Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi"

Transkript

1 114 Işgın K ve ark. Bes Diy Derg 2016:44(2): Araştırma/Research Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi The Presence of Premenstrual Syndrome and Its Relationship with Nutritional Status in Women with Different Ages Kübra Işgın 1, Gözde Ede 1, Zehra Büyüktuncer 1 3 Hacettepe Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü, Ankara, Türkiye ÖZET Amaç: Bu çalışmada, yaş ile birlikte değişen sosyal çevrenin premenstrual sendrom açısından risk oluşturabileceği düşünülen beslenme durumu ile premenstrual sendrom varlığı/şiddetine etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bireyler ve Yöntem: Çalışmaya yurtta kalan 250 üniversite öğrencisi ile lisede öğrenimine devam eden ve ailesiyle yaşayan 200 kız öğrenci dahil edilmiştir. Premenstrual sendrom tanısı üst üste iki ay uygulanan Premenstrual Sendrom Ölçeği-2006 ile konulmuştur. Premenstrual sendrom tanısı alan ve almayan tüm katılımcıların sosyodemografik özellikleri ile 24-saatlik besin tüketim kayıtları kaydedilmiş, antropometrik ölçümleri alınmıştır. Bulgular: Lise öğrencilerinde premenstrual sendrom %59.0, üniversite öğrencilerinde ise %63.6 olarak belirlenmiştir (p<0.05). Çalışmada premenstrual sendrom olan ve olmayan bireylerin yaşları benzer bulunmuştur. İki grup arasında prevalans açısından önemli bir fark gözlenmesi, beslenme alışkanlıkları gibi sosyal çevreye bağlı değişikliklerin premenstrual sendrom üzerinde etkili olabileceğini düşündürmektedir. Beklenildiği gibi prevalansın fazla gözlendiği grup olan üniversite öğrencilerinde premenstrual sendrom üzerinde olumsuz etkide bulunduğu bilinen toplam yağ, doymuş yağ asidi, kolesterol ve protein alımlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Sonuç: Hem premenstrual sendromun önlenmesi, hem de bu durumun eşlik ettiği semptomların şiddetinin hafifletilmesi açısından sağlıklı ve doğru beslenme alışkanlıklarının kazandırılması önem taşımaktadır. Anahtar kelimeler: Premenstrual sendrom, beslenme durumu, yaş, sosyal çevre ABSTRACT Aim: This study aimed to examine the effect of social environment that changes by age on the nutrition status of women and the presence and severity of premenstrual syndrome. Subjects and Methods: This study was conducted with 250 university students lived in dormitory and 200 high school students lived with their family. PMS was diagnosed by PMS Scale-2006 which was applied twice in consecutive 2 months. Sociodemographic characteristics and 24-dietary intake was recorded; anthropometrical measurements were taken. Results: In this study, the prevalence of premenstrual syndrome was obtained as 59.0% in high school students and 63.6% in university students (p<0.05). The mean age of individuals with and without premenstrual syndrome was found similar. The significant difference in the prevalence of premenstrual syndrome between the two groups was was thought to be linked to social environmental factors that change by age and influence the dietary intake. As expected, dietary energy intake from fat, protein, saturated fats and cholesterol were higher in the university student group having high PMS prevalence. Conclusion: It is important to encourage women about gaining healthy and appropriate nutritional habits in terms of both alleviating symptom severity and prevention of PMS. Keywords: Premenstrual syndrome, nutritional status, age, social environment İletişim/Correspondence: Doç. Dr. Zehra Büyüktuncer Hacettepe Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Beslenme ve Diyetetik Bölümü, Ankara, Türkiye E-posta: zbtuncer@hacettepe.edu.tr Geliş tarihi/received: Kabul tarihi/accepted:

2 Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi 115 GİRİŞ Doğurganlık çağındaki kadınlarda yaygın olan premenstrual sendrom (PMS), menstrual siklusun luteal fazında görülen ve menstruasyonun başlaması ile düzelen fiziksel, duygusal, davranışsal ve bilişsel bozukluklardır (1-3). Amerika Obstetrik ve Jinekologlar Birliği'ne göre, PMS tanısı konulabilmesi için, belirtilerin menstruasyondan önceki 5 gün içerisinde görülmesi ve menstruasyon başladıktan sonra 4 gün içinde bitmesi gerekmektedir. Bu belirtiler, iş ve okul hayatı başta olmak üzere sosyal hayatı olumsuz yönde etkileyerek yaşam kalitesini azaltabilmektedir (4). İlk olarak 1931 yılında Dr. Frank ve Horney tarafından tanımlanan PMS, farklı şiddetlerde fiziksel ve fizyolojik semptomları içeren patolojik bir durumdur (5,6). PMS nin şiddetli düzeydeki belirtileri Premenstrual Disforik Bozukluk (PMDD) olarak bilinmekte ve prevalansı PMS ye göre daha düşük seyretmektedir (6). Farklı tanı kriter ve ölçeklerinin kullanılmasından dolayı PMS prevalansı oldukça geniş bir aralıkta değişmektedir (6). Türkiye de PMS görülme sıklığının % arasında değiştiği rapor edilmektedir (7). PMS ye ilişkin ruhsal belirtiler, irritabilite, kızgınlık, ağlama, depresif ruh hali, konsantrasyonda azalma, gerginlik, anksiyete, unutkanlık, huzursuzluk, şiddete eğilim, yalnız kalma hissi, fiziksel belirtiler göğüslerde büyüme ve hassasiyet, vücutta ödem, vücut ağırlık artışı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal, iştah artışı, ciltte akne oluşumu veya artışı, aşırı susama, kas ve eklem ağrısı, davranışsal belirtiler ise yorgunluk, aşırı uyuma veya uykusuzluk, baş dönmesi, cinsel istekte değişiklik, iştahta artma veya azalmadır (2,8). Premenstrual sendromun patofizyolojisi tam olarak bilinmemekle birlikte, merkezi nörotransmitterler ve gonadal steroidler arasındaki dengeyi etkileyen bazı değişikliklerin PMS ye neden olabileceği yönündeki varsayım kabul görmektedir. Buna tiroid işlev bozukluğu, hipoglisemi, insülin direnci gibi glukoz metabolizmasındaki değişimler, sıvı ve elektrolit dengesizliği, genetik etmenler, stres ve psikolojik nedenlerin de eşlik ettiği bilinmektedir (9,10). Hormonal değişikliklerin yanı sıra, bireyin yaşadığı kültür, annenin çalışma ve eğitim durumu, menstruasyona ilişkin tutum, dismenore gibi sorunların varlığının da PMS nin ortaya çıkmasında etkili olabileceği belirtilmektedir (11). İştah metabolizmasındaki değişimler göz önüne alındığında, enerji ve karbonhidrat türleri alım düzeyindeki artışın PMS ile ilişkili olabileceği gösterilmiştir (12-15). Enerji alımının fazla olmasının sonucunda, Beden Kütle İndeksi (BKİ) ile PMS riski ve semptomları arasında güçlü doğrusal bir ilişki bulunmuştur (16). Yüksek düzey yağ ve düşük düzey posa içeren Batı tarzı beslenme ve vejetaryen beslenme düzeninin karşılaştırıldığı bir çalışmada, düşük miktarda yağ içeren vejetaryen beslenmenin plazma östrojen düzeylerini düşürdüğü ve premenstrual semptom süresini azalttığı saptanmıştır. Besin tüketim araştırmalarının özetlendiği bir çalışmada, şeker içeriği fazla olan besinler, hızlı hazır besinler, yağda kızartılmış besinler, kahve ve alkol tüketiminin fazla olması ile meyve ve sebzenin gereksinimden az miktarda tüketilmesi PMS insidansı ile ilişkilendirilmiştir (17). Yapılan epidemiyolojik çalışmalar PMS semptomları üzerinde etkili olan yaşam tarzı ile ilişkili etmenlerin farklı yaş grupları ve popülasyonda değiştiğini göstermektedir (18-20). Farklı yaş gruplarında, lise ve üniversiteye devam eden kız öğrencilerde, beslenme durumunun değişebileceği, bunun da PMS varlığını/şiddetini etkileyebileceği düşünülmektedir. Bu araştırmada, daha önce yapılmış menstruasyon öncesi dönemde besin tüketimini değerlendiren PMS çalışmalarından farklı olarak, PMS tanısı almış farklı yaş grubundaki kız öğrencilerin genel beslenme durumları ile PMS varlığı/şiddeti arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. BİREYLER ve YÖNTEM Çalışmanın örneklemini, Ankara Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ne bağlı bir lisede öğrenim gören 200 kız öğrenci ile Hacettepe Üniversitesi nde öğrenci olan ve üniversiteye bağlı öğrenci yurtlarında kalan 250 kız öğrenci

3 116 Işgın K ve ark. oluşturmuştur. Çalışmaya dahil edilme kriterleri, bu okulların birinde öğrenci olmak ve çalışmaya katılmak için gönüllü olmaktır. Çalışma Hacettepe Üniversitesi Girişimsel Olmayan Klinik Araştırmalar Etik Kurulu tarafından etik açıdan uygun bulunmuştur (GO 16/280 15, GO 13/482-15). Ayrıca, katılımcılar çalışma konusunda bilgilendirildikten sonra, her bir katılımcıdan Aydınlatılmış Onam Formu alınmıştır. Katılımcılara yüz yüze görüşme tekniği ile genel özelliklerin sorgulandığı bir soru kağıdı uygulanmış ve Gençdoğan (21) tarafından DSM-III ve DSM-IVR kriterleri temel alınarak geliştirilen Premenstrual Sendrom Ölçeği (PMSÖ) üst üste iki ay olmak üzere iki kez uygulanmıştır. Premenstrual Sendrom Ölçeği 44 sorudan oluşan 5 li likert tipi bir ölçek olup, aralığında puan alınabilmektedir. Toplamda 111 ve üzeri puan alanlarda PMS tanımlanırken, 110 ve altında puan alanlarda PMS olmadığı yönünde değerlendirilmektedir. Bu ölçek, depresif duygulanım, anksiyete, yorgunluk, sinirlilik, depresif düşünce, ağrı, iştah değişiklikleri, uyku değişiklikleri, şişkinlik gibi 9 alt skordan oluşmaktadır. PMSÖ skorundaki artış, PMS şiddetinin artması olarak değerlendirilmektedir. Bu ölçeğe dair alt boyutlarından alınabilecek en yüksek puanın yarısını geçmek ise o semptomların bireyde olup olmadığını belirlemek için kullanılmaktadır (21). Katılımcılardan ayrıca menstruasyondan bağımsız olarak rastgele zamanlarda 24 saatlik besin tüketim kaydı alınmıştır. Bireylerin genel beslenme durumlarının değerlendirilmesi amaçlandığı için 24-saatlik besin tüketim kaydı yöntemi uygulanmıştır. Elde edilen kayıtlar Beslenme Bilgi Sistemi (BEBİS) programı ile değerlendirilmiştir. Katılımcıların vücut ağırlıkları hafif giysilerle ve ayakkabısız olarak Tanita marka taşınabilir tartı ile, boy uzunluğu ise ayakkabısız olarak, ayaklar yan yana, baş frankfort düzleminde iken stadiometre ile ölçülmüştür. BKİ, ağırlık (kg)/ boy 2 (m 2 ) formülü ile hesaplanmıştır. Üniversite öğrencileri için BKİ sınıflaması 18.5 kg/m 2 ve altı zayıf, kg/m 2 arası normal, 25 kg/ m 2 ve üzeri hafif şişman ( kg/m 2 ) veya şişman ( 30.0 kg/m 2 ) olarak değerlendirilmiştir (22). Şişman grubunda yer alan kişi sayısı çok az olduğu için hafif şişman ve şişman grubunda yer alan katılımcılar tek bir grupta verilmiştir (Tablo 1). Lise öğrencilerinde ise, boy uzunluğu ve BKİ değerlendirmesi z skorlarına göre WHO AnthroPlus Programı 2007 versiyonu kullanılarak yapılmıştır. Bireylerin boy ve BKİ lerine ait z skorları hesaplandıktan sonra BKİ sınıflaması yapılırken, z<-1 SD olanlar aşırı zayıf ve zayıf, 1SD z<1sd olanlar normal, z 1SD olanlar hafif şişman ve şişman kabul edilmiştir (22). Verilerin istatistiksel analizi için SPSS 22.0 İstatistik Paket Programı kullanılmıştır. Tanımlayıcı verilerin analizi için ortalama, standart sapma değerleri kullanılmıştır. Lise ve üniversite öğrencilerinin besin ögesi alımları, antropometrik ölçümlerinin ortalamaları arasındaki fark değerlendirilirken, normal dağılan veriler bağımsız iki örneklem t testi, normal dağılım göstermeyenler arasındaki fark için ise Mann- Whitney U testi kullanılmıştır. Kategorik veriler ise ki-kare testi ile analiz edilmiştir. Yapılan tüm istatistiksel analizlerde anlamlılık düzeyi p<0.05 olarak kabul edilmiştir. BULGULAR Bireylerin yaşa göre dağılımı incelendiğinde, lise öğrencileri arasında PMS li olanların yaşları ortalama 16.0±0.82 yıl iken, PMS li üniversite öğrencilerinin yaşlarının ortalaması 20.3±1.79 yıldır. Çalışmaya katılan bireylere uygulanan PMSÖ ne göre, grup genelinde PMS prevalansı %61.6 olarak saptanmıştır. PMS prevalansı lise öğrencilerinde %59.0 iken, üniversite öğrencilerinde %63.6 olarak belirlenmiştir (p<0.05). Genel beslenme alışkanlıkları değerlendirildiğinde, grubun tamamında toplam öğün, ana öğün ve ara öğün sayıları açısından önemli bir fark olmadığı saptanmıştır (p>0.05). PMS li bireyler kendi içinde değerlendirildiğinde ise ana öğün sayısının üniversite öğrencilerinde anlamlı düzeyde daha yüksek olup (p<0.05), toplam öğün sayısı ile ara öğün sayıları açısından iki grup arasında önemli bir fark gözlenmemiştir. Bel çevresi ile bel/kalça oranı açısından her iki grupta PMS li ve PMS li olmayan

4 Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi 117 Tablo 1. Bireylerin genel özelliklerine göre dağılımı Lise (n=118) Var (n=277) Premenstrual sendrom Üniversite (n=159) Lise (n=82) Yok (n=173) Üniversite (n=91) Yaş (X ±S) 16.0±0.82* 20.3±1.79* 15.9± ± a Beslenme alışkanlıkları Öğün sayısı (X ±S) 3.9± ± ± ± a Ana öğün sayısı (X ±S) 2.2±0.40* 2.5±0.55* 2.2± ± a Ara öğün sayısı (X ±S) 1.7± ± ± ± a Antropometrik ölçümler Bel çevresi (cm) (X ±S) 75.6± ± ± ± a Bel kalça oranı (X ±S) 0.79±0.06* 0.77±0.06* 0.81± ± a BKI sınıflaması n (%) n (%) n (%) n (%) Zayıf 16 (13.8) 19 (11.9) 13 (15.3) 6 (6.6) Normal 75 (63.2) 108 (67.9) 54 (66.1) 68 (74.5) b Hafif şişman ve şişman 27 (23.0) 32 (20.1) 15 (18.6) 17 (18.9) a Bağımsız iki örneklme t testi, b Pearson ki-kare testi, *p<0.05 p bireylerin benzer olduğu bulunmuştur. PMS li bireyler kendi içlerinde değerlendirildiğinde, bel/kalça oranının lise öğrencilerinde üniversite öğrencilerinden daha yüksek olduğu bulunmuştur (p<0.05). Diğer yandan, BKİ sınıflamasına göre PMS nin belirleyici bir etmen olmadığı, tüm grupta PMS li ve PMS li olmayan öğrencilerin BKİ ye göre dağılımlarında istatistiksel olarak önemli bir fark olmadığı saptanmış, bu durum PMS li lise ve üniversite öğrencileri grupları içinde yapılan alt değerlendirmede de benzer bulunmuştur (Tablo1). Çalışmaya katılan lise ve üniversite öğrencilerinde PMS açısından herhangi bir sınıflama yapmaksızın beslenme durumu değerlendirildiğinde, lise öğrencilerinin günlük enerji alımlarının (1861.9± kkal) üniversite öğrencilerinden (1601.5± kkal) daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bunun yanı sıra, üniversite öğrencilerinde yağdan ve proteinden gelen enerji oranı ile hayvansal protein ve kolesterol alımları, lise öğrencilerinde ise karbonhidrattan gelen enerji oranının daha yüksek olduğu saptanmıştır (Tablo 2). Bireyler PMS varlığına göre sınıflandırıldığında ise, Tablo 2 de görüldüğü gibi, gerek PMS li gerekse PMS li olmayan bireylerden oluşan Tablo 2. Premenstrual sendrom durumuna göre enerji ve makro besin ögeleri alımındaki dağılım Premenstrual sendrom Var (n=277) Yok (n=173) Lise (n=118) Üniversite (n=159) p a Lise (n=82) Üniversite (n=91) Enerji (kkal) ± ± ± ± Protein (%) 11.8± ± ± ± Hayvansal protein (g) 25.9± ± ± ± Bitkisel protein (g) 28.9± ± ± ± Yağ (%) 37.7± ± ± ± Doymuş yağ asidi (g) 23.0± ± ± ± Tekli doymamış yağ asidi (g) 20.5 ± ± ± ± Çoklu doymamış yağ asidi (g) 20.2± ± ± ± Karbonhidrat (%) 48.9± ± ± ± Diyet posası (g) 19.5± ± ± ± Kolesterol (mg) 193.7± ± ± ± a Bağımsız iki örneklem t testi p a

5 118 Işgın K ve ark. Tablo 3. Premenstrual sendrom ölçeği alt skorlarının farklı yaş gruplarında değerlendirilmesi Premenstrual sendrom var (n=277) Lise (n=118) Üniversite (n=159) (X ±S) n (%) (X ±S) n (%) Depresif duygulanım 20.4± (67.8) 24.2± (97.5) Anksiyete 16.2± (37.3) 19.4± (59.1) Yorgunluk 19.6± (77.1) 21.6± (96.9) Sinirlilik 15.9± (67.8) 17.1± (87.4) Depresif düşünce 17.7± (48.3) 21.3± (73.0) Ağrı 8.6± (60.2) 10.1± (89.3) İştah değişiklikleri 9.0± (59.3) 11.4± (91.8) Uyku değişiklikleri 8.3± (58.5) 9.5± (76.7) Şişkinlik 7.1± (38.1) 10.9± (87.4) a Bağımsız iki örneklem t testi p a grupta lise öğrencilerinin enerji alımının üniversite öğrencilerinden daha yüksek (p<0.05) olduğu saptanmıştır. Proteinden gelen enerji oranı PMS li üniversite öğrencilerinde %14.9±11.08 ve PMS li olmayanlarda %14.6±4.10 olup, her iki grupta da üniversite öğrencilerinde bu oran lise öğrencilerinden daha yüksek bulunmuştur (p<0.05). Diğer yandan hayvansal protein alımı üniversite öğrencilerinde daha yüksek iken bu değer açısından iki grup arasında anlamlı fark bulunamamıştır (p>0.05). Yağdan gelen enerji oranı PMS görülen lise öğrencilerinde %37.7±8.07, üniversite öğrencilerinde %40.5±22.37 (p>0.05) olup, PMS li olmayan bireylerde de bu oran üniversite öğrencilerinde daha yüksek olarak belirlenmiş ve aradaki fark istatistiksel açıdan önemlidir. Doymuş yağ asidi alımı, hem PMS li hem PMS li olmayan bireylerde üniversite öğrencilerinde daha yüksek olup, PMS li üniversite öğrencileri (25.7±11.7 g) ile lise öğrencilerinin (23.0±14.84 g) alımları arasında önemli bir fark bulunmaktadır (p<0.05). Tekli doymamış, çoklu doymamış yağ asitleri ile diyet posası ve kolesterol alımlarının lise ve üniversite gruplarında PMS den etkilenmediği bulunmuştur. Diyetin karbonhidrattan gelen enerji oranı ise PMS li lise öğrencilerinde %48.9±7.69, üniversite öğrencilerinde %45.7±9.82 (p<0.05) iken, PMS li olmayan öğrenciler arasında da benzer şekilde lise grubunda bu oranın üniversite grubundan önemli düzeyde daha yüksek olduğu saptanmıştır (p<0.05). Tablo 3 te görüldüğü gibi, PMSÖ alt skorlarına göre PMS li bireylerden lise ve üniversite öğrencileri karşılaştırıldığında, depresif duygulanım, anksiyete, yorgunluk, sinirlilik, depresif düşünce, ağrı, iştah ve uyku değişiklikleri, şişkinlik gibi parametrelerin tamamının üniversite öğrencilerinde lise öğrencilerinden anlamlı şekilde daha yüksek olduğu bulunmuştur (her biri için p<0.05). TARTIŞMA Kadınların sosyal hayatını ve yaşam kalitesini önemli düzeylerde etkileyebilen PMS ile beslenme durumu arasındaki ilişki son yıllarda ilgi çekmeye başlamıştır. PMS semptomlarının yaş ve yaşın beraberinde getirdiği değişen sosyal çevre ile farklılık gösterebileceği kaydedilmiştir. Diğer taraftan, sendrom semptomlarının diyet başta olmak üzere çeşitli yaşam tarzı değişiklikleri ile hafifletilebileceği düşünülmektedir (23-25). Semptom şiddetinin en fazla otuzlu yaşlarda olduğunu gösteren çalışmalar olmasına karşın, bazı çalışmalar da gençlikte yaşanan semptom sayısı ve şiddetinin daha yüksek olduğunu göstermektedir (26-28). PMS için tedaviye başvuran hastaların ise büyük bir kısmının yaşları yirmili yaşların ortaları ile otuzlu yaşların sonları arasındadır (28). PMS prevalansının %5-76 arasında değiştiği rapor edilmiştir (7). Ordu da üniversite öğrencileri üzerinde yapılan bir çalışmada prevalans %49.7 olarak gösterilmiştir (29). Adölesanlar üzerinde yapılan bir diğer çalışmada ise prevalans %61.4 olarak bulunmuştur (20). Manisa da yaş arası popülasyonda

6 Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi 119 yapılan bir çalışmada ise, şiddetli PMS prevalansı %6.1 iken, hafif ve orta düzeyli PMS prevalansı %40.3 olarak saptanmıştır (7). Bu çalışmada da önceki çalışmalara benzer bir prevalans saptanmış olup, gruptaki genel PMS prevalansı %61.6 dır. Bu çalışmada, PMS prevalansı genç yetişkinlerin bulunduğu üniversite öğrencilerinde adölesan yaş grubundan oluşan lise öğrencilerinden daha yüksek oranda kaydedilmiştir. Bunun temel nedeni, yaş ile birlikte değişen sosyal çevredir. Lise grubunu evlerinde aileleri ile yaşayan öğrenciler oluştururken, üniversite grubunu ailelerinden uzakta, yurtta kalan öğrenciler oluşturmuştur. Bu farklılık, PMS ye neden olabilecek bir çok etmeni etkileyebileceği gibi, bu çalışmada ele alınan katılımcıların diyetlerini de etkilemiştir. Bu etmenler üzerinden dolaylı olarak, PMS görülme sıklığında farklılık oluşturmuştur. BKİ değerindeki artışın PMS şiddetiyle ilişkili olduğu ve PMS li bireylerde değerin daha yüksek olduğu bilinmektedir (16,30). Bertone- Johnson ve arkadaşlarının (16) çalışmasında, BKİ ve PMS insidansı arasında güçlü bir ilişki saptanmıştır. BKİ deki artış ekstremitelerde şişmeler, kramplar, sırt ağrısındaki artışla pozitif yönlü bir ilişkiye sahip olduğu bulunmuştur. Cheng ve arkadaşlarının (25) çalışmasında da, PMS lilerde BKİ değerinin daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bir diğer çalışmada ise 25 kg/ m² üzerinde BKİ ye sahip olanlarda şişkinlik ve premenstrual yeme arzusunun daha yüksek oranda olduğu bulunmuştur (15). Bu çalışmada ise ne lise ne de üniversite grubunda BKİ ile PMS arasında istatistiksel açıdan önemli bir ilişki saptanamamıştır. Bu çalışmada BKİ-PMS arasında bir ilişki bulunmaması, antropometrik ölçümlerin menstruasyon tarihlerinden bağımsız günlerde ve açlık-tokluk fark etmeksizin günün farklı saatlerinde alınmış olması ile ilişkilendirilebilir. Bu çalışmada 24-saatlik besin tüketim kaydı analizine göre, yağdan gelen enerji oranının PMS lilerde daha yüksek oranda görüldüğü üniversite öğrencilerinde daha fazla olduğu belirlenmiştir. Menstrual dönemden bağımsız bir zamanda besin tüketim kaydı alınmasına karşın bireyin genel beslenme alışkanlığını yansıtması açısından bu sonuç önemli olabilir. Fazla miktarda yağ alımının östrojen salınımında artışa neden olduğu, bu değişimin de premenstrual semptomları tetikleyebildiği bildirilmiştir. Nagata ve arkadaşlarının (31) çalışmasında toplam yağ ile, doymuş ve tekli doymamış yağ asidi alımının ağrı ile pozitif ilişkili olduğu saptanmıştır. Aynı zamanda doymuş yağ asidi alımı arttıkça sıvı tutulumu ve bazı PMS semptomlarında da artış görüldüğü saptanmıştır. Bu çalışmada da önceki çalışmalara benzer şekilde, PMS prevalansı yüksek seyreden üniversite öğrencilerinde, yağdan gelen enerji oranının ve doymuş yağ asitleri alımının daha yüksek olduğu bulunmuştur. Diyetle kolesterol alımının da PMS semptomlarını artıran bir durum olduğu bildirilmiştir (31). Bu çalışmada da istatistiksel olarak anlamlı olmamakla birlikte üniversite öğrencilerinde kolesterol alım düzeylerinin lise öğrencilerinden daha yüksek olduğu bulunmuştur. Daha önce yapılan çalışmalarda, PMS li bireylerin luteal dönemde yüksek oranda protein içeren yiyecek tüketme eğiliminin arttığı ve buna bağlı protein alımlarında artış olduğu bulunmuştur (32,33). Ayrıca protein alımındaki artışın PMS şiddetiyle pozitif ilişkili olduğu bulunmuştur (31,34). Beklenildiği gibi, bu çalışmada da proteinden gelen enerji yüzdesi daha yüksek olan grupta PMS prevalansının da yüksek olduğu gözlenmiştir. Karbonhidrat tüketimi serotonin düzeyiyle ilişkilendirilmiş olup, hem hayvan, hem de insan çalışmalarına göre beyindeki düşük serotonin düzeyinin PMS ye yol açabildiği gösterilmiştir (14,32,35,36). Bu çalışmada da, lise öğrenci grubunda, karbonhidrat alımı yüksek olanlarda daha düşük PMS prevalansı görülmesi bu ilişkiyi desteklemektedir. PMSÖ kullanılan önceki çalışmalara göre, iştah değişikleri %60-68, şişkinlik %53-65, sinirlilik %43-66, depresif duygulanım %39-51, ağrı %30-62, yorgunluk %25-48, uyku %22-47, depresif düşünceler %19-34, anksiyete %4-19 arasında değişmektedir (37,38). Bu çalışmadaki PMS li bireyler lise ve üniversite grupları için ayrı ayrı değerlendirildiğinde, lise grubundaki öğrenciler önceki çalışma verileriyle daha benzer olup, üniversite öğrencilerinde PMSÖ alt skorlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bu çalışmada menstruasyondan bağımsız rastgele

7 120 Işgın K ve ark. zamanlarda alınan 24 saatlik besin tüketim kaydı beslenmenin PMS üzerine etkisinin net olarak gözlenmesini sınırlandırmış olabileceği düşünülmektedir. Bu nedenle, menstruasyonun fazları dikkate alınarak ayrı ayrı dönemlerde kaydedilen besin tüketim kayıtları kullanılarak, PMS ile değişen beslenme alışkanlıklarının değerlendirilmesinin daha etkili olabileceği önerilebilir. Tüm kısıtlılıklara rağmen, bu çalışma yaş ile birlikte değişen çevresel koşullara bağlı olarak, beslenme durumunun PMS üzerindeki etkisini farklı öğrenim düzeyindeki bireylerde incelenmesi açısından önemlidir. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlara göre, PMS prevalansı üniversite öğrencilerinde daha yüksek olarak belirlenmiştir. Lise ve üniversite öğrencileri arasında yapılan karşılaştırmalar PMS prevalansının doğrudan yaştan etkilenmediğini ancak yaşla birlikte değişen çevresel etmenlerin PMS sıklığını değiştirdiği görülmüştür. Bireylerin çevresel etmenlerden, yaşam tarzının en önemli bileşenlerinden olan beslenme PMS varlığını etkileyebildiği sonucuna varılmıştır. PMS tanısı alan bireylerde görülen belirtiler, fiziksel işlev ve psikolojik sağlık ile ilişkili bozukluklarının yanı sıra sosyal çevrede veya meslek alanında da ciddi derecede işlev bozukluğuna neden olabilmektedir. Bu çalışma grubu düşünüldüğünde, genç yetişkinler ve adölesanlarda görülen belirtiler özellikle okul başarısını ve sosyal yaşamı olumsuz yönde etkileyebilmektedir (23). PMS intihar ve kaza oranı, okula devamsızlık oranının artması, akademik performansın azalması ve akut psikiyatrik sorunların oluşması ile ilişkilidir (3). PMS ve tedavi yöntemleri konusunda bilgilendirmenin yanı sıra, hastalığın ortaya çıkışı ve semptom şiddeti üzerine beslenmenin etkisi konusunda farkındalık yaratmak önemlidir. Buna ek olarak, sağlık çalışanları tarafından multidisipliner çalışma anlayışı ile bireysel ve grup eğitimlerine ağırlık verilmesi gerekmektedir. Çıkar Çatışması/Conflict of interest: Yazarlar ya da yazı ile ilgili bildirilen herhangi bir çıkar çatışması yoktur. KAY NAK LAR 1. O Brien PMS, Bäckström T, Brown C, Dennerstein L, Endicott J, Epperson CN, et al. Towards a consensus on diagnostic criteria, measurement and trial design of the premenstrual disorders: the ISPMD Montreal consensus. Arch Womens Ment Health 2011;14(1): Goker A, Artunc-Ulkumen B, Aktenk F, Ikiz N. Premenstrual syndrome in Turkish medical students and their quality of life. J Obstet Gynaecol 2015;35(3): Tolossa FW, Bekele ML. Prevalence, impacts and medical managements of premenstrual syndrome among female students: cross-sectional study in college of health sciences, Mekelle University, Mekelle, Northern Ethiopia. BMC Women s Health 2014;14(1):1. 4. ACOG - American College of Obstetricians and Gynecologists Frequently Asked Questions FAQ057 Gynecologic Problems. (2011). Ağ Sitesi: acog.org/~/media/for%20patients/faq057.pdf?dmc= 1&ts= T Erişim tarihi: 6 Mart Frank RT. The hormonal causes of premenstrual tension. Arch Neuro Psych 1931;26(5): Farrokh-Eslamlou H, Oshnouei S, Heshmatian B, Akbari E. Premenstrual syndrome and quality of life in Iranian medical students. Sex Reprod Healthc 2015;6(1): Adiguzel H, Taskin EO, Danaci AE. The symptomatology and prevalence of symptoms of premenstrual syndrome in Manisa, Turkey. Turk Psikiyatri Derg 2007;18(3): Ismail KM, O Brien P. Premenstrual syndrome. Curr Obstet Gynaecol 2001;11(4): Türkçapar AF, Türkçapar MH. Premenstruel sendrom ve premenstruel disforik bozuklukta tanı ve tedavi: Bir gözden geçirme. Klinik Psikiyatri Derg 2011;14(4): Daley A. Exercise and premenstrual symptomatology: a comprehensive review. J Womens Health 2009;18(6): Sule S, Umar HS, Madugu N. Premenstrual symptoms and dysmenorrhoea among Muslim women in Zaria, Nigeria. Ann Afr Med 2007;6(2): Akturk M, Toruner F, Aslan S, Altinova AE, Cakir N, Elbeg S, et al. Circulating insulin and leptin in women with and without premenstrual disphoric disorder in the menstrual cycle. Gynecol Endocrinol 2013;29(5): Johnson SR. Premenstrual syndrome, premenstrual dysphoric disorder, and beyond: a clinical primer for practitioners. Obstet Gynecol 2004;104(4): Cross GB, Marley J, Miles H, Willson K. Changes in nutrient intake during the menstrual cycle of overweight women with premenstrual syndrome. Br J Nutr 2001;85(04): Gold EB, Bair Y, Block G, Greendale GA, Harlow SD, Johnson S, et al. Diet and lifestyle factors associated with premenstrual symptoms in a racially diverse community sample: Study of Women s Health Across the Nation (SWAN). J Womens Health 2007;16(5): Bertone-Johnson ER, Hankinson SE, Willett WC, Johnson SR, Manson JE. Adiposity and the

8 Farklı Yaş Grubundaki Kadınlarda Premenstrual Sendrom Varlığı ve Beslenme Durumu ile İlişkisi 121 development of premenstrual syndrome. J Womens Health 2010;19(11): Farasati N, Siassi F, Koohdani F, Qorbani M, Abashzadeh K, Sotoudeh G. Western dietary pattern is related to premenstrual syndrome: a case control study. Br J Nutr 2015;114(12): Nisar N, Zehra N, Haider G, Munir AA, Sohoo NA. Frequency, intensity and impact of premenstrual syndrome in medical students. J Coll Physicians Surg Pak 2008;18(8): Takeda T, Koga S, Yaegashi N. Prevalence of premenstrual syndrome and premenstrual dysphoric disorder in Japanese high school students. Arch Womens Ment Health 2010;13(6): Derman O, Kanbur NÖ, Tokur TE, Kutluk T. Premenstrual syndrome and associated symptoms in adolescent girls. Eur J Obstet Gynecol Reprod Biol 2004;116(2): Gençdoğan B. Premenstrual sendrom için yeni bir ölçek. Türkiye de Psikiyatri 2006;8(2): Pekcan G. Beslenme Durumunun Saptanması. Baysal A, Aksoy M, Besler HT, Bozkurt N, Keçecioğlu S, Mercanlıgil SM, ve ark. (Ed.). Diyet El Kitabı. 7 bs. Ankara: Hatiboğlu Yayınevi; s Delara M, Ghofranipour F, Azadfallah P, Tavafian SS, Kazemnejad A, Montazeri A. Health related quality of life among adolescents with premenstrual disorders: a cross sectional study. Health Qual Life Outcomes 2012;10(1): Sahin S, Ozdemir K, Unsal A. Evaluation of premenstrual syndrome and quality of life in university students. J Pak Med Assoc 2014;64(8): Cheng S-H, Shih C-C, Yang Y-K, Chen K-T, Chang Y-H, Yang Y-C. Factors associated with premenstrual syndrome A survey of new female university students. The Kaohsiung J Medical Sci 2013;29(2): Deuster PA, Adera T, South-Paul J. Biological, social, and behavioral factors associated with premenstrual syndrome. Arch Fam Med 1999;8(2): Freeman EW, Rickels K, Schweizer E, Ting T. Relationships between age and symptom severity among women seeking medical treatment for premenstrual symptoms. PsycholMed 1995;25(02): Sternfeld B, Swindle R, Chawla A, Long S, Kennedy S. Severity of premenstrual symptoms in a health maintenance organization population. Obstet Gynecol 2002;99(6): Erbil N, Karaca A, Kiriş T. Investigation of premenstrual syndrome and contributing factors among university students. Turkish J Med Sci 2010;40(4): Masho SW, Adera T, South-Paul J. Obesity as a risk factor for premenstrual syndrome. J Psychosom Obstet Gynecol 2005;26(1): Nagata C, Hirokawa K, Shimizu N, Shimizu H. Soy, fat and other dietary factors in relation to premenstrual symptoms in Japanese women. BJOG: Int J Obstet Gynaecol 2004;111(6): Reed SC, Levin FR, Evans SM. Changes in mood, cognitive performance and appetite in the late luteal and follicular phases of the menstrual cycle in women with and without PMDD (premenstrual dysphoric disorder). Horm Behav 2008;54(1): Hormes JM, Rozin P. Perimenstrual chocolate craving. What happens after menopause? Appetite 2009;53(2): Bianco V, Cestari A, Casati D, Cipriani S, Radici G, Valente I. Premenstrual syndrome and beyond: lifestyle, nutrition, and personal facts. Minerva Ginecol 2014;66(4): Bryant M, Truesdale KP, Dye L. Modest changes in dietary intake across the menstrual cycle: implications for food intake research. Br J Nutr 2006;96(05): Freeman E, Stout A, Endicott J, Spiers P. Treatment of premenstrual syndrome with a carbohydrate-rich beverage. IntJ Gynaecol Obstet 2002;77(3): Erbil N, Karaca A, Kırış T. Investigation of premenstrual syndrome and contributing factors among university students. Turk J Med Sci 2010;40(4): Guvenc G, Kilic A, Akyuz A, Ustunsoz A. Premenstrual syndrome and attitudes toward menstruation in a sample of nursing students. J Psychosom Obstet Gynaecol 2012;33(3):

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN PREMENSTRUAL SENDROM YAŞAMA VE BAŞETME DURUMLARI

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN PREMENSTRUAL SENDROM YAŞAMA VE BAŞETME DURUMLARI ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN PREMENSTRUAL SENDROM YAŞAMA VE BAŞETME DURUMLARI *Arş. Gör. Dr. Özlem Can Gürkan ** Süreyya Türk *Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Hemşirelik Bölümü, Doğum ve

Detaylı

Hemşirelik Öğrencilerinde Premenstrual Sendrom Prevalansı ve Etkileyen Etmenler

Hemşirelik Öğrencilerinde Premenstrual Sendrom Prevalansı ve Etkileyen Etmenler 98 ORİJİNAL MAKALE / ORIGINAL ARTICLE Hemşirelik Öğrencilerinde Premenstrual Sendrom Prevalansı ve Etkileyen Etmenler The Prevalence of Premenstrual Syndrome Among Nursing Students and Affecting Factors

Detaylı

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları)

DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları) DSM-5 Düzey 2 Somatik Belirtiler Ölçeği Türkçe Formunun güvenilirliği ve geçerliliği (11-17 yaş çocuk ve 6-17 yaş anne-baba formları) Şermin Yalın Sapmaz Manisa CBÜ Tıp Fakültesi Çocuk Ergen Ruh Sağlığı

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results: ÖZET Amaç: Bu araştırma, üniversite öğrencilerinin akılcı ilaç kullanma davranışlarını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı-kesitsel türde planlanan araştırmanın evrenini;; bir kız ve

Detaylı

SANAYİDE ÇALIŞAN GENÇ ERİŞKİN ERKEKLERİN YAŞAM KALİTESİ VE RİSKLİ DAVRANIŞLARININ BELİRLENMESİ

SANAYİDE ÇALIŞAN GENÇ ERİŞKİN ERKEKLERİN YAŞAM KALİTESİ VE RİSKLİ DAVRANIŞLARININ BELİRLENMESİ SANAYİDE ÇALIŞAN GENÇ ERİŞKİN ERKEKLERİN YAŞAM KALİTESİ VE RİSKLİ DAVRANIŞLARININ BELİRLENMESİ Yrd. Doç. Dr. Tahsin Gökhan TELATAR Sinop Üniversitesi SYO İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü 28.03.2017 Uluslararası

Detaylı

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR?

YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? YETERLİ VE DENGELİ BESLENME NEDİR? Vücudun, büyümesi yenilenmesi çalışması için gerekli olan enerji ve besin öğelerinin yeterli miktarda alınmasıdır. Ş. İKİBUDAK BİYOLOJİ ÖĞRETMENİ SAĞLIKLI BİR Y AŞAMIN

Detaylı

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı BULGULAR Çalışma tarihleri arasında Hastanesi Kliniği nde toplam 512 olgu ile gerçekleştirilmiştir. Olguların yaşları 18 ile 28 arasında değişmekte olup ortalama 21,10±1,61 yıldır. Olguların %66,4 ü (n=340)

Detaylı

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Prof.Dr. Muhittin Tayfur Başkent Üniversitesi SBF, Beslenme ve Diyetetik Bölümü Tarih boyunca; İnsan diyeti, Aktivite kalıpları, Beslenme durumu. Paleolithic dönemden beri: Diyet kalıpları, Fiziksel aktivite

Detaylı

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KLİNİĞİ KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ

Detaylı

ARPA VE YULAF EKMEĞİNİN İŞTAH ÜZERİNE ETKİLERİ

ARPA VE YULAF EKMEĞİNİN İŞTAH ÜZERİNE ETKİLERİ ARPA VE YULAF EKMEĞİNİN İŞTAH ÜZERİNE ETKİLERİ Zeynep Caferoğlu 1*, Gözde Ertürk 2, Aslıhan Ünsel 1, Merve Ekici 1, Çağla Nur Nasır 1 1 Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik

Detaylı

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi Özgün Araştırma / Original Investigation Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi Effect of Body Mass Index on the Determination of Bone Mineral Density in Postmenopausal

Detaylı

TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ

TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE GÜNDÜZ AŞIRI UYKULULUK HALİ VE DEPRESYON ŞÜPHESİ İLİŞKİSİ Egemen Ünal*, Reşat Aydın*, Gülnur Tekgöl Uzuner**, Oğuz Osman Erdinç**, Selma Metintaş* *Eskişehir Osmangazi Üniversitesi

Detaylı

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi

İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi İnfertilite ile depresyon ve anksiyete ilişkisi Y R D. D O Ç. D R. M İ N E İ S L İ M Y E TA Ş K I N B A L I K E S İ R Ü N İ V E R S İ T E S I TIP FA K Ü LT E S İ K A D I N H A S TA L I K L A R I V E D

Detaylı

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir. ÖZET Üniversite Öğrencilerinin Yabancı Dil Seviyelerinin ve Yabancı Dil Eğitim Programına Karşı Tutumlarının İncelenmesi (Aksaray Üniversitesi Örneği) Çağan YILDIRAN Niğde Üniversitesi, Sosyal Bilimler

Detaylı

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi Dr. SiğnemÖZTEKİN, Psikolog Duygu KUZU, Dr. Güneş CAN, Prof. Dr. AyşenESEN DANACI Giriş: Ayrılma anksiyetesi bozukluğu,

Detaylı

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi

Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Bariatrik cerrahi amacıyla başvuran hastaların depresyon, benlik saygısı ve yeme bozuklukları açısından değerlendirilmesi Selçuk Özdin 1, Aytül Karabekiroğlu 2, Arzu Alptekin Aker 2, Recep Bolat 2, Servet

Detaylı

Araş.Gör.İnci Türkoğlu Araş.Gör.Neslihan Ülger Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Araş.Gör.İnci Türkoğlu Araş.Gör.Neslihan Ülger Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Araş.Gör.İnci Türkoğlu Araş.Gör.Neslihan Ülger Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Genel Bilgiler Hasta Adı: Cinsiyet: B.Y. Kadın Yaş: 40 Eğitim: Meslek: Lise

Detaylı

Premenstrüel sendrom sorunu olan üniversite öğrencilerinde, semptomların kontrolü ve yaşam kalitesinin artırılmasında eğitimin etkinliği*

Premenstrüel sendrom sorunu olan üniversite öğrencilerinde, semptomların kontrolü ve yaşam kalitesinin artırılmasında eğitimin etkinliği* ARAŞTIRMA Genel Tıp Dergisi Premenstrüel sendrom sorunu olan üniversite öğrencilerinde, semptomların kontrolü ve yaşam kalitesinin artırılmasında eğitimin etkinliği* Ayten Arıöz 1, Emel Ege 2 1 Selçuk

Detaylı

ÜNĠVERSĠTE ÖĞRENCĠLERĠNDE PREMENSTRUAL SENDROM GÖRÜLME SIKLIĞI VE ETKĠLEYEN FAKTÖRLER. Sezer KISA 1, Simge ZEYNELOĞLU 2, Nazan GÜLER 2

ÜNĠVERSĠTE ÖĞRENCĠLERĠNDE PREMENSTRUAL SENDROM GÖRÜLME SIKLIĞI VE ETKĠLEYEN FAKTÖRLER. Sezer KISA 1, Simge ZEYNELOĞLU 2, Nazan GÜLER 2 ÜNĠVERSĠTE ÖĞRENCĠLERĠNDE PREMENSTRUAL SENDROM GÖRÜLME SIKLIĞI VE ETKĠLEYEN FAKTÖRLER Sezer KISA 1, Simge ZEYNELOĞLU 2, Nazan GÜLER 2 ÖZET Bu çalışma üniversite öğrencisi olan genç kızlarda premenstrual

Detaylı

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi

Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi Gebelikte Ayrılma Anksiyetesi ve Belirsizliğe Tahammülsüzlükle İlişkisi Dr. Sinem Sevil DEĞİRMENCİ Prof.Dr.Gökay AKSARAY Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Giriş

Detaylı

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV ÖZET Amaç: Araştırma, Aile Planlaması (AP) polikliniğine başvuran kadınların AP ye ilişkin tutumlarını ve bunu etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu araştırma

Detaylı

Çölyak Hastalığı Olan Çocukların Anne Sütü Alma ve Tamamlayıcı Beslenmeye Geçme Durumlarının Değerlendirilmesi

Çölyak Hastalığı Olan Çocukların Anne Sütü Alma ve Tamamlayıcı Beslenmeye Geçme Durumlarının Değerlendirilmesi Çölyak Hastalığı Olan Çocukların Anne Sütü Alma ve Tamamlayıcı Beslenmeye Geçme Durumlarının Değerlendirilmesi Araş. Gör. Gizem Aytekin, Araş. Gör. Hülya Yılmaz Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi

Detaylı

Adolesanlarda premenstruel sendrom yaygınlığı ve depresyon riski arasındaki ilişki

Adolesanlarda premenstruel sendrom yaygınlığı ve depresyon riski arasındaki ilişki Yücel ve ark. 55 Adolesanlarda premenstruel sendrom yaygınlığı ve depresyon riski arasındaki ilişki Ummahan YÜCEL, 1 Ayşegül BİLGE, 2 Nazan ORAN, 3 Mehmet Akif ERSOY, 4 Başaran GENÇDOĞAN, 5 Özgen ÖZVEREN

Detaylı

14 Aralık 2012, Antalya

14 Aralık 2012, Antalya Hamilelerde Uyku Bozukluğunun Sorgulanması ve Öyküden Tespit Edilen Huzursuz Bacak Sendromunda Sıklık, Klinik Özellikler ve İlişkili Olabilecek Durumların Araştırılması A Neyal, G Benbir, R Aslan, F Bölükbaşı,

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İBN-İ SİNA HASTANESİ ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA HASTALIKLARI BİLİM DALI DİYET UZMANI NÜKET YUMUK

ANKARA ÜNİVERSİTESİ İBN-İ SİNA HASTANESİ ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA HASTALIKLARI BİLİM DALI DİYET UZMANI NÜKET YUMUK ANKARA ÜNİVERSİTESİ İBN-İ SİNA HASTANESİ ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA HASTALIKLARI BİLİM DALI DİYET UZMANI NÜKET YUMUK İlk kez 1981 yılında Jenkins ve arkadaşları tarafından kullanılmıştır. Gİ karbonhidrat

Detaylı

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor? Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor? Ebru Turgut 1, Yunus Emre Sönmez 2, Şeref Can Gürel 1, Sertaç Ak 1 1 Hacettepe

Detaylı

Üniversite Öğrencilerinde Premenstrüel Sendrom Prevalansı ve Risk Faktörleri

Üniversite Öğrencilerinde Premenstrüel Sendrom Prevalansı ve Risk Faktörleri DEUHFED 2016, 9(3), 79-87 Premenstrüal Sendrom ve Risk Faktörleri 79 Üniversite Öğrencilerinde Premenstrüel Sendrom Prevalansı ve Risk Faktörleri Özlem AŞCI * Hatice Kahyaoğlu SÜT ** Fulya GÖKDEMİR ***

Detaylı

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein, kalsiyum ve fosfor alımı nedeniyle; kemiklerin ve dişlerin gelişiminde Önemlidir.

Detaylı

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ Büyüme ve gelişmeyi sağlar. Özellikle çocuk ve adölesanlarda protein,

Detaylı

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması 20 24 Mayıs 2009 tarihleri arasında Antalya da düzenlenen 45. Ulusal Diyabet Kongresinde

Detaylı

(İnt. Dr. Doğukan Danışman)

(İnt. Dr. Doğukan Danışman) (İnt. Dr. Doğukan Danışman) *Amaç: Sigara ve pankreas kanseri arasında doz-yanıt ilişkisini değerlendirmek ve geçici değişkenlerin etkilerini incelemektir. *Yöntem: * 6507 pankreas olgusu ve 12 890 kontrol

Detaylı

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması

Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması Şizofreni ve Bipolar Duygudurum Bozukluğu Olan Hastalara Bakım Verenin Yükünün Karşılaştırılması Suat Yalçın, Sevda Bağ SBÜ Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları EAH, 3.psikiyatri Kliniği,

Detaylı

Melek ŞAHİNOĞLU, Ümmühan AKTÜRK, Lezan KESKİN. SUNAN: Melek ŞAHİNOĞLU. Malatya Devlet Hastanesi Uzman Diyabet Eğitim Hemşiresi

Melek ŞAHİNOĞLU, Ümmühan AKTÜRK, Lezan KESKİN. SUNAN: Melek ŞAHİNOĞLU. Malatya Devlet Hastanesi Uzman Diyabet Eğitim Hemşiresi DİYABET HASTALARININ HASTALIK ALGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ Melek ŞAHİNOĞLU, Ümmühan AKTÜRK, Lezan KESKİN SUNAN: Melek ŞAHİNOĞLU Malatya Devlet Hastanesi Uzman Diyabet Eğitim Hemşiresi Amaç: TURDEP-2

Detaylı

ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse

ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse ACOG Diyor ki! HER GEBE TAKİP SÜRECİNDE EN AZ BİR KEZ PERİNATAL DEPRESYON AÇISINDAN TARANMALIDIR. Özeti Yapan: Dr. Semir Köse Perinatal Depresyon gebelik süresince veya gebeliği takip eden ilk 12 ay boyunca

Detaylı

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD.

Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD. Obezitede Anksiyete Bozuklukları ve Depresyon Şebnem Pırıldar Ege Psikiyatri AD. Açıklama 2008 2010 Araştırmacı: Sanofi Danışman: Teva, BMS Konuşmacı: Lundbeck Obezite giderek artan bir toplum sağlığı

Detaylı

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ DERYA DUMAN EMRE ERDEM Prof.Dr. TEVFİK ECDER DİAVERUM GENEL MERKEZ ÖZEL MERZİFON DİYALİZ MERKEZİ GİRİŞ Son yıllarda önem

Detaylı

İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları 1. İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları

İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları 1. İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları 1 İngilizce Öğretmen Adaylarının Öğretmenlik Mesleğine İlişkin Tutumları İbrahim Üstünalp Mersin Üniversitesi İngilizce Öğretmen Adaylarının

Detaylı

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE PREMENSTRUAL SENDROM PREVELANSI

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE PREMENSTRUAL SENDROM PREVELANSI ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNDE PREMENSTRUAL SENDROM PREVELANSI Gülbu TANRIVERDİ * Emine SELÇUK ** Ayşe OKANLI *** Alınış Tarihi:19.03.2009 Kabul Tarihi:21.05.2009 ÖZET Bu çalışma üniversite öğrencilerinde

Detaylı

HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME Psi. Özge Kutay Sos.Yelda ġimģir Ġzmir,2014 HEMġEHRĠ ĠLETĠġĠM MERKEZĠ ÇALIġANLARIYLA STRES VE KAYGI DURUMLARI

Detaylı

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE

Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE Bir Üniversite Kliniğinde Yatan Hastalarda MetabolikSendrom Sıklığı GŞ CAN, B BAĞCI, A TOPUZOĞLU, S ÖZTEKİN, BB AKDEDE Psikiyatrik hastalığı olan bireylerde MetabolikSendrom (MetS) sıklığı genel popülasyona

Detaylı

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department

The Study of Relationship Between the Variables Influencing The Success of the Students of Music Educational Department 71 Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, Yıl 9, Sayı 17, Haziran 2009, 71-76 Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Öğrencilerinin Başarılarına Etki Eden Değişkenler Arasındaki İlişkinin İncelenmesi

Detaylı

Tip 2 Diyabetlilerde Kardiyovasküler Hastalık Riskini Azaltma: Eğitimin Etkinliği

Tip 2 Diyabetlilerde Kardiyovasküler Hastalık Riskini Azaltma: Eğitimin Etkinliği Tip 2 Diyabetlilerde Kardiyovasküler Hastalık Riskini Azaltma: Eğitimin Etkinliği Ayfer Bayındır Şeyda Özcan İlhan Satman Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Koç Üniversitesi Hemşirelik

Detaylı

Sınavlı ve Sınavsız Geçiş İçin Akademik Bir Karşılaştırma

Sınavlı ve Sınavsız Geçiş İçin Akademik Bir Karşılaştırma Sınavlı ve Sınavsız Geçiş İçin Akademik Bir Karşılaştırma Öğr. Gör. Kenan KARAGÜL, Öğr. Gör. Nigar KARAGÜL, Murat DOĞAN 3 Pamukkale Üniversitesi, Honaz Meslek Yüksek Okulu, Lojistik Programı, kkaragul@pau.edu.tr

Detaylı

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi Giriş: Kronik Böbrek Hastalığı (KBH); popülasyonun

Detaylı

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi *Kenar İ. Ayşe Nur, **Sezai Üstün Aydın, *Alper Zıblak *Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

OBEZİTE VE DEPRESYON. Prof. Dr. Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD.

OBEZİTE VE DEPRESYON. Prof. Dr. Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD. OBEZİTE VE DEPRESYON Prof. Dr. Aylin Ertekin Yazıcı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD. Obezite nedir? Obezite BKİ>30 kg/m² Çoğul etyolojili Kronik Tekrarlayıcı Yaşam kalitesini bozan Çeşitli

Detaylı

MERVE SAYIŞ 04150019305 TUĞBA ÇINAR 04140033048 SEVİM KORKUT 04140033017 MERVE ALTUN 04140019065

MERVE SAYIŞ 04150019305 TUĞBA ÇINAR 04140033048 SEVİM KORKUT 04140033017 MERVE ALTUN 04140019065 MERVE SAYIŞ 04150019305 TUĞBA ÇINAR 04140033048 SEVİM KORKUT 04140033017 MERVE ALTUN 04140019065 TÜRKİYE SAĞLIKLI BESLENME VE HAREKETLİ HAYAT PROGRAMI (2014 2017) TÜRKİYE SAĞLIKLI BESLENME VE HAREKETLİ

Detaylı

Bir Üniversite Hastanesinin Yoğun Bakım Ünitesi Hemşirelerinde Yaşam Kalitesi, İş Kazaları ve Vardiyalı Çalışmanın Etkileri

Bir Üniversite Hastanesinin Yoğun Bakım Ünitesi Hemşirelerinde Yaşam Kalitesi, İş Kazaları ve Vardiyalı Çalışmanın Etkileri Bir Üniversite Hastanesinin Yoğun Bakım Ünitesi Hemşirelerinde Yaşam Kalitesi, İş Kazaları ve Vardiyalı Çalışmanın Etkileri Didem Yüzügüllü, Necdet Aytaç, Muhsin Akbaba Çukurova Üniversitesi Halk Sağlığı

Detaylı

Ödemiş bölgesindeki kadınlarda yaşanan perimenstrual şikayetler ve etkileyen faktörler

Ödemiş bölgesindeki kadınlarda yaşanan perimenstrual şikayetler ve etkileyen faktörler Araştırma / Clinical Investigation DOI: 10.4274/tjod.48726 Ödemiş bölgesindeki kadınlarda yaşanan perimenstrual şikayetler ve etkileyen faktörler Perimenstrual complaints and related affecting factors

Detaylı

Premenstrüel disforik bozuklukta semptomatolojinin adet döngüsüyle ilişkisi

Premenstrüel disforik bozuklukta semptomatolojinin adet döngüsüyle ilişkisi 15 Esen Danacı ve ark. 15 Premenstrüel disforik bozuklukta semptomatolojinin adet döngüsüyle ilişkisi Ayşen Esen Danacı, 1 E. Oryal Taşkın, 2 Semra Oruç Koltan, 3 Yıldız Uyar 4 ÖZET Amaç: Premenstrüel

Detaylı

Çocuklarda beslenme durumunun değerlendirilmesi. Dr. Ceyda TUNA KIRSAÇLIOĞLU

Çocuklarda beslenme durumunun değerlendirilmesi. Dr. Ceyda TUNA KIRSAÇLIOĞLU Çocuklarda beslenme durumunun değerlendirilmesi Dr. Ceyda TUNA KIRSAÇLIOĞLU Beslenme durumunun değerlendirilmesi 1) Klinik değerlendirme Öykü Fizik inceleme Antropometrik ölçümler 2) Laboratuvar değerlendirme

Detaylı

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018 AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018 Lösemiye bağlı Psikososyal Geç Etkiler Fiziksel Görünüm (Saç

Detaylı

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi Giriş: Kaliteli yaşam; kişinin temel ihtiyaçlarını karşıladığı,

Detaylı

Akut İshalli Çocuklarda İshal Etkenleri, Çevresel Etkenler ve Diyette Doğal Probiyotik Tüketiminin İshal Şiddeti İle İlişkisi

Akut İshalli Çocuklarda İshal Etkenleri, Çevresel Etkenler ve Diyette Doğal Probiyotik Tüketiminin İshal Şiddeti İle İlişkisi Akut İshalli Çocuklarda İshal Etkenleri, Çevresel Etkenler ve Diyette Doğal Probiyotik Tüketiminin İshal Şiddeti İle İlişkisi Bahri Elmas, Şeyda Tok, Öner Özdemir TC Sağlık Bakanlığı Sakarya Üniversitesi

Detaylı

Hastane çalışanlarında hasta bina sendromu ile iç ortam hava kalitesinin ilişkisi

Hastane çalışanlarında hasta bina sendromu ile iç ortam hava kalitesinin ilişkisi Hastane çalışanlarında hasta bina sendromu ile iç ortam hava kalitesinin ilişkisi İnci Arıkan 1, Ömer Faruk Tekin 1, Oğuzhan Erbaş 2 1 Dumlupınar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı 2 Dumlupınar Üniversitesi

Detaylı

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar

Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar Psoriazis vulgarisli hastalarda kişilik özellikleri ve yaygın psikiyatrik tablolar Emine Çölgeçen 1, Ali İrfan Gül 2, Kemal Özyurt 3, Murat Borlu 4 1 Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dermatoloji Ana Bilim

Detaylı

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi

EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe 1. ofsport Sciences 2004, 15 (1),49-64 Dave/li Derleme EGZERSiziN DEPRESYON TEDAVisiNDEKi YERi VE ETKiLERi Ziya KORUÇ, Perlearı BAYAR Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri

Detaylı

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ MENOPOZ DÖNEMİ BU EĞİTİMDE NELER PAYLAŞACAĞIZ? Menopoz nedir?

Detaylı

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( ) HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK (2.0.20) Gülay Turgay, Emre Tutal 2, Siren Sezer Başkent Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Diyaliz Programı

Detaylı

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe]. ofsport Sciences 2004 1 15 (3J 125-136 TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN ış TATMiN SEViYELERi Ünal KARlı, Settar KOÇAK Ortadoğu Teknik

Detaylı

PALYATİF BAKIMDA ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME ARAÇLARI

PALYATİF BAKIMDA ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME ARAÇLARI PALYATİF BAKIMDA ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME ARAÇLARI Öğr.Gör.Dr.Huriye Şenay Kızıltan Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi radyasyon Onkolojisi Anabilimdalı AMAÇ: Palyatif bakıma ihtiyacı olan hastaların

Detaylı

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma

Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Diyet yoluyla Menakinon alımı, daha az Koroner Kalp Hastalığı riski ile ilişkili: Rotterdam Çalışma Johanna M. Geleijnse,* Cees Vermeer,** Diederick E. Grobbee, Leon J. Schurgers,** Marjo H. J. Knapen,**

Detaylı

Yoğun Bakım Ünitesinde Yatan Ventilatörle İlişkili Pnömonili Hastalarda Serum C-Reaktif Protein, Prokalsitonin, Solubl Ürokinaz Plazminojen Aktivatör Reseptörü (Supar) Ve Neopterin Düzeylerinin Tanısal

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD

BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD BİRİNCİ BASAMAKDA PSİKİYATRİ NURAY ATASOY ZKÜ TIP FAKÜLTESİ AD Çalışmalarda birinci basamak sağlık kurumlarına başvuran hastalardaki psikiyatrik hastalık sıklığı, gerek değerlendirme ölçekleri kullanılarak

Detaylı

Premenstrual sendromda beslenme yaklaşımı

Premenstrual sendromda beslenme yaklaşımı Derleme/Review Makale Dili Türkçe /Article Language Turkish Türk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi Premenstrual sendromda beslenme yaklaşımı Nutritional approach in premenstrual syndrome Kübra IŞGIN

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Rabia SAĞLAM 2. Doğum Tarihi : 17. 10. 1984 3. Unvanı : Dr. Öğr. Üyesi 4. Öğrenim Durumu : Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Hemşirelik Atatürk Üniversitesi 2003-2007 Toplum

Detaylı

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler

DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler DİYABET NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler Diyabet nedir? Diyabet hastalığı, şekerin vücudumuzda kullanımını düzenleyen insülin olarak adlandırdığımız hormonun salınımındaki eksiklik veya kullanımındaki yetersizlikten

Detaylı

Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır.

Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır. ŞİŞMANLIK (OBEZİTE) Şişmanlık (obezite); sağlığı bozacak düzeyde vücutta yağ miktarının artmasıdır. Yağ dokusunun oranı; Yetişkin erkeklerde % 12 15, Yetişkin kadınlarda %20 27 arasındadır. Bu oranların

Detaylı

Orta yaş kadınların çoğu için psikososyal ve fiziksel semptomlarla ilişkili olarak reprodüktif dönemin sonu ve menopozun başlangıcını gösterir

Orta yaş kadınların çoğu için psikososyal ve fiziksel semptomlarla ilişkili olarak reprodüktif dönemin sonu ve menopozun başlangıcını gösterir Orta yaş kadınların çoğu için psikososyal ve fiziksel semptomlarla ilişkili olarak reprodüktif dönemin sonu ve menopozun başlangıcını gösterir Aynı zamanda sağlıksız yaşam stilinin birikmiş etkilerinin

Detaylı

raşitizm okul çağı çocuk ve gençlerde diş çürükleri büyüme ve gelişme geriliği zayıflık ve şişmanlık demir yetersizliği anemisi

raşitizm okul çağı çocuk ve gençlerde diş çürükleri büyüme ve gelişme geriliği zayıflık ve şişmanlık demir yetersizliği anemisi büyüme ve gelişme geriliği diş çürükleri zayıflık ve şişmanlık okul çağı çocuk ve gençlerde demir yetersizliği anemisi 0-5 Yaş Grubu Çocuklarda iyot yetersizliği hastalıkları vitamin yetersizlikleri raşitizm

Detaylı

BÜYÜMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Prof Dr Zehra AYCAN.

BÜYÜMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Prof Dr Zehra AYCAN. BÜYÜMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ Prof Dr Zehra AYCAN zehraaycan67@hotmail.com Büyüme Çocukluk çağı, döllenme anında başlar ve ergenliğin tamamlanmasına kadar devam eder Bu süreçte çocuk hem büyür hem de gelişir

Detaylı

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri

Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri Üniversite Öğrencilerinde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Belirtileri Yrd. Doç. Dr. Esengül Kayan Beykent Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 04.10.2017 Çalışmanın Amacı 1.Üniversite öğrencilerinde

Detaylı

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi. Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi. Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Doğum Mevsimi İlişkisi Dr. Özlem HEKİM BOZKURT Dr. Koray KARA Dr. Genco Usta Giriş DEHB (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu), çocukluk çağının en sık görülen

Detaylı

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe J. ofsport Sciences 2002, 13 (4), 22-31 GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi A1pan CINEMRE* Caner AÇiKADA Tahir HAZıR

Detaylı

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış

Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış Bilişsel Kaynaşma ve Yaşantısal Kaçınmayla Aleksitimi İlişkisi: Kabullenme ve Kararlılık Penceresinden Bakış Sedat Batmaz 1, Emrah Songur 1, Mesut Yıldız 2, Zekiye Çelikbaş 1, Nurgül Yeşilyaprak 1, Hanife

Detaylı

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011

Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri. Sena Aydın 0341110011 Yaşlanmaya Bağlı Oluşan Kas ve İskelet Sistemi Patofizyolojileri Sena Aydın 0341110011 PATOFİZYOLOJİ Fizyoloji, hücre ve organların normal işleyişini incelerken patoloji ise bunların normalden sapmasını

Detaylı

HEMŞİRE TARAFINDAN VERİLEN EĞİTİMİN BESLENME YÖNETİMİNE ETKİSİ

HEMŞİRE TARAFINDAN VERİLEN EĞİTİMİN BESLENME YÖNETİMİNE ETKİSİ HEMŞİRE TARAFINDAN VERİLEN EĞİTİMİN BESLENME YÖNETİMİNE ETKİSİ Özlem Bulantekin Düzalan*, Sezgi Çınar Pakyüz** * Çankırı Karatekin Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu ** Celal Bayar Üniversitesi Manisa Sağlık

Detaylı

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD. A N N E L E R İ N Ç A L I Ş M A D U R U M U N U N S Ü T Ç O C U K L U Ğ U D Ö N E M İ N D E B E S L E N M E M O D E L İ, H E M O G L O B İ N / H E M A T O K R İ T D E Ğ E R L E R İ V E V İ TA M İ N K U

Detaylı

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ Sibel AÇIŞLI 1 Ali KOLOMUÇ 1 1 Artvin Çoruh Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü Özet: Araştırmada fen bilgisi

Detaylı

Normal ve Sezaryen Doğum Yapan Kadınların Doğum Konfor Düzeyine Göre Karşılaştırılması

Normal ve Sezaryen Doğum Yapan Kadınların Doğum Konfor Düzeyine Göre Karşılaştırılması Normal ve Sezaryen Doğum Yapan Kadınların Doğum Konfor Düzeyine Göre Karşılaştırılması Meryem METİNOĞLU Namık Kemal Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü Giriş Doğum kadın hayatında yaşanılan

Detaylı

ULUSLARARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ

ULUSLARARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ ULUSLARARASI 9. BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ KONGRESİ Taşımalı ve Merkezi Ortaokul Öğrencilerinin Fiziksel Aktivite ve Obezite Düzeylerinin Karşılaştırılması Nebi TEPE* Fethi ARSLAN** Mehmet Akif

Detaylı

Çocukluk Çağı Obezitesi

Çocukluk Çağı Obezitesi Çocukluk Çağı Obezitesi Prof. Dr. Hilal Özcebe Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Enstitüsü hozcebe@hacettepe.edu.tr Çocuklarda Obezite Son yıllarda önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmesi Gelişmiş

Detaylı

gereksinimi kadar sağlamasıdır.

gereksinimi kadar sağlamasıdır. Yeterli beslenme, vücudun yaşamı ve çalışmasını sürdürebilesi için gerekli olan enerjinin sağlanması anlamına gelir. Dengeli beslenme ise, alınan enerjinin yanında bütün besin öğelerini gereksinimi kadar

Detaylı

Hipertansiyon ve Kronik Böbrek Hastalığı

Hipertansiyon ve Kronik Böbrek Hastalığı Chronic REnal Disease In Turkey CREDIT Hipertansiyon ve Kronik Böbrek Hastalığı Alt Analiz Sonuçları Prof. Dr. Bülent ALTUN Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi CREDIT: Kilometre Taşları

Detaylı

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Genel Pediatri, Ankara, Türkiye 2. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Pediatrik Endokrinoloji, Ankara, Türkiye 3 OBEZ ÇOCUK VE ADOLESANLARDA KREATİNİN KLERENSİNDE ARTIŞ METABOLİK SENDROMU OLANLARDA İSE SİSTATİN-C DÜZEYİ ARTIŞI OLASI BÖBREK HASARININ İLK GÖSTERGELERİDİR Dilşah Önerli Salman 1, Zeynep Kaba Şıklar 2,

Detaylı

20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu.

20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu. Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması 20-23 Mayıs 2009 da 45. Ulusal Diyabet Kongresi nde Poster olarak sunuldu. Özlem Serenli,

Detaylı

AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY

AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY AĞRIİLE HUZUR EVİ OLUR MU? DR. FİLİZ ŞÜKRÜ DURUSOY GİRİŞ Yaşlılık Dünya Sağlık Örgütü tarafından 65 yaş ve üzeri dönem olarak tanımlamakta; Fiziksel görünüm, güç ve rol kaybı yaşanılan, yaşlılık dönemindeyeti

Detaylı

Derece Alan Üniversite Yıl

Derece Alan Üniversite Yıl ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Uzm. Dyt. Nesli ERSOY 2. Doğum Tarihi :29.06.1984 3. Unvanı : Uzman diyetisyen 4. Öğrenim Durumu : Yüksek lisans Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Beslenme ve Diyetetik Hacettepe

Detaylı

ÖNSÖZ. beni motive eden tez danışmanım sayın Doç. Dr. Zehra Özçınar a sonsuz

ÖNSÖZ. beni motive eden tez danışmanım sayın Doç. Dr. Zehra Özçınar a sonsuz i ÖNSÖZ Bu çalışma uzun ve zor, ancak bir o kadar da kazançlı bir sürecin ürünüdür. Öncelikle; bilgi ve deneyimleri ile bu süreçte bana yol gösteren, anlayışlı tutumuyla beni motive eden tez danışmanım

Detaylı

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT The purpose of the study is to investigate the impact of autonomous learning on graduate students

Detaylı

NİKOTİN BAĞIMLILIĞI VE DİĞER BAĞIMLILIKLARLA İLİŞKİSİ

NİKOTİN BAĞIMLILIĞI VE DİĞER BAĞIMLILIKLARLA İLİŞKİSİ NİKOTİN BAĞIMLILIĞI VE DİĞER BAĞIMLILIKLARLA İLİŞKİSİ Doç. Dr. Okan Çalıyurt Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD, Edirne Temel Kavramlar Madde kötüye kullanımı Madde bağımlılığı Yoksunluk Tolerans

Detaylı

9-11 YAŞ KIZ ÖĞRENCİLERİN OKUL TEMELLİ EGZERSİZ UYGULAMALARININ OBEZİTE VE SAĞLIKLA İLGİLİ YAŞAM KALİTESİNE ETKİSİ

9-11 YAŞ KIZ ÖĞRENCİLERİN OKUL TEMELLİ EGZERSİZ UYGULAMALARININ OBEZİTE VE SAĞLIKLA İLGİLİ YAŞAM KALİTESİNE ETKİSİ 9-11 YAŞ KIZ ÖĞRENCİLERİN OKUL TEMELLİ EGZERSİZ UYGULAMALARININ OBEZİTE VE SAĞLIKLA İLGİLİ YAŞAM KALİTESİNE ETKİSİ Nevzat Demirci 1,*, Pervin D. Toptaş 2, Erdal Demirci 3, Ali Demirci 1 1 School of Physical

Detaylı

ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ

ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ ÇOCUKLARDA BÜYÜME VE GELİŞMENİN İZLENMESİ Çocuklarda Büyüme Ve Gelişmenin İzlenmesi Sağlıklı bir çocuk, Hastalık belirtileri göstermeyen, Takvim yaşına ve genetik özelliklerine uygun büyüme, Fizyolojik

Detaylı

BESLENME İLKELERİ BESLEME, BESİN ÖĞESİ VE SAĞLIK

BESLENME İLKELERİ BESLEME, BESİN ÖĞESİ VE SAĞLIK BESLENME İLKELERİ BESLEME, BESİN ÖĞESİ VE SAĞLIK Beslenme İle İlgili Temel Kavramlar Beslenme: İnsanın büyümesi, gelişmesi, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması, Yaşam kalitesini artırması için

Detaylı

Yazar Ad 41 Prof. Dr. Haluk ÖZEN Cinsel hayat çocuk yaştan itibaren hayatımızın önemli bir kesimini oluşturur. Yaşlılık döneminde cinsellik ayrı bir özellik taşır. Yaşlı erkek kimdir, hangi yaş yaşlanma

Detaylı

Bilindiği üzere beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır

Bilindiği üzere beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır OBEZİTE Obezite günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık sorunları arasında yer almaktadır. Obezite genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranının aşırı artması sonucu

Detaylı

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015

Hipertansiyon. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı. Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Hipertansiyon HT Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2015 Bu sunum Arş. Gör. Dr. Neslihan Yukarıkır ve Arş. Gör. Dr. Dilber Deryol Nacar

Detaylı

PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ

PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ PSİKOZ İÇİN RİSK GRUBUNDA OLAN HASTALARDA OBSESİF KOMPULSİF VE DEPRESİF BELİRTİLERİN KLİNİK DEĞİŞKENLER VE BİLİŞSEL İŞLEVLERLE İLİŞKİSİ Ahmet Zihni SOYATA Selin AKIŞIK Damla İNHANLI Alp ÜÇOK İ.T.F. Psikiyatri

Detaylı

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ

İnsomni. Dr. Selda KORKMAZ İnsomni Dr. Selda KORKMAZ Uykuya başlama zorluğu Uykuyu sürdürme zorluğu Çok erken uyanma Kronik şekilde dinlendirici olmayan uyku yakınması Kötü kalitede uyku yakınması Genel populasyonda en sık görülen

Detaylı