KALP & DOLAŞIM FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

Benzer belgeler
KALP-DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ

Kalp Fonksiyonları KALP FİZYOLOJİSİ. Kalp Fonksiyonları. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Kalbin Lokalizasyonu ve Ölçüleri. Dolaşım Sistemleri

KALP-DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ

Dolaşım Sistemi Dicle Aras

Kalbin Kendi Damarları ve Kan kaynakları; Koroner Damarlar

Kardivasküler Sistem

DOLAŞIM SİSTEMİ VASKÜLER SİSTEM PROF.DR.MİTAT KOZ

Egzersiz sırasında kasların enerji üretimi için daha fazla oksijene ihtiyaç duymaktadır

Dolaşım Sistemi Fizyolojisi - 2. Prof. Dr. Taner Dağcı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ab. D.

Dolaşımın Sinirsel Düzenlenmesi ve Arteryel Basıncın Hızlı Kontrolü. Prof.Dr.Mitat KOZ

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI

KARDİYOVASKÜLER SİSTEM FİZYOLOJİSİ

Kan Akımı ml/dk. Kalp Debisi DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VII. Dr. Nevzat KAHVECİ

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ

DOLAŞIM SİSTEMİ. Dr. Güvenç Görgülü

HAYVANLARDA DOLAŞIM SİSTEMLERİ. YRD. DOÇ. DR ASLI SADE MEMİŞOĞLU

DOLAŞIM SİSTEMİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

KARDİYOVASKÜLER SİSTEM ANATOMİSİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

Dolaşım Sistemi Fizyolojisi. İ.Ü. Veteriner Fakültesi Fizyoloji AbD. 2017

KAS FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

* Kemoreseptör *** KEMORESEPTÖR REFLEKS

Spor fizyolojisi. Dr. M. Emin KAFKAS İnönü Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu Antrenörlük Eğitimi Bölümü Malatya/2015

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

Konu 6 Dolaşım Sistemi. Aslı Sade Memişoğlu

Konu 6 Dolaşım Sistemi. Yrd. Doç. Dr. Aslı Sade Memişoğlu

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

Dolaşım sistemi, Sistemik dolaşım. Pulmoner dolaşım DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ I. Sistemik dolaşım. Pulmoner dolaşım

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 13 a

EGZERSİZDE KALP - DOLAŞIM FİZYOLOJİSİ. Prof. Dr. Fadıl ÖZYENER UÜTF Fizyoloji AD

KAN AKIMININ KONTROLÜ. 1- Otoregülasyon veya Miyojenik Regülasyon 2- Metabolik Regülasyon KAN AKIMININ LOKAL KONTROLÜ DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ IV

Dinlenme durumunun değerlendirilmesi. Nabız ve Kan Basıncı. M. Kamil ÖZER

9.Sınıf Meslek Esasları ve Tekniği 7.Ünite Yaşam Bulguları NABIZ Hafta ( 6-24 / 01 / 2014 )

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

KARDİOVASKÜLER SİSTEM ve EGZERSİZ

KARDİYOVASKÜLER SİSTEMİN EGZERSİZE UYMU

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER VE FİZİKSEL PERFORMANS

Dinlenme Durumunun Değerlendirilmesi. Dinlenme durumunun değerlendirilmesi. Nabız ve Kan Basıncı. Nabız. Nabız

MEDİKAL FİZİK. Prof.Dr. Çiğdem ALTINSAAT. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı

Kapiller Membrandan Diffüzyon

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı KAS FİZYOLOJİSİ. Düz Kas. Dr. Sinan CANAN

Bradikardili Hastaya Yaklaşım. Doç. Dr. Mustafa KARACA ĠKÇÜ KARDĠYOLOJĠ KLĠNĠĞĠ

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

FİZYOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

GOÜ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM II II. KURUL

TOPLAR DAMARLAR KALP! (POMPA) KAPİLLER ATARDAMARLAR

Sistemin Diğer Özellikleri Atar ve toplar damarlar birbirleriyle bağlantılı olduğu için devamlıdır. Bu bağlantıyı kılcal damarlar sağlar. Kan devamlı

OTONOM SİNİR SİSTEMİ (Fonksiyonel Anatomi)

KAN BASINCI (TANSĐYON) Prof. Dr. Erdal ZORBA

İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ

ARTER BASINCININ DÜZENLENMESİ

Temel EKG. Mehmet OKUMUŞ Acil Tıp Uzmanı AEAH Acil Tıp Kliniği ELEKTROKARDİYOGRAFİ

DOLAŞIM VE VÜCUT SAVUNMASI

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3

Solunum Sistemi Fizyolojisi

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

ANTRENMANA UYUM DOÇ.DR. MİTAT KOZ. Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu

Kalp Kapak Hastalıkları

Solunum: Solunum sistemi" Eritrositler" Dolaşım sistemi"

Prof. Dr. Ferit Çiçekçioğlu, Yrd. Doç. Ertan Demirdaş, Yrd. Doç. Dr. Kıvanç Atılgan

İNSAN VÜCUDU İLE TANIŞMA...

HĠTĠT ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ DÖNEM II DOLAġIM SĠSTEMĠ DERS KURULU (30 Ekim- 7 Aralık 2018)

Solunum Sisteminde Ventilasyon, Difüzyon ve Perfüzyon

Şekil : Açık Dolaşım Şeması

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

Bu Ünitede; Şokun Tanımı Fizyopatoloji Şokta sınıflandırma Klinik Özellikler Tedavi anlatılacaktır

VÜCUT KOMPOSİZYONU 1

T. C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ

SİNİR SİSTEMİ Sinir sistemi vücutta, kas kontraksiyonlarını, hızlı değişen viseral olayları ve bazı endokrin bezlerin sekresyon hızlarını kontrol eder

DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ II. DERS KURULU (11 KASIM ARALIK 2013)

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

Beyin Kan Akımı B.O.S. ve Beyin Metabolizması. Dr Şebnem Gülen

Hemodinamik Monitorizasyon

HÜCRE MEMBRANINDAN MADDELERİN TAŞINMASI. Dr. Vedat Evren

Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı. EGZERSİZ Fizyolojisi. Dr. Sinan Canan

HİPERTANSİYON & EGZERSİZ

Ayxmaz/biyoloji Homeostasi

Antiaritmik ilaçlar. Prof. Dr. Öner Süzer Antiaritmik ilaç preparatları

Dr. Öğr. Üyesi Yetkin Utku KAMUK

CANLILIK NEDİR? Fizyolojide Temel Kavramlar

Solunum Fizyolojisi ve PAP Uygulaması. Dr. Ahmet U. Demir

Aile Hekimliği Acil Tıp Halk Sağlığı İngilizce II TOPLAM

BMM307-H02. Yrd.Doç.Dr. Ziynet PAMUK

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK

EGZERSİZE ENDOKRİN ve METABOLİK YANIT

SİNİR SİSTEMLERİ. SANTRAL SİNİR SİSTEMİ Beyin. Anatomik Olarak PERİFERİK SİNİR SİSTEMİ His Motor

Otonom Sinir Sistemi - II. Dr. Ersin O. Koylu EÜTF Fizyoloji Ab. D.

SPOR FİZYOLOJİSİNE GİRİŞ

DERS PROG R AM I. Prof. Dr. Alim KOŞAR Prof. Dr. Buket CİCİOĞLU ARIDOĞAN

T. C. MUĞLA SITKI KOÇMAN ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II DOLAŞIM VE SOLUNUM SİSTEMLERİ DERS KURULU

Anestezi ve Termoregülasyon

cularis sinistra, valva mitralis) sistol sırasında kapatır. Ostium aortae; aorta nın sol ventrikülden çıktığı yerde bulunan açıklıktır.

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

KAS Klinik Önem. Doç.Dr.Vatan KAVAK

Truncus (arteria) pulmonalis

YGS ANAHTAR SORULAR #3

Transkript:

KALP & DOLAŞIM FİZYOLOJİSİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

KALP FİZYOLOJİSİ 2

Kalp Fonksiyonları Kan damarları yoluyla oksijeni ve bağırsaklarda emilen besin maddelerini dokulara iletir Metabolizma sonucu oluşan artık maddeler ve CO2 nin dokulardan uzaklaştırılmasında rol oynar Vücut sıcaklığının düzenlenmesine katılır Hormonların salgılandıktan sonra etki yerlerine ulaştırılmasında yer alır 3

Kalp Fonksiyonları Kan basıncını oluşturur Kan sirkülasyonunu yönlendirir Kanın tek yönlü akışını sağlar Kalp, sistemik ve pulmoner dolaşımı birbirinden ayırır. Bunda kalp kapakları büyük rol oynar Kan gereksinimini düzenler Metabolik ihtiyaçta değişikliğe paralel olarak kontraksiyon gücünü ve kasılma hızını4ayarlar

Dolaşım Sistemleri Pulmoner dolaşım Sistemik dolaşım 5

Kalp Kası Sadece kalpte bulunur Çizgilidir Her hücre sadece tek nükleos içerir İnterkalat disk ve gap-junction bulundurur Kendiliğinden uyarılma özelliğine sahiptir Aksiyon potansiyeli uzun sürelidir ve aynı zamanda uzun refraktör periyoda sahiptir Kontraksiyonu Ca2+ regüle eder 6

KALBİ BESLEYEN DAMARLAR Kalp Aort damarının başlangıcından ayrılan ve kalp duvarının içine uzanan koroner arterlerden gelen kanla beslenir. 7

Kalpte uyarı oluşumu ve uyarı iletiminin denetlenmesi Kalp kası uyarılması için sinirsel impulsa gereksinimi olmayan, kendi uyarılarını kendisi oluşturabilme özelliği olan bir kastır. Kalp kası otonom sinir sisteminin etkisi altındadır, ancak bu etki kalpteki uyarıları başlatma değil, kalbin kendiliğinden oluşturduğu kasılmayı düzenleyici niteliktedir. 8

Kalbin ileti sistemi Kalp kasında uyarıların başlatıldığı ve iletildiği özel bir sistem vardır. Bu sisteme kalbin uyarı ve ileti sistemi denir. Kalp kası hücrelerinin özelleşmesi ile oluşan bu yapılar şunlardır. 1) Sinoatrial düğüm 2) Atrioventriküler düğüm 3) His demeti, His demetinin sağ ve sol dalı 4) Purkinje sistemi 9

KALBİN İLETİ SİSTEMİ 10

Sinoatrial düğüm dakikada 70-80, Atrioventriküler düğüm 40-60 His demeti ve Purkinje lifleri ise daha düşük hızlarda (15-40 kez) kendiliğinden impuls oluşturma özelliğindedir. Kalbin normal çalışmasında uyarıların çıktığı yer sinoatrial düğümdür, bu nedenle bu düğüme hız belirleyici anlamına gelen pacemaker denilir. Sinoatrial düğümden çıkan bir aksiyon potansiyeli önce atriumların kasını uyarır sonra atrioventriküler düğüme gelir. 11

Uyarı atrioventriküler düğümü geçerken hızı biraz yavaşlar, burada 0,1 saniyelik bir gecikmeye uğrar. Daha sonra uyarı His demetine, His demetinin sağ ve sol dallarına geçerek sağ ve sol ventrikül kasındaki Purkinje sistemine ulaşır. Uyarının atrium kasında yayılması sonucunda atrium sistolü, ventrikül kasında yayılması sonucu ventrikül sistolü meydana gelir. Atriumların sistolü ile atriumlar içlerindeki kanı ventriküllere, ventrikül sistolü ile de ventriküllerin içindeki kan aort ve pulmoner arter içine pompalanır. 12

13

14

Ektopik Pacemaker: Kalbin farklı bölümlerinde sıklıkla AV düğümü ve purkinje liflerinde sinüs düğümünden daha yüksek hızda uyarı doğurabilir. SA nodu dışındaki bu uyarı odaklarına ektopik pacemaker denir. Ektopik uyarılar kalbin çeşitli bölümlerinin kasılma sıralamasını bozar, kalbin pompalayıcı etkisinin zayıflamasına yol açar. 15

Kalbin Sinirsel Kontrolü Kalp çalışması serebrum, hipotalamus, medülla oblongata, ve otonom sinir sistemi tarafından farklı seviyelerde düzenlenir. Otonom sinir sisteminin kalp üzerindeki etkileri düzenleyici tarzdadır, kalp çalışmasını hızlandırıcı ya da yavaşlatır ve kalp atımlarının oluşması için gerekli değildir. Örneğin; vücuttan çıkartılan bir kalbin dış ortamda çalışmasına devam etmesi. 16

Kalbin Sinirsel Kontrolü; Ana merkez Ana kontrol merkezi medülla oblongatada bulunmaktadır. Bu merkez serebrum ve hipotalamustan vücut sıcaklığı, duygular, düşünceler ve stres hakkında duyusal inputlar aldığı gibi aortik ark duvarından ve karotid arter sinüslerinde bulunan baroreseptör ve kemoreseptörlerden de duyusal inputlar alır. 17

Kalbin Sinirsel Kontrolü; kardiyoregülatuar merkez Medülla oblongata nın üst bölümü kardiyoakseleratör kardiyak hızlandırıcı merkez(khm) alt bölümü ise kardioinhibitör veya kardiyak yavaşlatıcı merkez(kym) olarak isimlendirilir. veya İkisi birlikte kardiyoregülatuar merkez olarak isimlendirilir. 18

OTONOM SİNİR SİSTEMİNİN KALP ÜZERİNE ETKİLERİ PARASEMPATİK etki N.Vagus ile taşınır. Nörotransmitteri asetilkolindir Kalp atım hızını azaltır Atriyoventriküller iletiyi azaltır Myokard kontraktilitesi üzerine etkisi yoktur. SEMPATİK etki Torasik sempatik sinirler ile taşınır. Nörotransmitteri noradrenalindir. Kalp atım hızını arttırır. Atriyoventriküler iletiyi arttırır. Myokard kontraktilitesini arttırır. 19

Kalbin Endokrin Kontrolü Kimyasal transmitterler sinir sistemi tarafından kalp aktivitesini düzenlemek için kullanılırlar. Otonom sinir sisteminde oluşan genel bir sempatik aktivite artışı böbreküstü bezlerinin medüllar bölümünü etkiler ve böbrekler de kana epinefrin ve nor epinefrin salar. Epinefrin ve nor epinefrin kalbin kasılma hızını ve gücünü artırır. 20

Kalp Siklusu Kalp sağ ve solda bulunan iki adet pompadan oluşur. Bu pompaların çalışmasında sağda triküspit solda ise mitral kapak önemli rol oynar Kalp pompası çalışırken başlıca iki evre meydana gelir: Sistol Kalp kasının kasılması Diyastol Kalp kasının gevşemesi Dolaşım sisteminde kan akışı daima yüksek basınçlı alandan düşük basınçlı alana doğru gerçekleşir Kalp kontraksiyonu ise basıncı oluşturur 21

22

23

Kalp Sesleri: Her bir kalp döngüsü sırasında auskultasyonda stetoskoptan normal olarak 2 ses işitilir. 1-Ventrikül sistolünün başlaması ile mitral ve triküspit kapaklarının kapanmasının sebep olduğu pes ve biraz uzun olan ses birinci sestir. 2-Ventrikül sistolünün bitiminden hemen sonra aortik ve pulmoner semilunar kapakların kapanmasının sebep olduğu daha kısa ve tiz olan ses ikinci sestir. 24

Üfürümler: Üfürümler ve gürültüler damar sistemini çeşitli bölümlerinde işitilen anormal seslerdir. Üfürümler hepsi olmamakla birlikte kalp kapak problemini gösterir ve pek çoğunun klinik anlamı yoktur. Kalp sesleri dikkatlice dinlendiğinde dinlenim kalp üfürümleri belirlenebilir ve bu üfürümler kalp kapak fonksiyon bozuklukları, doğuştan kalp hastalıkları, yüksek kan basıncı, ve diğer ciddi problemlerin belirtisi olabilir. Büyüme dönemindeki pek çok bireyde gözlenen üfürümler, kalp kapaklarının çalışması normal olduğu için fonksiyonel/fizyolojik üfürüm olarak isimlendirilir 25

EKG (elektrokardiyogram) EKG kalbin kasılmasını sağlayan elektriksel akımların kaydedilmesidir. EKG nin yorumlanması özel bilgi gerektirir ve genelde kardiyologlar tarafından yapılır. EKG nin yorumlanmasındaki önemli konular ; atım sayısı, ritim, eksen, hipertrofi, iskemi ve enfarktüsdür. 26

Kardiyak Output (Kardiyak Çıkış): Kardiyak output (KO); her bir ventrikülün bir dakikada pompaladığı kan miktarıdır. Genellikle sol ventrikülün pompaladığı kan miktarı ölçülür ve KO sol ventrikül fonksiyonunun bir göstergesi olarak kabul edilir. 27

Atım hacmi: Atım hacmi (stroke volume); herbir ventriküler kasılmada(herbir kalp atımında) pompalanan kan miktarıdır. Atım hacmi diyastol sonu hacim(doluş hacmi) ile sistol sonu hacim(boşalma hacmi) arasındaki farktır. 28

Kardiyak rezerv: Kardiyak rezerv kalbin kan pompalama potansiyelinin bir ölçüsüyken, Kardiyak output yapılan gerçek iştir. Örneğin normal genç bir birey % 300-400 oranlarında kardiyak rezerve sahipken, antrenmanlı bir sporcu % 500-600 oranlarında kardiyak rezerve sahiptir. 29

Frank-Starling yasası; Fizyolojik sınırlar içerisinde diyastol esnasında kalp ne kadar kanla dolarsa(kalbe ne kadar gelirse), sistolde de o oranda fazla miktarda kan pompalanır. Yani kısaca kalbe ne kadar kan gelirse kalp o kadar kan pompalar. Frank-Starling yasasının altında yatan temel mekanizma kalp kası liflerinin gerildiklerinde kasılma güçlerini artırmaları yatmaktadır(örneğin lastiğin gerildikten sonra bırakılması gibi). 30

DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ 31

Dolaşım sisteminin bölümleri AORT VE BÜYÜK ARTERLER KÜÇÜK ARTERLER VE ARTERİOLLER KAPİLLER DAMARLAR VENÜLLER ve VENLER 32

AORT VE BÜYÜK ARTERLER Bu damarlardaki basınç normalde 80-120 mm Hg arasındadır. Aort ve diğer büyük damarlar kalpten gelen basınçlı kana karşı koyabilmek için çok miktarda bağ dokusu ve elastik doku içerirler. Normal basınç altında bu damarların duvarlarında bulunan elastin ve kollajen lifleri gerilerek damarlara gergin bir görünüm verirken, düşük basınçlarda damarlar sarkık görülür. Büyük damarların elastikiyeti yüksek basınç deposu olarak çalışmaları için şarttır. Bu damarlar, büyük oldukları için küçük arterler ve arteriollerin tersine, kan akışına karşı fazla direnç göstermezler. 33

KÜÇÜK ARTERLER VE ARTERİOLLER Dolaşım sisteminin bu kısmında, kan küçük arterlere girerken kan basıncı aortik basıncın biraz altındadır Bu damarlarda kan basıncı hızlıca düşer. Bu damarlarda kan akımına direnç çok daha fazladır, çünkü bu damarlar aort ve büyük damarlardan çok daha dardır. Kalp tarafından kana verilen potansiyel ve kinetik enerjinin büyük bölümü dolaşım sisteminin bu bölümünde kaybolur. 34

KÜÇÜK ARTERLER VE Bu damarlar herarterioller-2 organa gidecek kanın miktarını ayarlarlar. Bu damarların çapları duvarlarındaki düz kaslar tarafından tayin edilir. Bu kasların kasılma durumu ise sempatik sinir sistemi tarafından salınan transmitterler tarafından tayin edilir. Küçük arterlerler ve arterioller aort ve büyük arterlerden daha fazla düz kas içerirler. Bu damarlar çaplarını çok büyük ölçüde değiştirebilirler, Örneğin, arteriyoller kuvvetlice uyarıldıkları zaman hemen hemen tamamen kapanabilirler. Kan hacminin yaklaşık % 20 si dolaşım sisteminin arteriyel kısmında bulunur. 35

KAPİLLER DAMARLAR Besin maddelerinin, atık maddelerin, kristaloidlerin ve suyun değişimi esas olarak bu damarlarda gerçekleşir. Aslında kapiller damar dediğimiz şey, düz kasları olmadığı için çaplarını aktif olarak değiştiremeyen basit endotelyal tüplerdir. Endotelyal tabaka çok ince (yaklaşık 1 mikron) olduğu için kan beslediği hücrelere çok yakındır, Bu da kanla doku arasında madde değişimini sağlayan diffüzyon işleminin etkili olmasını sağlar. Kan hacminin yalnızca % 5 i kapiller damarlarda bulunur. 36

VENÜLLER ve VENLER Venüller kanı kapiller damarlardan toplar ve büyük venlere taşırlar, buradan da kalbe döner. Venüller ve venler dolaşım sisteminin arteryel kısmındaki karşılıklarından çok daha geniştirler ve kan hacminin % 75 i bu damarlardadır. Bu damarların duvarları arteriyel damarların duvarlarından daha incedir ve maruz kaldıkları basınç da arterlerinkinden daha azdır. Bu damarlardaki basınç az olmasına rağmen diyastol sırasında kalbin kanla dolmasını sağlamaya yeterlidir. 37

Dolaşımdaki kanın dağılımı Kanın % 75 ven ve venüllerde % 5 kapillerllerlede % 20 si arter ve arteriyollerde %13 arterlerde % 7 arteriyollerde bulunur. 38

Dolaşım sisteminin değişik bölümlerinde basınçlar... Kan dolaşım sisteminde kalbin oluşturduğu basınç sayesinde dolaşır. Dolaşım sisteminin değişik bölümlerinde basınçlar farklıdır. Kan kalpten 120 mmhg lık basınçla aortaya fırlatılır, bu sistemdeki en yüksek basınçtır. Daha sonra aortadaki basınç diastol esnasında 80 mmhg ya düşer. Buna göre aortadaki basınç ortalama 100 mmhg dır, buna ortalama arter basıncı denir. Ortalama arter basıncı sol ventrikülün yenmek zorunda oldukları basınçtır. 39

Dolaşım sisteminin değişik bölümlerinde basınçlar; basıncısistolik basınç OrtalamaOrtalama arter basıncı arter 120 mmhg lık ile 80 mmhg lık diyastolik basınçların ortalamasıdır. Hesaplanması : diyastolik basınç + 1/3 nabız basıncıdır Nabız basıncı = Sistolik Basınç Diyastolik basınç Kan sistemik dolaşımda ilerledikçe sistemde oluşan direnç nedeniyle basınç düşer. Sağ atriyuma ulaştığında 0 mmhg ya iner. 40

Basınç-akım-direnç arasındaki ilişkiler... Bir damardaki kan akımı 2 faktöre bağlıdır; Damarın iki ucu arasındaki basınç farkı Damar direnci Akım basınç farkı ile doğru orantılı direnç ile ters orantılıdır. Kan akımı (Q) = Basınç farkı(p)/direnç ( R ) P = Kan akımı (Q) X Direnç ( R ) 41

Total periferik direnç... Sistemik dolaşımda kan akımına karşı oluşan direnç total periferik direnç olarak ta adlandırılır. Periferik direnç damar uzunluğu ve kanın viskozitesiile ilşkili olmakla birlikte direncin belirlenmesinde en önemli rolü damar çapı oynar. Çünkü direnç yarıçapın dördüncü kuvveti ile ters orantılıdır. Damar çapı arttıkça (vazodilatasyon) direnç düşer basınç ve akım artar. Damar uzunluğu (l) x Kanın viskozitesi Damar yarı çapı (r )4 42

Kan basıncı; Sistolik ve diyastolik basınçlar Sistolik basınç ventriküllerin kanı fırlatma aşamasında (sistol anı) ulaşılan en yüksek basıncı gösterir. 120 mmhg dır Diyastolik basınç ise ventriküllerin kanı fırlatmaya başladıkları andaki (diyastol anı) en düşük basıncı gösterir. 80 mmhg dır. Normal genç yetişkin bireylerde kan basıncı 120/80 mmhg dır. Kan basıncı yaşa göre değişebilir. Yeni doğanda sitolik basınç 40 mmhg, 1 ay sonra 80 mmhg Büyüme döneminde 100 den 120 ye doğru artabilir. Yaşlandıkça artabilir. 43

Kan basıncının düzenlenmesi; Kontrolü Sistemik arterlerdeki kanın basıncı homeostazisi bozacak yüksek ve alçak basınların önlendiği dar bir sınır içerisinde tutulmalıdır. Bu düzenlemede vazomotor merkez ve kardiyoregulatuar merkezler, baroreseptörler ve kemoreseptörler, üst beyin merkezler ve düşünceler, hormonlar ve kimyasal maddeler önemli rol oynar. 44

Renin-anjiyotensin sistemi Böbreklere giden kan miktarı azaldığında, Böbreklerden salınan renin hormonunun salgısı artar, Renin anjiyotensinojenden anjiyotensin I i oluşturur, Anjiyotensin I kan yoluyla akciğerlerden geçerken konverting enzim tarafından anjiyotensin II ye dönüştürülür, Anjiyotensin II kısa süre etkili güçlü bir vazokonstrüktördür. Ayrıca anjiyotensin II böbreklerden aldosteron adı verilen bir başka hormonu da salgılatır. Aldosteron böbreklerden suyun geri emilimini artırarak kan miktarının, kan akımının ve kan basıncının artırılmasına katkıda bulunur. 45

Böbreklerin rolü Bu hormonal ayarlamanın yanında böbrekler kan volümünü ayarlayarakta kan basıncının düzenlenmesine katkıda bulunurlar. Eğer kan basıncı artarsa böbrekler daha fazla kanı filtre ederler ve bu da sonuçta idrarla daha fazla sıvı ve madde atılımına neden olur. 46

Hipertansiyon Kişilerin sistolik ve diyastolik kan basıncının 3 farklı ölçümde 140/95 mmhg nın üzerinde ölçümü hipertansif olarak değerlendirilir. Hipertansiyon nasıl oluşur? Kalbin pompaladığı kan miktarı artmış olabilir. Periferik damar direnci artmış olabilir. Daha çok periferik damar direncinin artması yoluyla oluşur.. 47

Kan basıncının ölçümü Sistolik ve diyastolik basınçlar auskultasyon yöntemiyle indirekt olarak ölçülür. Ölçüm sırasında steteskopta duyulan seslere Korotkoff sesleri denir. Nedeni sıkıştırılmış bir bölgeden geçen kanın oluşturduğu türbülans ile damar çeperine çarpıp titreştirmesidir. İlk duyulan ses esnasında ölçülen basınç sistolik basıncı, sesin kaybolduğu anda ölçülen basınç ise diyastolik basıncı gösterir. 48

OTONOM SİNİR SİSTEMİNİN KVS ÜZERİNE ETKİLERİ Otonom Sinir sistemi kardiyovasküler sistemin bileşenlerinin neredeyse tamamının fonksiyonunu düzenler. Kalbin basınç oluşturma yetisini ve bunu hangi sıklıkla yapacağını düzenler. Venlerin ve arteriollerin fonksiyonunu değiştirerek dolaşımdaki akışın dağılımını düzenler. Bu düzenlemeyi, dolaşım sisteminin kritik noktalarındaki kemoreseptörlerle kanın kimyasal bileşimini ve baroreseptörlerle kanın basıncını sürekli izleyerek yapar. 49

Lenfatik dolaşım 50

Lenfatik dolaşım Tek sıra epitel hücrelerinden yapılmış dolaşım sistemidir. Kan kapillerlerinden dokular arasına geçen plazma proteinlerinin % 95 kadarı lenf dolaşımına girer ve bu yolla tekrar kan dolaşımına katılır. Periferdeki lenf damarları birleşerek büyük lenf damarlarını oluşturur. Bunlar ductus torachicus ve ductus lenfaticus tur. Bu büyük damarlar vena jugularise boşalırlar. Lenfatik dolaşım kandan dokuya geçen proteinlerin ve sıvının dokudan uzaklaştırılmasında son derece önemlidir. Lenfatik sistem çalışmadığı durumlarda ödem oluşur. 51

/// 52