Anafilakside Riskli Grup: İnfant Anafilaksisi

Benzer belgeler
ANAFLAKSİ. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR KIZILTEPE DEVLET HASTANESİ

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Alerji-İmmünoloji BD Olgu Sunumu 27 Mart 2017 Salı

Anafilaksi İle Başvuran Olgu

Measuring the primary care physician s knowledge about diagnosis and treatment of cow s milk allergy and adrenaline

Anafilaksi de ANAFİLAKSİ

AŞI ve ALERJİ. Prof Dr Zeynep Tamay Istanbul Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD, Çocuk İmmunolojisi ve Alerji BD

Yumurta allerjisi olan olgularımızın klinik ve laboratuvar özelliklerinin değerlendirilmesi

Derleme Review. Giriş

HIŞILTILI ÇOCUKLARA YAKLAŞIM

Üçüncü Basamak Sağlık Çalışanlarının Anafilaksi ve Adrenalin Oto-Enjektör Bilgi Düzeyleri

GIDA ĠLĠġKĠLĠ ANAFLAKSĠ. Dr SUNA ASĠLSOY BAġKENT ÜNĠVERSĠTESĠ, ADANA

ANAFİLAKSİ YÖNETİMİ. Dr. Rana IŞIK AMERİKAN HASTANESİ ERİŞKİN İMMÜNOLOJİ ve ALLERJİ HASTALIKLARI

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Alerji-İmmünoloji BD Olgu Sunumu 03 Ekim 2017 Salı

ALLERJİ AŞILARI. Prof. Dr. Ömer KALAYCI Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Allerji ve astım Ünitesi

%5 Her iki ebeveyn atopik

Gaziantep te Çocuklarda Solunum Allerjenleri Duyarlılığı

Malatya da Yaşayan 6-7 Yaş Grubu Çocuklarında Allerjik Hastalıkların Sıklığı ve İlişkili Risk Faktörleri

Tıp Fakültesi öğrencileri ve pratisyen hekimlerin anaflaksinin tanı ve tedavisi konusundaki bilgileri

An algorithmic diagnosis of children with suspected food allergy in mediterranean region and predictive values of food specific IgE levels

Dr. Hülya ERCAN SARIÇOBAN

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

ALERJİ. Alerji neden olur:

Kronik ürtikerde güncel tedaviler

Van da Besin Alerjik Çocukların Klinik Özellikleri

IgE mediated food allergy in children: clinical findings, diagnosis and prognostic features

Arı sokmalarında mast hc ve bazofillerden ani mediyator salınımı görülür. Anafilaksi sırasında serum triptaz düzeyinde (aktif mature B triptaz )

Hipersensitivite, Alevlenme Reaksiyonları ve Anaflaksi. Hem. Okan Duran Medikana internatinational. Ankara Hastanesi 19 Nisan 2014

Anafilaksi olgu senaryoları

TTD Kış Okulu 2015 Havayolu Hastalıkları Modülü. Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen

İnek sütü, Yumurta, Fıstık, Buğday, Soya, Balık, Midye, Ceviz, Fındık, Susam alerjik reaksiyona en sık sebep olan gıdalardır.

Fırınlanmış Süt ve Yumurta. Cansın Saçkesen Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi

ALLERJİK HASTALIKLAR STAJI

Giresun İl Merkezinde Yaşayan Okul Çağı Çocuklarında Aileler Tarafından Bildirilen Kuruyemiş Allerjisi Sıklığı ve Klinik Özellikleri

Çocuktan Erişkine Astımın Doğal Seyri

Hemşire Sevgi YATARKALKMAZ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Allerji ve İmmünoloji BD

İnek sütü, Yumurta, Fıstık, Buğday, Soya, Balık, Midye, Ceviz, Fındık, Susam alerjik reaksiyona en sık sebep olan gıdalardır.

İNEK SÜTÜ PROTEİN ALLERJİSİ (İSPA)

BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii. Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL

Hışıltılı Çocuk. Ne zaman astım diyelim?

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı

Astım Tedavisinde Kullanılan İlaçların

ALLERJİK HASTALIKLAR STAJI

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

Besin Proteini İlişkili Enterokolit Sendromu

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Anafilaksi. Dr. Sevim Bavbek. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hst. ABD Allerjik Hastalıklar Bilim Dalı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Alerji-İmmünoloji BD Olgu Sunumu 7 Ağustos 2018 Salı

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

ALLERJĠDE ACĠLLER. Dr Suna Asilsoy BaĢkent Ün. Çocuk Allerji- Ġmmunoloji, Adana

Allerjik reaksiyon T-A ÇOCUK SAĞLIĞI MUSTAFA ATİLLA NURSOY. Astım-1 TT A-K-İ ÇOCUK SAĞLIĞI EMİN ÖZKAYA

Primary school teachers' knowledge and attitudes about food allergy

Metabolik Sendrom ve Diyabette Akılcı İlaç Kullanımı. Dr Miraç Vural Keskinler

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

DEMİR İÇEREN İLAÇLARLA ZEHİRLENME UZM.DR. SEVGİ YUMRUTEPE MALATYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 22.O4.2018

1. Amaç: Bu talimat, UÜ-SK ya başvuran çocuk hastalara detaylı tıbbi değerlendirme yapılmasına yönelik bir sistem oluşturmayı amaçlamaktadır.

Yılan-akrep Zehirlenmeleri

Fatma Burcu BELEN BEYANI

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR

Pediatri asistan ve uzmanları adrenalin otoenjektör kullanımını biliyor mu?

Tularemi Tedavi Rehberi Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

Allerji ve Anaflaksi

Uygun antibiyotik seçeneği ile ilaç yükleme testi nedir? Antibiyotiklere ve bazen de diğer ilaçlara allerji tanımlayan olgularda allerjileri olan

BURUNDAN (NAZAL) UYGULANAN YÜKLEME (PROVOKASYON) TESTLERİ İÇİN AYDINLANMIŞ ONAM (RIZA) BELGESİ

BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM ve ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV

ASTIMDA YENİ BİYOLOJİK AJANLAR. Doç. Dr. İnsu Yılmaz Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD İmmünoloji ve Allerji Hastalıkları BD

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

LOKAL ANESTEZİK MADDELERLE DERİ TESTLERİ İÇİN AYDINLANMIŞ ONAM (RIZA) BELGESİ

Allerji. Bağışıklık sisteminin canlı olmayan ve genellikle zararsız olan maddelere verdiği reaksiyondur ve tipik semptomlarla sonlanır.

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

KLİNİK İNCİLER (ÜST SOLUNUM YOLU ACİLLERİ VE ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI)

Allerjik ve Allerjik Olmayan Astımlı Hastaların Klinik Özellikleri ve Solunum Fonksiyonlarının Karşılaştırılması

Acil Serviste Hipertansif Hastaya Yaklaşım

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Araştırma Makalesi/Research Article. Ege Tıp Dergisi / Ege Journal of Medicine 2018;57(3):

Çiğ ve ticari yumurta ve süt deri testlerinin karşılaştırılması

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

oral besin provokasyon testi sırasında gelişen

T.C. BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRETİM YILI DÖNEM IV ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI STAJ PROGRAMI

Kronik Kabızlığı Olan Çocuklarda Besin Allerjisinin Rolü

Türkiye de arı allerjisi

Olgularla Antibiyotikler ve Yan Etki Yönetimi Şanlıurfa Toplantısı 20 Kasım 2015

Adrenalin otoenjektörlerin dünü, bugünü ve yarını

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

12:30 15:30 16:30 17: :30 Bilimsellik komitesi 12: :30 Üst solunum yolu enfeksiyonları TT K ÇOCUK SAĞLIĞI Özden TÜREL

Dr Mahir İğde. Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Çocuk Alerji Ünitesi /Samsun

HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi

Aile hekimlerinin ilaç allerjilerine yaklaşımı

BİRİNCİ BASAMAKTA PRİMER İMMÜN YETMEZLİK

Kronik inflamasyonun neden olduğu bronş hiperreaktivitesidir.

ÖĞRENİM HEDEFLERİ Öğrenciler 3. sınıfın sonunda;

Allerjen Ýmmünoterapisinin Kompliklasyonlarý

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU BALIKESİR İLİ KAMU HASTANELERİ BİRLİĞİ GENEL SEKRETERLİĞİ ADVERS ETKİ

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuğa yaklaşım Epileptik sendrom kavramı

ALERJİ. Alerji neden olur:

Transkript:

Astım Allerjİ İmmünolojİ Asthma Allergy Immunology doi: 10.21911/aai.5050 ARAŞTIRMA/RESEARCH ARTICLE Anafilakside Riskli Grup: İnfant Anafilaksisi Semiha Bahçeci Erdem 1, Sait Karaman 1, Hikmet Tekin Nacaroğlu 1, Canan Şule Ünsal Karkıner 1, Esra toprak kanık 1, Tuğba Nalçabasmaz 1, Selçuk Yazıcı 2, Demet Can 2 1 Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Bölümü, İzmir, Türkiye Department of Pediatric Allergy and Immunology, Dr. Behçet Uz Children s Hospital, İzmir, Turkey 2 Balıkesir Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Sağlığı Hastalıkları Anabilim Dalı, Balıkesir, Türkiye Department of Pediatrics, Balıkesir University, Health Education and Research Hospital, Balıkesir, Turkey ÖZ Giriş: Anafilaksi açısından riskli kabul edilen infantil grup, hem yakınmalarını ifade edemediği için, hem de anafilaksi semptom ve bulguları infanttaki salya akması, kusma, ishal, kaşınma gibi sık görülen bulgularla karışabildiği için özel bir öneme sahiptir. Oysa ki anafilakside semptom ve bulguların erken saptanması efektif tanı ve tedavi için çok kritiktir. Çalışmada amacımız infant anafilaksilerine dikkat çekmektir. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya 2011-2015 yılları arasında Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi Çocuk Allerji Kliniği mizde takip ettiğimiz toplam 35 anafilaksi içinden infant grubunda olanların tümü (15 olgu) alınmıştır. Olguların demografik ve klinik bulguları değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya alınan 15 hastanın 9 u (%60) erkek, 6 sı (%40) kız olup ortalama anafilaksi görülme yaşı 8,13±6,83 (min 1-max 24) aydır. Olguların %93 ünde (n=14) tetikleyicinin besin olduğu, %7 olguda (n=1) tetikleyicinin saptanamadığı belirlenmiştir. En sık sorumlu besin sırasıyla inek sütü (%67) ve yumurta (%20) dır. Olguların 7 sinde (%47) solunum sistemi ve deri bulgusu, 7 sinde (%47) 3 sistem tutulumu, 1 hastada ise solunum ve GIS tutulumu gözlenmiştir. Olguların sadece 3 ünün (%20) kan basıncı ölçülmüş, 3 üne (%20) hastanede epinefrin uygulanmıştır. Hastalardan sadece 3 üne (%20) anafilaksi sonrası epinefrin hazır enjektör reçete edilmiştir. Anafilaksi bir hastada 2 kez, bir diğer hastada da 4 kez tekrarlamıştır. Sonuç: En sık tetikleyicinin inek sütü ve yumurta olduğu, subjektif semptomların genellikle gözden kaçtığı, atopik yapının risk faktörü olduğu ve kan basıncı ölçme, epinefrin uygulama, epipen otoenjektörü reçeteleme oranlarımızın düşük olduğu saptanmıştır. ABSTRACT Objective: The infantile group that is accepted to be at risk of anaphylaxis has a special importance since they are unable to express their complaints and also the signs and symptoms of anaphylaxis can be confused with common symptoms of infants such as drooling, vomiting, diarrhea and itching. However, early detection of the signs and symptoms of anaphylaxis is crucial for effective diagnosis and treatment. The aim of study was to draw attention to infants anaphylaxis. Materials and Methods: All of the patients in the infant group (n=15) among a total of 35 anaphylaxis cases that we followed in the Pediatric Allergy Clinic of Dr. Behçet Uz Children s Hospital between the years 2011-2015 were included in the study. Demographic and clinical features of the patients were evaluated. Results: 9 of 15 (60%) patients involved in the study were male and 6 (40%) were female, and the average age of anaphylaxis was 8.13±6.83 (min 1-max 24) months. In 93% of cases (n=14) the trigger was food and in 7% of cases (n=1) the trigger was not determined. The most frequently responsible foods were respectively cow s milk (67%) and egg (20%). In 7 patients (47%), there were respiratory system and skin manifestations, in 7 patients (47%) 3 system involvement and in 1 patient respiratory and gastrointestinal system involvement has been observed. In only 3 cases (20%) the blood pressure was measured and also epinephrine was administered to only 3 cases (20%) in the hospital. In only 3 of the patients (20%), an epinephrine injector was prescribed after anaphylaxis. Conclusion: It was detected that the most common triggers are cow s milk and egg, the subjective symptoms are frequently overlooked, an atopic nature is a risk factor and physicians rates of blood pressure measurement, epinephrine administration and EpiPen autoinjector prescription are low. Anahtar kelimeler: Anaflaksi, besin allerjisi, infant, inek sütü, yumurta Key words: Anaphylaxis, infant, food allergy, cow s milk, egg Geliş Tarihi: 19/12/2015 Kabul Tarihi: 08/02/2016 Received: 19/12/2015 Accepted: 08/02/2016 Yazışma Adresi/Address for Correspondence Semiha Bahçeci Erdem Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Bölümü, İzmir, Türkiye e-posta: semihabahceci@hotmail.com

Anafilakside Riskli Grup: İnfant Anafilaksisi Giriş Anafilaksi çeşitli tetikleyici ajanlarla temas sonrası ortaya çıkan, ciddi, fatal olabilen sistemik allerjik reaksiyondur (1-5). Tanısı öykü ve klinik şüphe ile konulmaktadır. Kesin tanı koydurabilecek bir laboratuvar bulgusu mevcut değildir (6). Anafilaksinin başlıca risk faktörleri arasında astım öyküsü, daha önce reaksiyon öyküsü, çok küçük veya ileri yaşta olmak, beta blokör ve ACE inhibitörleri gibi ilaç kullanımı, gebelik, kardiyovasküler hastalık, mastositoz öyküsü gelmektedir (1,3,7). Özellikle 13 ay ve daha küçük konuşamayan infantlarda allerjenlerle hayatı tehdit edici semptom ve bulgular klinik olarak belli belirsiz seyredebilir ve bu nedenle atlanabilir (1). Halbuki tüm yaş gruplarında olduğu gibi infantlarda da anafilaksi semptom ve bulgularının erken saptanması efektif tanı ve tedavi için çok kritiktir. Bu nedenlerden dolayı ilk iki yaştaki infant olgular anafilaksi için riskli gruptur ve bu hasta grubunda artmış fatalite riski nedeni ile bu durum daha da önem kazanmaktadır (1). Bu çalışmada amacımız, infant anafilaksilerine dikkat çekmek ve bu olgulardaki demografik ve klinik bulguları araştırmaktır. Gereç ve Yöntem Kesitsel, retrospektif bu çalışmanın evrenini 2011-2015 yılları arasında İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi, Çocuk Allerji Kliniği mizde takip ettiğimiz anafilaksi tanısı alan hastalar oluşturmuştur. Bu tarihler arasında tanı alan toplam 35 anafilaksili hasta arasından infant grubunda yer alan hastaların tümü (15 olgu) çalışmaya alınmıştır. Anafilaksi tanısı için bir allerjenle karşılaşma sonrası ortaya çıkan hipotansiyon dışında en az iki sistemi ilgilendiren belirti ve bulguların varlığı esas alınmıştır (6,8,9). İki olgu anafilaksi sırasında hastanemize başvurmuş olup takip ve tedavisi hastanemizde yapılmıştır. Diğer olgularda hasta epikriz raporları ve ailelerden alınan ayrıntılı öykü ile anafilaksi klinik kriterleri saptanmıştır. Hastaların cins, yaş gibi demografik bilgileri ile tetikleyicinin adı, semptomlar, anafilaksi sırasında tutulan sistemler, epinefrin uygulaması, profilaksi gibi tıbbi bilgileri dosya kayıtlarından ve aileleriyle görüşülerek elde edilmiştir. Bu araştırma İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi İlaç Dışı Klinik Araştırmalar Etik Kurulu tarafından onaylanmıştır. Bulgular Çalışmaya alınan 15 olgunun 9 u (%60) erkek, 6 sı (%40) kızdır. 15 olguda toplam 19 anafilaksi epizodu gözlenmiştir. Ortalama anafilaksi yaşı 8,13±6,83 (min 1-max 24) aydır. Olguların %93 ünde (n=14) tetikleyicinin besin olduğu, %7 olguda (n=1) detaylı anamnez ve allerji testlerine rağmen nedenin saptanamadığı belirlenmiştir. En sık sorumlu besinler sırasıyla inek sütü (%67) ve yumurta (%20) dır. Hastalarımızın %46.6 sının (n=7) kendisinde (4 olguda atopik olmak üzere) ek atopik hastalık öyküsü, %46.6 sının (n=7) birinci derece akrabalarında anafilaksi dışında atopik hastalık öyküsü mevcuttur. Olguların 7 sinde (%47) solunum sistemi ve deri bulgusu, 7 sinde (%47) 3 sistem (deri, solunum sistemi ve kardiyovasküler sistem veya deri, solunum sistemi ve gastrointestinal sistem) tutulumu, 1 hastada ise solunum sistemi ve GIS tutulumu gözlenmiştir. En sık görülen klinik bulgular sırasıyla %80 vizing (n=12), %80 ürtiker (n=12), %33 anjioödem (n=5), %33 gastrointestinal sistem semptomları (en sık kusma) (n=5), %26.6 bayılma (n=4), %20 hipotansiyon (n=3), %7 burun akıntısı ve gözlerde yaşarma (n=1), %7 ağızdan salya akması (n=1) şeklindedir. Olguların sadece 3 ünde (%20) kan basıncı ölçüldüğü ifade edilmektedir. Tedavi olarak 15 hastanın 3 üne (%20) hastanede epinefrin uygulanmıştır. Geriye kalan 5 hastaya epinefrin uygulanmamış (%33), 6 hastanın ailesi damar yolu açılarak IV mayi verildiğini, damardan ilaç verilip verilmediğini bilmediklerini ancak IM enjeksiyon yapılmadığını ifade etmişlerdir. Bir aile ise çocuğunda ağız ve dilde şişlik, yutma zorluğu, salya akması, öksürük, kusma ve sü olduğunu, doktorunu telefonla aradığını nefes darlığı olması halinde getirilmesini söylediğini; bu nedenle hastaneye götürmediğini belirtmektedir. Profilaksi olarak hastalardan sadece 3 üne (%20) anafilaksi sonrası epinefrin hazır enjektör reçete edilmiştir. Diğer hastalara tarafımızdan epinefrin hazır enjektörü reçete edilmiştir. Anafilaksi olgulardan birinde 2 kez, bir diğer hastada da 4 kez tekrarlamıştır. Diğerlerinde takipte anafilaksi gözlenmemiştir. Hastaların demografik ve klinik özellikleri Tablo I de özetlenmiştir. 32

Bahçeci Erdem S, Karaman S, Nacaroğlu HT, Ünsal Karkıner CŞ, Toprak Kanık E, Nalçabasmaz T, Yazıcı S, Can D Tartışma Anafilaksi için risk faktörleri arasında yer alan infantil olgular, hem yakınmalarını ifade edemediği, hem de anafilaksi semptom ve bulgularının, infanttaki salya akması, kusma, ishal, kaşınma gibi sık görülen bulgularla karışabildiği için özel bir öneme sahiptir (1). Bu nedenle araştırmamızda infantil yaşlarda anafilaksi gözlenen hastalar değerlendirilmiş ve anafilaksi ile ilişkili klinik özellikler belirlenmiştir. Çocukluk çağında olduğu gibi infantil grupta en sık anafilaksi nedeni besinlerdir. Besinleri böcek sokmaları ve ilaçlar takip etmektedir (5,10-12). Rudders ve ark. (11) 12 ay altı anafilaksili hastaların %83 ünde %40 ı süt olmak üzere besin allerjisi olduğunu bildirmektedirler. Besinlerin tipi yaşa, coğrafi bölgeler ve etnik özelliklere göre değişebilmektedir (1,10,11). Bizim hastalarımızın da %93 ünde (n=14) tetikleyicinin başta inek sütü ve yumurta olmak üzere besin olduğu görülmektedir. Tablo I. Hastaların demografik ve klinik özellikleri Olgu Anafilaksi yaşı(ay)-cins Anafilaksi nedeni Klinik bulgular TA ölçümü Epinefrin uygulama Epinefrin reçeteleme Ailede atopi Hastada ek atopik hastalık AY 12-K Yumurta akı Solukluk, öksürük-hırıltı, kusma, bayılma ABK 5-E Yumurta sarısı Solukluk, kusma, öksürüknefes darlığı DÇ 5,5-K Döküntü, kusma, ağız-yüzde şişlik, nefes darlığı, bayılma BE 24-E Fındık Ağız-dilde şişlik, yutma güçlüğü, salya akması, öksürük, kusma NNB 7-K Epizodik hışıltı EÖ 6-E Öksürük-hırıltı, DŞ 6-E AB 24-E dudak-dilde şişlik, bayılma SYN 6-E Epizodik hışıltı BA 5,5-K Öksürük-hırıltı,, gözlerde şişlik ENT 4-K AEA 1-E Kusma, morarma, nefes darlığı, bayılma DY 5-E Kusma, morarma, FPIAP UHÖ 4-E Kusma, ürtiker, ağız-yüzde şişlik, öksürük-hırıltı NY 7-K Yumurta sarısı Kusma, ürtiker,burun akıntısı-gözlerde yaşarma, öksürük-hırıltı E: Erkek, K: Kız, FPIAP: Food protein induced allergic proktokolit 33

Anafilakside Riskli Grup: İnfant Anafilaksisi Tablo II. İnfantta anafilaksinin ayırıcı tanısı (15) Deri Ürtiker: ürtikeria pigmentoza/mastositoz, herediter anjioödem Solunum (üst veya alt solunum yolu) Obstrüksiyon; konjenital (Larengeal veb, vasküler ring, malaziler gibi) veya edinsel (yabancı cisim aspirasyonu, krup, bronşiolit, astım); asfiksi/boğulma; katılma nöbeti Gastrointestinal sistem Obstrüksiyon; konjenital (pilor stenozu, malrotasyon) veya edinsel (invajinasyon gibi) Şok Septik, kardiyovasküler, hipovolemik Santral sinir sistemi Konvülsiyon, post-iktal dönem, felç, travma, çocuk istismarı, intrakranial basınç artışı Metabolik bozukluklar Enfeksiyon hastalıkları Boğmaca, gastroenterit, menenjit Toksin veya zehir alımı (gıda, ilaç, bitki) Yüksek doz ilaç alımı Munchausen By Proxy Sendromu Ani bebek ölümü sendromu Diğer Bu yaş grubunda anafilaksinin klinik bulgularını tanıyabilmek zordur. En sık görülen bulgular ürtiker, vizing, kusma olarak bildirilmektedir (11). Sinirlilik, huzursuzluk, sürekli ağlama ve uyuklama gibi bulgular daha az görülen bulgulardır (12). Olguların büyük kısmında disfaji ve ağızdan salya akması görülmekte ancak genellikle kaydedilmemekte ya da allerji ile ilişkilendirilmemektedir (1,11,13). En az kaydedilen ya da kaydedilmeyen bulguların ise kardiyovasküler sistem bulguları ve subjektif bulgular (karın ağrısı, bulantı vs) olduğu görülmektedir. Hipotansiyon anafilaksinin diğer sistemik bulguları ile birlikte veya tek başına olabilir. Hipotansiyon, kardiyovasküler yetmezlik ve end-organ disfonksiyonunun önemli bir bulgusudur. Kardiyovasküler bulgular büyük çocuklarda daha sık kaydedilmekte, küçük çocuklarda kan basıncı ölçümü ve nabız muayenesi ya yapılmamakta ya da kaydedilmemektedir (1,11,12,14). Bir çalışmada infant anafilaksili olguların sadece %16.6 sında kan basıncı ölçüldüğü ifade edilmektedir (1). Topal ve ark. (12) ise infant olguların %21.7 sinde kan basıncı ölçüldüğünü bildirmektedirler. Hastalarımızda en sık görülen klinik bulgular sırasıyla %80 vizing (n=12), %80 ürtiker (n=12), %33 anjioödem (n=5), %33 gastrointestinal sistem semptomları (en sık kusma) (n=5) dır. Hastalarımızdan sadece %20 sine kan basıncı ölçülmüş ve aynı sıklıkta hipotansiyon saptanmıştır. İnfantil olguların çoğunda karın ağrısı, bulantı gibi subjektif semptomlar görülmekte ve tanımlanamamaktadır. Benzer şekilde histamin salınımının bir bulgusu olan kaşınma da gözden kaçmaktadır. Keza anafilaksinin bazı semptomları regürjitasyon, beslenme sonrası dışkı kaçırma gibi bulgular sağlıklı infantlarda da sık görülmektedir. Bu nedenle ayırıcı tanıyı iyi yapmak gerekmektedir (1,11,15) (Tablo II). Bizim hastalarımızda da subjektif bulgular en çok gözden kaçan bulgular olmuştur. Hangi infantların anaflaksi görülmesi için daha riskli olduğu henüz bilinmemekle birlikte olası risk faktörleri atopi, astım, krup, bronşiolit, ürtikeria pigmentoza/ mastositoz olarak bildirilmektedir. Ayrıca çocuğun bakımını üstlenen kişilerde depresyon gibi hastalıkların olması, sedatif ya da alkol kullanımının olması infantta anafilaksi tanısının gecikmesine neden olmaktadır (15). Bizim olgularımızın hemen hemen yarısının atopik bir aileden geldiği, yine aynı oranda atopik hastalığı olduğu saptanmıştır. Anafilaksi tedavisinde ilk kullanılacak ilaç epinefrindir. Ampul formdan epinefrinin infant dozunu hızlı ve doğru hesaplamak ise son derece zordur. İnfantların çoğu <15 kg olduğundan 0.15 mg ın altında epinefrin oto-enjektörünün olmaması klinisyenleri bu yaş grubu için epinefrin otoenjektörü reçetelerken ikilemde bırakmaktadır (16). Kanada Allerji ve İmmünoloji Derneği (CSACI) <15 kg infantlar için uygun bir alternatif olmadığında 0,15mg epinefrinin reçete edilmesini önermektedir. CSACI <15 kg infantlara IM olarak uygulanan 0.15 mg epinefrinin kan düzeylerine baktıklarında yan etkilerin hafif ve geçici olmasını beklediklerini, bu nedenle bu etkilerin hiç epinefrin verilmediğinde oluşacak sonuçlar ile 34

Bahçeci Erdem S, Karaman S, Nacaroğlu HT, Ünsal Karkıner CŞ, Toprak Kanık E, Nalçabasmaz T, Yazıcı S, Can D kıyaslanması gerektiğini vurgulamışlardır. Fatal ve near fatal reaksiyonların çoğunun epinefrinin geç yapılması sonucu olduğu düşünülürse, epinefrin anafilaksinin hayatı tehdit edici özelliğini engelleyici tek ilaçtır. Ancak ideal olan bu infantlar için 0.1 mg oto-enjektörlerdir (16). Bizim çalışmamızda hastalarımızdan sadece 3 üne (%20) anafilaksi sonrası epinefrin hazır enjektör reçete edilmiştir. Olguların büyük kısmına antihistaminik ve nebulize salbutamol tedavisi uygulanmıştır. Antihistaminikler deri semptomları bulunan infantlarda, salbutamol ise bronkospazmı bulunan infantlarda kullanılabilir. Ancak hayat kurtarıcı ilaç olan IM epinefrin yerine kullanılmamalıdırlar. Ayrıca uygulanan birinci kuşak antihistaminikler, bebeklerde normal dozlarda sedasyon ve uyarılara yanıtsızlığa neden olarak anafilaksinin tanınmasına engel olabileceği gibi yine solunum durmasına da yol açabildikleri için bu yaş grubunda dikkatli kullanılmalıdır (6,15,17). Uzun dönemde anafilaksi riskini azaltmak için, IgE aracılı reaksiyon olduğu ve en yaygın sebebin bu yaş grubunda besinler olması nedeni ile allerjen spesifik IgE ve deri prik testleri ile tetikleyiciyi saptamak ve eliminasyonu sağlamak önemlidir. Çocuğun ebeveynleri ve bakıcılarına epinefrin oto-enjektör kullanımı öğretilmeli ve acil eylem planı yapılmalıdır. Bebeğin üzerinde allerjisi olduğuna dair mutlaka (kıyafetinde bir yazı gibi) uyarıcı yazı, işaret vs bulunmalıdır (15). Anafilaksinin infantlarda tanınamama riski mevcuttur. Tanı ancak şüphe etmek ve klinik bulgularla konabilmektedir. Bu nedenle hekimler infant anafilaksisi konusunda uyanık ve şüpheci olmalıdır. Sadece hekimler değil bakım verenler, ebeveynler, diğer sağlık çalışanları da infant anafilaksileri konusunda dikkatli olmalıdır. Ayırıcı tanıda konjenital anomaliler, metabolik hastalıklar, çocuk istismarı, Munchausen By Proxy Sendromu, ani bebek ölümü sendromu akılda tutulmalıdır (15). Çalışmamızda infant anafilaksilerine dikkat çekmeyi amaçladık. Ancak olgu sayımızın az olması ve daha büyük yaş grubu ile karşılaştırılmamış olması çalışmamızın kısıtlılığıdır. Sonuç olarak çalışmamızda anafilaksi için bu riskli grup değerlendirilmiş, en sık tetikleyicinin inek sütü ve yumurta olduğu, subjektif semptomların genellikle gözden kaçtığı, atopik yapının risk faktörü olduğu, kan basıncı ölçme, epinefrin uygulama ve epipen oto-enjektörü reçeteleme oranlarımızın düşük olduğu saptanmıştır. Tüm yaş gruplarında olduğu gibi anafilaksinin infantlarda erken tanınması ve tedavisi hayati önem taşımaktadır. Tüm bu nedenlerden ötürü infant anafilaksileri konusunda eğitime, farkındalığın artmasına, yaşa spesifik tanı ve tedavi kılavuzlarına ve daha çok çalışmaya ihtiyaç olduğunu düşünmekteyiz. Kaynaklar 1. Dosanjh A. Infant anaphylaxis: The importance of early recognition. J Asthma Allergy 2013;6:103-7. 2. Khan NU, Shakeel N, Makda A, Mallick AS, Memon MA, Hashmi SH, et al. Anaphylaxis: incidence, presentation, causes and outcome in patients in a tertiary-care hospital in Karachi, Pakistan. Q J Med 2013;106:1095 1101. 3. Simons FE, Ardusso LR, Bilò MB, Cardona V, Ebisawa M, El-Gamal YM, et al. International consensus on (ICON) anaphylaxis. World Allergy Organ J 2014;7(1):9. 4. Cetinkaya F, Incioglu A, Birinci S, Karaman BE, Dokucu AI, Sheikh A. Hospital admissions for anaphylaxis in İstanbul, Turkey. Allergy 2013;68(1):128-30. 5. Dinakar C. Anaphylaxis in children: Current understanding and key issues in diagnosis and treatment. Curr Allergy Asthma Rep 2012;12(6):641-9. 6. Sampson HA, Muñoz-Furlong A, Campbell RL, Adkinson NF Jr, Bock SA, Branum A, et al. Second symposium on the definition and management of anaphylaxis: Summary reportsecond National Institute of Allergy and Infectious Disease/ Food Allergy and Anaphylaxis Network Symposium. J Allergy Clin Immunol 2006;117(2):391-7. 7. Bock SA, Muñoz-Furlong A, Sampson HA. Fatalities due to anaphylactic reactions to foods. J Allergy Clin Immunol 2001;107(1):191 3. 8. Lieberman P, Richard RA, Oppenheimer J, Kemp SF, Lang DM, Bernstein DI, et al. The diagnosis and management of anaphylaxis practice parameter: 2010 update. J Allergy Clin Immunol 2010;126: 477-80. 9. Muraro A, Roberts G, Worm M, Bilò MB, Brockow K, Fernández Rivas M, et al. Anaphylaxis: guidelines from the European Academy of Allergy and Clinical Immunology. Allergy 2014;69(8):1026-45. 10. Sampson HA. Update on food allergy. J Allergy Clin Immunol 2004;113:805-19. 11. Rudders SA, Banerji A, Clark S, Camargo CA Jr. Age-related differences in the clinical presentation of food-induced anaphylaxis. J Pediatr 2011;158(2):326-8. 12. Topal E, Bakirtas A, Yilmaz O, Ertoy Karagol IH, Arga M, Demirsoy MS, et al. Anaphylaxis in infancy compared with older children. Allergy Asthma Proc 2013;34(3):233-8. 35

Anafilakside Riskli Grup: İnfant Anafilaksisi 13. Huang F, Chawla K, Järvinen KM, Nowak-Wegrzyn A. Anaphylaxis in a New York City pediatric emergency department: Triggers, treatments, and outcomes. J Allergy Clin Immunol 2012;129(1):162 8. 14. Solé D, Ivancevich JC, Borges MS, Coelho MA, Rosário NA, Ardusso L, et al. Anaphylaxis in Latin American children and adolescents: The Online Latin American Survey on Anaphylaxis (OLASA). Allergol Immunopathol (Madr) 2012;40(6):331 5. 15. Simons FE. Anaphylaxis in infants: Can recognition and management be improved J Allergy Clin Immunol 2007;120(3):537 40. 16. Halbrich M, Mack DP, Carr S, Watson W, Kim H. CSACI position statement: Epinephrine auto-injectors and children <15 kg. Allergy Asthma Clin Immunol 2015;11(1):20. 17. Cheng A. Emergency treatment of anaphylaxis in infants and children. Paediatr Child Health 2011;16(1):35-40. 36