Türkiye de Kentleşme Sorunları Doç.Dr. Ahmet MUTLU



Benzer belgeler
Türkiye de Kentleşme

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

Farklı Sistemlerde Kentleşme

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Ülkesel Fizik Planı. Bölüm III. Vizyon, Amaç ve Hedefler (Tasarı)

3. Yerleşimler. 3.0 Giriş

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

Doğal Afetler ve Kent Planlama

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

ŞEHİR YÖNETİMİ Şubat 2018

KENTSEL POLİTİKALAR II. Bölüm

Çözüm Kentsel Dönüşümdedir ve Zaman Kentsel Dönüşüm Zamanıdır

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ

TÜRKİYE DE GÖÇ BOYUTU, NEDENLERİ ve GÖÇÜN SAĞLIKLA İLİŞKİSİ

Göç ve Kentle Eklemlenme Sorunları. Melih Ersoy, Orta Doğu Teknik Üniversitesi

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II

KÖYDEN KENTE GÖÇ OLGUSU VE GÖÇÜN TOPLUMSAL YAPIDA MEYDANA GETİRDİĞİ DEĞİŞMELER: ADANA İLİ (YÜREĞİR OVASI) KÖYLERİ VE ANADOLU MAHALLESİ ÖRNEĞİ

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş )

Çalışma alanları. 19 kasım 2012

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Doğu ATEŞ ADRESE DAYALI NÜFUS KAYIT SİSTEMİ 2007 NÜFUS SAYIMI SONUÇLARI HAKKINDA İLK YORUMLAR

BİZ BURADAYIZ! YALOVA MERKEZ BAĞLARBAŞI MAHALLESİNİN SOSYOLOJİK GÖRÜNÜMÜ - ÖZET

Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin toplam nüfusunun sadece

KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMASI ŞUBAT 2015

İlimizde özellikle 1993 yılında zaman zaman ciddi boyutlara ulaşan hava kirliliği nedeniyle bir dizi önlemler alınmıştır. Bu çalışmaların başında;

KAPİTALİZMİN İPİNİ ÇOK ULUSLU ŞİRKETLER Mİ ÇEKECEK?

Aksaray Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü

BAĞCILAR BELEDİYESİ BİRLİKTE MODELLEME DEĞİŞKEN ÖNERİLERİ

BİR SOSYAL OLGU OLARAK TÜRKİYE'DE KENTLERDE KONUT SORUNU

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME

ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI ( ) Prof. Dr. Hülya DEMİR

3. ANA POLİTİKALAR 3.1 EKONOMİK POLİTİKALAR

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu

Su Kaynakları Yönetimi ve Planlama Dursun YILDIZ DSİ Eski Yöneticisi İnş Müh. Su Politikaları Uzmanı. Kaynaklarımız ve Planlama 31 Mayıs 2013

MİLAS TAKİ KENTLEŞME SÜRECİNİN TÜRKİYE GENELİNDEN FARKLILAŞMASI VE NEDENLERİ

Sanayi Devriminin Toplumsal Etkileri

T.C. Kalkınma Bakanlığı

BİRİNCİ BÖLÜM: KALKINMA VE AZGELİŞMİŞLİK...

ŞANLIURFA BELEDİYESİ. Mehmet Fevzi Yücetepe Şanlıurfa Belediye Başkan Yardımcısı

TÜRKĠYE DE KENTSEL GELĠġME STRATEJĠSĠ: KENTGES. Tuğba PEMBEGÜL (Yüksek Mimar / Uzman) T.C. FIRAT KALKINMA AJANSI tugba.pembegul@fka.org.

Kentlilik Bilinci. Gürcan Banger - ESYO 30 Eylül 2010

ANALİZ SONUÇLARI. 1 Mart 2017 tarihine kadar kullanmayınız.

Yaşanabilir Bir Şehir için İzmir Bölge Planı Hedefleri. H.İ.Murat ÇELİK, PMP Birim Başkanı

YÖNT 101 İŞLETMEYE GİRİŞ I

Göç, Çevre Ve İletişim

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında)

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor.

Araştırma Notu 17/212

İstanbul Politikalar Merkezi. FUAT KEYMAN 13 Mayıs 2017

DERS VI-VII Nüfus Artışı Küresel Isınma

BİRİNCİ BÖLÜM... 1 KAYIT DIŞI İSTİHDAM... 1 I. KAYIT DIŞI EKONOMİ...

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

TÜRKİYE TARIMINDA GELİR-TÜKETİM DURUMU VE GELİR DAĞILIMININ ETKİLERİ. Prof.Dr. Ahmet ERKUŞ 1 Araş.Gör. İlkay DELLAL1

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı HANEHALKI TÜKETİM HARCAMALARI

KALKINMA BAKANLIĞI DESTEKLERİ DOĞU KARADENİZ KALKINMA AJANSI

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

KENTTE YAŞAMAK HAKLAR VE SORUMLULUKLAR. PROF. DR. HASAN ERTÜRK

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci

ANTALYA İLİ, AKSU İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 2 PARSELİN BİR KISMINI KAPSAYAN ALANDA HAZIRLANAN 1/1.000 ÖLÇEKLİ İLAVE UYGULAMA İMAR PLANI

Kentsel Donatı Alanları

Sosyal Politikayı Yeniden Düşünmek! NEDEN?

Soru Sınıf ve Nu: Müfredat sınıf YGS Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler

Türkiye nin Nüfus Özellikleri ve Dağılışı

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1

1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı. Tarih: Yer:PLN 302 Şehir Planlama Stüdyosu Saat: 13.15

GÜZ YARIYILI. GMM-FBE Uzmanlık Alan Dersi (8 + 0) 8

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ VE DİYARBAKIR

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE. Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

6.14 KAMU KULLANIMLARI

Kent ve Ulaşım. Ulaşım Planlaması. Yeni Büyükşehirler. Yeni Yasanın Getirdiği Sorunlar. Olası Çözüm Yaklaşımları

3.11. KENTSEL KONULAR VE GENEL YAŞAM KALİTESİ

Modern Pazarlama Anlayışındaki Önemli Kavramlar

COĞRAFYA ARAZİ KULLANIMI VE ETKİLERİ ASLIHAN TORUK 11/F-1701

EKONOMİ DEKİ SON GELİŞMELER Y M M O D A S I P R O F. D R. M U S T A F A A. A Y S A N

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

3568 ADA, SAYILI PARSELLER İLE 3570 ADA SAYILI PARSELLER VE TESCİL HARİCİ ALANA İLİŞKİN 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI

SOSYOLOJİ DERSİ 2.ÜNİTE TOPLUMSAL YAPI

içindekiler Bölüm I Planlama Sürecine İlişkin Öneriler... 15

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

Giriş. Turizmde Mevsimsellik

TÜRKİYE DE EN FAZLA GÖRÜLEN BESLENME HATALARI

İnşaat Sanayii YÜZKIRKBEŞ EYLÜL - EKİM 2014 TÜRKİYE İNŞAAT SANAYİCİLERİ İŞVEREN SENDİKASI DOSYA İNŞAATA HAYAT VEREN ÇİZGİ: MİMARİ

Sürdürülebilir Kırsal Planlamada Doğa Turizmi ve Yerellik

DOĞAL AFETLERE HAZIRLIK YÖNÜNDEN TÜRKİYE VE İZMİR DE KENTSEL DÖNÜŞÜM

SOSYAL GELİŞME KAVRAMI VE SOSYAL GELİŞME ENDEKSİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

KENTSEL DÖNÜŞÜM ARAÇLARINDAN BİRİ OLARAK HUKUK. Prof. Dr. Gürsel Öngören

KENTLI, YOĞUN, HIZLA YAŞLANAN BIR NÜFUS

Kamu bütçesi, Millet Meclisi tarafından onaylanıp kanunlaşan ve devletin planlanan gelir ve harcamalarını gösteren yıllık bir programdır.

Kent ve İnsan İlişkisi. Yrd. Doç.Dr. Çiğdem Vatansever 22 Şubat 2013

BORNOVA (İZMİR) 3720 ADA, 5 (2,3,4) PARSEL NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

Prof. Dr. Zerrin TOPRAK Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

Transkript:

Türkiye de Kentleşme Sorunları Doç.Dr. Ahmet MUTLU

1.1. Genel Olarak Kentleşme Sorunları Hızlı kentleşme sorunları, bütün gelişmekte olan ülkelerin yanısıra ülkemizde de mevcuttur. Buna göre; Kırdan kente aşırı ve tek yönlü göç, belli başlı kentlere yığılma gibi sorunlar gelişmekte olan ülkelerdeki kentleşme özelliği gösterirken, gecekondulaşma da ülkemize özgü bir sorun özelliği gösterir.

1.1.1. Kırdan Kente Aşırı Göç GOÜ deki kentleşmenin temel niteliklerinden birisi, kırdan kente doğru olan hızlı ve yoğun göçtür. hızlı, çarpık, aşırı, sahte, dengesiz ve tek yönlü kentleşme. Hızlı kentleşme, belli bir dönemdeki kentleşme hızına ya da belli bir kentleşme derecesindeki bir ülkeye oranla hızlı ya da aşırı kentleşmedir.

Hızlı kentleşmenin tipik nitelikleri: Demografik olarak kentleşmenin gelişmiş ülkelere göre hızla artması, Büyük ve çok büyük kentlerin, orta büyüklükteki ve küçük kentlere oranla daha hızlı büyümesi, Kentleşme hareketlerinin belli coğrafyalardaki kentlere yönelmiş olması, Kentleşen nüfusun kent ve kamu hizmetleri gereksinmelerinin karşılanmasında yetersizliklerin oluşması; sanayi yatırımlarının yapılamaması nedeniyle, işgücünün marjinal meslekler ve çeşitli hizmet dallarında yığılması.

Hızlı kentleşme sürecinde, sanayileşme aynı hızla büyümediğinden, kentlerde yığılan nüfusun sanayi sektöründe iş bulamamasını beraberinde getirmekte, kayıtlı ekonominin, hukuk sisteminin dışında başka bir hukuk sisteminin ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla kentler, sosyal ve kültürel gerilimlerin ve hatta çatışmaların mekânı haline gelmektedir. Gerilimin odağı kentler ise güvenliksiz ve sosyokültürel cepheleşmelerin mekânlarına dönüşmektedir.

1.1.2. Arsa ve Konut Sorunu Değişik kentsel hizmetleri görmek gerekliliği toprak talebini artırır. Bu bağlamda kent toprağı ket bir kaynaktır. Toprağın kıt bir kaynak olması ve kullanım amacındaki çeşitlilik, kentsel toprakların değerini hızla yükseltir. Bir arazi parçasının kentsel kullanıma tahsis edilmesi (arsa), bu amaçla altyapısının hazırlanması, daha sonra da yol, otopark, yeşil alan ve meydan gibi kamusal hizmetlerle öteki tesislerin yapılması, arsa değerlerini artırır.

Bu bakımdan kentsel toprakları elinde bulunduranlar, tekel niteliğinde bir ayrıcalık ve üstünlük kazanırlar. Öte yandan ülkenin yapısal sorunları da toprak değer artışını kamçılayan bir etki yapar. Yüksek enflasyon ve piyasanın istikrarsız olması, paranın satın alma gücüne güveni sarstığı için kişiler arsa ve döviz gibi alanlara yatırım yaparak, birikimlerinin değerini korumak isterler. Bireylerin ileride meydana gelebilecek değer artışlarından yararlanabilmek için ellerindeki arsaları boş bekletmeleri ya da bu amaçla arsa satın almaları eğilimine arsa spekülasyonu denir. Kapitalist sistemin geçerli olduğu ülkelerde arsa spekülasyonu, kentleşmeyi sorunlu hale getiren bir durumdur.

Kentleşme sürecinde arsa spekülasyonuyla ilgi bir diğer sorun konutla ilgilidir. Konut, temel ihtiyaçlar arasında yer alan, beden ısısını belirli bir seviyede tutmayı sağlayan, üstelik de bunu kalıcı biçimde yapmayı mümkün kılan bir ihtiyaçtır. Kırdan kente göçle birlikte beliren en acil ihtiyaçlardan birisinin konut olduğu söylenebilir. Öyle ki kente gelindiği andan itibaren kentteki ilk arayışlardan birisi formel ya da enformel yöntemlerle (gecekondu gibi) bir konut edinmektir

Kentte, asgari standartlara sahip bir konutta yaşayabilmek, piyasa koşullarında bedelini ödeyerek, satın almak ya da kiralamakla mümkündür. Bunun için veri durum, piyasada arz talep kuralları çerçevesinde konut talebinin karşılanmasıdır. Oysa hızlı kentleşme sürecinde piyasa kuralları çerçevesinde konut talebi karşılanamaz. Dolayısıyla konut sorunu, nüfus hareketinin kentlerde meydana getirdiği konut arzı ile konut talebi arasındaki dengesizlikten kaynaklanır. Öte yandan aşırı göç dışında konut sorununu artıran başka sebepler de sayılabilir: Nüfus artışı, çekirdek aile yapısının yaygınlık kazanması, gelir düzeyinin düşüklüğü, açıkta kalma ve ikinci konut edinme.

1.1.3. Gecekondulaşma Kısaca gecekondu, başkasının arazisine yapılan düşük standartlı bina olarak tanımlanabilir. Gecekondu olgusu yasal, yönetsel ve ekonomik boyutlu bir sorundur. Öte yandan gecekondunun önemli bir boyutu da sosyo-kültürel nitelikli sorunlardan oluşur. İçinde genellikle kır kökenli insanların oturduğu gecekondu yerleşimleri, birçok gelişmekte olan ülkedeki kırsal göç ve kentleşme sürecinin bir parçasıdır: Shanty town, squatter towns, denetimsiz yerleşimler geçici yerleşimler,

Genellikle gecekondu bölgelerinde yaşayanlar, toplumun dar gelirli ve yoksul kesimleridir. Birçok ülkede gecekondu bölgelerinde yaşayanlar arasında okuma-yazma oranın düşük olduğu, vasıfsız, hemen istihdam edilemeyecek (kalifiye olmayan) kişilerden oluşur. Dolayısıyla bu bölgelerde yaşayanların satın alma gücü, kentin geneline oranla çok düşüktür. 1960 lı yıllarda GOÜ de kent nüfusunun ortalama %30 unu oluşturan gecekondularda 100 milyon kadar insan yaşadığı tahmin edilmekteydi. Söz konusu rakamın bugün iki katından daha fazladır.

Gecekondular, ekonomik ve sosyo-kültürel boyutlu bir geçiş alanıdır. Bu yönüyle, gelişmiş ülkelerdeki yoksulluk yuvalarından (slum) niteliksel farklılık gösterirler. Gecekondular, genellikle türdeş görünümlü, tek katlı, küçük, bahçeli, görece yeşil dokuya sahip, ahşap eklentileri olan barınaklardan oluşur. Genellikle kentsel altyapı olanaklarından yoksundur ya da bu olanaklar büyük oranda eksiktir. Gelişmiş ülkelerdeki yoksulluk yuvaları ise genellikle çok katlı, birden çok ailenin yaşadığı, ağaçsız, eski ve düşük standartlı yapılardır.

1.1.4. Kentle Bütünleşememe Sorunu Kentle bütünleşememe, esas olarak kırdan kente göçle gelenlerin kente özgü değerleri ve yaşam biçimlerini kabullenememelerini ifade eder. Kent kültürünün benimsenememesi ya da kısaca kentlileşememe olarak da ifade edilir. Ülkemizdeki özellikle 1980 sonrası kentlerin fiziksel ve işlevsel dönüşümü, doğal olarak kendine özgü toplumsal nitelikli değişmeleri de doğurmuştur. Kente kırdan gelen çok sayıdaki nüfusun, modernitenin kalıpları dışındaki yaşantısı, yerleşik kentliler için bu grupların kentli yaşamla nasıl bütünleştirileceği sorununu ortaya çıkarmıştır.

1980 lere doğru hızlı ve kontrolsüz bir biçimde artan kentleşme, temelde gecekonduları besleyen çok yönlü bir gelişmelere zemin hazırlamıştır. Bu gelişmeler, modernitenin ve dolayısıyla onun öngördüğü kültürel kalıpların sınırlarını zorlayıcı bir nitelik taşımaktadır. Nitekim bu süreçte kentin yeni sakinlerinin yaratmış olduğu kültürel kalıplar (gecekondu, dolmuş, arabesk müzik, simitçilik, ayakkabı boyacılığı, seyyar satıcılık gibi kayıtdışı/enformel sektörler, lahmacun vb.), kentin yeni gerçeklikleri olarak kendisini kabul ettirmeye başlamıştır. Bu süreç sonucu Türkiye deki kentleşme, köyleşen kent ya da taşralaşan kent gibi değişik adlarla anılır olmuştur.

1980 lerde yoğunlaşan göç hareketleriyle birlikte büyük kentlerin kenar bölgelerinde hemşerilik bağlarına göre biçimlenen gecekondu semtleri, kentlerin merkeziyle bütünleşemeyen getto lara dönüşmüştür. Gecekondu bölgelerinin her biri, farklı bir kimliğe bürünüp, kentin bütününden kopmuştur. Kültürel siteleşme de denilen bu süreç, kentte yaşayan bireylerin kente aidiyet duymalarını, kentle duygusal ve sosyal bağlar kurarak, kentli yaşam şeklini içselleştirmelerini sağlamak yerine, kültürel farklılıkları büyütüp, belirginleştirmekte ve böylece sosyal uçurumlar yaratmaktadır.

1.1.5. Alt Yapı ve Ulaşım Sorunları Altyapı, genel olarak bir kentin işlevlerini görebilmesi, büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan temel hizmetleri ifade eder. Kentsel topraklarda yapı yapılabilmesi ve yapılan yapının, amacına göre kullanılabilir olması için gereken yol, su, elektrik, kanalizasyon, doğalgaz ve haberleşme ağı vb. gibi olanaklardan oluşur. Gelişmekte olan ülkelerde kentleşme hızlı ve Batı ya göre kısa bir zaman diliminde gerçekleştirildiğinden kent, kentsel işlevlerinden soyutlanmış, aşırı nüfus yığılmalarının ortaya çıktığı bir mekâna dönüşmüştür. Bunun sonucu olarak da kentin temel altyapı sistemlerinin taşıma kapasitesi kısa zamanda aşılmakta ve ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınmaktadır.

Gelişmekte olan ülkelerde kırdan kente yoğun göçle kentlerin hızla büyümesi altyapı ve ulaşım sistemleri üzerinde büyük baskı oluşturmuştur. Özellikle gecekondu kuşaklarının oluşması bu konuda çok önemli sorunlara yol açmaktadır. Hızlı göçle kentlere gelen kitlelerin henüz kentsel topraklara (arsaya) dönüştürülmemiş olan yerlere yerleşmeleri (gecekondulaşma) nedeniyle, altyapının sonradan üzerinde yerleşim olan arazilerde gerçekleştirilmeye çalışıldığı için de normal koşullara göre daha zor ve maliyetli olmaktadır.

Hızlı kentleşme, görece refah seviyesinin yükselmesi ve özel araç sahipliğinin kolaylaşmasına paralel olarak, kent içi ulaşımda da önemli sorunlar baş göstermiştir. Özellikle büyük kentlerde trafik sorunu, büyük zamansal ve ekonomik kayba, kazalara, çevresel sorunlara yol açmakta; kent insanını sosyal ve psikolojik olarak olumsuz etkilemektedir. Öte yandan kentlerin fiziki düzensizliği ve metropol alanların yaygınlaşması, oluşacak ekonomik külfetin gelecek kuşakların sırtına yüklemektedir. Ayrıca aşırı trafiğe çözüm üretmek üzere, sıklıkla alternatif yollar, köprüler, battı-çıktı sistemleri kurulması, kent içi yolların kullanımında kent sakinlerini tereddüde düşürmekte; kentin estetik yapısı olumsuz etkilenmektedir.

1.1.6. Doğal Afetler Afet, doğal ya da insan kaynaklı olarak gerçekleşebilen ve toplum üzerinde derin etkiler bırakan olay olarak tanımlanabilir. Doğal afetlerin ortaya çıkma riski öngörülebilir olmakla birlikte, ne zaman ve hangi boyutlarda ortaya çıkacağı öngörülemez. Bu bakımdan, özellikle kentlerde afetlere kaynaklık eden faktörleri dikkate alarak yaşamak zorunluluğu vardır. Yani afetler bağlamında kentler, nüfusunun yoğun ve kalabalık olması nedeniyle yüksek risk altındaki yerleşme yerleridir.

Doğal afetler karşısında kentin kırılganlığı önemli bir noktadır. Bir kentin kırılganlığı, bir bütün olarak kentin ya da kentte yaşayan insanların fiziksel veya duygusal olarak zarar görme ya da yaralanma ihtimali olarak tanımlanabilir. Bir kentin kırılganlığını artıran çeşitli sebepler; önemli bir bölümü gecekondulardan oluşan bir kentte, sıradan bir yağmur sele dönüşebilir. Öte yandan bir kentteki yapılaşma sorunları da kırılganlığı artırabilir. Örneğin; depremle ilgili mevzuata aykırı olarak yapılmış yapılara oturma izni verilmiş olan bir kent, başka kentlerde hasarsız sarsıntılarla atlatılabilecek olan bir deprem durumunda ciddi yıkım olaylarıyla karşılaşabileceğinden, kırılganlığı artacaktır. Dolayısıyla doğal afetlerin önlenmesi bakımından sağlıklı bir kentleşme politikasının belirlenmesi ve uygulanması hayati önem taşır.

1.2. Türkiye de Kentleşme Sorunları Türkiye deki kentleşme genel nitelikleri itibariyle sahte / sağlıksız / aşırı niteliklidir. Bu bakımdan gelişmekte olan ülkelerdeki kentleşmeye benzer. Bu nedenle kentleşme süreci, kentlerin ve kentli nüfusun ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmasını doğran bir süreçtir. Özellikle metropol kentlerde kentsel bütünleşme gerçekleşememekte, çoğalan kent nüfusunun kamu hizmeti gereksinimleri (konut, eğitim, yol, su, elektrik ve ulaşım hizmetleri vb.) karşılanamamakta, asayiş sorunları ortaya çıkmakta.

Türkiye ye özgü kentleşmenin tipik niteliğini kırdan kente yoğun göç oluşturur. Kentsel nüfus artış hızına paralel olarak, kırdan kente doğru olan içgöç de yıllar itibariyle artan bir eğilim ve dönemsel farklılıklar göstermiştir. Sayım Yılı 1935 1950 1960 1970 1980 1990 Doğduğu İl Dışında Yaşayan Nüfus 1.104.177 1.692.939 3.178.772 5.789.126 9.584.512 13.311.460 Artış 345.531 673.848 1.770.356 2.041.689 3.726.948 Genel Nüfustaki Payı (%) 6.8 8.3 11.0 16.3 21.4 23.5

1990-2000 yılları arası üzerinde, ülkemizde bugün de sürmekte olan kentleşme süreci hakkında şu tespitler yapılabilir: Kentsel alanlarda yoğun nüfus artışı ve büyükşehirlerde yığılmalar vardır (Yığılmalar, Marmara, Akdeniz ve Ege Bölgeleri nde kentsel alanlardadır). Büyükşehir sayısı 16 ya ulaşmıştır ve bu yerlerde yaşayan nüfus, toplam nüfusun yaklaşık % 12 sini oluşturmaktadır (Bugün BŞB sayısı 30 dur). Kırsal nüfus Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölgesi nde hızla azalmaktadır

Türkiye deki kentleşmenin bir diğer belirgin özelliği de bölgeler arasındaki farklılıklardır. Nüfusu 100.000 den fazla olan kentler, daha çok SamsunAdana çizgisinin doğusunda olsa da batıdaki kentler karşısında oldukça küçük kalmıştır. Yani;, Marmara bölgesi gibi kentleşme düzeyleri yüksek olan bölgeler, Türkiye nin gelişmiş; düşük olan bölgeler ise azgelişmiş bölgeleridir

Kentlerde, sanayi yatırımlarının yetersizliği nedeniyle yoğun işsizlik baş göstermekte ve marjinal meslekler ortaya çıkmaktadır. 2009 yılındaki küresel ekonomik krizin de etkileriyle, işsizlik oranları ve marjinal sektörler (işportacılık, ayakkabı boyacılığı, değnekçilik, simitçilik, kapıcılık, hurdacılık vb.) artmıştır. Türkiye nin Doğu ile Batı bölgeleri arasındaki ekonomi, kültür, eğitim, sağlık, gelir ve istihdam koşullarındaki farklılıklar göç yoluyla kentlere taşınmakta ve bu farklılıkların gecekondu bölgelerinde varlığını sürdürmektedir.

Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu da bölge kentlerinden metropollere olan göç, sosyal yapı değişikliklerinde etkin rol oynamaktadır. Böylece bu kentlerde önceki homojen yapı değişmekte, heterojen yapılar ortaya çıkmaktadır. Geleneksel ekonomik sorunların baskın olduğu bu bölgelerde terör sorununun da varlığıyla toplumsal gerginlik artmaktadır. Dolayısıyla büyük kentlerdeki bu farklılıklar, kentin sosyo-kültürel yapısı ile toplumsal barışı derinden etkilemektedir.

Yukarıdaki süreçler, Türkiye ye özgü bir kentsel sorun olan «gecekondulaşma»yı doğurmuştur. Büyük kentlerde yaygın bir sorun olagelmiş olan gecekondu, konut sorununun zorunlu bir sonucu ike; kentlerdeki ikili-üçlü sosyo-kültürel yapının da sebebidir. Gecekondu olgusu, ekonomik, mali, idari sorunlarla büyüyen sosyo-kültürel nitelikli sorunların kaynağıdır.

1950 lerden itibaren Türkiye deki kentleşme, paradoksal bir özellik gösterir. Bir yandan arsa ve bina spekülasyonlarının büyük boyutlarda olduğu mekanlar, Bir yandan da eski gecekondu alanlarının kentsel dönüşüm adıyla apartmanların mekânına dönüştüğü, (gecekondu halkının yeni kentsel doku içinde sosyo-kültürel sorunlar yaşadığı) mekânlar, Öte yandan özellikle metropoller, ulus ötesi şirket yatırımlarının arttığı ve kentsel alt yapı ve üst yapı yatırımlarında bunların çok belirleyici olduğu gelişmiş ve modern kentsel mekânlardır.

Bu sorunların temelinde kentleşmenin kırdan kente tek yönlü bir göçe dayalı olması yatar. Sorunun temelindeki yönetsel neden ise; merkezi yönetim organları ve yerel yönetimlerin yanlış karar ve yönlendirmeleriyle göçlerin teşvik edilmesidir. Hâlihazırdaki kentleşme sorunları, temelde ekonomik ve sosyal ya da teknik alanlar ve ekonomik, sosyal, kurumsal alanlar olmak üzere farklı üst başlıklar altında toplanabilmektedir.

IX. KP(2007-2013) Yerleşme-Şehirleşme ÖİK da temel kentsel sorunlar: Yaşam Kalitesi Sorunları, Afete Duyarlı Yerleşme ve Şehirleşme, Doğal ve Kültürel Varlıkların Korunması, Kaçak Yapılaşma, Kentsel Yenileme/Dönüşüm, Teknik ve Sosyal Altyapı Yetersizliği. Türkiye de Sorunlar: Sürdürülebilir Kentleşme Kentsel Yaşam Kalitesinin Yetersizliği Dengesiz Bölgesel gelişme, Kentsel yaşam kalitesinin düşüklüğü Bağlamındaki

Türkiye de Kentlileşme Sorunları Kentlilik, Kente Yönelik Göç, Kültürel Çeşitlilik/Ayrışma, Kentleşme ve Sorumlu Aktif Yurttaş, Kente Aidiyet 2. Kentlilik Bilinci ve Kentsel Mekân Kalitesi, Kent Güvenliği 3. Kent Kültürü ve Kentlilik Bilinci 4. Kentleşme ve Dezavantajlı Kesimler 5. Kentlilik Bilinci ve Eğitim 6. Kentlilik Bilincinin Geliştirilmesi Aşamasında İletişim Ortam ve Araçları 7. Kentlilik Bilinci ve Katılım 8. Kültürel Miras ve Ortak Bellek

Genel Olarak Türkiye de Kentleşme Sorunları Kentsel fiziksel çevrenin bozukluğu, Nüfus yoğunlaşması ve yoksullaşma, Tarihi dokunun yok olması, Düzensiz ve çarpık büyüme, Kentsel hizmetlerin yetersizliği, Aşırı trafik yükü, Ses, hava ve toprak kirliliği, Kentsel yaşamın kalitesizliği, Satın alınabilir kaliteli konut sıkıntısı, Gecekondu sorunu

Sosyal sorunlar ve sağlık sorunları, Kuşak çatışmaları, Kente ve kent kültürüne uyum sorunu, Sosyal gruplar arası farklılıklar ve hoşgörü eksikliği, Özellikle gençlerin yüksek oranda işsiz olması, Birbirine yabancılaşmış çevreler, İşsizlik, zararlı alışkanlıklar ve barınma sorunlarına bağlı suç ve şiddet içeren ilişkilerin yaygınlaşması. Tarım ve endüstri sektörleri arasındaki dengesizlik, Bölgeler arası kentleşme dengesizliği, Özellikle deprem gibi doğal afetler karşısında kırılganlık.

TEŞEKKÜR EDERİM Doç.Dr. Ahmet MUTLU