni bilgilendirirken gerek Genel Sekreter'in gerekse Güvenlik Konseyi'nin niyetlerine iliþkin iþaretler verecek. Ban Ki Moon'un ofisinde halen, Anastasiadis'in mektubuna cevap verilip verilmeyeceði kararlaþtýrýlmadý, Anastasiadis'i ve Eroðlu'nu New York'a çaðýrma ihtimali de açýk bulunuyor. Bu olursa, Genel Sekreter, ortak açýklama formunda olacak kendi ilanýný yaparak oldubitti yaratacak. Bunun paralelinde, çabanýn donmamasý için iki taraf arasýnda görüþmelerin çeþitli düzeylerde devam ettirilmesi konusu da var. Diplomatik buluþmalardaki görüþmelerden, Downer grubunun gerçek dýþý bir görüntü yaratýp bunu yaþattýðý açýkça ortaya çýkýyor. Grup, ortak açýklamada, bir iki kelime yüzünden mutabakata varýlmadýðýný iddia ediyor ve nüfuz sahibi ülkelerden, yapýþýp kaldýklarý detaylardan kurtulmalarý için iki tarafa müdahale etmelerini istiyor." Gazete diplomatik kaynaklara dayanarak Downer'ýn Genel Sekreter'in Kýbrýs Özel Danýþmanlýðý görevinden ayrýlmaya karar verdiðini ancak ne baský altýnda gitmeye ne de baþarýsýzlýðý yüklenmeye niyeti olduðunu kaydetti ve Downer ile iyi iliþkileri olan yabancý bir diplomatýn, Avustralyalý yetkilinin Londra Yüksek Komiserliði teklifini kabul edeceðini söylediðini yazdý.haftalýk Kathimerini haberi "Amerikan Ýlgisinin Artmasý Bekleniyor... Birkaç Gün Önce Sözleþmesini Uzatan Aleksander Downer Ýçin Altý Aylýk Geri Sayým... Amerikan ve Yunan Dýþiþleri Bakanlarý Amerika'nýn Baþkentinde Görüþtü" baþlýk ve spotlarýyla aktardý. BM taraflara yeni bir ortak açýklama metni versiyonu verecek Kýbrýs konusunda ortak açýklama yapýlmasý ve müzakerelerin baþlamasý çabasýnda olgularýn yine perde gerisinde hareket ettiði, son günlerde, ortak açýklama taslaðýnýn her iki tarafýn da ilgilendiði 3-4 noktasýnýn iyileþtirilmesi için bir dizi gayrý resmî yoðunlaþtýrýlmýþ müzakere yapýlmakta olduðu haber verildi. Politis haberi "Kýbrýs Sorununda Hemen Þimdi Hareketleri... Ortak Açýklama Yapýlmasý Hedefli Yeni Perde Gerisi... BM'nin Ýnisiyatifiyle Ýfade Tarzýnda Ýyileþtirmeler Öneriliyor... Bu Hafta Yeni Açýklama Taslaðý Sunulmasý Bekleniyor... Hedef Aleksander Downer'ýn Raporunun Güvenlik Konseyi'nde Deðiþtirilmesi" baþlýk ve spotlarýyla manþete çekti. Gazete edindiði bilgilere dayanarak ortak açýklama taslaðýnýn 3-4 noktasýndaki iyileþtirme çabalarýnýn, taraflardan hiçbirinin, özellikle bölgedeki geliþmeler nedeniyle uluslar arasý ilginin artmasýndan dolayý, çýkmazýn sorumluluðunu üstlenme niyetinde olmamasýndan kaynaklandýðýný yazdý, özetle þunlarý kaydetti: "Ayný bilgilere göre çok yakýnda BM taraflara bir ortak açýklama metni versiyonu daha verecek. Aleksander Downer'ýn birkaç gün kalmýþ olmasýna ve artýk Ada'da bulunmuyor olmasýna karþýn BM müdahiliyetini sürdürüyor. Temaslarý BM grubu üyeleri koordine ediyor ve Kýbrýs Rum tarafýna, Kýbrýs Türk tarafýnýn tavrý konusunda cesaret verici mesajlar iletiyor. Güvenilir bir diplomatik kaynaða göre 'Bu, raporlarýn Güvenlik Konseyi'ne sunulmasýndan önce olursa, çok daha iyi' ancak Derviþ Eroðlu'nun yine son anada mucizesini yapabileceðine inananlar da az deðil. Devam etmekte olan çalýþmalar çerçevesinde, Kýbrýs'ýn üç büyük partisi DÝSÝ, AKEL ve Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin geçen Salý günü yaptýklarý temaslar da tesadüf deðil. Kýbrýs Rum tarafý gerek öz açýsýndan gerekse teþhir olmamak için açýk ve örtülü þekilde ortak açýklama mutabakatýnda ýsrar ediyor ve artýk iki seçeneði var. Ya 'ara anlaþma' -ki bu ifade Kýbrýs Rum tarafýnda kullanýlýyor- niteliðinde olacak geniþ ölçekli bir ortak açýklama hedefiyle bir fýrsat daha verecek ya da bir açýklamaya rýza göstererek, Türkiye'deki kaygan durum nedeniyle müdahil taraflarýn büyük geliþmeleri 2015'e býrakmak zorunda kalana kadar halen fýrsat varken müzakerelerin yeniden baþlamasýna fýrsat verecek. Ortak açýklamadaki en büyük anlaþmazlýk, aslýnda taraflardan hiçbirinin itiraz etmediði bir þeyi, 'hiçbir toplumun veya oluþturucu devletin diðeri üzerinde tahakküm kurmaya çalýþmayacaðýný' güvence altýna alan ifadedeki kelime oynamalarýndadýr.

12 20 Ocak 2014 Pazartesi KÜLTÜR - SANAT Günün Manisi Emine Hür Namusun adý "ar"dýr Sevgi ruhlara kardýr Yokluðu bitirir de Çok fazlasý zarardýr Kitap Dünyasý Vampir Günlükleri Uyanýþ ve Savaþ 1. Kitap (karton kapak) L. J. Smith ARTEMÝS YAYINLARI ÖZDEYÝÞLER "Gözyaþý kadýnýn makineli tüfeði, hedefi ise erkeðin kalbidir." Somerset Maugham TADIMLIK Simit satýcýsý altý yaþýndaki Ali Büyüyüp filim artisti olmayý düþlerdi Zabýtadan kaçarken çiðnendi Mersedes'e Renkli gazetelerde cesedi sergilendi Ataol Behramoðlu Fulay Kozan (Bülent Ecevit Anadolu Lisesi - Liseler birincisi) Hatice Þahan (Bülent Ecevit Anadolu Lisesi - Liseler ikincisi); Meryem Koyuncu (Türk Maarif Koleji- Liseler üçüncüsü); Tunaberk Dirik (Atleks Sanverler Ortaokulu- Ortaokul ikincisi); Ayþe Naz Baþaranel (Türk Maarif Koleji- Ortaokul birincisi); Kompozisyon yarýþmasýnda dereceye giren öðrencilere ödülleri verildi Milli Eðitim Bakanlýðý Genel Orta Öðretim Dairesi Müdürlüðü, Mesleki Teknik Öðretim Dairesi Müdürlüðü ve Telsim iþbirliðinde, ortaokul ve liseler arasýnda bu yýl 4.sü düzenlenen "Dr. Fazýl Küçük ve Mücadele Yýllarýnda Kadýn" konulu kompozisyon yarýþmasýnda dereceye giren öðrencilere ödülleri verildi. Milli Eðitim Bakanlýðý'nda düzenlenen törende, Dr. Fazýl Küçük'ün oðlu Mehmet Küçük, Telsim Genel Müdür Yardýmcýsý Fevzi Tanpýnar ve Milli Eðitim Bakaný Mustafa Arabacýoðlu hazýr bulundu. Ortaokullarda birinciliði "Karanlýðýmý Aydýnlatan Doktor" baþlýklý kompozisyonuyla Türk Maarif Koleji'nden Ayþe Naz Baþaranel, liselerde ise "Sarý Saçlý Bebeðim" baþlýklý kompozisyonuyla Atleks Sanverler Ortaokulu'ndan Fulay Kozan aldý. Ortaokulda ikinciliðe Atleks Sanverler Ortaokulu'ndan "Dr. Fazýl Küçük ve Kahraman Kadýnlarýmýz" baþlýklý kompozisyonuyla Tunaberk Dirik layýk görülürken, üçüncülüðe ayný okuldan "Dr. Fazýl Küçük" baþlýklý kompozisyonuyla Necla Emin layýk görüldü. Liselerde ikincilik ödülü Bülent Ecevit Anadolu Lisesi'nden "Sessiz Sokaklarýn Nefesi" baþlýklý kompozisyonuyla Hatice Þahan'a, üçüncülük ödülü ise Türk Maarif Koleji'nden "Þehit Olmak Onlara Yakýþtý" baþlýklý kompozisyonu ile Meryem Nur Koyuncu'ya verildi. Telsim, yarýþmanýn birincilerine Vodafone Smart Tab 10, ikinci olan yarýþmacýlara Vodafone Asura cep telefonu, üçüncü olan yarýþmacýlara ise bir yýllýk data yüklü 3G modem hediye etti. MÜCADELE YILLARINDA YAÞANANLARI O YILLARA DAHÝL OLANLARDAN DÝNLEDÝLER Telsim'in Milli Eðitim Bakanlýðý ile iþbirliðinde düzenlediði kompozisyon yarýþmasýnda ödül alan öðrenciler, Kýbrýs Türk halkýnýn Dr. Fazýl Küçük önderliðinde geçen mücadele yýllarýný daha iyi anlamak ve anlatmak için çeþitli kaynaklardan faydalandýklarýný söyledi. Öðrenciler, Dr. Fazýl Küçük'ün hayatýný araþtýrýrken, o yýllara dahil olan büyükleriyle de konuþtuklarýný, mücadeleci, güçlü Kýbrýs Türk Kadýnlarý'nýn hikayelerini o yýllara þahitlik edenlerden dinlediklerini ve edindikleri bilgileri kompozisyonlarýnda kullandýklarýný kaydettiler. Dr. Fazýl Küçük'ün mücadelesini anýmsatmak ve yaþatmak için düzenlenen kompozisyon yarýþmasý ile ilgili duygularýný Necla Emin (Atleks Sanverler Ortaokulu - Ortaokul üçüncüsü); aktaran öðrenciler, araþtýrmalarý sonucunda liderlerini daha iyi tanýdýklarýný vurgulayarak, kendilerine böyle bir fýrsat verdiði için Telsim ve Milli Eðitim Bakanlýðý'na teþekkür ettiler. Gürkan Uluçhan son kitabý "Keçiboynuzu"nu tanýttý Gürkan Uluçhan'ýn son kitabý "Keçiboynuzu"nun okurlara tanýtýmý ve imza günü 18 Ocak Cumartesi günü Khora Kitap Cafe'de yapýldý. Yoðun bir katýlýmla gerçekleþen etkinlik, þair ve yazarlarýmýzdan da ilgi gördü. Yazar Gürkan Uluçhan'ýn kitap hakkýndaki sunuþunun ardýndan katýlýmcýlar soru ve görüþlerini dile getirdiler, kitap hakkýndaki beðenilerini ve yapýcý eleþtirilerini ortaya koydular. "Keçiboynuzu", Gürkan Uluçhan'ýn dördüncü kitabý ve Khora Yayýnevi'nin ilk romaný olma özelliðini taþýmakta. Polisiye kurgunun araf bölümlerle kesildiði bir cinayet romaný olan "Keçiboynuzu", ayný zamanda klasik polisiye romanlara göndermeler yapan bir parodi olarak da nitelendirilebilir. Avukat ve yazar olan Gürkan Uluçhan'ýn 2004 yýlýnda yayýnlanmýþ olan Cin Seli adlý þiir kitabý, 2005 yýlýnda yayýnlanan Ahna Kitabý adlý kýsa romaný ve 2012'de yayýnladýðý Zamanýn Aþký isimli öykü kitaplarý da bulunmakta. Yazar, ayrýca sinema alanýnda da çalýþmalar yürütmektedir. GAÜ LÝSELERARASI KISA FÝLM YARIÞMASI BAÞVURU SÜRECÝ BAÞLADI Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) 8. Liselerarasý Kýsa Film Yarýþmasý'na baþvuru süreci baþladý. GAÜ'den yapýlan açýklamada, "yeni fikirleri desteklemeyi ve sinema kültürüne katký saðlamayý" amaçlayan, GAÜ Ýletiþim Fakültesi tarafýndan organize edilen Liselerarasý Kýsa Film Yarýþmasý'nda dereceye girenlere GAÜ Canterbury Kampüsü' nde burslu eðitim olanaklarý ve para ödülü verileceði belirtildi. Açýklamada, Birincilik Ödülünün, 2000 Euro ve GAÜ Canterbury Kampüsünde 1 yýl %100 Hazýrlýk Bursu, Ýkincilik Ödülünün, 1500 Euro ve GAÜ Canterbury Kampüsünde 1 yýl %100 Hazýrlýk Bursu, Üçüncülük Ödülünün ise 1000 Euro ve GAÜ Canterbury Kampüsünde 1 yýl %100 Hazýrlýk Bursu olduðu bildirildi. GAÜ Liseler Arasý Film Yarýþmasý'nýn son baþvuru tarihinin 4 Nisan 2014 olduðu ve ödül töreninin 11 Nisan 2014 günü gerçekleþtirileceði kaydedilen açýklamada, yarýþmanýn resmi sitesi http:/ /yarismalar.gau.edu.tr adresi olduðu belirtildi.

20 Ocak 2014 Pazartesi 13 MISIR ANAYASAYA 98,1 "EVET" Mýsýr Yüksek Seçim Kurulu Baþkaný Nebil Salib, referanduma sunulan yeni anayasa taslaðýna yüzde 98,1 "Evet" oyu verildiðini açýkladý. Salib, 14-15 Ocak tarihlerinde gerçekleþtirilen oylamanýn kesin sonuçlarýný açýklamak üzere düzenlediði basýn toplantýsýnda, yeni anayasa taslaðýnýn yüzde 98,1 oranýnda "Evet" oyu aldýðýný belirtti. Salib, oylamaya seçmenlerin yüzde 38,6'sýnýn katýldýðýný kaydetti. Mýsýr'da 3 Temmuz'daki askeri darbenin ardýndan, 2012 yýlýnda halk oylamasýyla kabul edilen anayasa askýya alýnmýþ ve ülkedeki siyasi sürece iliþkin yeni bir yol haritasý belirlenmiþti. Askýya alýnan anayasa maddeleri üzerinde, "Hazýrlýk Komisyonu" tarafýndan yapýlan düzenlemelerin ardýndan hazýrlanan 247 maddelik yeni anayasa taslaðý, 14-15 Ocak'ta referanduma sunulmuþtu. IRAK ÞÝDDET OLAYLARINDA 28 ÖLÜ Irak'ýn baþkenti Baðdat'ýn farklý noktalarýnda meydana gelen patlamalarda 28 kiþi öldü. AA muhabirinin güvenlik kaynaklarýndan aldýðý bilgiye göre, baþkentin kuzeyindeki Tubci semtinde 4 bomba yüklü araç infilak ettirildi. Patlamayla eþ zamanlý olarak, silahlý kiþiler, olay yerinin yakýnýndaki El-Ahdas Hapishanesine saldýrdý. Bu sýrada çýkan çatýþmayý fýrsat bilen 21 tutuklu hapishaneden kaçtý. DAÐISTAN 7 DÝRENÝÞÇÝ ÖLDÜRÜLDÜ Rusya'nýn Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinden Daðýstan'da yürütülen operasyonda yedi direniþçinin öldürüldüðü belirtildi. Rus resmi haber ajansý Ýtar-Tass'ýn haberine göre, Mahaçkale'de özel kuvvetler tarafýndan bir binaya düzenlenen operasyonda, 7 kiþi ölü ele geçirildi. Ayrýca, Mahaçkale'de bir restoranýn önünde çifte patlama meydana geldi. Patlamalarda 16 kiþi yaralandý. Daha önce Daðýstan'da çýkan çatýþmada, üç polis ve dört direniþçi hayatýný kaybetmiþti. PAKÝSTAN 15 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ Pakistan'da meydana gelen bombalý saldýrýda 15 asker hayatýný kaybetti. Alýnan bilgiye göre, ülkenin kuzeybatýsýndaki Afganistan ile komþu eyaleti olan Hayber-Paktuhkva'nýn Bannu kentinde askeri konvoya uzaktan kumandalý bombalý saldýrý düzenlendi. Kuzey Vezirsitan bölgesine doðru yola çýktýðý öðrenilen 25 araçlýk askeri konvonyun Bannu kentindeki Amandi meydanýndan geçiþi sýrasýnda yol kenarýna döþenen uzaktan kumandalý bombanýn patlatýlmasý sonucu ilk belirlemelere göre 15 asker hayatýný kaybetti 25 asker de yaralalandý. TIP DÜNYASI ''RÝSK GRUBUNDA OLMAYAN GRÝP AÞISI YAPTIRMAMALI'' Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Halk Saðlýðý Anabilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Recep Akdur, yüksek risk grubunda olmayan, normal, saðlam kiþilerin grip aþýsý yaptýrmasýnýn hiçbir anlamý olmadýðýný savunarak, ''Grip aþýsýný yüksek risk gruplarý dýþýndaki gruplara uygulamak ve önermek yanlýþtýr. Bu bir umut sömürüsüdür'' dedi. Akdur, AA muhabirine yaptýðý açýklamada, dünyada her yýl 500 milyon ile bir milyar arasýnda deðiþen sayýda kiþinin grip geçirdiðini belirtirken, ancak grip ölümleri diye bilinen ölümlerin çoðunun nedeninin doðrudan gribe baðlý olmadýðýný ifade etti. Gribe yakalanmadan önce kiþilerde zaten var olan þeker, kronik kalp, böbrek, akciðer hastalýðý ile kanser, AIDS ya da baðýþýklýk yetersizliði gibi bir takým saðlýk sorunlarýnýn ölümlere neden olduðuna iþaret eden Akdur, ''Bu ölümlerde grip yalnýzca bir bahane. Doðrudan gripten ölenlerin sayýsý ise bunlarýn yanýnda çok az'' dedi. 2013'te 20 yatýrýma teþvik belgesi (T.A.K.Özgül Gürkut MUTLUYAKALI- Fotoðraflar: Erol UYSAL): Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'nde 2013 yýlýnda sanayi, saðlýk ve turizm alanýnda 20 proje, teþvik belgesi alarak bir takým kolaylýklar ve indirimlerden yararlanýrken, ülke ekonomisine de yatýrým, üretim ve istihdam alanýnda katký yapýldý. 2001-2013 arasýnda teþvik belgesi verilen toplam proje sayýsý ise 465'e yükseldi. 13 yýldaki bu projeler 5 milyar TL'ye yakýn sabit yatýrýmý ve 30 bin istihdamý öngörüyor. TAK muhabirine açýklama yapan Devlet Planlama Örgütü (DPÖ) Ekonomik Planlama Daire Baþkaný Ödül Muhtaroðlu, 2013'te 20 projeye teþvik belgesi verdiklerini; 2001-2013 arasýndaki 13 yýlda toplam teþvik belgesi rakamýnýn ise 465'e yükseldiðini söyledi. 14 SANAYÝ, 4 HASTANE, 2 OTEL 2013 yýlýnda 14'ü sanayi, 4'ü özel hastane, 2'si de turizm yatýrýmý (otel) olan 20 teþvikli projenin toplam sabit yatýrým miktarý 61 milyon 971 bin 17 TL olarak öngörülüyor. Tümü de Kýbrýslý Türk yatýrýmcýlara ait olan bu yatýrýmlarla 339 kiþiye iþ imkaný yaratýlacak. Sanayi dalýndaki teþvikli yatýrýmlar, "mobilya, PVC kapý-pencere, araç lastik geri dönüþüm projesi, donmuþ gýda, yem fabrikasý, tahin helvasý üretimi, çelik-karkas üretimi, et ürünleri" gibi alanlarda yapýlacak 2013 yýlýnda DPÖ'ye yapýlan 23 teþvik baþvurusundan bazýlarýyla ilgili deðerlendirmeler sürüyor. Baþvurular arasýnda pet þiþe-pet bardak üretimi, çimento üretimi, mantar üretim tesisi, atýk yaðlarýn dönüþümü, zeytinyaðý fabrikasý, sofralýk zeytin iþleme, enginar iþleme bakliyatkuruyemiþ-kahve paketleme, otel ve marina inþasý gibi projeler yer alýyor. "AMBARGO VE ÝZOLASYONA RAÐMEN..." DPÖ Ekonomik Planlama Daire Baþkaný Ödül Muhtaroðlu, her türlü ambargo ve izolasyona raðmen KKTC yatýrýmcýsýnýn "üretime inanan, yeni teknolojileri takip eden, çalýþkan, kendini geliþtiren, her türlü olumsuzluk ve engele raðmen umudunu yitirmeyen, mücadelesini sürdüren, dünyaya örnek olabilecek kimliðe sahip olduðunu" söyledi. Ödül Muhtaroðlu, yatýrýmcýlarýn, sýk sýk yaþanan ekonomik krizlere karþýn ülkesine, vatanýna, topraðýna yatýrým yapmaktan hiç vazgeçmediðini vurguladý. TEÞVÝK MEVZUATI Ülkedeki teþvik mevzuatýnýn ticareti deðil, katma deðer yaratan üretim aðýrlýklý projeleri teþviklendirdiðini vurgulayan Muhtaroðlu, teþviklendirmede yerli-yabancý veya þirketþahýs ayrýmý yapýlmadýðýný; yatýrýmýn teþvik alabilmesi için "yatýrým fizibilite formu doldurulmasý, þahsýn veya þirketin ekonomik durumunu yansýtan bilgi ve belgelerin sunulmasý" gerektiðini söyledi. 14'Ü SANAYÝ, 4'Ü SAÐLIK VE 2'SÝ DE TURÝZM ALANINDAKÝ TEÞVÝK BELGELÝ PROJEYLE TOPLAMDA YAKLAÞIK 62 MÝLYON LÝRALIK SABÝT YATIRIM ÖNGÖRÜLÜYOR 2001'DEN 2013'E KADARKÝ 13 YILDA 465 PROJE TEÞVÝK ALDI; PROJELERÝN YATIRIM TUTARI YAKLAÞIK 5 MÝLYAR TL; YATIRIMLAR HAYATA GEÇTÝÐÝNDE ÖNGÖRÜLEN ÝSTÝHDAM 30 BÝN KÝÞÝ Deðerlendirmede, yatýrýmýn ekonomiye, istihdama katkýsý, kârlýlýk, geri ödeme süresi gibi kriterlere bakýldýðýný kaydeden Ödül Muhtaroðlu, Çevre Dairesi'nden çevresel etki deðerlendirme ön raporu ve raporu veya uygunluk yazýsý, Þehir Planlama Dairesi'nden imar mevzuatýna uygunluk yazýsý veya planlama onayý belgesi, ilgili bakanlýktan olumlu görüþ alýnmasýnýn þart olduðunu anlattý. Bu þartlardan herhangi biri eksik veya olumsuzsa teþvik belgesi vermediklerini ifade eden Muhtaroðlu, teþvik belgelerinin süreli verildiðini ve en çok 3 kez uzatýlabildiðini; sürenin de yatýrýmýn niteliðine göre deðiþtiðini belirtti. TEÞVÝK BELGESÝYLE SAÐLANAN AVANTAJLAR Muhtaroðlu'nun verdiði bilgiye göre, teþvik belgesi almaya uygun bulunan projelerin yararlandýðý avantajlar þöyle: "Yatýrým indirimi: Teþvik belgesi almayan yatýrýmlarda yüzde 50 vergi indirimi uygulanýrken, teþvik belgeli yatýrýmlar Ýskele ve Güzelyurt ilçelerinde yüzde 200; Lefkoþa, Gazimaðusa ve Girne'de ise yüzde 100 indirimden yararlanýyor. Ýthal edilecek veya yerli üretimi bulunan inþaat malzemesi, demirbaþ, mefruþat, makine teçhizatta gümrük ve fon muafiyeti ve yüzde 0 KDV oraný uygulanýyor. Bina ve inþaat ruhsatýndan muafiyet, sermaye artýrýmýnda indirimli pul vergisi ve bankalardan ipotek karþýlýðý kredi kullanacaklarsa harçta indirim (10 binde 1 ödenir) saðlanýyor. Yatýrýmcý kredi kullanacaksa, teþvik belgesiyle Kalkýnma Bankasý'na baþvuru hakký kazanýyor." YÜZDE 60'A KADAR KREDÝ DPÖ Ekonomik Planlama Daire Baþkaný Ödül Muhtaroðlu, kendilerinden teþvik belgesi alan yatýrýmcýlarýn, Kalkýnma Bankasý'na kredi baþvurusu yapmasý halinde, Banka uygun görürse düþük faizli, uzun vadeli kredi kullanabildiðini söyledi. Muhtaroðlu, DPÖ'den teþvik belgesi alan projelerde, toplam yatýrýmýn yüzde 60'ýna kadarki rakamý yazarak kredi baþvurusu için uygunluk verdiklerini belirtti. DPÖ'DEKÝ FONA GERÝ ÖDEMELER SÜRÜYOR Alýnacak makine, teçhizat ve demirbaþýn yeni olmasý gerektiðini belirten Muhtaroðlu, DPÖ bünyesindeki fonun da 3 yýl geri ödemesiz, yüzde 10 yýllýk faizle 2008'e kadar yatýrýmcýlar için kullanýldýðýný, þimdi kredilerin geri ödemelerinin baþladýðýný; fonda yeterli para birikince yeniden yatýrýmcýlarýn kullanýmýna sunulacaðýný, aracý banka iþlemlerini ise yine Kalkýnma Bankasý'nýn yapacaðýný anlattý. Muhtaroðlu, kalkýnmada öncelikli bölgelerde yatýrýmcýlardan aranan öz kaynak oranýnýn yüzde 20; diðer bölgelerde ise yüzde 40 olduðunu kaydetti. 2001'DEN BUGÜNE TEÞVÝK BELGELERÝ DPÖ Ekonomik Planlama Daire Baþkaný Ödül Muhtaroðlu'nun verdiði bilgiye göre, bugüne dek teþvik belgesi alan 465 projenin yýllar itibarýyla daðýlýmý þöyle: 2013'te 20, 2012'de 17, 2011'de 21, 2010'da 31, 2009'da 26, 2008'de 28, 2007'de 32, 2006'da 56, 2005'te 57, 2004'te 40, 2003 37, 2002'de 97, 2001'de (3 ay) 3. 2001'den 2013 sonuna kadar teþvik belgesi alan toplam 465 projeyle yapýlan sabit yatýrým miktarý 4 milyar 951 milyon 327 bin 823 TL olarak öngörüldü. 13 yýlda yapýlan 798 baþvurudan 465'i teþvik belgesine baðlanýrken, bazýlarý reddedildi, bazýlarýyla ilgili deðerlendirmeler ise sürüyor. Bu projeler hayata geçtiði zaman 30 bin civarýnda kiþiye istihdam olanaðý saðlamasý öngörülüyor. DPÖ, teþvik belgesi verdiði projelerde yatýrým bitmemiþse, 3 defaya kadar uzatma yapabiliyor. Ancak ikinci uzatmaya olumlu yanýt verilebilmesi için yatýrýmýn yüzde 75'inin gerçekleþmiþ olmasý þartý aranýyor. TEÞVÝK ALAN PROJELERÝN BÖLGELERE VE SEKTÖRLERE GÖRE DAÐILIMI DPÖ'nün 2001-2012 döneminde teþvik belgesi verdiði 445 projenin bölgelere göre daðýlýmýna göre, 179'u Lefkoþa, 93'ü Girne, 82'si Maðusa, 56'sý Ýskele, 32'si Güzelyurt'taki yatýrýmlar teþvik belgesi alýrken, "genel" baþlýðýna giren 3 yatýrým daha bu sürede teþviklendirildi. 238 SANAYÝ, 134 TURÝZM, 44 EÐÝTÝM... Yine bu sürede, teþvik belgeli yatýrýmlarýn 238'i sanayi, 134'ü turizm, 44'ü eðitim, 17'si saðlýk, 5'i haberleþme, 4'ü ulaþtýrma ve 3'ü de basýn-yayýn alanýnda yapýldý. 2001-2012 arasýndaki teþvik belgeli turizm yatýrýmlarýyla sektöre 47 bin 255 yatak kazandýrýlmasý öngörüldü.

14 20 Ocak 2014 Pazartesi Nöbetçi Eczaneler DÜN Lefkoþa Balýn Eczanesi: Dr. Burhan Nalbantoðlu Cad. Alpal Binalarý No:24 Devlet Hastanesi Yaný Tel:2231813 Saðlýk II Eczanesi: Cengiz Topel Sok. Levent Apt. Blok 38 No:19 K. Çiftlik (Þht. Tuncer Ýlkokulu Karþýsý) Tel:2292466 Maðusa Güloðlu Eczanesi: M. Kemal Bulvarý Northerland Binalarý Alasya Park Sitesi Kaliland Apt. Karþýsý Tel:3653868 Girne Ýlgen Eczanesi: Iþýl Sok. No:2/C Kemal Kamiloðlu Doðum Kliniði Karþýsý Tel:8158118 Güzelyurt Sevil Eczanesi: Ecevit Cad. No:53 Tel:7143591 BULMACA Soldan Saða: Hazýrlayan: Osman Levent (leventosman@yahoo.com) 1-Yýkanmak (iki 1 2 kelime). 2-Gözde sarýya çalan kestane rengi. 1 Bazý törenlerde profesör ve öðrencilerin 2 giydikleri özel baþlýk. Týð veya firkete ile 3 yapýlan ince dantel. 3-Kadýnlarýn kirpiklerini 4 kývýrmak ve daha uzun 5 göstermek için fýrça ile sürdükleri yaðlý sürme, 6 maskara. Birçok kiþinin zor kullanarak ele 7 geçirdikleri malý alýp kaçmasý, yaðma. 8 4-Aktinyum'un kýsaltmasý. Azarlama, 9 baþa kakma. 5-Belediye Emekçileri 10 Sendikasý'nýn kýsa yazýlýþý. Bir ilde 11 hükümeti temsil eden en yetkili yönetim görevlisi. Evcil olmayan hayvanlarýn vurulmasý iþi. 6-Ters okunuþu "Tiyatro, sinema, konser salonu gibi yerlerde gündüz gösterisi". Birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri uyaklý olan, daha çok hecenin yedili ölçüsüyle söylenen halk þiiri. 7-Radyum'un kýsaltmasý. Hayvan yuvasý. Kuyruk sokumu, popo. 8-Bir gayrimenkulün bir borca karþý teminat olarak alýnmasý veya verilmesi. Harf okunuþu. 9-Kuraný güzel ve yüksek sesle, usulünce okuma. 11-Harf okunuþu. Kazaya uðramýþ, kaza geçirmiþ olan kimse. 11-Rumcada "Bir". Büyükanne. Namus. Dünün çözümü 3 4 5 6 7 8 9 10 11 SATILIK ARAZÝ Yukarýdan Aþaðýya: 1-Yanýnda. 2-Onurlu, þerefli kimseler için kullanýlýr. Geniþlik. 3-Ýyi bir nitelikte bilinip tanýnmýþ olma durumu, þan, þöhret. Bir nota. Çayýr. 4-Bir gýda maddesi. Ateþli silahlarý ateþlemek için çekilen küçük manivela. 5-Hamur açmakta kullanýlan silindir biçiminde uzunca deðnek. Þimdi, þu anda. 6-Harf okunuþu. Ýkinci Dünya Savaþý yýllarýnda Japonya'da intihar uçaðý. 7-Zekasý pek geliþmemiþ, zekâ yoksunu, ahmak. Türkiye'nin, ayný isimli gölü ile ünlü bir doðu ili. 8-Bir iþteki engelleri yenme kararý. Ýçki içilirken yenen yiyecek. 9-Voleybol ve basketbolda, takýmlarýn oyun arasýnda aldýklarý birer dakikalýk dinlenme süresi. Beyaz. Borudan kol almakta kullanýlan baðlantý parçasý. 10-Elin parmak dipleriyle bilek arasýndaki iç bölümü, avuç içi. Ekin biçildikten sonra tarlada kalan köklü sap. Bulunma hali eki. 11-El iþleri için kullanýlan seyrek dokunmuþ keten bezi (çoðul). Kýrný da 8 dönüm 1 evlek arsa nitelikli Türk koçanlý arazi, içme suyu, elektrik ve su kuyusuyla birlikte satýlýktýr. Dönümü 30 bin Stg. SATILIK DÜKKAN Esnaf ve Zanaatkarlar Sitesi nde satýlýk dükkan. Tel:05428580347 Tel:0533 8661503 AYZER EMLAK MELÝ EMLAK Kiralýk Yenikent'te 2+1 ful eþyalý daire 800 TL K. Kaymaklý'da 3+1 ful eþyalý daire Gönyeli'de 2+1 ful eþyalý lüks daire Hamitköy'de 3+1 full eþyalý daire Ortaköy'de 3+1 daire Hamitköy'de anayol üzeri market olmaya müsait 225 metrekare dükkan SATILIK Satýlýk Serdarlý yeni bölgede 120 metrekare bahçeli, garajlý müstakil ev * Aþaðý Dikmen'de 3+1 bahçeli dubleks yeni ev * Çatalköy'de 1 dönüm 1 evlek arsa içerisinde müstakil yeni ev * K. Kaymaklý Yaman bölgesinde 2+1 120 metrekare 2. kat daire * Kermiya sosyal konutlarýnda 3+1 zemin kat daire 05338334440-05488434440 * Kaymaklý Dumlupýnar'da Türk malý müstakil sýfýr villa, 120000 Stg. * Gönyeli'de tripleks sýfýr Türk malý 120000 Stg. Lefkoþa da Türk malý 3+1 yeni apartman dairesi. 60000 Stg. Lefkoþa'da 3+1 daire 40000 Stg. Kermiya Sosyal Konutlarda 3+1 daire 40000 Stg 05338697990-05428546990

20 Ocak 2014 Pazartesi 15 UZMANINDAN UYUÞTURUCUYLA MÜCADELE Dr. Aysýn Sýnal: Bu iþ böyle olmaz! Abbas ELMAS Girne Amerikan Üniversitesi Beþeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölüm Baþkaný Uzman Doktor Aysýn Sýnal, Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'nde uyuþturucuyla mücadele konusunda yapýlan hatalara ve kiþilerin topluma kazandýrýlmasý yerine nasýl suça itildiðini açýkladý. Uz. Dr. Aysýn Sýnal, bir sorunu önlemenin tedavi yapmaktan daha kolay olduðunu belirterek dikkat çekti, KKTC'deki gençliðin ileriye dönük bir gelecek göremediði için uyuþturucuya yöneldiðini söyledi. Sýnal, "Bakýldýðý zaman küçük bir nüfusuz ve gençlerin sosyalleþeceði çok fazla bir sosyal aktivite yoktur. Ülkede olan sosyal aktiviteler de ya diskolardýr, ya barlardýr, ya da gece kulüpleridir. Bir genç eðlenmek istediðinde veya bir þeyleri unutmak istediðinde bu mekanlarda eðlenmek ve kafa daðýtmak yerine onlara sunulan uyuþturucularla tanýþýyor" þeklinde konuþtu. HERKES DENEME POTANSÝYELÝNE SAHÝP Gençlerin ise 'Baþkalarý deniyor ben de deneyim' mantýðýyla hareket ederek bu alýþkanlýða kolaylýkla düþebileceðine, alýþkanlýklarýn ise insanýn yaþadýðý ve bilinçaltýnda yer eden bazý olaylarýn etkileþim kazanmasýndan kaynaklanmakta olduðunu kaydeden Sýnal, bu gibi gençlerin polis tarafýndan yakalanmasý ve mahkemeler tarafýndan cezalandýrýlmasýnýn kiþiyi alýþkanlýklarýndan caydýrmadýðýna hatta daha fazla teþvik unsuru olma özelliði taþýdýðýný kaydetti. ÝÇÝCÝ SATICI AYRIMI YOK Uz. Dr. Aysýn Sýnal, "Ülkemizde içici satýcý ayrýmý yapýlmamaktadýr. Aslýnda bu konuda polisimize çok büyük görevler düþmektedir. Ýçici ile satýcýyý ayýrt etmek çok büyük bir uzmanlýk gerektirir. Dolayýsý ile benim anladýðým kadarý ile polis KKTC'de caydýrýcý bir güç rolü oynamaya çalýþýyor. Polis, "Sen bunu yaparsan sana bir damga vurayým ki, buna bir daha bulaþmayasýn" mantýðýyla hareket ediyor ancak, bu böyle olmamaktadýr" þeklinde konuþarak, uyuþturucu kullanýmý ile mücadelenin polis etkeni ile deðil ancak eðitimle saðlanabileceðine dikkat çekti. "Bir kiþi polis tarafýndan üzeri aranýyor. Bir miktar bir þeyler bulunuyor ve kiþi bu maddeyi kendisinin kullandýðýný söylüyorsa, aslýnda bunu kanýtlamak savcýlýklarýn görevidir" diyen Sýnal, Savcýlýðýn bu kiþinin üzerinde bulunan maddeyi kendisinin mi kullandýðýný, ya da kuryelik mi yaptýðýný kanýtlamasý gerektiðine dikkat çekti. TEDAVÝ MERKEZLERÝNÝN ÖNEMÝ Ülkede bir rehabilitasyon merkezi olmadýðýna, uyuþturucu tedavisi almak isteyen bir kiþinin devletten hiçbir katký alamadýðýna deðinen Aysýn Sýnal, kiþinin kendisi bu tedavinin masraflarýný karþýlamak istediðinde ise aylýk bin 200 TL civarlarýnda bir bedeli olduðunu ifade ederek, "Devletin artýk bu masraflarý karþýlayamayanlar için kendi bünyesi altýnda bir rehabilitasyon merkezi kurmasý gerekmektedir" dedi. "Ýçici olan kiþileri ikinci kez bile yakalanmýþ olsa dahi hapishaneye göndermek aslýnda o kiþilere hapishane kapýsýný açmak ve daha fazla baðýmlýlýklara sürüklemekten baþka bir iþe yaramamaktadýr" sözlerini kullanan Uz. Dr. Aysýn Sýnal, kiþilerin ilk kez hapishaneye girdikten sora bazý korkularýný yendiðine ve "Ben içmeye devam edersem zaten en kötüsünü yaþadým. Bundan sonra gene içerim yakalanýrsam da yine yatýrým 3-5 ay çýkarým. Nasýl olsa ekmek elden su gölden içerde" mantýðý ile hareket ettiðine dikkat çekti. Sýnal, þu anda yasal olarak madde kullanýcýlarýna uygulanan prosedürün pek de caydýrýcý olmadýðýný düþündüðünü söyledi. ÝLKOKULLARDAN ÝTÝBAREN EÐÝTÝM Madde kullanýmý ile mücadelenin insanlarý küçük yaþtan baþlayarak uyuþturucu konusunda eðitmek sureti ile ve bu kiþileri daha fazla sosyal aktivitelere yönlendirmeyle saðlanacaðýna deðinen Sýnal, eðitim ve aktivite Girne Amerikan Üniversitesi Beþeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölüm Baþkaný Uzman Doktor Aysýn Sýnal, ülkede uyuþturucu konusunda kullanýcýlar üzerinde uygulanan cezalandýrma yöntemleri hakkýnda çarpýcý açýklamalarda bulundu. Sýnal, özellikle içici olarak isimlendirilen madde kullanýcýlarýnýn cezalandýrýlmasýnýn sorunu daha da baþ edilmez hale getirdiðini belirterek, bu kiþilerin ancak deðerli birer birey olduklarý hissettirilerek topluma kazandýrýlabileceklerini söyledi. Uz. Dr. Aysýn Sýnal, özellikle gençlerin toplumda yapacak aktivite bulamadýklarý için uyuþturucuya yöneldiklerine dikkat çekerken, devletin de bu konuyla ilgili hiçbir önlem almamasýnýn her geçen yýl sorunun daha da içinden çýkýlmaz hale getirdiðini vurguladý ve "Bu iþ böyle olmaz" dedi. unsurlarýnýn giderilmesi durumunda baðýmlýlýklarýn da otomatik olarak azalacaðýný söyledi ve "Ancak ülkemizde tüm sosyal aktiviteler paralýdýr. Bunun da önüne geçmesi gereken devlettir ve kendi bünyesinde ücretsiz sosyal aktivite tesisleri yapmalýdýr" dedi. KONUYA EÐÝLEN KÝMSE YOK "Küçük bir toplumda yaþýyoruz. Bunlarýn hepsi de yapýlabilecek þeylerdir ancak görüyoruz ki bu konunun üzerine eðilen yoktur. Bunun anlaþýlmasý gerekmektedir ki içicileri devlet eliyle cezalandýrmak bu kiþileri daha fazla baðýmlýlýða ve suça itmektedir. Korkusuzlaþtýrýlarak baþka kiþilerin de bu konuda korkularýný yenmesine neden oluyor. Yani baðýmlýlýða yatkýn kiþileri kendi cephesine çeker" þeklinde konuþan Aysýn Sýnal, bu gibi insanlarýn zaten toplumda yapacak bir aktivite bulamadýklarý için uyuþturucuya yöneldiklerini aktardý. KÝÞÝLER CEZAEVÝNÝ KABULLENÝYOR Kiþilerin uyuþturucuya alýþtýktan ve bir kez cezaevine girdikten sonra oradaki þartlarý kabullendiðini, ondan sonraki hayatýný o standartlara endekslediðini kaydeden Uz. Dr. Aysýn Sýnal, "Yani bu kiþiler de toplumda baðýmlýlýklara yatkýn kiþilere, Ne olacak içersen. Çok çok seni içeri atacaklar. Yemekleri biraz kötüdür ancak, gardiyanlarla biraz samimi olursan aða gibi yaþarsýn içerde. 2 ya da 3 ayda çýkarsýn" denilebildiðini ifade etti. KÜÇÜK YAÞTA UYUÞTURUCU FELAKETE NEDEN OLABÝLÝR Uyuþturucu maddelerin aslýnda küçük yaþta kullanýlmaya baþlandýðýnda ve kullaným oraný git gide artýrýldýðýnda beyin hücrelerinin ölmesine neden olduðuna dikkat çeken Sýnal, bu gibi kiþilerin ilerleyen yaþlarda þizofreni, paranoya gibi rahatsýzlýklara yakalandýðý da kanýtlanmýþ bir gerçek olduðunu söyledi. Aysýn Sýnal, Ülkede ona yakýn insan vardýr ki bu durumdadýr þu anda. Bunun yanýnda zamanýnda iter, bali gibi maddeler de kullandýlar paralarý olmadýðý için. Aslýnda burada bu insanlarý cezalandýrmak yerine 'Neden kullanýyorlar?' sorusunu sormak gerekir. Bunun için devlet ne yapýyor. Gençlerin gece kulüpleri, diskotekler, barlar dýþýnda gidebileceði yerler mi vardýr? Ben görmedim açýkçasý" dedi. Ülkede uyuþturucu suçlarýndan yakalanan kiþilere uygulanan sistemin aksine, sivil hizmet heyeti veya kurulu kurularak, bu gibi kiþilerin neden uyuþturucu kullandýðýný, içici mi satýcý mý olduðunu araþtýrýp ona göre davranmasý gerektiðine de deðinen Sýnal, belki de kiþinin mafya tarafýndan uyuþturucuya alýþtýrýlýp daha sonra satýcý yapýlmak istenen bir kimse olabileceðine vurgu yaptý. MAFYA ÝÇÝCÝLERÝ KULLANIYOR "Bunu anlamamýz gerekmektedir öncelikle. Eðer alýþýrsanýz ve alacak paranýz yoksa otomatik olarak kurye olmaya baþlarsýnýz. Baronlarýn ve mafyalarýn yaptýðý en büyük olay da budur. Kiþileri önce baðýmlý yapýp daha sonra kendi emelleri için kullanýyorlar. Bunun önüne geçmek polisin yaptýðý gibi 'falan yerden bir ihbar geldi gidelim basalým 1-2 gramla içicileri yargýlayalým.' Bu böyle olmaz. Bu böyle deðildir. Bunu bu þekilde önleyemezsin" ifadesini kullanan Sýnal, öncelikle en etkili unsur olan eðitim müfredatlarýnýn ilkokullardan baþlayarak gençlere verilmesi gerektiðini söyledi. "Özellikle genç yaþtaki kullanýcýlarýn polis tespitine maruz kalmasýndan sonrasýna bakýlmalýdýr. Bu gencin ailevi, maddi, sosyal durumu nedir. Suçlu mudur yoksa sadece kullanýcý mýdýr? Suçlu bile olsa daha 16-17 yaþýndaki bir çocuðu mahkeme karþýsýnda çýkartmak aslýnda o kiþiye mahkeme kapýlarýný açmaktan baþka bir iþe yaramamaktadýr" diyen Sýnal, bunu yapmak yerine madde kullanýcýlarýnýn tespit edilmesi durumunda sosyolog, psikolog ve buna benzer uzmanlarla denetlenmesi gerektiðini ve bu maddelere neden yöneldiði bulunarak sorunun kökünden halledilmesi gerektiðini vurguladý. UYUÞTURUCULAR DA SINIFLANDIRILMALI Bir de uyuþturucu maddelerin sýnýflandýrýlmasý gerektiðine deðinen Aysýn Sýnal, eroin, kokain, asit, gibi maddelerin diðer hafif uyuþturucu denilen hintkeneviri veya cannabis türü maddelerle ayni kefeye konmamasý gerektiðine dikkat çekti. Sýnal, "Yani bir eroin satýcýsý ile hint keneviri içicisini ayni kefeye koymamak gerekir" dedi. UYUÞTURUDAN ÇOK, GIDA MADDELERÝNDEN ZEHÝRLENÝYORUZ "Uyuþturucu maddeler aslýnda insan bedenine verdiði zararlardan dolayý yasaklanmýþlardýr ancak, bakýldýðý zaman bu zararlarýn daha fazlasýný sigaradan, alkolden hatta þu anda ülkede tükettiðimiz nerdeyse tüm gýda maddelerinden bu zararýn daha fazlasýný alýyoruz" þeklinde de konuþan Aysýn Sýnal, Uyuþturucu maddeler arasýnda en zararsýzý ve þu anda dünyada medikal ve ilaç sanayide kullanýlan "Herbalcannabis" hintkenevirinin birçok ülkede serbest olduðunu ve tamamen saðlýk amaçlý kullanýldýðýný kaydetti. "Uyuþturucunun en büyük zararý küçük yaþta kullanýlmaya baþlandýðý zaman kiþiyi olumsuz etkilediðini dikkate alýrsak, hintkenevirinin belirli yaþlar altýnda içilir veya satýlýrsa ceza kapsamýna alýnmalýdýr" diyen Uz. Dr Aysýn Sýnal, "Mesela bir MS hastasý yaþý da 30-40 arasýnda ise ve hintkeneviri kullanmak istiyorsa bu kendi bileceði bir iþtir. Yani insanlar nasýl isterse sigara ve alkol içebiliyorsa bunu da kendi inisiyatiflerinde kullanabilmelidirler. Devletin de bu kiþileri kendi himayesi alýna alarak içici olarak kabullenip ikide bir polislerle evini basýp bu kiþiyi cezalandýrmamasý gerekir" dedi. Aysýn Sýnal, eðer içicilerden rahatsýzlýk duyuyorsa devletin onlarý cezalandýrmak yerine tedaviye teþvik etmesi gerektiðini vurguladý. "Mesela bir kiþi hastadýr veya sanatçýdýr, veya baþka bir meslek dalýndadýr ve 'Ýçmesem hastalýðým nükseder. Ýçmezsem ilham alamýyorum. Sinirlerimin yatýþmasý için içiyorum' diyorsa ve devletten içebilir diye rapor alýrsa içebilmelidir" sözlerine de yer veren Sýnal, ülkede uygulanan sistemin çok yanlýþ olduðunu söyledi. DEÐERLÝ HÝSSETTÝRÝLMELÝ Ülkede uyuþturucu baðýmlýlarýnýn cezaevine gönderilmemesi, madde kullanýcýlarýnýn tedavi edilmesi ve topluma kazandýrýlmasý gerektiðini yineleyen Uz. Dr. Aysýn Sýnal, "Bu kiþilere deðerli hissettirilmeleri gerekmektedir. Hatta bu kiþilerin maddi olanaklarý da kýsýtlý ise devlet bu kiþiye istihdam saðlamalýdýr hayatýný idame ettirebilmesi için. Aksi takdirde polis bu kiþileri ayni sepete koyacak, mahkeme de cezalandýrarak toplumsal dýþlanmalarýna neden olacaktýr" dedi. DENETÝMLÝ SERBESTLÝK YASASI Öncelikle ülkemizde dünyada en iyi sonuca ulaþan Denetimli Serbestlik Yasasý'nýn hayata geçirilmesi gerektiðine de dikkat çeken Sýnal, bu yasa kapsamýnda sivil hizmet memurlarýndan oluþan sosyolog, psikolog, avukat, psikiyatri ve söz sahibi vatandaþlar gibi bir heyet kurulmasý ve araþtýrmalar yaparak kiþilerin suçlu mudur deðil midir bunun kararýnýn verilmesi gerektiðini kaydetti. ÝÇÝCÝLÝK RUHSATI VERÝLMELÝ "Kiþiler eðer mesela hintkeneviri içiyorsa ve bunu içmeden duramýyorsa o adama da bir þeyler vermek gerekmektedir. Ýþte devlet bu kiþileri de kendi himayesine almak zorundadýr. Mesela tabanca ruhsatý gibi içici ruhsatlarý verilmelidir. Tabi bunu da devlet ruhsatlandýrýrken bakacak, uygun mudur deðil midir" diyen Sýnal, herkese tabanca ruhsatý verilmediði gibi herkese içicilik ruhsatý da verilmemesi gerektiðini ancak, kiþi kendini içici olarak kanýtlarsa ruhsat sahibi olmasý gerektiðini vurguladý. YARGI KENDÝNE ZARAR VEREN BÝRÝNÝ CEZALANDIRMAMALI Yargýnýn gençler üzerinde biraz daha toleranslý davranmasý gerektiðine de dikkat çeken Uz. Dr. Aysýn Sýnal, bir suçun bir kiþinin kaderini tayin etmemesi gerektiðini söyledi "Kendi kendine zarar veren bir adamý cezalandýrýrsak onu kaybetmiþ oluruz. Bunun daha dikkatli deðerlendirmesi gerekmektedir" dedi.

16 20 Ocak 2014 Pazartesi 2001'den beri thallassaemialý bebek doðmadý Thalassaemiadaki baþarý öyküsü (T.A.K. Özgül Gürkut MUTLUYAKALI) Kuzey Kýbrýs, Thalassaemia (Akdeniz anemisi) hastalýðýyla mücadelede uzun yýllardýr uyguladýðý projede büyük baþarý saðladý; ülkede Thalassaemialý bebek doðumlarý sýfýrlandý. 2001 yýlýndan beri Thalassaemialý bebek doðumu olmayan KKTC'nin baþarýsý, Dünya Saðlýk Örgütü raporlarýna da girdi. Bu baþarýda, Thalassaemia Derneði'nin çabalarýyla 1980 yýlýndan beri evlenecek çiftlere taþýyýcýlýk testi yaptýrma zorunluluðu getiren Aile Yasasý'ndaki deðiþiklik en büyük etkenlerden biri olurken, doktorlarýn, genetik uzmanlarýnýn, hasta yakýnlarýnýn olaðanüstü çabalarý ve týptaki geliþmelere uygun tetkik ve tedavilerin hayata geçmesi de büyük katký saðladý. Geçtiðimiz günlerde Ýzmir'de Ege Üniversitesi Týp Fakültesi tarafýndan düzenlenen "1. Hematolojik Genetik Sempozyumu"na katýlan Meclis Baþkaný Sibel Siber de konuþmasýnda KKTC'nin Thalassaemia'yla mücadeledeki baþarýsýndan söz etti. Yeni hasta doðmasa da halen 150 civarýnda Thalassaemia hastasý bulunan KKTC'de bu hastalar için en büyük sorunlarýn baþýnda, ihtiyaç duyduklarý kaný her zaman bulamamalarý geliyor. Kan baðýþý konusunda toplumsal bilincin yetersiz kalmasýndan yakýnan Thalassaemia Derneði, devletin kan baðýþýný artýrma yolunda daha etkili inisiyatif üstlenmesini istiyor. 30'U ÝÞSÝZ Dernek kayýtlarýna göre, 130 Thalassaemialýnýn 65'i devlette, 4'ü belediyelerde, 5'i KÝT'lerde, 5'i özel sektörde, 8'i serbest çalýþýyor. Hastalardan 7'si öðrenci, 30 kiþi iþ bekliyor, 6 da emekli var. 35 YAÞ VE ÜZERÝNDE 79 KÝÞÝ Thalassaemialýlarýn yaþ daðýlýmý ise þöyle: "0-15 yaþ 7 kiþi; 15-25 yaþ 10 kiþi; 25-35 yaþ 34 kiþi, 35 yaþ ve üzeri 79 kiþi." Halk arasýnda "dalak" da denilen genetik bir kan hastalýðý olan ve anne babadan bebeðe de geçen Thalassaemia, "taþýyýcý", "Thalassemia minör" ve "Thalassaemia majör" olarak ayrýlýyor. AVCI Lefkoþa Dr. Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi Kadýn Hastalýklarý ve Doðum Servisi Þefi Op. Dr. Mehmet Zeki Avcý, 1980'li yýllarda baþlayan ve hiç ödün verilmeden devam eden Thalassaemiayla mücadele projesinde, KKTC'nin övünebileceði ve dünyaya örnek olabilecek bir çalýþma ortaya konulduðunu söyledi.avcý, Akdeniz anemisinin yaygýn görüldüðü bir bölgede bulunan Kýbrýs'ta 1979'da Dr. B. Modell tarafýndan yapýlan bir araþtýrmaya göre, toplumun yüzde 15'inin Thalassaemia taþýyýcýsý; evliliklerin yüzde 30'unda eþlerden birinin taþýyýcýsý, yüzde 2'sinde her iki eþin de taþýyýcý, yüzde 2'sinde de Thalassaemia hastasý olduðunun saptandýðýný anlatarak, önlem alýnmazsa hasta sayýsýnýn 50 yýlda 2 bine ulaþma riskinin ortaya konulduðunu kaydetti. 1978'de, ailesinde hasta olan tüm hamilelere hemoglobin elektroforezi uygulanmaya baþlandýðýný; 1980'de evlenecek tüm çiftlere Thalassaemia taþýyýcýlýk testi yaptýrma zorunluluðu baþlatýldýðýný ve bu uygulamanýn halen sürdüðünü ifade eden Dr. Mehmet Avcý, testin artýk Türkiye'nin Lefkoþa Büyükelçiliði'nde evlenecek çiftlere de zorunlu olduðunu, ayrýca Türkiye'nin hastalýðýn görüldüðü güney illerinde de testin zorunlu hale getirildiðini belirtti. HASTA BEBEÐÝN TESPÝTÝ ÝÇÝN TESTLER 1983 yýlýna kadar anne karnýndaki bebeðin Thalassaemia hastasý olup olmadýðýnýn tespiti için Saðlýk Kurulu kararýyla hamilelerin Ýngiltere'ye gönderildiðini; 1983'te 20 haftalýk civarýnda hamilelere fetoskopi testlerinin; 1987'de ise fetoskopi eþliðinde kordosentez uygulamasýnýn baþlatýldýðýný anlatan Avcý, bebeðin hasta olduðu tespit edilirse de düþük yaptýrma veya sezaryenle bebeðin alýnmasý yoluna gidildiðini kaydetti. Avcý, 1992 yýlýnda ise 11 haftalýk hamilelerde CVS yöntemine baþlandýðýný ifade ederek, böylece hastalýkla mücadelede daha etkili bir yönteme geçildiðini bildirdi. 1992-2012 arasýndaki CVS sonuçlarýna göre, toplam 613 vakada 159'ut (yüzde 26) Thalassamia majör (hasta), 285'i (yüzde 46) taþýyýcý ve 169'u (yüzde 28) normal bebeðe rastlandýðýný açýklayan Dr. Mehmet Avcý, 2013 yýlýnda ise bugüne dek 24 vaka incelendiðini ve bunlardan 15'inin taþýyýcý, 6'sýnýn majör, 3'ünün normal olduðunu bildirdi. PROSEDÜR Lefkoþa Dr. Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi Kadýn Hastalýklarý ve Doðum Servisi Þefi Dr. Mehmet Avcý'nýn verdiði bilgiye göre, Thalassaemia hastalýðýna karþý mücadelede ülkede izlenen prosedür özetle þöyle: "Evlenecek çiftler zorunlu olarak hastanedeki Thalassaemia Merkezi'nde taþýyýcý olup olmadýklarýný belirlemek üzere kan testi yaptýrmak zorunda. Ücretsiz olan test sonucu çiftlerden biri veya ikisi de taþýyýcý olmasý durumunda bile evlenmelerinde herhangi bir yasal engel yok. Eþlerin ikisinin de taþýyýcý olmasý durumunda onlarýn anne babalarýndan da kan örneði alýnarak aile çalýþmasý yapýlýyor. Bu tamamlanýnca, gebelik 11. haftaya gelince de CVS uygulanýyor. Ýki taþýyýcýnýn evlenmesi durumunda hamilelikte hasta bebek olmasý riski yüzde 25. CVS'le hasta bebek saptanmasý halinde ailenin de onayýyla gebeliðe kürtajla son veriliyor." YAZMAN Thalassaemia Merkezi Laboratuar Sorumlusu Mustafa Yazman da TAK muhabirine yaptýðý açýklamada, "Yaptýðýmýz iþ çok hassas. Vereceðimiz haberle bir aileyi ya mutlu ediyoruz ya da çok üzücü bir haber veriyoruz" dedi. Yazman, hamilelerin ve ailelerinin psikolojisinin, Thalassaemia testlerinden çýkan olumsuz sonuçlardan çok etkilendiðini; bu konu tartýþýlýrken insan haklarý boyutunun da hep konuþulduðunu ancak hasta bebek doðmasýnýn da ne kadar doðru olacaðýnýn düþünülmesi gerektiðini anlattý. 2012'DE 8 BÝN 500 KÝÞÝ TEST YAPTIRDI Thalassaemia Merkezi'nin bu anlamda ülkedeki tek merkez olduðuna iþaret eden Mustafa Yazman, 2012 yýlýnda 8 bin 500 bireyin evlenmeden önce bu merkezde taþýyýcýlýk testi yaptýrdýðýný açýkladý. Merkez'de orak hücre anemisi testi de yapýldýðýný ifade eden Yazman, 5 binde 1 oranýnda görülen bu hastalýðý olanlarýn tedavilerinin takibinin de Merkez'de yapýldýðýný anlattý. Kýbrýslý Türklerde Thalassaemia taþýyýcýlýðýnýn düþtüðünü çünkü Kýbrýslý Türkler dýþýnda evliliklerin arttýðýný ifade eden Mustafa Yazman, hasta doðumlarýn da sýfýrlandýðýný ve Kuzey Kýbrýs'ýn bu baþarýyla Dünya Saðlýk Örgütü raporlarýna giren tek ülke olduðunu söyledi. 1980 öncesinde yýlda ortalama 20-25 Thalassaemialý bebek doðarken artýk hiç hasta bebek doðmadýðýný belirten Yazman, 1980'lerde yapýlan hesaplamalarda, eðer önlem alýnmazsa 1990'da Saðlýk Bakanlýðý'na ayrýlan; 2000'de de devlet bütçesinin tümünün Thalassaemia hastalarýnýn tedavisi için kullanýlmasý gerekeceðini; uygulanan projeyle bu konuda baþarý saðlandýðýný anlattý. YILLIK TEDAVÝ 15 BÝN DOLAR Mustafa Yazman, bir Thalassaemia hastasýnýn yýllýk 15 bin dolar saðlýk harcamasý olduðunu, 1980'de 167 hasta bulunduðunu, önlem alýnmasaydý bu rakamýn daha da artacaðýný kaydetti. Hastanelerde Thalassaemialý doðumlarý sýfýrlayarak bunu baþardýklarýný ve hem devletin hem de ailelerin yükünün azaldýðýný ifade eden Yazman, toplum psikolojisinin de bu baþarýdan olumlu etkilendiðini söyledi. Yazman, bugün 150 civarýndaki Thalassaemia hastasýnýn bile zaman zaman kan bulma sorunu yaþadýðýný, sayý yüksek olsaydý sorunun da daha büyük olacaðýný belirtti. BOZKURT Thalassaemia eradikasyon projesi baþlatýldýðýnda proje sorumlusu olarak görev yapan, eski Saðlýk Bakanlarýndan Dr. Gülsen Bozkurt, geçtiðimiz günlerde Ýzmir'de Meclis Baþkaný Sibel Siber'in da katýlýmýyla düzenlenen genetikle ilgili toplantýda da sunum yaptý. Dernek Baþkaný Ahmet Varoðlu Genetik bir hastalýk olan Thalassaemiayla 1978'den beri mücadele ettiklerini anlatan Bozkurt, "Bu baþarý ekip iþidir. 1976'lardan beri Kýbrýs'ta Thalassaemia gündemdedir, 1980'den beri Aile Yasasý'nda yapýlan deðiþiklikle evlilik öncesi taþýyýcýlýk testi zorunludur" dedi. 1984'te baþlayan prenatal taný, (doðum öncesi erken taný) uygulamasýnda o yýllarda hamileliðin 16-18. haftasýnda anne karnýndaki bebeðin kordon kaný alýnarak test yapýldýðýný, hastalýk saptanýrsa ileri aylarda olduðu için hasta bebeði düþürmenin oldukça zor olduðunu belirten Bozkurt, 1980'lerden itibaren genetik biliminin ilerlemesi sonucu çocuðun eþinden (plasentadan) koparýp parça almakla CVS yöntemi uygulanmaya baþlandýðýný kaydetti. Gülsen Bozkurt, 1991'den beri, bebeðin DNA özelliklerine bakýlarak hasta olup olmadýðýný saptamaya baþladýklarýný, bu uygulamayý da genetik uzmaný Ayþe Sözüöz'ün yaptýðýný anlattý. "ÖRNEK GÖSTERÝLÝYORUZ" Thalassaemialý doðumlarýn, kordon kanýndan testler yapýlmaya baþlandýðýnda düþüþe geçtiðini,2001'den beri hiç hasta doðum olmadýðýný ifade eden Bozkurt, "Bu konuda herkesin örnek gösterdiði çok önemli baþarý grafiðimiz var" diye konuþtu. VAROÐLU TAK muhabirinin sorularýný yanýtlayan Thalassaemia Derneði Baþkaný Ahmet Varoðlu da, KKTC'de þu anda 130 Thalassaemia hastasý bulunduðunu, kayýtlarda görünen 20 kadar Kýbrýslý Türk hastanýn ise yurt dýþýnda yaþadýðýný söyledi. Varoðlu, derneðin "Thalassaemialýlarý Koruma Derneði" adýyla 15 Ocak 1978'de, hasta çocuklarýn ve ailelerin yaþadýðý sýkýntýlara yakýndan tanýklýk eden Dr. Nuray Yeþiladalý önderliðinde daha çok hasta yakýnlarýnýn katkýsýyla kurulduðunu; o yýllarda ülkede 170-180 kadar Thalassaemialý bulunduðunu ve herkesin kendi baþýnýn çaresine bakmak zorunda kaldýðýný belirtti. Derneðin ardýndan 1988'de Lefkoþa Dr. Burhan Nalbantoðlu Devlet Hastanesi bünyesindeki Thalassaemia Merkezi'nin kurulduðunu, hastalarýn kan ve kanýn kalp ve akciðer gibi organlarda yol açtýðý demir birikimine karþý Desferal iðne ihtiyaçlarýnýn daha düzenli karþýlanmaya baþlandýðýný anlatan Varoðlu, Dr. Gülsen Bozkurt'un da uzun yýllar bu merkezin sorumluluðunu yürüttüðünü kaydetti. Ahmet Varoðlu, 1990'lý yýllarda derneðin yönetiminde daha çok Thalassaemialý gençlerin yer aldýðýný önceleri "Thalassaemilýlarý Koruma Derneði" olan adýnýn da "Thalassaemia Derneði" olarak deðiþtirildiðini ifade ederek, tedavinin de dünyadaki tedavilere uygun þekilde düzenlendiðini, doktorlarýn eðitime gönderildiðini, merkezi Güney Kýbrýs'ta bulunan Uluslararasý Thalassaemia Federasyonu'na üye olunamasa bile iliþkilerin baþladýðýný ve önemli destek aldýklarýný anlattý. Özürlüleri Koruma ve Rehabilitasyon Yasasý'na Thalassaemialýlarýn da dahil edildiðini ve bu yasaya göre her 25 istihdamda bir özürlü istihdam edilmesi gerektiðini ancak ne devlette ne de özel sektörde bu kurala uyulduðunu belirten Varoðlu, çalýþanlarýn da zaman zaman tedavileri için hastaneye gitmek zorunda olduklarýnda iþyerlerinde sorun çýkarýldýðýný söyledi. Varoðlu, geçmiþte toplumda Thalassaemia hastalarýna karþý önyargýlar bulunduðunu, bu yüzden evlenmelerine engel çýkarýldýðýný anlatarak, bugün ise önyargýlarýn aþýldýðýný, iyi tedavi sonucu hastalarýn yaþam sürelerinin uzadýðýný belirtti. "Ben yükseköðrenim için Türkiye'ye gitmek istedim ancak tedavimi sürdürebileceðim bir ortam bulamayacaðým için gidemedim, burada Açýk Öðretim Fakültesi'ni bitirdim. Bugün bile kendini ifade edemeyen arkadaþlarýmýz var. Aile çok önemli. Bazý aileler hasta çocuklarýný saklýyor. Bu doðru bir þey deðil" diyen Ahmet Varoðlu, son 30 yýlda Thalassaemia konusunda derneðin de katkýsýyla önemli baþarýlar saðlandýðýný, bugün iyi bir noktaya gelindiðini vurguladý. YEÞÝLADALI Thalassaemia Derneði'nin kurucusu Dr. Nuray Yeþiladalý ise "Bu baþarý tamamen derneðimizindir" ifadesini kullandý. Derneðin kuruluþu hakkýnda TAK muhabirinin sorularýný yanýtlarken karþýlaþtýðý zorluklara raðmen hasta çocuklarýn yaþadýklarýný görerek yýlmadan mücadeleye devam ettiðini anlatan Yeþiladalý, o yýllarda ülkenin en ciddi saðlýk sorunu olan Thalassaemiaya karþý önlem alýnmazsa hasta sayýsýnýn çok artacaðýndan endiþe ettiðini belirtti. Yeþiladalý, Kan Bankasý olmayan o dönemde kan toplamak için ambulans temin ettiklerini, askeri yetkililerle görüþtüklerini, köyleri dolaþarak halký kan vermeye çaðýrdýklarýný anlattý. Londra'daki fetoskopi uygulanan bir hastanede çalýþan ve ayný zamanda Dünya Saðlýk Örgütü'nün danýþmaný olan Dr. Modell'i Kýbrýs'a davet ettiklerini ve beraber köyleri dolaþýp Thalassaemia hastalarýný muayene ettiklerini belirten Dr. Nuray Yeþiladalý, devlet yetkililerinin de konuyu bir yabancý uzmandan dinleyerek ciddiyeti kavramaya baþladýðýný; Türkiye'den de bilim insanlarý davet edilerek yetkililer ve hastalarla buluþturduklarýný kaydetti.

20 Ocak 2014 Pazartesi 17

18 20 Ocak 2014 Pazartesi

20 Ocak 2014 Pazartesi Türkiye Liseli Gençler Hentbol Þampiyonasý'nýn Yarý Finali'nde kaldýk Umduðumuzu bulamadýk Liseli Genç Kýzlar Þampiyonumuz Haydarpaþa Ticaret Lisesi Genç Kýzlar Hentbol Takýmý, Ankara Celal Yardýmcý Anadolu Lisesi'ne yenilip yarý finalleri üçüncülükle tamamladý. Liseli Genç Erkekler Þampiyonumuz Namýk Kemal Lisesi ise üçüncü maçýný da kaybedip, yarý finalleri son sýrada tamamlayabildi Türkiye Liseli Gençler Hentbol Yarý Finalleri'nde KKTC'yi temsilen mücadele eden takýmlarýmýz finallere yükselemedi. Liseli Genç Kýzlar Hentbol Þampiyonumuz Haydarpaþa Lisesi Genç Kýzlar Hentbol Takýmý, dün rakibi Ankara Celal Yardýmcý Anadolu Lisesi'ne 32-18 maðlup oldu ve finallere yükselme þansýný kaybetti. Haydarpaþa Lisesi Genç Kýzlar Hentbol Takýmý, yarý finalleri üçüncü sýrada tamamladý. Liseli Genç Erkekler Hentbol Þampiyonumuz Namýk Kemal Lisesi ise, Türkiye Liseli Gençler Hentbol Yarý Finalleri'nde oynadýðý üçüncü karþýlaþmasýný da kaybetti ve yarý finalleri sonuncu sýrada tamamlayarak þampiyonaya veda etti. Her iki temsilcimizde bugün adaya dönecek. Erenköy voleybolcularýmýz Abant Gölü'nde Türkiye Gençler Voleybol Þampiyonasý için Bolu'da bulunan Erenköy Lisesi kýz ve erkek takýmlarý dün önce Abant Gölü'nü gezdiler sonrasýný antrenman yaparak deðerlendirdiler Türkiye Gençler Voleybol Þampiyonasý'na katýlmak üzere Bolu'da bulunan Erenköy Lisesi kýz ve erkek voleybol takýmlarý dün önce Abant Gölü'nü gezdiler. 20 sporcu 5 de idareci ve antrenörden oluþan Erenköy kafilesi maçlardan önceki son boþ gününü gezerek deðerlendirdi. Sabahleyin kahvaltýdan sonra saat 09.00 gibi Abant Gölü'ne gitmek için kaldýklarý Bolu Öðretmen Evi'nden hareket eden sporcularýmýz unutamayacaklarý bir gün geçirdiler. Etrafý karlarla kaplý ve büyük bir bölümü buz tutmuþ Abant Gölü'nde sporcularýmýz kartopu oynayýp bol bol fotoðraf çektirdiler. Abant Gölü gezisi sonrasý kafile öðle yemeðini McDonalds'da alan temsilcilerimiz, öðleden sonrasýný ise antrenman yaparak deðerlendirdiler. 19 Fadýl Olguner Türkiye þampiyonu Türkiye veteran masa tenisi þampiyonasýna katýlan eski þampiyonlarýmýzdan Olguner dün oynadýðý final maçýný kazanarak ferdilerde 60-64 yaþ arasýnda þampiyon oldu Yusuf Karayusufoðlu Eski KKTC masa tenisi þampiyonlarýmýzdan veteran masa teniscimiz Fadýl Olguner Ankara'da yapýlan veteran Türkiye þampiyonasý'nda Cumartesi ve dün ard arda yaptýðý altý karþýlaþmayý da kazanarak þampiyon oldu. Ankara'da Sincan Kapalý Spor Salonu'nda 60-64 yaþ arasýnda Cumartesi günü ferdi yarýþmalarda yaptýðý beþ karþýlaþmayý kazananarak finale kalan Olguner, dün de finalde Nazmi Battal'a karþý 3-0 galip gelerek þampiyon oldu. OLGUNER Þampiyon Fadýl Olguner, þampiyonadan sonra yaptýðý basýn açýklamasýnda þampiyonluk kupasýný KKTC'ye getirmekten mutluluk duyduðunu belirtti. Olguner masa tenisinde veteranlarda da dýþ temasýn baþlamasýnýn sevindirici olduðunu, veteran sporculara sosyal yaþamýna ve saðlýðýna büyük motivasyon saðlayacaðýna inandýðýný vurguladý. GAZÝ MAÐUSA KAZA MAHKEMESÝNDE TEREKE TENFÝZ SALAHÝYETÝ Tereke Ýstida No: 134/2012 Merhum Geçitkale'li Emir Hüseyin Ersözler'in meselesi hakkýnda. Öldüðü zaman daimi ikâmetgâhý Bu Mahkemenin bölgesel yetkisi dahilinde Geçitkale'de olan ve 08.02.2012 tarihinde vasiyetname býrakmadan vefat etmiþ bulunan merhum Geçitkale'li Emir Hüseyin Ersözler'in Terekesinin Tereke Ýdare Memurluðu BU MAHKEME tarafýndan 02.07.2012 tarihinde merhumun kýzkardeþi olan ve önce usule uygun þekilde yemin ettirilmiþ bulunan, Geçitkale'li Sadiye Altýkat'a tevdi edildiði DUYURULUR. Merhumun terekesinin kýymetinin 10,000.00.-TL olduðu ve vasiyetname býrakmadan 08.02.2012 tarihinde vefat etmiþ olduðu yemin tahtýnda beyan edilmiþtir. (BEYZADE BEYSUN) Tereke Mukayyidi GAZÝ MAÐUSA KAZA MAHKEMESÝNDE TEREKE TENFÝZ SALAHÝYETÝ Tereke Ýstida No: 135/2012 Merhume Geçitkale'li Sýddýka Ersözler n/d Sittika Ersözler'in meselesi hakkýnda. Öldüðü zaman daimi ikâmetgâhý Bu Mahkemenin bölgesel yetkisi dahilinde Geçitkale'de olan ve 05.06.2007 tarihinde vasiyetname býrakmadan vefat etmiþ bulunan merhume Geçitkale'li Sýddýka Ersözler n/d Sittika Ersözler'in Terekesinin Tereke Ýdare Memurluðu BU MAHKEME tarafýndan 04.07.2012 tarihinde merhumenin kýzý olan ve önce usule uygun þekilde yemin ettirilmiþ bulunan, Geçitkale'li Sadiye Altýkat'a tevdi edildiði DUYURULUR. Merhumenin terekesinin kýymetinin 50,000.-TL olduðu ve vasiyetname býrakmadan 05.06.2007 tarihinde vefat etmiþ olduðu yemin tahtýnda beyan edilmiþtir. (BEYZADE BEYSUN) Tereke Mukayyidi ARANIYOR Nakliye bürosunda çalýþacak ehliyetli bayanlar aranýyor. Tel: 05338343868 SATILIK Yeni anneler için Lansinoh (Ýngiltere) marka 1 ay kullanýlmýþ 2 pompalý anne sütü saðým makinasý ve yeni doðmuþ bebek için Avrupa malý 2 ay kullanýlmýþ lacivert renkli portbebe. Tel:0533 8465488 ELEMAN ARANIYOR Lefkoþa Küçük Esnaf Sitesindeki dikiþ atölyesinde çalýþabilecek eleman aranýyor. Tel: 0533 850 5425 Satýlýk arsa Güzelyurt ta 6000 ayakkare arsa Fiyatý 30000 TL Tel:0548 8734678 ACI KAYIP BEMSA Kültür ve Sanat Derneði üyelerinden Sayýn Cumali Avcý'nýn Deðerli Babasý Sayýn Mehmet Avcý'yý kaybettik. Kendisine Allahtan rahmet, yaslý ailesine baþsaðlýðý dileriz. BEMSA Kültür ve Sanat Derneði

Beþiktaþ'ýn yeni hedefi Nakoulma Beþiktaþ yönetimi, hücum hattýna takviye yapmak amacýyla Polonya'nýn Gornik Zabrze takýmýnda forma giyen Prejuce Nakoulma'yý transferi etmek için temaslara baþladý. 26 yaþýnda ve 1.78 boyundaki Burkina Fasolu oyuncu, orta sahanýn sað kanadýnda ve forvet pozisyonunda görev yapabiliyor. Balýkesir Sentetik Sahasý'nda oynanan karþýlaþmada sevinen konuk ekip oldu Karaoðlanoðlu 3 golle 3 puaný aldý n Yükselme 1'inci Lig 2'nci Grup mücadelesinde 3 puan Karaoðlanoðlu'nun oldu. Futbol kalitesinin düþük olduðu karþýlaþmada topu kale direklerinin arasýndan geçirmeyi baþaran konuk ekip Karaoðlanoðlu, ikinci galibiyetini elde ederken ev sahibi Minareliköy ise, ikinci maðlubiyetini aldý YER:Balýkesir Sahasý. HAKEMLER:Mustafa Öztugay, Ali Akçýnar, Yýlmaz Gündoðdu. MÝNARELÝKÖY:Behat Yýlmazbaþar, Hami Kaldýrým, Ahmet Ruso, Ahmet A. Kýlýç, Murat Karaman, Kadir Cin, Ahmet Horoz, Erdoðan Nalbant, Ýskender Suiçmez, Sultan M. Yýlmaz, Ergün Demir. KARAOÐLANOÐLU:Serkan Kaya, Murat Borucu, Yusuf Serçin, Hürol Bahar, Hüseyin Topal, OrçunKarahüseyin, Çaðrý Deliceýrmak, Mehmet Çovak, Ramadan Mertler, Kaan Baloðlu, Ahmet Karahüseyin. GOLLER: Dk:45 Yusuf Serçin, dk:69 ve dk:73 Hüseyin Topal (Karaoðlanoðlu). Yükselme 1'inci Lig 2'nci Grup mücadelesinde dün (19 Ocak 2014, Pazar) Minareliköy rakibi Karaoðlanoðlu'nu konuk etti. Karþýlaþmayý konuk ekip Karaoðlanoðlu 3-0 kazandý. Hüseyin Dayý yönetimindeki ev sahibi Minareliköy ilk hafta Ýskele Trabzon TOPLU SONUÇLAR: Yükselme 1'inci Lig 1'inci Grup Yýlmazköy - Doðancý:... 0-0 Pýnarbaþý - Aðýrdað Boðaz:... 0-0 Gayretköy - Gaziveren:... 1-1 Daðyolu - Þirinevler:... 1-1 A.Yeþilova -Aydýnköy:... 4-0 Yükselme 1'inci Lig 2'nci Grubu'nda Karadeniz 61 - Mutluyaka:... 1-0 Minareliköy - Karaoðlanoðlu:... 0-3 Tatlýsu Seracýlar - Akova:... 0-3 Boðaziçi - Ýskele Trabzon:... 2-1 Yükselme 1'inci Lig 3'üncü Grubu'nda Turunçlu Ulukýþla - Dörtyol:... 3-0 Aydoðan - Paþaköy:... 1-2 Alayköy - Haspolat:... 1-2 Ýncirli - Pile:... 0-2 Yeniþehir - Maraþ:... 0-2 karþýsýnda dýþ sahada aldýklarý 1-0'lýk maðlubiyeti unutmak; Hüseyin Hacýömer yönetimindeki Karaoðlanoðlu ise, ilk hafta Tatlýsu Seracýlar karþýsýnda aldýklarý 1-0'lýk galibiyete bir yenisini eklemek amacýyla karþýlaþmaya mutlak galibiyet parolasý ile çýktýlar. Balýkesir'in sentetik sahasýnda, güzel güneþli bir günde oynanan karþýlaþmada, her iki takýmýn futbol kalitesi düþüktü. Oyuncularýn top kontrolleri yoktu, isabetli pas oranlarý düþüktü ve atak yönünü deðiþtirmede baþarýsýzdýlar. Uzun süre 10 kiþi oynayan rakibi karþýsýnda, topu kale direkleri arasýndan üç kez geçirmeyi baþaran konuk ekip Karaoðlanoðlu oldu ve puan hanesine üç puaný yazdýrmayý baþardý. Yýldýz rekortmen atletimiz Mehmet Gürdeniz Türkiye'de büyük baþarý elde etti Türkiye dördüncüsü oldu Þehit Hüseyin Akilhoca anýsýna düzenlenen karþýlaþmada MTG ve Kaymaklý A2 takýmlarý karþýlaþtý Kupa Maðusa Türk Gücü nün oldu n A2 takýmlarýnýn mücadele ettiði Þehit Hüseyin Akilhoca Aný karþýlaþmasýnda Maðusa Türk Gücü rakibi Küçük Kaymaklý'yý 5-0 maðlup etti Maðusa Türk Gücü Kulübü'nün kurucularýndan Þehit Hüseyin Akilhoca anýsýna düzenlenen aný karþýlaþmasý dün Maðusa Türk Gücü ve Küçük Kaymaklý A2 takýmlarý arasýnda oynandý. Karþýlaþmayý ev sahibi Maðusa Türk Gücü 5-0 kazandý. Canbulat Stadý'nda oynana karþýlaþma sabah saat11.00'de baþladý. ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Karþýlaþma boyunca üstün bir oyun sergileyen ev sahibi Maðusa Türk Gücü, bu üstünlüðünü skora da yansýtmaya baþardý. 5-0 gibi farklý bir skorla galip gelen Maðusa Türk Gücü A2 Takýmý, Þehit Hüseyin Akil Kupasý'ný müzesine götürdü. Karþýlaþmanýn ödülleri, karþýlaþma sonrasý düzenlenen törenle verildi. Ödüller Þehit Hüseyin Akil'in oðullarý Ahmet ve Abdurrahman Akilhoca tarafýndan verildi. Maðusa Türk Gücü Kulüp Baþkaný Altunay Fahri ödül töreninde yaptýðý kýsa konuþmada Þehit Hüseyin Akilhoca Aný Karþýlaþmasýnda mücadele eden her iki takýma teþekkür etti Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Türkiye Atletizm Federasyonu tarafýndan düzenlenen Türkiye Salon Atletizm Þampiyonasý'nda ülkemizi temsil eden Mehmet Gürdeniz, gülle atmada Türkiye dördüncüsü oldu. KKTC Yýldýzlar Gülle Atma Rekoru sahibi Mehmet Gürdeniz, Türkiye Yýldýzlar Salon Atletizm Þampiyonasý'nýn ikinci gününde, dün yarýþtý. Gülleyi 15.35 metre atmayý baþaran rekortmen atletimiz, bu baþarýsý ile Türkiye dördüncüsü oldu ve o da madalya almayý kýl payý çakýrdý. Þampiyonanýn ilk gününde 60 metrede yarýþan sporcumuz Dinçer Þoföroðlu da 7.26 saniyelikderecesi ile Türkiye dördüncüsü olmuþtu. 16 Yaþ Altý Atletler 25-26 Ocak 2014 tarihinde ikinci grup halinde Türkiye'ye gidecekler. Genç ve Büyük atletler ise üçüncü grup olarak 1-2 Þubat 2014 tarihlerinde Türkiye Salon Atletizm Þampiyonasý'nda yarýþacaklar. Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: 2271338-2286934 - 2286017 Fax: 2274585-2286934 Reklam servisi: 2271338 Kültür-Sanat servisi: 2286988 Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT E-Mail: avrupa@kktc.net Web sayfasý: www.afrikagazetesi.net