Ortaokul Öğrencilerinin Matematik Kaygı Düzeylerinin İncelenmesi



Benzer belgeler
Araştırma Makalesi / Research Article. Meslek Yüksekokulu Öğrencilerinin Matematik Kaygı Düzeylerinin Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi

Lise Son Sınıf Öğrencilerinin Matematik Öz-yeterlik Düzeylerinin Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi(Bitlis İli Örneği)

OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN MATEMATİK KAYGI DÜZEYLERİ

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

Elementary Education Second Level Students Attitude to The Mathematic lesson: An Example For Bitlis City

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

ÖĞRETMEN ADAYLARININ PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ DÖRDÜNCÜ SINIF ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNE KARŞI TUTUMLARI

FEN VE TEKNOLOJİ ÖĞRETMENLERİNİN KİŞİLERARASI ÖZYETERLİK İNANÇLARININ BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Sayı 34 Aralık 2012

EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİNE YÖNELİK TUTUMLARI Filiz ÇETİN 1

İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları 1. İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BEDEN EĞİTİMİ ve SPOR BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ÖSS ve ÖZEL YETENEK SINAVI PUANLARINA GÖRE GENEL AKADEMİK BAŞARILARI

TEMEL EĞİTİMDEN ORTAÖĞRETİME GEÇİŞ ORTAK SINAV BAŞARISININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

MATEMATİK ÖĞRETMENİ ADAYLARININ MATEMATİK OKURYAZARLIĞI ÖZYETERLİK DÜZEYLERİ

SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN MATEMATİĞE YÖNELİK TUTUMLARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ

Üniversite Öğrencilerinin Akademik Başarılarını Etkileyen Faktörler Bahman Alp RENÇBER 1

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ

BİYOLOJİ ÖĞRETMENLERİNİN LABORATUVAR DERSİNE YÖNELİK TUTUMLARININ FARKLI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

Matematik Başarısı ve Anne Baba Eğitim Düzeyi 1 - doi: / IAU.IAUD.m /

MATEMATİK ÖĞRETMENLERİNİN BİLGİSAYAR DESTEKLİ EĞİTİME İLİŞKİN ÖZ-YETERLİK ALGILARININ İNCELENMESİ

Available online at

N.E.Ü. A.K.E.F. MÜZİK EĞİTİMİ ANABİLİM DALI ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNE İLİŞKİN TUTUMLARI

M.Ü Atatürk Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Dergisi Yıl: 1995, Sayı : 7 Sayfa : ÖĞRETMEN ADAYLARININ BĠLGĠSAYAR TUTUMLARI. Dr.

GİRİŞ İlköğretim ve ortaöğretimde öğrencilerin matematik dersinden başarısız olmaları önemli bir sorundur. Öğrencilerin başarılı olmalarını etkileyen

Okulöncesi Öğretmen Adaylarının Bilgisayar Destekli Eğitim Yapmaya İlişkin Tutumlarının İncelenmesi

YATILI ÖĞRETMEN OKULU ÖĞRENCİLERİNİN MATEMATİK İLE İLGİLİ TUTUMLARI VE MATEMATİK KAYGI DÜZEYLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

Hasan GÜRBÜZ * Mustafa KIŞOĞLU **

İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARI

İLKÖĞRETİM 7. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN MATEMATİK KAYGISININ NEDENLERİNİN İNCELENMESİ

İLKÖĞRETİM OKULU ÖĞRETMENLERİNİN ZAMAN YÖNETİMİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ Emine GÖZEL * ÖZET

ÖĞRETMENLER, ÖĞRETMEN ADAYLARI VE ÖĞRETMEN YETERLĠKLERĠ

Öğretmen Adaylarının Eğitim Teknolojisi Standartları Açısından Öz-Yeterlik Durumlarının Çeşitli Değişkenlere Göre İncelenmesi

ULUSLARARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ

KAMU PERSONELÝ SEÇME SINAVI PUANLARI ÝLE LÝSANS DÝPLOMA NOTU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝLERÝN ÇEÞÝTLÝ DEÐÝÞKENLERE GÖRE ÝNCELENMESÝ *

8. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ (TOKAT İLİ ÖRNEĞİ)

ÖĞRETMENLERE GÖRE MESLEK LİSESİ ÖĞRENCİLERİNİN REHBERLİK GEREKSİNİMLERİ

İlköğretim Matematik Öğretmen Adaylarının Öğrenme Stillerinin Akademik Başarı ve Matematiğe Yönelik Tutumları Açısından İncelenmesi

PISA 2012 SONUÇLARINA GÖRE MATEMATİK ÖZ-YETERLİK VE KAYGI PUANLARININ BAZI DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ

İLKÖĞRETİM 8.SINIF ÖĞRENCİLERİNİN HAVA KİRLİLİĞİ KONUSUNDAKİ BİLGİ DÜZEYLERİNİN İNCELENMESİ

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Kasım 2013 Cilt:2 Sayı:4 Makale No:25 ISSN:

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ

Parametrik İstatistiksel Yöntemler (t testi ve F testi)

ÖĞRENCİLERİN PISA 2012 MATEMATİĞE YÖNELİK İLGİ VE TUTUM PUANLARININ BAZI DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ

ÖĞRETMEN ADAYLARININ YETENEK ve İLGİLERİ

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Halil Coşkun ÇELİK

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Yrd. Doç. Dr. H. Coşkun ÇELİK Arş. Gör. Barış MERCİMEK

İlköğretim Öğrencileri İçin Matematik Kaygı Ölçeği. Math Anxiety Scale For Elementary School Students

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ ÖĞRENME STİLLERİ, CİNSİYET ÖĞRENME STİLİ İLİŞKİSİ VE ÖĞRENME STİLİNE GÖRE AKADEMİK BAŞARI 1

ilkögretim ÖGRENCilERi için HAZıRLANMıŞ BiR BEDEN EGiTiMi DERSi TUTUM

Serap POYRAZ Celal Bayar Ü. Eğitim Fakültesi, İlköğretim Fen Bilgisi Eğitimi Bölümü, Manisa.

Zeitschrift für die Welt der Türken Journal of World of Turks

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 6, Sayı: 72, Haziran 2018, s

Eğitim Fakültesi Dergisi. Endüstri Meslek Lisesi Öğrencilerinin Yetenek İlgi ve Değerleri İle Okudukları Bölümler Arasındaki İlişki

İLKÖĞRETİM SINIF ÖĞRETMENLİĞİ, FEN BİLGİSİ VE MATEMATİK ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BİLGİSİ ÖĞRETİMİNE YÖNELİK TUTUMLARI

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN BAŞARILARI ÜZERİNE ETKİ EDEN BAZI FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI (MUĞLA ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F ÖRNEĞİ) ÖZET ABSTRACT

ÖĞRETMEN ADAYLARININ ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİNE YÖNELİK TUTUMLARININ İNCELENMESİ (BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ)

KÜLTÜREL MUHİTİN ÖĞRENCİ BAŞARISINA ETKİSİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

DETERMINING THE CURRENT AND FUTURE OPINIONS OF THE STUDENTS IN SECONDARY EDUCATION ON NANOBIOTECHNOLOGY *

KIMYA BÖLÜMÜ ÖĞRENCİLERİNİN ENDÜSTRİYEL KİMYAYA YÖNELİK TUTUMLARI VE ÖZYETERLİLİK İNANÇLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ; CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ

ÖN LİSANS ÖĞRENCİLERİNİN FoMO DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ ve BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ

2012 PISA Matematik Testi Puanlarının Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi

PRESERVICE ELEMENTARY MATHEMATICS TEACHERS SELF-EFFICACY BELIEFS IN EDUCATIONAL INTERNET USE

Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi. Batman University Journal of Life Sciences. Cilt 5/ Sayı 1 Volume 5/ Number 1

485 International Conference on New Trends in Education and Their Implications

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FİZİĞE YÖNELİK TUTUMLARININ İNCELENMESİ

Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi

İLKÖĞRETİM 6. ve 7. SINIF FEN ve TEKNOLOJİ DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMININ İÇERİĞİNE VE ÖĞRENME- ÖĞRETME SÜRECİNE İLİŞKİN ÖĞRETMEN GÖRÜŞLERİ

Akademik Sosyal Araştırmalar Dergisi, Yıl: 2, Sayı: 6, Eylül 2014, s

Beden Eğitimi Öğretmenlerinin Kişisel ve Mesleki Gelişim Yeterlilikleri Hakkındaki Görüşleri. Merve Güçlü

İŞİTME ENGELLİ ve ENGELLİ OLMAYAN İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN BENLİK KAVRAMLARI ve AKADEMİK BAŞARILARI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ

EÜFBED - Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Cilt-Sayı: 5-2 Yıl:

Araştırma Makalesi / Research Article

ULUSLAR ARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ

Öğretmenlerin Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerini Kullanma Konusundaki Yeterlilik Algılarına İlişkin Bir Değerlendirme

Öğretmen Adaylarının Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme Dersine Yönelik Tutumlarının Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi 1

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ


Ortaokul Öğrencilerinin Teknolojiye Yönelik Tutumlarının Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi. Sibel GÜRBÜZOĞLU YALMANCI, Solmaz AYDIN

Gençlik Kamplarında Görev Yapan Liderlerin İletişim Becerilerinin Değerlendirilmesi *

SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLİĞİ ÜÇÜNCÜ SINIF ÖĞRENCİLERİNİN COĞRAFYA DERSİNE YÖNELİK TUTUMLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

ÖNSÖZ. beni motive eden tez danışmanım sayın Doç. Dr. Zehra Özçınar a sonsuz

Çocuklara Yabancı Dil Öğretiminin Duyuşsal Hedefleri Ölçeği

Mustafa SÖZBİLİR Şeyda GÜL Fatih YAZICI Aydın KIZILASLAN Betül OKCU S. Levent ZORLUOĞLU. efe.atauni.edu.tr

Derece Bölüm Üniversite Yıl Nisan. Bölümü. Değerlendirme Yüksek Lisans Ölçme ve Ankara Değerlendirme Üniversitesi Lisans Sınıf Öğretmenliği Ankara

Öğretmen Adaylarının Akademik Öz-Yeterlikleri ve Matematik Öğretimine Yönelik Öz-Yeterliklerinin Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi

Fizik Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumlarının Farklı Değişkenler Açısından İncelenmesi 1

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

MARMARA COĞRAFYA DERGİSİ SAYI: 19, OCAK , S İSTANBUL ISSN: Copyright

Ortaöğretim Öğrencilerinin Tarih Dersine İlişkin Tutumları: Ankara İli Kazan İlçesi Örneği 1

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN PROBLEM ÇÖZME BECERİLERİ VE AKADEMİK BAŞARILARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ

ORTAOKUL ÖĞRENCİLERİNİN TÜRKÇE VE MATEMATİK ÖĞRETMENLERİYLE GERÇEKLEŞEN İLETİŞİM DÜZEYLERİNİ BELİRLEME

ÜSTÜN ZEKALI/YETENEKLİ ÖĞRENCİLER ile NORMAL GELİŞİM GÖSTEREN ÖĞRENCİLERİN ÇEVREYE YÖNELİK TUTUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

The Relations Between Primary Education Academic Achievement Grades and the Exam of Student Selection And Placement for High School Scores *

Yatılı Bölge Ortaokulu Öğrencilerinin Matematiğe Yönelik Tutumlarının Bazı Değişkenler Bakımından İncelenmesi 1

Ahmet Adalıer Cyprus International University ISSN : aadalier@ciu.edu.tr Lefkoşa-KKTC

Üniversite Öğrencilerinin Türk Dünyası Coğrafyasına İlişkin Tutumlarının Farklı Değişkenler Açısından İncelenmesi

Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenlerinin Hizmet İçi Eğitim İhtiyaçlarının Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi (*)

İLKÖĞRETİM OKULU 6, 7. VE 8. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN OKUL YAŞAMININ NİTELİĞİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ *

Sosyal Bilgiler Eğitimi Öğrencilerinin Sosyo-Ekonomik Durumlarının Atılganlık Durumlarına Etkisi. Yrd. Doç. Dr. Saadet TEKİN.

Transkript:

Ortaokul Öğrencilerinin Matematik Kaygı Düzeylerinin İncelenmesi Cahit Taşdemir Bitlis Eren Üniversitesi, Tatvan Meslek Yüksekokulu, 13200, Bitlis ctasdemir@beu.edu.tr Özet Bu araştırmada, ortaokul öğrencilerinin matematik kaygılarının bazı değişkenler açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Bunun için Bindak (2005) tarafından geliştirilen Matematik Kaygı Ölçeği ve araştırmacı tarafından geliştirilen kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Ölçek, 2013-2014 eğitim-öğretim yılının bahar yarıyılında Bitlis iline bağlı Tatvan ilçesinde, ortaokulda öğrenim gören ve random yöntemi ile seçilen 280 öğrenciye uygulanmıştır. Toplanan verilerin analizinde tek yönlü varyans analizi ve bağımsız örneklem t testi kullanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre; öğrencilerin matematik kaygı ölçek puan ortalamaları cinsiyete göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermezken, matematik kaygı ölçek puan ortalamaları öğrencilerin öğrenim gördükleri sınıf seviyesi ve matematiği sevme sevmeme durumuna göre istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Beşinci sınıfta okuyan öğrencilerin matematik kaygı düzeyleri sekizinci sınıfta okuyan öğrencilerinkine göre anlamlı düzeyde düşük olduğu, matematiği sevdiğini ifade eden öğrencilerin matematik kaygı düzeylerinin matematiği sevmediğini belirten öğrencilerinkine göre anlamlı düzeyde düşük olduğu belirlenmiştir. Ayrıca araştırmada genel olarak öğrencilerin matematik kaygı ölçek puan ortalamaları Hemen hemen hiç kaygı düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Matematik kaygısı, ortaokul öğrencileri, cinsiyet, sınıf düzeyi. To Investigate the Mathematic Anxiety Levels of Secondary Students Abstract In this study, it is aimed to evaluate mathematic anxieties of the secondary student in terms of some variables. For this purpose, Mathematic Anxiety Scale and Personal Information Form, which are developed by Bindak (2005) and researcher, respectively, have been used. The scale was applied to the random selected 280- student who attend to the secondary schools of Tatvan district of Bitlis city in spring semester of 2013-2014 school year. The independent sample t-test and one-way variance analysis have been used in the analyzing of obtained data. According to the results of analyses, it was detected that the significant differences are available by the class level of students and their like or dislike, while the point averages of anxiety scale concerned to the mathematic do not significant differences by gender statistically. The point averages of anxiety scale of the fifth graders are less than eighth graders. On the other hand, it was detected that the anxiety scale of the person like mathematics is less than the others who dislike mathematics significantly. In the study, it was detected that almost mean scores of students anxiety scale is scarcely. Key Words: Mathematic anxiety, Secondary student, Gender, Class level. 1

1. GİRİŞ Kaygı, günlük yaşamda insanı bazen dürtüleyerek yaratıcı ve yapıcı davranışlara teşvik eden, bazen de bu tür davranışları engelleyen, genellikle huzursuzluk yaratan bir duygu olarak nitelendirilir. Öğrenme yaklaşımlı kuramlara göre kaygı, koşullanma yoluyla kazanılan bir duygu olup dürtü özelliği taşır. Kaygının normal ya da patolojik olmasını duygunun kaynağı değil, şiddeti ve süresi ile dış tehlikenin önem derecesi belirler [1]. Öğrenmeyi etkileyen önemli bir faktör derse karşı geliştirilen kaygıdır. Öğrencilerin kişilik yapılarından, derslerin içeriklerinden veya olumsuz deneyimlerinden kaynaklanabilen kaygı ortadan kaldırılmadan öğrencinin derste başarı göstermesi söz konusu olamaz. Learner (1993) matematik üzerine yaptığı bir araştırma sonucunda, matematik korkusu ve kaygısının çocuğun açık ve net bir şekilde düşünmesini, bilgiler arasında organizasyon sağlamasını, ilişkiler kurmasını güçleştirdiği ve engellediği sonucuna ulaşmıştır [2]. Tobias a (1993) göre matematik kaygısı, bireyin okul yaşamında ya da günlük yaşamında matematik problemlerinin çözümü, sayılarla ilgili işlemler yapmak gibi durumlarla karşılaştığında, duygusal gerilim veya kaygılar şeklinde kendini gösteren bir durum olarak tanımlanır. Bu kaygı durumu bireyde unutkanlığa ve kendisiyle ilgili güven kaybına neden olabilir [3]. Öğrencilerin matematik dersinde başarılı ya da başarısız olmalarında bu derse karşı duyulan kaygının rolünün büyük olduğu düşünülmektedir. Matematik dersine karşı kaygı duyulduğunda derse olan ilginin ve başarının azalması, gözlenmesi muhtemel bir durumdur. Aşkar (1986) a göre tutumlar, duyuşsal nitelikteki davranışlar içinde yer alan, doğrudan gözlenemeyen psikolojik yapılardır ve tutumlar başarıyı, başarı da tutumları etkilemektedir [4,5]. Hembree (1990) de matematik kaygısının, matematik başarısının azalması ve matematikten sakınma gibi matematiğe yönelik kaygının oluşmasına neden olduğunu belirtmiştir [6]. Cemen (1987) ise matematik kaygısını, öz-saygıya tehdit olarak algılanan matematik içerikli durumlara verilen tepki durumu olarak tanımlamış ve bir süreç olarak çevresel, kişisel ve durumsal nedenleri içeren bir kaygı modeli sunmuştur. Bu modele göre kaygı, psikolojik işaretleri ile birlikte kaygı tepkisi üreten bu nedenlerin bir etkileşimidir. 2

Buna göre, bilişsel faaliyetler süresince kararlar kaygı ile mücadele edilerek alınır. Eğer özsaygı temel olarak güçlü ve belirli bir soru/görev- ilişkili güven varsa o zaman birey kaygı ile baş edebilir ve onu soruya/göreve yönlendirebilir. Bu durumda kaygı, performansa yardım edebilir. Fakat eğer birey kaygıyı kontrol etme yeterliğine sahip değilse o zaman bu durum performansı azaltabilir [7]. Öğrencilerdeki ilk matematik kaygısı, genellikle ilköğretim ve ortaöğretim seviyelerinde yaşadıkları çeşitli olumsuz deneyimlerle ortaya çıkar [8,9]. Ortaya çıkan bu kaygı, öncelikle öğrencilerde güven eksikliğine ve motivasyon düşüklüğüne neden olmaktadır. Güvensizlik ve motivasyon düşüklüğü de öğrencilerin, ilköğretimden başlayarak daha ileri eğitim kademelerinde matematikten kaçınmalarına ve başarısızlıklarına neden olmaktadır [8,10,11]. Ülkemizde birçok öğrenci ilköğretim yıllarından başlayarak, matematiğin çok zor olduğu ve bunu asla öğrenemeyeceği düşüncesiyle, matematik dersine karşı olumsuz bir tutum geliştirmekte ve aynı zamanda matematik öğrenme konusunda kendi özgüvenini yitirme durumuna gelmektedir. Matematiğe karşı geliştirilen bu olumsuz tutum şüphesiz büyük ölçüde matematiği öğrenememe kaygısından kaynaklanmaktadır. Bu noktada öğrencilerin matematik kaygı düzeylerinin belirlenmesi ve bu kaygıları en aza indirgeyecek bazı çalışmaların yapılması kaçınılmaz olmuştur [12]. Önceki yıllarda yapılan araştırmalar incelendiğinde, öğrencilerin matematik kaygısının; cinsiyet, başarı, tutum ve sınıf seviyeleri gibi farklı değişkenlere göre yapılan bazı çalışmaların olduğu görülmektedir. Matematik kaygısına yönelik yapılan bu çalışmalar ışığında bu araştırmada daha önce üzerinde çok az çalışmanın yapıldığı ortaokulda okuyan öğrencilerinin matematik kaygılarının bazı değişkenler (cinsiyet, sınıf düzeyi, matematiği sevip sevmeme) açısından incelenmesi amaçlanmıştır. 3

2. ARAŞTIRMA 2.1. Araştırmanın Amacı Bu araştırmanın amacı; ortaokullarda öğrenim gören öğrencilerin matematik dersine ilişkin matematik kaygılarının cinsiyet, sınıf düzeyi ve matematik dersini sevip sevmeme gibi değişkenlere göre farklılaşıp farklılaşmadığını incelemektir. Bu temel amaca ilişkin olarak aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır. 1.Öğrencilerin matematik kaygı düzeyleri nedir? 2.Öğrencilerin matematik kaygı düzeyleri cinsiyet değişkenine göre farklılaşmakta mıdır? 3.Öğrencilerin matematik kaygı düzeyleri okumakta oldukları sınıf düzeyine göre farklılaşmakta mıdır? 4.Öğrencilerin matematik kaygı düzeyleri matematik dersini sevip sevmeme gibi özelliklere göre farklılaşmakta mıdır? 3. YÖNTEM Araştırmanın gerçekleştirilmesinde ilişkisel tarama modelinden yararlanılmıştır. 3.1. Araştırma Evreni ve Örneklemi Araştırmanın evrenini, Bitlis iline bağlı Tatvan ilçesindeki ortaokullarda öğrenim gören 5., 6., 7. ve 8. Sınıf öğrencileri oluşturmuştur. Araştırmanın örneklemini ise 2013-2014 öğretim yılının bahar yarıyılında Bitlis/Tatvan ilçesinin dört ortaokulundaki 5., 6., 7. ve 8. Sınıflarında okuyan 280 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmanın örneklemini oluşturan öğrencilerin cinsiyete ve sınıf düzeyine göre dağılımı Tablo 1 ve Tablo 2 de verilmiştir. Tablo 1. Çalışmaya katılan öğrencilerin cinsiyete göre dağılımı Cinsiyet N % Kız Erkek 144 136 51.4 48.6 Toplam 280 100.0 4

Tablo 2. Çalışmaya katılan öğrencilerin sınıf düzeyine göre dağılımları Sınıf Cinsiyet Toplam % Kız Erkek 5.Sınıf 38 32 70 25.1 6.Sınıf 30 42 72 25.7 7. Sınıf 39 30 69 24.6 8.Sınıf 37 32 69 24.6 Toplam 144 136 280 100.0 Tablo 1 ve Tablo 2 incelendiğinde öğrencilerin %51.4 ünün (N=144) kız, %48.6 si (N=136) erkek olduğu görülmektedir. Öğrencilerin sınıf düzeylerine göre dağılımları incelendiğinde ise; 5. Sınıf öğrencileri 70 kişi (%25.1), 6.sınıf öğrencileri 72 kişi (%25.7), 7. sınıf öğrencileri 69 kişi (%24.6) ve 8.sınıf öğrencileri 69 (%24.6) kişiden oluştuğu görülmektedir. 3.2.Veri Toplama Araçları Bu araştırmada veri toplama araçları olarak Recep Bindak (2005) ın ilköğretim öğrencileri için geliştirdiği matematik kaygı ölçeği ve araştırmacı tarafından geliştirilen öğrenci kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Kişisel bilgi formunda araştırmaya katılan öğrencilerin; cinsiyet, sınıf ve matematiği sevip sevmediklerine ilişkin sorular yer almıştır. Bindak (2005) tarafından geliştirilen matematik kaygı Ölçeği, 9 maddesi olumlu 1 maddesi olumsuz olmak üzere 10 maddeden oluşan 5 li likert tipi bir ölçektir. Bu ölçeğin güvenirlik katsayısı (Cronbach Alpha katsayısı) 0.85 olarak hesaplanmıştır. Öğrencilerden, kaygı ölçeğinde verilen 10 maddenin her biri için Her zaman, Çoğu zaman, Ara sıra, Hemen hemen hiç ve Hiçbir zaman durumlarından birinin seçilmesi istenmiştir. Ölçekte yer alan sorular sırasıyla 5, 4, 3, 2 ve 1 şeklinde puanlanmıştır. Buna göre, 10 maddeden oluşan bu ölçekteki her bir maddeden alınabilecek en yüksek puan 5 en düşük puan ise 1 dir. Puanın düşük olması, öğrencilerin matematiğe yönelik kişisel kaygılarının düşük olduğunu, puanın yüksek olması ise öğrencilerin matematiğe yönelik kişisel kaygılarının yüksek olduğu şeklinde değerlendirilebilir. Bu ölçeğin aralık genişliğinin dizi genişliği/yapılacak grup sayısı (Tekin, 1993) formülü ile hesaplanması göz önünde tutularak, araştırmada elde edilen 5

verilerin değerlendirilmesin de esas alınan aritmetik ortalama puan aralıkları; 1.00-1.80; Hiçbir zaman, 1.81-2.60; Hemen hemen hiç, 2.61-3.40; Ara sıra, 3.41-4.20; Çoğu zaman ve 4.21-5.00; Her zaman şeklinde yorumlanmıştır. 3.3. Verilerin Analizi Araştırmanın genel amacı doğrultusunda, anket formu ile toplanan verilerin gerekli istatistiksel çözümleri SPSS17.0 paket programı ile yapılmıştır. Öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygı düzeyleri; cinsiyete, sınıf düzeylerine ve matematiği sevip sevmediklerine göre incelenmiştir. Verilerin analizinde tek yönlü varyans analizi ve bağımsız örneklem t testi kullanılmıştır. Elde edilen F değerinin anlamlığı durumunda farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirleyebilmek için Scheffe testinden yararlanılmıştır. Yapılan istatistiksel çözümlemelerde anlamlılık düzeyi 0.05 olarak alınmıştır. 4. BULGULAR Bu bölümde, araştırmanın amacı doğrultusunda elde edilen verilere bağlı olarak, cinsiyet, sınıf düzeyleri ve matematiği sevip sevmeme değişkenlerine göre öğrencilerin matematik kaygı düzeylerine ilişkin ortaya çıkan bulgulara ve bu bulgulara dayalı yorumlara yer verilmiştir. Öğrencilerin matematiğe yönelik kaygılarının cinsiyet değişkenine göre t-testi sonuçları Tablo 3 de verilmiştir. Tablo 3. Öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygılarının cinsiyet değişkenine göre t-testi sonuçları Cinsiyet N S sd t p Kız 144 2.10 0.82 278 1,35 246 Erkek 136 1.99 0.77 Tablo 3 te öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygılarının cinsiyet değişkeni açısından anlamlı bir farklılık göstermediği görülmektedir. [t (278) = 1.35 ; p>.05]. Buradan cinsiyet değişkeninin öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygıları üzerinde anlamlı bir etkisinin olmadığı söylenebilir. Kız öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygı puan ortalaması ( =2.10) erkek öğrencilerin matematik kaygı puan ortalamasından ( =1.99) daha yüksek olduğu görülmektedir. Bu durumda, kız öğrenciler erkek öğrencilere göre biraz daha kaygılıdırlar 6

şeklinde ifade edilebilir. Ancak bu fark istatistiksel olarak anlamlı değildir. Hem kız hem de erkek öğrencilerin genel matematik kaygı puan ortalamaları Hemen hemen hiç kaygılı aralığındadır. Tablo 4. Öğrencilerin sınıf düzeyine göre matematik kaygı puanlarının ortalamaları ve standart sapma sonuçları Sınıf N S Beşinci Sınıf 70 Altıncı Sınıf 72 Yedinci Sınıf 69 Sekizinci sınıf 69 1.80 2.00 2.03 2.37 1.14 1.18 1.20 1.28 Toplam 280 2.05 1.20 Tablo 4 e göre, öğrencilerin sınıf düzeyine göre matematik kaygı puan ortalamaları 5. Sınıf =1.80, 6. sınıf = 2.00, 7.sınıf = 2.03 ve 8 sınıf ise = 2.37 olduğu görülmektedir. Bu ortalamalara göre öğrencilerin matematik kaygısı, sınıf düzeyi ile doğru orantılı olarak yükseldiği ve aralarında bir farklılık olduğu görülmektedir. Bu farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığını test etmek için yapılan Scheffe testi sonuçları Tablo 5 de verilmiştir. Tablo 5. Öğrencilerin sınıf düzeyine göre matematik kaygı puanlarının varyans analizi sonuçları Varyansın Kareler sd Kareler F P P Anlamlı Kaynağı Toplamı Ortalaması fark Gruplararası 1067.417 3 355.806 5.876.001 A-B Gruplariçi 16712.294 276 431.050 Toplam 17779.711 279 A: 5.Sınıf, B: 8.Sınıf Tablo 5 e göre, ortaokulda okuyan öğrencilerin matematiğe yönelik kaygı puanları arasında istatistiksel yönden anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir. [ F (3-276) = 5.876, p < 0.05 ]. Öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygıları, sınıf düzeyine bağlı olarak anlamlı bir şekilde değişmektedir. Bu anlamlı farkın hangi sınıflar arasında olduğunu bulmak amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre; 8. Sınıfta okuyan öğrenciler, 5. Sınıfta okuyan öğrencilere göre daha fazla kaygılı olduğu söylenebilir. Bu durumun bir nedeni olarak, sınıf düzeyi 7

artıkça matematik konularının biraz daha ağırlaştığı ve öğrencilerin giderek matematiği anlamada güçlük çektikleri şeklinde yorumlanabilir. Tablo 6. Ortaokul öğrencilerinin matematiği sevip sevmemeye ilişkin matematik kaygı puanlarının ortalamaları ve standart sapma sonuçları Matematiği Sevme Durumu N S Matematiği sevenler Matematiği Sevmeyenler 227 53 1.82 2.99 0.64 0.7 Toplam 280 4.81 1.38 Tablo 6 a göre, öğrencilerin matematiği sevip sevmeme durumuna göre matematik kaygı puan ortalamaları, matematiği sevenlerin 1.82, matematiği sevmeyenlerin ise 2.99 olduğu görülmektedir. Bu ortalamalara göre, matematiği sevenlerin ortalama kaygı puanları, matematiği sevmediğini belirten öğrencilere göre daha düşük olduğu ve aralarında bir farklılık olduğu belirlenmiştir. Bu farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığını test etmek için yapılan Scheffe testi sonuçları Tablo 7 de verilmiştir. Tablo 7. Öğrencilerin matematiği sevip sevmemeye ilişkin matematik kaygı puanlarının varyans analizi sonuçları Varyansın Kaynağı Kareler Toplamı sd Kareler Ortalaması F P P Anlamlı fark Gruplararası 586.970 1 586.970 13.700.000 A-B Gruplariçi Toplam 1191.001 1777.971 278 279 4.284 A: Matematiği sevenler, B: Matematiği sevmeyenler Tablo 7 ye göre, ortaokulda okuyan öğrencilerin matematiğe yönelik kaygı puanları arasında istatistiksel yönden anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir.[f (1-278) = 13.7 ; p<0.05 ]. Öğrencilerin matematiği sevip sevmeme durumuna göre kaygı puanları anlamlı bir şekilde değişmektedir. Bu anlamlı farkın hangi gruplar arasında olduğunu bulmak amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre; matematiği sevdiğini ifade eden öğrencilerin matematik kaygı düzeylerinin matematiği sevmediğini ifade eden öğrencilerinkine göre düşük olduğu belirlenmiştir. 8

5. TARTIŞMA VE SONUÇ Bu araştırmada, ortaokulda okuyan öğrencilerin matematik kaygı düzeyleri cinsiyet, sınıf düzeyi ve matematiği sevme sevmeme değişkenlerine göre incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır. Araştırmada, genel olarak öğrencilerin matematik kaygı puan ortalamaları = 2.04 olarak bulunduğu ve bu değerin ise öğrencilerin matematiğe yönelik kaygılarının Hemen hemen hiç kaygı düzeyinde olduğunu göstermektedir. Araştırmada ulaşılan bir başka bulgu ise öğrencilerin cinsiyet değişkenine göre matematiğe ilişkin kaygı düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olmadığı belirlenmiştir. Bu bulgu ise cinsiyet değişkeninin öğrencilerin matematik kaygıları üzerinde anlamlı bir etkisinin olmadığı şeklinde yorumlanabilir. Ancak, kız öğrencilerin matematiğe ilişkin kaygı puan ortalaması ( = 2.10), erkek öğrencilerin matematik kaygı puan ortalamasından ( =1.99) daha yüksek olduğu bulunmuştur. Buradan kız öğrenciler erkek öğrencilere göre biraz daha fazla kaygılıdırlar denilebilir. Matematik kaygısının cinsiyet değişkenine göre farklılaşıp farklılaşmadığına ilişkin pek çok araştırma yapılmasına rağmen, elde edilen sonuçlar bazen benzerlik gösterirken bazen de farklılık göstermektedir. Örneğin; Dursun ve Bindak (2011), ilköğretim ikinci kademe öğrencilerinin matematik kaygılarında cinsiyetin önemli bir faktör olmadığını belirlemişlerdir. Benzer olarak Cooper ve Robinson (1991), yapmış oldukları araştırmalarda cinsiyet değişkeninin matematik kaygısı üzerinde anlamlı bir farklılık göstermediğini bulmuşlardır. Ancak bazı araştırma sonuçları araştırmamızın sonuçları ile örtüşmemektedir. Alexander ve Martray (1989), Baloğlu (2004), Ergene (2011), Şahin (2008) gibi araştırmacıların yapmış oldukları araştırmada öğrencilerin matematik kaygısında cinsiyete ilişkin farklılığın olduğunu ve kızların kaygı düzeylerinin daha yüksek olduğunu belirlemişlerdir. Stipek ve Granlinski (1991) de matematik başarısını ve matematiğe dönük duygusal tepkileri değerlendirdiği çalışmasında, cinsiyetler arasında farklılıklar tespit etmişlerdir. Kızların erkeklerden daha düşük matematik yeteneğine sahip olduklarını düşündüklerini ve kızların matematik öğrenmeye dönük olumsuz tutumlar geliştirdiğini belirlemişlerdir. Buradan araştırmanın cinsiyet değişkenine ait bulguları bazı araştırmalarla örtüşürken bazı araştırmalarla örtüşmemektedir. Kadın ve erkeklerin farklı toplumsallaşma sürecinden geçmeleri, farklı deneyim fırsatlarına sahip olmaları ve yaptıkları 9

işlere çevreden gelen tepkilerin, cinsiyetlerine göre farklılaşması onların kendilerini farklı alanlarda yeterli görmelerine neden olmaktadır [21]. Araştırmada elde edilen önemli bulgulardan bir diğeri ise, öğrencilerin okudukları sınıf düzeyine göre matematiğe ilişkin kaygı puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılığın belirlenmesidir[ F (3-276) = 5.876, p < 0.05. Yani, öğrencilerin matematiğe yönelik kaygıları, öğrenim gördükleri sınıf düzeyine göre anlamlı bir şekilde değişmektedir. Bu anlamlı farkın hangi sınıflar arasında olduğunu bulmak amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, 8. Sınıfta okuyan öğrenciler, 5. Sınıfta okuyan öğrencilere göre daha fazla kaygılı olduğu belirlenmiştir. Bu durumun bir nedeni olarak, sınıf düzeyi artıkça matematik konularının biraz daha ağırlaştığı ve öğrencilerin giderek matematiği anlamada güçlük çektikleri şeklinde yorumlanabilir. Dede ve Dursun (2008) altıncı, yedinci ve sekizinci sınıfta okuyan 204 öğrenci üzerinde yaptıkları araştırmada, öğrencilerin kaygı düzeylerinin sınıf düzeyi artıkça yükseldiğini belirlemişlerdir. Bu bulgu çalışmamızın sonucu ile örtüşmektedir. Araştırmanın başka bir önemli bulgusu ise, öğrencilerin matematik kaygılarında matematik dersini sevip sevmemeye ilişkin anlamlı fark ile ilgilidir. Elde edilen bulgulara göre, matematiği sevdiğini ifade eden öğrencilerin matematik kaygı düzeylerinin matematiği sevmediğini ifade eden öğrencilerinkine göre anlamlı düzeyde düşük olduğu söylenebilir. Bu sonuç, Şahin (2008) tarafından yapılmış çalışmanın sonuçları ile de desteklenmektedir. Şahin (2008), ilköğretim 4. ve 5.sınıf öğrencilerinin matematik kaygılarında matematik dersini sevip sevmemenin etkili olduğunu, matematik dersini sevdiğini belirten öğrencilerin matematik kaygılarının matematik dersini sevmediğini belirten öğrencilerinkine göre istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde daha düşük olduğunu belirlemiştir. Benzer olarak Peker, Şentürk (2012), ilköğretim 5. sınıf öğrencilerinin matematik kaygılarında matematik dersini sevip sevmemeye ilişkin farklılığın incelendiği çalışmada, matematik kaygısında genel ortalamalar arası farklılığa bakıldığında matematiği sevdiğini ifade eden öğrencilerin matematik kaygı düzeylerinin matematiği sevmediğini ifade eden öğrencilerinkine göre anlamlı düzeyde düşük olduğunu belirlemişlerdir. 10

KAYNAKLAR [1]. Başarır, D. 1990. Ortaokul son sınıf öğrencilerinde sınav kaygısı, durumluluk kaygı, akademik başarı ve sınav başarısı arasındaki ilişkiler. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara. [2]. Rotella R. J., Learner J. D. 1993. Responding to Competitive Plesure, in R.N. Singer, M.Murphey ve L. Tennant (eds.), Handbook on Research in Sport Psychology, New York, 528-541. [3]. Tobias, S. 1993. Overcoming Math Anxiety. New York: W.W. Norton & Company. [4]. Aiken L.R. (1970). Attitutes Toward Mathematics. Rewiew of Educational Research, 40(4), 551-596. [5]. Aşkar, P. 1986. Matematik dersine yönelik likert tipi bir tutum ölçeğinin geliştirilmesi. Eğitim vebilim, 62, 31-36. [6]. Hembree, R. 1990. The Nature, Effects, and Relief of Mathematics Anxiety, Journal of Research in Mathematics Education, 21 (1): 33 46. [7]. Cemen, P. B. 1987. The Nature Of Mathematics Anxiety, ERIC Document Dissertation, ED 287 729. [8]. Harper, N. W., Daane, C. J. 1998. Causes and reduction of mathematics anxiety in preservice elementary teachers. Action in Teacher Education, 19(4), 29-38. [9]. Jackson, C.D., Leffingwell, R.J. 1999. The role of instructors in creating mathematics anxiety in students from kindergarten through college. Mathematics Teacher, 92, 583-586. [10]. Bursal, M., Paznokas, L. 2006. Mathematics anxiety and pre-service elementary teachers confidence to teach mathematics and science. School Science and Mathematics, 106(4), 173 179. [11]. Zakaria, E., Nordin, N. M. 2008, The Effects of Mathematics Anxiety on Matriculation Students as Related to Motivation and Achievement, Eurasia Journal of Mathematics, Science andtechnology Education; Feb 2008, Vol. 4 Issue 1, p27-30. [12]. Yenilmez, K., Girginer, N., Uzun, Ö. 2004. Osmangazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğrencilerinin Matematik Kaygı Düzeyleri, Osmangazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 5, Sayı 1. [13]. Tekin, H. 1993. Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme, yargı yayınları(7.baskı), Ankara. [14]. Dursun, Ş. ve Bindak, R. 2011. İlköğretim II. kademe öğrencilerinin matematik kaygılarının incelenmesi. C. Ü.Sosyal Bilimler Dergisi, 35(1), 18-21. [15]. Cooper, S., Robinson, D. 1991. The relationship of mathematics selfefficacy beliefs to mathematics anxiety and performance. Measurement and Evaluation in Counseling, 24, 5-11. 11

[16]. Alexander, L., Martray, C. 1989. The development of an abbreviated version of the Mathematics Anxiety Rating Scale. Measurement and Evaluation incounseling and Development, 22, 143-150. [17]. Baloğlu, M. 2004. Üniversite öğrencilerinin matematik kaygı düzeyleri açısından karşılaştırılması. XIII. UlusalEğitim Bilimleri Kurultayı, 6-9 Temmuz, İnönü Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Malatya. [18]. Ergene, T. 2011. The relationships among test anxiety, study habits, achievement, motivation, and academic performance among turkish high school students. Education and Science, 160, 320-330. [19]. Şahin, F.Y. (2008). Mathematics anxiety among 4th and 5th grade Turkish elementary school students. International Electronic Journal of Mathematics Education, 3(3), 179-192. [20]. Stipek, D. ve Granlinski, H.1991. Gender Differences in Children s Achievement-Related Beliefs and Emotional Responses to Success and Failure in Math. Journal of Educational Psychology, 8(3),361-71. [21]. Kuzgun, Y. 2003. Meslek Rehberliği ve Danışmanlığına Giriş, Nobel yayınları, s.54 [22]. Dede, Y., Dursun, Ş. 2008. İlköğretim II. kademe öğrencilerinin matematik kaygı düzeylerinin incelenmesi, Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, XXI (2), 295-312. [23]. Peker, M., Şentürk, B. 2012. İlköğretim 5. Sınıf Öğrencilerinin Matematik Kaygılarının Bazı Değişkenler Açısından İncelenmesi, Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 34 [24]. Bindak, Recep.2005. İlköğretim Öğrencileri için Matematik kaygı Ölçeği, Fırat Üniversitesi fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi, 17(2), 442-448. 12