Sayı: 8 Bahar 2011 Ankara



Benzer belgeler
Sayı: 13 Güz 2013 Ankara

Sayı: 15 Güz 2014 Ankara

Sayı: 12 Bahar 2013 Ankara

TÜRKLÜK ARAŞTIRMALARININ BUGÜNKÜ DURUMU VE SORUNLARI KASIM 2009 GAZİ ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ, ANKARA

Sayı: 14 Bahar 2014 Ankara

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

OSMANİYE AĞZINDA KULLANILAN FİİLDEN AD TÜRETEN gel EKİ ÜZERİNE Yrd. Doç. Dr. Mustafa TANÇ

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

PROF. DR. MUSTAFA ARGUNŞAH IN DİL VE EDEBİYAT YAZILARI

Karahanlı Eserlerindeki Söz Varlığı Hakkında

Türkiye Türkçesi Ağızlarının Araştırılması Tarihi ve Ağız Atlasları (Görsel Sunum)

(TÜRKÇE) I. (Ana sayfada görünecektir.)

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

BURSA GÖÇMEN AĞIZLARI FİİL İŞLETİMİNDE ŞİMDİKİ ZAMAN Şükrü BAŞTÜRK * Mustafa ULUOCAK ** Erol OGUR *** Süleyman EROĞLU **** Hatice ŞAHİN ***** ÖZET

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI

ÖZGEÇMİŞ. : Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü. : :

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi

Kurucular / Owners Yasin Şerifoğlu - Serdar Uğurlu - Kaan Yılmaz - Selçuk Kürşad Koca

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ

Dersin Kodu ve Adı Tarih Saat Yer Gözcü CLE-102 Türkiye Türkçesi Şekil Bilgisi F. ERSOY

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ

3. Emine Yılmaz Ceylan, Çuvaşça Çok Zamanlı Ses Bilgisi, TDK yay., 675, Ankara 1997.

Tez adı: Neva'i Mecalisü'n-Nefa'is metin-inceleme (2 cilt) (1990) SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ/TÜRK DİLİ ANABİLİM DALI

ISSN: YIL: 4 / SAYI: 16

ORTA ASYA (ANONİM) KURAN TERCÜMESİ ÜZERİNDE ÖZBEKİSTAN DA YAPILMIŞ BİR İNCELEME. ТУРКИЙ ТAФСИР (XII-XII acp) *

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Hafta 7

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

ÖZ GEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

Tezkire-i Şeyh Safî (İnceleme-Metin-Dizin) Cilt I

ISSN: YIL: 2 / SAYI: 4

NO ADI SOYADI AİDATLAR GÖZGÖZ SEFER GÖZGÖZ 60,00 60,00 60,00 60,00 2 ERCAN GÖZGÖZ 60,00 60,00 60,00 60,00

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

* Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın da bitmesi gerekir. demiştir.

NO A/Y BAŞVURU KONUT ADI SOYADI B1 TİPİ 2+1 BAŞVURULAR - KONUTLAR 1 ASİL LÜTFİYE TURAN 2 ASİL ŞÜKRÜ DEMİRTÜRK 3 ASİL ALKAN BAHADIR

Prof. Dr. Okan YEŞİLOT Müdür, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türkiye

DOÇ. DR. SERKAN ŞEN İN ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ DERSLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

Yüksek Lisans Öğretim Programı Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı

Divanü Lügati t-türk te Geçen baδram ~ bayram Kelimesinin Etimolojisi Üzerine. Mustafa ARGUNŞAH Galip GÜNER

ÖZGEÇMİŞ : : cuneyt.akin@hotmail.com

Selahittin Tolkun, Özbekçede Fiilimsiler, Dijital Sanat Yayıncılık, Kadıköy, İstanbul, 2009, s. 269.

Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Selçuk Üniversitesi Y. Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Cumhuriyet Üniversitesi

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ LİSANS DERS PROGRAMI

Dr. Mikail CENGİZ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Fakültesi

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ÖZGEÇMİŞ. 5. Akademik Unvanlar: Yardımcı Doçentlik Tarihi : Yönetilen Yüksek Lisans ve Doktora Tezleri: 6.1. Yüksek Lisans Tezleri:

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

16 EKİM CUMA. Salon B (Alt Salon) BİRİNCİ OTURUM( ) Salon A (Üst Salon) BİRİNCİ OTURUM( )

ÖZGEÇMİŞ. Yüksek Lisans Tezi: Çin in Ming Döneminde Yapılmış olan Türkçe-Uygurca Sözlük: Ġdikut Mahkemesi Sözlüğü (1997 Ankara)

OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

MİHALIÇÇIK İLÇE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ 2015 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN DÖNEMİ SÜT DESTEK İCMALİ

A. Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi [TAED] 53, ERZURUM 2015, TÜRK DİLİNDE BİR GEÇMİŞ ZAMAN EKİ -çi

6. 1. Hazırlanan Lisans Tezi Ayverdi Lugatı ndaki Tasavvuf Terimlerinin Tespiti ve Diğer Lugatlarle Mukayesesi

Trabzon Vakfıkebir 2. Etap

Dr. Mikail CENGİZ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Fakültesi

DR. NURŞAT BİÇER İN TÜRKÇE ÖĞRETĠMĠ TARĠHĠ ADLI ESERĠ ÜZERİNE

Kurucular / Owners Yasin Şerifoğlu - Serdar Uğurlu - Kaan Yılmaz - Selçuk Kürşad Koca

RİSÂLE-İ MÛZE-DÛZLUK ÜZERİNE

Fırat Üniversitesi İNSANİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI

ORTA DOĞU VE KAFKASYA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

GÖKTÜRK HARFLİ YAZITLARDA gali EKİ ÜZERİNE

Bu sayının editörleri: Doç. Dr. Üzeyir ASLAN Dr. Ümran AY

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ LİSANS FİNAL PROGRAMI SINIF

Türkçe dönemleri ve Türk yazı dilinin tarihi gelişimiyle birlikte Türkçenin değişim çizgisini takip edeceğiz.

Tablo 2: Doktora Programı Ortak Zorunlu-Seçmeli Dersler TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI DOKTORA PROGRAMI GÜZ YARIYILI

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ FİNAL PROGRAM VE GÖZETMENLİKLERİ CUMARTESİ

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

II. TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRENCİ SEMPOZYUMU SEMPOZYUM PROGRAMI. 22 Mayıs 2014 PERŞEMBE. 09:30-10:00 Açılış ve Protokol Konuşmaları

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ DERS PLANI

EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ LİSANS DERS PROGRAMI

A. Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi [TAED] 49, ERZURUM 2013, 67-72

Journal of International Social Research, Volume: 4, Issue: 19, Fall 2011, s

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ZORUNLU HAZIRLIK YETERLİLİK DGS SINAV SONUÇLARI FEN FAKÜLTESİ

Turkish Studies Türkoloji Dergisi

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

Konuşulan Dil Türkiye Türkçesinin Sahası Cuma, 02 Ağustos :27

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

A Y I NUMBER Y I L 10

Güner, Galip, Kıpçak Türkçesi Grameri, Kesit Yayınları, İstanbul, 2013, 371 S.

T.C. UŞAK ÜNİVERSİTESİ Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanlığı SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

(Dış Kapak Örneği) T.C. ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ ve EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ TEZ ADI BİTİRME TEZİ

MEMUR SENDİKA AİDATI TEVKİFAT LİSTESİ

ÂŞIK PAŞA VE ANADOLU DA TÜRK YAZI DİLİNİN OLUŞUMU SEMPOZYUMU 1-2 KASIM 2013 TARİHLERİNDE KIRŞEHİR DE DÜZENLENDİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ GÜZ DÖNEMİ FİNAL PROGRAMI

TÜRK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ YAYINLARI ALKIŞ BİTİĞİ. Kemal Eraslan Armağanı. Editör. Bülent GÜL

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ BAHAR DÖNEMİ FİNAL PROGRAMI

(TÜRKÇE-İNGİLİZCE) Gazi Üniversitesi, Hacı Bektaş Araştırma Merkezi ( )

9. Sınıf. Yerleşme. Ortaokul. Açıklama. Adı Soyadı Bulunduğu Okul Yerleştiği Alan/Yabancı Dil

UYGULAMA ÖĞRETİM ELEMANI DOÇ. DR. EMRE ÜNAL DOÇ. DR. EMRE ÜNAL DOÇ. DR. EMRE ÜNAL

Transkript:

... Sayı: 8 Bahar 2011 Ankara 1

... Dil Araştırmaları/Language Studies Uluslararası Hakemli Dergi ISSN: 1307-7821 Sayı: 8 Bahar 2011 Sahibi/Owner Avrasya Yazarlar Birliği adına Yakup DELİÖMEROĞLU Yayın Yönetmeni/Editor Prof. Dr. Ahmet Bican ERCİLASUN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü/Editorial Director Doç. Dr. Ekrem ARIKOĞLU Yayın Danışma Kurulu/Editorial Advisory Board Prof. Dr. Şükrü Halûk AKALIN Prof. Dr. Mustafa ARGUNŞAH Prof. Dr. Sema BARUTÇU ÖZÖNDER Prof. Dr. Ahmet BURAN Prof. Dr. İsmet CEMİLOĞLU Prof. Dr. Hülya KASAPOĞLU ÇENGEL Prof. Dr. Nurettin DEMİR Prof. Dr. Hayati DEVELİ Prof. Dr. Musa DUMAN Prof. Dr. Tuncer GÜLENSOY Prof. Dr. Gürer GÜLSEVİN Prof. Dr. Ayşe İLKER Prof. Dr. Günay KARAAĞAÇ Prof. Dr. Leylâ KARAHAN Prof. Dr. Metin KARAÖRS Prof. Dr. Yakup KARASOY Prof. Dr. Ceval KAYA Prof. Dr. M. Fatih KİRİŞÇİOĞLU Prof. Dr. Zeynep KORKMAZ Prof. Dr. Mehmet ÖLMEZ Prof. Dr. Mustafa ÖNER Prof. Dr. Mustafa ÖZKAN Prof. Dr. Nevzat ÖZKAN Prof. Dr. Çetin PEKACAR Prof. Dr. Osman Fikri SERTKAYA Prof. Dr. Vahit TÜRK Doç. Dr. Cengiz ALYILMAZ Doç. Dr. İsmail DOĞAN Doç. Dr. Bilgehan Atsız GÖKDAĞ Doç. Dr. Zühal YÜKSEL Yrd. Doç. Dr. Ferhat TAMİR Yazı Kurulu/Executive Board Yrd. Doç. Dr. Dilek ERGÖNENÇ AKBABA Yrd. Doç. Dr. Gülcan ÇOLAK BOSTANCI Yrd. Doç. Dr. Figen GÜNER DİLEK Yrd. Doç. Dr. Feyzi ERSOY Yrd. Doç. Dr. Habibe YAZICI ERSOY Yrd. Doç. Dr. Yavuz KARTALLIOĞLU Yrd. Doç. Dr. Veli Savaş YELOK Dr. Hakan AKÇA Dr. Hüseyin YILDIRIM Akademik Temsilciler/Academic Representatives Abdulkadir ÖZTÜRK (Kayseri), Yusuf ÖZÇOBAN (Balıkesir), İsmail SÖKMEN (İzmir), Musa SALAN (Çankırı), Aslıhan DİNÇER (Kırıkkale), M. Emin YILDIZLI (Nevşehir) Düzelti/Redaction Ekrem ARIKOĞLU Hüseyin YILDIZ İngilizce Danışmanı/English Language Consultant Yrd. Doç. Dr. Cemal ÇAKIR Web sayfası sorumluları/web page designers Hüseyin YILDIZ B. Yavuz PEKACAR Yönetim Merkezi/Management Center Hacettepe Mahallesi Hamamönü Sk. No: 24 Altındağ/ANKARA İletişim Bilgileri/Correspondence Address Doç. Dr. Ekrem ARIKOĞLU - Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Teknikokullar / ANKARA Tel: +90 312 202 14 20 e-posta: dilarastirmalari@gmail.com web sayfası: www.dilarastirmalari.com Abonelik/Subscription Fiyatı: 10 TL Yurt içi Yıllık Abone Bedeli: 20 TL T.C. Ziraat Bankası Başkent Şubesi Şube Kodu:1683 Hesap No: 47095325-5001 Posta Çeki Hesabı: Avrasya Yazarlar Birliği No: 53 23 008 e-posta: kardeskalemler@gmail.com Yayın Türü/Type of publication 6 aylık, yerel süreli Tasarım/Design by İbrahim Sağlam +90 532 460 96 41 Baskı/Printed by Sage Matbaacılık Tel: +90 312 283 65 64 Dil Araştırmaları, EBSCO Publishing tarafından taranmaktadır. 2

... BU SAYININ HAKEMLERİ Prof. Dr. Ahmet Bican ERCİLASUN Prof. Dr. Hamza ZÜLFİKAR Prof. Dr. Tuncer GÜLENSOY Prof. Dr. Saim SAKAOĞLU Prof. Dr. Leyla KARAHAN Prof. Dr. Fatma ÖZKAN Prof. Dr. Hülya KASAPOĞLU ÇENGEL Prof. Dr. Mustafa ÖNER Prof. Dr. Zeki KAYMAZ Prof. Dr. Fatih KİRİŞÇİOĞLU Doç. Dr. Zühal YÜKSEL Doç. Dr. Ekrem ARIKOĞLU Doç. Dr. Hatice Şirin USER Doç. Dr. Nesrin BAYRAKTAR Yrd. Doç. Dr. Habibe YAZICI ERSOY Yrd. Doç. Dr. Feyzi ERSOY Yrd. Doç. Dr. Yavuz KARTALLIOĞLU 3

... Dil Araştırmaları ndan, Dil Araştırmaları nın dördüncü sayısına ulaşmış bulunuyoruz. Dergimizin meslektaşlar arasında ilgi görmesi bize şevk veriyor. Bu ilginin devam etmesini diliyoruz. Dergiyi ulaştıramadığımız meslektaşlarımız lütfen bizimle temas kursunlar. Bu sayıda yer alan Kazakçaya Ait İlk Fonetik İzler adlı makale, Dîvânü Lügati t-türk, Codex Cumanicus ve Mısır Memlük sahası sözlük ve gramerlerinde bugünkü Kazakçaya ait fonetik izlerin peşine düşüyor. Genel Kıpçak özellikleri arasında doğrudan Kazakçaya ait fonetik özelliklerin bulunup bulunmadığını araştırıyor. Leylâ Karahan ın incelemesi Türk toponimisine yeni bir katkı olarak değerlendirilebilir. Tülay Çulha nın Karayca Sekirme Yoraları hem seğirname araştırmaları hem de Karayca için önemli veriler barındırıyor. İş yeri adlarıyla ilgili saha araştırmasına dayanan yazı konuya yeni bir yaklaşımdır. Hiç kelimesiyle ilgili ortak çalışma da işlevsel bir yaklaşımı yansıtıyor. Şahru Pilten in Türkmenceyle ilgili incelemesi, Türkmencedeki sıfat-fiilleri zaman çizgisindeki yerine oturtmasıyla önem taşıyor. Nihal Çalışkan ın çalışması ise, dilde metafor yoluyla Cemil Meriç in dünyasına girmeye çalışıyor. Seyfullah Türkmen de atasözü ve deyimlerde bulunan kişi adlarının kullanım sebepleri üzerinde duruyor. Dergide yer alan üç çevirinin de meslektaşlarımızın dikkatini çekeceğini sanıyoruz. Her sayıda olduğu gibi bu sayıda da kitaplarla ilgili değerlendirme, tenkit ve tanıtmalar var. Hem dil çalışanlarının eserlerini değerlendirmek hem de alanımızda bir tenkit ortamı oluşturmak bakımından bu bölümün faydalı olduğuna inanıyoruz. Dördüncü sayımızla sizlere yeniden merhaba diyoruz. Ahmet B. Ercilasun 4

... Makaleler/ Articles İçindekiler Contents Sayı: 8 Bahar 2011 Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine Ahmet Bican Ercilasun Anlamları Kötü Türk Kişi Adları Tuncer Gülensoy Kamal Abdulla Mәtninin Konseptual-Linqvistik Tәhlilinә Giriş Mehman Musaoğlu Başkurt Türkçesinde -sx ve hana Kiplik İşaretleyicileri Habibe Yazıcı Ersoy Tarihî Türk Lehçelerinde ber-/ bir- Yardımcı Fiili ile Kurulan Birleşik Fiiller ve Anlamları Üzerine Zeynep Gençer Türkiye Türkçesinde Yazım Kılavuzlarında (1928-2005) Nispet i li Renk Adlarının Yazımı ve Kullanım Özellikleri Salim Küçük Türk Dilinde { GAç} Ekinin Kaynakları - I Hüseyin Yıldız Türk Dilindeki Fiilden İsim Yapan -cak Eki Hakkında Mehmet Hazar Oğuzca Ayla Öyle, o şekilde Kelimesinin Kökeni Üzerine Orçun Ünal Altay Teorisi Karşıtı Bir İddia Sir Gerard Clauson Çev. Fatma Ertürk 9-21 23-29 31-49 51-76 77-91 93-114 115-140 141-153 155-169 171-176 5

... Değerlendirme ve Tanıtmalar/ Reviews Bir Ad Bilimi Kaynağı: Antik Çağ Anadolu Yazarlarından Strabon Ve Geographıka (= Coğrafya) Adlı Eseri Tuncer Gülensoy 179-188 Kartallıoğlu, Yavuz, Çağdaş Moğolcanın Grameri -Ses ve Şekil Bilgisi-, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara, 2010, xvi+136 s, ISBN 978-975-456-100-5 Feyzi Ersoy 189-191 İçindekiler Contents Sayı: 8 Bahar 2011 Roland Breton (Çev. Orçun Türkay), Dünya Dilleri Atlası, NTV Yayınları, İstanbul 2007, 80 s., ISBN 978-975-6690-84-0 Dilek Ergönenç Akbaba Ağca, Ferruh (2010), Budist Türk Çevresi Metinlerinde Olumsuzluk ve Yokluk Şekilleri, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara. X + 246 s., ISBN: 978-975-456-098-5 Hüseyin Yıldız Fuat A. Ganiyev, 2010, Tatarcada Birleşik Kelime Teşekkülü, TDK Yay., Ankara, 154 s. ISBN 978-975-16-2308-9 Işılay Işıktaş Sava Ay, Özgür (2009), Türkiye Türkçesi Ağızlarında Fiil Çekimi, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 901 s., ISBN 978-975-16-2205-1 Serap Karakılıç Akı Musaoğlu, Mehman (2010), Kemal Abdulla nın Eserleri Türkiye Türkçesinde, Kültür Ajans Yay. Ankara, 207s. ISBN: 978-975-8951-68-0 Fatma Soytürk Hamza Han-Woo CHOI, Türkçe, Korece, Moğolca ve Mançu-Tunguzcanın Karşılaştırmalı Ses ve Biçim Bilgisi, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 2010, 314s., ISBN 978-975-16-2244-0 Hasan Sevban Kapdan 192-194 195-201 202-209 210-213 214-219 220-224 6

... Makaleler Articles 7

... 8

Dil Araştırmaları Sayı: 8 Bahar 2011, 9-21 ss.... Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine Ahmet Bican Ercilasun *1 Özet: Türkçe kat kelimesi; misil, etaj, elbise takımı vb. çeşitli anlamlar taşıyan bir kelimedir. Bazı Türk bölgelerinde kata biçimi de vardır. Eski Türkçeden bugüne bütün Türk dünyasında yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Balkanlara da uzanmış, hatta etaj anlamında Hırvatçaya da girmiştir. Kelime Kırgızcada kabat, Özbekçede kavat olarak kullanılmaktadır. Özbeklerde iki kavat (hamile), kırk kavat (lahana) gibi ilgi çekici birleşik yapıları da vardır. Bu makalede kat sözünün, değişik biçim ve türevlerinin Orta Asya dan Balkanlara uzanan coğrafi ve semantik yolculuğu incelenecektir. Anahtar Kelimeler: kat, Türkçe, coğrafi yolculuk, semantik yolculuk On The Geographic and Semantic Journey of Word kat Abstract: In Turkish kat word means misil, etaj, elbise takımı etc. In some regions it is used as kata. This word is used since Old Turkic in all Turkish world broadly. And also it is used in Balkans and moreover in Croatian by mean etaj. This word is used as kabat in Kirghiz and as kavat in Uzbek Turkish. In Uzbek Turkish this word has interesting compound forms as iki kavat (hamile) and kırk kavat (lahana). In this paper the semantic and geographic journey of word kat and its different and derivative forms will be examined. Key Words: kat, Turkish, geographic journey, semantic journey * Prof. Dr, Gazi Üniversitesi, (Emekli Öğretim Üyesi) 9

Ahmet Bican Ercilasun Türkçe Sözlük te kat için, ayrıntılı olarak verilmiş 12 anlamı, 5 anlama indirmek mümkündür: 1. Üst üste konulmuş şeylerden her biri, tabaka : Evin üst katı, apartman katı, bir kat yufka, bir kat peynir. 2. Bükülen veya kıvrılan bir şeyin her kıvrımı : kumaşın katı. 3. Giyeceklerde takım : Bir kat elbise. 4. Ön, yan; huzur; makam, mevki. 5. Kez, defa, misil : İki kat. (Türkçe Sözlük 2005: 1102). Şemseddin Sami nin verdiği derece, miktar (kat kat) anlamını (Ş. Sami 1317: 1016) da yukarıdaki beşinci anlam içinde düşünebiliriz. Tarihî yolculuğu içinde kat kelimesine ilk defa Kansu eyaletinin Tunhuang şehrinde, 930 yılında, Köktürk harfleriyle yazılmış Irk Bitig de rastlıyoruz: Ulug eb örtenmiş, katıŋa tegi kalmaduk; bükiŋe tegi kodmaduk büyük (bir) ev yanmış, en alt katına dek (bir şey) kalmamış; köşesine bucağına dek (bir şey) koymamış 1 (Ercilasun 2010: 234). Burada ev için kullanılmış olan kat kelimesi aynı metnin bir başka yerinde örtü için kullanılır: Tokuz kat öçürgü dokuz kat örtü (Orkun II 1939: 86; Clauson 1972: 593) 2. Şüphesiz kelime Ana Türkçe ye, hatta İlk Türkçe ye dek uzanıyor olmalıdır. Köktürk bengü taşlarında kelimeye rastlamayışımızın sebebi elbette anıtların konusuyla ilgisi olmadığı içindir. Ancak kelimenin +a ile pekiştirilmiş biçimi 3 II. Uybat (E-31) yazıtında görülür: Üç kata tegzinti üç defa döndü (dolaştı) (Orkun III 1940: 143; Kormuşin 1997: 99). Abakan (E-48) yazıtının dördüncü satırında da kata sözü geçer: üç kata üç defa (Kormuşin 1997: 56). Louis BazinYukarı Yenisey de bulunan yazıtların 8.-10. yüzyıllara ait olduğu düşüncesindedir (Bazin 1991: 115). Yukarı Yenisey coğrafyasından Doğu Türkistan a, Beşbalık, Hoço, Turfan, Sengim, Yarhoto şehirlerine dönelim. Çeşitli nüshaları bu şehirlerde bulunmuş ve 10. yüzyılda yazıldığı tahmin edilen (Ş. Tekin 1976: 25-26) Altun Yaruk adlı Budist eserde yine kata kelimesini görürüz: üçünç kata üçüncü defa, ikileyü kata ikinci defa (Çağatay 1945: 46, 114). Kata, Irk Bitig gibi kâğıda yazılmış Köktürk harfli bir başka metinde de geçer: İkinti kata ikinci defa (Orkun II 1939: 180). En eski metinlerde bir enklitik ile pekiştirilmiş olan kat ın bu metinlerden daha eski tarihlere gideceği muhakkaktır. 1 Orkun II 1939: 75 te bökiŋe. Tercüme: büyük (bir ) ev yanup bitmiş katına kadar kalmamış zaviyesine kadar kalmamışdır. ; Clauson 1972: 593: (a great house was burnt) katı:ŋa: tegi: kalmaduk down to the (ground) floor nothing remained. 2 Son kelime Orkun tarafından üçürgü okunmuş ve kilim olarak anlamlandırılmıştır. 3 Clauson kata nın kat tan türediğini, ancak morfolojisinin belirsiz olduğunu, lokatif biçiminden crasis yoluyla çıkmış olabileceğini düşünür (Clauson 1972: 596). Marcel Erdal kelimenin kat- ilave etmek fiilinden kalıplaşmış zarf-fiil olduğu düşüncesindedir (Erdal 2004: 224). James R. Hamilton da -a yı zarf-fiil eki olarak düşünmüş, ancak bir şüphe belirtisi olarak da soru işaretine yer vermiştir (Hamilton 1998: 183). Bence +A, tün-tüne gece (Tuhfe 5a), ancakancaka, hemen-hemene, gelirken-gelirkene, yak-yaka taraf örneklerinde de görülen bir enklitiktir (Ercilasun 2008: 44, 52). Aynı anlamda, +la enklitiğiyle yapılmış katla kelimesinin varlığı da +a yı enklitik olarak kabul etmemiz için ayrı bir delildir. 10

Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine Doğu Türkistan ın Sengim şehri civarında birkaç nüshası bulunan ve 10. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen Maytrısimit adlı Budist eserde hem kat, hem kata kelimesi sık sık geçer. Kat tabaka anlamında kullanılmıştır: tört kat altunın dört kat altın ile, altı kat teŋri yirinte altı katlı tanrılar diyarında, yiti kat karımları bolur yedi katlı su çukurları vardır. Kata defa anlamındadır: bir kata bir defa, üküş kata (Ş. Tekin de öküş) birçok defa (Ş. Tekin 1976: 403, 404). Kelime, Doğu Türkistan daki Hoço da bulunmuş bir Mani metninde de tabaka anlamında geçer: ançulayuma bu yer suv on kat kök teŋri yaratukta aŋar okşayur erti öylece bu yer su, on kat mavi gök yaratıldığında ona benziyordu (DTS 1969: 432). Türkiye de bir hayli tanınmış ve Öyle Yerlerde adı verilmiş Budist şiirde de kat kelimesi Irk Bitig de olduğu gibi bük ile birlikte geçer: İç teriŋ kat bük tagta iç-içe, derin, kat-kat, kıvrım-kıvrım dağlarda. Aynı şiirde kelime tekrar grubu hâlinde de geçer: Ađkaşu turur kat kat tagta birbirine bağlı duran katkat dağlarda (Arat 1965: 66-67). Şiir, Tun-huang daki Bin Buda mağaralarında bulunmuştur. 1028 Tangut istilası sırasında, 107 numaralı mağarada örülen duvar arkasında kalan eserlerden olduğu için tarihi 1028 den daha yeni olamaz. Aynı mağarada bulunan ve yine yazılış tarihi 1028 den eski olan Edgü Ögli Tigin Ayıg Ögli Tigin hikâyesinde de kat sözü tabaka anlamındadır: yetti kat karam içinte yedi kat hendek içinde (Hamilton 1998: 30). Demek ki kat kelimesi 10. yüzyılda bugünkü Doğu Türkistan da ve onun daha doğusundaki Kansu da yaşayan Maniheist ve Budist Uygurlar arasında tabaka anlamında ev, örtü, hendek, altın, dağ vb için kullanılmaktadır. Edgü Ögli Tigin de defa için kullanılan söz ise kata dır: kaç kata taluyka kirip kaç defa okyanusa girip (Hamilton 1998: 22). 10. yüzyılın üçüncü çeyreğinde Sâmânî hükümdarı Mansur bin Nûh un emriyle yapılan ilk Farsça satır altı Kur an tercümesinin Rylands nüshasında Farsça yanında Türkçe de bulunmaktadır. Türkçe tercümeyi İspîcab şehrinden gelen iki Türk âliminin yaptığı düşünülmektedir (Ata 2004: XXIII-XXIX). Bu tercümede kat kelimesi Arapça beyne yedey, Ǿind ve Farsça pîş, nezdîk anlamlarında kullanılmaktadır: ol kim biziŋ katımızda turur o ki bizim önümüzde durur, Teŋriniŋ yalawaçı katında olar tururlar onlar Tanrı nın elçisi huzurundadırlar. Tabaka anlamı da bu eserde sıkça geçmektedir: yėti kat kök yedi kat gök (Ata 2004: 426). 11. yüzyılda, standart Türkçenin kullanıldığı Balasagun ve Kâşgar da kelime tabaka; kıvrım; huzur, yan anlamlarında, yani bugünkü Türkiye Türkçesindeki üç anlamda da kullanılır. Kutadgu Bilig deki yiti kat kök yedi kat gök (278), yiti kat yir (3464), yiti kat felek (4381); DLT deki yetti kat kö:k yedi kat gök (yazma 455) örneklerinde tabaka anlamı açıktır. Ancak KB de çok 11

Ahmet Bican Ercilasun sık kullanılan kara (yagız) yir katı(n) tabaka olarak yer altı anlamını ifade etmektedir: yagız yir katındakı altun taş ol kara yer altındaki altın taştır (213), bularnı sakıngıl ölümke itin / ökünme yarın bu kara yir katın bunları düşün, ölüme hazırlan / yarın bu kara yer altında pişman olma (1429), yagız yir katındakı altun kümüş kara yer altındaki altın gümüş (5363). Şu örnekte bu anlam çok daha açıktır: kerek yir üze tur kerek yir katın / çawıksa özüŋ kör bu eđgü atın ister yer üstünde ol, ister yer altında / iyi ad ile şöhret bulduktan sonra (fark etmez) (5572). Şu örnekte de dağın altı anlamı var gibidir: bu taglar katında çıkar gevherıg / kazıp yetrümezler saŋa ay arıg bu dağlar altında çıkan cevheri / kazıp yetiştiremezler sana ey temiz (insan) (5364). DLT de kat kadrak dağın yamacı anlamında kullanılır (yazma 237). KB deki şu örnekte de aynı anlam olmalıdır: özüŋ koldı erse bu za:hid atın / atıŋ boldı za:hid özüŋ tag katın zahit adını kendin istediğin için / adın zahit oldu, sen de dağ yamacını (mesken tuttun) (3915). DLT kelimenin kat yeri, kıvrım anlamını da kaydeder: kat bir şeyin kat yeri, kıvrımı, to:n katı elbise katı (yazma 161). KB de kat kelimesinin bük ile birlikte, kıvrım anlamı üzerinden mecazi anlamlar kazandığı da görülür: maŋa açsu emdi bu söz bük katı (870). Burada söz bük katı, sözün ince ve ayrıntılı anlamları, kullanılışları anlamındadır. Şu örnekte ise kat bük, yalan dolan, kıvırma anlamındadır: bütün çın bolurlar katı yok büki / kişilerke tegmez bularnıŋ yüki doğru ve dürüsttürler, yalan dolanları yoktur / bunların insanlara da yükleri olmaz (4440). Kâşgarlı Mahmud yan, huzur anlamını Oğuzlara mahsus olarak verir: kat Oğuzca. Yanında, indinde anlamında bir edat. Beg katında bey huzurunda (yazma 161). Ancak KB deki şu örneklerde yanında, önünde anlamı vardır: eren er katında özin kizledi gerçek insan başkalarının yanında kendisini gizledi (3234), körür erdi közler bu künlük yirig / tünerdi körümez katında erig gözler bu güneşli yeri görürdü / (artık) karardı; önündeki insanı göremez (oldu) (5641). Kez, defa anlamı, Yenisey yazıtlarında, Maytrısimit te ve Edgü Ögli Tigin de olduğu gibi DLT ve KB de de kata kelimesiyle ifade olunur: kata kerre anlamında bir kelime. Buradan bi:r kata aydım denir; bir defa söyledim demektir (DLT, yazma 541); öŋdün nelük yalwarmadıŋ kaç kata birdiŋ tawa:r önceden niçin yalvarmadın; kaç defa mal (vergi) verdin (verdiğin hâlde) (DLT, yazma 249); bu kün öknüp asgı negü ay ata / başın yirke çalsa ulıp miŋ kata ey baba, bugün pişman olmanın faydası ne / bin defa uluyup başını yere vurmanın (faydası ne) (KB, 1207), munı birdiŋ emdi maŋa sen Ǿaŧa: / kılur men munıŋ şükri yüz miŋ kata bunu şimdi bana sen ihsan ettin / bunun için (sana) yüz bin defa şükrederim (KB, 3058). 12. yüzyıla ait Atebetül l-hakayık ta da defa için kata kullanılmıştır: teŋizdin keri:mrek şa:hım miŋ kata şâhım denizden bin kat daha kerîmdir (Arat 1951: 46, 85). 12

Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine Kat, 12. yüzyılın ikinci çeyreğinde Harezm bölgesinde görülür. Zemahşerî nin 1128-1144 yılları arasında yazıp Harezmşah Atsız a ithaf ettiği Mukaddimetü l-edeb de 4 kat kelimesi defa, kez, misil ve huzur, ön, ind anlamlarında kullanılır: iki kat ŝeva:b kazgandı (23-8), iki kat boldı (161-8), kat kat kıldı baħşişni (82-2); şefa:ǿatçı boldı aŋa bėg katında (174-3), yaħşı bilgil fula:n katında ne bar (175-7). Şu örneklerde katında, konusunda, için anlamında kullanılmıştır: körüşti aŋa kitmek katında (95-5), elig tutuştı anıŋ birle körüşmek katında (109-6) (Yüce 1993). Zeki Velidi Togan tarafından Batı Türkistan da bulunan ve 12.-13. yüzyıla ait olan bir Kur an tefsirinde kat kelimesi tabaka; ön, yan, huzur anlamlarında; kata ise defa anlamındadır: yeti kat yernüŋ altında turur yedi kat yerin altındadır, kat kat kılu berür anlarga onlara kat kat fazlasıyla verir ; menim katımda benim önümde, yanımda, Teŋri katında Tanrı huzurunda ; kırk kata okısa kırk kez okusa, tegme kata her defasında (Borovkov 2002: 148). Seyhun kıyılarındaki bir Oğuz kasabasından olan Rabguzî nin 1310 yılında Türkistan ın ortak yazı dili olan Harezm Türkçesiyle yazdığı Kısasü l- Enbiyâ da kat, kat (tabaka); huzur, yan; takım anlamlarındadır. Bu eserde defa anlamında kullanılan kelime ise katla dır (Ata 1997: 302-304). Harezm in Kerder şehrinden Mahmud bin Ali nin yazdığı Nehcü l- Ferâdîs te kat, kat (tabaka); huzur, yan; (elbise için) takım anlamlarında; kata, defa anlamındadır (Ata 1998: 204-206). Nihayet kat kelimesi muhtemelen 12. yüzyılda Kıpçak Türkleriyle birlikte Karadeniz in kuzeyine ulaşır. 14. yüzyılın başlarında İtalyanlar ve Almanlar tarafından tespit edilmiş Kıpçaklara ait malzeme içinde kat kelimesi de vardır ve hem tabaka, hem huzur, kat anlamlarındadır (Toparlı vd. 2003: 131). Kıpçaklar 13. yüzyıl ortalarında Mısır da güçlü bir Türk devleti kurunca onlarla birlikte kelime Mısır ve Suriye coğrafyasına da ulaşır. Huzur, kat anlamında devrin hemen hemen bütün sözlük ve gramerlerinde görüldüğü gibi edebî ve ilmî eserlerde de görülür. Tabaka anlamında kullanılması ise bu coğrafyada daha az tespit edilmiştir. Defa anlamında bu bölgede kullanılan kelime katla dır (Toparlı vd. 2003: 131, 132). Mısır coğrafyasından birkaç örnek verelim. 1343 tarihli Tercümân-ı Türkî de kat, Arapça Ǿind in karşılığı olarak gösterilir ve seniŋ katunda, anlar katunda, bizüm katumuzda gibi örnekler verilir (Toparlı vd. 2000: 75).1387 de İskenderiye de yazılan İrşâdü l-mülûk te kat, tabaka ve nezd, huzur anlamlarındadır: iki kat ton içinde iki kat elbise 4 Eserin müellif nüshası bugüne ulaşmamıştır. Nuri Yüce, Zemahşerî nin Arapça kelime ve cümlelerin altına Türkçelerini yazıp yazmadığını tartışır ve yazdığı sonucuna ulaşır. Esasen bilinen en eski nüshalar Harezm Türkçesi ve Farsça tercümeli nüshalardır ve 13. yüzyıla aittir (Yüce 1993: 7-9). 13

Ahmet Bican Ercilasun içinde, seniŋ menim katımda bar turur senin, benim yanımda vardır (Toparlı 1992: 548). 1391 de Mısır da yazılan Gülistan Tercümesi nde kat, yan, nezd, huzur anlamındadır: bir muǿallim katına bir oglannı kitürüp koydılar; bir kişini kördüm, katındakı nökerine ayttı bir adamı gördüm, yanındaki hizmetkâra söyledi (Karamanlıoğlu 1989: 289-290). 14. yüzyıl sonları veya 15. yüzyıl başlarında yine Mısır da yazılan Münyetü l-guzât da kat, yan, nezd, huzur ve büklüm, kat anlamlarında kullanılır: menim katımda Ǿamellerniŋ yaħşırakı ol turur kim benim indimde amellerin daha iyisi odur ki, bükülür, iki kat bolur (Uğurlu 1987: 210). Harezm döneminden sonra da Batı ve Doğu Türkistan da kat kelimesi devam eder. Çağatay döneminin önemli sözlüklerinden Senglâh Lügati nde kat a tabaka anlamı verilir (Clauson 1972: 593). Defa anlamı için Çağatay Türkçesinde katla kullanılır: üç katla (Eckmann 1988: 78). Bu anlamları birkaç örnekle gösterelim. 14. yüzyıl sonlarıyla 15. yüzyılın ilk yarısında Semerkant ta eser veren Sekkâkî den: gonçe agızlar guncıdın kat kat bu bagrım kan irür gonca ağızlıların nazından bu bağrım kat kat kandır ; felekniŋ ķāmeti iglip bolur sehmiŋdin ikki kat senin korkundan feleğin boyu iki kat olur ; baĥr-ı bįpāyān katında lā-büd uftangay ĥabāb elbette sonsuz deniz karşısında kabarcıklar utanır ; körerler toydın artukrak tümen miŋ katla heycānı savaşı da toydan (ziyafetten) on bin kat daha fazla (güzel) görürler (Eraslan 1999: 492). 15. yüzyılın ilk yarısında ve ortalarında eserlerini Herat ta veren Molla Lutfî den: gül-çehrelerniŋ cevridin kat kat bu bagrım kan irür gül yüzlülerin cevrinden bu bağrım kat kat kandır ; agzıŋ katında ħāl-i müdevver degül müdür ağzının yanında değirmi ben beğil midir ; her kün maŋa yüz katla ger ol ay körünür eğer o ay her gün bana yüz defa görünürse. Lutfî de defa anlamında kata da vardır: bir kata körgeli yüzin Ǿömr tiler köŋül velį gönül yüzünü bir defa görmek için ömür diler, ancak (Karaağaç 1997: 509). Hîve hanı Ebulgazi Bahadır ın 1660 ta yazdığı Şecere-i Terâkime de kat, yan, huzur, nezd anlamındadır: Oguz Ħan katıga bardılar Oğuz Han ın huzuruna gittiler ; ulug atalarınıŋ katında (Kargı Ölmez 1996: 393). Oğuzların Azerbaycan, Anadolu ve Balkanlara girip yerleşmesiyle kelime bu coğrafyalara da ulaşır. Batı Türkçesinde, Azerbaycan, Anadolu ve Balkan coğrafyasında kat kelimesi 13. yüzyıldan bugüne dek nezd, yan, huzur, tabaka ve defa, kez, misil anlamlarında kullanılmıştır. Tarama Sözlüğü ndeki örneklerden bu durumu takip etmek mümkündür. 13. yy: Şeyyad Hamza nın Yûsuf ve Zelîha sından: döndi 5 eydür imdi bir tur varalum / ikimiz ol büt katına girelüm, Yunus Emre den: gey arı gerek şeh hazretinde / ırılmadın dura sultan katında; 14. yy: Hoca Mes ud un Süheyl ü Nevbahâr ından: görür 5 Tarama Sözlüğü nde döndü. Örnekler tarafımdan dönemin dil özelliklerine göre düzeltilmiştir. 14

Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine uş bela: odı kaldurdı baş / bile yanısar kuru katında yaş, Darîr in Yüz Hadis Tercümesinden: nice kim benüm katumda söyledi senüŋ katuŋda daħı söylesün didi; 15. yy: Eşrefoğlu Rûmî divanından: dünya:nuŋ bir çöp kadarca katlarında kadri yok / gözlemezler çoğını ya: azını dervişler, Velâyetnâme-i Hacı Bektaş tan: ne la:zım biz anuŋ ayağına varmak, niçün ol bizüm katumuza gelmez; 16. yy: İbrâhim in Târîh-i Şâhî sinden: bu deŋizler katında ırmak mesa:besindedür; 17. yy: Kâtibî den: bilmem hu:ri midür yoksa bir melek / Hak katında kabu:l olmayor dilek. Sözlüklerde de kat, Farsça nezd, Arapça Ǿind karşılığı olarak gösterilir. Sofyalı Nimetullah ın 1540 ta yazdığı Lügat-i Ni metullah adlı Farsça-Türkçe sözlükten: Nezd. Ǿind ma:na:sına. Mesela: nezd-i men benüm katumda dimekdür. Şemsî nin 1666 da istinsah edilmiş Cevâhirü l-kelimât adlı Arapça-Türkçe sözlüğünden: Ǿİnd. kat. 19. yüzyıl başlarında Mütercim Âsım ın ünlü sözlüklerindeki kayıtlar şöyledir. Burhân-ı Ka:tı : Nezd. Nezdik mürâdifidir, Türkîde andan yan ve kat ile tâbir ederler. Ka:mus Tercümesi: Ǿİnde. Bir isimdir ki mekân-ı kurb ve huzûra delâlet eder, hissî ve gerek mânevî olsun; Türkîde andan katında ile ve Fârisîde nezd ile tâbir olunur. Tarama Sözlüğü nde kelimenin esreli kaf ile yazılmış kıt biçimi de tespit edilmiştir: 14. yy: Siyer-i Darir den: ol vakıt kim Nemrut la:in pa:dişa:h idi, kıtında ziya:de müneccimler var idi; 15. yy: Abdürrahim Efendi nin Vahdetnâme sinden: müşkil işler Hak kıtındadur geŋez / Hak ata:sı ka:biliyyet istemez, Ahmed Bîcân ın Envârü l-âşıkîn inden: ya: rabbi: kangı kuluŋ senüŋ kıtuŋda azizdür; 16. yy: Üsküp kadısı Âşık Mehmed Çelebi nin Tibr-i Mesbuk tercümesinden: mal, halkuŋ kıtlarında eşref-i eşya: olmak va:zıhdur. 18. yy: Darendeli Kâtibzâde Bakayî nin 1769 da yazdığı manzum Battal Gazi destanından: Hak kıtında za:yi olmasın heman / hem suçum bağışlagıl ya: pehlevan. Tarama Sözlüğü nde kat ın tabaka; defa anlamı kaydedilmemişse de örnekler arasında bu anlamda kat kelimesi de vardır. 15.yy: Hibetullah bin İbrâhim in Sâatnâme sinden: ol yidi kat yirler ol öküz katında yidi mercimek kadar degüldür; 16. yy: Zâtî den: benüm katumda a:la:dur eşigüŋ / dokuz kat çarħdan ey ma:h biŋ kat. Kat, defa, kerre anlamında katla kelimesi de Tarama Sözlüğü nde bulunmaktadır: 13. yy: Şeyyad Hamza nın Yûsuf ve Zelîha sından: yazılmış ben Yu:sufdan sen Ya:kuba / sela:m olsun biŋ katla saŋa baba; 15. yy: Rûşenî divanından: yeğ durur biŋ katla dimiş ol Emin / zikr-i ħodbinden emi:nü lmüznibin. Bugünkü Türk lehçelerinin çoğunda da kat kelimesi ve bazı türevleri canlı olarak yaşamaktadır. Aşağıda bunları lehçe grupları hâlinde gösteriyorum. 15

Ahmet Bican Ercilasun Oğuz (Güney-Batı) Türk Lehçeleri Türkiye Türkçesi: Bu lehçede kelimenin çeşitli anlamları bildirinin başında gösterilmişti. Kosova Türk ağızlarında ayrıca kat, parça elbise ; kat ruba takım elbise anlamında kullanılır. Türkiye Türkçesindeki katmer kelimesi ilgi çekici bir türevdir. Tabaka ve kat kat yufkayla oluşturulan bir tür börek anlamındaki katmer Hasan Eren e göre +mar ekiyle türetilmiştir. Eren, Kırgızca katmar sıra, kat, Karakalpakça katmar verilerini de tanık olarak gösterdikten sonra +mar eki için Türkçe kuş+mar kuş tuzağı, Kırgızca sözmör dilbaz, geveze örneklerini verir (Eren 1999: 218). Gülensoy da Kazakça katparlı örneğini de buluruz. Gülensoy da ayrıca kelimenin katmer olarak Arapçaya, kathméri olarak Kıbrıs Rumcasına geçtiği bilgisini de buluruz (Gülensoy 2007: 477). Türkiye Türkçesindeki katman kelimesi Cumhuriyet döneminde yapılmıştır ve daha çok jeoloji, sosyoloji, dil bilimi gibi alanlarda tabaka anlamında kullanılır. Gagavuz Türkçesi: kat. kat (Gaydarci vd. 1991: 138). Azerbaycan Türkçesi: gat. 1. sıra, tabaka, 2. (binanın) katı, 3. bükülme yeri, 4. defa, kere (Altaylı 1994: 469). Türkmen Türkçesi: gat. 1. sıra, tabaka, 2. (binanın) katı. Türkmencede bina katı için gatbar, katman anlamında gatlak türevleri de vardır (Tekin vd. 1995: 237-239). Karluk (Güney-Doğu) Türk Lehçeleri Özbek Türkçesi: kat. 1. tabaka, 2. kıvrım, 3. belli kalınlıktaki yayvan nesnelerin her bir katı, 4. sahife, varak, 5. defa, kere -sözlükte ayrı madde- (Äkåbirof vd. II 1981: 560). Özbekçede katman anlamında katlam, defa anlamında katla kelimeleri de vardır. İlgi çekici bir birleşik kelime de gebe anlamındaki ikkikat tır (Äkåbirof vd. I: 320). Ancak Özbekçedeki asıl ilgi çekici kelime kavat tır. Kullanım sıklığı kat a göre daha fazla olan kavat, Türkiye Türkçesinde görülen bütün anlamlara da sahip görünüyor: 1. kat, tabaka, 2. (binanın) katı, 3. (raf vb şeylerin) katı, 4. yan, sıra, saf, 5. defa, kere, 6. (elbise) takımı Äkåbirof vd. II 1981: 531). Yeni Uygur Türkçesi: kat. 1. defa, 2. alt, bodrum. Yeni Uygurcada binanın katı ve tabaka anlamında kullanılan söz ise katlam dır (Necip 1995: 225-226). Kıpçak (Kuzey-Batı) Türk Lehçeleri Kırgız Türkçesi: kat. tabaka, sıra. Kat kat. tekrar tekrar. Sıra, tabaka ve beraber anlamlarına gelen katmar türevi ilgi çekicidir (Yudahin 1998: 16

Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine 416, 418). Ancak Kırgızcada da daha sık kullanılan ve çok anlamlı olan kelime kabat tır: 1. sıra, tabaka, 2. (binanın) katı, 3. defa (Yudahin 1998: 378). Kazak Türkçesi: kat. kat, tabaka, katman. Kırgızcadaki katmar kelimesi Kazakçada katpar biçimindedir ve 1. kat, katmer, 2. kırışıklık anlamındadır (Koç vd. 2003: 299, 301). Kazakçada da kabat çok anlamlıdır ve daha sık kullanılır: 1. kat, sıra, tabaka, 2. nesnenin katlanan yeri, 3. (binanın) katı, 4. defa, kez, kere, 5. birlikte, beraber -eki uşak kabat köterildi iki uçak birlikte havalandı- (Koç vd. 2003: 267). Karaçay-Malkar Türkçesi: kat. 1. kat, tabaka, 2. yan, yanı, yakını. Katlam. kat, tabaka. Kabat. 1. defa, kere, 2. (binanın) katı (Tavkul 2000: 247, 248, 233). Kırım Tatar Türkçesi: kat. 1. kat, tabaka, 2. etaj. Katmer. 1. katlı, kıvrımlı, 2. kıvrım. Katmer gul. bir tür gül (Asanov vd. 1988: 79-80). Kazan Tatar Türkçesi: kat. 1. yan, taraf, 2. civar, 3, durulan, yaşanılan yer, 4. birisinin önü, karşısı, 5. karşısında, 6. kat, tabaka, katman, 7. kere, defa. Katında. yanında, önünde; huzurunda. Katlam. 1. tabaka, kat, 2. katman. Katlav. katlam, kat, tabaka. Kabat. defa; yeniden, tekrar; kat. (Öner 2009: 161, 151). Kuzey-Doğu Türk Lehçeleri Altay Türkçesi: kat. kat, sıra: camınçızı altı kat ak torko boldı yorganı altı kat beyaz ipekten idi (Gürsoy-Naskali Duranlı 1999: 100). Hakas Türkçesi: Ħat. kat, defa, kere. Ħati. defa, kere, kez: nince nince ħati çok kez. Ħatpar. giyside kıvrım, pırpır (Arıkoğlu 2005: 157-160). Şor Türkçesi: kat. 2. kat, tabaka, 3. sıra, dizi, takım. Kat komus. armonika, akordeon. Katpaş. 2. kıvrım, elbise kıvrımı, pli (Tannagaşeva-Akalın 1995: 43-44). Tuva Türkçesi: ka t. sıra, kat, dizi (Ölmez 2007: 193). Saha Türkçesi: xat. çifte, iki katlı; tekrar. Kutta, gutta. birlikte (Räsänen 1969: 241). Çuvaş Türkçesi: xut. 1. kat, balkon (tiyatroda), sıra, dizi, saf, 2. yan, taraf, yön, çevre, 3. defa, sefer, kere. Xut kupăs. garmon. Xutlam. kırma, kıvrım, buruşuk, karışık, buruşukluk. Xutlăm. katman, tabaka, kat, toplumsal sınıf, tabaka ( Bayram 2007: 276-277). * * * Görüldüğü gibi kat sözünün ilk anlamı tabaka dır. Eski Uygur 17

Ahmet Bican Ercilasun metinlerinde ev, örtü, hendek, altın madeni, dağ vb şeylerin tabakalarını anlatmak üzere kat kelimesi kullanılmıştır. 930 tarihli Irk Bitig de görülen binanın alt katı anlamının bugünkü Uygur Türkçesinde de görülmesi ilgi çekicidir. Şüphesiz alt, alt kat anlamı tabaka anlamından gelişmiştir ve Irk Bitig den sonra Kutadgu Bilig de de örneklerine sık rastlanmaktadır. Uygur metinlerinden itibaren tabaka anlamından gelişen diğer bir anlam kat yeri, kıvrım dır. Bu anlam da Uygur metinlerinden bugüne dek uzanmaktadır. 12. yüzyıla gelinceye kadar defa anlamına rastlamayışımız ilgi çekicidir. Kat ın defa anlamını ilk defa 12. asırda, Harezm coğrafyasında Zemahşerî nin sözlüğünde görürüz. Yenisey yazıtlarından o tarihe kadar defa için kata kelimesi kullanılmıştır. Kâşgarlı da defa anlamı için kata yı verir. Kata bu anlamda Çağatay Türkçesinin ilk dönemlerine dek devam etmiş; sonra da yerini Batı Türkçesinde kat a, Doğu ve Kuzey Türkçelerinde katla, kabat/kavat, kat kelimelerine bırakmıştır. Bu anlamda kat, Hakas ve Çuvaş lehçelerine dek uzanmıştır. Defa anlamında katla, ilk defa 1310 da, Seyhun boylarında, Rabguzî nin eserinde görülür; Mısır coğrafyasında ve Çağataycada devam ederek bugünkü Doğu ve Kuzey Türkçelerine ulaşır. Batı Türkçesinin ilk asırlarında da katla vardır. Defa anlamının da tabaka anlamından geliştiğini düşünüyorum. Nesnelerin tabaka tabaka, söz gelişi iki tabaka, üç tabaka olmasından hareketle kat, defa anlamını da yüklenmiştir. Buradan tekrar ve iki, ikili anlamları da gelişmiştir. Bu son anlamları Kazakçada ve Sahacada görmekteyiz. Kat ın ancak çekimli şekilleri (kat + iyelik eki + bulunma hâli eki) yan, huzur, nezd anlamlarında kullanılmıştır ve Kâşgarlı Mahmud tarafından Oğuzlara mahsus olarak gösterilmiştir. Ancak Kutadgu Bilig de, Karahanlı dönemi Kur an tercümesinde kat bu anlamda kullanıldığı gibi Mısır coğrafyasında ve Çağataycada da kullanılmıştır. Batı Türkçesinde de elbette yaygın bir kullanımı vardır. Elbise için takım anlamı ilk defa 14. yüzyılda, Harezm coğrafyasındaki Nehcü l-ferâdîs te görülür. Bu anlamın da tabaka dan çıktığı muhakkaktır. Bugünkü Türkiye Türkçesinde ve kavat biçiminde Özbek Türkçesinde de bu anlam vardır. Metinler daha dikkatli taranırsa şüphesiz diğer lehçelerden bazılarında ve Doğu ve Batı Türkçelerinin tarihî dönemlerinde bu anlama rastlanması mümkündür. Kelimenin bu anlamla Arapçaya geçmiş olması da bu görüşü destekler. Tabaka tabaka veya kıvrımlı olan çeşitli nesneler için de kat kullanılmıştır. Binanın katları bu anlamda ilk akla gelen kullanımdır. Özbekçede kat ın sahife, varak anlamında, kavat ın raf katları anlamında kullanılması; Şorcada kat komus un, Çuvaşçada xut kupăs ın akordeon, garmon anlamlarında 18

Kat Kelimesinin Coğrafi ve Semantik Yolculuğu Üzerine kullanılması; Kırım Türkçesinde bir gül türü için katmer gül, Özbekçede gebe için ikkikat ve lahana için sözlü olarak tespit ettiğim kırkkavat hep tabaka tabaka ve kıvrım kıvrım anlamlarından hareketle ortaya çıkmıştır. Nihayet tabaka, kıvrım vb anlamları ifade etmek üzere kat tan çıkmış olan katmar / katmer / katpar / gatbar, gatlak, katman, katlav, katlam, xutlam, katpaş gibi türevler dikkate değer. Kabat/kavat biçimlerinin nasıl ortaya çıktığı zihnimde bir soru işareti olarak durmaktadır. Acaba bir inorganik türeme mi söz konusudur; yoksa Farsçadan bir geri ödünçleme mi? Bu konu araştırılmaya değer. * * * Kat, Güney Sibirya ve Kansu dan Kazak bozkırlarını aşarak Karadeniz in kuzeyine; Doğu ve Batı Türkistan ı aşarak Azerbaycan, Anadolu ve Balkanlara uzanırken komşu milletlerin dillerine de girmiştir. Durumu, Günay Karaağaç ın Türkçe Verintiler Sözlüğü nden izleyelim. Farsça kabat, kavat, kat kat, katman; kıvrım, büklüm, eklem ; Arapça ķāţ kat; takım elbise ; Rusça kotomá, kotómka muhafaza, kutu; torba, çanta ; Ermenice kat apartman bölmesi, daire; kıvrım; kat, defa, kere, katkat katıyla, çok katlı veya kıvrımlı, buruşuk ; Romence cat bina katı, cută kıvrım, buruşuk ; Bulgarca kat kat, katman; bina katı, daire; takım, grup; defa, kere ; Sırpça kät sıra, dizi; dizi dizi, kat kat durumunda olan; bina katı; kat kat iplik ; Arnavutça kat, katë kat, apartman katı ; Makedonca kat kat, tabaka ; Yunanca káti, kát bina katı; kat, tabaka (Karaağaç 2008: 458). Sırpça-Hırvatçadaki duruma bir de Abdullah Şkalyiç in Sırp-Hırvat Dilinde Türkizmler kitabından bakalım: Kät. 1. tabaka, katman, 2. bina katı, 3. elbise için parça, takım elbise, 4. dürbünün görüntüyü büyütme katı (Şkalyiç 1965: 400). Arnavutça elektronik sözlüğe göre kat, 1. bina katı, dolaplardaki üst üste bölmeler, 3. botanikte aynı boydaki bitki ve ağaç türleri anlamlarındadır. Son olarak kat kelimesinin kök olmadığını, onun da bir türev olduğunu belirtelim. A. von Gabain, A. J. Joki, James R. Hamilton ve Gülensoy un da kabul ettiği gibi kat, ka- fiilinden -t isim yapma ekiyle türemiştir (Doerfer 1967: 467, Hamilton 1998: 183, Gülensoy 2007: 474). DLT de Yağma lehçesine ait bir kelime olarak gösterilen ka- sandığa doldurmak anlamındadır (yazma 554). Kat- ve kar- fiilleri de hiç şüphesiz ka- nın ettirgen çatı eki almış biçimleridir ve kat ile köktaştırlar. 19

Ahmet Bican Ercilasun Kaynaklar ÄKÅBİROV, S. F. vd. Uzbek Tilining İzåhli Lugäti II, Moskva, 1981. ALTAYLI, Seyfettin, Azerbaycan Türkçesi Sözlüğü II, İstanbul 1994. ARAT, Reşid Rahmeti, Edib Ahmed Yüknekî - Atebetü l-hakayık, İstanbul 1951. ARAT, Reşid Rahmeti, Yusuf Has Hâcib Kutadgu Bilig I Metin, İstanbul 1959. ARAT, Reşid Rahmeti, Eski Türk Şiiri, Ankara, 1965. ARAT, Reşid Rahmeti, Yusuf Has Hâcib Kutadgu Bilig II Çeviri, Ankara 1974. ARIKOĞLU, Ekrem, Örnekli Hakasça-Türkçe Sözlük, Ankara 2005. ASANOV, Ş. A., Garkavets, A. N., Useinov, S. M., Krımskotatarsko-Russkiy Slovar, Kiyev 1988. ATA, Aysu, Kısasü l-enbiyâ II Dizin, Ankara 1997. ATA, Aysu, Nehcü l-feradis III Dizin-Sözlük, Ankara 1998. ATA, Aysu, Türkçe İlk Kur an Tercümesi (Rylands Nüshası) Karahanlı Türkçesi (Giriş- Metin-Notlar-Dizin), Ankara 2004. BAYRAM, Bülent, Çuvaş Türkçesi Türkiye Türkçesi Sözlük, Konya 2007. BAZİN, Louis, Les Systemes Chronologiques dans le Monde Turc Ancien, Budapest-Paris 1991. BOROVKOV, A. K., Orta Asya da Bulunmuş Kur an Tefsirinin Söz Varlığı (XII. XIII. Yüzyıllar) (Rusçadan Çevirenler: Halil İbrahim Usta, Ebülfez Amanoğlu), Ankara 2002. CLAUSON, Sir Gerard, An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth-Century Turkish, Oxford 1972. ÇAĞATAY, Saadet Ş., Altun Yaruk tan İki Parça, Ankara 1945. DOERFER, G., Türkische und Mongolische Elemente im Neupersischen, Wiesbaden 1967. Drevnetyurkskiy Slovar, Leningrad 1969. ECKMANN, Janos, Çağatayca El Kitabı (çeviren: Günay Karaağaç), İstanbul 1988. ERASLAN, Kemal, Mevlâna Sekkâkî Divanı, Ankara 1999. ERCİLASUN, Ahmet B., La Enklitiği ve Türkçede Bir Pekiştirme Enklitiği Teorisi, Dil Araştırmaları, sayı: 2 (Bahar 2008), Ankara. ERCİLASUN, Ahmet B., Başlangıçtan Yirminci Yüzyıla Türk Dili Tarihi, Ankara, 2010. ERDAL, Marcel, A Grammar of Old Turkic, Leiden-Boston 2004. EREN, Hasan, Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü, Ankara 1999. GAYDARCİ, G. A., Koltsa, E. K., Pokrovskaya, L. A., Tukan, B. P. (Rusçadan aktaranlar: İsmail Kaynak A. Mecit Doğru), Gagauz Türkçesinin Sözlüğü, Ankara 1991. GÜLENSOY, Tuncer, Türkiye Türkçesindeki Türkçe Sözcüklerin Köken Bilgisi Sözlüğü I, Ankara 2007. GÜRSOY-NASKALİ, Emine Duranlı, Muvaffak (hazırlayanlar), Altayca-Türkçe Sözlük, Ankara 1999. HAMİLTON, James Russel, İyi ve Kötü Prens Öyküsü (Türkçe çeviri: Vedat Köken), Ankara 1998. KARAAĞAÇ, Günay, Lutfî Divanı - Giriş-Metin-Dizin-Tıpkıbasım, Ankara 1997. 20