İNSAN HAKLARI GÜNDEMİ DERNEĞİ TCK PROJESİ İZMİR ATÖLYE ÇALIŞMASI SONUÇLARI

Benzer belgeler
(2) İstiklal Marşını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

İçindekiler İKİNCİ BAB HÜRRİYET ALEYHİNDE İŞLENEN CÜRÜMLER. Birinci Fasıl Siyasi Hürriyet Aleyhinde Cürümler

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

HAYATA KARŞI SUÇLAR. Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır.

CEZA HUKUKU ÖZEL HÜKÜMLER

TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER

Cinsel taciz suçu TCK. nun 105 inci maddesinde düzenlenmiştir. Burada;

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

6736 SAYILI KANUN KAPSAMINDA GV, KV VE KDV MATRAH ARTIRIMINDA BULUNAN FİRMALARDA VERGİ İNCELEMESİ YAPILIP YAPILAMAYACAĞI

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

KARAPARA AKLANMASININ ÖNLENMESİ

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI / MALATYA

İÇİNDEKİLER GİRİŞ...VII İÇİNDEKİLER...IX

T.C. ADALET BAKANLIĞI Kanunlar Genel Müdürlüğü TÜRKİYE BUYUK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

: İstanbul Barosu Başkanlığı

Basında Sorumluluk Rejimi. Medya Ve İletişim Ön Lisans Programı İLETİŞİM HUKUKU. Yrd. Doç. Dr. Nurhayat YOLOĞLU

Bilgisayar, internet ve bilişim alanında uzmanlaşmış teknik personelin ve hızlı soruşturma ile yargılamanın temeli olan, konusunda uzmanlaşmış

ANAYASA DEĞĠġĠKLĠKLERĠ HAKKINDA GÖRÜġ VE ÖNERĠLERĠMĠZ

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

2 Kasım Sayın Bakan,

Kişisel Verilerin Korunması. Av. Dr. Barış GÜNAYDIN

Kabul Tarihi :

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI. İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : Genç Asliye Ceza Mahkemesi

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42)

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken,

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

7536 İKİNCİ BÖLÜM Görev, Yetki ve Sorumluluklar

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

Sayın Komiser, Saygıdeğer Bakanlar, Hanımefendiler, Beyefendiler,

(2) Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.

MADDE GEREKÇELERİ MADDE

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU'NUN 3493 SAYILI YASA İLE DEĞİŞTİRİLEN 115. MADDESİNİN SON FIKRASI İLE İLGİLİ İPTAL KARARI

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XVII GİRİŞ...1

Sirküler no: 044 İstanbul, 27 Mayıs 2010

TÜRK SANAYİCİLERİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ

ÖZEL CEZA HUKUKU Cilt III Hürriyete, Şerefe, Özel Hayata, Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar (TCK m )

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... VII SUNUŞ...IX İÇİNDEKİLER...XI KISALTMALAR... XVII

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri

Cansu KOÇ BAŞAR ROMA STATÜSÜ BAĞLAMINDA İNSANLIĞA KARŞI SUÇLARDA DEVLET POLİTİKASI

BİLGİ GÜVENLİĞİNİN HUKUKSAL BOYUTU. Av. Gürbüz YÜKSEL GENEL MÜDÜR YARDIMCISI

BİRİNCİ KISIM KARAPARA AKLANMASININ ÖNLENMESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar

CEZA YARGILAMASI KAPSAMINDA İHAM UYGULAMASINDA KLON DAVA KAVRAMI

ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891)

Av. Ülkercan Özbey İlhan Ankara Barosu CMK ve Gelincik Merkezi Üyesi

Buna müteakip TBMM Plan Bütçe Komisyonunda değişen metin ise;

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2012/299. Karar No 2013/422

İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

Milletlerarası Ceza Hukuku (Özgenç)

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No Kabul Tarihi :

Madde (1) Suç işlemek için alenen tahrikte bulunan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

içinde işletmenin tasfiyesi halinde de bu hükmün uygulanacağı ifade edilmektedir.

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO

4054 SAYILI REKABETİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN ŞERHİ

HUKUK VE ADALET DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI (Ortaokul 6, 7 veya 8. Sınıf)

3. SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ I. HUKUK DEVLETİ İLKESİ II. KUSUR İLKESİ III. HÜMANİZM İLKESİ

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

SAĞLIK MESLEĞİ MENSUPLARININ SUÇU BİLDİRME YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Türkiye Büyük Millet Meclisi nde ( TBMM ) 26 Mart 2015 tarihinde 688 Sıra Sayılı Kanun ( 688 Sıra Sayılı Kanun ) teklifi kabul edilmiştir.

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

ADLİ TIBBİ AÇIDAN ADLİ PSİKİYATRİ

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2016/009 Ref: 4/009. Konu: TÜRK TİCARET KANUNU NA GÖRE 2016 YILINDA UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ AVRUPA BİRLİĞİ UYUM KOMİSYONU

İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ CİNSEL TACİZ ve AYRIMCILIĞI ÖNLEME YÖNERGESİ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...XV

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

FETHİYE. Tübakkom 10. Dönem Sözcüsü. Hatay Barosu.

/itu1773. /itu1773. /itu1773. /itu1773. /itu1773. /1773itu. İTÜ Mobil. itu.edu.tr

Esas Sayısı : 2015/88 Karar Sayısı : 2016/156

İşveren Uygulamaları kapsamında Kişisel Verilerinin İşlenmesi

6698 SAYILI KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUN UNUN AMACI VE KAPSAMI

Kurumca dayanağı belirtilmek suretiyle diğer kanunlarda aşağıda belirtilen fiiller için idari para cezası öngörülmüş olsa dahi ayrıca bu Kanunun;

%5 ORANINDA 1. TEMETTÜ DAĞITMAK ZORUNLU HALE GELDİ Mİ?

Yrd. Doç. Dr. AHMET HAMDİ TOPAL. KTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

CEZA YÖNETMELİĞİ * Şamil PİŞMAF REKABET KURUMU. TÜSİAD Rekabet Toplantıları 29 Ocak 2010

TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI

II-15.1 SAYILI ÖZEL DURUMLAR TEBLİĞİ NDE DEĞİŞİKLİK YAPILDI

Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI. Denizli KASIM 2013

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2012/33 Ref: 4/33. Konu: ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN YAYINLANMIŞTIR

GÜMRÜK SİRKÜLERİ NO: 2012/50

Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçunda 5377 Sayılı Yasayla Yapılan Değişikliğin Değerlendirilmesi

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

İÇİNDEKİLER. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Tanımlar Amaç (Madde 1)... Tanımlar (Madde 2)...

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 28 KASIM 1 ARALIK 2013 NEVŞEHİR

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

Harf üzerine ÎÇDEM. Numara

18 Temmuz 1995 te, TRT bu talebi 2954 sayılı yasanın 27. Maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle reddetmiştir.

SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK KANUNU DİSİPLİN YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

Transkript:

İNSAN HAKLARI GÜNDEMİ DERNEĞİ TCK PROJESİ İZMİR ATÖLYE ÇALIŞMASI SONUÇLARI 24-25 Şubat 2006 tarihlerinde İzmir de İnsan Hakları Gündemi Derneği merkezinde gerçekleştirilen atölye çalışmasına birinci gün 15, ikinci gün ise 14 katılımcı katkıda bulundu. Atölye çalışmasını Etyen Mahçupyan yönetti. Proje Koordinatörü Günal Kurşun, önce Derneği ve Projeyi tanıtan bir konuşma yaptı. Daha sonra maddeler gruplandırıldı ve katılımcılar da küçük çalışma gruplarına ayrıldı. Her küçük çalışma grubu, aynı suç grubu içinde değişik maddeleri alarak belli bir süre tartıştı ı. Daha sonra gruplar toplanarak her grup kendi tartıştığı maddeleri sırayla tüm atölyeye sundu. İki gün boyunca zamanın elverdiği ölçüde tüm suç grupları bu metot ile tartışıldı, ne var ki son iki grubu oluşturan maddelere zaman ayrılamadı. Tartışmalarda bir uzlaşmaya varmak gibi bir amaçla hareket edilmedi, ortaya konan tüm düşünceler açıklanmaya ve tartışılmaya çalışıldı. Bazı noktalarda ise, kendiliğinden bir uzlaşma belirdi, bu noktalar ayrıca konuşuldu ve metinde koyu harflerle yazıldı. Üzerinde uzlaşma olmayan noktalar da aşağıda belirtildi. Aşağıda, ilk dört suç grubuna ilişkin tartışmaların özetlerini bulabilirsiniz. Ortaya konan tartışmalar madde madde belirtildi.bir sonuca varılmışsa bu da o maddenin en altına ayrıca yazıldı. 1.Grup Suçlar Madde 125-Hakaret Madenin amacının ifade özgürlüğünü daraltmadığı, zira somut bir fiil veya olgu isnat eden ifadesinin maddedeki varlığının önemli olduğu belirtildi.. Cezanın orantılı olduğu Bir grup katılımcı Hakaret suçunun Avrupa Ceza Yasalarından çıkarıldığını ve tazminat hukukunda düzenlendiğini bu nedenle Türk Ceza Kanunundan tamamen çıkarılması gerektiğini dile getirdiler. 3.fıkranın a bendinin önemine dikkat çekildi. Bu fıkranın özellikle polislerle ilgili olarak uygulandığı ve uygulamada polise hakaretten çok sayıda dava açıldığı;bu fıkranın aynı zamanda TCK m.265 (polise mukavemet) ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği bu halde de TCK m.265.de suçun cezasının 6 aydan 3 yıla kadar hapis olduğu, bu maddede ise 1 yıldan az olamaz dendiği, bu durumun özellikle fikri içtima açısından çelişki ortaya çıkaracağı 3-fıkranın c bendi dine inananları koruyan bir madde mi olduğu yoksa dindarların diğerlerine hakaretini mi düzenlediğinin açık olamadığı bu nedenle fıkra metninin şu şekilde değiştirilmesi önerildi: Kişiye mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerinden dolayı işlenirse b ve c bentlerinin birbiri ile yakından ilişki olduğu örneğin felsefi inançta da kutsal değerler olduğu bu nedenle kutsal değerin sadece dine atfedilemeyeceği bu nedenle iki fıkranın birleştirilmesi gerektiği konusunda uzlaşma sağlandı. 5..fıkranın bendin kutsal devlet anlayışının sonucu ortaya çıktığı belirtilerek maddenin tümden kaldırılması gerektiği Suçun kamu görevlisine karşı işlenmesi halinde resen soruşturma yapılması yerine şikayete bağlı hale getirilmesi gerektiği belirtildi. Kurul üyelerine yapılan hakarette fikri içtima uygulanmasının ifade özgürlüğü açısından bir avantaj olacağı

Madde 126 Çok tehlikeli bir madde olduğu,düşünce özgürlüğünü sınırladığı, özellikle isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile hükmünün kabul edilemez olduğu vurgulandı. Maddenin bu bölümünün çıkarılması konusunda uzlaşma sağlandı. Madde 130 Bu maddenin kalması gerektiği, ancak Atatürk e hakaret durumunda 5816 sayılı yasa ile birlikte uygulandığı bu nedenle bu maddenin varlığı nedeniyle 5816 yasanın yürürlükten kaldırılabileceği Bu maddenin yerinin sistematik olarak yanlış olduğu, ölüye hakaretin şerefe karşı suçlar bölümünde yer almaması gerektiği Madde 132 Özel yaşamın gizliliğin madde metni içinde vurgulanması gerektiği, bölüm başlığı ile yetinilmemesi gerektiği,asıl olanın özel yaşamın gizliliği olduğu, sınırlamaların istisna teşkil etmesi gerektiği Maddenin 2.fıkrası tersinden okunmasında kişiler arasındaki haber içeriklerini hukuka uygun olarak ifşa edilebileceğinin çıktığı,ancak bu halde de,bu kişiler kim olacağı ve nereden yetki alacakları tartışıldı.. 4.fıkranın bir yandan basın özgürlüğü ve kamuoyunun bilgilendirilmesi öte yandan da özel hayatın gizliliği karşısında basının sorumluluğu açısından tartışıldı ve fıkranın bu hususlar dikkate alınarak. yeniden düzenlenmesi gerektiğini konusunda bir çoğunluk görüşü oluştu. Madde 164 Maddedeki önemli bilgiler.. ifadesinde önemli sözcüğünün belirsiz olduğu ve neyin önemli bilgi olup olmadığının tartışmalara neden olacağı bu nedenle önemli bilgiler ifadesinin daha açık hale getirilmesi için maddede düzenleme yapılması zarara uğramasına neden olan- olmalı ifadesinin eklenmesi gerektiği ortaya kondu. Sorumlu tutulan kişilerin fazla olduğu,. Suçun tehlike suçu olmaktan çıkarılıp zarar suçu haline dönüştürülmesi gerektiği ifade edildi. Bir grup katılımcı konunun iftira- suç uydurma maddesi içinde çözülebileceği, ayrı bir maddeye gerek olmadığını belirttiler.. Caydırıcılık isteniyorsa para cezasının artırılabileceği veya yalnızca para cezasının tartışılabileceği Madde 225 Maddedeki tanımların çok geniş tutulduğu, yöresel ve kişisel etkenlerin öne çıkabileceği özellikle maddenin gerekçesi ile birlikte değerlendirildiğinde çok sorun yaratacağı;göğüs, bacak, göbek dekoltelerinin bile teşhircilik olarak cezalandırılabileceği bu nedenle maddenin gerekçesi ile birlikte yeniden düzenlenmesi gerektiği üzerinde duruldu.. Bir grup katılımcı ise maddenin tümden kaldırılması gerektiği ifade ettiler.. Bir grup katılımcı da maddenin sosyal bir ihtiyaca karşılık vermekte olduğunu bu nedenle bu şekilde kalması gerektiğini ifade ettiler.

Madde 226 Maddede müstehcen kelimesinin ne anlamda kullanıldığının anlaşılamadığı,. Pornografik kelimesinin daha daraltıcı ve açıklayıcı olduğu bu nedenle bu kelimenin kullanılması önerildi. Maddenin birinci fıkrasının çok geniş olduğu ve bu nedenle ifade özgürlüğünün bir biçimi olan fotoğraf,resim,heykel vb.nin müstehcen olduğu ve çocuklarda gördüğü için ortadan kaldırılmalarına ve bunları yapanların cezalandırılmasına neden olabileceği bu nedenle çocuğun ruhsal ve cinsel gelişime zarar verecek ifadesinin eklenmesi gerektiği konusunda uzlaşıldı. Diğer bentlerdeki müstehcen kelimesinin başına da yukarıdaki fıkrada belirtilen eklemenin yapılması gerektiği, Bir grup katılımcı 2.fıkranın tümden kaldırılmasını zira bu konunun Muzur Neşriyat Yasası ile de düzenlendiğini belirttiler. Dördüncü fıkradaki doğal olmayan yollar ifadesi eleştirildi Bunun özellikle eşcinsel ilişkiler için tehlike yaratabileceği neyin doğal olmadığının tartışılacağı üzerinde duruldu. Dördüncü fıkradaki bulunduranın sorumluluğunu düzenleyen bölümün veya bu amaçlarla bulunduran ifadesinin eklenmesi gerektiği konusunda uzlaşmaya varıldı. Yedinci fıkradaki çocuklara ulaşmasının engellenmesi ifadesinin çıkarılması gerektiği Madde 237 Maddenin bu haliyle tehlike suçu olduğu, oysa zarar suçuna dönüştürülmesi gerektiği bu nedenle de madde metnindeki doğabilecek şeklindeki ifadenin doğuran biçiminde değiştirilmesi gerektiği bununda maddenin birinci ve ikinci fıkralarının birleştirilerek yeni bir tanım yapılması yoluyla halledilebileceği konusunda uzlaşmaya varıldı. Madde 239 3.fıkrada şikayet koşulu aranması gerektiği ve Türkiye de oturan-oturmayan ayrımının anlamsızlığı vurgulandı ve Üçüncü fıkranın kaldırılması gerektiği konusunda uzlaşmaya varıldı. Madde 260 Bir kısım katılımcı maddenin tümüyle kaldırılması gerektiği zira toplu gösteriler ve toplu hareketler şiddet içermedikçe ifade özgürlüğü kapsamında olduğunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile sabit olduğunu bunun engellenmesinin ifade özgürlüğünün sınırlanması anlamına geleceğini belirttiler. Bir kısım katılımcı ise maddenin aynen kalmasını zira 2.fıkrasının tereddütleri gidereceğini ve kamu hizmetinin özelliklerinin de göz önünde tutulması gereğini vurguladılar. 2.Grup Suçlar Madde 214 Suç işlemek için alenen tahrik ifadesinin her türlü ifadeyi sınırlandırmak için kolaylıkla kullanılabileceği ve geçmiş uygulamanın da bu yönde olduğu üzerinde duruldu.bu nedenle Demokratik toplumların bir gereği olarak, düşünce

açıklamalarının cezasızlık sebebi olduğu ifadesi hem genel hükümlere konulması hem de bu maddeye eklenmesi gereği belirtildi.. Maddenin üçüncü fıkrasının birinci fıkra ile birleştirilmesi gereği,. Suçun tehlike suçu olmaktan çıkarılması gerektiği Bir kısım katılımcı ise maddenin bu şekliyle kalması gerektiği, ancak cezasının 6 aydan 3 yıla kadar biçiminde yeniden düzenlenmesi gerektiği, böylelikle hakime adli para cezasına dönüştürme imkanı tanınması gerektiğini ifade ettiler. Bir kısım katılımcı da 1. fıkraya açık ve yakın tehlike oluşturması halinde kaydının eklenmesi gereğini ifade ettiler.. Bir kısım katılımcı maddenin yalnızca şahsa karşı işlenen suçlarda tatbik edilmesi gerektiği, maddede buna uygun yeniden düzenleme yapılması gereğini belirttiler. İkinci fıkranın kalması gerektiği Madde 215 Bir kısım katılımcı Övmenin düşünceyi ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği bu nedenle de madden tümden kaldırılması gerektiğini ifade ettiler.. Maddenin bu haliyle eski 312/1 in daraltılmış hali olduğu Bir kısım katılımcı ise maddenin aynen kalmasını ancak cezaların şahsiliğini sağlamak için veya..adli para cezasına biçiminde yeni düzenleme yapılması gerektiği ifade ettiler. Madde 216 Bir kısım katılımcılar birinci ve ikinci fıkraya cinsel yönelim ibaresinin eklenmesi gerektiği ifade etmelerine rağmen bir kısım katılımcılar buna gerek olmadığını belirttiler. İkinci fıkranın TCK md.122 ye eklenmesi gerektiği, ayrıca fıkraya felsefi inanç ve cinsel yönelim ibarelerinin eklenmesi gerektiği İkinci fıkrada para cezası alternatifi getirilmesi gerektiği konusunda uzlaşma sağlandı. Katılımcıların bir kısmı 3. fıkranın madde metninden çıkarılması gerektiği ifade ettiler.. Diğer katılımcılar ise 3.fıkranın aynen kalması gerektiği zira cezalandırmanın fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması hali ile sınırlı tutulduğunu belirttiler. Madde 217 Katılımcıların bir kısmı maddenin bu şekliyle sivil itaatsizliği hedef aldığı, tümüyle yasadan çıkarılması gerektiği şeklinde görüş bildirdiler. Maddeye kamu barışını bozması halinde ibaresi eklenerek kalması gerektiği üzerinde uzlaşma sağlandı. Madde 218 Maddenin eleştiri amaçlı ve haber verme sınırlarını aşmayan düşünce açıklamalarının suç sayılmayacağını belirttiği bunun da yeterli olduğunu düşünen katılımcılar bu maddenin bu şekliyle olduğu gibi kalması gerektiği ifade ettiler.. Bir kısım katılımcı ise maddenin ilk cümlesinin kaldırılması gerektiği ve maddenin ikinci cümlesinin kamuyu bilgilendirme ve eleştiri amacıyla.. cümlesinin eklenerek yeniden düzenlenmesi gerektiği ifade ettiler.. İkinci cümledeki ancak kelimesinin de kalması gerektiği

Maddeye açıkça Haber verme, kamuyu bilgilendirme ve eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmazlar biçiminde bir hüküm konulması konusunda uzlaşma sağlandı. Madde 219 Katılımcıların çoğunluğu ;her ne kadar din adamlarının etki alanları, diğer suç faillerine oranla daha fazla olsa da başka meslek grupları için de etkilemelerin mümkün olduğu gerekçesiyle maddenin tümden kaldırılması gerektiği ifade ettiler.. Bir katılımcı ise devlete karşı en büyük saldırının din adamları ve dini çevrelerden geleceği düşünülerek maddenin konulduğunu bununda Türkiye şartlarında doğru olduğunu bu nedenle maddenin aynen kalması gerektiğini ifade etti.. Madde 220 Sekizinci fıkranın madde metninden çıkması diğerlerinin aynen kalması gerektiği 8 fıkranın tamamen kaldırılmaması gerektiği zira örgüt propagandası yapmanın cezasız bırakılmaması gerektiği ancak sekizinci fıkranın yeniden yazılması gerektiği, Madde 222 Artık işlevi kalmayan bu maddenin kanundan çıkarılması gerektiği hususunda uzlaşma sağlandı. 3.Grup Suçlar Madde 277 Yargı görevi yapanlarının (avukatlar da dahil olmak üzere ) bağımsızlığı için bu maddenin önemli olduğu ve kalması gerektiği bir grup katılımcı tarafından ifade edildi.. Bir grup katılımcı ise maddedeki her ne suretle olursa olsun ibaresinin çok geniş bir kavram olduğu ve kalkması gerektiği ;yargıya olağanüstü bir dokunulmazlığın sağlanmasının doğru olmadığı ve yargı kararlarının da eleştirilebileceği üzerinde durdular. Maddenin 288nci madde ile birleştirilmesi gerektiği de öne sürüldü. Maddeye bilirkişi ve tanıklar ifadesinin eklenmesi gerektiği ortaya kondu. Madde 285 Dördüncü fıkranın çok geniş kapsamlı olduğu,haber değeri taşıyan görüntülerin verilmemesinin sözkonusu olamayacağı ancak basının da soruşturmanın ve kovuşturmanın gizliliğine uyması gerektiği belirtilerek maddenin bu hususlar göz önüne alınarak yeniden düzenlenmesi gerektiği Madde 286 Basın terörünün önüne geçilmesi gerektiği ayrıca masumiyet ilkesinin ihlal edilmemesini belirten katılımcılardan bazıları bu maddenin kalması gereğini,. 285/4 den farklı olduğunu; ses kaydı ve naklinin 286, görüntülerin yayınlanmasının 285/4 ile karşılandığı bu nedenle kalması gerektiğini ifade ettiler.. Bir grup katılımcı ise bu maddenin 285/1 ve 4.fıkralarda düzenlendiğini yeni bir düzenlemeye ihtiyaç olmadığını üstelik kamuoyunun bilgilendirmesi gerektiği bu nedenlerle de maddenin tümden kaldırılması gerektiğini belittiler.

Madde 288 Maddedeki bilirkişi ve tanıklar ifadesinin 277.maddeye eklenmesi gerektiği ve 277.maddenin başlığının adil yargılamayı etkileme olarak değiştirilmesi gerektiği ve bu maddenin demokratik toplum,halkın bilgilendirilmesi,kararların tartışılabilir olması gerekçeleriyle tamamen kaldırılması gerektiği bir grup katılımcı tarafından Bir grup katılımcı ise 277.madde ile 288.maddenin farklı olduğunu 288.madde ki Etkilemek amacının yeterince açık olduğunu gerekçesiyle maddenin aynen kalması gerektiğini belirttiler. Madde 298 Bu maddenin özellikle geçmiş yıllarda çokça yaşanan ölüm oruçları,duruşmaya çıkmama,görüşe çıkmama gibi eylemleri engellemek için konulduğu her ne suretle olursa olsun ifadesinin çok geniş ve belirsiz olduğu bu konudaki herhangi bir ifade açıklamasının teşvik,talimat verme olarak algılanabileceğini,kaldı ki kişilerin ceza evinde de olsalar kendi bedenleri ve beslenmeleri ile ilgili karar verebilecekleri gibi maruz kaldıkları hukuka aykırı eylemlere karşılık protesto ve seslerini duyurmak için yaptıkları eylemlerin ifade özgürlüğünün bir parçası olduğu düşüncesinde olan katılımcılar bu maddenin tamamen kaldırılması gerektiği ifade ettiler.. Ölüm oruçlarının,duruşmaya çıkmama gibi eylemlerin genellikle örgüt tarafından alınan kararla uygulandığını ve uymayanların örgüt tarafından cezalandırıldığının da geçmişte görüldüğünü belirten bazı katılımcılar maddenin kalması gerektiği ancak her ne suretle olursa olsun ifadesi yerine hukuka aykırı olarak ifadesinin eklenmesi ve maddenin yeniden bu şekilde düzenlenmesi gerektiğini şeklinde görüş belirttiler. İkinci fıkranın ikinci cümlesinin madde metninden çıkarılması gerektiği zira burada bir tehlike suçu oluşturulduğu açıkça ifade açıklamasına ceza verilmeye çalışıldığı 4.Grup Suçlar Madde 300 1.fıkranın Bayrak Kanununda da düzenlendiği,bayrak Kanununda oranlılık koşulu gözetilerek yapılacak ek düzenleme ile cezanın belirlenebileceği, 2..fıkranın İstiklal Marşını üzerinde ifade açıklanamaz hale getirdiğini,3.fıkranın ise yabancı ülkede işlenmesi halinde cezanın arttırılma sebebi olmasının kabul edilemeyeceği bu nedenle maddenin tümden kalkması gerektiği üzerinde bir grup katılımcı görüş bildirdi. Bir kısım katılımcı ise maddenin kalması gerektiğini ancak Egemenlik alametleri kavramının muğlak olduğunu, Alameti olarak ve sair suret ifadelerinin değişmesi veya çıkarılması gerektiği özellikle 1 fıkradaki cezanın ağır olduğu, Ceza üst sınırının bir yıl olarak değiştirilmesi ve adli para cezası alternatifi getirilmesi gerektiğini ifade ettiler.2.fıkrada İstiklal Marşının aşağılanmasının kabul edilemeyeceğini ancak eleştirilerin bu kapsamda olmaması gerektiğini buna göre bir düzenleme yapılmasını 3 fıkranın kaldırılması gerektiği şeklinde görüş bildirdiler. Maddenin 341.maddeyle birlikte değerlendirilebileceği,. maddede eğer korunacaksa yalnızca Türk Bayrağın değil yabancı devlet bayraklarının da koruma altına alınması gerektiği Maddeye kamu güvenliğini açık ve yakın tehlikeye düşürme kriterinin eklenmesi gerektiği,

Maddeye tahkir kastıyla ibaresinin eklenmesi gerektiği Birinci fıkranın ikinci cümlesindeki.işaret ibaresinin çıkması gerektiği ifade edildi. Maddenin üçüncü fıkrasının kaldırılması konusunda uzlaşma sağlandı. Madde 301 Maddenin tümden kaldırılması gerektiği konusunda uzlaşma sağlandı. Madde 341 Madde 300 için konuşulan şeylerin bu madde için de geçerli olduğu İzmir toplantısında 5. ve 6.Grup Suçları tartışmaya zaman kalmadı.