Çocuk ve erişkin minör kafa travmalarında kan S100B ile laktatın rolü ve bilgisayarlı beyin tomografisi ile korelasyonu

Benzer belgeler
Kafa Travması Olan Çocuk Hastalarda


Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Sepsis Hastalarının Yoğun Bakımdan Servise Taburculukta ph, LDH ve Kalp Hızının Sistematik Değerlendirilmesi

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

Kafa İçi Yaralanmanın Tanısında Serum MDA nın Yeri

Dr. Murat DAŞ Çanakkale Onsekiz Mart Ünivetsitesi Acil Tıp AD.

Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalarında ağırlık ve ölüm riskinin tahmininde plazma cell-free DNA düzeyinin önemi

Kafa travması nedeniyle tedavi edilen 954 erişkin olgunun retrospektif değerlendirilmesi: Epidemiyolojik çalışma

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi

Travmada Güncel Literatür. Prof. Dr. Ahmet Baydın OMÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp AD/Samsun

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

Minör kafa travmalarında anormal kranial bilgisayarlı tomografi saptamada yüksek risk faktörlerinin belirlenmesi

Travmaya Bağlı Gelişen Kafa Kemik Kırıklarının Epidemiyolojisi ve Prognostik Faktörlerinin Belirlenmesi

Acil Serviste Bilgisayarlı Tomografi Kullanımı. Doç. Dr. M. Ruhi Onur Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji ABD

HEMODİYALİZ HASTALARINDA PROKALSİTONİN VE C-REAKTİF PROTEİN DÜZEYLERİ NASIL YORUMLANMALIDIR?

Travmada tüm vücut BT. kadar gerekli? ÇKBT ve Travma Yüksek hızla giden bir aracın takla atması ile başvuran olgu

TRAFİK KAZALARINDA PLASTİK CERRAHİ NİN YERİ(-)

GERİATRİK TRAVMA. Dr. Burak Katipoğlu

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı

Çocuk Travma Olgularında Plazma Histon Düzeyinin Koagülopati ve Travma Ağırlığını Öngörmedeki Yeri

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Dr. Öğr. Üyesi İsmail TAYFUR SBÜ Haydarpaşa Numune SUAM Acil Tıp Anabilim Dalı

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

Genel Bilgiler. Dünyada Ölümler. 1.Koroner Arter Hastalıkları 2.Travma (1-44 yaş arası 1. sırada) 3.İnme sendromları

ATEŞLİ SİLAH YARALANMALI HASTANIN YÖNETİMİ. Dr. M.Nuri BOZDEMİR AEAH Acil Tıp Kliniği

Pediatrik Ekstremite Travmaları. Doç Dr. Onur POLAT Acil Tıp Anabilim Dalı

Çoklu Travma Hastalarında Prognoz Belirteçleri

Travma Yönetiminde Tüm Vücut Tomografisi. Dr. Şeref Kerem Çorbacıoğlu Keçiören EAH- Acil Tıp Kliniği

Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda

Çocukluk Dönemi Kafa Travmalarında İkilem: Hafif Kafa Travmalı Hastalarda Bilgisayarlı Beyin Tomografisi Gerekli mi, Değil mi?

14 Aralık 2012, Antalya

BİR İLDEKİ BİRİNCİ BASAMAK SAĞLIK ÇALIŞANLARININ İŞ KAZASI GEÇİRME DURUMLARI VE İLİŞKİLİ FAKTÖRLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

PELVİK TRAVMALARDA GÖZDEN KAÇMAMASI GEREKENLER

Kafa Travmalarında Yönetim

ACİL ÜNİTESİNE KAFA TRAVMASI NEDENİ İLE BAŞVURAN OLGULARIN DEĞERLENDİRME SONUÇLARI

Minör Kafa Travması Olan Çocuklarda Rutin Olarak BT Yapmalı mıyız?

TRAFİK KAZALARI, DÜŞMELER, DARP OLGULARI ve İŞ KAZALARINDA ADLİ SÜREÇ ÖRNEK OLGU DEĞERLENDİRMESİ

Akut İshalli Çocuklarda İshal Etkenleri, Çevresel Etkenler ve Diyette Doğal Probiyotik Tüketiminin İshal Şiddeti İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ

Pediatrik travma skorunun yüksek kinetik enerjiye sahip parça etkili yaralanmalardaki analizi: İlk müdahale merkezi sonuçları

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3

Başlık: Yanık Olgularında Enfeksiyon Gelişim Nedenleri ve Enfeksiyonların Önlenmesi Üzerine Yapılan Çalışmalar

YENİDOĞAN BEBEKLERİN FARKLI CİHAZLARLA YAPILAN VÜCUT SICAKLIĞI ÖLÇÜM SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ: Ön Çalışma

TRAVMALI HASTAYA YAKLAŞIM

Pediatrik travma skorunun künt karın travmalarındaki tanısal değeri

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Serhat Tunç 1, Yelda Yenilmez Bilgin 2, Kürşat Altınbaş 3, Hamit Serdar Başbuğ 4 1

Atrial Fibrilasyon dan Gerçek Kesitler: WATER (Warfarin in Therapeutic Range) Registry den İlk Sonuçlar

Kafa Travmalı Hastaya Yaklaşım. Dr. İ. Özkan Akıncı İTF Anesteziyoloji A.D.

İzole kafa travmalı olgularda enfeksiyon: Risk etkenleri ve tedavi maliyeti üzerine etkisi

Hafif kafa travmalı olgularda bilgisayarlı tomografi endikasyonları

TRİAJ UYGULAMA TALİMATI

Çocukluk Çağı Kafa Travmaları: 357 Olgunun Retrospektif Değerlendirilmesi

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

Epstein-Barr virüs enfeksiyonlarında trombosit parametrelerinin değerlendirilmesi

Yeni Türk Ceza Kanunu çerçevesinde kemik kırıklarına adli tıbbi yaklaşım

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

Kafa Travmalı Çocuklarda S-100B Protein Düzeyi ile Prognoz Arasındaki İlişki

Amerika Birleşik Devletleri nde her yıl yaklaşık yeni spinal kord yaralanması (SKY) meydana gelmektedir.

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ

ORTOPEDİK CERRAHİ GİRİŞİMLERLE İLİŞKİLİ İNFEKSİYONLARIN İRDELENMESİ. Dr. Hüsrev DİKTAŞ Girne Asker Hastanesi/KKTC

Hemodiyaliz Hastalarında Salusin Alfa ve Beta Düzeylerinin Ateroskleroz ile İlişkisi

Kesici Delici Alet Yaralanmaları ve Takibi

HEREDİTER SFEROSİTOZ TANISINDA EOZİN 5-MALEİMİD BAĞLANMA TESTİ, OSMOTİK FRAJİLİTE VE KRİYOHEMOLİZ TESTLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Anestezi Esnasında ve Kritik Hastalıklarda Ortaya Çıkan Hipoksinin Tedavisinde Normobarik/Hiperbarik Ek Oksijen Tedavisinin Kullanımı FAYDALIDIR

TEKİL VE ÇOĞUL GEBELİKLERDEN DOĞAN PREMATÜRE BEBEKLERİN GELİŞİMSEL DURUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Akut İskemik İnme. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15)

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

Parkinson Hastalığı ile α-sinüklein Geni Polimorfizmlerinin İlişkisinin Araştırılması

Nöromonitorizasyon ve Serebral Koruma

ACİL SERVİS TRİYAJ TALİMATI

Pulmoner hipertansiyon hastalarının takibinde fraksiyone ekshale nitrik oksitin yeri

MERSİN DE MOTOSİKLET KAZALARININ PROFİLİ. Arş. Gör. Dr. Murat Yıldız. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Adli Tıp Anabilim Dalı, MERSİN

Yenidoğan Sepsisi Tanı ve Tedavisinde Son Gelişmeler

Sunu Planı. Doç. Dr. HAKAN TOPAÇOĞLU İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi. 20 dakika SCIWORA Bana göre normal!! Servikal görüntüleme

Penetran Göz Yaralanmaları

TEŞEKKÜR. Araştırmacı bu çalışmanın gerçekleşmesinde katkılarından dolayı aşağıda adı geçen kişi ve kuruluşlara içtenlikle teşekkür eder.

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Çocukluk çağı kafa travmaları: 280 olgunun retrospektif değerlendirmesi

ACS de yeni biyolojik markırlar MEHMET KOŞARGELİR HNH 2014-DEDEMAN

KARŞILAŞTIRMA İSTATİSTİĞİ, ANALİTİK YÖNTEMLERİN KARŞILAŞTIRILMASI, BİYOLOJİK DEĞİŞKENLİK. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2005

Diyaliz hastalarında morbidite ve mortalite oranı genel populasyondan kat daha yüksektir.*

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

Sık kullanılan istatistiksel yöntemler ve yorumlama. Doç. Dr. Seval KUL Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi

Kardiyopulmoner bypass uygulanacak olgularda insülin infüzyonunun inflamatuvar mediatörler üzerine etkisi

Adrenal yetmezlik var mı? Kortikosteroid verelim mi? Prof.Dr.Bilgin CÖMERT Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım BD

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

Ölümcül Santral Sinir Sistemi Hastalıkları I epidural, subdural, intraparankimal kanamalar

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMINDEKI KAFA TRAVMALARINA RADYOLOJIK BAKIŞ

Plan. Penetran Böğür ve Kalça Yaralanmaları. Giriş. Tanım. Klinik. Giriş. Klinik Laboratuvar Görüntüleme Tedavi

Bilim Uzmanı İbrahim BARIN

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ

Transkript:

Turkish Journal of Trauma & Emergency Surgery Original Article Ulus Travma Acil Cerrahi Derg 2012;18 (5):411-416 Klinik Çalışma doi: 10.5505/tjtes.2012.76736 Çocuk ve erişkin minör kafa travmalarında kan S100B ile laktatın rolü ve bilgisayarlı beyin tomografisi ile korelasyonu The role of blood S100B and lactate levels in minor head traumas in children and adults and correlation with brain computerized tomography Ahmet Ali SEZER, 1 Emine AKINCI, 1 Miraç ÖZTÜRK, 1 Figen COŞKUN, 1 Gülsen YILMAZ, 2 Alpaslan KARAKAŞ, 2 Talip TOKSÖZ 2 AMAÇ Bu çalışmada, kan S100B ve laktat değerlerinin çocuk ve erişkin minör kafa travması sonrasında düzeylerinin belirlenmesi ve bilgisayarlı beyin tomografi (BBT) ile karşılaştırılması amaçlandı. GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışmada, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi ne başvuran, 100 kafa travması hastası geriye dönük olarak incelendi. BULGULAR S100B için kesim noktası 0-0,15 ve laktat için 0,9-1,5 alındığında; bireylerin %42 sinde S100B nin yüksek ve %56 sında laktat ın yüksek olduğu saptandı. Hastaların %12 si 18 yaş ve altı, %88 i 18 yaş üstündeydi. Yaş grupları arasında S100B ve laktat açısından anlamlı farklılık bulunamadı. BBT ile S100B ve laktat düzeyleri ilişkilendirildiğinde istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanmadı. SONUÇ Buna göre minör kafa travmalarında serum S100B ve laktat yüksekliği belirlenmesi klinik muayene veya BBT kullanımının yerini alamaz ve minör kafa travmalarında S100B ve laktatın prognoz tahminlerinde güvenilir işaretleyiciler olmadığı kanaatindeyiz. Anahtar Sözcükler: Laktat; minör kafa travması; s100b. BACKGROUND In this study, we aimed to set levels of blood S100B and lactate and to determine any correlation with brain computerized tomography in minor head traumas in children and adults. METHODS This clinical trial is a prospective study including 100 head trauma patients who applied to Ankara Training and Research Hospital emergency service. RESULTS In this study, cut-off ranges of 0.0-0.15 ug/ml and 0.9-1.7 mmol/l for blood S100B and lactate levels, respectively, were used. S100B level was higher than the cut-off range in 42% of patients and lactate level was higher in 56% of patients. No significant differences were determined between age groups. When the relation between S100B and lactate levels with brain CT was evaluated, no statistically significant relation was determined. CONCLUSION According to our results, in minor head traumas, the determination of elevated serum S100B and lactate levels cannot take the place of clinical examination and the use of cranial CT. Although the patients in our study group had minor head trauma, we do not consider S100B and lactate to be reliable markers for estimating progression. Key Words: Lactate; minor head trauma; S100B. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 1 Acil Tıp Kliniği, 2 Biyokimya Bölümü, Ankara. Departments of 1 Emergency Medicine, 2 Biochemistry, Ankara Training and Research Hospital, Ankara, Turkey. İletişim (Correspondence): Dr. Emine Akıncı. Şenlik Mah., Baldıran Sok., No: 40/18, 06310, Keçiören, Ankara, Turkey. Tel: +90-312 - 355 22 19 e-posta (e-mail): emineakinci@yahoo.com 411

Ulus Travma Acil Cerrahi Derg Kafa travmalı olgularda travma sonrası meydana gelen intrakraniyal hasarın tespitinde, bazı serum belirteçlerinin etkinliği araştırılmaktadır. S100B, nöron spesifik enolaz (NSE), glial fibriler asidik protein (GFAP), interlökinler gibi bazı işaretleyicilerin öne çıktığı görülmektedir. [1] Bizim acil servisimizde olduğu gibi yoğun hasta başvurusu olan acil servislerde kafa travmalı hasta takipleri, yer, zaman ve maliyet açısından sıkıntı oluşturmakta yeni erken tanı ve takip yöntemlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çalışmada, kan S100B ve laktat değerlerinin çocuk ve erişkin minör kafa travması sonrasında düzeylerini ve beyin bilgisayarlı tomografisi (BBT) ile karşılaştırılmasını amaçladık. Tablo 1. Hastalara ilişkin tanımlayıcı değerler (n=100) Ort.±SS Sayı Yaş (min-maks) 43,37±20,57 3-87 Yaş grubu 18 yaş 12 >18 yaş 88 Cinsiyet Kadın 39 Erkek 61 GKS (min-maks) 15±0,0 3-15 Travma tipi Basit düşme 28 Yüksekten düşme 23 Araç içi trafik kazası 19 Araç dışı trafik kazası 10 Darp 20 Geliş süresi (saat) 0-1 77 1-3 19 >3 4 Beyin bilgisayarlı tomografisi Normal 96 Kontuzyon 1 Kırık 3 Sonuç Taburcu 99 Yatış 1 GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışma 1 Aralık 2010 ile 30 Nisan 2011 tarihleri arasında Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servis ine başvuran, çocuk ve yetişkin yaş gruplarındaki hastaların alındığı prospektif bir çalışmadır. Çalışmadan dışlanma ölçütleri: Kafa travması hikâyesinin 24 saatten uzun olması, Serebrovasküler hastalıkla beraber kafa travması, Nöbet hikâyesinin olması, Penetran kafa travmaları. Kan analizi Hastanın acil servise alınmasından ilk 1 saat içerisinde 2,5 cc kan 150 IU lityum heparin içeren enjektöre, 7,5 cc kan normal biyokimya tüpüne alındı. Kan gazı Roche Cobas 221 cihazı ile S100B düzeyleri kemilüminasyon yöntem ile Sangtec S100B kiti kullanılarak LIAISON cihazında çalışıldı. S100B nin referans aralığı 0-0,15 ug/ml, laktat tın referans aralığı ise 0,9-1,7 mmol/l olarak kabul edildi. İstatistiksel veriler Elde edilen verilerin istatistiksel değerlendirmesi SPSS for Windows 15.0 paket programında yapıldı. Değerlendirmelerde kategorik veriler için ki-kare ve Fisher-Exact testi, S100B, laktat düzeylerinin yaş gruplarına göre karşılaştırmasında Student s t-testi ve Mann-Whitney U-testi, S100B, laktat düzeylerinin diğer kategorik değişkenlerle ilişkilerinde Student s t-testi, Mann-Whitney U-testi, tekyönlü varyans analizi ve Kruskall-Wallis varyans analizi kullanıldı. Ayrıca ölçümle belirtilen değişkenler arasındaki ilişkiler Spearman-Rank korelâsyon analizi ile değerlendirildi. Tanımlayıcı değerler olarak kategorik verilerde frekans ve yüzde değerleri, ölçümle belirtilen değişkenler için aritmetik ortalama±standart sapma değerleri kullanıldı. İstatistiksel anlamlılık sınırı 0.05 olarak alındı. BULGULAR Araştırmaya alınan bireylerin hepsinde Glasgow koma skalası (GKS) 15 olup, olguların %61 i erkek, %39 u kadındı. Hastaların %12 si 18 yaş, %88 i >18 yaş idi. Travma mekanizması açısından bakıldığında, basit düşme ilk sırayı almakta idi (%28), hastaların %77 sinin geliş süresi ise ilk bir saatte olduğu görüldü. Hastaların %96 sının BBT leri normal sınırlar içerisindeydi, sadece bir hastaya kafa travması nedeniyle yatış yapıldı (Tablo 1). Tablo 2. S100B ve laktat düzeylerine ilişkin tanımlayıcı değerler Normal Yüksek Ort.±SS Medyan Min.-Maks. S100B 58 42 0,41±1,12 0,13 0,003-6,50 Laktat 44 56 2,12±0,99 1,80 0,90-8,40 412 Eylül - September 2012

Çocuk ve erişkin minör kafa travmalarında kan S100B ile laktatın rolü ve BBT ile korelasyonu Tablo 3. Yaş gruplarına göre S100B ve laktat düzeylerine ilişkin tanımlayıcı değerler ve karşılaştırma sonuçları Yaş grubu 18 yaş >18 yaş p Ort.±SS Ort.±SS S100B 0,63±1,66 0,38±1,04 (medyan=0,37) (medyan=0,13) >0,05 Laktat 1,79±0,77 2,16±1,01 >0,05 Tablo 4. Hastaların geliş süreleri ile S100B ve laktat değerleri arasındaki ilişki S100B Laktat Geliş süresi Ort.±SS p Ort.±SS p 0-1 0,43±1,13 2,13±0,79 1-3 0,39±1,23 <0,05 2,09±1,61 >0,05 >3 0,13±0,11 1,88±0,75 Bireylerin S100B ve laktat değerlerine ilişkin tanımlayıcı değerler Tablo 2 de verilmiştir. S100B için kesim noktası 0-0,15 ve laktat için 0,9-1,5 alındığında; bireylerin %42 sinde S100B nin yüksek ve %56 sında laktat ın yüksek olduğu saptandı (Tablo 2). On sekiz yaş ve altı hasta grubunda S100B nin %33,3 ü ve laktat ın %41,7 sinde yüksek tespit edilmesine karşın 18 yaş üstü hasta grubunda S100B nin %43,2 sinde, laktat ın %58,0 inde yüksek olduğu saptandı. Yaş grupları arasında S100B ve laktat açısından anlamlı farklılık bulunmadı (Tablo 3). Hastaların geliş süreleri ile S100B ve laktat değerlerine bakıldığında ise geliş süresi >3 saat olanlarda S100B düzeyi <3 saat olanlara göre anlamlı derecede düşük çıktı (p<0,05) (Tablo 4). Eşlik eden yaralanmalara ilişkin dağılımlara bakıldığında %41 inde izole kafa travması, %28 inde vertebra yaralaması, %13 ü toraks yaralanması, %8 inde karın travması, %24 ünde ekstremite yaralanması %37 sinde skalp yaralanması olduğu saptandı. İzole kafa travması olanlarda S100B, olmayanlara göre anlamlı derecede düşük bulundu (p<0.05). Kafa travması ile birlikte başka bir sistem yaralanması olan hastalar değerlendirildiğinde, vertebra travması olanlarda, olmayanlara göre S100B anlamlı derecede yüksekken (p<0.05), göğüs travması ve skalp yaralanması olan hasta grubunda laktat düzeyi anlamlı derecede yüksekti (p<0,01, p<0.05) (Tablo 5). Çoklu travma ve izole kafa travması durumu için BBT ile S100B ve Laktat düzeyleri ilişkilendirildiğinde; istatistiksel olarak anlamlı ilişkiler saptanmamıştır. S100B için izole kafa travması olanlarda özgüllük %74,4, duyarlılık %50 bulunurken, çoklu travma olanlarda ise bu değerler sırasıyla %49,1 ve %100 olarak bulundu. Laktat düzeyi izole kafa travması olanlarda özgüllük %46,2, duyarlılık %50 bulunurken, çoklu travma Tablo 5. Eşlik eden yaralanmalar ve S100B ve laktat düzeyleri S100B Laktat n Ort.±SS p Ort.±SS p İzole kafa travması Evet 41 0,13±0,10 <0,05 1,99±0,73 >0,05 Hayır 59 0,61±1,43 2,20±1,13 Vertebra travması Yok 72 0,25±0,65 <0,05 2,11±1,07 >0,05 Var 28 0,83±1,80 2,13±0,75 Gögüs travması Yok 76 0,37±1,07 >0,05 2,02±0,70 <0,01 Var 24 0,70±1,46 2,79±2,00 Karın travması Yok 92 0,43±1,17 >0,05 2,12±0,98 >0,05 Var 8 0,17±0,20 2,03±1,08 Ekstremite travması Yok 76 0,34±0,99 >0,05 2,05±0,78 >0,05 Var 24 0,64±1,47 2,33±1,46 Skalp yaralanması Yok 63 0,46±1,24 >0,05 1,93±0,65 <0,05 Var 37 0,34±0,89 2,43±1,33 Cilt - Vol. 18 Sayı - No. 5 413

Ulus Travma Acil Cerrahi Derg Tablo 6. Genel, izole ve çoklu olanlarda S100B ve laktat ile BBT sonuçları arasındaki ilişkiler İzole kafa travması Çoklu travma BBT Normal Anormal p Normal Anormal S100B Normal 29 (74,4) 1 (50,0) >0,05 28 (49,1) 0 (0) Yüksek 10 (25,6) 1 (50,0) 29 (50,9) 2 (100) Laktat Normal 18 (46,2) 1 (50,0) >0,05 25 (43,9) 0 (0) Yüksek 21 (53,8) 1 (50,0) 32 (56,1) 2 (100) olanlarda ise bu değerler sırasıyla %43,9 ve %100 olarak bulundu, bu değerler anlamlı değildi (Tablo 6). TARTIŞMA S100B insan vücudunda metabolize edilmeden böbrekten atılır. S100B nin yarı ömrü 120 dakikadır. Yaralanma zamanı ile kan örneğinin alınması arasındaki geçen zaman sonuçları etkileyebilmektedir. Literatürde genellikle S100B nin yarı ömrü 30 dakika olduğu, bazı çalışmalarda 180 dakikaya kadar uzayabileceğini savunulmaktadır. [2] Ancak, çalışmaların çoğunda ilk 3 saatten sonra alınan S100B sonuçlarının güvenilmez olduğu ve çalışma sonuçlarını etkilediği gösterilmiştir. [3] Çalışmamıza alınan hastaların %77 si travma olduktan sonra ilk 1 saatte acil servise başvurmuşlardır. Geliş zamanı ile S100B ilişkisine bakıldığında geliş süresi >3 saat olanlarda S100B düzeyi <3 saat olanlara göre anlamlı derecede düşük çıkmıştır. Bu sonuç literatür ile uyumludur. Hastaların çoğundan ilk saate kan alındığı için elde ettiğimiz sonuçların güvenilir olduğunu düşünmekteyiz. Çalışmamızda yaş grupları arasında S100B açısından anlamlı farklılık yoktu. Özellikle çocuk hastalarda bazal serum S100B seviyesinin belirlenmesini en çok etkileyen parametre hastanın yaşıdır. Geyer ve arkadaşları [4] 1004 çocukta normal serum S100B seviyelerini incelemiş ve referans eğrisini çizmiştir. Gazzolo, [5] bir yaşının altında diğeri ergen dönemde olan iki pik bulmuştur. Tüm bu çalışmalar S100B nin yaşa bağlı olduğunu kesin olarak göstermiştir ve minör travmatik beyin yaralanmalarında (TBY) S100B ile ilgili çalışmalarda yaşa spesifik referans kullanılması konusundan bahsedilmektedir, ancak bizim çalışmamızda çocuk sayısı az olduğu için yetişkin hastalardan daha farklı referans değerleri almadık. [6] Çocuk TBY lerinde S100B rolü henüz açıklığa kavuşmamıştır. Yapılan birkaç çalışmada pediatrik TBY si olan hastalarda bu proteinin erken artışı güvenilir bir nörolojik prognostik veri olarak değerlendirilmemektedir. Çünkü çoğu olgu serilerinde S100B elde edilen en yüksek değerde olsa bile hastaların çoğunda tam bir nörolojik iyileşme görülmüştür. [7] Çalışmamızda çocuk hasta sayımızın az olmasına rağmen sadece 4 çocukta S100B yüksekliği saptadık. Aksini kanıtlayan çalışmalar olsa da çocuk hastalarda S100B nin güvenilir bir prognostik endeks olmadığını düşünmekteyiz. Travmalarda S100B seviyesinin değişken olmasının bir diğer nedeni de başka vücut hasarının olmasıdır. S100B sadece beyin değil beyin dışı dokulardan da salınır. S100B astroglia ve nöronlarda yüksek seviyede olsa da, çoklu travma ile birlikte beyin hasarı olanlarda bu biyoişaretleyicinin santral sinir sisteme spesifikliği azdır. Çalışmamızda hastaların %41 i izole kafa travması, %59 u ise çoklu travmalı idi. Hastalarımızda, kafa travmasından sonra en sık etkilenen ikinci bölge %28 oranında vertebralar, üçüncü sıklıkla ekstremitelerdi. Etkilen yaralanma bölgesi ile S100B ilişkisine baktığımızda özellikle vertebra travması olan hastalarda diğer bölge yaralanmalarına göre anlamlı oranda yüksekti. Litertatürde S100B nin sadece beyin hasarlarında değil, uzun kemik kırığı, yaygın deri hasarı, yağ dokusu hasarı, kas veya eklem hasarı gibi ek sistemik hasarlarında da yükseldiği gösterilmiştir. [6] Bir çalışmada travma hastaları arasında S100B nin torasik kontüzyon ve kemik kırığından sonra yüksek olduğu gösterilmiştir. Aynı zamanda yanık ve yumuşak doku yaralanması S100B artışına neden olmuştur. Bu bulgular S100B nin TBY daki tanısal kesinliğini azaltmaktadır. [8] Literatürdeki S100B ile ilgili bir kısım çalışmalar S100B nin prognostik indeks olarak kullanılabilirliği ile ilgilidir. [9] Bu konuda ulaşılan sonuçlar çelişkilidir. Piazza ve arkadaşlarının [7] yaptığı çalışmada travma sonrası S100B nin erken yükselmesini nörolojik surveyi tahmin etmede güvenilir bir marker olmadığı sonucuna varmışlardır. Bunun tersine Wiesmann ve arkadaşlarının [8] çalışmasında ise özellikle ciddi kafa travmalarında serum S100B ve GFAP ın travma sonrası nörolojik prognoz ile korele olduğunu öne sürmüşlerdir. Klinik bulgular ve BBT ile kombine edildiğinde prognoz üzerine bilgiyi artıracağını savunmaktadırlar. Doku laktatının progresif kötüleşen hücre etkilerine eşlik eden önemli bir özellik olduğunu bulunmuştur. Kafa travmalarında beyin dokusu veya beyin omurlik sıvısındaki laktat miktarının artması hasarın 414 Eylül - September 2012

Çocuk ve erişkin minör kafa travmalarında kan S100B ile laktatın rolü ve BBT ile korelasyonu şiddeti ile ilişkilidir. [10] Beyin kan akımında erken dönemdeki azalma ve beyin iskemisi beyin dokusundaki laktat seviyesinin artmasına yol açar. Beyin dokusunda ve serebrospinal sıvıdaki kalıcı laktat yüksekliği kötü prognoz belirtisi olabilir. [11] Çoklu travmalı hastalarda arter laktat düzeyi hasarın şiddeti, resüsitasyonun yeterliliği ve prognoz ile ilgili önemli bir parametre olarak yaygın kabul görmektedir. [12] Majör travma geçiren hastaların çoğunda laboratuvar ve radyolojik değerlendirmeler yapılmakla birlikte baz defisiti ve laktat düzeyi beraber kullanılarak ölümcül olabilecek hastaların triyajı yapılabilmektedir. Yoğun travma merkezlerinde baz defisiti ve laktat düzeyi travmalı hastaların yönetiminde sıkça kullanılmaktadır. [13] Lannoo ve arkadaşları [14] l5 şiddetli TBY si olan hastalardaki artmış serebral laktat düzeyinin mortaliteyi belirlemede önemli olduğunu saptamışlardır. Goodman ve arkadaşları [15] mikro diyalizle belirlenen serebrospinal laktat düzeyi ile serebral hipoksi ve iskemi arasında ilişki olduğunu göstermişlerdir. Bu bulgulara rağmen izole kafa travmalı hastalarda arteryel laktat düzeyinin serebrospinal/santral sinir sistemindeki laktat düzeyini ne kadar yansıttığını araştıran çalışmaların sayısı azdır. Siegel ve arkadaşları 25 kafa travmalı hastada baz defisitinin oksijen ihtiyacını göstermede değişken önemi olan bir işaretleyici olduğunu ve arteriyel baz defisitinin kafa dışı hasarla birlikte olan kafa travmalarında kötü prognozla ilişkili olduğunu göstermişlerdir. [16] Bizim sonuçlarımızda hastaların %55 inde laktat yüksek çıkmış olmasına rağmen, BBT bulguları, klinikle karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı sonuç elde edemedik. Bu durumun hastalarımızın minör kafa travması olmasından kaynaklandığını düşünmekteyiz. Çalışmamızın sonuçları laktat düzeyinin minör kafa travmalarında travmatik beyin hasarını öngörmede yararlı olmadığını göstermiştir. Bizim çalışmamızda BBT ile S100B ve laktat ile ilişkilendirildiğinde istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptamadık. S100B için tüm bireyler için özgüllük %59,4, duyarlılık %75,0 bulunurken, laktat için tüm bireyler için özgüllük %44,8, duyarlılık %75,0 bulundu. Bu değerler istatistiksel olarak anlamlı değildi. Bu sonuç Müller ve arkadaşlarının [3] yaptığı çalışma ile benzerdir. Çalışmalarında minör kafa travmaları yönetiminde, GKS 14-15 olan hastalarda üç hastadan biri için BBT kullanımını önlemek için kullanılabilir olduğunu ve sonuçta S100B nin BBT nin yerini alamayacağı ancak, BBT için hasta seçiminde BBT nin gerekli olup olmadığı konusunda destekleyici bilgi sunabileceğini öne sürmüşlerdir. Filippidis in çocuk hastalar üzerinde yaptığı, orta ciddi kafa travmalı hastalarda S100B nin kullanımının sınırlı olduğu ancak gereksiz BBT çekimini azaltabileceği sonucuna varmışlardır. [6] Bizim sonuçlarımıza göre minör kafa travmalarında serum S100B ve laktat yüksekliği belirlenmesi klinik inceleme veya BBT kullanımının yerini alamaz. Ayrıca minör kafa travmalarında S100B ve laktatın prognoz tahminlerinde güvenilir işaretleyiciler olmadığı kanaatindeyiz Yazarların çıkar çatışması yoktur. KAYNAKLAR 1. Gabbita SP, Scheff SW, Menard RM, Roberts K, Fugaccia I, Zemlan FP. Cleaved-tau: a biomarker of neuronal damage after traumatic brain injury. J Neurotrauma 2005;22:83-94. 2. Bouma GJ, Muizelaar JP, Stringer WA, Choi SC, Fatouros P, Young HF. Ultra-early evaluation of regional cerebral blood flow in severely head-injured patients using xenon-enhanced computerized tomography. J Neurosurg 1992;77:360-8. 3. Müller K, Townend W, Biasca N, Undén J, Waterloo K, Romner B, et al. S100B serum level predicts computed tomography findings after minor head injury. J Trauma 2007;62:1452-6. 4. Geyer C, Ulrich A, Gräfe G, Stach B, Till H. Diagnostic value of S100B and neuron-specific enolase in mild pediatric traumatic brain injury. J Neurosurg Pediatr 2009;4:339-44. 5. Gazzolo D, Michetti F, Bruschettini M, Marchese N, Lituania M, Mangraviti S, et al. Pediatric concentrations of S100B protein in blood: age- and sex-related changes. Clin Chem 2003;49:967-70. 6. Filippidis AS, Papadopoulos DC, Kapsalaki EZ, Fountas KN. Role of the S100B serum biomarker in the treatment of children suffering from mild traumatic brain injury. Neurosurg Focus 2010;29:E2. 7. Piazza O, Storti MP, Cotena S, Stoppa F, Perrotta D, Esposito G, et al. S100B is not a reliable prognostic index in paediatric TBI. Pediatr Neurosurg 2007;43:258-64. 8. Wiesmann M, Steinmeier E, Magerkurth O, Linn J, Gottmann D, Missler U. Outcome prediction in traumatic brain injury: comparison of neurological status, CT findings, and blood levels of S100B and GFAP. Acta Neurol Scand 2010;121:178-85. 9. Hergenroeder GW, Redell JB, Moore AN, Dash PK. Biomarkers in the clinical diagnosis and management of traumatic brain injury. Mol Diagn Ther 2008;12:345-58. 10. Oğün CO, Ustün ME, Duman A, Gürbilek M, Genç BO. Correlation between tissue lactate levels and electroencephalogram in evaluating the severity of experimental head trauma. Crit Care Med 2002;30:2123-8. 11. Zehtabchi S, Sinert R, Soghoian S, Liu Y, Carmody K, Shah L, et al. Identifying traumatic brain injury in patients with isolated head trauma: are arterial lactate and base deficit as helpful as in polytrauma? Emerg Med J 2007;24:333-5. 12. de Boussard CN, Lundin A, Karlstedt D, Edman G, Bartfai A, Borg J. S100 and cognitive impairment after mild traumatic brain injury. J Rehabil Med 2005;37:53-7. 13. Nylén K, Ost M, Csajbok LZ, Nilsson I, Hall C, Blennow K, et al. Serum levels of S100B, S100A1B and S100BB are all related to outcome after severe traumatic brain injury. Acta Neurochir (Wien) 2008;150:221-7. 14. Lannoo E, Van Rietvelde F, Colardyn F, Lemmerling M, Vandekerckhove T, Jannes C, et al. Early predictors of mor- Cilt - Vol. 18 Sayı - No. 5 415

Ulus Travma Acil Cerrahi Derg tality and morbidity after severe closed head injury. J Neurotrauma 2000;17:403-14. 15. Goodman JC, Valadka AB, Gopinath SP, Uzura M, Robertson CS. Extracellular lactate and glucose alterations in the brain after head injury measured by microdialysis. Crit Care Med 1999;27:1965-73. 16. Siegel JH. The effect of associated injuries, blood loss, and oxygen debt on death and disability in blunt traumatic brain injury: the need for early physiologic predictors of severity. J Neurotrauma 1995;12:579-90. 416 Eylül - September 2012