XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS HAREKETLİLİĞİ

Benzer belgeler
İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

İktisat Tarihi I

XVI. YÜZYIL SONLARINDA AHISKA SANCAĞI KVABLİAN NAHİYESİ NDE EKONOMİK YAŞAM

İktisat Tarihi II

TANZİMAT DÖNEMİ NDE AHIRLI KÖYÜNÜN NÜFUS VE EKONOMİK YAPISI POPULATION AND ECONOMIC STRUCTURE OF AHIRLI VILLAGE DURING TANZİMAT PERIODS

İktisat Tarihi I. 3-4 Kasım 2016

SELÇUKLULARDA TARIM Dr. Osman Orkan Özer

16. YÜZYILDA TARIMDA YATIRIM MALİYETİ SORUNU YA DA RESM-İ TAPU VE ÖKÜZ FİYATLARINA DAİR BAZI GÖZLEMLER 1. Yunus KOÇ

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü/Tarih Anabilim Dalı/Yeniçağ Tarihi Bilim Dalı

KAY 361 Türk İdare Tarihi. Ders 6: 20 Kasım 2006 Konu: Osmanlı Toprak Sistemi Okuma: Ortaylı, 1979, sf

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İktisat Tarihi I. 8/9 Aralık 2016

XV. YÜZYILDA KARAMAN TOPRAKLARINDA AHİLER VE AHİ VAKIFLARI*

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 6.Hafta OSMANLI İMPARATORLUĞU'NDA TARIM. Dr. Osman Orkan Özer

Sonuç. Beylikler dönemi, Anadolu'da Türk kültür ve medeniyetinin gelişmesi

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Toprak Yapısı Üretim ve Ticaret Flash Anlatım

Osmanlı İmparatorluğu nda İç Göç Aktörleri Olarak Çift-Bozanlar 1

ÜNİTE:1. Gelir Vergisi: Konu, Gelir Kavramı, Mükellefiyet, Ticari Kazançlar (Bilanço Esası) ÜNİTE:2

XV. Yüzyılın İkinci Yarısında Ilgın Vilayetinde

İktisat Tarihi I. 15/16 Aralık 2016

Hangi Yörük? 16. Yüzyıl Batı Trakya sında Yörüklüğün Halleri Üzerine Bazı Notlar *

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

ÇAPAKÇUR KANUNNÂMESİ HAKKINDA BİR DEĞERLENDİRME

BELÖREN KÖYÜ NDE ÇİFTÇİYİ TOPRAKLANDIRMA UYGULAMALARI VE KARŞILAŞILAN PROBLEMLER

5. ÜNİTE: EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT

(1983) Genel Nüfus Sayımı: Nüfusun Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri; , 05 Amasya. Ankara: Devlet İstatistik Enst. Yay..

DERS ÖĞRETİM PLANI. Dersin Kodu

ALUCRA DELLÜ KÖYÜ CAMİSİ VE KOYUN BABA HAZRETLERİ ZİYARETİ

Osmanlı da Toprak Düzeni

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

2- Anadolu Selçuklu Devleti nin kurulmasından önce Anadolu nun sosyo ekonomik yapısı hakkında bilgi veriniz.

GÖÇ OLGUSUNUN 16. YÜZYIL OSMANLI KIRSAL YAŞAMINA ETKİSİ ÜZERİNE BAZI TESPİTLER

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

KIRSAL YAPIDA TOPLUMSAL DEĞİŞİM

KAYACIK KÖYÜ HAKKINDA GENEL BİLGİLER. Kayacık Köyü nün isminin kaynağı hakkında iki rivayet bulunmaktadır. Bunlar şöyle açıklanabilir.

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

XVI. YÜZYILDA ÖZER TÜRKMENLERİ. THE ÖZER TURKMENS XVI. th OF CENTURY

XIX. Yüzyılın Ortalarında Çumra nın Sosyo- Ekonomik Görüntüsü (10353 Numaralı Temettuat Defterine Göre)

KUġU ĠLE ĠLGĠLĠ ĠLK VERGĠ DEFTERĠ 19. YÜZYILDA KUġU GEDÜS KAZASI KUġU KARYESĠ TEMETTUAT DEFTERĠ * Hidayet GÜRAKAN Eski, tarihi yerleşim birimi

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi

H.983/M.1575 TARİHLİ TAHRİR DEFTERLERİNE GÖRE BOZOK SANCAĞI

MEHMET ÖZ- YAYINLAR. Makaleler ve Yayınlanmış Bildiriler

XVI. YÜZYIL ANADOLUSU NDA ZİRAÎ YAPI VE KÖYLÜLERİN GEÇİM DURUMLARI HAKKINDA BİR DEĞERLENDİRME: AKŞEHİR ÖRNEĞİ ÖZET

BĠLECĠK ÜNĠVERSĠTESĠ AKADEMĠK ÖZGEÇMĠġ FORMU

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

Dr. Ömer ERGÜN Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi MEDENİ HUKUK TÜZEL KİŞİLERİNİN EHLİYET DURUMU

FRANCHISE KİMİN BULUŞU NASIL BAŞLADI? NASIL GELİŞTİ?

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR

16. YÜZYILDA PAZARCIK ( ) İbrahim SOLAK ÖZET. PAZARCIK IN 16 th CENTURY ÖZET. Keywords: Pazarcık, Dulkadirli, Nâhiye, Öşr, Resm

TIMAR (CEBE) YOKLAMA DEFTERLERİNE GÖRE 18. YÜZYIL BAŞLARINDA BOZOK LİVASINDA TIMAR VE ZEAMETLER

İktisat Tarihi II

COĞRAFİ YAPISI VE İKLİMİ:

OSMANLI TOPLUMU YÖNETENLER. b) Seyfiye c) İlmiye d) Kalemiye a) Saray halkı. Defterdar ilk dönemlerde Bursa. Nişancı ve Edirne sarayında.

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME

SULTANİYE (KARAPINAR) II. SELİM KÜLLİYESİ VAKFI NIN KURULUŞU, GÖREVLİLERİ VE GELİRLERİ

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 5, Sayı: 51, Ağustos 2017, s

KIRSAL YAPIDA SOSYAL TABAKALAŞMA LÜTFİ SUNAR

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

EBUTAHİR KAZASI NÜFUS VE TOPLUM YAPISI 1834 M (1250 H.) Salih AKYEL 1

Balkanlarda Arnavutlar ve Arnavut Milliyetçiliği

TARİH BOYUNCA ANADOLU

İktisat Tarihi II. IV. Hafta

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor.

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Mühendislik Fakültesi Dekanlığı

Tanzimat Döneminde Sinop a Tâbii Köylerdeki Ermenilerin Sosyal ve Ekonomik Yapıları

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ

Dr. GÜL ÜSTÜN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN HUKUKİ BOYUTU

TÜRKİYE DE TARIMIN YAPISI DEĞİŞİYOR. Prof.Dr. Seyfettin Gürsel 1 ve Ulaş Karakoç 2. Yönetici Özeti

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

T.C. FIRAT ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik

Dr. Mehmet DAĞLAR Sakarya Üniversitesi, Tarih, XVI. YÜZYIL SONLARINDA GEDİZ NAHİYESİNDE YERLEŞME VE NÜFUS.

İÇİNDEKİLER. Turizm Sektörü Açısından Rehberler ve Profesyonel Turist Rehberlerinin Hukuki Statüsü

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi Kaynaklar-Tetkikler... 2

TÜRK HUKUKUNDA ZİNA SEBEBİYLE BOŞANMA

XV. VE XVI. YÜZYILLARDA TİRE KAZASI NIN SOSYAL VE EKONOMİK YAPISI GÜLAY BELEN YÜKSEK LİSANS TARİH/YENİÇAĞ TARİHİ

İZMİR TİCARET ODASI AZERBAYCAN ÜLKE RAPORU

KOCAELİ TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR KAYNAK: DERDEST DEFTERLERİ

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Karamürsel, Marmara Bölgesinde İzmir Körfezi nin güneyinde Kocaeli iline bağlı bir ilçedir.

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

19.YÜZYILIN ORTALARINDA BARTIN KAZASINA BAĞLI MEKEÇLER KÖYÜNÜN EKONOMİK

Yrd.Doç.Dr. AYTEN CAN

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

1568 TARİHLİ MUFASSAL TAHRİR DEFTERİNE GÖRE VİZE KAZASI *

Dr. AYŞE YASEMİN AYDOĞMUŞ AİHS E EK 1 NO LU PROTOKOLE GÖRE YABANCILARIN TÜRKİYE DE TAŞINMAZ EDİNMESİ

ÜNİTE. MATEMATİK-1 Prof.Dr.Abdullah KOPUZLU İÇİNDEKİLER HEDEFLER LOGARİTMİK VE ÜSTEL FONKSİYONLARIN İKTİSADİ UYGULAMALARI

İktisat Tarihi I

TABLOLARIN LİSTESİ YAZI İÇİNDEKİ TABLOLARIN LİSTESİ ÖZEL AMAÇLI TABLOLARIN LİSTESİ GRAFİKLERİN LİSTESİ YAZI İÇİNDEKİ HARİTA VE KROKİLERİN LİSTESİ

Cenk Pa/o* "Dr. Muzaffer Sencer'in aziz hattrasma" Ekende yok, biçende yok Yernede ortak Osman!t. Halk deyişi. GiRiZGAH

XV. -XVI. Yüzyıllarda Keçiborlu Kazası

KONUYA GİRİŞ İnsanların toprağı işleyerek ekme ve dikme yoluyla ondan ürün elde etmesi faaliyetine tarım denir. BÖLGELERE GÖRE TOPRAKLARDAN YARARLANMA

Tarih Öğretmenliği Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Transkript:

XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS Alaattin AKÖZ * Osmanlı Devleti nde Toprağa Bağlılık Prensibi ve Çift-Hane Sistemi Osmanlı İmparatorluğu nun Bizans ve Selçuklu dönemlerinden devraldığı ve esas olarak eski İran ve geç Roma İmparatorluğu dönemine giden temel sistemin genel özelliklerini yukarıda izaha çalıştık. Bu rejimde çift öküzün (çift) ve aile emeğinin (hane) temel olduğu küçük köylü işletmeleri söz konusudur. Aile sahibi köylü, kendi küçük zirai işletmesinin organizasyonunu yapar, ona hâkimdir. Osmanlı kanunnamelerinde aile reisi olarak nitelendirilen hane sahibi, öncesinde de belirttiğimiz üzere ana unsurdur. Her şey bu birim hane üzerinden tespit ve hesap edilir 1. Çift- hane birimi başlıca üç unsuru birleştirmekteydi: emek kaynağı olarak hane halkı; koşum gücü olarak bir çift öküz, bu bir çift öküzle islenebilir boyutlarda bir birim meydana getiren ve tahıl üretimine hasredilmiş bulunan tarlalar. Bunların tümü bir üretim ünitesi ve dolayısıyla mali ünite sayılmaktaydı 2. Bir çift öküzü ve onun işleyebileceği kadar toprağı tapu rejimi kuralları dairesinde tasarrufu altında bulunduran köylü ailesi zirai rejimin ana ünitesi olarak çift-hane sisteminin temelini oluşturur. Bu ünite aynı zamanda imparatorluk bürokrasisi için aynı zamanda bir ana vergi ünitesidir. 3 Çift-hane birimi başlıca üç unsuru birleştirmekteydi. Emek kaynağı olarak hane halkı, koşum gücü olarak bir çift öküz ve bu bir çift öküzle işlenebilir boyutta bir birim meydana getiren ve tahıl üretimine tahsis edilmiş tarlalar. * Prof. Dr., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü. aakoz@selcuk.edu.tr 1 Emecen, 1999: 94. 2 İnalcık, 2004-I: 190. 3 İnalcık, 1993b: 6-7.

1470 XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS Köylü reayanın sosyal-mali statüsünü belirleyen çift-hane sistemi ilk fütuhat dönemlerinde Batı-Anadolu ve Trakya da Müslüman ve Hıristiyanlara ortak uygulanmıştır 4. Çift-hane, bütün sistemin temel ünitesi olduğundan, kanunnamelerde ve tahrir defterlerinde sırada daima ilk olarak çift resminden söz edilir. Çift-hane, defterlerde haneyi temsil eden vergi mükellefi aile reisi adına bir c harfi ile tespit olunur ve bu çifthane ünitesini ifade eder 5. Osmanlı timar rejiminde köylünün toprağa bağlılığı, feodal düzendeki serflerin toprağa bağlılıklarını hatırlatsa da Osmanlı köylüsünü batı feodalizmindeki serflerle kıyaslamak mümkün değildir 6. Serflerin özgürlüğü; yüksek bir ücret ödemesi, hür bir kadınla evlenmesi, kilisenin hizmetine girmesi ve krallığa ait topraklarda veya bir şehirde bir yıl bir gün kalabilmesi ile mümkündür. Yakalanması durumunda ise senyör tarafından toprağına geri getirildiği gibi ağır cezalara da çarptırılabilirdi 7. Elinde bir çift yeri olan reaya her sene Bursa müddü ile dört müd ekin ekmek zorundaydı. Ekmediği her yıl için sipahisine bedel-i öşür olarak 50 akçe öderdi. İki müd ekmiş olsa bedel miktarı 25 akçeye düşerdi 8. Bu rakama çift resmi dâhil değildir. Çiftine dört müd ekin eken reaya ise serbesttir istediği işle meşgul olabilirdi. Elinde çift miktarı toprağı olmayan ya da toprağını kiralama usulü başkasına ektiren reaya ise bedel-i öşürden muaf olup sadece çift resmini öderdi. Çiftliğini terk eden reaya ise sipahisine ödemek zorunda olduğu aşar vergisi ve diğer vergilerinin tazmini manasında çiftbozan resmi ödemek zorundaydı 9. Bundan başka Çiftini terk eden reaya eğer başka bir sipahinin toprağında çalışıyor ya da başka işlerle uğraşıyorsa onun yerini tespit eden sipahinin köylüyü terk ettiği toprağına geri döndürme hakkı vardı. Fakat bunun için köylünün toprağı terkinden itibaren 10 yıldan fazla zaman geçmemiş olması lazımdı. 10 yıldan fazla 4 Aköz, 2014: 215. 5 İnalcık, 1993b: 8. 6 Barkan, 1980: 881. 7 Halil Cin- Gül Akyılmaz, 1995: 50-57, 116. 8 Çiftlik hususunda a lâ ve evsat ve ednâ mu teber olub bütün çiftlik a lâ yerden altmış dönüm ve evsat yerden seksen ve doksan dönüm ve ednâ yerden yüz ve yüzyirmi dönüm demişlerdir. Amma beyn-en-nâs meşhûr ve ma rûf olan çiftlik oldur ki bir çiftlik nadasına ve ekinine vefâ ide ehâli-i kurâdan ekinciler dahi ana bir çiftlik dirler. Mikdarda Bursa müddile oniki müdlük yerdir. Konya müddile sekiz müdlük olur; bilfi il ma mûl olan kile ile altı müdlük yer olur.(1529 Tarihli Kanûn-nâme-i Vilâyet-i Karaman) Bkz. BA. TD. 387, s. 4-5 9 Barkan, 1979: 307.

XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS zaman geçen köylülerden sipahi sadece çiftbozan resmi talep edebilir ya da köylünün işlediği yeni topraktan kendisi için ikinci bir öşür isteyebilirdi. Bu resmin miktarı zamanla değişmiş Fatih kanunnamesinde 50 akçe iken XVI. yüzyıl sonunda bazı yerlerde 300 akçe olmuştur. Bu durum bize XVI. yüzyıldan sonra Osmanlı devletindeki reaya aleyhine olan gelişmelerin boyutları ve onların karıştığı isyanların sebepleri hakkında bir fikir verebilir. Çiftbozan resminin bir özelliği seyyid, sipahi-zade, berat sahibi ve asker sınıflarından istenmemesiydi. Onlar ziraatla meşgul oldukları zaman toprağın öşür ve resmini veririler fakat istedikleri zaman çiftliklerini bozup ziraatla uğraşmaktan vazgeçebilirlerdi. Aynı şekilde hastalıktan, yaşlılıktan ve diğer zorlayıcı sebeplerden dolayı toprağını ekemeyenler de çiftbozan vergisinden muaf olur, sipahileri üç yıl ekilmeyen bu tür topraklara el koyup tapu ile başkalarına verebilirdi 10. Kanunnamelere göre reaya ve ülke sultanındır. Bu sebeple sultanın izni olmadan hiç kimsenin toprak ve köylü üzerinde bir hakkı ya da gücü yoktu. Bu ilke sultanın imparatorluktaki mutlak hâkimiyetini güvenceye alıyor ve her türlü yerel beyliği ve sömürüyü ortadan kaldırıyordu. Bu ilke çerçevesinde Sultan timar sistemini kuran ve her türlü düzenleme yetkisine sahip olan olduğu gibi vakıf mülklerini ve özel çiftlikleri denetleyebiliyor, hatta Fatih gibi vakıfları feshedebiliyordu. Diğer taraftan kanuna göre satılamaz olan reaya çiftlikleri XVI. yüzyıl sonlarından itibaren el değiştirmeye başlamıştı. Reaya çiftliğinin satılamaz, hediye edilemez, emanet bırakılamaz, rehin alınamaz ve ödünç verilemez hükmü ilk olarak söz konusu çiftin bağlı olduğu timarlı sipahinin bilgisi ve izni dâhilinde olduğu sürece yani sahib-i arz tarafından yapıldığı sürece meşru olmaya başladı. Böylece köylülerin klasik toprak rejimi çerçevesi içinde mülksüzleşmesi başladı. Köylünün mülksüzleşmesinin timar sisteminin bozulmasıyla başladığını düşünmek doğru değildir. Köylünün toprağını kaybetmesi iki şekilde olmaktaydı. İlki ismi mülksüzleşme, yani toprağı işleyen kişinin yerinde kalmasına karşılık toprağın tasarruf hakkını kaybetmiş olmasıydı. Kendi toprağını işlemeye devam eden kişiye çok daha ağır koşullar dayatılmaktaydı. Diğeri ise cismi 1471 10 1529 Tarihli Kanûn-nâme-i Vilâyet-i Karaman da : Ve reayanın üzerine kaydolunan çiftliklerinde kabil-i ziraat olub hasıl viren yerlerin sürmeyüb boz (yoz) koyub varub ahar yerinde ekerler ise sahib-i arz öşrün ve salarlığın aldıktan sonra sahib-i raiyyet dahi bir öşür ala Ve üç yıl mütevaliyen boz kalub sürülmeyen çiftlikleri raiyete sürmek teklif itdikten sonra müsahale idüb sürmezse kadı ma rifetile ahara virüb öşrün ve rüsumun ala denilmektedir. Bkz. BA. TD. 387, s. 4-5.

1472 XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS mülksüzleşme, yani köylünün baskılara dayanamayıp toprağını bırakıp kaçması şeklindeydi 11. Yukarıdan itibaren anlatılagelen köylünün toprağa bağlılığı daha çok XV-XVI. yüzyıllardaki toprak-nüfus arasındaki denge ile yakından ilgili olsa gerek. Zira XVI. yüzyılın ikinci yarısından sonra nüfusta % 60 oranında bir artış gerçekleşmiş, buna mukabil ekilebilir tarım alanları genişlemediği gibi daralma eğilimi göstermiş, hatta var olan ziraat işletmeleri küçük parçalara bölünmüştür. Küçülen tarım topraklarının yanında tapu bedelleri ve öküz fiyatlarının da artması 12 köylüleri oldukça zora sokmuştur. Bu durum köylerden kentlere doğru bir göç hareketinin doğmasına da neden olmuştur. Bozkır Nahiyesinde Toprağa Bağlılık İlkesi ve Geçimlik Nüfus Hareketleri Bozkır Nahiyesi coğrafi yapısı gözönüne alındığında kanunnamede tanımlandığı gibi bir çiftlikten söz etmek mümkün olmayacaktır. Zira bölgenin dağlık olması ekilebilir alanların son derece sınırlı olması sonucunu doğurmuştur. Bu çalışmada verimlilik hesaba katılmaksızın Bozkır bölgesinde bir çiftlik yer belirtilen sebepten dolayı en fazla 60 dönümlük bir alan olarak kabul edilmiş ve değerlendirmeler bu ölçek üzerinden yapılmıştır. Sadece Bozkır Nahiyesinde değil XVI. Yüzyılın ikinci yarısında bütün Osmanlı ülkesinde karşılaşılan en önemli problemlerden birisi de geçim şartlarına bağlı göç hareketleri idi. Yukarıda izah edildiği üzere Osmanlı kanunlarına göre her ne kadar halkın bir yerden bir yere göç etmesi izne tabi olsa da ne köylüler ne de şehirliler bu kanunlara çok uymuş görünmüyor. Bulunduğu yerde geçimini sağlayamayan insanlar, yeni geçim imkanları bulmak ümidiyle başka yerlere göç ettiler. Bu hareketliliğin temelinde azalan ekim alanları üzerinde oluşan nüfus baskısı en önemli etkendi. Çünkü gittikçe daralan ekilebilir alanlar o bölgede yaşayan insanları beslemeye yetmemekteydi. Geçimlik nüfus hareketlerini dört ayrı biçimde ele almak gerekir 13 : 1. Sadece köyünden veya şehrinden bir başka köy veya şehre gitmek yerine sancak sınırları dışında kalan daha büyük şehirlere göç etmektir. 11 Veınsteın, 2009: 40-43. 12 Yunus Koç, 16. Yüzyılda Tarımda Yatırım Maliyeti Sorunu Ya Da Resm-i Tapu ve Öküz Fiyatlarına Dair Bazı Gözlemler, Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S.17, Ankara 2012, s.139-148. 13 Erdoğru, 2004, s. VII

XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS Bu kapsamdan olmak üzere Bozkır Nahiyesine bağlı Bozdam köyünden Yusuf veled-i Ahmed in İçel e, Hacı Halil köyünden Mehmed veled-i Yusuf un ise Aydın a gittiği 1584 tahriri esnasında tespit edilmiştir. Bu göçün sadece hane reisinin gitmesi şeklinde mi yoksa bütün ailenin göç etmesi şeklinde mi gerçekleştiğine dair kayıt yoktur. Ama bu uzak mesafeli göçlerin daha çok hane reisi erkeğin para kazanmak maksadıyla göçü olduğu kanaatindeyim. 2. Köylerden aynı sancak içerisinde yer alan yakın şehirlere göç. Gerek toprak yetersizliği, gerekse köylü üzerinde artan baskılar bir kısım köylülerin şehirlere göç etmesine sebebiyet vermiştir. Eldoğan köyünden Halil veled-i Musa köyünden ayrılarak, Seydişehir e yerleşmiştir. Bu ikinci tür göçte bütün ailenin birlikte göçtüğü kanaatindeyim. 3. Köyler arasında gerçekleşen göçler. Bu çalışmanın konusunu ve içeriğini de ağırlıklı olarak bu göç türü oluşturmaktadır. Zira en yaygın görülen göç türü budur. Yukarıda anlatıldığı üzere köylünün toprağının yetersiz olması, ya da topraksızlaşması onu arayışa yöneltmekte ve ailesinin geçimini temin edebilmek için üretim yapabileceği başka köylere göç etmesine sebep oluyordu. 14 Merye köyünde Gündüğün köyünden gelen çiftçiler; Ali Çerçi köyünde, Kafir Çiftliği ve Öz köyünden gelen çiftçiler; Eldoğan köyünde Ahırlı köyünden gelen çiftçiler; Değirmenderesi köyünde, Çat köyünden gelen çiftçiler; Paşa Çiftliği köyünde, Öz ve Balıklağu köylerinden gelen çiftçiler; Morsun köyünde, Akçapınar köyünden gelen çiftçiler «zemin» adı verilen değişik büyüklükteki tarlalarda ziraat yapmaktaydılar. Bazı mezraalar ise iki üç köy ahalisi tarafından ekilmekteydi. Örneğin, Gögüsün mezraasında Fart ve Morsun halkı ziraat yapmaktaydı. Başkasının toprağında ziraat yapan bu köylülerin durumu kanun-namede şu şekilde belirlenmiştir: Ve hariç reâyâdan bir kimesne sipâhinin timarında yer dutsa rüsûmın ve öşrün ve sâlârlığın timar sahibine virir; eğer yeri az olsa iki dönüme bir akçe virir ve ol raiyet eğer defterde ahar sipâhiye çift yazılıp raiyet ise sipâhisine hemen resm- 1473 14 Erdoğru, 2004, s. VII-XI

1474 XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS i çift vire; kadimden öşür ve sâlâri yer sahibine ve resm-i çift raiyet sahibine kaydolunmışdır. 15 1584 yılı verilerine göre Bozkır da köyler arası nüfus hareketliliği bir hayli yaygın bir uygulama olarak görülüyor. Arvana köyündeki bir kısım araziyi Yağluöyük köylüleri, Kiçisandı köyündeki arazileri Kayacık, Ovacık ve Yağluöyük köylüleri ekip biçmekteydiler. Bozkır a bağlı Kadıbeleni köyünde Beğri, Karaardıç, Akçapınar gibi değişik köylerden köylüler ziraatle uğraşmaktaydı. Yakın çevrede yer alan köylerden gelen çiftçilerin geldikleri köyde ziraat yapmaları rahatlıkla anlaşılabilir olmasına karşılık uzak yerlerden çiftçilerin başka köylere gitmesi oldukça dikkat çekicidir. Mesela Beğri, Akşehir ve Ilgın sınırındaki uzak dağ köylerindendir. 4. Bozkır Nahiyesine dışardan yapılan göçler. Bozkır köylerine veya yaylarına göç edenler çoğunlukla konar göçer cemaatlere bağlı kimselerdi 16. XVI. Yüzyılda Bozkır Nahiyesinde Nüfus-Toprak İlişkisi 1500 Yılı 1580 Yılı Nefer Hane Çift Nim Çiftlik Nefer Hane Çift Nim Zemin Çift Çift 1149 918 64 628 27 3054 1901 64 875 161 64x2=128 64x2= 128 Toplam nim çift 756* 1003 Toplam 22680 33090 Dönüm Nefer başına 19,73 10,83 dönüm Hane Başına Dönüm 24,70 17,40 15 1529 Tarihli Kanûn-nâme-i Vilâyet-i Karaman BA. TD. 387, s. 4-5. 16 Resm-i güzle der karye-i Ahurlu yaylakda Alaiyye halkı bu karyenin sınırına evler edüb güzlerler anun mukabelesinde hanedan haneye ikişer 200 akça güzle verürler Bac-ı hazar-ı karye-i mezkure maa resm-i otlak-ı yaylakha-i Yakınağaç ve Hisar ve Ot ve Musa ve Su-arası ve Sülek maa ihtjşab-ı,yaylakha-i mezkure liva-i Alaiyye den Bürcek ve reaya ve nahiye-i Bozkır kurasının ekser reayası ol yaylaklara çıkarlar ve resm-i yaylak ve otlak içün haneden haneye ikişer akça alurlar. Bkz. KKA. 137, v. 176a.

XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS 1475 1500-1580 Yılları Arasında Nüfus Ve Ekilebilir Arazi Değişimi 3500 3000 2500 2000 1500 1000 500 0 Nefer Hane Çift N. Çift 1500 1149 918 64 628 1584 3054 1901 67 875 Tablo ve bağlı grafik incelendiğinde açıkça görüleceği üzere XVI. Yüzyılın başından sonuna doğru nüfusta %165 (nefere göre) oranında çok ciddi artış olurken, ekilebilir topraklarda bu artış sadece %46 civarında gerçekleşmiştir. Fakat nim çift sayısındaki bu artış reel bir artışı ifade etmemektedir. Ekilebilir topraklar dönüm bazında ele alındığında ciddi bir azalma olduğu görülür. 1500 yılında toplam ekilebilir arazi 22680 dönümdür ve nefer başına yaklaşık 20 dönüm (19,73) düşmektedir. 1580 yılında ise ekilebilir arazinin dönüm karşılığı 33090 dönümdür. Bu dönemde nefer başına düşen dönüm miktarı yaklaşık 11 dönümdür (10,83). Bunun anlamı nefer başına düşen ekilebilir arazide, dönüm bazında % 55 oranında bir azalma olduğudur. Aynı dönemde tarım toprakları Konya kazasının Hatunsaray nahiyesinde 50.000 dönümden 49.300 dönüme, Sudiremi nahiyesinde ise 15.240 dönümden 12.360 dönüme gerilemiştir 17. Nahiyenin çiftlik sayısı neredeyse yüzyıl boyunca aynı kalmış, nim çift miktarında sınırlı bir artış olmuştur. Sonuç olarak Osmanlı timar sisteminin gereği olarak köylünün toprağa bağlılığına rağmen, kolaylıkla yer değiştirebildiği ve toprağını bırakıp çift-bozan olabildiği, şikâyet 17 Yörük, 2012: 337; Yörük, 2014:315.

1476 XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS olmadığı takdirde de gittiği yerin sakini olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca yukarıda da izah edildiği üzere nüfus baskısı altında olan köylünün mülksüzleşmesi yani yaşadığı köydeki ekim alanlarının yetersizliği köylüyü yeni arayışlara yöneltmiştir. Geçimini temin edebilmek derdine düşen köylü bilhassa XVI. Yüzyılın sonlarına doğru başka köylere çiftçi olarak gitmiş veya daha büyük şehirlere giderek farklı alanlarda yaşamını sürdürmeye çalışmıştır.

XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS 1477 KAYNAKÇA BA. TD. 387 KKA. TD. 137 Aköz, Alaattin, (2014), Sürü Peşinde Saban İzinde Osmanlı Devleti'nde Konargöçerler ve Köylüler, Palet Yayınları, Konya 2014. Barkan, Ömer Lütfi, (1979), Tımar, İA. XII/1. Eskişehir, s.286-333., (1980), Feodal Düzen ve Osmanlı Timarı, Türkiye de Toprak Meselesi, İstanbul. Cin, Halil - Gül Akyılmaz (1995), Tarihte Toplum ve Yönetim Tarzı Olarak Feodalite ve Osmanlı Düzeni, Selçuk Üniversitesi Yayınları, Konya. Emecen, Feridun M., (1999), Osmanlılarda Yerleşik Hayat, Şehirliler ve Köylüler, Osmanlı, (Editör: Güler Eren), Cilt IV, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara, s. 91-97. İnalcık, 2004-I: 190. Erdoğru, Mehmet Akif, (2004), Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir, Seydişehir, Bozkır), Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları: 123, İzmir. İnalcık, Halil, (1993b), " Köy, Köylü ve İmparatorluk ", Osmanlı İmparatorluğu Toplum ve Ekonomi, Eren Yayınları, İstanbul, s.1-14. Koç, Yunus, (2012), 16. Yüzyılda Tarımda Yatırım Maliyeti Sorunu Ya Da Resm-i Tapu ve Öküz Fiyatlarına Dair Bazı Gözlemler, Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S.17, Ankara, s.139-148. Veınsteın, Gılles, (2009), Çiftlik Tartışması Üzerine, Osmanlıda Toprak Mülkiyeti ve Ticari Tarım, (Editörler: Çağlar Keyder, Faruk Tabak), Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, Yörük, Doğan (2012), 16. Yüzyılda Hatunsaray Nahiyesinin İktisadi Yapısı, I. Uluslararası [Lystra] ve Çevresi, Tarih, Kültür ve Turizm Sempozyumu [Bildiriler] [2-4 Ekim 2011], Edt: Hasan Bahar, Konya, s.335-346., (2014), The Economic Structure of the Sudiremi Subdistrict in the XVI. Century. New Trends in Ottoman Studies Papers Presented at the 20. CIEPO Symposium Rethymno, 27 June 1 July 2012, Edt. Marinos Sarıyannis, Retyhmno, 309-327.

1478 XVI. YÜZYIL SONLARINDA BOZKIR NAHİYESİNDE, GEÇİMLİK FAALİYETLERE BAĞLI NÜFUS