İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER FİNAL SINAVI (İkinci Öğretim Öğrencileri İçin) 11.06.2015 16:00



Benzer belgeler
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER FİNAL SINAVI (İkinci Öğretim Öğrencileri İçin) :00

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO

SORU: Olayda yer alan kişilerin ceza sorumluluklarını, suç inceleme yöntemine uygun olarak değerlendiriniz.

3. SUÇ POLİTİKASININ TEMEL İLKELERİ I. HUKUK DEVLETİ İLKESİ II. KUSUR İLKESİ III. HÜMANİZM İLKESİ

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER DERSİ BÜTÜNLEME SINAVI

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER FİNAL SINAVI CEVAP ANAHTARI OLAY ÇÖZÜMÜ BİRİNCİ OLAY I. OLAY VE HUKUKİ SORUN

Birinci Olay (TOPLAM 39 PUAN) OLAY I

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Genel Hükümler Dersi Vize Sınav Soruları (İkinci Öğretim Öğrencileri) CEVAP ANAHTARI

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER DERSİ FİNAL SINAVI SORULARI ( ) (Çift Numaralar)

TÜRK CEZA KANUNU İLGİLİ MADDELERİ KANUN NO: Taksir. (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde. cezalandırılır.

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Genel Hükümler Bitirme Sınavı Soruları

İÇİNDEKİLER BEŞİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ... VII DÖRDÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... IX ÜÇÜNCÜ BASKIYA ÖNSÖZ... XI İÇİNDEKİLER... XIII

2Amaçlarımız CEZA HUKUKUNA GİRİŞ. Anahtar Kavramlar. İçindekiler

SUÇUN MANEVİ UNSURLARI

Ali Kemal Yıldız Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi

SUÇUN MANEVİ UNSURLARI

CEVAP ANAHTARI OLAY I Birinci Olay 38 PUAN

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER

CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI / MALATYA

SOSYAL HAYATI DÜZENLEYEN KURALLAR. Objektif Ahlak Kuralları. Günah Sevap

HAYATA KARŞI SUÇLAR. Madde 81- (1) Bir insanı kasten öldüren kişi, MÜEBBET HAPİS CEZASI ile cezalandırılır.

MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI:

OLAY I. SORU: Olayda YALNIZCA C, D, E, F ve G nin ceza sorumluluklarını suç sistematiğine uygun şekilde inceleyiniz. OLAY II

KABAHAT GENEL TEORİSİ AÇISINDAN VERGİ KABAHATLERİ İSTANBUL ARŞİVİ

Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi 23 Mart Dr. K. Ahmet Sevimli Yardımcı Doçent Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi

SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜTLENME SUÇLARI (TCK m )

CEZA HUKUKU Çıkmış Sorular ve Çözümleri Ceza Hukukunun Temel İlkeleri ve Uygulama Alanı

Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Şiddete Karşı Ceza Hukuku Tedbirleri Almanya daki son kanun değişiklikleri ve Türk ceza hukukundaki durum

44 PUAN + 2 EK PUAN I. OLAY VE HUKUKİ SORUN A, B

1163 SAYILI KOOPERATİFLER KANUNU NUN EK 2. MADDESİNDE ÖNGÖRÜLEN SUÇ VE CEZALAR. T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı

ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

5237 TCK DEĞĠġĠKLĠK TASARISI Cinsel Suçlarla Ġlgili Bölüm. Önerilen DeğiĢiklik Cinsel saldırı (Tasarı Madde 42)

Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL. Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU

SAĞLIK HİZMETİNDEN KAYNAKLANAN SUÇLARDA YARGI SÜRECİ. Hasan Tahsin Gökcan. Yargıtay Üyesi

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme

5Amaçlarımız CEZA HUKUKUNA GİRİŞ. Anahtar Kavramlar. İçindekiler

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

Milletlerarası Ceza Hukuku (Özgenç)

SAĞLIK HUKUKU VE MEVZUATI. Ders 4. Sağlık Hukukunda Cezai Sorumluluk. Öğr. Gör. Hüseyin ARI

ÖZEL CEZA HUKUKU Cilt II KİŞİLERE KARŞI SUÇLAR -1- (TCK m )

Yrd. Doç. Dr. Zeynel T. KANGAL Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Öğretim Üyesi KABAHATLER HUKUKU

CİNSEL SALDIRILAR ACİL HEKİMİNİN SORUMLULUKLARI. Dr. Serhat KOYUNCU Gaziosmanpaşa Üniversitesi Acil tıp A.D

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... VII SUNUŞ...IX İÇİNDEKİLER...XI KISALTMALAR... XVII

sırf hareket suçları

ADLİ TIBBİ AÇIDAN ADLİ PSİKİYATRİ

AĞIR CEZA MAHKEMESİNİN GÖREVİNE GİREN SUÇLAR 1- SOYKIRIM 23 I. GENEL OLARAK 25 II. KORUNAN HUKUKİ DEĞER 27 III. SUÇUN KONUSU 27 IV.

Emre Can BASA MÜKELLEFLERİN ÖZEL İŞLERİNİ YAPMA SUÇU

adli psikiyatride epilepsi

1- Hukuk düzeninde geçerli bir davranış kuralıdır. 2- Ceza normunun değerlendirme konusu yapıldığı noktalar;

IÇINDEKILER I. BÖLÜM HÜKÜM KURMA ESASLARI. f) Cezanın İnsan Onuruyla Bağdaşır Nitelikte Olması 4. da) Birim Gün Sayısının Belirlenmesi 11

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI. Denizli KASIM 2013

İŞ KAZASI MESLEK HASTALIĞI TANIMI ve HUKUKİ SORUMLULUK

Yasemin BABA Türk Ceza Kanunu nda Etkin Pişmanlık İSTANBUL ARŞİVİ

MALTEPE ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER II. Dönem Bitirme Sınavı ( , Saat:10:00)

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM CEZA HUKUKU. 1. Kavram

KISA İÇİNDEKİLER BIRINCI BÖLÜM SUÇ VE YAPTIRIM HUKUKUNA BAŞLANGIÇ

TRAFİK KAZASINDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEPLERİNDE ZAMANAŞIMI

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Özel Hükümler Dersi Final Sınav Soruları (İkinci Öğretim Öğrencileri

SUÇUN MADDİ UNSURLARI

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

İŞ KAZALARINDA DOĞAN HUKUKİ VE CEZAİ SORUMLULUKLAR

CEZANIN ERTELENMESİ VE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KARARLARI. Stj. Av. Müge BOSTAN ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA

TÜRK CEZA KANUNU (1)

ÖNSÖZ.VII İÇİNDEKİLER.IX KISALTMALAR.XIII GİRİŞ.1 KONUNUN TAKDİMİ, ÖNEMİ VE SINIRLANDIRILMASI.1 KONUNUN TAKDİMİ VE ÖNEMİ.1 KONUNUN SINIRLANDIRILMASI

TÜRK CEZA KANUNU Kanun Numarası : 5237 Kabul Tarihi : 26/9/2004

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Özel Hükümler Dersi Final Sınavı Soruları İkinci Öğretim , 17:00

KLİNİK ARAŞTIRMALAR ve HUKUKİ TEMELLERİ

***Bu metin yol gösterici mahiyette olup, sınav sorumluluğunun tamamını kapsamayabilir.

5549 sayılı RLERİNİN N AKLANMASININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO

İÇİNDEKİLER KASTEN ÖLDÜRME

Cinsel taciz suçu TCK. nun 105 inci maddesinde düzenlenmiştir. Burada;

SUÇUN MADDİ UNSURLARI

Yard. Doç. Dr. Ali Hakan EVİK TÜRK CEZA HUKUKU NDA HİLELİ VE TAKSİRLİ İFLAS SUÇLARI

TÜRK CEZA KANUNU (1)

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XVII GİRİŞ...1

TÜRK CEZA HUKUKUNDA AKIL HASTALIĞI

CEZA HUKUKU (FĐNAL SINAVI) 1- TCK ye göre, aşağıdakilerden hangisi davayı düşüren nedenlerden biri değildir?

Arş. Gör. F. Umay GENÇ

BİRİNCİ KISIM : TEMEL İLKELER, TANIMLAR VE UYGULAMA ALANI

Kanun No Kabul Tarihi :

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÜÇÜNCÜ BASKIYA SUNUŞ... VII İKİNCİ BASKIYA SUNUŞ... IX SUNUŞ... XI İÇİNDEKİLER... XIII KISALTMALAR...XIX

Dr. SEYİTHAN GÜNEŞ Emekli Hakim HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

TÜRK CEZA KANUNU Türk Ceza Kanunu Kanun No:5237 Resmi Gazete:12 Ekim BİRİNCİ KİTAP Genel Hükümler BİRİNCİ KISIM

İŞ KAZALARINDA TEKNİK BİLİRKİŞİLİK. Prof. Dr. Talat CANBOLAT Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi. Ceza Hukuku Özel Hükümler Dersi. Final Sınavı Soruları. Tek Numaralar , 14:00

HÜKÜM KURMA SANATI I. BÖLÜM MAHKEMECE VERİLEN KARARLAR

TIBBĠ UYGULAMA HATALARINDA HEKĠMĠN CEZAĠ SORUMLULUĞU

I. Korunan hukuki değer:

İFLASLA KAPANMAYAN DEFTERLER: HİLELİ VE TAKSİRLİ İFLAS SUÇLARI

Dr. SALİH OKTAR. TÜRK CEZA KANUNUNDA ÇOCUK DÜŞÜRTME VE ÇOCUK DÜŞÜRME SUÇLARI (TCK. m )

İÇİNDEKİLER İKİNCİ BASKIYA ÖNSÖZ...V GİRİŞ...1. Birinci Bölüm SOYKIRIM VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇLAR

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V GİRİŞ...1. Birinci Bölüm SOYKIRIM VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇLAR

TEMEL YASALAR /DÜZENLEMELER

İşveren ve Yöneticilerin İş Kazalarından Kaynaklanan Cezai Sorumluluğu

Transkript:

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ CEZA HUKUKU GENEL HÜKÜMLER FİNAL SINAVI (İkinci Öğretim Öğrencileri İçin) 11.06.2015 16:00 Açıklamalar: Sınav süresi 3 saattir. Cevaplarınızı tükenmez kalemle, okunaklı bir şekilde ve gerekçeli olarak yazınız. Bir tabaka daha ek kâğıt alabilirsiniz. Sınavın ilk 30 dakikası salondan çıkmanıza izin verilmeyecektir. Cep telefonlarınızı kapalı tutunuz. Başarılar dileriz. Olay Yaz tatili için bir sahil kasabasına arabalarıyla seyahat eden baba-oğul A ve B, yolda verdikleri molada alkollü ve alkolsüz içecekler alırlar. Yola devam ederken A, dikkatsizlikle kendi alkolsüz içeceği yerine B nin alkollü içeceğinden içer. Bir süre sonra sarhoş olan A, arabanın hızını artırmaya başlar ve kasabanın girişindeki yaya geçidinden geçen C ve D yi tam olarak görmeden arabayı hızla üzerlerine doğru sürer. Arabanın C ye çarpacağını anlayan D, ani ve sert bir hareketle C yi yolun diğer tarafına doğru iter. İtme sonucu C kaldırımda bulunan küçük yaştaki E nin üzerine düşerek kolunun kırılmasına sebep olur ve kendisi de ağır bir şekilde yaralanır. Bu sırada arabanın kontrolünü kaybeden A, ilerideki direğe çarparak durur. Çarpmanın etkisiyle ezilen arabada sıkışan B ölür. A, araçtan çıkarak kaçmaya başlar. Bu sırada devriye gezmekte olan ve olayı gören polis memuru F, aracın plakasını merkeze bildirir ve kaçmakta olan A ya yüksek sesle dur ihtarında bulunur. A nın kaçmaya devam etmesi üzerine polis memuru F havaya iki el uyarı atışı yapar A nın kaçmaya devam etmesi üzerine A nın bacaklarına doğru iki el ateş eder. Kurşunlardan biri koşmakta olan A nın sırtına isabet eder ve ağır şekilde yaralanmasına sebep olur. A, çağırılan cankurtaranla (ambulansla) derhal hastaneye kaldırılır. Hastaneye aşırı kan kaybetmiş halde getirilen A ya verilen kanın HIV virüslü olması sebebiyle AIDS hastalığına yakalanan A, olaydan bir yıl sonra ölür. Bilgiler: - A, daha önce işlemiş olduğu taksirli bir suç sebebiyle 3 yıl hapis cezasına mahkûm edilmiş ve bu cezanın infazı 2 yıl önce sona ermiştir. - A, daha önce yurt dışında işlediği kasten yaralama suçundan dolayı 3 yıl hapis cezasına mahkûm olmuş ve bu cezası infaz edilmeden Türkiye ye kaçmıştır. Suçun mağduru M, A nın tekrar yargılanması için savcılığa başvurmuştur. - F, 10 ay önce işlediği suçtan dolayı 1 yıl hapis cezasına mahkûm edilmiş, F, kendisine rehberlik edecek bir uzman kişi görevlendirilerek serbest bırakılmıştır. - F, olaydan bir yıl sonra yapılan genel seçimlerde oy kullanamamıştır. SORU: Olaylarda yer alan kişilerin ceza sorumluluklarını, suç inceleme yöntemine uygun olarak değerlendiriniz. Birinci Olay A nın yaya geçidinden geçen C ve D yi tam olarak görmeden arabayı hızla üzerlerine doğru sürmesi ve bu sırada direğe çarpması sonucu C ve E nin yaralanması ve B nin ölmesi olayı taksirle yaralama suçu (TCK m. 89) ve taksirle öldürme (TCK m. 85) bakımından değerlendirilebilir. II. İRDELEME a. Suçun Konusu: Suçun konusu yaşayan insandır. Olayda C, E ve B dir. b. Suçun Faili: Suçunun faili herkes olabilir. Olayda suçun faili A dır. c. Suçun Mağduru: Suçun mağduru herkes olabilir. Olayda suçun mağduru C, E ve B dir. d. Fiil: İnceleme konusu suçlar serbest hareketli suçlardır. Taksirle yaralama suçu bakımından: Başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan her türlü davranış, taksirle yaralama suçunun fiil unsurunu oluşturabilir. 1

Taksirle öldürme suçu bakımından: Ölüm neticesini doğuran her türlü davranış bu suçun fiil unsurunu oluşturabilir. Olayda A nın arabayı yaya geçidinden geçen C ve D nin üzerlerine doğru sürmesi ve bu sırada direğe çarpması her iki suç bakımından da fiil unsurunu oluşturmaktadır. e. Netice: Taksirle yaralama suçu neticeli bir suçtur. Vücuda acı verilmesi veya sağlığın bozulması ya da algılama yeteneğinin bozulması bu suçun netice unsurunu oluşturmaktadır. Olayda C ve E yaralanmıştır. Netice unsuru gerçekleşmiştir. Taksirle öldürme suçu da neticeli bir suçtur. Bu suçun neticesi ölümdür. Olayda B ölmüştür. Netice unsuru gerçekleşmiştir. f. Nedensellik bağı ve objektif isnadiyet: Olayda nedensellik bağı bakımından bir sorun bulunmamaktadır. Nedensellik bağının bulunması failin gerçekleşen neticeden sorumlu tutulması için gerekli olmakla birlikte yeterli değildir. Ayrıca gerçekleşen neticenin, fiilinin bir eseri olarak faile isnat edilebilmesi de gerekir. Nedensellik bağının varlığına rağmen neticenin faile objektif olarak isnat edilememesi halinde, failin söz konusu tipik neticeden sorumlu tutulmayacağı sonucuna ulaşılacaktır. Bir hareketin suçun konusu bakımından izin verilen riski aşan bir tehlike doğurması ve bu tehlikenin tipe uygun netice olarak gerçekleşmesi halinde netice, faile objektif olarak isnat edilebilecektir. Çeşitli haller objektif isnadiyetin kalkmasına yol açar. Bunlar; riski azaltıcı haller, tehlikenin hukuken önem taşımayacak ölçüde artırıldığı haller, izin verilen risk halleri, tehlikenin netice olarak gerçekleşmediği haller, normun koruma alanına girmeyen haller, hukuka uygun alternatif davranışlardır. Yine neticenin mağdurun veya üçüncü bir kişinin eklenen davranışı sonucu failin hâkimiyet alanı dışında gerçekleşmesi durumunda da objektif isnadiyetin varlığından söz edilemeyecektir. C nin yaralanması bakımından: A nın arabayı C ve D nin üzerine hızla sürmesi, izin verilen risk kapsamında olmayıp, yaralama neticesi bakımından riski önemli ölçüde artırmaktadır. C nin yaralanması neticesi her ne kadar D nin C yi itmesi sonucunda gerçekleşmiş olsa da C nin yaralanması A nın meydana getirdiği riskin dışında gerçekleşmemiştir. Bu itibarla C nin yaralanması neticesi A ya isnat edilebilir. C bakımından suçun maddi unsuru gerçekleşmiştir. E nin yaralanması bakımından: A arabayı E nin üzerine sürmemiş, hareketi suçun konusu bakımından izin verilen riski aşan bir tehlike doğurmamıştır. Bu nedenle E nin yaralanması A ya isnat edilemez. E bakımından incelemeye burada son verilmelidir. B nin ölümü bakımından: Objektif isnadiyetle ilgili bir sorun bulunmamaktadır. B bakımından suçun maddi unsuru oluşmuştur. 2. Manevi Unsur: Taksirle yaralama ve öldürme suçlarının manevi unsuru taksirdir. Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesinin öngörülemeyerek gerçekleştirilmesi durumunda taksir söz konusudur. Olayda A, objektif olarak öngörülebilir olmasına karşılık alkolün de etkisiyle C ve D yi görmemiş ve C nin yaralanmasına sebep olmuştur. Bu açıdan C nin yaralanması bakımından taksirle hareket etmektedir. Suçun manevi unsuru gerçekleşmiştir. Olayda B nin ölebileceği öngörülebilir niteliktedir. Ancak A öngörememiştir. A taksirle hareket etmektedir. Suçun manevi unsuru oluşmuştur. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru: Olayda hukuka aykırılık bakımından bir sorun bulunmamaktadır. B. NİTELİKLİ UNSURLAR Olayda nitelikli bir unsur bulunmamaktadır. C. KUSUR Kusurluluğu etkileyen hallerden biri de alkol etkisinde olmadır. İrade dışı alınan alkol etkisiyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez. Ancak bunun için alkol alımının irade dışı olması, alkolün, kişinin fiilinin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacak veya davranışlarını yönlendirme yeteneğini önemli ölçüde azaltacak etkide olması gerekir. İradi olarak alkol alımında ise kişi her ne kadar fiili işlediği sırada algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinden yoksun ya da bunlar önemli ölçüde azalmış olsa da sebebinde serbest hareketleri kuramı gereğince, alkol etkisi altında olma kusurluluğa etkili olmamaktadır. Olayda A, alkolü dikkatsizlikle, yani taksirli bir biçimde almıştır. Taksirle alkol alma durumu, iradi alkol alımı olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle A her ne kadar alkol etkisinde ve algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinden yoksun ise de bu durum, A nın kusurluluğuna etki etmeyecektir. (Not: Kişinin ilk yudumda içtiğinin alkollü olduğunu anlayacağı ve bir yudum ile de sarhoş olamayacağından bahisle A nın alkolü kasten aldığını ve yine kusurlu hareket ettiğini söyleyene de tam puan verelim). 2

D. ŞAHSİ CEZASIZLIK SEBEBİ VE CEZAYI KALDIRAN ŞAHİS SEBEPLER A nın taksirli davranışıyla oğlu B nin ölümüne sebebiyet vermesi, şahsi cezasızlık sebebi bağlamında değerlendirilebilir. Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir halinde verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir. B nin ölümü A nın kişisel ve ailevi durumu bakımından artık bir cezaya hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa A ya ceza verilmeyecektir. E. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ BİÇİMLERİ 1. Teşebbüs Olayda teşebbüs bakımından bir sorun bulunmamaktadır. 2- İştirak Olayda iştirak bakımından bir sorun bulunmamaktadır. 3- İçtima Taksirle öldüre suçu bakımından özel içtima hükmüne (hem aynı neviden hem de farklı neviden içtimaı içerir bir hüküm) yer verilmiştir. Buna göre, taksirli fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş faile daha fazla ceza verilecektir. Olayda A nın alkolün etkisiyle arabanın hızını artırması ile C nin yaralanmasına ve B nin ölümüne sebep olmasının tek fiil ile gerçekleştiği kabul edilecek olursa burada özel içtima hükmü uygulanacaktır. Eğer ilk olay ile ikinci olay arasında zaman aralığı varsa ve A nın iki ayrı fiilinin bulunduğu kabul edilirse, gerçek içtima hükümleri uygulanacaktır. İkinci Olay D nin ani ve sert bir hareketle C yi yolun diğer tarafına doğru itmesi sonucu C nin yaralanması olayı, kasten yaralama suçu (TCK m. 86) bakımından değerlendirilebilir. II. İRDELEME a. Suçun Konusu: Suçun konusu yaşayan insandır. Olayda C dir. b. Suçun Faili: Suçunun faili herkes olabilir. Olayda suçun faili D dir. c. Suçun Mağduru: Suçun mağduru herkes olabilir. Olayda suçun mağduru C dir. d. Fiil: Suç serbest hareketli bir suçtur. Başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan her türlü davranış, bu suçun fiil unsurunu oluşturabilir. Olayda D nin C yi itmesi fiil unsurunu oluşturmaktadır. e. Netice: Kasten yaralama suçu neticeli bir suçtur. Vücuda acı verilmesi veya sağlığın bozulması ya da algılama yeteneğinin bozulması bu suçun netice unsurunu oluşturmaktadır. Olayda C ağır bir biçimde yaralanmıştır. Netice unsuru gerçekleşmiştir. f. Nedensellik bağı ve objektif isnadiyet: Olayda nedensellik bağı bakımından bir sorun bulunmamaktadır. Objektif isnadiyet ile ilgili olarak açıklamalar için birinci olaya bakınız. Olayda A aracı hızla C nin üzerine doğru sürmektedir. Hızla yaklaşmakta olan bir arabanın kişiye çarpması ölüm neticesini doğurabilecek boyutta bir risktir. D ise, C yi itmiş, böylece arabanın ona çarpmasına engel olmuş ancak yaralanmasına sebep olmuştur. Objektif isnadiyeti ortadan kaldıran hallerden riskin azaltılması söz konusudur. Yaralanma neticesi objektif olarak D ye isnat edilemez. İncelemeye burada son verilmelidir. Üçüncü Olay D nin ani ve sert bir hareketle C yi yolun diğer tarafına doğru itmesi sonucu C nin E nin üzerine düşerek kolunun kırılmasına sebep olması olayı, (neticesi sebebiyle ağırlaşmış) taksirle yaralama suçu (TCK m. 89/2) bakımından değerlendirilebilir. II. İRDELEME a. Suçun Konusu: Suçun konusu yaşayan insandır. Olayda E dir. b. Suçun Faili: Suçun faili herkes olabilir. Olayda suçun faili D dir. Ceza hukuku anlamında fiilin varlığından söz edebilmek için, gerçekleştirilen hareketin iradi olması gerekir. Eğer fiil iradi değilse, hareket fiil vasfını haiz değildir. Mutlak cebir altında hareket eden kişi, iradi hareket 3

etmediğinden, hareketi fiil olarak nitelendirilemez. Olayda C, itilme sonucu, mutlak cebir altında ve iradesi dışında hareket etmektedir. Davranışı fiil olarak nitelendirilemez. Bu itibarla C mutlak cebir altında hareket ettiğinden nesne durumundadır. Üzerinde hâkim olunabilecek bir iradesi söz konusu değildir. Olayda D asıl faildir. Dolaylı failliği söz konusu değildir. c. Suçun Mağduru: Suçun mağduru herkes olabilir. Olayda suçun mağduru E dir. d. Fiil: Açıklama için birinci olaya bakınız. Olayda D nin C yi itmesi fiil unsurunu oluşturmaktadır. e. Netice: Açıklama için birinci olaya bakınız. Olayda E yaralanmıştır. Netice unsuru gerçekleşmiştir. f. Nedensellik bağı ve objektif isnadiyet: Olayda nedensellik bağı ve objektif isnadiyet bakımından bir sorun bulunmamaktadır. 2. Manevi Unsur: Taksirle ilgili açıklamalar için bir ve ikinci olaya bakınız. Temel netice bakımından: Failin neticeyi öngörmesi ve fakat istememesi, neticenin gerçekleşmeyeceği inancıyla hareket edilmesi halinde bilinçli taksir söz konusudur. Olayda D temel neticeyi öngörmüş ancak istememişse bilinçli taksirle hareket ettiği söylenecektir. Eğer D neticeyi öngörmemiş ise, bu durumda netice objektif olarak öngörülebilir olduğundan basit taksirle hareket ettiği söylenecektir. Her iki ihtimalde de D taksirle hareket etmektedir. Kemik kırılması ağır neticesi bakımından: Olayda D nin kasten hareket etmediği açıktır. Ancak söz konusu netice objektif olarak öngörülebilir niteliktedir. Kemik kırılması bakımından da taksirle hareket edilmektedir. Kasten işlenebilen suçlarda bir fiilin kastedilenden daha ağır veya başka bir neticenin meydana gelmesine sebebiyet vermesi halinde, kişinin bundan sorumlu tutulabilmesi için ağır veya başka netice bakımından en azından taksirle hareket etmesi gerekmektedir. Bu durum, neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç olarak adlandırılmaktadır. Taksirli suçlarda ise kastedilen bir netice söz konusu olmamakla birlikte, taksirli davranışın sonucunda kanunda belirtilen ağır neticelerin gerçekleşmesi durumunda, bu ağır neticeler bakımından da failin taksirle hareket etmesi aranmaktadır. Olayda D gerek temel netice bakımından gerekse de kemik kırılması ağır neticesi bakımından taksirle hareket etmektedir. Bu itibarla D, neticesi sebebiyle ağırlaşmış taksirle yaralama suçundan sorumlu olacaktır. (Not:Olayda D nin temel netice bakımından olası kastı bulunduğunu söyleyerek neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama suçunun oluştuğunu söyleyenlere de puan verilecektir). 3. Hukuka Aykırılık Unsuru: Olayda hukuka aykırılık bakımından bir sorun bulunmamaktadır. B. NİTELİKLİ UNSURLAR Olayda nitelikli unsur bulunmamaktadır. C. KUSUR Olayda D nin C yi araba çarpmasından kurtarmak için iteklemesi bakımından mazeret nedenlerinden olan zorunluluk hali gündeme gelebilir. Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmeyeceği düzenlenmiştir (TCK m. 25/2). Olayda A nın kullandığı aracın çarpması tehlikesi söz konusudur. Bu tehlike ağır ve muhakkak bir tehlikedir. Bu tehlikeye D bilerek sebep olmamıştır. Ölüm tehlikesi ile kemik kırılması arasında orantılılık söz konusudur. Bu tehlikeden başka türlü koruna imkanı söz konusu değildir. Zorunluluk halinin şartları gerçekleşmiştir. D, C lehine zorunluluk hali dolayısıyla kusurlu hareket etmemiştir. D. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ BİÇİMLERİ 1. Teşebbüs Olayda teşebbüs bakımından bir sorun bulunmamaktadır. 2- İştirak Olayda iştirak bakımından bir sorun bulunmamaktadır. 3- İçtima Olayda içtima bakımından bir sorun bulunmamaktadır. Dördüncü Olay F nin ateş etmesi sonucu A nın sırtından yaranması ve hastanede HIV virüsü kapması sonucu ölmesi olayı kasten öldürme (TCK m. 81) ve (neticesi sebebiyle ağırlaşmış) kasten yaralama suçu (TCK m. 87/4) bakımından değerlendirilebilir. 4

II. İRDELEME a. Suçun Konusu: Suçun konusu yaşayan insandır. Olayda A dır. b. Suçun Faili: Suçun faili herkes olabilir. Olayda F dir. c. Suçun Mağduru: Suçun mağduru herkes olabilir. Olayda A dır. d. Fiil: F nin silahla ateş ederek A yı vurması fiil unsurunu oluşturmaktadır. e. Netice: Suçların neticeleri yaralama ve ölümdür. Olayda her iki netice de gerçekleşmiştir. f. Nedensellik bağı ve objektif isnadiyet: Olayda A nın yaralanması neticesi bakımından nedensellik bağı ve objektif isnadiyet ile ilgili bir sorun bulunmamaktadır. Netice F ye isnat edilebilir. A nın ölmesi neticesi bakımından nedensellik bağı vardır. Objektif isnadiyet ile ilgili açıklamalar için birinci olaya bakınız. F, A yı silahla sırtından vurarak, ölümü bakımından önemli ölçüde bir risk meydana getirmiştir. Ancak olayda A, F nin meydana getirdiği riskten bağımsız ve onun hâkimiyet alanı dışında HIV virüsü bulaşması sonucu ölmüştür. Tehlikenin netice olarak gerçekleşmediği hallerde netice faile objektif olarak isnat edilemez. F nin meydana getirdiği risk neticede meydana gelmemiştir. Ölüm neticesi F ye isnat edilemez. Olayda ağır netice faile isnat edilemediğinden neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama suçu oluşamayacaktır. Ayrıca TCK m. 87/4 te yer alan suç gerçek neticesi sebebiyle ağırlaşmış suç olduğundan teşebbüs ihtimali de söz konusu değildir. Bu suç yönünden incelemeye burada son verilmelidir. Her ne kadar ölüm neticesi F ye isnat edilemese de, kasten öldürmeye teşebbüs ihtimali bakımından incelemeye devam edilmelidir. 2. Manevi Unsur: Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde olası kast vardır. Bir başka ifadeyle, kişinin suçun kanuni tanımındaki muhtemel neticeyi öngörmesine rağmen, söz konusu neticeyi kabullenerek fiiline devam etmesi durumunda, olası kast söz konusu olacaktır. Bir kimseye silahla ateş edilmesi durumunda, ölüm neticesinin meydana gelebileceği pek tabii öngörülecektir. Ateşli silahla kaçmakta olan bir kişiye ateş edilmesi de göz önünde bulundurulduğunda F ölüm neticesini öngördüğü ve kabullendiği söylenebilir. Bu durumda F olası kastla hareket etmektedir. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru: Hukuka uygunluk sebebi olarak polisin silah kullanma yetkisi incelenmelidir. Polis, hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde şüphelinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silah kullanabilir. Söz konusu hallerden birinin varlığı durumunda polis, silah kullanmadan önce kişiye duyabileceği şekilde "dur" çağrısında bulunur. Kişinin bu çağrıya uymayarak kaçmaya devam etmesi halinde, önce uyarı amacıyla silahla ateş edilebilir. Buna rağmen kaçmakta ısrar etmesi dolayısıyla ele geçirilmesinin mümkün olmaması halinde ise kişinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silahla ateş edilebilir. Olayda A ya suçu işlediği sırada rastlanmıştır. Polis suçu işlenmesine şahit olmuştur. Suçüstü hali söz konusudur. A nın kaçtığını gören F, dur ihtarında bulunmuş, uyarı atışı da yapmıştır. Bu hususular bakımından silah kullanma yetkisinin şartları oluşmuştur. Polise silah kullanma yetkisinin şüpheliyi yakalama amacıyla verildiği durumlarda, bu yetkinin kullanılabilmesi için, şüphelinin kimliğini tespit edebilme ve başka türlü yakalama imkânının bulunmaması gerekir. Şayet şüphelinin başka türlü yakalanma imkânı varsa silah kullanılamaz. F daha önce aracın plakasını tespit ederek merkeze bildirmiştir. A nın kimliğini tespit etme ve bu suretle yakalama imkânı vardır. Her ne kadar aracın çalıntı olabileceği şüphelinin yakalanamayabileceği akla gelse de, görünen duruma göre hareket etmek gerekir. Buna göre silah kullanma hukuka uygun değildir. Hukuka aykırılık unsuru gerçekleşmiştir. B. NİTELİKLİ UNSURLAR Olayda nitelikli hal bulunmamaktadır. C. KUSUR Olayda kusurluluk bakımından bir sorun bulunmamaktadır. D. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ BİÇİMLERİ 1. Teşebbüs Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan sebeplerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur. Olası kastla işlenen suçlara teşebbüsün mümkün olup olmadığı öğretide tartışmalıdır. Birinci görüşe göre kişinin belirli bir neticeye yönelik kastı bulunmadığından, olası kastla işlenen suçlarda, failin ancak neticenin gerçekleşmesi halinde sorumlu tutulabileceği kabul edilmektedir. Aksi halde, kişinin teşebbüsten dolayı sorumlu tutulması sorumluluk alanını gereğinden fazla genişletecektir. Bu görüşün kabul edilmesi halinde F nin olası kastla öldürmeye teşebbüsten sorumluluğu söz konusu olamayacak, bu halde F, kasten yaralama suçundan sorumlu olacaktır. Bizim de katıldığımız ikinci görüşe göre ise, kanun koyucu kast ifadesini kullanırken 5

doğrudan kast ya da olası kast şeklinde bir ayrım yapmamıştır. Dolayısıyla da olası kastla işlenen suçlar hakkında da teşebbüs hükümleri uygulanabilecek ve kişi olası kastla öldürmeden sorumlu olacaktır. F kasten hareket ettiğinden, fiilin icrasına elverişli hareketlerle başlanmış olduğundan ve meydana gelen ölüm neticesi F ye isnat edilemediğinden, olayda F olası kastla öldürmeye teşebbüsten sorumlu olacaktır. 2- İştirak Olayda iştirak bakımından bir sorun bulunmamaktadır. 3- İçtima Olayda içtima bakımından bir sorun bulunmamaktadır. YAPTIRIM - A, daha önce işlemiş olduğu taksirli bir suç sebebiyle 3 yıl hapis cezasına mahkûm edilmiş ve bu cezanın infazı 2 yıl önce sona ermiştir. Kişiye, önceden işlediği suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra cezanın infazından itibaren belirli bir süre içerisinde yeni suçun işlenmesi durumunda tekerrür hükümleri uygulanır. Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askeri suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanamamaktadır. Tekerrür hükümlerinin uygulanabileceği azami süre, önceden işlenen suçtan dolayı, beş yıl ve daha az süreyle hapis cezasına mahkumiyet halinde, bu cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıldır. A, taksirli bir suç sebebiyle 3 yıl hapis cezasına mahkum edilmiştir. Bu halde tekerrür hükümlerinin uygulanabileceği süre 3 yıldır. A bu süre dolmadan yeni bir suç işlemiştir. Sonradan işlenen suç da taksirli olduğundan tekerrür hükümleri uygulanacaktır. - A, daha önce yurt dışında işlediği kasten yaralama suçundan dolayı 3 yıl hapis cezasına mahkûm olmuş ve bu cezası infaz edilmeden Türkiye ye kaçmıştır. Suçun mağduru M, A nın tekrar yargılanması için savcılığa başvurmuştur. Olaydaki suç bakımından tekerrür konusu incelenmelidir. Kural olarak yabancı ülkede verilen mahkumiyet kararları tekerrüre esas olmamaktadır. Bu açıdan TCK da kural olarak milli tekerrür sistemi benimsenmiştir. Ancak bazı suçlar bu kuraldan istisna tutulmuştur. A, yurt dışında kasten yaralama suçunu işlemiştir. Kasten yaralama suçu milli tekerrür sisteminin istisnalarından birini oluşturmaktadır. Bu yönüyle tekerrür hükümlerinin uygulanması önünde bir engel yoktur. Fakat A nın önceden işlediği suç kasıtlı bir suçtur. Olayda işlediği suç ise taksirli suçtur. Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanamayacağından burada tekerrür söz konusu değildir. Bir Türk vatandaşı, 13 üncü maddede yazılı suçlar dışında, Türk kanunlarına göre aşağı sınırı bir yıldan az olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçu yabancı ülkede işlediği ve kendisi Türkiye'de bulunduğu takdirde, bu suçtan dolayı yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması ve Türkiye'de kovuşturulabilirliğin bulunması koşulu ile Türk kanunlarına göre cezalandırılır. A yurt dışında işlediği suç sebebiyle yargılanmış ve mahkum olmuştur. A tekrardan Türkiye de yargılanamaz. - F, 10 ay önce işlediği suçtan dolayı 1 yıl hapis cezasına mahkûm edilmiş, F, kendisine rehberlik edecek bir uzman kişi görevlendirilerek serbest bırakılmıştır. F nin işlediği suç iki yıldan az hapis cezasını gerektirmektedir. Ayrıca F ye bir uzman kişi de görevlendirilmiştir. Buradan F nın aldığı hapis cezasının ertelendiği sonucuna varılabilir. F, olayda kasten yaralama ya da kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından birini işlemiştir. Bu durumda ertelenen cezasının kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilecektir. - F, olaydan bir yıl sonra yapılan genel seçimlerde oy kullanamamıştır. Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak bazı haklarından yoksun bırakılacaktır. Bu halde, kişi işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz. Hükümlünün yoksun bırakılacağı haklardan biri de seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasıdır. Olayda F kasten bir suç işlemiştir. Bu sebeple seçme hakkında yoksun bırakılmıştır. 6