2014 ün Getiri Şampiyonu Borsa



Benzer belgeler
Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 27 Temmuz 2015, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

Ekonomi Bülteni. 13 Nisan 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 6 Şubat 2017, Sayı: 6. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 08 Haziran 2015, Sayı: 14. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Ağustos 2016, Sayı: 33. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014

Ekonomi Bülteni. 03 Ağustos 2015, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı


7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 26 Eylül 2016, Sayı: 37. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 8 Mayıs 2017, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 01 Aralık 2014, Sayı: 48. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekim. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 21 Kasım 2016, Sayı: 45. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 2015

Ekonomi Bülteni. 7 Ağustos 2017, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 28 Aralık 2015, Sayı: 41. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Bugün, ABD de açıklanacak olan Tarım Dışı İstihdam Verisi Yakından Takip Edilecek. 10 Mart 2017

Reel Sektör Risk Yönetimi

HAFTALIK EKONOMİ RAPORU

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Yerel Fed Başkanlarının Açıklamaları ve ABD TÜFE Verisi Fiyatlamalar Açısında Önemli Olabilir

Ekonomi Bülteni. 3 Temmuz 2017, Sayı: 27. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 5 Haziran 2017, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

Fon Bülteni Ekim Önce Sen

FON BÜLTENİ Ağustos 2012 Sayı 1

Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

02 Mart Fed in Mart Ayı Faiz Artırım İhtimalleri Yüzde 84 Seviyesine Yükseldi. 02 Mart 2017

%7.26 Aralık

Ekonomik Takvim

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Aralık 2013

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Ekonomi Bülteni. 7 Kasım 2016, Sayı: 43. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

1- Ekonominin Genel durumu

Ekonomi Bülteni. 15 Mayıs 2017, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Haftalık Piyasa Beklentileri. 27 Ekim 2014

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

Abdi İpekçi Caddesi No : 57, Reasürans Han, E Blok 7.Kat Harbiye İstanbul Tel : +90 (212)

Güne Başlarken. 21 Ocak 2019 Pazartesi

Haftalık Piyasa Beklentileri. 10 Kasım 2014

FED FAİZ KARARINDA SÜRPRİZ YAPABİLİR Mİ?...

Günlük Bülten. Günlük Bülten. Gedik Forex Günlük Bülten. Piyasa Gündemi. 31 Temmuz 2015 Cuma

Ekonomi Bülteni. 06 Temmuz 2015, Sayı: 18. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

FAİZLER ARTTI. ŞİMDİ NE OLACAK?

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI ALTERNATİF HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

DAX Haftalık Temel/Teknik Görünüm

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

Teknik Bülten. 03 Kasım 2016 Perşembe

Ekonomi Bülteni. 12 Ocak 2015, Sayı: 02. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

Ekonomi Bülteni. 24 Ağustos 2015, Sayı: 24. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

GÜNLÜK FOREX BÜLTENİ - 11 Ağustos 2014

Küresel Piyasalarda Dolar Aleyhine Hareketler Devam Ediyor. 1 Şubat 2017

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Bugün, Yurtiçi Piyasalar Enflasyonla Topyekün Mücadele Programına Odaklandı

Ekonomi Bülteni. 8 Ağustos 2016, Sayı: 31. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara

HAFTALIK BÜLTEN 31 AĞUSTOS EYLÜL 2015

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Ağustos 2013

KATILIM EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTERNATİF KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

HAFTALIK BÜLTEN 02 MAYIS 06 MAYIS 2016

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

Haftalık Ekonomi ve Dış Ticaret Görünümü

Ekonomi Bülteni. 11 Mayıs 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

HAFTALIK BÜLTEN 7 EYLÜL EYLÜL 2015

15 Mayıs Dolar Kazançlarını Geri Veriyor

Ekonomi Bülteni. 2 Ocak 2017, Sayı: 1. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

IŞIKFX Uluslararası Piyasalar Departmanı Günlük Yorum

Ekonomi Bülteni. 27 Mart 2017, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Haftalık Ekonomik Takvim. Tarih TSİ Veri/Gelişme Dönem Beklenti Önceki Değişim Önem. 11:30 İngiltere Sanayi Üretimi Mart -0,2% -0,7% Aylık **

Aylık Strateji ve Hisse Tavsiyeleri Sunumu ETİ YATIRIM A.Ş.

Esentepe Mah. Ali Kaya Sok. Polat Plaza A Blok No: 1A/52 Kat 4 Şişli / İstanbul Tel: (0212)

Günlük Bülten. Günlük Bülten. Gedik Forex Günlük Bülten. 15 Ağustos 2017 Salı. Piyasa Gündemi

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

24 Temmuz Haftaya Piyasalar Merkez Bankaları Toplantılarına Odaklanacak. Haftalık Ekonomik Takvim

GÜNLÜK BÜLTEN 23 Mayıs 2014

Ekonomi Bülteni. 25 Nisan 2016, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Küresel Kriz Sonrası Türkiye de Finansal Sistem Bankacılık Sektörü

Transkript:

www.boryad.org Aralık - Ocak - Şubat Yıl: 10 Sayı: 57 Pages, 51-62 AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO su Meral Eredenk Kurdaş 2015 te Yatırımcıları Neler Bekliyor? BIST Özel Pazar a Yakın Bakış Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan Yerli Restoran Zincirleri Bölgesel Marka Olma Yolunda... 2014 ün Getiri Şampiyonu Borsa

Borsa Yatırımcıları Derneği Resmi Dergisi Aralık - Ocak - Şubat 2015 Yıl:10 Sayı:57 3 Aylık olarak yayınlanır. Parayla satılmaz. Borsa Yatırımcıları Derneği Adına İmtiyaz Sahibi (Sorumlu) Veli Serdar Vilyoni Danışma Kurulu Gökhan Gürok Görkem Tonguç Uslu Genel Koordinatör Şevket Doğan Bilge Yayın Yönetmeni Ayşe Fındık Yazı İşleri Müdürü Emrah Tunç İngilizce Bölüm Çevirisi Kenan Er Görsel Yönetmen Tayfun Yanar Kurumsal İletişim Türkan Özügeldi Rezervasyon Tel: (216) 456 26 57 Faks: (216) 456 36 02 E-mail: reklam@boryad.org Yönetim Merkezi KALAMIŞ MEDYA VE AJANS Mimar Sinan Mahallesi Atlas Sokak No:29/2 Üsküdar / İstanbul Tel: (0216) 495 79 29 Baskı ADA OFSET Litros Yolu 2. Matbaacılar Sitesi E Blok No:(ZE2) 1.Kat Topkapı / İstanbul Tel: (0212) 567 12 42 Yayın ilkelerine uymayı taahhüt eden BORYAD Dergisi nin isim hakkı Borsa Yatırımcıları Derneği ne aittir. BORYAD Dergisi ndeki yazıların kaynak gösterilerek kullanılmasında hiçbir sakınca yoktur. BORYAD Dergisi nde yayınlanan yatırım, bilgi ve tavsiyeleri, yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanan yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. BORYAD ın Mesajı Merhaba, Piyasaların hareketli günler yaşadığı 2014 yılının bitmesine az bir zaman kaldı. Yatırımcı cephesinden bakıldığında, siyasi ve ekonomik gelişmelerden dolayı yatırım kararları almanın zor olduğu bir yıldı. Yılın sonunda, 2014 ün getiri şampiyonu borsa oldu. Bu, sermaye piyasalarımız açısından oldukça sevindirici bir gelişme. Yine gördük ki, belli bir yatırım bilinci düzeyine sahip olmak, kulaktan dolma bilgilerle değil de bu işin uzmanlardan destek alarak ilerlemek, şartlar ne olursa olsun yatırımcının yüzünü güldürüyor. 2014 yılının yatırım ve getiri durumunu değerlendiren bir dosya hazırladık. 2104 te en çok hangi yatırım araçları kazandırdı, hangileri kaybettirdi, hangi gelişmeler piyasalara damgasını vurdu? Tüm bu soruların cevaplarını bu dosyamızda okuyabilirsiniz. Borsa İstanbul un yakın bir zaman önce hayata geçirdiği Özel Pazar, yatırımcı ile girişimciyi buluşturan bir platform olma özelliği taşıyor. Bu sistem dünyada henüz çok yeni. Gelişmiş ülkelerde sınırlı bir şekilde uygulanıyor. Bu anlamda BIST in hızlı bir adım atarak, böyle bir platformu Türk sermaye piyasalarına kazandırması oldukça olumlu bir gelişme. Özel Pazar la ilgili merak ettiğiniz her şeyi ilerleyen sayfalarımızda okuyabilirsiniz... Yılın son sayısı için hazırladığımız bir diğer dosya konumuz da, Türkiye deki yerel restoran zincirleri oldu. Yurtdışındaki bazı ünlü restoranların Türkiye deki şubelerini görmeye alışmıştık ama yerel anlamda bir marka olabilmiş restoran zinciri yok denecek kadar azdı. Oysa son yıllarda Midpoint, Big Chefs, Tavuk Dünyası gibi markalar oldukça başarılı işlere imza atarak Türkiye genelinde şubeleşti. Bu markalar yurtdışına da açılmaya başladı. Yerel zincir restoranların başarı öykülerini sizler için derledik. Aralık sayımızda iki değerli yöneticiyle söyleşi gerçekleştirdik. Yakın bir zaman önce halka arz olan AvivaSA Emeklilik ve Hayat ın CEO su Meral Eredenk Kurdaş tan halka arz sürecini dinledik. Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan a ise sektörün ve Isuzu nın 2014 yılını sorduk. Sevgili BORYAD Üyeleri; 2015 yılında da piyasaları yine heyecanlı gelişmeler bekliyor. Sizler için sermaye piyasaları uzmanlarına 2015 yılında yatırımcıları neler beklediğini sorduk ve onlardan yatırım konusunda çeşitli değerlendirmeler aldık. Yatırım sayfalarımızda, uzmanların 2015 yılı öngörülerini ve değerlendirmelerini okuyabilirsiniz. Yeni yılınız kutlu olsun... Bir sonraki sayıda görüşmek üzere...

İçindekiler İçindekiler Haber Piyasaların Gündeminden 8 Öne Çıkan Haberler Yorum Yeni Yılda 12 Global Piyasalar Yorum Şirket Yönetiminde 31 Demokrasi Söyleşi Anadolu Isuzu Genel Müdürü 32 Tuğrul Arıkan Yorum Yatırımcıların 16 Hukuki Hakları Dosya 2014 ün Lideri 18 Borsa Oldu 36 38 Yorum Alternatif Enerji Kaynakları Dosya Markalaşan Restoran Zincirleri Söyleşi AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO su 22 Meral Eredenk Kurdaş Yatırım 2015 te 44 Piyasaları Neler Bekliyor? 26 Araştırma Özel Pazar 48 Yakın Bakış Kurumsal Prestij Kitapları İngilizce Bölüm Yabancı Okurlarımız İçin 51 Konuların Özeti

08 Haberler Dünya Bankası nın 2015 Türkiye Büyüme Tahmini %3,5 Dünya Bankası, Türkiye için 2014 büyüme tahminini %3,1 e düşürdü. 2015 tahminini ise değiştirmeyerek %3,5 te tuttu. Dünya Bankası Türkiye Ekonomik Bilgi Notu nun beşinci sayısını açıkladı. Buna göre, Dünya Bankası 2014 büyüme tahminini %3,5 ten %3,1 e düşürdü. 2015 tahminini ise değiştirmeyerek %3,5 te tuttu. Dünya Bankası notlarında Orta vadede Türkiye nin büyüme beklentileri özel yatırımların toparlanmasına ve bu da yapısal reformların uygulanmasına bağlı denildi. Dünya Bankası Türkiye için 2015 sonu enflasyon tahminini %6,7 olarak açıkladı. Dünya Bankası, enerji ithalat fiyatlarındaki keskin düşüşün, 2015 te daha güçlü büyümeyi, dış pozisyondaki düzeltmeyi ve enflasyonun düşürülmesini destekleyeceğine vurgu yaptı. Kurda yaşanan zayıflama Türkiye nin yatırımcı algısındaki değişikliklere karşı hassas olduğunu tekrar gösterdi; dolayısıyla para politikasında hareket alanı halen sınırlı denilen notlarda, Dünya Bankası nın gelecek yıl özel tüketimin artmasını ve tekrar büyümenin ana sürükleyici etkenlerinden biri olmasını beklediği ifade edildi. FED Faiz Oranını Değiştirmedi ABD Merkez Bankası (FED) faiz artırımına ilişkin söylemini değiştirmeyerek, politika faiz oranını kayda değer bir süre daha mevcut seviyesinde tutma kararı aldı. FED in para politikalarını belirleyen Federal Açık Piyasa Komitesi nin (FOMC) aralık ayı toplantısında alınan kararlarda, FED in politika faiz oranını artırmak konusunda sabırlı olacağı ve bunun daha önce kullanılan kayda değer ifadesiyle uyum gösterdiği belirtildi. ABD ekonomisinin eylül ayında gerçekleştirilen son FOMC toplantısından bu yana gelişme kaydettiği ifade edilen bildiride, işgücü piyasasının da güçlü istihdam artışı ve düşen işsizlik oranıyla iyileştiği vurgulandı. Bildiride ayrıca, hanehalkı harcamalarında ılımlı artış gözlendiği ortaya koyulurken, konut sektöründeki toparlanmanın zayıf şekilde sürdüğü kaydedildi. Öte yandan, enflasyonun gerileyen enerji fiyatlarıyla FED in %2 hedefinin altında seyretmeye devam ettiği ifade edilirken, uzun vadeli enflasyon beklentilerinin istikrarlı bir seyir izlediğine işaret edildi.

10 Haberler Erdem Başçı: Sıkı Duruş Sürecek Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasında sıkı duruşun süreceğini söyledi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Başçı, yapısal dönüşüm programının uygulamaya geçmesiyle birlikte Türkiye nin büyüme potansiyelinin kademeli olarak artacağını kaydetti. İhracatın büyümeye katkısının devam etmekte olduğunu belirten Başçı, dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyrinin cari dengedeki iyileşmeyi destekleyeceğini ifade etti. Yılın başında alınan makroihtiyati önlemlerin ve para politikasındaki sıkı duruşun çekirdek malların enflasyon eğilimi üzerindeki olumlu etkilerinin gözlendiğine dikkati çeken Başçı, Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlar yakından izlenecek ve enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir dedi. Mevcut para politikası duruşu altında enflasyonun 2015 yılında Enflasyon Raporu nda belirtilen görünümle uyumlu bir düşüş sergileyeceği öngörüldüğünü aktaran Başçı, yapısal dönüşüm programının uygulamaya geçmesiyle birlikte Türkiye nin büyüme potansiyelinin kademeli olarak artacağını ifade etti. Üçüncü Çeyrekte Büyüme %1,7 Oldu Üçüncü çeyrekte büyüme %1,7 ile çeyrek bazda son iki yılın en düşüğüne geriledi. Üçüncü çeyrek büyüme rakamları açıklandı. Büyüme üçüncü çeyrekte %1,7 olarak gerçekleşti. Bu şekilde çeyrek bazda son iki yılın en düşük büyümesi kaydedilmiş oldu. En son 2012 dördüncü çeyrekte büyüme %1,4 olmuştu. 2014 yılının ilk dokuz aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre sabit fiyatlarla Gayri Safi Yurtiçi Hasıla %2,8 lik artışla 93,7 milyar TL ye yükseldi. Finans ve sigorta faaliyetleri, 2014 yılı üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla %10,4 lük artışla 13,75 milyar TL, sabit fiyatlarla %5,2 lik artışla 4,20 milyar TL ye çıktı. İmalat sanayi, 2014 yılı üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla %10,3 lük artışla 65,43 milyar TL, sabit fiyatlarla %2,2 lik artışla 7,29 milyar TL oldu. Üretim yöntemiyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla tahmininde, 2014 yılı üçüncü çeyreği bir önceki yılın aynı çeyreğine göre cari fiyatlarla %10,6 lık artışla 461,65 milyar TL olarak gerçekleşti. 2014 yılının ilk dokuz aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre cari fiyatlarla Gayri Safi Yurtiçi Hasıla %11,9 luk artışla 1 trilyon 296 milyar 774 milyon TL ye yükseldi. Hanehalkı tüketim harcamaları %0,2 arttı Hanehalklarının nihai tüketim harcamalarının değeri 2014 yılı üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla %7,1 lik artışla 301,17 milyar TL, sabit fiyatlarla %0,2 lik artışla 21,89 milyar TL oldu. Devletin nihai tüketim harcaması değeri 2014 yılı üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla %15,7 lik artışla 64,65 milyar TL, sabit fiyatlarla %6,6 lık artışla 3,30 milyar TL oldu.

12 Yorum Küresel Piyasalara Bir Bakış Veli Vilyoni BORYAD Başkanı Küresel piyasalarda meydana gelen olayların artık dünyanın her ülkesinde hissedildiği bir zamanda yaşıyoruz. Küresel piyasa aktörlerinin her adımı, az ya da çok tüm ülke piyasalarına uzanıyor Görünen o ki, 2015 yılında küresel piyasalarda petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar önemli ölçüde rol oynayacak ve birçok ülke ekonomisi petrole göre şekillenecek Dünya piyasaları hareketli ve yoğun geçen bir yıla veda etmeye hazırlanıyor. Dünyanın farklı ülkelerinde meydana gelen siyasi ve ekonomik gelişmeler, piyasalarda büyük ya da küçük ölçeklerle kendini hissettirdi. Global piyasaların görünümünde bu yıl; ebola virüsü, Ortadoğu da yaşanan çatışmalar, Rusya nın Ukrayna ya askeri müdahalesi, düşen petrol fiyatları ve FED in faiz oranlarını yükselteceği beklentisi öne çıkan gelişmeler oldu. Özellikle Ortadoğu ve Rusya- Ukrayna hattındaki gerginliklere, diğer dünya güçlerinin sürüklenme ihtimali düşünüldüğünde, tehlikenin boyutlarının daha da büyüyebileceği endişesi, piyasalarda dalgalanmalar meydana getirdi. Kurumsal ya da bireysel olsun, geçtiğimiz yıl için yatırımcılar farklı görüşlere sahip. Kimisine göre kârlı, kimisine göre kötü bir yıl oldu. Global gelişmeler paralelinde incelendiğinde, Rusya nın Ukrayna ya müdahalesiyle gelen yaptırımlar, rublenin çöküşünü tetikledi. Rublede yaşanan bu sert hareketler, yatırım ve emtia fonlarına ciddi düşüşler yaşattı. Bu fonların birçoğu için 2014, büyük zararların yazıldığı bir yıl oldu. Rusya, aynı zamanda enerji ihracatına bağımlı olması sebebiyle halen fırtınanın tam merkezinde yer alıyor. Sadece kendisi değil, piyasalarda petrol üreten şirket ve ülkeler de aynı ciddi baskılar altında kalıyor. Bu ülke ve şirketler, 2015 yılında da bu sıkıntıların devamıyla mücadele edecekler gibi görünüyor. Düşük petrol fiyatları ve olası etkileri Düşük petrol fiyatları, dünya piyasalarında sanayi maliyetlerinin azalmasına, küresel ekonominin toparlanmasına ve tüketici harcamalarının artmasına sebep olacaktır. Bu süreçte özellikle Hindistan gibi bazı ülkelerin öne çıkması bekleniyor. Hindistan Başbakanı Narendra Modi nin tüketici güvenini yükselten ve yeni yatırımların artırılmasını destekleyen reform yanlısı yenilikçi söylemleri, bu ülkenin ekonomisine güveni yükseltmiş durumda. Bunun etkisini Hindistan piyasalarında işlem gören fonlarda görmek mümkün. Hindistan piyasasında işlem gören fonlar, bu reformcu yaklaşımın da rüzgârıyla yıllık en iyi performansını sergiledi.

14 Yorum Düşük petrol fiyatları, dünya piyasalarında sanayi maliyetlerinin azalmasına, küresel ekonominin toparlanmasına ve tüketici harcamalarının artmasına sebep olacaktır. Bu süreçte özellikle Hindistan gibi bazı ülkelerin öne çıkması bekleniyor. Hindistan Başbakanı Narendra Modi nin tüketici güvenini yükselten ve yeni yatırımların artırılmasını destekleyen reform yanlısı yenilikçi söylemleri, bu ülkenin ekonomisine güveni yükseltmiş durumda. Yatırım fonları için 2014 yılı ABD nin güvenli liman olarak görüldüğü bir yıldı. Piyasalar, sıcak paranın bu ülkeye geri dönüşü için ise FED tarafından açıklanacak faiz artırımını bekliyor. Paranın ABD ye geri dönüşü, gelişmekte olan ülkeler için büyük riskler barındırıyor. FED in alacağı faiz yükseltme kararının ki bu kararın 2015 yılında gerçekleşmesi muhtemel- gelişmekte olan ülkelerde ciddi bir türbülansa sebebiyet verme ihtimali mevcut riskler arasında yer alıyor. Avrupa nın deflasyonla mücadelesi Yaşlı kıta Avrupa için geçtiğimiz yıl, ne bir önceki yıl gibi kriz alarmlarının çaldığı ne de sorunların büyük ölçüde aşılabildiği bir yıldı. Avrupa krizden şimdilik uzakta olsa da deflâsyonla mücadele yollarını aramayı sürdürüyor. Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Mario Draghi nin yeni yıl ajandasının ilk sırasında, Almanya yı ikna turları var gibi AMB Başkanı, önümüzdeki yıllarda parasal genişleme için Almanya yı ikna etmeye çalışacaktır. Geçtiğimiz yıl Avrupa da büyüme oranları beklentilerin altında geldi. Bu rakamlar, Avrupa nın Türkiye nin en önemli ihracatçısı olması nedeniyle ülkemiz açısından da oldukça önemli. Dolayısıyla, Avrupa ekonomisini hareketlendirmek üzere 2015 yılında atılacak adımlar, Türkiye için de büyük önem taşıyor. Küreselleşmiş bir dünya demek, kâr amacı güdülen ve risk alınan üretim, ticaret ve finansın hiç engel olmaksızın gerçekleştirildiği; mesafe ve sınırların hiçbir engel tanımadığı bir dünya demektir. Bu nedenle daha azla ilerleme kaydetmek için daha büyük zorlukların aşılması gerekmektedir. Küresel piyasalarda oluşan olayların artık dünyanın her ülkesinde hissedildiği bir zamanda, küresel piyasa yapıcılarının kaçınılması imkânsız olan yanlışları, coşku ve heyecanları, yetersizlikleri ekonomide büyük-küçük yanlışlara neden olmaktadır. Ancak kriz dönemlerinde dahil ekonomiler kendilerini toparlamayı başaracak güce sahiptirler. Türkiye ekonomisi ve sermaye piyasalarının etkin ve doğru adımlarla daha da büyüdüğü ve yatırımcılarımızın kârlı yatırımlarla tasarruflarını artırdığı bir yıl diliyorum. Yeni yılınız kutlu olsun...

16 Yorum Yatırımcıların Hakları Nelerdir? Dergimizin bu yeni sayısında da sizlerle birlikte olmaktan duyduğumuz mutluluğun yanı sıra gündemde olan veya henüz gündemde olmadığı halde piyasaya bakışımız açısından üzerinde durulması gerektiğine inandığımız konuları sizlerle paylaşmak ve bir nebze olsun fayda sağladığımızı bilmek bizleri gururlandırmaktadır. Son aylarda BIST te işlem gören bazı hisselerde meydana gelen olağandışı hareketlenmeler ve bu sebeple BIST tarafından bu hisselerin işlemlerinin süreli olarak durdurulması, gözaltı pazarına alınması ya da sürekli olarak men edilmeleri, küçük yatırımcıları zarara uğratmaktadır. Küçük yatırımcı, yatırımlarını kaybetmekte, uğradığı zarar nedeniyle de ne yapacağını bilemez halde bu hisseler hakkında çıkan Av. Gökhan Gürok BORYAD Hukuk Komitesi Başkanı Bir şirketin hisse senedine yatırım yaparak o şirkete ortak olan yatırımcı, şirket hisselerinin gözaltı pazarına alınması, işlemlerine ara verilmesi ve tümden yasaklanması gibi durumlarda hukuken neler yapabilir? Bu yazımda, yatırımcılardan Derneğimize sıkça gelen bu gibi soruların cevaplarını aktarmaya çalıştım. kararları ve haberleri izlemektedir. Derneğimize bu konularla alakalı birçok üyemiz ve yatırımcı tarafından müracaat edilmektedir, sorular gelmektedir. Dolayısıyla bir hukukçu olarak konu hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum. Bilindiği üzere Türk Ticaret Kanunu ile anonim şirketler hakkında hukuki düzenleme yapılmıştır. Kanunen kurulmuş olan anonim şirketlerden Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) mevzuatına uygun olarak yapılanmış olanlar BIST e kote olmakla birlikte halka açılmakta ve hisselerinin bir kısmını halka arz yoluyla satmaktadırlar. Bu işlemle hisselerin sahibi olan vatandaşlar, hukuken hisse almış oldukları bu şirketlerin ortağı olmaktadır. Bu şirketlerin sene sonunda dağıtmış oldukları kâr paylarına da ortak olan yatırımcılar, şirketin işlerini ilerletmesi, kârını artırması ve firma değerinin artması neticesinde, işlem gören hissesinin değerinde meydana gelen artıştan da faydalanmaktadırlar. Fakat şirkette meydana gelen olumsuz gelişmeler ve yönetimden kaynaklanan sorunlar sebebiyle BIST te işlem gören hissenin gözaltı pazarına alınması, işlemlerine ara verilmesi ve tümden yasaklanması gibi durumlarda hissedarlar zarara uğramaktadır. O halde bu durumda hakları nelerdir? Şirketin yönetim nedeniyle zarar etmesi durumunda dava açılabilir Öncelikle şirkete ortak olan hissedarların genel kurullara katılma ve şirket genel kurulunda alınan kararlara karşı muhalefet etme, gerekirse konuyu hukuki zemine taşıyarak hukuksuz ya da yanlış olduğunu düşündükleri kararların iptalini isteme hakkı vardır. Yönetim sebebiyle oluşan zararlarda ise zararın öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl, her halde ise zararın oluşmasından itibaren beş yıl içerisinde şirketi zarara uğratmaları gerekçesiyle yönetim kurulu üyelerine yahut denetçilerine karşı tazminat davası açılabilir. Şirketin iflasına sebep olunması gibi durumlarda da eğer kusur nedeniyle şirketin iflas durumu meydana gelmiş ise yine tazminat davası açılabilir. Şirket genel kurulu, kusurlu olayla alakalı olarak yönetimi ibra etmişse genel kurula katılıp yönetimi ibra eden yahut ibradan sonra pay sahibi olmuş kimseler için bağlayıcıdır. Bu hissedarlar dava haklarını yitirirler. İbra etmemiş ve ibradan önce pay sahibi olanlar içinse dava açma hakkı ibradan sonra altı aydır. Yönetimin kusurları, şirketi zarara uğratmanın yanında kanuna göre suç teşkil ediyorsa, o zaman bu şahıslar hakkında Cumhuriyet Savcılığı na yapılacak olan şikâyetle haklarında cezai soruşturma başlatılacak ve haklarında gerekli olan davalar açılarak neticeten cezalandırılacaklardır. Açılacak Yönetim sebebiyle oluşan zararlarda zararın öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl, her halde ise zararın oluşmasından itibaren beş yıl içerisinde şirketi zarara uğratmaları gerekçesiyle yönetim kurulu üyelerine yahut denetçilerine karşı tazminat davası açılabilir. Şirketin iflasına sebep olunması gibi durumlarda da eğer kusur nedeniyle şirketin iflas durumu meydana gelmiş ise yine tazminat davası açılabilir. Paydaşlarını zarara uğratan şirket yönetimleri için hukuki girişimde bulunmanın çeşitli yolları bulunmaktadır. Yatırımcıların haklarının peşinde olması ve tüm hukuki haklarını kullanmaları gerekmektedir. Bu şekilde bilinçli ve hakkını aramaktan çekinmeyen yatırımcıların bulunduğu olgusu yerleşecektir. olan davalar için yetkili mahkemeler şirket merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemeleri, şikâyetler içinse şirket merkezinin bulunduğu yerin Cumhuriyet Savcılıklarıdır. Kısaca anlatmaya çalıştığım üzere, paydaşlarını zarara uğratan şirket yönetimleri için hukuki girişimde bulunmanın çeşitli yolları bulunmaktadır. Yatırımcıların haklarının peşinde olması ve tüm hukuki haklarını kullanmaları gerekmektedir. Bu şekilde bilinçli ve hakkını aramaktan çekinmeyen yatırımcıların bulunduğu olgusu yerleşecektir. İleriki dönemlerde yatırımcıları zarara uğratmak konusunda niyetleri olanlar da bu olgunun varlığından dolayı niyetlerini gerçekleştiremeyeceklerdir. Sağlıcakla kalın 17

18 Dosya 2014 ün Getiri Şampiyonu Borsa Türkiye para ve sermaye piyasaları yatırım araçları arasında 2014 te getiride öne çıkanlar sırasıyla Borsa İstanbul a yapılan yatırımlar ve TL bazlı kamu sektörü kıymetli kâğıt yatırımları oldu. Türkiye de bir yatırım aracı olarak kabul gören ABD Doları ve altın ise yatırımcılarına 2014 yılında reel anlamda kaybettiren yatırım araçlarıydı. Gayrimenkul sektörüne yapılan yatırımlar, Borsa İstanbul yatırımlarındaki kazançlardan sonra sektörde yaşanan fiyat artışlarından dolayı yıllık bazda getiride ikinci konumda yer aldı. Coğu yatırımcı için 2014, doğru yatırım kararlarının verilebilmesi bakımından zorluklarla dolu bir yıl oldu. Birçok yatırım danışmanı ise; yatırımların profesyonel ellerin yönetimine bırakılarak yapılması gereken bir konu olduğunun, yatırım kararları alınırken en başta rasyonel analizler yapılıp hissi kararlardan uzak durulması gerektiğinin, zira yatırım konusunun globalleşmiş para ve sermaye piyasalarında çok karmaşık ve zorluklarla dolu bir konu olduğunun 2014 yılında bir kez daha ortaya çıktığı konusunda hemfikir. Bu nokta gerçekten önemli. Çünkü yatırım kararlarını etkileyen olayları ilk önce yerel ve küresel bazda bir ayrıma tabi tutup, ardından aynı olayları içeriklerine göre sosyal, siyasal ve ekonomi kaynaklı gelişmeler olarak tasnif etmek ve olayların nelere sebep olabileceğini, birbiriyle etkileşimi vs. gibi konular üzerinde çalışabilmek, hem konuyla ilgili iyi bir eğitim almış olmayı hem de bu alanda uzun yıllar çalışarak konu ile ilgili tecrübe sahibi olmayı gerektiriyor. Yatırımcılar açışından genel bir tablo olarak aralık ayından yıla geriye doğru baktığımızda, Türkiye de dikkatle takip edilen yatırım alanlarından ya da araçlarından olan Borsa İstanbul 100 Endeksi nin 67367 seviyesinden, USD/TRL paritesinin 2,1483 seviyesinden, gösterge niteliğindeki 10 yıllık hazine tahvil faizlerinin %10,04 seviyesinden, altının ons fiyatının 1,205.50 dolar seviyesinden ve son olarak EUR/USD paritesinin 1,3746 seviyesinden 2014 yılına başlangıç yapmış olduğu görülüyor. 2014 yılının son haftalarında ise, BIST 100 Endeksi nin 86000 civarındaki seyriyle %27,66 lık pozitif performans gösterip 2014 yılının açık ara getiri lideri olduğunu göze çarpıyor. 2014 ün son günlerinde USD/TRL paritesinin 2,26 lık seyirle yatırımcılarına sadece %5,20 lik nominal bir getiri sağlayarak aslında 2014 kasım ayı sonu itibarıyla yıllık %9,15 olarak gerçekleşen TÜFE enflasyonu karşısında kabaca %4 civarı zarar ettirmiş olduğu; tahvilin yılın başındaki %10,04 seviyesinden %8,66 lık seviyeye düşerek %13,75 lik bir faiz düşüşüne tekabül edecek nispette hazine tahvillerinin fiyatlarının değerlenmesine sebep olduğu; altının kabaca ons başına 1192,55 dolarlık fiyatla yatırımcısına %1,07 lik bir zarar ettirdiği ve son olarak 1,2285 lik seviye ile EUR/USD paritesinde yaşanan %10,63 lük kaybın toplam ihracatının %44 civarındaki bölümünü Avrupa ülkelerine euro karşılığı yapan Türkiye nin aleyhinde geliştiği görülüyor. Sonuç olarak, 2014 yılı, Borsa İstanbul ve TL cinsinden kamu borçlanma araçlarına yatırım yapan yatırımcıların kazandığı, dövize ya da bir yatırım aracı olarak altına yatırım yapan yatırımcıların ise zarar ettiği bir yıl olarak tarihte yerini almaya hazırlanıyor. Yatırımcılar 2014 ten Memnun mu? Peki, 2014 yılında yatırımcı memnuniyeti ne düzeydeydi? Konunun, isabetli yatırım kararları verebilmiş olan yatırımcılarla isabetli yatırım kararları verememiş olanlar açısından her yıl olduğu gibi 2014 yılında 2014 yılı, Borsa İstanbul ve TL cinsinden kamu borçlanma araçlarına yatırım yapan yatırımcıların kazandığı, dövize ya da bir yatırım aracı olarak altına yatırım yapan yatırımcıların ise zarar ettiği bir yıl olarak tarihte yerini almaya hazırlanıyor. da farklılık gösterdiği bir gerçek. 2014 yılı isabetli yatırım kararı verebilmiş yatırımcıların ağırlıklı olarak önceki yıllarda olduğu gibi yine nitelikli yahut bilinçli yatırımcılardan oluştuğu bir yıl oldu. Zira 2014 yılı içinde yaşanan yerel ve küresel bazdaki sosyal, siyasal ve ekonomi alanındaki gelişmelerin ve beklentilerin değerlendirilmesi, para ve sermaye piyasalarının bunlardan nasıl etkilendiğinin veya etkileneceğinin tahmin edilmesi, belli ölçüde finansal okuryazarlık ve yatırım deneyimi gerektiriyordu. Yatırımcı cephesinden bakıldığında, yatırım kararları verilirken 2014 yılından akılda kalacak, yıla damgasını vurmuş olaylar en başta iç siyaset ve ülke ekonomisinin gidişatı kaynaklıydı. İç siyasette geçtiğimiz yıl, mart ayındaki yerel seçimler, sonrasında ağustos ayında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle bir seçim yılıydı aynı zamanda. 2014 yılına, 2013 mayıs ayında yaşanan Gezi Parkı olayları ve sonrasında basına sosyal medya aracılığıyla yansıyan tape kayıtları ve akabinde 17 Aralık operasyonları süreçlerinin yarattığı siyasi bir türbülansla başlayan yatırımcılar için; 2014 te Ak Parti iktidarının yerel seçimlerde iktidarını pekiştirmesi ve ardından ağustos ayında halk oylaması sonucu Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın %50 civarı bir oyla Cumhurbaşkanlığı makamına gelmesi sonucunda siyasal belirsizliğin sona ermesiyle daha olumlu bir süreç başladı. Piyasa uzmanları ağırlıklı olarak; bu seçim yılında Türkiye ye yönelik politik risk algısının oldukça yüksek düzeylerde olduğu gerekçesi, piyasada geleceğe yönelik had safhaya ulaşmış olumsuz senaryolar ve bilgi kirliliğinin etkisiyle birlikte, Borsa İstanbul daki alım fırsatlarının, önemli ölçüde yatırımcı tarafından alım yönünde değerlendirilemediği görüşünde. Mart ayında yapılan yerel seçimler öncesi yıl içinde BIST 100 Endeksi hisselerinin kabataslak 8 F/K düzeylerine, BIST 30 Endeksi hisselerinin ise 8,5 F/K civarlarına kadar gerilediği görülüyor. 19

20 Dosya Orta Vadeli Program Revize Edildi AK Parti hükümetinin 2014 yılı son çeyreğinde, daha önce 2014-2018 yılları arası için hazırlanmış olan Orta Vadeli Program da (OVP) bazı değişikliklere gitmesi, piyasanın zaten değişmiş olan beklentilerinin hükümet tarafından da zımni olarak onaylanması anlamına geldi ve konu para ve sermaye piyasalarında etkili olmadı. Yatırımcılarca bu konu, OVP nin yerel ve global bazda yaşanan gelişmeler karşısında sadece güncellenmesi olarak değerlendirildi. Yenilenen OVP de 2014 yılı için büyüme %4 den %3,3 e, 2015 yılı için ise %5 den %4 e indirilip 2016 ve 2017 yılları için %5 lik büyüme hedefi korundu. Programın güncellemesi çerçevesinde, yeni işsizlik hedefleri ise 2014, 2015 ve 2016 yılları için sırasıyla %9,4 ten %9,6 ya, %9,2 den %9,5 e ve %8,9 dan %9,2 ye şeklinde yukarı yönde revize edildi. Programda yapılan revizyonda Türkiye nin cari açığının ve borç stoğunun GSYH ya oranının daha önceden ilan edilmiş programdaki hedeflerden düşen petrol fiyatları sebebiyle iyileştirilmiş olduğu da gözlerden kaçmadı. Bu revizyonlar sırasında hükümet, enflasyonla mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini, programın temel önceliklerinin aynı zamanda cari işlemler açığını düşürmek ve yapısal reformlara hız vererek Türkiye nin potansiyel büyümesini artırmak olduğunu vurguladı. Piyasa uzmanları ağırlıkla; seçim yılı olarak da tanımlanan 2014 te Türkiye ye yönelik politik risk algısının oldukça yüksek düzeylerde olduğu gerekçesi, piyasada geleceğe yönelik had safhaya ulaşmış olumsuz senaryolar ve bilgi kirliliğinin etkisiyle birlikte, Borsa İstanbul daki alım fırsatlarının, önemli ölçüde yatırımcı tarafından alım yönünde değerlendirilemediği görüşünde. 2014 yılında yatırım kararlarını etkileyen küresel kaynaklı sosyal ve siyasal olaylar; Ukrayna, Irak ve Suriye de yaşanan jeopolitik gerilimler, dolaylı ve çok az etkisi de olsa Afrika kaynaklı Ebola krizi ve İskoçya nın Büyük Britanya dan bağımsızlık için yaptığı referandum gibi gelişmelerdi. Ekonomik anlamda ise, Euro Bölgesi ekonomisinin 2014 yılında beklenildiğinden çok daha az iyileşme göstermesi ve bölgede ABD Merkez Bankası FED in yaptığı gibi bir parasal genişleme kararının henüz alınmamış veya alınamamış olması, Japonya da 2. ve 3. çeyrekte ekonomide daralmanın yeniden ciddi boyutlara ulaşması, Çin ekonomisinin yavaşlamaya devam etmesi gibi küresel sorunlar öne çıktı. Bu sorunlardan İskoçya bağımsızlık referandumunun, Büyük Britanya pound unun değerini dünyanın rezerv parası olan ABD Doları karşısında altı aydır düşürmesi, Türkiye nin iki numaralı ihracat pazarı olan İngiltere ye yapılan ihracatların kârlılığını törpüledi. Mayıs 2014 te kabaca 1,7 olan GBP/ USD paritesi, altı aydır aralıksız değer kaybına uğrayarak aralık ayında 1,56 seviyesine inip Türkiye den İngiltere ye yapılan 9 milyar dolar düzeyindeki yıllık ihracatın kârlılığını 2014 yılının 2. yarısında negatif etkiledi. Çevresel Sorunlar İhracatı Etkiledi Türkiye nin çevresinde 2014 yılında yaşanan jeopolitik sorunlar ise sorunların yaşandığı Irak, Suriye ve Ukrayna ya Türkiye nin ihracatını miktar olarak azalttı. Irak ve Suriye pazarına yapılan ihracatlardaki miktarsal kaybın %20-25 lik oranlarda olduğu düşünüldüğünde, kayda değer bir düzeyde olduğu anlaşılıyor. Japonya nın 2012 ekim ayından beri değer kaybeden yen e rağmen ihracatını ve 2014 yılı nisan ayında satış vergisinin %5 ten %8 e yükseltilmesinden dolayı iç tüketimini artıramaması, 2014 yılında ülkede gelecekte yaşanacak ciddi bir mali krizin öncü göstergeleri şeklinde yorumlanır hale geldi. Zira ülkenin borçluluğunun GSYH ya göre %140 ın üzerinde bulunduğunun ve özel tüketimin GSYH nın %60 ını oluşturduğunu hatırlamak gerek. Japonya da alınan tüm önlemlere rağmen ülke ekonomisi, 2014 yılı 2. çeyrekte %7,3 ve 3. çeyrekte %1,6 daraldı. 2014 yılı biterken akıllarda Japon hükümetinin gelir yaratmak ve borçlarının çevrilebilirliğini kanıtlamak için özel tüketim üzerinden alınan satış vergisini planladığı gibi, tekrar artıramayabilecek olmasından dolayı piyasaları küresel bazda etkileyebilecek bir krize sebep olabileceği; bu durumun da Türkiye ye sermaye girişlerinde dolaylı bir sorgulanma etkisi yaratabileceği fikri kalmış olabilir. Türkiye nin çevresinde 2014 yılında yaşanan jeopolitik sorunlar, bu sorunların yaşandığı Irak, Suriye ve Ukrayna ya Türkiye nin ihracatını miktar olarak azalttı. Irak ve Suriye pazarına yapılan ihracatlardaki miktarsal kaybın %20-25 lik oranlarda olduğu düşünüldüğünde, kayda değer bir düzeyde olduğu anlaşılıyor. Gelelim global ekonomin dev ülkelerinden biri olan Çin e Çin e bakıldığında, en başta gayrimenkul sektöründe durgunlaşma ve daralmayla dünya genelinde düşen büyüme beklentilerinden dolayı, ülkenin düşen büyüme oranları için çareyi içe dönük bir büyüme politikasında ve altyapı yatırımlarında aradığı görülüyor. Çin, Avrupa ülkeleri için hem büyük bir ihracat hem de ithalat pazarı olmasından dolayı uluslararası ticaretin yönünde önemi olan bir aktör ülke. Çin de ekonominin yavaşlaması, Türkiye yi daha çok Avrupa ülkeleri üzerinden dolaylı olarak etkilemektedir. Avrupa Bölgesi nde ise 2014 yılında büyüme beklendiği gibi olmadı. Türkiye nin yapısal bir dönüşüm geçirmeye çalıştığı ve bu anlamda sanayi üretimine ağırlık vereceği ve ihracat pazarının da toplam ihracatında %44 lük bir ağırlığa sahip Avrupa ülkeleri olduğu düşünülürse, Avrupa Birliği ndeki büyümenin Türkiye için ne kadar hayati önem taşıdığı ortaya çıkıyor. Birliğin organlarınca yapılan değerlendirmeler sonucu, Birliğin yıllık büyüme beklentileri 2014, 2015 ve 2016 yılları için sırasıyla %0,5, %0,8 ve %1,7 olarak aşağı yönde güncellendi. Aynı yıllar için Almanya nın büyüme beklentisi ise %1,3, %1,1 ve %1,8 olarak aşağı yönde revize edildi. Bu manada 2014 yılını ekonomide dönüşüm yılı olarak geçiren ve bu yönde hazırlık ve yasal düzenlemeler yapan Türkiye nin bu durumun meyvelerini yakın gelecekte alabileceğini söylemek, pek mümkün görünmüyor. Türkiye de 2014 yılında yatırım araçlarının performansını özetlersek; Türkiye para ve sermaye piyasaları yatırım araçları arasında 2014 te getiride öne çıkanlar sırasıyla Borsa İstanbul a yapılan yatırımlar ve TL bazlı kamu sektörü kıymetli kâğıt yatırımları oldu. Türkiye de bir yatırım aracı olarak kabul gören ABD Doları ve altın ise yatırımcılarına 2014 yılında reel anlamda kaybettiren yatırım araçlarıydı. Türkiye de gayrimenkul sektörüne yapılan yatırımlar 2014 yılında Borsa İstanbul yatırımlarındaki kazançlardan sonra sektörde yaşanan fiyat artışlarından dolayı yıllık bazda getiride ikinci konumda yer aldı. * Katkılarından dolayı Ekonomist Mehmet Ali Kalfa ya teşekkür ederiz. 21

22 Söyleşi Meral Eredenk Kurdaş AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO su Meral Eredenk Kurdaş Halka arzla birlikte sorumluluğumuz katlanarak arttı Türkiye de Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) başladıktan sonra halka arz olan ilk emeklilik ve hayat sigortası şirketi olmakla kalmadı, aynı zamanda 330,8 milyon TL halka arz büyüklüğüyle son bir yılın en büyük halka arzı oldu. Şirketimizin değeri 1,68 milyar TL olarak gerçekleşti. AvivaSA payları için gelen talep toplam arzın 2,8 katı olarak gerçekleşti. Şirketimizin halka arzıyla çalışanlarımıza, iş ortaklarımıza, müşterilerimize, AvivaSA nın geleceğine inananlara, geleceğe ortak olan yurt içi ve dışındaki yatırımcılarımızın ilgisine ve duyduğu güvene müteşekkiriz. Tabii ki halka arz, süreci yaşayan tüm şirketler açısından önemli bir değişim ve gelişim dönemi. Aslında AvivaSA her dönemde kurumsal yönetim ilkelerine büyük önem veren, oldukça şeffaf, kurumsallaşmış, üstlendiği misyonun sorumluluğunu bilen ve gereğini yerine getiren AvivaSA, 330,8 milyon TL halka arz büyüklüğüyle son bir yılın en büyük halka arzı oldu. Şirketimizin değeri 1,68 milyar TL olarak gerçekleşti. AvivaSA payları için gelen talep toplam arzın 2,8 katı olarak gerçekleşti. bir şirketti. Ancak halka arzla birlikte bu noktada taşıdığımız sorumluluk katlanarak arttı. Önümüzdeki dönemde gerek müşterilerimize gerekse paydaşlarımıza katma değer sağlamaya devam edeceğiz. Bireysel emeklilik sektörünün 2014 yılı performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörde hangi gelişmeler öne çıktı? 2013 yılı başında devlet katkısı dahil BES e getirilen bir dizi düzenlemeyle yaşanan olumlu ivme, 2014 te de devam etti ve sistem hızlı büyümesini sürdürdü. Özellikle yıl içinde, katılımcı sayısındaki artışının yanı sıra katılımcıların sisteme yatırdıkları katkı paylarının da arttığını gözlemledik. Bireysel emeklilik işkolu, büyümenin ön planda olduğu bir alan. Emeklilik Gözetim Merkezi nin 28 Kasım 2014 verilerine göre devlet katkısı dahil fon büyüklüğü 37 milyar TL ye yaklaşmış durumda. Fon büyüklüğü bazında 2013 yılında %29 ve 2014 yılbaşına nazaran %40 gibi oldukça yüksek büyüme hızları söz konusu. Tasarruf eğiliminin artırılması temel hedefi 2014 ün AvivaSA için başarılı bir yıl olduğunu söyleyen Meral Eredenk Kurdaş, halka arz sürecini başarıyla tamamlamanın kendileri için bir gurur kaynağı olduğunu ifade ediyor. Türkiye de Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) başladıktan sonra halka arz olan ilk emeklilik ve hayat sigortası şirketi olduklarının altını çizen Kurdaş, halka arzla birlikte sorumluluklarının katlanarak arttığını belirtiyor. Kurdaş ile sigorta sektöründeki gelişmeleri ve AvivaSA nın hedeflerini konuştuk. AvivaSA, 2014 kasım ayı itibarıyla Borsa İstanbul da işlem görmeye başladı. Halka arz öncesi ve sonrasında şirkette ne gibi değişiklikler oldu? Biraz bu süreçten bahsedebilir misiniz? Bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektörünün önde gelen şirketlerinden biri olarak 13 Kasım 2014 itibarıyla Borsa İstanbul da AVISA koduyla işlem görmeye başladık. Biz, AvivaSA nın halka arzını, şirket değerinin şeffaflaşması ve yaratılan değerin ortaya çıkartılması açısından önemli bir adım olarak görüyoruz. Cazip büyüme fırsatları sunan Türkiye bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektörünün öncü ve kârlı şirketlerinden biri olarak yatırım fırsatı sunduk. AvivaSA, bu dönemde Meral Eredenk Kurdaş: Şirketimizin halka arzıyla çalışanlarımıza, iş ortaklarımıza, müşterilerimize, AvivaSA nın geleceğine inananlara, geleceğe ortak olan yurt içi ve dışındaki yatırımcılarımızın ilgisine ve duyduğu güvene müteşekkiriz. 23

24 Söyleşi Meral Eredenk Kurdaş doğrultusunda devletin sektöre desteği aralıksız devam ediyor. AvivaSA bu yılı nasıl tamamlamaya hazırlanıyor? Finansal veriler açısından sizin için başarılı bir yıl mıydı? AvivaSA, bireysel emeklilik ve hayat sigortası sektöründe önemli ağırlığa sahip bir kurum. Sektörde yaşanan büyümeden maksimum ölçüde yararlanmayı hedefliyoruz. Şirket ortakları tarafından belirlenen temel hedefimiz, kârlılık içinde yüksek büyüme oranlarını sürdürmek. Bu kapsamda, önceki yıllardaki gibi bu yıl da başarılı bir dönem geçirdiğimize inanıyorum. Elbette 2014 yılının bizim için bir diğer önemli maddesi ise halka arz süreciydi. Bu noktada da başarılı bir dönemi geride bırakmış olmak bizim için önemli bir gurur kaynağı. Türkiye de sigorta bilincinin gelişmiş ülkeler seviyesine yaklaştığını düşünüyor musunuz? Pazarı daha da geniş kitlelere yaymak adına neler yapılabilir? Sigorta sektörünün dünyadaki diğer ülkelerde ulaştığı noktayı dikkate aldığımızda, Türkiye de sektörün kat edeceği uzun bir yol bulunuyor. Bununla birlikte sektör, son yıllarda önemli bir değişim, gelişim ve büyüme eğilimine girdi. Bu eğilimin başında, geçmişte yaşanan birtakım olumsuzluklar nedeniyle oluşmuş güvensizliğin geride bırakılması ve sektörün imajının olumlu yönde değişim göstermesi geliyor. Sigorta bilinci istenen seviyelerde olmasa da bir artış eğilimi yakalandı. Ayrıca, gerek elementer gerekse hayat sigortası ve emeklilik tarafındaki mevcut rakamlar burada önemli bir gelişim imkânı olduğunu gösteriyor. Hayat sigortası alanında kredi kullanımına endeksli bir grafik görülüyor. Kredi alımlarında bir daralma Sigorta sektörünün dünyadaki diğer ülkelerde ulaştığı noktayı dikkate aldığımızda, Türkiye de sektörün kat edeceği uzun bir yol bulunuyor. Bununla birlikte sektör, son yıllarda önemli bir değişim, gelişim ve büyüme eğilimine girdi. olduğunda, kredi bağlantılı hayat sigortası ürünlerinde de düşüş yaşanıyor ve bu durum tüm hayat sigortası branşını olumsuz etkiliyor. Hayat sigortalarının kredi bağlantılı bir zorunluluk olmadığı; aslında kişinin kendi hayatı, geleceği, sevdiklerinin geleceği için bir zorunluluk olduğu bilinci ülkemizde henüz yerleşmiş değil. Finansal okuryazarlık oranlarımız çok düşük ve insanlarımız hayat sigortası sahibi olmadıkları takdirde hangi risklere maruz kaldıklarını bilmiyorlar. Burada hayat sigortasının aslında önemli bir ihtiyaç olduğunu anlatmak ve bu ihtiyaca vurgu yapmak önceliğimiz olmaya devam ediyor. Devlet katkısı uygulamasıyla birlikte yeni bir boyut kazanan BES ise sektörün parlayan yıldızı olmaya devam ediyor. Kriz dönemlerinde bile büyümesini sürdüren BES, hızlı bir gelişim göstererek ülkemizin en önemli sektörlerinden biri haline geldi. Bu açıdan katılımcılarımızın beklentilerini karşılarken, ekonomimizdeki derinliği de giderek artan bir güce ulaşıyor. Uzun vadede düzenli bir tasarruf disiplini sağlayan BES, hanehalkı tasarruflarının artırılması açısından da önemli bir kaynak yaratarak cari açığın ilacı konumuna geliyor. Biz de bu noktada gerek finansal okuryazarlığın artırılmasına ilişkin çalışmalarımızla gerekse diğer tüm faaliyetlerimizle geniş kitlelere ulaşmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. AvivaSA nın ürün yelpazesi düşünüldüğünde, hangi ürünlerle ağırlıklı olarak sektörde yer alıyorsunuz? Gerek bireysel emeklilik gerekse hayat sigortası ürünleri ile müşterilerimizin ihtiyaçlarını en iyi şekilde cevaplamaya çalışıyoruz. Hem bireysel emeklilik hem de hayat sigortası alanında bireylere ve kurumlara yönelik çözümlerle farklılaşıyoruz. Bu noktada yabancı ortağımız ve dünyanın önde gelen sigorta gruplarından Aviva nın katkısını da arkamıza alarak yenilikçi ürünlere imza atıyoruz. Örneğin Geri Ödemeli Hayat Sigortası gibi yenilikçi ve avantajlı hayat sigortası ürünlerimiz; hem herkesin tasarruf beklentisine hem de farklı yatırım imkânları olan bireylerin tasarruf ihtiyaçlarına uygun Prestijli Emekliliğe Yatırım Planı, Zümrüt Plan gibi bireysel emeklilik ürünlerimiz bulunuyor. Bize göre, müşteri ihtiyaçlarının doğru tespit edilmesi ve buna uygun ürünlerin yaratılması, günümüz dünyasında başarının en önemli kuralı. Mevcut ürünlerimizi ve 2015 yılında tamamlanacak olan BT yatırımlarımızla geniş ürün yelpazemizi müşterilerimize çok daha esnek, hızlı ve yenilikçi bir şekilde iletmemiz mümkün olacak. Yakın zaman içinde piyasaya sürmeyi planladığınız yeni bir ürün bulunuyor mu? Çalışmalarımız sürekli devam ediyor. Yabancı ortağımızın bu noktadaki desteği bizim için büyük bir avantaj. Müşterilerimize ve yatırımcılarımıza katma değer yaratan ürün ve hizmetler sunmaya devam edeceğiz. Temel amacımız sektördeki güçlü konumumuzu sürdürmek. İşimizde dağıtım kanalı gücü büyük öneme sahip. Bu kapsamda işimizi geliştirmek için çoklu dağıtım kanalı modelimizi her geçen gün biraz daha geliştirmek için çaba harcıyoruz. Yoğun rekabetin yaşandığı sigorta sektöründe AvivaSA olarak öne çıkmak adına neler yapıyorsunuz? Rekabet stratejinizin temelleri nelerdir? Meral Eredenk Kurdaş: Yabancı ortağımız ve dünyanın önde gelen sigorta gruplarından Aviva nın katkısını da arkamıza alarak yenilikçi ürünlere imza atıyoruz. Başta Akbank olmak üzere Türkiye nin önde gelen bankalarıyla kurduğumuz güçlü bankasürans ağımız, Türkiye nin en büyüğü olan direkt satış ekibimiz; kurumsal projeler, acente ve telesatış olmak üzere alternatif dağıtım kanallarımızla sektörümüzde başarılı bir çoklu dağıtım modeli uyguluyoruz. Temel amacımız tüm kanalları çok etkin kullanmak ve mümkün olan en yüksek sayıda müşteriye doğru kanal vasıtasıyla dokunabilmek. Stratejimizin bir diğer bacağı ise ürün konusunda. Müşteri ihtiyaçlarını karşılayan doğru ürünle müşterinin karşısına çıkabilmek başarı için mutlak gereklilik. 2014 hedeflerinizi ana hatlarıyla aktarabilir misiniz? Hızlı büyümenin olduğu bir sektörde faaliyet gösteriyoruz. Güçlü finansal ve operasyonel altyapımızla önümüzdeki dönemde de kârlı büyümeyi sürdürmeyi ve sektörün büyüme ivmesinde mümkün olan en yüksek oranda pay almayı hedefliyoruz. Müşterilerimize ve yatırımcılarımıza katma değer yaratan ürün ve hizmetler sunmaya devam edeceğiz. Temel amacımız sektördeki güçlü konumumuzu sürdürmek. İşimizde dağıtım kanalı gücü büyük öneme sahip. Bu kapsamda işimizi geliştirmek için çoklu dağıtım kanalı modelimizi her geçen gün biraz daha geliştirmek için çaba harcıyoruz. 25

26 Araştırma Yatırımcı ile Girişimciyi Buluşturan Platform Özel Pazar Borsa İstanbul tarafından yakın bir zaman önce hayata geçirilen Özel Pazar platformu, dünya genelinde oldukça yeni bir trend. Özel Pazar; henüz büyümenin ilk aşamalarındaki girişimlerle, bu girişimlere ilgi duyan yatırımcıları bir araya getiren bir platform. Özel Pazar girişimcilere, halka açılmadan sermaye artırımı yapabilme, yeni ortak bulmak için yerli ve yatırımcı alternatiflerini değerlendirme imkânı sunuyor. Özel Pazar, üyesi olan yatırımcılarla şirketleri, ortaklık, birleşme ve devralma anlaşmaları için bir araya getiren, değerleme ve müzakere süreçleri için özel olarak tasarlanmış üyelik ve web tabanlı bir pazar yeri. Kayıt, belge paylaşımı, bilgi ve belge yönetimi, görüşme odalarında birebir müzakere yürütülmesi gibi işlemler, Özel Pazar platformu üzerinden online olarak yapılabiliyor. Görüşme odası uygulamasında şirket ve yatırımcılar karşılıklı olarak mesajlaşma ve dosya paylaşımı yapabilirken, bu uygulamada paylaşılacak bilgi ve belgeler kriptolu olarak güvenli bir şekilde saklanıyor. Ayrıca bu platformda şirketler paylarını satmak için Likidite ve Finansman Programı olarak adlandırılan pay satış ihaleleri düzenleyebiliyor. Platformda pay satışı işlemleri için gerekli olan ekosistemin tüm öğeleri yer alıyor. Özel Pazar platformuna üye olan aracılar bu platformda müşterilerinin hesaplarını yönetebiliyor ve müzakere sürecine destek Özel Pazar a yatırımcı üye olarak Merkezi Kayıt Kuruluşu nda nitelikli yatırımcı kaydı bulunan bireysel ve kurumsal yatırımcılarla, Bireysel Katılım Yatırımcısı Lisansı bulunan melek yatırımcılar kabul ediliyor. Ayrıca nitelikli yatırımcı kaydı bulunmayan kurumsal şirketler, nitelikli yatırımcı şartlarını sağladıkları takdirde yatırımcı olarak üye olabiliyor. olabiliyor. Pay devri için yatırımcılarla şirketlerin bir araya gelerek Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde ilgili sözleşmeleri imzalamaları gerekiyor. Ayrıca Özel Pazar da üye olan çözüm ortakları bağımsız denetim ve hukuki danışmanlık konularında üyelere hizmet vererek, kapanış işlemlerini gerçekleştirebiliyor. Türkiye de ve dünyada şirketlerin ilk kurulum aşamasında verilen birçok teşvik programı mevcut. Öte yandan, büyük şirketler Borsa da halka arz olarak öz kaynak finansmanı yapabilmekte. Ancak bu ikisi arasında; ilk kurulum aşamasını tamamlamış, yatırıma ihtiyaç duyan, bunun için borç almak ya da halka arz edilmek yerine ortak bularak doğrudan öz kaynak finansmanı sağlamak isteyen firmalar için bir mekanizma mevcut değil. Akademik çalışmalara göre, hem Türkiye de hem de dünya genelinde bu alanda bir boşluk var. Türkiye de Özel Pazar ın kurulmasının en önemli nedenlerinden biri de bu konudaki problemlere çözüm olmak. Dünyada Oldukça Yeni Bir Platform Özellikle ABD de bu alanda birkaç yıldır faaliyet gösteren platformlar bulunmakla birlikte Özel Pazar gibi platformlar dünyada da oldukça yeni. Sayıları bir elin parmaklarını geçmiyor. Bu durum, Borsa İstanbul un bu alana erken bir zamanlamayla adım attığını gösteriyor. Borsa İstanbul un stratejik ortağı olan NASDAQ Borsası ise bu işe mevcut bir platformu satın alarak başlamış. Ancak NASDAQ, daha çok halka arz öncesinde olan belirli bir büyüklükteki firmaları hedefliyor. Özel Pazar ise bu nitelikte bir borsa tarafından sıfırdan kurulan ilk pazar yeri ve erken aşama girişimleri de kapsıyor. Dünyadaki platformlar sadece yeni kurulan şirketlere ya da halka arz edilecek düzeye gelmiş büyük firmalara hitap ederken, diğer şirketler için de farklı segmentler oluşturmayı planlıyor. Borsa İstanbul Özel Pazar ise Yeni Girişim kategorisinde kuruluşundan itibaren beş yılını doldurmamış firmaları ve Yükselen Girişim Kategorisi nde minimum 5 milyon TL aktif ya da satış rakamına ulaşmış ve en az iki yıl önce kurulmuş firmaları kapsıyor. Şu an yeni girişimler kategorisinde hızlı büyüme potansiyeline sahip birçok teknoloji firması bulunuyor. Yükselen girişimler kategorisinde ise ISO 500 de yer alan büyük ve köklü firmalar da dahil olmak üzere bir çok firma yer alıyor. 27

28 Araştırma Girişimcilere Ulaşmak İçin Yapılan Çalışmalar BIST Özel Pazar, şirketler tarafında yeni girişimcilere erişmek için teknoparklar ve girişimcilik organizasyonlarını takip ediyor ve destekliyor. Öte yandan hem yeni hem de yükselen girişimler için KOSGEB ve TÜBİTAK gibi kurumlarla somut işbirlikleri kurulmaya çalışılıyor. Bunun dışında Türkiye de KOBİ finansmanı alanında önde gelen bankalar ve girişimciliği destekleyen diğer şirketlerle işbirlikleri var. Bu kuruluşlardan bir kısmının müşterilerine indirimler uygulanabiliyor. Özel Pazar a yatırımcı üye olarak Merkezi Kayıt Kuruluşu nda nitelikli yatırımcı kaydı bulunan bireysel ve kurumsal yatırımcılarla, Bireysel Katılım Yatırımcısı Lisansı bulunan melek yatırımcılar kabul ediliyor. Ayrıca nitelikli yatırımcı kaydı bulunmayan kurumsal şirketler, nitelikli yatırımcı şartlarını sağladıkları takdirde yatırımcı olarak üye olabiliyor. Bu kapsamda Türkiye nin önemli melek yatırım ağları, Borsa ya kote olmuş girişim sermayesi yatırım ortaklıkları ve girişimcilik dünyasının Özel Pazar ın hedefi Türkiye de ve bölgede erken aşama şirketler ve KOBİ leri de kapsayan girişimci şirketler ile yatırımcıları, girişimcilik ekosisteminin diğer tüm unsurlarıyla birlikte Borsa İstanbul un sağladığı kurumsal güven ortamında buluşturmak şeklinde özetlenebilir. önde gelen isimlerinin birçoğu Özel Pazar üyesi. Bunlar dışında uluslararası alanda faaliyet gösteren Özel Sermaye Fonu (Private Equity Fond) şirketleri Özel Pazar a üye olmaya başladılar. Özel Pazar, önümüzdeki yıl dünyanın önde gelen melek yatırımcı ağlarını ve girişim sermayesi fonlarını üyeleri arasına katarak yatırım ortamına ivme kazandırmaya çalışacak. Ayrıca lider bir yatırımcı tarafından yatırım fonu kurulması ve diğer yatırımcıların lider yatırımcı etrafında toplanarak şirketlere yatırım yapması olarak özetleyebileceğimiz bir ortak yatırım (co-investment) uygulaması devreye sokulacak. Bu uygulamanın yatırımcıların ilgisini çekeceği düşünülüyor. Sermaye Piyasalarında Önemli Bir Boşluğu Dolduracak İkinci eli olmayan bir piyasanın yaşaması zordur. Bu durum özel sermaye piyasaları için de geçerli. Şu an Türkiye de özel sermaye yatırımı denilince birçok farklı yapılanmadan söz edilebilir. Bir tarafta start-up dediğimiz yeni girişimler için devletin teşvik mekanizmaları, melek yatırımcı ağları, kuluçka merkezleri birbirinden bağımsız olarak çok güzel çalışmalar yürütüyor. Öte tarafta ise doğrudan sermaye yatırımı çekmek için büyük özelleştirme projelerinin yürütüldüğünü, gerek kalkınma ajansları gerekse Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı eliyle önemli çalışmalar yapıldığını, bu sayede Türkiye deki yabancı ortaklı şirket sayısının hızla artırıldığını görüyoruz. Aslında tüm bu mekanizmalar sürdürülebilir işler yapmak için girişimcilik ekosisteminin tüm öğelerinin yer aldığı, güvenlikli ve güvenilir bir pazar yerine ihtiyaç duyuyor. Özel Pazar hem birincil hem de ikincil bir piyasa olarak bu alanlarda önemli bir boşluğu dolduracak. Platform, bir şirketin ilk kuruluşundan bir dünya devi haline gelene kadarki süreçte sermaye finansmanı bulabileceği alter- Özel Pazar, önümüzdeki yıl dünyanın önde gelen melek yatırımcı ağlarını ve girişim sermayesi fonlarını üyeleri arasına katarak yatırım ortamına ivme kazandırmaya çalışacak. Ayrıca lider bir yatırımcı tarafından yatırım fonu kurulması ve diğer yatırımcıların lider yatırımcı etrafında toplanarak şirketlere yatırım yapması olarak özetleyebileceğimiz bir ortak yatırım (co-investment) uygulaması devreye sokulacak. Özel Pazar ın temel amaçları: Türkiye de girişimcilik ekosisteminin gelişmesine katkıda bulunmak Şirketlerin bilanço yapılarını bozmadan finansman bulmalarını sağlamak Yatırımcılara ve mevcut ortaklara yaptıkları yatırımdan çıkış ve likidite imkânı sağlamak Ülkemizde uzun vadeli yatırım ve ortaklık kültürünü geliştirmek Doğrudan yatırımlar için kullanışlı ve erişilebilir bir imkân sunmak natif bir yapı olarak ortaya çıkıyor. Yatırımcılar bu yapı sayesinde ortak olarak uzun vadeli yatırım yaptıkları şirketlerindeki hisselerini likide edebilecek, yeni yatırım fırsatlarını güvenlikli bir platform ortamında değerlendirebilecekler. Bu anlamda Özel Pazar ın hedefi Türkiye de ve bölgede erken aşama şirketler ve KOBİ leri de kapsayan girişimci şirketler ile yatırımcıları, girişimcilik ekosisteminin diğer tüm unsurlarıyla birlikte Borsa İstanbul un sağladığı kurumsal güven ortamında buluşturmak şeklinde özetlenebilir. 29

30 Araştırma Uzman Görüşü... Uzman Görüşü... Uzman Görüşü... Uzman Görüşü... Uzman Görüşü... Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) Başkanı İlhami Koç Özel Pazar gerek girişimciler gerekse yatırımcılar açısından ciddi fırsatlar yaratacak Sermaye piyasalarının sadece büyüme sürecinin belirli aşamalarını tamamlamış şirketlere açık olduğu düşünülür. Oysa, henüz büyümenin başlangıç aşamasındaki şirketlerin de sermaye piyasalarından kaynak sağlaması mümkündür. Ancak bu, halka arz gibi geleneksel yöntemlerle değil, nitelikli yatırımcıların bu tür şirketlere ilgi duymasının sağlanmasıyla mümkün olabiliyor. Yurtdışında bu tür şirketlerle genellikle girişim sermayesi şirketleri, melek yatırımcılar vb. nitelikli yatırımcılar ilgileniyor. Yüksek risk ve yüksek getiriyi bünyesinde barındıran bu tür yatırımların özelliği, vadenin uzun, likiditenin düşük olması ve hatta yatırımcıdan sağlanan mali kaynak dışında yönetsel bazı katkıların da beklenilmesidir. Ülkemizde son yıllarda bu alanda ciddi kazanımlar sağlandı. Melek yatırımcı sisteminin kurulması ve desteklenmesinden sonra, Borsa İstanbul da faaliyete geçen Özel Pazar da önemli bir boşluğu dolduracak. Bu pazarda, henüz büyümenin ilk aşamalarındaki girişimlerle, bu girişimlere ilgi duyan yatırımcılar karşı karşıya geliyor. Böylece, girişimciler, halka açılmadan sermaye artırımı yapabilme, yeni ortak bulmak için yerli ve yatırımcı alternatiflerini değerlendirme imkânlarına kavuşuyor. Ülkemiz ekonomisinin büyük ölçüde KO- Bİ lere dayalı olduğu düşünüldüğünde, bu şirketlerin sağladıkları kaynaklarla büyümesi ülke büyümesini de yukarı çekecektir. Başlangıç veya büyüme aşamasındaki girişimciler bu şekilde sağladıkları fonlarla büyümenin belirli aşamalarını geçtikten sonra orta vadede halka açılarak ana piyasalara gelebilecektir. Tanıtım çok önemli Bu süreçte tanıtım çok önemli. Gerek şirketler gerekse nitelikli yatırımcıların bu piyasadan haberdar olması gerekli. Aslında, bu tür faaliyetler tezgahüstü piyasalarda zaten var. Ancak organize piyasalar, iyi işleyen ve güvenilir platformlar sunduğu için daha geniş bir girişimci/ yatırımcıyı kendisine çekebiliyor. Bu da daha adil fiyat oluşumunu sağlıyor. BIST, bu eğilime hızla adapte oldu Borsaların bu tür platformlar işletmesi henüz çok yeni bir kavram. ABD de 2012 de mevzuatta yapılan değişikle şirketlerin halka açık sayılması için minimum ortak sayısı 500 den 2 bine çıkarılınca, ülkedeki çeşitli borsalarda halka açık olmayan şirketlerin işlem görebileceği platformlar oluşturulmaya başladı. Bunların başında, özellikle teknolojik girişimlere halka açılmalarını beklemeden ulaşılabilmesini amaçlayan NASDAQ Private Market ile NYSE Euronext ACE Solutions platformları geliyor. Her iki piyasa da son birkaç yılda faaliyete geçti. Borsa İstanbul un, gelişmiş borsalarda ortaya çıkan bu yeni eğilime hızla adapte olması ve Özel Pazar la girişimcilerin ihtiyaçlarına yeni bir çözüm üretmesi, ülke ekonomisi açısından sevindirici bir gelişme. Kitlesel fonlama (crowdfunding) gibi oldukça yeni finansman sağlama yöntemlerinin dünyada yaygınlaşmaya başladığı bir ortamda, Özel Pazar ın gerek girişimciler gerekse yatırımcılar açısından ciddi fırsatlar yarattığı görüşündeyiz. Yorum Şirket Yönetiminde Demokrasiyi Geliştirmek İlerleyen zamanlarda, şirket yönetimlerinde tam demokrasinin uygulandığı ya da demokrasinin ağırlıkta olduğu, güç dengelerinin yeniden oluşacağı bir süreç başlayacak. Yatırımcılar tercih yaparken, şirketin kurumsal yönetim işleyişini inceleyecek, o şirket yönetiminde demokrasi kurallarının ne kadar etkin kullanıldığına bakarak tasarruf kararlarını alacak. Artık şirketlerin kârlılıklarının yanında, yönetimindeki demokrasi algısı da yatırımcı üzerinde etkili olacak ve bu iki unsur başa baş bir seyir gösterecektir. Kurumsal yönetim ilkeleri uygulamaları her ne kadar mevcut olsa da piyasa koşulları, ticari endişeler ve rekabet ortamının zorlukları arasında bu uygulamaların çoğu zaman kaybolduğu görülmektedir. Kurumsal yönetim, şirketlerde her zaman süregelen kurallar sistemini uygulamak değildir. Her geçen gün kabul edilen ilkelere artı değer katarak yönetim Haydar Öztürk BORYAD İstişare Kurulu Başkanı Ekonomik büyüme ve gelişimin arkasındaki en büyük itici güç rekabet ise, şirketlerin yönetim anlamında gelişebilmesinin arkasındaki en büyük güç de, gerçek anlamda kurumsal demokrasinin yerleştirilebilmesidir. ve girişim becerilerini devam ettirmektir. Kurumsal yönetimde alınan kararların ve uygulamaların, şirket hissedarlarının yönetime katılımıyla gerçekleştiği bir sistemle sağlanması gerektiği halde, tek bir yönetici kontrolü ve yönetim modeli üzerinde yoğunlaşılmaktadır. Oysa yöneticilerin asli görevi, şirketin akılcı yönetim ve stratejilerini geliştirmenin yanında, kurumsal yönetimde demokrasiyi geliştirmek ve bu kuralların gelişmesini engelleyen girişimlerin ortaya çıkmasını önlemektir. Yatırımcılar tarafından tercih edilebilmek Bu unsurların hayata geçirilmesi, şirketlerde en iyi yöneticiyi bulma motivasyonun yanı sıra yatırımcılar tarafından tercih edilme motivasyonunun da oluşmasını sağlayacaktır. Özellikle yatırımcıların portföy tercihlerinde, aradığı kriterleri her geçen gün geliştirmesi, şirketlerin de tercih edilebilirlik seviyelerini yükseltmelerini gerekli kılmaktadır. Yatırımcı tercihlerinin ve bakış kriterlerinin büyük bir hızla değiştiği bu ortama, şirketlerin de aynı hızla cevap verememesi durumunda, sadece kârlılık ve büyüme beklentileri yatırımcı için aynı güveni sağlayamayacaktır. Yatırımcının şirketlere güven unsurunu dikkate alması, aynen devletin hukuk kuralları çerçevesinde kişilerin mülkiyet hakları konusunda kendisini güvende hissetmesi gibidir. Ekonomik büyüme ve gelişimin arkasındaki en büyük itici güç rekabet ise, şirketlerin yönetim olarak gelişebilmesinin arkasındaki en büyük güç de, gerçek anlamda kurumsal demokrasinin oluşmasıdır. Yatırım yaptığımız kurumlara güvenimiz, şirketler açısından çok önemli bir sermaye değeridir. Güven unsurunun tesisi, bu sermaye değerinin oluşmasında büyük katkı sağlar. Bu sayede ekonomileri işleten şirketlerin kalitesi artar ve ekonomiye olan güveni de beraberinde getirir. 31

32 Söyleşi Tuğrul Arıkan Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan 2014 yılı, Anadolu Isuzu için dolu dolu geçen başarılı bir yıl oldu. Bu yıl, 2013 yılında ara verdiğimiz kamyonet üretimine yeniden başladık ve geçtiğimiz yıl %2 olan pazar payımızı %10 seviyelerine taşıdık. Yine bu yıl bizler için önemli bir gelişme de şubat ayında Isuzu D-Max pick up üretimine başlamamız oldu. Böylece Anadolu Isuzu, Avrupa da Isuzu pick up üretimini gerçekleştiren ilk fabrika oldu. Türkiye nin pick up ı Isuzu D-Max, bu yıl düşen pazarda pazar payını %20 lerin üzerine çıkardı. Isuzu D-Max, dayanıklı ve güçlü olmasının yanı sıra sağladığı yakıt tüketim avantajı ve konforuyla şehir içi kullanımda en çok tercih edilen araçlardan biri oldu. Tuğrul Arıkan: 2014 yılında bizler için önemli bir gelişme de Isuzu D-Max pick up üretimine başlamamız oldu. Böylece Anadolu Isuzu, Avrupa da Isuzu pick up üretimini gerçekleştiren ilk fabrika oldu. Mİdİbüs İhracatında bu yıl da lideriz On yıldır üst üste midibüs ihracatında liderliğini sürdüren Anadolu Isuzu, bu yılı da %75 pazar payı ile lider kapamaya hazırlanıyor. Finansal açıdan 2014 yılında hedef ve beklentilerine ulaştıklarını söyleyen Tuğrul Arıkan, 2015 yılında yeni kamyonetlerini piyasaya süreceklerini ifade ediyor. 2014 yılını tamamlamak üzeriyiz. Otomotiv sektörü için nasıl bir yıl oldu? Sizden kısa bir değerlendirme alabilir miyiz? Kur ve faizde yaşanan gelişmelerin fiyatlara etkisi, kredili satış işlemlerine getirilen kısıtlamalar, otomobil ÖTV oranlarındaki artışlar, yatırımlar ve tüketimdeki azalmaların etkisiyle otomotiv pazarında ilk yarıda ciddi bir daralma yaşandı. Fakat ikinci yarıda kurlardaki düşüşlerin fiyatlara yansımaya başlamasıyla birlikte pazarda bir toparlanma başladı. Kasım sonu itibarıyla toplam pazardaki daralma %13,7 ye kadar geriledi. Bizim de içinde bulunduğumuz hafif ve ağır ticari araçlar segment toplamında daralma ise %9,2 olarak gerçekleşti. Ticari araçlarda hemen hemen tüm segmentlerde düşüş yaşanırken kamyon segmentinde geçen yılın aynı dönemine göre %8,8 lik bir büyüme görüldü. Anadolu Isuzu olarak faaliyette bulunduğumuz 5-16 ton kamyon segmentinde ise Isuzu nun pazar payı %40 seviyelerine ulaştı. Anadolu Isuzu özelinde ele alırsak, şirketiniz nasıl bir yıl geçirdi? Finansal açıdan hedef ve beklentilerinize ulaştınız mı? Yine bu yıl bizim için bir ilk, 12 metre segmentinde lansmanını yaptığımız toplu ulaşım aracımız Citiport oldu. Citiport, toplu ulaşımda yolcuların ve kullanıcıların tüm beklentilerine cevap verecek şekilde dizayn edildi ve üretildi. İlk kez Busworld Istanbul da müşterilerle buluşan Citiport, müşterilerden oldukça iyi geri dönüşler aldı. Eylül ayında ise aracın Avrupa lansmanı IAA Hanover Ticari Araçlar Fuarı nda bir basın toplantısıyla gerçekleşti. Midibüs segmentinde ise geçtiğimiz yıl yenilenen Novo midibüs modelimiz oldukça beğenildi. Bu yıl midibüs segmentinde satışlarımızın önemli bir kısmını oluşturan Novo, geçtiğimiz yıla göre %30 büyüdü. Midibüs ihracatında Anadolu Isuzu olarak önemli bir konumdayız. On yıldır üst üste midibüs ihracatında lideriz; bu yılı da %75 pazar payı ile lider olarak kapatacağız. Otobüs segmentinde ihracatımız yoktu; bu yıl 9 metre segmentindeki turizm aracımız Visigo ve toplu ulaşım aracımız Citiport ile ihracata başladık. Önümüzdeki yıl 12 metrelik Citiport aracımızın da eklenmesi ile pazar payımızı artıracağız. Finansal Ticari araçlarda hemen hemen tüm segmentlerde düşüş yaşanırken kamyon segmentinde geçen yılın aynı dönemine göre % 8,8 lik bir büyüme görüldü. Anadolu Isuzu olarak faaliyette bulunduğumuz 5-16 ton kamyon segmentinde ise Isuzu nun pazar payı %40 seviyelerine ulaştı. açıdan da 2014 yılında hedef ve beklentilerimize ulaştık. Anadolu Isuzu bu yıl 30. yaşını kutladı Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz? Anadolu Isuzu, otomotiv sanayinde ilk Türk-Japon ortaklığı olma özelliğini taşıyor. Bundan tam 30 yıl önce Japon Isuzu Motors Limited ile Türk Anadolu Grubu arasında imzalanan ortaklık anlaşması sonucu Türkiye de Isuzu marka kamyonların üretimine başlandı. Anadolu Isuzu nun Türkiye otomotiv sanayinde ve ekonomisinde önemli bir yere sahip olması bizler için gurur verici. Otomotivdeki ilk Türk-Japon ortaklığının 30 yıl sonra bugün geldiği nokta, yıllar öncesinde ne kadar doğru bir yatırıma imza atıldığını bir kez daha kanıtlıyor. Önümüzdeki yıl için piyasaya sürmeyi planladığınız yeni araçlarınız bulunuyor mu? 2015 yılı başında 3,5 ton kamyonet segmentinde yeni bir versiyonu piyasaya süreceğiz. Anadolu Isuzu olarak kamyon segmentindeki bu başarımızı daha üst segmentlere taşımayı planlıyoruz. Bunun ilk adımı olarak 15-16 ton kapasiteli yeni kamyonumuzun ilk çeyrekte lansmanı yapılacak. Ayrıca midibüs segmentindeki iki önemli modelimizi de, tasarımlarını yeniden ele 33

34 Söyleşi Tuğrul Arıkan Yeni Anadolu Isuzu Ar-Ge Merkezi, 2015 yılı sonunda devreye girecek. Bu yeni merkez binası sayesinde hem çeşitli test imkânlarını tesisimiz bünyesinde gerçekleştireceğiz hem de geliştirme faaliyetlerimiz daha verimli bir ortamda devam edecek. alarak, müşterilerimizin beğenisine sunacağız. Bunların dışında mevcut ürün çeşitliliğiyle ilgili çalışmalarımız devam edecek. Anadolu Isuzu da Ar-Ge çalışmalarına ne ölçüde önem veriliyor? Ar- Ge çalışma stratejilerinizden biraz bahsedebilir misiniz? Anadolu Isuzu Otomotiv San. ve T.A.Ş. kurulduğu ilk günden beri bünyesinde mühendislik departmanını ihtiva eden bir firma. 2009 yılında Ar-Ge Merkezi unvanını almasından sonra bu alandaki faaliyetlerini hızlandırmış ve kadrosunu genişleterek organizasyonunu büyütmüştür. Küresel rekabette öncü olmayı hedefleyen firmamızın Ar-Ge Merkezi bu tarihten itibaren 10 un üzerinde yeni model ve sayısız alt modeli ürün gamına katmıştır. Bunun yanında 60 a yakın tasarım tescili ve 10 adet patente sahip olan firmamızın birçok ulusal ve uluslararası sunum ve yayını vardır. Piyasadaki tüm midibüs ve otobüs modellerimizin tasarımı kendi Ar-Ge merkezimizde yapılmaktadır. Bunun yanı sıra pazar ihtiyaçları doğrultusunda kamyon segmentindeki mevcut ürünlerde de yeni versiyonlar tasarlanmaktadır. Yaptığı tüm bu çalışmalarla Anadolu Isuzu Ar-Ge Merkezi, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı nın yaptığı son değerlendirmede 11 adet otomotiv firmasının Ar-Ge merkezleri arasında ikinci sırada yer almıştır. Yakın gelecekte yeni yatırım planlarınız bulunuyor mu? Ar-Ge Merkezi yatırımlarımız devam ediyor. Yeni Anadolu Isuzu Ar-Ge Merkezi, 2015 yılı sonunda devreye girecek. Bu yeni merkez binası sayesinde hem çeşitli test imkânlarını tesisimiz bünyesinde gerçekleştireceğiz hem de geliştirme faaliyetlerimiz daha verimli bir ortamda devam edecek. Önümüzdeki yıl için hedefleriniz nelerdir? Bu hedefler doğrultusunda ne gibi adımlar atmayı planlıyorsunuz? Müşterilerimiz ve pazarın ihtiyaçları doğrultusunda ürün portföyümüzü ve faaliyet gösterdiğimiz alanları genişletmeye devam edeceğiz. Ayrıca ihracat bölgelerimizin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi çalışmaları da sürecek. Büyümenin yanı sıra bulunduğumuz tüm segmentlerde müşteri memnuniyetimizi artırmak ana hedefimiz.

36 Yorum Yenilenebilir Enerji ve Türkiye nin Potansiyeli Petrol kaynaklarının sınırlı olması ve çevre problemleri nedeniyle, petrol ve kömüre dayalı klasik yöntemlerle elektrik enerjisi üretimine alternatif olarak yenilenebilir kaynakların kullanımı gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynakları, rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi, su gücü, biyolojik yakıt enerjisi, deniz Melih İşleyen Elektrik Mühendisi BORYAD Enerji Komitesi Başkanı dalgalarının gücü, geotermik enerji ve benzeri biçimlerde hammaddesi doğa olan ve enerji üretimi sırasında çevreye minimum düzeyde zarar veren enerji kaynakları olarak karşımıza çıkar. Yıllarca süren çalışmalar göstermiştir ki, bunlar arasından rüzgâr ve güneş enerjisinin doğrudan elektrik enerjisine dönüştürülebilmesi daha pratik ve efektiftir. Türkiye nin elektrik enerjisi kurulu gücü son 10 yılda, iki kattan fazla bir artışla, 28 bin MW tan 58 bin MW a, 120 milyar kilovatsaat olan yıllık enerji tüketimi ise 242 milyar kilovatsaate ulaştı. Ülkemizde hızla büyümeye devam eden ekonomi, artan milli gelir ve nüfusa paralel olarak enerji ihtiyacımız her geçen gün yükseliyor. Tüm bunlarla birlikte 2023 hedefleri ve 500 milyar dolar ihracat için kararlı ve planlı enerji politikaları uygulamak gerekiyor. Nükleer enerji önemini uzun yıllar daha sürdürecek Petrol ve doğal gazın yanı sıra kömür ve nükleer enerji de dünyanın enerji ihtiyacını daha uzun bir süre karşılayabilir. Ancak hem kömür hem de nükleer enerji ciddi çevre kirliliğine yol açmaktadır. Kömür büyük ölçüde madencilik işlemi gerektirdiği gibi, geride kalan alanların başka amaçla kullanımı da güçtür. Ayrıca kömürün yanmasıyla karbondioksit ve sülfürdioksit gibi gazlar oluşarak çevre kirliliğine yol açarlar. Nükleer enerjide temel problem ise, atıkların güvenli olarak yok edilmesi ve yüksek yatırım maliyetleridir. Nükleer atıklar kolayca doğaya karışmamakta ve etkilerini uzun yıllar sonra bile göstermektedirler. Teknolojik olarak gelişmiş ülkelerde bol miktarda kullanılan bu enerji türüne alternatif olarak rüzgâr ve güneş enerjisini kullanma yolları araştırılmaktadır. Ancak stratejik önem taşıdığı için nükleer enerji önemini sürdürmektedir ve daha uzun yıllar da sürdürecektir. Yenilenebilir enerji kaynakları, rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi, su gücü, biyolojik yakıt enerjisi, deniz dalgalarının gücü, geotermik enerji ve benzeri biçimlerde hammaddesi doğa olan ve enerji üretimi sırasında çevreye minimum düzeyde zarar veren enerji kaynaklarıdır. Yıllarca süren çalışmalar göstermiştir ki, bunlar arasından rüzgâr ve güneş enerjisinin doğrudan elektrik enerjisine dönüştürülebilmesi daha pratik ve efektiftir. Enerjide yeni projeler geliştirilmeli Türkiye nin elektrik enerjisi kurulu gücü son 10 yılda, iki kattan fazla bir artışla, 28 bin MW tan 58 bin MW a, 120 milyar kilovatsaat olan yıllık enerji tüketimi ise 242 milyar kilovatsaate ulaştı. Yani 80 yılda yapılan toplam yatırımın iki katı yatırım son 10 yılda yapıldı. Ülkemizde hızla büyümeye devam eden ekonomi, artan milli gelir ve nüfusa paralel olarak enerji ihtiyacımız her geçen gün yükselmekte. Tüm bunlarla birlikte 2023 hedefleri ve 500 milyar dolar ihracat için kararlı ve planlı enerji politikaları uygulamak gerekiyor. Geçtiğimiz 10 yıla bakarsak 4628 sayılı Kanun uygulamaları kapsamında özel sektör, üretime yönelik 50 milyar dolar civarında yatırım gerçekleştirdi. Buna göre 2023 e kadar her yıl yaklaşık 10.000 MW ilave yatırım yapmamız gerekiyor. Ancak şu an özel sektörün yeni proje geliştirmesi bürokratik engellere ve trafo kapasitelerine takılıyor. Özellikle güneş ve rüzgâr enerjisi konusunda çok büyük bir potansiyele sahip ülkemizde yeni düzenlemeler ve yaklaşımlarla bu yatırımların önü açılmalıdır. Ekonomik göstergelerimiz bu kadar iyi, enerji yatırımları dünyada yükselen trend ve özel sektör bu kadar iştahlıyken fırsatlar yatırıma dönüştürülmelidir. Yeni proje geliştirilmesi noktasındaki engeller kaldırılarak özel sektörün önü açılmalıdır. 37

38 Dosya En Lezzetli Markalar Daha çok yabancı restoranların Türkiye deki şubelerinden görmeye alışık olduğumuz zincir restoran modeli, ülkemizde de son yıllarda yaygınlaşmaya başladı. Başta İstanbul olmak üzere Türkiye nin farklı şehirlerinde şubeleşmeye başlayan yerel zincir restoranlar, zaman içinde yurtdışına da açılarak şube ağını genişletti. Artık marka haline gelen bu restoranlardan bazıları, yerli ya da yabancı hiçbir yatırımcı desteği olmadan kuruldu ve önemli bir başarıya imza attı. BORYAD olarak bu lezzet markalarını araştırdık. Big Chefs Cafe & Brasserie, Midpoint ve Tavuk Dünyası restoran zincirlerinin kurucularına, başarı hikâyelerini ve marka olma stratejilerini sorduk. Ve öğrendik ki, bu zincir restoranlardan bazıları için borsada yer alma fikri çok uzak değil. Belki de birkaç yıl içerisinde borsada yeme-içme sektöründen çok daha fazla şirket işlem görmeye başlar Neden olmasın?.. Gamze Cizreli Big Chefs Cafe & Brasserie Kurucu Ortak Körfez ülkeleri, Türkî Cumhuriyetler ve Rusya da büyümeyi planlıyoruz Ankara da doğup İstanbul da büyüyen bir marka olan Big Chefs, bugün Türkiye nin birçok şehrinde faaliyet gösteriyor. İlk yurtdışı şubesi ise Dubai de açıldı. Big Chefs markasının arkasında emek, doğru stratejiler ve takım ruhu yatıyor. Markanın yaratıcısı Gamze Cizreli, ilk Big Chefs şubesini %100 banka finansmanıyla açtığını söylüyor. Uzun yıllardır yeme-içme sektöründe çalışan Cizreli ye markanın nasıl doğduğunu soruyoruz: 1993 yılında Ankara nın ilk kafesi olan Cafemiz i kurarak yeme-içme sektörüne girdim. Ardından 2005 e kadar Ankara nın sosyal hayatını değiştiren Kuki, Quick China ve Şaşaa markaları geldi. 2006 da hayatımda yepyeni bir sayfa açtım ve yoluma tek başıma devam ederek 2007 de Big Chefs Cafe & Brasserie markasını yaratarak %100 ü banka finansmanıyla ilk noktamızı açtım. Big Chefs in Ankara da başlayan bu lezzet serüveninde, Cizreli nin 2009 yılında Saruhan Tan ile kurduğu ortaklık bir dönüm noktası olmuş. Tam da benim artık İstanbul a açılmanın yollarını aramaya başladığım bir dönemde, çok doğru bir zamanda İstanbul da ilk Big Chefs i Etiler de açtık ve çok büyük ilgiyle karşılandık diyor Cizreli. Hem İstanbul da hem Anadolu da hızla büyüyen marka, bugüne gelindiğinde Dubai ile birlikte toplamda 24 noktada hizmet vermeye ve büyümeye devam ediyor. Big Chefs restoranları, mutfağıyla olduğu kadar dekorasyonlarıyla da dikkat çekiyor. Türkiye de yerel ortaklıklar yaptığımız gibi yurtdışındaki ilk adresimiz olan Dubai de de güçlü bir ortaklığa imza attık. Şeyh Al Maktoum un şirketi Meraas Holding ile el sıkışarak Dubai Big Chefs i hayata geçirdik. Vizyoner bakış açısına sahip olmak önemli Peki, rekabetin yoğun olduğu bir sektörde, herhangi bir yerli ya da yabancı kurumun sermaye desteği olmadan başarılı bir marka nasıl ortaya çıkarılır? Cizreli ye göre faaliyet gösterdiğin alanda iyi bir vizyon sahibi olmak çok önemli: Vizyoner yönümüz bizi başarıya götüren en önemli unsur; kendi alanınızda yeniliklerin öncüsü olmak, yenilikleri iyi takip ederek, marka kimliğinize uygun bir şekilde gelişmelere adapte olmak çok önemli Oldukça yoğun bir tempomuz var ve bu tempoda her şeye zamanında yetişebilmemizin en büyük sırlarından biri, heyecanlı ekip ruhumuz. Hızlı karar alabilen, doğru gözlem yapabilen ve arkadaş, aile gibi bir ekibiz. Bu samimi ruhumuz misafirlerimize de yansıyor. Big Chefs in hedefi, bu markayı dünyaca bilinen all day casual dining konseptlerinden biri olma yolunda geliştirmek. Bu amaçla, Dubai de, ünlü JBR - The Beach bölgesinde bir şube açmışlar. Buradaki ikinci şubenin açılış hazırlıkları da başlamış. Ocak ayında Box Park ta Dubai deki 2. Big Chefs in açılması hedefleniyor. Şirketin uzun vadeli hedefi ise, Arap Yarımadası nda Dubai, Katar, Abu Dabi başta olmak üzere Ortadoğu dan başlayarak, yurtdışında büyümek. Bir marka geliştirip büyüterek sonrasında yerli ya da yabancı bir or- 39