Derin Anemi Nedeni ile Çocuk Kliniğine Yatırılıp Demir Eksikliği Tanısı Alan Olguların Değerlendirilmesi

Benzer belgeler
TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRMESİ

TAM KAN SAYIMININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Çullas İlarslan N.E, Günay F, Bıyıklı Gençtürk Z, İleri D.T, Arsan S Ankara Üniv. Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları A.B.D.

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

Hastanede Yatan Olgularda Malnütrîsyon ve Anemi Prevalansı

GÖĞÜS AĞRISI ŞİKAYETİ İLE BAŞVURAN ÇOCUKLARIN KLİNİK İZLEMİ

İŞTAHSIZLIĞI OLAN ÇOCUKLARDA DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ SIKLIĞI

Yeliz Çağan Appak¹, Hörü Gazi², Semin Ayhan³, Beyhan Cengiz Özyurt⁴, Semra Kurutepe², Erhun Kasırga ⁵

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

Anemi modülü 3. dönem

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi?

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Kliniği

The Journal of Current Pediatrics

Nutrisyonel Vitamin B12 Eksikliği Vakalarında Oral B12 Tedavisi

Çocukta Anemiye Yaklaşım

ANEMİYE YAKLAŞIM. Dr Sim Kutlay

Semptom ve Bulgulara Eklenen Kan Sayımı Demir Eksikliği Anemisi Tanısı İçin Özgül ve Duyarlıdır

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

HEREDİTER SFEROSİTOZ. Mayıs 14

Epstein-Barr virüs enfeksiyonlarında trombosit parametrelerinin değerlendirilmesi

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.


Kan ve Ürünlerinin Transfüzyonu. Uz.Dr. Müge Gökçe Prof.Dr. Mualla Çetin

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

Bruselloz tanılı hastalarda komplikasyonları öngörmede nötrofil/lenfosit oranı, trombosit/lenfosit oranı ve lenfosit/monosit oranının değeri

TRANSFERRİN ERİTROSİT. Transferrinin normal değerleri: Transferin seviyesini düşüren sebepler. Eritrosit; RBC: Red Blood Cell = Alyuvar

Tam Kan Analizi. Yrd.Doç.Dr.Filiz BAKAR ATEŞ

Akdeniz Anemisi; Cooley s Anemisi; Talasemi Majör; Talasemi Minör;

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık ( ) Kansere Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

KRONİK VİRAL HEPATİT C Lİ HASTALARDA IL28B NİN İNTERFERON TEDAVİSİNE YANITLA İLİŞKİSİ. Dr. Gülay ÇEKİÇ MOR

Sepsis Hastalarının Yoğun Bakımdan Servise Taburculukta ph, LDH ve Kalp Hızının Sistematik Değerlendirilmesi

Naciye Sinem Gezer 1, Atalay Ekin 2

ÖZGEÇMİŞ. İSİM Gülşah KANER. Kişisel Bilgiler Doğum Tarihi: Doğum Yeri: İzmir. Eğitim

HEREDİTER SFEROSİTOZ TANISINDA EOZİN 5-MALEİMİD BAĞLANMA TESTİ, OSMOTİK FRAJİLİTE VE KRİYOHEMOLİZ TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

İNFEKSİYÖZ ENSEFALİTLER: HSV-1 E BAĞLI OLAN VE OLMAYAN OLGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

Çocuklardaki demir eksikliðinin tespitinde serum demiri ve eritrosit çinko protoporfirin/hem oranýnýn yeri

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİ NDE YAPTIRILAN DOĞUMLARIN İNCELENMESİ

Demir Eksikliği Anemisinde Hemoglobin, Hematokrit Değerleri, Eritrosit İndeksleri ve Etyolojik Nedenlerin Değerlendirilmesi

NUTRİSYONEL VİTAMİN B12 EKSİKLİĞİNDE TEDAVİ

II. BÖLÜM ÇOCUKLARDA DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

ÇOCUKLARDA DİYALİZ. Prof. Dr. Mesiha Ekim. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı

0-24 Aylık Çocuklarda Malnütrisyon Prevelansı ve Etkileyen Faktörler

Çocuk Acilde Karın Ağrısı: Bir Yıllık Klinik Deneyim

LÖKOSİT. WBC; White Blood Cell,; Akyuvar. Lökosit için normal değer : Lökosit sayısını arttıran sebepler: Lökosit sayısını azaltan sebepler:

Sağlam Çocuk Polikliniği nden izlenen iki yaş üzerindeki çocuklarda anne sütü ile beslenmeye

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR

Demir Eksikliği Nedenleri Klinik Bulgular. Prof. Dr. Özcan Bör Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi

İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ 5. SINIF PEDİATRİ PDÖ KONUSU ÇOCUKLARDA DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ

Piperasilin-Tazobaktam(TZP) a Bağlı Hematolojik İstenmeyen Etkiler

Dicle Tıp Dergisi 2011; 38 (2):

Dr. Gökhan AKSAN Şişli Hamidiye Etfal E.A.H Kardiyoloji Kliniği 22/04/16

Mikrositik anemi ile seyreden kombine nutrisyonel anemiler

Ateş Nedeniyle Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine Yatırılarak Takip ve Tedavi Edilen Hastaların Değerlendirilmesi

Çocuklarda Demir Eksikliği Anemisi Tanı ve Tedavi Kılavuzu

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

Maternal serum 25 OH vitamin D düzeylerinin preterm eylem ve preterm doğumda rolü var mıdır?

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Yozgat bölgesindeki çocuklarda boy kısalığı ve obezite ilişkisinin araştırılması

Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği En İyi Genç Araştırıcı Ödülü-2011

PEG-IFN ALFA 2B /RİBAVİRİN /BOSEPREVİR KOMBİNASYONU İLE TEDAVİ EDİLEN KHC OLGUSU

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Hipokrom Mikrositer Anemide Demir Eksikliği Anemisi ve Talasemi Taşıyıcılığı Oranları

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

VAKA SUNUMU. Dr. Neslihan Çiçek Deniz. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bölümü

TÜRKİYE DE MİDE KANSERLİ HASTALARIN KLİNİKOPATOLOJİK ÖZELLİKLERİ: -Çok Merkezli Retrospektif Çalışma- Türk Onkoloji Grubu

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

İnvaziv olmayan mekanik ventilasyon tedavisinde klinik ve polisomnografik izlem: Basınç ayarı kontrolü rutin olarak yapılmalı mı?

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

Fen ve Mühendislik Dergisi 2000, Cilt 3, Sayı KAHRAMANMARAŞ MERKEZ İLÇEDE ORTA ÖĞRETİM KURUMLARINDA ANEMİ TARAMASI

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

ALİ BÜLBÜL, DERYA GİRGİN, SİNAN USLU, SELDA ARSLAN, EVRİM KIRAY BAŞ, ASİYE NUHOGLU

Cukurova Medical Journal

Fatma Burcu BELEN BEYANI

Peptik Ülser Kanamasında Tedavi Yaklaşımı

Acil Servise Başvuran Doğurganlık Yaş Grubu Kadınlardan İstenilen β-hcg Testinin Pozitifliğinin Araştırılması

BOS GLUKOZ DÜġÜKLÜĞÜ ĠLE SEYREDEN TÜBERKÜLOZ MENENJĠT ÖN TANILI VARİCELLA ZOSTER MENENJİTİ OLGUSU

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Nefroloji BD Olgu Sunumu 24 Ekim 2017 Salı

Hemodiyaliz Hastalarında Atriyal Fibrilasyon Sıklığı ve Tromboembolik İnmeden Koruma Yönelimleri

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Tam Kan; Hemogram; CBC; Complete blood count

Dicle Tıp Dergisi, 2007 Cilt: 34, Sayı: 2, (88-93)

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma

UYKU. Üzerinde beni uyutan minder Yavaş yavaş girer ılık bir suya. Hind'e doğru yelken açar gemiler, Bir uyku âleminden doğar dünya...

14 Aralık 2012, Antalya

[RABİA EMEL ŞENAY] BEYANI

Adolesanlarda Polikistik Over Sendromu tanısında Anti Müllerien Hormon (AMH) ve İnsülin Like Peptit -3 (INSL3) ün tanısal değeri

Kronik Hepatit B li Hastalarda Oral Antiviral Tedavilerin Değerlendirilmesi

HBsAg KANTİTATİF DÜZEYİ İLE HEPATİT B nin KLİNİK- VİROLOJİK-SEROLOJİK DURUMU ARASINDAKİ İLİŞKİ *

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ. Prof. Dr. Özcan Bör Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Bilim Dalı

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü

Transkript:

Araştırmalar / Researches DOI: 10.5350/SEMB.20140421022006 Derin Anemi Nedeni ile Çocuk Kliniğine Yatırılıp Demir Eksikliği Tanısı Alan Olguların Değerlendirilmesi Önder Kılıçaslan 1, Zeynep Yıldız Yıldırmak 1, Nafiye Urgancı 1 ÖZET: Derin anemi nedeni ile çocuk kliniğine yatırılıp demir eksikliği tanısı alan olguların değerlendirilmesi Amaç: Demir eksikliği dünyadaki önemli sağlık problemlerinden biridir. Bu çalışmanın amacı Çocuk Kliniğine derin anemi (Hb<7 g/dl) nedeniyle yatırılıp incelenen demir eksikliği anemili olguları değerlendirmekti. Gereç ve Yöntem: Demir eksikliği tanısı konulan olguların yaş, cinsiyet, fizik inceleme ve laboratuar bulguları değerlendirilerek etyolojik nedenler araştırıldı. Bulgular: Toplam 28 olgunun 15 i kız (%53.5), 13 ü erkekti (%46.5). Yaşları 4 ile 18 yaş arasında olup ortalama 13.25±4.68 yıldı. Olguların 21 i 11-18 yaş grubu denilen adolesan yaş grubundaydı. Adolesan yaş grubundaki hastaların 11 i kız (%52.4), 10 u (%47.6) erkekti. Bu yaş grubundaki hastaların 9 u (%42.8) kanama ile başvurmuştu. Gastrointestinal kanaması olan hastaların dördüne üst gastrointestinal endoskopi yapıldı ve üçünde biyopsi örneklerinde helicobacter pylori pozitifliği saptandı. Adolesan olguların beden kitle indeksleri (BMI) hesaplandığında 13 olgunun zayıf, 4 olgunun normal, yalnızca 1 olgunun hafif obez olduğu görüldü. Hastaların belirgin özelliği kırmızı et tüketimin azlığıydı. En belirgin patolojik fizik inceleme bulgusu tüm olgularda saptanan belirgin cilt solukluğuydu. Diğer bulgular mezokardiyak odakda duyulan üfürüm (%46.4) ve taşikardi (%14.3) idi. Hastaların başvuru sırasındaki laboratuar değerleri Hb 5.59±1.85 g/dl, MCV 68.76±16.4 fl, RDW %21.55±6.45, lökosit sayısı 7167±4528/mm 3, trombosit sayısı 326.000±241.013/mm 3, serum demiri 18.2±9.92 µg/dl, serum demir bağlama kapasitesi 444±110.13 µg/dl, transferrin satürasyonu %4.03±2.26, ferritin 8.83±12.1 ng/ml idi. Olguların 13 ünde (%46.4) kalp yetmezliği bulguları geliştiğinden eritrosit süspansiyonu transfüzyonu yapıldı. Tümüne demir tedavisi uygulandı. Tartışma: Demir eksikliğine bağlı derin aneminin özellikle adolesan yaş grubunda görülmesi, bunun ancak yarısından azının kanama ile ilişkilendirilmesi ve hastaların tümünde kırmızı et tüketiminin azlığı besinsel yetersizliği düşündürmektedir. Anahtar kelimeler: Derin anemi, demir eksikliği anemisi, adolesan anemileri ABSTRACT: Evaluation of patients hospitalised in pediatrics clinic for profound anemia and diagnosed as iron deficiency Objective: Iron deficiency is one of the major health problems in the world. The aim of this study was to evaluate cases hospitalized to pediatrics clinic with profound anemia (Hb < 7 g/dl) and investigated for iron deficiency anemia. Material and Method: Patients with the diagnosis of iron deficiency investigated for etiologic reasons with evaluation according to age, gender, physical examination and laboratory findings. Results: 15 were female (53.3%) and 13 were male (46.5%) from total of 28 cases. The ages of study group were between 4 and 18 with a mean of 13.25±4.68 years. 21 of cases were in adolescent age group defined as 11-18 age group. 11 were female (52.4%) and 10 were male (47.6%) in adolescent age group. 9 patients in this age group (42.8%) were admitted with bleeding. Upper gastrointestinal endoscopy performed 4 of the patients from cases with gastrointestinal bleeding and 3 of them detected helicobacter pylori positive from biopsy samples. Body Mass Index (BMI) of adolescent cases was calculated and from 13 cases; 4 were normal and only one of them was mildly obese. Prominent feature of the patients was scarcity of red meat consumption. The most obvious pathologic sign of physical examination was skin pallor found in all patients. Other findings were murmur at mesocardiac focus (46.4%) and tachycardia (14.3%). Laboratory findings at application moment were Hb 5.59±1.85 g/dl, MCV 68.76±16.4 fl, RDW 21,55±6.45%, white blood cell count 7167±4528/mm 3, platelet count 326.000±241.013/mm 3, serum iron level 18.2±9.92 µg/dl, serum iron binding capacity 444±110.13 µg/dl, transferrin saturation 4.03±2.26%, ferritin 8.83±12.1 ng/ml. 13 cases (46.4%) were transfused with packed red blood cells because they developed signs of cardiac failure. Iron therapy was administered to all Conclusion: Profound anemia because of iron deficiency seen especially adolescent age group and only less than half associated with bleeding and all cases had scarcity of red meat consumption suggests nutritional deficiency. Key words: Profound anemia, iron deficiency anemia, adolescent anemia Ş.E.E.A.H. Tıp Bülteni 2014;48(3):234-8 1 Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Kliniği, İstanbul-Türkiye Yazışma Adresi / Address reprint requests to: Önder Kılıçaslan, Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Kliniği, İstanbul-Türkiye E-posta / E-mail: onderkilicaslan@mynet.com Geliş tarihi / Date of receipt: 4 Şubat 2014 / February 4, 2014 Kabul tarihi / Date of acceptance: 21 Nisan 2014 / April 21, 2014 234 Şişli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 48, Say : 3, 2014 / The Medical Bulletin of Şişli Etfal Hospital, Volume: 48, Number 3, 2014

Ö. Kılıçaslan, Z. Yıldız-Yıldırmak, N. Urgancı GİRİŞ Demir eksikliği özellikle gelişmekte olan ülkelerde en sık görülen nutrisyonel eksikliktir. Tüm dünyada demir eksikliği ve demir eksikliği anemisi sıklığı sırası ile %66-80 ve %30 olarak bildirilmektedir (1). Ülkemizde demir eksikliği sıklığı 4 yaş altı çocuklarda %48, demir eksikliği anemisi sıklığı ise adolesanlarda %1.5 ile %12.5 arasında değişmektedir (2-5). Çocuklardaki demir eksikliği gelişimindeki risk faktörleri prematürite, diyetle yetersiz alım ve kronik kan kaybıdır. Adolesanlarda özellikle büyüme sıçraması döneminde demir gereksinimini artması nedeniyle demir eksikliği anemisi riski fazladır. Erkeklerde kas büyümesinin artması demir gereksinimini arttırır. Kızlarda mensturasyonun başlaması ile demir kaybı daha da artar (6). GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışma 2 yaş üzerindeki hastaların yatırılarak izlendiği Büyük Çocuk Kliniğine 2010 ve 2011 yıllarında derin anemi (Hb<7 g/dl) nedeni ile yatırılıp, demir eksikliği anemisi tanısı konulan olguların demografik ve klinik özelliklerini retrospektif olarak değerlendirmek amacıyla yapıldı. Demir eksikliği tanısı konulan 28 olgunun yaş, cinsiyet, fizik inceleme bulguları ve kırmızı et tüketim durumları kaydedildi. Yaşları 11-18 arası olan olgular adolesan yaş grubu olarak kabul edildi ve başvuru yakınmaları kayıt altına alındı. Boy ve ağırlıklarına göre beden kitle indeksleri (BMI) hesaplanarak 2 gruba ayrıldı. BMI değeri 18.5 altında olanlar grup I, 18.5 ve üstünde olanlar grup II olarak adlandırıldı ve hemoglobin değerleri karşılaştırıldı. Laboratuar incelemelerinden kliniğimizde demir eksikliği veya demir eksikliği anemisi düşünülen olgularda rutin olarak değerlendirilen tam kan sayımı, serum demiri, serum demir bağlama kapasitesi, ferritin değerleri incelendi. Transferrin satürasyonu hesaplandı. Adolesan olgularda gaitada gizli kan testi bakıldı. Demir eksikliği bulunmayan anemili olgular çalışma dışı bırakıldı. Çalışma grubunun tanımlayıcı istatistiksel analizleri yapılmıştır. Çalışma gruplarının karşılaştırılmasında parametrik değişkenlerde t testi, parametrik olmayanlarda Mann-Whitney-U testi kullanılmıştır. Değerlendirme sonucunda p<0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. BULGULAR Toplam 28 olgunun 15 i kız (%53.5), 13 ü (%46.5) erkekti. Olguların yaş dağılımı 4 ile 18 yıl arasında olup ortalama 13.25±4.68 yıl idi. Olguların 21 i (%75) adolesan yaş grubu olan 11-18 yaş grubunda idi. Adolesan yaş grubundaki hastaların 11 i kız (%52.4), 10 u (%47.6) erkekti. Bu yaş grubundaki hastaların 9 u (%42.8) kanama ile başvurmuştu. Halsizlik, kusma, koyu renkli dışkılama yakınmaları ile başvuran 5 olguda üst gastrointestinal kanama, 3 ünde menometroraji, 1 inde epistaksis vardı. Epistaksisi olan olguda trombosit fonksiyon bozukluğu olduğu öğrenildi. Tüm hastaların beslenme öykülerindeki göze çarpan ortak özellik kırmızı et tüketiminin azlığı idi. Adolesan olguların BMI hesaplandığında 13 olgunun zayıf, 7 olgunun normal, yalnızca 1 olgunun hafif obez grubunda ve BMI değerinin 25 in üzerinde olduğu görüldü (Tablo 1). Adolesan öncesi dönemde olan 7 olgunun tamamı zayıf idi. BMI değeri 18.5 altı olanlar grup I, 18.5 ve üstü olanlar grup II olarak adlandırıldı. Grup I de 13 hasta, grup II de 8 hasta vardı. Birinci gruptaki vakaların hemoglobin değeri ortalaması 5.39±1.80 g/dl, 2. Gruptaki vakaların hemoglobin değeri ortalaması 6.26±2.45 g/dl olarak bulundu. İki grup hemoglobin ortalama ve standart sapma değerleri açısından karşılaştırıldıklarında aralarında anlamlı fark saptanmadı (p=0.402), (Tablo 2). Tablo 1: Adolesan olguların beden kitle indeks dağılımı Sayı % BMI<18.5 (zayıf) 13 61.9 BMI 18.5-24.9 (normal) 7 33.3 BMI 25-29.9 (Hafif obez) 1 4.8 Toplam 21 100 Tablo 2: Grup I ve II ortalama hemoglobin değerleri Grup I Grup II p Vaka sayısı 13 8 Hemoglobin (g/dl) 5.39±1.80 6.26±2.45 0.402 Şişli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 48, Say : 3, 2014 / The Medical Bulletin of Şişli Etfal Hospital, Volume: 48, Number 3, 2014 235

Derin anemi nedeni ile çocuk kliniğine yatırılıp demir eksikliği tanısı alan olguların değerlendirilmesi Tablo 3: Çalışmaya alınan vaka grubunun ortalama laboratuar değerleri Parametreler Ortalama±SD Normal Değerler Hemoglobin (g/dl) 5.59±1.85 11.5-16 OEH/MCV (fl) 68.76±16.40 77-102 RDW (%) 21.55±6.45 11.5-14 Lökosit sayısı (mm 3 ) 7167±4528 4500-13500 Trombosit sayısı (mm 3 ) 326000±241013 150000-400000 Serum demir (µg/dl) 18.2±9.92 22-184 Demir bağlama kapasitesi (µg/dl) 444.4±110.13 250-400 Transferin saturasyonu (%) 4.03±2.26 >15 Ferritin (ng/ml) 8.83±12.1 7-140 Fizik muayene bulguları değerlendirildiğinde hastaların tümünde belirgin cilt solukluğu görüldü. Diğer bulgular kalpte mezokardiyak odakta duyulan sistolik üfürüm (%46.4) ve taşikardi (%14.3) idi. Olguların başvuru sırasındaki laboratuar değerleri ortalamaları incelendiğinde Hb 5.59±1.85 g/dl, MCV 68.76±16,4 fl, RDW %21.55±6.45, lökosit sayısı 7167±4528/mm 3, trombosit sayısı 326.000±241.013/ mm 3 bulundu. Olguların 7 sinde (%25) trombosit sayısı 400.000/mm 3 üzerinde idi. Serum demiri 18.2±9.92 µg/dl, serum demir bağlama kapasitesi 444±110.13 µg/dl, transferrin satürasyonu %4.03±2.26, ferritin 8.83±12.1 ng/ml idi (Tablo 3). Adolesan olgulara yapılan gaitada gizli kan testi 5 olguda (%23.8) pozitif bulundu. Gastrointestinal kanaması olan 5 hastanın dördüne üst gastrointestinal endoskopi yapıldı ve bu hastaların üçünde biyopsi örneklerinde Helicobacter pylori pozitifliği saptandı. Bir hastaya, hastanın ailesi endoskopik işlem için gerekli olan onayı vermediği için yapılamadı. Olguların 13 ünde (%46.4) kalp yetmezliği bulguları geliştiğinden eritrosit süspansiyonu ile transfüzyon yapıldı. Tümüne demir tedavisi başlandı. Onbeş hastaya oral, 13 hastaya parenteral demir olarak verildi. Parenteral demir verilme nedenleri oral tedaviye uyumsuzluk, transfüzyon gerektirecek kadar derin anemi olması idi. TARTIŞMA Çocuklarda demir eksikliğinin geliştiği iki önemli dönem süt çocukluğu ve adolesan dönemidir. Bu dönemlerin özelliği hızlı büyüme ve yetersiz demir alımıdır. Süt çocukluğu döneminde demir eksikliği anemisi kız ve erkeklerde eşit oranda görülürken adolesan yaş grubuna gelindiğinde kızlarda daha fazla görüldüğü bildirilmektedir (5,7). Bunun nedeni kızlarda menstürasyon ile demir kaybının artmasıdır (8). Bizim olgularımızın yalnızca 7 tanesi adolesan öncesi dönemde idi ve cinsiyet dağılımları benzerdi. Adolesan yaş grubundaki 21 hastanın 11 i kız 10 u erkek olup bu yaş gurubunda beklenen kız hasta çoğunluğu gözlenmedi. Demir eksikliği anemisi etyolojisinde rolü olan faktörlerden biri de kronik kan kaybıdır (6). Olgularımızın öyküleri incelendiğinde adolesan yaş grubundaki olguların 5 inde üst gastrointestinal kanama, 3 ünde menometroraji, 1 inde epistaksis söz konusu idi. Epistaksisi olan olguda trombosit fonksiyon bozukluğu olduğu öğrenildi. Hastaların beslenme öyküleri sorgulandığında tüm hastaların kırmızı et tüketiminde belirgin düşüklük söz konusu idi. Son 30 yıl içindeki diyet içeriğindeki en önemli değişiklik demirden yoksun süt ürünleri ve atıştırmalıkların tüketiminde artış, kırmızı et tüketiminde azalma şeklinde olmuştur. Yoksulluk demir malnutrisyonunda önemli belirleyicilerden biridir. Diyetteki çok az demir içeriği negatif demir dengesi için ciddi risklere yol açmaktadır (9). Demir eksikliği anemisinde en sık rastlanılan fizik inceleme bulguları solukluk, halsizlik ve egzersiz dispnesidir (10). Olgularımızın ortak inceleme bulgusu solukluk, halsizlik ve dispne idi. Olguların tamamında derin anemi bulunduğundan taşikardi ve kalpte sistolik üfürüm gibi kardiyak bulgular da gözlendi. Son yıllarda yapılan çalışmalarda obezite ile demir eksikliğinin ilişkisi araştırılmış, obez olgularda demir eksikliği riskinin daha fazla olduğu bildirilmiştir (11). 236 Şişli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 48, Say : 3, 2014 / The Medical Bulletin of Şişli Etfal Hospital, Volume: 48, Number 3, 2014

Ö. Kılıçaslan, Z. Yıldız-Yıldırmak, N. Urgancı ABD de obez adolesanlarda demir eksikliği sıklığı %9.1, Yunanistan da normal çocuklarda demir eksikliği %10, hafif obezlerde %20 olarak bulunmuştur. Yüksek BMI değerinin adolesan dönemde risk olduğu bildirilmektedir (12). Ancak biz olgularımızın BMI ni hesapladığımızda yalnızca bir adolesan olgumuzun BMI değerinin 25 in üzerinde olduğunu gördük. Bunun nedeni; kliniğimize yatan hastaların büyük çoğunluğunun sosyoekonomik düzeylerinin düşük olması ve nutrisyonel demir alımlarının az olması olarak düşünüldü. Ayrıca hastalar BMI 18.5 üstü ve altı olarak 2 gruba ayrılarak hemoglobin ortalama ve standart sapma değerleri açısından karşılaştırıldıklarında aralarında anlamlı fark saptanmadı (p=0.402). Demir eksikliğinde beklenen laboratuar bulguları hemoglobin, hematokrit ve MCV değerlerinde düşüklük, serum demirinde azalma, demir bağlama kapasitesinde artış, transferin satürasyonu ve ferritin değerlerindeki düşüklüktür (13). Bizim olgularımızın tamamında mikrositer anemi gözlendi. Lökosit değerleri normal sınırlar içerisinde idi. Demir eksikliğinde gözlenen trombositoz ise 7 olguda (%25) gözlendi (14). Serum demiri, transferin saturasyonu ve ferritin değerleri beklendiği gibi düşük bulundu. Büyük çocuklarda demir eksikliği anemisi görüldüğü zaman demirden yetersiz beslenmenin yanı sıra kan kaybı da mutlaka araştırılmalıdır. Özellikle gastrointestinal sistemden kronik gizli kayıplarla demir eksikliği anemisi oluşmaktadır. Özefajit, gastrit, duodenit, peptik ülser ve inflamatuar barsak hastalığı gibi durumlar adölesan dönemde kan kaybına bağlı önemli demir eksikliği anemisi sebebidir (15). Dışkıda gizli kan bu hastalıklardan şüphe edildiğinde aneminin etiyolojik araştırılmasında yapılması gerekli bir tetkiktir. Ayrıca bu hastalıkların teşhisinde gastrointestinal sistem endoskopisi gerekebilmektedir. Bizim hastalarımızda gaitada gizli kan testi pozitifliği üst gastrointestinal kanaması olan olgularda ve epistaksisi olan olguda gözlendi. Diğer olgularda negatif idi. Gastrointestinal kanama öyküsü olanların dördüne yapılan üst gastrointestinal endoskopi sonucunda üçünde gastrit bulguları ve Helicobacter pylori pozitifliği saptandı. Helicobacter pylori gastritinin demir eksikliği gelişmesinde önemli rolü vardır. Kürekçi ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada yaşları 6-16 yaşları arasında değişen 140 Helicobacter pylori enfeksiyonlu çocukta demir eksikliği ve demir eksikliği anemisi görülme sıklığı sırası ile %25.7 ve %12.9 (Toplam %38.6) olarak gösterilmiştir (16). Demir eksikliği anemisinde tedavinin seçimi hastanın klinik durumu ile yakından ilişkilidir. Hastada hemodinamik bozukluk yoksa anemiyi düzeltmek icin tercih edilen yol, demir preparatları ile tedavidir. Demir tedavisi oral veya parenteral yapılabilir. Ağır anemide, hemodinamik bozukluk varlığında veya aneminin enfeksiyon ile beraber bulunduğu durumlarda acil olarak eritrosit transfüzyonu yapılıp, sonrasında demir tedavisine başlanır (15). Tedavi olarak kalp yetmezliği gelişen 13 olguya eritrosit süspansiyonu transfüzyonu yapıldı. Tamamına demir tedavisi uygulandı. Hastaların 15 ine oral, 13 üne parenteral olarak verildi. Parenteral demir verilme nedenleri oral tedaviye uyumsuzluk, transfüzyon gerektirecek kadar derin anemi olması idi. SONUÇ Demir eksikliğine bağlı derin aneminin olgularının %75 i adolesan yaş grubunda olup, olguların ancak yarısında anemi kanama ile ilişkilendirilmiştir. Olguların çoğunluğunun zayıf olması ve tümünde kırmızı et tüketiminin azlığı besinsel yetersizliği düşündürmektedir. Ülkemizde süt çocukluğu döneminde olduğu gibi adolesan yaş grubundaki hastalarda da demir eksikliği anemisi önleme ve kontrol stratejileri belirlenmelidir. KAYNAKLAR 1. Ferrari M, Misutra L, Patterson E, Sjöström M, Diaz LE. Evaluation of iron status in European adolescents through biochemical iron indicators: the Helena study. Eur J Clin Nutr 2011; 65: 340-49. 2. Uysal Z. Demir metabolizması ve demir eksikliği anemisi. Türk Çocuk Hematolojisi Dergisi 2007; 1: 7-22. 3. Yavuz T, Korkut S, Yavuz Ö, Kocabay K. Prevalence of Anemia and Iron Deficiency Anemia Among Adolescents In The Western Black Sea Region. Türkiye Klinikleri J Pediatr 2004; 13: 711-75. 4. Berçem İ, İçağasıoğlu D, Cevit Ö, Törel Ergür A, Berçem G, Gültekin A, Sütçü İ. The Prevalence of Iron Deficiency And Iron Deficiency Anemia In Adolescents. Türkiye Klinikleri J Pediatr 1999; 8: 15-20. 5. Balcı YI, Karabulut A, Gürses D, Çövüt IE. Prevalance and risk factors of anemia among adolescents in Denizli, Turkey. Iran J Pediatr 2012; 22: 77-81. Şişli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 48, Say : 3, 2014 / The Medical Bulletin of Şişli Etfal Hospital, Volume: 48, Number 3, 2014 237

Derin anemi nedeni ile çocuk kliniğine yatırılıp demir eksikliği tanısı alan olguların değerlendirilmesi 6. Andrews NC, Ullrich CK, Fleming MD. Disorders of Iron metabolism and sideroblastic anemia. In: Nathan and Oski s Hematology Infancy and Childhood. 7 th edition. Philadelphia: Saunders and Elsevie; 2009. p.521-71. 7. Lanzkowsky P. Iron deficiency anemia. In: Manual of Pediatric Hematology and Oncology. 5 th edition. California: Elsevier; 2011. p.38-57. 8. Balarajan YS, Fawzi WW, Subramanian SV. Changing patterns of social inequalities in anaemia among women in India: crosssectional study using nationally representative data. BMJ Open. 2013 Mar 19; 3: e002233. 9. Koçak U. Demir eksikliğinde tanı ve tedavi yöntemleri. 41.Türk Pediatri Kongresi Kitabı. Ankara, 2005. p.353-60. 10. Zhu A, Kaneshiro M, Kaunitz JD. Evaluation and treatment of iron deficiency anemia; A gastrointestinal perspective. Dig Dis Sci 2010; 55: 548-59. 11. Moschonis G, Crousos GP, Lionis C, Mougios V, Manios Y. Association of total body and visceral fat mass with iron deficiency in preadeloscents: The health growth study. Br J Nutr 2012; 108: 710-19. 12. Kaikhaei B, Askari R, Aminzadeh M. Adeloscent with unfeasible body mass index: A risk factor for iron deficiency anemia. J Health Med Informat 2012; 3: 1-4. 13. Janus J, Moersschel SK. Evaluation of anemia in children. American Family Physician 2010; 81: 1462-71. 14. Sarper N. Iron Deficiency Anemia. Türkiye Klinikleri J Pediatr Sci 2009; 5: 6-14. 15. Karakaş Z. Ağaoğlu L. Kan Hastalıkları. Neyzi O, Ertuğrul T (editör). Pediatri, 4. Baskı. İzmir: Nobel Tıp Kitabevleri; 2009. p.1297-1300. 16. Kürekçi AE, Atay AA, Sarıcı SÜ, Yeşilkaya E, Şenses Z. Is there a relationship between childhood pylori infection and iron deficiency anemia. J Trop Pediatr 2005; 51: 166-9. 238 Şişli Etfal Hastanesi T p Bülteni, Cilt: 48, Say : 3, 2014 / The Medical Bulletin of Şişli Etfal Hospital, Volume: 48, Number 3, 2014