Tiroid Nodüllerinde Endikasyonlara Göre İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi Sonuçları



Benzer belgeler
Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

Ötiroid multinodüler guatrlı olguların sitoloji ve histopatoloji sonuçları: Ultrasonografi özellikleri ile karşılaştırılması

Tiroidin en sık görülen benign tümörleri foliküler adenomlardır.

Araştırma. Deniz Özel*, Fuat Özkan*, Betül Duran Özel**, Yüksel Demir*, Özgür Özer*, Zafer Ünsal Çoşkun* GİRİŞ

TİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM

ARAŞTIRMA. Anahtar Kelimeler: Tiroid Nodülleri, US, ultrasonografi, İİAB, ince iğne aspirasyon biyopsisi.

OP. DR. YELİZ E. ERSOY BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ AD İSTANBUL

Nodüler Guatr hastasını nasıl izleyelim? Dr.Fırat Tutal Şişli Kolan Interna4onal Hastanesi Genel cerrahi

Tiroid Nodüllerinde Ultrason Rehberliğinde İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi. Ultrasonography Guided Fine Needle Aspiration Biopsies On Thyroid Nodules

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

Nodüler Guatr da Klinik Yaklaşım Kime cerrahi? / Kime takip? Dr.Bülent ÇİTGEZ Şişli Hamidiye E@al EAH

Orijinal makale/original article

ULUSAL ENDOKRİN CERRAHİ KONSENSUS KONFERANSI

Biyopsisinde 21 G ve 22 G Enjektör İğnelerinin Karşılaştırılması*

Savaş Baba, Sabri Özden, Barış Saylam, Umut Fırat Turan Ankara Numune EAH. Meme Endokrin Cerrahi Kliniği

Basit Guatr. Yrd.Doç.Dr. Okan BAKINER

NODULER GUATR DA CERRAHİNİN GENİŞLİĞİ. Dr. Serkan SARI SB İstanbul EAH

Aksillanın Görüntülenmesi ve Biyopsi Teknikleri. Prof. Dr. Meltem Gülsün Akpınar Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı

ARAŞTIRMA Original Article. Endokrinolojide Diyalog 2012; 9(4):

Bezi Ultrasonografisi

Konya il merkezinde hizmet veren iki hastanenin tiroidektomi endikasyonlarının değerlendirilmesi *

Tiroid Nodüllerinde Ultrasonografi ile Malignite Kriterlerinin Değerlendirilmesi

HAMDİ ÖZŞAHİN,GÜRKAN YETKİN,BÜLENT ÇİTGEZ,AYHAN ÖZ, MEHMET MİHMANLI, MEHMET ULUDAĞ

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ

Tiroid ince iğne aspirasyon biyopsilerinin histopatolojik sonuçlar ile retrospektif olarak değerlendirilmesi

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim

Halime Önver 1, Ali Osman Özbey 2, Mahmut Duymuș 3, Ömer Yılmaz 1, Pınar Nercis Koșar 1

Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Genel Cerrahi Kliniği, 2 Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Cerrahi Kliniği, İstanbul

İnsidental kanser. Dr. Ali İlker Filiz Haydarpaşa Sultan Abdülhamid Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği

TİROİD NODÜLÜNE CERRAHİ YAKLAŞIM DOÇ. DR. SEDAT ÇAĞLI ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KBB ANABİLİM DALI, KAYSERİ

Gülay Aydoğdu, Pınar Fırat, Yasemin Özlük, Dilek Yılmazbayhan

Tiroid nodüllerinin değerlendirilmesinde tru-cut biyopsi yöntemi kullanılmalı mı?

Tiroid ve Paratiroid Cerrahisi

Tiroid nodülüne yaklaşım. Prof. Dr. Ercihan Güney

NODÜLERTİROİD HASTALIKLARINDA ULTRASONOGRAPHY, SİNTİGRAFİ VE İNCE İĞNE ASPİRASYON BİOPSİSİ (İİAB) SONUÇLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Dr. Mehmet TÜRKELİ A.Ü.T.F İç Hastalıkları A.D Medikal Onkoloji B.D 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Mart 2014-Antalya

Papiller Mikrokarsinomlara Yaklaşım Türkiye Perspektifi

Graves Hastalığında Nodül Sıklığı, Nodüllerin Ultrasonografik ve Sitopatolojik Özellikleri

Papiller Tiroid Karsinomunda Santral Lenf Nodu Diseksiyonu

Bethesda Klasifikayonu. Prof Dr Gülnur Güler Yıldırım Beyazıt Üniversitesi

Tiroid Papiller Kanserde Güncel Kanıtlar ve Gerçekler. Kılavuzlara göre Ameliyat Stratejisi Değişti mi?

Diferansiye Tiroid Kanserlerinde tiroid beze yönelik cerrahi, boyutları, üst ve alt laringeal sinire ve paratiroid bezlere yaklaşım. Dr.

Tiroidde folliküler paterndeki lezyonların ayırımında bireysel yaklaşım. Dr. Cenk Sökmensüer HÜTF Patoloji AD

Meme kanser cerrahisinde sentinel lenf nodunu değerlendirmede intraoperatif sitolojinin tanı değeri

Santral Bölge Diseksiyonunda Lenf Bezi Diseksiyon Genişliği ve Lokalizasyonunun Değerlendirilmesi

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU

MEME KANSERİNDE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ

Ondokuz Mayıs Üniversitesi nde 2 Yıllık Süreçte Baş Boyun Kitlelerinde İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi Deneyimimiz 50 vaka

Tiroid Gland Patolojilerinde Ultrasonografinin Yeri

NAZOFARENKS KARSİNOMUNDA CLAUDIN 1, 4 VE 7 EKSPRESYON PATERNİ VE PROGNOSTİK ÖNEMİ

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Erken Evre Akciğer Kanserinde

Küçük Hücre-Dışı Akciğer Kanserinde Cerrahi Tedavi. 18 Ocak 12 Çarşamba

KANSERDE RADYOLOJİK GÖRÜNTÜLEME DOÇ. DR.İSMAİL MİHMANLI

Tiroid Patolojisi Slayt Semineri

Tiroid Nodüllerinde Ultrasonografi Eşliğinde İnce İğne Aspirasyon Sitolojisi: Sitohistolojik Korelasyon

Hashimoto Tiroditine Eşlik Eden Nodüllerin Ultrasonografik Özellikleri ve Sitolojik Bulguları

TİROİT NODÜLLERİNDE RADYOLOJİ-SİTOLOJİ BİRLİKTELİĞİ PROF. DR. ÖZLEM AYDIN, F.I.A.C.

SENTİNEL LENF NODU BİOPSİSİ VE ADJUVAN KEMOTERAPİ. Dr. Orhan TÜRKEN

TİROİD NODÜLLERİNİN SIVI BAZLI (SurePath) SİTOLOJİSİ: 3 Yıllık Histopatolojik Korelasyon

Tiroid nodüllerine güncel yaklaşım: 2015 ATA ve 2016 AACE/ACE/AME kılavuzları derlemesi

İnsidental Medüller Tiroid Kanserinde Ne Yapalım

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN TOTAL TİROİDEKTOMİ SONRASI HİPOKALSEMİ RİSKİ ÜZERİNE ETKİSİ

AZ DİFERANSİYE TİROİD KANSERLERİ. Prof. Dr. Müfide Nuran AKÇAY Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı ERZURUM

TİROİD CERRAHİSİ. Dr. Ömer USLUKAYA

TİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIMDA ATA KILAVUZ ÖNERİLERİ

Endokrin Cerrahi Derneği Web Çalışma Grubu

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

MEME PATOLOJİSİ SLAYT SEMİNERİ

Fazýl Serdar GÜREL 1

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

ELAZIĞ İLİNDEKİ TİROİD KANSER SIKLIĞI VE ALT TİPLERİ: BEŞ YILLIK DENEYİM

İntraoperatif Rekürren Laringeal Sinir Monitorizasyonunda Tekrar Kullanım Güvenlimidir? Doç. Dr. Barış Saylam Ankara Numune EAH Meme Endokrin Cerrahi

OLGU SUNUMU. Prof. Dr. Yeşim Gürbüz

DİFERANSİYE TİROİD KANSERİ

Meme Kanseri Cerrahisinde İntraoperatif Değerlendirme Ne kadar güvenebiliriz?

Tiroid Bezi Patolojilerine Radyolojik Yaklaşım

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ

Ameliyat Öncesi Tanı / Nodüler Hastalıkta Kalsitonin Yeri

YÜKSEK RİSK PREMALİGN LEZYONLARDA YAKLAŞIM. Dr.Ayşenur Oktay Ege Ün Tıp Fak Radyoloji AD

Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi

Yasemin Giles* (Senyurek), Fatih Tunca*, Harika Boztepe**, Faruk Alagöl**, Tarık Terzioglu*, MD, Serdar Tezelman*

Mavi Boya ile Sentinel Lenf

Tiroid Cerrahisi Sonuçlarımız: Retrospektif Çalışma

Multinodüler guatr nedeniyle tiroidektomi uygulanan hastalarda insidental papiller tiroid. mikrokarsinom olgularımız ve tedavisi

TİROİD NODÜLLERİNE YAKLAŞIM. Doç.Dr.Yasemin Tütüncü

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

Hashimoto Tiroiditi Olan Hastalarda Malignensi Tesbitinde İnce İğne Aspirasyon Biyopsisinin Etkinliği

Proflaktik santral disekisyon: Yeni bir tartışma alanı. Ashok R. Shaha, MD. Çeviren: Dr. Yalın İşcan*, Dr. Yasemin Giles* * İÜTF Genel Cerrahi ABD

SERVİKAL ÖRNEKLERDE HPV DNA ve SİTOLOJİK İNCELEME SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Tamamlayıcı Tiroidektomilerde Gama Dedektör Yardımlı Cerrahinin Rolü

3-Tesla Difüzyon Ağırlıklı Manyetik Rezonanslı Görüntüleme Malign Tiroid Nodülünü Tanımlayabilir mi?

İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi Yönteminin Tiroid Nodüllerinde Cerrahi Kararındaki Etkileri

Mamografi; Ne için? Ne zaman? Dr. Mehmet İnan Genel Cerrahi Uzmanı Mağusa Tıp Merkezi Hastanesi

Benign ve Malign Tiroid Nodüllerinin Ayırımında Renkli Doppler Ultrasonografinin Rolü

Göğüs Cerrahisi Sedat Gürkok. Göğüs Cerrahisi. Journal of Clinical and Analytical Medicine

Tiroit nodüllerinin ince iğne aspirasyon biyopsilerinde iğne çapının tanısal yeterlilik üzerine etkisi

Benign ve Malign Nodüler Tiroid Hastalığının Tanısında Ultrasonografi ve İnce İğne Aspirasyon Biyopsisinin Değeri

ÇOCUKLUK ÇAĞI PAPİLLER TİROİD KANSERİNDE BRAF V600E MUTASYONU İLE KLİNİKOPATOLOJİK ÖZELLİKLER ARASINDAKİ İLİŞKİ VE NÜKS ORANI ÜZERİNE ETKİSİ

Multidisipliner Konseyin Endokrin Hastalıkların Tanı Ve Tedavi Süreci Üzerine Etkisi

Transkript:

Dicle Tıp Dergisi, 2007 Cilt:34, Sayı: 1, (42-47) Tiroid Nodüllerinde Endikasyonlara Göre İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi Sonuçları Aylin Hasanefendioğlu Bayrak*, Alper Özel*, Kamil Peker** ÖZET Şüpheli ultrasonografik bulgu taşımaksızın klinisyen istemiyle, ultrasonografide şüpheli kriterler taşıyan inse radyolog yönlendirmesiyle yapılan tiroid biyopsi sonuçlarının karşılaştırılması amaçlandı. Kliniğimizde Haziran 2004-Ekim 2005 tarihleri arasında, 25-75 yaş arasında, 118 olgunun 132 nodülüne ince iğne aspirasyon biyopsisi uygulandı. Şüpheli ultrasonografik bulgular içeren grup A, ve sonografik olarak şüpheli bulgu içermemesine rağmen klinisyen istemiyle biyopsi uygulanan grup B şeklinde sınıflandırıldı. Cinsiyet, yaş, nodül boyutu, palpasyon özelliği, ultrasonografik özellikler her iki grupta sitopatolojik sonuçlarla birlikte karşılaştırıldı. Ultrasonografik özelliklerin duyarlılık, özgüllük, negatif ve pozitif öngörü değerlerine bakıldı. İstatistiksel olarak, malignite oranı ve 1 cm ve daha küçük çaplı A, palpabl ise B grubunda fazlaydı. Solid, hipoekoik, mikrokalsifikasyon içeren nodül, düzensiz sınırlı ve Dopler incelemede santral vasküler A grubunda fazlaydı. Sonuç olarak, ultrasonografik şüpheli bulgusu olmayan 1 cm den büyük, soliter veya dominant in biyopsisinde çok az oranda malignite saptanmaktadır. Şüpheli ultrasonografik bulguların varlığında ise biyopsiyle 1 cm den küçük tiroid kanserleri yakalanabilmektedir. Anahtar Kelimeler: Tiroid Nodülü, İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi, Ultrasonografi Fine Needle Aspiration Biopsy Results of Thyroid Nodules According to Their Biopsy Indications - - - - - SUMMARY We aimed to compare the fine needle aspiration biopsy results of thyroid nodules in two different groups. One group (group A), consisted of thyroid nodules which had sonographically suspicious criteria for malignancy, the other group (group B) was comprised of nodules which were not sonographically suspicious for malignancy, but referred to biopsy according to clinician s will. In our clinic, a total number of 132 nodules in 118 patients ( range 25-75 years) were biopsied between June 2004 and October 2005. Sex, age, nodule size, palpability of nodule, ultrasonographic features were compared in both groups with respect the cytopathological results. Sensitivity, spesificity, negative and positive predictive values were calculated for each ultrasonographic feature. Malignancy rates and number of nodules that 1 cm or smaller in diameter were significantly higher in group A, the number of palpable nodules were higher in group B. The number of solid, hypoechoic, irregular bordered nodules with central microcalcification and central vascularity seen by Doppler ultrasound were higher in group A. In conclusion; fine needle aspiration biopsy of solitary or dominant nodules in diameter of 1 cm, have low malignancy rates, if sonographically unsuspicious for malignancy. Thyroid cancer could be detected even in nodules smaller than 1 cm, if the nodule has sonographically suspicious features for malignancy. Key Words: Thyroid Nodule, Fine Needle Aspiration Biopsy, Ultrasonography * Amerikan Hastanesi Radyoloji Bölümü / İstanbul ** Amerikan Hastanesi Patoloji Bölümü / İstanbul 42

A. Hasanefendioğlu Bayrak ve ark. Dicle Tıp Dergisi 2007 GİRİŞ Yüksek rezolusyonlu ultrasonografi cihazlarıyla tiroid bezinde birçok küçük nodülün saptanabilmesi olanaklı hale gelmiştir (1). Erişkinlerin %4-8 inde palpasyonla, %41 inde ultrasonografiyle, %50 sinde ise otopsiyle tiroid i saptanır (2). Nodüler tiroid hastalığı bu kadar yaygın olmasına rağmen tiroid kanseri oldukça nadirdir. Ancak yine yüksek rezolusyonlu ultrasonografi cihazlarıyla tiroid kanseri yakalanma oranı da artmıştır. Bu çalışmada, ultrasonografiyle benign kriterler taşıdığı rapor edilen, ancak klinisyenlerin isteği üzerine ince iğne aspirasyon biyopsisi (İİAB) yapılan hasta grubu ile ultrasonografik kriterlere göre İİAB yapılan hasta grubu arasında malignite saptama ve grupların diğer özellikleri arasında farklılık olup olmadığının saptanması amaçlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM Kliniğimizde Haziran 2004-Ekim 2005 tarihleri arasında, 118 olgunun 132 tiroid nodülüne İİAB uygulanmış olup sonuçlar retrospektif olarak ve nodül bazlı değerlendirilmiştir. Nodüller İİAB endikasyonlarına göre; ultrasonografik olarak şüpheli kriterler taşıması nedeniyle İİAB yapılan (A grubu), ultrasonografi tetkikinde şüpheli bulgu izlenmemesine rağmen sert nodül, tek nodül ya da çapı 1 cm den büyük olan nodül gibi çeşitli sebeplerle klinisyen istemiyle İİAB yapılanlar (B grubu) olarak iki gruba ayrıldı. Ultrasonografik olarak; solid iç yapı, düzensiz sınır, hipoekojenite, kalın kesintili halo, mikrokalsifikasyon varlığı, santral vaskülarite literatür verilerine dayanarak şüpheli bulgu olarak kabul edildi. Her iki grup nodül değerlendirilmesi aynı ultrasonografi cihazının (Siemens Antares) yüksek rezolusyonlu probu (13-5 MHz, lineer) ve aynı 2 radyologun ayrı ayrı, uyumsuz bulgularda ise bir arada incelemeleriyle yapıldı. Ultrasonografik incelemede; her iki gruptaki 6 karakter açısından değerlendirildi (iç yapı, sınır, eko-strüktür, halo formasyonu, mikrokalsifikasyon varlığı, ve vaskülarite). Nodüllerin 3 boyutu da ölçülerek değerlendirme de en büyük çap dikkate alındı. İç yapı;... solid, kistik komponentle birlikte solid, ya da kistik şeklinde, sınır; düzgün ya da düzensiz şeklinde, eko-strüktür; tiroid parankimine göre hiperekoik, izoekoik, hipoekoik, tama yakın kistik içinse anekoik şeklinde, halo; ince-komplet, kalın-kesintili, halosuz şeklinde, mikrokalsifikasyon var ya da yok şeklinde, vaskülarite; nodül etrafında ya da intranodüler şeklinde sınıflandırıldı. A grubundaki ; hastanemizde kendi isteğiyle ultrasonografi yaptıran hastaların, check-up servisinin rutin tiroid ultrasonografi istemiyle yönlendirilen hastaların, ya da diğer hastaneler ya da görüntüleme merkezlerinde yapılan ultrasonografinin ikinci kez değerlendirilmesi amacıyla radyoloji birimimize yönlendirilen hastaların i arasından şüpheli ultrasonografik kriterler taşıyanların seçilmesiyle oluşturuldu. İİAB endikasyonu radyolog tarafından belirlendi. B grubundaki olgular, radyoloji kliniğimize, endokrinoloji ya da iç hastalıkları kliniklerinden gönderilmişti. Bu grup olgularda; 1 cm den büyük nodül, dominant nodül, soliter nodül, sert nodül ve pozitif aile ya da radyasyon öyküsü mevcuttu. İİAB endikasyonu gönderen hekim tarafından belirlendi. İİAB, 22 gauge iğnenin 10 ml lik enjektöre oturtularak, ileri geri hareketler sırasında, hafif vakum uygulanmasıyla yapıldı. Alınan materyalin aynı anda sitolog tarafından değerlendirmesiyle en fazla 3-4 kez girişim uygulandı. Sitoloji materyali; benign (yüksek oranda kolloid, büyük folliküler hücreler), malign (papiller, medüller ya da anaplastik karsinom bulguları), ve şüpheli (yüksek oranda hücresel, mikroasiner formasyon, çok az kolloidal materyal, büyük çekirdek, ve/veya Hurtle hücre dominansı şeklinde) sınıflandırıldı. Yetersiz materyal; lamlarda 6 dan az tiroid folliküler hücre grubunun olması şeklinde yorumlandı. A grubunda; 51 olgu (38 kadın, 13 erkek) olup yaş aralıkları; 27-75 yıl arasındadır (ortalama; 43,22 yıl). Bu grupta boyutları 3-60 mm arasında değişen (ortalama 10,9 mm) 55 nodüle İİAB uygulanmıştır. 17 nodül palpabl, 38 nodül nonpalpabl idi. 19 nodül tek nodül olarak değerlendirildi. 43

Cilt:34, Sayı:1, (42-47) Resim 1. Sonografi raporunda benign özellikler taşıdığı belirtilen ve içerisindeki milimetrik ekojeniteler yoğun kolloid materyal olarak değerlendirilen yaklaşık 2 cm çapında nodül. Dominant nodül vasfı nedeni ile İİAB istemi yapılmış. Sitoloji sonucu; Benign kolloidal nodül. Resim 2. Aynı olgunun en geniş çapı 4.7 mm olarak ölçülen başka bir nodülü. Sonografi raporunda, mikrokalsifikasyonlar güçlükle seçilmekle birlikte, düzensiz sınırlı olması ve hipoekojen izlenmesi nedeni ile İİAB önerilmişti. Sitoloji sonucu: Papiller karsinom. B grubunda; 67 olgu (54 kadın, 13 erkek) bulunmakta olup yaş aralıkları 25-73 yıl arasındadır (ortalama 47,88 yıl). Bu grupta boyutları; 7-55 mm arasında (ortalama 16,13 mm) olan toplam 77 nodüle İİAB uygulanmıştır. 44 nodül palpabl, 33 nodül non- 44 palpabl idi. 23 nodül tek nodül olarak değerlendirildi. 1 cm den küçük 10 nodül mevcut olup, İİAB endikasyonları; 3 olguda palpasyonla sert nodül, 5 olguda pozitif aile anamnezi, 2 olguda çocukluk çağı lenfoması nedeniyle radyoterapi tedavisi alınmış olmasıydı. Operasyonla histopatolojik sonuç elde edilen nodül sayısı A grubunda toplam 25, B grubunda ise 6 dır. Her iki grup arasında in fizik muayene karakteristiği, ultrasonografik özellikleri, sitolojik sonuçları karşılaştırılarak istatiksel analiz yapıldı. Solid iç yapı, düzensiz sınır, hipoekojenite, kalın kesintili halo, mikrokalsifikasyon varlığı, ve santral vaskülaritenin maligniteyi saptamada değerini ortaya çıkarmak için, o özelliğin, her iki gruptaki toplam benign ve toplam malign de görülme oranı araştırılarak istatistiksel analiz yapıldı. İstatistiksel değerlendirmede ki-kare testi kullanıldı. P değeri < 0,05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. BULGULAR Ortalama olgu yaşı, erkek olgu sayısı ve palpabl in oranının her iki grupta karşılaştırılması tablo 1 de, in ultrasonografik özelliklerinin karşılaştırılması tablo 2 de gösterilmiştir. Ortalama nodül boyutu açısından, her iki grup arasında istatiksel olarak anlamlı farklılık mevcut değildir. Bununla birlikte, 1 cm den büyük B grubunda daha fazla olup gruplar arasında istatiksel olarak anlamlı farklılık mevcuttur. Hipoekoik nodül, mikrokalsifikasyon içeren nodül, düzensiz sınırlı nodül, santral vasküler nodül A grubunda daha fazladır. Kalın ve kesintili halo sıklığı her iki grup arasında istatiksel olarak anlamlı değildir. Tablo 1. A ve B grubunda olgu özellikleri Olguların kişisel A B p özellikleri grubu grubu Ortalama hasta 43,22 47,88 0,003* yaşı Erkek olgu sayısı 13/51 13/67 0,420 Palpabl nodül 17/55 44/77 0,003* sayısı *: istatiksel anlamlı bulgular

A. Hasanefendioğlu Bayrak ve ark. Dicle Tıp Dergisi 2007 Tablo 2. A ve B grubunda nodül özellikleri Sonografik A B grubu p özellikler grubu Soliter nodül 19/55 23/77 0,570 Ortalama nodül 10,9 16,13 0,21 çapı < 1cm 32/55 10/77 0,0001* Solid 45 36 0,0001* Kistik 7 25 0,009* komponenti olan solid Kistik 3 16 0,013* komponenti belirgin Hipoekoik 36 19 0,0001* Mikrokalsifikas 19 1 0,0001* yon Düzensiz sınır 26 8 0,0001* İntranodal 27 18 0,009* vaskülarite Kalın-kesintili halo 7 2 0,66 A grubunda sitoloji 28 (%50,9) nodülde benign, 16 (%29.1) nodülde malign, 8 (%14.5) nodülde şüpheli ve 3 (%5.5) nodülde ise yetersiz materyal şeklindeydi. B grubunda, sitoloji 74 (%96.1) nodülde benign, 1 (%1.3) nodülde malign, 1(%1.3) nodülde şüpheli, ve 1 (%1.3) nodülde yetersiz materyal şeklindeydi. Her iki grupta şüpheli ve yetersiz materyal nedeni ile tanısal olmayan sonuçlar istatiksel incelemeye katılmadı. İki grubun benign ve malign sitoloji sonuçları arasında istatiksel açıdan anlamlı fark saptandı (p: 0,0001). A grubunda operasyonla histopatolojik sonuç elde edilen nodül sayısı toplam 25, B grubunda ise 6 dır. A grubunda sitolojiyle; 1 nodülün benign, 18 nodülün malign olduğu rapor edilmişti. Histopatolojik sonuçları İİAB ile %100 uyumluydu. B grubunda sitoloji ile; 4 nodülün benign, 1 nodülün malign olduğu rapor edilmişti. Histopatolojik sonuçları İİAB ile %100 uyumluydu. İİAB ile şüpheli tanısı alan, A grubundaki 6 nodülün, cerrahi operasyon sonrası 4 ünde folliküler adenom, 2 sinde papiller karsinom saptandı. B grubundaki 1 nodül ise cerrahi operasyon sonrası, folliküler karsinom ile uyumluydu. A grubunda, sitoloji ile şüpheli olduğu belirtilen 2 nodül, ve yetersiz materyal olarak rapor edilen 3 nodül, B grubunda yetersiz materyal olarak rapor edilen 1 nodül opere edilmedi. Malign ve benign nodül grupları arasında hipoekojenite, mikrokalsifikasyon ve düzensiz sınır başta olmak üzere tanımlanan 6 özelliğin tümünde istatiksel olarak anlamlı fark mevcuttu (Tablo 3). Ancak kalın-kesintili halo bulunan nodül sayısı diğerlerine göre belirgin azdı (n=6). Bu bulguların duyarlılık, özgüllük, pozitif ve negatif öngörü değerleri hesaplandı (Tablo 4). Solid iç yapı duyarlılık oranı en yüksek, özgüllük oranı ise en düşük özellik olarak bulundu (sırasıyla; %94.1, %48.0). En yüksek özgüllük oranı; mikrokalsifikasyon ve kalın kesintili haloda izlendi (%97.1). Ancak kalın-kesintili halo bulunan nodül sayısı az olup duyarlılık diğer özelliğin belirgin altındaydı (%17.6). Tablo 3. Malign ve benign in ayrımında belirleyici özellikler Sonografik Malign Benign Toplam P Bulgular (n: 17) (n: 102) (n:119) Solid iç yapı 16 53 69 0.001 Hipoekojenite 14 32 46 <0.0001 Mikrokalsifikasyon 11 3 14 <0.0001 Düzensiz sınır 14 16 30 <0,0001 Kalın-kesintili halo 3 3 6 0,037 İnternal vaskülarite 11 28 39 0,004 Tablo 4. Çalışmamızda bilinen malignite kriterlerinin duyarlılık, özgüllük, pozitif ve negatif öngörü oranları. Sonografik özellikler Duyarlılık Özgüllük Pozitif öngörü Negatif öngörü Solid iç yapı. 94.1 48 23.2 98.0 Hipoekojenite 82.4 68.6 30.4 95.9 Mikrokalsifikasyon 64.7 97.1 78.6 94.3 İntranodüler vaskülarite 64.7 72.5 28.2 92.5 Düzensiz sınır 82.4 84.3 46.7 96.6 Kalın-kesintili halo 17.6 97.1 50 87.6 Hipoekojenite ve düzensiz sınırın birlikte görülmesi, ve bu iki kriterle birlikte intranodal vaskülaritenin birlikte izlenmesi durumunda özgüllük değerleri araştırıldı. Özgüllük sadece hipoekojenite izlenmesi durumunda; %68.6 iken, hipoekojenite ve düzensiz sınırda; %88.2, hipoekojenite, düzensiz sınır ve intranodal vaskülarite varlığında %96.1 e çıkmaktadır. Tek başına mikrokalsifikasyon varlığında ise diğer üçünden daha yüksek özgüllük saptandı. 45

Cilt:34, Sayı:1, (42-47) TARTIŞMA Ultrasonografi cihazlarının görüntü kalitesin de artış, fizik muayenede saptanamayan in tespitinde artışa yol açmıştır. Ultrasonografiyle saptanan in yaklaşık %5-6.5 inde malignite tespit edilmektedir (3,4). Çalışmamızda sadece ultrasonografik kriterlerin dikkate alındığı A grubunda malignite oranı; %29 (16/55), ultrasonografik olarak benign özelliklerde olduğu bildirilmesine karşın, fizik muayene bulguları ile İİAB si istenen de malignite oranı ise %2.5 (2/77) dir. Her iki grubun ortalaması alındığında oran %13.6 olarak bulunur ki bu da çoğu literatür verilerinden daha yüksektir (5). Benzer bir oran Liebeskind ve arkadaşları (6) tarafından bildirilmiştir. Sadece A grubunda izlenen yüksek malignite oranı ve ortalamaya yansıyan değerin literatür verilerinden daha yüksek olması kliniğimizin referans klinik olmasından kaynaklandığını düşünmekteyiz. Klinik kriterlerin (tek ya da multipl nodül, dominant nodül, 1 cm den büyük nodül v.b) hiçbirinin maligniteyle doğrudan ilişkisi mevcut değildir (5). Soliter de kısmen artmış malignite oranı bulunmuş, ancak multinodüler guatrlı olgularla arasında istatiksel anlamlı farklılık saptanmamıştır (5). Çalışmamızda, A grubunda 6 soliter nodülde (oran 6/19) malign sonuç elde edilmiş, B grubunda 23 soliter nodülün hiçbirinde malign sitolojik yada histopatolojik sonuç saptanmamıştır. Literatürde multinodüler guatrlı olgularda malignite oranının her nodülle birlikte azaldığı, ancak in sayısıyla orantılı olduğundan olgunun kanser olasılığında değişikliği yol açmadığı bildirilmiştir. Aynı literatürde multinodüler tiroid hastalığında, malignitenin genellikle dominant nodülde saptandığı, 1/3 oranında ise non-dominant nodülde olduğu bildirilmektedir (7). Bizim çalışmamızda A grubunda dominant nodülde malignite oranı; 2/9, B grubunda 1/25 olup ortalaması %13 olarak bulunmuştur ki bu değer diğer non-spesifik den farklı değildir. Ayrıca çalışmamız içerisinde dominant vasıflı olduğu için, boyutları 15 mm nin üzerinde İİAB si istenen 3 nodülle birlikte, aynı olgularda, boyutları 4.7 mm, 5 mm, ve 11 mm olan 3 non-dominant nodüle, ultrasonografide şüpheli bulguları nedeniyle 46... İİAB uygulanmıştır (Resim 1 ve 2). Dominant in sitolojisi kolloid nodül, nondominant in sitolojisi ise papiller karsinom ile uyumlu gelmişti. Soliter ya da dominant olup olmaması dışında, İİAB de boyut faktörü de maligniteyi etkilememektedir. A grubunda, sitolojileri papiller karsinom olan 16 nodülden 9 u 1 cm den küçük, 4 ü 1-1.5 arasında, 1 i 1.5 cm den büyüktü. B grubundaki biri folliküler, diğeri papiller karsinom olmak üzere iki malign nodül de 1 cm den büyüktü. Papini ve arkadaşlarının prospektif çalışmalarında; nodülde İİAB için çap sınırının 10 mm olması birçok kanserli olgunun atlanmasına neden olduğu saptanmıştır. Bu makalede, kanserli in %9 unun 8-10 mm arasında, %7 sinin ise 11-15 mm arasında olduğu belirtilmiştir (4,5). Bizim retrospektif çalışmamızda da A grubundaki olgularda, kanserli in %43 ü 4-8 mm, %25 i 8-10 mm, %25 inin 11-15 mm, %6 sının 15 mm den büyük olduğunu gördük. Ayrıca 5.3 mm ve 4.5 mm boyutlarında, sitolojik olarak şüpheli olan 2 nodülün de operasyonla papiller karsinom olduğu saptanmıştı. İİAB için cut-off değerinin 1 cm nin altında olması, bizim çalışmamızda olduğu gibi çok sayıda küçük boyutlu tiroid papiller karsinomunun tespit edilmesini sağlayacaktır. 1 cm den küçük de de lenf nodu metastazı ya da ekstranodal invazyon olasılığı bildirilmiştir (1). Çok nadir olmakla birlikte tiroid kanserlerinde uzak metastaz da rapor edilmiştir (8). Çalışmamızda 6 mm ve 6.6 mm boyutlarındaki iki papiller karsinomda tiroid kapsulünde yırtılma, ve bunlardan birinde trakeaya invazyon mevcuttu. Ancak lenf nodu ya da uzak metastaz bu olgularda ve çalışmadaki diğer olgularda izlenmemişti. Çalışmamızda elde ettiğimiz sonografik kriterlerin duyarlılık, özgüllük, pozitif ve negatif öngörü değerlerini, Ultrason Fikirbirliği Toplantısı ndaki (the Statement of the Society of Radiologist in Ultrasound Consensus Conference) verilerle karşılaştırdık(7). Çalışmamızda; mikrokalsifikasyon özgüllüğü ve pozitif öngörü değeri en fazla olan kriter olup Ultrason Fikirbirliği Toplantısı sonuçları ile uyumluydu (sırasıyla; %97.1, %78.6). Ancak yüksek çözünürlüklü prob kullanmamıza

A. Hasanefendioğlu Bayrak ve ark. Dicle Tıp Dergisi 2007 rağmen, 6 mm den küçük 5 nodülde mikrokalsifikasyon saptayamadık. Kim ve ark.' nın makalesinde nonpalpabl de, mikrokalsifikasyon izleme oranının düşük olduğu belirtilmiştir (1). Bizim verilerimizde hipoekojenite, solid iç yapıdan sonra en düşük özgüllüğe (%68.6) sahip veri olarak değerlendirildi. Özgüllük değerlerini arttırmak için; hipoekojeniteye, düzensiz sınır eklendiğinde oran %68.6 dan %88.2 ye, bu iki karaktere intranodal vaskülarite eklendiğinde oran %96.1 e çıkmaktadır. Düzensiz sınırlı, intranodal vaskülaritesi olan, mikrokalsifikasyon seçilemeyen, hipoekoik nodülün malign nodül olma olasılığı (%96.1) tek başına mikrokalsifikasyon izlenen nodülle hemen hemen eşit sayılabilir (%97.1). Sonuç olarak; hiçbir fizik muayene bulgusu maligniteyle direkt bağlantılı değildir. Sonografik bulguların eşliğinde, dikkatli hasta seçimiyle toplam İİAB sayısı azaltmak mümkün iken, 1 cm den küçük de, şüpheli sonografik bulgular varlığında, olası tümöral nodül henüz ekstranodal invazyon ya da uzak metastaz ihtimali oldukça düşük iken tespit edilebilmektedir. KAYNAKLAR 1. Kim EK, Park CS, Chung WY, et al. New sonographic criteria for recommending fine-needle aspiration biopsy of nonpalpable solid nodules of the thyroid. AJR 2002; 178: 687-691 2. Reading CC, Charboneau JW, Hay ID, Sebo TJ. Sonography of the thyroid nodules: a "classic pattern" diagnostic approach. Ultrasound Q 2005; 21: 157-165 3. Iannuccilli JD, Cronan JJ, Monchik JM. Risk for malignancy of thyroid nodules as assessed by sonographic criteria. The need for biopsy. J Ultrasound Med 2004; 23: 1455-1464 4. Chan BK, Desser TS, McDougall IR, Weigel RJ, Jeffrey RB. Common and uncommon sonographic features of papillary thyroid carcinoma. J Ultrasound Med 2003; 22: 1083-1090 5. Papini E, Guglielmi R, Bianchini A, et al. Risk of Malignancy in nonpalpable thyroid nodules; predictive value of ultrasound and color-doppler features. J Clin Endocrinol Metab 2002; 87: 1941-1946 6. Liebeskind A, Sikora AG, Komisar A, Slavit D, Fried K. Rates of malignancy in incidentally discovered thyroid nodules evaluated with sonography and fine needle aspiration. J Ultrasound Med 2005; 24: 629-634 7. Frates MC, Benson CB, Charboneau JW, et al. Management of thyroid nodules detected at US: Society of Radiologist in Ultrasound Consensus Conferences Statement. Radiology 2005: 237; 794-800 8. Liou MJ, Lin JD, Chung MH, Liau CT, Hsueh C. Renal metastasis from papillary thyroid microcarcinoma. Acta Otolaryngol. 2005;125: 438-442 Yazışma Adresi Aylin Hasanefendioğlu Bayrak. Cerrahpaşa Tıp Fak. Radyoloji A.D., Girişimsel Radyoloji Bilim Dalı / İSTANBUL E-mail: aylin_has@yahoo.com - - - - - 47