ANALİZ ÜZERİNE NOTLAR YRD. DOÇ. DR. SERDAR ACAR Analiz, pek çok Avrupa dillerinde, karmaşık fikirleri basitleştirerek onları anlamak için bir metot olarak tanımlanır. Bu tanım, basit unsurları kullanarak karmaşık yapılar inşa etmek olan, sentezin zıddıdır. Lego ile yapılmış bir evi parçalamanın analiz, yeniden yapmanın ise sentez olduğu şeklindeki basit örnekle bunu aklımızda tutabiliriz. Analizin pek çok çeşidi vardır. Zira her bilim dalının kendine göre analiz yöntemleri vardır. Tabii, biz bunların çok azıyla ilgiliyiz, mesela kimyasal analiz bizim konumuz değil. Biz sadece, gerekçe, yorum ve argüman oluşturmada kullanılacak bir analitik araç olarak analiz ile ilgiliyiz. Özellikle, şu üçünü sıkça kullanacağız: Analiz 1 (Mantıki nedenleri arama) İleri sürülen yargının, tümden gelim yoluyla, mantıki sebeplerini araştırarak doğru olup olmadığını test etmektir. İspat edilebiliyorsa yargı doğrudur, aksi halde bu sebeplerden hangi yargının çıkarılabileceğine bakılır. İlk defa Platon ve Aristoteles kullanmıştır. Ortaçağ da özellikle Rönesans tan sonra yaygınlaşmış ve skolastik düşüncenin gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Mantık Yanlışları Kılavuzu bu konuda belli başlı örnekleri içermektedir. Analiz 2 (Ayrıştırma) Bir fikri gereksiz olan bütün unsurlardan ayıklayarak mümkün olan en küçük parçalara ayırmaktır. Sokrates in diyaloglarında bolca görebiliriz. Ayrıca, Descartes, Leibniz, Kant da bu analizi geliştiren önemli düşünürler arasındadır. Aşağıda buna bir örnek verilmiştir. Analiz 3 (Belirli bir dile çevirme) Bir cümleyi belirli koşulları sağlayan başka bir dile çevirmektir. Diğer bir deyişle, karmaşık, bulanık ve mantık zinciri içinde ileri sürülmeyen bir bilgiyi, basit ve kesin önermelere ayırdıktan sonra bir mantık zinciri içinde yeniden düzenlemektir. Moore, Russel da önemli örneklerini bulabiliriz. Aşağıda da buna bir örnek verilmiştir.
Analiz 2 (Ayrıştırma) Bu analiz çeşidini en sık kullandığımız yerlerden biri özet yapmaktır. Mahkeme kararlarının gerekçeli olması zorunludur, gerekçe içinde de tarafların iddia ve savunmasının ne olduğunu yazmak gerekir. Tabiatıyla, sayfalar dolusu her bir dilekçenin aynen karara geçirilmesi fuzuli olur. Bunları özetlenmesi kaçınılmazdır. Bu işin büyük bir dikkat ve özenle yapılması gerekir. Aksi halde çok önemli bir iddia veya savunma atlanabilir. Öyle bir metin hazırlanmalıdır ki; iddia ve savunmayı bütün kapsamı ile ama en az kelime kullanarak ifade edebilsin. Aynı gereklilik bilirkişi raporlarında da söz konusudur. Layihalarda ise özet yapmak gereksizdir. Taraflar birbirlerinin söylediklerini tekrar etmek yerine, kendi iddia veya savunmalarını ortaya koymaya ve karşı tarafınkini de çürütmeye emek harcamalıdır. Bir iddia veya savunmayı ortaya koyarken, varılmak istenen sonuca etkisi olmayan gereksiz detaylardan ve açıklamalardan kaçınılmalıdır. Aynı şekilde, karşı tarafın argümanı da iyi anlaşılmalı, gereksiz detaylarda boğulmak yerine, bunu çürüten açıklamalar yapılmalıdır. Bu görevi başarabilmek için de bu çeşit analizi iyi bilmek gerekir. Şimdi bu kuralların uygulamasını gerçek bir dava dilekçesi ve cevap dilekçesi üzerinde görelim: Özetler: 06.09.2012 tarihli dava dilekçesinde; davacıya ait konutun davalı tarafından 01.07.2011-01.07.2012 tarihleri için hırsızlık rizikosuna karşı sigortalandığı, 17.04.2012 tarihinde bu konutta kapı kilidi parçalanmak suretiyle hırsızlık meydana geldiği, tuvalet masası üstündeki 4.000 TL. değerindeki ziynet eşyasının ve ayrıca içinde hesap cüzdanları, kredi kartları ve 30.000 TL değerinde ziynet eşyası bulunan kasanın çalındığı, sigortacının sadece açıkta duran ziynet eşyası ve diğer zararlar için 27.07.2012 tarihinde 4.955 TL ödeme yaptığı, geri kalan talebi poliçedeki kasa klozu nedeniyle reddettiği, 120 kg. ağırlığındaki bir kasayı gerekli kılan bu klozdan davacının talep reddedilirken haberdar olduğu, halbuki sigortacının bilgilendirme görevi çerçevesinde bunu sözleşme yapılırken mevzuata uygun şekilde açıklaması gerektiği, ilgili yönetmeliğin 7. maddesinde bu görevin ihlaline sigortalının gördüğü zararı tazmin etme sonucu bağlandığı, dolayısıyla davacının 30.000 TL zararının bu hüküm uyarınca ödenmesi gerektiği, iddia edilmiştir. 30.000 TL tazminatın 27.07.2012 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte ödenmesi, talep edilmiştir. 12.11.2012 tarihli cevap dilekçesinde; kasa klozuna göre ancak 50 kg. üzeri belirli özellikte kasalar için teminat sağlandığı halde davacının çalındığını ileri sürdüğü şeyin 7-14 kg. ağırlığında iptidai bir kasa olduğu, poliçede yazılı adresle hırsızlığın gerçekleştiği adresin farklı olduğu, bu iki nedenle sigorta sözleşmesi uyarınca sorumluluklarının doğmadığı, bilgilendirme yönetmeliği 2008 yılında yürürlüğe girdiği ve geriye etkili olmadığı için ilk defa 2005 yılında yapılan ve her yıl yenilenen bu sigortayı kapsamadığı, ayrıca poliçede açıkça yazılı olması karşısında davacının kasa klozunu bildiği, iddia olunan zarar tutarının da fahiş olduğu, savunulmuştur. Davanın reddi, talep edilmiştir.
Analiz 3 (Belirli bir dile çevirme) Eğer karşı tarafın iddia veya savunması fazla karmaşıksa ve bir mantık zinciri içinde ileri sürülmemişse, o zaman bunu çürütebilmek için önce işi rayına sokmak gerekir. Bunun yanı sıra, gerek bizim sunacağımız gerekse karşı tarafın sunduğu deliller de, bazen çok fazla veya karmaşık olur. O zaman bu delilleri belli bir mantık zincirine göre sınıflamak gerekir. Bu ikincisini bir örnekle açıklayalım: Bir davaya konu olayda; bir meşrubat firması, bir oto kiralama firmasından çok sayıda araç kiralamıştı. Birkaç yıl sonra, 500 civarında aracı dört farklı şehirde iade etmişti. Bu araçlar, durumlarını gösteren birer tutanakla teslim edilmiş, yine durumlarını gösteren birer tutanakla geri alınmıştı. Fakat birbirinden farklı verilere göre hazırlanmış 3-4 farklı teslim ve iade tutanağı mevcuttu. İade edilen çok sayıda araçta hasarlar görülmüş, bunların tespiti için iade yerindeki sulh hukuk mahkemelerine başvurulmuştu. Mahkemeler de araçlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıp, rapor hazırlatmıştı. Böylece, dört farklı şehirdeki mahkemelerce, 7-8 farklı bilirkişiye hazırlatılmış raporlar mevcuttu. Bütün raporlarda inceleme yapılan araçlarda hangi hasarların bulunduğunu gösteriliyor, bunların hepsi için zarar hesaplanıyordu. Sonuçta, 500 civarında araç için ayrı ayrı toplanan bu delillerle, ticaret mahkemesinde tek bir dava açılmıştı. Oto kiralama firması, 500 bilirkişi raporundaki hasar tutarını toplayarak hesapladığı zararının ödenmesini istiyordu. Meşrubat firması ise, bu hasarlara ve tutarlarına itiraz ediyor, ayrıca bunların bir kısmının kendisinden değil araçların kasko sigortacısından istenmesi gerektiğini savunuyordu. Yapılan incelemede, sadece teslim ve iade tutanaklarının değil, aynı zamanda bilirkişi raporlarının da farklı verilere göre hazırlandığı görülmüştü. Her bilirkişi, kendine göre bir şablon oluşturmuş, buna göre rapor hazırlamıştı. Dolayısıyla, bunları birlikte değerlendirerek, bir kanaate varabilmek mümkün değildi. Ayrıca, aynı marka ve aynı model araçtaki aynı hasar için, İstanbul daki bilirkişi başka, Ankara daki başka, Antalya daki başka, İzmir deki başka tutar takdir etmişti. Halk arasında söylendiği gibi, bazen işler Arap saçına döner. O zaman önce sağlıklı bir analiz yaparak, olayı doğru anlamak gerekir. Bu davada şu adımlar takip edilerek sonuca varılmıştı: 1- Başka dile çevirme: Bütün tutanak ve raporlardaki verileri içeren, tek bir mantığa göre işleyen ayrı bir şablon hazırlandı. Bu şablona bütün veriler girildi. (Şablon aşağıdaki excell tablodur, esas alınan tutanaklar ile bilirkişi raporları için de birer örnek verilmiştir). 2- Hasarların tespiti: Delillerdeki çelişkilere bakılarak hangi hasarların gerçek, hangilerinin gerçek dışı olduğu tespit edildi. 3- Hasar hesabı: Her bir parça için tek bir rakam belirlenerek, önceki bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderildi. 4- Sorumluluk: Meşrubat firmasının hangi hasarlardan sorumlu olduğu, hangi hasarlardan sorumlu olmadığı (mücbir sebep, olağan yıpranma, vb. nedenlerle) birbirinden ayrıldı. 5- Sigorta: Meşrubat firmasının sorumlu olduğu hasarlardan hangilerinin kasko sigortası kapsamına girdiği, dolayısıyla sigortacıdan istenmesi gerektiği, belirlendi.
ŞABLON PLAKA 34 VT 4009 KULLANIM SÜRE 22.04.2005 15.05.2009 KM 48 51862 BİLİRKİŞİ MAHKEME Ümraniye 1. Sulh Hukuk Mahkemesi 2008/241 E. RAPOR TAR. 04.08.2008 TESPİT TAR. 24.06.2008 TUTANAK TARİH 15.05.2008 TESPİT EDİLEN HASAR AÇIKLAMA SONUÇ Sol arka tampon köşesinde boya çatlağı Kasko kapsamında hasar RED Kaportada logo izi KABUL TAZMİN EDİLECEK HASAR İNDİRİM AÇIKLAMASI TUTAR İNDİRİM YEDEK PARÇA Sol arka çamurluk bandı Tutanakla uyumsuz hasar 48,71 TL 48,71 TL Jant kapağı Tutanakla uyumsuz hasar 23,56 TL 23,56 TL İŞÇİLİK Kaporta Kasko kapsamında hasar 420,00 TL 420,00 TL Boya Kasko kapsamında hasar 550,00 TL 550,00 TL Elektrik Tutanakla uyumsuz hasar 40,00 TL 40,00 TL Döşeme/kilit Tutanakla uyumsuz hasar 80,00 TL 80,00 TL Temizlik/pasta/cila Logo temizliği 200,00 TL 100,00 TL DEĞER DÜŞMESİ Sorumluluk dışı hasar 400,00 TL 400,00 TL ARA TOPLAM 1.762,27 TL 1.662,27 TL TOPLAM 100,00 TL