Yrd. Doç. Dr., RTEÜ Ġlahiyat Fakültesi, Arap Dili ve Belagati Öğretim Üyesi, e-posta: 1

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Yrd. Doç. Dr., RTEÜ Ġlahiyat Fakültesi, Arap Dili ve Belagati Öğretim Üyesi, e-posta: 1"

Transkript

1 Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Cilt: 9 Sayı: 42 Volume: 9 Issue: 42 Şubat 2016 February Issn: BÛSÎRÎ NİN ZUHRU L-ME ÂD FÎ VEZNİ BÂNET SU ÂD ADLI KASİDESİ VE ABDÜLBÂKÎ B. AHMED İN BU ESERE YAPTIĞI MANZUM TERCÜME BÛSÎRÎ S QASIDA NAMELY ZUHR AL-MA AD FÎ VEZNI BÂNAT SU ÂD AND ITS A POETIC TURKISH TRANSLATION BY ABDUL-BAQI B. AHMAD Mustafa IRMAK Öz Doğu ve Batı edebiyatlarında çokça örneği görülen bir edebî tür olarak nazire, büyük bir Ģairin herhangi bir manzumesini, aynı vezin ve kafiyeye riayet etmek koģuluyla taklide çalıģarak onunla rekabete giriģmektir. Arap edebiyatında nazirelerin varlığı Cahiliye dönemine kadar uzanmakla birlikte gerçek anlamda bu edebî türe konu olan ilk Ģiirin Ka b b. Züheyr in Bânet Su âd adlı kasidesi olduğu kabul edilmekte ve bu Ģiir üzerine yazılan nazirelerin sayısı elliye kadar ulaģmaktadır. Bunlar içerisinde en dikkat çekici olanlarından biri, Kasîde-i Bürde Ģairi Bûsîrî nin Zuhru l-me âd fî vezni Bânet Su âd adlı Ģiiridir. Bu makalede, Bûsîrî nin adı geçen kasidesine 18. yüzyıl Osmanlı ediplerinden Abdülbâkî b. Ahmed tarafından yapılan manzum tercüme, tespit edilen iki yazma nüshasından hareketle neģredilmiģtir. Anahtar Kelimeler: Nazîre, Ka b b. Züheyr, Bânet Su âd, Bûsîrî, Zuhru l-me âd Abdülbâkî b. Ahmed. Abstract Nazira is the common name of the poems that are written in the same subject, meter and rhyme to an another qasida of a great poet. This literary genre is seen in Eastern and Western literature. In Arabic literary, nazira is mentioned to be has been existed in Pre-Ġslamic period but its first real example is The Qasida Bânat Su âd of Kaab b. Zuhair and the number of these naziras reach about fifty. Bûsîrî s Qasida namely Zuhr al-ma ad fî vezni Bânat Su âd is one of the most remarkable nazira of these naziras. In this article, we published a poetic Turkish translation of this qasida by Abdul-Bâqi b. Ahmad, one of the Ottoman litterateurs in the eighteenth century, based on its two manuscripts have detected. Keywords: Nazira, Kaab bin Zuhair, Bânat Su âd, al-bûsîrî, Zuhr al-ma âd, Abdul-Bâqi b. Ahmad. Giriş Bir Arap edebiyatı terimi olarak nazire yaygın biçimde Bir şairin herhangi bir mevzuda, herhangi bir ölçü ve kafiye ile şiir söylemesi ve ardından bir başka şairin bu şiirin sanat ve biçimini beğenerek, aynı ölçü ve kafiyede (revî) şiir söylemesidir Ģeklinde tanımlanır. (ġâyib, 1954: 7; DurmuĢ, 2006: 455) Arap edebiyatının yanı sıra, Türk, Ġran ve Batı edebiyatlarında da örnekleri görülen (Banarlı, 1963; 4-6) bu edebî türü ifade etmek için muâraza kelimesi kullanıldığı gibi ihtizâ, muhâkât ve modern dönemlerde taklit, nazîr, mesîl gibi kavramlara da sıkça yer verilmiģtir. (DurmuĢ, 2006: 455) Bir Ģiire nazire yazılmakla, model Ģiirden daha iyisi ortaya konmaya çalıģılır. Tanzir edilen asıl Ģiirin veznine, kafiye ve redifine riayet edilir. Nazireciliğin bir edebî yarıģ olduğu, Ģairler arasındaki iliģkiyi geliģtirdiği ve tanzir edilen Ģairlerin değerini artırdığı belirtilmiģ, ayrıca her Ģaire nazire yazılmayacağına, Ģiirleri tanzir edilen Ģairin, edebiyat dünyasının görkemli Ģairlerinden biri olmasının gereğine dikkat çekilmiģtir. (Seyidov, 2012: ) Ġki Ģairin karģılıklı iliģkisini içermesi bakımından nazireler, atıģma Ģiirleri olarak bilinen nakîza ile benzerlik arz etse de bu iki tür muhtelif açılardan farklılık arz ederler. 1 Nazireyi taklit, nazire yazıcılığını da taklitçilik olarak kabul etmek doğru görülmemiģtir. Zira bu yöntem Ģairlerin yetiģmesinde önemli bir mektep rolü üstlenmiģtir. (Köksal, 2006: ) Nihad Sami Banarlı ( ) nazireyi bir taklit değil kreasyon olarak görür. Ona göre bu tekrarları taklit sanmak hatadır. Bunlar eski üstatların izinde bir saygı yürüyüģüdür ki onların eserlerini yeni bir dil ve üslup hamlesiyle ve yeni bir görüģ ve düģünüģle tazeleyerek yüceltmek hedefindedir. (Banarlı, 1963: 3-4) ġiire yeni baģlamıģ genç Ģairler önceleri üstat Ģairlerin yolunda yürüyerek kiģiliklerini bulmuģlardır. Bu yönüyle nazire, hattatların, mevcut hat örneklerinin üzerinden geçerek kendi yazı pratiklerini geliģtirmelerine benzetilmektedir. (Kalpaklı, 2006: 135) Nitekim nazirelerde daha ziyade meģhur Ģairlerin/Ģiirlerin tanzir edilmesinin esas sebebi onları geçme arzusu olmakla birlikte bir taraftan da temrin yapılmasıdır. Fakat Yrd. Doç. Dr., RTEÜ Ġlahiyat Fakültesi, Arap Dili ve Belagati Öğretim Üyesi, e-posta: mustafa.irmak@erdogan.edu.tr 1 Nakîza, bir Ģairin söylediği Ģiire karģı diğer Ģairin nazmettiği Ģiire verilen addır. Ancak bu edebî türde, cevap olarak Ģiir nazm eden Ģairin diğer Ģairin Ģiirindeki vezin ve kafiyeye bağlı kalması Ģarttır. Bu tür Ģiirlere nakîza denilmesinin nedeni, ikinci Ģairin, birinci Ģairin Ģiirinde söylediklerini çürütmeye (nakzetmeye) çalıģmasıdır. Bu Ģekildeki atıģmalar genellikle pazar ve panayırlarda, kalabalıkların alkıģ ve tezahüratı arasında eğlence ve hoģ vakit geçirme havası içerisinde cereyan etmiģtir. Nakîza Ģiirleri, Ģairin kendisini yüceltici, hicvettiği kiģiyi ise küçük düģürücü lafızlar ve hakaretler içerir. (Demirayak, 2015: III, )

2 nazirelerin hazır kalıplara sığınma, hırs veya kıskançlık gibi nedenlerle de yazıldığına dikkat çekmek gerekir. (Köksal, 2006: 457) Bazen de nazire yazan Ģair model aldığı Ģiire ve Ģiirin sahibine değer verdiğini göstermek amacıyla bu iģe giriģir. (Kalpaklı, 2006: 135) Ayrıca büyük Ģairlerin de zaman zaman eski veya çağdaģı olan büyük Ģairlerin Ģiirlerine nazire yazmıģ oldukları gerçeği, bu edebî türün yalnızca bir amatör iģi olmadığını göstermektedir. (Evecen, 2013: 118) Arap edebiyatında nazirelerin varlığı Cahiliye dönemine kadar uzanmakla birlikte gerçek anlamda bu edebî türün örnekleri Ġslâm devrinde Ka b b. Züheyr in Bânet Su âd kasidesine yapılan nazirelerle birlikte görülmeye baģlanmıģtır. Bu esere yazılan elli kadar nazireden kırk kadarını Muhammed Bûzîne Kasîdetü Bânet Su âd ve muârazâtuhâ (Tunus 1994) adlı mecmuasında toplamıģtır. (DurmuĢ, 2006: 455) ZemahĢerî (ö. 538/1144), Hârizmî (ö. 560/1165), Bûsîrî (ö. 695/1296?), Ebû Hayyân el-endelüsî (ö. 745/1345), Ġbn Nubâte el-mısrî (ö. 768/1366), Ġbn Câbir el-endelüsî (ö. 780/1378), Fîrûzâbâdî (ö. 816/1413), Tenûhî (ö. 859/1454) gibi isimler tarafından yazılan nazireler bunlardan bazılarıdır. Makalemizin konusu olan Bûsîrî nin Zuhru lme âd fî vezni Bânet Su âd adlı kasidesinin, bu muârazaların en meģhuru olduğu söylenmektedir. (Demirayak, 2013: II, 183) Makalede öncelikle Ka b ve kasidesi Bânet Su âd ile Bûsîrî ve Zuhru l-me âd adlı kasidesi hakkında bilgi verildikten sonra Abdülbâkî b. Ahmed in hayatı ve eserleri ele alınacak, sonra onun Zuhru lme âd a yaptığı manzum tercümeye ve bu tercümenin kısa bir değerlendirmesine yer verilecektir. A) Ka b b. Züheyr ve Bânet Su âd Kasidesi Kâ b, Cahiliye döneminin önemli Ģairlerinden olup hikmetli üslûbuyla temayüz eden muallaka sahibi Züheyr b. Ebî Sülma nın (ö. 609?) oğlu olarak Gatafan da dünyaya geldi. Dededen toruna, amcalardan yeğenlere içerisinde pek çok Ģair barındıran edebî yönü güçlü bir ailenin ferdi olmanın tabiî bir sonucu olarak küçük yaģlarda Ģiire ilgi duymaya baģladı. Babasının da katkılarıyla bu alanda önemli bir seviyeye ulaģan Kâ b, Ġslam tebliğ edilmeye baģlandığında dönemin hatırı sayılır Ģairlerinden biriydi. O, hem Cahiliye döneminde yaģamıģ hem de Ġslamî döneme yetiģmiģ muhadram Ģairlerdendir. KardeĢi Büceyr in Müslüman oluģundan rahatsızlık duyarak Ġslam aleyhinde Ģiirler söylemeye baģlayan Kâ b hakkında vur emri verilir. Korkan ve yaptıklarından piģmanlık da duyan Kâ b, Müslüman olmaya karar vererek gizlice Medine ye gelir, Hz. Peygamberden özür diler. Bânet Su âd adlı kasidesini okuyunca Ģiiri çok beğenen Hz. Peygamber onu hem affeder hem de kendisine hırkasını (bürde) hediye eder. Kâ b 24/645 veya 26/647 yılında vefat etmiģtir. (Fâhûrî, 1987: 223; Zeyyât, 2006: ; Savran, 2001: XXIV, 7-8) Kâ b ın bir dîvanı var ise de ona Ġslam dünyasında Ģöhret sağlayan en önemli eseri Bânet Su âd kasidesidir. Hz. Peygamberin hediye ettiği hırka sebebiyle Kasîde-i Bürde olarak da anılır. Aruzun Basît bahriyle yazılmıģtır. Bazı âlimlerin, meclislerini, Kâ b ın bu Ģiiriyle açtıkları rivayet edilir. (Makkarî, 1968; II, 689) Cahiliye döneminin geleneksel kaside tarzı ile nazmedilmiģ olan Bânet Su âd, üç kısımdan oluģmaktadır. ġair nesîb bölümüne (1-14. beyitler) Su âd ın ayrılığından söz ederek baģlar. Suâd, yumuģak sesli, gözleri sürmeli, orta boylu, tebessüm ettiği zaman beyaz diģleri görünen bir ceylan olarak anlatılmakta ve vefasız dostu simgelemektedir. Tasvir bölümünde ( beyitler) kaside geleneğine uygun olarak memdûha ulaģmak üzere bindiği deveyi tasvir eder. Medih bölümü ( Beyitler) özür beyanı (itizar) ve Hz. Peygamber ile muhacirleri medih olmak üzere iki kısımdan oluģur. Hz. Peygamberin dinlediği ve okuyanına hırkasını hediye ettiği bir kaside olduğu için dinlenmesi, okunması ve hatta okuyana hediye verilmesi sünnet olarak görülmüģtür. Sükkerî (ö. 275/888), Ġbn Düreyd (ö. 321/933), Tebrîzî (ö. 502/1109), Ġbn HiĢâm (ö. 761/1360) ve Bâcûrî (ö. 1277/1860) baģta olmak üzere Doğu da ve Batı da pek çok ilim adamı tarafından Ģerh edilip defalarca basılan eser, Latince, Fransızca, Almanca, Ġngilizce, Ġtalyanca, Farsça ve Türkçe gibi dillere çevrildiği gibi pek çok taģtîre, tahmîse konu edilmiģ ve ilim adamları kasideye nazireler yapma konusunda âdeta birbirileriyle yarıģmıģlardır. (Fâhûrî, 1987: 226; Demirayak, 2013: II, ) B) Bûsîrî ve Zuhru l-me âd Fî Vezni Bânet Su âd Adlı Kasidesi ġairin doğum tarihi ihtilaflı olmakla birlikte 608/ tarihi tercih edilmektedir. Babası tarafından Bûsîr li olduğu için Bûsîrî, annesi tarafından da Delâs lı olduğu için Delâsî nisbeleriyle anılır. Bazen bu iki kelimenin birleģmesiyle oluģan Delâsîrî nisbesini kullanmıģtır. (Ferrûh, 1979: 673; Dayf, 1990: 361) Ailesiyle birlikte Delâs a yerleģen Bûsîrî, gençlik yıllarını burada geçirdi. Daha sonra Kahire ye giderek Ġslamî ilimlerin yanı sıra dil ve edebiyat tahsil etti. Özellikle hadis ve siyerle meģgul oldu. Yahudi ve Hristiyanlara karģı yazdığı reddiyelerden onun Tevrat ve Ġncilleri incelediği anlaģılmaktadır. Kendisine bir müddet maliye iģlerinde kâtiplik ve muhasiplik görevi verilmiģse de usulsüzlüklere karģı sessiz kalamayan karakteri sebebiyle resmî görevlerde uzun süre kalamamıģ, bu nedenle hayatı sıkıntılar içinde geçmiģtir. Ayrıca çocuklarının çok, karısının hırçın oluģu ve mesai arkadaģlarının yolsuzlukları onun için daima huzursuzluk kaynağı olmuģtur. (Ferrûh, 1979: 674; Kaya, 1992: 469) ġazelî tarikatına mensup olan Bûsîrî hayatının sonlarına doğru felç olmuģ, rivayete göre Hz. Peygamber için yazdığı bir kaside sayesinde bu hastalıktan kurtulmuģ ve uzunca bir ömürden sonra seksen küsur yaģlarında Ġskenderiye de vefat etmiģtir. Vefat tarihi olarak 694, 695, 696, 697, 698 gibi rakamlar zikredilmektedir. (Dayf, 1990: )

3 Bûsîrî nin eserlerinin tamamına yakını manzum olup çoğu Hz. Peygamber hakkında yazılmıģ kasidelerinden ibarettir. Bu alanda en meģhur eseri hayatının sonlarına doğru felçliyken yazdığı rivayet edilen Kasîde-i Bürde si olup özgün adı el-kevâkibü d-dürriyye fî medhi hayri l-beriyye dir. ġairin meģhur diğer bir kasidesi de Kasîde-i Hemziyye si olup özgün adı Ümmü l-kurâ fî medhi hayri l-verâ dır. Edebiyat dünyasında hayli ilgi gören bu iki eser üzerine yapılmıģ pek çok çalıģma vardır. ġairin bir diğer eseri ise el-muhrec ve lmerdûd ale n-nasârâ ve l-yehûd adlı nazım-nesir karıģımı eseri olup baģarılı bir reddiye olarak kabul edilmektedir. Bûsîrî nin ayrıca el-kasîdetü l-mudariyye fi s-salâti alâ hayri l-beriyye, Takdîsü l-harem min tednîsi d-darem, el-kasîdetü l-hamriyye, et-tevessül bi l-kur ân, el-kasîdetü l-yâiyye, el-lâmiyye fî medhi n-nebeviyye ve el-lâmiyyetü l-ûlâ gibi eserleri de vardır. ġairin bir divanı yok ise de Muhammed Seyyid Kîlânî onun divanını hazırlayarak yayınlamıģtır. 2 (Kaya, 1992: 469) Bûsîrî nin, makalemizin konusu olan Zuhru l-me âd fî vezni Bânet Su âd adlı Ģiiri ise 3 Ka b b. Züheyr in Bânet Su âd kasidesi üzerine yazılmıģ bir nazire olup 204 beyitten oluģmaktadır. 4 Nazire türünün bir gereği olarak eser Bânet Su âd gibi Basît vezninde ve lâm revîlidir. ġairin Kasîde-i Bürde si ve Kasîde-i Hemziyye si kadar olmasa da bu Ģiir üzerine de bazı Ģerhlerin yazıldığı görülmektedir. Abdülmelik b. Da seyn in (ö. 1006/1597) İ dâdü z-zâd bi-şerhi Zuhru l-me âd fî mu ârazati Bânet Su âd ı (Süleymaniye Ktp, Servili, nr: 234), 5 Mustafa Ġsâmuddîn en-nakģibendî nin (ö. 1179/1765) Zâdü l- ibâd fî şerhi Zuhru l-me âd ı (Süleymaniye Ktp, ÂĢir Efendi, nr: 299) 6 ve Trabzonî Muhammed b. Mahmûd el-medenî nin (ö. 1200/1786) Ucelâtü z-zâd fî Şerhi Zuhru l-me âd fî mu ârazati Bânet Su âd (Süleymaniye Ktp, Süleymaniye, nr. 1050), 7 adlı eseri bunlardan bazılarıdır. Kasidenin ilk 13 beyiti, gençliğini boģa harcayan kiģiye sitemle beraber ona hiç değilse âhir ömründe kendini toparlaması için yapılan nasihatleri içermektedir arası beyitlerde kısaca kâfirler, müģrikler, Yahudiler ve Hristiyanların itikadı eleģtirilir arası beyitlerde, zikredilen bu grupların itikadlarından Allah ın münezzeh ve hak dinin Ġslâm oluģu ve Kur ân ın yüceliği vurgulanır arası beyitlerde Hz. Peygamber medhedilerek onun doğumundan önce ve doğumu esnasında vuku bulan harikulâde olaylardan söz edilir arası beyitlerde hidayet mefhumu Fil hadisesinden teģbihler yapmak suretiyle iģlenir arası beyitlerde Kur ân ın, benzeri getirilemeyecek bir eser ve hidayet rehberi oluģu vurgulanır arası beyitlerde Hz. Peygamberin Ģefaati, makamının yüceliği, mucizeleri, isra ve miraç hadisesi ve hicret anlatılır arası beyitlerde Yahudi ve Hristiyanlar bir kez daha ve daha detaylı bir Ģekilde eleģtirilmektedir arası beyitlerde Hz. Peygamberin fesahati, arası beyitlerde Huneyn, Bedir ve Uhud savaģları ve müminler ile kâfirlerin bu savaģlardaki durumları tasvir edilir arası beyitlerde ashâb-ı kiram methedilerek ayırıcı sıfatları iģlenmektedir arası beyitlerde Ģair kasidesiyle ilgili duygularını dile getirir arası beyitlerde Ka b ın kasidesinin üstünlüğüne vurgu vardır arası beyitler Ģairin kutsal topraklara duyduğu özlemi, hacıları tasvirini, son olarak dua ve temennilerini içermektedir. Bûsîrî kasidesinde Bânet Su âd Ģairi Ka b b. Züheyr e olan saygısını mütevazı bir Ģekilde göstermiģ, Ka b ın Ģiiri ayarında bir kaside üretmesinin mümkün olmadığını fakat Hz. Peygambere medih konusunda gösterilen her bir çabanın da kendi çapında değerli olduğunu belirtmiģtir. Söz konusu övgü beyitlerinden bazıları ve bunların Abdülbâkî b. Ahmed tarafından yapılan manzum çevirisi Ģu Ģekildedir: تياا ب ا ا ت ص ت ا ا ب سا ا ص ا ا دذ ب ا ت س اا ا ا تذ تا اا ن ط تق ه ه يا ت دا ت ت ا ت ةغن ا ش و ش ا ا ن ط ا ا ا Ne mümkindir bu benzeye medîh-i Hazret-i Ka b a Velâkin dürlü incinin olur miskâl-i evzânı Nice olur mu âdil bu anın mantûku hüsnüne O arbâiyedendir ben isem ehl-i dih-ganı 8 2 Matbaatü Mustafa el-bâbî el-halebî ve Evlâduhû, Mısır 1374/ Kasidenin ismi Zuhru l-me âd alâ (fî) mu ârazati Bânet Su âd olarak da zikredilmektedir. Ömer Ferrûh kasidenin el-kelimetü t-tayyibe ve d-dîmetü s-sayyibe olarak da bilindiğini nakletmektedir. (Ferrûh, 1979: 679) 4 Kasidenin beyit sayısı hakkında farklı görüģler vardır. Ömer Ferrûh a göre 195, Hannâ el-fâhûrî ye göre ise 206 beyittir. (Ferrûh, 1979: 679; Fâhûrî, 1987: 865) Abdülbâkî b. Ahmed in tercümesinde verdiği Zuhru l-me âd metni 202 beyitten oluģmaktadır. Fakat Ģerhlerle karģılaģtırıldığında mütercimin iki beyiti atladığı ve kasidenin toplam 204 beyitten oluģtuğu kanaati hâsıl olmuģtur. 5 ġârih kasidenin kendi zamanına dek herhangi bir Ģerhinin yapılmadığını, kendisinden böyle bir talepte bulunulduğu için buna icabet etmeye çalıģtığını belirtir. (Ġbn Da seyn, vr: 2) Beyitleri üç baģlıkta inceleyen Ģarih, birinci kısımda kelimelerin izahına, ikinci kısımda beyitin daha iyi anlaģılmasını sağlayacak açıklamalara ve üçüncü kısımda ise beyitin irabına yer verdiğini ifade eder. Ayrıca beyitin herhangi bir bedî sanatı içermesi durumunda bir fasıl açılarak ilgili sanata iģaret edilmiģtir. (Ġbn Da seyn, vr: 3) 6 Ġrabî yönü ağır basan eserin en önemli özelliği, sayfa kenarında beyit tercümelerinin verilmesidir. Beyitlerin numaralandırılmıģ olması da Ģerhten istifadeyi kolaylaģtırmaktadır. 7 Ġbn Da seyn in adı geçen Ģerhinin muhtasarıdır. Ġbn Da seyn Ģerhinin çok uzun olması sebebiyle bu ise giriģtiğini belirten müellif, kendine ait görüģleri ise ibaresiyle Ģerhe yansıttığına dikkat çeker. (Trabzonî, vr: 80) 8 Dih-gan: Ekinci, çiftçi, köylü

4 Zuhru l-me âd ın Bânet Su âd a bir nazire olması, bu iki kaside arasında üslup ve muhteva açısından nasıl bir iliģki bulunduğu sorusunu gündeme getirmektedir. Daha önce zikredildiği üzere Bânet Su âd klasik Câhiliye dönemi kasidelerinin özelliklerini barındırdığı için ilk 43 beyit, sevgilinin ayrılığı, ceylan ve deve tasviri gibi Arap kültürüne ve klasik kaside tarzına ait temaları iģlemektedir. Bûsîri nin Ģiiri ise bu formda yazılmadığından sözü edilen temalar onda yer almamaktadır. Fakat her ikisi de lâm revîli olduğu için, ق, ي, ت ي, فت,ش ي, ي, ش ع ي, ض ي, اغ, قب,ط, كت, كب Bânet Su âd da beyit sonlarında geçen, gibi kelimeleri Bûsîrî nin de kullandığı görülmektedir. Ġki ه ي, غ, جذ, صيي, يي, فص ي, شغ,س ي kaside arasında kelime benzerliğinin yanı sıra tema ve üslup benzerliğine de rastlanmaktadır. Bir örnek olarak Ka b b. Züheyr in Hz. Peygamberden özür dilediği Ģu beyite dikkat edelim: ت ع ا ه للاا س ن ذا ت ا ف ا ذ اااااااااااا ت ع ا ه للاا س ت ب ت ا با ت تا Bana Rasûlullâh ın beni uyardığı haber verildi. Oysa af umulur Resûlullâh nezdinde Ģeklinde tercüme edilebilecek bu beyte benzer bir üslup Bûsîrî nin, Hz. Peygamberin sahip olduğu üstün meziyetleri layıkıyla anlatamadığı düģüncesinden hareketle ondan özür dilediği Ģu beyitte de görülmektedir: ت ع ا ه للاا ا س كا ت زس ا إ ا اا ت ب تا ق ت سا ت ز ذي ا ا شييا ا إ با ا ك Mustafa Ġsâmuddîn bu beyiti: Yâ Rasûlallâh! Cenâb-ı saâdetine kelimâtımdan nâşî müfevvez olan özrümü mazur tut. Zîra kerîmin indinde özür makbûldür (Mustafa Ġsâmuddîn, vr: 112) Ģeklinde tercüme etmiģtir ki özellikle ikinci mısranın Bânet Su âd da geçen beyitin ikinci mısraıyla muhteva ve üslup açısından paralellik arz ettiği açıktır. Diğer taraftan Zuhru l-me âd kasidesinin içerik olarak, Ģairin en meģhur eseri olan Kasîde-i Bürde yle ciddi düzeyde örtüģtüğüne dikkat çekmek gerekir. Nitekim Zuhru l-me âd da geçen, söz dinlemeyen nefs-i emmâreye yönelik nasihatler, Ehl-i Kitab a eleģtiriler, Hz. Peygamberin doğumundan önce ve doğumu sürecinde gerçekleģen mucizeler, detaylarıyla hicret, Kur ân ın üstün özellikleri, isra-miraç hadiseleri, Bedir, Uhud vb. savaģların tasviri gibi konular Kasîde-i Bürde de de aynen mevcuttur. Muhtevalarının bu denli örtüģmesi sebebiyledir ki Zuhru l-me âd Ģârihlerinin zaman zaman Kasîde-i Bürde ye atıflar yaptıkları görülür. (Trabzonî, vr: 166, 234 vdğr.) O hâlde Zuhru l-me âd ı, Ģairin ömrünün sonlarında kaleme aldığı ve kendisinin zirve eseri kabul edilen Kasîde-i Bürde sinin bir provası olarak değerlendirmek mümkündür. C) Abdülbâkî b. Ahmed: Hayatı ve Eserleri Kaynaklarda mütercimin ismine rastlanamamıģ, doğum ve vefat tarihi tespit edilememiģtir. Bununla birlikte, kütüphanelerde kayıtlı dört manzum tercümesinden hareketle bazı çıkarımlar yapılabilir. Kendisini kısaca Abdî olarak da isimlendirdiği görülen Abdülbâkî b. Ahmed in, Ka b b. Züheyr in Banet Su âd kasidesine yaptığı manzum tercümeyi 1182 yılının Safer ayı baģlarında (Haziran 1768) tamamladığını belirten (Süleymaniye Ktp: Kılıç Ali PaĢa, nr: 784, vr: 91) ifadeleri dikkate alındığında, kendisinin 18. yüzyılda yaģamıģ bir Osmanlı edibi olduğu anlaģılır. Makalenin konusu olan Zuhru l-me âd tercümesinde Hz. Peygamber ve ashabından söz edilirken zikredilen 157. beytin tercümesini verdikten sonra araya sıkıģtırdığı kendisine ait Ģu mısralar da mütercimin, eserini meydana getirdiği sırada ebeveyninin hayatta olmadığını göstermektedir. Garîb Abdî yi anların diyârlarında medfûn kıl Ularla bile haģr eyle, ilâhî, biz muhibbânı Ayırdın vâlideyninden, ayırma tatlı cânından Türâb-ı ravza-i pâka süreyim vech-i sevdânı Yukarıdaki mısralar mütercimin kutsal topraklara özlemini de yansıtmaktadır. Bu hislerini diğer tercümelerinde de sürekli dillendirmesi, onun konuyla ilgili iştiyakının bir göstergesi olarak kabul edilmelidir. Eserlerini seher vakitlerinde göz yaşı içerisinde tamamladığını belirten şu ifadeleri de (Süleymaniye Ktp., Kılıç Ali PaĢa, nr: 784, vr: 60) kendisinin samimi bir Müslüman ve sufimeşrep bir zat olduğunu düşündürmektedir. Ġlahî ravza-i pâkına yüzüm sürmek nasîb eyle Anın ıtrını Ģemm ile özüm her demde tîb eyle Seherlerde gözü yaģın döküp yazdı bu pür-taksîr Ġlâhî izzet-i dâreyn nasîb et, eyleme tahkîr Ola zâir-i ravza-i nûr-i Muhammed Mustafâ Tespit edebildiğimiz kadarıyla Abdülbâkî b. Ahmed in tamamı manzum tercüme olmak üzere dört eseri olup tercümesini yaptığı Ģiirler Kasîde-i Hemziyye, Bânet Su âd, Kasîde-i Nûniyye ve Zuhru lme âd dır. AĢağıda bu tercümeler kısaca tanıtılacaktır. a) Terceme-i Kasîde-i Hemziyye: Bûsîrî nin Kasîde-i Bürde den sonra en meģhur eseri olan Ģiirinin tercümesidir. Eserin tespit edebildiğimiz iki nüshasından biri Süleymaniye Kütüphanesi Kılıç Ali PaĢa

5 Bölümü 784, diğeri ise Hacı Mahmut Efendi Bölümü 3527 numarada kayıtlıdır. Abdülbâkî b. Ahmed in tercümesiyle ilgili düģüncelerini Ģu mısralarında görmek mümkündür: (Kılıç Ali PaĢa, nr. 784, vr: 2) Çün diledi tercemesin, bu fakîr-i pür-kusûr Kim birer beyt ile anı ihtisâr ile edâ Ola envârı cihâna münteģir bu güneģin Nicelerin kalbi bunun nûru ile pür ola Dilerim senden ilâhî cümle murâdını ver Tercemeyi okuya da beni hayr ile ana Abdî-i bî-çareye Beyt-i Ģerîfin kıl nasîb Ola zâir-i Ravza-i nûr-i Muhammed Mustafâ b) Terceme-i Bânet Su âd: Ka b b. Züheyr in Bânet Su âd ının çevirisidir. Fakat Kab ın her bir beyti 5, 6 veya 7 beyitle tercüme edildiği için kasidenin lafzî bir çevirisinden ziyade, mütercimin hayal dünyasını da yansıtan serbest bir Ģiir görünümü arz etmektedir. Mütercim bu eseri 1180 yılının Ramazan ayının 11. gününde (10 ġubat 1767) tamamladığını (Süleymaniye Ktp., Hacı Mahmut Efendi, nr. 3527, vr: 15) ve tahriratını ise 1182 yılının Safer ayının baģlarında (Haziran 1768) yaparak son Ģeklini verdiğini belirtir. (Süleymaniye Ktp., Kılıç Ali PaĢa, nr. 784, vr: 91) Eserin tespit edebildiğimiz diğer iki nüshası ise Hacı Mahmut Efendi Bölümü 3527 ve Ayasofya Bölümü 4086 numarada kayıtlıdır. Tercümeye baģlamadan evvel Ka b ile kardeģi Büceyr in Müslüman olma macerası ve Hz. Peygamber in Ka b a hediye ettiği Hırka-i Saadet in kısa tarihçesi manzum bir Ģekilde anlatılmıģtır. Eserin sonunda Der-beyân-ı münâcât-ı el-mütercim Abdülbâkî baģlığı altında kendi kaleminden dökülen içli mısraları Ģu Ģekildedir: (Süleymaniye Ktp., Kılıç Ali PaĢa, nr. 784, vr: 91) Ġlahî Hazret-i Ka b ın ridâ-i ravzasın göster Yüzüm süreyim anlara kılayım sûz-i giryânı Çû Ka b ın ka b-ı âlîsin ziyâd etdi kasîdesi Dû dâr içre saâdetle bu abdine kıl ihsânı Habîbin Ahmed e ya Rabb, bağıģla abd-i ednâyı O ravza-i Ģerîfinde yüzüm hâk ile yeksânı Ricâdan gayrı kârım yok eyâ âlemlerin fahrı Yolunda çün fedâ olsun bu Abdî nin hemân cânı Dû dâr içre hemân matlab rızâ-i pâkın olmuģdur Ki tevfîkinle ulaģdır Habîb in Ahmed e anı c) Terceme-i Kasîde-i Nûniyye: Osmanlı âlimlerinden, Ġstanbul un ilk kadısı olarak da bilinen Hızır Bey in (ö. 863/1459) en meģhur eseri olan Kasîde-i Nûniyye sinin tercümesidir. 105 beyitten meydana gelen bu kasidede kelâm meseleleri önemlerine göre bir veya birkaç mısrada ele alınmıģ ve Mâtürîdî ekolü çerçevesinde iģlenmiģtir. Eser pek çok kimse tarafından tercüme ve Ģerh edilmiģtir. (Yazıcıoğlu, 1998: XVII, 414) Abdî Abdülbâkî b. Ahmed bu eseri, mübtedîlerin daha iyi anlamalarına yardımcı olmak için tercüme ettiğini belirtmektedir. (Süleymaniye Ktp., Ġbrahim Efendi, nr 633, vr: 23) Ferîdi asrının Fâzıl-ı Hızır Bey Ola anın makâmı bâğ-ı Rıdvân Akâidde demiģdir bir kasîde ĠçirmiĢ halka câm-âb-ı hayevân OlunmuĢ çün Arabca nazm u terkîb O kuhl-i tûtiyâ-yı ayn-ı a yân Ben etdim terceme Türkî ye anı Ki ola mübtedîye fehm-i âsân Ġlâhî bize tevfîkin refîk et Ġdüb ilm ü ameller lütf u ihsân d) Terceme-i Kasîde-i Zuhru l-me âd: Bûsîrî nin, Bânet Su âd a yazdığı nazirenin tercümesidir. Tespit edebildiğimiz iki nüshasından biri Kılıç Ali PaĢa Bölümü 784 no.lu mecmua içersinde yer almaktadır. Mehmed Emin b. Mehmed tarafından istinsah edildiği belirtilen nüsha 26 Ramazan-ı ġerif 1181 tarihlidir. Bu da 15 ġubat 1768 Pazartesi gününe tekabül etmektedir. Diğer nüsha ise Ġbrahim Efendi 619 numarada kayıtlıdır. Abdülbâkî b. Ahmed in Kasîde-i Hemziyye tercümesinin sonunda zikrettiği Ģu sözler onun Bûsîrî ve Zuhru l-me âd kasîdesine verdiği değeri göstermektedir: (Süleymaniye Ktp., Kılıç Ali PaĢa, vr: 55-56) Ya anın Zuhru l-me âd ı gibi kim düzdü azık Ol azık değil ziyafet, ruhlara verir safâ Yâ ilahî! Bûsîrî ile cümle meddâhîn ile HaĢr et Abdî-i fakîri vakt-i yevm-i haģr ola

6 Mütercimin Zuhru l-me âd tercümesine baģlamadan evvel zikrettiği Ģu beyitler de onun gerek Ka b b. Züheyr in gerekse Bûsîrî nin belâgatına olan yüksek hayranlık duygularını ifade etmektedir: (Süleymaniye Ktp., Kılıç Ali PaĢa, nr: 784, vr: 92) Ġlâhî! Ġsm-i pâkinle Ģurû etdim kıl ihsânı Erer zâkir olan kula demâdem fazl-ı Rabbânî Kasâid gerçi ekserdir velâkin Bûsîrî ninki Fesâhatde belâgatde ki yokdur anın akrânı Bu kasîdeyi gördün mü bunun Zuhru l-me âd adı Diyem fi l-cümle esrâr ki ererse lütf-i sübhânî Bu dahî Hazreti Ka b ın kasîdesine uymuģdur Kavâfîsi ve evzânı o enver, bu da nûrânî Birer beytle ma nâsın kılam Türkî ye terceme YediĢer beytle etdim ki Ka b ınkinde tibyânı Ġlâhî dilerim fazlın eriģdir kemter abdine Zünûbun afv u setr eyle afv kıl andan isyânı Heme 9 maksûdun ihsân et ki dâreyn içre Ģâdân et Her iģlerini âsân et, vere îmânla cânı 9 Heme: Cümle, hep, bütün

7 ب ه لل ن D) Zuhru l-me âd Kasidesinin Arapça Metni 10 )14 )26 بيااا ب تغ ت ا ا بذ ا ا ت ه للي ل ا ا ت ت ب ف ت ه لل ب ب ت ا ف ت ت ت ا ا ف ت ه لل ط ت ت ف ب ت ط ت ت ت ت ف ت ت ت ت ت ا ت ه لل ا ف ه لل ت ف ت ف ف تك ت ط ب ف ف ا ت د ت ت ت ا ب ط ف ا ت ب ت د ط ا ا ت ت ب ت ا ت ا ب ر غ تا إ ا ت ا ا ا بز اا ش تاا 1( ق تذا ض كا اتغ ي يا ت تا ا غذ ا ا ه للي ل اي بما تش ج ل ا ا ت ) 2 ي ا ش طاا اع اا ك غ تيا اي ش ا كا اعشا ا بياا 3( جشدا ذا ا ا غ تا دا ضما إ با اا س اا جش ه لل ) 4 ا ه ا ا دض سا تا ةب و ا ةب ا ا و ا ا ب ا بص و اا ) 5 ا ا غ شا إ بيا ن ا تص تا ف ق ا ش ا ا ا تص ه لل ااا 6( ا نه ا إ ا اا ن تق تا ش و سة ا شاد س ا ا ق اا ه اا ) 7 ه بيا ظا ا ا ل ز سا ه تيا زيشا ش شا غ شا ااا ج اا ان ب ) 8 ا تز تا ر ا با ا بش ديا ب و ا ش كا ا بيا ش تا ااا ب و 9( ن ا ا شي ا ا طا إ تيا اش ب ا ذا ااا ا ن ا ا ف دي و كش و 10( شا ة تيا ا ن ا غ ش و با س ةن ا تيا ان دج ما ه اا 11( ج طياي شا ي ا ذ ا ج تيا إ با ه ا ن ا غ س ه ااا 12( ي بما ا ت كيا ا ان طا فص تا اا ةت ا إ ا ثا ه للاا ب دا إ 13( ش تا ف ا ت تخغ ا ا ت با ب و ب اش ه لل ن ن ا ف ه ا ا و ي تيا خ ا ف ا ط تيا ه ا ان ت تش سا ا خ ا ه لل ف ا ط تيا ا ب ت ا ي ت ص يشا ا ه ا ا ب ت ب ت ت ت ف ت ت ت ب ف ا ت ر ا ب ت ا ت ط ا ت ت ب س ب ا غذ ا ا ا ت ت ف ب ف ب ت ب ت ا ه لل ت ط ت ت ا ت ف ا ا ا ا تك ت ت ف ف ا تك ت ت د ط ت ه لل ا ت د ت ت ت ط ا ت ا ف ا شا ان طا ا ا ق ذ ااا حغ و 15( طا ب تذا ا و ا ذا صب ااا 16( ن ه ا ا ز ا ه للاا ج تيا طا هب ا ج يا ذ ااا 17( ا قت تا ه ا ص طا ص ا با غ با ه اا 18( بص شا ا و ص سا خ تيا تذااا ا ةذ ا شد ا ه للة ل ) 19 شا خ تز تا ج ة تذا ت ا ن ذا ان ص و ب س و ا ه للاا ا اج ة تذااا 20( ه ا سا ن ا ت ج تيا ذا ص تغش و با ض اا تض اا ه اا ف تصا ا ) 21 ذي تيا غ شا ت ا ت شي طيا ب و ديا ت ا ت ا ه للاا ظا ااا 22( نهيا ض طياة قق ا ف تض تا ت ا ا شع ت تيا ا ذا ا لا ا اا 23( ج با ف ض تيا ا ا اشع يا ش و ص و ف ا ح شا ح ا ه للاا ه يااا 24( با ا ه ا ا خ ا ت ي تيا غن ب 25( ةج تا ه للاا ا ب ت ا هش و اا اا ب طذا ت ب ت ت ما ا ب زي ا ا ت ه يااا ا ق ج تيا ا و س ما اط د تا ا ج ا ا و ما اط ب ت ا 10 Kasidenin metni edebiyat kaynaklarında birkaç beyiti dıģında zikredilmediği için makalede kaside metninin harekeli bir Ģekilde verilmesine özen gösterilmiģtir. Harekelemede Ģârihlerin irabı dikkate alınmıģtır. Mütercim nüshasında bulunan metin hataları yine Ģerhlerden hareketle düzeltilmiģtir. EĢ anlamlı kelimelerin kullanımından kaynaklanan farklılıklarda mütercimin tercihleri aynen muhafaza edilmiģtir. Mütercim nüshasında yer almayan beyitler de yine Ģerhlerden hareketle metne ilave edilmiģtir. Bu eksik beyitlerin de eklenmesiyle Arapça metindeki beyit sayısı 204 e ulaģmıģ olup tercüme metin ise 202 beyitten oluģmaktadır. Yine mütercim nüshasında 146 ve 147. sırada zikredilen beyitlerin Ģerhlerde daha ileride zikredildiği tespit edilmiģtir. Fakat bu beyitler metinde mütercimin tercihine uygun olarak, zikredilen rakamlarda sunulmuģtur

8 ت ك ن س ت ااا ت ت ا ن ا ب يا ه للاا ب شا ا ت اااا ن ت ا بسا ب حص ت ا ك ن ا ف اع ت خ بطا ا ت ا سض اا د ا اغ ب ن ت ا ان ب ذ ا تح ت طا اا شا ي ت ق ت ا ب ش هش ت ت ا ااا ض ا ج ت زا د بما ا ت ا ا ت ب و ت ذ ااا ا إ ط ما ف ن دب ت ب طيااا ي ا ت ج ا ا إ ا ا ان ب طا اع ط ط با ب ت ن ت ا ب ا ت ا ر اي و ض بااا ش ب ا ذااا غ ت با ا ع ا ت ب ت اا ا ت ااا د شع ت يا ا ب ت ا ح ت يا ا ذ ا ا ت ا ياي و تف ت ت ا ف ف ا تف ظا ا خ ا ش ت ه ا ياي و ض ا ف ت ه ف ا ك تيا ج تيا ب و ط يا ت تا ط ا جب ت تا غ ا ة ا ل ذ ا ص ب ا ا ا ت تا ت ذ اا كن ت تا ف ا تف ظا ا و ج تيا ج طيا ا ا ف خ شا ن ت ه ب ا ا ب ت ف تيا ا ا ان ب طا ق ي تيا ط سا ةب ت ب ظا ن ت ا ا اغشا اب ه ا تيا سي د ت غ ا ة ن ف تيا ط غ يا ا ا غ ن ا يا ق )27 )28 )29 )30 )31 )32 )33 )34 )35 )36 )37 )38 )39 )40 )41 )42 ظا ا ن ت ا ا بش ه تذ ا ا ت ااا ذ ا يا ن ت ا ف ا ةش و ط ااا ع ا ت ت ه ف ا ا ذ ااا با هش و اا ف ا ة ا يا ي و طااا ت دا ة س ب ا ف ا ا و ت ت ت ما غ ا و ت سا ش ه تذ ه اا تيا إرا ا ه ت سا ف س بطا ض ت ا ذ طااا ه ا ح ن ت ا إ ا ت هيا ع ت يا ا غ ت تا ت بكا ا ا ه للذ ل ي ن سا إ با ا ا ب ت ه ي تيا ن ه ا ا ا ب ت تب ش ش ا ا ب ت ت ي تيا ت ييا ف ه ا ا ا ب ت ق ت ب تا ق ص سا ا و غ ا ا ذ ا ا هش ت هيا ج ت ت تا ب صش و ت اا ا طذا ت ت ت ا ب ت ا ب ت ا ت ت ت ب ا د ت ا ا ه لل ط ا ه لل ت ا ت ف ف ا د ا ت ا ت ت ب ت ت ا ك ا ت ب ف ت ا ت ط ت ت ت ط ت ا ت ا ا ط ك ت ط ت ت ت ا ا ت طا ت ب ب ت ت ده ا ا بش ط ا ا و ن ما ج ذي تيا زاه ذ ا إ ا ا لع ما ب ااا 43( ه ا ا اج ا ا ف تيا اب و اا شاع اا غ ذاا ا و اة شع ) 44 سداا اب ششا اط ب شا ا و تيا بااا إ راسداا ج ا اع و ا 45( ج ا تشه ا غ ا ع ج ل تيا بيا غ ذ ا ا ا جن غ اس و طذااا ) 46 تيا ا ا بش ط ا ا ا ب ا ه ذ ا ا ا ا بكااا 47( ا ق ذا اغ ب ا نه ا ه ا ض تا ا ا ب ا ا ب ا ديا غت ش بااا 48( ف ا ا ت يا تقش ا ن ضي تيا ا شا ي باا ه اا إ اس و ) 49 ا ا ا ذ ا تيا ا ق يا ه للاا ا ة بذااا شا ظا 50( غت اا ا ا و ا ف تا اا ااا ايغت اا ا طيا ج 51( ن ا يا جضا ا و اب ا ي تيا ا ه لل ا يا فت ا فه ن ا ة يااا ) 52 ا تيا ش و إ ا غ ا ش ه ذ ا بياس ش بذا ة ايب ااا ي و 53( ا ا ا د دا تا تش و ديا ش و ضد دا ن ا ا د د ا ق اا 54( ت ت د ط ت ب ب ت ط ت ب ا د ت ب ب ا ف ا ا ب ت ب اي و اد اا ا بذ اا تا س ا ج ا ا ا سي اااا 55( ت ا ا ذ ا إ ا ا و ط تيا ا ذا ي اة ا ت ب باااا 56( ا تز تا ا ض تيا ه للا ب و ا ت تذا إ اسة طا ااا )

9 ا ب )70 )71 )72 )73 )74 )75 )76 )88 ت ا ت ت ر ا ا ب ا ب ت ف ت ت ت ب ا ت ا ب ط ا ا ت ا ب ت د ب د ا تك ت ت ت ط ت ت ت ت ا ا ت ت ت ت ت ا ف ف ا ا ت ت ت ت ا ت ت ب ت ت ط ت ا ا ا ا ت ت ت ه لل ت ب ت ت ب ا ت ا ا ك ي ا ت ا ت ا شت بذا ت ش شا خ ي طيا ه ي تيا ه ا ا بش ف ا إ ا ا دا غذ اا 58( ا ا غ ش ا ن طا ي تيا ا ا غ ش ا ن طا ت طذااا ) 59 ن ي طا ش ا ف صا ش تا إ ا ش ا ش ت ا ا ش ف ااا 60( ا ضا ق ذ سا ن ي تيا ا ق ما ا ب ز ا ا ا ة طذااا 61( ا ه للي ل ا ج ه داي ذس و تا اغ تا دس ا اغ ا ا ما جت هذ اا 62( اج صا ة ا ض ا ة ا ض تيا ااا ا كتغ ا با بيا ا اغ ب ) 63 يا ا ض ا تب ا جه تا ا ش ا ن ذا ه للا اس ت بتااا ) 64 ة ا ن ا ا ا ت تيا ا ا ع ا ا د ا ا ض طااا 65( ا ش ايب س ا اه زا ت تا بش و ش ا إ ا غ ج ذا ا و ص ا دا اا ع و 66( ةب ز اة ا بيا ن ا غ تف تا ا ي ا ز اة ا تش ا ا تفا ةب ب 67( ا إ ا عتشا ا يا غ تذ تا يا ه ا ياي ذ سا ب دا ه اا ) 68 ا صي ا نه ا تيا ه ز اه ا ف ض تيا ا ا دذ ا اسجت اا 69( ن طااا ه لل ت ع ا ه للاا س يا ا ا ا ت ااا ظا ا ت ا بياي ت ش ا ت ط سا ف ص ااا ط شا ا و ح اي ت ش ا ف ا ا ب ش ا ا ة ن ت ا ا ج ز اا ا ش غ بيااا د ا إ ا طااا ت ق ج ه ا ة ه لل ا ا ا ف ت ما ه اا تغ ق ا ا غ غ ت ت اي طضا اي ض ت ا ه ا ف ا ت ه للي ل ا ص ا بااا ا إ تق تا ن تق ا ف ا ا ف ا ف ض ه ا سا تيا ع ا ب ا ا ا غ ة تيا ا ت ا ف ا اص ب خ شا ش ا إ ر ا ا ض ي تيا ذا ا تقش و ن ت ا إ را ا ت ا ا ق ب تيا ا ة ه لل ا ا بف ا ن ه ا ا اا خ ج تيا ظا ا بش غ تص ا ا ب ا تق ه للي ل ا ت ط شا ه تيا ا ت ت ف ر تر ت ا ا ت ت ا ت ف ف ب ه لل ت ط ا ب ب ت ر ط ا ت ك ا ت ط ف ر ت ا ت ب ا ت ط ت ب ت ط تغ ت ف ا ت ا غ ا ف ط ا غ ا ا ت ف ه لل ت ت ا ط ت ط غ ا ب ف ط ك ا ا ت ت ه لل طش ا إ ا شاا كا ا و تيا ج ا ا و ف ه ا إ ا ن ا ذ س ه اا 77( غ ا ع و تب ا ق يا خب تا يا دا اا ا إ اج غذ اا بش و ) 78 ا تا إ را ض ا ن ا شش ا ا س ا ا بااا سدا ف شب و 79( سي ا ا ا ن ا ت تف تا ا اا ا س ا ذا هب و سدا ا 80( ا ن ا ا ن اجش ا ان ه لل تيا نب ا اا ز ا ا ااا 81( يا ن ا ا ششا ه تيا ا كت ا ياد ا ت ا ا وس و 82( به ا تا غ ا ر شا ا ا حص و با ت تيا ه ا ا ت بيا ااا ب و 83( ا بن ا ض ه ا صي تيا ا ما اا ب ا ش ا تضش ) 84 ا ك تيا اا ت ا ت ا ان د سا ش ضه ا ج تذا ج دا ااا ا اس و 85( ض ا ا طا تيا غش ب ش و غ بشا ج ا ذا ا ا بااا 86( ا نض تا ا اصب ا ت ا ا اش د د ا ض ا وااا ب ا اب سا ااا 87( ش ا ة ا ض ا غ ا ااا ت ه ت سا ت ا ا غ ت يا ب ا ت ه تا ط سا

10 ت ا )89 )98 ةب ت ااا ت ص و ط ف ا ف ا ب ا ا ا غ تيا ت ه ا ذا اص ه للذ ل ي ا ا ه لل ط ب ف ت ك ت ا ب ا غ ت ب ا ا ك ا ت ت ت ت ت ت ت ت ت ه لل ف ا تك ت ت ط ت ت ط ط ت ت ف ب د ف ت ت ط ا ت ت ب ت ا ج تيا ه ا ا ز ا غ ةب ب اا ج يا سا غ ا ن ب اا 90( ا تذهيا إ ا ض تيا ن ي و طا ض بيا تذا ش ش ا ه اا 91( غه اة تا با ص س و هيا ا صي و ن ش ا ب و هيا اي صش ه اا إ راي و ) 92 تف عه ا ه ا ف شا تيا فه ااا إ اي و ق ا ه للاا نهيا اع و 93( با ن ا غ ا ف تيا تا ش ه اا ا ا شع ت تيا ا و 94( ا ب ا ن ا تغ طا تق تا ذي ا ن ط قااا ا زسا ا ن ا ا تص و 95( ت ت ت ت ت ا ت ا ت ه للز ل ا ب ا ت ت ب ط ت ت ت ا ب ا فصبا طق ا ه ا تب تا ا ا شا ا ت دا بذ ااا 96( ا تش اج ا ه ا بت تا اب ذسا دسا ن ش قق ا ذ ا ااا ) 97 ت ب عشا ااا ان ب خ تيا شا ف ا بما غ ق ا ع و تا إ را تيا ن ت ا ا ت ه ت دا اا ا س ا إ ا كش و ت ا ان ب ص ن ت هيا ف ا ت ج ت ت د ه يااا ف ق ذا كش ب سا ق ا ت ت ت ه ياا ع ا و اا س ا ا ت ا ا ت يا ا ن ب ص ا ت ه دا ع و ت ف ذ ت يا ر ا ا ت ج ت ت دا ا ا ن ذ ت يا س ت هيا ه للذ ااا ف با ن ت ا س طا إ ج تيا ا ب ن ا ط شا ا ب ت ج ه تيا ج ه تيا ا تك ف شا ت ف تيا ت ضا ا ج ه يا شا ا ا ه ا غ ف ش ا ع و ت ف دا ا بذ ف ا تيا ا ا تغ يا تص بذ ا ا تك يا ا يا ج تيا ن ت ه )99 )100 )101 )102 )103 يا ا ا ا ا تك ت ا ف ض ت ت ت يا تش تغ طيااا ض تك يا ا ا تك يا ا ن ا ن تك ةغ طذااا بذ ت يا ا ك ا ا ق ذا ت تيا ش ف ا ااا ب ب ا ه للاا ا ش و ف ت تيا غ ت ف ت ت ت ا ااا ه ز ا ا ب ز ا ت ن ت تيا ذي تيا ص باا ف ا ر ا تياا ش غ تيا ان ب ت طا ان ب طا ف ا ا دذ ا ق تيا ا ا ط ما ا ج إ ب ا تيا يا ط ما ن اا ا كن ب تك يا ا ش د ش ذا ض تيا ن تك ا ه ت ذ ا ا )104 )105 )106 )107 )108 بيااا ا د ج ا ج ضي يا ا ف ض يا ا ف تش و يااا ت ه للر ل ت ا ض ب ه لل ا ا ج ه ا ت تك يااا اا ب تك ب ا ا ذا ت ا غ طااا كش ا ا ن ب طا ي و اس ت شا ي ا ح ت ب تبش طااا ط سا ب يا ا ن ت ا ح س و د ااا ن ه ا ت ه لل ا غ ش ا إ ا ا ان ب ف ظا هش ت ت ااا س ا ج بيا ا ت ه للي ل ا ا ف ب ا ص ة ت ت ت اا يا تب ش ا ر ا ا ز ا ت ط ب ا ف ا ج ه ذ اا ف ا ه للاا ط ا ا بض ااا يااا ت ت ت ه ا ش تك ا ت ج ش ك ا ت ةغ و ت كا ن ب ا ة ا ا ااا ت ما ت ة ي ا ه لل ا ا ج ت ض تا ا ا تك بف سا اا إ با اش ب ج جغ بيا ف ا ش ه تيا ا ت ف طثا ا ه تيا تقش تيا إ را ش ب ا ا ت تيا يا ط ت شييا تفص ه لل ن ت ا ا تيا ا ا ب ت ف شي ه ا ف ا ت ةغ ن شب و ط ت تا س ت دا ا س بدا عش و اا ت طا ف ص تق تا ا ت ه ب ا ب ت ا اغ ب تيا ظا ا ق ن دي تيا ا ا ه للش ت اا ض ه يا ت ة ذا ض تيا ش ا ا ب ت إ ا ا ا بيا ا ه للش ل ن ت ا ف تيا ن ه ا ف ه ا ف ف ا ا اب غ ط ي تيا ثا ه ي طيا )109 )110 )111 )112 )113 )114 )115 )116 )117 )118 )

11 ت ت ط ا ا ه للش ل ش ب ا ا ه ط يا ح ت ت ا ر ا تك طا ا ا ب ب ت ت ب ب ف ط ب ت ت ت ب ا ت ك ت ا ف تك ا ك ف ت ا ط ت غ ت ت د ا ا ش تا ا هض ااا ي ما ب ا ا وةض 120( ن ا إ با ا إ ا اي اي صش ت ت با يا ت ياة ه اا ج تؤ ا ع و ) 121 ذ ا اشي ا فت تا ا طيا ي و ب ةب و ا ذا ا تص ض ا ا ه للش ل ش ا ن اا 122( شا ط ت تا ذ ا ان ص و با ا ديا شاا ا ب ا ش ااا ) 123 ش تيا ن بااع و ه ا اع و ب ع ت ض ا ه للاا ا غ ااا 124( ا تيا ن ا اا ا ه ا غ ا ا ش ا اغ ه لل اا ا ش ا ا 125( ا داة بذا ن ي ا ه ا ف تا ش ت ا ا ه للي ل ا تض باةص ذ ااع باا 126( )127 )128 )129 )130 ت تشا ا ت ه لل ا ا ت ه للي ل ا ب ا ااا باا ا عب و ش ا ا ب ا يب و ا ا ه للش ل يا ا ا لع ت ما ذا ط ااا ما ذ بسا إ را ي ذااا ن ت ا ت سا ت عش ب ا ا تك بف ا ع ا ا تيا ذي طيا ا بض ا ا ب ت ت تا ت تب ط ا ا ه إ ب ا غذ ا ط سا ا ه ا ان ب ص و ت تذ ا ط عشا ف ن اع و ش ت هيا شا ك تيا ق ت تيا ط طا ف ا ذا ت ج ش ا ت ب ا ت ه ااا ف تيا ط طا ا ق ن اس ت تؤ ب ا ا ا د )131 تيا ش و ت ت ا خ ا ا ا ا تك ا ص ه اا قب ت ه س ا ا و سا ع ت ت ه ا ا ا ا ن دي تيا ذيه ا شا ا د ت غ اا ي و غ ط تيا ت شا ا ا ا د غ ت سا ص ا ب تضا ا ق )132 )133 )134 )135 )136 )137 )138 )139 )140 بيا ا ت ه يااا ا ش ا ت بيا ا باا ش ك ا حط ق ا ف ش ت ه اا ةش ت ت ش ا ا ت ااا ا ا ب ا ة ك ا ت ديا ا ت هيا طيااا ج ض ا اش د ا د ح ه لل ش ج ت ت ااا ر ا با غ ا ت ديا ش و اا يغ ت ه ديا د جغ بيا باا ت ديا ت جش و ا ت اا ط بيا ا ع باا ذا غ ذ ا ت ب فص ا ش ت تا ك تف طاا ا ت ه ش تك تا ن تق طاا ا بضش ا اط ب ا ط ف تيا شا ق ط ا د غ ا ب ض ج ت ض تا ا ت ه ن ه ا ت ش و بف تيا غ ذ ا ا غ ت تا ا ت ه غ ذ اي ت ق ت دا ر ا ا ت تا ط ب غيا اش اا ب ت ا ب ا ح ح تيا ط سا ا ة ذي بذا ع ا ت ب طا ت ت ت ت ا د ت ه لل ف ف ت ت ت ط ب ا ا ت ا ت ت ط ف ت ت ت ت ت ا غ ب ت ا ت ت ت ت ا ط ف ا ت ت ا ت ف ا ت ت ت ط ت ه لل ا ت ب ت ت ا ك ت ت ت ت ت ك ب ت ت ب ت د ا ت ت ة اا تا تش ا ا د ا ا و ب و ا ا وس ا اج ثا قت ا ج ا 141( ع ا هيا ان سا تيا ا ه ياا ا ق ا ا غ ا غص ب ) 142 يا ا ط ظا اجضساس تيا با ب شا إ را ه تيا ب سا ااا ب و 143( ه هيا ه ا تيا ن ه يااا باا تص و ت ا ي ه لل ب و 144( إ ا ا غ تكا اا ش تيا ا ا غ تكا ا بذ ا اةض با ه ياا ) 145 ا ص ا ف ي ا ت ص تيا اا سا قشهيا غ ا غن 146( ف ا ا دز ا ا ه ا تق تا ا ه ا بن ا غ ضا ه ا ق ا ذا شب و 147( ف ق ذا كا ف تق دا ج تز تا اا ا غ ا ع ي ما يا 148( ض ا ا ه للاا ن طيا تيا سدا جههياع د ا نه يااا 149( ا غ تا ا ه ا ا بش ع ا ع ااا طا نهيا ااا 150(

12 ا ه لل ه لل ه لل )168 )169 )170 )171 )172 )173 )174 )175 )176 )177 )178 )179 )180 )181 ت ت ا ت ت ت ب ا ت ب ف ط ط ط ا ب ط تغ ت ا ك طا ك ا ر ت ت ا ا ت ت ر ت ا ت ب ت ت ب ت ت ك ا ا ت ط تف ت ت ت ت ت ت ت تك ا ط ب ت تك ا ت ف ت ا ت ا ت تك ا ت ي ب ا ا ب ت تك ا ه لل ا ط ه لل تك ف ا ف ت ك ك ت ك ت ت ت ب تف ت ب ف ا ا ف ا ك ا ا ت ه لل ت ت ت ب ف ط ا ت ف ا ب ا ك طا ب ت ف ف ت ت شا شي تيا ج اايجبشا نه ا كغ جب و ا إة ذ ا ا ن ي ا كغشاف ا ة بذااا 151( شا ا ه للاا ض طا ك تف تا ص و ا ط ا شت ا يا ا ه اا ) 152 شا ما ا ه تيا ش و اي ذ ا ن ا اا 153( ما إ ا د اه ز تيا إ با كش و اا يغ س ا إ ا دي و تيا غ 154( إ ا س ما ج بذا ه ا هض تا ض ا ااا ا ه للي ل ا ض ا ت ا اي و 155( طش ا غن ا ا لي ا كت تا ااا ن ا ذ ما ا و ش ا خت ض 156( ق ذا بزسا ش ب ا يا ا ان ب ا ا ا ا ه يا شب ه لل 157( اسع ا ه للاا ه تيا ا وه يا ب طيا إ ا ذ بااي تا ااا ه ياع و 158( ت ق ا ا ا ا ت ا س ا ع و اب و ا ت يا ا ا ش ب ا ه ياا ي ا ما ي و 159( د تياه ا ت سي جا ز تيا ا ج ااا ا ا ي اا ان ب ا ه ياا 160( هيا اع خط ت ا إ ا تا اا ا إ ا ت ه ششا اس و تض ب و 161( ب غ ض ا ه للاا ا ا ت حش ا ن تا ا ته يااا إ با ا اا ا ا دذ تب ب 162( إ ا اا ا ػا طيا ن تيا ا ةغ ا نن ا نهيا ح طشاا 163( ايغت تيا د ا ن ا ي تيا اا ا ا ان ب ا غن إ با د ا تش و 164( ن ذا ا لا ا ه ا ا ف ض يا خ ي تيا يا ا و ت ا ا ش بذااا تغش ه لل 165( ةغ ا اا ا اط ب اا ب تيا ما هيا ا غ ا ا ح ااس ه ياا 166( اةش ا دي هياس تيا هيا ا ت سي ا اا ) 167 ب ا و ا ب ا ة ا ا ه اا ة ك ا ا ت ط ط ا ا د دا ا ت ه يااا ا ا تف ط دا ض ه يااا ا ف ا ن ن ا هيا حت اب و ت ج د ا بااا ب تا ا ه للذ ل ي ا ت بياف ا ا ت ااا س ش ا ا بذ ت ا ض ا ه للا ق ص ط ف ا ت ن ت ت ا ا ا ةغ ب ا إ ر ا ض تا ا ااا ذ ط اا ا تق ا ط ياا ف ا ه ا ج ن ا يا ظ اي ت ذ س تا ا ط شااا د ا ش ف ا ة ذ ن ب ااا ب ا ا ف ا ت ديا اب و غ ت ع ن ت اا ا ا ا خ ت ا اي تص ت ج ا ا اا ت ع ا ه للاا ا س كا ت زس ا إ ا ن ط ق ا ف ا ط ب ا غ و ااا ياي و تك ا إ ا ا ااا ن كا ذاس ت ه لل ه ا ت ة ب ا خ ب ا ا ا ا ا غ اص ت ا ج تيا ب ط طا ش تغ تا ش تغ طاا ذ ا با ا خ ت ت تا ا سا ان ب ف ظا إ ه لل ا إر تغش ت ت تا ن ت ا ا ج ت ه بدا إ ا ا ت تا ف سا اش ة ت ا ب ا بذ ت ديا ذي تيا ن ت ا ض طا ف ا ا ت ش شا ق تيا ص سا ح بيا ن ت ا ا ا و ا تط ت اا ا ي و ت ش ت ه ا ا ه ع باا ا وس ا ت ا ي و ق ط ه لل ض ل ا ز ا تيا ت شا ق تيا ا ب ت ك إ ر ا ف بكش و اا ت ب تا ك ف ص تيا ن ه ا طا ت ت هيا ت ج ت ب تا ق ت سا ت ز ذي ا ا شييا ا إ با ا ك ت غ تا ن كا ف ب ت ا ي ذي بت ت ع ن ه ا ا ا ف ا ا خ تيا

13 ه لل ت ا )190 )191 )192 )193 ) ( ذ تح تا ذي ت ا ا ا ب تص و ط ا تش ا ا ةب ا كا ذي ق ا إ ا ص و ا ج ا اا ت تب ه لل ت ه لل ) 183 شف اا ن ي تيا ن كا ت ةغن ا ف ص د ه ا ش بغت ه ا ا ا ت طشا نه ا ه ا ا خ ن ت ه ت تا ا 184( يا غ ص اا ا ا ط ت ت ه ا ت ص غ ذ ة كا ت يا شا غ ا ط ب ر ب ت ب ب ت ت ت تغ ا ت ت ت ا ب ا ف ب ب ا غ ط ه لل ا ان ف ظا إ اا غ ي تيا ا ا ان ا سج اا فش ا ا ج ا ف ا 185( ا ا ا ص ااا ا ا 186( ا ن ط ا ش ا اا تذ تا ش و ه يا دا ت اةغن ا ن ط تقه اا ) 187 ز ا ض طيا ن ا ن تض تا تب ب ا ا ا ا إ ا غش اا ة تثا تن ش و ) 188 ا شي ا ج باا ن كا ذا ت تا إ ا تيا س ا إ ا ذ ا ه اا 189( اا ت ن ا د ب ا ب ا غ فش و اا ا ت ا ر ا ت ت اااا ه لل ا ا ت ؤ ا ش و ظا غ ا ت ت ااا ظ اي ت ق ن ا ا تف ت دا ت ب ا ا تيا ا اا ب اي ت خ ا ي تيا ا ا كا ش غ تك ت ااا ت سا ت ا و ذ د يا اغ ب ا ي ت ه ط ت تا ا ه ت كا ض ت ا ا ر ا ن كا تيا ةغ ب ا ذا ا لا ا تيا اي ش ف ا ت شا ا ه لل ق اا ف غ ب ا ن ن ا ا تش بق با تيا ش تك تا ا ه ط دا تذ ا ج ياي ش ع تيا جب ا ج ب ط اا كا ا ت ت ت ف ط ا ت ر ت ف ت ت ت ب ف ف ف ت ب ا ت ط ب د ت ت ت ت ت ه لل ت ف ك ا ت ت ا ت ا ت ا ت ا ب ت ا ت تف ت ت ط تغ ب ت ت ت ت ا ف ب ا ك ت ف اا اسع ا ه للاا ت ا ت ا ج 195( ا ب ا ا ا ما غغ تا ن ا ي ذ ا ف صا شااا 196( تض ا إ اهيا ا ت ا إ ا ا ا ه لل ا دينه يااا ا ش بشا ح ص ت 197( ا ان ب ا ن يشا ك ت تيا ا ا ا ب ز ا شش ا ا هيا ا ش ا اب تش 198( ت ا ج تيا ةغن ا ا با ش و ت ق ا سؤ بطا صي ذاا ج ههياا 199( تجشا تجش ما تيا ذا اب و سة ا ا ش ا ق ما ه يااا ) 200 ش ف ا د ا ا د اا ش تيا اا إ اج ا ش ا ب كا ااا زس و ) 201 ا ن ا تيا ا غ ب و اا ا ش بيا ا ب ا ا بذ ا ط 202( تيا ا ه ا إ طا د ا كا تا ه للااي ك تف ه اا 203( ا ا ن ذي طيا قن ذي تياا ا ا اا ض اا ب باا عتغشا اا 204(

14 E) Abdülbâkî b. Ahmed in Manzum Zuhru l-me âd Tercümesi 11 Bismillâhirrahmânirrahîm. Elhamdülillâhi rabbi l- âlemin. Ve s-salâtü ve s-selâmu alâ resûlinâ Muhammedin ve âlihî ecma în 1) Ne vakte dek eyâ gönlüm safâ vü zevk-i cismânî Olursun cümleden mes ûl, eğer âb eğer nânı 2) Umarsın her gün içinde, yarında tevbe kılmağı Çözersin azminin akdin, yarın idem deyub anı 3) Aceb oldu mu bir gün de neģât ile bir amel kılmak Kötü amelden usanmak, görüp Kur ân ı ve burhânı 4) Azîmetini tecrîd et, ölüm bil seyf-i kâtı dır Çıkarır tîğ-veģ 12 bir gün emeller desti ol Ģânı 5) Biri birine ulaģmıģ meyiller iplerin sen kes Anın ipi ulaģıkdır meyillere ey âb-ı cânı 6) Husûlü olmayan Ģeyde çün 13 ömrün eyledin infâk Günahdan gayrı mahsûl yok, uyandır sa y ile cânı 7) Çû 14 gitdin etmeğe ta mîr o dârı kim bekâsı yok Ne rütbe eylesen ta mîr, olursun nakl ile fâni 8) Sana korkuducu geldi ki gitmeğe etek 15 düģer Mehl yokdur ma al-inzâr, eh, ebnâ ve d-dîn kânı 9) Ki pîrlik vakti geldi, özün hıfz et me âsîden Sabîlik iģlerinden hep olu(r) ma zûl 16 koca cânı 10) Ki re sin cânibeyninde tulû etdi süreyyâlar BaĢ üzre de zuhûr etdi hem ebyaz tâc-ı hâkânî 11) Bizim ervâhımız tahkîk nücûmun mislidir zîra Olub da kabre gitmeklik budurur cümlenin Ģânı 12) Tulû u oldu çün bizde, gurûbu da olur bir gün Bûyânın 17 biri gelicek, biri dahî olur sânî 13) Nere gideceğiz, biz anı dahî düģünelim Hükümler faslı olan güne ki beyne n-nâs ve l-cânı 14) Muhâlif bize ef âli, dahî akvâli ol kavmin Geçen ümmetlerin ol gün mübeyyen ribh u hüsrânı 15) Ki nâsın ahseri 18 ol mendürür kim i tikâdı Ģu Ki münkir haģri neģri ol, dahî âyât-ı Kur ân ı 16) Birisi ehl-i hüsrândan Ģol ümmet, putlara âbid Dikilir önüne sûret o gün emsâl-i akrânı 17) Biri dahî buzağıya ibâdet etdiler anlar Azâbın hakk idüb ta cîl, kamûsu 19 oldular fânî 18) Bir ümmet dahî zu m etdi ki Ġsa Rabbimiz deyû Çû zann eylediler maktûl, anı ref etdi Rahmân ı 19) Üçün üçüncüsü dedi o ferde kim muvahhidiz 11 Ġbrahim Efendi nüshasında hatalar tespit edildiğinden metin neģrinde Kılıç Ali PaĢa nüshası esas alınmıģtır. Fakat bazı noktalarda Ġbrahim Efendi nüshasından da faydalanılmıģ, bu nüshada yer alan neģre katkı sağlayıcı nitelikteki farklılıklar ise dipnotta ĠE simgesiyle gösterilmiģtir. Günümüzde hiç kullanılmayan veya az rastlanan kelimelerin anlamları da yine dipnotta verilmiģtir Tîğ-veĢ: Kılıç gibi Çün: Zira, çünki, madem ki 14 Çû: Zira, çünki, madem ki 15 ĠE: gitmekle etmek 16 Ma zûl: KınanmıĢ 17 Bûy: AĢiret oymaklarının her biri Ahser: En hüsrana uğrayanı. Kamu: Hep, bütün, tamamen

15 Basîretler içün 20 vardır 21 nice tahyîl-i nûrânî 20) Bu münkirler sözünden Hakk münezzehdir, müberrâdır Katında ehl-i hakkın çün bular mahzûl uryânî 21) Felâh Ģol ümmetedir kim vuzûdan yüzleri pür-nûr Dahî zeyn 22 eylemiģ alnın yere vaz etdiler anı 22) Çû zıllullâhdurur Kur ân, gel ol gölgede râhat bul Ki yok sâir kütüb gibi ana tahrîf, kıl iz ânı 23) Kitâblar, dahî rusüller ilahdan kullara geldi Anın ba zısı ba zından bulubdur fazl-ı akrânı 23 24) Hayırlı cümleden, ancak Muhammed Mustafa oldu Rusüller üzre vardurur anın tafdîl ü rüchânı 25) Muhammed hüccetullâhdır ki zâhir-i Ģems-i hakdır ol Kılınmaz sünneti tahvîl, gel anla kadr-i sultânı 26) O eliyle o ashâba kerîmler çün gulâm oldu Cemî -i halk-ı hak üzre ulardur tavl-i tûlânı 27) Anı ma nâda, sûretde mükemmel eyledi Allah MüĢâbih olmadı gayrın ana tekmîl ü irfânı 28) Mehâbetle vakârı Hakk habîbe eyledi tahsîs Aceb ta zîm ü tebcîl 24 gören kılardı cânânı 29) Sekînet mazhar-ı lînet, suht 25 hâli rızâ hâli Cemâlindendi me mûlü, celâlden havf-ı Rahmânı 30) Ederdi müjde ve ihsân habîb ashâbına her dem Zünûbdan da mutahhardı, cibilli adl ü ihsânı 31) Çün Âdem den berû ol cevher sadefleri içre mestûrdu Ki secde ehlinde mahmûldü o demde canların cânı 32) Nebîler ibtidâsı ol, dahî hem intihâsıdır Mu accel hem müecceldi ikisi fahrinin Ģânı 33) Anın envâ -ı âyâtı gelince nâsa fi l-cümle Yoruldu anı tafsîlden fesâhat bahrinin kânı 26 34) Satîh in, ġıkk ın enbâı 27, dahî Zi n-nûn un ahvâli Beyân etdi ekâvîlin dahî hem Kuss-i ruhbânî 35) Dahî Mûsâ ve Îsâ anın haberlerini bildirdi Zekîler, dahî ahmaklar bile anladılar anı 36) Muhammed hâtemi rusülün, anın içün mubâh oldu Sahâbiye ganâimden anın taksîm ü ihsânı 37) Ki andan a del, eshâ Hüdâ nın bir kulu var mı? Hem andan a lem, eģref iģitdin mi bir insanı? 38) Neden sorsan ana asla harec 28 yoğ idi cevâbında Mahakkdan 29 bilinir altun, Rasûl mahakk-ı Rahmânî 39) Nice nice alâmetler zuhûr etdi vilâdetde Nice müjde ve korkular giderdi bunca fettânı ĠE: Basîretleriyçün 21 ĠE: vardurur Zeyn: Ziynet, süs, süslemek ĠE: bulubdurlar fazl-ı Kur ân ı 24 ĠE: Azîm aceb ü tebcîli 25 Suht: Kızgınlık, gazap 26 Kân: Bir Ģeyin menbaı, kaynağı 27 Enbâ: Haberler Harec: Darlık, zorluk, sıkıntı Mahakk: Mehenk, ayar taģı

16 40) Zuhûr etdi ulûm-i gayb, dahî irsâd-ı hikmetler Dahî takvîm-i tahvîller, Hakk ihlâk etdi zi bânı 41) Nidâlar geldi hâtifden, cihân envâr ile doldu Kulak iģitdi, göz gördü heme 31 âyât-ı burhânı 42) Söndü Fâris in nârı, nehirler 32 câmid oldu hem Yıkıldı köģkü Kisrâ nın, ne dilir 33 kaldı ne der-bânı 34 43) Bizi Ġslâm a hidâyet ideliden berû meb asi Çün esnâm-ı Ģeyâtînin bulundu dürlü hızlânı 35 44) Nazar eyle semâya sen, dolu hıfz-ı hirâsetle Hemân Beyt gibi, geldikde vilâdet sâli 36 fîlânı 45) O demde reddolundu cin ki çün sem -i melâikeden Ebâbil tayrının reddi gibi ashâb-ı fîlânı 46) Ki her birisi cinsinden rasad ile azâb oldu ġühüb 37 ile cin belâ buldu, kodu siccîle insanı 47) Hidâyet nuru gelmese felek de olmaz idi hiç ġeyâtîn üzre li l-emlâk 38 o dem tevkîl-i Rahmânî 48) Tevellî edicek anlar tevellî eylediler hep Cemî -i söz çalıcılar kılıp ma zûl o kelbânı 49) Eğer reddetsen ey kâfir anın ekser âyâtın Seni reddetmede kâfi, kırâat eyle Kur ân ı 50) Nazar kıl, yokdurur misli, Hüdâmız birdürür ancak Kelâmına dahî benzer ki var mı ey pedercânı? 51) KureyĢ de kudret olaydı getirirlerdi mislini Ki kudret bulunan a mâl, hemân iģlerdiler anı 52) Kasem eylerim Allah a bizim efhâmımız müfham 39 Ki te vîlinden âcizler ülü l-elbâb-ı rabbânî 40 53) Hidâyet bulur elbette reģîdin küllisi andan Kulaklarına erdikde o tertîbât-ı Rahmânî 54) Çok okudukça Kur ân ı muhabbeti olur müzdâd 41 Kelâmıyla dolar kalbi, safâlarda olur cânı 55) ġükûku reddeder kalbden, ana benzer ki ol Kur ân Alîlin 42 derdine devâ gibidürür, aç ezhânı 56) Çün andan gayrı ey ârif, eğilecek ne hak vardır? O hakdan gayrı bâtıldır, hemân hak bil o Kur ân ı 57) Muhammed âleme rahmet, Hüdâ dan gönderilmiģdir Çû mebzûl âleme fazlı, Hüdâ mızdır kerem-kânı 58) ġefî imiz dahî ancak Muhammed dir o günde kim HaĢirde olıcak müģtedd, o tahvîfât-ı sübhânî 59) Çün andan gayrı yokdurur o günde i timâd-ı nâs 30 Fettân: Fitne çıkaran, hırsız, Ģeytan 31 Heme: Cümle, hep, bütün. ĠE: hemân 32 ĠE: nehir 33 Dilir: Bahadır, cesur 34 Der-bân: Kapıcı, kapıya bakan Hızlân: Rezil olma, rüsvaylık Sâl: Sene, yıl 37 ġühüb: AteĢ parçaları 38 Emlâk: Melekler 39 Müfhâm: (delillerle) susturulmuģ 40 Rabbânî: Ârif-i billâh olan, ilmiyle amel eden âlim Müzdâd: ÇoğaltılmıĢ, artırılmıģ Alîl: Hasta, illetli

17 Hem andan gayra gidilmez, anınla fazl-ı Rabbânî 60) Olıcak bir kese 43 Ģâmil, Ģefâ ati anın ol gün Ġnâyet anınçündür, bulur ol fevz-i Mennân ı 61) Habîbullâh makâmına bir ehad ermedi asla Makâmın her birin disem tükenmez kadri ve Ģânı 62) Kıyâmı ictihâd ile çün suâl eder iken etmiģ idi Kılınır ictihâd ile çün ki her eģyânın iz ânı 63) Ulânın küllü sa yile eğer tahsîl olunsaydı 44 Lede l-vahy sevbi 45 bürünmek anın olmaz idi Ģânı 64) Habîbin rütbesin anla, habîbiyyet 46 makâmın bil Bilinir mevzi -i mahbûb, resûle ancak eren anı 65) Makâm-ı kâb-ı kavseyn, dahî akreb ana nüzül Habîbe lâyık ol mesvâ, 47 ana verdi bu cevlânı 66) Gîcenin bazı içinde ki seyri Mescid-i Aksâ ya Burâk ıyla semâvâta urûc etdirdi Hakk anı 67) Anın keyfiyyeti, kurbun, ne mümkündür beyân etmek Visâlâtı mevâzı ın gören hiç var mı akrânı? 68) Atâyâ ve mevâhibden o Ģeyde verilen esrâr Anı ârifler anlarlar o sırru s-sırr-ı sırrânı 69) Bu mi râc-ı Rasûlullâh Hüdâ nın fazlıdır ancak Buna tercîh olunmaz hiç, bütün dünyânın evzânı 70) Anın fazlında hüccetler beyânı bî- aded ekser Ki nakli akla uygun hem bilenin artar 48 îmânı 71) O, 49 baģdan ayağa nurdur çû yokdur gölgesi nûrun Bulut gölgesi altında kılardı Hakk, o sultânı 72) Görünmezdi eser yerde yürüdükçe ĢaĢardı yer 50 Kutn-veĢ 51 yumuģak olurdu basıcak taģa riclânı 73) Enîn etdi direk firkat bulıcak Mustafa dan ol Anın kurbiyle buldu ol cinânda bunca ihsânı 74) N olaydı hazzım olaydı cemâlin görmeden Ģâhın 52 Mübârek avucun öpeydim, ni deydim devlet-âsânı 75) O yed-i ebyaz-ı gamâmdır kim anınla sulanır eģyâ GüneĢi, sâir envârı kılar tahcîl, o nûrânî 76) Her ol meclisde kim olsa eğer âlemlerin fahrı Olurdu kıllete kesret, su ûbetlere âsânı 77) Bu ef âle ta accüb kıl, eğer var ise idrâkin Sürûr ile tarabda 53 ol ki zikr idüb 54 bu hâlânı 55 78) Mübârek destinin 56 lemsi nice merzâya bür 57 oldu Kes: Ġnsan, kiģi ĠE: olunaydı 45 ĠE: sevb 46 ĠE: habibin 47 Mesvâ: Mesken, hane, ev 48 ĠE: artırır ĠE: Bu ĠE: ĢiĢerdi ki 51 Kutn-veĢ: Pamuk gibi 52 ġâh: Alın. ĠE: mâhın 53 Tarab: ġenlik, Ģâdlık 54 ĠE: edersen ĠE: hâlâtı Dest: El

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu. س ي د ن ا و ن ب ي ن ا م ح م د صلى تعالى عليه و سل م İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu. 1 ا ب ى ب ك ر ب ن الص د يق 30 ث اب ت ب ن ا ق ر م 2

Detaylı

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ) KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ) ب ت خ ح ج ث Dil ucu ile üst uçlarından ا ذ ر ز Boğazın ağza en yakın olan kısmından Dil ucu ile üst diplerinden Peltektir. Boğazın orta kısmından Dudaklar

Detaylı

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ خطبة الحبجة و س ت غ ف ر ي و ع ذ ب ب ل ل م ه ت ع يى و س و ح م د ي إ ن ال ح م د ل ل م ه ش ر ر أ و ف س ىب م ه س ي ئب ت أ ع م بل ىب م ه ي د ي ا ل ل ف ل م ض ل ل إ ل ا ل ل

Detaylı

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır EYLÜL 2014 VE ÖNCESİ TARİH BASKILI ARAPÇA IV DERS KİTABINA İLİŞKİN CETVELİ Değiştirilen kelimeler yuvarlak içinde gösterilmiştir. 1. Ünite 1, sayfa 5, son satır 4. ت ض ع أ ن ث ى الا خ ط ب وط تم وت ج وع

Detaylı

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN ب ت ا ELİF BE Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN KİTAPTAN SEÇİLMİŞ ÖRNEK SAYFALAR ELİF BE Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN 1 بسم هللا الرحمن الرحيم İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...1 ÖNSÖZ...2 Harfler.3 Üstün...5 Esre..6

Detaylı

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر ر ب ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر Yâ Rabbi! Kolaylaştır, zorlaştırma. Hayırla sonuçlardır. KUR ÂN HARFLERİNİN ÇIKIŞ YERLERİ ض Dilin yan tarafını sağ veya sol üst yan dişlere vurarak çıkarılır.

Detaylı

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER م ن ق ال ح ني ي س م ع ال م ؤ ذ ن و أ ن أ ش ه د أ ن ل إ ل ه إ ا ل ا ا لل و ح د ه ل ش ر يك ل ه و أ ان م امد ا ب د د ه و س و ل ه 1 س ض يت ب ا لل س ا ب و ب ح امد س و ل و ب ل و

Detaylı

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10 DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. 5-6, 1-), 5-6, 2-) 5-6 3-) 40 HADİS YARIŞMASI 5-6, 4-) 5-6, 5-) 5-6, 6-) 5-6, 7-) 5-6, 8-) 5-6, 9-) 5-6, 10-) 5-6, 11-) 5-6, 12-)

Detaylı

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm 11 1 Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm Müslümanların, bilhassa idareci konumundakilerin

Detaylı

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua DUANIN ÖNEMİ Dua, insanda doğuştan var olan bir duygudur. Bu sebeple bütün dinlerde dua mevcuttur. Üstün bir varlığa inanan her insan, hayatının herhangi bir anında dua ihtiyacını hisseder. Çünkü her insan,

Detaylı

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1 Öğretim İlke ve Yöntemleri 1 Dr. Öğr. Ü. M. İsmail BAĞDATLI mismailbagdatli@yahoo.com EĞİTİM Bireyin kendi iradesi ile belirli bir program dahilinde davranış kazandırma, davranış geliştirme, davranış değiştirme

Detaylı

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK Bakara Suresi 285-286 Ayetlerinin Tilaveti Ve Tecvid Tahvilleri Ünite 4 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK 1 Ünite 4 BAKARA SURESİ 285-286 AYETLERİ TİLAVET

Detaylı

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur. 3 1 Değerli Kardeşim; Unutma! Dünya hayatı çabuk geçer, önemli olan bu dünya hayatında kendine, ailene, ümmete ve tüm insanlığa ne kadar faydalı olduğuna bakman ve bunun muhasebesini yapmandır. Toplumun

Detaylı

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Lâ ilâhe illallâhü vallâhü Ekber. Allâhu Ekber ve lillâhil'hamd, Allâhu Ekberu kebiiraa velhamdülillahi kesiiraa ve sübhaanallaahi bükratev ve esıila

Detaylı

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi İmam Tirmizi nin Sıfatlar Hususundaki Mezhebi İmam Ebu İsa Muhammed İbni İsa Tirmizi (209H-274H) Cami'u Sünen Tirmizi www.almuwahhid.com 1 بسم هللا الرحمن الرحيم İmam Tirmizi de kendi dönemindeki hadis

Detaylı

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK Yâsîn Suresi 13-27 Ayetlerinin Tilaveti Ve Tecvid Tahvilleri Ünite 6 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK 1 Ünite 6 YÂSÎN SURESİ 13-27 AYETLERİ TİLAVET VE

Detaylı

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir? Question Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir? Answer: Bazı özellikler değişik ve birçok şey ve bireylerde

Detaylı

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Kolay Yolla Kur an ı Anlama بسم هللا الرحمن الرحيم Kolay Yolla Kur an ı Anlama Ders 15 #kuranianlama Bu derste Kur an: Övme, Rukü, secde غ ف ر & ص ب ر ظ ل م ض ر ب : bilgisi Dil Eğitim ipucu: Alışkanlık haline getirme ve davranışlara

Detaylı

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Kolay Yolla Kur an ı Anlama بسم هللا الرحمن الرحيم Kolay Yolla Kur an ı Anlama Ders 18 #kuranianlama Bu derste Kur an: Dua ال : bilgisi Dil ق ق ام Eğitim ipucu: Başarının temeli Bu derste 7 yeni kelimeyle Kur'an da 2466 defa tekrar

Detaylı

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

األصل الجامع لعبادة هللا وحده األصل الجامع لعبادة هللا وحده İBADETİN MANASI Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) www.almuwahhid.com 2 بسم هللا الرمحن الرحيم Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) diyor ki: 1 Sana, tek olan Allah a ibadetin

Detaylı

ON EMİR الوصايا لعرش

ON EMİR الوصايا لعرش ON EMİR الوصايا لعرش ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ د صالح الجد Terceme: IslamQa koordinasyon: Sitesi Islamhouse رجة: وقع الا سلا سو ال وجواب تسيق: وقع IslamHouse.com

Detaylı

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu edinmektedir. Ruh kasidesi kaynaklarda çeşitli isimlerle zikredilmektedir.

Detaylı

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin SELÂMIN ŞEKLİ ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 صفة لسلا لسلا» باللغة لرت ية «شد بن حسني لعبد لكريم ترمجة: حممد مسلم شاهني مر

Detaylı

Yasin sûresini okuduktan sonra duâ etmek için toplanmanın hükmü. Abdulaziz b. Baz

Yasin sûresini okuduktan sonra duâ etmek için toplanmanın hükmü. Abdulaziz b. Baz Yasin sûresini okuduktan sonra duâ etmek için toplanmanın hükmü [ ثريك Turkish ] Türkçe Abdulaziz b. Baz Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 االججهاع ىلع قراءة يس عدة مرات ثم ادلاعء

Detaylı

118. SOHBET Kadir Suresi SÛRE VE MEÂLİ:

118. SOHBET Kadir Suresi SÛRE VE MEÂLİ: 118. SOHBET Kadir Suresi SÛRE VE MEÂLİ: الرحيم الرحمن الله بسم * ا ن ا ش ه ر ف ي ا ن ز ل ن اه ت ن ز ل ال ق د ر ل ي ل ة ال م ل اي ك ة و م ا و الر وح ا د ر اك م ا ل ي ل ة ال ق د ر * ل ي ل ة ال ق د ر خ ي

Detaylı

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1 REHBERLİK VE İLETİŞİM 1 Yrd. Doç Dr. M. İsmail Bağdatlı mismailbagdatli@yahoo.com HİDAYET Hidâyet kelimesi türevleriyle birlikte 316 âyet- i kerimede yer almaktadır. Arap dilinde "hedâ" kökünden gelir.

Detaylı

İHLAS VE NİYET. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

İHLAS VE NİYET. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin İHLAS VE NİYET ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2011-1432 لا خلا جگية» باللغة لرت ية «شد بن حسني لعبد لكريم ترمجة: حممد مسلم شاهني

Detaylı

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني 1436 HİLALİN BİR YERDE GÖRÜLMESİYLE ORUCA BAŞLAMAK الصيام برؤية واحدة باللغة الرتكية Muhammed b. Salih el-useymîn اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني Çeviren Muhammed Şahin ترمجة حممد شاهني Gözden Geçiren

Detaylı

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve إن ال ح م د ل ل ب س م االله الر ح م ن الر ح يم ذ و ع ي و س ت غ ف ر يى و س ت ع و ح م د ي ب ب ل ل م ه ش ر ر أ و ف س ىب م ه ئب ت سي أ ع م بل ىب م ه د ي ا ل ل ف ال م ض ل ل م ه ي ض ل ل ف ال ب د ي ل ي د أ ن

Detaylı

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت ف إ ن ي ق د ت ر ك ت ف يك م م ا إ ن أ خ ذ ت م ب ه ل ن ت ض ل وا ب ع د ه : ك ت اب الل و س ن تي "Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız O emanetler, Allah ın kitabı

Detaylı

Tuvâlet ihtiyacını giderirken önünü veya arkasını kıbleye dönmenin hükmü nedir?

Tuvâlet ihtiyacını giderirken önünü veya arkasını kıbleye dönmenin hükmü nedir? Tuvâlet ihtiyacını giderirken önünü veya arkasını kıbleye dönmenin hükmü nedir? ما حكم ستقبا لقبلة ستدبا ها حا قضا حلاجة ] تريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik

Detaylı

DİLİN TEHLİKESİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

DİLİN TEHLİKESİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin DİLİN TEHLİKESİ ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 خطر للسا للسا» باللغة لرت ية «شد بن حسني لعبد لكريم ترمجة: حممد مسلم شاهني

Detaylı

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri:

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri: ARAPÇADA İSİMLER Arapçada isimleri kimi zaman bir cümlenin öznesi ya da nesnesi olarak, kimi zaman bir tamlama içinde görmemiz mümkündür. Arapçada isimler cümle içinde harekelerine göre farklı isimler

Detaylı

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد 1436 TERÂVİH NAMAZININ FAZÎLETİ فضل صالة الرتاويح باللغة الرتكية Muhammed Salih el-muneccid اسم املؤلف حممد صالح املنجد Çeviren Muhammed Şahin ترمجة حممد شاهني Gözden Geçiren Ali Rıza Şahin مراجعة يلع

Detaylı

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, -âlemlerin Rabbi olan- Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz.

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, -âlemlerin Rabbi olan- Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. و س ت غ ف ر ي و ع ذ ب ب ل ل م ه ش ر ر يى و س ت ع و ح م د ي إ ن ال ح م د ل ل م ه ض ل ل د ي ا ل ل ف ال م ه ي أ ع مبل ىب م أ و ف س ىب سي م ه ئب ت أ ش د أ ن ال إ ل إ ال ا ل ل ح د ي ال ش ر يك ل ل ي ض ل ل ف

Detaylı

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24) ع ن ت م يم الد ار ى أ ن الن ب ص ل الل ع ل ي ه و س ل م ق ال :»الد ين الن ص يح ة «ق ل ن ا: ل م ن ق ال :»لل و ل ك ت اب ه و ل ر س ول ه و ل ئ م ة ال م س ل م ني و ع ام ت ه م.«Temîm ed-dârî anlatıyor: Hz. Peygamber

Detaylı

İNSANLARA İLİM ÖĞRETMENİN VE ONLARI İYİLİĞE DÂVET ETMENİN FAZÎLETİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

İNSANLARA İLİM ÖĞRETMENİN VE ONLARI İYİLİĞE DÂVET ETMENİN FAZÎLETİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin İNSANLARA İLİM ÖĞRETMENİN VE ONLARI İYİLİĞE DÂVET ETMENİN FAZÎLETİ ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 0-43 فضل تعليم جگا عوتهم ىل خلري»

Detaylı

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25 136. Ey iman edenler, Allah'a, elçisine, elçisine indirdiği kitaba ve bundan önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, elçilerini ve ahiret gününü inkar ederse, uzak bir sapıklıkla

Detaylı

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? ] ريك Turkish [ Türkçe İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432

Detaylı

HADİS USULU. Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni

HADİS USULU. Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni HADİS USULU Yazar : Ömer b. Muhammed b. Fettuh ed-dımaşki Beykuni أتدأ تانح د ي ص ه ا عه ** ي ح د خ س ث أ زس ال 1-Hamd ile baslıyorum, gönderilmis Nebilerin en hayırlısı Hz.Muhammed e salat ve selam olsun.

Detaylı

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız.

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız. ÂYETLERİN AÇIKLAMALI MEÂLİ : م ن ه ا خ ل ق ن اك م و فيه ا ن عيد ك م و م ن ها ن ر ج ك م ت ر ة ا خ ر ى 55 55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız. Biz sizi ilkin

Detaylı

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR Ders : 203 Konu : ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR Rıza kelimesi sözlükte; memnun olma, hoşnut olma, kabul etme ve seçme anlamlarına gelir. Genel olarak rıza; Allah ın hüküm ve kazasına

Detaylı

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı Onlardan bazıları م ن ه م Peygamberler ر س ل ك ل م Konuştu د ر ج ات Dereceler آ ت ي ن ا Verdik أ ي د ن ا Destekledik İhtilaf ettiler اخ ت ل ف وا Diledi ش اء م ن ه م Onlardan bazıları ي ر يد İstiyor أ ن

Detaylı

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile www.recepsahan.net و س ار ع وا إ ل ى م غ ف ر ة م ن رب ك م و ج نة ع رض ه ا السم او ات و األ ر ض أ ع دت ل ل م ت ق ي ن Rabbinizin mağfiretine ermek ve muttakiler için hazırlanmış

Detaylı

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan İsmi Tafdil Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Ben hiçbir adam görmedim ki, onun gözünde olan kuhlin güzelliği, Zeydin gözünde olan kuhlin güzelliği gibi

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid ALLAH TEÂLÂ'NIN İSİMLERİ DOKSAN DOKUZ İLE SINIRLI DEĞİLDİR أسماء االله عاىل غ صورة ف سعة و سع ا س م ا ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ مد صالح املنجد Terceme: IslamQa koordinasyon:

Detaylı

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır. »ب ن ي ال س ل م ع ل ى خ م س : ش ه اد ة أ ن ل إ ل ه إ ل الل و أ ن م ح م د ا ر س ول الل و إ ق ام الص ل ة و إ يت اء الز ك اة و ال ح ج و ص و م ر م ض ان «İslam beş esas üzerine kurulmuştur: Allah tan başka

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid Tevhidi Nasıl Gerçekleştirebilirim? Vaat edilmiş Olan Karşılık Nedir? كيف ح ق ق تلوحيد وا هو جلزاء لوعود ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ د صالح النجد Terceme: IslamQa koordinasyon:

Detaylı

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü Borçlunun sadaka vermesinin hükmü ] رك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn 3Terceme3T 3T: 3TMuhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 ح م صدقة املدن» اللغة الرت ة «بن صالح العثم مد رمجة:

Detaylı

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Kur an-ı Kerim in incelemesi, yorumlaması, tefsir edilmesi hususunda incelenen ve günümüzün en çok tartışılan konularından biri de kadının örtüsü meselesidir. Bu yazı da bu konu üzerinde duracağım inşallah...

Detaylı

İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır?

İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır? İki secde arasında otururken ellerin durumu nasıl olmalıdır? [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 صفة وضع ايلدين عود اجلل س بني

Detaylı

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106 KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106 Surenin Adı: Kureyş sûresi, adını, Kur an da geçtiği tek yer olan ilk âyetinden alır. Kureyş kelimesi iki köke nispet edilir. Birincisi; köpek balığı anlamına gelen

Detaylı

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz? Sorularlarisale.com Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz? "Şeriat" denildiğinde, daha çok dinin ahkâm kısmı anlaşılır. Kur'an-ı Kerîm,

Detaylı

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz.

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz. İstihare Hakkında Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz. Âlimlerin ittifakıyla istihare yapmak sünnettir.[1] El-Buhârî nin rivayetine göre Cabir

Detaylı

SURE VE AYET SIRASIYLA KUR AN SÖZLÜĞÜ KİTABINDAN ÖRNEK SAYFALAR OTUZUNCU CÜZ سورة النبا (78)

SURE VE AYET SIRASIYLA KUR AN SÖZLÜĞÜ KİTABINDAN ÖRNEK SAYFALAR OTUZUNCU CÜZ سورة النبا (78) ( Cüz: 30) ( 78 / Nebe Sûresi) 1 SURE VE AYET SIRASIYLA KUR AN SÖZLÜĞÜ KİTABINDAN ÖRNEK SAYFALAR OTUZUNCU CÜZ سورة النبا (78) (NEBE (Önemli Haber) SÛRESİ) (Mekke de inmiştir. 40 ayettir.) CÜZ: 30, KUR

Detaylı

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5) ا ي اك ن ع ب د و ا ي اك ن س ت ع ني (Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5) 1 و م ا ا م ر وا ا ل ل ي ع ب د وا الل م ل ص ني ل ه الد ين ح ن ف اء و ي ق يم وا الص

Detaylı

BESMELENİN TEFSÎRİ. Besmelenin başındaki ب be harf olup, istiâne (yardım isteme), musâhabe (birlikte bulunma) ve mulâbese anlamlarına gelmektedir.

BESMELENİN TEFSÎRİ. Besmelenin başındaki ب be harf olup, istiâne (yardım isteme), musâhabe (birlikte bulunma) ve mulâbese anlamlarına gelmektedir. ه و ن ع وذ ن س ت غ ف ر و ين ه ن س ت ع و ن ح م د ه إ ن ال ح م د ل ل ب ا ل ل م ن ش ور ر أ ن ف س نا و م ن م ن أ ع مال نا س ئا ت ي ه د ه ا ل ل ف ال م ض ل ل ه و م ن ي ض ل ل ف ال ها د ي ل ه ي و أ ش ه د أ ن ال

Detaylı

Ey sevgilim! Sana karşı olan aşırı sevgim hayretim ziyadeleşsin! Ancak, gönlümü yakan aşkınla, ateşler saçan kalbime biraz merhamet eyler misin?

Ey sevgilim! Sana karşı olan aşırı sevgim hayretim ziyadeleşsin! Ancak, gönlümü yakan aşkınla, ateşler saçan kalbime biraz merhamet eyler misin? KASİDE-İ RÂİYYE İBNÜ'L FARİD ز د ين بف ر ط احل ب فيم ت ي ا وار ح م ح ش بل ظ ى ىوا ك جسؼ را Ey sevgilim! Sana karşı olan aşırı sevgim hayretim ziyadeleşsin! Ancak, gönlümü yakan aşkınla, ateşler saçan kalbime

Detaylı

TEVBENİN GEREKLİLİĞİ VE FAZÎLETİ

TEVBENİN GEREKLİLİĞİ VE FAZÎLETİ TEVBENİN GEREKLİLİĞİ VE FAZÎLETİ ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 جو جو حكوبة حكوبة فضلها فضلها» باللغة لرت ية «شد بن حسني

Detaylı

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 الصلاة ىلع السقط

Detaylı

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51 Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos 26 2015 06:14:51 Kainatı yoktan var eden ve bizlere rahmetiyle, sevgisiyle ve şefkatiyle muamele eden Yüce Mevla mıza bizlere bahşetmiş

Detaylı

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS www.behcetoloji.com (40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS BİRİNCİ HADİS ف ض ل ت ع ل ى ا ل ن ب ي اء ب س ت أ ع ط يت ج و ام ع ال ك ل م و ن ص ر ت ل ي ال غ ن ائ م و ج ع ل ت ل ي ا ل ر ض ط ه ور ا و م س ج د ا و أ ر س

Detaylı

Fatiha Suresi'nin Tefsiri ve Faydaları

Fatiha Suresi'nin Tefsiri ve Faydaları Fatiha Suresi'nin Tefsiri ve Faydaları Şeyh'ul İslam Muhammed ibni Abd'il Vehhab (rahimehullah), Mecmu a et-tevhid, 19-20 www.at-tawhid.org 1 Allah şöyle buyurmaktadır: {ال ح م د ل ل ه ر ب ال ع ال م ين

Detaylı

Arafat'ta vakfenin vakti

Arafat'ta vakfenin vakti Arafat'ta vakfenin vakti ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2011-1432 وقت الوقوف بعرفة» اللغة الرت ية «م صالح املنجد رمجة: مد مسلم شاه مراجعة:

Detaylı

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV) BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV) ي و ه و ال ذ ي م د األ ر ض و ج ع ل ف يه ا ر و اس اث ن ي ن ي غ ش ي الل ي ل الن ه ا ر إ ن ف ي ذ ل ك م ت ج او ر ات و ج ن ات م ن أ ع ن اب و ز ر ع و ن يل ص ن و

Detaylı

SALÂT I NÛR VE TERCÜMESİ

SALÂT I NÛR VE TERCÜMESİ SALÂT I NÛR VE TERCÜMESİ İbnü l Arabî (1165 1240) Hazırlayan İhramcızâde Hacı İsmail Hakkı ALTUNTAŞ BİR KÜLTÜR HİZMETİDİR PARA İLE SATILMAZ İSBN: ismailhakkialtuntas@gmail.com http://ismailhakkialtuntas.com

Detaylı

148. Sohbet ÖNDEN GİDENLER

148. Sohbet ÖNDEN GİDENLER 148. Sohbet - 06.02.2018 ÖNDEN GİDENLER Değerli kardeşlerim. Önden gidenler dediğimizde, bu tarif ile anlatmak istediğimiz, insanlara, İslam ın bize öğrettiği anlamda iyilikte, yani maruf işlerde öncülük

Detaylı

tyayin.com fb.com/tkitap

tyayin.com fb.com/tkitap 2. Dönem konu 7 İşaret isimleri tyayin.com fb.com/tkitap Yakın İçin Kullanılan İşâret İsimleri Cemi(Çoğul) Müsenna(İkil) Müfred(Tekil) ه ذ ا ه ذ ه ه ذ ان - ه ا ت ن - ه ذ ي ن ه ات ي ه ؤال ء هؤ ال ء Bunlar

Detaylı

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din DIN KAVRAMI ICERIK Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din SÖZLÜKTE DIN Cesitli sekilde anlasiliyor; Ilki hakimiyet, güc, üstünlük,

Detaylı

{socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I. Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler ب ب ب ب

{socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I. Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler ب ب ب ب {socialsharing} KENDİ KENDİME OSMANLICA ÖĞRENİYORUM OSMANLICA DERSLERİ-I Osmanlıca alfabesi: كعك Osmanlıca Harfler Korunmuş Bitiş Orta Başlangıç Adı ا ا hemze ء ب ب ب ب 1 / 14 پ پ پ پ ت ت ت ت ث ث ث ث ج

Detaylı

ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR?

ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR? ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR? www.tavhid.org 1 ر ر ز ي ر ز ي ل Taklid; İbn Kudame el-hanbeli nin tarifiyle- bir kimsenin sözünü delilsiz olarak kabul etmek manasına gelmektedir.

Detaylı

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II -Ders Planı- Dersin konusu: manaya delaletinin kapalılığı bakımından lafızlar [hafî-müşkilmücmel-müteşâbih] Ön hazırlık: İlgili tezler: hakkı

Detaylı

İBNÜ N-NAHVÎ VE EL-KASÎDETÜ L-MÜNFERİCE Sİ *

İBNÜ N-NAHVÎ VE EL-KASÎDETÜ L-MÜNFERİCE Sİ * - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, p. 75-79, ANKARA-TURKEY İBNÜ N-NAHVÎ VE EL-KASÎDETÜ L-MÜNFERİCE Sİ * Mehmet Sadi ÇÖĞENLİ ** a)hayatı: İsmi, Ebü

Detaylı

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM ا لص ال ة و الس ال م ع ل ى م ن اع ت ب ر اهلل ط اع ت ه )ص ل ى اهلل ع ل ي ه و س ل م ( ط اع ة ل ذ ات ه )ج ل ج ال ل ه ) ب س م اهلل الر ح م ن الر ح يم ا ل ح م د ل ل ه ر ب ال ع ال م ين. و الص ال ة و الس ال م

Detaylı

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER İmran AKDEMİR 2013 (Güncelleme 2018) TEKRAR EDEN 97 AYET Kuran ın 97 ayeti diğer ayetler gibi Kuran da sadece bir kez bulunmaz, tekrar ederler. Bu 97 ayetten birçoğuna 2 kez

Detaylı

Muhammed Salih el-muneccid

Muhammed Salih el-muneccid Bir erkeğin,yabancı (namahrem) bir kadınla tokalaşmasının hükmü ] تريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 حكم مصافحة لرجل للمر لا جنبية»

Detaylı

Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları

Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları Ehl-i Sünnet ve l-cemaat in akîde ve diğer dîni konulardaki esasları ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn 3Terceme3T 3T: 3TMuhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-434 ول أهل السنة واجلماعة

Detaylı

حديث توسل آدم نليب وتفس : {وابتغوا يله الوسيلة} şeyh Muhammed Salih el-muneccid

حديث توسل آدم نليب وتفس : {وابتغوا يله الوسيلة} şeyh Muhammed Salih el-muneccid Âdem aleyhisselamın Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem ile Tevessül Etmesi Hadisi ve «Sizi O na yaklaştıracak vesile arayın» Âyetinin Tefsiri حديث توسل آدم نليب وتفس : {وابتغوا يله الوسيلة} ] ريك

Detaylı

Muhammed Salih el-muneccid

Muhammed Salih el-muneccid Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- bir nur mu yoksa bir insan mıydı? ] تريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 0-43 هل اك جگيب صىل الله عليه

Detaylı

MUHARREM AYI VE HİCRİ YILBAŞI

MUHARREM AYI VE HİCRİ YILBAŞI MUHARREM AYI VE HİCRİ YILBAŞI Muharrem ayı Müslümanların takvim başlangıcı, hicri yılbaşıdır. Rasul-i Ekrem (sav) Efendimiz Mekke de on üç yıl insanları Allah a davet etti. Bu daveti kabul etmeyen müşrikler

Detaylı

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat 15 2018 14:23:10 Cihad İNDİR ي ا أ ي ه ا ال ذ ين آ م ن وا ه ل أ د ل ك م ع ل ى ت ج ار ة ت نج يك م م ن ع ذ اب أ ل يم : ت ؤ م ن ون ب الل ه و ر س ول ه و ت ج اه د &#16

Detaylı

87. SOHBET İSLAM KARDEŞLİĞİ - 1

87. SOHBET İSLAM KARDEŞLİĞİ - 1 87. SOHBET Çeşitli kardeşlikler vardır: İSLAM KARDEŞLİĞİ - 1 Din kardeşliği, Aynı Ana-Baba'dan kaynaklanan kardeşlik, İş kardeşliği, Memleket kardeşliği, Yol kardeşliği, İnsan kardeşliği. Burada esas kardeşlik

Detaylı

Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü

Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü Kabirleri ziyaret etmenin, Fatiha sûresi okumanın ve kadınların kabirleri ziyaret etmelerinin hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Detaylı

Münker ve Nekir'in vasfı konusundaki sahih hadisler

Münker ve Nekir'in vasfı konusundaki sahih hadisler Münker ve Nekir'in vasfı konusundaki sahih hadisler ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 ما صح ن الا حاديث يف وصف منكر ون» اللغة

Detaylı

AÇIKLAMALI SÛRE MEÂLLERİ

AÇIKLAMALI SÛRE MEÂLLERİ BİLİM ve İNSAN VAKFI ELMALILI HAMDİ YAZIR KUR AN AKADEMİSİ KUR ÂN-I KERÎM EĞİTİM ve ÖĞRETİM PROGRAMLARI TASHÎH-İ HURÛF DERSLERİ AÇIKLAMALI SÛRE MEÂLLERİ Hazırlayan : Yrd. Doç. Dr. Fatih Çollak 1 ÂYETLERİN

Detaylı

Yarışıyorlarkoşuyorlar

Yarışıyorlarkoşuyorlar ت ن ال وا Ulaşıyor-içine alıyor و ض ع Konuldu ب ب ك ة Mekke ت ص د ون Engelliyorsun ت ب غ ون İstiyorsunuz ع و ج ا Eğrilik ت ط يع وا İtaat ediyorsunuz ي ع ت ص م Sıkıca tutuyor ت ق ات Sakınmak و اع ت ص م

Detaylı

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

DUA KAVRAMININ ANLAMI* DUA KAVRAMININ ANLAMI* A. SÖZLÜK VE TERİM ANLAMI Sözlükte; çağırmak, seslenmek, davet etmek, istemek ve yardım talep etmek anlamlarına gelen dua, din ıstılahında; Allah ın yüceliği karşısında insanın aczini

Detaylı

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24 İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs 19 2015 11:46:24 İbadet hayatımızda önemli bir yeri olan günlerin içindeyiz.[1] Bugünler sevaplı, feyizli ve bereketli günlerdir. Ebedi hayatımızın

Detaylı

Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü. Muhammed Salih el-useymîn

Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü. Muhammed Salih el-useymîn Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 حكم نو يعيش يف حدة أحرم للحج

Detaylı

Şiddetli soğuk günlerde cünüplükten arınmak için teyemmüm almanın hükmü. Abdulaziz b. Abdullah b. Baz

Şiddetli soğuk günlerde cünüplükten arınmak için teyemmüm almanın hükmü. Abdulaziz b. Abdullah b. Baz Şiddetli soğuk günlerde cünüplükten arınmak için teyemmüm almanın hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Abdulaziz b. Abdullah b. Baz Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 0-433 اتليمم من اجلنابة أيام

Detaylı

Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :57:10

Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :57:10 Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran 23 2016 16:57:10 İNDİR Bizleri on bir ayın sultanı olan Ramazan ayına kavuşturan Rabbimize sonsuz hamdu senalar olsun. Peygamber Efendimize, ȃline ve

Detaylı

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ ب س م الله الر ح من الر ح يم الل ه ل نت ل ه م و ل و ك نت ف ظ ا غ ل يظ ال ق ل ب ف ب م ا ر ح م ة م ن لا نف ض وا م ن ح و ل ك İmran, 159) (Al-i HZ. PEYGAMBER (S.A.V) İN HOŞGÖRÜSÜ VE AFFEDİCİLİĞİ Muhterem Müslümanlar!

Detaylı

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349) »ا ل م س ل م م ن س ل م ال م س ل م ون م ن ل س ان ه و ي د ه و ال م ؤ م ن م ن أ م ن ه الن اس ع ل ى د م ائ ه م و أ م و ال ه م» Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden güvende olduğu kimsedir. Mümin

Detaylı

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI Ders : 107 Konu : İSLAMDA AİLE - BİREYLERİNİN SORUMLULUKLARI - 2 1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI Saygı Çocukların anne-baba üzerinde hakkı olduğu gibi, anne babanın da çocukları üzerinde hakkı

Detaylı

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR 1 Konumuzla İlgisi SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR (Radıyallahu anh) ح د ث ن ا ه ن اد ب ن الس ر ى ع ن ع ب د الر ح ن ب ن م م د ال م ح ار ب ع ن ع ب د الس ال م ب ن ح ر ب ع ن أ ب خ ال د الد اال ن ع ن أ ب خ

Detaylı

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY ا ب ع ق ظ ل ز ك İMAM HATİP LİSELERİ MESLEKİ ARAPÇA 9 Öğrenci Çalışma Kitabı ج ن 9 ل ث ان و ي ات ال ئ م ة و ال خ ط باء ا لل غ ة ال ع ر ب ي ة ك ت اب الت د ر يب ات Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye

Detaylı

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- nurdan mı yaratılmıştır? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- nurdan mı yaratılmıştır? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- nurdan mı yaratılmıştır? ] تريك Turkish [ Türkçe İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 هل خلق جگيب صىل

Detaylı

Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi?

Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi? Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi? ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 03-434 هل ستمر اب القرب إىل قيام الساعة» اللغة الرت

Detaylı

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-433 هل شتط ف ملسح ع خلمار للمرأة شرتط للمسح ىلع» اللغة

Detaylı