Hemoroidal Hastal n Tedavisinde Güncel Yaklafl m



Benzer belgeler
HEMOROİDAL HASTALIKTA CERRAHİ TEDAVİ

Hemoroidal Hastalık. Prof Dr Fatih Ağalar, FACS Genel cerrahi Departman Uzmanı Tarih

Hemoroidal Hastalık, Anal Fissür, Kist Dermoid. Prof.Dr.Tayfun Karahasanoğlu

Stapler Hemoroidopeksi Deneyimlerimiz

Akut Hemoroidal Hastalıkta Cerrahi Tedavi. Dr. Cem Terzi

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

SIK RASTLANAN HASTALIKLAR-1

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

ANOREKTAL HASTALIKLAR DR. MÜJDAT ŞİMŞEK

Stapler Hemoroidopeksi: 50 Olgunun Prospektif De erlendirmesi

N-3 Diz Sabitleyici (Posterior Sheel)

Ferguson Hemoroidektomiye Karfl Stapler Hemoroidopeksi: Randomize Klinik Çal flma

Hemoroidal Hastalıkların Tanı ve Tedavisinde Gastroenterolojik Yaklaşımlar

Hipofiz adenomu; Prolaktin salgılayan hipofiz adenomu;

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ

.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri. Sempozyum Dizisi No: 56 Nisan 2007; s Prof. Dr.

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Hemoroidal Hastal kta Tedavi Yöntemleri TREATMENT OF HEMOROIDAL DISEASE. Nursen Kartal 1. Key words: Hemoroidal disease, treatment.

ENDOBUTTON CL ULTRA. Etkili Polyester örgülü sutür (#5 lead and #2 flipping) kullan lm flt r

Şeker Hastaları için Genel Sağlık Önerileri

Pnömokokal hastal klar

Haz rlayan: Halime Ayd n Kartal E itim ve Ara rma Hastanesi Stoma ve Yara Bak m Hem iresi

Selülit ile mücadelede son nokta. Cellulaze.

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

Tablo 3.3. TAKV YES Z KANAL SAC KALINLIKLARI (mm)

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

Kolonoskopi. Kalın bağırsak iç yüzey incelemesi. Kolonoskopi için randevu

P-1 Anatomik Boyun Yast Büyük. P-2 Anatomik Boyun Yast Küçük. Anatomik Yast klar. P-3 Anatomik Boyun Yast Çocuk

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

Radyasyon Koliti Oluşturulmuş Sıçanlarda Ghrelinin Barsak Anastomozu Üzerine Etkisi Dr. Ebubekir Gündeş

Uygulama Önerisi : ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Sizinle araştırmalar bir adım daha ileriye gidecek. Hastalara ait veri ve tahlillerin kullanılması hakkında bilgiler

TİROGLOSSAL DUKTUS KİSTİ EKSTİRPASYONU AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

ANAL BÖLGENİN BENİGN HASTALIKLARI

Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL

Rektovaginal fistül perianal fistül kategorisinde ele alınan bir hastalıktır ve barsak içeriğinin vagenden gelmesi ile karakterizedir.

İNTRAVEZİKAL (MESANE İÇİNE) BACİLLUS CALMETTE GUERİN (BCG) İMMÜNOTERAPİSİ. Soyadı:... Doğum tarihi: Protokol No:... Baba adı: Ana adı:..

Hisar Intercontinental Hospital

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Is Büzüflmeli Ürünler 3

D- BU AMELİYATIN RİSKLERİ Bu ameliyatın taşıdığı bazı riskler/ komplikasyonlar vardır. Ameliyattaki riskler:

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

Üç-fazlı 480 volt AC güç, normalde-açık "L1", "L2" ve "L3" olarak etiketlenmiş vida bağlantı uçları yoluyla kontaktörün tepesinde kontak hale gelir

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

Hasta Rehberi Say 6. KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ Kolay okunabilir rehber

6 MADDE VE ÖZELL KLER

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Olgu Sunumu. Tromboze Eksternal. Hemoroidlerin Boşaltılması. 27 yaşında erkek hasta. Anal bölgede ağrı ve şişkinlik. İki gün önce aniden başlamış

K MYA K MYASAL TEPK MELER VE HESAPLAMALARI ÖRNEK 1 :

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

KULLANMA TALİMATI. 35, 50 ve 100 gramlık alüminyum tüplerde, uygulayıcısı ve kullanma talimatı ile birlikte karton kutuda kullanıma sunulmaktadır.

T bbi At k Kontrolü P80-P Ulusal Sterilizasyon Dezenfeksiyon Kongresi

AĞIZ İÇİNDEN KİTLE ÇIKARILMASI AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

B-6 Yün Elastik Dirseklik

Hemoroidal Hastal n Tedavisinde Uygulama lkeleri

Tepetarla Mahallesi Demiryolu Mevkii Sar mefle Beldesi zmit - Kocaeli / TURKEY Tel: Fax: montel@montel.com.

B-10 Yün Elastik Ayak Bilekli i

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

Hemoroidal Hastal k. Hemorrhoidal Disease

Seramik. nerelerde kullan l r. Konutlar. alfabesi 16

Ödem, hiperemi, konjesyon. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

4. Sistem dengede oldu una. hareketli piston. P o. esnek CEVAP E. balon ESEN YAYINLARI P X. 6atm 5L. .g 200 = 8 (20 + V D. Buna göre; 25 = 20 + V D

Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

AMELİYATHANELERDE HİJYENİK KLİMA TESİSATI

Emilebilir, Mikro gözenekli Doğal Epitelyum Eşdeğeri Sentetik Yanık ve Yara Tedavi Ürünü GEÇİCİ DERİ EŞDEĞERİ

Retina gözün neresinde yer al r? Görevi. Vitreus un retina ile olan iliflkisi nas ld r? Retina y rt klar nas l oluflur? nedir?

S-1 Silikon Tabanl k 3/4. S-2 Silikon Tabanl k 4/4 nce. Silikon Ürünler. S-3 Silikon Tabanl k 4/4 Mavi Noktal

Cerrahi Alan Enfeksiyonu Önleme Talimatı

Dr.Ertan BEYATLI ANKARA 11 Aral k 2017 F t k, Göbek Dü mesi

ENDOSKOPİK DSR (KAMERA YARDIMIYLA BURUN İÇİNDEN GÖZYAŞI KESESİ AMELİYATI) HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

ANOREKTAL ACĠLLER. DR. ÖĞR. ÜYESĠ FERĠDE SĠNEM AKGÜN Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

KONJEN TAL ADRENAL H PERPLAZ

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

Mak-204. Üretim Yöntemleri II. Vida ve Genel Özellikleri Kılavuz Çekme Pafta Çekme Rayba Çekme

Kanserde Erken Tan. Prof.Dr. Adnan Ayd ner. Yard.Doç.Dr. Gülbeyaz Can

STAPEDEKTOMİ/STAPEDOTOMİ AMELİYATI HASTA BİLGİLENDİRME VE ONAM (RIZA) FORMU

Deomed Medikal Yay nc l k

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

O-11A El Bilek Ateli Anatomik

İNSİZYON. Cilt: 6 Say : 1 Y l: Cerrahi Tıp Bilimleri Dergisi. The Journal of Surgical Sciences Volume:6 Number:1 Year:2003 ISSN:

Üriner sistemde yer alan organların görüntülenmesi

PLATFORM VE KÖPRÜ UGULAMALARINDA KULLANILAN AKIŞ BÖLÜCÜLER

Tarifname SARKOPENİ NİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Submukozal Hemoroidektomi ve Whitehead Ameliyatı

5.2 CEPHE PANEL K YÜZÜ METAL M NERAL YÜN YALITIMLI SANDV Ç PANEL DÜfiEY CEPHE PANEL UYGULAMASI

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Transkript:

TEMEL KONU - GÜNCELLEME Hemoroidal Hastal n Tedavisinde Güncel Yaklafl m Current Therapeutical Approach for the Treatment of Haemorrhoideal Disease MUSTAFA AL KORKUT, CEM L ÇALIfiKAN, MUSTAFA GÖKHAN ÜNSAL Ege Üniversitesi T p Fakültesi, Genel Cerrahi Anabilim Dal, Proktoloji Bilim Dal, zmir ÖZET Hemoroidal hastal k yaklafl k 4000 y ld r bilinen bir sorundur. Tedavisi ile ilgili son yüzy l içinde önemli de ifliklikler mevcuttur. Halen tedavisi için kullan lan yöntemler ve ifl gücü kayb nedeniyle önemli bir ekonomik sorun olmaya devam etmektedir. Son birkaç dekad içerisinde gelifltirilen band ligasyon, infrared fotokoagülasyon, skleroterapi, kriyoterapi, elektrokoagülasyon, laser ile tedavi yöntemlerine karfl n klasik hemoroidektomi etkin tedavi de eri ile vazgeçilmez bir seçenektir. Uygulanan tedavi modellerinin hemen hepsi hemoroidal sinüzoidlerin kan ak m n azaltmak, invaziv müdahalelerde fazla hemoroidal dokuyu uzaklaflt rmak ve kalan mukoza ve anodermin alttaki dokulara sabitlenerek mukozan n prolapsuna mani olmak gibi birkaç temel ilkeye dayanmaktad r. Bu yaz da son y llarda yay nlanm fl konu ile ilgili literatür gözden geçirilerek önerilen yeni tedavi modelleri ve klasik bilgiler irdelenmifl ve konvansiy onel tedavi metodlar ile alternatif metodlar n avantaj ve dezavantajlar gözden geçirilmifltir. Anahtar Kelimeler: Hemoroid, Hemoroidektomi Baflvuru tarihi: 24.03.2009; Kabul Tarihi: 26.05.2009 Dr. Cemil Çal flkan Eütf Genel Cerrahi, zmir Tel: 0.232.3904020, 905337453995 e-mail: cemil.caliskan@ege.edu.tr ABSTRACT Haemorroideal disease is a well known problem of the perianal region for approximately 4000 years. Critical changes in the treatment of haemorroideal disease has occured during last century. Today, it is still an important economical problem that cause loss of manpower, money and time for treatment. Although, new techniques as band ligation, infrared photocoagulation, sclerotherapy, cryotherapy, electrocoagulation,and laser therapy are becoming more popular in the last few decade, classical haemorroidectomy is still the fundamental option for the cure of haemorroideal disease. Basic principles of the treatment are, reducing the blood flow of the haemorroideal sinusoides, excising the remnant haemorroideal tissue in invasive procedures and preventing the prolaps by fixation of the anoderm to the underlying tissues. In this article the published literature about the subject was reviewed. The proposed new therapies and classic approach was compared. Advantages and disadvantages of both conventional and alternative methods were evaluated. Key words: Haemorrhoid, Haemorrhoidectomy

Vol. 19, No. 2 HEMORO DAL HASTALIK 53 Girifl Hemoroidal hastal k en az ndan 4000 y ldan beri bilinen ve tedavisi ile u rafl lan bir durumdur. 1 Hemoroidektomi de bilinen en eski giriflimlerden biridir. Bu sorunu çözmeye yönelik çeflitli yöntemlerle ilgili yaz lar Babil dönemine kadar uzanmaktad r (MÖ 2250). 2 Neden oldu u semptomlar yaz l tarih boyunca insano lunun bafl na dert olmufltur. Maimonides hemoroidal hastal kl kiflilerin yiyeceklerinin daima yumuflak d flk lama sa layacak flekilde olmas na dikkat çekmifltir. 3 Ayr ca hem semptomlar n önlenmesinde hem de tedavisinde fitil, merhem ve lavman kullan m n önermifltir. Günümüzde de çok fazla de iflmeden ayn yöntemler hemoroidal hastal n t bbi tedavisinde uygulanmaktad r. Kullan lan ilaçlar için oldukça fazla para harcanmas n n yan s ra hemoroidal hastal k nedeniyle ekonomik olarak önemli ifl kay plar oluflturmaktad r. Hemoroid Yunanca ''haimorrhoides'' bileflik kelimesinden türetilmifltir. ''Haima'' kan, ''rhoos'' akma anlam nda olup ''haemorrhoid'' kanamak demektir. ''Pile'' kelimesi ise Latince ''pila'' (top, yumak anlam na gelen) kelimesinden köken almaktad r. 4 Her iki kelime zaman içinde (hemorrhoids ve pile) yanl fl olarak perianal bölgedeki birçok hastal k ve semptom için kullan lmaya bafllanm flt r. Anatomi Hemoroidler anal kanalda normal anatomik yap n n bir parças olarak yer alan (yeni do anda da mevcut olan) damarsal dokulard r. 5 Bu yast klar genel olarak sa ön, sa arka ve sol lateral yerleflimdedir, ancak varyasyonlar na ve ikincil yast k varl na s k rastlan r. 4 Yast klar anal kanal çepeçevre sarmaz ve aralar nda uzunlamas na yar klar vard r. Bu yast klar n her biri ba dokusu, düz kas ve zengin sinir a içeren venöz ve arteryel yap lar n birleflti i bir stromadan oluflur. Mikroskopik olarak damarsal yap lar n duvarlar nda kas yoktur. Bu nedenle hemoroidler ven de il, sinüzoiddir. 6 Son çal flmalar hemoroidal kanamalar n venöz de il arteryel kökenli oldu unu göstermifltir. Bu sinüzoidler hasar görüp y rt ld nda presinüzoidal arteriollerden kanama oluflmaktad r. Oluflan kanamalar n parlak k rm z renkte olmas ve bu kan n arteryel kan ph's na sahip olmas kanaman n arteryel yap s na aç kl k getirmektedir. 7 Hemoroidal dokular n oluflturduklar süngerimsi tampon yap s n n hem d flk lama s ras nda internal sfinkter mekanizmas n n hasar görmesini önledi i hem de s v ve gaz içeri in kontinans nda önemli rol oynad düflünülmektedir. 5 Hemoroidal yast klar diflli hatt n (linea dentata) üzerinde bafllar ve afla da anal verge'e kadar uzan r. Morgagni kolonlar yast klar n mukozal k s mlar k smen birbirinden ay r r. Diflli hatt n üzerinde kalan iç hemoroidler mukoza, alt nda kalan d fl hemoroidler ise anoderm ve deri ile örtülüdür. Diflli hatt n üzerindeki submukozal pleksustaki venler diflli hatt n alt ndaki venlerden daha çok say da dilatasyonlar içerirler. Submukozal alanda internal sfinkter ve rektumun longitudinal kas tabakas ndan köken alan çok say da düz kas lifi (Treitz kas ) ve ba dokusu vard r ve bu lifler venöz pleksusunun dolay s yla üzerlerindeki submukoza ve mukozan n yerinde kalmalar na destek olurlar. 6 Hemoroidal hastal kl genç hastalar n patolojik incelemelerinde ba dokusu yap s nda baz kay plar n olmas n n yan s ra genel olarak yafl n ilerlemesiyle beraber ba dokusu ile birlikte düz kaslar n gittikçe artan yer de ifltirmesi ve hemoroidlerin prolabe olmas söz konusudur. 8 Hemoroidal yast klar n kan ak m süperior, medial ve inferior hemoroidal arterlerden gelir ve yast klar içinde bu arterlerin dallar birbirleri ile anastomoz yaparlar. Ayr ca arteryel ak m ve venöz pleksus aras nda da çok say da küçük arteriovenöz flantlar vard r. 6 Bu yast klar n venöz dönüflü ise hem portal hem de sistemik dolafl m arac l iledir. ki sistem aras ndaki ba lant diflli hat seviyesinde oluflur. Diflli hat üzerinde yer alan submukozal damarlar internal hemoroidal pleksusu oluflturur ve önce süperior rektal (hemoroidal) vene, sonra da inferior mezenterik vene dolay s yla portal sisteme drene olurlar. Diflli hatt n alt ndaki eksternal hemoroidal pleksusu oluflturan venlerin bir k sm medial rektal venler arac l ile internal iliak vene, ancak önemli bir k sm ise inferior rektal ven arac l ile pudendal vene oradan da internal ilak vene dökülür. D fl (eksternal) hemoroidal pleksusu oluflturan venler normalde küçüktür. Ancak k nma ifllevi esnas nda iç (internal) ve d fl hemoroidal pleksuslar aras nda var olan ba lant lar nedeniyle bu venler de kanla dolarak genifller. Bu durum süreklilik kazan rsa mikst (iç ve d fl beraber) hemoroidlerin geliflimine neden olur. Etyolojik Faktörler Yüzy llar boyunca bir çok teori ileri sürülmüfl ve terkedilmifl olmas na karfl n halen hemoroidlerin olufl nedeni aç k de ildir. 4 Hemoroidal yast klar her insanda mevcut olmakla beraber ''hemoroid'' deyimi bu yast klar n

54 KORKUT ve ark. Kolon Rektum Hast Derg, Haziran 2009 anormal hale geldikleri ve semptom verdikleri durum için kullan l r. Semptom yoksa büyümüfl yast klar olsa dahi hemoroid daha do rusu ''hemoroidal hastal k'' vard r denemez ve bu durumda kesinlikle tedavi gere i yoktur. 12. yüzy ldan itibaren üç ana teori öne sürülmüfltür. 1) Variköz ven teorisi, 2) Vasküler hiperplazi teorisi, 3) Anal örtünün kayma teorisi. Hemoroidal venlerdeki genifllemelerin patolojik de ifliklikler sonucu olmad bu dilatasyonlar n normal anatominin bir parças oldu u kan tlanm flt r. 6 Ayr ca portal hipertansiyonlu hastalarda normal popülasyondan daha fazla hemoroidal hastal k görülmemesi de bu teoriye karfl ek bir kan tt r. Thompson, hemoroidektomi materyellerinin patolojik incelemelerinde vasküler hiperplazi bulgusu saptamam flt r ve hemoroid bulgusu olmayan kadavra örnekleri ile hemoroidal hastal kl örnekler k yasland nda fark bulunmam flt r. 6 Thompson'un detayl anatomik çal flmalar anal kanal n normal örtüsü olan hemoroidal yast klar n afla sarkmas n n do ru teori oldu unu göstermektedir. 6 Submukozal kan damarlar, düz kas lifleri (Treitz kas ) ve elastik ba dokusundan oluflan bu anal yast klar yafl n ilerlemesi ve baflka nedenlerle (sert, kal n feçes veya diyarelerin neden oldu u afl r k nma gibi) yerlerinden kaymaya ve prolabe olmaya bafllarlar. Baz veriler yafl n ilerlemesi ile beraber hemoroidler, kas k f t klar ve genitoüriner prolapsuslar aras nda bir birliktelik oldu unu göstermektedir. 9 Kesin bir herediter ba lant kan tlanmam fl olmas na karfl n genç yaflta hemoroidal hastal k sorunu olan kiflilerde s kl kla hemoroidal hastal kla ilgili aile öyküsü mevcuttur. 9 Kab zl k, uzam fl k nma, ileri yafl, diyare ataklar, hamilelik, internal sfinkter bozukluklar, heredite, ayakta durma, portal hipertansiyon, lifli g dalardan fakir beslenme, mesleki nedenler ve fliflmanl k hemoroidal hastal a neden olan faktörler olarak görülmektedir. Hemoroidlerin semptomatik hale gelmesindeki en önemli etken zorlu, uzam fl k nmalard r. Anal kanaldaki kronik bas nç art fl hemoroidal dokularda gerilme, uzama ve afla do ru kaymaya neden olur. Hemoroidal dokular n üzerindeki mukoza ve deri de gerilir ve zamanla ek fibröz ve sinüzodal doku geliflir. Oluflan bu fazla doku anal verge'e do ru ilerleme e ilimindedir. Daha sonra da hemoroidal hastal k bulgular ortaya ç kar. Gebelik tam anlafl lamayan nedenlerle hastal k yak nmalar n n ortaya ç kmas nda önemli faktörlerden biridir. Daha önce yak nmas olmayan genç yafltaki kad nlarda hastal k bulgular n n ortaya ç kmas nda iliak venlere bas kadar hormonal de iflikliklerin de rol oynad düflünülmektedir. Ço u do um sonras asemptomatik hale gelir. 10 Portal hipertansiyon (PH) ile hemoroidal hastal n do rudan bir iliflkisi yoktur. 7 Portal venöz bas nc n artmas yla vücutta birçok yerde var olan portosistemik flantlar devreye girer. Pelviste de süperior ve medial hemoroidal venler aras ndaki flantlar genifller. Bu da rektal varislerin ortaya ç kmas na neden olur. Bu varisler anüste de il alt rektumda lokalizedir ve nadiren kanarlar. Eskiden düflünüldü ü gibi PH hemoroidal hastal a neden olan bir faktör olsayd hemoroidal kanamalar arteryel kanamadan çok venöz kanama olacakt. Hemoroidal hastal k ve rektal varisler hastada ayn anda mevcut olabilir. Sirozlu hastalarda hemoroidal hastal tedavi etmek hastal kl karaci er nedeniyle s kl kla efllik eden koagülasyon ve trombosit sorunlar sonucu önemli bir sorun olabilir. S n flama Anatomik ve klinik nedenlere göre hemoroidal doku iki tipe ayr l r; iç ve d fl hemoroidler. D fl hemoroidler diflli çizginin alt nda yer al rlar ve anoderm ve deri ile örtülüdürler. Örten deri somatik sinirler taraf ndan innerve edilir ve bu nedenle dokunma, s, gerilme ve a r ya duyarl d r. D fl hemoroid kökenli semptomlar genellikle hemoroidal pleksunun trombozundan kaynaklan r. P ht ve ödem nedeni ile oluflan h zl doku genifllemesi a r ya neden olur. D fl hemoroidlerin tromboze olmas nda zorlu defekesyonun yan s ra bedensel zorlanman n (a r kald rma, a r egzersiz gibi) da bir etyolojik faktör oldu u düflünülmektedir. 11 Muayenede anüste hemoroid yast klar na uyan bölgede dokunmakla a r l mavimsi bir kitle mevcuttur. ç hemoroidler ise diflli çizginin üzerinde yer al rlar ve üzerleri mukoza ile örtülüdür. Genifllik ve klinik bulgular na göre dört dereceye ayr l rlar (Tablo 1). 12 Tablo 1. ç Hemoroidlerin evreleri. 1. derece Kanama 2. derece Kanama, prolapsus (defekasyonla) 3. derece Kanama, prolapsus (elle itilen) 4. derece Kanama, mukuslu ak nt, a r, prolapsus (elle itilemeyen)

Vol. 19, No. 2 HEMORO DAL HASTALIK 55 Birinci derece hemoroidler mevcut hemoroidal dokunun büyüklü ünün artmas fleklindedir. Kanayabilirler, prolabe olabilirler ancak anal kanal n d fl na sarkmazlar. kinci derece hemoroidler kanayabilirler, defekasyonla anal kanaldan sarkarlar, k nma ve defekasyon ifllemi bitince kendili inden içeri girerler. Üçüncü derece hemoroidler kanayabilirler ve k nmayla d flar ç kabilirler ancak anal kanala girmeleri için elle itilmeleri gerekir. Dördüncü derece hemoroidler ise kanayabilirler, d flar ç kt klar nda içeri itilemezler, devaml olarak d flar da kal rlar. Bu durumda hemoroidlerde iskemi, tromboz veya gangren geliflebilir. Mikst hemoroidlerde ise hem iç hem d fl hemoroidler beraberdir. Çok say da skin tag (deri tak nt s ) s kl kla efllik eder. Klinik De erlendirme Hemoroidal hastal k günümüzde hala s k karfl lafl lan bir sorun olmaya devam etmektedir. ABD'de genel populasyonda %5 civar nda, 50 yafl üzeri popülasyonda ise %50 oran nda hemoroidal yak nmalar vard r. 13 Hemoroidal hastal kta görülen semptomlar; rektal kanama, prolapsus, a r, mukuslu ak nt, kafl nt, perianal bölge temizli inde zorluk, yetersiz boflalma hissi ve kozmetik deformitedir. Tromboz ve ödem varl d fl nda hemoroidler a r s zd r. A r s z kanamalar genellikle iç hemoroidlerden kaynaklan r. Kanama parlak k rm z renkte olup defekasyonla beraber bafllar, defekasyon bitiminde de devam edebilir. Sert d flk veya zorlu k nman n neden oldu u kanama defekasyonla günlerce sürebilir. Kanama daha sonra de iflken bir zaman süresince kendili inden durur. Kanama tuvalet ka d na bulaflabilir ya da klozet üzerinde görülebilir, bol miktarda ve uzun süreli oldu unda nadiren de olsa anemiye neden olabilir. 10 Prolapsus hasta taraf ndan anal bölgede flifllik (özellikle defekasyon s ras ve sonras nda hissedilen) yetersiz boflalma hissi ve mukuslu ak nt olarak anlat labilir. Hastan n prolabe hemoroidleri elle itip itmedi i sorgulanmal d r. Dördüncü derece olup itilemeyen hemoroidlerde mukus ve feçes s zmas nedeni ile anal kafl nt ve perianal deride tahrifl oluflabilir. 10 A r komplike olmam fl hemoroidlerde beklenen bir bulgu de ildir. D fl hemoroidler komplike oldu unda veya iç hemoroidler prolabe, strangüle oldu unda ortaya ç kar. Genellikle akut olarak oluflur ve fliddetlidir. Komplike olmam fl hemoroidal hastal kl hastalarda a r varsa anal fissür, anal abse gibi hastal klar akla gelmelidir. Rektal kanamalar n %80'i hemoroidlerden, %15'i ise anal Tablo 2. Tüm kolonu de erlendirme kriterleri. Yafl Yafl Yafl 50 ve üzeri Son 10 y lda kolon de erlendirilmemifl. 40 ve üzeri Birinci derecede bir akrabada >60 yafl kolorektal kanser veya adenom (+) ve son 10 y lda kolon de erlendirilmemifl. 40 ve üzeri ki veya daha fazla birinci derecede akrabada >60 yafl kolorektal kanser veya adenom (+) ve son 3-5 y lda kolon de erlendirilmemifl. Gaytada gizli kan (+) Demir eksikli i anemisi (+) fissürlerden kaynaklan r. Ancak hemoroidal hastal olsa dahi rektal kanaman n ana semptom oldu u hastalarda kolorektal kanser, enflamatuar barsak hastal klar, divertiküler hastal k ve anjiodisplazi gibi önemli sorunlar n mutlak ay r c tan s yap lmal d r. 10,14 Bu önemli patolojiler göz önüne al nd nda hemoroidal hastal k tan s n koymak göründü ü kadar kolay de ildir. Dikkatli bir anamnez ve fizik muayene, rektoskopi ve/veya kolonoskopi gibi endoskopik giriflimler için en önemli kriterlerdir. Tablo 2'de kolon grafisi ile beraber endoskopik giriflim endikasyonlar görülmektedir. 14 Tedavi Cerrahi d fl tedavi Hemoroidlerin patofizyolojisindeki nedenler göz önüne al nd nda anal yast klar n prolapsusu diyarelerde oldu u gibi defekasyon s ras nda afl r k nmalarla ya da kal n, sert feçesin pasaj s ras ndaki gerici etkisiyle bafllamaktad r. Özellikle birinci ve ikinci derece hemoroidlerde afl r k nma önlenebilirse hastal k herhangi bir müdahaleye gerek kalmaks z n tedavi edilebilir. Bunun temeli yumuflak ve bol miktarda feçes yap lmas n sa layan tah l, kepek, meyve ve sebze (ör:hergün 2-3 çorba kafl ifllenmemifl bu day ve yulaf kepe i) gibi lifli g dalardan zengin bir diyet önerilmesidir. 10 Ayr ca her gün yeterince s v (1.5-2 lt.) tüketilmelidir. Yumuflak feçes bu flekilde sa lanam yorsa laksatiflerden yararlan l r. Prolapsusla beraber rektal kanaman n var oldu u durumlarda pelvik kan ak m n artt ran alkol (özellikle

56 KORKUT ve ark. Kolon Rektum Hast Derg, Haziran 2009 bira) ve baharat tüketiminden uzak durmas ö ütlenir. Bu önlemlerle yumuflak feçes elde edildi inde d flk lama s ras ndaki fazla k nma gereksinimi ve hemoroidlere feçesin hasar verme olas l azalacakt r. Ayr ca hastaya mümkünse tuvalete her gün ayn saatlerde gidilmesi ve tuvalette uzun süre kalmamas ve defekasyon ihtiyac n ertelememesi önerilir. Kronik diyare ya da kab zl k varsa altta yatan neden mutlaka araflt r lmal ve tedavi edilmelidir. Ço u lokal anestezik içeren çok say da pomad, krem, fitil özellikle a r l hemoroidler için kullan lmaktad r. Steroid içeren topikal ilaçlar n uzun süre kullan m zararl etkiler yaratabilir. Oral yolla al nan diomisin (Daflon), trokserutina (Venoruton) ve kalsiyum dobesilat n (Doxium) akut hemoroid krizlerinde ve erken evre hemoroidlerin bir k sm nda semptomlar düzeltme veya azaltmada ifle yarad bildirilmektedir. 15,16 Ancak bu çal flmalarda takip süreleri k sad r ve bu yüzden ne kadar süre ifle yarad klar tam bilinmemektedir. Küçük cerrahi giriflimler Diyet, laksatifler ve t bbi tedavilerle hemoroidal hastal n semptomlar giderilemiyorsa hastal n derecesine göre baflvurulacak çok say da yöntem vard r. Ancak flu hiçbir zaman unutulmamal d r; hasta sadece prolapsustan yak n yor ve baflka semptom yoksa küçük ya da büyük hiç bir giriflim uygulanmamal d r. Böyle bir giriflime gerek olmad gibi uyguland nda olas l kla zarar vericidir. 17 De iflik tekniklerin hepsindeki amaç fazla hemoroidal dokunun ç kar lmas ve geriye kalan dokunun komflu dokulara sabitlenerek prolapsusun önlenmesidir. Küçük cerrahi giriflimler genel olarak birinci ve ikinci derece, bazen de üçüncü derece iç hemoroidlere uygulan r. Genelde nekroz yap c yöntemler oldu u için hiç biri d fl hemoroidlere uygulanamaz. Hepsi diflli çizginin üzerinde giriflimler oldu u için anestezi genellikle gerekmez. Band ligasyon (BL) Semptomatik iç hemoroidlerin tedavisinde en s k kullan lan günübirlik ifllemdir. 5 1950'li y llar n bafllar ndaki ilk uygulamalardan sonra 1963'te Barron taraf ndan gelifltirilip popülarize edilmifltir. 18 Basit h zl ve etkin bir tedavi yöntemidir. Birinci, ikinci ve seçilmifl üçüncü derece iç hemoroidlerde uygulan r. Anestezi gerekmeksizin anaskop hasta diz-dirsek pozisyonundayken anüsten sokulur, hemoroid pakesi görülür ve anaskoptan geçirilen iki tip ligatörden biri kullan larak pakenin köküne kauçuk bir band yerlefltirilir. Mc Gown emme tipte ligatürle hemoroid pakesi hem ligatür içine çekilir hem de tutma yeri kapat larak band yerlefltirilir, cerrah n tek bafl na uygulayabilece i bir yöntemdir. 11 Barron ve Mc Givney ligatüründe ise asistan anaskopun sabit kalmas n sa larken cerrah bir eliyle ligatürü di er eliyle bir atravmatik pensle hemoroid pakesini tutarak ligatür içinden geçirir ve band yerlefltirilir. 11 Bu band ile s k flt r lm fl dokuda önce iskemi sonra da nekroz oluflur. Nekrozu takiben doku dökülür ve küçük bir ülser meydana gelir. Fazla hemoroidal doku bu flekilde ortadan kald r l r ve yara iyileflirken oluflan fibrozis kalan dokunun alttaki dokuya sabitlenmesini sa lar. Oluflabilecek tenezm ve a r nedeniyle tek seansta ikiden fazla pake ba lanmamas önerilmektedir. 10 Bandlar kesinlikle diflli çizginin hizas na ve alt na konmamal d r. Bu durumdan kaç nmak için band pakenin tepesine yerlefltirilmelidir. Seanslar 2-3 hafta arayla tekrarlanabilir. 5-7 gün sonra nekrotik dokunun dökülmesine ba l az miktarda kanama olabilir. 11 BL, hemoroidlerin günübirlik (muayenehane veya poliklinikte) tedavisinde en etkili ifllemdir ve en düflük nüks oran na sahiptir. Ancak skleroterapi ve infrared koagülasyona göre biraz daha a r l d r. 19 Üç pakenin ayn seansta ba lanmas %37 oran nda a r ve tenezme neden olur. Ba lanm fl hemoroid pakelerine lokal anestezik enjeksiyonu rahats zl gidermez. 20 Önemli bir nokta a r yak nmas olan bir hastaya BL uygulanmamas d r. Çünkü altta yatan bir enfeksiyon olabilir. 21 Band ligasyonu tedavisi ile 5-15 y l takip edilen 595 hastal k bir seride %80 semptomatik kontrol sa lanm flt r. 21 Erken dönemde fliddetli ve gittikçe artan a r bant n yanl fl yere koyuldu unun göstergesidir ve derhal ç kart lmal d r. Sonuç olarak BL dördüncü derece iç hemoroidler hariç di er iç hemoroidlere uygulanabilir. BL ile tedavi edilen hastalar skleroterapi ve infrared koagülasyonla tedavi edilenlere oranla mükerrer tedavilere daha az maruz kalmaktad r. 22 Literatürde çok nadir de olsa pelvik sepsis gibi ciddi enfeksiyonlara yol açt bidirilmifltir. nfrared fotokoagülayon ( F) lk kez 1979'da Neiger iç hemoroidleri koagüle etmek için kullanm flt r. 23 K z lötesi fl nlarla hemoroid pakelerinde küçük termal hasar ve kan damarlar nda koagülasyona neden olur. F küçük miktarlarda s oluflturdu u için doku nekrozuna neden olmaz. 10 Alet

Vol. 19, No. 2 HEMORO DAL HASTALIK 57 1.5-2 saniyelik otomatik atefllemeler yapar ve hemoroidde 2-6 odak ayn seansta koagüle edilebilir. 22 Doku nekrozu yaratmad ndan birinci derece iç hemoroidlerin koagülasyonunda daha yararl d r. Doku y k m gerektiren ikinci ve üçüncü derece hemoroidlerde daha az yararl d r. Yap lan bir çal flmada BL'un uzun dönem sonuçlar F ve skleroterapiye oranla daha iyi bulunmufl ve F daha az a r l ve bildirilen pelvik sepsis olgusu olmamas nedeniyle birinci ve ikinci derece hemoroidlerin tedavisinde ilk seçenek olarak önerilmifltir. 24 Skleroterapi (ST) nternal hemoroidlerin güncel tedavisinde kullan lan en eski yöntemdir. 1890'l y llarda ilk kez Mitchell taraf ndan bir parça fenol iki parça zeytinya ile kar flt r larak kullan lm flt r. 22 Günümüzde kullan lan sklerozan maddeler sodium morrhuate, %5'lik quinine urea ve %'5lik ya l fenol'dur. Amaç her hemoroid pakesinin çevresine submukozal olarak 1-2 ml. sklerozan madde enjekte ederek damarlar n skleroze olmas n sa lamakt r. ntravasküler olarak yap lmamal d r. Hemoroid pakesinin üst ucu enjeksiyon için en uygun yerdir. Enjeksiyon yeri mukozada beyazlaflmaya neden olacak kadar yüzeyel alttaki kaslara zarar verecek kadar da derin olmamal d r. 11 Sonuç olarak submukozaya enjekte edilen sklerozan madde mukozan n alt ndaki dokulara yap flmas n sa lar ve prolapsusu önler. ST genellikle can s k c bir a r ya neden olur ve 48 saatten fazla sürer. Nadiren olmas na ra men enjeksiyonun yanl fl yere yap lmas sonucu mukozal ülserasyon ve nekroz oluflabilir. 10 ST birinci ve ikinci derece hemoroidlerde uygulanabilir. Ancak BL, F gibi uygulamas daha kolay ve daha etkin yöntemlerin devreye girmesiyle popülaritesi gittikçe azalmaktad r. Ço u kez enjeksiyonlar n tekrarlanmas gerekir. Santos'un çal flmas nda tek tedavi ile hastalar n sadece %42'sinde iyileflme sa land belirtilmifltir. 25 Kriyoterapi (KT) lk kez 1969'da Lewis taraf ndan uygulanm flt r. 26 Bafllang çta mükemmel sonuç elde edildi i, çok az a r ve komplikasyona neden oldu u gerekçeleri ile bir çok cerrah taraf ndan savunulmufltur. KT, düflük s da donma sa layarak hemoroidal dokularda y k m ve sonra da dokunun alttaki dokulara yap flmas n sa layan bir yöntemdir. Nitröz oksit (-60, -80 derece) veya s v nitrojen ile (-196 derece) birinci ve ikinci derece hemoroidlerde 2-4 dakika süreyle donma oluflturarak nekroz oluflturulur. 10 fllem a r l d r ve iyileflme çok uzun sürer. E er KT uygun yap lmazsa anal sfinkter kaslar nda y k ma, anal stenoza ve inkontinansa neden olabilir. Yap lan bir çal flmada temel sorun uzun süren, fazla miktarda ve pis kokulu ak nt d r. 27 Ayr ca çok zaman al r ve özel bir ekipmana gerek vard r. Teknik kötü bir flöhrete sahiptir ve 1982'den beri literatürde çal flma göze çarpmamaktad r. 22 Di er yöntemlere üstünlü ünün olmamas ve yüksek morbilitesi nedeniyle hemoroidal hastal n tedavisinde pratik olarak uygulamadan kalkm fl bir yöntemdir. Elektrokoagülasyon (EK) Monopolar EK: Gastroenterologlar taraf ndan popülarize edilen bu teknik ilk kez 1987'de kullan lm flt r. 28 Her derecedeki hemoroide uygulanabilece i iddia edilir. Galvanik ak m jeneratörünün (ultroid) yaratt düflük voltajl ak mdan yararlan l r. Bir hafta arayla iki tedavi uygulanabilir. En önemli sorun yeterli koagülasyon sa layabilmek için probun her pake üzerinde 8-10 dakika tutulmas gere idir. 22 Bu nedenle monopolar EK hiçbir zaman popüler olamam flt r. Bipolar EK (Bicap): lk kez Griffith uygulam flt r. 29 Bu cihaz da s üreterek doku y k m sa lamaktad r. Griffith birinci ve ikinci derece hemoroidi olan 26 hastan n 16's nda semptomlarda iyileflme sa land n bildirirken, daha yeni bir çal flma binden fazla hastan n sonuçlar n n BL ve F'dan daha iyi oldu unu savunmaktad r. 30 Monopolardaki kadar derinlemesine s oluflturmaz, etkisi F gibidir, günübirlik giriflimlerde kolayca uygulanmaktad r. Uygulama monopolardaki gibi dakikalarca de il, F gibi birkaç saniyedir. Her ikisi de %10 gibi düflük komplikasyon oranlar na ve %25-35 nüks oranlar na sahiptir. 31 Her iki yöntemdeki cihazlar pahal d r ve yayg n kullan m alan bulmufl di er yöntemlere herhangi bir üstünlükleri yoktur. Laserle tedavi Neodymium (Nd): YAG ve CO2 laserin ikisi de birinci ve ikinci derece hemoroidleri koagüle etmek için 1984 y l ndan beri kullan lmaktad r. 32 F'da oldu u gibi düz kontakt probla hemoroid çevresine rozet fleklinde 2-3 saniyelik dokunufllarla uygulan r. Nd: YAG laser çok pahal d r ve çok güçlü bir alettir. Hemoroidlerin yan s ra kas dokuda da y k m yapabilir. Ayr ca di er tekniklere üstünlü ü kan tlanmam flt r. 22 Anal dilatasyon (AD) 1968'de Lord hemoroidleri anüsü el ile dilate ederek

58 KORKUT ve ark. Kolon Rektum Hast Derg, Haziran 2009 tedavi etti ini bildirdi. 33 fllemin mant, daralm fl anal kanal n anormal k nmaya ve venöz konjesyona dolay s yla hemoroidlerin oluflumuna neden oldu u düflünülerek bu k s r döngünün dilatasyonla k r l p hemoroidlerin gerilemesini sa lama temelindedir. Lord'a göre daralma bir fibröz birikim nedeniyledir. fllem V veya genel anestezi alt nda üçüncü derece hemoroidlere uygulan r. Dilatasyona genellikle her iki elin dörder parma girecek flekilde devam edilir. 34 Daha sonra hasta anal stenozun tekrarlamas n önlemek amac yla 6 ay boyunca bir anal dilatatör kullan r. AD'un k sa dönem sonuçlar iyidir ve anal bas nc n azald gösterilmifltir. 35 Ancak uzun süreli takiplerde hemoroidektomi gerektiren semptomlar n tekrarlad gözlenmifltir. 36 ABD'de çok nadir uygulanan bu ifllemin ngitere'de hala popüler oldu u bildirilmektedir. 22 Özellikle yafll hastalarda inkontinans riski bu iflleme ilgiyi azaltm flt r. 22 Cerrahi Tedavi Lateral internal sfinkterotomi (L S) L S, internal anal sfinkterin ''hiperfonksiyonu'' nun altta yatan neden oldu u düflünülen anal fissürlü hastalarda çok yayg n olarak uygulanan bir yöntemdir. Baz araflt rmac lar ayn disfonksiyonun semptomatik hemoroidlere de neden oldu unu iddia ederler. Bu teori sonucu L S'in bu anormalli i dolay s yla hemoroidal semptomlar düzeltece ini savunurlar. 37 Bu teoriye karfl ç kan bir çal flmada internal anal sfinkter ve anal yast klar n hem manometrik hem de ultrasonografik de erlendirilmesi yap lm flt r. Sonuçlar hemoroidal hastal kl kiflilerdeki yüksek anal kanal bas nc n n anal yast klardaki yüksek bas nçtan kaynakland n ve internal sfinkter kal nl nda normal kiflilerden belirgin bir farkl l k olmad n göstermifltir. 38 AD'da oldu u gibi yafll hastalarda inkontinansa neden olabilir. Tek bafl na L S, semptomatik hemoroidlerin tedavisinde genel kabul görmemifltir. Ayr ca fissürü olmayan hastalarda hemoroidektomiye ek olarak L S yap lmas da bir avantaj sa lamamaktad r. 39 Hemoroidal hastal kla beraber anal fissürü olan hastalara L S eklenmelidir. Hemoroidektomi Gerekti inde aç k veya kapal cerrahi eksizyon ileri evre hemoroidlerde etkin bir tedavi yöntemidir. Afla daki durumlarda endikedir; Semptomlar n cerrahi olmayan yöntemlerle giderilemedi i ve leri derecede prolapsusun oldu u olgular Ülser, fissür, fistül, genifl hipertrofik anal papilla veya genifl deri tak nt lar n (skin tag) hemoroidlerle beraber oldu u ve Prolape iç hemoroidlerin d fl hemoroidlerle beraber (miks hemoroidler) oldu u hastalar Hastan n cerrahi eksizyonu tercih etmesi (özellikle üçüncü derece hemoroidlerde) durumu Semptomatik hemoroidli hastalar n sadece %5-10'una cerrahi gerekir. 17 Onsekiz prospektif randomize çal sman n sonucunda hemoroidektomi hemoroidal hastal n tedavisinde en etkili yöntemdir. Ancak yüksek komplikasyon (özellikle a r, idrar retansiyonu, kanama gibi) oranlar ve uzun süre ifl kayb en önemli sorunlard r. fllem aç k veya kapal, makas, bistüri, koter, laser, ultrasonik bistüri veya staplerle gerçeklefltirilebilir. 14 Seçilecek anesteziye hasta ile beraber karar verilmelidir. Hastalar n ço unda orta derece sedasyonla beraber lokal anestezinin yeterli oldu u savunulmaktad r. Ancak genel, spinal, epidural ve kaudal anestezi de s kça kullan lmaktad r. Y llar boyunca gelifltirilmifl cerrahi yöntemlerin hepsi hemoroidlerin kan ak m n azaltmak, fazla hemoroidal dokuyu uzaklaflt rmak ve kalan mukoza ve anodermin alttaki dokulara sabitlenmesi gibi birkaç ilke temelindedir. 11 Kapal hemoroidektomi (Ferguson tekni i) Anestezi sonras anal kanala yerlefltirilen ekartör arac l g ile ya da ekartörsüz eksize edilecek hemoroid pakesi saptan r. Ameliyat lokal anestezi ile yap lm yorsa, hem rahat diseksiyon plan sa lamak hem de hemostaza yard mc olmas amac yla ç kar lacak pakelerin submukozal alan na 1:100000 'lik adrenalin infiltre edilir. nsizyonun geniflli i 1.5 cm'den fazla olmamal d r. yi kozmetik sonuç için insizyon uzunlu u geniflli inden üç kat fazla olmal d r. 11 Eksize edilecek pake distalinden (ç kar lacak deri fazlal n da içine alacak flekilde) küçük bir pensle tutulur ve diseksiyona buradan ince bir makasla bafllan r. nternal sfinkter kaslar anatomik pozisyonunda b rak l rken, variköz yap lar içeren tüm pake proksimale do ru iki yandan yap lan insizyonlarla disseke edilir. Pakenin üst ucuna gelindi inde absorbabl bir materyalle transfiksiyon dikifli konur. Dikifl bir pensle tutulup fazlas kesildikten sonra transfiksiyon dikiflinin 2-3 mm distalinden pake eksize edilir. Pake diseksiyonu bistüri, makas veya koterle yap labilir. Hemostaz takiben yara

Vol. 19, No.2 HEMORO DAL HASTALIK 59 ince bir absorbabl materyelle 2 mm aral klarla sütür konarak kapat l r. En genifl pake ilk müdahale edilen pake olmal d r. Tenezmden kaç nmak için yaran n tepesindeki dikifl çok fazla kitle oluflturmamal d r. 10 Mümkün oldu unca az anoderm eksize edilmelidir. Bu flekilde davran ld nda postoperatif daha az a r sa lanabilir ve uzun dönemde oluflabilecek anal darl k önlenir. Bu teknikle bir, iki, veya üç pake ç kar labilir. Ancak baz araflt r c lar üç veya daha fazla pake ç kar lmas n 'radikal cerrahi' olarak nitelemekte ve sadece semptomatik olan bir veya iki pakenin ç kar lmas n tercih etmektedir. 10,40 S n rl (limited) hemoroidektomi denen bu giriflimin uzun dönem takip sonuçlar n n klasik üç kadran hemoroidektomi kadar iyi oldu unu savunmaktad r. Ayr ca hemoroidal dokular n kontinans mekanizmas n n önemli bir parças olmas nedeniyle de s n rl giriflimden yanad rlar. Bu hastalar n sadece %2'sinde ikinci bir cerrahi gerekmifltir. 40 Aç k hemoroidektomi (St Mark's, Milligan Morgan tekni i) ABD'de Ferguson yöntemi yayg nken ngiltere'de aç k yöntem en s k uygulanan yöntemdir. 41 Bu yöntemin temeli kapal yöntemdeki gibi pakelerin eksize edilmesinden sonra yaralar n dikilmeden aç k b rak lmas d r. Yara üzerine fazla bask l olmayan tampon konur. Aç k veya kapal hemoroidektomi tercihine yan t vermek zordur. kisi aras nda postoperatif a r aç s ndan herhangi bir fark görülmemektedir. 42 Aç k teknikte yaralar n daha h zl geliflti ini savunan yaz lar oldu u gibi 42 kapal yöntemin daha h zl yara iyileflmesi sa lad, daha az kafl nt ve ak nt ya neden oldu unu bildiren araflt rmalar da vard r. 43,44 Laser hemoroidektomi Bistüri, makas veya elektrokoter yerine laser kullan larak hemoroidal dokunun eksize edilmesidir. Bafllang çta daha az a r, daha iyi kozmetik sonuçlar nedeniyle ilgi çekmifltir. Ancak klasik hemoroidektomiye karfl üstünlü ü birçok prospektif çal flmada gösterilem emifltir. 11 Nd: YAG laser çok etkin bir koagülatördür ancak çok fazla termal hasar oluflturur. CO2 laseri ise kesici etkinli i fazlad r, daha az termal hasar verir ancak kötü hemostaz sa lar. Sonuç olarak ifllemin üstünlü ü olmad gibi s k c ve pahal bir yöntemdir. 45 Harmonik Scalpel'le hemoroidektomi 1992'den bu yana harmonik scalpel (HS) ile ilgili çal flmalar vard r. HS yaratt yüksek frekansl ultrasonik enerji ile dokuda diseksiyon sa lar. Kan damarlar lümen içinde proteinlerin denatüre edilmesiyle koagüle edilir. Postoperatif a r lar n termal hasardan kaynakland düflüncesi ve HS'in laser ve elektrokotere göre daha az termal hasara neden olmas nedeniyle HS ile hemoroidektominin daha az a r ya heden olaca ileri sürülmüfltür. 45 Ancak daha az a r sa lamad ve kullan lan kullan-at malzemelerin fiyat n n koter'le yap lan hemoroidektomiden on kat pahal oldu unu bildiren araflt rmalar da vard r. 46,47 HS'den baflka aletlerle de postoperatif a r y azaltmaya yönelik hemoroidektomi giriflimleri uygulanm flt r. Bu aletlerden biri bipolar makast r, 48 di eri ise ilk olarak kar n cerrahisinde damarlar koagüle etmek için kullan lan ve bipolar elektrotermal cihaz olan LigaSure'dür. 49 Her iki yöntemin de klasik hemoroidektomiye belirgin bir üstünlü ü gösterilememifltir. Stapler hemoroidopeksi (SH) Stapler hemoroidektomi, stapler hemoroidopeksi, mekanik hemoroidektomi, stapler anoplasti olarak adland r lan ifllem son 6-7 y lda standart aç k veya kapal hemoroidektomi yöntemlerine alternatif olarak uygulanmaya bafllanm flt r. Amaç standart yöntemlere oranla daha az a r l veya a r s z bir postoperatif dönem sa lamakt r. Yöntem ilk kez 1997'de Pescatori taraf ndan tan mland 50 ve 1998'de Longo taraf ndan modifiye edilerek son halini ald. 51 SH, modifiye edilmifl bir sirküler staplerle transanal olarak girilerek semptomatik hemoroid dokular n n diflli çizgi üzerinde sirküler flekilde kesilip ç kar lmas d r. Bu flekilde prolope olan mukoza yok edilir. Hemoroidlerin prolope olan fibrovasküler yap lar olduklar düflünülürse, tüm hemoroidektomiler kan ak m n azaltmay ve prolope olan fazla dokuyu yok etmeyi amaçlar. SH'nin de ayn mekanizma ile etkili oldu u düflünülür. Somatik olarak uyar lan çok duyarl anoderme insizyon yap lmad için teorik olarak postoperatif dönemde a r da belirgin azalma ya da olmamas beklenir. Hastalar, hastan n veya cerrah n tercihine göre her tip anestezi ve cerrahi pozisyonda opere edilebilir. Üçüncü ve dördüncü derece hemoroidlerin tedavisinde önerilen bir yöntemdir. D fl hemoroidlere sorun yarat rsa ayr ca müdahale edilir. Bu teknikte bir sirküler anal dilatatör arac l ile diflli çizginin 2-4 cm.

60 KORKUT ve ark. Kolon Rektum Hast Derg, Haziran 2009 proksimaline nonabsorbale bir materyalle (purse-string) kese a z dikifli konur, bu dikiflin mukoza ve submukozadan geçmesi, derin katlar (kas duvar ) almamas gerekir. Aksi taktirde vajen ve rektum duvar n n kesilmesine ve fistül, abse gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Kese a z dikiflin ad mlar da birbirine yak n olmal d r. Genifl aral klarla geçildi inde fazla mukoza dikifl hatt ndan kaçabilir ve postoperatif ciddi kanamalara, iyileflmemifl semptomatik hemoroidlere neden olabilir. 11 Stapler cihaz sokulur, anal kanal içinde tamamen aç l r ve kese a z sütür aletin bafl ile gövdesi aras nda ba lan r, alet kapat l r ve atefllenir. Son olarak stapler hatt anaskopla de erlendirilir, aç kl k veya kanama varsa dikilir. SH, cerrahi hemoroidektomi gerektiren hastalarda uygulanan yeni bir tekniktir. Son y llarda say lar artan çal flmalarda a rl kl olarak postoperatif a r da önemli ölçüde azalma, k sa hastanede kal fl ve erken ifle dönüfl bildirilmektedir. 52,53 Ancak bu tekni e ciddi elefltiriler önemli komplikasyon bildiren çal flmalar da vard r. talya'da yap lan 5 merkezi kapsayan bir çal flmada SH uygulanan 232 hastan n 65'ine hemoroidektomi sonras 128 ek giriflim uygulanm flt r. Bu hastalardaki ek giriflim nedenleri; geçmeyen anal a r (%12.5), fliddetli postoperatif kanama (%9.9), anal fissür (%7.8), tekrarlayan prolapsus (%5.6), deri tak nt lar (%5.1), anorektal sepsis (%4.75), anal darl k (%3.9), fekal inkontinans (%3.6), tromboze d fl hemoroid (%2.1) olarak saptanm flt r. 54 Dördüncü derece hemoroidlerde 6 ayda %50 ve üzeri hemoroidal hastal k nüksü nedeniyle bu hastalarda uygun olmad n bildiren çal flmalar vard r. 55,56 Ülkemiz koflullar göz önüne al nd nda tek kullan ml k stapler cihaz n n 600 ABD dolar maliyeti bu teknik için ayr bir sorundur. Özel Durumlar Tromboze d fl hemoroidler (TDH) TDH hemoroidal hastal n s k görülen bir komplikasyonudur. Tipik yak nma perianal bölgede a r l fliflliktir. Trombüs anodermde s n rl d r ve diflli çizginin üzerine ç kmaz. Do al seyirde a r 48 saat içinde en fliddetli halini al r. Dördüncü günden sonra minimaldir. Kendi haline b rak ld g nda birkaç hafta içinde trombüs kaybolur. Bazen trombüsü örten deride nekroz geliflebilir ve çok a r l olabilir. 10 TDH kendini s n rlam s ise tedavi a r y ve varsa kab zl düzeltmeye yönelik olmal d r. lk 48 saat içinde cerrahi müdahale düflünülüyorsa, trombüs intravasküler ve s kl kla multipl oldu undan tüm trombüs eksize edilmelidir. Kitle ile beraber deri eksizyonuna gerek yoktur, ifllem lokal anestezi ile kolayca yap labilir. 10 Yap lan bir çal flmada semptomlar n gerilemesi konservatif tedavi gurubunda 24 gün iken cerrahi uygulanan grupta 3.9 gün olarak bulunmufltur. 57 Strangüle hemoroid (SH) SH'ler prolabe üçüncü veya dördüncü derece hemoroidlerden kaynaklan r. fiifllik nedeniyle redükte edilemezler. E er tedavi edilmezlerse ödem, ülser ve nekroza kadar ilerleyebilir. A r genellikle fliddetlidir, bazen üriner retansiyona dahi neden olabilir. Uygun tedavi acil veya erken standart hemoroidektomidir. Çepeçevre prolasus varl nda üç kadran hemoroidektomi gerekir. 10 Dokuda nekroz olmad kça mukoza ve deri elektif hemoroidektomide oldu u gibi kapat labilir. Hasta hastaneye yat r lmal ve postoperatif a r en aza ininceye kadar hastanede kalmal d r. Stangülasyon ve nekroz varsa en güvenli ifllem nekrotik dokunun eksize edilip, yaran n aç k b rak lmas d r. 10 Hamilelik Hemoroidal semptomlar gerçek s kl bilinmemekle beraber hamilelikte s kt r. 58 Bu durumda hemoroidal de ifliklikler, kab zl k, pelvik bas ve konjesyon, artm fl kan dolafl m hacmi gibi bir çok etken rol oynayabilir. 58 Tedavide genellikle diyet düzenlenmesi, laksatifler ve istirahat yeterlidir. Cerrahi nadiren gereklidir. Bir çal flmada 12455 hamile kad n n sadece 25' ine cerrahi müdahale gerekmifltir. 59 kinci ve üçüncü trimesterda sol lateral pozisyonda lokal anestezi alt nda semptomatik pakelere müdahale edilebilir. nflamatuar barsak hastal klar (EBH) BH'lar nda hemoroidal sorunlar s k de ildir. En s k yak n lan anal sorunlar, diyare nedeniyle oluflan perianal irritasyon ve fliflliklerdir. St. Mark's hastanesinde 1935-1975 y llar aras nda tedavi edilen 50000 hemoroidli hastan n sadece 66's nda Crohn hastal veya ülseratif kolit efllik eden hastal k olarak saptanm flt r. 60 Özellikle Crohn'lu hastalarda doku hasar na neden olabilecek herhangi bir tip giriflimin yüksek komplikasyon oranlar na sahip oldu u unutulmamal d r. St. Mark's serisinde hemoroid nedeniyle opere edilen 20 hastan n 6's nda proktektomi gerekmifltir. 60 Daha yeni bir çal flma ise terminal ileum veya kolondaki Crohn hastal n n

Vol. 19, No.2 HEMORO DAL HASTALIK 61 remisyonda oldu u dönemde hemoroidektomi uygulanabilece ini savunmaktad r. Opere edilen 17 hastan n 15'inde yaralar 2 ayda iyileflmifl ve hiçbir hastaya proktektomi gerekmemifltir. 61 Mevcut sonuçlar semptomatik hemoroidlerin ülseratif kolitli hastalarda daha güvenli tedavi edilebilece ini göstermektedir. 10 Postoperatif sorunlar Erken dönemde en s k karfl lafl lan sorunlar fliddetli a r, üriner retansiyon, kanama ve d flk tafllaflmas (fekal impaction) d r. Postoperatif a r hemoroidin evresini ve dolay s yla uygulanan tedavi yönteminin tipine ba l d r. En a r l giriflim aç k veya kapal hemoroidektomidir. Ameliyat sonras oral veya parenteral narkotik analjezikler verilir. Hastaneden taburcu olunca da daha çok NSA analjeziklerle a r azalt lmaya çal fl l r. Yumuflak ç kmay sa layacak diyet veya laksatifler, d flk lama sonras l k suya oturma banyolar, perianal bölgeye yumuflat c ve a r kesici içeren pomatlar a r azaltmak için baflvurulacak di er yöntemlerdir. Oral a r kesicilere 3-6 hafta devam etmek gerekebilir. Ameliyat sonras antibiyotik (metranidazol) verilmesinin yara enfeksiyonunu önleyerek a r y azaltt konusunda henüz kesin veriler yoktur. 62 Operasyon sonras üriner retansiyon oranlar %0.5 ile %32 aras nda de iflmektedir. 10,63 Bu durma yol açan etkenler olarak spinal anestezi, preoperatif ve postoperatif V s v n n 500 ml'den fazla olmas, a r nedeniyle spazm, hemoroidektomi s ras nda ba lanan pediküllerin hacimli olmas say labilir. Zorunlu oldu unda bir kateter ile idrar boflalt l r. Ameliyat sonras 24-48 saat içinde olan kanamalar cerrahi teknik nedeniyle oluflur. 10 Kanama oran %2-4 aras ndad r. fiiddetli kanamalarda ameliyathanelerde müdahale etme gere i do abilir. D flk tafllaflmas önlenebilir bir komplikasyondur. Ameliyat sonras 7-10 gün geçtikten sonra hala d flk lama olmam flsa akla gelmelidir. Neden, d flk lama esnas nda ve sonras nda oluflacak a r dan korkmad r. Bunu önlemek için yeterli analjezinin yan s ra oturma banyolar na ameliyat akflam bafllanmal, bol posal diyet önerilmeli ve gerekirse laksatifler verilmelidir. D flk tafllaflmas lavmanlarla çözülemezse, anestezi alt nda elle boflaltmak gerekir. Geç komplikasyonlar aras nda en s k görülen anal fissür (%1-3) ve anal stenozdur (%1). Di er geç komplikasyonlar ise deri tak nt lar, nüks prolapsus, inkontinans ve anal fistüldür. Anal bölgede yak nma ile baflvuran hastalar n ço unlu unda sorun hemoroidlerdir. Do ru hikaye ve muayene ile di er s k rastlanan hastal klardan ay r m yap labilir. Hemoroidli hastalar n ço u semptomatik hastal a sahiptir. Bu hastalarda günümüz tedavi seçenekleri Tablo 3'de özetlenmifltir. 11 Tablo 3. Hemoroidler için tedavi seçenekleri. Tedavi 1. derece iç 2. derece iç 3. derece iç 4. derece iç D fl Hemoroidler hemoroidler hemoroidler hemoroidler hemoroidler Diyet Ayarlamasi + Skleroterapi + + nfrared Fotokoagülasyon + + + Band Ligasyon + + + Stapler Hemoroidopeksi + + Eksizyonel Hemoroidektomi + + + + +: Seçilmifl hastalar Kaynaklar 1. Parks AG: De haemorrhoids: A study in surgical history. Guy's hospital reports 1955;104:135-56. 2. Corman ML, Veindenheimer MC: The New Hemorrhoidectomy. Surg Clin North Am 1973;53: 417-22. 3. Maimonides M. Treatise on hemorrhoids. 1969 Philadelphia: JB Lippincott 4. Hulme-Moir M, Bartolo DC: Hemorrhoids. Gastroent Clin North Am 2001;30:183-97.

62 KORKUT ve ark. Kolon Rektum Hast Derg, Haziran 2009 5. Milsom JW. Hemorrhoidal dissease: Beck DE, Wexner SD: Fundamental of anorectal surgery: New York: Mc Graw-Hill, 1992:192-94. 6. Thompson WHE. The nature of hemorrhoids. Br J Surg 1975;62:542-51. 7. Thalesius O, Gjores JE. Arterio-venous anastomoses in the anal region with reference to the pathogenesis and treatment of hemorrhoids. Acta Chir Scand 1973; 139:476-68. 8. Haas PA, Fox TA. Age releated changes and scar formations of perianal connective tissue. Dis Colon Rectum 1980;23:160-69. 9. Loder PB, Kamm MA, Nicholls RJ. Haemorrhoids; Pathopysiology and aetiology. Br J Surg 1994; 946-54. 10. Nivatvongs S: Hemorrhoids: Gordon PH, Nivatvongs S. Principles and practice of surgery for the colon, rectum, and anus. Second edition, Quality Medical Publishing Inc. Missouri, 1999:193-215. 11. Beck DE: Hemorrhoids, Beck DE; Handbook of colon rectal surgery, Second edition; Marcel Dekker Inc. New York, 2003:325-44. 12. Corman ML: Colon and Rectal Surgery, second edition, JB Lippincott, Philadelphia, 1989:49-105 13 Cataldo PA, Maizer WP. Hemorrhoids. Cameron JL. Current surgiced therapy. Fourth edition. Mosby Year Book. St. Louise, 1992:218-22. 14. Cataldo P, Ellis N, Gregoreyk S, Hyman N, Buie WN. Practice parameters for the management of hemorrhoids (Revised). Dis colon Rectum 2005:48 189-94. 15. Thanapongsathorn W, Vajrabukka T. Clinical trial of oral diosmin (Daflon) in the treatment of hemorrhoids. Dis colon Rectum, 1992;35:1085-88. 16. Misra MC, Parshad R. Rondomized clinical trial of micronized flavonoids in the early control of bleeding from acute internal hemorrhoids. Br J Surg 2000;87:868-72. 17. Mac Leod JH. Rational approach to treatment of hemorrhoids based on a theory of etiology. Arch Surg 1983;118:29-32. 18. Barron J. Office ligation of internal hemorrhoids. Am J Surg 1963;105:563-70. 19. Mac Rae HM, Mac Leod RS. Comparison of hemorrhoids treatment modalities: a meta- analysis. Dis Colon Rectum 1995;38:687-94. 20. Law WL, Chu KW. Triple rubber band ligation for hemorrhoids. Dis Colon Rectum, 1999;42:363-66. 21. Rothberg R, Rubin R, Eisenstat TE, Salvati EP. Rubber band ligation hemorrhoidectomy long-term results. Am Surg 1983;49:167-68. 22. Salvati EP. Nonoperative management of hemorrhoids. Evolution of the office management of hemorrhoids. Dis Colon Rectum 1999;42:989-96. 23. Neiger A. Hemorrhoids in everyday practise Proctology, 1979;2:22-28. 24. Johanson JF, Rimm A. Optimal nonsurgical treatment of hemorrhoids; a comparative analysis of infrared coagulation, rubber band ligation, and injection sclerotherapy. Am J Gastroenterol 1992;87:1601-16. 25. Santos G, Novell JR, Khoury G. Long-term results of large dose, single session phenol injection sclerotherapy for hemorrhoids. Dis Colon Rectum 1993;36:958-61. 26. Lewis MI, De la Cruz T, Gazzaniga DA, Ball TH. Cryosurgical hemorrhoidectomy; preliminary report. Dis Colon Rectum 1969;12:371-78. 27. Smith LE, Goodreau JJ, Fouty WJ. Operative hemorrhoidectomy versus cryodestruction. Dis Colon Rectum 1979;22:10-16. 28. Norman DA, Newton R, Nicholas GU. Direct current electrotherapy of internal hemorrhoids; an effective, safe, and painless approach. Am J Gastroenterol 1989; 84:482-87. 29. Griffith CD, Morris DL, Ellis I, Hardcastle JD. Outpatient treatment of hemorrhoids with bipolar diathermy coagulation. Br J Surg 1987;74:427-31. 30. Dennison HR, Paraskevopoulos JA, Herrigan DD, Shorthouse AJ. New thoughts on the etiology of hemorrhoids and development of non-operative methods for their management. Minerva Chir 1996;51:209-16. 31. Randall FM, Jensen DM, Machicado GA. Prospective randomized comparative study of bipolar versus direct current electroagulation for treatment of bleeding internal hemorrhoids. Gastrointest Endosc 1994;40:403-10. 32. Sanker MY, Jaffe SN. Technique of contact laser hemorrhoidectomy; an ambulatory surgical procedure. Contemp Surg 1987;30:9-11. 33. Lord PH. A new regime for the treatment of hemorrhoids. Proc R Soc Med 1968;61:935-36. 34. Lord PH. A new approach to hemorrhoids. Prog Surg 1972;10:109-24. 35. Creve U, Hubens A. The effect of Lord's procedure on anal pressure. Dis Colon Rectum 1979;22:483-85.

Vol. 19, No.2 HEMORO DAL HASTALIK 63 36. Lewis AAM, Rogers HS, Lighton M. Trial of maximal anal dilatation, cryotherapy and elastic band ligation as alternatives to hemorrhoidectomy in the treatment of large prolapsing hemorrhoids. Br J Surg 1983;70:54-56. 37. Schouten WR, van Vroonhoven TJ. Lateral internal sphincterotomy in the treatment of hemorrhoids: a clinical and manometric study. Dis Colon Rectum 1986;29:869-72. 38. Sun WM, Read NW, Shorthouse AJ. Hipertansive anal cushions as a cause of the high anal canal pressures in patients with hemorrhoids. Br J Surg 1990;77:458-62. 39. Leong AFP, Hussain MJ, Seow-Chen F. Performing internal sphincterotomy with other anorectal procedures. Dis Colon Rectum 1994;37:1130-32. 40. Hayssen TK, Luctefeld MA, Senagore AJ. Limited hemorrhoidectomy: Results and long-term followup. Dis Colon Rectum 1999;42:909-14. 41. Cataldo PA. Hemorrhoids, Clinics Colon Rectum Surg 2001;14:203-14. 42. Ho YH, Seow-Choen F, Tan M. Randomized controlled trial of open and closed hemorrhoidectomy. Br J Surg 1997;84:1729-30. 43. Arbman E, Krook H, Haapaniemi S. Closed vs. Open hemorrhoidectomy-is there any difference? Dis Colon Rectum 2000;43:31-34. 44. Gençosmano lu R, fiad O, Koç D, nceo lu R. Hemorrhoidectomy; open or closed technique? Dis Colon Rectum 2002;45:70-75. 45. Amstrong D, Ambroze WL, Schertzer ME, Orangio GR. Harmonic scalpel vs. electrocautery hemorrhoidectomy; A prospective evaluation. Dis Colon Rectum 2001;44:558-64. 46. Tan JJY, Seow-Choen F. Prospective randomized trial comparing diathermy and harmonic scalpel hemorrhoidectomy. Dis Colon Rectum 2001;44:677-79. 47. Khan S, Pawlak SE, Eggenberger JC, Lee CS. Surgical treatment of hemorrhoid; Prospective randomized trial comparing closed excisional hemorrhoidectomy harmonic scalpel technique of excisional hemorrhoidectomy. Dis Colon Rectum 2001;44:845-49. 48. Chang CC, Ha JPY, Tai YP, Tsang WW. Doubleblind, randomized trial comparing harmonic scalpel hemorrhoidectomy, bipolar scissors hemorrhoidectomy and scissors excision. Dis colon Rectum 2002;45:789-94. 49. Chung YC, Wu HJ. Clinial experience of sutureless closed hemorrhoidectomy with LigaSure. Dis Colon Rectum 2003;46:87-92. 50. Pescatori M, Favetta U, Dedola S, Orsini S. Transanal stapled excision of rectal mucosal prolapse. Tech Coloproct 1997;1:96-98. 51. Longo A. Treatment of hemorrhoidal disease by reduction of mocosa and hemorroidal prolapse with a circular stapling device: A new procedure- Sixth World Congress of Endoscopic Surgery. Mudozzi Editore 1998;777-84. 52. Chung CC, Cheung HYS, Chan ESW. Stapled hemorrhoidectomy vs. harmonic scalpel hemorrhoidectomy. Dis Colon Rectum 2005;48:1213-19. 53. Senagore AJ, Singer M, Abcarian H, Fleshman J. A prospective, randomized, controlled multicenter trial comparing stapled hemorrhoidopexy and Ferguson hemorrhoidectomy; perioperative and one-year results. Dis Colon Rectum 2004;47:1824-36. 54. Brusciano L, Ayabaca M, Pescatori M, Accarpio GM, Dodi G. Reinterventions after complicated or failed stapled hemorrhoidopexy. Dis Colon Rectum 2004;47:1846-51. 55. Nisar PJ, Acheson AG, Neal KR, Scholefield JH. Stapled hemorrhoidopexy compared with conventional hemorrhoidectomy; systematic review of randomized, controlled trials. Dis Colon Rectum 2004;47:1837-45. 56. Ortiz H, Marzo J, Armendariz P, Miguel MD. Stapled hemorrhoidectomy vs diathermy excision for fourthdegree hemorrhoids: A randomized, clinical trial and review of the literature. Dis Colon Rectum 2005;48;809-15. 57. Greenspon J, Williams SB, Young HA, Orkin BA. Trombosed external hemorrhoids: Outcome after conservative or surgical treatment. Dis Colon Rectum 2004;47:1493-98. 58. Medich DS, Fazio VW. Hemorrhoids, anal fissure and carcinoma of the colon, rectum and anus during prengnancy. Surg Clin North Am 1995;75:77-88. 59. Saleeby RG Jr, Rosen L, Statik JJ. Hemorrhoidectomy during pregnancy: Risk or relief? Dis Colon Rectum 1991;34:260-61. 60. Jeffery PJ, Ritchie JK, Parks AG. Treatment of hemorrhoids in patients with inflammatory bowel disease. Lancet 1977;1:1084-85. 61. Wolkomir AF, Luchtefelt MA. Surgery for symptomatic hemorrhoids and anal fissures in Crohn's disease. Dis Colon Rectum 1993;36:545-47. 62. Balfour L, Stojkovic S, Botterill I, Burke D. A randomized double-blind trial of the effect of metronidazole on pain after closed hemorrhoidectomy. Dis Colon Rectum 2002;45:1186-91. 63. Hoff SD, Bailey HR, Butts DR, Max E. Ambulatory surgical hemorrhoidectomy-a solution to postoperative urinary retantion? Dis Colon Rectum 1994;37:1242-44.