NEREDESÝNÝZ? Akyaka Vizyon Toplantýsý Yapýldý AKÇEP (AKDENÝZ ÇEVRE PLATFORMU) 17. TOPLANTISI MARMARÝS TE YAPILDI



Benzer belgeler
.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ


ünite 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr? Vatan ve ulus sevgisinin yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

ALPER YILMAZ KIZILCAÞAR MAHALLESÝ MUHTAR ADAYI

2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý

BÝMY 16 - TBD Kamu-BÝB XI Bütünleþik Etkinliði

Gökyüzündeki milyonlarca yýldýzdan biriymiþ Çiçekyýldýz. Gerçekten de yeni açmýþ bir çiçek gibi sarý, kýrmýzý, yeþil renkte ýþýklar saçýyormuþ



ünite1 Sosyal Bilgiler

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Gelir Vergisi Kesintisi

ERHAN KAMIŞLI H.Ö. SABANCI HOLDİNG ÇİMENTO GRUP BAŞKANI OLDU.

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

Sunuþ. Türk Tabipleri Birliði Merkez Konseyi


mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz... nisan 2005/sayý 83

Simge Özer Pýnarbaþý

STAJ BÝLGÝLERÝ. Önemli Açýklamalar

2003 ten 2009 a saðlýkta dönüþüm þiddet le sürüyor

Tehlikeli Atýk Çözümünde EKOVAR...

Evvel zaman içinde, eski zamanlarýn birinde, zengin bir ülkenin gösteriþ meraklýsý bir kralý varmýþ. Kralýn yaþadýðý saray çok büyükmüþ.

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

ÖNSÖZ. Güzel bahar günlerini ve sýcacýk anlarý birlikte paylaþmak dileðiyle

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2017

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.


25 Mart 2007 Kol Toplantýsý

Yükseköðretimin Finansmaný ve Finansman Yöntemlerinin Algýlanan Adalet Düzeyi: Sakarya Üniversitesi Paydaþ Görüþleri..64 Doç.Dr.


* Okuyalım: * Akıl Oyunları: * Matematik: * El Becerisi: * Alıștırma-Bulmaca: * Bilim ve Teknoloji: * Gezelim-Görelim:

DÜZENLEME KURULU YÜRÜTME KURULU. Sezai ONARAL Sami KAZICI Ünal AYDIN Tayfun BEÞE Nevzat BARAK Yaþar BASKIN Hasan AKTAÞ Abdi ÇALIÞIR

Konular 5. Eðitimde Kullanýlacak Araçlar 23. Örnek Çalýþtay Gündemi 29. Genel Bakýþ 7 Proje Yöneticilerinin Eðitimi 10


ÝÇÝNDEKÝLER 1. TEMA OKUL HEYECANIM Kazaným Testi Fiziksel Özelliklerim Duygularým Haftanýn Testi...

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

KOBÝ'lere AB kapýsý. Export2Europe KOBÝ'lere yönelik eðitim, danýþmanlýk ve uluslararasý iþ geliþtirme projesi

ÝNSAN KAYNAKLARI VE EÐÝTÝM DAÝRE BAÞKANLIÐI

OKUL ÖNCESÝ EÐÝTÝM KURUMLARI YÖNETMELÝÐÝNDE DEÐÝÞÝKLÝK YAPILMASINA D YÖNETMELÝK Çarþamba, 10 Eylül 2008

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:

Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)


Genel Bakýþ 7 Proje nin ABC si 9 Proje Önerisi Nasýl Hazýrlanýr?

7. ÝTHÝB KUMAÞ TASARIM YARIÞMASI 2012

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz aralýk 2005/sayý 91 Kasým

Ne-Ka. Grouptechnic ... /... / Sayýn Makina Üreticisi,

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

mmo bülteni ...basýnda odamýz...basýnda odamýz...basýnda odamýz Basýnda Odamýz eylül 2005/sayý 88 Aðustos 2005 Aðustos 2005 Aðustos

01 Kasým 2018

Güvenliðe Açýlan Sosyal Pencere Projesi ODAK TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

3. KENT VE SAÐLIK SEMPOZYUMU EÞÝTSÝZLÝKLER KAÇINILMAZ MIDIR?

Nokia Þarj Baðlantý Kablosu CA-126

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Ücretlerin Bankalardan Ödenmesi Zorunlu Hale Getirilmiþtir

DOÐALGAZ ÝÇ TESÝSAT MÜHENDÝS YETKÝLENDÝRME KURSU DÜZENLENDÝ

O baþý baðlý milletvekili Merve Kavakçý veo refahlý iki meczup milletvekili þimdi nerededirler?

YAZI ÝÞLERÝ KARARLAR VE TUTANAKLAR DAÝRE BAÞKANLIÐI



T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

Nokia Mini Hoparlör MD-4

Faaliyet Raporu. Banvit Bandýrma Vitaminli Yem San. A.Þ. 01 Ocak - 30 Eylül 2010 Dönemi


TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi Açýldý TOHAV'ýn mülteci ve sýðýnmacýlara yönelik devam ettirdiði çalýþmalar kapsamýnda açtýðý SURUÇ MÜLTECÝ DANIÞM

Nokia Müzik Hoparlörü MD-3

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA BÖLÜM


3. Tabloya göre aþaðýdaki grafiklerden hangi- si çizilemez?

BASIN AÇIKLAMALARI TMMOB EMO ADANA ÞUBESÝ 12. DÖNEM ÇALIÞMA RAPORU BASIN AÇIKLAMALARI

07 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA 2010 İLK ÇEYREK BÜYÜME ORANI SAYI 10

ÝÞÇÝ SAÐLIÐI VE ÝÞ GÜVENLÝÐÝ PROJESÝ

GRUP TOPLU ÝÞ SÖZLEÞMESÝ GÖRÜÞMELERÝNDE UYUÞMAZLIK

2003 YILI PROGRAMI. Sergiler Nail Çakýrhan & Halet Çambel Kültür ve Sanatevin de yer almaktadýr


Dar Mükellef Kurumlara Yapýlan Ödemelerdeki Kurumlar Vergisi Kesintisi


Barodan Haberler. Edinilmiþ Mallara Katýlma Semineri (Akþehir) Anayasa Mahkemesine Bireysel Baþvuru Semineri. Türk Borçlar Kanunu Semineri

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler 1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

MALÝYE DERGÝSÝ ÝÇÝNDEKÝLER MALÝYE DERGÝSÝ. Ocak - Haziran 2008 Sayý 154

SSK Affý. Ýstanbul, 21 Temmuz 2008 Sirküler Numarasý : Elit /75. Sirküler

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Benim adým Evþen, annem bana bu adý, evimiz hep þen olsun diye vermiþ. On yaþýndayým, bir ablam bir de aðabeyim var. Ablamla iyi geçindiðimizi pek

TEST. 8 Ünite Sonu Testi m/s kaç km/h'tir? A) 72 B) 144 C) 216 D) 288 K 25 6 L 30 5 M 20 7

SENDÝKAMIZDAN HABERLER

Laboratuvar Akreditasyon Baþkanlýðý Týbbi Laboratuvarlar

KOBÝ lerin iþ süreçlerini daha iyi yönetebilmeleri için

Kanguru Matematik Türkiye 2015

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Transkript:

Derneðimize katkýlarýnýz için: ÝÞ Bankasý Muðla Þubesi 3600 1036210 aks-akyaka@hotmail.com NEREDESÝNÝZ? SELÇUK ÝNAÇ AKS Yön. Kur. Bþk. Bir avuç insan Gökova- Akyaka'da bir þeyler yapýyoruz. Bir Halk Kütüphanesi kurduk. Binlerce kitabý bir araya getirdik. Öðrencilerimiz, gençlerimiz gelip gidiyor, küçük ama sevgi dolu sýcacýk mekanýmýzda zaman zaman derslerini çalýþýp, kitap okuyorlar, evlerinde okumak için kitaplar alýyorlar Gökova adlý elinizdeki bu bülteni çýkarýyoruz. Yöremizin, beldemizin sorunlarýný dile getiriyoruz. Ýnsanlarýmýzýn düþüncelerine, dertlerine tercüman olmaya çalýþýyoruz Çevre gezileri düzenliyor, sanat, kültür etkinlikleri yapýyoruz. Beldemize emek veren, ýþýk tutan büyüklerimizi hatýrlýyor, onlara saygýlarýmýzý sunup, gönül borçlarýmýzý ödemeye çalýþýyoruz Hadi diyelim, insanlarýn iþleri güçleri var, sanatla, kültürle ilgilenecek zamanlarý yok.. Bu anlaþýlabilir bir durumdur. Ama, ya kütüphane?.. Kütüphanemiz, hala yerel yöneticilerimizi, yetkililerimizi, hamiyetperver halkýmýzý bekliyor Dünya ülkeleri arasýnda kitap okuma alýþkanlýðý en düþük olan ülkelerden birisiyiz. Sorunlarýmýz çok Eðitim-öðretim konularýnda ciddi sýkýntýlar yaþýyoruz. Boyalý basýn ve bol dedikodulu magazin yayýncýlýðý gençlerimizi, çocuklarýmýzý gerçek dýþý bir dünyaya yönlendiriyor. Ýstihdam sorunlarý ve iþsizlik alýp baþýný gitmiþ Yüksek öðrenim görmüþ geçlerimiz de dahil olmak üzere yollar, sokaklar, kahvehaneler baþýboþ insanlarla dolu Oysa þunu bilmek, anlamak ve kabul etmek zorundayýz; Dünyayý yalýn gerçekleriyle kavrayabilmek, doðrularý öðrenebilmek, bilgi sahibi olmak ve sonunda yaþamý kazanabilmek kitap okuma alýþkanlýðýyla bire bir baðlantýlýdýr. Bunu inkar edebilir miyiz?.. Ýçerden dýþardan on binlerce insan, düþünür, yazar, kafa yoruyor, inceliyor, araþtýrýyor, bilimsel, düþünsel, sanatsal kitaplar yazýyor Ne kadar mý okunuyor?.. Genellikle ilk baskýlar bin, iki bin adet Tutarsa birkaç baský yapýyor Gerisi, basýnda, televizyonlarda özel hayat dedikoduculuðu Kimin eli kimin cebindecilik Emin olun, buralardan bir yere ulaþamayýz. Çocuklarýmýza, gençlerimize okuma alýþkanlýðýný yerleþtirmek zorundayýz. Okul eðitimin önemini kesinlikle göz ardý etmiyorum, ama evlatlarýmýzýn ufkunu açmak, onlarýn muhakeme (akýl yürütme) yeteneklerini geliþtirmek, dünyayý tanýmalarýna ve düþünmelerine yardýmcý olmak ancak kitap okumakla olur. Ben böyle inanýyorum Bunun için kitap, kitaplýk, kütüphane þart Kütüphaneye de ilgi ve destek gerek Ey yerel yöneticiler, Belediye Baþkanlarý, Muhtarlar, Okul Müdürleri, öðretmenler nerelerdesiniz!... Yanlýþ anlaþýlmasýn çaresiz ve soluksuz deðiliz Gücümüz yerinde, gösterdiðimiz çabalarýn sonuçlarýný görüyoruz Katýlýmlar ve destekler her geçen gün artýyor Ama gönül, yetkilileri görevlileri ve dostlarý arýyor. Bu sorumluluk yalnýzca bir avuç insanýn deðil, hepimizin Bu Gökova, Akyaka bizim Bu çocuklar, gençler bizim Evlatlarýmýza sahip çýkmak, sorunlarýyla baþ etmek, onlarý bilgilendirmek, geleceðe hazýrlamak hepimizin görevi Bu nedenle sizleri aramýzda görmek, bu çabalarda omuzlarýnýzý omuzlarýmýzýn yanýnda hissetmek istiyoruz Saygýlarýmla Akdeniz Çevre Platformu (AKÇEP) 17. toplantýsý, 09-10-11 Kasým 2007 tarihlerinde Marmaris Maritim Hotel Grand Azur'da yapýldý. Doðu ve Batý Akdeniz çevre platformlarýnýn sivil bileþenleri bir araya gelerek yerel, ülkesel ve küresel çevre sorunlarýný tartýþtý. Toplantýlarda Akyaka Kültür ve Sanat Derneði (AKS) de katýlýmcý olarak yer aldý. Tartýþýlan konular ve konuþmacýlar sýrasýyla þöyle oldu; ORMAN YANGINLARI ve 2B,Orman Müh. Oda. Eski Bþk. Salih Sönmezýþýk; DOÐA KORUMA ve EKO TURÝZM, Buðday Der.Yön.Kur. Üye - Doða Der.Yön.Kur.Bþk. Güneþin Aydemir; TÜRKÝYE'NÝN YENÝLENEBÝLÝR ENERJÝ POTANSÝYELÝ, Yýl: 1 Sayý: 5 Kasým 2007 Ücretsizdir AKÇEP (AKDENÝZ ÇEVRE PLATFORMU) 17. TOPLANTISI MARMARÝS TE YAPILDI Akyaka Belediyesi, 16.11.2007 Cuma günü Yücelen Otel'de 2008-2010 Stratejik Planýný, Çok Yýllýk Yatýrým Programý ve Bütçesini ve Hizmet Geliþtirme Eylem Planlarýný sunduðu bir toplantý düzenledi. Açýlýþ konuþmasýný Akyaka Belediye Baþkaný Ahmet Çalca'nýn yaptýðý toplantý, Stratejik Planlama ekibinin sunuþuyla devam etti. Muðla Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Balýkesir Ünv. Mak.Müh. Doç. Dr. Mustafa Güneþ; KÜRESEL ISINMA VE KURAKLIK, Ziraat Müh. Oda. Yön.Kur. Üye. - Kür. Isýnma Gr. Ýzmir Sözcüsü. Devamý Sayfa 4 de Akyaka Vizyon Toplantýsý Yapýldý Yýllar önce A k y a k a Beldesine adýný t a þ ý y a n Ýlköðretim Okulu yaptýran Cahit B e l k ý s Güneyman, babasýnýn adýný v e r d i ð i ilköðretim okulunu Gökova beldesinde yaptýrdý. Gökova Yunus Nadi Ýlköðretim Okulu'nun yanýnda 2005 yýlýnda yapýmýna baþlanan Salih Güneyman Ýlköðretim Okulu geçtiðimiz Cuma günü Muðla Valisinin de katýldýðý görkemli bir törenle hizmete açýldý.açýlýþta konuþan hayýrsever Cahit Güneyman, Laik Cumhuriyetin korunmasýnda Ýlköðretim öðretim üyesi Yrd.Doç. Nurgün Oktik'in Nisan 2007 tarihinde öðrencileriyle yapmýþ olduðu Akyaka Beldesi Vatandaþ Memnuniyet Anketi sonuçlarý da açýklandý. Ahmet Çalca, belediyeden beklenen hizmetleri daha etkin gerçekleþtirmek, beklentiler ile ekonomik imkanlarý akýlcý bir þekilde buluþturmak üzere yeni bir yönetim anlayýþýný benimsediklerini, bu yönetiþim anlayýþýnýn, kent hakkýnda alýnacak kararlarýn katýlýmcýlýkla alýnmasýný, kararlarýn uygulanmasýnda sivil toplum kuruluþlarý, meslek kuruluþlarý, esnaflar ve vatandaþlarla iþbirliðini içerdiðini belirtti. Stratejik Planlama çalýþmalarýnda yapýlan GZFT (güçlü-zayýf-fýrsat-tehdit) analizlerinde Belde ve belediye aþaðýdaki þekilde deðerlendirildi. Devamý Sayfa 4 de Gökova'da Salih Güneyman Ýlköðretim Okulu açýldý Okullarýndan daha kutsal bir eðitim alaný yoktur dedi.muðla Valiliði'nce saðlanan arsa üzerine yaptýrdýðý Ýlköðretim Okulunun babasý Salih Güneyman adýna hizmete açýlmasýndan d u y d u ð u mutluluðu dile getiren hayýrsever iþ adamý, burada ders görecek yöre çocuklarýnýn mutluluklarýndan kendilerinin de büyük mutluluk duyacaklarýný ifade etti. Gökova Belediye Baþkaný Durmuþ Ali Sazaklý hayýrsever iþ adamýnýn Devamý Sayfa 5 de

Sayfa 2 CUMHURÝYETÝMÝZ TEHLÝKEDE MÝ? Fikret UZUNHASAN Ýnþ.Yük.Müh 20-21. Dönem Muðla Milletvekili Cumhuriyete ulaþýlmasý, yýllarca süren mücadeleler ve vatanýn her köþesini kanlarýyla sulamýþ olan aziz þehitlerimiz sayesinde gerçekleþti. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk, Nutuk'ta devletimizin kuruluþ felsefesini ve Cumhuriyetimizin esaslarýný belirlemiþtir. Baðýmsýzlýðýný kazanan Türk milletini medeni dünyada layýk olduðu yere getirmek ve Türkiye Cumhuriyeti'ni, temelleri üzerinde daha da güçlendirmek, Ulu Önder'in Cumhuriyet'i emanet ettiði Türk gençliðinin görevidir. Bizler; Ey Türk gençliði; birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti'ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir diyen Atatürk'ün bu sözlerini bizzat duyan ve onu görebilen dedelerimiz kadar þanslý olamadýk. Ancak dünün gençleri, bu günlerin yetiþkinleri olan bizler, acaba üstümüze düþen görevleri yeteri kadar yapabildik mi? Bunu sorgulamalýyýz. Bizden sonra gelen gençlere, Cumhuriyet kavramýný gerektiði gibi anlatabildik mi? Bunlarýn hangi bedelle kazanýlmýþ olduðunu onlara açýklýyabildik mi? Cumhuriyetin ilelebet muhafazasý ve müdafaasý için gerekli olan bilinç ve donanýmlarý onlara verebildik mi? Kemalist felsefeyi acaba yeterince açýklýyabildik mi?acaba bugün Ulu Önder'in gençliðe emanet ettiði Cumhuriyet, gerektiði gibi korunmakta mýdýr? Yoksa Atatürk'ün dediði gibi Türk milletini bu hazineden mahrum etmek isteyen, istiklal ve cumnuriyetimize kasteden dahili ve harici bedhahlar mevcut mudur? Anayasamýzýn 2. maddesi þöyle der: Türkiye Cumhuriyeti, demokratik laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Ama ne gariptir ki son zamanlarda birileri çýkýp laikliði yeniden tanýmlamalýyýz diyebiliyor. Oysa laikliðin tek tarifi vardýr. Bu tarifin dýþýnda yapýlacak olan tarifler, zorlamadan baþka bir þey olamaz. Diðer yandan bazý kiþilerce, üniter devletten vazgeçilip federatif sistem önerileri getiriliyor. Bu doðrultuda bazý adýmlarýn atýldýðýný da görüyoruz. Ýkinci cumhuriyet diye bir kavram ortaya kondu. Cumhuriyetin ne olduðunu ve nasýl elde edildiðinin farkýndayýz. Cumhuriyetin numaralandýrýlmasý, Fransýzlara özgü bir þeydir.. Bize ait deðildir. Bizim tek cumhuriyetimiz vardýr ve biz onu korumakla görevliyiz. Bugün eðitim birliði (Tevhid-i Tedrisat) de tehdit altýndadýr. AKP iktidarýnýn ilk icraatlarýndan biri de, izinsiz din eðitimi kursu açanlarýn cezalarýný hafifletmek, izinli olanlarý da M.E teftiþ ve denetiminin dýþýna çýkaran yasal düzenlemeler yapmak olmuþtur. Bu tesadüf deðildir. Bu gün gelinen noktada, yazýlý ve görsel basýnda hemen her gün karþýlaþtýðýmýz veya þehirlerin varoþlarýnda gördüðümüz gibi genç beyinlerin bilimsel olmayan, bir sürü hurafelerle kafalarý doldurulmaya çalýþýlýyor. Pozitif ilmin veya çaðdaþ hukukun ortaya koyduðu gerçekçiliðin deðil, din ulemasý buna karar verir gibi kesin kanaatler ortaya konabiliyor. Ekonomi ÝMF'nin tekelinde. Dýþ politika ABD'nin ve AB'nin emrinde. Onlar ne derse biz ona göre hareket ediyoruz. Ýçerde yasal düzenlemelerimizi kendi ülkemizin ihtiyacý olduðu için deðil, onlar önerdiði için yapýyoruz. ABD emrediyor tütün üretiminden vazgeçiyoruz, AB emrediyor narenciye, pamuk, zeytin ve zeytinyaðý üretiminden devlet desteðini çekiyoruz, vs, vs... DÜÞÜNÜRLER - DÜÞÜNCELER TÜRK ULUSU ÞEHÝTLERÝNÝ ANIYOR Ali Rýza KOCA Atatürkçü Düþünce Derneði Muðla Merkez Þube Baþkaný Sözün bittiði, oyalama geveleme taktiðinin iþlemediði bir zamanda þehitlerle ilgili yazý yazmak ne kadar da zor. Yüreðin duygu yüklü, dudaklarýna sözcükler birikmiþ, biraz býkkýn, biraz yorgun ama umutla geleceðe bakmak, hainin yüzüne tükürmek istiyorsun. Durup düþünüyorsun. Zor da olsa düþünceyi yazýya aktarmak gerek. Ben de öyle yapacaðým. Orta Doðuyu kana ve göz yaþýna bulamýþ ABD emperyalizmini kýnýyorsun da ne oluyor? PKK terörünü lanetliyorsun, saðýr kulaklar, kirli yürekler duymazdan geliyor. Barzani ve Talabani'nin ihanetlerini anlatýyorsun olaðan bir olay gibi algýlanýyor. Hükümetin teslimiyetçi politikasýna isyan ediyor, eleþtiriyorsun, suçlu, muhalif veya bozguncu sayýlýyorsun. Ýnsan kendini karanlýk bir kuyuya düþmüþ,insanlýk erdemleri yok olmuþ vicdanlar körelmiþ bir ortamda hissediyor. Yüce Türk Ulusunun baðrýndan çýkmýþ, çelikleþmiþ iradeli ordumuzu silahla yenemeyeceðini, Kurtuluþ Savaþýndan, daha önce de Çanakkale'den öðrenen emperyalistler hain tuzaklar kurarak ülkemizi iç kavgalara sürüklemeye çalýþýyorlar. Türk-Kürt düþmanlýðý yaratmak kalýcý hale getirmek, toplumsal dokumuzu bozmak böylece tarihsel süreçten geçerek Cumhuriyetin yarattýðý ulusal bütünlüðü daðýtmak için Kurtuluþ Savaþý sonrasýnda Lozan da yýrtýp attýðýmýz Sevr 'in maddelerini yeniden hortlatmaya çalýþýyorlar. PKK terörüne göz yummakta, onun arkasýndaki Barzani ve Talabani'yi korumakta sakýnca görmeyen ABD devlet olma ahlakýný, uluslar arasý hukuku yok sayarak iki yüzlü politikasýný sürdürüyor. Tarihin kaydettiði en acýmasýz iþgal ABD emperyalizmi tarafýndan Irak halkýna uygulanmaktadýr. Irak ve Orta Doðuya kan ve göz yaþý getirmiþtir. Irak fiilen üçe bölünmüþ, kültürel varlýklarý talan edilmiþtir. Bu bölünmüþlüðün kalýcý hale dönüþtürülmesine sýra gelmiþtir. Açýkça oyun budur. Ne yazsak, ne söylesek olanlarý ifade etmeye yetmiyor. ABD'nin Ortadoðu da uyguladýðý Vandalizm'i bütün dünya vicdanlarý susmuþ seyrediyor. Ýngiltere gibi emperyalist devletlerin de bu Vandalizm'e ortaklýðý sürüyor. PKK terörü karþýsýnda kahramanca savaþan Türk ordusunun elini kolunu baðlayan terörü ve arkasýndaki hainlerin susturulmasýna engel olmaya çalýþan ABD' den icazet bekleyen iktidara ne söylemeli? Koca bir ulusu utanýlacak hale sokan iktidara söylenecek söz kaldý mý? Saddam'ýn zulmünden korkup, Türk pasaportu ile dolaþabilen ve yaþamýnýtürkiye'ye borçlu olan, kendi ülkesini ABD'ye iþgal ettirecek kadar öz saygýsý yok olmuþ Talabani ve Barzani, bu coðrafyada tarih boyunca birlikte yaþayan, akraba olmuþ, kaynaþmýþ Türk ve Kürtleri boðazlaþmaya sürüklemeye çabalýyorlar. Bin yýllýk devlet geleneði olan Türkiye Cumhuriyeti'ne tuzaklar kurmalarý, kafa tutmalarý içimizi kanatýyor. Yurdumuzun tüm yerleþim birimlerinde þehitlerimiz anýlýyor,teröre lanet yaðdýrýlýyor. Duygusallýðýn doruða ulaþtýðý, þehit cenazelerinin geldiði bu ortamda halkýmýz, olgunluðunu bozmadan hainleri lanetliyor, ancak onlarýn yaratmaya çalýþtýðý Türk - Kürt düþmanlýðýna asla izin vermiyor. Kürt vatandaþlarýmýzla PKK terörünü ayýrt edecek kadar öngörülü davranýyor. Bu yüce duyguyu kaybetmeyen Türk halký þehitle-rine aðýt yakarak terörü lanetlerken her türlü tuzaða ve rezalete raðmen geleceðe umutla bakýyor. Þehitlerimizi saygýyla anmak, onlarýn manevi huzurunda saygýyla eðilmek,geleceðe güvenle bakmak gerekir. AKYAKA'YA IÞIK TUTANLAR Ýsmail Atasever Hamle Gazetesi Baþyazarý AKYAKA SORUNLAR YUMAÐI HALÝNE GELMESÝN Deseler ki Muðla'nýn sahile açýlan kapýsý var mý? Varsa neresi? Bir çoðumuzun aklýna dünyaca ünlü sahil beldeleri gelir. Marmaris, Bodrum, Fethiye, Köyceðiz ve Datça gibi. Haklýdýrlar. Oralar gerçekten övünç kaynaðýmýz ilçeler. Ne var ki söz konusu olan, Muðla'ya en yakýn, dolayýsýyla ön bahçesi kabul edilen bir yer. O takdirde, herkesin bir kalemde söyleyeceði belde Akyaka'dýr. Neresinden bakarsanýz bakýnýz Muðla'ya en yakýn turizm merkezi. Aslýnda burasýný turizm merkezi mi, yoksa gerçek anlamda tatil beldesi mi? demek gerekirdi. Tatil beldesi derken, alýþýlagelmiþ ve herkesin kabul ettiði deniz, güneþ ve kum'dan oluþan, eðlenceyi de içine alan merkezden dem vurmuyorum. Sadece Muðla'ya baðlý ilçe merkezleri deðil ülkemiz, yaný sýra dünyanýn pek çok yerinde benzer türde sahip beldeleri var. Her birinin ortak özelliði, söz konusu turizm kriterlerine sahip olmasý. Üç aþaðý beþ yukarý her birinde yaþantý aynýdýr. Denize girer, sahil boyunca uzanan kumlar üzerine yatar güneþlenirsiniz. Ýsteyenler, akþam üzerinden baþlayýp gecenin geç saatlerine kadar devam eden eðlence merkezlerinde gönüllerince vakit geçirir. Bugün neresinden bakarsanýz bakýnýz Marmaris, Fethiye, Datça ve özellikle Bodrum'u farklý hale getiren ayrýntýlardan biri, bu tür eðlencelerin bol olduðu mekanlara sahip olmasýdýr. Þayet Bodrum, günümüzde ülkenin en önemli eðlence merkezlerinden biri haline gelmiþ ise, bu özelliði nedeniyledir.asýl olan, bu tür gürültü ve patýrdý istemeyen, yýlýn yorgunluðunu atacak bir yer aranmasý. Bu da yetmez. Sizi doðasý, denizi ve diðer özellikleriyle mest eden bir yer olmalý ki hakikaten yorgunluðunuz dinsin. Ýþte, Akyaka'yý farklý kýlan, aranan özelliklere sahip olmasýdýr. Gerçek anlamda dinlenme beldesi dendiðinde aklýmýza ilk gelen yer olmasýdýr onu ön plana çýkaran. Bu arada, kime sorarsanýzsorunuz aynýfikirdeolmanýnötesindebirbeklentisi vardýr. Akyaka zaman içerisinde diðerlerine benzemesin. Bu ne demek? Hem turizme bel baðlamýþ bir durumumuz var, dolayýsýyla sahil kentlerimize toz kondurmak istemiyoruz. Buna karþýn Akyaka diðerlerine benzemesin isteniyor. Ülke ekonomisine katkýsýný yadsýmanýn mümkün olmadýðý turizm beldelerine benzemesin demekle, diðerleri görmemezlikten gelinmiyor. Ýstenen tek þey, her türlü eðlence ayný merkezlerde olanca hýzýyla devam etsin. Yeter ki Akyaka'da, bir insanýn yorgunluðunu dindirecek özellikler ortadan kaldýrýlmasýn. Dünyada bir eþi daha bulunmayan doða tahrip edilmesin. Günün muayyen saatlerinde dolaþtýðýnýzda etrafý bakýp içiniz açýlsýn. Bir tarafta denizle bütünleþen ormanlar, yerleþim merkezinde kendine özgü Nail Çakýrhan mimarisiyle bezenmiþ, birbirinden güzel evler. Sokak ve caddeler boyunca duvarlardan sarkan bin bir çeþit renkte çiçek ve aðaçlar. Dolayýsýyla dünyanýn oksijeni en bol olan yerlerden biridir Akyaka. Sonra, canýnýz azmak boyunca yürümek mi istedi. Bir uçtan diðerine doðru uzanan sazlýklardan gelen hafif rüzgarýn suratýnýza çarpan tatlý esintisiyle yürür, azmak üzerinde gezinen ördeklerin çýkardýðý naðmeleri dinleyerek, balýkçý lokantalarýna varýrsýnýz. Kýsaca, günümüz koþullarýnda her dem karþý karþýya kaldýðýmýz stresten uzaklaþma adýna biçilmiþ kaftandýrakyaka. Bu arada denecek ki böylesine müstesna bir beldenin karþýlaþtýðý sorunlar yok mu? Madem ki gerçek anlamda dinlenme merkezi olarak dile getiriliyor, dolayýsýyla diðer sahil beldelerinden farklý bir yapýsý var. Acaba hiç bozulmadan geleceðe taþýnabilir mi? Bu nedenle birçok kez olduðu gibi geçtiðimiz günlerde Akyaka Belediye Baþkaný Ahmet Çalca ile bir söyleþi daha gerçekleþtirdim. Kendisine yönelttiðim ilk soru, her güzelin bir kusuru olduðu gibi Akyaka'nýn da þu sýra halkýn tepkisini çeken bazý problemleri var. Son günlerde artan, dolayýsýyla vatandaþýn oldukça rahatsýz olmasýna neden olan sivrisinekler ve çöpler. Baþkanýn açýklamasý kendi çapýnda doðru olsa da tümüyle tatminkar olduðu söylenemez. Sivrisineklerle mücadele ediyoruz demesine karþýn biliyoruz ki bir kýsým çevrelerin karþý çýkmasý neticesinde yeterli mücadele edilmiyor. Aksi olsaydý, þu sýra halký rahatsýz eden sivrisinekler her tarafta kol gezmezdi. Çöplerin toplanmasý hususunda da belirsizlik var. Baþkan belirli saatlerde toplayacaðýz çaðrýsýnda bulunduk demesine karþýn, halk araçlarýn geliþigüzel saatlerde geldiðinin altýný çiziyor. Þimdi Bunlar bir þekilde çözüm bulanacak sorunlar. Asýl önemlisi, gerçek anlamda tatil beldesi hüviyetine kavuþabilmesi için olmazsa olmaz kabul edilen doðanýn korunmasý, daha fazla göç almamasý, mevcut Çakýrhan mimarisinin katýksýz uygulanmasý. Ve de Muðla Üniversitesi bünyesinde açýlmasý düþünülen bir fakülte. Baþkan ne cevap vermiþti. Bir baþka yazýmda kaleme almak koþuluyla.

Sayfa 3 ÖÐRENCÝLERÝMÝZ ÝÇÝN VERÝMLÝ DERS ÇALIÞMA YOLLARI NELERDÝR? Nazif ÝYÝBÝLÝR Emekli Ýlköðretim Müfettiþi Atatürkçü Düþünce Derneði Bþk.Yrd. Ýl Ýnsan Haklarý Kurulu Üyesi I-AMAÇLARINIZI BELÝRLEYÝNÝZ Kararsýzlýklar ve karýþýklýk ancak hangi dersi ne zaman yapacaðýnýzý belirli bir sýraya koymakla yani "Karar Vermekle" ortadan kalkar. Ýþte çalýþmada plan; "nasýl", "ne zaman" ve "nerede" çalýþacaðýnýza karar vermek demektir. II- PLANLI ÇALIÞINIZ Her çalýþma bir amaca yönelik olmalýdýr. Bu amaçlar, bir problemin çözümünü öðrenmek, bir yazýdaki ana düþünceyi bulabilmekvs. olabilir. Öðrencilergünlük ve haftalýk bölümleri de olan aylýk çalýþma planlarýnda; Hangi derslere, haftanýn hangi günleri çalýþacaðýnýzý, Geçmiþ konularýn tekrarýnane zaman yer vereceðinizi, Sýnav tarihlerinizi, Hazýrlayacaklarýödevlerin neler olduðunu ve zamanýný, Planladýðýnýz, ancak çeþitli nedenlerden ötürü zamanýnda yapamadýðýnýz çalýþmalarýnýzýne zaman tamamlayacaðýnýzý, Dinlenme, müzik dinleme, televizyon izleme, spor yapma sinema ve tiyatroya gitme gibi ders dýþý etkinliklerene zaman yer vereceðinizibelirtmelisiniz. Günlük program yaparken þu noktalara öncelikle yervermelisiniz: Uykudan uyanýþ saati Kahvaltýnýn bitiþ saati Okul ya da dershaneye gidiþ geliþ saatleri Yolda geçen süre Yemek için verilen aralar Çalýþma için ayýrdýðýnýzsüreler (baþlama ve bitiþ saatleri) Dinlenme, eðlenme, TVseyretme gibi uðraþlar için saptanan zamanlar Tekrarlar için ayrýlan zamanlar Ev ödevlerine ayrýlan zaman Uykuda geçen süre Önceden ne kadar çalýþacaðýný belirlemezsen çalýþma sonunda çok az þey hatýrlarsýn... III- ZAMANIVERÝMLÝ KULLANINIZ Her öðrenci zamaný kendine göre ayarlamalýdýr. Bir saat çalýþtýktansonra araya 5-10 dakikalýk dinlenme koymak yararlý olur. Ders çalýþmak için gerekli gücün toplanabilmesi bakýmýndan eðlenmeye ve spora da zaman ayrýlmalýdýr. Ancak bu süre gereðinden fazla olmamalýdýr. IV- VERÝMÝAZALTICI ETKENLERÝ ORTADAN KALDIRINIZ Çalýþmaya baþlamadan önce, yorgunluk, uykusuzluk, aðrý, sýzý, elem duygusu, korku, öfke, aþýrý kaygý, fazla heyecan, endiþe, açlýk, aþýrý tokluk, aile dertleri, normalin altýnda ve üstündeki fiziki þartlar (çok sýcak, çok soðuk gibi), acelecilik, telaþ, araç ve gereç noksanlýðý gibi etkenleringiderilmesigerekir V- UYGUN BÝR ÇALIÞMAORTAMI SEÇÝNÝZ Çalýþma yeri derli toplu, Yalýn elden geldiðincesabit ve sakin olmalý, Duvarlarda dikkati daðýtýcý; resim, poster vs. olmamalý, ayrýca ýþýk, ýsý gibi fiziksel sorunlarý da çözümlenmiþolmalýdýr. VI- DÝKKATÝNÝZÝ UYANIKTUTUNUZ Sevilen ve ilgi duyulan bir konu, dikkatin uyanýk tutulmasýnayardým eder. Daima belirli yerlerde çalýþmak, gürültünün bulunmadýðý ortamlarda çalýþmak, sandalyede oturarak çalýþmak, Masada gerekli araçlar dýþýnda baþka þeyler bulundurmamak, Çalýþma yerini 18-20 derece sýcaklýkta tutmak, iþleri sýraya koymak. Her seferinde bir çeþit iþle çalýþmakdikkatin daðýlmasýnýönleyici yöntemlerdir. VII- DERSE HAZIRLIKLI GELÝNÝZ Öðrenciler okula gelmeden önce, o gün iþleyecekleri konularý gözden geçirmelidirler. Bu sayede hem derslerin iþleniþine katýlmak için gerekli güveni kazanýrlar, hem de öðretmenin anlattýklarýnýdaha kolay anlarlar. Gerek iþlenecek konulara hazýrlanýrken, gerekse iþlenen konular gözden geçirilirken, anlamakta zorluk çekilen yerler belirlenmeli, bu konularla ilgili sorular hazýrlayýp, derste öðretmene sorulmalýdýr. B i t l e n m e Vehbi BABA Akyaka Saðlýk Ocaðý Hekim Bitler baþýnda yerleþip üreyecek bir kurban ararken ince eleyip sýk dokumazlar. Kadýn, erkek, þu aile bu aile diye de ayýrým yapmazlar. Birinin baþýndan ötekine gezmeye gitmeye, bir de temiz saçlara bayýlýrlar. Okula, anaokuluna ve kreþlere giden çocuklarda bitlenme olayý sýk sýk görülür. Tarak ve saç fýrçalarýný, bisiklet miðferlerini paylaþmak, hatta baþýnda bit olan bir kimseye yaklaþmak bile bitlenmek için yeterlidir. Bitler kan emici böceklerdir. Renkleri grimsi beyaz, boylarý ise üç milimetre kadardýr. Bitlenme yýlýn her mevsiminde olabilir. Bitler; hastalýk taþýyýcýsý olmamakla birlikte kaþýntý yaptýklarý için sýk sýk kaþýnan yerlerde deriyi tahriþ edebilir ve enfeksiyona yol açabilirler. Biti görmek güçtür fakat beyaz sirkeleri göze daha kolay görünür. Sirkeler, saça yapýþýk dururlar ve görünümleri saç kepeðine çok benzer. Bitlenme Nasýl Belli Olur? Kiþinin baþý devamlý kaþýnýyorsa; bitten kuþkulanmak yerinde EÐÝTÝM - SAÐLIK olur. Bitlenen kiþinin baþýný koyup yattýðý yastýðýn üzerinde görülen siyahlý beyazlý tozlar bitlerin dýþkýsý ve kaþýnan deriden dökülen tozlar olabilir. Koyu renk saçlar arasýnda bitlerin sirkelerini görmek daha kolaydýr. Açýk renk saçlarda daha zordur. Sirke aramasý güneþ ýþýðý gibi kuvvetli bir ýþýðýn altýnda yapýlmalýdýr. Saçtaki kepekle sirkeleri ayýrmak zor olmakla birlikte fýrçalanýnca saçtan dökülmeyen ve saça yapýþýk kalan beyaz tozlar sirke olabilir. Sirkeleri bulmanýn yollarýndan biri saçlarý iyice tarayarak lastik band ve tokayla dörde ayýrýp baðlamaktýr. Dörde ayýrdýðýnýz saçýn bir bölümünü elinize alarak parmaklarýnýzla ve sýk ve ince diþli bir tatakla tarayýn ve saçta ve saç diplerinde sirke olup olmadýðýný kontrol edin. Sirkeler genellikle, kulaklarýn üst ve arka tarafýndaki saçlar ve kahküller arasýnda bulunurlar. Bitlenme Nasýl Tedavi Edilir? Eczaneden bit öldürücü bir þampuan satýn alýn. Bitleri öldürmek için kesinlikle gazyaðý veya sinek öldürücü spreyler kullanmayýn. Özel þampuaný kullanýrken kullanma talimatýný dikkatle okuyun. Þampuaný kullandýðýnýz banyonun havalanmasýnýn iyi olmasý gereklidir. Gebeyseniz bu þampuaný ne kendi saçlarýnýz için kullanýn ne de bu þampuanla bir baþkasýnýn baþýný yýkayýn. Þampuaný önce saç diplerine uygulayýn sonra da bütün saçlarý kaplayacak biçimde baþa yayýn. Dikkat edin: Türküz Türkçe Konuþuruz Ferda YENÝKEÇECÝ Edebiyat Öðretmeni Sözlerime Ziya GÖKALP'ýn GÜZEL DÝL TÜRKÇE BÝZE / BAÞKA DÝL GECE BÝZE dizeleriyle baþlamak istiyorum. Elbette baþka dil gece olmalý bize. Türkçemiz elden gidiyor diye çýrpýnmaktayýz ama korumak için yeterince çaba gösteriyor muyuz? Orta Asya'dan Anadolu'ya göçen, burada beylikler ve devletler kuran Türk boylarýnýn; baþka uluslarýn deðerlerini kabullenip baþta dil olmak üzere kendi deðerlerini terk etmeye yöneldikleri ve bu yöneliþi bir hüner saydýklarý dönemde Karamanoðullarý Beyliðinin üçüncü ve en önemli hükümdarý Karamanoðlu Mehmet Bey, 13 Mayýs 1277 tarihinde bir ferman yayýnladý. Türk dilinin yeniden Devlet Dili olarak ilan edildiði bu ünlü fermantürkçenin geliþmesinde önemli bir dönüm noktasý olmuþtur. Þimden girü hiç kimesne kapuda ve divanda ve mecalis ve seyranda Türki dilinden gayrý dil söylemeye. Fermanda kaç tane Türkçe sözcük var tartýþýlýr belki fakat dili yaþatma konusundaki bu giriþim alkýþlanýr. Türkçe kapsadýðý alan, konuþan insan sayýsý, söz daðarcýðý bakýmýndan sayýlý diller dendir. Dünyada yaygýn olarak konuþulan diller arasýnda ise üçüncü sýradadýr. Nice boylarýn, nice devletlerin ve nice imparatorluklarýn dili olmuþ, yüceltmiþ ve yücelmiþtir. Bizimdir, bizi bize anlatýr. Kopuzlarýmýzýn, sazlarýmýzýn ezgileridir, destanlarýmýzdýr. Türkçenin ilk yazýlý örnekleri Orhun Yazýtlarý 8.yüzyýlýn damgasýný taþýr. Dilimizin geçmiþini yeterince bilmeden, deðerini yeterince anlama olanaðýmýz yoktur. Yazýtlarda Bilge Kaðan benliðini kaybetme tehlikesinde olan milletine Ey Türk! Titre ve Kendine Dön diye seslenmiþ ayný yazýtlarda yine Üstte Gök Çökmedikçe/Altta Yer Yarýlmadýkça Ýlini ve Töreni kim bozabilir. diyerek Türklerdeki azim ve inancý vurgulamýþtýr. Bizler de bu davaya sahip çýkarsak dilimizi kimse bozamaz, kirletemez. Doðrusu bu çaba Mecliste ve meydanda Türkçe konuþulmasýný buyuran Karamanlý Mehmet Bey e bir gönül borcudur.hatta gönül borcundan da öte: Ülkesini, yüksek istiklalini korumasýný bilen Türk milleti dilini de yabancý diller boyunduruðundan kurtarmalýdýr. direktifini veren Ulu Önderimiz Atatürk'e karþý önce boynumuzun borcu, sonra yasal görevimizdir. Dilimize deðer vermek; onun yalýnlýðýný, özelliðini korumak, ortak tutkumuz olmalýdýr. Türkçe, Türk ulusunun ortak deðeridir, gönül zenginliðidir. Türkçeyle türkü çýðýrýrýz, aðýtlarýmýzý onunla bölüþürüz, en önemlisi eðitimimizi onunla gerçekleþtiririz. Türkçe olmazsa Türk olmaz. Atatürk: Türkleþmek, Türkçeleþmektir. sözüyle kimliðimizin dil sayesinde süreceðini vurgulamýþtýr. Dil olmazsa milli kimliðimizden söz edemeyiz. Türkçenin en önemli sorunlarýndan biri de dil kirlenmesidir. Dil kirlenmesi, dilin yataðýný yabancý sözcüklerin doldurmasýdýr.bünyesinde Arapça-Farsça sözcüklerle dolu olan dilimiz gün geçtikçe Ýngilizce sözcüklerin de iþgali altýndadýr. Ýnsanlarýn yabancý dillere özentisi, kendi öz diline yabancýlaþmasý, halkýn dil bilincini kirlettiðini gösterir.bir haber sunucusu dilimizin yabancý diller etkisinde kalmasýný bir profesörle tartýþýyor. Örnek veriyor örneðin sonunda Çok traji-komik hocam deðil mi? diyor. Dilin yozlaþmasýna en güzel örneði program sunucusundan duyuyor ve ürperiyorum. Bu örnek dilimizin yozlaþtýðýnýn açýk bir göstergesi. Daha birçok örnekler var Saðlýk denetimi yaptýracaðým demiyoruz Check-up yaptýracaðým diyoruz. Dilimizde özentiyle kullandýðýmýz o kadar çok yabancý sözcük var ki. Sokaða çýktýðýmýzda çevremizdeki yer isimleri, öðrencilerimizin aðzýndan sýkça duyduðumuz ok,by sözcükleri biz eðitimcileri çok üzmekte. Radyo ve televizyon sunucularýnýn Türkçeyi yanlýþ kullanmalarý milletimize örnek teþkil etmekte.aðýzlarýný yayarak Var mýsýnýz uçmaya deeeermiþim, hepinizi gereeermiþim cümlesi gençlerin konuþma þekli olmuþ durumda. Ben sizi daha fazla germeden!? dilimizin güzel ve doðru konuþulmasý, yabancý sözcüklerden arýndýrýlmasý için savaþa çaðýrýyorum. Gelin birlik olalým iþi kolay kýlalým diyor, bu savaþta hepinize baþarýlar diliyor,atatürk'ün bu konudaki Türk dilinin kendi benliðine, aslýndaki güzellik ve zenginliðe kavuþmasý için bütün devlet kurumlarýmýzýn dikkatli, ilgili olmasýný isteriz (Ankara 1932) sözleriyle son veriyorum. þampuan gözünüze kaçmasýn. Baþka birisinin baþýný yýkarken gözlerine bir bez kapattýrýn. Þampuanlama bittikten sonra saçlarda sirke görebilirsiniz ama, bunlar ölmüþ sirke olabilir. Sirkeleri iki týrnaðýnýzýn arasýnda kýrmaya çalýþýn. Patlayarak kýrýlan sirkeler canlý sirkelerdir. Geri kalan sirkeleri temizlemek için saçlarý sýk ve ince diþli bir tarakla tarayýn. Yedi gün sonra saçlarý bu özel þampuanla tekrar yýkayýn. Evde birisi bitlendi mi diðerleri de bitlenebilecegi için herkesin bit temizliðinden geçmesi gerekir. Evdeki bütün tarak ve saç fýrçalarýný saçlara takýlan süsleri, þapkalarý, yatak çarþaflarýný gecelikleri ve giysileri sýcak suyla yýkayýn. Çocuðunuzun Okuluna/Kreþine Mutlaka Haber Verin! Çocuðunuz bitlendiyse gittiði okula veya kreþe haber verin ki diðer anne babalar da çocuklarýný kontrolden geçirebilsinler. Diðer çocuklarda hala bit varsa sadece sizin çocuðunuzun temizlenmesi yeterli olmayacaktýr. Bitlenmeyi önlemek zor olmakla birlikte tehlikeyi azaltmak için çocuklarýnýza þapkalarýný, taraklarýný ve saç firçalarýný baþkalarýyla paylaþmamayý öðretin. Çocuklarýn saçlarýný sýk sýk kontrol edin. Bite rastlarsanýz utanmayý bir kenara koyarak çocuðun gittiði okula haber verin.

Sayfa 4 Sayfa 1 in Devamý Ziraat Yük. Müh. Vezzan Karabulut, KÜRESEL ÝKLÝM DEÐÝÞÝMÝ KAOTÝK MÝ?, Ýst. Ünv. Fizik Bölümü Öðretim Görevlisi FatmaAydoðmuþ, ATOM ALTI FIZIKCININ YENI HALLERI,Ýst. Ünv. Fizik Bölümü Ana Bilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Gediz Akdeniz, MADENCÝLÝK YASALARI VE ÇEVRE, Jeofizik Oda. Yön.Kur.Üye. - EGEÇEP 2. Sözcüsü JeofizikYük.Müh. Erhan Ýçöz, NEO LÝBERAL POLÝTÝKALARIN BÝR PARÇASI OLARAK NÜKLEER ENERJÝ YASASI, TURÇEP Koordinatörü Marmara Ünv. Enerji Ana Blilim Dalý Öðretim Üyesi Doç.Dr. Tanay Sýdký Uyar, TERMÝK SANTRALLER, ENERJÝ ÜRETÝMÝNDE SORUNLAR, GELÝÞMELER VE ÇEVRE EGEÇEP Katýlýmcýsý Elektirik Müh. Musa Çeçen, GIDA VE SU KAYNAKLARINDA YENÝLENEBÝLÝR ENERJÝLERÝN KONUMU, Ege Ünv. Güneþ Enerji BölümüAraþ. Gör. Neslihan Çolak. Sunumlar ve tartýþmalarýn ardýndan tahrip olan orman alanýnda inceleme ve basýn açýklamasý yapýldý, NKP (Nükleer Karþýtý Platform) çalýþmalarý ve Yeni Anayasa üzerine tartýþmalaryapýldý. Yapýlan deðerlendirmeler sonucunda aþaðýda alýnan kararlarýn kamuoyunun bilgisine sunulmasý kararlaþtýrýldý. 1-Akdeniz Çevre Platformu, ömrünü çevre mücadelesine adamýþ, 2 Mart 2003 tarihinde kaybettiðimiz YÖREMÝZDEN AKÇEP (AKDENÝZ ÇEVRE PLATFORMU) 17. TOPLANTISI MARMARÝS TE YAPILDI sevgili dostumuz, arkadaþýmýz Sayýn Saynur Gelendost'un anýsýna bir çevre ödülü vermeyi kararlaþtýrmýþtýr. Bu yýl ilk kez verilecek olan Saynur Gelendost Çevre Ödülü nün, ülkemizde altýn arama ve siyanürle iþleme çalýþmalarýna karþý çýkan ve kararlý mücadeleleriyle örnek olan Bergama ve Kazdaðý köylüleri özelinde bu konuda mücadele eden tüm gruplara verilmesi kararlaþtýrýlmýþtýr. 2-En önemli oksijen kaynaðý olan ormanlarýmýz, yaþarken farkýna bile varamadýðýmýz fonksiyonlarý göz ardý edilerek, maden arama, 2B uygulamalarý, turizm ve golf sahalarýna tahsisleri ile sürekli daraltýlarak yok edilmektedir. Son olarak yeni anayasa tasarýsý ile de 1981 yýlýndan sonra iþgal edilen yeni orman alanlarý 2C olarak ifade edilebilecek yeni bir uygulama ile orman sýnýrlarý dýþýna çýkarýlmak suretiyle peþkeþ çekilmeye çalýþýlmaktadýr. Bu yasal talan derhal durdurulmalýdýr. Ülkemizi siyanür cehennemine çeviren altýn arama ve iþletme faaliyetleri durdurulmalý, Bergama, Havran ve Eþme örneðinde olduðu gibi alýnan yargý kararlarý derhal uygulanmalýdýr. Daha da önemli olarak, Maden Yasasý çevreyi koruyacak içerikledeðiþtirilmelidir. 3-Hükümetin teklifi ile TBMM'de kabul edilen Nükleer Enerji Yasasý ülkemizi bir felakete sürükleyecektir. Bu yasa ile ülkemiz kirli teknoloji ülkesi haline getirilmeye çalýþýlmakta ve dünyanýn atýk çöplüðüne dönüþtürülmek istenmektedir. Bunun yaný sýra fosil yakýtlara dayanan birçok termik santrallerin kurulmak istenmesiyle de Yeni Yataðan Termik Santralleri yaratýlarak ölüm solutulmak istenmektedir. Enerji politikalarýnýn geliþtirilmesinde, enerji kadar yatýrým ve eski hale getirme ve iyileþtirme maliyetinin, saðlýk alanýnda ve ekolojik alanda yaratacaðý tahribat da hesaplanmalýdýr. Ülkemizin enerji politikasýnda hiç deðilse öz kaynaklarýmýza dayanan, yenilenebilir, rüzgar, güneþ, jeotermal, bio kütle vb. temiz enerji kullanýmý hedeflenmeli ve bu yönde yatýrýmlarýn hýzlandýrýlmasý düþünülmelidir. Nükleer Enerji Yasasý nýn veto edilmesi ve Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi için tüm demokratik güçler de görevini yapmalýdýr. 4-Dünyamýz hýzla insan kaynaklý bir felakete doðru sürüklenmektedir. 'Küresel Isýnma'nýn etkileriyle yaþanan iklim deðiþikliði, sonuçlarýný aþýrý sýcaklýklar, kuraklýk, sel felaketleri gibi zamansýz ve olaðan dýþý doða olaylarýyla kendini göstermekte ve her geçen gün daha fazla hissedilir olmaktadýr. Zengin doðasý ve coðrafi konumuyla 'Küresel Isýnma'dan en fazla zarar görecek olan bir ülkenin yurttaþlarý olarak, küresel ýsýnmaya neden olan tüm olumsuzluklarýn önlenmesi için kamuoyu duyarlýlýðýartýrmalýdýr. 5- Çevre hakký, yeni Anayasa deðiþiklik taslaðýnda 129. maddede baðýmsýz bir madde olarak düzenlenmiþtir. Buna raðmen, ilgili maddenin temel hak ve hürriyetler kapsamýnda yer almasý ve hayvan haklarý ile ilgili düzenlemelerin de anayasal metin haline gelmesi saðlanmalýdýr. AKÇEPAkdeniz Çevre Platformu Katýlýmcýlarý DoðuAkdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE); Ýskenderun Çevre Koruma Derneði (ÝÇKD), Çevre Koruma, Kültür ve Sanat Merkezi Derneði (ÇEKSAM) Tarsus Alanya Çevre Gönüllüleri Derneði Adana Çevre vetüketiciyikoruma Derneði (ÇETKO) Antakya Çevre Koruma Derneði, Samandaðý Çevre Koruma veturizm Derneði, Çevre Dostlarý Derneði (ÇEDO) Mersin BatýAkdeniz Çevre Platformu (BAÇEP); Yeþiller/Antalya, Konyaaltý Dostlarý Derneði (KDD) /Antalya Tüketici Haklarý ve Kiracýlar Derneði Genel Merkezi (TÜHAK) /Antalya Sosyal Demokrasi Derneði (SDD)Antalya Þubesi Yeþiller/Bodrum, Yeþiller/Marmaris Gökova Sürekli Eylem Kurulu, Burdur Doða Derneði, Gümüþlük Çevre Derneði/BODRUM Marmaris Kent Konseyi Çevre Çalýþma Grubu, Muðla ÇEVDER, Marmaris ÇEVDER, BODOKS/Bodrum FETAV/Fethiye TEMAD/Marmaris Akyaka Kültür ve Sanat Derneði (AKS) Destek Katýlýmcýlar; Batý Karadeniz Çevrez Platformu (BAKÇEP), Ege Çevre Platformu (EGEÇEP), ÝçAnadolu Çevre Platformu (ÝÇAÇEP), Tunceli Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Akyaka Vizyon Toplantýsý Yapýldý Sayfa 1 in Devamý Akyaka Belediyesi kurumsal açýdan deðerlendirildiðinde; Bütçenin alt yapý yatýrýmlarý için yetersiz olmasý, eðitim personel eksikliði, Teknolojik donaným olarak yetersizlikler,arþiv düzenlemelerinin eksikliði, Bilgi iþlem düzenlemelerinin eksikliði, Kurumsallaþmanýn eksikliði, Demirbaþ iþlemleri düzenlemelerinin takibinde eksiklikler, Araç, ekipman yetersizlikleri, tamir ve bakým masraflarýnýn yüksek olmasý, Cari giderlerin toplam bütçe içindeki oranýnýn yüksek olmasý kurumsal zayýf noktalar olarak tesbit edildi. Ýmar düzenlemelerinin, kadastral çalýþmalarýn yapýlmýþ olmasý, Ýmar komisyonunun iþlerliði, Güleryüzlü hizmet, vatandaþ memnuniyeti, Sosyal aktiviteler konusunda sivil toplum iþbirliði, Katýlýmcý, demokratik yapýsý, Üst yöneticilere ulaþýlma kolaylýðý, Gelirlerimizin giderlerimize yeterliliði, Alt yapý yatýrýmlarýna verilen önem, Kültürel geliþmeye verilen önem, Çevreyi, doðayý, arkeolojik deðerleri korumasý, Üniversite ile iþbirliði ile üretilen projeler, Kurumlarla olumlu iliþkiler, Çevre köylere hizmet sunumu, Gençlere ve çocuklara yönelik kurslar, Kadýnlara yönelik beceri kurslarýna destek, Belediye korosu kurulmasý,su ve doða sporlarýnýn geliþmesine destek, Ulusal ve uluslararasý spor yarýþmalarýna ev sahipliði kurumun güçlü yönleri olarak vurgulandý.. Alt yapý sorunlarý, yol-kaldýrým düzenlemeleri eksikliði, Trafik düzenlemeleri eksikliði, motorlarýn gürültüsü, Sokak hayvanlarý sorunu, Kanalizasyon sistemi, Çevre temizliði, Çöp ayrýþým sistemindeki aksaklýklar, Kýyý temizliði, azmak temizliði, Azmakta ki gezi teknelerinin kuralsýz ve gürültülü seyirleri, Sýnýrlý sezon süresi, Plajlarýmýzda mavi bayrak olmamasý, plajlarýn azlýðý, Hýzlý yapýlaþma ve 2. konutlar, Yeþil alanlarýn, parklarýn yetersiz oluþu, Çocuklara ve gençlere yönelik spor ve etkinlik alanlarýnýn eksikliði, Yasal yaptýrýmlarýn yeterince uygulanmamasý, Turizmde hizmet kalitesinin eksik olmasý, Halkýn çevre bilincinin eksik olmasý Akyaka'nýn zayýf yönleri olarak tesbit edildi. Akyaka'nýn ÖZEL ÇEVRE KORUMA bölgesi ve denetiminde olmasý, ÖZEL ÇEVRE KORUMA kurumunun alt yapý yatýrýmlarýný gerçekleþtirmesi ve belediye bütçesine desteði, Akyaka'nýn doðal SÝT, arkeolojik SÝT alanlarýnýn olmasý, SÝT kurulu denetiminin olmasý, Aðahan Mimari ödülü sahibi Nail Çakýrhan evinin ölçütlerinin imar plan hükümleri olarak kabul edilmesi, Doða sporlarý, motorsuz su sporlarý alanlarýnýn düzenlenmesi, Sürdürülebilir turizm ile geliþmeyi örnek almasý,alternatif turizm, ekotarým imkanlarý, Turizmde aile iþletmeciliðinin geliþmesi, Muðla Üniversitesi iþbirliði, Bütünleþik Kýyý Yönetimi Projesi, Genç nüfus, Sonradan yerleþen nüfusun eðitim düzeyi Akyaka'nýn geliþiminde fýrsatlar olarak deðerlendirdi. 1. derece deprem kuþaðýnda yer almasý, Kýsa vadeli rantsal düþünce ile turizmde fýrsatçýlýk yaklaþýmý, Doðal güzelliklerimizin kirlenmesi, Turist kalitesinde düþme, günübirlik turizm, 2. konutlarýn artmasý, Çevre yerleþim birimlerinin yöneticileri ile iþbirliði eksikliði, Akyaka ile etkileþim içinde olan belde yaþayanlarýnýn doða, çevre bilincinin eksik olmasý, Erken yerel seçim riski Planlarý uygulama ve gerçekleþtirme konusunda tehditler olarak deðerlendirildi. Akyaka Beldesi Vatandaþ Memnuniyet Anketi sonuçlarýna göre; Akyaka sakinleri %71 oranýnda ulaþým hizmetlerinden, % 61 oranýnda park-bahçe hizmetlerinden, % 61 oranýnda belediye ile olan iletiþimden olumlu izlenime sahipler, Akyaka'daki yaþam kalitesi hakkýnda üç yýl öncesine oranla % 42 oranýnda daha iyiye gittiðini, % 40 oranýnda ayný olduðunu, % 12 oranýnda daha kötüye gittiðini düþünmekteler. Buna karþýlýk % 71 oranýnda kanalizasyon, % 65 oranýnda içme suyu kalitesi, % 45 oranýnda gençlik, kültür, turizm ve sosyal faaliyetler, % 44 oranýnda çöp toplama ve atýk yönetimi hizmetlerinden memnun deðiller.

Sayfa 5 31 Aðustos 2004 tarihinde Çevre ve Orman Bakanlýðýnca yayýmlanan Atýk Pil ve Akümülatörlerin Kontrolü Yönetmeliði gereðince; kýsa adý TAP olan ve genel merkezi Ýstanbul'da bulunan Taþýnabilir Pil Üreticileri ve Ýhracatçýlarý Derneði kurulmuþtur. TAP'ýn amacý, pillerin toplanmasý, taþýnmasý, kontrolü ve bertarafýdýr. TAP'ýn hazýrlamýþ olduðu atýk pil kutularýný Muðla merkezde bulunan ilk ve ortaöðretim okullarýna, çeþitli kamu kurum ve kuruluþlarýna, market, maðaza, büfe, konutlar ve bazý toplama merkezlerine yerleþtirdik. Atýk pillerle ilgili olarak; NeYapýlmamalý 1.Ev veya iþ yerlerinde kullanýlmýþ (atýk) piller evsel çöplerle kesinlikle karýþtýrýlmamalý ve rasgele sokaklara atýlmamalýdýr. 2.Atýk piller topraða gömülmemelidir. 3.Atýk piller denize, akarsulara, göllere veya kanalizasyona atýlmamalýdýr. 4.Atýk piller ateþte yakýlmamalýdýr. 5.Atýk nikel-kadmiyum pillerinin insan saðlýðýna oldukça zararlý kadmiyum maddesi içerdiði unutulmamalýdýr. ÇEVRE - SANAT ATIK PÝLLERÝ NE YAPMALI / NE YAPMAMALIYIZ! Nihal YILMAZ Muðla Çevre Geliþtirme Derneði Baþkaný...Muðla ilinde incecik bir adam var. Yaþadýðý kenti daha iyi tanýtmak için çýrpýnan. Hani derler ya üflesen düþer. Ýþte öyle biri. Þ a i r, gazeteci, televizyon prodüktörü ve sunucusu. Bir koltuða iki karpuz sýðmaz derler ama, onun koltuðunun altýna sýðmaz diye bir þey yok. Hem de o olabildiðince zayýf bedenine raðmen... (Özcan Nevres) Yükselecek Demirel 1945'te Muðla Göktepe'de doðdu.ýlköðrenimini köyünde, orta ve lise öðrenimini Muðla'da tamamladý. 1965'ten 1972'ye kadar yerel ve ulusal gazetelerde çalýþtý, baþyazý yazdý, sanat sayfalarý yönetti. Halkevi ve Muðla Turizm Derneði'nin yönetim ve etkinliklerinde bulundu. Halk Eðitim Merkezinde sanat etkinlikleri düzenledi, yöre kültür, sanat ve folklorunun tanýnmasý için çaba sarfetti. 1972 de Fethiye'ye kamu görevlisi olarak atandý. Fethiye Sanatçýlar Derneði'ni oluþturdu. Fethiyeli þair Oktay Kuþkonmaz ile Ýki Elin Sesi adlý ilk eserini yayýnladý. Fethiye Turizm Bürosu þefliði ve Turizm Derneði'nde yönetici olarak görev yaptý. 1975'te Marmaris'e, ardýndan da Muðla'ya atandý. Memuriyeti, þiiri ve yayýncýlýðý birlikte sürdürdü.1977'de NeYapýlmalý 1.Atýk haldeki piller ayrý bir yerde (naylon torba, kutu, kavanoz, vs.) biriktirilmelidir. 2.Evinizde veya iþyerinizde atýk haldeki piller uzun sürelerle muhafaza edilmemelidir. 3.Atýk piller bulunduðunuz yere en yakýn mahaldeki atýk pil toplama kutusuna atýlmalý veya satýn alýndýðý yere götürülmelidir. 4.Atýk pillerin bünyelerindeki bazý metallerin geri kazanýlabileceði unutulmamalýdýr. 5.Atýk pil toplama noktalarýnýn nerelerde olduðunu araþtýrýnýz. 6.Çevrenizde pil kullananlarý yukarýda anlatýldýðý þekilde davranmaya davet ediniz ve onlara örnek olunuz. 7.Son olarak, çevreye dost olan pillerin 1865 yýlýndan beri insanlýðýn hizmetinde olduðunu, çevrenin pek sevmediði cýva ve kadmiyum elementlerini içeren pillerdeki saðlýða zararlý maddelerin azaltýldýðýný ve bu türdeki pil atýklarý için yüksek toplama hedeflerinin konulduðunu lütfen not ediniz. Atýk pillerin toplanmasý için düzenlenecek kampanyalara gönüllü olarak katýlmaya çalýþýnýz. Projeye destek veren tüm gönüllülere teþekkür ederiz. Önümüzdeki günlerde kutularýn adedini arttýrarak daha fazla pil toplanmasýný saðlamaya çalýþacaðýz. GELECEK KUÞAKLARA LÜTFEN DAHA TEMÝZ BÝRTÜRKÝYE BIRAKALIM. Yükselecek Demirel Ömrü þiirle geçen adam... Ýzmir halkevi'nin yurt düzeyinde açtýðý yarýþmada Bir Tutam Özgürlük adlý þiiri ile birincilik aldý, 1981'de ikinci kitabý Dost Türküsü nü yayýnladý.1985'te Vergi Þefi olarak Yataðan'a gitti. Ayný yýl A.Ü. Açýk Öðretim Fakültesi Ýþ idaresi Bölümüne kaydoldu ve 1990'da buradan mezun oldu. 1993'te Muðla Vergi Dairesinden emekli oldu. 1993'te þair ve gazeteci Rýfat Kalakoðlu ile Damla Kültür ve Sanat Dergisini çýkardý. 1994'te yerel Þah TV'de Damla Sanat Akþamlarý adlý bir kültür, sanat ve müzik programý baþlattý ve 166. programa ulaþtý. Yükselecek Demirel, 2001'de Közden Küle adlý üçüncü, 2005'te Küldeste adlý dördüncü kitabýný yayýnladý. Þimdi beþinci yaptý Cansuyu ile geliyor, gönlündeki insan sevgisini, yazdýðý aþk, sevgi, toplum ve evrensel sarýlmalarla simgeleþtirdiði þiirlerle yazýn tarihine býrakýyor. DOLU DÝZGÝN Koþmalar çektim koþulu gözlerime, Ýnatlar diklendi içimde. Susmak suçluluðunu, suratýma sustaladýlar, Yaþamadýðým bir evrene postaladýlar. Biri öykümle öykünür, Biri þiirimle dinlenir. Bir kurþun ki sevmediðim kadar sýcak Yüreðimde insanca sevmek tutkusu, Gözlerimde, perde perdedir yaþamak. Gün doðar bencileyin sabahlarý, Bir kartpostalcasýna insanlar. Gün doðduðuna piþmandýr Bu suskunluðun acýsý var içimde, Bu, beni yok eden düþmandýr. Koþmalar çekeli koþulu gözlerime Ýsyancýdýr içimde, bin bir inat. Susmak suçluluðunu, suratýma sustaladýlar Bir dolu dizginim ki, giderayak Yaþamadýðým bir evrene postaladýlar. Dost zannettiðimiz bazý Sayfa 2 in Devamý Avrupa ülkeleri yöneticileri; artýk Atatürk'ün resimlerinin duvarlardan indirilmesi gerektiði tavsiyesinde bulunabiliyor. Ordumuzun yetki ve selahiyetlerinin azaltýlmasýný pervasýzca söyliyebiliyor. Stratejik ortaðýmýz dediðimiz ABD'nin subayý, cebinden çýkardýðý Büyük Ortadoðu Projesi harýtasýnda, Türkiye üç parçaya bölünmüþ olarak görülüyor. Ne gariptir ki bizim baþbakanýmýz, bu projenin eþ baþkaný olmakla övünüyor. Daha düne kadar, Türk yöneticilerinin karþýsýnda el-pençe, divan duran Barzani, bugün ülkemize tehditler savurmaktadýr. Diyarbakýr'da konuþan bir zat, Türkiye Cumhuriyeti'ni kastederek Kerkük'e yapýlacak olan müdahaleyi, Diyarbakýr'a yapýlmýþ gibi kabul ederiz diyebiliyor. Bizim bu durumlarý görmememiz mümkün müdür? Ulu Önderimizin dediði gibi, Ýktidarda bulunanlar, gaflet ve dalalet içinde bulunabilirler. Ama bizler buna asla müsade edemeyiz. Ve biz varken, laik demokratik hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti, ebediyyen var olacaktýr. Piyanist Fazýl Say Muðla'da Konser Verdi Piyanist Fazýl Say, Muðla'da 17 Ekim 2007 Çarþamba günü 14:30 ve 20:00'de iki konser verdi. Muðla Üniversitesi Rektörü Þener Oktik'in gelenekselleþtirdiði eðitim yýlý baþý etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen konserlerin üniversitesi tarafýndan ücretsiz olarak saðlanan davetiyeleri günler öncesinden tükendi. Konserlerin düzenlendiði Atatürk Kültür Merkezi, saatler öncesinden doldu. M.Ü.STK (Spor Kültür ve Saðlýk) Dairesi yetkililerince Akyaka Kültür ve Sanat Derneði'ne saðlanan 40 adet davetiye ile, derneðimiz üyeleri de bu güzel konseri izleme fýrsatý buldular. Konseri Muðla Valisi Lütfi Yiðenoðlu, Vali Yardýmcýsý Recep Yüksel, Muðla Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Þener Oktik, daire müdürleri, öðretim görevlileri, akademisyenler, öðrenciler ve diðer vatandaþlar dinledi. Sinevizyon gösterisinin ardýndan alkýþlar arasýnda sahneye gelen piyanist Say; Kara Toprak, Kumru, Sevenlere Dair, Nazým ve Paganini'nin Temasý Üzerine Caz Çeþitlemeleri adlý baladlarýný seslendirdi. Gökova'da Salih Güneyman Ýlköðretim Okulu açýldý (SAYFA 1 ÝN DEVAMI) yaptýrdýðý okulun beldesinde önemli bir boþluðu dolduracaðýný söyledi. Açýlan okulla beldesindeki okul sayýsýnýn üçe yükseldiðini belirten Belediye Baþkaný Sazaklý böylece yöresinin 20 yýllýk okul ihtiyacýnýn karþýlanmýþ olduðunu açýkladý.törende konuþan Muðla Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özden, kendisinin eðitim camiasýndan olduðunu belirterek, insanýn en büyük sermayesinin eðitim olduðunu dile getirdi. Kendisinin de küçük bir köyde eðitime baþladýðýný ifade eden Milletvekili Özden, Milli eðitim için yapýlacak her türlü hizmetin ardýnda olacaðýnýsözlerine ekledi. MuðlaValisi LütfiYiðenoðlu, okulu yaptýran Cahit Güneyman ailesine teþekkürlerini sundu. Çok mutlu olduðunu söylediði tabloda çok yakýnda üçüncü bir okul daha görmeyi arzuladýðýný belirten Vali Lütfi Yiðenoðlu, bu okuldan mezun olan öðrencilerin ve velilerin Güneyman ailesine ömür boyu dua edeceklerinisöyledi. Özel Ýdareye ait arazi üzerinde yükselen Salih Güneyman Ýlköðretim Okulu'nun yapýmýnda Cahit Güneyman'ýn 700 bin YTL yardým ettiði öðrenildi.100 bin YTL'si devlet tarafýndan karþýlanan okul 14 derslikten oluþurken okulda 400 öðrenicinin öðrenim göreceði açýklandý.gökova Salih Güneyman Ýlköðretim Okulu'nun açýlýþ kurdelesini Muðla Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özden, Muðla Valisi Lütfi Yiðenoðlu, Ula Kaymakamý Ünal Çakýcý, Muðla Milli Eðitim Müdürü Mustafa Aksan, Ula Milli Eðitim Müdürü Rafet Zarifoðlu, Gökova Belediye Baþkaný Durmuþ Ali Sazaklý ile okulu yaptýran Cahit Belkýs Güneyman ve kýzý Oya Kozlu birlikte kestiler.açýlýþtan sonra okul bahçesine toplanan 500 kiþilik kalabalýðadavul zurna eþliðinde koktey verildi.

Sayfa 6 AKS - DERNEK FAALÝYETLERÝ AKYAKA'DAN AÐLA YAYLASINA Neriman UZUNHASAN Emekli Öðretmen ÖREN-BEÇÝN-STRATONÝKEÝA- BELEN KAHVESÝ GEZÝSÝ Bir sonbahar sabahý. Sýcak yaz günlerinden sonra, Ekim ayýnýn getirdiði klima serinliðinde, Aðla yaylasýnda piknik yapmak için, Akyaka'dan yola çýktýk. Akyaka Kültür Sanat Derneði'nin etkinlikleri çerçevesinde gerçekleþtirilen bu gezi, hepimizi çocuksu bir coþkuya sevketmiþti. Henüz Akyaka'dan çýkmadan önce, minibüsümüzü Muðla dolmuþu zanneden genç bir yolcuya; Muðla'ya gitmiyoruz, arzu ederseniz sizi, Sandrasa götürelim diyerek kendimizce espri yaptýk. Yolculuða sabah erken baþladýðýmýzdan,çoðumuz kahvaltý yapma fýrsatý bulamamýþtýk. Yolumuzun üzerinde, Köyceðiz Gölü kenarýnda çay içme önerisine, tabiri yerinde ise, hepimiz balýklama atladýk. Nedense Köyceðiz'i hep gizemli bulmuþumdur. Cadde ve sokaklarýn düzeni, temiz oluþu ve eski semtlerinin tarihi dokusu ile zarýf yapýlarý, her zaman narenciye kokan havasý ve hele hele ipek bir örtü kaplanmýþ gibi okþayýcý görünümüyle göl; tarifsiz sevinç duygularýna boðuyor insaný. Belkide Köyceðiz isminin nereden geldiðini sorduðum yaþlý birinin bana anlattýklarý da buna katký saðlamýþtýr: Vaktiyla ünlü seyyahlardan biri, Anadolu'nun en uç yeri olan Fethiye'ye gitmek için yola çýkmýþ. Köyceðiz'e geldiðinde akþam olmuþ ve burada konaklayýp ertesi günü yoluna devam etmiþ. Fethiye'de de epey kaldýktan sonra, ayný yolu takýp ederek geri dönmüþ. Niyeti yine ayný köyde konaklamakmýþ. Fakat bu köyün yerinde birkaç ev ve gölden baþka birþey olmadýðýný görünce dehþete kapýlmýþ.yakýnda koyunlarýný otlatan bir çobana burada bir köy vardý, ben bu köyde daha birkaç gün önce konaklamýþtým, yediðim ekmek kadar eminim. Þimdi bu köy nerede? diye somuþ. Çoban; beyim, sizden sonra bu köyde deprem oldu. Bahsettiðiniz köy, aha þu gölün içinde. Geriye birkaç evden baþka birþey kalmadý diyince, seyyah vah Köyceðiz vah demiþ. Ýþte o gün bu gün buranýn adý Köyceðiz olmuþ. Þimdi o köyün kalýntýlarýnýn gölün derinliklerinde hala var olduðu söylenir. Hava güzel, göl güzel. Sabah çayýmýzý içip bizi taþýyan minibüsümüze giderken, PTT binasýnýn önünde grev yapan Telekom iþçilerine rastladýk. Onlara destek verdiðimizi, baþarýlý olmalarýný dilediðimizi söyledik. Karþýlýðýnda teþekkür ettiler ve böyle kalabalýk nereye gittiðimizi sordular.biz de Sandras daðýnýn Aðla yaylasýnda piknik yapacaðýmýzý söyledik. Ýçlerinden biri: boþverin aðla yaylasýna gitmeyi, gelin bizimle birlikte greve katýlýn diyince kahkaha atmaktan kendimizi alamadýk. Gariptir ki;akyaka'da Muðla yolcusuna yaptýðýmýz espirinin bir çeþitini, grev gözcüsü bize yapmýþti. Köyceðiz-Ortaca yolundan sola sapýp, sandras yoluna girdiðimizde, daðýn yamacýnda yol güzergahýmýz tablo gibi görünüyordu. Etraf orman, yol kenarýnda tek tük rastladýðýmýz evlerde sonbahar hazýrlýklarý yapýlýyordu. Yolumuz yokuþ, virajlý fakat asfalt. Daða týrmandýkça Manzara vahþileþiyor. Köyceðiz ovasý, uçaktaymýþsin gibi görünüyor. Köyceðiz'den sonra ikinci durak yerimiz Aðla köyüydü. Herkes köyceðizi, sessiz sakin bir sayfiye yeri olarak bilmektedir. Oysa Köyceðizlinin de sayfiye yeri Aðla köyüdür. Yaklaþýk 1000 mt. yüksekliði olan bu köyde, Köyceðizliler çok güzel yazlýk evler yapmýþlar. Minibüsümüzden indiðimizde, üzerimizdeki giysilerin hafif kaldýðýný hissettik. Köyün giriþindeki asýrlýk çýnarlar dikkatýmýzý çekti. Yaþlý fakat dinç gövdeleri, size daha bir kaç asýr yaþayabileceklerini vadediyorlar. Siz hiç koca bir kayayý omuzuna, diðer bir kayayý da koltuðunun altýna alan çinar aðacý gördünüz mü? Eðer görmediyseniz tavsiye ederim gidin, Aðla köyünün giriþinde bunu görün. Kanaatýmca bu çýnarlar koruma altýna alýnmalýdýr. Çünkü bunlar, tabiatýn bizlere sunduðu, bizim de bizden sonrakilerine býrakacaðýmýz harikalardýr. Tabii ki esas hedefimizaðla yaylasýdýr. Buraya varabilmek için, sandrasa bir o kadar daha týrmandýk. Nihayet yaklaþýk 70 km. toplam yolumuzun sonunda, Gökçeovacýk Gölü'ne varabildik. Burasý Aðla yaylasý. Hava tam bir kýþ havasý. Soðuk ýsýrýyor. Rakým 1800 mt. olunca iklimin deðiþmesi gayet doðal. Oysa yanýmýzda getirdiðimiz giysiler iyice hafif kadý. Neyse ki yemyeþil çam ormanlarý arasýnda,masmavi göl manzarasý bir nebze içimizi ýsýttý. Hemen bir ateþ yakýp etrafýna toplandýk ve malüm piknik sohbetlerine baþladýk. Sandras öyle bir dað ki; denizin hemen kýyýsýnda olmasýna raðmen, 2264 mt. yüksekliðe sahip. Bir yüzeyi Köyceðiz'e, diðer yüzeyi Beyaðaç ilçesine bakýyor. Kýsaca bir yarýsý Muðla'nýn, diðer yarýsý ise Denizli'nin. Her iki tarafta da birer göl var. Muðla yüzeyindeki göl Aðla yaylasýndaki Gökçeovacýk gölü, Denizli tarafýndaki gölün adý ise Kartal gölü. Karayolu, Köyceðiz'den güzergah takip edilerek Beyaðaç'a, veya Beyaðaç'tan gidilerek Köyceðize ulaþýyor. AðlaYaylasýndan Sandras'ýn zirvesine ulaþmak için yaklaþýk 3,5-4 saat daha yaya týrmanmak gerekiyor. Neyse bu iþ daðcýlarýn iþi. Biz kendi piknik alanýmýza dönelim. Yani Gökçeovacýk Gölü kenarýna. Göl suyu epeyce azalmýþ ve çekilmiþ. Çekilen yerler belli oluyor; kurumuþ ve çatlamýþ. Anlaþýlan küresel ýsýnma, burada da etkisini göstermiþ. Azalan suda balýklar yaþam mücadelesi veriyor. Göl, özel bir firmaya kiralanmýþ. Ücret karþýlýðý balýk avlatýyorlar. Bizim burada bulunduðumuz sürece avlananlar her biri 2,5 kg. gelen iki adet aynalý sazan yakaladýlar. Tabii ki kilosu 20YTL'den 100YTLödeyerek. Biz ateþin etrafýnda, bir yanýmýz ýsýnýyor, bir yanýmýz üþüyor. Az önce güneþ vardý, sonra hava bulutlandý. Daha sonra da yaðmur-kar karýþýmý yaðýþ baþladý. Zaten acýkmýþtýk. Ýþletmeci firmanýn tesislerinde, keyifle yemeðimizi yedik. Sonra da dönüþ yolculuðu baþladý. Hep öyle deðil midir? Her yokuþun bir iniþi, her gidiþin bir dönüþü... Sandras, denizin kýyýsýnda epeyce yüksek bir dað. Büyük çoðunluðu çam ormaný. Bir günlük gezimizde, baþlangýçta yaz mevsimini, daðýn yarý belinde sonbaharý, ve yaylasýnda kýþ mevsimini yaþadýk. Yani þairin dediði gibi Bir alem bu topraklarýn üstü. Akþam satlerinde evimize döndüðümüzde yine bir baþka þairin dediði gibi Sakin, dinlenmiþ, rahat/birgün daha bitti. A.Zeki ERGÜL (Emekli Bankacý) 6 Ekim 2007 Cumartesi günü Akyaka Kültür ve Sanat Derneði dostlarýyla bu yýlýn beþinci gezisini de gerçekleþtirdik. Saat 07:30'da Belediye önünden hareket ettik. Yerkesik üzerinden Kýran Daðlarý'nýn arkasýndaki ormanlarýn içinden kývrýla kývrýla Akbük koyuna indik. Yarým saat çay molasýnýn ardýndan Ören'e geçtik. Burada 11-13 arasý iki saat kaldýk. Ýnce, uzun güzel sahilinde bazýlarýmýz denize girdik. Topluca þehirle iç içe girmiþ antik Keramos kentini gezdik. Öðle yemeðinden sonra Gökova Termik Santralinin yanýndan geçerek, Yenice Termik Santralini de görerek Milas'ýn Beçin Kalesi'ne ulaþtýk. Kaleyi ve antik hamamý gezdikten sonra rotamýzý Yataðan yakýnlarýndaki Stratonika antik kentine çevirdik. Kenti dolaþýrken, kendimizi 2000 yýl öncesinde hissettik. Stratonikeia Antik Kenti bir aþk hikayesi üzerine kurulmuþ. M.Ö. 270 yýlýnda Büyük Ýskender'in topraklarý paylaþýlýrken, Sureyi kralý I.Seleukos'un oðlu Antiokhos, babasýnýn eþlerinden Stratonike'ye aþýk olur. Kral oðlu ile eþi arasýnda kalýr ve eþini boþar. Onlar da bu bölgeye gelerek kenti kurarlar ve Stratonikeia adýný verirler. Sütun baþlýklarý bu kentin bir kadýn için kurulmuþ olduðunu gösteriyor. 12 km. Ýlerideki Laguna Antik Kentine uzanan taþ yolun kenarlarýndaki mezarlar, bir zamanlar burada dövüþen gladyatörlere ait. Tarihte birkaç kez yýkýlmýþ, tekrar kurulmuþ olan bu kentten günümüze saðlam olarak meclis binasý ve þehrin çift kemerli giriþ kapýsý kalmýþ. Stratonikeia'dan ayrýldýktan sonra, son duraðýmýz, Ormancý türküsüne konu olan Belen Kahvesi idi. Kahvede Gevenez ovasýna karþý çaylarýmýzý içip köylülerle sohbetten sonra Akyaka'nýn yolunu tuttuk. Baþladýðýmýzdan 12 saat sonra, tam 19:30'da Akyaka'daydýk. Hepimizin yüzünde keyifli bir gün geçirmenin ve yeni diyarlar keþfetmenin mutluluðu vardý. Yeni gezilerde buluþmak umuduyla... Suyunuzu geleceðe saklayýn! Küresel ýsýnma biz istesek de istemesek de artýk hayatýmýzýn bir parçasý. Çünkü hayatýn kaynaðý su, oldukça kýsa bir süre sonra bugün hâlâ uðruna çocuklarýn öldüðü petrolden daha deðerli olacak. Ýþte bu deðerin bugünden korunmasý için Türkiye (TEMA)'nýn bazý önerileri var: * Musluðunuzu açýk býrakmayýn * Bulaþýk makinesi kullanýn * Týraþ olurken ve diþinizi fýrçalarken suyu kapatýn * Suyun kaçak kullanýmýný engelleyin * Çamaþýr makinesini ekonomik kullanýn * Duþta her zamankinden 1 dakika az kalýn * Rezervuarýnýzý küçültün

Sayfa 7 ÇOCUK 29 Ekim CUMHURÝYET BAYRAMI AKYAKA DA COÞKUYLA KUTLANDI G Ö K A V A Kuþ cývýltýlarýyla Ormanýn kokusuyla Rüzgarýn sesiyle Pek güzeldir Gokava Nail ÇAKIRHAN evleri Güzeldir sahili Dondurma yiyerek gezersin Turistlerle doludur Gökava Gökova'ya gelirseniz Balýk yemeden gitmeyiniz Karþýnýza mutlaka Restorant,tekne çýkar. Mustafa Kemal, 19 Mayýs 1919 da Samsun a çýktý. 27 Aralýk 1919'da arkadaþlarýyla beraber Ankara'ya gelmiþ, burada büyük bir çoþku ile karþýlanmýþtý. 23 Nisan 1920 günü illerden gelen temsilcilerle Türkiye Büyük Millet Meclisi açýlmýþtý. Türkiye artýk milletvekillerinin yaptýðý yasalarla yönetiliyordu. Türkiye Büyük Millet Meclisi açýldýktan sonra düzenli ordu kuruldu ve düþmanlarla mücadele baþlatýldý. 26Aðustos 1922'de baþlayan Büyük Taarruz 30Aðustos'ta kazanýlan büyük zaferle sonuçlandý. 9 Eylül 1922'de ordumuz Ýzmir'e girdi. Yurdumuz düþmanlardan temizlendi. Mustafa Kemal ülkenin en iyi þekilde DÜNYA ÇOCUK KÝTAPLARI HAFTASI ( 12-18 Kasým ) Kitap, en sadýk dost ve en sevgili arkadaþtýr. Daðý taþý, uçan kuþu o öðretir. Güneþ'i, Yýldýzý, Ay'ý o tanýtýr. Çevremiz, yurdumuz ve Dünyamýz hakkýndaki bilgileri o verir. En güzel þiirleri, öyküleri onda buluruz. Güzel yazý yazmayý, doðru hesap yapmayý ondan öðreniriz. Kitaplar, insanlarýn duyduklarýnýn, düþündüklerinin, bildiklerinin, ve gözlemlerinin daha çok insana iletilmesini saðlar. Bilinenler nesilden nesile böylece ulaþtýrýlýr. Bu kadar yararlý olan kitaplarý tanýmamýz, sevmemiz ve korumamýz gerekir. Bugün bütün uluslar kitabýn önemini kavramýþlardýr. Ülkemizde de kitap sevgisini yaymak, kitap okumayý yaygýnlaþtýrmak amacýyla kasým ayýnýn ikinci haftasý Çocuk Kitaplarý Haftasý olarak kabul edilmiþtir. Biz de bol bol kitap okumalýyýz. Kitaplarýmýzý temiz tutmalýyýz. Okulumuzda ve evimizde kitaplýk kurmalýyýz. Kitap okuma alýþkanlýðýmýzý her yaþta sürdürmeliyiz. Kitaplarýn yararýný herkese anlatmalýyýz. Akyaka Kültür ve Sanat Derneði Halk Kütüphanesi yeni çocuk kitaplarýyla bu öðretim yýlý da öðrencilerimize okuma alýþkanlýðý kazandýrma çalýþmalarýný sürdürecektir. Cumhuriyetle yönetileceðine inanýyordu. Arkadaþlarýyla çeþitli görüþmeler yaptýktan sonra, Cumhuriyetin ilanýna karar verildi. Bir yasa hazýrlandý ve 29 Ekim 1923 tarihinde Türkiye devletinin yönetim þekli, Cumhuriyettir. Þekliyle onaylandý. Milletvekillerinin Yaþasýn Cumhuriyet sesleri meclis binasýndan tüm yurda yayýldý. Cumhuriyetin ilaný 101 pare top atýþýyla tüm yurda müjdelendi, tüm yutta çoþkuyla karþýlandý. Ayný gün, Türkiye Büyük Millet Meclisi Mustafa Kemal'i ilk cumhurbaþkaný seçti. Mustafa Kemal, onbeþ yýl cumhurbaþkanlýðý yaptý. Yurdumuzun çaðdaþ milletler düzeyine çýkmasý için çalýþtý. Her yýl 29 Ekim gününün bayram olarak kutlanmasýna karar verildi. KIZILAY HAFTASI (29 Ekim- 4 Kasým) Cahit Belkýs Güneyman Ýlköðretim Okulunda Kýzýlay Haftasý görevli öðretmen ve öðrenciler tarafýndan kutlandý. Günün anlam ve önemini belirten konuþmalar yapýldý, þiirler okundu. Yurdumuzda pek çok yardým derneði vardýr. Bunlardan birisi de Kýzýlaydýr. Kýzýlay, deprem, su baskýný, yangýn, salgýn hastalýk, savaþ gibi felaketlerde yardýmýmýza koþan bir kuruluþtur. Felaketlerde zarar görenlere, yoksullara yardým elini uzatýr. Çeþitli felaketlere uðrayan baþka uluslara da yardýmcý olur. Kýzýlay yurdumuzda ilk kez 1868 yýlýnda Osmanlý Yaralý Askerlere Yardým Cemiyeti adýyla kurulmuþtur. Daha sonra Hilal-i Ahmer Cemiyeti adýný almýþtýr. 1945 yýlýnda adý Türkiye Kýzýlay Derneði olmuþtur. Kýzýlayýn sembolü beyaz zemin üzerine kýrmýzý aydýr. - Kýzýlay kara gün dostudur. - Kýzýlay savaþta ve barýþta yanýmýzdadýr. Azmakdaki köprüden Bol bol balýk tutarsýn Sudaki yosunu Kuðu sanarsýn Erenay Umay ÇINAR Nihal SÜRER ÖÐRENCÝSÝ EMÝRBEYAZIT ÝLK ÖÐRETÝM OKULU 4/C sýnýfý MUSTAFA KEMAL'Ý DÜÞÜNÜYORUM Mustafa Kemal'i düþünüyorum; Yeleleri alevden al bir ata binmiþ Aþýyor yüce daðlarý, engin denizleri. Altýn saçlarý dalgalanýyor rüzgârda, Iþýl ýþýl yanýyor mavi gözleri, Mustafa Kemal'i düþünüyorum; Yanmýþ, yýkýlmýþ savaþ meydanlarýnda Destanlar yaratýyor cihanýn görmediði, Arkasýndan dað dað ordular geliyor Her askeri Mustafa Kemal gibi. Mustafa Kemal'i düþünüyorum; Gelmiþ geçmiþ kahramanlara bedel Hükmediyor uçsuz bucaksýz göklere Al bir ata binmiþ yalýn kýlýç Koþuyor zaferden zafere. Mustafa Kemal'i düþünüyorum; Ölmemiþ bir kasým sabahý! Yine bizimle beraber her yerde, Yaþýyor dört köþesinde vatanýn Yaþýyor damar damar yüreklerde. Mustafa Kemal'i düþünüyorum, Altýn saçlarý dalgalanýyor rüzgârda, Mavi gözleri ýþýl ýþýl, görüyorum Uykularýma giriyor her gece. Ellerinden öpüyorum. Ümit Yaþar OÐUZCAN KÜNYE: Akyaka Kültür ve Sanat Derneði Bültenidir. Yayýnlanan yazýlardan yazarlarý sorumludur. Akyaka Kültür ve Sanat Derneði (48 011 019) adýna sahibi: Selçuk Ýnaç (Bþk) Yazý Ýþleri Sorumlusu: Sedat Atay (üye) Teknik Sorumlu : Can Örün Vergi No: Ula 043 033 73 54 Akyaka Kültür ve Sanat Derneði Ilgýn Sk. No:8 Akyaka Ula MUÐLA E-mail: aks-akyaka@hotmail.com Tel: 0 252 243 41 16-0 252 243 50 09 Baský: Devrim Gazete ve Matbaasý / MUÐLA Tel: 0 252 214 37 85 ÖÐRETMENLER GÜNÜ (24 Kasým) Bizi dünyaya getiren, besleyip büyüten ve eðiten anne ve babamýzdýr. Fakat okula baþladýðýmýzda bize bilgi ve beceri kazandýran, hayata hazýrlayan öðretmenlerimizdir. Yurdunu, ulusunu seven insanlar olarak yetiþmemizi saðlayan onlardýr. Bunun için öðretmenlerimizi çok severiz. Öðretmenin toplum üzerinde etkisi çoktur. Bir ülkenin gününü ve geleceðini etkileyen öðretmenlerdir. Bir ulusun kalkýnmasý ve çaðdaþlaþmasý öðretmenlere baðlýdýr. Bunu çok iyi bilen Mustafa KemalAtatürk 24 Kasým 1928'de Millet Mektepleri Baþ öðretmenliðini kabul etmiþtir. 24 Kasým günü, 1981 yýlýndan beri Öðretmenler Günü olarak kutlanmaktadýr. Her yýl 24 Kasým günü, öðretmenlerimize duyduðumuz saygýyý ve sevgiyi dile getiriyoruz. Bu günde toplantýlar düzenliyoruz. Radyo, televizyon ve gazetelerde öðretmenlerle ilgili yayýnlar yapýlýyor. Akyaka Kültür ve Sanat Derneði olarak tüm öðretmenlerimizin 24 Kasým Öðretmenler Günü'nü kutluyoruz.

Sayfa 8 Müziðin Monalisa'sý : Blues Oruç ÖZKAN (Geçen Sayýdan devam) Ýngiltere'de, 1960'lar boyunca Amerika blues efsanelerinin kayýtlarý ve Ýngiltere blues-rock tabanlý kayýtlaretkin rollere sahipti. John Lee Hooker ve Muddy Waters gibi blues sanatçýlarý coþkulu seyirciler önünde perforsmanlarýný sürdürmeye devam ediyorlardý. John Lee Hooker, kendi blues stilini rock elemanlarý ile zenginleþtirdi. B.B. King eþsiz gitar tekniði ile Blues Kralý ünvanýný kazanmýþtý. Gitar ve arpýn kullanýldýðý Chicago stilinin aksine King'in orkestrasý saksafon, trompet ve trombon kullanýyordu. Ýnsan Haklarý ve Ýfade Özgürlüðü Hareketleri, Amerika'da African-American müziðine ve bu müziðin kökenlerine olan ilgiyi arttýrdý. 2. Dünya Savaþý öncesi akustik blues'a duyulan ilginin yeniden canlanmasýna yardýmcý oldu. Newport Folk Festival gibi dünyaca ünlü müzik festivalleridüzenlendi. ÞARKI SÖZLERÝ Erken dönem Blues þarkýlarý incelendiðinde þarký sözlerinin genel olarak birkaç ana temadan ve bunlara baðlý hikâyelerden esinlendiði görülür. Bu hikâyelerin temel kaynaðý siyah adamýnyeni Kýta'ya yaptýðý zor(un)lu yolculuk, burada tarlalarda bir köle olarak çalýþtýrýlmasý ve baþýndan geçen acý dolu yaþam öyküsüdür. Bu yüzdendir ki, bu dönem yapýlan þarkýlarda vokal, þarkýnýn ana temasýna uygun olarak anlatýcý bir tavýrda, hüzünlü ve duygu yüklüdür. Bu müziðin ve sahiplerinin daha sonra deltalardan þehirlere taþýnmasýyla birlikte deðiþen sosyal çevreye uygun olarak þarký temalarýnýn ve þarkýlarýn söyleniþ biçiminin de deðiþtiði gözlemlenebilir. Ancak deðiþen vokal tarzý ve konular yanýnda Blues müziði, ana yapýsý olan 12 ölçü içinde yapýlan tekrarlarý ve call and response olarak anýlan çaðrý ve cevap kýsýmlarýný korumayý baþarýr. Blues müziðinin bugünlere kadar gelip, hala büyük bir kitle tarafýndan takip edilmesinin belki de en nadide sebebi, bir yandan köklerine baðlýlýðý ve üzerine inþa edilmiþ geleneklerden beslenmesi, diðer taraftan da deðiþime ayak uydurabilen dinamik yapýsý olmuþtur. Bu þekilde, dünyadaa.b.d.'nin önderliðinde vücuda gelen ve geliþen müzik endüstrisine de eklenmeyi baþarmýþ ve daha sonra piyasanýn önemli aktörlerindenbiri haline gelmiþtir. Ýlk dönem kaydedilen Blues albümleri, müzikal açýdan, endüstrinin gözdesi olan ve gitgide daha fazla etkileþimde bulunduðu pop müziði kadar kolay dinlenilirken; þarký sözleri poptan çok daha gerçekçi, sert ve çoðu zaman da edepsiz bulunmuþtur. Þarkýlarýn ve icracýlarýn bu tarz bir anlatým yolu seçmesi yüzünden, o yýllarda, kiliseye baðlý Amerikan halký ve birçok rahip tarafýndan da þeytanýn müziði olarak damgalanmýþtýr. Ýlginçtir ki Blues her zaman temel anlamda Tanrý'ya ve Tanrý inancýna baðlý kalabilmiþ yegane müzik türlerinden olmuþtur. Blues müziði her zaman hüzün, acý, sefalet, zulüm ve sýkýntý gibi negatif anlamlý kelimelerle anýlmýþ olsa da, bu müzik ayný zamanda içinde hicvi ve ironiyi barýndýrabilmiþ, ayný zamanda eðlenceli de olabilmeyi baþarabilmiþtir. Blues þarkýlarý tek bir dizeyle baþlar ve müzik devam ederken bu sözler üç defa tekrarlanýr. Dördüncü dize tekrar edilen ilk dizeye bir yanýt bazen de bir sonuç oluþturur.bu form çoðunluk Blues þarkýlarýnda kullanýlýr ve þarký içinde müzikle bir bütünlük oluþturduðu gözlemlenir. Þarkýlar, ýrkçýlýk ve Vietnam Savaþý gibi politik konulara deðiniyordu. Bu durum, o dönem için normal olarak nitelendirilmiyordu. Alabama blues kayýtlarýndayer alan bir þarký þöyle sesleniyordu : I never will go back to Alabama, that is not the place for me You know they killed my sister and my brother, and the whole world let them peoples go down there free (Bir daha Alabama'ya geri dönemeyeceðim. Artýk orasý benim için deðil. Kardeþlerimi öldürdüklerini biliyorsunuz ve hala onlarýn özgürce dolaþmalarýna izin veriyorsunuz. ) Bir baþka þarkýda ise ; bir zenci sürüsü, tarlalaragönderilir. Yaþamlarýnýtopraða gömmek, pamuk üretmek için. der. GÖKOVA'YI GÖRMEK Samet Ekinci Emekli Edebiyat Öðretmeni Küçük bir balýkçý köyünde yaþlý bir balýkçý, her sabah erkenden balýða çýkar, akþam olduðunda yorgun argýn köyüne dönermiþ. Kýyýda yaþlý balýkçýyý karþýlayan köyün delikanlýlarý ona: Ýhtiyar, bu gün denizde ne gördün? diye sorarlarmýþ. Yaþlý balýkçý da: Bu gün denizde, bir kayanýn üzerinde altýn sarýsý saçlarýný fildiþi taraklarla tarayan bir deniz kýzý gördüm. dermiþ. Delikanlýlar güler, yaþlý balýkçý ile alay eder sonra oradan uzaklaþýrlarmýþ. Ertesi akþam, yaþlý adam yorgun argýn balýktan döndüðünde, yine kýyýya toplanan delikanlýlar yine ayný soruyu sorar, her soruþlarýnda da ayný yanýtý alýrlarmýþ. Bu hep böyle sürer gidermiþ. Yaþlý balýkçý yine bir gün erkenden denize açýlmýþ. Bir süre gittikten sonra bir kayanýn üzerinde altýn sarýsý saçlarýný fildiþi taraklarla tarayan bir deniz kýzý görmüþ. Akþam olmuþ, yaþlý balýkçý kýyýya yaklaþýp karaya çýktýðýnda, köyün delikanlýlarý ihtiyarýn çevresini sarýp her zamanki sorularýný sormuþlar: Ýhtiyar bu gün ne gördün denizde? Yaþlý balýkçý bu kez: Hiç bir þey görmedim. demiþ. ***** Enfeksiyon Hastalýklarý Siz hiç sýcak ve tuzlu deniz suyunun, tatlý ve serin azmak sularýyla durulandýðý, yakamozlarýn kumsalla seviþtiði bir yer gördünüz mü? Dipleri uzun saç örgüleri gibi yosunlarla bezenmiþ azmak sularýnda ördeklere yem verdiniz mi? Yazýn kavurucu sýcaklarýnda azmaðýn serin sularýna ayaklarýnýzý sokup biranýzý yudumladýnýz mý? Balýk tutmak için deniz kýyýsýna inip, balýklarý görünce vazgeçtiðiniz oldu mu? Kýþýn azmak kýyýsýnda teknesini onaran balýkçýyla, tahta kanepelerde þarap içtiniz mi? Bir çok kültürün barýþtýðý, bir çok dilin konuþulduðu, ancak herkesin birbirine günaydýn dediði bir yerde bulundunuz mu? Siz hiç betonun yüreðinizi daraltan tabutluk gibi odalarýndan çýkýp, ahþabýn tüm incelikleriyle bezenmiþ, bahçelerinde yeþilin her tonunu görüp kokladýðýnýz bir mekanda yaþadýnýz mý? Cýrcýr böceði sesiyle uyanýp, Acaba rüyada mýyým? Diye bacaðýnýzý çimdiklediniz mi? Siz hiç mitolojinin tanrý ve tanrýçalarýyla karþýlaþtýnýz mý? Kleopatra'nýn vücudunu okþayan kumu kokladýnýz mý? Tüm dünyayý dolaþtýðý söylenen Kaptan Cousteau'nun yeryüzü cenneti olarak nereyi söylediðini duydunuz mu? Siz hiç altýn sarýsý saçlarýný fildiþi taraklarla tarayan deniz kýzý gördünüz mü? Siz hiç Gökova'yý gördünüz mü? Mikro Biyoloji Yaþadýðýmýz yer, GÖKOVA TÜRKÝYE'DE BLUES Ülkemizde blues 1980 li yýllarýn ikinci yarýsýnda tatlý bir yükseliþe geçmiþtir ve büyük baþarýlar yakalamýþtýr. Bu yýl 18.cisi yapýlacak olan Ýstanbul Blues festivali bunun en güzel örneðidir. Birçok baþarýlý müzisyen ve grup gerek Ýngilizce gerekse Türkçe bu müziði baþarýlý ve etik deðerlerine uygun þekilde icra etmektedirler. Ülkemizin önemli blues temsilcileri arasýnda Ýstanbul Blues Kumpanyasý, Yavuz Çetin, Gür Akad Band, Sahte Raký, Zifir Blues Band ve Muðla'mýzýn yetiþtirdiði Began Çaðlav & Mabolla Grubunu sayabiliriz. Bol Müzikli Günler Dileklerimle.