BİLGİNİN SERÜVENİ Necati Öner Vadi Yayınları, Ankara 2005, 80 s. Yakup YÜCE

Benzer belgeler
Felsefe Nedir OKG 1201 EĞİTİM FELSEFESİ. Felsefe: Bilgelik sevgisi Filozof: Bilgelik, hikmet yolunu arayan kişi

FELSEFİ PROBLEMLERE GENEL BAKIŞ

225 ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Yrd. Doç. Dr. Dilek Sarıtaş-Atalar

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

Ana fikir: Oyun ile duygularımızı ve düşüncelerimizi farklı şekilde ifade edebiliriz.

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

1.Estetik Bakış, Sanat ve Görsel Sanatlar. 2.Sanat ve Teknoloji. 3.Fotoğraf, Gerçeklik ve Gerçeğin Temsili. 4.Görsel Algı ve Görsel Estetik Öğeler

Bilimsel Araştırma Yöntemleri AHMET SALİH ŞİMŞEK (DR)

7.Ünite: ESTETİK ve SANAT FELSEFESİ

ZEKA ATÖLYESİ AKIL OYUNLAR

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Bölüm 1: Felsefeyle Tanışma

Öğretmenlik Meslek Etiği. Sunu-2

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

İMAN/İNANÇ ve TANRI TASAVVURU GELİŞİMİ JAMES FOWLER

İÇİNDEKİLER. Yedinci Baskıya Önsöz 15 İkinci Baskıya Önsöz 16 Önsöz 17 GİRİŞ 19 I. BÖLÜM FELSEFE ÖĞRETİMİ 23

kişinin örgütte kendini anlamlandırmasına fırsat veren ve onun inanış, düşünüş ve davranış biçimini belirleyen normlar ve değerler

12. SINIF MANTIK DERSİ SÖKE ANADOLU LİSESİ 1. ORTAK SINAVI KAZANIM TABLOSU (Sınav Tarihi: 4 Nisan 2017)

Laboratuvara Giriş. Adnan Menderes Üniversitesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü TBT 109 Muavviz Ayvaz (Yrd. Doç. Dr.) 3. Hafta (03.10.

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ (1) Y R D. D O Ç. D R. C. D E H A D O Ğ A N

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

ORTAÇAĞ FELSEFESİ MS

BİLİMSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ

B. ÇOK DEĞERLİ MANTIK

~~, ---l. L~:_ee!- J. . ANKARA ÜNiVERSiTESi ILAHIYAT FAKULTESI. t A e u o DERGISI. . (t PROF. DR~ NECATI ONER ..., ARMAGANI. CiLT: XL ...

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FELSEFEYE GİRİŞ DKB

GÖKKUŞAĞI KOLEJİ PYP SORGULAMA PROGRAMI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

II.Ünite: KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

BİLGİ ve İNANÇ. Memduh ÇELMELİ. dinkulturuahlakbilgisi.com

KAMU YÖNETİMİ LİSANS PROGRAMI

BILGI FELSEFESI. Bilginin Doğruluk Ölçütleri

Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Kredisi Akts Felsefeye Giriş IV

Prof.Dr.Muhittin TAYFUR Başkent Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Psikomotor Gelişim ve Oyun

BİLİMİN DOĞASI VE BİLİM TARİHİ «Bilim, Anlamı ve Kapsamı»

İÇERİK VE İÇERİK DÜZENLEME ÖĞRETIM İLKE VE YÖNTEMLERI- II. HAFTA

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI ORTAOKULU DÜŞÜNME EĞİTİMİ DERSİ 8. SINIF ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

ISBN

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SORGULAMA PROGRAMI

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ FELSEFE

Bilgi Kavramıyla Anlaşılan şey Nedir?

Önermelerin doğru veya yanlış olabilmesine doğruluk değerleri denir.

Etkinlik Listesi BÖLÜM II İLİŞKİLENDİRME AŞAMASI 67

Mantık ile Doğru Düşünme İlişkisi

Öğrenciler 2 yıllık çalışma sürecinde;

HAZIRLIK SINIFLARI 3. SORGULAMA ÜNİTESİ VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ Eğitim - Öğretim Yılı

İÇİNDEKİLER 1: DİL VE DÜŞÜNCE ARASINDAKİ İLİŞKİ...

10. hafta GÜZELLİK FELSEFESİ (ESTETİK)

Prof. Dr. OKTAY UYGUN Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi DEMOKRASİ. Tarihsel, Siyasal ve Felsefi Boyutlar

FEN BİLİMLERİ DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI (3, 4, 5, 6, 7 VE 8. SıNıF) TANITIMI. Öğretim Programı Tanıtım Sunusu

KANUNİLİK İLKESİ BAĞLAMINDA CEZA VE CEZA MUHAKEMESİ HUKUKUNDA YORUM

ESTETİK (SANAT FELSEFESİ)

3/7/2010. ÇAĞDAŞ EĞİTİMDE ÖĞRENCİ KİŞİLİK HİZMETLERİNİN YERİ ve ÖNEMİ EĞİTİM EĞİTİM ANLAYIŞLARI EĞİTİM

Mantıklı Düşünme aktifken bilim ve matematik gündemdedir, yani ölçer, hesaplar, karşılaştırır, olasılıkları tahmin etmeye çalışırız.

Sosyoloji. Konular ve Sorunlar

Editörler Prof.Dr.Işıl Bayar Bravo & Doç.Dr.Mustafa Yıldız MODERN MANTIK

Not. Aşağıdaki Kant la ilgili notlar Taylan Altuğ un Kant Estetiği (Payel Yayınları, 1989) başlıklı çalışması kullanılarak oluşturulmuştur.

3. SINIFLAR BU AY NELER ÖĞRENECEĞİZ? OCAK

BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM. Jean Piaget ve Jerome Bruner. Dr. Halise Kader ZENGĠN

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

Giorgio Colli, Felsefenin Doğuşu / Çev. Fisun Demir Dost Yayınları, Ankara, 2007, s. 94.

Kültür Nedir? Dil - Kültür İlişkisi

PATOLOJİ UZMANININ ETİK SORUMLULUKLARI ve YÜKÜMLÜLÜKLERİ

Ahlâk ve Etikle İlgili Temel Kavramlar

Bilim ve Araştırma. ar Tonta. H.Ü. Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü

EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ. 3. Bölüm Eğitim Bilimine Giriş GÜLENAZ SELÇUK- CİHAN ÇAKMAK-GÜRSEL AKYEL

İZLENİM YÖNETİMİ - 2 YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

DLA 9. Uzaktan Eğitim Faaliyeti

GİZLİ HİPNOZ TEKNİKLERİNE GİRİŞ Hüseyin Güngör NOT ALMA KISMI

Dünyanın İşleyişi. Ana Fikir. Oyun aracılığıyla duygu ve düşüncelerimizi ifade eder, yeni anlayışlar ediniriz.

AHLAK FELSEFESİNİN TEMEL KAVRAMLARI

KAYNAK: Birol, K. Bülent "Eğitimde Sanatın Önceliği." Eğitişim Dergisi. Sayı: 13 (Ekim 2006). 1. GİRİŞ

KARL POPPER VE METAFİZİK

Benjamin Beit-Hallahmi, Prolegomena to The Psychological Study of Religion, London and Toronto: Associated University Press, 1989.

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Yrd. Doç. Dr. Nuray Ç. Dedeoğlu İlköğretim Matematik Eğitimi İlkokul Matematik Dersi Öğretim Programı

11/26/2010 BİLİM TARİHİ. Giriş. Giriş. Giriş. Giriş. Bilim Tarihi Dersinin Bileşenleri. Bilim nedir? Ve Bilim tarihini öğrenmek neden önemlidir?

FELSEFE BÖLÜMÜ SOFİSTLER DERSİ DERS NOTLARI (3)

MATEMATİK DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI. Programın Temel Yapısı

ÖNSÖZ... vii KISALTMALAR LİSTESİ... xv GİRİŞ...1

Helga Rittersberger-TILIÇ *

Kavram ortak özelliklere sahip birbirine benzeyen nesneleri ya da olayları bir araya getirerek bir ad altına toplamaktır.kavram;

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

KİTAP İNCELEMESİ SİSTEMATİK FELSEFE BAĞLAMINDA PLATON ARİSTOTELES KARŞILAŞTIRMASI. Prof. Dr. Arslan Topakkaya, İstanbul, Nobel Yay. 2013, 310 s.

BAYRAM DALKILIÇ, HÜSAMETTİN ERDEM,

NİÇİN EVLENMEDEN ÖNCE İNSANIN KENDİNİ TANIMASI ÇOK ÖNEMLİDİR? YA DA KENDİNİ TANIMAK NEDİR?

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI FELSEFE

BİLİŞSEL AÇIDAN ÇOCUK GELİŞİMİNİN BASAMAKLARI

HALKLA İLİŞKİLERE YAKIN KAVRAMLAR

OYUN VE ÇOCUK. Oyunun Aşamaları:

4.HAFTA/KONU: IMMANUEL KANT IN ETİK GÖRÜŞÜ: İNSANIN DEĞERİ. Temel Kavramlar: Ahlak yasası, isteme, ödev, pratik akıl, maksim.

7. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Temel Kavramlar Bilgi :

Sosyal statü elde etmek, Kariyer yapmak, Kendini kanıtlamak, Topluma hizmet etmek İstihdama katkı sağlamak, Özgür çalışmak, Düşünce ve projelerini

Hızlı İstatistikler Anket 'İstanbul Kültür Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü Program Çıktıları Anketi' Sonuçlar.

Elektronik Tebliğe Hazır mısınız? Yazar Ahmet OĞUZ Cuma, 19 Ağustos :03

Transkript:

sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi 15 / 2007, s. 215-219 kitap tanıtımı BİLGİNİN SERÜVENİ Necati Öner Vadi Yayınları, Ankara 2005, 80 s. Yakup YÜCE Bilgi sorunu ilkçağlardan beri insanoğlunun zihnini meşgul etmektedir. Bilginin ne olduğu, nasıl oluştuğu, bilgi edinirken zihin fonksiyonlarının nasıl rol oynadığı, bilgi türleri, bunların hakikat değerleri ve insan hayatına etkileri hep merak konusu olmuştur. Ancak Türkçe de özellikle bilgi üzerine yapılan çalışmalar sayıca azdır. İşte biz bilgi konusunu ele alan nicelik olarak küçük, fakat nitelik olarak büyük bir kitabı tanıtmaya çalışacağız. Bilginin Serüveni adlı bu eser genel itibarıyla önsöz, altı bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Yazar önsözde; kitapta bilgi sorununu ele aldığını; bu bağlamda bilginin ne olduğu, nasıl oluştuğu, türleri, hakikat değeri ve insan hayatına etkileri konularına değindiğini belirtiyor. Ayrıca çalışmasının aynı zamanda felsefeye giriş mahiyetinde olduğunu ve bunu bilgi kapısından yaptığını belirtiyor. Bilginin tanımı ve oluşumunun incelendiği birinci bölümde yazar, özellikle bilginin ne olduğunu tartışıyor. Öner e göre bilgi, var olanın tanınması, başka bir ifade ile var olanı tanıması, onun bilgisine sahip olma ve bir şey hakkında verilen hükümlerdir. Bilgide bir bilen bir de bilinen vardır; içte bilgi, bilenle bilinen arasındaki bir ilişkinin ortaya koyduğu şeydir. Bilenle bilinen arasındaki ilişki insan zihninde vücut bulur. Yazar buradan bilginin oluşumuna geçer ve bilginin menşei konusunda iki farklı görüşün olduğunu belirtir: ilki deneycilik (emprisme) ikincisi de deneye bağlı olmayan doğuştan fikirler yani akılcılıktır (rationalisme). Bilgilerimizi ya doğrudan doğruya; yani algı ve kişisel deneyim ile veya dolayı yolla; yani çevre, okul, kitap gibi iletişim araçları ile elde ederiz. Yazara göre aslında bilgi edinmek var olanların kavramlarını kazanmaktır. İşte bilginin oluşumu bu kavramların zihinde elde SAÜ Sosyal Bilimler Enst. Yüksek Lisans Öğrencisi 215

edilmesiyle gerçekleşir. Zihin, kavramlar arasında bağ kurarak hükümler verir, hükümler arasında bağ kurarak da çıkarımlar yapar. İkinci bölümde yazar, bilgi kazanma ve uygulamada zihin faaliyetlerini ve bu bağlamda akıl ilkeleri, gidim ve sezgi ile zihniyet konularını ele alır. Yazara göre bilgi edinme ve uygulamada zihnin bütün fonksiyonları rol oynar: duyum, algı, akıl yürütme, mukayese etme, çağrışım yapma, sezme ve zihniyet. Gerek bilgi edinme ve gerekse kullanmada en büyük rolü oynayan akıldır. Akıl; düşünme, anlama, hüküm verme, çıkarım yapma, olaylar arasında bağlantı kurma yetkisidir. İşte akıl bu fonksiyonları yaparken zorunlu olarak uyduğu ilkeler vardır. Yazar genellikle aklın üç ilkesinden bahsedildiğini belirtiyor: özdeşlik ilkesi, çelişmezlik ilkesi ve üçüncü halin imkânsızlığı ilkesi. Ayrıca bir dördüncü ilkenin varlığına da vurgu yapıyor: Yeter sebep ilkesi ki bu Leibniz in ilkesidir. Öner e göre özdeşlik ilkesi, A A dır veya bir şey kendisinin aynıdır şeklinde ifade edilen, kıskaca bir şey ne ise odur diye belirtilen ilkedir. Çelişmezlik ilkesi, A A olmayan değildir, başka bir ifade ile iki karşıt hüküm aynı anda hem doğru hem yanlış olamaz. Üçüncü şıkkın imkânsızlığı ilkesi, A ile A olmayan arasında üçüncü bir hal yoktur. Yani bir önerme ya yanlıştır ya doğrudur, ikisinin arasında üçüncü bir hal olamaz. Yeter sebep ilkesi gereğince, yeter bir sebep olmadıkça hiçbir vakanın doğru veya mevcut ifade edilen hiçbir hükmün hakiki olmayacağını, vakıanın niçin böyle olup da başka türlü olmadığını dikkate alırız; fakat bu sebepler çok defa bizce belli değildir. Gidim ve sezgiyi incelerken yazar zihnin bilgileri eyleme (kullanmaya) hazır duruma getirme ve yeni bilgiler edinmede takdim ettiği iki yolun bulunduğunu, bunların da gidim (discurtion) ve sezgi (intuition) olduğunu savunuyor. Gidim, zihnin bir veya birkaç önermeye dayanarak sonuç çıkarması; sezgi ise zihnin bir şeyi aracı kullanmadan doğrudan doğruya kavramasıdır. Gidim faaliyetlerini üç yolla yapar: Tümdengelim (deductiont), tümevarım (inductiont) ve benzetme (anologie). Üçüncü bölümde yazar, dil ve dil-düşünce ilişkisini ele alıyor. Dilin, bilinçli olarak meydana getirilmiş toplumsallaşmış bir semboller sistemi olduğunu ve insanın onunla duygu ve düşüncelerini başkasına aktardığını vurguluyor. Düşünce ile birbirini tamamlaması açısından değişmez ilişkisi olan dile farklı işlevler yüklenir ki bunların başında dilin insanın duygu ve düşüncelerini ifade vasıtası olması gelir. Bu vasıta ile insanlar arasında iletişim kurulur ve böylece toplumsal hayat mümkün olur. Yazar dilin yeni bilgi elde etmede 216

iki rolünün olduğunu iddia ediyor. İlk olarak; dil var olanları temsil ettiği için var olanlar arasındaki düzen dilde de vardır. Herhangi bir var olan yani obje üzerinde çalışırken veya düşünürken o obje sistem içinde kendine yakın olanları çağrıştırır. Bu bakımdan felsefe ve bilimde, yeni bilgiler elde eden düşünmede çağrışım büyük rol oynar. Bir obje veya var olanı temsil eden kelime bu çağrışımı sağlar. İkinci olarak bir dilin sentaksı hükümlerde düşünmenin yolunu çizer ve düşünme boyunca bu yolda ilerler. Yani sentaks düşüncenin biçimini oluşturur. Bilgi türleri ve bunların açıklamaları dördüncü bölüm içerisinde işleniyor. Yazar, insanın bütün var olanların bilgisini edinme imkânına sahip olduğunu belirterek çok iddialı bir tez ortaya koyuyor. Bilgiler elde edilirken dayanılan kaynak, başvurulan yöntem ve kullanmada hedef olarak seçilen amaca göre türlere ayrıldığını ifade ediyor. Din, felsefe, bilim, sanat, günlük ve okkült bilgi diye altı tür bilgininin olduğunu belirtiyor. Öner ilk olarak dinsel bilgiyi inceliyor. Ona göre dinsel bilgi kaynağı ve kipliği bakımından diğer bilgi türlerinden ayrılır. Dinin özünü vahiyle bildirilen bilgiler oluşturur. Bu bilginin özü aşkın bir varlık tarafından insana bildirilmiştir. Bu nedenle değişmez mutlak doğru olarak kabul edilir. Dinsel bilgiyi diğer bilgilerden ayıran en önemli özelliğin bu bilgide inanılan hükmün kipliğinin zorunluluk ifade etmesi olduğunu özellikle belirtiyor. Yazara göre felsefi bilgi, herhangi bir bilgi türünün verilerinin doğruluk derecesi, kullanılan yöntemler, bilgisi edinilen varlık türü, farklı bilgi türlerinin birbirleri ile olan ilişkileri ve işlemleri üzerinde eleştirel bir tutumla düşünülerek elde edilen ve diğer bilgilere yol gösterici nitelik taşıyan bir bilgidir. Felsefi bilgi insanın felsefi tutuma girmesini sağlar ki felsefi tutum kendisini şu üç özellikle gösterir: Eleştirel bir zihne sahip olma, var olana bütüncül bir görüşle bakma ve hoşgörülü (toleranslı) olma. Öner, üçüncü bilgi türü olarak bilimsel bilgiyi inceliyor. Bilimsel bilginin en belirgin vasfının sağlamlık ve güvenilirlik olduğunun altını çiziyor. Bilimsel bilgi genel geçerdir. Bütün insanlığın malıdır, objektiftir, insan hayatında çok büyük rol oynar, akli ve sistemli bir bilgidir. İlk çağlardan beri bu nitelikleri taşıyan fakat durmadan değişerek, kendini düzelterek ilerleyen bir bilgi dalıdır. Yazara göre her geçen gün yenilikler ortaya koyan teknoloji bilimin ve dolayısıyla bilimsel bilginin eseridir. Yazar daha sonra sanatsal bilgiyi inceliyor. Sanatın farklı alanlarda farklı ifade yolları kullanarak sezgiye dayalı, duyguya hitabeden kişisel etkinlik olduğunu belirtiyor. Ona göre sanattan başka bilgi türleri ifade vasıtası olarak dili kul- 217

lanırken şiir dışındaki sanat dalları ise ya sesler ya renkler ya da maddenin farklı şekillerini ifade vasıtası olarak kullanırlar. Sanatsal bilgiyi diğer bilgi türlerinden ayıran en önemli noktanın subjektif olmak olduğunu ifade ediyor. Ayrıca işlev olarak diğer bilgi türlerinden ayrı olduğunu ifade ediyor. Sanatın işlevinin estetik duygusunu tatmin ve kişiyi belli bir ruh haline sokmak olduğunu belirtiyor. Öner beşinci bilgi türü orak günlük bilgiyi ele alıyor. Günlük bilgi en çok başvurulan bilgi türüdür yazara göre. Her türlü günlük işlerde kullanılır ve olgusaldır. Fakat bilim gibi düzenli ve genel geçer değildir. Yazar bu bölümde son olarak okkült bilgiyi inceliyor. Okkült bilginin büyüsel zihniyetin meydana getirdiği ve kullandığı bilgi olduğunu belirtiyor. Genellikle gizli varlıkların insan hayatına karışması ve bazı kişilerin bunlarla temas edip bilgi elde edebilecekleri inancına dayanır. Büyücülerin, medyumların, müneccimlerin ortaya koydukları bilgiler okkült bilgilerdir. Beşinci bölümde yazar özgürlük konusunu irdeliyor. Özgürlüğün bir yaşantı hali olduğu ve duygusal hayatla bağının bulunduğunu belirtiyor. Özgürlüğü incelemesinin bilgiyle bağlantısının bulunmasından kaynaklandığını ifade ediyor. Yazara göre bizim eylemlerimizi tayin eden kullandığımız bilgilerdir. Eylemde bulunurken yerine göre altı bilgi türünden birini kullanırız. Herhangi bir amacı gerçekleştirmek için bilgi kullanırken, bilgi ile eylem arasındaki ilişki takıntısız değildir. İnsan bilgisini kullanırken iç ve dış etkenlerin etkisi altındadır, tam özgür olarak bilgisini kullanamaz. Yazar bu durumun bilgi ile insanın özgürlüğü arasındaki ilişkinin incelemesinin gerekliliğini doğurduğunu iddia ediyor. Öner e göre seçim özgürlüğün temel öğesidir, seçimden sonra eylem gelir. Böylece özgürlüğün seçme özgürlüğü ve eylem özgürlüğü olarak ikiye ayrıldığını savunuyor. Altıncı bölümde sorumluluk konusu inceleniyor. Yazar sorumluluğun bir eylemde ortaya çıkacak sonucun yüklenilmesi olduğunun altını çiziyor. Başka bir ifade ile bir kişinin yaptığı işin sonucunu kabullenmesi olduğunu belirtiyor. Bilgiyle özgürlük arasındaki bağ gibi özgürlükle de sorumluluk arasında bir bağın bulunduğunu iddia ediyor. Sorumluluğun üç otoriteye karşı olabileceğini savunuyor: Allah a, devlete ve topluma. Bu durumda dini, hukuki ve ahlaki sorumlulukların doğduğunu ifade ediyor. Sonuç bölümünde yazar, var olanların bilgilerinin dil vasıtasıyla korunduğu ve nesilden nesile aktarıldığı tezi üzerinde duruyor. Var olanı tanımada ve gittikçe derinliğine yeni bilgiler elde etmede başta gelen bilgi türünün bilim olduğunu özellikle vurguluyor. Bilimsel bilgide hayret uyandıracak 218

tarzda değişmenin ve ilerlemenin olduğunu ifade ediyor. Diğer bilgi türlerinde de değişmelerin olduğunu fakat büyük gelişmelerin olmadığını savunuyor. Son olarak; bilgilerin bizi yönlendiriyor gibi gözüktüğü fakat bilginin nötr, tek başına ne iyi ne kötü, ne faydalı ve ne de zararlı olduğunu, onu iyi veya faydalı, kötü veya zararlı yapanın bizler olduğunu iddia ediyor. Sonuç olarak bu çalışma, bilginin mahiyeti, türleri, oluşumu ve insan hayatına etkilerini ele alan bir çalışmadır. Eser tam bir orijinallik özelliği gösteriyor. Çünkü işlediği konuları kendi anlayışına ve düşüncelerine göre değerlendiriyor. Ele aldığı konuları kısa ve öz anlatımıyla ve kullandığı Türkçe ifadeleriyle de bir ilki teşkil ediyor. Türkçenin felsefe dili olarak kullanılmasına teşvik bağlamında katkı sağlıyor. Ayrıca bilgi ile özgürlük ve sorumluluk arasındaki bağı açıklayarak insana özgürlülüğünü ve sorumluluğunu hatırlatıyor. Bir bilgi kitabında özgürlüğü ve sorumluluğu sorgulayarak da bizlere bilgilerimizi sorgulamamız gerektiğini ima ediyor: İnsanın bilgileri ne kadar güvenilir bilgi 219