BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

Benzer belgeler
DUYGU ODAKLI ÇİFT TERAPİSİ

GELİŞİMSEL NÖROBİYOLOJİ VE BAĞLANMA KURAMI. Dr. Allan N. SCHORE

BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ. Jeffrey J. MAGNAVITA, PhD, ABPP

BÜTÜNCÜL PSİKOTERAPİ 7. DÖNEM

KERNBERG GÜNLERİ-I. John F. CLARKIN. Borderline Kişilik Bozukluğunda Aktarım Odaklı Psikoterapi. Atölye Çalışması Metinleri. Psikoterapi Enstitüsü

PSİKOLOJİK BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİ. PSİ154-PSİ162 Psikolojiye Giriş II

ANKSİYETE BOZUKLUKLARINDA BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI TERAPİ

BÜTÜNCÜL ÇOK SİSTEMLİ AİLE TERAPİSİ

Asistanlıkta Psikoterapi Eğitimi Neden Önemlidir? Doğan Şahin İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri AD Sosyal Psikiyatri Servisi

BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI ÇİFT VE AİLE TERAPİSİ

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS

Kısa Süreli Dinamik Psikoterapi (TLDP) Eğitimi Modül-I Ağustos 2016 İbrahim Sarı MD, MSc

SÜRESİ SINIRLI DİNAMİK PSİKOTERAPİ 1. Atölye Çalışması Metinleri. Hanna LEVENSON, Ph.D.

İÇİNDEKİLER. Bölüm 3. Bilişsel Kavramsallaştırma 29 Bilişsel Model 30 İnançlar 32 Davranışın Otomatik Düşüncelerle İlişkisi 36.

CİNSEL TERAPİ EĞİTİMİ SERTİFİKA PROGRAMI

SÜRESİ SINIRLI DİNAMİK PSİKOTERAPİ

Çocuklar İçin Bilişsel Davranışçı Terapi ÇOCUK BDT EĞİTİMİ. Bilgilendirme Kataloğu

KARŞI AKTARIM VE PSİKOTERAPÖTİK TEKNİK

Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü

DAVRANIŞ BİLİMLERİ TIPSAL PSİKOLOJİYE GİRİŞ. Doç. Dr. Lü)ullah Beşiroğlu

RUH SAĞLIĞI ALANINDA ÇALIŞAN MESLEKLER

KERNBERG GÜNLERİ-II. Otto F. KERNBERG AKTARIM ODAKLI PSİKOTERAPİ. Atölye Çalışması Metinleri. Psikoterapi Enstitüsü

APAMER APAMER Corparation

ÇOCUK-EBEVEYN İLİŞKİSİ EĞİTİMİ=FİLİAL TERAPİ UZM. KLİNİK PSİKOLOG&OYUN TERAPİSTİ ZEYNEP BETÜL TORUN

Kasım/Aralık fındığın başkenti. kirazın anavatanı

ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI. Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir?

GEDİZ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

ATBÖ Sürecinde Ölçme-Değerlendirmeye Hazırlık: ATBÖ Yaklaşımı Nasıl Bir Ölçme Değerlendirme Anlayışını Öngörüyor?

Çocuklar İçin Bilişsel Davranışçı Terapi ÇOCUK BDT EĞİTİMİ. Bilgilendirme Kataloğu

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK

KISA DİNAMİK TERAPİ Hanna LEVENSON

Deneyimsel Oyun Terapisi Đle Çocuklara Ulaşma

Ön Söz. Charles E. Schaefer. vii


SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KLİNİK PSİKOLOJİ TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERS BİLGİ PAKETİ

Rehabilitasyonda Sanatın Kullanımı. Doç.Dr.Aslı Sarandöl Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD

1) İngilizce Öğrenmeyi Ders Çalışmak Olarak Görmek

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Bilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.

DÖNEM I Temel Bilimler I Ders Kurulu

PSİKOTERAPİDE BÜTÜNLEŞME ATÖLYE ÇALIŞMASI

DÖNEM I MED 115: Temel Bilimler I Ders kurulu Hafta/ 73 saat

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

BİR ÇOCUĞUN OYUN TERAPİSİ HAKKINDAKİ İLK KİTABI

GELİŞİMSEL NÖROBİYOLOJİ ve BAĞLANMA KURAMI

Motivasyon. Güç-Enerji. Yaptığımız mı Yazalım? İlham kaynakları:

Müze eğitiminin amaçları nelerdir?

YURTDIŞI ÇALIŞMALARI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

PSİKİYATRİDE KÜLTÜREL FORMÜLASYON. Prof. Dr. Can Cimilli DEÜTF Psikiyatri AD

BULUNDUĞUMUZ MEKAN VE ZAMAN

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

KERNBERG GÜNLERİ II III

İçindekiler. xiii. vii

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

SÜRESİ SINIRLI DİNAMİK PSİKOTERAPİ

TERAPİNİN DİLİ Neyi Nasıl Söylemeli Paul L. WACHTEL

Dr. Sait Uluç Hacettepe Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Psikoloji Bölümü

AİLE DANIŞMANLIĞI SERTİFİKALI EĞİTİM PROGRAMI BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ VE SOSYAL HİZMET UZMANLARI DERNEĞİ GENEL MERKEZİ İŞBİRLİĞİNDE AÇILIYOR

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

KLİNİK PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ

PSİART Ekip Arkadaşlarını Arıyor!

Benjamin Beit-Hallahmi, Prolegomena to The Psychological Study of Religion, London and Toronto: Associated University Press, 1989.

Açıklama Araştırmacı:----- Danışman: Konuşmacı:

TABURCUYUZ, YA SONRASI?

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE

Duygu Düzenleme sorununun bir çok psikolojik belirtinin arka planında yer aldığı tespit edilmiştir.

ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ HEMŞİRELİK ANABİLİM DALI TEZSİZ YÜKSEK LİSANS DERS PROGRAMLARI

Literatür Değerlendirmesi ARAŞTIRMALARDA LİTERATÜR TARAMASI VE ETİK. Literatür kaynakları neler olabilir?

DUYGUSAL BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİNDE KANITA DAYALI BİLİŞSEL HİPNOTERAPİ

Kreatif yaklașımımız, profesyonel bakıș açımız, dinamik fikirlerimiz ile emek ve zamanımızı da harmanlayarak sizlere hizmet vermeyi hedefliyoruz.

Transkültürel psychosomatik rehabilitasyon tedavisi

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

DUYGUSAL ZEKA. Birbirinden tamamen farklı bu iki kavrama tarzı, zihinsel yaşantımızı oluşturmak için etkileşim halindedirler.

ÇOKLU ZEKA ÖZELLİKLERİ

2014

Masterson Yaklaşımı Eğitimi Kişilik Bozukluklarının Psikanalitik Psikoterapisi

Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz

Nasıl Bir Zekâya Sahipsiniz? - Genç Gelişim Kişisel Gelişim. Ayın Testi

HİPNOTİK BEYİN. Atölye Çalışması Malzemeleri Eylül 2014 Prof. Dr. Giuseppe De Benedittis. Psikoterapi Enstitüsü

1 ÇALIŞMANIN NASIL SUNULACAĞINI İŞARETLEYİNİZ

EĞİTİM FAKÜLTESİ İSTANBUL MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ

İkinci baskıya önsöz...5 BİRİNCİ KISIM: İLİŞKİLER VE İLİŞKİ SORUNLARI İlişkiler hakkında İlişkileri anlama: Teoriler...

VYGOTSKY SİSTEMİ: KÜLTÜREL-TARİHSEL GELİŞİM KURAMI

Okuyarak kelime öğrenmenin Yol Haritası

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

DİKKAT VE DİKKAT TOPLAMA ADEM TOLUNAY ANADOLU LİSESİ REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA SERVİSİ

Kişilerarası İlişkiler

GRP406 MESLEK ETİĞİ VE YASAL KONULAR. Doç. Dr. İlhan YALÇIN

EBEVEYNLER İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI

Füsun KURDOĞLU-ERÜRETEN Uzman Psikolog

DUA ETTİĞİNİZDE. J. Robert Ashcroft. ICI Elemanlarıyla İşbirliği İçinde Hazırlanmıştır Resimler: David Cahill Çeviren: Hande Taylan ICI

DÖNEM I MED 115: Temel Bilimler I Ders Kurulu Hafta/ 73 saat

Üçüncü baskıya ön söz Çeviri editörünün ön sözü Teşekkür. 1 Giriş 1

ÇOCUK ve ERGEN BDT EĞİTİMİ. 4 Modül - 64 Akademik Saat. Çocuk ve Ergen Odaklı. Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimi Bilgilendirme Klavuzu EĞİTİMCİ

SEN SURAT OKUMAYI BİLİR MİSİN?

DANS TERAPİ. Dokuz Eylül Üniversitesi

Psikoterapide güncel yaklaşımlar (PSY 405) Ders Detayları

Transkript:

BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ 4 5 Haziran 2011 Jeffrey J. MAGNAVITA, PhD, ABPP Atölye Çalışması Metinleri Psikoterapi Enstitüsü

Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 51 Birleştirilmiş Psikoterapi Jeffrey J. Magnavita 4 5 Haziran 2011 Atölye Çalışması Metinleri ISBN 978-605-5548-57-5 Copyright Özak Yayınevi (Psikoterapi Enstitüsü) Tüm hakları saklıdır. Yayıncının izni olmaksızın tümüyle veya kısmen yayımlanamaz, kısmen de olsa çoğaltılamaz ve elektronik ortamlarda yayımlanamaz. Birinci baskı: Nisan 2012 Editör: Tahir Özakkaş İçerik Editörü: Ayşe Devrim Masalcı Yayıma hazırlayan: Elif Mertdoğan Katkıda bulunanlar: Menekşe Arık & Sevgi Çorabatur Baskı: İklim Ofset Nişanca Mah. Arpacı Hayrettin Sok. No:21 Eyüp/İstanbul Tel: 0212 577 77 45 www.iklimmatbaa.com PSİKOTERAPİ ENSTİTÜSÜ EĞİTİM ARAŞTIRMA SAĞLIK ORGANİZASYON VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ. Eğitim ve Kongre Merkezi: Fatih Sultan Mehmet Caddesi No:285 Darıca-İZMİT Tel: 0262 653 6699 Fax: 0262 653 6698 Merkez: Bağdat Caddesi No: 540/8 Bostancı-İSTANBUL / TÜRKİYE Tel: 0216 464 3119 Fax: 0216 464 3102 www.psikoterapi.com - www.psikoterapi.org - www.hipnoz.com ii

BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ 4 5 Haziran 2011 Jeffrey J. MAGNAVITA, PhD, ABPP Atölye Çalışması Metinleri Psikoterapi Enstitüsü iii

SUNUŞ Psikoterapi Enstitüsü olarak, öncelikle ruh sağlığı profesyonellerinin ya da ruh sağlığı ile ilgilenen kişilerin ihtiyaç duyacağı teorik bilgileri ve pratik/uygulamaya yönelik deneyimleri paylaşan özgün ve çeviri yayınlar ile literatüre katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları, Psikoterapi Enstitüsü nün çalışmaları kapsamında gerçekleştirilen atölye çalışmaları, uluslararası konferanslar ve dünya literatüründen seçkileri içermektedir. Meslek hayatı boyunca görsel-işitsel teknolojiden yararlanarak psikoterapinin asli bileşenlerini damıtmış olan Dr. Magnavita, bu çalışmalarını Birleştirilmiş Psikoterapi Projesi ile sonuçlandırmıştır. İki günlük seminer sürecince psikoterapi uygulamalarında birleştirilmiş sisteme dair genel bir bakış sunularak ve çeşitli tekniklerin, ilkelerin ve süreçlerin bir dizi kişilik bozukluğunun tedavisine nasıl dahil edilebileceği konularında bilgi ve deneyim paylaşıldı. Konuya ilgi duyan okuyucuların yanı sıra klinisyenler, psikoterapistler ve araştırmacılar için başvuru kitabı niteliği taşıyan bu yayını sizlerle buluşturmaktan kıvanç duyarız. Tahir ÖZAKKAŞ Psikoterapi Enstitüsü Başkanı v

İÇİNDEKİLER ATÖLYE ÇALIŞMASI PROGRAMI... 1 4 Haziran 2011 1. OTURUM... 5 2. OTURUM... 23 3. OTURUM... 59 4. OTURUM... 85 5 Haziran 2011 1. OTURUM... 105 2. OTURUM... 125 3. OTURUM... 147 4. OTURUM... 167 Birleştirilmiş Psikoterapi Projesi Hakkında... 187 Jeffrey J. MAGNAVITA Hakkında... 190 vii

ATÖLYE ÇALIŞMASI PROGRAMI 4 Haziran 09:00 10:30 Birleştirilmiş Psikoterapinin Tanımlanması 10:30 11:00 Kahve Arası 11:00 12:30 Birleştirilmiş Psikoterapinin Evrimi 12:30 14:00 Öğle Yemeği 14:00 15:30 Yakınsama Kanıtlarının Ana Hatları 15:30 16:00 Kahve Arası 16:00 17:30 Birleştirilmiş Çerçevenin Oluşturulması 5 Haziran 09:00 10:30 Teorik Kurgular & İlkeler 10:30 11:00 Kahve Arası 11:00 12:30 Teşhis ve Örüntüleri Tanıma 12:30 14:00 Öğle Yemeği 14:00 15:30 Dört Alan Düzeyi 15:30 16:00 Kahve Arası 16:00 17:30 Tedavi Planlama ve Biçimlendirme 1

BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ Atölye Çalışması Metinleri 4 Haziran 2011

1. OTURUM Dr. Tahir ÖZAKKAŞ ın açılış konuşması Magnavita nın yaklaşımı mikrokozmozdan, makrokozmoza bir ahenk olduğunu vurguluyor. İnsanın psikososyal bir varlık olduğunu ancak bunlar arasındaki bir ahengin ve dengenin insanı sağlıklı yapacağına dair düşüncenin ayak izlerini orada gördüm. Teknik olarak insanı anlama ve teknik olarak insana yardım etme, teknik olarak insanı rehabilite etme farklılıklarını nasıl bir sistemin içinde bütünleştirdiği, birey olarak, diyadik ilişki olarak ve evrenle doğayla olan ilişkisi açısından nasıl bütüncü bir perspektif getirdiğini hayranlıkla izledik. Bu iki gün içinde Magnavita nın bu güzel çalışmalarını birlikte göreceğiz. Bize güzel bir zenginlik ve ufuk katacağını düşünüyorum. Keşke diğer arkadaşlarımın da imkânı, fırsatı ve zamanı olsaydı da bu güzel konuşma ve çalışmaları birlikte izleseydik diye düşünüyorum. Sizler şanslısınız, bu tarihi ana tanıklık ediyorsunuz. Magnavita ile tanışmak bizim için bir onurdur. Sizlerin de aynı şeyleri düşündüğünüze inanıyorum. Kendisine hoş geldiniz diyor, saygılarımı sunuyorum. Jeffrey J. MAGNAVITA: Tahir Bey in sözlerini duymak, beni çok duygulandırdı. Benim için de Türkiye de olmak, burada olmak büyük bir öncelik ve büyük bir onurdur. Başlamadan önce, size getirdiğim bazı posterleri göstermek istiyorum. Burada her şey çok dü-

zenli. Lütfen korkmayın, aşırı uyaran saldırısı olabilir. Bugün ve yarın ilerleme kaydettiğimizde, bu sisteme aşina olacağınıza inanıyorum. İnsan kişilik sistemi içinde navigasyon yapabilmenizi sağlayacaktır. Türkçe konuşamadığım için hepinizden özür diliyorum ama benim için gerçekten çok zor bir dil. Bugün bayağı bir malzeme getirdim. Hepsini bitireceğimizi zannetmiyorum. Bugün ve yarın, üzerinde duracağımız konular hakkında esnek olabiliriz. Özellikle sizin ilgi duyduğunuz konulara göre bunu ayarlayabiliriz. Sizlere bazı kuramları sunacağım. Psikoterapi tarihi ile ilgili bilgiler vereceğim ve sonrasında bir seansın videosunu seyredeceğiz. Böylece bu sistemin bir hasta ile nasıl işlediğini görebileceksiniz. Ayrıca kullanılabilen tekniklerin spektrumuna da bakacağız. Birleştirilmiş psikoterapi projesi denilen tekniklerin içindeki tekniklere de bakacağız. Bugün konularda ilerledikçe sizden geri bildirim almak istiyorum. Böylece sizin de ilgi duyduğunuz konular üzerine odaklanabiliriz. Başlamadan önce sizlerle ilgili bazı bilgiler edinmek istiyorum. Burada kaç kişi psikoterapi pratiği yapıyor, yani psikoterapi uyguluyor? Şu an eğitim görmekte olan kaç öğrenci var? Burada daha çok psikoterapist ve psikologlar mı var? Psikolog ve psikiyatrist var. Başka psikoterapiciler? Ben konuşurken durdurup, bana soru sorabilirsiniz, çekinmeyin lütfen. Birleştirilmiş psikoterapinin ne olduğunu açıklamakla başlamak istiyorum. Oturmak istiyorum, böyle daha kolay olacağını düşünüyorum. Biz birleştirilmiş psikoterapiden bahsettiğimizde bir çerçeveden bahsediyoruz, bu çerçevenin 6 BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

içinde, insan işlevselliğinin kapsamlı sistemini anlayabiliriz. Bütünsel sistemini anlayabiliriz. Bir çok insan neden birleştirme yapılması gerektiğini sormaktadır. Önümüzdeki dakikalarda bunun nedeni üzerinde duracağız. Birleştirme yapmak için zamanın geldiğini düşünmeme neden olan sebeplerden bazıları şunlar ki, yaklaşık bir yüzyıllık psikoterapiden sonra, artık önemli işlevsellik sistemlerinin çoğunun haritasını çıkardık. Devam ettikçe bunların üzerinde duracağım. Bana bariz görünen şey de, psikoterapi formlarının pek çoğunun, farklı olmaktan çok birbirine çok benzediğidir. Buradaki zorluk, giriştiğimiz bu sistemin ne kadar karmaşık olduğunu anlamaktır. Bir başka noktada ise, psikoterapi ile ilgili prensiplerden pek çoğu, artık dile getirilmiş durumdadır. Tabii bu ekole karşı da eleştiriler var. Bunların ne olduğunu bilmek önemli. Benim hocalarımdan bir tanesi Teodor Milan dı. Bilmiyorum, duydunuz mu? O, kişilik rehberliği terapisinden bahsetmektedir. O, uyguladığı psikoterapi şekline entegre psikoterapi dese de, bence daha çok birleştirilmiş psikoterapi diyebiliriz. Bu Teodor Milan ın bir resmi. Yeni dergimizin editörlüğünü yapıyor. Tahir Bey in dediği gibi mikro sistemden başlayıp, mezo sisteme doğru gideceğiz. Buradaki entegrasyon değişik bilim dallarından değişik bulguları entegre etmesinden kaynaklanmaktadır. Kuzey Amerika da biz, şu anda kanıtlara ve bilimlere dayanan, terapi adı verilen bir ekol içindeyiz. Bilmiyorum, bu burada yaygınlaşmaya başlayan bir yaklaşım mıdır? Yalnız biz kendimizi, sözü geçen kanıtların ne oldu- 1.Gün 1.Oturum 7

ğuna dair bir tartışmanın içinde buluyoruz. Ben de kanıtların bunlardan ve başka bilim dallarından geldiğine inanıyorum. Hastalarınıza kullanacağınız bir sistem seçtiğiniz zaman, göz önüne almanız gereken noktalardan bazıları şunlardır. Bu kriterler herhangi bir psikoterapi sistemini analiz etmek için faydalı olacaktır. Kendimle ilgili biraz bilgi vermek istiyorum. Ben klinisyendim. 28 yıl kadar bu işi yaptım. Haftamın büyük bir bölümünü, hatta 30-40 saatini hastalarla karşı karşıya oturarak geçirdim. Bu yüzden klinik kullanışı, benim için çok önemli. Yani bir hasta ile çalışırken neyin işe yaradığıdır. Ayrıca bilimsel bir yaklaşım içindeyim. Bir de bizim hastalarla yaptığımız uygulamaların bilimsel bir temelden kaynaklanması gerektiğini düşünüyorum. Benim için kuramlarda yaptığım işin çok önemli bir parçası. Belki de bu yüzden yıllar boyunca bu sistemi geliştirmeye taktım. Eşimin de dediği gibi ben, seyahat ettiğimde kaybolmaya çok yatkınım. Bu yüzden haritalara ihtiyacım var. Sözü fazla uzatmayacağım, çünkü klinik uygulamaya daha çok girmek istiyorum. Elinizde bütün slaytların olduğu bir kitap var. Bu slaytların kapsamadığı bazı şeyler de var. Kısaca bu birleştirilmiş psikoterapinin ne zaman başladığını anlatmak istiyorum. Bir çoğunuz klinik bilim ve psikoterapinin tarihçesini biliyor. İki yüzyıl evvel, yüzyılın son yarısında William James birleştirilmiş psikoterapi çalışmasına girdi. Ancak elinde yeteri kadar kanıt yoktu. Birleştirilmiş bir sistemin oluşturulmasını sağlayacak bilim ve dallarından yeteri kadar kanıt yoktu elimizde. Yeterince malzeme yoktu. Benim, psikoterapinin son yüz yıldaki gelişimi ile ilgili perspek- 8 BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

tifim şöyle, bunları sadece biraz fikriniz olması için söylüyorum. Tek alanlı yaklaşımlarla başladık. Psikoanaliz, davranış terapisi ve daha sonra yavaş yavaş başka yaklaşımlar gelişmeye başladı. Ben bunları değişik kabileler şeklinde görüyorum. Bu şekilde ifade ediyorum. Sizler de farklı bir psikoterapi kabilesine mensup olabilirsiniz. Gittikçe bu kabileleşme artıyor. Dün bir teknede bilişsel davranışsal terapi konferans grubu ile beraberdik, karşılaştık. Antropolojistler ve sosyologlar da oldukça ilgili. Hepimizin düşünce tarzı, perspektiflerimiz ve bakış açılarımız farklı. Bence birleştirme, bizim aynı çadır içinde olmamızı gerektiriyor. 1950 lerde önemli bir kitap yazıldı. Kitap, Kişilik ve Psikoterapi başlıklı. Bu kitabı bilmeyenler için bu bir entegre etme girişimdir. Belki de tam olarak entegre etme denemez ama tercüme etme diyebiliriz. Şunu anladık ki, davranışçı terapi ile psikoanaliz birbirlerinden farklı olsalar bile aslında aynı şeylerle uğraşıp, aynı şeylere odaklanıyorlar. Farklı dil, farklı yapılar ama temel sistem aynı. 1950 lerin başında bu Pawlov un laboratuvarından bir resim. Klasik şartlanma ile ilgili ki, bu bilimsel psikolojinin başlangıcıdır aslında. Bütün bu resimlere derinlemesine girmeyeceğim. Bunlar bizim alanımızın gelişiminde çok önemli rol oynadılar. Robert ve Miller, iki farklı sisteme bakmaya başladılar. Psikoanaliz çok içseldi ve davranışsalcılık çok dışsal bir şeydir. Bu kitap psikoanalitik kavramları davranışçı terimlere tercüme etti. 1.Gün 1.Oturum 9

Psikoterapinin bir sonraki gelişim adımı entegrasyon hareketiydi. Bu entegrasyon hareketi bütün bu ekolleri bir araya getirmeye başladı, fikirlerini ve tekniklerini konuşup paylaşmak için. Bütün kabileler Sophi denilen yeni bir organizasyon dahilinde aynı çadıra girmeye başladı. Daha fazla terapist, gittikçe başka ekollerin tekniklerini ve yaklaşımlarını öğrenmeye başladılar. Buna geri döneceğiz ama bizim kendi alanımızdaki başka daha da önemli tarihsel olaylara dikkat çekmek istiyorum. Hans Eysenck 1960 larda psikoterapi dünyasında büyük bir patlamaya neden oldu. Yaptığı bazı araştırmaları öne sürerek, psikoterapinin işe yaramadığını söyledi. Bir makale yazdı ve kendiliğinden iyileşme olduğunu söyledi. Psikoterapi cemiyetinde çok büyük tepkilere neden oldu. Psikoterapistler, yaptıkları şeyin güçlü olduğunu, etkili olduğunu kanıtlama ihtiyacı hissettiler. Böylece psikoterapi araştırmaları hareketi başladı. Derinlemesine girmeyeceğim ama yine de biraz daha bilgi vermek istiyorum. Bu çeşitli kuvvetlerin bir araya gelmesi nedeni ile ortaya iki organizasyon çıktı: Psikoterapi Araştırmacıları Birliği ve Psikoterapide Bütünleştirme Araştırmaları Birliği. Bu organizasyonların ikisi de, hem benim hem de başkaları için büyük bir önem taşımaktadırlar. Bu noktada psikoterapinin bilimi ile ilgileniyoruz. Bulmak istediğimiz şey, hangi terapi öğelerinin işe yaradığı. Bu arada, hasta ile yaklaşımı nasıl eşleştireceğimizi de bulmak istiyoruz. Bu resimleri görmek biraz zor. Entegratif psikoterapi hareketinden bazıları bu kişiler. Kuzey Amerika dan, Psikoterapide Bütünleştirme Araştırma Birli- 10 BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

ği ni kuran kişiler. Bu kişileri tanıyor musunuz? Yoksa resimler çok küçük. Paul Wachtel bunlardan birisi. İlişkisel psikodinamikle ilgileniyor. Marvin Golfried, kongnitif davranışçı terapi ile ilgilidir. George Stricker, psikodinamik terapisttir. İşte bunlar bir araya gelelim ve konuşalım diyen kabile liderleri. Her yıl adına sepi dediğimiz büyük bir çadırda buluşuyoruz. Toplanıyoruz ve tartışıyoruz. Bu psikoterapi entegrasyonu dergisi. Üye misiniz bilmiyorum ama bu dergiye üye olmak çok ucuz. Entegratif bütünleştirici hareketle ilgili bütün yenilikler bu dergide yayınlanıyor. Ayrıca bilimde çok çığır açıcı bazı gelişmeler oldu. Bu gelişmelerden bazıları bizim işimizi de etkilediği için, bugün bu yapılardan bazıları ile ilgili konuşacağız. Çünkü kanıt sadece psikoterapinin sonuçlarına bakmak değil, diğer dallardan gelen önemli kanıtları da incelemektir. Bu noktada psikoterapide 60 bin akademik makale yayınlandı. Şu anda bariz bir biçimde deneysel psikoloji veya kanıta dayalı psikoloji etabındayız. Şu an Amerikan Psikoloji Birliği nin çalıştığı konulardan bir tanesi, bir terapi rehberi ve prensipleri geliştirmek. Bunun başka bir zaman konuşulması gerekir. Hans Eysenck in sayesinde biliyoruz ki, psikoterapi işe yarıyor. Bu kişi bizim alanımızı uyandıran kişidir ve psikoterapi ile ilgili bu araştırmaları başlatmıştır. Bahsetmek istediğim bir başka gelişme de şu an elimizde kullandığımız bir araç ve bu enstitüde siz bunu kullanıyorsunuz. Peter Sifneuse nin çalışmaları ile ilgili bilginiz olup olmadığını bilmiyorum. O, dinamik terapinin öncülerinden biriydi. O, Video kamera, psikoterapinin mikroskobudur. demiştir. Böyle düşündüğünüzde bir video kamera kullandığınızda 1.Gün 1.Oturum 11

psikoterapi sürecini an be an izlemek mümkündür. Bununla ilgili en güzel şey, terapistlerin ofislerinde video kamera bulundurmak olacaktır. Bu durum hepimizin bilimsel psikoterapistler olmasını sağlar. Geçmiş zaman dilinde psikoterapi, hastalarla yapılan pratikler sonucunda uygulama yapılıyordu. Yapılan bu uygulamalar sonrasında yapılanlar deneklerimize anlatılırdı. Aslında kimse kimsenin ne yaptığını bilmiyordu. Ancak şimdi terapi kaydını yaptıktan sonra o kaydı deneklerimize götürebiliriz. Bence video kaydı psikoterapi için kullanılacak en önemli araçlardan biridir. Bunlar, yakın zamanda birleştirme hakkında yazı yazanlar ve bu konuyu savunan kişilerdir. Bizler şu anlarda büyük bir değişim ve gelişim dönemindeyiz. Parçalanmış bir bilimden, daha birleştirilmiş bir bilime doğru gidiyoruz. Bu biraz utanç verici bir durum olsa da sizlerle paylaşmak istiyorum. Arthur Stats, 1960 lı yıllarda çok önemli bir kitap yazdı. Bu kitapla birlikte psikolojinin birleştirilmesi için çağrıda bulundu. Meslektaşlarım ve ben bu kişiyi Amerikan Psikoloji Birliği ne davet ettik. Planladığımız organizasyona Havaii den gelmişti. Onu dinlemeye çok kalabalık bir grup geleceğini düşünmüştük. Çok büyük bir konferans salonumuz vardı ama ancak 5 kişi gelmişti. Bu hareketle çok daha fazla insanın ilgilendiğini düşünmüştük ama yanıldığımızı anladık. Bu konferansta bir çok kavramı ve teknolojiyi birleştirmek ve entegre etmekten bahsedecektik. Özet olarak söylemek gerekirse, disiplinler arası farklılığın yavaş yavaş ortadan kalktığını gözlemleyebiliyoruz. İnsan işlevselliğinin bütün alanları, bu sistem içinde tanınmalıdır. 12 BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

Bu durum aslında biyopsikososyal bir paradigmadır. Burada bütün öğelerle ilgili konuşmak istiyoruz. Aynı zamanda hastalarımızla ilgili kullandığımız araçlarla ilgili konuşmak istiyoruz. Aranızda, Harry Harlow un primatlarla ilgili yaptığı çalışmalardan bilgisi olan var mı, bilmiyorum. Şimdi size biraz Harry Harlow dan bahsedeceğim. Çünkü bağlanma sistemi için bu çok önemlidir. Harry Harlow 1950 li yıllarda primatlarla çalışıyor, onların davranışlarını inceliyordu. En çok ilgilendiği konuların başında bağlanma geliyordu. Çünkü o dönemlerde bağlanma konusunun pekiştirme ile ilgili olduğu düşünülüyordu. Jo Walton, Bizler bağlanıyoruz, çünkü anne sütü bunu pekiştirmektedir. demişti. Bu çalışmalarla ilgilenenler için kısa bir video gösterimi yapılabilir. Bu filmin gerçekten güçlü ve etkili olduğunu söyleyebilirim. Watson bu çalışmasında, yeni primatları annelerinden ayırıp bir kafese kumaş ve telden yapılmış, sahte oyuncak bir maymunla birlikte yerleştiriyordu. Böylece primatların yaşamına, oyuncak maymunla korku kavramını sokmuş oluyordu. Burada yapılan gözlem sırasında, yeni doğan bir maymunun korktuğu zaman, kafesin içindeki kumaştan ve telden yapılmış iki sahte maymundan, elinde biberon olan telden maymun yerine kumaştan yapılmış olan maymuna gittiği gözleniyordu. Böylece kumaştan yapılmış sahte maymunda dokunma rahatlığını arıyordu. Bu, çığır açıcı bir durum olmuştu. Bu durum, Jim Bolden in bağlanma üzerine yaptığı çalışmayı destekledi. Jim Bolden in yaptığı çalışmalardan haberi olan ya da bilen var mı bilmiyorum. Onun bağlanma hakkındaki çalışmaları, bizim alanımız için elzem çalışmalardır. Bu kişi, bizim çalıştığımız sektör için çok etkili ve önemli bir 1.Gün 1.Oturum 13

kişidir. Beck in çalışmaları için altını çizmek istediğim şeyler, şablonların ve inançların kullanılmasıdır. Bunların bizim için çok önemli olduğunu hastalarla çalışırken göreceksiniz. Kuzey Amerika da yayınlanan ve bilimsel çalışmalarda kullanılan yüzlerce sayıdaki beyin resimlerinden bir tanesini sizlere göstermek istiyorum. Bugün sizlere nörobiyolojik çalışmaların bizim sistemimize nasıl entegre edildiği konusunda bilgiler verilecektir. Çünkü limbik sistemin travma için son derece önemli olduğunu biliyoruz. Birkaç yıl önce bir yaz mevsiminde bir beyin kesim kursuna gitmiştim. O kursta, amiktela ve hippocampusü tanıma fırsatı yakaladım ve benim için spritüel bir deneyim oldu. Çünkü bizler içini görmediğimiz, dokunmadığımız halde beyin hakkında çok konuşuruz. Bundan dolayı bu araçlar bizim için çok önemli olacak. Ayrıca Daniel J. Siegel in sık sık söylediği gibi, hastalar için konuyu açıklığa kavuşturmak, izah etmek için de önemli olacaktır bunlar. İnsanlarla konuşurken, patoloji temelli olmayan dil kullanmak çok önemlidir. Böylece insanlar kendilerini etiketlenmiş hissetmezler. Bence Daniel Siegel in bize sunduğu şey, nörobiyolojinin travma tarafından nasıl kaçırılacağıdır. Benim için her zaman ilginç gelen şey, araştırmacıların denekleri ile nasıl özdeşleştirildikleridir. Bahsettiğim kişi, Kuzey Amerika dan çok önemli bir nörobiyoloji araştırmacısıdır. Araştırmalarında, maymunlarda, primatlarda limbik sistemin etkinleşmesini ve bunun vücut üzerindeki etkilerini araştırıyordu. Yaptığı araştırmalar esnasında maymunların içinde bağlı oldukları hiyerarşiye bağlı olarak, saldırı anında onları 14 BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

stres altına soktuktan sonra kortizon seviyelerini kontrol ediyordu. Aramızda limbik sistemin işlevlerini bilen ya da buna aşina olan kaç kişi var bilmiyorum ama bu sistemle ilgili biraz daha konuşmak istiyorum. Değişik dallardan aldığımız bilgiler bağlanmanın nasıl işlediği ile ilgilidir. Bağlanma deneyimlerinin nörobiyolojide nasıl kodlandığını ve daha sonra kendi kalıbımızda, şablonumuzda tekrar canlandırıldığını öğreniyoruz. Bu kişilerin yaptığı çalışmalara bakma fırsatı bulduğunuz zaman şunun çok ilginizi çekeceğini düşünüyorum. Çünkü benim üzerimde etkisi olan bazı önemli kişilerin altını çizmeye çalışıyorum. Bu çalışma gerçekten önemlidir. Limbik sistem çalışmasının kişilerarasında davranışsal haritasının çıkarılması çok önem taşımaktadır. Biz psikoterapistler olarak birlikte çalıştığımız insanları son derece dikkatli takip ederiz. Çünkü bizim, hastanın kafasına koyduğumuz limbik sistemin nasıl çalıştığını görecek bir scannerimiz, tarama cihazımız yok. Ancak tezahürleri görebiliriz. Bundan dolayı hastalarla çalışırken gözlem yapıyoruz ve göz temasına tepkilerini, bize verdikleri cevapları, savunmaları izleriz. Hastalarımızın bizimle birlikte iken kendilerini tehlikede ya da güvende hissedip hissetmediklerini anlamaya çalışırız. Bizim için çok enteresan gelen bir çalışma yapan Paul Ekman, çalışmalarını duygusal yüz ifadelerinin anlamları konusunda yapmıştır. Bu konularda merakı olan kişiler, yapılan bu çalışmaların CD lerini alabilirler. Burada değişik yüz ifadelerine bakarak kendinizi test edebilirsiniz. Sonra uygulama seanslarına bakarak ve pratik yaparak kendi yetenekle- 1.Gün 1.Oturum 15

rinizi geliştirebilirsiniz. Çok önemli olan bu çalışmaları bizler de seanslarda yaparak sistemi sürekli okumaktayız. Buradaki çalışmanın önemli tarafı, duyguların dünya ile işlevli bir şekilde ilişki kurmanın etkileri üzerinde çalışmış olmasıdır. Bu konu, Dalai Lama ile yapılmış bir çalışmadır. Çalışmada, 20-30 yıldır meditasyon yapan insanların gözlenmesi yapılıyordu. Burada sonuç itibariyle zihnin ve bedenin birbirine olan bağlılığını izah etmeye başlamıştı. Bütün bunlar faydalı olan ve bizim yaptığımız bilimsel faaliyetlerle çakışan çalışmalardır. Burada çalışılan şey yüz ifadeleridir. Yüz ifadelerini haritalamaya çalıştım. Bulunan şey farklı kültürlerde de gözlemlendiğidir. Bir takım varyasyonları haritalandırabilirsek klinik çalışmalarında bunun çok büyük faydası görülecektir. Psikoterapide duygulanım süreçlerinden bahsederken gerçekte yaptığımız, insanların duygularının nasıl değiştiğini görmeye çalışmak ve tam kapasiteye ulaşmalarını sağlamak olacaktır. Klinik çalışmalarında hastaların duygulanım sürecinde kendilerini nasıl gösterdiklerini inceleyeceğiz. Yüz kaslarının nasıl değiştiğini, bir araya gelerek hangi anlama geldiklerini bilmenin, Birleşik Devletler de kişilerin savunma sistemlerini bilmek adına daha çok önemli hale geldiğini söyleyebiliriz. İnsanlar havaalanlarına geldiklerinde bu teknikleri kullanabilir miyiz diye düşünüyorlar. Sistemin temel ilkelerinden bahsetmek gerekirse; İnsanların kişilikleri, psikolojik bağışık sistemi stres altında olduğu zaman semptom göstermektedir. Değişik durumlarda daha farklı güçlü kişilik örgütlenmelerine sahip olanlar, kaçınılmaz olarak hayatın zorluklarına, streslerine daha adaptif 16 BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ

kapasitelerle yanıt vereceklerdir. Birileri stresi ne kadar çok deneyimlerse, kişilik sisteminin ya işlevi bozulmaya ya da engellenmeye başlayacaktır. Konuşmalarımızda bunun nasıl engelleneceği konusunda bilgiler bulacaksınız. Kişilik sistemlerinin işlevselliğinin nasıl iyileştirileceği, burada paylaşılacak konular arasındadır. Tahir Hoca nın söylediği iç içe yapılardan bahsediyoruz. Mikrocosmos a bakıldığında psikodinamik alandayken insanların içinde, zihinlerinde, fantezilerinde ne olduğuna bakıyorsunuz, bilişsel alandayken başka şeylere bakıyorsunuz, kişilerarası terapi yapıyorsanız insanlar arasındaki ilişkilere bakıyorsunuz, aile sistemleri konusunda çalışıyorsanız, aile içinde olup bitenlere bakıyorsunuz, sosyal psikoloji ile ilgileniyorsanız, toplumların politik yapıları nasıl etkilediğine bakarsınız. Bütün bu yapılar ve sistemler bizim çalıştığımız konuları anlamamız için çok önemlidir. Ben sizlerin daha net, daha sterilize çalışabilmesi için temel araçlar ve haritalar vermeye çalışacağım. Önemli bir ilke de, ilişkilerin öncelikli olmasıdır. Burada, ilişkilerden, ilkelerden, yakınlıktan ve samimiyetten bahsediyoruz. İnsanoğlu ilişki kurmak ister, aksi halde ayakta kalamaz. Kültürlerimizin, medeniyetlerin ortaya çıktığı yer temel bağlanma dürtüsünden dolayıdır. Bağlanma sistemlerini değerlendirme ve onarma için gerekli olan terapötik araçlardan bahsedeceğim. Diğer bir ilke ise duygulanım yakınsamasıdır. Duygulanım, bizi bir arada tutan veya bizi birbirimizden uzaklaştıran duygudur. Duygu bu sistemdeki enerjidir aslında. Erken dönem bir şekilde bağlanmanın etkisini oluşturur. Beatrice in yaptığı 1.Gün 1.Oturum 17