TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI



Benzer belgeler
Rezerv para Rezerv Parasal taban Parasal Parası AKTİF: PASİF: Rezerv para Parasal Taban, Merkez Bankası Parası

BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI: GELİŞME RAPORU

BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU

BANKACILIK SEKTÖRÜ REFORMU: GELİŞME RAPORU

BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU

BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI EYLEM PLANI

TEBLİĞ. Konsolide özkaynak kalemlerine ilişkin bilgiler: Cari Dönem Önceki Dönem

BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI: GELİŞME RAPORU

BANKPOZİTİF KREDİ VE KALKINMA BANKASI ANONİM ŞİRKETİ

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

Mali Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik

MALÎ SEKTÖRE OLAN BORÇLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN

Bankacılık sektörü değerlendirmesi ve 2012 yılı beklentileri

2015 MAYIS ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar

BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU

BANKPOZİTİF KREDİ VE KALKINMA BANKASI ANONİM ŞİRKETİ 31 MART 2015 ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

YAPILANDIRMA PROGRAMI

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

Dar Kapsamlı Sermaye Piyasası Mevzuatı ve Etik Kurallar

BANKPOZİTİF KREDİ VE KALKINMA BANKASI ANONİM ŞİRKETİ 31 MART 2015 ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

SİNERJİ SİRKÜLER RAPOR

Banka Bilançosunun Özellikleri Pazar, 26 Aralık :24

BASIN AÇIKLAMASI. SÜREYYA SERDENGEÇTİ Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Ankara, 19 Mart 2001

REÇLERİ VE BANKACILIK SİSTEMİNİN N YENİDEN YAPILANDIRILMASINDA KURUMSAL İŞBİRL VE KOORDİNASYON: RLİĞİ

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

BANKACILIK DÜZENLEME VE DENETLEME KURUMU BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

KURUMLAR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ (SERİ NO: 1) NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SERİ NO: 9)

5. Merkez Bankası kendisine verilen görevleri teşkilatında yer alan aşağıdaki birimler ile şube vasıtası ile yerine getirir;

FİNANS VE MAKROEKONOMİ. Finansal Sistem ve Ekonomik Büyüme. Finansal Krizler ve Ekonomi

FASIL 6 ŞİRKETLER HUKUKU

19 Ağustos 2015 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı: YÖNETMELİK

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 3. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

KAMU FİNANSMANI VE BORÇ GÖSTERGELERİ

FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI

31/12/2004 tarihli Bilanço (YTL) 31/12/2004 tarihli Gelir Tablosu (YTL) Varlıklar (+) 10,122,098.- Borçlar (-) -20,410.-

Seçilmiş Haftalık Veriler* 27 Şubat 2015

Kamu Finansmanı ve Borç Göstergeleri

Büyüme, Tasarruf-Yatırım ve Finansal Sektörün Rolü. Hüseyin Aydın Yönetim Kurulu Başkanı

GRAFİK LİSTESİ. Grafik I.7.

Bankacılığa İlişkin Mevzuat ve Yeni Düzenlemeler *

BANK ASYA: Halka Arz Bilgi Notu 28/04/2006 2

Finansal Kesim Dışındaki Firmaların Yurtdışından Sağladıkları Döviz Krediler (Milyon ABD Doları)

TÜRKİYE DE FİNANS SEKTÖRÜNDE BANKACILIĞIN YERİ

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Bankacılık sektörü Mart. Mayıs 2008

Türkiye de Yabancı Bankalar *

(41/2001 Sayılı Yasa) Madde 51 (1) A Altında Tebliğ. 1- Bu Tebliğ, Merkez Bankası İdare, Teşkilat ve Hizmetleri Tebliği olarak isimlendirilir.

TEB HOLDİNG A.Ş YILI 2. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

TÜRK PARASININ KIYMETİNİ KORUMA HAKKINDA 32 SAYILI KARARDA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER HAKKINDA BİLGİLENDİRME

Seçilmiş Haftalık Veriler* 3 Temmuz 2015

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

2015 EKİM ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

BANKALAR TARAFINDAN YAPILACAK REPO VE TERS REPO İŞLEMLERİNE İLİŞKİN ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK TASLAĞI

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Seçilmiş Haftalık Veriler* 20 Şubat 2015

Türkiye Bankacılık Sistemi 1, 2 Eylül 2007

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ BEYAZ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 31 ARALIK 2007 TARİHİ İTİBARİYLE MALİ TABLOLAR

31/12/2004 tarihli Bilanço ( YTL) Varlıklar (+) 1,162,813.- Borçlar (-) -2,913.- Gelirler Toplamı 108, Giderler Toplamı -39,305.-.

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TABLO LİSTESİ

Banka, Şube ve Personel Sayıları

Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EURO) EMEKLİLİK YATIRIM FONU FAALİYET RAPORU (

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

YENİ EKONOMİ PROGRAMI YAPISAL DÖNÜŞÜM ADIMLARI 2019

TASARRUF MEVDUATI SİGORTA FONU OCAK - MART FAALİYET RAPORU

Bankacılık Kanunu na İlişkin Mevzuat Değişiklikleri ve Yeni Düzenlemeler *

Seçilmiş Haftalık Veriler* 13 Mart 2015

Finansal Krizler ve Türkiye Deneyimi. Nazlı Çalıkoğlu Aslı Kazdağlı

BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASI HAKKINDA KANUN

MNG BANK A.Ş. BİLANÇOSU

Seçilmiş Haftalık Veriler* 29 Mayıs 2015

Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Bankalar Kanunu Hükümlerine İstinaden Bankacılık İşlemleri Yap

Artış. Ocak-Haziran Oranı (Yüzde) Ocak-Haziran 2014

Grafik I.1 Seçilmiş Ülkelerde Piyasa Güven Göstergeleri 1 Grafik I.2 Kredi İflas Takası Endeksleri 2 Grafik I.3 Gelişmiş Ülke Borsa Endeksleri 2

1 OCAK- 31 MART 2010 DÖNEMİNE AİT KONSOLİDE OLMAYAN FAALİYET RAPORU

8. Finansal Piyasalar. 8.1 Finansal Koşullar ve Para Politikası

TASARRUF MEVDUATI SÝGORTA FONU

HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. GELİR AMAÇLI KARMA BORÇLANMA ARAÇLARI (DÖVİZ) EMEKLİLİK YATIRIM FONU) 31 ARALIK 2006 TARİHİ İTİBARİYLE MALİ TABLOLAR

TASARRUF MEVDUATI SİGORTA FONU

ÇALIK YATIRIM BANKASI A.Ş. ENFLASYONA GÖRE DÜZELTİLMİŞ KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Seçilmiş Haftalık Veriler* 22 Mayıs 2015

Merkez in 2016 Para ve Kur Politikası..! Kararlı para politikası duruşu enflasyonu düşürmekte temel belirleyici olmuştur..!

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI GRAFİK LİSTESİ

DENİZBANK A.Ş. MİLYAR TÜRK LİRASI

KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇO

OYAK EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI KARMA EMEKLİLİK YATIRIM FONU 31 ARALIK 2005 TARİHİ İTİBARİYLE MALİ TABLOLAR

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE BİLANÇOSU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

TURKISH BANK A.Ş. KONSOLİDE OLMAYAN BİLANÇOSU

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI ULUSLARARASI KARMA EMEKLİLİK YATIRIM FONU 31 ARALIK 2009 TARİHİ İTİBARİYLE FİNANSAL TABLOLAR

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

BANKPOZİTİF KREDİ VE KALKINMA BANKASI ANONİM ŞİRKETİ. 30 Haziran 2010 ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU

TASARRUF MEVDUATI SİGORTA FONU

TASARRUF MEVDUATI SİGORTA FONU BASIN DUYURUSU ÖDEME LİSTESİ. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun tarihli ve 1085 sayılı Kararı ile

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Tarihçe

Banka, Şube ve Personel Sayıları

Transkript:

TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI 1. GİRİŞ Aralık 1999 tarihli Niyet Mektubu ile somutlaşan, 27 Mayıs 2000 tarihinde imzalanan Stand-By antlaşmasıyla, 2000 Enflasyonu Düşürme Programı genelde üç ana başlık üzerine inşa edilmiştir. Bunlar: kamu kesimi reformu, sosyal güvenlik, özelleştirme ve tarım kesimine yönelik yapısal değişiklikler ve döviz kuru nominal çıpasına dayalı para programıdır. Enflasyonu Düşürme Programı 2000 yılı boyunca uygulanmıştır. Türkiye 2000 Kasım ayında dövize yönelen yoğun spekülatif karakterli hareketler, çok yüksek faiz, önemli döviz kayıpları ve 7.5 milyar dolarlık ek IMF kredisiyle atlatılabilmiştir. 2000 Kasım Krizi nin olumsuz etkileri ortadan kaldırılırken 19 Şubat 2001 tarihinde ikinci bir spekülatif karakterli hareket başlamış ve bu kez döviz krizi ortaya çıkmıştır. 2000 yılı boyunca ve Şubat 2001 yılı krizine kadar uygulanan enflasyonu düşürme programındaki döviz kuru nominal çıpası, Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizlerine yol açan temel nedenlerden biri olarak görülüp terkedilmiş ve dalgalı kur uygulaması benimsenmiştir. 3 Mayıs 2001 tarihli Niyet Mektubu ile 14 Nisan 2001 deki basın toplantısında açıklanan Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı (GEGP) uygulanmaya başlanmıştır. GEGP üç yapısal politika içermektedir. Bunlar: bankacılık sektörü reformu, mali saydamlık ve mali yönetim ile özel yerli-yabancı sermayenin Türkiye ekonomisindeki rolünün artırılmasından oluşmaktadır. www.hakanguclu.com 1

2. TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN GENEL GÖRÜNÜMÜ 2.1 Bankacılık Sektöründeki Temel Sorunlar ve Yapılan Düzenlemeler 1980 li yıllardan itibaren serbest piyasa ekonomisine geçişle birlikte Türk mali sistemi yeniden yapılanma sürecine girmiş ve gerek kurumsal gerekse yasal altyapı yönünden mali piyasalarda serbestiyi öngören önemli reformlar gerçekleştirilmiştir. Reform sürecindeki olumlu gelişmeler bankacılık sektörünü de olumlu yönde etkilemiş, bankaların daha rekabetçi bir ortamda çalışmasına olanak sağlanmıştır. Reformlar, bankacılık ürün ve hizmetlerinin çeşitlenmesine ve yenilenmesine, kurumsal altyapı gelişmelerinin hızlanmasına ve bankacılık sektörünün mali sistemdeki payının hızla artmasına yol açmıştır. Ne var ki bir yandan ekonomik yapıda devam eden mevcut sorunların mali sektör üzerinde artan baskısı diğer yandan uygulanan makroekonomik politikaların, bankaların risk algılama ve yönetim yapılarını olumsuz yönde etkilemesi ve mevduat sigorta sisteminin bankacılık sektöründe yaratığı ters yönlü teşvikler piyasa disiplinini zayıflatmış ve banka gözetim ve denetiminde uluslararası bankacılık standartlarının etkin olarak uygulanamaması sektörde önemli yapısal sorunların birikmesine yol açmıştır. Türkiye de fon akımlarının önemli bir bölümü bankacılık kesimi üzerinden yapılmaktadır. Son yıllarda banka dışı mali kurumların sayı ve büyüklüğü artma eğiliminde olmakla birlikte, bankacılık sektörü toplam mali sektör aktifleri içinde yüzde 75 civarında paya sahip bulunmaktadır. Banka dışı diğer mali kuruluşların önemli bir kısmının bankaların iştirakleri olduğu göz önüne alındığında mali sektörde bankaların ağırlığının daha da yüksek olduğu görülmektedir. Bankacılık sektörünün mali aracılık fonksiyonunu etkin bir biçimde yerine getiremediği görülmektedir. Aşağıda sıralanan faktörler bu konuda etkili olmuştur 1 : 1 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı, 15 Mayıs 2001, s. 6-7. www.hakanguclu.com 2

Makroekonomik İstikrarsızlık: Yüksek Kamu Kesimi Açıkları: Kamu Bankalarının, Sistemi Çarpıtıcı (Saptırıcı) Etkileri: Risk Algılama ve Yönetiminin Zayıflaması: Bu sürecin bir sonucu olarak Türk Bankacılık Sistemi aşağıda sıralanan yapısal zayıflıklarla karşı karşıya kalmıştır: - Öz kaynak yetersizliği, - Küçük ölçekli ve parçalı bankacılık yapısı, - Kamu bankalarının sistem içindeki payının yüksekliği, - Zayıf aktif kalitesi (kredi yoğunlaşması, grup bankacılığı ve risklerinin yoğunluğu, kredi ve karşılıklar arasındaki uyumsuzluk), - Piyasa risklerine aşırı duyarlılık ve kırılganlık (vade uyumsuzluğu, açık pozisyon), - Yetersiz iç kontrol, risk yönetimi ve kurumsal yönetişim, - Saydamlık eksikliği. Yukarıda özetlenen yapısal sorunlar bankacılık sektörünü iç ve dış şoklara karşı oldukça duyarlı ve kırılgan hale getirmiştir. Türkiye de bankacılık alanındaki yasal ve kurumsal düzenlemelerin değişen koşullara ve uluslararası standartlardaki gelişmelere uyumu konusunda da önemli adımlar atılmıştır. Bu çerçevede, Haziran 1999 da yürürlüğe giren 4389 sayılı Bankalar Kanunu önemli bir dönüm noktasını ifade etmektedir. Bu kanun ile uluslararası uygulamalara paralel olarak bankacılık sektörünün düzenleme, gözetim ve denetimi; idarî ve malî özerkliğe sahip Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu na (BDDK) devredilmiştir. 19 Aralık 1999 tarihli 4491 sayılı yasa ile; bankalarla ilgili olarak kuruluştan tasfiyeye kadar olan süreçte alınması gereken kararların tamamı Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu nun (BDDKurulu) yetkisine bırakılmış, BDDK nın özerk statüsü sağlamlaştırılmıştır. Bankacılık sektörünün gözetim ve denetiminden sorumlu kamu birimleri BDDK bünyesinde birleştirilerek Kurum 31 Ağustos 2000 tarihinden itibaren fiilen çalışmaya başlamıştır. www.hakanguclu.com 3

2.2 Kasım 2000 - Şubat 2001 Krizleri ve Bankacılık Sektörüne Etkileri Enflasyonu düşürmek ve ekonomik büyüme ortamının yeniden sağlanması yönünde 2000 yılında yeni bir ekonomik program uygulanmaya başlanmıştır. Oluşturulan program ile sıkı maliye politikası ve yapısal reformlar hayata geçirilmeye başlanmıştır. Ayrıca, enflasyonist bekleyişlerin aşağıya çekilebilmesi için hedeflenen enflasyona göre döviz kurları önceden açıklanmıştır. Bankacılık sisteminin bilanço yapısı da uygulanan programdan etkilenmiştir. Bankacılık kesimi programın uygulanması ile faiz oranlarının daha da düşeceği beklentisi ile yüksek faizli kaynaklara uzun süre bağımlı kalmamak yönünde politikalar geliştirmişlerdir. Döviz kurlarının önceden açıklanmış olması nedeniyle, yabancı para cinsinden kaynaklar Türk Lirası cinsinden kaynaklara göre daha cazip hale gelmiştir. Bundan dolayı bankaların bir kısmı kaynaklarını kısa vadeli ve döviz cinsinden, kullanımlarını ise uzun vadeli ve Türk Lirası cinsinden olması yönünde hareket etmeye başlamışlardır. Bankacılık sektörünün aktif yapısında da belirgin bir değişim gerçekleşmiştir. Kredilerin payında önemli oranlarda artış olurken, likiditesi yüksek olan menkul kıymet portföylerinin toplam aktifler içinde payından azalma olmuştur. Bu dönemde tüketici kredilerinin özellikle Türk Lirası kredilerin toplam krediler içindeki payı oldukça artmıştır. Bankacılık sektörünün banka mali yapılarında gerçekleşen bu gelişmeler 2000 yılında likidite, faiz ve kur risklerine karşı duyarlılığı da artırmıştır. Bu durum ise; Kasım 2000 tarihinde yaşanan ve faiz oranlarının artması ile sonuçlanan krizin özellikle gecelik borçlanma ihtiyacında olan kamu bankaları ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kapsamındaki bankaların mali yapılarının daha da bozulmasına neden olmuştur. www.hakanguclu.com 4

Kasım 2000 tarihinde mali piyasalarda yaşanan dalgalanmalar; yürütülmekte olan Stand By Düzenlemesi nin 7.5 milyar ABD Doları tutarında Ek Rezerv Kolaylığı ile desteklenmesi yönünde Uluslararası Para Fonu (IMF) ile anlaşma sağlanması ve alınan diğer önlemler ile kısmen ortadan kaldırılabilmiştir. Bunun sonucunda ise faiz oranları kriz ortamına göre oldukça düşmüş ve Merkez Bankası nın döviz rezervleri artmıştır. Şubat 2001 tarihinde ise Hazine nin borçlanma ihalesi öncesinde yaşanan olumsuz gelişmeler, uygulanan ekonomik programa olan güveni ortadan kaldırmıştır. Merkez Bankası yüksek oranlarda artan döviz talebine karşı likiditeyi kontrol etmeye yönelik girişimlerde bulunmasına rağmen, özellikle kamu bankalarının aşırı düzeyde likidite ihtiyaçları olması ve bunu piyasadan çok yüksek faiz oranları ödemek suretiyle karşılamaya çalışması, ödemeler sisteminin işleyişini devam ettiremez hale getirmiştir. Bu gelişmeler üzerine alınan karar ile uygulanan döviz kuru sisteminden vazgeçilerek Türk Lirası dalgalanmaya bırakılmıştır. 2000 Kasım ve 2001 Şubat tarihlerinde yaşanan kriz sonucunda bankacılık sektöründe mevcut sorunlar iyice artmıştır. 2000 Kasım tarihinde ortaya çıkan likidite ve faiz riski nedeniyle yaşanan sorunlara 2001 Şubat krizinde kur riski nedeniyle oluşan sorunlar da eklenmiştir. Yaşanan ilk kriz döneminde faiz oranlarında ortaya çıkan artış bankacılık sektöründe fonlama maliyetlerini yükseltmiş, menkul değerler cüzdanının piyasa değerini azaltmak suretiyle banka bilançolarını olumsuz yönde etkilemiştir. Faiz oranlarından ortaya çıkan artış gecelik borçlanma ihtiyacı diğer bankalara göre oldukça yüksek olan kamu bankaları ile TMSF kapsamındaki bankaları daha çok etkilemiştir. Özel bankalar ise kısa vadeli kaynaklarının önemli kısmını dövizden sağladıkları için kur rejimi değişikliği bilançolarında olumsuzluklar yaratmıştır. Kur rejiminin terk edilmesi nedeniyle ortaya çıkan güven bunalımı ve istikrarsızlığı süratle ortadan kaldırmak, ekonominin yeniden yapılandırılmasına yönelik altyapıyı oluşturmak amacıyla Hükümet tarafından GEGP uygulamaya konulmuştur. Bu programın ana unsurlarından birisi bankacılık sektörünün yeniden yapılandırılması olarak belirlenmiştir. www.hakanguclu.com 5

3. BANKACILIK SEKTÖRÜ YENİDEN YAPILANDIRMA PROGRAMI Kasım ve Şubat krizlerinin etkisiyle mali bünyeleri ve karlılık performansları kötüleşen bankaları daha sağlıklı bir yapıya kavuşturabilmek amacıyla, 2001 yılının Mayıs ayında Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı (BSYYP) uygulamaya konulmuştur. BSYYP nın temel amacı; kamu bankalarını mali sistem içinde bir istikrarsızlık unsuru olmaktan çıkarmak, mali sistemin istikrarı ve kamu maliyesine getirdikleri yükün azaltılması bakımından TMSF bünyesindeki bankaların sorunlarını en kısa sürede çözüme kavuşturmak ve yaşanan krizlerden olumsuz yönde etkilenen bazı özel bankaların sağlıklı bir yapıya kavuşmalarını sağlayacak düzenlemeleri gerçekleştirmektir. 2 BSYYP, bankacılık sisteminin mali ve operasyonel yapısının güçlendirilmesine yönelik uygulamalar ile bankacılık sektöründe gözetim ve denetimin etkinliğini artıracak, sektörü daha etkin ve rekabetçi bir yapıya kavuşturacak yasal ve kurumsal düzenlemeleri içermektedir. BSYYP nın temel unsurları 3 : - Kamu bankalarının 4 yeniden yapılandırılması, - TMSF na devredilen bankaların çözümlenmesi, - Özel Bankacılık Sisteminin daha sağlıklı bir yapıya kavuşturulması, - Gözetim ve denetim çerçevesinin güçlendirilmesi ve sektörde etkinliğin artırılmasıdır. BSYYP çerçevesinde, Bankalar Kanunu nda ve diğer yasal düzenlemelerde değişiklikler yapılmıştır. 2 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı, 15 Mayıs 2001, s. 13. 3 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı Gelişme Raporu (VII), Ekim 2003, s. 9. 4 Kamu bankaları terimi T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş. ve eski T. Emlak Bankası A.Ş. yi kapsamaktadır. www.hakanguclu.com 6

3.1 Yeni Bankalar Kanunu Türkiye de ilk Bankalar Kanunu niteliğindeki kanun 1933 yılında 2243 sayılı Mevduat Koruma Kanunu dur. Bu kanun daha sonra 1936 yılında Bankalar Kanunu na dönüşmüştür. 1958 yılında ise, uzun yıllar yürürlükte kalan 7129 sayılı kanun uygulanmıştır. Anılan kanunların temel amacı, mevduatı korumaktır. Bankaya para yatıran mevduat sahiplerinin paralarının geri alabilmelerini sağlamak için bankaların mali bünyelerinin de sağlıklı olması amacıyla Kanun, bankaların belirli bir sermayeyle kurulmasının öngörüyor, mevduat ve kredilerle ilgili düzenlemeler içeriyordu. Bankaların asgari bir sermayeyle kurulması gerekiyordu, fakat bu sermayenin yeterli olmadığı, yani banka büyüdüğü zaman ne olacağı tam belirgin değildi. Sermaye ile ilgili kriterler çoğunlukla şube açmaya bağlanmıştır. Bir banka büyüdüğünde, topladığı kaynakları ile sermaye arasında bir ilişki kurma gereği duyulmuştur ve 7129 sayılı kanunun 28. maddesi solvabilite rasyosunu içermektedir. Bankaların öz kaynaklarına göre toplayacağı mevduat belirlenmiştir. Daha sonra aktiflerin özellikleri, sermayenin yatırıldığı yerlerin özelliklerini belirleyen limitasyonların yeterli olmadığı görülmüştür. Günün koşullarına göre çok gerekli düzenlemeler bir takım tebliğlerle düzenlenmeye çalışılmıştır. 2000 yılı programının en önemli unsurlarından birisini oluşturan mali reformlar arasında en önemli değişiklik 4389 sayılı yeni Bankalar Kanunu dur. 2000 yılı programı öncesinde, 18 Haziran 1999 da kabul edilen Kanun, 17 Aralık 1999 tarih ve 4491 sayılı Kanun ile son halini almıştır. Avrupa Birliği (AB) direktifleri ile diğer genel kabul görmüş uluslararası uygulamalar dikkate alınarak hazırlanan yeni Kanun ile mali sistemin güven ve istikrarının sağlanması amacına yönelik olarak önemli değişiklikler yapılmıştır. Ancak, Şubat 2001 de piyasalarda yaşanan gelişmeler sonrasında yeniden Kanun değişikliği gündeme gelmiştir. Kriz sonrasında uygulanmaya başlanan yeni ekonomik programın da odak noktası haline gelen bankacılık sektörünün birikmiş yapısal sorunlarının giderilmesi yönündeki önlemler kapsamında Bankalar Kanunu nda 12 Mayıs 2001 tarih ve 4672 sayılı Kanun ile tekrar önemli değişiklikler yapılmıştır. www.hakanguclu.com 7

4389 sayılı yeni Bankalar Kanunu ile getirilen temel yenilikler; idari ve mali açıdan tamamen bağımsız bir denetim ve gözetim otoritesinin kurulması, risk izleme ve yönetim anlayışının değiştirilmesi, mali bünye sorunları olan bankaların sistematik bir risk doğurmasını engelleyerek bankacılık sektörünün etkin olarak çalışmasını sağlayacak tedbirlerin alınması ve bunun için gerekli mekanizmanın oluşturulması olarak özetlenebilir. Bankalar Kanunu nda aşağıda yeralan önemli değişiklikler yapılmıştır: a) Banka kurulması için aranılan koşullar ağırlaştırılmıştır. b) Şube açma koşullarında değişiklik yapılmıştır. c) Kredi ve iştirak sınırları değiştirilmiştir. d) Pay sahipliği ve devir payları BDDKurulu nun iznine tabi bırakılmıştır. e) Banka ortakları ve yöneticilerinin şahsi sorumlulukları artırılmıştır. f) İdari ve adli suç ve cezalar yeniden düzenlenmiştir. g) Özel Finans Kurumlarının faaliyetlerinin düzenlenmesine dair yetki BDDK na verilmiştir. 3.2 Kamu Bankalarının Yeniden Yapılandırılması 3.2.1 Yeniden Yapılandırma Öncesi Kamu Bankalarının Durumu Yapısal değişim sürecindeki kamu bankaları; Ziraat Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş. 5 ve eski T. Emlak Bankası A.Ş., Türkiye de bankacılık sektörünün yaklaşık üçte birini oluşturmaktadır. 5 6 Temmuz 2001 tarihi itibariyle Emlak Bankası Ziraat Bankası na devredilmiştir. www.hakanguclu.com 8

Sözkonusu kamu bankalarının faaliyetleri, geçmişten günümüze çeşitli sosyal ve ekonomik nedenlerle klasik anlamdaki bankacılık faaliyetlerinin dışına taşmıştır. Örneğin, Ziraat Bankası ticari bankacılık yanında esas olarak zirai kredilerde uzmanlaşmış ve zaman içinde tarım kesimine yapılan destekleme politikalarının önemli bir aracısı ve uygulayıcısı durumuna gelmiştir. Ziraat Bankası aynı zamanda, yurt çapında devlet adına ödeme yapma (maaş vs.) ve toplama (vergi) görevlerini de yerine getirmektedir. Halk Bankası da, esas olarak esnaf ve sanatkarlarla küçük ve orta ölçekli işletmelere hizmet vermekteyken, Halk Bankası da zaman içinde devletin destekleme politikalarının aracı kurumu haline gelmiş ve bir yandan da ticari bankacılık yapmıştır. Emlak Bankası ise ticaret finansmanı ve konut yapımı finansmanı konularında faaliyet göstermiştir. Ziraat ve Halk Bankalarının özellikle son yıllardaki en büyük sorunu görev zararı alacakları olmuştur. Başlangıçta, bu alacakların büyük bir kısmı, devletin tarımsal kesime ve esnaf ve sanatkarlara, bütçeden kaynak ayırmadan kredi sübvansiyonu yapması sonucu oluşmuştur. Yani görev zararı, o bankalara devletçe piyasa koşulları dışında kredi açmaları ve böylece zarar etmeleri görevi verildiği halde, bu zararın devlet bütçesinden o kuruluşlara ödenememesinin birikimi sonucudur. Böylece, özellikle, 1990 ların başından bu yana yetersiz bütçe imkanları nedeniyle ödenemediğinden biriken görev zararı alacakları 2000 yılının sonu itibariyle bankaların aktiflerinin yaklaşık %50 sini (Halk Bankası için %50 den fazla) oluşturmaktadır. Bankalar, bu alacakları finanse etmek durumunda kalmışlardır. Ödenemeyen görev zararı alacakları borçlanma ile finanse edildiğinden, bu alacaklara da faiz tahakkuku yapılması gereği ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, çeşitli kararnamelerle tespit edilerek görev zararı alacaklarına yürütülen nispeten yüksek oranlı faizler, sorunu çözmek yerine daha da büyütmüştür. Çünkü ödenmeyerek kapitalize edilen faizlerin etkisiyle her dönem sonunda bilanço aktifinde yer alan (ödenemeyen) alacaklar reel olarak artmış ve faiz giderleri de buna doğru orantılı olarak artış göstermiştir. www.hakanguclu.com 9

Böylece, bilançolar ve dolayısıyla bankalar hızlı büyümüş görünmekle birlikte, donuk olan görev zararı alacaklarının borçlanarak finanse edilmesi nedeniyle sağlıksız olan bu büyümenin bedeli faiz giderleri olarak yansımış ve bu durum yüksek faiz tahakkuk gelirleriyüksek faiz giderleri sarmalına yol açmıştır. Ancak, tahakkuk eden faizler nakite dönüşemediğinden bankaların nakit sıkıntıları devam etmiş ve giderek toplam faiz gelirleri içindeki kredi faiz gelirlerinin payı azalırken görev zararı alacaklarına yürütülen faiz gelirleri ağırlık kazanmıştır. Klasik anlamdaki bankacılık faaliyetleri dışında yürütülen sözkonusu uygulamalardan kaynaklanan olumsuz finansal etkiler ise kamu bankalarının taşıdıkları risk seviyesini yükseltmiştir. Görev zararlarının zamanında ödenmemesi, ekonomik etkinliğe ters düşen müdahaleler, asli fonksiyonların dışında verilen görevler ve yönetimdeki zayıflıklar sonucunda, kamu bankalarının mali bünyeleri de önemli ölçüde bozulmuştur. Kamu bankalarının mali bünyeleri 2000 ve 2001 yıllarında yaşanan finansal krizlerin ardından daha da kötüleşmiştir. Nitekim, Mayıs 2001'de uygulamaya konulan BSYYP öncesinde kamu bankalarının finansal yapısı ve piyasalar üzerindeki etkilerine ilişkin değerlendirmeler bu durumu açıkça ortaya koymaktadır. Kamu bankalarının 6 ; - Donuk aktif niteliğinde olan görev zararı alacaklarının bilanço büyüklüğüne oranı 2000 yıl sonu itibariyle % 50'ye ulaşmıştır. - Bankacılık sektörünün toplam mevduatı içindeki payı % 40 iken, krediler içindeki payı % 25 seviyesinde kalmıştır. Ayrıca, kredilerin önemli bir bölümü şüpheli alacak haline dönüşürken, bu kredilere yeterli karşılık ayrılmamıştır. - Piyasalardan 8.5 katrilyon TL özel bankalara ve müşterilere olmak üzere toplam 14 katrilyon TL gecelik borçlanmakta olması, piyasalarda faiz oranlarının yüksek seviyelerde seyretmesine yol açmıştır. 6 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı Gelişme Raporu (VII), Ekim 2003, s. 11. www.hakanguclu.com 10

- Görev zararları nedeniyle önemli bir sermaye açığı ortaya çıkmıştır. - Operasyonel açıdan rasyonel olmayan sayıda şube ve personel ile faaliyet göstermeleri önemli zararlar yaratmıştır. 3.2.2 Yeniden Yapılandırmanın Kapsamı ve Amaçları Kamu bankalarında yaşanan sorunlar nedeniyle, BSYYP çerçevesinde kamu bankalarının yeniden yapılandırılması çalışmaları başlatılmıştır. Kamu bankalarının yeniden yapılandırılması finansal ve operasyonel yeniden yapılandırma çerçevesinde yürütülmektedir. Finansal yeniden yapılandırma önemli ölçüde tamamlanırken, operasyonel yeniden yapılandırma çabaları bu bankaların özelleştirilmesi hedefi çerçevesinde sürdürülmektedir. Kamu bankalarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışmalarda öncelik, bu bankaların finansal yapılarının güçlendirilmesine verilmiştir. Bu çerçevede, görev zararları alacaklarının tasfiyesi, kısa vadeli yükümlülüklerin azaltılması, kamu bankalarına sermaye desteği sağlanması, mevduat faizlerinin piyasa faizlerine uyumlu hale getirilmesi ve kredi portföyünün etkin yönetimi alanlarında yoğunlaştırılmıştır. Kamu bankalarının operasyonel yeniden yapılandırma çalışmaları, finansal yapılarının güçlendirilmesi ile aynı zamanda başlanılmıştır. Bu çerçevede, bu bankaların yönetimi ortak yönetim kuruluna devredilmiş ve yönetim kurula kamu bankalarını yeniden yapılandırma ve özelleştirmeye hazırlama yetkisi verilmiştir. Ayrıca, bu bankaların organizasyon, ürün, insan kaynakları, krediler, mali kontrol, planlama, risk yönetimi ve hizmet yapısının çağdaş bankacılığın ve uluslarası rekabetin gereklerine göre yapılandırılması hedef alınmıştır. www.hakanguclu.com 11

3.2.3 Yeniden Yapılandırma Çerçevesinde Yapılan Uygulamalar Kamu Bankalarının yeniden yapılandırılma süreci 2000 yılı Kasım ayında gerekli yasal düzenlemelerin hazırlanmasıyla başlamıştır. Bu kapsamda, bankaların finansal yeniden yapılandırılmalarına esas olmak üzere, görev zararı doğuran yaklaşık 100 adet kararname yürürlükten kaldırılmıştır. 31.12.2000 tarihi itibarıyla kamu bankalarının birikmiş görev zararı alacaklarına özel tertip devlet tahvilleri ihraç edilmiştir. Halk ve Emlak Bankası na sermaye aktarımı da yine özel tertip devlet tahvilleri ihraç edilmesiyle yapılmıştır. Kamu bankalarının yüksek borçlanma gereği, kriz durumunda sorun oluşturmuş olan bir risktir. Bu tür riskleri azaltmak için, kamu bankalarının özel bankalardan kısa vadeli borçlanmaları azaltılmış ve bu finansman ihtiyaçları Merkez Bankası ndan repo yoluyla karşılanmıştır. Ayrıca, görev zararı alacaklarının mahsubu için bankalara verilen özel tertip iç borçlanma senetlerinin bir kısmı Merkez Bankası tarafından satın alınarak nakde dönüştürülmüştür. Açıklanan ekonomik program kapsamında bu bankaların görev zararı alacaklarının öncelikle tamamen kağıda dönüştürülmesi, banka borçlanmalarının piyasadan doğrudan yapılmaması ve mümkün olduğunca Merkez Bankası üzerinden yapılması hedeflenmiştir. Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Emlak Bankası, anonim şirket unvanına kavuşturulmuş ve Bankalar Kanunu na ve özel hukuk hükümlerine tabi kılınmışlardır. Ziraat Bankası ile T. Halk Bankası nın 30 Nisan 2001 itibariyle görev zararı alacakları ve T. Emlak Bankası nın 30 Nisan 2001 itibariyle görev zararı alacağı ile ödenmemiş sermayesine 2000 yılı içerisinde ve 02.05.2001 tarihine kadar mahsuben; Ziraat Bankası na 12.1 katrilyon TL, Halk Bankası na 10.8 katrilyon TL, Emlak Bankası na 669 trilyon TL. www.hakanguclu.com 12

olmak üzere toplam 23.6 katrilyon TL tutarında TÜFE ye endeksli yılda bir faiz ödemeli, Merkez Bankası repo faizine endeksli, 3 ayda bir faiz ödemeli özel tertip tahviller ile döviz cinsinden özel tertip tahviller ihraç edilmiştir. Kamu bankalarına 2001 yılında ihraç edilen tahvillerin ağırlıklı olarak Merkez Bankası repo faizine endeksli olması ile söz konusu bankaların finansman maliyetlerinin bu tahvillerin faiz ödemeleri ile karşılanarak zarar etmemeleri amaçlanmıştır. Böylece, hem kısa vadeli piyasalardaki talep baskısı ortadan kaldırılmış hem de kamu bankalarının elinde bulunan kağıtlar nedeniyle zarar etmemeleri sağlanmıştır. Kamu bankalarının operasyonel yeniden yapılandırılmaları sürecini hızlandırmak için şube ve personel sayısının rasyonel seviyelere getirilmesi için çalışmalar yapılmıştır. Aralık 2000 itibariyle 2.494 olan şube sayısı, Aralık 2002 itibariyle 1.685 e (% 32,4) ve Ağustos 2003 itibariyle 1.673 e (% 32,9) düşürülmüştür. Aralık 2000 itibariyle 61.601 olan personel sayısı ise Aralık 2002 itibariyle 30.399 a (% 50,7) dürülmüş, Ağustos 2003 itibariyle küçük oranda bir artış ise 30.504 olmuştur. Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca üç kamu bankası için Yeniden Yapılandırma Komisyonları oluşturulmuş ve çalışmalarına başlamıştır. Bunlardan, Emlak Bankası na ilişkin Yeniden Yapılandırma Komisyonu 26 Mart 2001 tarihinde; Türkiye Emlak Bankası Anonim Şirketi nin, bankacılık faaliyetleri dışında kalan mal varlıklarının ve bu konuda faaliyet gösteren iştiraklerindeki hisse paylarının ve ticari gayrimenkuller ile ihtiyaç fazlası gayrimenkullerinin tüm hak ve yükümlülükleriyle belirlenecek bir kamu kuruluşuna devredilmesini kararlaştırmıştır. 3 Nisan 2001 tarihinde bu kamu kuruluşu Toplu Konut İdaresi Başkanlığı olarak belirlenmiştir. Emlak Bankası nın bankacılık lisansı, 6 Temmuz 2001 de Kamu Bankaları Yönetim Kurulları nın yaptığı bir protokol uyarınca BDDKurulu tarafından iptal edilmiştir. www.hakanguclu.com 13

Emlak Bankası A.Ş. nin 6 Temmuz 2001 tarihi itibariyle Ziraat Bankası A.Ş. ne devri aşağıdaki iki kalem dışında tüm aktif ve pasif değerlerini (sermaye hariç) kapsamaktadır. 1. Emlak Bankası nın bankacılık faaliyetleri dışında kalan mal varlıkları ve bu konuda faaliyet gösteren iştiraklerindeki hisse payları ve ticari gayrimenkulleri ile ihtiyaç fazlası gayrimenkulleri, 2. Emlak Bankası nın kanuni takibe intikal ettirilmiş tüm alacakları ile buna ilişkin olarak ayrılmış karşılıkları. Bu iki kalem tasfiye halindeki Emlak Bankası nda kalmıştır. Dolayısıyla, Ziraat Bankası nın bilançosunda üstlendiği tutar, devir alınan yükümlülüklerle varlıklar arasındaki fark kadar olmuştur. Kamu bankalarını yeniden yapılandırma çalışmaları, sözkonusu bankaların sistem üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmekle birlikte, kamu maliyesi üzerinde de bir yük yaratmıştır. Bu kapsamda, mevcut görev zararı alacaklarının menkul kıymete bağlanması ve sermaye desteği sağlanması amacıyla Hazine tarafından aktarılan kaynak, BSYYP nın uygulandığı yıl olan 2001 yılı sonu itibariyle GSYİH'nın % 14.8'ine ulaşmıştır. Ancak, kamu bankalarının bilançolarında bulunan ve gerçekte bütçe açıklarının kapatılmasında kullanılan alacakların Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) verilmek suretiyle ödenmesi, gizlenen bütçe açıklarının ortaya çıkmasını sağlamıştır. Dolayısıyla, sözkonusu kamu bankalarının kaynaklarının kullanılmasından oluşan borç bir ödeme planına bağlanmış ve BSYYP nın kamu maliyesi üzerinde yarattığı ek yük daha düşük olmuştur. Bu durumda, görev zararı dışında yapılan sermaye desteği nedeniyle ortaya çıkan ek yük GSYİH'nın % 2'sine düşmektedir. www.hakanguclu.com 14

3.3 Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu na Devredilen Bankaların Çözümlenmesi 3.3.1 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu nun Oluşumu Gerek tasarrufların korunması ve bunların etkin ve verimli bir şekilde kullanılması, gerekse mali sektörde doğabilecek olumsuzlukların önlenmesi için, ülkeden ülkeye farklılık arz etmekle birlikte, bankalara ilişkin mevzuat ile tasarrufları koruyucu önlemler getirilmekte ve birer güven ve itibar müessesesi olarak kurulan bankaların likidite, emniyet ve rantabilite ilkeleri çerçevesinde faaliyet göstermelerini ve etkin bir şekilde denetlenmelerini sağlayacak düzenlemeler yapılmaktadır. Nitekim, son yıllarda IMF, Avrupa Birliği ve OECD gibi uluslararası kuruluşlar nezdinde benimsenen prensipler çerçevesinde bankaların faaliyet ve denetimlerine ilişkin uygulamaların bağımsız kurumlar tarafından yürütülmesi, banka sahipliğinin ve yönetiminin kontrol altında tutulması ve bankaların denetim ve gözetimlerinin daha etkin, geniş boyutlu ve işlevsel bir şekilde yapılması öngörülmektedir. Denetim otoritesinin bağımsız karar alma yetkisine sahip bir statüde bulunması bankaların etkin bir şekilde gözetim ve denetiminin ana şartlarından birisi olarak ön plana çıkmıştır. Bu kapsamda, Avrupa da önceleri bakanlık veya merkez bankalarına ait olan denetim yetkisi zamanla genel idare dışında oluşturulan özerk kuruluşlara devredilmiştir. Türkiye de de Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı ve buna ilişkin yıllık programlarda denetim ve gözetim sisteminin etkinliğinin artırılması ve bu amaçla bağımsız karar mekanizmalarına kavuşturulması öngörülmüş bulunmaktadır. BDDK, 17 Aralık 1999 tarih ve 4491 sayılı Yasa ile değişik 18 Haziran 1999 tarih ve 4389 Sayılı Bankalar Kanunu nun 3 üncü maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca, sözkonusu Kanun ve ilgili diğer mevzuatın, anılan Kanun da gösterilen yetkiler çerçevesinde düzenlemeler de yapmak suretiyle uygulanmasını sağlamak, uygulamayı denetlemek ve sonuçlandırmak, tasarrufların güvence altına alınmasını temin etmek ve Kanun ile verilen diğer görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak üzere 23 Haziran 1999 tarihinde, kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve malî özerkliğe sahip olarak kurulmuştur. www.hakanguclu.com 15

BDDK, tasarruf sahiplerinin haklarını ve bankaların düzenli ve emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye sokabilecek ve ekonomide önemli zararlar doğurabilecek her türlü işlem ve uygulamaları önlemek, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışmasını sağlamak üzere gerekli karar ve tedbirleri almak ve uygulamakla yükümlü ve yetkili kılınmıştır. BDDK, 22 Haziran 2000 tarih ve 24087 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunan "Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Teşkilat Yönetmeliği" çerçevesinde yapılandırılmasını tamamlamış ve 31.08.2000 tarihinde faaliyete geçmiştir. BDDK nun temel misyonu; bankaların ve özel finans kurumlarının piyasa disiplini içerisinde sağlıklı, etkin ve dünya ölçeğinde rekabet edebilir bir yapıda işleyişi için uygun ortamı yaratmak ve bu sayede ülkenin uzun vadeli ekonomik büyümesine ve istikrarına katkıda bulunmaktır. BDDK üstlendiği söz konusu misyonu yerine getirmek için gerekli düzenleyici ve denetleyici çerçeveyi yaratacak, uygulayacak ve geliştirecektir. Bu süreçte BDDK nın temel hedefleri; - Sektörün etkinliğini ve rekabet kabiliyetini artırmak, - Sektöre güveni kalıcı kılmak, - Sektörün ekonomi üzerinde yaratabileceği zararları asgariye indirmek, - Sektörün dayanıklılığını geliştirmek, - Tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerini korumak. 3.3.2 Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu nun Oluşumu TMSF, 4389 sayılı Kanunun 15. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca Bankalardaki tasarruf mevduatının sigorta edilmesi ile anılan Kanun un 14. maddesi hükümlerine göre hisseleri ve/veya yönetim ve denetimi kendisine intikal eden bankaların mali bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması ve üçüncü kişilere devri ve anılan Kanun ile kendisine verilen diğer işleri de yapmakla görevli ve yetkili olmak üzere kamu tüzelkişiliğini haiz olarak kurulmuştur. www.hakanguclu.com 16

TMSF, 4389 sayılı Bankalar Kanunu nun 15 inci maddesinin (4) numaralı fıkrası uyarınca; BDDKurulu kararıyla yürürlüğe giren 25.12.2001 tarih ve 24621 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Yönetmeliği dahilinde BDDK tarafından idare ve temsil olunmakta iken, Resmi Gazete'nin 18 Mart 2004 tarih ve 25406 sayılı nüshasında yayımlanan "Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Yönetmeliği ile ayrı tüzel kişilik kazanmıştır. 3.3.3 Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Bünyesindeki Bankalar 1998 yılı sonu itibariyle 2 olan TMSF bünyesindeki banka sayısı, 1999 yılında 8 e, 2000 yılına 11 e, 2001 yılında ise 19 a çıkmıştır. 19 Haziran 2002 tarihinde Pamukbank ın TMSF bünyesine alınması ile TMSF bünyesindeki toplam banka sayısı 20 olmuştur. 20 bankadan üçü mülga 3182 sayılı Bankalar Kanunu'nun yürürlükte olduğu dönemde TMSF bünyesine alınmıştır. Beş banka yaşanan krizlerle birlikte mali bünyelerinin tamamen bozulması, seyyaliyetlerini ve likiditelerini kaybetmesi nedeniyle 4389 sayılı Bankalar Kanunu'nun 14. maddesinin 3. fıkrasına göre, on iki banka ise mali bünyelerinin bozulması ve banka kaynaklarının hakim ortakların lehine ve banka zararına sebep olacak şekilde kullanılması nedeniyle aynı Kanunun 14/3 ve 4. fıkralarına göre TMSF bünyesine alınmıştır. Bankaların TMSF bünyesine alınmalarının yasal dayanaklarına ve tarihlerine ilişkin bilgi aşağıya çıkarılmıştır. Banka Adı ve Yasal Dayanak Hisselerin Fona Geçiş Tarihi Mülga 3182 Sayılı Bankalar Kanunu Uyarınca İntikal Edenler; 1. T. Ticaret Bankası 06.11.1997 2. Bank Ekspres 12.12.1998 3. Interbank 07.01.1999 www.hakanguclu.com 17

Banka Adı ve Yasal Dayanak Hisselerin Fona Geçiş Tarihi 4389 Sayılı Bankalar Kanunu Md. 14/3 Uyarınca İntikal Edenler; 4. Yaşarbank 21.12.1999 5. Demirbank 06.12.2000 6. Sitebank 09.07.2001 7. Tarişbank 09.07.2001 8. Ulusal Bank 28.02.2001 4389 Sayılı Bankalar Kanunu Md. 14/3 ve 4 Uyarınca İntikal Edenler; 9. Egebank 21.12.1999 10. Yurtbank 21.12.1999 11. Sümerbank 21.12.1999 12. Esbank 21.12.1999 13. Etibank 27.10.2000 14. Bank Kapital 27.10.2000 15. İktisat Bankası 15.03.2001 16. Bayındırbank 09.07.2001 17. Kentbank 09.07.2001 18. EGS Bank 09.07.2001 19. Toprakbank 30.11.2001 20. Pamukbank 19.06.2002 Diğer taraftan, BDDKurulu nun 03.07.2003 tarih ve 1085 sayılı kararı ile; yükümlülüklerini vadesinde yerine getirmeyen, alınması istenen tedbirleri almayan, faaliyetine devamı mevduat sahiplerinin hakları ve mali sistemin güven ve istikrarı bakımında tehlike arz eden Türkiye İmar Bankası T.A.Ş. nin bankacılık işlemleri yapma ve mevduat kabul etme izni 4389 sayılı Bankalar Kanunu nun 14. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca kaldırılmış, anılan Kanunun 16. maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca bankanın yönetim ve denetimi TMSF na intikal etmiştir. www.hakanguclu.com 18

TMSF bünyesine alınan bankaların devir tarihi itibariyle toplam yükümlülüklerini gösteren tablo aşağıya çıkarılmıştır. 7 Toplam Yükümlülükler (Milyon Dolar) 31.955 - Toplam Mevduat 25.958 - TL Cinsinden Mevduatlar 10.751 - Yabancı Para Cinsinden Mevduatlar 15.207 - Diğer 5.997 Bilgi İçin - Sigortaya Tabi Mevduat 16.827 - Yurtdışı Yükümlülükler (*) 2.024 - Yurtdışı Alacaklar 763 - Yurtdışı Yükümlülükler (net) 1.260 - Yurtdışı Yükümlülükler (net) / Toplam Yükümlülükler (%) 4,0 (*) Yurtdışından alınan krediler ile yurtdışı yerleşiklere ait mevduatı içermektedir. Devir tarihi itibariyle TMSF bünyesine alınan bankaların toplam yükümlülükleri 32 milyar ABD Doları dır. Devralınan yükümlülüklerin 26 milyar ABD doları (% 81 i) mevduat hesaplarından oluşmaktadır. Sigortaya tabi mevduat 16,8 milyar ABD Doları olmasına rağmen, bankaların tüm yurtiçi ve yurtdışı yükümlülüklerinin TMSF tarafından yerine getirileceği açıklanmıştır. Mevduat dışı yükümlülülerin toplam tutarı ise 6 milyar ABD Doları dır. Devir tarihi itibariyle TMSF bünyesine alınan bankaların toplam zararı 17,3 milyar ABD Doları dır. Mali bünyelerinin bozulması suretiyle TMSF na devrolunan bankaların zararları toplamı 3,2 milyar ABD Doları iken, mali bünyelerinin bozulması ve banka kaynaklarının banka hakim ortaklarının lehine ve banka zararına sebep olacak şekilde kullanılması nedeniyle TMSF na devrolunan bankaların zararları toplamı 14,1 milyar ABD Doları dır. 7 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı Gelişme Raporu (VII), Ekim 2003, s. 22. www.hakanguclu.com 19

3.3.4 Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu nun Uygulamaları Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizlerinin yarattığı maliyetlere katlanılırken, sistemin devamlılığına ve makro dengelerin sürdürülmesine öncelik verilerek, BDDK tarafından sözkonusu bankaların TMSF bünyesinde çözümlenmesine karar verilmiştir. TMSF e bünyesindeki bankaların tüm yükümlülüklerinin ödenmesi suretiyle doğrudan tasfiye edilmesi yöntemine gidilmemiştir. Bu çözümleme yöntemine gidilmesi durumunda, yüksek nakit ihtiyacı ile aşırı bir borçlanma gereğinin ortaya çıkacağı, bütçe dengelerinin bozulacağı ve zaten sığ olan mali piyasalar üzerinde ek bir baskı yaratılarak faizlerin daha da yükselmesine neden olunabileceği düşünülmüştür. TMSF bünyesindeki bankalar; birleştirme, mali bünyelerin güçlendirilmesi suretiyle satış veya tasfiye yöntemleriyle çözümlenme sürecine tabi tutulmuşlardır. TMSF, 2000 yılı içinde teşkilatlanma çalışmalarının yanı sıra halen tasfiye halinde olan bankalar ile bünyesindeki bankalara ilişkin çalışmalara devam etmiş ve kendisine kanun ve yönetmeliklerle verilen yetkiler çerçevesinde faaliyetlerini devam etmektedir. BSYYP çerçevesinde, TMSF bünyesindeki bankalarıın yeniden yapılandırılması çalışmaları başlatılmış ve finansal ve operasyonel yeniden yapılandırma sürecine tabi tutularak kısa vadeli yükümlülükleri azaltılmış, açık pozisyonları önemli ölçüde kapatılmış, mevduat faizleri piyasa koşullarına uygun hale getirilmiş, bu bankaların mevduat ile yabancı para yükümlükleri değer bankalara devredilmiş, şube ve personel sayıları azaltılmıştır. Ayrıca, Aktif yönetimi ve tahsilat kredi dosyaları yeni oluşturulan Tahsilat Dairesi ne devredilmiştir. www.hakanguclu.com 20

3.3.4.1 Finansal Yeniden Yapılandırma TMSF bünyesine alınan bankaların mali bünyelerinin güçlendirilmesi, yeniden yapılandırılması ve yükümlülüklerinin devri için ihtiyaç duyulan 22,5 milyar ABD Dolarlık kaynağın 17,3 milyar ABD Dolarlık kısmı kamudan, 5,2 milyar ABD Dolarlık kısmı ise TMSF gelirlerinden karşılanmıştır. TMSF gelirlerinin büyük bir kısmı, bankalardan toplanan sigorta primlerinden oluşmaktadır. Ayrıca, para cezaları, tahsilatlar, banka satışından elde edilen gelirler ve zaman aşımına uğrayan mevduatlardan da gelir sağlanmaktadır. TMSF bankalarına aktarılan kaynakların devir zararlarına göre daha yüksek olması, bu bankaların TMSF na devredildikten sonra da zararlarının artmasından kaynaklanmıştır. TMSF bankalarının döviz, mevduat ve repo yükümlükleri, Merkez Bankası, Halk Bankası, Ziraat Bankası ve özel bankalara DİBS karşılığı devredilmiş olup, bu DİBS ile ilgili anapara ve faiz borcu TMSF adına işlemektedir. Gerçekleştirilen ihaleler sonucunda, 470 trilyon TL cinsinden mevduat ve 2,6 milyar ABD Doları cinsinden yabancı para mevduatı 8 özel bankaya devredilmiştir. Ayrıca, TMSF bünyesindeki bankaların 2,4 milyar ABD Doları tutarındaki mevduat dışı yabancı para yükümlülükleri kamu bankalarına devredilmiştir. Bu nedenle, TMSF nun Hazine den kullanmış olduğu DİBS nin anapara tutarının 17,3 milyar ABD Doları olmasına ve geri ödemelere rağmen, bu kağıtlara tahakkuk etmiş faiz ve kur farkları nedeniyle 31.07.2003 tarihi itbariyle TMSF nun Hazine ye toplam borcu 28,2 milyar ABD Dolarına yükselmiştir. TMSF bankaları, Hazine tarafından verilen özel tertip tahvillerin bir bölümünü kısa vadeli yükümlülüklerden kurtulmak amacıyla kullanmışlardır. Merkez Bankası na kesin satış yapmak suretiyle sağlanılan kaynaklarla 16.03.2001 tarihi itibariyle 5,2 katrilyon TL olan Merkez Bankası dışındaki kısa vadeli yükümlülükler sıfırlanmıştır. Ayırca, aynı tarih itibariyle Merkez Bankası na olan 2,6 katrilyon TL tutarındaki kısa vadeli yükümlülükler de 2002 yılı içerisinde sıfırlanmıştır. www.hakanguclu.com 21

Mayıs 2001 dönemine kadar 4,5 milyar ABD Doları seviyesinde olan TMSF bünyesindeki bankaların yabancı para açık pozisyonları, Mayıs 2001 döneminde yapılan dövize endeksli kamu kağıdı arzının de etkisiyle gerilemiş ve Haziran 2001 sonu itibariyle 561 milyon ABD Doları olarak gerçekleşmiştir. TMSF bünyesindeki bankaların açık pozisyon tutarı Pamukbank ın TMSF bünyesine alınmasıyla tekrar yükselmiş, ancak arzı yapılan dövize endeksli kamu borçlanma senedi ile azalarak 26.09.2003 tarihi itibariyle 19 milyon ABD Doları seviyesinde olmuştur. TMSF bünyesine alınan bankalarda, Mart 2001 döneminden itibaren mevduat faiz oranları piyasa ortalamalarına yaklaştırılmıştır. 3.3.4.2 Operasyonel Yeniden Yapılandırma Operasyonel yeniden yapılandırma çerçevesinde, TMSF bünyesine alınan bankalardan intikal eden personelin istihdamlarının sağlanması ve şube sayısının azaltılması için çalışmalar yapılmıştır. Devir tarihi itibariyle 1.815 olan TMSF bankalarına ait şubelerin; 383 tanesi satılan bankalarla, 265 tanesi ise şube satışıyla olmak üzere toplam 648 şube devredilmiştir. Halihazırda TMSF bünyesinde bulunan Bayındırbank, Pamukbank ve tasfiye sürecindeki T. Ticaret Bankası na ait toplam şube sayısı 316 dır. Bunun dışında 851 adet şube de kapatılmış ve TMSF ye devredilen banka şubesi sayısındaki azalma 1.499 a ulaşmıştır. TMSF bünyesine alınan bankalarla birlikte 37.889 personel devralınmıştır. Banka satışları ile 7.872, satılan şubeler ile 2.465 olmak üzere toplam 10.337 personelin devri gerçekleştirilmiştir. Halihazırda TMSF bünyesinde bulunan Bayındırbank, Pamukbank ve tasfiye sürecindeki T. Ticaret Bankası nda çalışan personel sayısı 5.935 dir. Satılan, devredilen ve mevcut şubelerde çalışanlar dikkate alındığında, personel sayısı 21.617 azaltılmıştır. www.hakanguclu.com 22

3.3.4.3 Aktif Yönetimi ve Tahsilat Kredi Dosyalarının Tahsilat Dairesi ne Devri TMSF bünyesine alınan bankaların varlıklarının etkin ve kısa sürede çözümlenmesi amcıyla, TMSF bünyesinde yeni organizasyonel yapılanmaya gidilmiş ve bu çerçevede; takipteki alacaklar, iştirakler ve gayrimenkuller bu yeni yapılanma içerisinde çözümlenme yoluna gidilmiştir. Bu çerçevede, Tahsilat Dairesi ne 31.08.2003 tarihi itibariyle 189.105 dosya aktarılmıştır. TMSF bünyesine alınmaları ile 2003 Ağustos ayı sonu arasındaki dönemde, takipteki alacaklarından yapılan tahsilatlar (1,3 nilyar ABD Doları), geri ödeme planına bağlanan alacaklardan yapılan tahsilatlar, banka, iştirak ve gayrimenkul satışlarından elde edilen gelirler toplamı 1,8 milyar ABD Doları olmuştur. Faaliyetlerine devam edebilecek firmaların korunması ve TMSF alacaklarının tahsil kabiliyetinin artırılabilmesi için borçlularla geri ödeme anlaşmaları yapılmaktadır. 31.08.2003 tarihi itibariyle, TMSF ile borçlular arasında yapılan toplam 2.696 protokolün karşılığı 4,4 milyar ABD Doları olup, sözkonusu tutarın 128 milyon ABD Dolarılık kısmı tahsil edilmiştir. TMSF bünyesinde bulunan bankaların devir öncesi hakim ortaklarının, kendi ve diğer TMSF bankaları vasıtasıyla kullandıkları toplam kaynak tutarı 11 milyar ABD Dolarıdır. 31.08.2003 tarihi itibariyle, TMSF bünyesine alınan bankalar ile ilgili olarak beş hakim ortak grubu ile toplam tutarı 3,6 milyar ABD Doları olan geri ödeme anlaşmaları yapılmış olmakla birlikte, sözkonusu hakim ortaklardan yapılan tahsilat tutarı ise yalnızca 276,5 milyon ABD Doları olmuştur. Kurumsal borçlularla ile imzalanan geri ödeme anlaşmalarının % 21,7 oranındaki kısmı İstanbul Yaklaşımı kapsamında imzalanan anlaşmalardır. Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşmaları (İstanbul Yaklaşımı) kapsamında imzalanan 145,1 milyon ABD Doları tutarındaki anlaşmanın, 136,7 milyon ABD Doları tutarındaki kısmı nakdi kredi alacaklarından, 8,4 milyon ABD Doları tutarındaki kısmı ise gayrinakdi kredi alacaklarından oluşmaktadır. www.hakanguclu.com 23

TMSF bünyesindeki bankaların iştirakleri ile menkul ve gayrimenkul satışlarının daha etkin bir biçimde yürütülmesi temin etmek amacıyla, TMSF bünyesinde İştirakler Başkanlığı ile Gayrimenkuller Dairesi Başkanlığı kurulmuştur. TMSF bünyesine alınan bankaların devir tarihi itibariyle toplam iştirak sayısı 259 olup, 31.08.2003 tarihi itibariyle 172 adedinin TMSF ye devri tamamlanmıştır. Bankalar tarafından satılan 42, satılan banka bünyesinde kalan 13 ve TMSF bünyesindeki bankalarda mevcut olan 32 iştirak bulunmaktadır. Devralınan bankaların gayrimenkullerinin bir kısmı ise bankalar tarafından çözümlenmiş, Gayrimenkuller Dairesi nin kurulmasını takiben kalan gayrimenkuller sözkonusu daireye aktarılmıştır. 31.08.2003 tarihi itibariyle, banka hakim ortaklarına yönelik olarak 6183 Sayılı Bankalar Kanunu dışında açılan dava sayısı 1.826, aynı Kanun kapsamında açılan idari dava sayısı ise 100 olmuştur. TMSF bünyesine alınan bankaların mevcut durumlarına ilişlin bilgi aşağıda tablo olarak verilmektedir. 8 Bankalar Birleştirilen Bankalar Egebank Yurtbank Yaşarbank Bank Kapital Ulusal Bank İnterbank Esbank İktisat Bankası Kentbank EGS Bank Etibank Toprakbank Mevcut Durumu 26.01.2001 tarihinde Sümerbank ile birleştirildi. 26.01.2001 tarihinde Sümerbank ile birleştirildi. 26.01.2001 tarihinde Sümerbank ile birleştirildi. 26.01.2001 tarihinde Sümerbank ile birleştirildi. 17.04.2001 tarihinde Sümerbank ile birleştirildi. 15.06.2001 tarihinde Etibank ile birleştirildi. 15.06.2001 tarihinde Etibank ile birleştirildi. Bankacılık lisansı 07.12.2001 tarihi itibariyle kaldırılmış ve tasfiye süreci başlatılmıştır. Daha sonra 04.04.2002 tarihinde genel kurulda alınan karar ile tasfiye kaldırılarak Bayındırbank ile birleştirilmiştir. Bankacılık lisansı 28.12.2001 tarihi itibariyle kaldırılmış ve tasfiye süreci başlatılmıştır. Daha sonra 04.04.2002 tarihinde genel kurulda alınan karar ile tasfiye kaldırılarak Bayındırbank ile birleştirilmiştir. Bankacılık lisansı 18.01.2002 tarihi itibariyle kaldırılmış ve aynı tarih itibariyle Bayındırbank ile birleştirilmiştir. Bankacılık lisansı 28.12.2001 tarihi itibariyle kaldırılmış ve tasfiye süreci başlatılmıştır. Daha sonra 04.04.2002 tarihinde genel kurulda alınan karar ile tasfiye kaldırılarak Bayındırbank ile birleştirilmiştir. Bankacılık lisansı 30.09.2002 tarihi itibariyle kaldırılmış ve aynı tarih itibariyle Bayındırbank ile birleştirilmiştir. 8 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı Gelişme Raporu (VII), Ekim 2003, s. 25. www.hakanguclu.com 24

Bankalar Satılan Bankalar Bank Ekspres Demirbank Sümerbank Sitebank Mevcut Durumu 30.06.2001 tarihinde Tekfen Grubu na satılmıştır. 26.10.2001 tarihinde Tekfenbank ile birleştirilmiştir. 20.09.2001 tarihinde HSBC Bank PLC ile hisse devir sözleşmesi imzalanmış, fiili hisse devri 30.10.2001 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Birleşik Sümerbank 09.08.2001 tarihinde Oyak Grubu na satılmış, Sümerbank ın Oyakbank a devri 11.01.2002 tarihinde tescil edilmiştir. Faaliyetine Oyakbank olarak devam etmektedir. 20.12.2001 tarihinde Novabank SA ile hisse devir sözleşmesi imzalanmış ve hisse devir işlemi 25.01.2002 tarihinde gerçekleşmiştir. Faaliyetine Bank Europa olarak devam etmektedir. Tarişbank Denizbank A.Ş. ye devrine ilişkin hisse devir sözleşmesi 21.10.2002 tarihinde imzalanmış olup, fiili hisse devri 25.10.2002 tarihi itibariyle tamamlanmıştır. Denizbank ile Tarişbank ın birleşmesi 19.12.2002 tarihinde BDDK tarafından uygun görülmüş, birleşme 27.12.2002 tarihinde tamamlanmıştır. Tasfiye Sürecindeki Bankalar T. Ticaret Bankası 09.08.2002 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında bankanın infisah ve tasfiyesine karar verilmiş ve tasfiye kararı 14.08.2002 tarihinde Ticaret Sicili Memurluğu nda tescil edilmiş, 19.08.2002 tarih ve 5616 nolu Ticaret Sicili Gazetesi nde de ilan edilmiştir. Tasfiye işlemleri devam eden bankanın 09.04.2003 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında 14.08.2002 tarihli tasfiye bilançosu onaylanmış ve yeni tasfiye memurları atanmış, 14.05.2003 tarihinde sözkonusu genel kurulda alınan kararlara ihtiyati tedbir konulması nedeniyle tasfiye süreci durmuştur. TMSF Bünyesindeki Bankalar Bayındırbank Pamukbank Varlık yönetimi işlevini yürütecek geçiş bankası olarak yapılandırılmaktadır. BDDKurulu nun 31.01.2003 tarih ve 978 sayılı kararı ve TMSF Yönetim Kurulu nun 31.01.2003 tarih ve 61 sayılı kararıyla Çukurova Grubu nun, Pamukbank ve Yapı ve Kredi Bankası na olan borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin sözleşme BDDK ve TMSF ile Çukurova Grubu arasında 31.01.2003 tarihinde imzalanmıştır. Satış süreci tekrar başlatılan bankaya son teklif verme tarihi 31.07.2003 olarak belirlenmiş, 31.07.2003 tarihi itibariyle banka için Hussein Nuaman Soufraki ve Finansbank A.Ş. tarafından teklif verilmiştir. Sözkonusu teklifler halen değerlendirme aşamasındadır. www.hakanguclu.com 25

3.4 Özel Bankacılık Sisteminin Daha Sağlıklı Bir Yapıya Kavuşturulması sıralanabilir; 9 BSYYP öncesinde özel bankacılık sisteminin temel yapısal sorunları aşağıdaki gibi - Yaklaşık 9 milyar ABD Doları bilanço içi yabancı para açık pozisyonu ile önemli miktarda sendikasyon kredisi kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan yüksek kur riski, - Çok kısa vadeli kaynak yapısı nedeniyle artan likidite ve faiz riski, - Canlı krediler arasında gösterilen ve dolayısyla karşılık ayrılmamış olan sorunlu kredilerde artış, - Etkinliği azaltan küçük ölçekli ve parçalı bankacılık yapısına bağlı olarak karlılık performansında yaşanan düşüş, - Özkaynak yetersizliği, - Yetersiz iç denetim ve risk yönetim sistemleri. 2000 Kasım ve 2001 Şubat aylarında yaşanan krizlerin etkisiyle mali bünyeleri ve karlılık performansları kötüleşen özel bankaların daha sağlıklı bir yapıya kavuşturulmasına yönelik tedbirler çerçevesinde, özel bankaların kendi kaynakları ile sermaye yapılarını güçlendirmelerine ve piyasa risklerinin sınırlandırılmasına öncelik verilmiştir. Kur ve faiz riskinin sınırlandırılmasına, devir ve birleşmelerin özendirilmesine, iç denetim ve risk yönetiminin oluşturulmasına yönelik düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca, kendi kaynakları ile sermayelerinin güçlendirilmesine yönelik olarak Banka Sermayelerinin Güçlendirilmesi Programı hazırlanarak uygulamaya konulmuştur. Reel sektör şirketlerinin mali sisteme olan borçlarının yeniden yapılandırılmasına yönelik olarak, BDDK tarafından İstanbul Yaklaşımı oluşturulmuştur. 9 Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Bankacılık Sektörü Yeniden Yapılandırma Programı Gelişme Raporu (VII), Ekim 2003, s. 45. www.hakanguclu.com 26

3.5 Gözetim ve Denetim Çerçevesinin Güçlendirilmesi ve Sektörün Etkinliğinin Artırılması 4389 sayılı Bankalar Kanunu ile bankacılık sektöründe gözetim ve denetim çerçevesinin uluslararası standartlara ve AB normlarına uygunluğu konusunda önemli adımlar atılmıştır. Banka gözetim ve denetim işlevinin siyasi müdahaleye maruz kalınmaksızın bağımsız bir kurum tarafından etkin olarak yapılması amacıyla kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip BDDK kurulmuştur. BSYYP çerçevesinde, gözetim ve denetim çerçevesini güçlendirecek, bankacılık sistemini daha etkin ve rekabetçi bir yapıya kavuşturacak, sektörün dayanıklılığını geliştirecek ve sektöre güveni kalıcı kılacak yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılmıştır. Gözetim ve denetim çerçevesinde; sermaye yeterliliği, risk, kredi ve iştirak sınırlamaları ile karşılıkları, muhasebe standartları, bağımsız denetim ve devir ve birleşmeler, banka sermayelerini güçlendirilmesi, özel finans kurumları ve yabancı ülkelerle yapılan denetim ve işbirliği konularında ayrıntılı düzenlemeler yapılmıştır. 4. GENEL DEĞERLENDİRME ve SONUÇ Osmanlı Devleti nde yabancıların önderliğinde başlatılan Türk bankacılığı, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluşunu izleyen yıllarda ulusal bankacılığın geliştirilmesi çabaları ile devam etmiştir. 1930 lu yıllar izlenen devletçilik politikalarına bağlı olarak, ulusal sanayi ve bankacılığın geliştirilmesi amacına hizmet eden bir dönemi yansıtmaktadır. 1945-1960 döneminde uygulanan liberal ve özel sektörü destekleyici ekonomik politikalar bağlamında, özellikle 1950 sonrası özel sektör banka sayısında hızlı bir artış görülmüştür. www.hakanguclu.com 27