İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA Şikayet Eden :(Avukat) Serdar ÖZTÜRK, TCKN: 18689107606 Silivri 1 Nolu C.İ.K.u Silivri/İstanbul Şüpheliler :1- Mutlu Ekizoğlu, TCKN: 26095734972 İstanbul Emniyet Müdür Muavini 2- M. Kılıçaslan, İEM.lüğü TEM şube teknik takip büro amiri 3- A. Akça İEM.lüğü TEM şube teknik takip büro görevlisi 4- T 3413961- T 3418013- T 3413350 - T 3421450- T 3421000 T 3480785- T 3411493 - T 3457715 T 3420561 Aidiyet numaralı polisler 5- Aynı suç örgütü mensubu kimliği meçhul diğer şahıslar Suçlar :1- Örgüt Üyesi Olmak, TCK.md 77/d Ve 78 2- Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Etmek, TCK.Md 134 3- Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Etmek TCK.Md.132/1,137/1-a 4- Kanunen Yok Edilmesi Gereken Verileri Yok Etmemek, TCK.Md 138 Suç Tarihi : 4 Mart 2009 dan bu yana Açıklamalar :Şüphelilerden Mutlu Ekizoğlu adlı şahıs, suç tarihinde İEM.lüğü TEM şube müdürü olarak görevli iken, halen İstanbul Emniyet Müdür Muavini olarak görev yapmaktadır. Diğer şüpheli şahıslar ise, suç tarihinde, yasaya aykırı telefon dinlemelerini gerçekleştiren İEM.lüğü TEM şube de teknik büro amirliğinde görevli şahıslardır. Adı geçen ve polis oldukları anlaşılan şüpheli şahıslar hakkında daha önce yasa dışı telefon dinlemesi ve kaydı yapılması eylemlerinden dolayı haklarında suç duyurusunda bulunulmuş ise de, İstanbul CBS.lığı tarafından 2011/105621 sayılı olarak yürütülen soruşturmada, 31.10.2011 tarihinde Dosyanın incelenmesinde tüm bu aşamaların CMK ya göre sıkı şekilde uygulandığı ve deliller toplandıktan sonra mahkemesinde iddianame ile dava açıldığı ve iddianamenin kabul edilerek davanın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/106 esas sayılı asında devam ettiği, tüm bu aşamalarda ki işlemlerin davanın delili olduğu, 1
Cumhuriyet Başsavcılığımızın bu delilleri yeniden incelemeye konu etmesinin devam eden davaya müdahale kapsamında kalacağı anlaşılmıştır şeklinde bir karar verilmiştir. Müdafiim tarafından soruşturma savcısı Hüseyin Kaplan ile yapılan görüşmede, ancak mahkemece suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesi halinde tekrar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yeniden soruşturma açılabileceği belirtilmiştir. Bu husus aynı C. Savcısı tarafından yine polis görevlisi olan şahıslar hakkında yürütülen 2009/381715- C.Savcısı Hüseyin Kaplan) sayılı soruşturmaya ilişkin kararda da açıkça yer almıştır. Bu bağlamda, yargılamayı yapan İstanbul özel yetkili 13ncü Ağır ceza Mahkemesinin 2010/106 esas sayılı(2009/191 esas sayılı dosya ile birleşen) dosyasına, 09.02.2012 tarihli bir dilekçe sunarak, CMK.nun (2) Şüpheli veya sanığın tanıklıktan çekinebilecek kişilerle arasındaki iletişimi kayda alınamaz. Kayda alma gerçekleştikten sonra bu durumun anlaşılması hâlinde, alınan kayıtlar derhâl yok edilir. Şeklindeki 135/2 nci maddesine aykırı olarak birinci derece akrabalarım ve müvekkillerimle yapmış olduğum telefon görüşmelerini dinleyen, kaydeden, bir kısmını tape eden ve yasal süresi içerisinde imha etmeyen emniyet görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulması talep edilmiştir. Vaki talebimize karşı, İstanbul özel yetkili 13ncü Ağır ceza Mahkemesi; 17.2.2012 gün ve 6/c nolu ara kararı ile c)4 numarası verilen dilekçesindeki bir kısım kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunulması talebinin, CMK nun 205. Maddesi gereğince duruşma sırasında işlenen bir suç söz konusu olmadığından reddine, kendisinin yetkili mercilere başvurmakta serbest olduğunun ihtarına, karar vermiştir. Bu ara kararı ile mahkeme, yasa dışı telefon dinlemesi ve kaydı yapıldığını tespit ve kabul etmiş, ancak CMK.205 gereği duruşma esnasında işlenmiş bir suç olmadığı için ayrıca mahkemece suç duyurusunda bulunulmayacağını, ancak kamu görevlileri hakkında isteyenlerin suç duyurusunda bulunabileceği yönünde ara kararı vermiştir. Bu ara kararı yasaya aykırı olduğu için gerek, toplanan delillerden bazı polislerin sahte tutanak düzenlediklerinin yazılı delilleri ile ortaya çıkmış olması, gerek bazı polislerin mahkeme kararının ve yasal yetkilerinin dışına çıkarak telefon dinlemesi ve kaydı yaptıklarının belirlenmiş olmasına rağmen, bu polisler hakkında suç ihbarında bulunmamaları nedeni ile yargılamayı yapan hakimler hakkında TCK.nun 279 ncu maddesine istinaden HSYK.na suç duyurusunda bulunulmuştur. Aynı şekilde, CMK.160/! nci maddesine aykırı olarak DELİLLERİ İLE SABİT OLAN SUÇLAR HAKKINDA SORUŞTURMA YAPMAMASI NEDENİ İLE C. Savcısı Hüseyin Kaplan hakkında HSYK.na ayrıca suç duyurusunda bulunulmuştur. Her iki suç ihbarına ilişkin dilekçe örnekleri ektedir. 2
Öte yandan neden bu eylemlerin insanlığa karşı suç işlemek için kurulmuş bir örgüt bağlamında işlendiğinin izah edilmesi gerekmektedir. Biz yıllarca ceza mahkemelerinde duruşmalara katılmış ve davalara girmiş bir avukatız. Açıkça ifade etmek zorundayım ki, avukatlık hayatımda ne böyle bir soruşturma, ne de böyle bir yargılama gördüm. Özel yetkili mahkemede görülen yargılamanın, ne çetelerle mücadele etmekle, ne de devletin bağırsaklarının temizlenmesi ile en ufak bir ilişkisi bulunmamaktadır. Maalesef gelinen aşamada böyle bir amacın olmadığı ortaya çıkmıştır. Zira, benim bu dosyalara dahil edilmemin ve tutuklanmamın tek sebebi, soruşturmaları fiilen yürüten BAZI polislerin ABD lehine askeri casusluk yaptıklarına dair somut kanıtlara ulaşmam ve bunun yasal gereğini yapmaya tevessül etmemdir. Telefonlarım ve maillerim takip edildiği için, benim de avukatlık ofisime 3.6.2009 gecesi Ankara TEM şubede görevli bazı polislerce gizlice girilerek, belgeler ve mermiler yerleştirilmesi sonucu 7.6.2009 günü İstanbul özel yetkili 11 nci Ağır Ceza mahkemesi yedek üyesi Metin ÖZÇELİK tarafından tutuklandım. Avukatlık ofisime giren bu polislerin isimleri ile organizasyonda yer alan sivillerin adları Ankara CBS.lığına da, yargılamayı yapan mahkemeye de bildirilmiştir. ABD hesabına askeri casusluk yapmak iyi bir şeydir diyen çıkarsa, bugün hukuk adına yapılan her şey haklıdır. Aksi halde, bugün yapılanlar TCK.nun 77 nci maddesinde insanlığa karşı suç işlemek olarak tanımlanır. Hiçbir zaman suç işlenerek temiz bir toplum yaratılamaz. Dünyada böyle bir örnek bulunmamaktadır. Suç işleyerek ancak daha farklı kirliliklere sahip bir toplum yaratılır. Masum insanların evlerine ve ofislerine delil koyup, onları terörist ilan etmek, bu kişileri terörist ve birbirlerini tanımayan bu insanların tümünü bir örgüt yapmaz. Ancak bu delilleri yaratanların bir çete ve bir örgüt olduğunu gösterir. Bilindiği üzere TCK nun 77/1-d maddesi; (1) Aşağıdaki fiillerin, siyasal, felsefi, ırki veya dini saiklerle toplumun bir kesimine karşı bir plan doğrultusunda sistemli olarak işlenmesi, insanlığa karşı suç oluşturur: d) Kişi hürriyetinden yoksun kılma., 78nci maddesi: (1) Yukarıdaki maddelerde yazılı suçları işlemek maksadıyla örgüt kuran veya yöneten kişi, on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu örgütlere üye olanlara beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir., 132nci maddesi; - (1) Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal eden kimse, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlali haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 134ncü maddesi; - (1) Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz., 137/1 3
nci maddesi; (1) Yukarıdaki maddelerde tanımlanan suçların; a) Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle, İşlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. ve 138nci maddesi - (1) Kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanlara görevlerini yerine getirmediklerinde altı aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. 279/1-2 maddeleri; (1) Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Suçun, adli kolluk görevini yapan kişi tarafından işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. 283 ncü maddesi; suç işleyen bir kişiye araştırma, yakalanma, tutuklanma veya hükmün infazından kurtulması için imkan sağlayan kimse, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Hükmünü getirmiştir. Polisin içinde teşekkül ettiği anlaşılan, okulları dost ve kardeş ülkeler Özbekistan ve Türkmenistan ile komşumuz Rusya tarafından ABD lehine casusluk faaliyetlerinin merkezi olduklarının tespit edilmeleri nedeni ile kapatılmış olan Fetullah GÜLEN cemaatine mensup oldukları artık deşifre olmuş bulunan bu suç örgütünün faaliyetlerinin alt yapısı, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı SABRİ UZUN tarafından 20/09/2010 tarihinde Mülkiye Baş Müfettişleri FERDA İLERİ, MUSTAFA UÇKUYU ile Polis Baş Müfettişi NECAT ÖZDEMİROĞLU tarafından alınan ifadesinde çok detaylı olarak izah edilmiştir. Keza, bugün ki TBMM Başkanı Cemil Çiçek tarafından da, 2007 yılında bir gazetede yayınlanan röportajında yargı ve emniyet içinde Fetullah Gülen cemaatinin yapılanmasına ve faaliyetlerine dikkat çekilmiştir. Yargılamayı yapan İstanbul özel yetkili 13 ncü ağır ceza mahkemesinin 2010/106 esas sayılı dosyasında, TİB.den gönderilen ses kayıtları ile 29.klasörde İstanbul Emniyet Müdürlüğü TEM Şube görevlilerinin C.M.K nun 135 ve 45. maddelerine aykırı olarak birinci dereceden akrabalarımla yaptığım özel hayatıma ilişkin görüşmeler, eşim Merve ÖZTÜRK ile aramızda değişik tarihlerde yapılmış olan ve başta TİB ID numaraları, 440907737, 451731528, 457416532, 486755800 ve 495607246 olan görüşmeler olmak üzere yüzü (100) aşkın telefon görüşmesi, Ablam Rüya ÖZTÜRK YILDIRIM ile aramızda değişik tarihlerde yapılmış ve TİB ID numaraları: 431914389, 431938943, 433575265, 436551927, 446857253, 449366356, 451697902, 451732763, 458116949, 458573192, 462540356, 467437511, 467582987, 467606052, ve 495317580 olan görüşmeler, Annem Başak ÖZTÜRK ile değişik tarihlerde yapılmış ve başta TİB ID numaraları 431255309, 441956761, 447119542, 447123702, 447144741, 447151317, 447189528, 447713901, 448477081 olan onlarca görüşme, yasalara 4
açıkça aykırı olarak dinlenmiş ve kayıt altına alınmıştır. ve avukat-müvekkil ilişkisi kapsamında yapılan görüşmeler yasaya aykırı olarak dinlenmiş ve kayıt altına alınmıştır. Buna ilişkin olarak aynı dosyanın 29.klasörünün 267.sayfasında, Savcılık tarafından tutanak düzenlenerek 30 tane telefon görüşmem yasal olmayan şekilde dinlenip, kayıt altına alınıp, tape edildiği için dosyadan çıkartılmış ve tarafıma tutanakla teslim edilmiş, ancak buna rağmen, CMK.nun 160 ve TCK.nun 279 ncu maddelerinin hilafına, polislerle ilgili C. Savcıları ve mahkeme hakimleri tarafından hiçbir yasal işlem yapılmamıştır. Bu durum, suç örgütü içinde yer alan polislerle, bazı yargı görevlilerinin, yukarıda da açıklandığı üzere okulları dost ve kardeş ülkeler Özbekistan ve Türkmenistan ile komşumuz Rusya tarafından ABD lehine casusluk faaliyetlerinin merkezi olduklarının tespit edilmeleri nedeni ile kapatılmış olan Fetullah GÜLEN cemaatine mensup oldukları ve aynı yapılanma içinde faaliyet gösterdikleri yönünde kuvvetli şüphe uyandırmaktadır. Burada biz bütün cemaat mensuplarının bir suç örgütü olduğunu iddia etmiyoruz. Ancak, yasa dışı bir yapılanma ve bir suç örgütü olan GLADİO nun, cemaat içinde yapılandığı yönünde güçlü olgular bulunduğunu izah etmeye çalışıyoruz. Bu ülkede bende dahil hiç kimsenin, samimi inanç sahibi insanlarla sorunu olmaz. Keza hiç kimse dini saiklerle insanların sivil toplum örgütleri kuran, fakir ve akıllı gençleri okutan, onları iş güç sahibi yapan, evlerde dini sohbet toplantıları organize ederek insanlara dinlerini öğretmeye çalışan, eğitim kurumları organize ederek imkanı olmayan gençlere burs sağlayan, kendilerinin finanse ettiği evlerde gençlere barınma ve eğitim imkanı sunan, yurt dışında eğitim kurumları tesis ederek burada yabancı çocuklara Türkçe eğitim veren kişi ve örgütlerle bir sorunu olmaz. Kimse bu tip faaliyetlere şüphe ile de bakmaz. Hatta destekler. Ancak bu gençleri, özellikle bazı resmi kurumlara yöneltip, o bireyleri resmi kurumlar içinde hücre yapılanması gibi teşkilatlandırıp, devletin gizli belgelerini kendi yapılanması bünyesine çalmak sureti ile aktararak, bu gizli belgeleri yabancı gizli servislere sattığınız, keza tüm bu faaliyetlerinizin yabancı bir gizli servis tarafından da finanse edildiği ortaya çıktığında zaman, hiç kimse bu harekete, sevgi hareketi insanlık için iyilik hareketi vs demez. Dünyada ki en büyük kötülükler, böyle güzel anlamlar çağrıştıran kelimelerin psikolojik harp amaçlı kullanılması ile yapılmıştır. Dolayısı ile, ağaç zehirli ise, meyvenin güzelliğinin anlamı kalmamaktadır. Dolayısı ile, sevgi ve barış dini olan İslam ın özünü kavramamış olanların, cemaat taassubu ile yapılanıp kendilerinden başkasını Müslüman görmemek gibi bir sapkınlığa düçar olarak yaptıkları bu işlerin islamiyetle en ufak bir ilgisi olamaz. Gelinen aşamada, Ergenekon operasyonları ABD.li görevlilerle birlikte Fetullah Gülen cemaatine mensup bazı polisler tarafından yapıldığı ortaya çıkmıştır. ABD.lilerin hazırladığı ve Fetullah Gülen cemaatine mensup ve Lut kavminin çağdaş temsilcisi oaln Tuncay Güney 5
adlı şahıs aracılığı ile dolaylı süreçlerden geçirilerek yargı makamlarına ulaştırıldığı anlaşılan sahte Ergenekon belgeleri ile, Türk halkına sanki ortada hukuki bir soruşturma varmış gibi gösterilerek yapılan bu operasyonun asli amacının, Türk Ordusuna yönelik örtülü bir operasyon başlatmak olduğu, operasyonun hedefinin ise ülkenin parçalanmasının önündeki en büyük engel olan Türk Ordusunu çökertip, akabinde Türkiye yi bölerek Kuzey Irak ta bir kürt devleti kurulmasını sağlayıp İsrail in askeri güvenliğini garanti altına almak olduğu ortaya çıkmıştır. Resmi kurumlar içindeki Gülen cemaati mensuplarının en büyük özelliği, kendilerinden başkalarını Müslüman olarak görmemeleri (bunu cemaatten ayrılanlar ifade etmektedir. Oysa ki bu tip görüşler Kur an a göre bu tip yaklaşımlar bir nevi dini sapkınlıktır ve Kur an tarafından lanetlenir.), SİVİL TOPLUM KURULUŞU OLARAK HALKA tanıtılmaya çalışılan cemaatlerini ve cemaate olan mensubiyetlerini sonuna kadar inkar etmeleridir. Bunun için kendilerini ateist olarak göstermek dahil her türlü kurnazlığı yaptıkları da görülmüştür. Şunu açılıkla ifade etmek isterim ki, bende dahil bu coğrafyada yaşayan insanların çoğunluğu Müslüman olmaktan da, inancını herhangi bir zorlamaya tabi olmadan yaşamaktan da memnundur. O halde, Müslüman olmanın suç olmadığı bir ülkede kurumlara illegal olarak sızıp, bu kurumlarda hücre ve şura esasına göre dini bir yapılanmaya gitmenin, talimatları yurt dışından alıp, devlet imkânlarını kullanarak eylemlerde bulunmanın amaçlarının tartışılması gerekir. Hele ki bu yapılanmanın finansörü ABD ise, bunun amacının daha detaylı irdelenmesi gerekir. Çünkü yapılan işlerin hiç birisinin Müslümanlıkla en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır. Şüphelilerin kanuna aykırı tüm eylemlerini bu yapılanma bağlamında gerçekleştirdikleri yönünde kuvvetli suç şüphesi yaratan olgular bulunması nedeni ile bu hususların izah edilmesi zorunludur. Bu itibarla, şüpheliler Mutlu EKİZOĞLU, M. Kılıçaslan, A. Akça ile T 3413961- T 3418013- T 3413350 - T 3421450- T 3421000 T 3480785- T 3411493 - T 3457715 T 3420561 Aidiyet numaralı polislerin, yasal soruşturma görüntüsü altında sahte belgeler veya yasal olarak dayanak olması mümkün olmayan kanıtlarla, aynı suç örgütü mensubu oldukları yönünde aleyhlerinde kuvvetli suç şüphesi bulunan bazı yargı mensupları ile işbirliği halinde mahkeme kararı çıkartarak, bireylerin telefonlarını dinleyip kayıt altına aldıkları, mahkeme kararı da olsa kişilerin C.M.K nun 135 ve 45. maddelerine aykırı olarak birinci dereceden akrabaları ile yaptığı özel hayatına ilişkin görüşmelerin dinlenmesi ve kayıt altına alınması da mümkün değil iken, eşim Merve ÖZTÜRK ile aramızda değişik tarihlerde yapılmış olan ve başta TİB ID numaraları, 440907737, 451731528, 457416532, 486755800 ve 495607246 olan görüşmeler olmak üzere yüzü (100) aşkın telefon görüşmesi, Ablam Rüya ÖZTÜRK YILDIRIM ile aramızda değişik tarihlerde yapılmış ve TİB ID numaraları: 431914389, 431938943, 433575265, 436551927, 446857253, 449366356, 451697902, 451732763, 458116949, 458573192, 462540356, 6
467437511, 467582987, 467606052, ve 495317580 olan görüşmeler, Annem Başak ÖZTÜRK ile değişik tarihlerde yapılmış ve başta TİB ID numaraları 431255309, 441956761, 447119542, 447123702, 447144741, 447151317, 447189528, 447713901, 448477081 olan onlarca görüşme, yasalara açıkça aykırı olarak dinledikleri ve kayıt altına aldıkları, keza avukat-müvekkil ilişkisi kapsamında yapılan görüşmelerinde yine yasaya aykırı olarak dinledikleri ve kayıt altına aldıkları, bu hukuka aykırı eylemlerine ilişkin olarak aynı dosyanın 29.klasörünün 267.sayfasında, Savcılık tarafından tutanak düzenlenerek 30 tane telefon görüşmemin yasal olmayan şekilde dinlenip, kayıt altına alınıp, tape edildiği için dosyadan çıkartıldığı, şüphelilerin tüm bu eylemlerini emniyet ve yargı içinde yasa dışı bir suretle yapılanmış bir örgüt bağlamında yaptıkları anlaşılmakla, eylemlerine uyan Örgüt Üyesi Olmak Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Etmek Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Etmek ve Kanunen Yok Edilmesi Gereken Verileri Yok Etmemek fiillerinden dolayı TCK.nun 77/d, 78, 132/1, 134, 137/1-a ve 138nci maddeleri gereğince soruşturma yapılarak, eylemlerinin sabit bulunması halinde yetkili ve görevli Ceza Mahkemesinde kamu davası açılmasını temin etmek için, iş bu suç duyurusunun yapılması gerekmiştir. Deliller:1- TİB.den gönderilen ve benim telefon dinleme kayıtlarımın yer aldığı ses dosyası, 2- TİB ID numaraları, 440907737, 451731528, 457416532, 486755800, 495607246, 431914389, 431938943, 433575265, 436551927, 446857253, 449366356, 451697902, 451732763, 458116949, 458573192, 462540356, 467437511, 467582987, 467606052, 495317580, 431255309, 441956761, 447119542, 447123702, 447144741, 447151317, 447189528, 447713901 ve 448477081 olan görüşmelerin kayıtları 3- Şüphelilerin görevlendirme yazıları 4- İstanbul CBS.lığı özel yetkili bölümünün 2008/1756 sayılı soruşturma dosyası 5- İstanbul özel yetkili 13ncü Ağır Ceza Mahkemesine yasa dışı telefon dinlemesi ve kaydı yapan polisler hakkında suç ihbarında bulunulmasını talep eden dilekçemin sureti 6- İstanbul özel yetkili 13ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/106 esas sayılı dosyasının 17.2.2012 tarihli ara kararları 7- Ankara CBS.lığı özel yetkili bölümünün 2010/825 sayılı soruşturma dosyası 8- Ankara CBS.lığının 2009/8745 sayılı soruşturma dosyası 9- Ankara CBS.lığının 2009/77688 sayılı soruşturma dosyası 10- İstanbul özel yetkili 13ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/106 esas sayılı dosyasının 29 nolu klasörü (2009/191 esas sayılı dosya ile birleşen) 11-İstanbul özel yetkili 13ncü Ağır Ceza Mahkemesinin 17.2.2012 tarihli ara kararları 12- Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı SABRİ UZUN tarafından 20/09/2010 tarihinde 7
Mülkiye Baş Müfettişleri FERDA İLERİ, MUSTAFA UÇKUYU ile Polis Baş Müfettişi NECAT ÖZDEMİROĞLU tarafından alınan ifadesi, 13-İstanbul CBS.lığının 2011/105621 sayılı soruşturma dosyası 14-İstanbul CBS.lığı özel yetkili bölümünün 2008/1756 sayılı soruşturma kapsamında aldığı telefon dinlemesine ilişkin mahkeme kararları ve ekleri 15-İEM.lüğü TEM şubenin 3.6.2009 gün ve 10488 sayılı yazısı ve ekleri 16-Bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delil Sonuç ve İstem : Açıklanan Nedenlerle; Gerekli soruşturmanın yapılarak, 1- Şüpheliler Mutlu EKİZOĞLU, M. Kılıçaslan, A. Akça ile T 3413961- T 3418013- T 3413350 - T 3421450- T 3421000 T 3480785- T 3411493 - T 3457715 T 3420561 Aidiyet numaralı polisler hakkında eylemlerine uyan TCK.nun TCK.nun 77/d, 78, 132/1, 134, 137/1-a ve 138nci maddeleri gereğince YETKİLİ VE GÖREVLİ CEZA MAHKEMESİNDE KAMU DAVASININ AÇILMASINA, 2- Tüm bu eylemler, halen İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı. olan sayın Turan Çolakkadı nın özel yetkili başsavcı vekili, İstanbul başsavcı vekili olan Zekeriya ÖZ ün ise özel yetkili savcı olarak bahse konu suçların işlendiği soruşturmayı yürüten savcılar olmaları ve polislerin tüm ifadelerinde savcıları suçlamaları nedeni ile, emniyet personeli tarafından işlenen suçlarda sorumlulukları bulunduğu da gözetilerek, soruşturmanın selameti bakımından, CMK.nun 19 vd maddeleri gereğince soruşturmanın, nezdinde Ağır Ceza Mahkemesi bulunan başka bir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar istihsali için Adalet Bakanlığı na tevdiine, 3- Dilekçenin bir suretinin adı geçen savcılar hakkında gereğinin takdir ve ifası için HSYK.na gönderilmesine, Karar verilmesini Başsavcılığınızdan talep ederim. 20.07.2012 Ekleri : - Mahkemenin ilgi ara kararı - HSYK.na yapılan suç duyuruları - Konuyla ilgili Mahkemeye sunulan talep dilekçesi (Avukat) Serdar ÖZTÜRK 8