KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE İÇİN KADIN KONUKEVLERİ PROJESİ 7 MAYIS 2014-ANKARA Saygıdeğer Misafirler, Değerli Basın Mensupları Aile içi Şiddetle Mücadele İçin Kadın Konukevleri Projesi nin açılış toplantısına hoş geldiniz. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Saygıdeğer Misafirler, Ulusal ve uluslararası tüm gelişmelere rağmen, kadına yönelik şiddet dünyada 21 inci yüzyıla taşınan en önemli sorunlardan biridir. 1
Kadına yönelik şiddet, bir insan hakkı ihlalidir. Bu problem, sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan insani gelişme önünde de büyük bir engeldir. Ayrıca şiddetin kuşaktan kuşağa aktarılması toplumda bir şiddet eğilimi oluşmasını beraberinde getirmektedir. Bakanlığımız; kadına yönelik şiddetin kabul edilemez olduğuna dair inançla çalışmalarını kararlılıkla sürdürmektedir. Çalışmalar çok geniş bir yelpazede, tüm tarafların kapsamlı işbirliği ve ortak duruşuyla sürdürülmektedir. 2
Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında; Mevzuatı düzenleme, Eğitim ve farkındalığı artırma, Kurumlar arası işbirliği ve koordinasyonu artırma, Şiddet mağduru kadınların korunması ve desteklenmesine yönelik kurumsal mekanizmaları güçlendirme başlıkları altında çalışmalarımız devam etmektedir. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin başarıya ulaşması ancak disiplinler arası bir yaklaşımla ve çok taraflılık anlayışıyla mümkündür. 3
Bu mücadelenin başarıya ulaşması, önleme çalışmaları, koruyucu hizmetler, caydırıcı düzenlemeler ile kapsamlı politikalar çerçevesinde mümkün olacaktır. Kolluk, adalet, sağlık, sosyal hizmet gibi birçok alanın; kamu kurumları, sivil toplum, medya ve özel sektör gibi birçok tarafın, bütüncül yaklaşım içerisinde uzun soluklu ve kararlı mücadelesine ihtiyaç vardır. Bakanlık olarak çok yönlü çalışmalarımız, ilgili tüm taraflarla işbirliği içinde özen ve kararlılıkla sürdürülmeye devam etmektedir. Saygıdeğer Misafirler, Değerli Basın Mensupları, Son on bir yılda yapılan düzenlemelerle, başta Anayasa olmak üzere yasalarımızda kadın-erkek eşitliği ilkesi daha da güçlendirilmiştir. 4
Medeni Kanun, İş Kanunu ve Türk Ceza Kanunu gibi temel kanunlarda yapılan eşitlikçi reformlarla, Türkiye de tüm mevzuat, kadın erkek eşitliği ilkesini gözeten ve kadına yönelik şiddete sıfır tolerans tanıyan bir yapıya kavuşturulmuştur. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun 20 Mart 2012 tarih ve 28239 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Kanun, İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ne de paralel düzenlemeler içermektedir. 5
Kanun kapsamında hazırlanan, kadın konukevlerinin yeniden yapılandırılmasına ilişkin Kadın Konukevleri Açılması ve İşletilmesi Hakkında Yönetmelik, ilgili tüm tarafların katkı ve katılımlarıyla hazırlanmış, 5 Ocak 2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Değerli Katılımcılar, Temmuz 2006 da ise Çocuk ve Kadına Yönelik Şiddet Hareketleri ile Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi için Alınacak Tedbirler konulu 2006/17 sayılı Başbakanlık Genelgesi yayımlanmıştır. Söz konusu Genelge, ciddi bir toplumsal sorun olan şiddetle mücadelenin, kadınların ve ülkenin refahı ve esenliği açısından önemini vurgulamaktadır. 6
Ayrıca Genelge ile birlikte kadın erkek eşitliğinin ve kadına yönelik şiddetle mücadelenin Devlet politikası olarak kabulünün de bir göstergesidir. Genelge ile kadına yönelik şiddet ve töre/namus cinayetleri konusunda alınacak önlemlere ilişkin öneriler ve bu önerilerin hayata geçirilmesinden sorumlu kurum ve kuruluşlar belirlenmiştir. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü ise bu konuda koordinatör kurum olarak belirlenmiştir. Bu kapsamda Genel Müdürlük, Genelge de belirlenen sorumlu kuruluşlar ve işbirliği kuruluşlarının Genelge kapsamında gerçekleştirdikleri faaliyetlere ilişkin bilgileri üçer aylık periyotlar halinde derleyerek Başbakanlığa sunmaktadır. 7
Yine Genelge çerçevesinde Genel Müdürlüğün koordinasyonunda ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla Kadına Yönelik Şiddeti İzleme Komitesi oluşturulmuştur. 2006 yılındaki Başbakanlık Genelgesi nin ilgili tedbirleri gereğince, KSGM nin koordinasyonunda, ilgili tüm tarafların işbirliği ile hazırlanan Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı 2007-2010 döneminde yürütülmüştür. 2007-2010 dönemini kapsayan Ulusal Eylem Planı nın uygulama süresinin dolması nedeniyle, "Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı 2012-2015, Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, izleme ve değerlendirilmesi gerçekleştirilmektedir. 8
Eylem Planı ilgili kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve üniversitelerin kadın araştırmaları merkezlerinin katkı ve katılımları ile KSGM koordinasyonunda güncellenmiştir. Değerli Katılımcılar; Kadına yönelik şiddetle mücadelede ilerleme sağlanabilmesinde yasal düzenlemeler ve kurumsal mekanizmalar kadar konuya ilişkin bilinç ve duyarlılığın artırılması, toplumsal farkındalık sağlanması büyük önem arz etmektedir. 9
Bu amaçla Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü ile ilgili Bakanlıklar arasında Eğitim Protokolleri imzalanmıştır. Şiddete maruz kalan kadınlara hizmet sunan kamu kurum/kuruluşlarında çalışan personele yönelik eğitim çalışmaları düzenlenmektedir. Bu eğitimler kapsamında; 71.000 polis, 65.000 sağlık personeli, 336 aile mahkemesi hakimi ve savcı, 21.000 diyanet görevlisi, 2.500 jandarma personeli, 10
531 yerel medya çalışanı ve iletişim fakültesi öğrencisi ile 2.700 kamu çalışanına ulaşılmıştır. Değerli Katılımcılar, Ülkemizde şiddet mağduru kadınların korunması ve desteklenmesine yönelik mekanizmaların başında kadın sığınmaevleri-konukevleri gelmektedir. Sığınmaevleri ya da diğer adıyla konukevleri, şiddete uğrayan veya risk altındaki kadınların varsa beraberlerindeki çocukları ile birlikte, geçici süre ile barınma ihtiyacını karşılanması amacıyla kurulmaktadır. Ülkemizde bu hizmeti başta KSGM olmak üzere, sivil toplum kuruluşları, belediyeler, kaymakamlıklar ve valilikler yürütmektedir. 11
Halihazırda; KSGM ye bağlı 2.520 kapasiteli 92, Yerel yönetimlere bağlı 809 kapasiteli 34, Sivil toplum kuruluşuna bağlı 36 kapasiteli 3 tane olmak üzere Toplam 3.365 kapasiteli 129 konukevi hizmet vermektedir. Yine 6284 sayılı Kanun ile kurulması öngörülmüş Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri de şiddetle mücadelede önemli mekanizmalardır. Bu merkezler; şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin bir biçimde uygulanmasına yönelik olarak mekânlardır. 12
Şiddete uğramış ya da şiddete uğrama riski bulunan kadınların başvurabileceği, danışmanlık, rehberlik ve yönlendirme hizmetleriyle, ihtiyaç duydukları konularda güçlendirici ve destekleyici hizmetleri veren ve izleme çalışmalarını yedi gün yirmi dört saat esası ile yürüten merkezlerdir. Halihazırda 14 ilde de Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi hizmete açılmıştır. Sığınmaevleri/konukevlerinin ve KOZA: Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri dışında 25 ilk kabul merkezi bulunmaktadır. Şiddete uğrayan ya da uğrama riski taşıyan ve desteğe gereksinimi olan kadınlara yönelik danışma hizmetleri de kadına yönelik şiddetle mücadelede kadını destekleyici diğer bir önemli mekanizmadır. 13
Bu kapsamda; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesindeki, ALO 183 Aile Kadın, Çocuk, Özürlü Sosyal Hizmet Danışma Hattı Sosyal Hizmet Merkezleri, Belediyelerin Kadın Danışma Merkezleri, Sivil Toplum Kuruluşlarının Kadın Danışma Merkezleri, Baroya Bağlı Kadın Danışma Merkezleri ve Adli Yardım Kurulları, Başbakanlık Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresine bağlı Çok Amaçlı Toplum Merkezleri (ÇATOM) hizmet vermektedir. 14
Hastanelerin acil servislerinde oluşturulan Psikososyal Destek ve Krize Müdahale Birimleri nde ise aile içi şiddet konusunda da psikososyal destek hizmetleri sağlanmaktadır. Değerli Katılımcılar, Bugün açılış toplantısını gerçekleştirdiğimiz 2014 yılı itibariyle Bakanlığımızca uygulanacak 2009 IPA-I Aile İçi Şiddetle Mücadele İçin Kadın Konukevleri projesi teknik yardım ve hibe olmak üzere 2 bileşenden oluşmaktadır. Projenin toplam bütçesi 10 milyon 150 bin eurodur. Teknik destek bileşeni açısından, Türkiye de uygulanan en büyük bütçeli projedir. 15
Projenin bir diğer özelliği de kadına karşı şiddetle mücadeleye destek amacıyla Avrupa Birliği tarafından finanse edilen en büyük proje olmasıdır. Proje kapsamında yürütülmesi hedeflenen eğitimler ve özellikle eğitici eğitimleri aracılığıyla uzun vadede çok sayıda hizmet sağlayıcıya ulaşmak mümkün olacaktır. Bakanlığımızın şiddet alanında daha önce yaptığı eğitici eğitimleri çerçevesinde elde edilen deneyimler sonucunda projenin teknik yardım bileşeni kapsamında verilecek eğitici eğitimleri ile yaklaşık 35.000 Sağlık personeline ve 140.000 Emniyet personeline ulaşılması öngörülmektedir. 16
Öte yandan, proje kapsamında şiddet mağduru ve failine yönelik çalışmalarda bulunan hizmet birimlerimizde (İlk kabul Birimi, Konukevleri ve ŞÖNİM ler) görev yapan personelin daha etkin ve bilinçli bir şekilde hizmet sunmaları sağlanacak ve sunulan hizmetlerin kalitesi artacaktır. Projenin hibe bileşeni kapsamında destek sağlanan ve kadına yönelik şiddet konusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının idari ve teknik kapasiteleri artırılacak ve bu kuruluşların kamu kurumları ile işbirliği içerisinde hizmet sunmaları sağlanmış olacaktır. Bakanlığımızca yürütülen Aile içi Şiddetle Mücadelede Projesi özünde aile içi şiddet konusunda faaliyette bulunan bütün ilgili tarafların kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesine yönelik bir kapasite geliştirme, eğitim ve işbirliği projesidir. 17
Bu itibarla, bu alanda faaliyet yürüten kamu kurumları arasında; İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Yerel yönetimler, Valilikler ve Alanla ilgili hizmet sunanlar konukevi personeli, Güvenlik güçleri, Sağlık personeli, Adliye çalışanları, STK temsilcileri arasında birlikte iş yapma kültürü gelişecek ve işbirlikleri artacaktır. 18
Böylece şiddete maruz kalan ve/veya kalma tehdidi altında bulunan kadınlar daha kaliteli hizmet alma imkânına kavuşmuş olacaklardır. Projenin bugüne ulaşmasında emeği geçen bütün kurumlara başta İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü ne, ihale sürecinde çalışmalara aktif destek sağlayan Merkezi Finans ve İhale Birimine ve projeye eş finansman sağlayan Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonuna ve proje kapsamında yürütülecek faaliyetlere katılım sağlayacak Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı Emniyet Teşkilatına şimdiden teşekkür ediyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. 19