ANADOLU ALEVİLİĞİNİN KIZILBAŞ SİYASETİNDEN KESİTLER II. İsmail Kaygusuz. 1. Kızılbaşlar Önderlerin Anadolu'da Etkin İnançsal Propagandaları



Benzer belgeler
İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

ALEVİ HALK HAREKETLERİNDE BAŞINI ALIP GİTMEK DEĞİL, BAŞINI VERMEK VARDIR

Tıbb-ı Nebevi İSLAM TIBBI

Balkanlarda Arnavutlar ve Arnavut Milliyetçiliği

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

Dersin Adı İSLAM TARİHİ Sınıf 12 İSLAM TARİHİ


Kafiristan nasıl Nuristan oldu?

İktisat Tarihi I

Balım Sultan. Kendisinden önceki ve sonraki Postnişin'ler sırası ile ; YUSUF BALA BABA EFENDİ MAHMUT BABA EFENDİ İSKENDER BABA EFENDİ

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

Doktora Öğrencisi, (Makale gönderim tarihi: ; makale kabul tarihi: )

İktisat Tarihi I. 8/9 Aralık 2016

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ KLASİK ALEVİLİK NEDİR? Halk Mezhebi... 18

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

1 KAFKASYA TARİHİNE GİRİŞ...

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

Ah güzelim ışık yelim

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Türk İslam Tarihi Konu Anlatımı. Talas Savaşı (751)

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İktisat Tarihi II

KURTALAN İLÇESİ. Siirt deki Kültür Varlıkları

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

İRAN GEZİ PROGRAMI 10 GECE 11 GÜNLÜK BİR TARİH VE KÜLTÜR GEZİSİ

SON KIZILBAŞ ŞAH İSMAİL ÜZERİNE

Siyasette kutuplaşma. Ahval 13/8/2018

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

MANASTIR TIBBI (Monastic Medicine)

2. Gün 30/10/2016 Tebriz Sabah kahvaltımızın ardından tam günlük turumuza başlıyoruz ve 1958 tarihinde kurulmuş ve üç büyük salon, bahçe, ofis

Kitap Tanıtımı, Eleştiri ve Çeviri Dergisi Journal of Book Notices, Reviews and Translations

Gazi Üniversitesi Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli. Araştırma Merkezi TÜRK KÜLTÜRÜ. ve HACI BEKTAŞ VELi. Araştuma Dergisi. Research Quarterly

TARİH BOYUNCA ANADOLU

AHSENÜ T-TEVARİH Hasan Rumlu, Çev: Mürsel Öztürk, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 2006.

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

ŞANLIURFA YI GEZELİM

Surre Alayı. Surre-i Hümâyun. Altınoluk. Surre Alayının Güzergâhları. Surre Alayının Güvenliği. Surre Alayının Yola Çıkması

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Cumhuriyet Halk Partisi

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

İktisat Tarihi I

Gizemli Komşu İran. Tur Programı

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST

CHP İLÇE BAŞKANI RECAİ SEYMEN TEKRAR ADAY

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

Sultan Abdulhamit in hayali gerçek oldu BÜLTEN İSTANBUL AZİZ BABUŞCU B İ L G İ. NOTU BALKANLAR 2 de İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI

OSMAN HAMDİ BEY ŞEKER AHMET PAŞA HAZIRLAYAN: MEHMET KURTBOĞAN

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK

İstanbul u Fethinin Dahi Stratejisi - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

Gazneliler ( ):

TÜRK KÜLTÜRÜ VE HACI BEKTAŞ VELİ ARAŞTIRMA MERKEZİNİN 2003 YILI FAALİYETLERİ

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

HÜKÜMDAR TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI. KONU ANLATIMI tarihyolu.com TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE HATUN TÜRK-İSLAM KÜLTÜRÜNÜN ORTAYA ÇIKIŞI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI NARLIDERE YATILI BÖLGE ORTAOKULU TC İNKILAP TARİHİ DERSİ AÇIK UÇLU DENEME SINAVI 1

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ

BULDAN ÖRNEĞİNDE DENİZLİ YÖRESİ ALEVİ-BEKTAŞİ KÜLTÜRÜ

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 5, Sayı: 59, Kasım 2017, s

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

Eyicil: Kahramanmaraş ın Sevdalısıyım

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü I. Öğretim Programı Müfredatı

TÜRKİYE DE DİLLER VE ETNİK GRUPLAR. (Ahmet BURAN-Berna YÜKSEL ÇAK, Akçağ Yayınları, Ankara 2012, 318 s.)

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

o ( ) (1 CİN ALİ'NİN HiKAYE KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI Öğ. Rasim KAYGUSUZ

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

Yusuf Bulut. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ...

KARDEŞ ÜLKE PAKİSTAN PAKİSTAN TEFRİŞAT PROJELERİ İPEKYOLU ASYA LAHOR KUR AN KURSU YENİ BİNAMIZ

Doç. Dr. Ömer Faruk TEBER

Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği Yayınları Araştırma Eserleri Serisi Nu: 7. Emeviler den Arap Baharı na HALEP TÜRKMENLERİ

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI

Bahadın, 2 Ağustos 2014 Sevgili Yoldaşlar, Canlar, Yol Arkadaşlarım, Devrimciler Diyarı Bahadın da buluşan güzel insanlar,

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

Tarihteki Türk Devlet Bayrakları Videosu. Tarihteki Türk Devlet Bayrakları Ders Notu

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- (M.S )

İletişim çağı adını verdiğimiz bir çağda televizyon ve radyonun yoğun olarak ürettiği popü-

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

İlkçağ Anadolu Uygarlıklarında Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapı Bağlamında Kütüphane/Arşiv Kurumu

Y.Selçuk TÜRKOĞLU Bursa Milletvekili Aday Adayı. Biz Bir Ekibiz Ekibimiz Milletimiz

GADİR ESİNTİLERİ -10- Şiir: İsmail Bendiderya

Diyanet'in yaz Kur'an kursları bugün başladı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

ANKARA ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI BÖLÜMÜ. Konu:14.YÜZYIL BEYLİKLER DÖNEMİ MİMARİSİ

Transkript:

ANADOLU ALEVİLİĞİNİN KIZILBAŞ SİYASETİNDEN KESİTLER II İsmail Kaygusuz 1. Kızılbaşlar Önderlerin Anadolu'da Etkin İnançsal Propagandaları Şah İsmail'in çevresindeki Kızılbaş önderler de Anadolu'ya gönderdikleri Halifelerin propagandalarıyla çelişki ve kuşkuları dağıtmışlardı. Propaganda çalışmaları Ehl-i İhtisas kurulundan Halifeler Halifesi, Dede ve Abdal adını taşıyan kişilerin görev alanına giriyor olmalıydı. Özellikle inanç bağlamında, Ortodoks İslam'la Safeviliğin ilgisi olmadığı ve olmayacağının propagandası önemliydi. Tebriz kenti alınıp 1502'de Şah İsmail'in başına Kızılbaş haydari tacı konulduktan sonra, onun kişiliğinde Ali'ye biat ettiler. Onu şeyhlikten Şah'lığa geçirdikleri zaman, insan ve güç kaynağı olan Anadolu Alevi Türkmenlere daha güven vermiş ve kendi devletleri olduğu bilincini kazandırmışlardı. "Buyruk" incelememizde genişçe anlattığımız gibi, artık bütün inançsal pürüzlerin giderilmesi gerekiyordu. Kızılbaş kitapları hazırlanmaya başladı. Sadece Şah İsmail'in yazdığı şiirle nefesler yetmiyordu. Ancak bir Kızılbaş uleması yoktu. Önderlerin de Arapça, Farsça konuştukları ve geleneksel inanç ilkelerinin dışında fazla bir şey bildiklerini gösteren belgiler yoktur. Ellerinde Hacı Bektaş Veli "Makalat'ı" ile o yıllarda Uzun Firdevsi'nin derlediği, Hacı Bektaş Veli'nin ağızdan ağıza anlatılan kerametlerini ve yaşamını içeren "Vilayetname-i Hacı Bektaş Veli" ve yukarıda daha genişçe anlattığımız gibi batıni-ismaili kitaplarının olduğu anlaşılıyor. Olasıdır ki İmam Cafer Sadık'a ait risâleler ve Ali Kuran'ı da bulunmaktaydı. Erken-Ş hukuk ve ahlak kitaplarını Kızılbaş yönetim kurulu Ehl-i İhtisas sağlamış mıdır? Bunu bilmiyoruz. Ancak bildiğimiz bir belge var ki, Tebriz'den Kızılbaş kitapları hazırlanıp gönderildiğini kanıtlamaktadır. Padişah I. Murat'ın 1576 yılında, Rafıziliğe ilişkin kitaplara el konulması hakkında Çorum Beyine ve Ortapare Kadısına gönderdiği fermandır bu belge. Fermanda "Kızılbaş Diyarı"ndan getirtildiği ihbar edilen 34 kitabın derhal toplatılıp yokedilmesi; getiren kişilerin ve alıp okuyanların tutuklanması bey ve kadılara emredilmektedir. 2. Şah İsmail'in Anadolu Kızılbaşlık Siyasetine İhaneti; İran Aristokrasisinin Devreye Girmesiyle Amacı Değişiyor 1 / 8

1501-2'de Tebriz ele geçirilip Kızılbaş Safevi devletini kuran Kızılbaş güçlerinin yöneticileri olan Türkmen askeri aristokrasiyle, İran toprak feodalleri ve kent (yönetici) aristokratik aileleri karşı karşıya gelmişlerdi. Bilindiği gibi savaşarak 5 6 yıl içerisinde bir imparatorluk oluşturan Kızılbaş kitle, Anadolu'dan gelen Rumlu, Şamlu, Dulkadırlı, Ustaçlu, Tekelu vb. Türk unsurlardı. Çoğunluk yerli unsur ise İranlıydı. Devlet içindeki Türk ve Pers elemanlar arasında karşılıklı kuşku ve rekabet, kaçınılmaz bir biçimde Safevi yönetiminde etnik çizgi boyunca hizipleşme yarattı. H. R. Roemer: "Türk ve İranlılar, diyor, sadece dil ve gelenekleri farklı değil, aynı zamanda kültür ve köken farklıydı. Türk unsurunu, çoğunluğu göçebe çoban ve savaşçılar olan Türkmen kabileler oluşturuyor; İranlı unsur ise eski yerleşik köylü ve kentli tüccar ve zanaatkar (elsanatlarıyla uğraşanlar) sınıfları kapsıyordu. Türk ve İranlı gruplar İsmail'in kişiliğinde kaynaşmıştı. İsmail'in kaderini, bu iki halk kesiminden biri yahut diğerine bağlayıp bağlamayacağı hemen ortaya çıkmadı. Eğer öyle olsaydı birini seçmiş olacaktı." Şah İsmail'in baştan Türk unsurun dışında bir tercihi olması zaten olası değildi. Kızılbaş ihtilalinin son halkasında yaratılmış bir Alisoylu hanedan mensubuydu. Önderliği ve Kızılbaş Türkmen boylarını birleştiriciliği, "Ali'nin Şah İsmail donunda ortaya çıktığı" inanç siyasetine dayanıyordu. Tercih edilendi, seçen durumunda değildi. Kızılbaş Devleti'nin temelini, 1494'de Türkmen kabilelerinin inançsal ve dünyasal liderliğini kişiliğinde toplayan Dede-beğ'ler'in oluşturduğu askeri aristokrasisi, "Ehl-i İhtisas" örgütlenmesiyle Lahikan'da atmıştı. Burada bu örgütlenmeyle atılan çekirdek, yaklaşık on yıllık olağanüstü bir propaganda ve silahlı mücadele sonunda Tebriz'de fidana dönüşmüştü. Çekirdeği Kızılbaş kanlarıyla sulanıp büyüyen bu devlet ağacı, meyve vermeğe başladığında İranlı unsur bir anlamda, biz de varız ve burası İran ülkesidir, diyerek ortaya çıkmıştır. Ehl-i Hakçı Alevi Kürtler İsmaili topluluklar dışında; Sünni Türkler, Gürcüler ve Ermeniler kadar uzak ve düşman konumundaki İranlı unsurun devletin kuruluşuna hiçbir katkısı olmamıştı. Ama İranlı unsur ülkesinde işgalci yabancı unsurların kurmuş olduğu devletten pay almasını her zaman bilmiştir; içine girip diliyle, kültürüyle dış unsurları kendi kendilerine yabancılaştırmış, çok kere yoketmiştir. İran'da kurulan yabancı ve çok kere işgalci etnik unsurların kurduğu devletlerin yüksek yönetim kadrolarında İranlı aristokratik aileler, işbirlikçi olarak yer almış ve egemenliklerini birlikte sürdürmüşlerdir. İranlı emekçi halk yığınları için zaten ister kendi ulusundan isterse yabancı unsurlardan egemen olsun, farketmiyordu, hepsi eziyordu. Ancak ezilenlerin haklarını savunan, zulüm yapanlara bayrak açmış önderlerin peşlerinden, ezilen sınıflar olarak gitmekten çekinmemişlerdir. Örneğin Şam ve Bağdad halifelerine karşı erken Şii ayaklanmalarında (Yahya, Ebu Müslim, daha sonraları Babek Hurremi, Mazyar vb.) önemli 2 / 8

unsur Pers halklarıydı. Şimdi aynı halk, Kızılbaş İhtilalinin Tebriz'de bir devlet kurup, onu yerleştirmeğe çalıştığı silahlı mücadele yıllarında, Karakoyunlular, Akkoyunlular ve Timuroğullarının egemenliğinde Ortodoks İslamın Sünni ve Şii kamplarını oluşturuyor ve Alevi-Kızılbaş inancına karşı düşmanca konumdaydılar. İran halkı açısından Kızılbaş-Türkmen-Safevi yönetimi, diğerleri gibi kendilerinden olmayan yabancı unsurdu. Geniş İran ülkesindeki büyük şehir merkezlerinin hemen çoğu Sünni idi. Gilan ve Mazanderan dahil Rey, Varamin, Kum ve Kaşkan gibi şehirler, Kuzistan ve Horasan eyaletleri ve Sebzavar bölgesi geleneksel olarak Oniki İmamcı Şii'ydiler; bu bölgelerde Şiilik köylüler arasında da yaygındı. Aristokratik ailelerin sahibi olduğu bazı kentler Şii idi ve bu aileler Timuroğulları döneminde ve özellikle Sünni Akkoyunlular yönetiminde de görev almışlardı. Sünniler arasında Kubrevi'lik ve Nimetullahçılık; Şiiler arasında da Nurbahşi ve Muşa'şai tasavvufi eğilimler yaygındı. Yukarıda değinildiği üzere 1501-2'de Tebriz alınıp, Şah İsmail, haydari Kızılbaş tacını giyerek Oniki İmam adına hutbe okunduktan sonra resmen Kızılbaş Safevi devletini kurdu. İlk yapılan değişiklik Ehl-i İhtisas kurulundan Lala'lığın kaldırılıp yerine Vekil-i Nefs-i Nefis-i Hümayun, yani hem Mürşid-i Kamil, hem de Padişah olan Şah'ın vekili kurumu kurulmuştu. R. M. Savory'nin tanımlamasıyla: "Kurum Gilan'da Şah İsmail'in güvenini sağlayan güvenli küçük yoldaşlar grubundan biri olan ve Safevi (doğrusu Kızılbaş İ. K.) ihtilalinin son sahnelerini planlayan Şamlu kabilesinin sorumluluğuna verildi. Lala Hüseyin Bey görevi üstlendi." Şamlu Hüseyin Bey, Şah'ın Vekili olarak görev yaparken aynı zamanda Emir ül- Umera, yani Kızılbaş askeri güçlerinin başkomutanlığı, Alevi-Kızılbaş inancının ülke içerisinde propagandasını düzenleyen Sadr ve geleneksel İslam devleti bürokrasisinin başı Vezirliği de ellerinde tutuyordu. Ama Şah'tan öteye Ehl-i İhtisas'a karşı sorumluydu. Şah'ın ikinci kişiliği (alter ego) idi. Şah İsmail 20 yaşlarına geldiğinde, yukarıda belirtildiği gibi Devletin kuruluşundan 6 yıl sonra 1508'de Şamlu Hüseyin Bey'i bu görevden azletti ve yerine bir İranlı Vekil atadı. Şah'ın Kızılbaş Kurulu Ehl-i İhtisas'ın çizgisinden çıkış ve kendisi yaratanlara karşı bu ilk ihanetiydi. Çünkü İran unsuru araya girmiş, kuruluşunda hiçbir katkıları olmayan aristokratik aileler, Ortodoks Şii Ulema Devlet içinde geleneksel rollerini oynamaya başlamışlardı; yönetime katılacaklar ve sonra kendi inanç, dil kültür ve deneyimleriyle ele geçireceklerdi. Görünüşte Türk-Pers ortak yönetiminde denge sağlamak amacı güdülmüştü. Tebriz'in devlet merkezi yapılmasının ardından, Kızılbaş beylerin etkinliğini azaltmak anlamına gelen Şah İsmail'in bu davranışı bir İran devleti olmaya yöneldiğinin belirtisiydi. 1508 ile 1524 arasında 5 İranlı Şah Vekili birbirini izledi. Ayrıca İsmail'in, İranlı Vekilin iktidarını, devletin gücünü oluşturan 3 / 8

Kızılbaş askerlerinin başkomutanı Emir el Umera'nının iktidarına eşit kılması büyük hata oldu. Zaten Vekâlet'e bir İranlının atanmasına karşı Kızılbaş kesiminde derhal ve şiddetli bir reaksiyon gösterildi. Sözü edilen 5 Vekilden ikisi öldürüldü. Bir üçüncüsü kendisi ile Kızılbaşlar arasındaki doğrudan düşmanlık nedeniyle kendi ölümünü buldu. Geriye kalan ikisi ise ikişer yıl bu kurumu ellerinde tutabildiler. Şah İsmail'in Dulkadırlı Beyi'nin üzerine seferi sırasında, Osmanlı sınırında Yıldız dağındaki büyük konaklama, bu siyasetle ilgili olabilir. Başı Tebriz'deki Kızılbaş Safevi devletinin vücudunu oluşturan Anadolu Alevi-Kızılbaş toplumuna, Büyük Kızılbaş-Safevi İmparatorluğu idealini benimsetmek istemesiydi sanıyoruz. Şah İsmail Cengiz Moğol İmparatorluğu ve torunlarından Timur'un kurduğu cihan imparatorluğunu kendine örnek almış gözüküyor. Herhalde düşüncesi Orta Asya'ya kadar fetihlerini tamamlayıp geriye dönmek ve Osmanlıları büyük bir meydan savaşına zorlayıp yoketmekti; tıpkı 1248'de Yassı Çimen ve 1402'deki Ankara Meydan savaşları gibi. Ama bu savaşlarda Selçuklu ve İlk Osmanlılar, büyük yenilgilere uğramasına, hatta parçalanmalarına rağmen ortadan kaldırılamadı. Selçuklu'da onlarca yıl süren toplumsal krizler yarattı, başka nedenlerden ortadan kalktı. Osmanlı ise 10 12 yıllık bir karışıklık ve toplumsal patlamalardan sonra daha güçlü bir devlet olarak çıkmış ve en büyük Alevi-Kızılbaş düşmanı olarak yaşıyordu. Yalnız Osmanlı ülkesi içinde yaşayanlar değil, Küçük Asya'daki irili ufaklı bütün Beylik'lerde yaşayan Kızılbaşlar, yarım yüzyıldır yenilgilerle yeniden toparlanmalarla sürmüş ve son aşamasında kurulmuş Kızılbaş-Safevi Devleti, kendi gövdesi üzerinde yükselsin istiyordu. Baş gövdeden, gövde baştan ayrı yaşayamazdı. Baş, fetihler peşinde koşarken Osmanlı topraklarındaki gövdenin yarısına kıyımlar yapılıyor, sürgünlere uğratılıyordu. Şah Anadolu'da otursun, yıkmış olduğu Akkoyunlu devletinin, dedesi Uzun Hasan'ın varisi olarak onun başkenti Amid'de (Diyarbakır) otursun, isteniyor olmalıydı. Ancak böyle bir siyasetin güdülmesi baş ile gövdeyi birleştirir ve Osmanlı hanedanı ortadan kaldırılabilirdi. Anadolu Kızılbaşlarının yani gövdenin isteği ve gerçekçi Kızılbaş siyaseti Pir Sultan Abdal'ın şu dörtlüklerinde yansımaktadır: Haktan inayet olursa Şah Urum'a gele bir gün Gazada bu zülfikarı Kâfirlere çala birgün Hep devşire gele iller Şah'a köle ola kullar Urum'da ağlayan sefiller Şad ola da güle bir gün 4 / 8

Çeke sancağı götüre Şah İstanbul'da otura Frenk'ten yesir getire Horasan'a sala bir gün Devşire beği paşayı Zapteyleye dört köşeyi Hüsrev evde temaşayı Ali divan kura bir gün Günü Şah'ın doğdu deyü Bol irahmet yağdı deyü Kutlu günler doğdu deyü Şu âlem şad ola bir gün Mehdi dedem gelse gerek Ali divan kursa gerek Haksızları kırsa gerek İntikamın ala birgün Pir Sultan'ın işi ahtır İntizarım güzel Şah'tır Mülk iyesi padişahtır Mülke sahip ola bir gün Pir Sultan Abdal'ın bu şiirinde Anadolu Kızılbaşlarının isteği ve ülküsü böylesine açık seçik. Büyük Kızılbaş ihtilalinin öz amacını gösteriyor; Alevi inanç ve felsefesini siyasallaştırıp, gövdenin yani toplum çoğunluğun egemen olduğu devlet yönetimine taşımak. Bu amaç Tebriz'de, yanlış bir coğrafya'da ve tepeden azınlık olarak gerçekleştirildi. Azınlığın çoğunluğa hükmetmesi baskıcı yönetimdir. Şah İsmail kendini yaratan Anadolu Kızılbaşlarının, Pir Sultan'ın şiirinde yansıyan amaçlarını yerine getirmedi, onlara ihanet etti. Çoğunluk olan ve farklı dil, kültür ve inanç toplumu İran unsurunun aristokrat sınıfı, çevresini kapalı ve açık taktiklerle kuşatıp, Tebriz'den çıkarmadı onu. 5 / 8

Faruk Sümer'in Anadolu Kızılbaşlarının amacı olarak ifade ettiği; "Anadolu'nun bir gün şahların idaresi altına girdiğini görmek, onların siyasi ülkülerinin başlıca esaslarını teşkil eder. Bu ülkü onları yaşatıyor ve bu uğurda her türlü meşakkata, ızdırap ve hatta fedakarlığa seve seve katlanıyorlardı." sözlerine, yukarıda açıkladığımız Kızılbaş ihtilalinin amacına götürecek şahları düşünerek katılabiliriz. Anadolu Kızılbaşları, 1533 4 yıllarına kadar Şah Tahmasb'ı da beklemişlerdir. Bu dönem içinde de Kızılbaş ihtilali eski konseyine üye vermiş olan Kızılbaş Türkmen oymaklarının birbirine düşürülmeleri sonucu gerçekleşememiştir. Pir Sultan'ın bir şiirinden iki dörtlükte bu çağrıyı görebiliriz: Yeryüzünü kızıl taçlar bürüye Munafık olanın bağrı eriye Sahib-i Zamanın emri yürüye Mehdi kim olduğu bilinmelidir Pir Sultan'ım eydür ey Dede Dehman Kendini çevir de andan gel heman İstanbul şehrinde ol Sahip-Zaman Tac-u Devlet ile salınmalıdır Kul Himmet de bir nefesinde Şah Tahmasb'a bağlılığını ve onu istediğini belirtiyor: Kul Himmet'im mürid idim amana Özüm ulaştırdım Sahib zamana İradet getürdüm Şah Tahmasb Han'a Hüseyni'yiz Mevali'yiz ne dersin Ancak Şah İsmail, 1509'da Yıldız Dağı toplantısından sonra kendisine asker vermeyen Anadolu Kızılbaşlarını yüzüstü bırakmıştır. Kendisini tutan İran'daki Kızılbaş Türkmen grupları ve Dede-beğ'likten 'Han'lığa geçmiş Kızılbaş askeri şeflerinin desteğiyle büyük İran Safevi İmparatorluğu idealinin peşinde koşarak, yüksek egosunu doyurmaya çalışmıştır. Anadolu'daki Kızılbaş başkaldırılarına kulak tıkamış. 1511'de üzerine gönderilen birkaç Osmanlı ordusunu yendikten sonra bozguna uğrayan Şah Kulu'nun sağ kalan ve İran'a sığınan yandaşlarını, Kervan soydukları bahaneyle öldürtmüştür. İçlerinden kendi siyasetine yakın gördüğü Ulama'yı 6 / 8

"Han" yapmış. Aynı kişinin daha sonraları Osmanlıları safına geçtiğini görüyoruz. Ertesi yıl Nur Ali Halife'nin yükselttiği büyük bir Kızılbaş hareketini de görmezlikten gelmiş olan Şah İsmail, Ceyhun'un ötelerinde yayılmacılığını sürdürmektedir. Şah İsmail'in bu duyarsızlığını,. Bayezid'le iyi ilişkilerine bağlamak yanlıştır.yöneticilerin de geleneksel telkinleri, dil ve kültür biçimlenmeleriyle İranlılaşma devlet siyasetinin egemen olması ve Caferi Şiiliğin öne çıkmaya başlaması, Gulat (aşırı) sayılan Kızılbaşlık siyasetinin geriye atılmasıyla ilgilidir. Aşağıda Çaldıran savaşını incelerken tüm bu siyasetleri biraz daha açıklığa kavuşturmaya çalışacağız. (İsmail Kaygusuz, Görmediğim Tanrıya Tapmam, Kızılbaşlık ve Materyalizm, Genişletilmiş 2.Baskı, Su Yayınları, İstanbul,2009'dan) [1] Bilindiği gibi geleneksel söylentiye göre, İmam Hasan ve İmam Hüseyin'den başlayarak, bir sonraki İmam'a ve soyundan gelenlere devredilen emanetler arasında "Al-Jafr", "As-Sahifa", "Al-Jami" "Fatima Mushafı" ve "Ali'nin Kur'an kopyası ve Tafsir'i" gibi kitaplar vardır. (Moojan Momen, agy. s. 150) Ayrıca Samanoğulları döneminde, 940'larda Nişabur'dan Çin'e elçi olarak gönderilen Arap gezgini ve coğrafyacısı Abu Dulaf'ın yapıtında söz ettiği; İmam Zeynelabidin'in oğlu Zeyd soyundan gelenler tarafından yönetilen Alevi Bagraç Türkleri arasında Sünni Kuran'ına benzemeyen bir (Ali) Kuran'ını bilinmektedir. (Abu Dulaf'tan aktaran Yakut, Mudjam al Buldan III, Beyrout 1376/1957, s. 441 442). [2] Nejat Birdoğan, Anadolu ve Balkanlarda Alevi Yerleşmesi, İstanbul 1992, s. 288. [3] H. R. Roemer, agy. s. 227. [4] Bkz. Mustaufi'den aktaran B. S. Amoretti, agy. s. 617. [5] R. M. Savory, The Cambridge History of Islam I, s. 401 ve The Cambridge History of Iran 6, s. 358 vd. [6] Faruk Sümer, Safevi Devletinin Kuruluşu, s. 69 70. 7 / 8

8 / 8