FATİH DEVRİ TARİH YAZICILIĞI ve LİTERATÜRÜ



Benzer belgeler
İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

TURSUN BEY TARİH-İ EBU L FETH SULTAN MEHMET HAN

II. Bayezid Devri Tarihçiliği ve İlk Standart Osmanlı Tarihleri

Osmanlı tarih yazıcılığı Osmanlı Beyliğinin kuruluşunda sonra

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

DOI: /fsmia

Klasik Dönem Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserlerine Kısa Bir Bakış

DAL MEḤMED ÇELEBĪ Āṣafī (ö veya 1598)

Ottoman Historiography in the Classical Period. Klâsik Dönem Osmanlı Tarih Yazıcılığı

AHMEDÎ ve DÂSİTÂN-İ TEVÂRİH-İ MÜLÛK-İ ÂL-İ OSMAN

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

AZİZZÂDE HÜSEYİN RÂMİZ EFENDİ NİN ZÜBDETÜ L-VÂKI ÂT ADLI ESERİ NİN TAHLİL ve TENKİTLİ METNİ

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Osmanlı Tarihçiliğine ve Tarih Kaynaklarına Genel Bir Bakış Abdülkadir Özcan*

Asıl adı Derviş Ahmed Âşıkî

Klasik Dönem Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserlerine Kısa Bir Bakış

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ

KARAMANLI DÖNEMİ ŞEHNÂME YAZARLARI VE ESERLERİ ÜZERİNE. İsmail ÇİFTÇİOĞLU ÖZET

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Osmanl Siyasî Tarihinin Ana Kaynaklar : Kronikler *

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

GÜLŞEHRİ NİN MANTIKU T-TAYRI (GÜLŞEN-NÂME)

: 1490/ / [ 998] 1590

UNESCO GENEL KONFERANSLARI TARAFINDAN İLAN EDİLEN ANMA VE KUTLAMA YIL DÖNÜMLERİ

İÇİNDEKİLER. Takdim...7 Önsöz...9 Kısaltmalar I. DEVLET...13 Adâletnâme...15 Kanun...19 Kanunnâme...29 Padişah...43

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

Doç. Dr. Mustafa Alkan

Edirne Camileri - Eski Cami. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

MUHİBBÎ (KÂNÛNÎ SULTAN SÜLEYMAN) DİVANI NIN İKİ YENİ YAYINI TWO NEW PUBLICATIONS OF MUHIBBÎ S (SULEIMAN THE MAGNIFICENT) DIVAN

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TARİH VE GENEL TÜRK TARİHİ I. TARİH BİLİMİNE GİRİŞ...3

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] Oda no: 315

TARİH BÖLÜMÜ LİSANS DERSLERİ BİRİNCİ YIL

İSLÂM ARAŞTIRMALARI DERGİSİ TÜRKÇE MAKALELER İÇİN REFERANS KURALLARI

Osmanlı dan Günümüze Kur an Ve Hüsn-İ Hat Sempozyumu Kasım 2013, Amasya

UNESCO GENEL KONFERANSLARI TARAFINDAN İLAN EDİLEN ANMA VE KUTLAMA YILDÖNÜMLERİ

OSMANLI MÜESSESELERİNİN YAZILI KAYNAKLARI

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

TÜRK TARİHİNİN KAYNAKLARINDAN OLAN BAZI MENAKIB- NAME VE GAZAVATNAMELER HAKKINDA

1 KAFKASYA TARİHİNE GİRİŞ...

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

Amasyalı (Ahmedoğlu) Şükrullah ın Hayatı ve Eserleri

Amasyalı (Ahmedoğlu) Şükrullah ın Hayatı ve Eserleri

OSMANLI ARAŞTIRMALARI

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL

OSMANLI TARİHÇİLİĞİ ve TARİH KAYNAKLARI

Kanuni Sultan Süleyman

Beylikler,14.yy. başı BEYLİKLER DÖNEMİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ. : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) : abulut@fsm.edu.tr

ALİ HİMMET BERKÎ SEMPOZYUMU KASIM Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs / ANTALYA. Düzenleyenler

Prof. Dr. Osman HORATA TDE 472 Eski Türk Edebiyatı Ders Notları

PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

PROGRAM OTURUMLAR. 09:00-09:20 Hat, Tezhip, Ebru Sergisi 09:20-09:40 Açılış Konuşmaları 09:40-10:00 Müzik Dinletisi

Ali Nihanî nin Manzum Hacı Bektaş-ı Veli Velayetnamesi (İnceleme-Metin-Sadeleştirme-Dizin)

MUṢṬAFĀ NŪRĪ (d. 1824; ö. 1890)

Ali Anooshahr The Ghazi Sultans and the Frontiers of Islam: A Comparative Study of the Late Medieval and Early Modern Periods

OSMANLI MEDRESELERİ. Tapu ve evkaf kayıtlarına göre orta ve yüksek öğretim yapan medrese sayısı binden fazlaydı.

TARİH BOYUNCA ANADOLU

KİTABİYAT. Mevlānā Celāleddin-i Rumî, Mesnevî 1-2/3-4/5-6, Nazmen Tercüme: Ahmet Metin Şahin, Kaynak Yayınları, İstanbul 2006.

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ GENEL YAYIN İLKELERİ

ÖZ GEÇMİŞ II. Akademik ve Mesleki Geçmiş

Hacı Bayram-ı Velî nin Torunlarından Şair Ahmed Nuri Baba Divanı ndan Örnekler, Ankara Şehrengizi ve Ser-Güzeşt i

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 13.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî Yunus Emre Hacı Bektaş-ı Velî Sultan Veled

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

Ermenek Mevlevihanesi/ Karamanoğlu Halil Bey Tekkesi

KUBBEALTI SOHBETLERİ

Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi İÇİNDEKİLER. Özkan CİĞA DİYÂRBEKİRLİ MEHMED SAÎD PAŞA NIN BİBLİYOGRAFYASI, ss.

Müşterek Şiirler Divanı

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve

T.C. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Doktora Programı

İstanbul un Fethine Dair Literatür Değerlendirmesi

İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları III

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ. CUMHURİYET DÖNEMİ TARİH ANLAYIŞLARI ve TARİH EĞİTİMİ ( ) DOKTORA TEZİ

Program. AÇILIŞ 15 EKİM :00-12:00 İstanbul Üniversitesi Cemil Bilsel Konferans Salonu

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Osmanlı Devleti Kaynakçası

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü I. Öğretim Programı Müfredatı

YRD. DOÇ. DR. ABDÜLKERİM GÜLHAN /4508.

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ

Osmanlı danbugüne Zengin İftar Lezzetleri

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

Erkan Göksu, Türkiye Selçuklularında Ordu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2010, XLVII+469 S.

TASAVVUF KÜLTÜRÜ EĞİTİMİ PROGRAMI 23 Ocak-1 Mart 2017, İstanbul. Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü

İslam Ahlâk Düşüncesi Projesi

Transkript:

FATİH DEVRİ TARİH YAZICILIĞI ve LİTERATÜRÜ Prof. Dr. Abdulkadir ÖZCAN Mimarsinan Üniversitesi Özet Osmanlı devletinin kuruluşundan yaklaşık yüz yıl sonra başlayan Fatih devri birçok şeyde olduğu gibi tarih yazıcılığında da ilk dönem olarak görülebilir. Önemli tarihi kaynaklar olan vekayinâme ve monografiler ile, münşeât mecmualarının ve hatta ansiklopedi türünün ilk örnekleri Fatih döneminde ortaya çıkmıştır. Anahtar Kelimeler: Tarih Yazıcılığı, Fatih Dönemi, Tarihi Kaynak. 1. Giriş Kuruluşu XIV. yüzyıl başlarında başlayan Osmanlı Devleti nin ilk tarihleri 100 küsur yıl sonra kaleme alınmıştır. Başka bir ifadeyle, bize ulaşan ilk tarih olan Ahmedî nin Dâstân-ı Tevârîh-i Mülûk-i Âl-i Osman ı 1400 lü yıllarda yazılmıştır. O da İskendernâme nin sonunda ek olarak... Âşıkpaşazâde nin, Orhan Gazi nin imamı Yahşi Fakih e ait olduğunu söylediği ve büyük alıntılar yaptığı Menâkıb-ı Âl-i Osman ise günümüze ulaşmamış ilk tarihlerdendir. Telif ve tercüme faaliyetlerinde bir uyanış devri olan II. Murad döneminin konumuzla ilgili en önemli eseri, padişahın emriyle Yazıcıoğlu Ali nin bazı ilavelerle İbn Bîbî den yaptığı Târih-i Âl-i Selçuk adlı tercümedir. Bu padişah zamanında hazırlanan Târihî Takvimler in ise tarih literatürümüzde ayrı bir yeri vardır. Bunların birkaçı günümüze ulaşmıştır. Yine bu hükümdar zamanında başlayan Anonim Tevârîh-i Âl-i Osman yazma geleneği daha sonra da devam etmiştir. 2. Fatih Devri Tarih Yazıcılığı Fatih Sultan Mehmed zamanında özellikle İstanbul un fethinden sonra Osmanlı tarih yazıcılığında canlanma olmuş, ilk müstakil dünya ve Osmanlı tarihleri ile vekayinâme ve monografi yazma denemeleri bu dönemde yapılmıştır. 1.1-Hılkatten başlayan umumî tarihlerin ilki Şükrullah ın Behcetü ttevârîh idir. 1380 li yıllarda Şirvan da dünyaya gelen, 22 yaşında Osmanlı hizmetine giren ve II. Murad tarafından çeşitli diplomasi hizmetlerinde istihdam edilen Şükrullah (ö. 1464 ten sonra), Fatih devrinde Farsça yazdığı genel tarihini Veziriâzam Mahmud Paşa ya sunmuştur. Müellif, ilk sekiz bölüm içerisinde Âdem in yaratılışından itibaren bir İslâm tarihi kaleme almış, daha sonra bazı Yunan filozofları ile bazı din büyüklerinden söz etmiş, ardından İran şahları, gayrı müslim hü-

kümdarlar, Emevî, Abbasî ve Alevî hanedanlar ile Selçuklular hakkında bilgiler vermiştir. Eserin on üçüncü bölümü Osmanlılar a ayrılmıştır. Başta Ahmedî nin İskendernâme si ile mahiyeti bilinmeyen Sahîhü t-tevârîh olmak üzere, birçok kaynağa başvurularak yazılan Behcetü t-tevârîh, XVI. yüzyıl tarihçilerinden Zaîm Mîr Mehmed in Câmiü t-tevârîh inin başlıca kaynağı olmuştur. İstanbul da ve yurt dışında birçok yazma nüshası bulunan Behcetü t-tevârîh 937 (1530-1531) yılında Mustafa Fârsî tarafından Mahbûbu kulûbi l-ârifîn adıyla Türkçe ye çevrilmiştir. Eserin Osmanlılar a dair son bölümü önce Théodor Seif tarafından Farsça metin ve Almanca tercümesiyle 1925 yılında Viyana da yayımlanmış 1 ; daha sonra da Nihal Atsız tarafından iki defa İstanbul da neşredilmiştir 2. Şükrullah-ı Şirvanî, II. Murad ın emriyle musikîye dair eserler de yazmıştır. 1.2-Enverî nin Düsturnâme si de yine Fatih devrinde yazılmış bir diğer genel tarihtir. Ancak bir dünya tarihi olmaktan ziyade, Asya devletleri üzerinde yoğunlaşır. Hayatı hakkında bilgi bulunmayan müellifin, Enverî mahlası olmalıdır. Eserinden, iyi bir tahsil gördüğü anlaşılan Enverî önce Fatih adına Teferrücnâme adında bir tarih kitabı yazmış, fakat bu eser günümüze ulaşmamıştır. Babinger e göre, imam sıfatıyla II. Mehmed in seferlerine katılmış, hatta Midilli nin fethini müteakip ilk ezanı o okumuştur. Düsturnâme yi ise hâmisi Mahmud Paşa adına kaleme almış ve 1465 te bu veziriâzama sunmuştur. Düsturnâme nin en belirgin özelliği, yarıdan fazla kısmının Aydınoğulları Beyliği ne, özellikle Umur Bey in gaza ve fetihlerine ayrılmış olmasıdır. Manzum mesnevî tarzında yazılan eserde 17 bab ve 3730 beyit içinde peygamberlerden; Pişdanîler, Keyanîler, Eşkânîler ve Sasanîler den; Hazreti Peygamber, Dört Halife devri, Emevî, Abbasî, Saffarîler ve Sâmânîler den; Gazneliler, Deylemîler, İsmailîler den; Selçuklu, Salgurlu, Harezmşah ve Moğollar dan söz edilir. 18. bâb Aydınoğulları na ayrılmıştır. Eserin hacimli bir kısmını oluşturan bu bölümde özellikle Gazi Umur Bey in gazâları üzerinde durulmuştur. 19-22. bölümler arası Osmanlı tarihine ayrılmış; bunun da 19 ve 20. kısımları Fatih devrinin 1454 e kadarki siyasî ve askerî olaylarına; 21 ve 22. kısımlar ise Mahmud Paşa nın katıldığı seferler ile bu veziriâzamın medhine tahsis edilmiştir. Düsturnâme nin tasrih edilen tek kaynağı Beyzavî nin (ö. 1286) Nizâmü ttevârîh i olup, Selçuklular kısmı için müellif bazı İslâm tarihçileri ile Bizanslı tarihçilerin eserlerinden faydalanmıştır. Osmanlı dönemi için ise, başta Ahmedî nin Dâstân ı ile Tarihî Takvimler den birini kullanmış olmalıdır. Günümüze iki yazması ulaşan Düsturnâme nin Selçuklu, Harizmşah, Moğollar, Aydınoğulları ve Osmanlılar a dair bölümleri önce Mükrimin Halil Yinanç tarafından 1928 de (inceleme kısmı 1930 da); Fransızca tercümesiyle birlikte Paris te neşri ise I. Mélikoff tarafından 1954 te gerçekleştirilmiştir 3. Eser N. Öztürk tarafından 2003 yılında yeniden yayımlanmıştır. 2.1- kuruluştan başlayan ilk umumî tarih de Fatih döneminde yazılmıştır. Veziriâzam tarihçilerin de ilki olan Karamanî Mehmed Paşa nın eserinin adı Tevârîhü s-selâtîni l-osmâniyye dir. Bu padişahın son sadrazamı olan Mehmed 56

Paşa, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî neslinden olup ilmiyeden yetişmiş, bir süre müderrislik yapmış, Mahmud Paşa nın sevkiyle ve nesir yazıdaki ustalığıyla nişancılığa getirilmiş ve uzun yıllar bu görevde bulunduktan sonra 1478 de veziriâzamlığa yükseltilmiştir 4. Zamanında Fatih in ünlü Kanunnâme-i Âl-i Osman ının düzenletildiği Mehmed Paşa nın, bazı mülk ve vakıfları mirîye çevirtmesi, aleyhine kamu oyu oluşmasına sebep olmuş ve padişahın ölümünden sonra çıkan olaylarda Cem yanlısı olmasının da tesiriyle yeniçeriler tarafından öldürülmüştür (1481). Nişânî mahlasıyla şiirleri de bulunan Mehmed Paşa Risâle fî Tevârîhi s-selâtîni l- Osmâniyye ve Risâle fî Târîh-i Sultan Mehemmed ibn Sultân Murâd Hân min-âl-i Osman adlı Arapça eserleriyle Osmanlı Devleti nin müstakil ilk tarihini meydana getirmiştir. Bunlardan birinci risale II. Mehmed e kadar gelen bir Osmanlı tarihi olup, ikincisi bu padişah devri olaylarını ihtiva eder. Esası Tarihî Takvimler den birine dayanan; Ahmedî nin ve Şükrullah ın eserlerinin de kaynak olarak kullanıldığı esere müellifi tarafından tarih düşürmeleri ve kafiyeli cümleler eklenmiştir. Daha sonra Edirneli Rûhî ve İbn Kemal tarafından kaynak olarak kullanılan Tevârîhü s-selâtîni l-osmaniyye önce Mükrimin Halil Yinanç 5, sonra da İbrahim Hakkı Konyalı tarafından Osmanlı Sultanları Tarihi adıyla Türkçe ye çevrilmiş ve yayımlanmıştır 6. 3- Mensur vekayinâme türünün ilk örneği sayılabilecek eseri Tursun (veya Dursun) Bey kaleme almıştır. Hayatı hakkında bilinenler hemen sadece kendi eserine dayanan müellif, muhtemelen 1426 da doğmuş ve iyi bir eğitim almıştır. Fetihten sonra İstanbul daki emlâkin sayımı ve vergi yazma işi kendisine verilmiştir. Bu görevi başarıyla ifadan sonra padişahın yakınlarından biri olan Tursun Bey bazı seferlere, özellikle Divân kâtibi olarak bulunduğu Veziriâzam Mahmud Paşa döneminin bütün seferlerine katılmış; II. Bayezid devrinde emeklilik hayatı yaşamış ve 1490 lı yıllarda ölmüştür. Yazmış olduğu Târih-i Ebü l-feth, adından anlaşıldığı üzere esas olarak bu padişahın 1444 yılında ilk cülûsuyla başlamakta ve Fatih devri olaylarını kapsamakta, 1488 yılında Hadım Ali Paşa nın Kilikya seferi ve Memlük yenilgisiyle son bulmaktadır. Önsöz, giriş ve esas metinden oluşan eserin giriş kısmında müellif Tarih bilimi hakkında görüşler ileri sürer ve ayrıca saltanat müessesesinden padişahlara gerekli ahlâkî özelliklerden ve reâyâ ile olan münasebetlerinden söz eder. Tursun Bey hemen tamamı kendi gözlemlerine dayanan eserinin telifini II. Bayezid döneminde tamamlamıştır. Târih-i Ebü l-feth kuru bir siyasi tarih olmayıp, Fatih devri askerî ve iktisadî olayları hakkında da bilgiler ihtiva eder, hatta ihtiva ettiği coğrafî malûmat ile, Fatih in fetih politikası ve stratejisi hakkında önemli ipuçları da verir. Başta Neşrî nin Cihânnümâ sı olmak üzere, birçok yazılı ve sözlü kaynağı bulunan eserin en büyük özelliği müellifinin gözlemlerine dayanmasıdır. Dönemin sade dilinin aksine Arapça, Farsça karışımı ağır bir dille telif edilen Târih-i Ebü l-feth yarı manzum tarzda yazılmış süslü nesrin ilk örneğidir. Müellifin kendisine örnek olarak İran tarih yazıcılığını esas aldığı söylenebilir 7. Târih-i Ebü l-feth, Târih-i Osmanî Encümeni Mecmuası nın ilavesi olarak 1330 da (1914) yayımlanmış; daha sonra Mertol Tulum tarafından 1977 de Türki- 57

ye de; Halil İnalcık ve Rhoads Murphy tarafından ise İngilizce özetiyle birlikte ertesi yıl Amerika da neşredilmiştir 8. 4- Fatih dönemi tarihçiliği için önemli bir başka gelişme, yarı resmî nitelikte saray tarihçiliği olan şehnâmeciliğin başlamasıdır. Aslında daha önceki İslâmî Türk devletlerinde örnekleri bulunan gazânâme veya gazavatnâme türünün devamı sayılabilecek bu eserlerin ilkinin Ahmedî nin Dâstân ı olduğu da söylenebilir. İstanbul un fethinden sonra Osmanlı payitahtına gelen birçok Acem şairi, sultanın ilgisini çekmek için büyük bir yarış içine girmişler ve bu türde manzum eserler yazmışlardır. O dönemde devletten maaş alan 30 kadar şairin varlığı bilinmektedir. İran şehnâmeciliğinin tesirinde, esas olarak devrin padişahını süslü bir dille övmeyi amaçlayan bu şairler, dolayısıyla Osmanlı hanedanı için orijinal kaynaklar da meydana getirmişlerdir. 4.1- Kâşifî nin 1456 yılı civarında kaleme aldığı Fatih in gazalarını öven Farsça Gazânâme-i Rum u bunlardan birisidir. 4.2- Şehnâmenüvîslerden Muâlî nin Farsça manzum Hünkârnâme si günümüze ulaşırken, Hamîdî ve Şehdî nin eserleri kayıptır. Muâlî nin asıl adı Seyyid Mîr Ali b. Muzaffer dir. Bilinen yegâne nüshası Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hazine, nr. 1417 de bulunan Hünkârnâme, 183 varaktan ibaret olup, üzerinde Fatih in tezhipli mührünü taşımaktadır. Padişahın lutuf ve ihsanlarına mazhar olmak amacıyla yazılan eserin telifi muhtemelen 1475 te tamamlanmıştır. Firdevsî nin Şehnâme sinden etkilenilerek yazılan eserin fazla edebî bir değeri yoktur. Eserde her olaydan söz edilmemekte ve hadiseler biraz karışık olarak ele alınmaktadır. Abartmalı İran tarihçiliğinin Osmanlı daki ilk örneklerinden olan Hünkârnâme nin kaynak değeri az olmakla birlikte, müellifinin bir süre bulunduğu Akkoyunlu tarihi ve Osmanlı-Akkoyunlu ilişkileri hakkında verdiği bilgiler ilktir ve kıymetlidir 9. 4.3- Bir süre Saray da bulunduğu anlaşılan ve Fatih in bazı seferlerine katılan Kıvâmî nin, Fatih in gazâlarına dair Fetihnâme-i Sultan Mehmed i de aynı türde eserdir. 28 bölümden oluşan ve son üç bölümü II. Bayezid devrinin ilk yıllarına ayrılan eserin tarih kaynağı olarak önemi tartışma konusudur. Nazım kısımları nesre göre daha edebî olan Fetihnâme, Tursun Bey e kaynaklık etmiştir. Bilinen tek nüshası Berlin Devlet Kütüphânesi nde bulunan eserin tıpkıbasımı yapılmıştır 10. Gazânâme tarzında eser yazma geleneği daha sonraki dönemlerde devam etmiştir. II. Bayezid devrinde 10, Yavuz zamanında ise bir yıl kadar nişancılık yapan Tâcizâde Cafer Çelebi nin (ö. 1515) Mahrûsa-i İstanbul Fetihnâmesi ise bu büyük olayın doğrudan tarihçesidir. Fatih in ölümünden sonra yazılan bu eser Târih-i Osmanî Encümeni Mecmuası nın ilavesi olarak 1331 (1915) yılında yayımlanmıştır 11. 4.4- Hayatı hakkında bilgimiz bulunmayan, eserinde unvanı Kâtib-i şer` diye geçen Mehmed b. Hacı Halil el-konevî nin Fatih in emriyle kaleme aldığı Târih-i Âl-i Osman adlı eseri de aynı kategoride mütalaa edilebilir. Müellif eserin- 58

de Konya daki mimarî eserlerden, eski takvimlerden ve kısaca Selçuklular dan bahsettikten sonra, Fatih devrine kadar Osmanlı tarihi ve özellikle Sultan Mehmed dönemi üzerinde durur. II. Bayezid döneminde tamamlanan eserin günümüze ulaşan iki yazması Paris Milli ve Kayseri Raşid Efendi kütüphanelerindedir 12. 5- Ebülhayr Rûmî nin Saltuknâme si monografik menâkıbnâme geleneğinin XV. yüzyıldaki güzel bir örneğidir. Babası Fatih Sultan Mehmed in 1473 te Uzun Hasan üzerine sefere çıkarken Edirne muhafızlığında bırakılan Cem Sultan ın emri üzerine Ebülhayr Rûmî tarafından Rumeli ni Türkleşmesinde büyük rolü bulunan Sarı Saltuk un menkıbelerinin toplanmasından oluşan eserde XIII. asır alp erenlerinden Sarı Saltuk un efsanevî hayatı, sade ve destanî bir üslûpla ele alınmıştır 13. Fatih döneminin bazı şair ve edipleri de padişahla birlikte seferlere katılmışlar, muhasara ve fetihlere şahit olmuşlar, bunları kaleme aldıkları divanlarında tasvir etmişlerdir. İran kökenli Acem Hamidî, Kabulî ve Veliyüddinoğlu Ahmed Paşa nın divânları dönemin siyasî ve sosyal durumu hakkında orijinal bilgiler veren manzum eserlerdir. 6-1453 te doğan Uzun Firdevsî Süleymannâme-i Kebîr adlı eserini telife Fatih adına başlamış, fakat II. Bayezid döneminde bitirmiştir. Aslında Süleyman Peygamber e dair olan eserde, tarih, ahlâk, felsefe, nücum ilmi gibi konulara da yer verilmiş, böylece Süleymannâme ansiklopedik bir mahiyet kazanmıştır 14. 7- Kanunnâme-i Âl-i Osman XV. yüzyılda yazılmış devlet teşkilatı ve protokol kurallarıyla ilgili tek e- ser, bu alandaki eserlerin ilki ve en önemlisi olan Kanunnâme-i Âl-i Osman dır. Cengiz Yasası ve Tüzükât-ı Timur geleneğinin bir devamı niteliğinde olan Kanunnâme, Fatih devrinin (1451-1481) sonlarında Karamanî Mehmed Paşa nın sadrazamlığı zamanında dönemin nişancısı Leyszâde Mehmed Çelebi tarafından bizzat padişahın ağzından Hatt-ı Hümâyun şeklinde yazılmıştır. Bu önemli tarih kaynağı, baş kısmında Fatih in de belirttiği gibi, o zamana kadar yürürlükte olan örfî kanunların derlenmesinden oluşmuş; ancak padişah tarafından yapılan ilavelerle tekmile çalışılmıştır. Eser üzerindeki şüpheler Abdülkadir Özcan tarafından izale edilmiş ve Bedâyiü l-vekāyi içinde bulunan daha mutena bir nüshasıyla yapılan mukayeseli neşri aynı araştırıcı tarafından gerçekleştirilmiştir 15. Fatih ayrıca, reâyâ ve ceza kanunnâmesi, tapu-tahrir kanunnâmesi, ihtisab kanunnâmesi, gümrük kanunnâmesi ile darphâne kanunnâmesi de hazırlatmıştır 16. 8- İslâmî edebiyatta Câhiz ve özellikle Kalkaşendî ile gelişen mecmua geleneği Osmanlılar da da güzel ürünler vermiştir. Daha XV. yüzyılda başlayan resmî belge, mektup, muahedenâme, kanunnâme ve protokol metinlerinin bir araya toplanmasıyla oluşan mecmuaların önemli bir dalı da münşeât mecmualarıdır. 59

9- Münşeât mecmuaları resmî ve önemli gayrı resmî mektup ve yazışmalar ile elkap örneklerinin bir araya getirildiği eserlerdir. Bu türün Osmanlılar da ilki sayılabilecek eser Fatih döneminden kalmadır. Bu padişahın bazı hükümdarlara gönderdiği mektuplarını ve şehzadeleri ile haberleşmelerini; şehzadelerin anneleriyle olan yazışmalarını; Fatih in muhtelif seferlere dair fetihnâmelerini; Uzun Hasan dan gelen mektupları; bazı devlet erkânının mektuplarını ve haberleşmelerini; Fatih in bazı fermanlarını ihtiva eden bu Farsça Türkçe mecmua Viyana Millî Kütüphânesi ndeki yegâne nüshasına dayanılarak İstanbul da yayımlanmıştır 17. 3. Sonuç Sonuç olarak, tarih yazıcılığında Fatih devri için ilkler dönemi diyebiliriz. Gerçekten genel dünya tarihi, kuruluştan başlayan umumî Osmanlı tarihi, bir dönemin veya münferit bir hadisenin tarihini ele alan vekayinâme ve monografiler ile, devlet yapısı ve protokol kurallarının bir arada toplandığı, daha sonra inkişaf edecek olan münşeât mecmualarının ve hatta ansiklopedi türünün ilk örnekleri bu padişah devrinde ortaya çıkmıştır. KAYNAKÇA Akalın, Şükrü Halûk, Ebülhayr-ı Rûmî, DİA, X, 260-362; Akgündüz, Ahmet, Osmanlı Kanun nâmeleri, I, 347 vd. Anhegger, Robert, Mehmed b. Hacı Halil el-kunevî nin Târih-i Âl-i Osman ı, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi (İstanbul 1950-51), II/3-4, s. 51-66; Anhegger, Robert, Muâlî nin Hünkâr nâmesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi. Tarih Dergisi (1949), I/1, s. 145 vd.; Âsım, Necib, Osmanlı Tarih nüvisleri ve Müverrihleri, TOEM, I/1, s. 41-52; II/7, s. 425-435; II/8, s. 498-499; Babinger,Franz, Fetih nâme-i Sultan Mehmed, İstanbul 1955. Dokuz Boy Türkler ve Osmanlı Sultanları, İstanbul 1939; Osmanlı Tarihleri I, İstanbul 1949, s. 39 vd.; Fatih Devrine Âit Münşeât Mecmuası (nşr. Necati Lugal Adnan Erzi), İstanbul 1956 İnan, Kenan, Sade Nesirden Süslü Nesire: Fatih in Tarihçisi Tursun Bey ve Tarih yazma Tarzı, Osmanlı, Ankara 1999, VIII, 293-300; Kayaalp, İsa, Kıvâmî, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, Ankara 2002, XXV, 507; 60

Köprülü, Orhan F., Firdevsî, Uzun, DİA, XIII, 127-129; Küçükdağ, Yusuf, Karamanî Mehmed Paşa, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, XXIV, 449-451; Millî Tarihimize Dair Bir Vesika, Türk Tarihi Encümeni Mecmuası (İstanbul 1340), XIV/2 (79), s. 85-94; XIV/3 (80), s. 142-155; Mitteulungen zur Osmanischen Geschichte (MOG), II, 63 vd.; Osmanlı Tarihleri I, İstanbul 1949, s. 321-369; Özcan, Abdülkadir, Düstur nâme-i Enverî, DİA, X, 49-50; Özcan, Abdülkadir, Fatih Devri Kanunlaştırma Hareketleri, İstanbul Armağanı, Fetih ve Fatih, I, 153-160; Özcan, Abdülkadir, Fatih in Teşkilât Kanun nâmesi ve Nizâm-ı Âlem İçin Kardeş Katli Meselesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, sayı 33, s. 7-56; a. mlf., Fatih in Teşkilât ve Teşrifat Kanun nâmesi Hakkında Şüpheler ve Bunların İzalesi, Sahn-ı Seman Bilgi Dergisi (Mayıs Haziran Temmuz 2000) sayı 1, s. 29-30; Fatih Sultan Mehmed, Kanun nâme-i Âl-i Osman, İstanbul 2003; Rûmî, Ebü l-hayr, Saltuk nâme (haz. Şükrü Halûk Akalın), I-III, Ankara 1987-1990. Tekindağ, Şehabeddin, Mehmed Paşa, Karamanî, İA, VII, 588-590. Tulum, M., Dursun Bey, DİA, X, 6-7; 1 2 3 4 5 6 7 8 9 DIPNOTLAR Mitteulungen zur Osmanischen Geschichte (MOG), II, 63 vd.; Dokuz Boy Türkler ve Osmanlı Sultanları, İstanbul 1939; Osmanlı Tarihleri I, İstanbul 1949, s. 39 vd.; Abdülkadir Özcan, Düstur nâme-i Enverî, DİA, X, 49-50; Şehabeddin Tekindağ, Mehmed Paşa, Karamanî, İA, VII, 588-590; Yusuf Küçükdağ, Karamanî Mehmed Paşa, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, XXIV, 449-451; Millî Tarihimize Dair Bir Vesika, Türk Tarihi Encümeni Mecmuası (İstanbul 1340), XIV/2 (79), s. 85-94; XIV/3 (80), s. 142-155; Osmanlı Tarihleri I, İstanbul 1949, s. 321-369; Kenan İnan, Sade Nesirden Süslü Nesire: Fatih in Tarihçisi Tursun Bey ve Tarih yazma Tarzı, Osmanlı, Ankara 1999, VIII, 293-300; M. Tulum, Dursun Bey, DİA, X, 6-7; Robert Anhegger, Muâlî nin Hünkâr nâmesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi. Tarih Dergisi (1949), I/1, s. 145 vd.; 61

10 11 12 13 14 15 16 17 Franz Babinger, Fetih nâme-i Sultan Mehmed, İstanbul 1955; İsa Kayaalp, Kıvâmî, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, Ankara 2002, XXV, 507; Necib Âsım, Osmanlı Tarih nüvisleri ve Müverrihleri, TOEM, I/1, s. 41-52; II/7, s. 425-435; II/8, s. 498-499; Robert Anhegger, Mehmed b. Hacı Halil el-kunevî nin Târih-i Âl-i Osman ı, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi (İstanbul 1950-51), II/3-4, s. 51-66; Ebü l-hayr Rûmî, Saltuk nâme (haz. Şükrü Halûk Akalın), I-III, Ankara 1987-1990; Şükrü Halûk Akalın, Ebülhayr Rûmî, DİA, X, 260-362; Orhan F. Köprülü, Firdevsî, Uzun, DİA, XIII, 127-129; Abdülkadir Özcan, Fatih in Teşkilât Kanun nâmesi ve Nizâm-ı Âlem İçin Kardeş Katli Meselesi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Dergisi, sayı 33, s. 7-56; a. mlf., Fatih in Teşkilât ve Teşrifat Kanun nâmesi Hakkında Şüpheler ve Bunların İzalesi, Sahn-ı Seman Bilgi Dergisi (Mayıs Haziran Temmuz 2000) sayı 1, s. 29-30; Fatih Sultan Mehmed, Kanun nâme-i Âl-i Osman, İstanbul 2003; Ahmet Akgündüz, Osmanlı Kanun nâmeleri, I, 347 vd.; Abdülkadir Özcan, Fatih Devri Kanunlaştırma Hareketleri, İstanbul Armağanı, Fetih ve Fatih, I, 153-160; Fatih Devrine Âit Münşeât Mecmuası (nşr. Necati Lugal Adnan Erzi), İstanbul 1956. 62