Kurtlar Sofras na ra bet yok. AKP hükümetinin Alevi aç l m çerçevesinde organize etti i Alevi ftar, Alevi örgütleri taraf ndan protesto edildi.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Kurtlar Sofras na ra bet yok. AKP hükümetinin Alevi aç l m çerçevesinde organize etti i Alevi ftar, Alevi örgütleri taraf ndan protesto edildi."

Transkript

1 POL T KA GÜNDEM TC devleti imha ve rkç politikas n sürdüyor! Halk kitlelerinin gerçekleri görmesi, bizlerin olgular, olaylar inceleme, çözümleme ve onlara tafl ma çabam za ba l d r. Sayfa 3 POL T K-GÜNDEM Kurtlar Sofras na ra bet yok AKP hükümetinin Alevi aç l m çerçevesinde organize etti i Alevi ftar, Alevi örgütleri taraf ndan protesto edildi. Sayfa 9 ENTERNASYONAL Federal Nepal Cumhuriyeti Nepal de yay nlanan Red Star (K z l Y ld z) dergisinin 2. say s ndan çevirdi imiz yaz y güncelli i nedeniyle sizlerle pafllafl yoruz. Sayfa 10 Say : 09 iflçi-köylü Demokratik Halk ktidar çin *Y l:1 * 25 Ocak-7 fiubat 2008 *Fiyat : 1 YTL *ISSN: X Toplumsal muhalefet umutyayimcilik@ttmail.com ETK NL K Partizan fiehit ve Tutsak Aileleri nin katk lar yla düzenlenen ve P nar Sa, Sad k Gürbüz, Mehmet Ekinci, Aynur Haflhafl, Grup Keops un kat laca gecede buluflal m. Tarih: 10 fiubat 2008 Saat: Yer: Salon Figaro Hürriyet Mh. Dr. Cemil Bengü Cd. No: 37/5-6 Ça layan sokakta adalet ar yor! 4 y ld r direnen Sinan Köylüleri Bu topraklar ya ekmek kap m z olacak ya da mezar m z! A aya karfl bafllatt klar direniflleri 4. y l n dolduran Sinan köylüleri mücadelelerine devam ediyor. 4 y l içinde Ankara, stanbul ve Diyarbak r da çeflitli eylemler yapan, jandarma ve a an n eflkiyalar n n sald r lar na maruz kalan Sinan köylülerini okurlar m zla buluflmak için gitti imiz Diyarbak r da ziyaret ettik. Sayfa 2 Operasyonlar durdurulsun! S n rötesi protestolar devam ediyor... Bir süredir s n rötesi harekatla birlikte s n r içinde de yo unlaflt r lan sald r lara karfl protestolar devam ediyor. Aralar nda Partizan, DTP, ESP, HKM, Kald - raç vb. kurumlar n bulundu u eylem birli i taraf ndan ç kart lan bildiriler ortak bir flekilde stanbul un birçok semtinde yayg n bir flekilde da t l rken DTP ise sald r lara karfl örgütledi i eylem takvimini kamuoyuna aç klad. Sayfa 6 Okuyam yorsan, kocaya git! Kocaya gitmeyece iz! 9 Ocak günü gazetelere bir haber düfltü. Burjuva bas n n magazin eklerinden, reklam sayfalar na, oradan 3. sayfa haberlerine kadar kad n n çeflitli flekillerde afla land n, bir mal gibi kullan ld - n, sudan nedenlerle (geçerli olsa ne olacaksa!) katledildi ini vs. okuyoruz. Bu kadar da olmaz dedirten sorunlara yeni bu kadar da olmaz lar ekleniyor her seferinde. Sayfa 12 Halk kitleleri huzursuz! Üzerinde yaflad m z topraklara yak ndan bak nca halk kitlelerinin huzursuzlu unu, devlete olan güvensizli ini, bunu ifade edifl tarzlar n görmemek mümkün de il. Toplumda kendili inden bir kaynaflma, gittikçe geniflliyor. SSGSS gibi halk n sa l k hizmeti alma hakk n ortadan kald ran yasalara, s n r ötesinde ve berisinde Kürtlere yönelik sald rganl a, TEKEL gibi binlerce iflçi ve köylümüzün ekmek yedi i kurulufllar n sat fl kararlar - na, Ermeni gazeteci olan Hrant Dink in gerçek katillerinin ortaya ç kar lmamas na, türban tart flmalar na, Alevileri düzene yedekleme planlar na vb. karfl toplumsal muhalefet sokaklarda kendini ifade ediyor. Bu ifade ediflte devrimcilerin direkt ve ciddi Hareketi örgütleyelim! bir müdahalesi olmasa da, kendili inden ya da reformist önderliklerin etkisi alt nda olsa da toplumsal muhalefetin yükselifli görmezden gelinemez boyutlardad r. Son birkaç ay içersinde yüzbinlerce insan çeflitli vesilelerle mitinglerde, bas n aç klamalar nda, eylemlerde biraraya geldi, taleplerini hayk rd. Bu halktan birfley olmaz diyerek, neden Arjantin olam yoruz? sorusuna yan t arayanlara yan t oluyor bu halk. Mesele aya a kalkan, sokaklara ç kan muhalefetin yaln zca takipçisi, kat - l mc s olmak de il, bu hareketleri ileri do ru yöneltmek için kitlelerin içinde olmakt r. Adalet kimin için? Son birkaç y ld r ülke gündemini sarsan geliflmelerden sonra yaflananlar hukuk, adalet gibi kavramlar n bir kez daha sorgulanmas na neden oluyor. Ç kart lan Terörle Mücadele Yasas, yeniden düzenlenen TCK, Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu nun yasalaflmas ile devlet yetkililerine genifl hareket alan yarat l rken toplumsal dinamiklerin zincirlenmesi hedefleniyordu. Bu yasalar ve düzenlemelerle birlikte her türlü hak ihlali ve anti-demokratik uygulama meflrulaflt r l rken, hak ve özgürlükler mücadelesi yasad fl ilan ediliyor. Sayfa 9. kinci Susurluk un baflrolünde Çal flma Bakanl var! Bal kesir in Susurluk lçesi nde faaliyet yürüten Yörsan G da Mamulleri Afi de 6 Aral k ta Tek G - da- fl Sendikas na üye olduklar gerekçesiyle önce 70 iflçiyi iflten atan patron, sendikan n üyelik çal flmalar devam edince 32 iflçiyi daha iflten att. Sayfa 4 Ölüler alt n takmaz Bu madenciler de nereden ç kt? zmir in Menderes lçesi Efemçukuru Köyü nde uluslararas alt n tekeli Eldorado fiirketi ne ba l Tüprag Alt n Madencilik Limited Afi nin alt n arama faaliyetleri yürütme iste i, tart flmalar da beraberinde getiriyor. Sayfa 5 flçi köylü den Hepinizin bildi i gibi, devrimci yay nlar üzerinde devletin bask s, terörü süreklidir AFC siyle birlikte ortadan kald r lan, cuntan n terörüne maruz kalan kurumlar m zdan biri de kuflkusuz devrimci, sol içerikli yay nlar olmufltu. Sayfa 2 S n fsal Yaklafl m Emekçinin Gündemi Pusula Evrensel Bak fl Dipten gelecek dalgay yüzeyde büyütmek Ya bir yol bulaca z, ya da bir yol açaca z! Devrim kavgas na yaflam n arma an edenler ölümsüzdür! Ortado u halklar emperyalizmin atlama tahtas olmayacak! Sayfa 3 Sayfa 4 Sayfa 11 Sayfa 13

2 Yaşamın İçinden İşçi-köylü 2 25 Ocak-7 Şubat 2008 Sinan köylülerinin topraklar n elde etmek ve yeniden ekim yapmaktan baflka yapacaklar bir fley yok. Çünkü yaflam kendilerinden bu tercih hakk n alal çok olmufl. Bu y l onlar için art k dönüm noktas. Ya tas tara toplay p köyü topluca terk edecekler ya da bahar aylar nda sonucu ne olursa olsun tarlalar sürmeye bafllayacaklar. Sinan köylüleri: Bu topraklar ya ekmek kap m z olacak ya da mezar m z! Topraklar n ellerinden alan a aya karfl bafllatt klar direniflleri 4. y l n dolduran Sinan köylüleri, hakl mücadelelerine devam ediyor. 4 y l içerisinde Meclis görüflmelerinde bulunan, Ankara da oturma eylemi yapan, stanbul da bas n aç klamalar düzenleyen, Diyarbak r da ellerinden al nan topraklara a an n ekim yapmas na izin vermeyen, jandarman n ve a an n eflk yalar n n silahl sald r lar yla karfl karfl ya kalan Sinan köylüleri, geçti imiz haftalarda gazetemizi ziyaret ederek kendilerine verdi imiz deste e teflekkür ederek bugüne kadar yaflad klar n anlatm fllard. Bizler de flçi Köylü gazetesi olarak Diyarbak r daki okur toplant s n n ard ndan Sinan köyüne giderek köylülerle yeniden buluflup, direniflte geldikleri noktay konufltuk. Diyarbak r Bismil e ba l olan Sinan köyü Batman n s n r nda. Köyün giriflinde yeni yap lm fl mezarlar dikkatimizi çekiyor hemen. Daha önce de gazetemize haber olan mezarlar n hikâyesi oldukça uzun ve çetin bir mücadelenin öyküsü asl nda. Evraklarda sahtecilik yapan a a, köyün 300 y ll k mezarl - n düz alan göstererek devletten ödenek al yor. Ödenek ald mezarl k dolunca yeni mezarl k için yer göstermedi i gibi köylülerin gösterdi i yerlere de izin vermeyerek, eski mezarlar n üstüne yeniden cenaze gömülebilece ini söyleyerek köylülerle adeta alay ediyor. Sinan köylüleri de bunun üzerine ölen köylülerini köyün girifline gömerek a aya yeni bir isyan bayra aç yor. Köy kahvesinde çaylar m z yudumlarken Tüm Köy-Sen Bismil fiube Baflkan Halil Duru ve 4 y ll k direniflin öncülü ünü yapan köylülerle sohbete bafll yoruz. Köylü milletin efendisidir diyerek her daim ruhlar okflanan ancak, köylünün köle edilmesini amaçlayan yasalardan, a alar koruyan Meclis ten, hakl s n z, ama bu devletle bafla ç k lmaz diye tavsiyede bulunanlardan çok çekmifl olan köylüler, en çok da feodalizmden flikâyetçi. Yaflad klar s k nt lar n feodalizme dayand n ifade ederek bu a alar hala bafl m zda tutan n feodal sistem ve e itimsizlik oldu unu biliyoruz. Bunun için a al k kalkacak feodallik bitecek, bizim sorunlar m z da bitecek derken, asl nda yüksek tahsilli birçok insandan daha fazla e itimli olduklar gerçe- ini gösteriyorlar. Direnifl örnek oluyor! Sinan Köyü a as Reflit Sinanl n n topraklar nas l ele geçirdi i ve y llard r köylülerin s rt ndan nas l zengin oldu unu daha önce de yazm flt k. Gasp etti i topraklar n dönümleri her geçen gün artarken ayn zamanda devletten ödenek alman n yolu da sürekli aç k kal yor Sinan a as na. Öyle ki, ekim yap lmaya müsait verimli topraklar için devletten Do rudan Gelir Deste i- DGD olarak milyonlarca (YTL) ödenek alan Sinan a as n n yat r mlar ülke s n rlar n çoktan aflm fl durumda. Sinan köylülerinin ifade ettiklerine göre Sinan köyünde gasp etti i topraklar köylülere iade etmesi a an n servetini hiçbir flekilde etkilemeyecek. Ancak hem devletten ald /alaca ödeneklerin kesilmesi hem de uzun ve erimli bir mücadelenin sonuna yaklaflan Sinan köylülerine bu kazan m vermek demek feodalizmin a rl n korudu u topraklarda Sinan köylüleri gibi haks zl klara u ram fl birçok köyün ayn mücadeleyi omuzlamak için yola ç kmas demek. Sinan köylüleri, köylülerin topraklar üzerinden hak alma mücadelesinde gerçekten de kritik bir yerde duruyor. Sohbet esnas nda hemen hemen bütün köylerde ayn sorunlar n oldu unu anlatan Sinan köylüleri de bunun fark nda. Direnmekten baflka yol yok! Kendileri gibi gasp edilmifl topraklar n geri almak için dava açm fl olan yine Bismil e ba l Aslano lu köylülerinin mahkemelerini takip eden köylüler, onlar n hukuki yolla 5 bin dönümden fazla olan arazilerini kazanmalar n n sevincini de yafl yorlar dönüm daha toprak almas gereken Aslano lu köylülerinin kalan topraklar na bir an önce kavuflmalar n n kendileri için de örnek olaca n söylüyorlar. Ancak kendileri aç s ndan durum biraz daha farkl. Çünkü kendi topraklar on binlerce dönüm ve Reflit Sinanl 56 y l önce Tapu ve Kadastro dan kendi ad na kaydettirmifl, köylülere itiraz etmeleri için 10 y l kadar süre vermifl, do ald r ki köylülerin 4 y l öncesine kadar bu yaflanan geliflmelerden haberi olmam fl ve itiraz edememifl. Yani hukuki olarak bütün kap lar çoktan kapat lm fl. Kendilerine direnmekten baflka bir yol kalmam fl olan köylüler de, bu haklar n sonuna kadar kullanmakta kararl. Kahvedeki sohbetimiz köylülerin, direnifllerine her kesimin destek vermesi beklentisi içerisinde olduklar n ifade etmeleriyle köyü dolaflt m z esnada devam ediyor. 4 y ll k direnifl boyunca yetersiz de olsa devrimcilerin ve demokratik kitle örgütlerinin destekleri de mücadeleye ba l l klar n devam ettirmede önemli bir yer tutmufl Sinan köylüleri için. Her f rsatta bunun için teflekkürlerini sunuyorlar ve büyütülmesi gerekti ini ifade ediyorlar. Çünkü yine her f rsatta bildikleri bir gerçe in alt n çizerek aç kl yorlar. Bu mücadele böylesi bir dönemde bizimle bafllad, ama bizimle bitmeyecek. Çünkü a al k bugün hala var. Dün de vard, bugün flalvarlar yok, altlar nda son model arabalar, yurtd fl nda al nm fl e itimleri var. Buradaki evleri bile bofl duruyor. Ama biz buraday z ve hala bize hükmetmeye çal fl - yorlar. Bizim gibi binlerce köy var. Hepsinin bafl nda tak m elbiseli a alar. Bizim kazand - m z haklar tüm köylerin ve köylülerin kazanc olacak. Bizim direniflimiz asl nda onlar n direnifli. Onlar n bafllataca direnifller bizim direniflimiz olacak derken birlikteli in ve dayan flman n önemine dikkat çekiyorlar. A an n evi d fl nda iki katl ev olmaz! Sinan köyünü dolaflmaya ç - k yoruz. 4 y l ekim yap lamayan tarlalar n s n rlar silinmifl, tarlalar n s - n rlar n a açlar ve büyük tafllar belirliyor flimdilik. Alan hakimiyetinin oldu u ve yine köyün giriflinde bulunan bir noktada ise y llard r büyük bir çad r bulunuyor. Çad r, tarlalar n nöbetini tutan köylülerin bar nmas için kurulmufl. 4 y ld r her gün ve gece 3-4 kifli dönüflümlü olarak çad rda kalarak a an n adamlar n n tarlalar sürmesini ve ekim yapmas n gözetlemek ve engellemek için geceli gündüzlü nöbet tutulan kritik bir yer. Ve hayvanlar n otlad klar daha do rusu bugün otlayamad klar genifl meralar. Dün hayvanlar n bolca kar nlar n doyurduklar otlak alanlar bugün Sinan a as n n köylüleri çaresiz b rakmak için çak l tafllar doldurdu u, görünümü çirkin yerler haline gelmifl nüfuslu köyde 180 hane bulunuyor. Köyde iki katl iki tane ev mevcut. Bir tanesi Sinan a as n n art k bofl olan evi di- eri yeni kat ç k lm fl ve yeni yap lm fl bir betonarme. Nedenini sordu umuzda tam da Kibar Feyzo filminin bunca y ld r neden döne döne seyredildi ini bir kez daha anl - yoruz. Dedik ya köylüleri her yandan k skaca almaya çal flan Sinan Gerek köylülerle yapt m z sohbetlerde anlatt klar gerekse köyde gördüklerimiz bu ülke topraklar n n a alardan temizlenmedi ini çok aç k biçimde göstermektedir. Reflit Sinanl özgülünde belirtilecek olursa, köylülerin Meclis te milletvekilleriyle bo- az bo aza gelerek yapt görüflmelerde milletvekillerinin ifade ettikleri a ay karfl m za almak istemiyoruz fleklindeki samimi itiraflar, CHP yönetimi ve Genel Baflkan Deniz Baykal n a aya isyan ettikleri için Sinan köylülerini huzuruna kabul etmeyifli, gerekse jandarman n, polisin a alardan beslenerek köylüye yapt zulüm ve bask Sinan köylülerine gösterdi i gibi herkese göstermelidir bu gerçe i. fiimdi Meclis te milletvekilli i yapan birçok kifliyi daha önce köy a as olarak tan yan Sinan köylüleri, Meclis e girdikten sonra bir umutla görüfltükleri hemflerilerinden (bir tanesi Tar m ve Köy flleri Bakan Mehdi Eker) duyduklar n birlefltirerek Meclis in hükmünün olmad n aslolan n patron-a a devletini korumak oldu unu söylüyorlar tereddütsüz. Bu nedenle u rad klar haks zl klar n ortadan kald r lmas için a aya karfl bafllatt klar direniflin feodalizme ve patron-a a devletine karfl da oldu unun fark na var lmas n özellikle istiyorlar. a as, köyde yeni ev yap lmas na izin vermeyerek insanlar n köyü terk etmesini sa lamak istiyor. Kimi evlerde iki üç kardefl eflleri ve çocuklar yla birlikte yaflamak zorunda kalm fl. Yeni ev yap lmas na izin verilmedi i için en az ndan evlerimizi yenileyerek ikinci ya da üçüncü kat ç kal m deniliyor. A an n verdi i cevap gerçekten de dikkate de er. Köy yerinde a an n evi d fl nda hiçbir evin iki katl olmas kabul edilemez mifl. K sacas Sinan köyünde gördü- ümüz ve görece imiz, duydu umuz/duyaca m z her fley köylülerin direnifli ve direnifli engellemeye dönük... Köyün girifline yak n bir yerde bulunan Jandarma Karakolu da dâhil! Çünkü karakol öyle çok uzun y llard r bulunmuyor bu köyde. Ne zaman a aya karfl köylüler birlik içerisinde seslerini duyurmaya bafllam fllar, ne zaman a an n paral eflk yalarla köylüleri istedi i noktaya çekemeyece i anlafl lm fl o zaman devreye devletin kolluk kuvvetlerini a an n arkas na almak gerekmifl. 4 y ld r direnifllerini yak ndan takip etti imiz, röportaj yaparak, köylüleri dinleyerek yanlar nda olmaya çal flt m z Sinan köylüleri kararl l klar ndan bir fley kaybetmeden yola devam ediyorlar. Ölümü göze al p kazanana kadar devam edeceklerine dair hep birlikte edilmifl yeminlerini bozmaya hiç niyetleri yok. işçi-köylü den Gazetemizin da t m a üzerine Sosyal-demokrat görevlerin soysuzlaflt r ld zaman m zda, canl siyasal eylem e bafllaman n tek yolu, canl siyasal ajitasyonlard r, bunu da, s k s k ç kan ve düzenli biçimde da t lan Rusya için bir gazetemiz olmad kça sa layamay z. (Lenin, Ne Yapmal ) Hepinizin bildi i gibi, devrimci yay nlar üzerinde devletin bask s, terörü süreklidir AFC siyle birlikte ortadan kald r lan, cuntan n terörüne maruz kalan kurumlar m zdan biri de kuflkusuz devrimci, sol içerikli yay nlar olmufltu. B rakal m devrim propagandas n yapan yay nlar, kitaplar mizah dergileri dahi yasaklanm fl, yak lm fl, çal flanlar tutuklanm fl, iflkenceden geçirilmiflti. Bu terörün ard ndan yeniden devrimci yay nlar n ç kmaya bafllayabilmesi için y llar geçmesi gerekmiflti. Toplumsal muhalefetin de katk lar yla birlikte devrimci yay nlar bir flekilde tekrar ç kmaya bafllasa da, bask ve tehdit hiçbir zaman ortadan kalkmad. 20 y ll k bir yay n gelene ine sahip olan Umut Yay mc l k için de bu uygulamalar toplatmalardan, bürolar m z n bas lmas na, çal flanlar m z n gözalt na al n p tutuklanmas ndan, yay n durdurma cezalar na kadar bir dizi flekilde yaflama geçti ve geçiyor. Bugün devrimci bas n n ve okurlar n n srarl çabalar yla ve özverili çal flmalar yla belli haklar elde edilmifl, gazetemize el koyma gibi uygulamalar azalm flt r. Ancak bu, bu tür uygulamalar n hiç olmad ve olmayaca anlam na da gelmemektedir. Çünkü bask ve sansür bugün de sürüyor. Son süreçte burjuva feodal büyük medya tekellerinin da t m flirketi olan Yay-Sat n gazetemizle birlikte tüm devrimci bas na uygulamak istedi i bir sansür sald r s yla daha karfl karfl ya bulunuyoruz. Geçen say m zda Do an Da t m Sat fl ve Pazarlama A.fi nin devrimci bas na dayatt haks z uygulamay yazm flt k. Devrimci yay nlar n karfl lamas n n mümkün olmad bu anlaflma dayatmas n n devrimci bas na yönelik yeni bir sansür uygulamas oldu u aç kt r. Zira ticari olarak dahi düflünülse, 2000 adet verilen bir yay n için hepsi sat lsa dahi- fazladan para ödemek anlam na gelen bu anlaflma dayatmas kabul edilebilir de ildir. Bu nedenle hiçbir devrimci yay n n bu yükü kald rmas mümkün de ildir. Daha önce de devletin özellikle de Genelkurmay eliyle yürüttü ü Kürt bas n na yönelik sald rganl k ve linç döneminde Gündem (ve di er) gazetesini da tmama karar alan ve böylelikle sansüre ortak olan Do an Da t m, devrimci bas na da sansürü bu flekilde uygulamaya karar vermifltir. En nihayetinde Do an da t m, ülkemizdeki say l burjuvalardan biri olan Do an Holding e ait bir kurulufltur. Dolay s yla devrimci bas na yönelik düflmanl anlafl l rd r. As l bizlerin bu durum karfl s nda ne yapaca üzerinde durmak gerekir. Bu sald r karfl s nda aralar nda flçi-köylü, At l m, K - z lbayrak, Evrensel, Odak gibi devrimci yay nlar n temsilcilerinin ortak bir toplant yaparak çeflitli kararlar almas olumlu bir ad md r. Bu ad m n sonucunda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti önünde bir eylem gerçeklefltirilmifl ve bu sansür k nanm flt r. Bu yay nlar n merkezi yerlerde ortak gazete da t m gibi çeflitli etkinlikler düzenlenecek. Bu tepkiler ve bu tepkilerin okurlar m zla buluflmas önemli ve de erlidir. Ancak sansürü aflman n esas yolu elden da t mlar n gelifltirilip yayg nlaflt r lmas ndan geçmektedir. Bizlerin en önemli da t m a gazeteyi sahiplenen okurlar taraf ndan örülür. Bu öylesine bir a d r ki, buna ne sansür sald r s etkide bulunabilir ne de devlet bask s Bu noktada ilk devrimci yay n örneklerinin Rusya da nas l koflullarda ç kt ve da t ld bizlere örnek olmal d r. O dönemlerde ne da t m flirketleri vard, ne de iletiflim sistemi bu kadar geliflmiflti. Ancak Rusya da komünistlerin zvestiya, Iskra ve Pravda gibi (bast racak matbaa bulamad klar nda her say bir matbaay iflgal ederek bast rd klar ) yay nlar n yine iflçilerin ve profesyonel devrimcilerin çabalar yla nas l kitlelere ulaflt rd klar n n ve devrimin örgütlenmesinde nas l bir rol oynad n n örnekleri verilmifltir. Ya da o kadar uzaklara gitmeye de gerek yok, Umut Yay mc l k olarak Do an Da t m fiirketi ile çal flmaya bafllayal on y l dahi olmad. Ancak daha önce ç kard m z Yeni Demokrasi olsun, Özgür Gelecek olsun herhangi bir da t m flirketi taraf ndan de il, okurlar m z n özverili çal flmalar yla da t m flirketinden onlarca kat fazla da t l yordu. Zaten devrimci bas n n da t m esas olarak okurlar, gazetenin temsil etti i anlay fl benimseyenler taraf ndan gerçeklefltirilir. Bu da daha yarat c ve özverili çal flmam z gerekti ini göstermektedir bizlere. Burjuvazinin bu gayri resmi sansür sald r s n aflman n yollar tabi ki mevcuttur. Bizler flçi köylü okurlar ve flçi köylü nün anlay fl n benimseyen devrimciler olarak gazetemize abone yapma üzerine bir hamle gerçeklefltirmeliyiz. Gazetemizin sa l kl ve düzenli bir flekilde okurlar na ulaflmas n n en do ru yöntemi budur. Bu nedenle tüm okurlar m z bu sansür sald r s na karfl gazetemizi daha fazla sahiplenerek gazeteye abone yapal m. Bugün ne Çarl k Rusya s koflullar ne de cuntan n ard ndan ilk yay nlar n ç kt koflullar mevcuttur. Büyük mücadeleler sonucu elde etti imiz zemini iyi kullanarak gazetemizi sansüre inat, büyük medya tekellerine inat kitlelerle bulufltural m.

3 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi-köylü 3 Politika gündem TC devleti imha ve rkç politikas n efendilerinin emrinde sürdürüyor! Emperyalizmin bölgedeki ileri karakollar ndan biri olan TC nin bugüne kadar ezilen Kürt ulusuna, devrimcilere, komünistlere ve emekçilere karfl izledi i politika bütün ç plakl yla orta yerde duruyor. Aleni olan bu tabloda vahflet, yoksulluk, sefalet, rkç l k ve flovenizm görüntüleri vard r. Bu bir abart de il, yap lan yarg l ve yarg s z infazlarda tarihin çeflitli dönemlerinde Ermeni, Rum ve Kürtlere dönük uygulanan katliamlarla ortada olan bir gerçektir. Yine bunun yan s ra s n r tan mayan bir emek sömürüsü ile birlikte emperyalist tekellerin ihtiyac na göre flekillenen ekonominin yaratt iflsizlik ve yoksulluk tablosu da somut verilerle birlikte karfl m zda durmaktad r. Ülkemizde bu tablo yaflan rken, uluslar aras planda bafl n ABD emperyalizminin çekti i ve iflbirlikçi ve uflaklar n n da sorgusuz sualsiz destekledi i ve de terörizme karfl savafl yalanlar yla estirdikleri terörist sald r lar, hiçbir kural ve hukuk tan mamaktad r. Tek tek ülkelere dönük yap lan iflgaller, sald r lar; yine emperyalist ç karlar gere i birçok ülkede yaratt klar iç çat flmalar yaflanan en çarp c örneklerdir. Son günlerde gerçekleflen ABD Baflkan Bush un Ortado u ziyaretleri ve TC Cumhurbaflkan Abdullah Gül ün yapt bir tak m ziyaretler de, bu planlar n diplomatik ad mlar ndan baflka bir fley de ildir. Önce Bush un yan na savafl bakan n da alarak yapt Ortado u turu, ard ndan da yine birçok Ortado u ülkesini kapsayan gezisiyle Gül, rolünü oynad. fiu aç k ki, ABD nin tüm telkinlerine TC nin bölgede ad geçen devletlerle birlikte kurdu u ittifaka ra men Irak Kürdistan nda her fley TC nin istedi i gibi gitmeyecektir. Yürüttü ü psikolojik savafla, da lara ya d rd bombalara ve kurdu u tüm karfl devrimci ittifaklara karfl n bu yine de böyledir. Çünkü; bir halk vurmakla-k rmakla yok edilemez. Tam aksine daha büyük yeni muharebeler için kin ve öfkelerin daha çok birikmesine hizmet eder. Tarihin haf zas bunun böyle oldu unu göstermektedir. ABD dünyan n her yan ile ilgilenen bir makine! 7 Ocak ta Washington yolunda uça - na ald gazetecilerin sorular n yan tlarken, ABD ye övgüler ya d ran Gül, ( ABD bizim herhangi de il, en önemli müttefikimizdir. Türkiye- ABD aras ndaki iliflkiler herhangi bir ülkenin iliflkilerinin çok ötesindedir ); ziyaretin ard ndan Türkiye nin kendi sorunlar ile ilgili olarak ABD den ak l almaya ihtiyac olmad n kaydedip, terör örgütü ile anlayaca dilde konuflulur. Biz de bu dilde konuflmaya devam ediyoruz de erlendirmesinde bulundu. Yine ziyaret öncesi AKP Milletvekili Egemen Ba fl yapt bir aç klamada ABD Baflkan George Bush un Cumhurbaflkan Gül ün ziyaretinin 8 Ocak ta olmas konusunda çok srarc davrand n ifade ederek, bunu çünkü, Ortado u ziyaretinden önce bölgeyi, en iyi bilen liderlerden birinden dinlemek istedi. 8 Ocak ta Say n Cumhurbaflkan m zla görüfltü. Birkaç saat sonra da Ortado u ya gitti demiflti. ABD nin, dünyan n her yan ile ilgilenen büyük bir makine oldu u sözleri ile efendisine methiyeler dizen Ba fl, ayr ca Türkiye nin, Ortado u ve Kuzey Afrika bölgesinde demokrasi nin ve sivil toplum kurulufllar n n güçlenmesi, kad n n toplumsal hayatta daha fazla yer almas, serbest ticaretin geliflmesi için Büyük Ortado u Projesi ne destek verdi ini de utanmazca savundu. Sald r lar devam ediyor! Uluslararas planda bu geliflmeler yaflan rken, ülkemizde ise bir yandan sald r lar h z ndan bir fley kaybetmeden devam ederken, di er yandan da iflçi-emekçi düflman yasalar vb.nin hayata geçirilme süreci de h zla iflletiliyor. Tüm bu geliflmeler karfl s nda TC devletinin tutumu oldukça nettir. Örne in, PKK den istenilen ve dayat lan koflulsuz bir teslimiyettir. En demokratik taleplere dahi kulaklar n t kayan ve savafl ç rtkanl yapmaktan baflka bir fley düflünmeyen TC baflbakan n n Eve Dönüfl yasas söyleminden hareketle yeni paket yolda tart flmalar na kat lmak bu gerçek tabloyla uyumlu bir de erlendirme de ildir. fiöyle ki; PKK ye dönük, ABD, TC belli oranda KDP, YNK aras nda ortakl n yakaland bir dönemde sözü edilen paketin içinde neler olabilir? Do rusu flu ana kadar görülen teslim ol, olmazsan yok ederiz dir. Bunun d fl nda Tayyip Erdo an n eve dönüfl yasas, muhalefetin ise af yasas dedi i bir tart flma söz konusu. Ki bu tart flman n içeri i de giderek daha bir netlik kazan yor. Söylenen fley, asl nda yürürlükte olan Piflmanl k Yasas d r. Egemenlerin hedefledi i fley; bu yok sayma ve yok etme politikas eflli inde var olan Piflmanl k Yasas na yeniden bir ifllev kazand rmaya çal flmakt r. Sözü edilen piflmanl k ya da eve dönüfl yasas, reform kapsam n de il, ihanet kapsam n içermektedir. Çeflitli konularda AKP li Kürt kökenli baz milletvekillerinin ve gazetecilerin televizyon kanallar nda sürekli boy göstermeleri tesadüfi bir durum de ildir, yürütülen bu politikalar n bir parças d r. Yine egemen s n f klikleri aras nda süren çat flman n zaman zaman daha bir fliddetlendi i bilinmektedir. Ama sorun Kürtler, devrimciler ve komünistler olunca, hepsinin ayn dilden konufltu u da bir gerçektir. Ayn çöplükten beslenenlerin bu durumlarda ayn dilden konuflmalar anlafl l r bir fleydir. Ayn vurgu uluslararas planda sa lanan deste e de yap l yor. Erdo an-bush görüflmesine yan nda askerleri de götürmesi, Irak Kürdistan nda bulunan PKK güçlerine dönük operasyon konusunda tezkerenin ç kar lmas, ancak bir yandan da A. Gül ün ABD ye mi ak l dan flaca z! efelenmeleri bu durumun kan t d r. Daha önceki yaz lar m zda da alt n çizdi imiz gibi, bu operasyon salt PKK nin askeri güçlerine dönük de ildir. DTP ye dönük yürütülen kapsaml sald r lar bunun en somut kan t d r. Egemen s n flar n bu pervas zca tutumlar bir plan dahilinde önümüzdeki süreçte de devam edecektir. S - n rda yap lan y nak ve operasyonlar bir yandan gerillan n k fl sürecinde yapaca haz rl klar s n rlamay hedeflerken, di er yandan bu haz rl klar baharla birlikte yürütülecek kara operasyonlar n n iflaretini de içermektedir. Tabi ki olay n psikolojik savafl boyutunun da asla gözden kaç r lmamas gerekir. Tüm bunlar n yan s ra egemen s n flar flimdi de önümüzdeki süreçte yap lacak olan yerel seçimlerin hesab n yapmaktad r. DTP nin elinde olan belediyelerin baz lar n kazanmay planlayarak yürüttükleri psikolojik savafla yeni propaganda araçlar eklemeye çal flmaktad rlar. S n r ötesi harekat yak ndan takip eden kimi gazeteci lerin yapt klar haberler ve televizyon ekranlar ndan bizlere yans yanlar da bu psikolojik savafl n bir baflka boyutunu oluflturmaktad r. AKP nin bölgedeki etkinli ini dikkate ald m zda egemen s n flar Kürt illerinde daha çok AKP arac l yla bu politikay hayata geçirmeye çal flacaklard r. Tayyip Erdo an n partimizde yetmifli aflk n Kürt orijinli milletvekili vard r aç klamas n n bir amac içerdi i aç kt r. Bu milletvekillerinden baz lar n n s kça bölgeye iliflkin aç klamalar yapmalar da yürütülen bu politikalar n bir parças d r. Egemen s n f sözcülerinin askeri tedbirleri destekleyen ekonomik, sosyal vb. tedbirlerin de al nmas gerekti ine dair yapt klar aç klamalar özünde yeni fleyler de ildir. Bu konuda bugüne kadar ortaya koyduklar icraatlar bir anlamda gelecekte neler yapabilecekleri konusunda da bize bir fikir vermektedir. Bugün aç s ndan egemenlerin kilitlendikleri nokta devlet terörüdür. Militarist politikalara dönük ç kar lan yeni yasalar silahlanmaya ayr lan ekonomik kaynaklar bunun aç k ve ikna edici göstergeleridir. Bu ziyaretlerde de otaya ç kan ve özellikle son dönemde daha bir gelifltirilmeye çal fl lan TC- ran-suriye iliflkisinde Kürt düflmanl önemli bir yer teflkil etmektedir. Tabi ki bu de erlendirmeleri onlar n s n f nitelikleriyle birlikte ele ald m zda her fley daha yerli yerine oturacakt r. fiu aç k ki, ABD nin tüm telkinlerine TC nin bölgede ad geçen devletlerle birlikte kurdu u ittifaka ra men Irak Kürdistan nda her fley TC nin istedi i gibi gitmeyecektir. Yürüttü ü psikolojik savafla, da lara ya d rd bombalara ve kurdu u tüm karfl devrimci ittifaklara karfl n bu yine de böyledir. Çünkü; bir halk vurmakla-k rmakla yok edilemez. Tam aksine daha büyük yeni muharebeler için kin ve öfkelerin daha çok birikmesine hizmet eder. Tarihin haf zas bunun böyle oldu unu göstermektedir. Tüm bunlara karfl içerde ve d flar da yap lan operasyonlara karfl ç kmak, bu yönlü pratik tutumlar gelifltirmek güncel bir görevdir. TC nin son sald r lar önümüzdeki süreçte yap lacak olan daha büyük askeri sald r lar n, tutuklamalar n, yasaklamalar n habercisi niteli indedir. Bu konuda egemen s n flar n aras nda tam bir fikir birli i söz konusudur. K sacas egemen s n flar n izledi i siyaset her alan kuflatma ve teslim almakt r. Bu gerçe i görmek ve bu gerçe e uygun olarak pratik tutumlar gelifltirmek tüm ilerici ve devrimci güçlerin görevidir. Halk kitlelerinin gerçekleri görmesi, bizlerin olgular, olaylar inceleme, çözümleme ve onlara tafl ma çabam za ba l d r. Bu çabay harcayal m. Görece iz ki kitleler gerçekli i kavrad nda önünde durulamayacak en büyük devrimci güç haline gelecektir. S n fsal Yaklafl m Dipten gelecek dalgay yüzeyde büyütmek Proletarya Partisi bundan yaklafl k bir sene önce baflar yla gerçeklefltirdi i 8. Konferans n n, Önümüzdeki Süreçte Politik Yönelim ve Taktikler içerikli gündemini, yukar - daki bafll kla karar (no 29) alt na al yor ve flu de erlendirmelere yer veriyordu: Gelinen aflamada, kitlelerin düzenden beklentisinin kalmad ve kendi geleceklerine hükmetmek için harekete geçme noktas nda bir aray fl içerisine girdiklerine dair bir tespit yapabilmek mümkün de ildir. Yukar da özetledi imiz panaroma içerisinde, giderek a rlaflan tablonun ezilenler cephesini oluflturanlar, toplumsal kanamay yer yer hareketlenerek kaynaflmaya dönüfltürmektedir. Ne var ki bu kaynaflman n kitle eylemlilikleri boyutuyla yüzünü iktidara çevirecek bir hareket düzeyine varmad, derelerin rmaklarda buluflmad, kendili inden oluflan kimi rmaklar n ise denizlere aç lma perspektifi tafl mad aç kt r. Elbette bu gerçeklik de iflecektir. Hiçbir hareket sabit, tekrara mahkum bir düzlemde ilelebet var olamaz; de iflerek, de ifltirerek, afl nd rarak, parçalayarak belirgin bir sonuca do ru ilerler. Marksist- Leninist-Maoistler y n hareketinin tarihsel ak fl hakk nda aç k, ispatlanm fl görüfllere sahip olduklar ölçüde gelece in rengarenk, karmafl k, say lmayacak denli kanal ndan bahsedildi i yerde ana ak fl tespit edecek güce, kudrete sahiptirler. Bu özellik onlar kaç - n lmaz olarak devrimin kumandas na oturtur. Ak fla do ru bir yön vermek, onun ana yönünü saptamak, belirleyici yan n kavramakla mümkündür. Bu sorumluluk en basit ifadeyle, a rd r. Sorumlulu un a rl kadar partimizin ideolojik-politik-örgütsel sorunlar, düzeyimizin gerili i de iflimizin zorlu unu belirlemektedir. Geçen bir y l, siyasal, ekonomik ve sosyal alanda önemli geliflmelerin yaflanmas yla beraber, çeliflkileri derinlefltirmifl, toplumsal kanamay art rm fl ve 2008 e do ru kaynaflman n dozunu yükseltmifltir. kinci kez iflbafl yapan AKP eliyle gelifltirilen kapsaml sald r lar ile sendikal ihanet çemberinin uzun y llard r bas nc alt ndaki iflçi ve emekçi kitleleri, eskisi kadar rahat yola getirilecek, öfkesi kolay biçimde boflalt labilecek durumda de ildir. Bu durum, iflçi ve emekçi cephesinde, kitle eylemleri ve direnifllerine aç lan bir süreci iflaret etmektedir. Bunun için gündemdeki SSGSS yasa tasar s ile TEKEL özellefltirmesine karfl mücadele kapsam nda son haftalarda gelifltirilen eylemlerle ortaya ç kan potansiyel son derece önemlidir. Bu potansiyeli de erlendirilebilmenin koflullar, son y llarda hiç olmad kadar olgunlaflm fl durumdad r. Bunun bafll ca sebebi, ekonomik ve toplumsal koflullar n giderek a rlaflmas nedeniyle emekçi kitlelerin yoksullaflmas ve iflsizlik oran n n yükselmesidir. Di er yandan, devlet ve patronlarla iflbirli i ayyuka ç kan sendika a alar n n teflhir olmufllu una paralel, iflçi ve emekçilerin çözüm gücü olan gerçek eylem biçimi ve silahlar n kullanma talepleri ile hareket etmeye bafllamalar d r. Bu durumda, 2007 içinde gerçekleflen ve ço u yerel düzeyde olmas na karfl n etkili olan grev, eylem ve direnifller ile (Örne in Novamed, Tuzla Deri, Aky l, THY, Tuzla Tersaneler vd.) nihayet ülke sath na yay larak bütün iflkollar n etkileyen Telekom grevi önemli bir rol sahibidir. flçi ve emekçi kitlelerinin, SSGSS yasa tasar s na, özellefltirmelere ve önümüzdeki süreçte geliflecek di er sald r lara karfl örgütlenebilmesi ve çeflitli eylemlerle (buna genel direnifl kapsam ndaki daha üst boyutlu eylemleri de ilave edebiliriz) mücadeleyi yükseltebilmesi çok kolay olmayacakt r. Böylesi bir geliflim sürecini engellemek için düzenin oluflturdu- u engeller ve kurdu u mekanizmalar n uzun y llard r (tarihte de çok az) afl lamam fl olmas da, meselenin zorluk derecesini yeterince ortaya koymaktad r. Kitle mücadelelerinin genel anlamda önünü açmak, gelenekselleflme yolunda ad mlar atmak ve politik iktidar mücadelesinde kal c mevziler yaratmak perspektifiyle, halk savafl na hizmet edecek bir çerçevede ele al nmas gereken bu meselenin kendili inden geliflecek hareketlere bel ba lanarak çözülemeyece i aç kt r. Sorun tam da burada ortaya ç kmakta, s n f bilinçli iflçilerin bulunduklar alanlarda sürece müdahil olmalar gerekmektedir. flçi s n f n n büyük bölümü örgütsüzdür. Sendikal s n f hareketi, konfederasyonlardan bafllayarak yukar dan afla ya ihanet çukuruna gömülmüfltür. Bu ihanet bata n n d fl nda kalan az say da sendika ve flubeler ile son süreçte oluflturulan platform vb. oluflumlar aç s ndan ise sorunlu ve parçal durufl devam etmektedir. Dolay s yla bir yandan ihanet çemberini k rmak için yüklenmek, di er yandan parçal hale son vererek sa lam bir durufl örgütlemek gerekmektedir. Süreç, bugün bafllay p yar n bitecek gibi de ildir. Gündeme var gücümüzle yüklenmekle beraber, sorun daha genifl bir perspektif ve uzun vadeli bir program çerçevesinde ele al nmal - d r. Aksi halde, politik bilinç kazand r lmayan eylemlilik süreçlerinden geriye, istatistik bilgileri d fl nda herhangi bir fley kalmamaktad r. Daha genifl bir perspektif ve uzun vadeli program denilince, hiç kuflkusuz SSGSS için oluflturulan platformu ya da özellefltirme vd. sald r lar için benzer nitelikte oluflturulabilecek platformlar kastetmiyoruz. Bu tip platformlar n, belli talepler çerçevesinde ekonomik-demokratik temelde flekillenmesi tabiidir. Ancak bu platformlar ile harekete geçirilecek kitlelere götürülecek propaganda ve yürütülecek mücadele ve örgütlenme faaliyetindeki perspektif derinliktir söz konusu olan. Bu yaklafl m, sendikal alan platformu dahil -ki s n f sendikac l n n gere i budur- iflçi ve emekçi kitlelerine politik bilinç afl lamay hedeflemelidir. Bu çal flma yap lmad sürece, bugüne kadar oldu u gibi, genellikle herkes s ra kendi iflletmesine geldi inde özellefltirmeye direnecek, kendi ücretine düflük zam oldu unda greve ç kacak, sadece kendi koflullar yla ilgili taleplerini seslendirip direnifl yapacak, ancak özellikle de s n f n d fl ndaki politik meselelerle hiç ama hiç ilgilenmeyecektir. Marks n, flçi s n f devrimcidir ya da hiçbir fley de ildir. (Marks-Engels, Bütün Eserler, Cilt 3, sf. 240) derken kast etti i budur!

4 İşçi/köylü İşçi-köylü 4 25 Ocak-7 Şubat 2008 kinci Susurluk un baflrolünde ÇALIfiMA Bal kesir in Susurluk lçesi nde faaliyet yürüten Yörsan G da Mamulleri Afi nin 6 Aral k ta Tek G da- fl Sendikas na üye olduklar gerekçesiyle 70 iflçiyi iflten atmas n n ard ndan sendikan n üyelik çal flmalar devam edince at lan iflçi say s 112 yi buldu. At lan iflçilerin say s n n artmas yla bafllayan gerginlik 8 Aral k ta iflten at lmalar n 350 yi bulmas yla devam etti. flten ç kar lan iflçiler ilk at lmalarla birlikte fabrika önünde beklemeye bafllad. Toplam 380 iflçinin çal flt fabrika ise 30 iflçiyle üretime devam etmeye çal fl yor. Fabrikadan ilk at lmalar n bafllad - dönemde bir aç klama yapan D SK Genel Sekreteri Musa Çam Yörsan Fabrikas Yönetim Kurulu nun, ürünlerini Amerika dan Japonya ya kadar ihraç etmekle ve bölgelerinde vergi rekortmeni olmakla övündü ünü söylemifl ve devam eden günlerde iflçilerin bafllataca direniflin sinyallerini vermiflti. Susurluk ta fabrika önünde bekleyerek fabrikaya yeni iflçilerin al nmas n engellemeye çal flan Yörsan iflçisi, sendikal olarak ifle geri dönmek için gün sayarken eylemlerine ise Ankara da Çal flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl önünde devam ettiler. Direniflin bafllamas yla birlikte iflverenin yeni iflçiler almas ve sendikaya üye olanlar n say s n n daha da artmas yla birlikte at lan iflçilerin say s da 400 e yükseldi. 150 iflçi fabrika önündeki çad rda bekleyerek fabrikay sahipsiz b rakmazken 250 iflçi 16 Ocak ta Çal flma Bakanl, AKP ve TBMM ile görüflerek anayasal haklar n kulland klar için kendilerine dayat lan süreci anlatt lar. Bakanl k binas n n önüne gitmelerine önce izin verilmeyen Yörsan iflçilerinin kararl l, polis barikat n n bakanl k binas n n önüne kadar gerilemesini sa lad. Bas n aç klamalar n BAKANLI I VAR!... Çal flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl önünde yapan iflçiler Biz çocuklar m za onurlu bir gelecek b rakaca z, YÖRSAN iflçisi yaln z de ildir, Yörsan, eme e düflman. Yörsan Fabrikas nda 400 iflçi sendika üyesi olduklar için iflten ç kar ld. Sessiz kalmay n. Yörsan ürünlerini tüketmeyin vb. dövizleri tafl d. nad na sendika inad na mücadele, Yaflas n YÖRSAN direniflimiz, Direne direne kazanaca z sloganlar n da s k s k atan iflçiler, düdük çalarak Bakanl protesto etti. Bakanl k önünde iflçilerin sendikalaflma ve 55 günlük direnifllerini anlatan Tek G da- fl Genel Baflkan Yard mc s Gürsel Köse, alt aydan beri sendikal örgütlenme mücadelesi verdiklerini, iflçilerin tek isteklerinin insanca çal flma koflullar ve insan gibi yaflanacak ücret oldu unu dile getirdi. flverenin, 6 Aral k ta 296 iflçiyi geriye dönük sigorta ettirerek, iflyerinde 597 iflçi çal fl yormufl gibi gösterdi ini kaydeden Köse, anayasal suç iflleyen iflverene, bakanl n ve SSK n n da göz yumdu unu ifade etti. Suçsuzuz: Anayasal hakk - m z kulland k, sendikam za üye olduk. Suçlu: Yörsan iflvereni. Anayasa ve yasalar çi nedi, iflten att! Yaflas n insan temel hakk : Sendikal mücadelemiz. Yörsan iflçileri pankart açan iflçiler iflveren ile birlikte hareket eden bakanl, bürokratlar ve AKP yi protesto ettiler. flçiler ad na aç klama yapan Tek G da fl Genel Baflkan Mustafa Türkel, YÖRSAN da sendikal hak ve hukuk k y m n n olanca h z yla devam etti ini söyledi. Türkel, iflçilerin sendikalaflmak istedi i için iflten ç kar ld n aktard. Sorunlarla ilgili Çal flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl ile yap lan görüflmelere de inen Türkel, Sendikam zca Çal flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl müfettifllerine durum ihbar edilmifltir. Temin edilen kay tlar üzerinde, usulsüzlük ve yasad fl l n tespit edilmesine ra men, bakanl k görevlilerinin durumu tespitin gere i gibi yapmaktan ve hakl olan ilan etmekten çekindikleri görülmektedir. Meseleyi yarg ya intikal ettirerek sorumluluk üstlenmekten kaç nd klar gözlenmektedir dedi. Anayasaya göre herkesin kanun önünde eflit oldu una vurgu yapan Türkel, bakanl k yetkililerinin görevlerini, kanuna uygun bir flekilde yapmak zorunda olduklar n kaydetti. Türkel, iflçilerin yeniden ifle al nmamalar durumunda 8 Mart ta Diyarbak r da grevde olan Aky l iflçileri ile birlikte Ankara da büyük bir eylem düzenleyeceklerini söyledi. Türkel, do acak sorunlardan Çal flma ve Sosyal Güvenlik Bakanl n n sorumlu olaca n sözlerine ekledi. Çal flma Bakanl n n sendikaya üye olan iflçileri Yörsan iflverenine bildirmesi sonras bafllayan süreci ikinci Susurluk skandal olarak de erlendiren iflçiler bakanl k, bürokratlar ve iflverenler aras ndaki kirli iliflkileri aç a ç karman n da mücadelesini verdiklerini söylediler. Konuflmalar n ard ndan iflçiler Türk- fl Genel Merkezinde dinlenirken iflçiler aras ndan oluflturulan bir heyet ise AKP Genel Merkezi ve TBMM yi ziyaret ederek sorunlar n dile getirdi. (Ankara) Tersanelerde ölümler ve yaralanmalar devam ediyor A r çal flma koflullar n n ve azg nca sömürünün hakim oldu u Tersaneler, birbiri ard na yaflanan ifl cinayetleri ile adeta insan ö ütme makinesine dönüflmüfl durumda. nsan ö ütme makinesi Ocak ay n n ilk haftalar nda yine ifl bafl ndayd. 14 Ocak ta bir iflçi yine bir ifl cinayeti nde yaflam n yitirirken, 16 Ocak ve 18 Ocak ta gerçekleflen kazalarda da iki iflçi a r yaraland. Tuzla da bulunan Sedef Tersanesi nde çal flan bir iflçi, güvenlik tedbiri al nmamas nedeniyle yaflam n yitirdi. 19 yafl ndaki Onur Bayo lu, gemi ambar na düflerek yaflam n yitirdi. 14 Ocak günü, kuru yük gemisinin ambar k sm na demir zgara döflerken, kafas n n üstüne düflen Onur Bayo lu olay n ard ndan G SB R Hastanesi ne kald r ld ve burada yaflam n yitirdi. Daha öncekilerde oldu u gibi, bu son ifl cinayetine tepkiler de gecikmedi. 16 Ocak Çarflamba günü Limter- fl ve T B-DER taraf ndan yap lan aç klamalarla Bayo lu nun ölümü ve tersanelerde yaflanan sorunlar bir kez daha kamuoyuna duyurulmaya çal fl ld. Limter- fl taraf ndan yap lan aç klama, sabah saat 7.30 da Tuzla Gemi Tersanesi önünde toplan larak, Sedef Tersanesi ne kadar yap lan bir yürüyüfl eflli inde gerçekleflti. Tersane önüne gelindi inde, fl güvenli i ve yaflam hakk istiyoruz yaz l bir pankart açan kitle ad na aç klama yapan Limter- fl Genel Baflkan Cem Dinç, geçti imiz aylarda yaflanan ölümlerin ard ndan, sözde bölgede inceleme yapan Çal flma Bakan Faruk Çelik in, müfettifllerle bakt k; tedbirler al nm fl, sorun yok dedi ine hat rlatma yapt. 16 Ocak ta ise, tersanelerde bir ifl kazas daha gerçekleflti. GEM- SAN da çal flan Gazi Ak ll adl iflçi, yetersiz fl k ve yo un kaynak duman n n etkisiyle, balans tank n n içine düflerek, a r yaraland. Kartal E itim ve Araflt rma Hastanesi ne kald r lan Gazi Ak ll n n hayati tehlikesi devam ediyor. Ak ll n n durumuna iliflkin tepkilerin sürdü ü s rada, bir kaza haberi de Dersan Tersanesi nden geldi. Erkan Günal adl tersane iflçisi 20 m. yüksekten düflmüfl ve hastaneye kald r lm flt. Günal n beyninde hasar oluflmad, ancak bacaklar nda k r klar, gö üs k sm nda da ezilmeler meydana geldi i için, gö üs ve cerrahi bölümünde tedavi alt na al nm flt. (Kartal) Kocaeli Üniversitesi ndeki direniflçi iflçilere gözalt Yeni y lla birlikte direnifle geçen Kocaeli Üniversitesi çal flanlar n n direnifli, grev k r c lar arac l yla, meflru zeminden kopar lmaya çal fl l yor. Patronun k flk rtmalar sonucu direniflçi iflçilerin üzerine sal nan grev k r c lar, iflçilere küfür ve hakaretlerle sald rarak, direnifli etkisizlefltirmeye çal fl yorlar. Bu k flk rtmalardan biri de, 11 Ocak günü gerçekleflmifl ve gerçeklefltirilen provokasyon sonucu, grev gözcüleri ve grevdeki 20 iflçi bölgeye gelen jandarma taraf ndan gözalt na al nm flt r. Grev k r c lardan birinin, grev gözcüsüne ve orada bulunan di er iflçilere hakaret ederek, üzerlerine yürümesi ile bafllayan k flk rtma, iflçilerin karfl koymas yla arbedeye dönüflmüfltür. Yarat lmak istenen ortam n sa land n gören patron ise jandarmay ça rarak, grevci iflçilerin gözalt na al nmas n sa lam flt r. Gözalt na al nan iflçiler ertesi gün serbest b rak lm fllard r. Grevdeki iflçilerin üye oldu u OLEY S Sendikas taraf ndan konuya iliflkin yap lan aç klamada, sald r lar n bafl ndan beri iflçilerin sendikal olma hakk n n ortadan kald rmaya dönük oldu u ve bu örgütsüzlefltirme sald r s nda baflrol oynayanlar n ise, bilim yuvas olmas gereken üniversitenin, rektörlü ü ve yöneticileri oldu u vurguland. Aç klamada ayr ca, grevin iflçiler aç s ndan vazgeçilmez bir silah oldu una ve iflçi s n f n n bugüne kadar kazan mlar - n n, ölümüne direnifllerle elde edildi ine dikkat çekildi ve Tüm y ld rmalara ra men iflçi s n f n n kan -can pahas na elde etti i grev hakk n, iflçi s n f tarihine ve mücadele gelene ine yarafl r flekilde, zaferle noktalayaca m za inanc m z tamd r denildi. (Kartal) Arçelik iflçileri: Davam z ekmek davas d r! Tuzla da bulunan Arçelik Fabrikas ndaki ambar iflçileri, ifl anlaflmalar n n fesih edilmesine karfl 2 Ocak ta bafllatt klar direnifli sürdürüyorlar. Nakliyat- fl üyesi olan 160 iflçi, çal flt klar tafleron firma Y ld ran nflaat Yükleme Boflaltma Limited fiirketi nin kendilerini sendikadan istifa etmeye zorlad n belirtmekteler. Direniflin de bu bask yla birlikte gündeme geldi ini söyleyen iflçilerin fabrika önündeki bekleyiflleri sürüyor. flçilerin fabrika önünde kurduklar çad rda gerçeklefltirdikleri direnifl sürerken, fabrika bünyesinde çal flan 2 bin kadar tafleron firma iflçisi Koç Holding taraf ndan Türk-Metal e aktar larak, bunlara kadro hakk tan nd. Arçelik iflçilerinin direnifline, çok say da sendika ve kurum ziyaretler gerçeklefltirerek destek verirken, iflçiler yapt klar aç klamalarla eylemlerini kamuoyuna duyurmaya çal fl yorlar. flten ç - kar lan iflçilerin üyesi olduklar Nakliyat- fl Sendikas da, üyelerinin durumuna iliflkin 18 Ocak Cuma günü saat 15:30 da fabrika önünde bir bas n aç klamas yapt. Direniflteki iflçiler aç klamada Arçelik te flçi K y m na Son-Yaflas n Arçelik Direniflimiz yaz l bir pankart açarak, s k s k Direne direne kazanaca z!, flçilerin birli i sermayeyi yenecek!, Davam z ekmek davas d r! vb. sloganlar att lar. Çok say da dövizin de tafl nd aç klama, Nakliyat- fl Genel Baflkan Ali R za Küçükosmano lu taraf ndan yap ld. Küçükosmano lu, iflçilere karfl yap lan haks zl a karfl koymak için geldiklerini belirterek bafllad konuflmas n, Koç Holding milyonlarca dolar n olabilir, ancak senin karfl nda iflçi s n f var sözleriyle sürdürdü. flçilerin zorla üye yap ld Türk Metal Sendikas n n sar sendika oldu- una da vurgu yapan Küçükosmano lu, tafleronluk sisteminin örgütsüzlü ü art rd na da dikkat çekti. Yaklafl k 250 kiflinin kat ld aç klama, bu direniflin er geç baflar ya ulaflaca n n belirtilmesi ve at lan sloganlarla son buldu. (Kartal) Akdeniz Kargo da iflçiler kazand P narbafl ndaki Akdeniz Kargo fiirketi nde TÜMT S e üye olan 9 iflçi, 13 A ustos 2006 tarihinde iflten ç kar lm flt. fle sendikal olarak geri dönme talebi ile direnifle bafllayan iflçilerin mücadelesi 5. ay n sonunda sonuç verdi. TÜMT S zmir fiubesi Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Bildirici, Akdeniz Kargo fiirketi nin el de ifltirdi ini, yeni patronla yapt klar görüflmede, taleplerini kabul ettirdiklerini söyledi. Önümüzdeki günlerde patronla protokol imzalanaca n belirten Bildirici, Sendika üyesi 9 arkadafl m z ifl bafl yapt. Önümüzdeki günlerde de toplu sözleflme masas na oturaca z dedi. Bildirici, 5 ay süren direnifli baflar yla bitirdikleri için büyük bir sevinç içinde olduklar n ifade ederek, tüm iflçileri örgütleyinceye kadar örgütlenme çal flmalar n sürdüreceklerini söyledi. flçiler karar n ard ndan, Akdeniz de kazand k sloganlar yla ifl bafl yapt. (H. Merkezi) Emekçinin Gündemi Ya bir yol bulaca z ya da bir yol açaca z! Hannibal* Aral k ay bafllar nda çeflitli demokratik kitle örgüt ve kurulufllar n n (50 ye yak n) bir araya gelmesi ile ismi Herkese Sa l k Güvenli Gelecek Platformu olan bir platform kuruldu. Bilindi i gibi AKP hükümetinin Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas geçen sene TBMM de kabul edilmiflti. Anayasa Mahkemesi bir dizi maddesini iptal edince önce 1 Temmuz 2007 ye sonra 1 Ocak 2008 e ertelendi. AKP hükümeti flimdi veto edilen kanundan da kötü bir tasar y Meclis ten geçirmeye çal fl yor. Önümüzdeki günlerde TBMM Plan ve Bütçe Alt Komisyonu nda son hale getirilmesi planlanan ve h zla geçirmeye çal flt iflçiyiemekçiyi, köylüyü dahas topyekün halk daha fazla yoksullaflt rma ve tamamen güvencesiz bir yaflam dayatan yasaya karfl oluflturulan Platform, kuruluflundan sonra ilk kitlesel eylem olarak 27 Aral k ta Saraçhane de bir eylem gerçeklefltirerek platformun önümüzdeki dönem çal flmalar na dair ilk pratik start vermiflti. Devam nda platform bileflenlerinin yapt klar toplant lar sonucu, çal flma gruplar oluflturularak, stanbul da pilot bölgelerde çal flmalar kararlaflt r lm fl ve sürdürülmüfltür. Nihayetinde yine platformun örgütledi i 13 Ocak Kad - köy eylemi gerçeklefltirildi. Öncelikle belirtmek gerekir ki, içinden geçti imiz süreçte Yasa Tasar s na karfl çeflitli kurumlar n birleflik bir mücadele hatt oluflturmak için böylesi bir platformu oluflturmas bafll bafl na bir olumluluktur. Fakat aç kt r ki bu olumluluk tek bafl na bir fley ifade etmemektedir. Platform çal flmalar ndaki disiplinden eylemlerin örgütlenmesine, kararl duruflundan daha genifl iflçi ve emekçi kitlelerini yasaya karfl seferber etme anlam nda yapaca çal flmalara kadar daha nitelikli ve süreklili i sa layacak yegane ö e, flüphesiz bileflenlerinin mücadeleye hangi pencereden bakt klar yla ilintilidir. çerisinde çok net bir homojenlik tafl masa da bileflenlerin mücadeleyi daha üst boyuta tafl - yacak verimli tart flma süreçleri yaratmak flartt r. Öyle ki 13 Ocak Kad - köy eyleminde halen ara yollardan iflçiler ve emekçiler meydana inmeye çal fl rken bas n aç klamas n n bafllamas, eylemin polisin uyar s ndan(!) sonra alelacele bitirilmesi, kitle potansiyellerine güvenerek K z lay - Kad köy ü size dar ederiz! diyerek efelenen sendikalar n kitlesini örgütleyememesi ve komik say da gelmifl olmalar gerçekten düflündürücü fleylerdir. Aç k ki, bugün iflçi ve emekçilere yap lan sald r lar sistemin çizdi i ve daha da daraltmaya çal flt zeminde; iflçi s n f n örgütlemek ve harekete geçirmek (defalarca tarihin de kan tlad gibi) bofl hayalden baflka bir fley de ildir. Bütünlüklü ve öngörülü bir yaklafl mla k s r tart flmalardan uzak, genifl iflçi-emekçi kitlelerinin ihtiyaçlar na yan t verecek bir hatta kararl yürümenin sorumlulu u ve aciliyeti günümüz aç s ndan daha yak c olarak kendini hissettirmektedir. Aksi halde kendini salt sistemin çizdi i s n rlar noktas nda pratik alan seçen gerek DKÖ ler gerekse de Platformlar n içeri i boflalt lm fl olur ve iflçi ve emekçilerin (zaten kurumlara karfl y pranm fl) güvenlerini temin etmek, örgütlemek her zamankinden daha zor olur. Özellikle yasa tasar s konusunda hükümetle pazarl kta sak nca görmeyen ( taleplerimiz(!) karfl lan rsa tasar ya karfl bir eyleme de gerek kalmaz - Mustafa Kumlu- 19/01/2008) Türk- fl e ra men Belediye- fl ve Deri fl in platformun bilefleni olarak aktif sürece kat lmas bafll bafl na büyütülmesi ve gelifltirilmesi gereken bir olumlulukken, polisin her an sald rabilecek izlenimi vererek y - nak yapt eylem sonras eylem alan n erkenden terk etmelere karfl daha dikkatli ve duyarl olunmal d r. Devrimci Demokratik Sendikal Birlik in fiubat ay sonunda bitirece i kampanya faaliyetinin bir yönüyle içeri ini oluflturan GSS ye karfl iflçilerinemekçilerin bilgilendirilmesi çal flmalar iflsizlik sald r s, iflçi s n f na emperyalizmin-yerli uflaklar n n sald r lar ve flovenist sald r lar ile iç içe geçirilerek yürütülmelidir. Her DDSB faaliyetçisi bu sürece aktif olarak dahil olmal, ihtiyaçlara yan t verecek örgütümüzün büyütülmesi noktas nda kendisini zorlamal d r. Unutmayal m ki gücümüz hakl l m zdan ve Birli imizden gelir! * Kartacal Komutan Acerer iflçileri grevde kararl Gebze de bulunan Acerer Döküm Fabrikas nda çal flan 25 iflçi, T S görüflmelerinin sonuç vermemesi üzerine 25 Aral k tan beri grevdeler. Belçika ve Almanya gibi Avrupa ülkelerine ihracat yapan firma, T S görüflmelerinde iflçilerin taleplerini karfl lamamaktaki srar n sürdürünce, fabrikada çal flan 25 sendikal iflçi greve ç kma karar alm flt. Birleflik Metal- fl Sendikas üyesi olan iflçiler, ikiflerli ekipler halinde bekleyifllerini sürdürürken, çevredeki fabrikalarda çal flan iflçiler de ifl girifl ç k fllar nda direniflçi iflçilere destek veriyorlar. Fabrikada çal flan 12 kifliye ise flu günlerde ücretsiz izin verilmifl ve fabrika üretimini durdurmufl durumda. (Kartal)

5 İşçi-köylü 5 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi/köylü So u a ra men TEKEL iflçileri alanlarda! Bu madenciler de nereden ç kt? Efemçukuru nda bulunan 35 parsel alan için Bakanlar Kurulu taraf ndan acele kamulaflt rma karar al nd. Karar n, alt nc flirket için al nd savunuluyor. Özellefltirme kapsam na al narak 18 fiubat ta sat fla ç kar lacak olan TE- KEL ve ba l kurumlar n n kapat lmas - na karfl n Bitlis te Fabrikana, Tütününe ve Ekme ine Sahip Ç k ad alt nda miting düzenlendi. Eski Mutki Dura nda düzenlenen mitinge bölge illerinden gelen TEKEL iflçilerinin de aralar nda bulundu u yaklafl k 6 bin kifli kat ld. Mitingde, özellefltirmeyle birlikte binlerce TEKEL iflçisinin iflsiz, milyonlarca tütün ekicisinin ise emperyalist tekeller karfl s nda korumas z kalaca- na dikkat çekildi. Baz TEKEL iflçileri miting alan çevresinde bulunan ev ve ifl yerlerinin çat lar na ç karak eksi 15 derece so u a ald rmadan elbiselerini ç kararak hükümeti ve özellefltirmeleri protesto etti. Mitingin aç l fl konuflmas n yapan Tek G da- fl Bitlis fiube Baflkan Can Murat Yenisöz, TEKEL in ve tütünün Bitlis ve bölge için büyük bir de- eri oldu una dikkat çekerek, bu de- ere sahip ç karak d fl güçlere peflkefl çektirmek isteyenlerin karfl lar nda duracaklar n söyledi. TEKEL in binlerce kifliye istihdam sa lad na vurgu yapan Yenisöz, özellefltirmeyle birlikte TEKEL gibi köklü kurumlar n ortadan kald r lmak istendi ini aktard. Türkiye Tütün Eksperleri Derne i Genel Baflkan Oktay Çelik de, yapt konuflmada özellefltirme sürecinin derhal durdurulmas n istedi. Fabrikalar evimizdir, yurdumuzdur diyen Çelik, halk n mal na sahip ç kman n boyunlar n n borcu oldu unu dile getirdi. Yabanc tekeller daha çok kazans n, ülke kaynaklar n biraz daha sömürsün diye suskun oturup bekleyece imizi san yorlarsa aldan yorlar diyen Çelik, özellefltirme karar verenlerin TEKEL i alacak olanlar n da karfl lar nda TEKEL iflçilerini bulaca n belirtti. (H. Merkezi) Tekel iflçilerinin eylemine polis sald rd Tek-G da fl Sendikas 2 No lu fiube üyesi bir grup iflçi, 9 Ocak günü fiiflli Piyalepafla Bulvar üzerinde bulunan AKP stanbul l Baflkanl önüne gelerek kendilerini parti binas önünde bulunan bariyerlere zincirledi. Polis, Cevizli Tekel Fabrikas nda çal flan iflçilere sald rd. Demir kesme makas ile zincirleri koparan polis iflçilerin tümünü gözalt na al rken, eyleme kat lan di er iflçiler ise arkadafllar n n gözalt na al nmas na tepki göstermek için parti binas önündeki caddeyi trafi e kapatt. Trafik bir süre aksay nca polis bu iflçilere de sald rarak, 3 kifliyi daha gözalt na ald. Gözalt na al nan 13 kifli, Güvenlik fiube Müdürlü ü ne götürüldü. ( stanbul) Alt n c Filo DEFOL EGEÇEP üyeleri, Efemçukuru ndaki 35 parsel alan n kamulaflt r lmas na tepki gösterdi. Konak Eski Sümerbank önünde bir araya gelen kitle, Ölüler alt n takmaz, Arsenik öldürür, siyanür süründürür yaz l dövizler tafl d ve zmirli suyuna sahip ç k, Alt nc filo defol, Alt n de il, su istiyoruz sloganlar n att. Kitle ad na aç klama yapan EGEÇEP üyesi ve zmir Bergama, Eflme, Sivrihisar, Havran/Küçükdere Elele Hareketi Dönem Sözcüsü Halil Gezen, Bakanlar Kurulu nun alm fl oldu u kamulaflt rma karar n Efemçukuru nda Tüprag Madencilik in alt n arama faaliyetlerini sürdürebilmesi için al nm fl bir karar olarak de erlendirdi. Gezen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Hilmi Güler in Kazda lar nda söyledi i Oyun oynan rken kurallar de iflmez. Halka ra men alt n madeni ç kar lmaz sözlerini de hat rlatarak, flunlar söyledi: Hani oyun oynan rken kurallar de iflmezdi? Yoksa bu sözler Kazda lar nda alt nc flirkete karfl oluflan kamuoyu ve halk muhalefetini bast rmak için söylenmifl bir yalan m yd? Efemçukuru zmir için önemlidir ve korunmas gerekir. zmir i yönetenlere ve zmirlilere sesleniyoruz; musluklar n zdan arsenikli su akmas n istemiyorsan z, flimdi tav r alma zaman d r. Yar n çok geç olabilir. Topra m za, havam za, suyumuza sahip ç kal m. Topraklar n koruyan köylüler, yol kapatt Kahramanmarafl n Pazarc k lçesine ba l Maksutufla köyü yak nlar nda belediye taraf ndan kurulacak Kat At k Depolama Alan ad alt nda yap lacak olan çöp alan na karfl ç kan köylüler, çal flmalar n durdurulmas için Gaziantep-Kahramanmarafl karayolunu trafi e kapatt. Topraklar n korumakta kararl olan köylülerin direnifli jandarman n bask - s yla karfl laflt. Kat At k Depolama alan inflaat için yol çal flmalar na bafllayan ilgili firma, a r ifl makineleri ile Denizli köyü yak nlar na geldi. Çal flmalar n bafllayaca haberini alan köylüler, yol kenar nda toplanarak ifl makinelerinin çal flmas na izin vermedi. Olay yerine gelen jandarma, köylülerin eylemini engellemeye çal flt. Yaklafl k 2 saat süren eylem sonras, yol yap m çal flmalar n gerçeklefltirecek olan firma, çal flmalar na ara vermek zorunda kald. Kalabal k köylü kitlesi, bu geliflme üzerine da ld. Konuyla ilgili bas n n sorular n yan tlayan Narl ve Çevre Köylerini Koruma, Gelifltirme, Güzellefltirme Kültür Derne i Baflkan Mahmut Memifl, bölgeye çöp depolama alan yap lmamas için mücadelelerinin devam edece ini dile getirdi. Memifl, Buraya çöp depolama alan yap lmak istenmesi ile ma dur duruma düfltük. çme suyu kaynaklar kirlenme durumuyla karfl karfl ya. Biz bu memleketi ve yurdu seviyoruz. Bu yurt bizim yurdumuz. Bu çevrede 7 den 70 e herkes bu karara karfl. Çünkü bu çöpün buraya dökülmesi demek, bu insanlar n buray terk etmesi demektir. Yetkililere sesleniyoruz: Bizi buradan koparmay n. Biz burada köyümüzde yaflamaya kararl ve azimliyiz diye konufltu. Eylem nedeniyle Kahramanmarafl-Gaziantep karayolu yaklafl k 1 saat trafi e kapat l rken, Vali Mehmet Niyazi Tan l r ile görüflen bir heyet olay yerine geldi. Yap lan görüflmelerde, Kahramanmarafl Belediye Baflkan Mustafa Poyraz n bölgede yaflayan vatandafllarla bir toplant yapmas n n kararlaflt r ld ö renildi. Bunun üzerine köylüler, eylemlerine son vererek araçlar yla geri döndü. (H. Merkezi) zmir in Menderes lçesi Efemçukuru Köyü nde uluslararas alt n tekeli Eldorado fiirketi ne ba l Tüprag Alt n Madencilik Limited Afi nin alt n arama faaliyetleri yürütme iste i, tart flmalar da beraberinde getiriyor. Devlet Su flleri nin ayn bölgede zmir in su ihtiyac n karfl lamak için haz rlad Çaml Projesi nden rantabl (kâr getiren) olmad gerekçesiyle vazgeçerken, Tüprag n savunmas n da DS nin projeden vazgeçmesi oluflturdu. DS nin ard ndan projeyi devam ettirmek isteyen zmir Büyükflehir Belediyesi nin giriflimleri de sonuçsuz kald. Çevre ve Orman Bakanl, Çaml Baraj projesine ÇED Olumlu Belgesi vermedi. Son olarak da Efemçukuru nda bulunan 35 parsel alan için Bakanlar Kurulu taraf ndan acele kamulaflt rma karar al nd. Karar n, alt nc flirket için al nd savunuluyor. Çaml Baraj projesine ÇED Olumlu Belgesi vermeyen Bakanl n, Tüprag Madencilik in alt n arama faaliyetleri için oluflturulacak olan rapor karfl s nda alaca tutum merakla bekleniyor. Efemçukuru Köyü topraklar - n n alt n arama faaliyetlerine aç lmas için kamulaflt r lmas na tepki gösteren Ege Çevre ve Kültür Platformu Dönem Sözcüsü avukat Arif Ali Cang, karar hükümetin uluslararas tekellerin tafleronlu unu yapmaya soyunmas olarak de erlendirdi. Arazileri kamulaflt r lan köylüler ise Alt n flirketi defolup gitsin. Topra m za, yiyeceklerimize, suyumuza dokunmas nlar dediler. Cang, kararla zmir in susuzlu a ya da kirli içme suyuna mahkum edildi ini belirterek, hükümete karfl sessiz kalmayacaklar - n kaydetti. Konunun takipçisi olacaklar n ifade eden Cang, Efemçukuru köylüleriyle birlikte zmir in suyuna, topra na sahip ç kaca z. EGEÇEP in ve Elele Hareketi nin 2008 y l nda yürütece i en yo un mücadele, Efemçukuru Alt n Madeni olacakt r. Sonuna kadar mücadele etmeye kararl y z. Uluslararas alt n tekellerinin sa l kl bir çevrede yaflam hakk m z ihlal etmesine ve topraklar m z sömürmesine izin vermeyece iz diye konufltu. Acele kamulaflt r lacak 35 parsel arazi sahiplerinden biri olan Selahattin K l ç isimli köylü de karara tepki göstererek, Tüprag Madencilik fiirketi ni Efemçukuru nda istemiyoruz. fiirket defolup gitsin. Topra- m za, yiyeceklerimize, suyumuza dokunmas n dedi. Alt n arama faaliyetlerine tepki gösterenlerden biri de 65 yafl ndaki Halil nce. Toprak sahiplerinden biri olan nce, topra- n n kamulaflt r lmas na izin vermeyece ini kaydederek, Bu yafltan sonra yerimizden, yurdumuzdan olaca z. Bu madenciler de nereden ç kt? diye konufltu. (H. Merkezi) Çimento Fabrikas na köylülerden tepki Kurulmas düflünülen çimento fabrikas sahas nda zeytincilik yap lmaktad r ve mevcut tafl oca tesisiyle zaten iki y ld r a açlardan verim al namamaktad r. Kanunlar gere i, zeytin alanlar n n 3 km yak nlar nda herhangi bir tesis kurulmas yasaklanm flt r. Halk n yaflam alan n zehirleyen, do ay ve ürün al - nan topra kullan lmaz hale getiren çeflitli fabrikalardan biri de Mu la n n Fethiye ilçesine ba l üç köy aras na yap lmak isteniyor. Köylülerin geçim kayna olan tar m arazilerine çok yak n olan bir arazide yap lmak istenilen Çimento Fabrikas na bölge köylüleri tepkili. Mu la Valili i önünde protesto gösterisi düzenleyen köylüler, fabrikan n yap lmas n engellemekte kararl olduklar n söylediler. Fethiye lçesi Koru Köyü, ncirköy ve Üzümlü Köyü aras na fabrika kurulmas karar na itiraz eden 150 kadar köylü otobüslerle Mu la Valili i önüne gelerek ellerindeki pankart ve dövizlerle itiraz dilekçelerini Valilik e sundular. Köylüler ad na aç klama yapan Ali K fllak, Üzümlü Köyü ve Koru Köyü ne yak n Deveyan mevkiine 2006 y l içerisinde bir tafl oca madeninin, Maden Yasas na göre kuruldu unu ve oca n olumsuz etkilerini tüm belde sakinlerinin çekti ini belirtti. Bölgeye yap lmas düflünülen fabrika için haz rlanan ÇED raporunun eksik ve hatal haz rland n iddia eden K fllak, Kurulmas düflünülen çimento fabrikas sahas nda zeytincilik yap lmaktad r ve mevcut tafl oca tesisiyle zaten iki y ld r a açlardan verim al namamaktad r. Kanunlar gere i, zeytin alanlar n n 3 km yak nlar nda herhangi bir tesis kurulmas yasaklanm flt r dedi. Konuflma s ras nda pankart ve dövizleri ile Valilik önünde bekleyen köylülere polis müdahale ederek, pankartlar n indirmeleri konusunda uyar da bulundu. Mu la Vali Yard mc s Gürkan Karaman da eylem yerine gelerek köylülerin direniflini engellemeye çal flt. Yap lmak istenilen çimento fabrikas yla ilgili olarak TMMOB Ziraat Mühendisleri Odas yetkililerinden de çeflitli aç klamalar geldi: Bursa fiube Baflkan lhan Demiröz, Orman Mühendisleri Odas fiube Baflkan mdat Demir ve Karacabey Ziraat Odas Baflkan Nuri Karaca, tar m arazilerine tehdit oluflturaca için, Karacabey fiahinköy de çimento fabrikas kurulmas na karfl ç kt lar. (H. Merkezi)

6 Dengê azadî İşçi-köylü 6 25 Ocak-7 Şubat 2008 DTP operasyonlara karfl yürüyecek Bir süredir Kürt halk na yönelik yo- unlaflt r lan sald r lara; büyük bir propaganda eflli inde yap lan s n r ötesi operasyona karfl, Demokratik Toplum Partisi (DTP) eylem takvimi haz rlad. Bütün parti örgütlerine bir genelge gönderen DTP Genel Merkezi, 4-6 fiubat tarihlerinde operasyon alanlar na yürüyece ini duyurdu. Yürüyüfl stanbul da bafllayacak ve fi rnak ta sona erecek. DTP, parti örgütlerine gönderdi i genelgede yürüyüflün amaç ve nedenlerini flöyle aç klad : Kürt sorununda yaflanan imha ve inkar zihniyeti bugün itibariyle bir konsept çerçevesinde varl n sürdürmektedir. Kürt sorununun demokratik çözümüne yanaflmayan AKP ve ordu, operasyonlar ile çat flmalar daha fazla körükleyerek çözümsüzlü ü derinlefltirmektedir. Her koflul alt nda adil ve demokratik bir çözümü savunan partimiz bu kararl duruflundan vazgeçmeyecektir. Tüm sald - r ve bask lara ra men sorumlu ve duyarl yaklafl m m z devam edecektir. Savafl ç - rtkanl na, operasyonlara, Kürt halk n n inkar na ve halk m z n iradesi üzerinde gelifltirilen sald r lara karfl dün oldu u gibi bugün de sessiz kalmayaca z. DTP, ayr - ca milliyetçili e tepki göstermek amac yla araçlara ve evlere beyaz tülbent as lmas n istedi. Konuyla ilgili genelgede, Örgütlü oldu umuz her yerde evlere, arabalara ve iflyerlerine beyaz tülbent, yakalara ise beyaz kurdele takma eylemi gerçeklefltirilmelidir ifadelerine yer verildi. Operasyon bölgesine yürüyüfl 4 fiubat günü stanbul dan bafllayacak. Ayn gün bütün illerden Diyarbak r a kitlesel u urlamalar gerçekleflecek. 5 fiubat ta Diyarbak r da buluflacak olan DTP liler buradan fi rnak a geçerek operasyonlara karfl kitlesel bas n aç klamas düzenleyecek. ( stanbul) S n r ötesi operasyona karfl eylemler devam ediyor Aralar nda Partizan, ESP, DTP, HKM, Kald raç vd. kurumlar n bulundu- u eylem birli i taraf ndan s n r ötesi operasyona karfl yap lan eylemler devam ediyor. Birçok kurumun imzas ile ç kart lan bildiri stanbul un tüm semtlerinde yayg n bir flekilde da t l rken, ayn zamanda merkezi ve ortak da t mlar ile bildiriler en genifl kesimlere ulaflt r lmaya çal fl l - yor. fiirinevler, Bak rköy ve Taksim de yap lan merkezi da t mlarda s - n r ötesi operasyona hay r fliar öne ç kt. Operasyonlara ve sald r lara karfl birlikte mücadeleyi yükseltelim bafll kl bildirileri da tmas na Taksim de izin vermek istemeyen polis, kurum temsilcilerini polis arac nda bekletti. stiklal Caddesi nde, Operasyonlara ve sald r lara karfl birlikte mücadeleyi yükseltelim bafll kl bildiri da tmak isteyen temsilcileri sivil polisler ve karakol polisleri taraf ndan durduruldu. Çeflitli noktalarda kimlik kontrolünden geçirilen temsilciler, gözalt na al nmak için polis araçlar na bindirildi. Bir süre araçlarda bekletilen kurum temsilcileri, kimlikleri geri verilerek b rak ld. fiirinevler de ise halkla karfl karfl ya getirilmek istenen kurum temsilcileri bu oyuna gelmeyerek da- t mlar n gerçeklefltirdiler. ( stanbul) R za Çiçek ve Bülent Karatafl n infaz dosyas üzerindeki gizlilik karar kalkt! Bilinen ama gizlenen gerçekler gün yüzüne ç kt! Kürtçe ile ilgili e itim konusunda bir çal flma yaparsak, yar n Gürcüler de, Çerkezler de, Arnavutlar da ayn fleyi talep ederler. Bu ülkede Dersim denilince katliam ve infaz dizisi uzay p gitmekte, yaflanan ac lar anlatmaya kelimeler yetmemektedir. Devrimci oldu u için diri diri yak lan Behzat Firik ten bu yana yaflananlar, Dersim halk na yaflatt r lanlar insanl a s mayacak boyuttad r. Bu cinayetler serisi 2007 y l nda da h z kaybetmeden devam etti. En son örne i 27 Eylül 2007 tarihinde Hozat Boydafl (Samofli) köyü yak nlar nda meydana geldi. Bal kütü ü toplamaya giden Bülent Karatafl ve R za Çiçek askerlerin açt atefl ile vuruldular. Olay n hemen arkas ndan dava dosyas üzerine k s tlama (gizlilik) karar kondu. Yaklafl k 4 ayd r dosyaya avukatlar dahil hiç kimse bakamamaktayd. Böyle olunca da olay n etrafl ca ö renilmesinin önüne geçiliyordu. Geçti imiz günlerde bu k - s tlama karar Malatya 3. A r Ceza Mahkemesi taraf ndan kald r ld ve gerçekler daha net bir flekilde ortaya ç kt. Olayla ilgili son geliflmeleri ve gizli tutulan dosyan n içeri iyle ilgili olarak olaydan sonra tutuklanan R za Çiçek in avukat Hüseyin Aygün den görüfl ald k. - Olay n geliflim sürecini anlatabilir misiniz? - Bildi iniz üzere olay 27 Eylül günü oldu. 1 Ekim 2007 de Hozat Sulh Ceza Mahkemesi dosya üzerine k s tlama karar koydu. O tarihten beri bir k s tlama karar vard ve biz söz konusu infaz gerçekleflti inden bu yana dosyay inceleyemiyoruz. Gizlili in kald r lmas için 3 defa itirazda bulunduk, ama reddedildi. Nihayet 19 Aral k 2007 tarihinde dosya üzerindeki k s tlama karar kald - r ld. Dosyada olay günü düzenlenen bir teslim teselli tutana var. (Ali R za Çiçek ve Bülent Karatafl n yaral olarak ele geçirildikleri anda düzenlenen tutanaklar.) O tutanaklara göre baz normal kullan m eflyalar, bir at, sepetli, plakas olan bir motor ele geçirilmifl. Herhangi bir silah yok, bir suç aleti yok. Genelkurmay Uzunca bir süredir gündemleri meflgul eden konular n bafl nda TSK n n yapt s n r içi ve d fl operasyonlar bulunmaktad r. Hakim s - n f temsilcilerinin efendi ABD ile yapt görüflmelerin ard ndan bir tak m anlaflmalar dahilinde al nan s - n rl izinle Irak Kürdistan ndaki ço- unlu u Kürt köylerinden oluflan bölge havadan bombaland. Bu bombard manlar sonucu ölen köylüler, telef olan sürüler, y k lan evler büyük bir panik ve utanmazl kla görmezden gelindi, inkar edildi. S n r ötesi operasyon haberlerinin yan nda burjuva-feodal medyan n de iflmez gündemlerinden biri de s n r içi operasyonlar ve bu operasyonlarda elde edilen baflar - lar d r. Özellikle son zamanlarda s kça ad geçen Dersim de yap lan operasyonlarda verdirilen kay plar n tamamen hayal ürünü ve yalan oldu- unu söylemek gerekmektedir. Hemen her akflam televizyon haberlerinde Tunceli de yap lan operasyonlarda flu kadar kifli öldürüldü anonslar yap lmaktad r. Ancak gerçek hiç de aktar ld gibi de- ildir. Evet, devlet özellikle 2007 y - l boyunca Dersim de aral ks z olarak operasyonlar n sürdürdü. Say - sitesinde bu kiflilerin çat flmaya girdi i aç klanm flt. Halbuki çat flma aç klamas n do rulayacak hiçbir delil yok. Zaten R za Çiçek daha sonra Diyarbak r da hastaneye ba l Cezaevi Ko uflu nda tutuklu iken bana olay n geliflimini anlatt. Kendilerinin durduk yere kimlikleri al nd ktan sonra tarand klar n, uzun namlulu silahla gö süne atefl edildi ini söylemiflti. Bu arada baz raporlar geldi, yine dosyadan 4 ay sonra ancak flimdi ö renebildik. Mesela olay yerinde sadece 8 adet bofl kovan bulmufl askerler. Bu sekiz kovan n tek bir silahtan ç kma oldu u tespit ediliyor. Bu flu anlama geliyor. Yani bu sekiz kovan bir silahtan at lan kurflunlar n kovanlar. Orada iki kifli var R za Çiçek ve Bülent Karatafl. Silahl çat flmaya girdilerse neden bir silah var, ayr ca öbür silah nerede? O silah ele geçirilmemifl. Bülent Karatafl n olaydan hemen sonra öldü ü düflünüldü ünde, e er silahl olsayd silah n n olay yerinde bulunaca ortaya ç k yor. Halbuki bir silah bulunamad flu ana kadar. Üstelik Askeri Hastanede üst giysileri bulunamam fl. Yani Bülent in de, R za n n da Elaz Askeri Hastanesi ne getirilirken belden yukar bölümleri ç plak. Atlet, gömlek lar on binleri bulan güçlerle yap lan operasyonlar n büyük bir bölümünden ise eli bofl döndü. Zafer nidalar yla bafllat lan seferlerin baflar s z olmas n n verdi i moral bozuklu unu ve beklentileri gidermek için ise uflak medya arac l yla bu tür haberler yap lmaya baflland. Ancak flunu hat rlatmakta yarar var ki, bölge halk yaflananlar n fazlas yla fark ndad r. Ve bu tür yalan haberlere ra bet etmemektedir. Aksine bu tür haberler ç kt nda hemen kanal de- ifltirerek bu yalanlara olan tahammülsüzlüklerini göstermektedirler. (Dersim K okurlar ) Bu sözler resmi-faflist ideolojinin bir yans mas olarak oldukça s radan. Sözlerin sahibi TC Baflbakan. Bu sözlere verilen cevap da ilginç ve dikkate de er; Ama birileri Türkiye ye kendi iste iyle yerleflmifl. Gürcüsü, Arnavutu, Karadenizlisi, Laz... Bunlar kendisine tan nan haklar kullanmak üzere bu ülkede yaflayan az nl klard r. Ama 15 milyon Kürt, 4 bin y ldan beri bu co rafyada yaflayan, bu ülkenin geçmiflinden günümüze kadar Türkiye Cumhuriyeti nin temel tafllar ndan olan, iki halktan biridir. Bu sözlerin sahibi de DTP ad na Ahmet Türk. Gerçi Ahmet Türk, konuflmas n n bütününe bak l rsa; Her dilin ve kültürün kendini gelifltirme hakk oldu unu ifade ediyor ama Kürt ulusunu di er az nl k milliyetlerden, ezilen az nl k milliyetlerden çok farkl bir yere koyuyor. Muhakkak ki, Kürt Ulusu gerek nüfus aç s ndan, gerek verdi i ulusal mücadele nedeniyle farkl bir yerde duruyor. TC nin kurulmas yla beraber, asimilasyon ve sindirme sald r - s n n hedefinde özellikle Kürtler yer alm flt r. Ancak bu durum ne di er az nl k milliyetlerin özgür bir seçim yoluyla TC yi kabul etti i, ne bu milliyetlerin sonradan bu topraklara yerleflti i, ne de Kürtlerin, çokça dillendirilen tabirle kurucu unsur oldu u savlar na do ruluk kazand r r. Hakim ulus ve ezilen ulus-ezilen az nl k milliyetler demokratik devrimin gerçekleflmedi i ülkelerde s kça rastlanan bir olgudur. Nitekim bunun en bariz örne i Ortado u ülkelerinde ve Türkiye de karfl m za ç k - yor. Kapitalist anlamda modern bir uluslaflman n kendini gerçekleme zemini bulamad bizim gibi ülkelerde, egemen sistem, üst yap daki Türk milliyetçili ini ülkede Türk olmayan, di erlerini yo un bir bask alt na alarak var etmeye çal fl r. Ahmet Türk ün sarf etti i sözler de kurucu unsur iddias n n bir parças d r, devam d r. Uluslar n kendi kaderini tayin hakk ndan kültürel haklar derekesine odaklanan bir hareketin yedeklenme çabas ndan baflka bir fley de ildir. Kendi kaderini tayin hakk n n bütün meflrulu uyla sürdü ü koflullarda kültürel haklara can simidi niyetine sar lmak, kendi meflrulu undan korkmakt r ancak. Kürtlerin dört bin y l bu topraklarda yaflay p yaflamad bafll bafl na bilimsel bir tart flma bile olmaktan uzakt r. Ayr ca meselenin kilit noktas olmaya çok uzak böylesi bir tart flmaya yaz m z n konusu itibariyle girmeyece iz. Ancak yukar da da belirtti imiz gibi faflizm nas l Kürt ulusunu ezmeye çal flmaktaysa az nl k milliyetlerden halk m z da ezmekten geri durmam flt r. Önemli bir farkla ki, egemen sistem az nl k milliyetlerin önemli bir kesimini, önemli bir düzeyde saflar na kazand rm flt r. Bu kazanma, mutlak surette bir zor a dayand r lm flt r. Ahmet Türk ün sayd ; Gürcüler, Arnavutlar, Karadenizliler, Lazlar ve di erleri sonradan Zafersiz seferlerden medet umanlar n çaresizli i... Bölge halk yaflananlar n fazlas yla fark ndad r. Ve bu tür yalan haberlere ra bet etmemektedir. vs. malzeme bulunmuyor. Bu bize göre çok manidar. Çünkü ikisi de üst bölgeden öldürücü flekilde kurflun alm fllar. R za hayati tehlikeyi atlatt, yafl yor ama darbesi öldürücüydü, hayatta kalmas büyük bir flans oldu. Ya bu elbiseler at fl mesafesi tayin edilmesin diye kaybedildi bilinçli olarak, bu ihtimalin güçlü oldu- u ortada. Ya da bir ihmal sonucu kayboldu. Ne olursa olsun bu her iki ihtimal de ayn kap ya ç k yor. Deliller karart ld, ortadan kald r ld. Yarg s z infaz kan tlanmas n diye at fl mesafesinin tayinini ortaya koyacak elbiseler bir biçimde yok edildi. Bu bak mdan soruflturma makamlar n n delilleri yok ederek, delillerin kaybolmas na imkan vererek suç iflledi- ini de düflünüyoruz aç kças. - R za Çiçek hala tutuklu, bu nas l gerekçelendiriliyor? - TCK 302. maddesi nedeniyle tutuklu. Silahl çat flmaya girip, devletin topraklar ndan bir k sm n ay rmaya yönelik eylemde bulunmak suçuyla yani. Biz ilk duruflmada tahliye olaca na inan yoruz. Çünkü hiçbir delil yok, ama hala tutuklu. Tutuklamaya yapt m z itirazlar reddedildi. R za n n olay n olufl flekliyle ilgili verdi i ifadelerden kaynakl kendisine bir dava aç lacak san r m. Bizce kamu davas aç lmas na bile gerek yok, aksine olaya sebep olanlar hakk nda dava aç lmal. Çünkü onlar n silahs z oldu u, oraya ihtiyaç do rultusunda, malzemeleriyle gitti i, bal kütü ü almaya gitti i dosyadaki verilerle ve olay tutanaklar yla da uyumlu. Bizim söyledi imiz her fley dosyan n içeri- iyle tutarl l k arz ediyor, ama buna ra men tutuklu. Bunu anlamak mümkün de il. - Dosyaya gizlilik karar koymalar n n nedeni nedir? - Savc l k talebi üzerine gizlilik karar konuyor. Bizim belge almam z n soruflturman n selametini tehlikeye sokaca düflünülüyor. Bu dosyaya gizlilik karar konulmas kadar yanl fl, hukuksuz ve adalete güveni zedeleyecek baflka hiçbir davran fl gösterilemez. Çünkü olay kamuoyunda yo un tart fl l yor. Ama savc dosyan n gizlenmesini istiyor. Yani bunu anlamak mümkün de il. (Erzincan) Kürt e verirsek Gürcü, Laz, Çerkez de ister! Ba c lar da polis, DTP lilere azg nca sald rd! 20 Ocak günü ö len saatlerinde DTP Ba c lar lçe Örgütü önünde toplanan yaklafl k 2 bin kifli Ba c lar Olimpik Spor Salonu nda yap lmak istenen flölenin yasaklanmas n protesto etmek isteyince polisin sald r s na maruz kald. DTP taraf ndan bafllat lan Operasyon bölgelerine yürüyüfl kampanyas n n bafllat ld n kamuoyuna duyurmak isteyen DTP liler polisin azg nca sald r s ile karfl laflt. DTP Ba c lar lçe baflkan Hafize Aymelek in bas n aç lamas n okumas s ras nda kitleyi çembere alan polis gaz bombalar ve coplarla ile kitleye sald rd. Sald r dan kurtulmak için binaya s nan kitle yo un gaz bombalar ndan etkilendi. Birçok kifli zehirlendi. DTP Efl baflkan Emine Ayna, DTP Milletvekilleri Selahattin Demirtafl ile Fatma Kurtulan, DTP stanbul l Baflkan Halil Aksoy un da aralar nda bulundu u kitle bina çevresindeki ablukan n kald rmas n istedi. Polisin sald r s s - ras nda binan n alt kat nda bulunan fiölen Dü ün Salonu da gazla doldu. çerde bulunan insanlar n zehirlendi i ve ambulanslarla hastaneye kald r ld olayda halk polise büyük tepki gösterdi. 40 kiflinin gözalt na al nd bas n aç klamas nda gazetemiz yay na haz rland s rada 21 kifli halen gözalt nda tutuluyordu. gelmedikleri gibi bir hak seçimi yapma kofluluna da hiçbir zaman sahip olmam fllard r. Afyon da faflistler Kürt ö rencilere iflkence yapt! Afyon Kocatepe Üniversitesi nde okuyan iki ö renciyi kaç - ran faflistler gençlere iflkence yapt. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyoloji Bölümü 3. s n f ö rencisi Nezir Çin ve Sa l k Meslek Yüksekokulu ö rencisi Hayri Alkan kat ld klar bir konserde Kürtçe flark söyledikleri için ülkücü faflistler taraf ndan önce tehdit edildi. Ard ndan Kürt ö rencileri otogar çay bahçesine ça ran faflistler Nezir Çin ve Hayri Alkan b çakla tehdit ederek bir apartmana götürdü. Burada 5 saat boyunca iflkence yapan faflistler gençleri otogar yak nlar ndaki bofl bir araziye b rakt. Çin ve Alkan n arkadafllar cep telefonuna ulaflamay nca polise haber verdi. Polis arazide bulunan ö rencileri hastane yerine Emniyet Müdürlü ü ne götürerek sorgulad. Yaral halde ayakta bile duramayan ö renciler polis taraf ndan 4 saat boyunca sorguland. Ard ndan Afyon Devlet Hastanesi ne kald r lan ö renciler bir ay ifl göremez raporu ald. Olay n ard ndan polis 10 kifliyi gözalt na ald. Bunlardan 7 si serbest b rak ld. HD zmir fiubesi yapt aç klamada konuyu incelemek üzere Afyon a bir heyet gönderece ini söyledi. (H.Merkezi)

7 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi-köylü 7 Halkın gündemi fiehitlerimizi anman n yolu, Proletarya Partisi ni güçlendirmektir! Elimize yoluyla ulaflan habere göre TKP/ML militanlar Parti ve Devrim flehitlerini anmak amac yla kitelli ve Bayramtepe semtlerinde yaz lamalar yapt. 20 Ocak Pazar günü kitelli de yapt m z yaz lama eylemiyle Proletarya Partisi taraf ndan karar alt na al nan Ocak ay n n son haftas Parti ve devrim flehitlerini anma haftas vesilesiyle Türkiye ve dünya devrimci mücadelesinde ölümsüzleflenleri and k. kitelli de yapt m z eyleminde yayg n bir flekilde Parti ve devrim flehitleri ölümsüzdür, fiehitlerimiz toprakta tohum, hasad m z devrim olacakt r, Gerillalar ölmez, yaflas n Halk Savafl, Hrant Dink in hesab n soraca z, Kevser M zrak ölümsüzdür, S n r ötesi operasyonlar n hesab n soraca z, fiehitler yafl yor, T KKO savafl yor vb. yaz lamalar n yan s ra yayg n bir flekilde TKP/ML imzalar at lm flt r denilen aç klamada; Ayr ca Alt nflehir-bayramtepe semtinde de, brahim Kaypakkaya ölümsüzdür, Parti ve devrim flehitleri ölümsüzdür, Gerillalar ölmez, yaflas n Halk Savafl yaz lamalar yap ld. Bizler TKP/ML militanlar olarak biliyoruz ki yapt m z bu eylemler Parti ve Devrim fiehitlerini anman n temsili bir yan n oluflturmaktad r. Onlar anman n as l yolu düflman n tüm sald r s na karfl Partiyi örgütlemek, Halk Savafl n gelifltirmektir denildi. F Tiplerinde bask ve fliddet devam ediyor F Tipi Hapishanelerde yaflanan hak gasplar ve disiplin cezalar ad alt nda uygulanan a r- H. LDEM laflt r lm fl tecrit sald r s nedeniyle TUYAB l aileler, Tekirda 1 Nolu F Tipi Hapishanesi Müdürü ile bir görüflme yapt lar. Tekirda F tipinde tutsaklar yaklafl k 1,5 y ldan beri yo un bir sald r dalgas na maruz b rak lmakta. Pek çok devrimci tutsak günlük ihtiyaçlar ve insani taleplerine yan t olarak sald r ve disiplin soruflturmalar yla karfl laflt. Bu soruflturmalardan verilen görüfl yasaklar nedeniyle bir y l aflk n süredir yak nlar yla hiç görüflememifl onlarca tutsak bulunmakta. çinde bulundu- umuz ay içerisinde baz tutsaklar n görüfl yasaklar bitiyordu, ancak idare yeni bir sald r dalgas bafllatarak, bu görüfl haklar n engelleme çabas - na girdi. Önce tutsaklar n içme sular yla elde ettikleri pet fliflelerden kaynakl tutsaklara sald ran hapisha- TUYAB l ailelerden Tekirda F Tipi ne ziyaret ne idaresi son olarak da dayat lan ayakkab aramas na yeni bir boyut getirerek, devrimci iradeyi teslim almaya çal fl yor. Tutsaklara dayat lan kendi ayakkab lar n aratma dayatmas n n, bir y l aflk n görüfl cezalar n sonland günlere denk gelmesinin bir rastlant olmad ortada. Bunun yan nda tutsaklar n sürekli s k nt yaflad klar konular n bafl nda sa l k noktas ndaki ihtiyaçlar n n karfl lanmamas ve doktor ziyaretlerinde fliddete maruz b rak lmalar, günlük ihtiyaçlar n karfl layacak suyu alamamalar ve s cak suyun neredeyse bulunmamas gibi temel ihtiyaçlar bulunuyor. Yaflanan bu s k nt lar çözmek ve yak nlar yla görüfl yapabilmek iste iyle hapishane yönetimiyle görüflmeye giden tutsak yak nlar ndan Hatun ldem ile hapishane ziyareti hakk nda görüfltük ve bize k - saca flunlar anlatt : Biz TUYAB l aileler olarak, yak nlar m z n uzun zamand r içerde yaflad sorunlar ve bizlerle görüfltürülmemeleri konusunu konuflmak ve çözmek için randevu alarak Tekirda 1 Nolu Hapishanesi Müdürü F Tipi Hapishanelerdeki keyfi dayatmalar devam ediyor! ile görüflmeye gittik. Görüflmede yaklafl k 10 aile vard. 1 y ll k görüfl cezalar n n ard ndan bu kez de ayakkab dayatmas nedeniyle yak nlar - m zla görüflemedi imizi söyledik. Ancak müdür, kendinin de bu sorunu çözmek istedi ini fakat çözecek olan yerin kendisi olmad fleklinde cevap verdi. Baz tutsaklar n bu konuyla ilgili nfaz Hakimli i ne dilekçe verdi ini ve yasal ifllemlerin bunu çözece ini belirtti. Bize yap lan n do ru oldu unu ve tutsaklar n ayakkab aramas n kabul etmeleri gerekti ini söyledi. Biz de buna cevaben F Tiplerinin yüksek güvenlikli olarak tan t ld n ve böyle bir yerde ayakkab aramas yap lmas n n gereksiz oldu unu söyledik. Elbette müdür söylemlerimize karfl ç kt. Sonra da zaten mahkemeden bizim lehimize sonuç ç kaca ve sorunun çözülece ini söyleyerek konuyu kapatt. Belki mahkemeden ayakkab aramas n n tamamen kalkmas gibi bir sonuç ç kmayacak ama eskisi gibi yap - lan arama ile sorun çözülebilir. Yak nlar m z n di er yaflad sorunlar anlatt m zda ise ço unu hiç kabul etmedi. Tutsaklara su verildi ini, s cak sular n n da düzenli aral klarla verildi ini ve sa l k ihtiyaçlar - n n da karfl land n söyledi. Hâlbuki biz çok uzun zamand r tüm tutsaklar n bu s k nt lar yaflad n biliyoruz. Görüfl yasaklar konusunda kendisinin de ayn cezalar verebilece ini ama flu an dengelemeye çal flt n belirtti. Bu söylemden bile yap lan her fleyin ne kadar keyfi oldu unu anl yoruz. Bir söyleminde kendiyle iliflkili olmad n iddia ederken di erinde cezalar nas l isteklerine göre seçtikleri ve uygulad klar n anlat - yor. Benim o lumun 2008 y l için bile cezalar var, ilk 4 ay doldu bile. Biz hapishaneye gitti imizde o lumu baflka bir dava için Malatya ya götürmüfller. Bunu bile oraya kadar gitti- im halde bana söylemediler. Bu yapt m z ziyaretin olumlu oldu unu düflünüyorum. Uzun zamand r aileler ya da di er kurumlar hapishaneleri yeteri kadar sahiplenemiyor. Biz oraya gitti imizde ve pefllerinde oldu umuzu hissettirdi imizde mutlaka bir fleyler de iflecek. Belki bu görüflmeden olumlu bir sonuç ç kmaz ama biz peflini b rakmayaca- z. ( stanbul) ÇHD nin yay n organ sak ncal! Ça dafl Hukukçular Derne i (ÇHD) stanbul fiubesi nin yay n organ Ça m zda Hukuk ve Toplum Dergisi, Malatya E Tipi Hapishane yönetimi taraf ndan sak ncal bulundu. Avukat Eflber Ya murdereli ve Prof. Dr. Taha Parla n n yaz lar na yer veren dergi, Yasad fl örgütü övdü ü, üyelerini cesaretlendirdi i gerekçesiyle tutsaklara verilmedi. Geçti imiz haftalarda da yine Malatya Hapishanesi nde tutsaklara kimi kitaplar n verilmedi i ve gerekçenin de moral verir olarak aç kland - n sayfalar m zda duyurmufltuk. fiimdi de benzer bir gerekçe olarak yasad örgüt üyelerini cesaretlendirdi i iddias ile idare dergileri yasaklamaktad r. (H. Merkezi) Sald r lar h z kesmiyor! Tekirda 1 ve 2 Nolu F Tipi hapishanelerinde gasp ve sald r lar geçti imiz ayda h z kesmeden devam etti. Bir yandan tutsaklar n fiilen bütün haklar gasp edilirken, di er yandan da ard arkas kesilmeyen disiplin soruflturmalar ile sald r lar sürüyor. 1 Kas m 2007 tarihinden itibaren bafllayan ayakkab aramas dayatmas, nedeniyle revir, ziyaret, sohbet, telefon ve berber haklar gasp ediliyor. Yine 3 Ekim 2007 tarihinde bafllat lan, içme suyu vermeme uygulamas hala devam etmektedir. Ayr ca 19 Aral k katliam operasyonunu protesto etmek için yap lan üç günlük açl k grevine de disiplin soruflturmas aç lm flt r.soruflturma açl k grevine kat lan herkes hakk nda bafllat lm flt r. (H. Merkezi) Devrimciler ölür, devrimler sürer gider... HD Ankara fiube Cezaevi Komisyonu bir bas n toplant s düzenleyerek son süreçte hapishanelerde artan sald r lar ve hak ihlalleri hakk nda bilgi verdi. Komisyon ad na aç klama yapan Elif Zavar, Gabar ve Da l ca çat flmalar n n ard ndan yükseltilen floven linç hezeyan n n hapishanelere de tafl nd - n hat rlatarak, bu sald r lar n sürdürüldü ünü belirtti. Hakkari de yaflanan çat flmalar n ard ndan F Tipi hapishanelerde asker ve gardiyanlar intikam duygusu ile hareket etmifllerdir diyen Zavar, tutsaklar n mahkemeye -hastaneye götürülürken ve hapishaneler aras sevklerde sürekli arama vs. bahanelerle taciz ve yer yer de fiziksel fliddete u rad klar n belirtti. Bas n aç klamas nda ayr ca Sincan 1 No lu F Tipi nde aç k görüfl alanlar na kamera yerlefltirildi i de aktar ld. Bu durumu protesto eden tutsaklardan Meriç Solmaz ise hücresine götürülürken gardiyanlar n sald r s na u rad. Solmaz n vücudunun çeflitli yerlerinde morluk ve flifllikler olufltu. Sincan Kad n Hapishanesi ne görüflçü olarak giden Gökçe Otlu da yap lan onursuz aramalara de inerek flunlar söyledi: Her görüfle gitti imizde bir kaç kez aramadan geçiriliyoruz. En son arama noktas nda ise iç çamafl rlar m z da ç kartmam z isteniyor. Bunun onursuz bir arama oldu unu belirterek kabul etmiyoruz ve uzun süre u raflt ktan sonra görüfle girebiliyoruz. Birçok aile ise çocuklar na bir zarar gelir korkusuyla bu dayatmalara karfl sessiz kalabiliyor. Aç klama F tipi hapishanelerde bulunan tutuklu ve hükümlüler, aileleri ve bizler bu sald r lar n artarak devam edece inden endifle duymaktay z. Bu sald r lar n hemen durdurulmas n ve sorumlular hakk nda soruflturma aç lmas n talep ediyoruz denilerek sonland r ld. (Ankara) Partizan fiehit ve Tutsak Aileleri, 1 May s Mahallesi YDG ve Partizan taraf ndan 20 Ocak tarihinde May s ta Yaflam Kooperatifi nde parti ve devrim flehitleri anma etkinli i düzenlendi. Anmaya Proletarya Partisi nin flehitlerinin ailelerinin yan s ra di er devrim flehitlerinin ailelerinden de kat l m oldu. Saat da bafllayan anmada k sa bir konuflman n ard ndan tüm dünya devrim flehitleri için sayg duruflu yap ld. Sayg duruflunun ard ndan Umudun Atefl Toplar 3 isimli sinevizyon gösterimi yap ld. Proletarya Partisi nin ve di er devrim flehitlerinin gülümseyen yüzlerini izlemek kitlede duygulanmaya yol açt. Baz flehit ailelerinin gözyafllar n tutamad anmada, sinevizyonun ard ndan yap lan konuflmada ac lar m zdan umut do urman n zorunlulu una dikkat çekildi. PfiTA ad na yap lan konuflmada yeni bafllat - lan kampanya ile ilgili bilgi verildi. Buna göre May s ay sonuna kadar sürdürülecek olan kampanyan n amac n n flehit düflen yoldafllar m zdan mezarlar olmayanlar nkini yapt rmak, di erlerini ise onar mdan geçirmek oldu u belirtildi. Mezarlar n sembolik olsa da parti ve devrim flehitlerini sahiplenmenin bir göstergesi olarak yapt r laca belirtildi. Parti ve devrim flehitlerini anmak için 27 Ocak ta yap lacak mezar anmas n n yan s ra 10 fiubat ta yap lacak olan gecenin önemine de inildi ve en genifl kitleyi katman n ça r s yap ld. Tekel medyas n n, tekel flirketleri olan Merkez Da t m ve Do an Da t m fiirketlerinin yeni da t m ve fiyatland rma dayatmas na karfl devrimci ve muhalif gazeteler Gazeteciler Cemiyeti önünde bas n aç klamas düzenledi. K z lbayrak, flçi Köylü, At l m, Birgün, Evrensel, Odak, Devrimci Hareket ve Proleter Devrimci Durufl gazetelerinin çal flanlar n kat ld bas n aç klamas n kitle ad na At - l m Gazetesi Yaz flleri Müdürü Sibel Bulut yapt. Yap lan aç klamada: Muhalif bas na yönelik bask ve sansür çeflitli biçimler alt nda devam ediyor. Devletten yana holding gazetecili i yapmayan, gerçekleri yazan gazetelere yönelik bask çemberi alabildi ine daralt l yor. Toplumla mücadele yasas n n gücüyle donat lan savc lar gazeteleri onlarca kez kapat rken, gazeteciler tutuklan yor. Gerçe in gücünden korkanlar, gerçe in sesini, muhalif bas n bask ve sansürle susturmaya çal fl yor denilerek devrimci ve muhalif bas na yönelik yap lan dayatman n politik bir sald r oldu una dikkat çekildi. Da t m tekellerinin yapt bu uygulamayla, do ru bilginin halka ulaflmas n n engellendi ine vurgu yap lan aç klamada Bas n özgürlü ü, ancak üretilen bilgi ve fikirler, topluma engelsiz bir flekilde ulaflt r ld nda gerçekleflebilir. Bas n özgürlü- ü ile da t m aras ndaki iliflki, düflünce ile ifade özgürlü ü aras ndaki iliflki gibidir. Do an tekelcili i, bu son uygulamas yla, Daha sonra söylefli k sm na geçildi. Bu bölümde panel yapmaktan ziyade kat l mc ailelerin ve okurlar n görüfllerine baflvurulmak istendi i belirtildi ve parti ve devrim flehitlerini anmak üzerine sohbet edildi. 1 May s Mahallesi YDG ad na bir konuflma yap larak flehitlere ba l l n onlar n b rakt bayra- yükseltmek oldu u vurguland. Daha sonra gerek tutsak gerekse de flehit aileleri söz alarak düflüncelerini dile getirdiler. Salonda bir k s m aileler devrim flehitlerinin as l yatt yerin halk n ba r oldu unu bu yüzden mezarlar n çok önemli olmayaca n belirtirken, baz ailelerse mezarlar n yapt - r lmas n n sahiplenme anlam nda önemli oldu unu ve ailelerin bunu önemsedi ini belirttiler. Devrimci Devrimci-muhalif bas n, da t m engellemesini protesto etti kendi d fl ndaki bilgi ve fikirlere, bas n özgürlü ü tan mayaca n ilan etmifltir. Biz buna izin vermeyece iz denildi. Bas n aç klamas s ras nda Bas na yönelik bask ve sansüre hay r pankart tafl yan kitle eylem boyunca Özgür bas n susturulamaz slogan n att. Gündem Gazetesi Genel Yay n Yönetmeni Yüksel Genç, Tez-Koop- fl 2 No lu fiube Temsilcisi Rabia Özkara ve Bas n- fl fiube Baflkan Levent Dinçer in de destek verdi i eylem aç klaman n ard ndan sona erdi. ( stanbul) dostlar m z n da devrimci dayan flman n ve genel sahiplenmenin önemini vurgulad anmada ortak vurgu onlar en iyi flekilde anman n onlar n ideallerini sahiplenerek bu u urda çaba sarf etmek oldu u vurguland. Mahallelerde yap lacak bu tür etkinliklerin önemine dikkat çekildi. Kaypakkaya y tan yan bir okurun onun cenazesiyle ilgili anlat mlar n yan s ra di er devrim flehitleriyle ilgili an ve düflünceler de paylafl ld. Sar gazi Partizan n anmaya gönderdi i mesaj n okunmas n n ard ndan gecede görüflmek umuduyla anmaya son verildi. Anmaya yaklafl k 50 kifli kat ld. ( stanbul) Van da okurlam za yönelik sald r Kürt Ulusal Sorunu karfl s nda inkar ve katliamdan baflka bir yol izlemeyen ve izlemesi de muhtemel olmayan faflist TC devleti T. Kürdistan nda son süreçte yaflanan tüm hareketlilik aras nda bizleri de bölgeden tecrit etme iflini unutmuyor. Van da flçi köylü gazetesinin 15 gün boyunca devaml bulundu u bir bayide 28 Aral k tarihli gazetemiz, çok tuhaf bir flekilde geldi i günün akflam na kadar tükenmifltir. Yine Van da YDG li arkadafllarla iliflkisi olan M. A isimli bir arkadafla ajanl k teklif edilmifl ve bunu yapmas durumunda kendisine burs ba lanaca ve her türlü yard m n yap laca söylenmifltir. Fakat arkadafl m z n ihanetçili i reddetmesi üzerine kendisine ajanl k teklif eden polis devrimcileri halka ihanet etmekle suçlam fl ve yalanlarla, düfltü ü aciz durumu ört pas etmeye çal flm flt r. Yine son süreçte Van da yurtsever gençlikten arkadafllar - m z n evleri keyfi bir flekilde bas larak gözalt na al nm fllard r. Bugün Kürt halk gerçek anlamda bir aray fl içine girmifl durumdad r ve bu süreçte bizleri kitlelerden tecrit etmek isteyen faflist yap lanmaya karfl Türkiye Kürdistan nda daha yo un bir faaliyetle ve daha aktif bir mücadeleyle bölgede etkinleflmeliyiz. Çünkü bu Türkiye halk için bir zorunluluktur. Devrim için bir zorunluluktur. (Van dan bir K okuru)

8 Politik gündem İşçi-köylü 8 25 Ocak-7 Şubat in ilk günlerini geçirdi imiz flu dönemde geriye dönüp bakt m zda dünyada ve özellikle ülkemizde ezilenlerin hanesine daha derin yoksulluk ve ac lar n, daha yo un sömürünün yaz ld n görüyoruz. 80 AFC sinden sonra özellikle 90 l y llarda emperyalizmin sergiledi i (kendi ülkeleri de dahil) neo-liberal olarak adland r lan özde talan ve sömürü yasalar n n uygulan fl nda daha üst evreye geçilmifl ve sermayenin daha rahat dolafl m, palazlanmas ad na yine emperyalizmin ekonomik-askeri ve ideolojik sald r lar yo unlaflm fl; bunun karfl l nda ezilenler cephesi sald r lara ciddi anlamda gö üs gerebilecek-püskürtebilecek bir irade yaratamam flt r. Ülkemizde 89 bahar eylemlilikleri ile bafllayan sürecin süreklili i sa lanamam fl, sald r lara karfl politikalar üretilememifl ve özellikle sendikalar iflçi ve emekçileri kendi kaderlerine terk etmifltir. fiüphesiz yaflanan dura- anl kta en büyük etkenlerden biri de emperyalizm ve uflaklar n n ideolojik sald r lar n n topyekün halk n en ileri örgütlerinde oldu u gibi sendikalar cephesinde de ciddi sapma ve k r lmalara yol açt n görmek gerekmektedir. Yarat lan tahribat o kadar ciddi boyuta ulaflm flt r ki, kimi devrimci(!) sendika önderlikleri emperyalizmin küreselleflme safsatas n n daha çok yanl s olmufllar, iflçi ve emekçilerin haklar nda iyilefltirmenin yolunun AB den geçti i tezini savunacak duruma gelmifllerdir. Emperyalizm, sosyalist maskeli ülkelerin geriye dönüfllerinin sa lad rahatl kla sermaye dolafl m n engel tan madan gerçeklefltirebilece i uygulamalar için özellikle sömürge ve yar sömürge ülkelerdeki hakim s n flara IMF-DB ve DTÖ gibi finans kurumlar yla direktifleri vermifl ve yine özellikle 90 lar n ikinci yar s ndan sonra iktidara gelen her hükümet birbirileriyle yar fl rcas na, efendilerine ne kadar sad k olduklar n teyit etmek için Günün ihtiyac na yan t verecek DDSB Y GEL fit R, BÜYÜT! iflçinin-emekçinin-köylünün yaflam n karabasana çevirecek uygulamalar teker teker yaflama geçirmekte gecikmemifltir. Sald r lar n en önemli aya olan özellefltirmeler üst boyutta gerçeklefltirilmifl ve halen de sürmektedir. Kamunun küçülmesi ve sermayeye devredilmesi hedefli özellefltirmelerle binlerce iflçi iflten at lm fl ve kalanlar ise güvencesiz-düflük ücretle çal flmak zorunda b rak lm flt r. flsizlik % 20 lerdedir. Yaklafl k 13 milyon insan yar ns z ve geleceksiz yaflamaya mahkum edilmifltir. Yine Yeni fl Yasas yla iflçi s n f n n eme inin en üst seviyede sömürülmesi için gerekli düzenlemeler meflrulaflt r l rken; Sendika Kanunu ile çal flanlar n demokratiksosyal ve ekonomik haklar budanm fl, çal - flanlar adeta modern köleli e dönüfltüren esnek üretim-toptan kalite yönetimi gibi çal flma programlar dayat lm flt r. Sermaye sahiplerinin iflçileri iflten ç karmas ve tazminat vermemesi için gerekli yasal düzenlemeler devlet deste iyle güvence alt na alm flt r. Örne in Deri Sanayide iflyeri sahibi fabrika zarar ediyor gösterip, iflas beyan ederek iflçileri rahatça ç karabiliyor ve tazminat hakk n da sürece yayarak eritebiliyor. Farkl bir iflletmede veya ayn iflletmenin ismini de ifltirerek, sendikas z çal flmay kabul eden yeni iflçilerle üretime devam edebiliyor. Sistemin yaratt iflsizler ordusunu gören iflçi güvencesiz ve daha düflük ücrete raz olarak çal flmaya mahkum ediliyor. Grev hakk anayasaca(!) korunan iflçilere polisjandarma azg nca sald rabiliyor. Bugün güvencesiz çal flma koflullar ndan dolay Tuzla Tersanelerinde ve birçok sektörde iflçiler can veriyor. AKP hükümeti yaklafl k 13 milyon çal flan ilgilendiren (art k sadaka olarak nitelendirilen) adeta dalga geçer gibi YTL olarak aç klayabiliyor. Yine birkaç hafta içerisinde yasallaflmas beklenen ve yürürlük tarihi olarak 1 Haziran 2008 e ertelenen Sosyal Güvenlik Refomuyla çal flanlar n ve dahas tüm halk n karfl laflaca durum flimdiye kadarki sald r lar n bir üst boyutunda sarsacak niteliktedir. Öyle ki sa l k hizmeti almak bir lüks haline getirilmeye çal fl l yor. Emeklilik ayl 4 te 1 düflecek, prim ödemeyenler tedavi edilmeyecek, emeklilik için prim gün say s artt r larak mezarda emeklili in önü tamamen aç lacak vb. htiyaç, s n f sendikac l d r Evet mevcut tabloya bakt m zda, bugün emperyalizm ve uflaklar - n n topyekün sald r lar karfl - s nda sendika önderliklerinin sald r - lar karfl s ndaki acizliklerinin sorgulanmas ve müdahale edilmesi nin önemi kendisini daha yak c bir flekilde hissettiriyor. Koltuklar na canlar na sar l r gibi sar lan, sendika merkezlerini adeta saraya çeviren, iflçi s n f na karfl yap lan tüm sald r lara karfl üç maymunu oynayan, iflçi s n f n n öfkesini devaml frenlemeye çal flan, iflçilerin sorunlar na kay ts z kalan sendika a alar ile, bürokratikteslimiyetçi sendika önderlikleri ile hesaplaflmak; s n f sendikac l anlay - fl n sözde de il patrikte de sergileyecek devrimci bir sendikal hareketi yaratmak, gelifltirmek ve hakim hale getirmek bugün daha fazla hayati bir öneme sahiptir. Bugün baz noktalarda tart fl lsa da THY, Türk Telekom iflçilerinin grev direniflleri, içinden geçti imiz zor süreçte iyi okunmal, içerisinde yaratt umudu-direnifli ve dayan flma bilinci büyütülmelidir. Hele ki kongresine devlet erkan n n kat ld ve yapt klar konuflmalarda iflçi s n f na sald r da bir mahsur görmeyenlere izin veren Türk- fl in bu sürecinde grevlerin direnifllerin koflulsuz desteklenmesi ve büyütülmesi çok önemlidir. flsizli e isyan et! fiüphesiz yukar da açmaya çal flt m z tablo bir anda oluflmad gibi bu tabloyu de ifltirecek iradenin de çok k sa zamanda yarat lmas n beklememeliyiz. Bugün en acil ihtiyaç Devrimci Demokratik Sendikal Birli imizin s n f sendikac l ilkelerine s k s k ya ba l, devrimci ve militan disiplinden ödün vermeden ve s n f n iradesini, kararlar n önemseyen örgütlülü ümüzün ihiyaca yan t verebilecek seviyeye getirilmesi sorunudur. Güncel olarak bunun ilk aya n fiubat sonunda flçi Kurultay m zla sonland raca m z Sendikal mücadeleyi gelifltir, iflsizli e isyan et! slogan merkezli yürütece imiz kampanya sürecimiz oluflturacakt r. Çal flmalar m z iflsizlikle s n rland rmadan, bu süreci geliflen sald r dalgas na karfl olan mevzileri sa lamlaflt rmak ve yeni mevziler oluflturma hedefiyle hareket etmek durumunday z. Egemenlerin floven sald r dalgas na karfl iflçi ve emekçiler cephesinden bir karfl duruflun yarat lmas, oluflturulan bu dalgan n gölgesinde yo unlaflt r lan sald r dalgas - n n kendisinin yo un propagandas n yapmal y z. Emek hareketinin içerisinde bulundu u durum bizi karamsarl a itmemeli, bilakis iyi bak ld nda milyonlarca iflçi-emekçinin gün be gün yaflam koflullar n n a rlaflt ve sald - r lar n artarak devam edece i öngörüsüyle örgütlenme ihtiyaçlar n n da artt gerçekli i görülmelidir. Emperyalizm ve sald r lar neticesinde çeliflkilerin gitgide keskinleflti i, bu dura- anl n alt nda öfkeli iflçi-emekçi ve iflsizlerin öfkelerinin artt n görerek öfkelerini örgütlemenin aciliyetini ve hayati önemini görmek zorunday z. Biliyoruz ki att m z ad mlar yerini buldukça, kitlelerin sorunlar na yo- unlaflt kça, bu sorunlara yönelik somut politikalar ürettikçe kampanyam z n hedefine ulaflmas kaç n lmazd r. flçi s n f n n içinden geçti imiz dönem aç s ndan yaflad sorunlar tüm yönleriyle görmek, kavramak bu çal flmalar m z n merkezinde olmak zorundad r. Kitlelerin beklenti ve taleplerinin karfl lanmas, bunlar üzerine ciddi bir kafa yoruflun sa lanmas sadece bugünkü çal flmalar m z de il gelecek çal flmalar m z n zeminini de haz rlayacakt r. Bugün tüm açmazlar na ra men iflçi s n f n n harekete geçti i koflulda ülke gündemini nas l belirledi ini ve de ifltirdi ini gördük. Dünyada ve ülkemizde son dönem geliflen hareketlili i kavrayarak, görev ve sorumluluklar m z yerine getirdi imizde kazan mla ç kmam z n önünde bir engel olmad n görece iz. Hatalar m zdan ders ç kararak, dün yaratt m z de- er ve birikimlerimizi tekrar tekrar inceleyerek ve do ru sonuçlar ç kararak bu döneme yüklenelim! Türkiye de yeni mali y l Ocak ay ile birlikte bafllad ndan; her y l n son 2-3 ay T S lerine, asgari ücret tart flmalar na, bütçede vergilerin ne kadar art r l p, ezen s n flara ne kadar n n nas l peflkefl çekilece i tart flmalar na sahne olur. Bu nedenle gazete sayfalar nda-televizyon haberlerinde ezen ve ezilen s n flar aras ndaki uçurumun üstü ne kadar kapat lmaya çal fl l rsa çal fl ls n baflar l olunamaz. Çok aç bulundu u için 1.5 kg. l k Trüf mantar n n 330 bin dolara sat lmas ; içinde ev sinemas ndan, jakuziye birçok insan n rüyas nda bile göremeyece i lüks metalar n bulundu u, kifliye özel denizalt siparifllerinin artt ve bunlar n fiyat n n 60 milyon Dolar oldu u haberi! Yine geçen ay stanbul da aç lan lüks mallarla ilgili fuarda onbinlerce dolarl k ayakkab lar n, giysilerin sergilenmesi ve fuar n Türkiye de iyi ifl yapt haberi vs. Bir de ezilenler cephesine, günde yaflam n birkaç dolarla (ki bunu bulamayanlar da var!) geçirmek zorunda olanlar n cephesine bakal m Türkiye de say - lar 4 milyon 70 bini bulan asgari ücretlilerin yak ndan takip etti i asgari ücretin, nas l en asgari flekilde belirlendi ine ve flu anki miktar n n bile ezen kesimler taraf ndan nas l fazla de erlendirildi ine bakal m Ülke gerçekleri aldatmacas yla emekçilere sefalet dayat l yor! Azami sömürü için Asgari Ücret Çeflitli aflamalardan geçmifl olsa da Türkiye de 1951 den bu yana uygulanan asgari ücret iflçilere normal bir çal flma günü karfl l olarak ödenen ve iflçinin g da, konut, giyim, sa l k, ulafl m ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlar n günün fiyatlar üzerinden asgari düzeyde karfl lamaya yetecek ücret olarak tan mlan yor asgari ücret yönetmeli inde. (Evrensel Genç Hayat, 27 Aral k 2007) Türkiye; Avrupa Sosyal fiart n asgari ücreti düzenleyen 4. Maddenin 1. F kras d fl nda imzalam flt r. Bu madde asgari ücret belirlenirken iflçinin ailesinin de göz önünde bulundurulmas n gerekli k lmaktad r. Türkiye de asgari ücret iflçi sanki kimseye bakmakla yükümlü de ilmifl gibi; tek bir kiflinin harcamalar üzerinden hesaplanmaktad r. Ve buna ra men yüksek de- erlendirilmektedir. II. Emperyalist Paylafl m Savafl ndan sonra özellikle Avrupa ülkelerinde sosyal devlet uygulamalar ad alt nda; asgari ücret belirlenirken iflçilere daha fazla söz hakk tan nmakta ve flimdiye oranla daha yüksek ücretler söz konusu olabilmekteydi. Fakat o zaman da flimdi de asgari ücretin mant ; burjuvazinin esasta kendi aras nda uzlaflarak, asgari maliyet kayb yla azami Emekçilerin al nterleri üzerinden lüks yaflamlar n sürdürenlerden, emekçilerin haklar n alma zamanlar gelmifltir! Tüm dünyada art k ezilenlerin arkas ndan esmeye bafllayan rüzgâr kullanmas n becermeliyiz sömürüyü elde etme çabas d r. flte buna paralel olarak son 15 y ld r tüm dünya ülkelerinde asgari ücret tart fl l r hale gelmifltir y l nda IMF Birinci Baflkan Yard mc s Anne Krueger Türkiye de asgari ücretin yüksek oldu unu, bu kadar yüksek asgari ücretlerle iflsizli in azalt lmas - n n ve istihdam n art r lmas n n önüne set çekildi ini söyledi ( ktisat Dergisi; Say ; , Sf; 48) Bu aç klamadan sonra hepsi ayn do rultuda olmak üzere ATO, OECD, TÜS AD gibi kurumlar raporlar yay mlad lar! Türkiye nin yar -sömürge yap s - n n getirdi i; yat r mlara bütçenin sadece yüzde 6 s oran nda pay ayr lmas n n, ülkenin yeralt, yerüstü zenginliklerinin peflkefl çekilmesinin, bütçede en yüksek pay n faize-borca ayr lmas n n k saca sistemin kendisinden kaynaklanan iflsizli in-yoksullu un faturas n bir kez daha bilinçlice en alttakilere yüklediler! Ve bu y l asgari ücret tespit komisyonu çal flmalar n yürütürken; Batman do umlu, Kürt milliyetine mensup oluflunu her f rsatta hat rlatan Merlly Linch te çal fl rken ayl k 60 bin dolar alan flimdinin Devlet Bakan Mehmet fiimflek Türkiye de asgari ücret ile emekli maafl dünya ortalamas n n üzerinde seyrediyor aç klamas n yapt. Ezen s n flar n flu anda en çok konufltu u ise bölgesel asgari ücretin uygulanmas. Bu özellikle T. Kürdistan nda ücretin YTL civar nda oluflunun resmileflmesi demektir! Asgari geçim indirimi aldatmacadan baflka bir fley de ildir! 1 Ocak 2008 den itibaren asgari ücrete, enflasyon oran n n üstünde yüzde 4+5 oran nda zam yap ld. Böylece asgari ücret Ocak ay ndan itibaren 16 YTL lik zamla 435 YTL, Temmuz dan itibarense 457 YTL oldu. Burada asgari geçim indirimi aldatmacas na vurgu yapmakta yarar var. Asgari geçim indiriminin uygulanmas yla bekâr bir iflçinin eline 481 YTL geçece i aç kland. Evli olufluna, eflin çal fl p-çal flmamas - na ve çocuk say s na ba l olarak bu miktar kademe kademe azami 513 YTL ye ulafl yor. Yani bekâr ile evli ve 4 çocuklu olan aras ndaki fark 32 YTL. Haber bafll klar nda, aç klamalarda ulaflamad m z bilgilere; derinliklere indikçe ulafl yoruz ve görüyoruz ki asgari geçim indirimi birçok asgari ücretliye uygulanmayacakm fl. Yukar da belirtti imiz gibi asgari ücretin enflasyon oran n n üstünde belirlendi i iddia ediliyor. Enflasyon oran hem toplu ifl sözleflmelerinde hem de asgari ücret belirlenirken kullan lmaktad r y l için hedeflenen enflasyon oran yüzde 4 idi. Tamamen hükümetin ifline gelen rakamlar aç klayan TÜ K; daha fazla düzeltme yapamam fl olacak ki, enflasyon oran n yüzde 8 olarak aç klad. 6 Ocak 2008 de iktisatç Mustafa Sönmez in Evrensel de yay nlanan araflt rmas n n sonuçlar, TÜ K in enflasyon oran n n halk m z n mutfa ndakiyaflam ndaki enflasyonla hiç ilgisi olmad n gösterdi. M. Sönmez 130 dolay ndaki g da maddesinin fiyat art fllar üzerinden yapt analizde, mutfak ve bar nma ile ilgili mal ve hizmetlerin 2007 deki fiyat art fllar n n ortalama yüzde 25 in üstünde oldu- unu saptam flt r. Enflasyona göre yüksek saptand iddias n n yine sadece aldatmacadan ibaret oldu u aç kt r. Egemenler ve iflbirlikçileri yine fedakârl ktan bahsediyor! Asgari ücret miktar ile ilgili aç klama yapan T SK Yönetim Kurulu Üyesi Ali Nafiz Konuk un söyledikleri; ezen s n flar n iflçilere, memurlara nas l bir yaflam düflündüklerini göstermesi, tipik bir burjuva anlay fl olmas aç s ndan önemlidir; Herkes fedakarl k yapmak zorunda Sanayinin amac insanlar n zenginliklerini art rmakt r. Bizim de hedefimiz bu. (28 Aral k 2007-Dünya Gazetesi) A. N. Konuk; Herkes fedakârl k yapmal d r derken pratikte gördü ümüz ve yaflad klar m zdan yola ç karak, burada sadece ezilenleri kastetti ini anl yoruz! Dünya Bankas n n Dünya Kalk nma Göstergeleri 2005 raporunda Türkiye de en yoksul yüzde 10 un gelirden yüzde 2.3; en zengin yüzde 10 un ise yüzde 30.7 ald belirtilmektedir. Yani arada 10.5 katl k bir fark var. (Veriler; 28 Aral k 2007-Dünya Gazetesi) Bir taraftan zenginlik bir taraftan yoksulluk böyle artarken; kapitalist üretim sürecinin kendi mekanizmas ile e itilen, birlefltirilen ve örgütlenen iflçi s n f n n baflkald rmalar da genifller ve yayg nlafl r. (Marks, Kapital, C. 1, S. 782) Türkiye de son birkaç ayda yaflanan grevler bunun göstergesidir. Kendili inden olan bu grevlerin; s n f bilinçli önderlik olmadan gerçekten baflar ya ulaflmas mümkün de ildir. flte Telekom grevi sonras çal flanlar nas l aldat ld klar n anlat yorlar. SE- KA direniflinin nas l sonland r ld halen ak llardad r! Tarihte bunlar n say s z örne i mevcuttur! 2008 y l tüm emekçiler aç s ndan sefaletin, sömürünün, bask n n artaca bir y l olacakt r. Türkiye ve Irak Kürdistan nda yürütülen savafl n Büyük Ortado u Projesi ekseninde Türkiye ye biçilen misyonun, dünyada gitgide derinleflmekte olan krizin faturas ; sene bafl nda yap lan zamlarla, belirlenen asgari ücretle, bütçeden ayr lan payla emekçi halk m za kesilmeye bafllanm flt r! Emperyalistkapitalist ülkeler her zamanki gibi girdikleri ekonomik krizin faturas n bizim gibi yar -sömürge, yar -feodal ülkelerden ç karmaya çal flacaklard r! Tüm bunlara karfl haz rl kl olmak, emekçiler içerisindeki çal flmam z yayg nlaflt rmak ve derinlefltirmek ihmale gelmeyecek bir zorunluluktur. Emekçilerin al nterleri üzerinden lüks yaflamlar n sürdürenlerden, emekçilerin haklar n alma zamanlar gelmifltir! Tüm dünyada art k ezilenlerin arkas ndan esmeye bafllayan rüzgâr kullanmas n becermeliyiz

9 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi-köylü 9 Politik gündem Toplum içindeki farkl l klar n, egemen s n flar taraf ndan olabildi ince körüklendi i, kendisinden olmayana karfl tahammülsüzlü ün had safhaya ç kar lmaya çal fl ld bir dönemden geçmekteyiz. Irkç -floven dalgan n efllik etti i bu yönlü çabalara, giderek daha s kça yaflanan linç giriflimlerinin efllik etti ini görüyoruz. Faflist TC devletinin, tüm resmi-gayri resmi kurum, kurulufl ve organlar yla hayata geçirmeye çal flt bu politikan n bir aya n da hiç kuflkusuz AKP hükümeti oluflturuyor. çinden geçilen bu süreçte, farkl - l klara tahammülsüzlük noktas ndaki pratikleri bilinen AKP nin son dönemdeki Alevi yönelimi ise bugünlerdeki en büyük tart flma konular ndan biri durumunda. Bu tart flmalar, AKP nin Alevi aç l m çerçevesinde organize etti i Alevi iftar ile birlikte iyice alevlendi. Alevi örgütleri taraf ndan protesto edilen ve bunun sonucu olarak da, 298 Alevi örgütünden sadece (bu tart flmalar n yafland süreçte birileri taraf ndan kurduruldu u iddia edilen) 6 s n n kat ld iftar ise, AKP nin bir flovu olmaktan öteye geçemedi. Dahas, AKP bu iftar düzenlemekteki hedefine pek de ulaflamad. ftar yeme ine öncülük eden bafll - ca isim, AKP stanbul milletvekili ve ayn zamanda Erdo an n dan flman olan Reha Çamuro lu. ftar bilindi i üzere, bir süre önce AKP taraf ndan gündemlefltirilen ve Çamuro lu nun önayak oldu u, Alevilik inan fl na yasal statü kazand rma çabalar n n da bir ürünü. AKP nin Alevi ata na ve bu ba lamda düzenledi i iftara daha ayr nt l geçmeden önce, AKP nin Alevi plan na cansiperane katk sunan ve kendisi de Alevi olan Reha Çamuro lu nu biraz daha yak ndan tan makta yarar var. Kendisi 12 Eylül öncesinde solcu geçinen, bir süre sonra sol kimli ini reddedip, kendini anarflist ilan eden, ancak bundan da tatmin olmam fl olacak ki, bu kimlikten de istifa edip, bu arada Alevi oldu unu hat rlayan ve Alevilik üzerine yazmaya bafllayan bir flahsiyet. Liberal kimli i ile de bilinen Aleviler Çamuro lu nun siyaset sahnesine girifli de bundan sonra bafll yor. Çamuro lu nun bu h zl evrimleflmesi, sonraki siyasi yaflam na da damgas n vuruyor. Önce Çiller ve Mehmet A ar n partisinde baflkan yard mc l, oradan MHP ve son durak olarak da AKP de solu u al - yor. O na bu halk düflmanl na giden yolda efllik eden en önemli unsur ise, sola, sosyalizme karfl besledi i ve giderek daha da büyüyen kini oluyor. Alevi aç l m alt - na imzas n atmas n da esas da bu kin sa l yor. Ve bu kinini ise, Alevilerin sistem taraf ndan asimile edilme çabas olan bu süreçteki giriflimler s ras nda sol Alevileri asimile ediyor yorumuyla d fla vuruyor. Oysa, sol kimli- ini reddettikçe, sola daha çok düflman olan tüm dönekler gibi O da bilmektedir ki, gerçek solcu düflünce, yani devrimci-sosyalist inanç, en basit tan m yla, farkl kültürleri asimile etmeyi de il, bunlar n kardeflçe bir arada yaflamas n savunur. Ancak yukar da da vurgulad m z gibi, ne Alevi (özde halk düflmanl ) politikas üzerinden sistem içinde kendine yer edinmeye çal flan Çamuro lu nun ne de bu konuda ak l hocal yapt AKP nin, Aleviler üzerinde oynamaya çal flt bu oyun pek tutmufla benzemiyor. Çünkü oyunun aç l fl bile sonunun nas l bitece ine dair yeterli ipuçlar sunuyor. ftar de il H z r Sofras AKP ve ekibi ilk falsoyu anl flanl bir iftar sofras kurmakla veriyor. Alevi inanc ndaki Muharrem Orucu na denk getirilen bu iftar yeme ine dönük elefltirilerden biri de, Alevilerin orucunu, Ramazan (yani Sünni) iftarlar gibi gösteriflli sofralarda açmad yönlü elefltiriler. Matem anlam na gelen bu oruç, inananlarca mateme uygun biçimde, sessiz sedas z aç lmakta ve her türden gösteriflten uzak olmas na özen gösterilmekte. Düzenlenifl biçimiyle bile, Alevi iftar ndan çok egemen Sünni inan fl n iftar sofras olan ve niyeti aç a vuran bu sofra, daha bafl ndan itibaren bu giriflimin karfl s nda olan Alevi kesimler taraf ndan, denk düflen bir tan mlamayla, H z r Sofras olarak adland r ld. H z r Pafla bilindi i üzere Pir Sultan Abdal n gerçek katili, Pir Sultan n idam n n bafl sorumlusu olan kiflidir. Ve bu tan mlamayla, iftara kat lanlar n katilleriyle ayn sofray paylaflmas na gönderme yap ld. AKP nin sadece Mad - mak ta yak lan ayd nlar n katilleriyle Kurtlar Sofras na ra bet etmedi! yak nl na bak lmas bile, bu tan mlaman n ne kadar yerinde oldu unu göstermektedir. AKP nin yürüttü ü ve bu iftarla taçland rmaya çal flt Alevisiz Alevi projesi ne karfl daha güçlü tepkiler gelmekte ise gecikmedi. Bu yönelime karfl tepki gösterenlerin bafl nda ise, Pir Sultan Dernekleri geliyor. PSAKD, 3 fiubat da bir miting yapmaya haz rlan rken, çok say da kurum daha iftar öncesi yapt klar aç klamalarla bu asimilasyon politikas n protesto etti. En anlaml protestolardan biri de Dersim de, çok say da kurumun bir araya gelerek yapt protestoydu. Bu protesto eyleminde, özellikle de Erdo- an n geçmifl pratiklerine de inilerek, belediye baflkanl döneminde fiahkulu Derne i Cem Evi ni y kt rmas, Karacaahmet i ise y kt rma giriflimine de inilerek, Erdo an n sonraki y llarda bu yönlü yapt Karacaahmet i y kamamak içimde bir uktedir sözlerine yer verildi. Kimileri ise daha çok da inananlar n duygu ve düflüncelerine hitap ederek, yeme e kat lanlar n, bulundu u toplumdan aforoz edilmesi, yani d fllanmas anlam na gelen, düflkün ilan edilece ini aç klad lar. Alevi politikas n n hedefi çok yönlü Peki daha düne kadar Alevileri inkar eden, inkar etmeden de öte, Alevilere karfl gerçekleflen katliamlar n savunuculu unu yapan, katliamlar gerçeklefltirenlere koruma z rh oluflturan AKP, bugün neden birdenbire Alevici kesildi? Buna en k sa yoldan verilen yan tlardan biri Alevilerin asimile edilmek istenmesi olarak getirilmekte. En uygun cevap buymufl gibi görünmekle birlikte, hedefin sadece bununla s n rl olmad n söylemek gerekmekte. Alevi aç l m n n zamanlamas - na bak ld nda, bunun Kürtlere dönük kapsaml bir sald r ya giriflildi i döneme denk geldi i görülmektedir. fiu süreçteki Alevilerle bar fl k olma çabas, 22 Temmuz seçimlerinde Alevilerden oy alamayan AKP nin, ileriye dönük oy kapma giriflimleri oldu- u gibi, bu süreçte daha çok da Kürtleri yaln zlaflt rma hedefini içermektedir. Ayn flekilde, sistemle bar flmaya, dahas sisteme yedeklenmeye haz r olan Alevi kesimlerle, sisteme karfl muhalif tutumunu sürdürmedeki srar n koruyan Alevi kesimlerini ayr flt rmay da hedeflemektedir. Böl-parçalayönet politikas n n bir parças olan bu politika ise, emperyalistlerin, bugün gerek bölgede gerekse dünyada hayata geçirmeye çal flt politikalardan ba- ms z düflünülemez. Dinin ve faflist gericili in tüm dünyada yükselifle geçti i böylesi bir süreçte bafllat lan bu giriflimin, toplumsal uzlaflmaya de il, toplumdaki farkl l klar daha da körüklemeye hizmet etti ini, bu yönelimin sadece bir aldatmacadan ibaret oldu unu ise, yine ayn günlerde yaflanan pratiklerde görmekteyiz. Ard arda birçok okulda Alevi ö rencilerin, özellikle de din dersi hocalar taraf ndan, hastanelik edilinceye kadar dövülmesi, gerçek zihniyeti ortaya koymaktad r. Ve Alevi ö rencilerin dövülmesine dönük bu pratikler ise topluma ekilen farkl l klara karfl tahammülsüzlük tohumlar n n ürünüdür. Bu tahammülsüzlü ün daha da büyütülece ine dair iflaretler ise yeterince mevcuttur. Son söz olarak: AKP nin Alevi Aç l m, Alevilerin farkl l n kabul etme ve bu farkl l a sayg duymadan ziyade, Türk egemen s n flar n n Aleviler üzerinden, (emperyalist patentli) politik hedeflerini gerçeklefltirmeye hizmet etmektedir. Kurulan iftar sofras ise H z r Sofras oldu u kadar da, Kurtlar Sofras d r. Ve bu Kurtlar Sofras na yem yap lmak istenen Aleviler ise, Kurtlar Sofras na ra bet etmemifltir! Çamuro lu dönsün, biz dönmeyiz! Buca da yaflayan Aleviler AKP iftar na kat lan kurumlar protesto etti. Bu semtte yaflayan Aleviler, Buca Kooperatif Meydan nda toplanarak, Susma hayk r halklar kardefltir, Çamuro lu dönsün biz dönmeyiz yolumuzdan sloganlar yla Buca Hac bektafl Veli Derne i Cemevi önüne kadar yürüdü. Kitle ad na aç klama yapan Kuruçeflme Halk nisiyatifi üyesi Sinem U urlu, AKP nin düzenledi i iftar yeme ine kat lanlar ilkesizlikle suçlad. U urlu, AKP ile aç lan iftar bizim iftar m z de ildir. Bu sofra H z r Pafla sofras d r. Onlarla birlikte rant sofras na oturanlar n bizimle ifli yoktur. Son dönemlerde Alevilere yönelik bir sald r da ARD televizyonundan geldi. Kültürümüze a r hakaretler yapan bu televizyon kanal gerekli cevab Alevi toplumundan alm flt r dedi. Son birkaç y ld r ülke gündemini sarsan geliflmelerden sonra yaflananlar hukuk, adalet gibi kavramlar n bir kez daha sorgulanmas na neden oluyor. Ç kart lan Terörle Mücadele Yasas, yeniden düzenlenen TCK, Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu nun yasalaflmas ile devlet yetkililerine genifl hareket alan yarat l rken toplumsal dinamiklerin zincirlenmesi hedefleniyordu. Bu yasalar ve düzenlemelerle birlikte her türlü hak ihlali ve anti-demokratik uygulama meflrulaflt - r l rken, hak ve özgürlükler mücadelesi yasad fl ilan ediliyor. Polis sokak ortas nda cinayet iflleyerek, halka iflkence yaparken, rkç -milliyetçi dalgay arkas - na alan faflistler devrimci-ilerici kurumlara, ayd nlara sald r yor. Devletin iyi çocuklar suçüstü yakalanmas na ve halk n üzerine atefl açmalar na ra men serbest b rak l yor. flçilerin, köylülerin her türlü hak arama mücadelesi anayasaya uygun olsa bile hukuksuz bir flekilde cezaland r l yor. Özerk- bilimsel, anadilde e itim isteyen ö renciler hakk nda onlarca dava aç l rken verilen disiplin cezalar ile okuldan at l yor. Üretemediklerini hayk ran köylüler hapse at l yor. Kölece çal flma koflullar na karfl direnen, ülke kaynaklar n n emperyalist tekellere peflkefl çekilmesine engel olmaya çal flan TEKEL iflçileri, yaka paça gözalt na al n yor. Uluslararas tekellere kap lar n sonuna kadar açan egemenler, halk m za daha fazla açl k ve yoksulluk getiriyor. Adalet kimin için? Yaflanan geliflmeler hukuk, adalet gibi kavramalar n iddia edildi i gibi herkese eflit olmad - n yeterince anlat yor. Anayasa mevcut hukuk düzeni birçok örnekte görüldü ü gibi hâkim s n flar n iktidar n garanti alt na almakla mükelleftir. Adaletin gözü önünde katliam! 19 Ocak 2007 y l nda Agos Gazetesi Genel Yay n Yönetmeni Hrant Dink gazete binas n n önünde kurflunlanarak öldürüldü. Ermeni sorunu üzerine yazd klar, söyledikleri ile önemli tart flmalara yaratan Ermeni gazeteci Dink in bileti çoktan kesilmiflti. Yasin Hayal in azmettirici ilan edildi i olayda teti i çekti i söylenen Ogün Samast kahraman ilan edildi. Katliam n ard ndan ortaya ç kan gerçekler cinayetin devletin birçok kurumunun eflgüdümlü çabas sonucu elbirli i ile ifllendi ini gösterdi. Ogün Samast n Samsun da bayrakl görüntülerinin bas na yans mas bir yana stanbul ve Trabzon Emniyet Müdürlü- ü cinayetin nerede nas l ve kim taraf ndan ifllenece ini tüm ayr nt lar ile biliyordu. Hrant n olaydan önce stanbul Emniyet Müdürlü ü ne ça r larak tehdit edilmesi bir sald r n n olabilece- inin bildirilmesi cinayetin arkas ndaki güçlere de iflaret ediyor. Olay n üzerinden bir y l geçmifl olmas na ra men tetikçi Ogün Samast ve Yasin Hayal d - fl nda büyük a abeylere ulafl lmad. Olay takip eden mahkeme milyonlarca insan n bildi i gerçe i bir türlü aç a ç - karamad (!) Herkesin gözü önünde devletin bilgisi ve özel ilgisi ile katledilen Dink için adalet tecelli edemiyor. Katiller bulunam yor! Oysa cinayetten hemen sonra Vali ve Emniyet müdürü yapt klar aç klamalarla örgüt ba lant s olmad n ve olay n milliyetçi duygularla ifllendi ini hemen söyleyivermiflti. Cinayetin birinci y ldönümünde Dink in polis gözetiminde 4 kiflilik bir ekip taraf ndan öldürüldü ü ortaya ç kt. Katliama iliflkin yap lan planlar polis kay tlar nda bulundu. Hrant Dink cinayeti katlinden sual olunmaz devletimizin ilahi adaletine karfl onar lmas güç yaralar açt. Mahkemenin suçluyu bulamad olayda milyonlarca emekçi katil zanl s n bulmufltu! Adalet daha önce yakas n bir türlü b rakmad Dink i bir an da unutuverdi. Katillerini sorgulamak için ciddi hiçbir çaba göstermedi. Belli ki kendisi de katiller gibi Dink in cezas n n kesilmesi gerekti ini düflünüyordu. Ancak cenazeye kat lan 200 bin insan vicdanlarda adaletin ölmedi ini ispatlad. Onlar kimin suçlu olmad na kesinlikle emindi ve bunun gere ini yapt. Adalet iyi çocuklara ifllemez! Dersim in Hozat ilçesinde 27 Eylül günü odun toplamaya giden iki köylü Özel Harekât Timleri taraf ndan kurflunland. Bülent Karatafl olay yerinde can verirken Ali R za Çiçek yaral kurtuldu. Hozat n Boydafl köyü k rsal nda operasyondan dönen Özel Harekât Timleri kimlik kontrolü için durdurduklar köylüleri kurflun ya muruna tuttu. Malatya 3. A r Ceza Mahkemesi nde görülen davada olay yeri tespit tutana infaz gerçeklefltirenler taraf ndan tutuldu. Davada gizlilik karar n n kald r lmas ile birlikte hukuk skandal da aç a ç km fl oldu! Kamuoyuna yap - lan aç klamada iki teröristin ölü ele geçirildi i duyurulurken köylülerin askerlere atefl açt iddia edildi. Ancak olay yerinde yap lan araflt rmada herhangi bir silaha rastlanmad. Olay ayd nlatacak en önemli delillerden olan elbiseler yok edildi. Yaral kurtulan Ali R za Çiçek tutuklanarak Diyarbak r a götürülürken burada da sorguland. Yaral halde iken haz rlanan ifadeyi imzalamas istendi kabul etmeyince de örgüt üyeli i iddias ile tutukland. Devletimizin k l çtan keskin k ldan ince adaleti burada bir kez daha vukuu buldu. Köylüleri kurflunlayan infaz edenler hakk nda hiçbir hukuki ifllem yap lmaz iken öldürülenler suçluydu!. Adalet yine olay ayd nlatm flt Polis adalete s n yor! Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanununun yasalaflmas ile birlikte polis fazla mesai yapmaya bafllad. Kanunun yasalaflmas nda bu yana polis sokaklarda adeta terör estiriyor. Emekçilere sokak ortas nda iflkence yapan polis, onlarca insan katletti. Silah kullanma yetkisini sonuna kadar kullanmaktan çekinmeyen polis halk n üzerine kurflun ya d rd. Nijerya uyruklu Festus Okey gözalt na al nd Beyo lu Polis Karakolu nda kurflunlanarak katledildi. Bu olaydan k sa bir süre sonra Kumkap da Polonya uyruklu bir göçmen daha öldürüldü. Avc lar da evinin arkas ndaki parkta oturan Feyzullah Ete kareteci polisin tekmesi ile can verdi. Polisler verdikleri ifadeler ile hâkimleri çok etkilemifl olmal ki, polisler serbest b rak ld. Festus Okey in arkadafllar olay n peflini b rakmalar için tehdit edildi, evleri bas ld, gözalt na al nd. Ete nin ailesi takibe al nd. Cenazeyi izleyen polis aileyi tehdit etmekten geri durmad. Ald darbe sonucu gö sünde morarma oluflan Ete için Adli T p vücuda flok verildi i bundan dolay morlu- un olufltu u raporunu verdi. Böylece polisin fliddetini ve cinayetin gerçek nedenini gizlemifl oldu. Adaletin rütbeli paflalar, görevlileri polisleri suçsuz buldu. stanbul Yenibosna da Yürüyüfl dergisi da t m yapan gruba polis vahflice sald rd. Olay yerinden uzaklaflmaya çal flan Ferhat Gerçek polis taraf ndan kurflunlanarak s rt ndan vuruldu. Omurili ine saplanan kurflun Gerçek i felç etti. Yerde kanlar içinde yatan Gerçek e müdahale temek isteyen arkadafllar iflkenceden geçirildi. Polisler hakk nda aç lan davada hâkim Gerçek i san k polisleri ise ma dur kabul etti. Polisler yine hakl yd! zmir de Baran Tursun dur ihtar - na uymad iddias ile kafas ndan vurularak öldürüldü. 14 Ocak ta Karfl yaka 1. A r Ceza Mahkemesi nde görülen davada san k polisin arac n lasti ine atefl açt m ifadesi üzerine hâkim taraf ndan serbest b rak ld. Polis üzerine düfleni yapm fl arac n lasti ine atefl açm fl ancak kurflun Tursun un kafas na saplanm flt. Mahkemede san k polisler duruflma s ras nda d flar ç kar larak nas l ifade verilecekleri konusunda uyar ld, deliller yok edildi. 20 yafl ndaki genci katleden polis t pk öncekiler gibi yine adale s nm flt. Adalet polisleri yine aklad! Benzer bir olayda 19 Ocak günü yap lan Hrant Dink anmas nda yafland. Agos gazetesi önünden yürüyerek Taksim stiklal Caddesi ne gelen kitlenin üzerine hedef gözeterek atefl açan polislerin bu görüntüleri televizyon ekranlar na yans mas na ra men, srarla polisin havaya atefl açt, ancak nas l olduysa orada bulunan bir kiflinin havaya aç lan atefl sonucu aya ndan yaraland biliniyor. Hakkâri Yüksekova Da l ca da PKK gerillalar taraf ndan düzenlenen bask nda esir al nan 8 asker vatana ihanet suçlamas ile tutukland. Sa kurtulan askerler kanla beslenen devletin imaj - na vurulan büyük bir darbe oldu. Bunun hesab sorulmal yd. Hayatta kalman n cezas ömür boyu hapisti. Yaflanan geliflmeler hukuk, adalet gibi kavramalar n iddia edildi i gibi herkese eflit olmad n yeterince anlat - yor. Anayasa mevcut hukuk düzeni birçok örnekte görüldü ü gibi hâkim s n flar n iktidar n garanti alt na almakla mükelleftir. Egemenler hâkim ideolojiyi benimsemeyen, bunu elefltiren herkesi cezaland rmakta. Ç kart lan yasa ve kanunlar en fazla ihlal eden hâkim s n flar olmas na ra men adalet ve eflitlikten söz edilmekte. Bu kadar örnekten sonra vicdanlar yeniden sorguluyor, adalet kimin için?

10 Enternasyonal İşçi-köylü Ocak-7 Şubat 2008 Yedi siyasi partinin önderleri Nepal i demokratik federal bir cumhuriyet olarak ilan etme konusunda anlaflarak Kurucu Meclis in ilk toplant s ndaki karar uygulam fl oldular. Liderler 23 Aral k 2007 tarihinde Baflbakan n Baluwatar daki evinde gerçekleflen Yedi Parti Toplant s nda anlaflmaya vard lar. Anlaflmaya göre karma seçim sistemi uygulanarak Kurucu Meclis in 601 üyesinin 240 ço unluk sistemiyle (bölgedeki adaylardan en çok oyu alan bölgeyi temsil etmek için meclise gider-çn), 335 i nispi temsil sistemi ile (her parti ald oy oran na göre adaylar n meclise gönderir-çn) ve 26 s da Bakanlar Kurulu taraf ndan seçilecek. Liderler ayr ca üst düzey bir mekanizma yaratmada, NKP(Maoist) i geçici hükümete dahil etmede ve flehitler ve kay plar için bir komisyonun kurulmas konular nda da anlaflt lar. Daha öncesinde geçmiflte yap lan anlaflmalara ve verilen sözlere uymayan NK (Nepal Kongresi) kurucu meclis seçimlerini gerçeklefltirme, federal demokratik cumhuriyeti ilan etme ve nispi seçim sistemini kabul etmeyi içeren Geçici Anayasay uygulamada engeller ç karm flt. Bu da Kurucu Meclis seçimlerinin belirsizleflmesine ve devletin yeniden inflas n n bloke edilmesine sebep olmufltu. Do al olarak NK nin önderleri halk n gelece inden ve ulustan daha fazla kendi s n fsal ç karlar n, feodal ve bürokratlar n ç karlar n düflünmektedir. NKP(BML) [Nepal Komünist Partisi (Birleflik Marksist-Leninist)] ise yeni Nepal i infla etmede net bir yaklafl m, plan ve program olmad ndan kaynakl siyasi krizi aflmaya yard mc olamad. NKP(Maoist) ise sorunu herhangi bir parti, grup veya kifli taraf ndan de il de konuyla ilgili aktörlerin yer alaca bir yuvarlak masa toplant s nda tart flmay önermiflti. Fakat bu öneriyi NK sertçe reddetmiflti. çlerinde Bakan Mahant Thakur un da yer ald Madhesi önderleri anayasan n yönelimine uyulmamas nedeniyle kolektif flekilde partilerinden ve meclisten istifa etmesine ra men NK buna önem vermedi. Anlaflmaya var lmas na karfl n Kurucu Meclis (KM) seçimlerinin zaman nda gerçekleflip gerçekleflmeyece i sorunu NK nin karakterinden kaynakl halkta kuflku yaratmaktad r. KM seçimleri geleneksel düflünme ve parlamenter liderlerin yanl fl ve programlar nedeniyle belirsizleflmiflti. Ayn zamanda iç ve d fl güç merkezlerinin Nepal siyaseti üzerinde oynad klar kirli oyun da durumun ciddiyetini artt rm flt r. Maoist önderlerden Badal yoldafl yaln zca KM seçimleri için de il, ayn zamanda seçimlerin Nepal halk yarar na sonuçlanmas için hareketin yarat lmas na olan ihtiyac vurgulam flt r. Bu karar n uygulanmas konusundaki flüphe de anlafl ve ard ndan boz e iliminden kaynaklanmaktad r. fiayet anlaflma uygulanmazsa büyük bir memnuniyetsizlik halk içinde yay lacak ve yeni bir isyan do acakt r. Böylesi bir durumda, yaln zca monarfli de il geçici hükümetin önderli i, KM de bitecektir. Federal Nepal Cumhuriyeti Afla daki yaz lar Nepal de devrimin yan nda saf tutan Red Star (K z l Y ld z) dergisinin 1-15 Ocak tarihli 2. say s ndan derlenerek çevrilmifltir. Tarihsel bir at l m (Dharmendra Bastola) Ülkedeki siyasi kilitlenmeyi çözme do rultusunda Nepal Komünist Partisi (Maoist) ve parlamenter partiler, geçici anayasaya uygun olarak Nepal in Federal Demokratik Cumhuriyet e dönüflmesi için flartlar n haz rlanmas ve seçilen Kurucu Meclis in ilk toplant s nda karar alt na al nmas konusunda uzlaflmaya vard lar. Bu, Nepal tarihindeki temel bir at l md r. Bu kararla birlikte Nepal geçici anayasayla birlikte monarflik bir sistemden Nepal Demokratik Cumhuriyeti ne dönüflmüfltür. Siyasi gerçekli in bir sonucu olarak Nepal deki monarflik kurumlar y k ld. Ulusal ve bölgesel cumhuriyetler oluflturuldu. Nispi seçim sistemi kabul edildi. Siyasi, ekonomik ve sosyal yeniden yap land rma için kap lar aç ld. Siyasi kilitlenmenin buzu k r ld. Bu anlaflmayla birlikte ilk kez Nepal halk egemen hale geldi. Ancak bu, afl lmas gereken binlerce milde bir ad md r. Bu, partimizin görüflme alan nda elde etti i büyük bir kazan md r. fiayet Kurucu Meclis seçimi Haziran 2007 de yap lsayd bu, Halk Savafl n n 10 y l n n ve 19 günlük halk hareketinin sayesinde oluflturulan Geçici Anayasan n ruhu ile gerçeklefltirilecekti. Fakat yerli ve yabanc gericilerin gizli oyunlar bu ruhu köreltmeye çal flm fl ve Nepal halk n n kazan mlar n ihlal etmesi için parlamenter partileri k flk rtm flt r. Ve seçim tarihi Aral k ay na ertelenerek monarflinin perdenin ard nda rolünü oynad ve feodal ve kapitalist unsurlar n halen seçimlerin 1980 referandumuna dönüflebilece i hayallerini kurduklar anlafl lm flt r. Partimizin en k sa sürede Cumhuriyetin ilan edilmesi ve nispi seçim sisteminin güvence alt na al nmas talebini savunmas n n nedeni bunlard r. Bu taleplerin özünde Demokratik Cumhuriyetin ve ulusal ve özerk cumhuriyetlerin federal yeniden inflas bulunmaktad r. Ancak temel parlamenter partiler partimize sertçe karfl ç kt lar. Bu nedenle ideolojik ve politik farkl l klar da göz önüne alarak partimiz bu konuda 2 temel nedenden dolay uzlaflm flt r. Birincisi, NK Cumhuriyeti kabul etmifltir. Ve ikincisi ülke yolunu ya seçimle ya da halk mücadelesi ile bulmal d r. fiimdi, anayasal karardan dolay özellikle NK içindeki monarfli yanl lar n tamamen kovmal ve Nepal Demokratik Cumhuriyeti nin yeni siyasi ana ak m nda yerini almal ve ülkedeki ekonomik, siyasi ve sosyal yeniden yap land rmada yer almal d r. fiimdi partilerin görevi, ulusla birli- i gelifltirmek ve KM seçimlerini herhangi bir sorun yaratmadan gerçeklefltirmektir. Federal Cumhuriyetin Kurucu Meclisin ilk toplant s nda karar alt na al nacak olmas flimdiden seçimleri ertelemeye dönük komplolar n da gündemleflmesine sebep olmufltur. Seçim komisyonu seçimlerin olabilirli i hakk nda karanl k bir resim sunmaya çal flmaktad r. Böylesi bir durumda komisyonun üyelerinin de iflimi ile engel kald r lacakt r. Ulusal ve bölgesel cumhuriyetlerin federal yap - lanmas tamamland nda Terai sorunu ve di er gerilimler de çözülecektir. fiayet yerli ve yabanc gericiler seçimleri engellemek ve Nepal halk n n kendi egemenlik hakk olan cumhuriyeti ilan etme, monarfliyi y kma, ekonomik, politik ve sosyal yeniden yap land rma hakk na engel olurlarsa bu onlar için oldukça büyük bir zarara neden olacakt r. Nepal halk - n n böylesi bir durumda isyan etme hakk vard r ve bu gerçekleflti inde gerici unsurlar n yok edilmesi binlerce kez h zl olacakt r. NKP(Maoist) Merkez Komite üyesi Büyük bir kazan m Nepal Komünist Partisi (Maoist) Baflkan Prachanda partisiyle alt parti aras nda yap lan anlaflman n büyük bir kazan m oldu unu söyledi. Anlaflman n ard ndan Kathmandu da bir etkinlikte konuflan Prachanda Nepal tarihinde ilk kez anayasaya Federal Demokratik Cumhuriyet yazmak büyük bir kazan md r dedi. 23 maddelik konsensüsün olumlu oldu unu ancak önemli olan n uygulan - fl oldu unu ekledi. Ülke Cumhuriyetin kuruluflu ile büyük bir ilerleme yaflarken farkl çevrelerden Maoistlerin neden nispi seçim sisteminden (her partinin ald oy oran na uygun flekilde parlamentoda temsil edilmesi-bn) vazgeçti i sorusu yükselmektedir. Bu konuyu netlefltirmek amac yla NKP(Maoist) önderlerinden Mohan Baidhya Kiran nispi seçim sistemi konusunda tav rlar n n de iflmedi ini söyledi. Anlaflmada partilerinin bu konudaki farkl anlay fl n n anlaflma metninde yer ald n vurgulad. S n f ideolojimizde, ideallerimizde ve hedeflerimizde kararl y z! Afla daki görüflme NKP(Maoist) Merkez Komitesi Sekreterlik üyesi Netrabikram Chand Biplab ile yap lan röportajdan al nm flt r. - Ülkemiz süre giden bar fl sürecinde anlaml bir sonuca ulaflacak m? - Benim görüflümce, süre giden bar fl süreci iki benzer s n f ve ç karlar aras nda yaflanmamaktad r. Bu bar fl süreci 10 y ll k Halk Savafl sayesinde ilerlemektedir. Savafl ve bar fl süreçleri devrimde mümkündür ve birbirleriyle yer de ifltirebilir. Marksizm bu durumu anlamam z sa lamaktad r. Ve di er bir gerçek de bar fl sürecinin temel hedefinin proleter devrime hizmet etmek ve tamamlamak olmas d r. Bar fl döneminin ard ndan fliddetin do umu ve devrimci fliddetin ard ndan bar fl n oluflmas n n nedeni nitelik ve s çrama üzerine Marksist yasalarda sakl d r. Bu nedenle bar fl süreci devrimci bir sonuca ulaflmal d r. Fakat burada eklemek istedi im bir konu da her zaman ç karlar birbirine z t iki s n f n (proletarya ve sömürücü) keskin mücadelesinin yafland - devlet iktidar na yönelik Marksizm in bulgular na z t flekilde düflülebilecek en büyük hatan n gerici, feodal ve emperyalist devlet iktidar n n proleter devlet iktidar na görüflmeler, anlaflmalar ve birlik yoluyla dönüflece ini düflünmektir. ( ) - Enternasyonal komünist partiler NKP(Maoist) i neden elefltiriyor? - Asl nda bu yak c bir sorun. Bizim partimiz ve devrimimiz yaln zca Nepal in partisi ve devrimi de ildir. Dünya komünist partisinin ve dünya devriminin temel organlar ndan biridir. Bu nedenle devrimin zaferi veya yenilgisi tüm dünyay etkilemektedir. Di er önemli gerçek ise bugün geldi- imiz aflamada dünya proletarya s n - f n n yard m ve dayan flmas n n büyük etkisidir. Halk Savafl n bafllat rken Peru, Filipinler ve Türkiye devrimlerini inceledik. Kardefl partiler DKP ve HKP (Maoist) ile tart flt k ve deneyimlerimizi paylaflt k. Bize çok yard mc oldular. Hindistan daki devrimciler siyasi, teknolojik, akademik ve di er alanlarda yard mlarda bulundular. DEH in ve HKP(Maoist) in Nepal devriminin bar fl süreci ile ilgili kayg ve elefltirileri var. Bu elefltiri ve kayg lar kabul ediyoruz, çünkü ayn s n - fa mensubuz. Farkl yaklafl mlar da var, ancak Ganapathi yoldafl ve Bob Avaikan yoldafl n elefltirileri en dikkate de er olanlar. Bizim onlar s n f ideolojimizde, ideallerimizde ve hedefimizde kararl oldu umuza inand rmam z gerekmektedir. ( )

11 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi-köylü 11 Kavga okulu Her ad m gelece e b rak lan ayak izidir! Dövüflenler de var bu havalarda El ayak buz kesmifl, yürek cehennem Ümit, öfkeli ve mahzun Ümit, sap na kadar namuslu Da lara çekilmifl, kar alt ndad r. Do an n ac mas z yüzüdür k fl Çocu unu çetin bir s nava haz rlayan sert babad r. Çocuk bu zorlu s navdan geçebilirse ancak, hayatta kalmaya hak kazanacakt r Medetsiz Munzur k fl n afl lmaz Koçgiri syan nda Dersim isyanc lar n n ço u da bu da larda donmufltu. fiimdi y l 1993 tü, 93 ün 21 Oca Ve befl bin kiflilik düflman y na karfl s nda Partizanlar n önünde iki seçenek vard : Ya düflman çemberinde imha olmak ya da aman vermez, ferman dinlemez da larda kavgay boyutland rmak Yoldafllar Tepedekiler düflmand r. Birkaç hakim noktaya ç karma yapm fllar. Anlafl lan yar n dü ün var. Herkes önemli dokümanlar n, sa l k malzemelerini ve enerji ihtiva eden yiyecekleri yan na als n. Ayr ca herkes olabildi ince kal n giyinsin ve kesinlikle yedek yün çoraplar n yan - na als n. Karar verilmiflti, partizanlar kavgalar n da larda sürdürerek da aflacak ve di er m nt - kadaki kamplara ulaflacakt. flte böyle bafll yordu uzun, fedakârl k ve özveriyle dolu görkemli yürüyüfl. Gecenin koyu karanl nda göç katar dizildi da lara. lerleyen saatler beraberinde ac mas zl getiriyordu ve ölümü de! Önemli olan S cak gözyafllar na, gökkubbeye yay lan Devrim ad na ve pefli s ra Alevlenmifl yeni kavgalara lay k ölmek Ve yeni do an çocu a ad olmakt r. Öylesine ölmektir ki Öldürenleri öldürdüklerine bin piflman etmektir. Ve k sac k gerilla yaflam yla ilk Zeki Peker gö üslüyor ipi, bu uzun yürüyüflte. Bir yanda Yoldafllar beni b rak n, bana harcad n z her dakika yeni bir yoldafl n ölümüdür, benim kavgam buraya kadar, benden yoldafllara ve kavgam za selam söyleyin diyen Zeki nin yorgun sesi, di er yanda son nefesini verene kadar onu tafl makta srar eden yoldafllar Biraz bal vermek istedi yoldafllar Zeki ye, kabul etmedi. Son bir gayretle yoldafllar n selamlamaya çal flt ve ans z n uzatt bedenini yoldafl kollara! Kimileri belki de ilkti bu ölüme. Sapland yüreklerine yoldafl ac s ve akt yürek gözyafllar yanaklar ndan toz karlara. Yoldafl naafl terk edildi da lara ve göç yeniden dizildi uzun yürüyüflü sürdürmek üzere Göç katar n ölüm ikinci kez Ali Ekber Batasul ile yakal yor. Dili dondu undan gözleriyle veriyor mesaj n. Ölüm acele etmese kim bilir neler söyleyecekti o gözler. O söyleyemese de herkes anlam flt, yürekler tamamlam flt son sözlerini. Ölüm ad n kallefl olsun! Ölüm anan öle senin 23 Ocak Bu defa da lar n ufak tefek, dervifl k l kl doktoru Ali Demirda art k yürüyemeyecek duruma geliyor, ayaklar donmufl. Kim bilir kaç yoldafl n can n kurtarm flt, kim bilir onca çat flmada kaç yoldafl n n yaras na merhem olmufltu, onunla ayn ac - y çekerek. Kabullenemiyordu böylesi kallefl ölümü. Vartinik Destan n n tam 20. y ldönümüne gelen Parti flehitleri haftas na giren bir günde çok sevdi i Dersim topra n n karl gö süne düfltü. Nas l da isterdi kan yla sulamay, k z l k z l döllemeyi bu yediveren gül ba n ; ne çok önemserdi hani. Akmad oysa bir damla kan. Çünkü donmufltu bedeni. Öyle yal n, öyle duru, öyle içli, gösteriflten uzak, her fleyi iliklerine kadar yaflayan biri esti geçti bir seher yeli misali. Ve de- erler b rakarak geride, ayn geldi- i günün heyecan ve coflkusu ile Yel Da gedi inden ç k p gitti bir zemheri sabah Ola anüstü çabalar n büyük ürünüydü bu yürüyüfl. Dayan flman n, paylaflman n, birlikteli in ve güzel de erlerin bir bütünü olarak yoldafll k, motiflefltirdi bu ölüm kal m mücadelesini. Bu yolculuk, bu yaflam mücadelesi, yaflanan onca ac, halk için dü üne gider gibi ölüme koflman n yüreklili i figürlefltiriyordu kavgan n bu kesitini. Ne yüce bir yoldafll kt ki, herkes hep en zor iflleri üstlenmek istiyordu. Yaflam yoldafllar için kolaylaflt rmak ya da buradaki gibi bizden bedel isteniyorsa b rak n ben gideyim di yaflananlar. Belki kuflatmay fark etmeden önce e itim çal flmas yapm fllar ve neler söylemifllerdi birbirlerine? Ya da nöbet s ras kar flm flt da nöbetleri düzenleyen yoldafla sitemler mi edilmemiflti? Bunlar yaflam paylaflman n getirdikleri gibi do ald. Burada da ölümü paylaflman n gerekleri yaflan yordu. Yaflam ve ölümü böyle içten böyle do al ve özveriyle paylafl yordu Partizanlar. flte hedeflenen köy tam karfl - dad r. Ne kadar s cak ve dost fl klar bunlar. Birlik üç flehit vermifltir yolda. Art k tamamd r, yol buraya kadard r. Köy halk seferber olmufltur, do aya karfl amans z bir savafltan ç kan Partizanlar için. Ama tarih ç l k demekti, s n flar var oldukça ve dinmesi için mazlum ç l klar ndan oluflan bu trajik senfoninin, sesine avazla karfl l k vermesi gerekti ç r açan öncülerin. Hayat bu felsefeyi ifllemekteydi. Düflman n ateflinden, faflizmin vahfletinden daha az dehfletli olmayan Munzur un yak c so u u da bu felsefeyi dayatmaktan büyük haz duyarcas na daha çok kurban istiyor ve insanl n özgürleflmesi yolunda kavgaya at lm fl daha niceleri yaflam n ve ölümün buyruklar bafl m z üstüne diyerek, hem düflmana inat hayatta kalman n savafl n veriyor, hem de s raya girmifl kar beyazl klar n kefen yapmaya haz r bekliyorlard. Ve iflte Barbara Anna Kistler, Ali hsan Yalç n ve Erkan Fener Azrail in gizli bir ajan gibi sinsice sokulan zatürenin zulümet kalleflli ine yenik düflüyorlar. Barbara Anna Kistler sviçre nin Alplerinden Dersim in Munzurlar na enternasyonal bir yolculu un ad. Bu uzun yolculu- un ard ndan ayr lan k z l gülümüz. Ve Mazgirt köprüsüne karfl l kl bakan köylerindeki karakolu tez elden y kma ahdiyle da lar mesken eyleyen Erkan Fener. Memleketi Bergama n n tarihi efelik ruhuna ball incirlerinin k - vam yla getirip Dersim da lar nda yanan isyan atefline katm fl ve k z l güzergaha sokmufltu üç y ld r oldu u bu ailede daha yapacak ne çok fleyi vard. Yel Da nda abideleflen 6 yi it yoldafl n bir tekini dahi düflman n gücü, kudreti, MG-3 ün atefli veya Kobra n n roketi düflürebilmifl olmad, bütün haflmetine karfl l k; yaln z ve yaln z kendisine yi itli in kâr etmedi i dondurucu so uk, yak c kar, bo ucu f rt na ve buz kesici ayaz düflürdü ölüme yenik. * * * Zeki, Barbara, Ali ve di erleri Her biri farkl farkl dünyalardan ç k p gelmifllerdi; vars ll ktan yoksulluktan, iflçi ö renci, kad n erkek Bir arada oldukça, bir davaya gönül verdikçe, onun büyüklü ü karfl s nda ö renmeye doyumsuz olmakla ayn insanlar oldular; ama çok de ifltiler. Dünyay de ifltirme iflinin hiç de kolay olmad n yaflayarak ve görerek aral ks z bir de ifltirme iflinin hem öznesi hem nesnesi oldular. Hepsi zor günler in adam yd! Enerjilerini ak tt klar havuzun sadece tarihsel olarak de il, gelecek aç s ndan tafl d önemin de bütün benlikleriyle bilincindeydiler Bu yürüyüflün her ad m, ard llar n n yürüyece i yolun üzerindeki ad m izleridir. Ama yol daha çok uzun. Yürüyüfl sürüyor, her bir neferi bayra ard ndakine b rakarak gecenin karanl nda yolculara yol gösteren kutup y ld z oluyor. Ad mlar h zland rmak gerek. Daha h zl, daha güçlü basmal ad mlar yere. Dur ve orman an msa Canl güneflin alt nda fl kl çay rlar An msa ezinçsiz, gizsiz bak fllar Silindi bak fllar m Seninkiler ald yerini Biz geride kalanlar sürdürüyoruz Taçland r yoruz Savaflmak ve direnmek iste ini Kavgada ölümsüzleflenler Selahattin Do an: 1954 y l nda Sinop Erfelek e ba l Sar bo a köyünde dünyaya gelen Selahattin Do an, Proletarya Partisi nin düflünceleriyle stanbul da çeflitli inflaatlarda ve fabrikalarda çal flt s ralarda tan flm flt r. K sa sürede siyasal olarak yetkinleflen Do an, bu süreçte Parti Üyesi olur. 5 Ocak günü Süleyman Cihan la olan bir randevusuna giden Do an, burada bir devrimci örgütün yapt kamulaflt rma eylemi nedeniyle düflman n bölgeyi ablukaya ald n fark eder ve uzaklaflmaya çal fl r. Bu s rada ç kan çat flmada yaral olarak tutsak düflen Selahattin Do an dan bütün iflkence yöntemlerine ra men bir fley alamayaca- n anlayan iflkenceciler onu 2 fiubat 1978 de katleder. Yunus Koç: Kars do umlu olan Yunus Koç, Proletarya Partisi saflar nda mücadele yürütürken Ardahan- Ölçek köyünde jandarmalar taraf ndan 2 fiubat 1979 da katledildi. Mehmet Düzen: 5 fiubat 1961 Tunceli Ovac k do umlu olan Mehmet Düzen in de aralar nda bulundu u T KKO ya ba l bir gerilla birli inin Mazgirt in Örs köyünde oldu u ihbar n alan TC güçleri köyü basar. Gerilla birli i geri çekilirken Mohundu Karakol Jandarmas yla karfl lafl rlar. TC nin iki atefli aras nda kalan gerilla birli inin girdi i çat flma s - ras nda Mehmet Düzen 5 fiubat 1981 de ald kurflun yaralar yla flehit düfler. Haydar Sönmez: 1957 Dersim Mazgirt Yetimo lu köyünde do an Haydar Sönmez (Alt ndifl) iflbirlikçi oldu u için cezaland r lan Hasan Demirpençe yi öldürdü ü iddias yla gözalt na al narak fiubat 1982 de katledilir. R dvan Karakufl: fiubat 1995 te devlet taraf ndan gözalt nda kaybedildi. Direnifl Hareketi dava tutsaklar, Ramazan Yukar göz, Ömer Yazgan, Erdo an Yazgan ve Mehmet Kambur 29 Ocak 1983 te zmit te idam edildi. Pusula Devrim kavgas na yaflam n arma an edenler ölümsüzdür! Ocak, s n f bilinçli proletarya için, anlam büyük bir ayd r. Bu ayda kaybettik devrimin usta teorisyeni, s n f savafl m n n büyük örgütleyicisi Lenin yoldafl. Yine Ocak - ta kaybettik Alman devrimin sayg n ö retmenleri Rosa Luxsemburg u ve Karl Liebknecht i. Ocak, uluslararas proletarya ve ülkemiz devrimi aç s ndan önemle an lmas gereken bir ayd r. Coflkun bir enternasyonalizm ve yüce komünizm ruhuyla dolu olarak, flehit düflenlerin sayg yla an ld bir ayd r. Ocak ay devrim ve parti flehitlerinin ideallerini yaflatman n güçlü bir flekilde an ld ayd r. Dünyadaki ve ülkemizdeki özgürlük ve ba ms zl k savaflç lar n n erdemlerinin sürekli yüceltilmesi gerekti i aç kt r. Onlar anmak, u runa yaflamlar n feda ettikleri idealleri, savunduklar ideolojiyi güçlü bir flekilde anlamak demektir. deallerin hakl - l n ve gerçekli ini kavramak demektir. Neyi, nas l, niçin düflündüklerini bilince ç karmak demektir. Nas l çal fl p, nas l yaflad klar n, olaylar ve geliflmeler karfl s nda nas l tutum sergilediklerini anlamakt r. Çeliflkileri çözerken hangi yöntemi uygulad klar n görebilmektir. Devrim ve parti flehitleri tarihin hangi kesitinde nas l bir rol oynad klar n, tafl d klar sorumluluklar, üstlendikleri görevin a rl n kavramakt r. Savunduklar ideolojik formasyondaki netli i, politik yetkinli i, örgütsel tecrübedeki düzeyi görebilmektir. S n rl yaflamlar n s - n rs z davaya adama cüretlerini, feda ruhlar n ve cesaretlerini anlamakt r. Zoru baflarma azimlerini, engelleri aflma yeteneklerini, sorunlardan ve kargafladan korkmama kararl l n görmektir. Savaflmak, direnmek, boyun e memektir. Zor karfl s nda y lmamak, baflar karfl s nda sarhofllu a düflmemeyi ö renmektir. Özgürlü ün ve halk demokrasisinin, savafl lmadan elde edilemeyece i gerçekli ini bilince kaz makt r. fiarapnel parçalar yla paramparça olmufl yaral bedende devrim ve savafl sloganlar n hayk rmakt r. Her flart alt nda Partiyi ve devrimi savunmakt r. lkeleri kanla duvara kaz makt r. Yoldafllar n yar yolda b rakmamakt r. nsanl, dostlu u, sevgiyi yoldaflça yaflamakt r. Parti ve devrim ilkelerini her fleyin üstünde tutmakt r. Sokak çat flmalar nda düflman kuflatmas nda, hain bir pusuda iflkence tezgah nda ac n n en yo un yafland anda, açl - ölüme vard rmada tereddütü, ürpertiyi yaflamadan flehit düflmektir. Yoldafllar na ve halka içtenlikle davranmakt r. Çal flmada zoru seçmek, kolay baflkalar na b - rakmakt r. Koflullar ne olursa olsun kendimizi düflünmemeyi ö renmektir. Yaflat lmas, büyütülmesi infla edilmesi, savunulmas gerekenin parti oldu unu unutmamakt r. Vazgeçilmemesi gerekenin ilkeler oldu- unu ö renmektir. Emperyalist sald r da faflist kuflatmada devrimi, halk ve Marksizm-Leninizm-Maoizm bilimini güçlü savunmakt r. Feodalburjuva bask alt nda tasfiyecili e boyun e memektir. Küçük burjuva ideolojisine, düflünme ve yaflam tarz na prim vermemektir. Rahat, gevflekli i, duyars zl elefltirmektir. Ciddiyeti, olgunlu u, öngörüyü kuflanmakt r. Her türden oportünizme, tasfiyecili e, parti ilkelerini yads yan ve tarihi inkarc l soyunanlara karfl mücadele etmektir. Parti tarihini çarp tmak, karalayarak sayg nl n küçük düflürmeye çal flmak isteyen, parti de erlerine sorumsuzca sald - ranlara karfl amans z olmakt r. Devrimci düflüncede, kolektif çal flmada, gerilla savafl m nda yo- unlaflmakt r. Sömürülen, ezilenlerin bulundu u her kar fl toprak parças n partinin bir çal flma alan na çevirmektir. flçi s n f ve emekçi halk n içinde partiyi ustaca örgütlemektir. flçinin, köylünün, emekçinin bilincini devrimcilefltiren propaganda ve ajitasyon çal flmas nda yetkinleflmektir. Gerilla savafl n, iflçi s n f n baflta olmak üzere yoksul köylülü ün, sömürülen ve ezilenlerin dünyas nda umutla büyütmektir. Emperyalizme faflizme ve her türden gericili e karfl proleter enternasyonalizm bilincini güçlendirmektir. Irak halk n n, Filistin halk n n, Kürt halk n n, Nepal, Filipin, Hindistan, Afrika halklar n n ac ve öfkelerini savafl sloganlar - m zda hayk rmak, proletaryan n enternasyonalizm bayra nda nak fl nak fl ifllemektir. S n rl yaflamlar n s n rs z bir davaya adayanlar, her biri bir usta, her biri bir önder, her biri bir ihtilalci militand. Ve onlar ki, bizi var eden, gelifltirip bugünlere tafl yan, devrimimizin teorisi, prati i ve siyasi hatt m z n manifestosudurlar. Onlar, insanl özgür gelece e götürecek olan feda taburunun korkusuz erleriydi. Yeri geldi inde bitmez-tükenmez bir enerji ve sab rla kitle örgütlenmesinin birer ustalar, yeri geldi inde düflmandan hesap soran birer komutan, birer savaflç yd lar. fiehitlerimiz bizlerden neler bekliyor? Buna yan t olmak, devrimcileflmede, örgütleme ve yönetmede yetkinleflmektir. S n f savafl m nda bitmek tükenmek bilmeyen srard r. Çaba ve emekte sonsuz bir fedakârl kt r. Askerileflmede derinli i yakalamad r. Savafl gelifltirmede ustalaflmad r. Partiyi infla etmede yetenek ve beceridir. Devrimin ve partinin ihtiyaçlar n karfl lamada, ileri derecede bir geliflkinlik çizgisini yakalama noktas nda kararl l kt r. Adlar milyonlara rehber olan devrim flehitleri ölümsüzdür. Savafl ve özgürlük idealleri özgür gelece i yaratma mücadelemize rehber olan flehitleri ölümsüzdür!

12 Göğün yarısı ktidar ve fliddet Sistemli fliddetin kökeni eflitsizli e, yani s n flar n ezen ile ezilenin ortaya ç kmas na dayan r. Ezen ile ezilenin, sömürünün oldu u yerde fliddet de vard r. Egemen olan, egemenli ini korumak ve sürdürmek için çeflitli flekil ve dozlarda fliddete baflvurur. Bundaki as l amaç, hakimiyetinin devam n sa lamak için ezilenlere boyun e dirmektir. Bu durum s n fsal, ulusal, ekonomik ve benzeri iliflkilerde oldu u gibi cinsler aras ndaki iliflkilerde de geçerlidir. Kad n-erkek iliflkisinde/çeliflkisinde, erke in egemen duruma gelmesi (ataerkil sisteme geçifl) fliddetle olmasa da devam nda bin y llarca bu egemenlik, erke- in kad n üzerinde her türlü bask ve fliddeti uygulamas n da kapsayacak flekilde var olageldi. fiiddetin ve devletin ayn dönemlerde do mas bir tesadüf de ildir. kisi de s n flar n, ezen ile ezilenin ortaya ç kmas yla efl zamanl olarak ortaya ç km flt r. Devlet ezenlerin iktidar kurumu ise fliddet ezenlerin iktidar yöntemidir. Dolay s yla, tüm fliddetlerin kayna direkt ya da dolayl olarak az nl k s n flar n egemenli ine ve onlar n devletine dayan r. SSGSS yasas kad n daha çok vuracak! Türkiye de durum çok mu farkl? Elbette de il. Emperyalistlerin iflgallerine ve bölgesel savafllar na direkt ya da dolayl olarak destek sunan Türk devleti, buralarda gerçeklefltirilen birçok suç gibi kad nlara karfl ifllenen suçlar da izlemifl ve ortakl k etmifltir. Yine Türkiye Kürdistan ndaki savafl ve yürütülen operasyonlarda militarist güçlerin ilk hedeflerinden biri de kad nlard r. Taciz, tecavüz, zorla sürgün gibi birçok flekilde Kürt kad nlar na yo un olarak fliddet uygulanm flt r/uygulan yor. Egemenler, kad na yönelik fliddeti sadece militarist güçleriyle uygulam - yor. Yarg kurumlar da devletin en temel kurumlar ndan biridir. Ekim ay sonlar ve Kas m ay bafllar nda, yani 25 Kas m n arifesi diyebilece imiz günlerde mahkemelerin kimi icraatlar da devletin kad na yönelik fliddete bak fl aç s n n çarp c göstergelerini ortaya koyuyordu. Dar pantolon giyip, cilveli davrand gerekçesiyle ya da kocas n n cinsel iliflki iste ini geri çevirdi i için yine töre, namus vb. gerekçelerle ifllenen kad n cinayetlerinde, katillere haks z tahrik, a r tahrik ad alt nda ceza indirimleri yap lm flt. Bu ceza indirimleri, kad n erke in kölesi gören ve erke in öldürmek de dahil kad - na yönelik her çeflit fliddetini destekleyen ve teflvik eden niteliktedir. Erkek egemen bir devletin yarg organlar da erkek egemendir. Bu kararlar, bunun örne idir. 9 Ocak günü gazetelere bir haber düfltü. Burjuva bas n n magazin eklerinden, reklam sayfalar - na, oradan 3. sayfa haberlerine kadar kad n n çeflitli flekillerde afla land n, bir mal gibi kullan ld - n, sudan nedenlerle (geçerli olsa ne olacaksa!) katledildi ini vs. okuyoruz. Bu kadar da olmaz dedirten sorunlara yeni bu kadar da olmaz lar ekleniyor her seferinde. Bir bak yoruz, seçme ve seçilme hakk n n övünüle dövünüle bilmem kaç on y l önce verilmifl olmas yla gurur duydu umuz ülkemizde kuma gitmeyi kabul etmeyen bir kad n birlikte yaflad erkek taraf ndan bo azlan yor. Türlü atasözleriyle taltif edilen, çiçek deyip koklanmaya k y lmayan kad nlar, bir bak yoruz sevdi i adamla birlikte oldu diye, hatta kendisi tecavüz gibi bir insanl k d fl hareketin ma duru oldu unda dahi töre denilen cinayet mekanizmas taraf ndan katlediliyor. Yine bir bak yoruz ki; onca kad n n okumas gerekti i, hikmetinden sual olunmaz en ata Türk ün dilinden her bir köfleye yald zl harflerle yaz ld memleketimizde, bir Milli E itim Müdürü, ç k p utanmadan k z bafllar na karfl lar na gelmifl olan liseli genç kad nlara Liseyi okumak zorunda de ilsiniz. Paran z varsa okursunuz. Okuyam yorsan z, gidin evlenin diyor. Öyle ya, kad n, sonuçta evlenecek, bol bol çocuk do uracak, ev ifllerine ücretsiz bir köle olarak koflturacak, kad nl k vazifelerini eksiksiz yerine getirecek vs. vs. Tüm bu görevler için okuryazar Elbette sorunun çözümü cezalar n artt r lmas de ildir. Ki namus, töre vb. gerekçelerle kad nlar katleden tutuklu ve hükümlü erkeklerle yap lan bir araflt rmada, bunlar n ço unun alacaklar hapis cezalar n bildikleri halde cinayeti ifllediklerini, üstelik piflman olmad klar n ve ayn gerekçelerle yine cinayet iflleyebileceklerini ifade etmifltir. Bu araflt rma da ceza art r m n n vs. kad na yönelik fliddeti engelleyemeyece ini ispatl yor. Kimi burjuva-feodal ve reformist çevreler de sorunun çözümünün yasal düzenlemelerle olaca n öne sürüyorlar. Özellikle son dönemlerde yeni Anayasa tart flmalar bu konudaki talepleri de artt rd. Mesela Anayasa Kad n Platformu topland ve bunlar kad nlara eflitlik, özgürlük, refah vs. sa lanmas için anayasal düzenlemeler yap lmas n istediler. Peki anayasada bu içerikte maddelerin olmas neyi, ne kadar de ifltirir? Hem Türk devleti hem de dünyada birçok devletin yasalar nda bu ve benzeri içerikte bölümler var. Fakat kad - na yönelik fliddet oldu u yerde duruyor. Bu yönlü yasalar yla övülen ülkelerde bile kad na yönelik fliddet had safhadayken, yasal de iflikliklerin hiçbir sorunu çözemeyece inin de ispat d r. Ülkemizde kad nlara, yasalardaki mevcut haklar dahi kulland r lmazken, böyle bir talep safl k de- ilse de sistemi flirin gösterme çabas ndan baflka bir fley de ildir. Hat rlanaca gibi AKP, bir önceki hükümet döneminde kad nlara dönük kimi yasa tasar lar haz rlanm flt. Mesela, tecavüz etti i kad nla evlenen erke- e ceza indirimi yapmak gibi! Ya da kar s n döven milletvekiline, baflta Kad n ve Aileden Sorumlu Devlet Bakan olmak üzere birçok milletvekilinin sahip ç kmas unutulmayan olaylardand. Yine en son hükümetin haz rlad istihdam paketinden iflyerlerindeki krefl ve İşçi-köylü 12 Öfkemizi kad na yönelik fliddetin yarat c lar na yöneltelim! Bir süredir demokratik kamuoyunun protesto etti i ve birçok yönüyle tüm emekçi halka yönelik önemli bir sald r olan Sosyal Güvenlik ve Genel Sa l k Sigortas (SGGSS) Yasa Tasar s n hükümet kararl bir flekilde yasallaflt rmay planlarken, yasadaki kimi maddelerin emekçi kad nlar için çok ciddi sonuçlara yol açaca görülüyor. Tasar yasalaflmas halinde emeklilik yafl kad n ve erkek için 65 e ç kacak, k z çocuklar na 18 yafl ndan sonra maafl verilmeyecek, do um izni maafl yüzde 10 indirilecek, emzirme yard m ve yard m süresi azalt lacak. Aile içi cinsiyetçi ifl bölümünü güçlendiren sa l k/bak m iflini yoksullar ve kad nlar için imkâns zlaflt ran ya da s n rlayan, kad nlar için koruyucu de il sözde eflitlikçi uygulamalar içeren bu yasa kad nlar n s rt na a r bir yük daha bindiriyor. Evde çal flan kad nlar n ço u bugüne kadar d - flar dan sigortal oluyor ve efllerinin sa l k sigortas ndan yararlan yordu. Yeni yasayla kad nlardan ayr ca sa l k primi ödemeleri isteniyor. Yani ya fazladan prim ödeyecekler ya da emekli olma haklar ortadan kalkacak. Yaflam n hiçbir alan nda erkeklerle eflit muamele görmeyen kad nlara devlet, bu yeni yasayla çok önemli bir eflitlik getiriyor. Emeklilik yafl ve prim ödeme gün say s n n erkeklerle eflitlenmesi, kad nlar n bir ömür boyu hem evde ve hem de iflte çal flmak zorunda kalmas na yol açacak. Daha önce do um yapan sigortal lara alt ay süreyle verilmesi öngörülen emzirme yard m 1 aya düflürülecek. Yani kad n iflçilere tan nan emzirme yard m asgari ücretin üçte birinden onda birine düflürülüyor. Memurlar n d fl ndaki sigortal lar için ise hiçbir prim borcunun bulunmamas flart na ba lan yor. Bu konuda yap lan aç klamalar da bu gerçekleri gözler önüne seriyor. Söz konusu Yasa Tasar s n n kad nlar sosyal güvenlik flemsiyesinin d fl - na itti ine dikkat çeken SES MYK Üyesi fiükran Do an, Son y llarda evde yap lan do um say s düflmüfltü. Ancak yasan n kabul edilmesi durumunda bu say yeniden artacak. Kad n korumaya yönelik yasalar asgari düzeye düflürme gibi bir durum söz konusu diyerek farkl bir noktaya daha dikkat çekti. emzirme odalar n n kapat lmas, do um izninin k s tlanmas gibi kad nlara yönelik sald r lar da bolca var. flte onlar n kad n sorununa, kad na yönelik fliddete yaklafl m budur. Ve bu birkaç örnek bile o çokça talep edilen yasalar n -haz rlarlarsa e er- nas l yasalar olaca n n da göstergesi de il mi? E itim flart! Bu çevreler kad na yönelik fliddeti engellemenin e itimle mümkün olaca- n iddia ediyorlar. E itim kurumlar devletleri ayakta tutan sacayaklar ndan biridir. Her sistem buralarda kendi ihtiyac olan insan tipini yetifltirir. Erkek egemen sistemin insan ö ütme ve yeniden kal ba dökme fabrikas olan e itim kurumlar da erkek egemen ideolojiye sahip kad nlar ve erkekler üretiyor. Yap lan bir araflt rma ile ülkemizde her üç kad ndan birinin fliddete maruz kald ve her üç erkekten birinin kad nlara fliddet uygulad, ayr ca birçok kad n ve erke in kad na yönelik fliddeti hakl görerek savundu u saptanm flt r. Bu fliddete maruz kalan ve de hakl gören kad nlar ile bu fliddeti uygulayan ve bunu hakl gören erkekler aras nda yüksek okul, üniversite ö rencilerinin ve mezunlar n n oran oldukça yüksek olarak tespit edilmifltir. Bu gerçekler meselenin e itim sorunu olmad n ve e itim kurumlar n n kad n sorunu bak - m ndan ne tür insanlar yetifltirdi ini aç kça gösteriyor. Timsah gözyafllar Timsahlar kendi yavrular n yer, sonra da yavrular n n ölümüne a larm fl. Bundan dolay sahte a lamalara timsah gözyafllar denir. Egemenlerin kad na yönelik fliddete karfl tak nd klar ikiyüzlülü ün en iyi ifadelerinden biridir bu. Onlar savafllar, iflgalleri, militarist güçleri, yasalar, e itim kurumlar, bas n-yay n organlar, kültürü, sanat vb. tüm yapt klar ile her gün, Kocaya gitmeyece iz E itim-sen taraf ndan düzenlenen E itim ve Bilim flkolunda Çal flan Kad nlar n Sosyal Haklar ve fl Güvencesi konulu sempozyum 14 Ocak ta Ankara da gerçekleflti. Sempozyumda, neo-liberal politikalar n kad n eme ine yans malar üzerine söz alan KESK Kad n Sekreteri Sevgi Göyçe; egemenlerin ucuz iflgücü olarak kad n eme ini önemsedi ini, kamuda kad n eme i üzerinden ciddi kârlar elde edildi- ini ve cinsiyet ayr mc l n n yaratt sonuçlar bilerek politikalar oluflturmas gerekti ini belirtti. Göyçe, kad nlar n toplum ve aile içerisinde sorumluluklar n n a r olmas ndan kaynakl istihdama yönelirken zorland n, bu nedenle esnek Kad n eme i kay t d fl kullan l yor her an kad nlara karfl suç iflliyorlar. Sürekli olarak kad na yönelik fliddeti önleme günü vb. ilan ediyor, sözde yasalar ç kar yor, e itim programlar vs. oluflturuyorlar timsah gözyafllar dökerek. Oysa kad nlar n bafl n yiyorlar. Sömürücü s n flar n erkek egemen sistemleri, iktidarlar u runa kad nlara yönelik fliddet uyguluyor, uygulayanlar teflvik ediyor ve ödüllendiriyorlar. Onlar kad na yönelik fliddetin kayna d r. nsan n insana fliddeti en afla l k davran flsa ikinci cins konumuna düflürülen kad na yönelik fliddet çok daha fazla böyledir. Kad n köle, mal durumuna getirenler ve onlar n sistemi insanl a en uzak noktada duruyorlar. Kad nlar n özgürlük mücadelesi önce kendi ezilmiflli ine karfl koymakla bafllar. Ve tüm ezilen kad nlar n fliddete, köleli e baflkald r s fliddeti ortadan kald r r. Egemenlerin kad na yönelik fliddet söz konusu oldu unda ak tt klar timsah gözyafllar fliddete karfl olan herkesin bilincini bo mak, sistemin bu konudaki suçlar n gizlemek içindir. Kad na yönelik fliddete karfl mücadelede hedef iflte tam da onlar n gizlemeye çal flt erkek egemen burjuva-feodal sistemdir. Bu sisteme karfl mücadele ettikçe özgürleflen kad n, kad na müstahak görülen ikinci cinsli i ve bunun bir sonucu olan fliddeti yok edecektir. Mücadele ile özgürleflen kad n köle sahibi olarak köleli in/kölenin kölesi olan mal sahibi olarak mal n kölesi olan erke i de özgürlefltirecektir. Kad na yönelik fliddete ve eflitsizli e isyan ederek ellerini birlefltiren, örgütlenen her kad n, fliddetin ve ayr mc l n mimar olan ezenlere burjuva-feodal erkek egemen sisteme en iyi ve do ru yan t olacakt r. Timsah gözyafllar ak tanlar de il sorunun as l sahipleri fliddeti ortadan kald racakt r. Öyleyse ellerimizi birlefltirelim ve yürüyelim olman n bir anlam var m d r? Toplumsal modelini benimsemesi ve yerine getirmesi için okuryazar olmamas daha bir tercih nedenidir. Bu toplumda verilen burjuva-feodal e itimin kad nlar n kurtulufluna giden yolda nas l bir etkide bulunaca-, e itimli kad n n zincirlerinden kurtulmufl kad n olup olmad apayr bir konudur. Ancak kad n n e itim alma hakk, her durumda savunulmas gereken bir olgudur. Bilinçlenmesi için yürümesi gereken yolda bir ad md r. Bu mesele nereden mi ç k yor? Birçok gazetede yer alan haber aynen flöyle: Elaz n Karakoçan lçesi ne 4 kilometre uzaktaki Yat l lkö retim Bölge Okulu (Y BO) yurdunda bar nan 28 k z ö renci, ilçedeki liseye gidebilmek için her gün bu mesafeyi yürüdüklerini belirterek lçe Milli E itim Müdürlü ü nden servis talep etti. Yaz l baflvurular na resmi yan t verilmedi ini söyleyen ö renciler, okulu b rakmak durumunda kalacaklar n söyledi. Karakoçan a ba l köylerden liseyi okumak için Y BO yurdunda bar nan 28 k z ö renci, yaz l servis taleplerine cevap alamay nca lçe Milli E itim Müdürü Yasef Kaya ile yüz yüze görüfltü. K z ö renciler, her gün 4 kilometre yürüdüklerini ve yemek sorunu yaflad klar n, bu sorunlar n n çözümü için servis konulmas n istedi. Ö renciler bu görüflmede lçe Milli E itim Müdürü Yasef Kaya n n kendilerine Liseyi okumak zorunda de ilsiniz. Paran z varsa okursunuz. Okuyam yorsan z, gidin evlenin dedi i öne sürüldü. lçe Milli E itim Müdürü Yasef Kaya, iddialar n do ru olmad n savunarak, Y BO da bar nan k z ö rencilerin ikinci dönem ilçe merkezinde bar nmalar için çal flma bafllatt klar n söyledi. Toplumun egemen yarg s n n bir Milli E itim Müdürü taraf ndan ifade edilifl tarz d r bu! K ssadan hisse; birincisi paran varsa okursunuz. E er bir emekçi çocu uysan z b rak n Anayasa n n 42. Maddesini. Bu maddeye göre, Kimse, e itim ve ö renim hakk ndan yoksun b rak lamaz denir. Ülkemizde herkesin e itim hakk ndan eflit olarak yararlanmas ndan bahseder. B rak n bu iddialar Ya da yine Anayasa n n 10. Maddesine göre herkes dil, rk, renk, cinsiyet, siyasi, düflünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayr m gözetilmeksizin kanun önünde eflittir gibi pratikte yer almayan seçkileri Bunlar n hiçbirinin do ru olmad n biz eksik etekler, biz kafl k düflmanlar olarak maruz kald m z ayr mc l klarla biliyoruz. Milli E itim Müdürü nün bize hat rlatmas na gerek mi var? çal flmaya kolay yönlendirildi ini, bu s k flm fll k nedeniyle sendikalar n esnek çal flmaya karfl duramad klar n söyledi. Çal flma alan nda ise farkl statülerin yayg nlaflmas yla birlikte ücretlerde ve sosyal haklarda eflitsizli in artt saptamas n yapan Göyçe, son olarak KESK e ba l sendikalar n Genel Kurul sürecinde bulundu unu ve flubelerden bafllayarak kad n yöneticilerin say lar n n art r lmas yönünde ça r yapt. Sempozyumun bir di er konusu olan Anayasa Tasla fl nda kad nlar n sosyal haklar konusunda konuflan TÜ ö retim üyelerinden Doç. Dr. Kadriye Bak rc ; neo-liberal politikalara uygun bir anayasa haz rland n belirtti. Kamu hizmetlerinin tasfiye sürecine iktisadi kurumlar n özellefltirilmesi ile baflland n belirten Bak rc, özellefltirmelerle güvencesini kaybeden emekçilerden kad nlar n önce eve döndü ünü ve kamuda tafleronlaflma uygulamalar n n sonucunda da yine öncelikle eve dönenlerin kad n emekçiler olaca n söyledi. E itim-sen Kad n Sekreteri Elif Akgül Atefl ise Kamu Yönetimi Temel Kanunu nun temel felsefesinin istihdamda esnekleflme, kamu hizmetlerinde özelleflme oldu unu söyledi ve esnek çal flman n temel ayaklar n n performans de erlendirmesi, norm kadro ve toplam kalite yönetimi oldu unu, do um vs nedenlerle kad n eme inin bu uygulamalardan fazlas yla olumsuz etkilenece ini vurgulad. (Ankara) 25 Ocak-7 Şubat 2008 Yorumsuz... * Ellerimle bo up çuvala koydum! : zmir de 2007 Eylül ünde 15 yafl ndaki k z Ayfle Sel i bo arak öldürmek suçuyla yarg lanan baba Yusuf Sel, mahkemede k z n öldürme sebebi olarak sürekli evden kaçt n gösterdi. K z n bo arak öldüren baba, Ayfle yi bo arak öldürmüfl, sonra da çuvala koymufltu. * Kumay reddetmenin bedeli ölüm oldu! : Adapazar n n Kaz mpafla Beldesi nde inflaat iflçisi Salih Gençayano lu, bir süredir birlikte yaflad Nazife Çolap Van da yaflayan eski eflinin yan na kuma olarak götürmek istedi. lk eflinden olan çocu unu b rakmak istemeyen Nazife, bu iste e karfl koydu. Gençayano lu, kumal kabul etmeyen Nazife yi bo az n b çakla keserek öldürdü. * Alo fiiddet Hatt : Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu nun kad n ve çocuklara karfl istismar n önlenmesi amac yla kurdu u Alo 183 hatt n 2007 y l içinde 4 bin 257 kad n arad. Ancak kad na yönelik fliddet, istismar ve töre vb. bask lar n en yo un oldu u illerde bu say trajikomik derecede düflük. Hatta baflvuru say s Diyarbak r dan 7, Siirt ten 1, Hatay dan 2 baflvuru oldu. Yeni Demokrat Gençlik Taksim deki tacizi protesto etti! Taksim de y lbafl gecesi yap lan kutlamada turist kad nlar n taciz edilmesi Yeni Demokrat Gençlik Kad n Komisyonu taraf ndan yap - lan bir eylemle k nand. 12 Ocak Cumartesi günü saat 15:00 te Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen Yeni Demokrat Gençlik Kad n Komisyonu y lbafl günü Taksim de kad nlar n taciz edilmesinin sistemin kad na bak fl n yans tt - n n alt n çizdi. Kad na yönelik tacize tecavüze fliddete hay r pankart açan kad n komisyonu üyeleri, Cinsel ulusal s n fsal sömürüye son slogan n hayk rd. Yap lan aç klamada Taksim de yaflananlar n kad nlar n karfl karfl ya kald sorunlar aç kça dile getirdi ine de inilirken, medyan n bunu birkaç kiflinin suçu olarak göstermeye çal flt n, oysa bunun erkek egemen anlay fl n bir ürünü oldu u dile getirildi. ( stanbul)

13 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi-köylü 13 Dünya Meksika ABD, elini Ortado u dan ve Filistin den çek! ABD emperyalizminin Ortado u projeleri çerçevesinde Ortado u turuna ç kan Bush un, bu süre içinde en fazla sarf etti i Filistin e (ve de Ortado u ya) bar fl la neyi kast etti i, bir kez daha net olarak ortaya ç kt. Çünkü daha Bush un ziyaretinin sürdü ü s ralarda, Siyonistler Filistin e dönük yeni ve kapsaml sald r lara girifltiler. Özelde ABD emperyalizminin genelde ise Siyonistlerin ve de di- er emperyalist güçlerin bölgedeki hakimiyet planlar gere i gerçekleflen bu son sald r lar, Hamas n önde gelen isimlerinden Mahmut Sahar n o lunun yan s ra, Halk Direnifl Komiteleri lideri ve eflinin de içinde bulundu u, çok say da Filistinlinin yaflam n yitirmesine mal oldu. 16 Ocak ta sona eren bu ziyarete karfl on binlerce Filistinli ABD- Filistin den ve Ortado u dan elini çek fliar yla eylemler gerçeklefltirerek, emperyalistlere, Siyonistlere ve de Filistin halk n n direnifline ihanet eden ve son sald r lardan da sorumlu tuttuklar Abbas a öfkelerini dile getirdiler. Ayr ca sald r larda yaflam n yitirenler için, hem Gazze hem de bat fieria da üç günlük yas ilan edildi. Siyonist srail sald r lar n daha da geniflletece inin sinyallerini vermeyi sürdürürken, Siyonistlere karfl onlarca y ld r yi itçe bir direnifl gerçeklefltiren Filistin halk, bu süreçte de- erli bir önderini daha yitirdi. Filistin intifadas n n önde gelen isimlerinden, FHKC MK üyesi ve ayn zamanda ILPS Uluslararas Koordinasyon Komitesi üyesi Dr. Ahmad Maslamani, uzunca y llar Filistin halk n n mücadelesi için çarpan kalbine yenik düflerek, yaflama veda etti. Dünya genelinde çok say da kurum, Maslamani nin kayb n n, ezilenlerin uluslararas mücadelesi aç s ndan büyük bir kay p oldu unu vurgulayan aç klamalar yapt lar. Maslamani nin ölümüne iliflkin Partizan taraf ndan yap lan aç klamada ise flöyle denildi: Filistin halk n n mücadelesinin önemli figürlerinden Dr. Ahmad Maslamani yi kaybettik Filistin halk n n devrimci önderlerinden Dr. Ahmad Maslamani yi kaybetmenin derin ac s içinde ailesine, Filistin Halk Kurtulufl Cephesi ndeki yoldafllar - na, Sa l k Çal flmas Birli i ve Ayr mc l k Duvar Karfl t Kampanya daki meslektafllar na, tüm dostlar na ve Filistin halk na baflsa l diliyoruz. Halklar n Uluslararas Mücadele Ligi, Uluslararas Koordinasyon Komitesi üyesi olan Maslamani yi Filistin halk n n bir kahraman, örnek bir özgürlük savaflç s ve uluslararas devrimci dayan flman n önemli bir temsilcisi olarak selaml yoruz. O, iflgale karfl mücadelede güçlü bir ulusal lider olarak ac lar yla ve mutluluklar yla birlikte halk yla çok s k bir flekilde yafl yor ve çal fl yordu. Kendisi 1985 te kurulan Sa l k Çal flmas Birli i nin kurucu üyesi ve 1992 y l ndan itibaren de yöneticisiydi te ise Ayr mc l k Duvar Karfl t Kampanya n n yürütme komitesi üyesi oldu. Dr. Ahmad Maslamani ayn zamanda Filistin Halk Kurtulufl Cephesi Merkez Komite üyesiydi. Kendisinin Partizan olarak kurucu üyelerinden biri oldu umuz ILPS nin Yüz binlerce kifli Rosa ve Karl için ayaktayd! * Her y l oldu u gibi bu y l da, 13 Ocak ta Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Lenin Berlin kentinde binlerce örgüt ve kifli taraf ndan an ld. Sabah erken saatlerde yürüyüflün olaca yerde toplanmaya baflland. Polisin yapt yo un aramalar mitingdeki coflkuyu gölgelemedi. Yürüyüfl saat 10:00 da bafllad. Alanda çeflitli bayraklar ve pankartlar dalgalan yordu. Mitingde anti-emperyalist blok içinde bulunan üyeler ortak yürüdüler. Her kurum birer konuflma yapt. Konuflmac lar aras nda AT K ten bir temsilci de bulundu. Konuflmada 15 Ocak 1919 kanl Ocak ayaklanmas ndan sonra Alman devleti Berlin de Almanya proletaryan n öncüleri Karl Liebknecht ve Rosa Luxenburg u hunharca öldürdü. Otel Eden de saatlerce a r iflkenceden sonra Karl Liebknecht i hayvanat bahçesinde kurfluna dizdiler. Bugün Almanya daki komünistler, devrimciler ve ilerici kifliler devlet taraf ndan tehdit edilmekte ve 129 a ve 129 b maddeleri konusunda takip edilmekte ve bask alt nda tutulmakta dedi. Ayr ca 5 Aral k ta düzenlenen operasyonlara de inildi ve bu operasyonlarla ülkedeki yerli ve göçmen kurumlar n düflünce ifade etme özgürlü ü engellenmeye çal fl lmaktad r. lerici olan herkes buna karfl ç kmal d r diyerek, tüm ilerici kurum ve kiflileri buna karfl ç kmaya ve yürütülecek kampanyaya destek vermeye ça rd. Eylemde Yaflas n enternasyonal dayan flma, Faflizmin arkas nda sermaye var, Faflizme karfl mücadele enternasyonaldir, Rosa-Karl aram zda vb. sloganlar at ld. TKP/ML taraftarlar yo un olarak Yaflas n Partimiz TKP/ML, Marks, Engels, Lenin, Stalin, Mao- Viva, Viva, Viva, Yaflas n enternasyonal dayan flma, Önderimiz brahim, brahim Kaypakkaya vb. sloganlar att. lgi çeken di er bir nokta ise befl ustan n bulundu u pankartta Stalin e yönelik gelen tepkiler oldu. Baz lar korteje gelip tepkilerini Stalin bir katildi, bunu bilmiyor musunuz? fleklinde ifade ettiler. AT K-ILPS kortejinde Emperyalizme karfl zafer halklar nd r, Dayan flma direnifl demektir, Faflizme karfl mücadele enternasyonaldir gibi sloganlar at ld. Yürüyüfl Luxemburg ve Liebknecht in mezar nda devam etti. Orada Türkçe ve Almanca hep beraber Enternasyonal Marfl söylendi bu da ayr ca çok güzel bir ortam yaratt. Mezara yap lan ziyaretin ard ndan miting sona erdi y l nda gerçeklefltirilen kinci Uluslararas Kongresine kat l m ndan ve Uluslararas Koordinasyon Komitesi üyesi olmas ndan büyük gurur duyuyoruz. O, ILPS ye kat larak ve Filistin halk n n mücadelesiyle ba kurarak bizlere büyük onur vermifltir y l nda Siyonist srail devleti taraf ndan 2005 y l nda gözalt na al nan Maslamani 2006 y l na kadar Ashkelon Hapishanesi nde hapis kald. Bu süre içerisinde ILPS, Maslamani nin serbest b rak lmas için gerçeklefltirilen uluslararas kampanyada aktif olarak yer alm flt. Di er yandan daha öncekilerle birlikte dört kez tutukland ktan sonra her seferinde ç kar ç kmaz halk n n mücadelesine yeniden ka- Kenya Kenya da geçti imiz haftalarda, seçimlere hile kar flt r ld iddialar yla fitili atefllenen çat flmalar birkaç gün boyunca durulmufl gibiydi. Çat flmalar n durulmas yla birlikte haftalard r kapal olan okullar tekrar ö renime bafllad. Günler öncesinde yo un çat flmalara sahne olan kimi bölgelerde hakim olan sessizlik, adeta f rt na öncesinin sessizli ini and r yordu. Bu sessizli in yafland günler, 27 Aral k ta muhalefet lideri Odinga n n ça r s yla yap lmas planlanan, ancak yasaklanan kitle gösterilerinin hemen öncesiydi. Bu süre içinde yaflanan çat flmalardaki ölü say s ise bini aflt. Nitekim f rt na öncesi sessizlik fazla talya Napoli kenti son günlerde yaflanan çöp krizi ve bu ba lamda yaflanan eylemlerle dünya gündemine tafl nd. Krizin ç k fl noktas n ise, büyük bölümünü zehirli at klar n oluflturdu u milyonlarca tonluk çöpün, illegal yöntemlerle Napoli sokaklar na dökülmesi. Olay n perde arkas nda ise mafyan n oldu u belirtiliyor. talyan Yeflillerinin ve çevrecilerinin bask s sonucu yap lan incelemelerde, sokaklar çöp y n haline gelen Napoli bölgesinde tümörlü insan say - s nda büyük bir art fl oldu u gözlenmiflti. talya da y lda 26 milyon ton çöp kaybolmakta - bu miktar ülkedeki tüm çöplerin % 25 ine eflit. Kaybolan çöplerin 11 milyon tonunu ise, talyan üreticilerinin zehirli at klar t lmas na ve sebatkâr bir flekilde halk - n n yan nda yer almas na her zaman hayranl k duyduk.... Yoldafl Ahmad Maslamani nin ölümü hepimiz için büyük bir kay pt r. Ancak onun Filistin ve tüm dünya halklar için anlaml ve verimli bir yaflam geçirmifl olmas bizleri teselli etmektedir. O, giderken bizlere mücadele dolu bir yaflam örne i, mücadeleye katk lar n ve tertemiz bir miras b rakt. Onu hep devrimci bir model ve Filistin halk n n önemli sembollerinden biri olarak anaca z. Ve yüre imizde ve bilincimizde yaflatmaya devam edece iz. A. Maslamani F rt na öncesi sessizlik bitti uzun sürmedi. 27 Aral k ta yasaklanan eylemler, 16 Ocak Çarflamba günü gerçeklefltirilmek istendi inde, sokaklara dökülen kitleler bir kez daha güvenlik güçlerinin azg nca sald r s na u rad lar. Sald r larda çok say da insan n yaflam n yitirdi i, yüzlercesinin de yaraland bildiriliyor. Ancak eylem yapan kitleler, bu sald r lar n kendilerine geri ad m att ramayaca n söylerken, baflkent Nairobi de iflyerleri aç lmad. Eylemler ülkenin dört bir yan nda devam ederken, krizin çözümü için uluslararas giriflimler de sürüyor. Arabuluculuk için en son harekete geçen kifli ise, eski BM Genel Sekreteri Koffi Annan. Çöpler ve mafya oluflturmakta. Mafyan n uyuflturucu ve fuhuflun yan s ra, çöp ifline girdi i belirtiliyor. Çöpten sa lad klar gelirin ise y lda 1.5 milyar Eoro ya ulaflt tahmin ediliyor. Büyük bölümü zehirli ya da radyo aktif madde olan bu çöplerin bir k sm 3. Dünya ülkelerine gönderilmekte bir k sm ise ilegal depolarda saklanmakta y l ndan beri kapal olan bir çöp deposunun yeniden aç lmak istenmesine karfl olan Napoli halk, herkesin evinde en az bir hasta oldu unu söylemekte. Savc l k ise tümör vakalar ile çöpler aras nda bir ba lant oldu u yönlü iddialar bu zamana kadar ret etmekteydi. Ancak çöp krizinin büyümesi üzerine geri ad m atan savc l k, konuyla ilgili inceleme bafllataca n duyurdu. Meksika n n kuzey kesimindeki Cananea eyaletinde 30 Temmuz dan bu yana grevde bulunan maden iflçileri, hükümetin grevi yasad fl ilan etmesiyle birlikte polisin azg nca sald r s na u rad. Madenin girifline barikat kurarak çat flan iflçilerden 40 yaraland, 5 iflçi de gözalt na al narak, 17 saat sonra b rak ld. Ancak, aralar nda bir iflçinin eflinin de bulundu u, befl iflçiden haber al nam yor. Maden iflçileri sendikas konuyla ilgili yapt aç klamada, bu befl kiflinin ani bir biçimde kayboldu unu duyurdu. Grevin yasaklanmas na iliflkin karar n al nmas ndan sonra iflçilere grevi bitirmeleri için 24 saat süre verilmiflti. Ancak daha 24 saat dolmadan, grev yerine kamyonlar dolusu polis ve asker gönderilmiflti. Di er taratan Guerrero Eyaleti ndeki maden iflçileri de % 20 ücret art fl, ifl güvenli i ve ikramiye gibi taleplerle greve ç kt lar. Cananea maden iflçileri ise y llar önce de tüm ülkeyi sarsan eylemler gerçeklefltirmifllerdi. Bu eylemlerden, 1 Haziran 1906 da gerçekleflen eylem Meksika devriminin de start olmufltu. Vietnam Vietnam hükümeti yabanc sermayeli fabrikalardaki ücretleri yaklafl k 50 Dolar a (Vietnam para birimiyle VND) ç kard ndan bu yana, say s z ifl yerinde grevler gündeme gelmekte. Geçti- imiz haftalarda Ho Chi Minh fiehri nde çal flan 2 bin civar nda tekstil iflçisi, ücret art fl için greve gitti. Long An eyaletinde de yine ücret art fl talebiyle eylem yapan iflçi, taleplerini kabul ettirdiler. Yunanistan Ülkenin en büyük liman n n hükümet taraf ndan özellefltirilmesi planlar na karfl ç kan, Selanik ve Pire Limanlar nda çal flan iflçiler, 24 saatlik bir grev gerçeklefltirdiler. Yunanistan hükümeti özellefltirmenin gerekçesini, modernleflme yat r mlar olarak getirirken, sendikalara önümüzdeki haftalarda da greve gidilece ini duyurdular. Nijerya Nijerya daki Company Steel Ajaokuta çelik iflletmesinde çal flan iflçiler, iki günlük uyar grevi yapt - lar. flçiler Kas m ve Aral k ay na ait ödenmeyen maafllar n talep etmekteler. Noele ve yeni y la paras z girdiklerini belirten iflçiler, bu günlerdeki izin günlerini akrabalar - n n ve arkadafllar n n yard mlar yla geçirdiklerini söylüyorlar. flçilerin çal flt bu çelik fabrikas, ülkenin en büyük sanayi kompleksi. Evrensel Bak fl Ortado u halklar emperyalizmin atlama tahtas olmamakta kararl Yan na savafl bakan Condolaezza Rice da alarak, baflta Filistin- srail olmak üzere, bir dizi Ortado u ülkesini gezen Bush un, bu gezi s ras nda s kça dile getirdi i bar fl söylemleriyle gerçekte neyi kast etti ini, kendisi daha Ortado u dan ayr lmadan, baflta Ortado u halklar olmak üzere, tüm dünya gördü. ABD emperyalizminin bu üst düzeydeki Ortado u ziyaretinin zamanlamas - na bak ld nda, bunun ABD deki ekonomik krizde yeni geliflmelerin yafland döneme denk geldi i de görülmektedir. Geliflmeler, ekonomik krizde gelinen çöküfl noktas na iflaret etmekte. Çok say da bas n-yay n organ nda, Amerikan ekonomisinin çöküflünde son perde olarak duyurulan bu son ekonomik darbe, dünyan n en büyük yat r m bankas olarak gösterilen Merril Lynch in, 93 y ll k tarihinde u rad en büyük zararla birlikte gündeme geldi. Yine dünya ölçe indeki en büyük yat r m kuruluflu olan Citigroup un, bundan bir süre önce 18 milyar Dolar zarar etti ini aç klamas, Amerikan ekonomisini büyük ölçüde sarsm flt. Merril Lynch in aç klad zarar n 23 milyar Dolar oldu u göz önüne al nacak olursa, Amerikan ekonomisinde ibrenin iyice dibe vurmas art k kaç n lmaz olarak görünmekte. Bu ekonomik tablo, ekonomiyi ve buna ba l ortaya ç kan siyasal krizi düze ç karman n yolunu, tarih boyunca savafl politikalar na daha da h z vermede gören emperyalist güçlerin, son hamlelerini de aç klamakta. Bu hamlelerin ise, halklara karfl savafl boyutland rmaya dönük oldu unu söylemeye bile gerek yoktur. Bunun son örne i ise, ABD emperyalizminin günümüz temsilcisi Bush ve ekibi taraf ndan k sa süre önce gerçekleflen Ortado u ziyaretinden baflka bir fley de- ildir. Ortado u gezisini, Filistin sorununda arabuluculuk yapma iddias na dayand - ran Bush un bundan neyi kast etti i, daha ziyaret sona ermeden aç a ç kt. srail in 1967 de bafllayan iflgaline son vermesi gerekti ini söyleyen Bush un niyetinin gerçekte, srail in iflgal etti i topraklardan çekilmesi de il, aksine yeni topraklar iflgal etmesi oldu u da görüldü. Kendisinin Ortado u ziyareti henüz sürdü ü s ralarda, Siyonist srail, Filistin halk na dönük kapsaml sald r lara giriflti. Çok say da çocu un ve direnifl önderinin de katledildi i ve giderek geniflleyen bu sald r larla birlikte bir kez daha kan tland ki, emperyalistlerin bar fl, arabuluculuk vb. söylemlerinden anlafl lmas gereken fley, onlarca y ld r oldu u gibi, srail in elini bölge halklar na karfl güçlendirme ve böylelikle de emperyalistlerin bölgede giderek yitirdikleri hakimiyeti güçlendirme çabalar ym fl. Bu Ortado u gezisinin merkezini yine, sadece Filistin srail sorunu oluflturmuyordu. Ayn günlerde patlayan bombalarla birlikte, Lübnan da ziyaretten nasibini al rken, bir di er hedef, son süreçte görece daha sakin bir durumun hakim oldu- u Irak t. Bush, Ortado u Dörtlüsü nün flu süreçteki sözcülü ünü yapan fino lakapl Blair ile birlikte Filistin ve di er bölge halklar n aldatmaya dönük yalanlarla kameralar karfl s na geçti i s ralarda, Ortado u halklar n n bafll ca katillerinden Rice da Irak a geçiyordu. Irak ta üstünlü ü ele geçirmeye dönük bir dizi giriflimin gündeme geldi i bu ziyaretin önemli konular ndan biri, eski Baasç lar n büyük bölümünü affeden yasayken, di er önemli bir konu da emperyalistlerin kukla Irak hükümetine uzunca zamand r dayatt petrol yasas yd. Sünnileri Irak taki siyasi sürece dahil etme iddias yla gündeme gelen eski Baasç lara dönük yasan n gerçek amac, Saddam n bask c rejiminde halk sindirme yönlü deneyimleri olan Baasç lar tekrar ifl bafl na getirerek, bunlar arac l yla Irak halk üzerindeki bask lar art rmakt r. Petrol yasas ndaki srar ise, Irak petrolünün emperyalist tekellere peflkeflini hedeflemekten öte bir fley de ildir ve her iki konu da, Irak ta, böylelikle de Büyük Ortado u Projesi nde girilen ç kmazdan dolay, uzunca süredir gündemlefltirilmektedir. Bu ziyaretin daha kapsaml amac nda ise, bölge halklar n birbirine k rd rma çabalar na yenilerini ekleme, ran gündemini yeniden canland rma ve her fleyden önemlisi de silah ve petrol anlaflmalar n yenileme oldu u kesindir. Bu ba lamda, ziyaretin önemli duraklar ndan biri de, emperyalizmin bölgedeki en önemli dayanaklar ndan biri olan Suudi Arabistan d. Daha ziyaret sürerken, Suudi Arabistan la milyarlarca dolarl k yeni silah anlaflmalar yap ld ortaya ç kt. Bush Suudi Arabistan ve daha bir dizi iflbirlikçi Arap rejimiyle silah anlaflmalar yaparken, ABD nin sald rganl k politikalar n n son dönemdeki en s k müttefiklerinden ve bu ziyareti uydu gibi takip eden, Fransa n n faflist Cumhurbaflkan Sarkozy de, bölge ülkeleriyle silah anlaflmalar yaparak, Frans z emperyalizminin bölgedeki pozisyonunu pekifltirmeye çal fl yordu. srail in bölgedeki silah üstünlü ünü aflmayacak biçimde yap lan bu silah sat fllar n, gerici Arap rejimlerini ran a karfl k flk rtma giriflimleri ve kendi yaratt klar iç çat flmalar bahane ederek- Pakistan a dönük askeri müdahale söylentileri izliyordu. Ancak bu yönlü giriflimlerin Ortado- u halklar nezdinde çok da baflar l olmad, gerek bölgedeki bas n n, halk n genel e ilimini yans tan yaz lar ndan, gerekse, baflta Filistin, Bahreyn, M s r olmak üzere, birçok bölge ülkesinde yap lan protesto eylemlerinden görmek mümkün. Anlafl lan o ki, Ortado u halklar, emperyalistlerin projelerine tam destek veren gerici rejimleri taraf ndan k rm z hal larla karfl lanan emperyalist efendileri pek ba r na basmam flt! fiu çok aç k ki, Ortado u halklar emperyalistlerin kendilerini yeni savafllar için atlama tahtas yapmas na izin vermek istemiyor ve bunu da her vesile ile ilan ediyor!

14 Tarihten sayfalar İşçi-köylü Ocak-7 Şubat 2008 Sorgusuz sualsiz katledilen 33 Kurflunlu Yürek hâlâ kan yor Vurulmuflum Da lar n kuytuluk bir bo az nda Vakitlerden bir sabah namaz nda Yatar m Kanl, upuzun... Vurulmuflum Düflüm, gecelerden kara Bir hayra yoran m ç kmaz Can m al rlar ecelsiz S d ramam kitaplara fiifre buyurmufl bir pafla Vurulmuflum hiç sorgusuz, yarg s z Kirvem, hallar m ayn böyle yaz Rivayet san l r belki Gül memeler de il Domdom kurflunu Paramparça a z mdaki... Hakk nda araflt rmalar yap lan, birçok makale yaz lan ve Mu lal Olay olarak bilinen bu katliam, ünlü Kürt flairi Ahmet Arif e esin kayna olmufl ve ona her okuyucunun kulaklar nda ç nlayan ve her zihinde imgeleriyle ayr bir uyar oluflturan efkar betimlemesi bu dizeleri yazd rm flt r. Guernica tablosunun yarat c lar yla 33 Kurflun fliirinin yarat c lar ayn kumafltan Paris Naziler in iflgali alt ndayken, ünlü ressam Pablo Picasso bu flehirde bir resim sergisi açar. Sergide ünlü ressam n, spanya ç Savafl s ras nda, Nazi uçaklar taraf ndan bombalan p yerle bir edilen Guernica kenti an s na yapt Guernica tablosu da sergilenmektedir. Sergiyi gezen bir Nazi subay Guernica tablosunu iflaret ederek, bunu siz mi yapt n z? diye sorunca, ünlü ressam hay r, siz yapt n z der!... Guernica tablosunun yarat c lar yla 33 Kurflun fliirinin yarat c lar ayn kumafltan. Ama akibetleri farkl. Naziler daha sonra uluslararas mahkemelerde yarg land lar. nsanl k bugün de Naziler in yapt klar n nefretle an yor. Oysa Türkiye de durum farkl. Dersim de, kulland uçakla köyleri bombalay p yerle bir eden, yüzlerce kad n n, çocu un, yafll n n kan na giren Sabiha Gökçen in ad hava alanlar na, okullara cadde ve sokaklara veriliyor! Sadece Sabiha Gökçen mi? Daha yüzlercesi!... Yüzlerce, binlerce Mu lal, kinci bir Mu lal olay na meydan vermeyiz diyen dönemin Cumhurbaflkan Demirel den ald klar destekle, Kürt halk na karfl yürütülen imha savafl sürecinde, binlerce Kürdü sorgusuz suals z katlettiler, binlerce köyü yerle bir ettiler, ormanlar, ba lar, bahçeleri yakt lar. Sonra ne mi oldu? Orgeneral Mustafa Mu lal, 20 y l hapis istemiyle yarg - land ama ikinci iadeyi itibarla bu durum da ortadan kald r ld ve ad n n bir tabur komutanl na verilmesiyle, O da aile foto raf ndaki yerini alm fl oldu. Neydi 33 Kurflun olay? 33 Kurflun Olay, pek çok kez ele al nm fl ve yorumlanm flt r de CHP nin yoksul köylüye eziyeti olarak, 1956 da TBMM de CHP iktidar n ve nönü yü yarg laman n bir yolu olarak, 1970 lerde TSK n n ve orduda simgeleflen bir güç olarak devletin halka etti i zulmün bir örne i olarak, nihayet 1980 lerden sonra da, Kürtlere yönelik özel bir k y m ve bask örne i olarak adland r ld. Ahmet Arif in m sralar yla, binlerce y l, teke tek dö üflte yenilmeyen, pasaporta içi s nmad için ad kaçakç ya, eflkiyaya, soyguncuya ve haine ç kan 33 Kürt köylüsü, kaçakç l k suçlamas yla gözalt na al - n rlar, mahkeme taraf ndan suçsuz bulunarak serbest b rak l rlar. Köylüler kaçakç l ktan kurtulurlar, ama onlar sadece kaçakç de illerdir ki. Onlar ayn zamanda Kürtler, yani eflk ya ve hainler. Kaçakç l k suçlamas yla gözalt na al nan ve mahkeme taraf ndan suçsuz bulunup serbest b rak lan 33 Kürt köylüsü, 3. Ordu Müfettifli Orgeneral Mustafa Mu lal n n nezdinde suçlu durlar, onun emriyle yakalan rlar. K rsal alana götürülen köylüler, Türk Paflas n n buyurdu u flifre ile, sorgusuz sualsiz, kafalar na s k lan kurflunlarla öldürülürler. 33 Kurflunlu Yürek yeniden kanat ld Olaydan tam 61 y l sonra, olay n geçti i Van Özalp taki Jandarma Hudut Tabur Komutanl n n ad n n, Orgeneral Mustafa Mu lal K fllas olarak de ifltirilmesiyle, Kürt köylüleri bir kez daha kurflunland lar, 33 Kurflunlu Yürek yeniden kanat ld. 33 Kurflun katliam Kürtlerin karfl karfl ya kald inkarc ve imhac uygulamalar n en trajik örneklerinden biridir. 33 Kurflun olay yak n tarihimizden yükselen ac yüklü bir ç l kt r. Bu yara onlarca y ld r kan yor ve bir türlü de sar lm yor. Aksine, devletin halk karfl t çabalar yla her geçen gün biraz daha kanat l - yor. Hat rl yoruz de il mi 12 yafl nda bir çocu un, dokuzunun yaras nda yak n at fl izlenimi uyand ran barut izleriyle sa ve sol eline 4 adet, vücudunun s rt bölgesine 9 adet olmak üzere toplam 13 adet mermi ile vuruluflunu Neden vurulmufltu, çünkü Kürt tü ve potansiyel suçluydu. Vicdan m z kabul etmese de akl m z al yor yaflananlar Ayn topraklar, dizleri tutmayan ihtiyarlarla daha sütten kesilmemifl küçük canl lar n bu day tarlalar nda canl canl yan fl na, anne karn ndan süngüyle ç kart lan ceninlerin ilk ve son ç l na tan k olmad m? Ve yetmifl bin kiflinin ölümüyle k rm z ya dönen dere sular na Devlet, 33 insan için ölüm emri veren generalinin ismini köylüleri kurfluna dizen tabura vererek bununla da sizi katletmeye ve afla lamaya devam edece im mesaj n vermifl oluyor. K sa bir not; Yasak tan k: Sefo Deresi Mu lal n n emriyle 33 köylünün kurfluna dizildi i Sefo Deresi Özalp a ba l Afla Balç kl köyü ile ran s n r aras nda yer al yor. Katliamdan 1 gün sonra Sefo Deresi yasak bölge kapsam na al nd ve bu yasak tam 60 y ld r sürüyor. Etraf ndan yer yer asker ve korucu nöbetçi kulübelerinin bulundu u bölgeye kimse giremiyor. Bölgenin ayn zamanda askerler taraf ndan may nland da belirtiliyor. Sefo Deresi nin yasaklanan k sm n n l00 dönüm oldu u tahmin ediliyor. Kültür-Sanat Eme in toplumsallaflt r lmas na karfl bir burjuva virüsü: De erin özellefltirilmesi Devrimci kültür ile burjuva-feodal kültürün aras ndaki mücadele, Türkiye deki s n f mücadelesinin uzlaflmaz karakterli çeliflkisinin bir yans mas d r. Bu çeliflki, devrim ile karfl -devrim aras ndaki çeliflkinin d fl nda de il, bizzat onun kendisi olarak ifade edilebilinen; iki yönden her birinin (devrimci kültür; burjuva-feodal kültür) bu çeliflkinin (devrim ile karfl -devrim aras ndaki çeliflkinin) bir yönünün kültürel kimli i oldu u iki karfl t n mücadelesidir. Yani, s - n f mücadelesinin ta kendisidir. S n f mücadelesinden anlafl lan toplumsal hareketin s n flar n birbirine karfl verdikleri ac mas z savafl m yla sürdürülmesidir. Bu bir tercihin ürünü de il, insan n geliflen üretim araçlar na koflut olarak tak nd sosyolojik tavr n neticesinde do an toplumsal karakterin kendi içinde tafl d hareket yasas n n sonucudur. Dolay - s yla s n f savafl m ndan bahsetmek do rudan toplumsal geliflim gerçe- iyle yüzlefl(ebil)mek demektir. Devrimin siyasal görevlerini çeflitli motiflerle yerine getirmenin mücadelesini verenler, yani devrimin sanat emekçileri, yollar na bu bilinçten yoksun bir flekilde ayn kimlikle devam edemeyeceklerinden ötürü bütün yarat c l klar n bilimsel bir gerçek olarak buna dayand - r rlar. Buna dayand rmaks z n (gerçekle yüzleflmeksizin) ürün toplumsal gerçe i ifade edemez. Devrimin politik yörüngesinde erozyona u ram fl kimi sanatç - lar, üyeleri olduklar toplumun belli yaralar na parmak basarak küçük burjuva karakterlerine yak fl r bir flekilde misyonlar na son vermektedirler. Ne var ki mesele parmak basmakta de il, tedavi etmenin zorlu mücadelesinde yer almaktad r. Bütün mesele cam n gerisinden ameliyat masas nda olana bakmak ve de erlendirmek de il, yeri geldi inde doktor olabilmektir, yeri geldi inde hemflire, yeri geldi inde refakatçi olabilmektir. Bu görev yerine getirilmedi inde kendine biçilen rolün masada can mücadelesini verenin üzerinden yer edinmesinden baflkas olamayaca aç kt r (bu tablo niyetten ba ms z olarak ortaya ç kt takdirde bunun bir kavray fls zl n ürünü olarak de erlendirilmesi gerekti inin alt n çizmekte fayda vard r). Tipik burjuva hastal n n bir örne i olan bu denli pragmatist havuzda yüzenlerin (kavray fls zl klar n gider(e)medikleri takdirde) rahatl klar n n s n r, kuflkusuz can çekiflenin nice fedakâr hemflire, refakatçi ve doktorlar n yo un çabalar sonucunda aya a dikilip hastanenin duvarlar n burjuvazinin ve onun çeflitli görüngülerinin bafl na y kaca ana kadard r. Toplumsal ilerlemeye faydas olacak olan nedir? Yani özcesi, devrimci görevin bu somutta dayatt nedir? Elbette ki, burjuva-feodal kültürün her türden yans malar na karfl durmak ve bu yans - yanlar n teflhirini her yönüyle ele alarak e itim arac olarak kullan p devrimin sanat emekçileriyle tart flmak ve neticelerini kitlelerle paylaflmakt r. Bu, devrimin sanat emekçileri aç s ndan politikleflerek özüne dönme sürecidir. Di er bir ifadeyle, bu, bireyin devrimin önder kurmay na göre flekillenerek kendini burjuva hastal klar ndan ar tma ve yenileme sürecidir. Bu bir durufl meselesidir; bir kültür sorunudur. Ya devrimci kültürün gerektirdi i gibi varl k toplumsal ilerlemenin yarar na sunulacak, ya da burjuva-feodal kültürün gerektirdi i gibi varl a benlik k stas yla de er biçilecek. Birincisinin kendine has özellikleri vard r. Özelliklerin her biri, devrimin ihtiyaçlar ndan baflkas de ildir. kincisinin de kendine özgü özellikleri vard r. Bunlar ise mevcut düzenin ayakta kalmas n n gerektirdiklerinden baflkas de ildir. Birincisi s - n f mücadelesi eksenlidir, toplumsald r, halk n kurtulufl güzergah n n yörüngesidir. kincisi de, burjuvazinin dillendirmek istedi inin aksine, s n f mücadelesi eksenlidir, ancak bireyseldir, halk kurtulufl güzergah ndan sapt rman n yörüngesidir. Birincisi s n f mücadelesinde halk n lehine baflar elde etmenin teminat d r, toplumun ekonomik-politik yaralar n saracak merhemdir. kincisi ise s n f mücadelesinde bir avuç sömürücülerin lehine hareket ederek halk n yenilgilerde bo uflmas n n çan n çalmakt r, toplumun ekonomik-politik yaralar n n varl n sürdürmeye yarayacak virüstür. Özcesi, birincisi eme in toplumsallaflt r lmas na dair verilen mücadelenin ad iken, ikincisi, bu mücadele sonucunda yarat lan de erlerin özellefltirilmesine dair verilen nafile, ancak devrim cephesinde ona karfl yeterli ideolojik mücadele verilmedi i takdirde bir o kadar da küçümsenmeyecek düzeyde etkili olabilecek çaban n ad d r. S n f mücadelesinin oldu u her yerde, yani yer kürenin insanlarla kapl olan her alan nda bu iki duruflun çat flmas na flahitlik yapmak mümkündür. Nedir ki örgütlü proletaryan n örgütlü burjuvaziyle çat flt noktada bu daha da belirginleflmektedir. Türkiye Devrimci Hareketinin tarihsel ak fl nda, de iflim-dönüflüm yasas na uygun olarak bu çeliflkinin her hangi bir yönünde yer al rken, belirli bir aflamadan itibaren (ya politik olarak devrimin lehine bilinçte ve duruflta nitel bir s çrama, ya da burjuva-feodal iktidar n lehine bilinçte ve duruflta erozyon ve çöküfl aflamas nda) di er yönüne demirleyenleri görebilmekteyiz. Yetmiflli y llarda TDH in saflar nda üretilen nice ezgiler dinlendi inde, ayn ideolojik kaynaktan g das n almayanlar n ayn müzi i kullan p üzerinde savundu u görüfllere uygun sözler ekleyerek kitlelere sunduklar fark edilir. Ayn görüflleri paylaflan dönemin sanat emekçileri aç - s ndan ise ek bir belirginlikten bahsetmek mümkündür. Öyle ki; devrimci kültürün do al kriterleri aras nda yer alan eme in paylafl m, de erin üretilmesi ve kolektife mal edilmesine uygun olarak fliirler, onu en k sa sürede iflleyip kitlelere sunabilecek olana verilir. Hiç bir bireysel ç kar n gözetilmedi i yerde, yani devrimci kültürün egemen oldu u yerde, birinin üretti i müzi in yoldafl taraf ndan çal nmas, hatta ve hatta ayn ideolojik kaynaktan beslenmeyen ancak devrim cephesinde yer alan biri taraf ndan ezgilefltirilip sunulmas n tart flma konusu yapmak abesle ifltigaldir. Çünkü özel emek toplumsal ilerleyifle adanm flt r. Özel emek, toplumsal ç - kar u runa kolektif de erin d fl nda aç klanamayacak, bizzat onun bir parças olarak sunulmaktad r. Nicel emek, kendi niteli ini ancak de erle aç klayabilir. De er, eme in aksine kolektife ait oldu- undan dolay d r ki devrimci kültürden bahsedilece i yerde özellefltirilmesi düflünülemez. Zira devrimci kültürden bahsedildi i yerde de erin özellefltirilebilece ini düflünmek, devrimci bir düflünce de il; olsa olsa, devrim cephesinde politik ve kültürel erozyona u ram fl ve nihayetinde burjuva karakterine ait bir düflünce olabilir. Nitekim yetmiflli y llarda, de erin özellefltirilmesi olgusu, devrimci atmosferin yüksek olmas karfl l nda bast r lm flt ki devrim cephesinde bu olgu yok denilecek nitelikteydi. Özellikle 12 Eylül ün AFC silindiri harekete geçti inden sonra yaflanan devrimci hareketteki nicel gerileme, örgütsel da n kl k ve içe dönük politik tart flmalara koflut olarak, devrimci yap lar n d fl na ç km fl de erin özellefltirilmesi yanl lar, tabiri yerindeyse kitlesellefltiler. Hemen vurgulamakta fayda var; kitlesellefltiler den anlafl lmas gereken fludur ki; komünist devrimcilerin kitleselleflmedeki (yan iflçilerin, köylülerin, ö rencilerin vs. kurtulufl güzergah - n n kitlelere tafl nmas ndaki) zay fl klar ndan ötürü, verilen eme in partiye, devrime ve dolay s yla halk n kurtulufl mücadelesine tarihsel yükümlülük olarak arma an etme duruflu yerine, kancan pahas na verilen mücadelenin kazan mlar n özel mülküne havale etmeye yeltenme mant olan de erin özellefltirilmesi duruflu kitlelerin küçümsenmeyecek bir kesimi taraf ndan kabul edilir bir mant k olarak etkili oldu. Ne var ki, sürecin tüm zorluklar na ra men, devrimci mücadeleyle flöyle ya da böyle tan fl k kitlelerin içerisinde, bu olgu sadece bir paradoks [paradoks: özel bir kesim taraf ndan tasdiklenmifl ancak genel mant a ayk r bir düflüncedir; paradoks özünde bir çeliflkidir] olarak yerini almaktad r. Bu etkili olmad anlam na gelmemektedir, ancak sadece bir paradokstur. Neticede, yetmiflli y llarda devrim cephesinde yok denilebilir nitelikte olan de erin özellefltirilmesi olgusu, (devrim cephesinde hala bask n olmas na ra men) gözle görünür haldedir. Bilinir ki, günümüzde devrimci de- er denebilen her fley, bir bireyin de il, bireyin üyesi oldu u halk kitlelerinin bizzat içinde yer alan di er dava insanlar n n (silah elde çat flan savaflç dan evin kap s n devrimcilere aç k tutan yoksul köylüye, YÖK e karfl mücadele eden ö renciden zindan cephesindeki mücadelenin sesini d flar da temsil eden aileye, devrimin önder kurmay ndan halk n Demokratik Halk Devrimi ne giden yolu tiyatral bir flekilde kitlelere sunan tiyatro emekçilerine...) kolektif olarak yaratt klar ve halk kitlelerine devrimi gerçeklefltirmeleri için arma an ettikleri de erlerdir. Mutlaka devrim cephesinde mücadele eden her birey kendi katk lar yla-sunabildikleriyle kavgada yerini almaktad r. Ne var ki birey, devrime dair bu katk lar n sadece ve sadece mücadelenin içinde niteliklefltir(ebil)mektedir. Bu yüzden niteliklefltirmenin kayna nda her daim ideolojik mücadeleyi diri tutan mücadelenin sürdürücüleri vard r. Özele ait olmayan, ancak kitlelere devrimi gerçeklefltirmeleri için onlar n politik fertleri taraf ndan halka arma- an edilen de er tam da budur. Mücadelenin en ön saflar nda yer alan ve/veya flehit düflen hiçbir devrim neferi halk n d fl ndaki insanlar de illerdir. Onlar n Türkiye deki temel ve bafll ca çeliflkileri çözmek için can bedeli yürüttükleri mücadelenin kayna nda Halk n Birleflik Cephesi nin potansiyel s n f üyelerinin ç karlar vard r. S n f çeliflkileri olmaks - z n s n f mücadelesinden bahsedilemeyece indendir ki, s n f mücadelesinde bilinçli yerini alanlar saf tuttuklar s n f u runa çeliflkiyi çözmenin gerekliliklerini yerine getirirler: savafl rlar. S n f çeliflkilerinden bihaber -eksik ve yetersiz de olsa- böylesi mücadelede bilinçli bir flekilde yer al nabilece i olas l, uçan kuflun tafla çarpmas olas l kadar mümkündür. Mücadeleyi selamlamak, hiçbir bireysel ç kar gözetmeden mücadeleyi sürdürenlerin hakk n vermektir. Keza flehit düflenleri selamlamak da hiçbir bireysel ç kar gözetmeden canlar n verdikleri davan n hakk n vermektir; hakk n vermekten anlafl lmas gereken ise eme in toplumsallaflt r lmas na dair yürüttükleri kavga için yarat - lan de erleri eme in toplumsallaflt r lmas nda ç kar olan s n f ve tabakalara adamakt r. Özcesi, halk kitlelerine arma an etmektir. Nitekim bununla birlikte yap lan sadece ve sadece s n f çeliflkilerinden do an mücadeleyi saf tutulan s n fa çeflitli motiflerle yeniden sunmakt r. Ondan al nana özel mülk damgas n iflleyerek de il, kendisine (halka) ait olan toplumsal kurtuluflun özel karakterlerini iflleyerek tekrar ona teslim etmektir. De erin özellefltirilmesi, günümüzde bilinç bulan kl n n yeni süslü kavram post-modernizm denilen karanl a mahkum kültür politikan n (yani burjuva kültürün) salt yoldafl olmakla yetinmeyip, onun en önemli dire i, en etkili virüsüdür. Bunun panzehiri, çeflitli burjuva salg nlar na karfl kendili inden bir tutum yerine bilinçli, örgütlü ve iradi bir tutumla müdahale etmenin teminat olan devrimci teoriyi kuflanmak için devrimci prati e daha kararl bir biçimde girmektir. Çünkü tarihimizden ö reniyoruz ki, politikleflmenin küçümsendi i anlar, burjuva virüslerin en etkili oldu u anlar olmufltur. Kapitalizmin özel mülk mant n n ve kültürünün politik arenadaki yans - mas olan egolar kabaran kiflilikle uyuflmayan, bu anlam yla ben merkezcilikten uzak duran, hiçbir bireysel ç kar gözetmeksizin kendisine ait olan davas - na sunarcas na özel eme ini kolektif de- erin bir parças haline getiren ve böyle yaflayan, birey-örgüt diyalekti ini iyi kuran vs. özcesi, flartlar hangi zorluklar tafl rsa tafl s n, devrimci kültürü kuflanan kiflilikle bütünleflmek ve kitlelere yaymak burjuvazinin silah n etkisizlefltirecektir. Çünkü devrimci kültürü kuflanmak, devrimin gerekliliklerini yerine getirmek demektir. Ve devrimin gerekliliklerini yerine getirecek kitleler karfl s nda burjuvazinin en etkili virüsü, K z l rmak karfl s nda onu kurutmay amaçlayan kibrit atefli kadar etkilidir. Yap lmas gereken, proletaryan n örgütlü müfrezesinin ihtiyaçlar n karfl lamak için halka adanm fl bir emek bilinciyle ileriye ç kmakt r.

15 25 Ocak-7 Şubat 2008 İşçi-köylü 15 Okur Kitleleri örgütlemede hiç kuflkusuz ki, yaz nsal faaliyet önemlidir. fiüphesiz örgütleme faaliyeti salt yay n da t m yla de il, yay n arac l yla propaganda yapabilmektir asl nda. Ajitasyon ve propagandadaki temel baflar n n k stas da do ru bir politik fliard r. Dolay s yla sadece yay nlar da tarak örgütlenme faaliyetinin baflar l olamayaca göz önünde bulundurulacak olursa, sürekli kitlelerin içerisinde olman n önemi kavranabilir. S n f savafl mlar içerisinde örgütlenme bilimiyle donan p, devrimci teoriyi kuflanarak, devrimci prati i güçlendirerek yaflanan sorunlara çözüm bulunabilir. Örgütlenme sorununa çözüm getirebilmek için bilimsel bir bak fl aç s n yakalamal y z, bu olmadan güçlü ve sa lam örgütlenmeler yarat - Merhaba, Biz Gazi Mahallesi fiair Abay Kumanbay Lisesi YDG ve SGD olarak yeni bir e itim döneminde okulumuzda yaflanan sorunlar, anti-demokratik uygulamalar vb. nedenlerden kaynakl ortak hareket etmek ve yaflanan sorunlara karfl tek yumruk olmak için Liseli Ö renci Birli- i ni kurduk. LÖB kurulmas aflamas nda ve devam nda yap - lan toplant lar, YÖK karfl t eylemlilik vb. çal flmalar ortak bir irade ile gerçeklefltirdik. Ancak son dönemde SGD faaliyetçilerinin LÖB çal flmalar - n kendi politikalar ekseninde yürütmüfl olmalar, bu ortak iradeyi y pratm flt r. Ayn zamanda LÖB ad na bizlerin haberi olmadan çeflitli kararlar al p, bunlar LÖB karar olarak lanse etmifllerdir. Örne in Özgür Gençlik Kas m ay say s nda okulumuzdaki LÖB e iliflkin haberde Liseli Gençlik Kardefllik Saflar na Haftas düzenlenmesi ve buna iliflkin bir toplant al nmas, tüm bunlar n kolektif bir iradenin karar sonucu oluflan LÖB karar gibi gösterilmesi ve tüm bunlar n YDG lilerden habersiz yap lmas, YDG iradesini görmezden gelmektir ve devrimci kültür ile ba daflmamaktad r. Yaln z bunlarla da kal nmay p LÖB ün kurultay çal flmas bafllat l p, buna iliflkin okul ö rencilerinden para toplan p bildiri ve pankart çal flmalar yap larak kurultay gerçeklefltirilmifltir. Bu durumlara iliflkin duruma müdahale etmek anlam nda bu anlay fltan arkadafllarla birkaç kez görüflme yapmak istememize ra men ça r lar m za cevap vermemifllerdir Bu faaliyetin LÖB ad yla ortak iradenin bir öznesi olarak biz YDG lilerden gizlenerek yap lm fl olmas n do ru görmemekle beraber yap lan davran - fl n devrimci kültürle ba daflmad n düflünüyoruz. (Gazi Mahallesi YDG okurlar ) lamaz, devrimci teori ile devrimci prati i içi içe geçirmek zorunday z. Örgütleme sorununu çözmede etkili bir silah olan ajitasyon ve propaganda, uygulamada ve hayata geçirme noktas nda eksikli i olmazsa sorun k smi anlamda çözülür. Bu noktada ajitasyon ve propaganda faaliyetini gerçeklefltirmede etkili bir güç olan araçlardan biri de devrimci yay n organlar d r. Devrimci yay n n s n f savafl mlar içerisinde kendisine biçilen rolü ve misyonu tart fl lmaz derecede önemlidir. tiraf edelim ki devrimci yay nlar sahiplenme noktas nda bir kavray fls zl ktan bahsedebiliriz. Egemen s n flara karfl bir hak olarak kazanm fl oldu umuz yay nlar önemli mevzilerdir. Egemen s n flar bundan o kadar rahats zlar ki her f rsat nda kurumlara ve yay nlara cezalar, bask nlar, toplatmalar vb. sistemli sald r lar yapmaktad r. Drina Köprüsü, Saraybosna yak nlar nda S rbistan ile Bosna-Hersek s n r n oluflturan Drina Irma üzerinde Viflegrad kasabas nda, çevre köylerden Skoloviç te do mufl olan ve sonras nda devflirilerek Osmanl da sadrazaml a kadar yükselmifl Sokullu Mehmet Pafla taraf ndan yapt r lm fl bir köprüdür. Roman n yazar vo Andriç de çocuklu unu ve delikanl l n n önemli bir bölümünü Drina Köprüsü nün bulundu u Viflegrad kasabas nda geçirmifltir. Yazar bu roman nda, H ristiyan, Müslüman ve Yahudilerin beraber yaflad, köprüsüyle ünlü ve yaflam biçimiyle insanlar n bu köprünün flekillendirdi i kasaban n, köprünün inflaat zamanlar ndan (köprü 1571 de bitmifl) 1. Dünya Savafl sonlar nda Avusturya-Macaristan n köprüyü dinamitleyerek bölgeyi S rplara b - rakmas na dek yaklafl k 300 y ll k tarihini anlat yor. Ve bu anlat m yöredeki kuflaktan kufla a, dilden dile anlat lm fl masal ve öykülerle süsleyerek yap yor. Kitab n arka kapa nda, ilk 2. Dünya Savafl sonras (1946) yay mlanm fl olan kitab n y l sonra 1990 lar n Yugoslavya s nda iç savafllar vesilesiyle yeniden güncellik kazand yorumundan o topraklardaki durumu anlamak için okumak gerekir anlam ç ksa da bu tam anlam yla do ru de ildir. Bölge S n f savafl m nda devrimci yay n n önemi üzerine Bugün hükümette bulunan AKP ve kendi dönemleri içerisinde hükümet olan tüm faflist partiler emperyalist efendilerine sad k kalarak, hizmette kusur etmemek için her zaman emekçi halk y nlar üzerinde katliamlar ve iflkenceler gerçeklefltirmifllerdir. Kimi zaman bu sald r - lar politikalar n aç k flekilde yaparken kimi zaman da sessiz sedas z ç - karm fl olduklar yasalarla emekçi halk y nlar n sefalete mahkûm etmifllerdir. Bu yasalardan biri de SSGSS Yasa Tasar s d r. Bir sosyal hukuk devleti, o topraklarda yaflayan tüm halk n ayr mc l k yapmadan e itim, sa l k ve konut sorununu gidermekle hükümlüdür. Günümüz devlet yap s nda bunun tam tersi görülmekte; e itimsiz, sa l ks z ve evsiz bir yaflam Bizler iflte bu noktada k s r kald - m z söyleyebiliriz. Ço u kez yay nlar konusunda maddi sorunla sürekli karfl karfl ya kalmaktay z ve bunu hissetmede geç kalmaktay z. Keza sahiplenme noktas nda acil olarak giderilmesi gereken bir teorik ve pratik çal flma yapmak zorunday z. Egemen s n flar n bir di er sald r tarz n n biçimi de ekonomik yönden çökertmedir. Sürekli olarak yay nlar toplatmalarla engellemeye çal flmakta, da t mdan yoksun b rakmaktad r, dolay s yla ekonomik çöküfl olarak karfl m za ciddi bir sorun olarak ç kabilmektedir. Bizlerin bu noktada yay nlar m za sahip ç kmak ve özel önem vermemiz gerekmektedir. Bu noktada yürütülen çal flmalarda ajitasyon ve propaganda tek noktada ele al nmal d r. Dolay s yla yap lan ve yap lacak faaliyetlerde her ajitasyon ve propaganda kendi içinde örgütlenme çizgisini tafl mal d r. Devrimci yay nlar sadece kolektif bir hakk nda bilgilenmekte yard mc olsa da bölgede yaflananlar Viflegrad da yaflayanlar n gözünden ifllenmifl ve bölgede yaflananlar n Viflegrad da etkileri anlat lm flt r. Ve Viflegrad çevresinden farkl d r. Viflegrad a köprünün flekillendirdi i bir yaflam ve insanlar vard r. Herhalde buna en iyi örnek, kitapta geçen bir haydutun yerine geçecek olan o luna verece i ö üt Hak verilmez al n r! emekçi halka sunulmaktad r. Daha önce de hastane kap lar nda insanlar paras olmad klar için ölüyorlard ; bugün yap lansa sadece bu durumun yasalaflt r lmas d r. Hastaneler bir sa l k kuruluflu olmaktan ç k p, bir para merkezi olacakt r. Bu yasaya iliflkin Gazi Mahallesi K okurlar olarak bir difl hekimiyle k sa bir röportaj yapt k. ajitasyon ve propaganda arac de il ayn zamanda örgütçüdür de, bunun için yay nlar n misyonu ve amac iyi anlafl lmal, esas ve tali ayr mlar yla ele al nmal d r. Tabi ki yay nlar n nerede ve nas l kullan laca önemli bir di er noktad r. Devrimcilerin kulland klar kitle iletiflim araçlar na bak fl aç lar önemlidir, kullan lan araçlar n bilincine var lmal ve önemi iyi kavranmal d r. Devrimci yay na yaklafl m m z esasta ajitasyon, propaganda ve örgütleme arac olarak alg lanmal d r. Hemen her kesimden bilinen, rutin kelimeleri, haberleri, yorumlar vb. devrimci yay nlarda etkili bir araca dönüfltürmeli ve burjuva bas n ndan daha etkili bir araca dönüfltürmeliyiz. Öyle ki bir ajitasyon ve propaganda arac zorunlulu u, her kesimden iflçi, köylü, ö renci vb. katmanlar n elinde günlük burjuva bas ndan farkl olarak ele al nmal d r. Devrimci yay nlar ajitasyon ve propagandada temel organlardan biriyse; Drina Köprüsü - Bir hekim olarak SSGSS Yasa Tasar s n destekliyor musunuz ve neler düflünüyorsunuz? - Böyle bir yasa tasar s n desteklemek elbette mümkün de ildir. Desteklemiyorum, çünkü halk n sa l k hizmetlerinden yaralanmas n k s tlayan engelleyen bir yasa tasar - s d r. - SSGSS yasas n n halka yans mas nas l olacak sizce? - Bafll klar halinde gidersek; Temel teminat paketi: Asgari sa l k hizmeti demektir. Bu kabul edilemez, çünkü halka ciddi zararlar veren bir yasad r. Sa l k sektörü özellefltirildi i için paras olmayan, sa l k hizmeti alamayacak duruma gelecektir. Daha önceki sa l k hizmetinde koruyucu hekimlik yap l rd. Hasta öncelikle Sa l k Oca na gider flikayetini bildirir, ön tedavi görür ve gerekli görülürse, di er tedavi merkezlerine yönlendirilir. Art k Sa l k Ocaklar gibi yerler olmayacak bu yasayla. Halk n sa l kl bir yaflam sürdürmesini istemeyenler, bu sa l k ocaklar n kald - racaklar. Emeklilik yafl n 65, prim gün say s n e ç kar yorlar. Ayl k geliri 140 YTL den yüksek olan bütün halk genel sa l k sigortas primini kendileri ödeyecek. Bütün sa l k hizmetleri paral olacak. kitleleri bilinçlendirmede, örgütlemede ve harekete geçirmede oynayaca rol büyüktür, bunun için önemli ve vazgeçilmezlik tafl maktad r. Kitleler içerisinde yürütülen faaliyetlerde kitle tahlillerine göre hareket edilmeli ve o yönde ajitasyon ve propaganda yap lmal d r, bu Marksist bir bak fl aç s d r ve bu yaklafl mla hareket etmeliyiz. E er güçlü politik örgütlenmeler yaratmak istiyorsak bunun büyük ço- unlu u devrimci yay nlarla sa lanacakt r. Tabi ki salt devrimci yay nlarla mücadele ve örgütlenme biçimleri amaçlanamaz, sadece yay nlar örgütün ve onun yürütece i pratik çal flmaya k smi anlamda yön verir, di er yönü ise politik ajitasyonun yap ld, faaliyetlerin kesintisiz oldu u ve yay nlar n da t lmas noktas nda kendisini gösterir, devrimci yay nlar mücadele ve örgütlenme biçimlerinin hedefler do rultusunda ajitasyon ve propagandas n yapar. (Bir YDG okuru) olacakt r: Pusuda beklerken yaklaflan yolcuya dikkatle bak. E er at n kurula kurula sürüyorsa, üstünde k rm z bir cepken, gümüfl kamalar ve aya nda da beyaz tozluklar varsa, o bir Foçal d r. Hemen sald r. Çünkü üstü bafl ve kesesi para doludur. E er k l gösteriflsiz, bafl e ik, sanki dilenmeye gidiyormufl gibi at n n üstüne çömelmifl birini görürsen düflünmeden vur!... Çünkü o Rogatitsal d r. Onlar n hepsi cimri, kurnaz ama para babas d r. Ama eyerin üstüne ba dafl kurmufl, dümbeler çalarak avaz avaz flark söyleyen birine rastlarsan sak n vurma!... Ve ellerini kana bulama, b rak geçsin. Çünkü o Viflegral d r ve befl paras zd r. Onlar n cebi para tutmaz. Yine kitapta bölgede yaflanan Avusturya-Macaristan a karfl direnen çarp - flan Müslümanlar n Viflegrad daki Müslümanlardan destek bulmamas ve Avusturya-Macaristan ordusu karfl - s nda kasabadan çekilirken destek alamaman n sorumlusu gördükleri Ali Hoca y köprüde ba lay p kula n dire- e çiviledikleri olay anlat yor. Ve herhalde bu örnek, köprünün flekillendirdi i Viflegrad da geçen, daha çok çevrede yaflananlar n Viflegrad daki etkilerini anlatan roman n Yugoslavya da yaflanan savafllar tam anlamakta yetersiz kalaca n görmemize yeter. Kitab n arka kapa nda yay nevinin tan t m yaz s ndaki en isabetli de erlendirme flu iki cümlede san r m: Anlat lan ne müthifl bir uyum hikayesi, ne de mutlak bir zulüm hikayesi. Kimliklerin, dinlerin, devletlerin ve de her fleyin ötesinde, içinde insanlar n oldu- u, karmafl k, zengin bir hayat tablosu Çünkü kitab n bir yerinde, yaflanan sel bask n yla s nd klar bir yerde bir araya gelen ve dostça güzel güzel sohbet eden rahiple imam görürsünüz, çok geçmez yaflanan bir olayla rahibin köprü üstünde sallanan kellesini. Balkan Savafllar döneminde oralardan Türkiye ye yo un göç yaflanm flt r. Ve göçler sonras nda da ufak ufak sürmüfltür. Oralarda yaflayanlar ve Türkiye deki akrabalar aras ndaki ba nedeniyle Balkanlar sürekli Türkiye gündeminde olmufltur. Çünkü Balkanlarla ba lant l nüfus az msanacak bir nüfus de ildir. Gündemden düflmeyen Balkanlar hakk nda az çok bilgi edinip anlamak isteyen K. Okurlar için diliyle ve tarz yla rahatça okuyacaklar bir roman Drina Köprüsü. (Bir K okuru Günebakan) Bu nas l bir vicdand r ki halka böyle bir yasa tasar s sunuluyor. -Bu yasalara iliflkin sizce neler yap labilir? -Bu yasa tasar s n n Meclis te kabul görmemesi ve halka bela olmamas için kampanyalar bafllat lmal ve birleflerek bir mücadele verilmeli. *** Evet sa l kç dostumuz böyle diyor ve meseleyi vicdans zl k olarak görüyorken; biz vicdan olmayanlardan vicdan beklemek do ru olmaz diye düflünerek, tüm halk m z kendi gelecekleri için mücadeleye ça r yor ve haklar n verilmeyece ini ancak zor yoluyla al nacag n söylüyoruz. T pk THY Hava- fl grevinde kazan lan haklar gibi, TELEKOM iflçilerinin onurlu mücadelesiyle kazan lan haklar gibi... (Gazi Mahallesi nden K okurlar ) Ustalardan mücadelemize fl k tutan sözler Kimi zaman devrimin birkaç ay, yurttafllar n e itimini siyasi durgunluk dönemlerinin on ya da yirmi y l ndan daha çabuk ve daha tam yapar. Devrimci s n f n bilinçli liderlerinin görevi, bu e itim çal flmas nda, s n flar n n bafl nda bulunmak, onlara yeni hedeflerin önemini aç klamak, onlar büyük nihai amac m z do rultusunda ileri yürümeye yöneltmektir. (Lenin) kitlelerin kendi önderlerine duyduklar gerçek hayranl k, onlar prati in içinde tan malar ndan kaynaklan r. Güven gerçek kavray fltan do ar. (Mao) Do ru bir politik çizgiye sahip olmak bu elbette ilk ve en önemli meseledir. Fakat yine de yetersizdir. Do ru politik çizgi, ilan edilmek için de il, hayata geçirilmek için gereklidir. Ama onu hayata geçirmek için, partinin politik çizgisini anlayan, bu çizgiyi kendi çizgisi olarak benimseyen, bu çizgiyi hayata geçirmeye haz r, pratikte gerçeklefltirmeye haz r, bu çizginin sorumlulu unu alabilecek, savunabilecek, bu çizgi için mücadele edebilecek kadrolara, insanlara ihtiyaç vard r. Aksi halde do ru çizgi kâ t üzerinde kalma tehlikesiyle karfl karfl ya kal r. (Stalin) YÖK Baflkan ; Herkes üniversiteli olmamal! YÖK Baflkan Yusuf Ziya Özcan dilinin alt ndaki baklay ç - kard. YÖK taraf ndan kurulan Ulusal Ö renci Konseyi nin Genel Kurulu sonras ö rencilerle sohbet eden Özcan, bir ö rencinin herkes üniversite mezunu olmal m? sorusuna hay r olmamal yan t n verdi. YÖK Baflkan, ayr ca amaç sadece belli say da insan n üniversiteye tafl mak olabilir, okullar bedava! Hiçbir yerde görülmemifltir diyerek okullar n paral hale getirilmesini savundu. Ayr ca isteyene 8-10 bin YTL kredi versek, sonra bunu bize geri ödese diye bir öneri de sundu. YÖK Baflkan n n bu aç klamalar n teflhir etmek için Malatya da Emek Gençli i taraf ndan yap lan Malatya Demokratik Ö renci Derne i ve Malatya YDG nin de destekledi i bir bas n aç klamas düzenlenmifltir. Yap lan aç klamada e itimin zaten paral oldu u ve YÖK Baflkan n n cebimizdeki son kurufla da göz dikti i belirtilmifltir. Aç klama at lan sloganlarla sona ermifltir. (Malatya YDG) Merhaba Hayata geldi imiz ilk anda anne kokusunu, s cakl n hissederiz. Daha bebek ça lar nda ilk telaffuz edilen kelime anne olur. Neden insano lu hiç sormaz bu soruyu kendine? Bebe ini aylarca karn nda tafl r anne, onu sevgiyle besler. Bebek ilk anne karn nda hissetmeye bafllar her fleyi bebe in do umuyla annede de yeniden do ma hissi belirir. Ona kimseye vermedi i tertemiz, s ms cak, bir o kadar da merhameti, direnci, yüre- i kadar asi ve asla tükenmeyecek umutlar verir. O art k do mufltur. Aylarca karn nda tafl d can, art k karfl s nda olanca masumlu uyla durmaktad r. Anne ona her bak fl nda kendini görmektedir. Bu masum, çaresiz çocu u nas l koruyabilirim düflünceleriyle y llar geçip gider. Bir bakars n çocu un büyümüfltür art k. Annenin saçlar nda aklar, yüzünde çizgileri artm flt r. Art k bedeninin a r iflleyifliyle karfl l rs n. Ama hala akl n o büyüyen kendi bafl na hayat - n sürdürebilecek duruma gelen çocu undad r. Hala ilk günkü gibi üstüne titrersin. Ama ne çare ki y llarca eme ini, sevgini, onun yoluna ömrünü harcad n çocu un sana umdu- un sevgiyi vermemekle birlikte art k senden kaçmaya bafllam flt r. O emek veren nas rl ellerin çocu unun elini tutamad, saç n okflayamad için kahrolursun. Böyle olaca na keflke ellerim k r lsayd düflüncesi iyice yerleflir beynine Dünyan n her yerini gezip görsen yeni insanlar tan san, sevsen sevilsen bile hiç kimse bir annenin verdi i sevgiyi veremez sana. Hissetti in tüm duygularda ald n tüm kokularda o saf, emek kokan annenin kokusunu bulamazs n. Bizler hastaland m zda günlerce yan bafl m zda hiç uyumadan bekleyen annemiz de il midir? Ama art k yafllanm flt r. Annemiz çaresiz duruma gelmifltir. Hastad r fakat yan bafl nda ne bekleyen bir efli ne de o hiç kimseye vermedi i s ms cak tertemiz sevgisini verdi i çocu u vard r. Bu durum onun a r na gider. A r na giden yafll l de il çaresizli i de il, ölme düflüncesi de il onun a r na giden akl n n ve beyninin kabullenmedi i tek fley çocu unun yan nda olmay fl d r. Her fleye ra men o benim can m, kan m, çocu umdur der, bafl - n öne e meden. O utanacak ve kendisini utand racak hiçbir fley yapmam flt r fiimdi biz gençler nerdeyiz? Babalar m z n annelerimizin sömürülen eme inin hesab n sormak yerine; caddelerde, sokaklarda, kahvelerde, e lence, yerlerinde, sömürülen eme- i harcamaktay z. Bir yandan eme i sömürülürken di er yandan da sevgisi güveni çocu u taraf ndan sömürülüyor. O elleri, emek ve hasret kokan annelerin de erini, k ymetini bilelim! Eme ine, sayg sevgisine sevgi katal m ama asla yaln z b rakmayal m! Tüm annelerin emek kokan ellerini sayg ve sevgiyle öpüyorum. (Gazi den bir K okuru)

16 iflçi-köylü Demokratik Halk ktidar çin B Z HALKIZ GELECEK ELLER M ZDED R UMUT YAYIMCILIK VE BASIM SANAY LTD. fit Yönetim yeri: Gureba Hüseyin A a Mah. mam Murat Sok. No:8/1 Aksaray-Fatih/ STANBUL Tel: (0212) FAKS: (0212) Sahibi ve Yaz iflleri Müdürü: Çilem ÖNSEL Bask : Gün Matbaac l k Beflyol Mah. Telsizler Mevkii Akasya Sk. No:23/A K.Çekmece/ stanbul Tel: umutyayimcilik@ttmail.com BÜROLAR KARTAL: STASYON CAD. DÖRTLER APT. NO: 4/2 KARTAL, TELEFAKS: (0216) ANKARA: TUNA CAD. ÇANAKÇI fihani NO:11 KAT: 3 DA RE: 32 ÇANKAYA TEL: (0312) Cep: ZM R: 856 SOKAK, NO:48/203 KEMERALTI KONAK, TEL: (0232) Cep: MALATYA: SMET YE MAH. N YAZ M SR CADDES ERSOY APT. NO:9 TEL: (0422) Cep: ERZ NCAN: ORDU CAD. ORDU fihani KAT:3 TEL: (0446) CEP: BURSA: SELÇUK HATUN MAH. ÜNLÜ CAD. SÖNMEZ fi SARAYI KAT: 2 NO: 185 HEYKEL, TEL: (0224) Cep: MERS N: S L FKE CAD. ÇAVDARO LU fihani KAT: 3 NO: 118 MERS N Cep: AVRUPA MERKEZ BÜRO: WESELER STR AS-DRUCK DUISBURG-ALMANYA TEL: FAKS: Sadece paras olana de il, herkese sa l k ve güvenli gelecek! Emperyalist patentli neo-liberal politikalar kapsam ndaki sosyal y k m sald - r lar tüm dünyada oldu u gibi, ülkemizde de olanca h z yla sürüyor. Emperyalist kurumlar olan IMF ve DB n n yön verdi i bu sosyal y k m sald r lar n n, sadece kazan lm fl haklar n budanmas n de il, yeni kazan mlar n engellemeyi hedefledi i ise bilinmektedir. Son y llarda gerçeklefltirilen sosyal y k m sald r lar n n en büyü ü ise, bugün Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas (SSGSS) ad alt nda ç kar lmak istenen yasad r. Sosyal güvenli in, tamamen ortadan kald r lmas anlam na gelen SSGSS Yasa Tasar s n n ilk ad mlar daha 90 l y llarda at lm flt. TÜS AD 1996 y l nda Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yeniden Yap lanma ad alt nda bir çal flma bafllatarak, sosyal güvenli in tamamen ortadan kald r lmas yönlü sald r lar h zland rm flt r. Peki sosyal güvenlik denildi inde ne anl yoruz? Sosyal güvenlik denildi inde anlafl lmas gereken her fleyden önce, halk n, hastal k, iflsizlik, yafll l k, ifl kazas, meslek hastal, anal k, sakatl k, ölüm ve ailenin bak m gibi temel ihtiyaçlar n n devlet taraf ndan güvence alt na al nmas d r. Ancak, sosyal güvenlik, ba ml ülkelerin büyük bölümünde oldu u gibi, ülkemiz egemen s n flar taraf ndan da hiçbir zaman tam anlam yla uygulanmam fl, ülke halk gerçek anlamda bir sosyal güvenceye sahip olmam flt r. Bugün var olan s n rl güvence ise, bu sald r larla birlikte tamamen ortadan kald r lmak istenmektedir. Sosyal güvenlik alan na dönük ilk önemli sald r, bir dizi kazan lm fl hakk ortadan kald ran ve A ustos 1999 da emeklilik yafl n n kad nlarda 58 ve erkeklerde 60 a ç karan yasayla gerçekleflti. Bunu SSK ve BA -KUR yasalar izledi. Bugün yasalaflt r lmaya çal fl lan SSGSS ise 2006 y l nda Meclis ten geçti, ancak anayasa mahkemesinin itiraz yla yasalaflt r lamad. Tüm yurttafllara sosyal güvenlik ve Herkese ücretsiz sa l k kand rmacas yla hayata geçirilmeye çal fl lan bu yasan n özü, sosyal güvenli in ve de sa l n pazarlanabilir ya da rekabet edilebilir hale getirilmesidir. Bunun anlam, hastanelerin, sa l k ocaklar n n özellefltirilmesi, emeklilik yafl n n art r larak, sosyal güvenlik sisteminden yararlananlar n say s n n daha da azalt lmas d r her fleyden önce. Bu yasa ayn zamanda özel hastanelere ve uluslararas ilaç tekellerine rant sa lamay da hedeflemektedir. Öyle görünüyor ki, faflist Türk egemen s n flar, paran kadar yafla, paran kadar sa l k vb. biçimlerde tan mlanabilecek bu sald r yasas n hayata geçirme yönlü büyük bir kararl - l k içindeler. Ancak, iflçi emekçi y nlara dönük en kapsaml sosyal y k m sald r lar ndan biri olan SSGSS sald r s na karfl tepkiler, Türk- fl gibi s n f düflman konfederasyonlar n ihanetçi tutumuna ra men, giderek büyüyor. Özellikle de, yasaya karfl tepkileri ortak bir mücadeleyle büyütmek amac yla oluflturulan ve içinde TTB, TO, D SK, KESK ve Türk- fl gibi konfederasyonlar n flubelerinin ve de çok say da Hrant için kardefllik caddesi! çinde Partizan n da yer ald Okmeydan Demokrasi Platformu Hrant Dink in isminin Okmeydan nda bir caddeye verilmesi talebi ile bir kampanya örgütledi. Platform mahallede bir caddenin isminin Hrant Dink kardefllik caddesi olarak de ifltirilmesi amac yla imza kampanyas bafllatt. Bildiri da tt ve afifl ast. Hrant n ad n n yaflat lmas amac yla düzenlenen kampanyada afifller gerekçe gösterilerek birçok kifliye dava aç ld. Toplad klar imzay fiiflli Belediyesi ne teslim etmek için 19 Ocak günü saat 13:30 da Belediye önüne gelen kitle Faflizme inat kardeflimsin Hrant slogan n hayk rd. Burada bir bas n aç klamas yapan kitle mahallenin ülkemizin pek çok bölgesi gibi farkl kesimlerden oluflmufl bir mozaik oldu u ve kardeflçe yaflad dile getirildi. Aç klamadan sonra devrim ve demokrasi mücadelesinde topra a düflenler için türküler seslendirildi. Otobüslerle fiiflli Camisi ne gelen kitle pankart n açarak, Agos önüne alk fl z lg t ve sloganlarla yürüdü. Coflkulu ve kitlesel geçen eylem çevrede bulunan insanlardan alk fllarla destek gördü. ( stanbul) Akhparik Hrant devrimci kurumun yer ald Herkese Sa l k Güvenli Gelecek Platformu, gerek merkezi gerekse bölgesel eylemlerle, yasaya karfl kitlesel bir hareket yaratma ve de halk bu yönlü bilinçlendirme çabalar n sürdürüyor. Herkese sa l k güvenli gelecek istiyoruz! Partizan n da içinde yer ald Herkese Sa l k Güvenli Gelecek Platformu Kad köy skele Meydan nda bir bas n aç klamas yapt. 13 Ocak Pazar günü saat te Kad köy Alt Yol Bo a heykeli önünde bir araya gelen kitle buradan kortej oluflturarak skele Meydan na yürümek istedi ancak polisin barikat ile karfl laflt. Polis, kitlenin önünü keserek yürümesine izin vermedi. Bunun üzerine kitle çarfl içinden yürüyerek skele Meydan na ulaflt. Polisin ablukas ndan dolay birkaç kol halinde iskele meydan na gelebilen kitle Herkese sa l k güvenli gelecek, Kurtulufl yok tek bafl na ya hep beraber ya hiçbirimiz, Genel grev genel direnifl sloganlar n hayk rd. Eylemde stanbul Tabip Odas Yönetim Kurulu Üyesi Nazmi Algan, Platform ad na bas n aç klamas - n okudu. Devrimci kurumlar n haz rl kl geldi- i dikkat çekerken Tuzla deri sanayinde direniflte olan Demsafl iflçileri de Birlik mücadele zafer sloganlar n hayk rd. Eyleme kat lan kitlenin oldukça canl oldu u gözlendi. D SK, TMMOB, KESK, BASK, TTB, TDB ve TEB gibi kurumlar Ankara yürüyüflü düzenlediler. 15 Ocak Sal günü Haydarpafla Gar nda yap lan bir bas n aç klamas ve kitlesel u urlamayla bafllayan yürüyüfl boyunca, birçok il ve ilçede molalar verilerek, buralardaki direnifller ziyaret edildi. lk durak Gebze deki Henkel fabrikas iflçilerinin direnifli oldu. Buradan ayr lan kitle zmit e geldi inde kalabal k bir kitle taraf ndan karfl land ve zmit Merkez Bankas ndan nsan Haklar Park na kadar yürüdü. Yürüyüfle, Kocaeli Üniversitesi ne ba l iflletmelerde çal flan OLEY S üyesi grevci iflçiler de, grev önlükleri, dövizler ve sloganlarla kat ld lar. Kitle 17 Ocak ta Ankara da Kurtulufl Park nda biraraya geldi. Sabah n erken saatlerinden itibaren Kurtulufl Park çevresinde y nak yapan polis, Kolej kavfla na barikat kurarak grubun yürümesine izin vermedi. Uzun süren pazarl klar n ard ndan barikat aç ld ve saat te SSK fl Han na kadar yürünmesine izin verildi. SSK fl Han önünde D SK Baflkan Süleyman Çelebi bir bas n aç klamas yapt. Sar sendikal anlay fl n hakim oldu u Yasa karfl tlar yerellerde de sokaktayd Sosyal güvenlik sald r s na karfl oluflturulan merkezi platformun yerel ayaklar da, yasa karfl t çal flmalar n aral ks z olarak sürdürdü. Sokaklarda, hastane ve iflyeri önlerinde, semt pazarlar nda bir dizi eylem gerçeklefltirilerek, sokaktaki insanlar yasayla ilgili bilgilendirilmeye çal fl ld. Bu faaliyetler kapsam nda, Ayd nl - Konafll, Tuzla, Gülsuyu, Gazi Mahallesi, kitelli ve çok say da mahallede bildiri da t mlar, bas n aç klamalar vb. çal flmalar yürütüldü. Bu çal flmalar kapsam nda, Gülsuyu nda iki gün boyunca ajitasyon konuflmalar eflli inde bildiri da t m yap ld. Yine Tuzla, fiifa Mahallesi, Ayd ntepe, çmeler Köprüsü gibi yerlerde de, bildiri da t m ve kahvelerde konuflmalar yap larak, halk bilinçlendirilmeye çal fl ld. 17 Ocak akflam saat 18:00 civar nda ise, Tuzla Devlet Hastanesi önünden bafllayarak, AKP Tuzla örgütüne kadar bir yürüyüfl gerçeklefltirildi. Yürüyüfl boyunca yasayla ilgili bilgilendirme ve duyarl l k ça r s içeren konuflmalar yap ld. Halk n büyük bir ilgi gösterdi i yürüyüfl, AKP önünde yap lan aç klamayla son buldu. Platformun Kartal aya ise, Cevizli Tekel fabrikas ve civardaki fabrikalar, Kartal Devlet Hastanesi, Kartal Semt pazar, Kartal Meydan ve çarfl s nda yo- un bildiri da t m yaparak, en genifl kesimleri bilinçlendirmeye ve yasaya karfl tepki örgütlemeye çal flt. Deri iflçileri yasaya karfl alanlarda! Verdikleri difle difl mücadeleyle Türkiye iflçi s n f n n mücadelesine örnek olan deri iflçileri, 16 Ocak Çarflamba günü gerçeklefltirdikleri kitlesel bas n aç klamas yla, mücadele geleneklerine hala sahip ç kt klar n gösterdiler. Direnifllerinin 31. gününde olan DEMSAfi iflçilerinin de, Yaflas n SSGSS gelmifl, D SK e ne! Hrant Dink için binler Ankara sokaklar nda alanlar doldurdu. Atatürk Bulvar Birgün gazetesi önünde toplanan kitle Faflizme inat kardeflimsin Hrant slogan yla öfkesini dile getirdi. Saat de Birgün gazetesini eylemi organize eden kurumlardan oluflturulan bir heyetin ziyaretinin ard ndan de kitle Yüksel Caddesi ne do ru yürüyüfle geçti. Meflrutiyet Caddesi nin trafi e kapat lmas yla Yüksel Caddesi ne do ru yap lan yürüyüfl esnas nda ara ara gergin anlar yafland, çevik kuvvet polislerinin k flk rtmalar yla ve birkaç sivil faflistin sözlü sald r s yla gerilen ortam olay ç kmadan yat flt r ld. Kitlenin Yüksel Caddesi nsan Haklar An t önünde toplanmas yla anma etkinli ine baflland. Sayg durufluyla bafllayan anma kurumlar ad na Mehmet Özer in aç klamay okumas yla devam etti. Aç klaman n ard ndan gazeteci Can Dündar ve ard ndan da ÇGD ad na Ahmet Akbay ve daha sonra Temel Demirer söz ald. Yap - lan aç klamalar n ard ndan okunan fliirler ve Grup Kibele nin verdi i müzik dinletisiyle devam etti. Anma Hrant Dink için haz rlanan sinevizyon gösteriminin ard ndan sona erdi. (Ankara) anlay fllar n önderlik etmesinden dolay eylem sönük geçti. stanbul da devrimcilerin de içinde yer ald Herkese Sa l k Güvenli Gelecek Platformu nun Ankara yürüyüflünün özellikle d fl nda b rak lmas, yasa karfl s ndaki tav rlar n n da özetiydi asl nda. Hiçbir direniflin görülmedi i eylemde meclise yürümek için diretilmezken barikat n Kolej kavfla ndan K z lay a çekilmesi baflar olarak adland r ld. Eylem burada yap lan bas n aç klamas n n ard ndan sona erdi. Meclis yürüyüflüne izin verilmeyen kitle ise bas n aç klamas n n ard ndan da ld. (Ankara) Su çatla n buldu... STANBUL 19 Ocak 2007 y l nda öldürülen Agos Gazetesi Genel Yay n Yönetmeni Hrant Dink binlerce kifli taraf ndan an ld. Ermeni gazeteci Hrant Dink Ermeni soyk r m n dillendirmesi, Ermenilerle ilgili gerçekleri gün yüzüne ç karmas ile devletin ilgisini çekmiflti. Son olarak Türkiye nin ilk kad n pilotu ve Mustafa Kemal Atatürk ün manevi k z Sabiha Gökçe nin Ermeni oldu unu ortaya ç karmas ile dikkatleri üzerine toplad maddeden Türklü e hakaret etti i gerekçesiyle hakk nda onlarca dava aç - lan Hrant Dink, gazete binas n n önünde kurflunlanarak katledildi. Bu topraklarda gözümüz var ama en dibine akmak için diyen Dink için, 19 Ocak günü Agos gazetesi önünde biraraya gelen binlerce insan aradan geçen bir y - la ra men cinayetin ayd nlat lmamas n protesto etti. Türkçe, Arapça, ngilizce, Ermenice Hepimiz Hrant z Hepimiz Ermeniyiz, Hrant için adalet için yaz l dövizler tafl yan kitle sloganlar ile Hrant yaflatacaklar n hayk rd. Kitle Hrant n öldürüldü ü saatte çal nan duduk eflli inde sayg duruflunda bulundu. Eylemde s k s k Katil devlet hesap verecek sloganlar at ld. Anmada bir konuflma yapan Hrant n efli Rakel devletimin adaleti ne yapt? diye sordu. Polis Agos önünde yolu demir parmakl klarla ikiye ay rarak kitlenin buluflmas n engelledi. Polisin bu tavr na karfl kitlenin içinde devrimci, ilerici kurumlar parmakl lar devirdi. Polisle yaflanan arbededen sonra yol boyunca bütün parmakl klar kald r ld. Anman n sona ermesinden sonra Taksim e do ru yürüyen kitle yol boyunca sloganlarla Dink in öldürülmesini k nad. Ermeni soyk r m n k nayan kitle Faflizme inat kardeflimsin Hrant slogan ile, yükseltilmeye çal fl lan rkç l a flovenizme karfl anlaml bir yan t vermifl oldu. stiklal Caddesi boyunca yürüyen kitle Odakule nin yan ndan geçerken faflist k z l elmac flçi Partililer ile karfl laflt. Kitle, iflçi partililerin etkinlik için haz rlad panolar devirdi faflistleri cezaland rd. Faflistlerin içeri kaçmas üzerine kitle Faflizme karfl omuz omuza sloganlar ile yürüyüfle devam etti. Kitle, Kumbarac bafl yokufluna geldi inde burada bulunan MHP binas n n camlar n indirdi. Polisin arac n kitlenin üzerine sürmesi üzerine aralar nda Partizan n da bulundu u kitle barikat kurarak polisle çat flt. Polis, çat flma s ras nda hedef gözeterek bir kifliyi baca ndan vurdu. Vurulan kiflinin caddeden geçti i ve olayla ilgisinin olmad ortaya ç kt. Olayda 15 kifli gözalt na al nd. Agos önündeki anman n k sa sürmesi anmaya kat lmak isteyen genifl bir kesimin Agos önüne ulaflamadan da lmas - na neden oldu. Rakel Dink in konuflmas d fl nda devletin cinayetteki rolü üzerinde durulmad. Ayr ca Dink in hedef olmas na neden olan özellikle Ermeni soyk r m ile ilgili düflüncelerine hiç de inilmedi. Anmaya devrimci kurumlar n dövizleri ile kat lma iste i red edildi. ÖDP liler taraf ndan organize edilen anman n daha genifl kesimlerce sahiplenilmesini engellemek için elden gelen yap ld. Mezar bafl nda an ld! 20 Ocak Pazar günü ö len saatlerinde Zeytinburnu nda bulunan Bal kç Ermeni mezarl na gelen kitle Dink in Demsafl direniflimiz yaz l dövizlerle kat ld bas n aç klamas Deri Sanayii nde bulunan Traktörler Dura nda gerçekleflti. Saat 12:00 den itibaren dura n yan ndaki alanda toplanmaya bafllayan iflçilere, yemek paydosuna ç kan iflçiler de kat ld. Yap lan aç klamada tüm konuflmac - lar a rl kl olarak SSGSS sald r s na de- inirken, aç klamada ilk sözü Deri- fl Tuzla fiube Baflkan Binali Tay ald. Tay, bugün iflçi s n f na dönük gerçekleflen sald r lar n, emperyalizmin yer alt - yerüstü zenginliklerini talan etme amac n n ürünü oldu unu vurgulad. (Kartal) Protestolar sürüyor... Sosyal Sigortalar ve Genel Sa l k Sigortas (SSGSS) Yasa Tasar s birçok ilde yap lan aç klamalarla protesto edildi. stanbul Türk- fl e ba l sendikalar n üyeleri 15 Ocak günü Galatasaray Lisesi önünde topland. Yaklafl k bin kiflinin kat ld - eylemde sendika üyeleri, sloganlar atarak Tramvay Dura na yürüdü. Ankara SES Genel Merkezi, Türkiye nin çeflitli illerinden gelen üyelerinin de kat l m yla 12 Ocak 2008 de AKP nin sa l k alan ndaki uygulamalar n protesto amac yla Sa l kta Y k m Durdural m slogan yla Ankara Kurtulufl Park nda bir araya geldi. Yüzlerce SES üyesi sloganlar atarak, Kürtçe, Türkçe ve Lazca flark lar eflli inde halay çekti. Daha sonra SES Genel Baflkan Köksal Ayd n n aralar nda bulundu u sa l k emekçileri giydikleri beyaz önlüklerle Sa l k Bakanl na do ru yürüyüfle geçti. Yo un polis y na n n yap ld yürüyüflün ard ndan, Sa l k Bakanl önünde bas n aç klamas yap ld mezar n çiçeklerle süsledi. Yap lan dini törenin ard ndan fliirler okundu. BURSA 116 kiflinin imzas n n bulundu u Bar fl ve Adalet Dostlar taraf ndan örgütlenen Hrant anmas Heykel de Kent Müzesinin önündeki alanda yap ld. Birçok devrimci, demokratik, yurtsever, siyasi parti, sendika, dernek vb. kat l m sa lad anma, sayg duruflu ile bafllad. Ard ndan Rüstem Avc bas n metnini okudu. Aç klaman n ard ndan, Günyüzü Kad n Kooperatifi üyelerinin oluflturdu u müzik toplulu u, Hrant Dink an s - na, Anadolu nun çeflitli dillerinde türküler seslendirdiler. Kitle alk fl ve sloganlarla anmaya son verdi. FRANKFURT Hrant Dink in birinci ölüm y ldönümü nedeniyle Avrupa da da çeflitli etkinlikler, anma ve eylemlikler gerçekleflti. Bunlardan bir tanesi de Frankfurt ta yap ld. Cuma günü 18 Ocak 2008 de bir panel yap ld. Panele DEKÖP-A ad na Özkan Temur, DTP Milletvekili grubundan Selahattin Demirtafl, Hrant Dink in avukat Erdal Do an, AGOS gazetenin yazar Rober Koptafl kat ld. Aç l fl yap lmadan önce demokrasi ve özgürlük için mücadelede flehit düflenler için bir dakikal k sayg duruflu yap ld. Paneli düzenleyen Frankfurt Dernekler Platformu, MAF-DAD, DEKÖP-A, Medico Enternasyonal di. DEKÖP-A ad na konuflan Özkan Temur neden Hrant öldürüldü? Çünkü o, bir Ermeniydi ama her fleyden önce bir ayd nd, karanl kta fl k tutard dedi ve son zamanlarda yap lan bask lardan söz etti. Konuflmalar bittikten sonra k sa bir ara verildi. Aradan sonra soru cevap bölümüne geçti. Sorular cevapland ktan sonra panel alk fllarla bitirildi.

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR 423 424 3. Salon Paralel Oturum XII - Sorular ve Cevaplar OTURUM BAfiKANI (Ali Metin POLAT) OTURUM BAfiKANI - Gördü ünüz gibi son derece demokratik bir yönetim

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ Kuruluş : 27 Ekim 1989 Adres : Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cebeci Kampüsü Dikimevi - Ankara Tel : 363 03 26-363 03 27 ANKARA ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan. EVOK Güvenlik, ülkemizde büyük ihtiyaç duyulan güvenlik hizmetlerine kalite getirmek amac yla Mustafa Alikoç yönetiminde profesyonel bir ekip taraf ndan kurulmufltur. Güvenlik sektöründeki 10 y ll k bilgi,

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r.

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) YAT 1/11/85. Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (Yard mc tercüme metin) 1/11/85 YAT Bu sigorta ngiliz Yasa ve Uygulamas na ba l d r. 1. TEHL KELER Bu sigorta, her zaman burada gönderme yap lan istisnalara ba l olarak,

Detaylı

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi Baflkent Üniversitesi T p Fakültesi Adana Eriflkin Kemik li i Nakil ve Hücresel Tedavi Merkezi, Türkiye

Detaylı

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I SOSYAL GÜVENL K REHBER Resul KURT SSK BAfiKANLI I Sigorta Müfettifli Hüseyin FIRAT SMMM SMMMO Baflkan Yard mc s MAYIS 2005 1 Yönetim Merkezi ve Yaz flma Adresi: SMMMO Kurtulufl Caddesi No: 152 Kurtulufl

Detaylı

LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI

LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI Haberler 4857 SAYILI fi KANUNU LE LG L YÖNETMEL KLER N DE ERLEND R LMES TOPLANTISI YAPILDI 14 May s 2004 tarihinde Sendikam z Binas Mesut Erez Konferans Salonunda 4857 Say l fl Kanunu le lgili Yönetmeliklerin

Detaylı

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif Dr. Yeflim Toduk Akifl Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif flirket birleflmeleri ve sat nalmalar, türkiye deki küçük iflletmelerden, dev flirketlere kadar her birinin gündeminde olmaya devam

Detaylı

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor Ekim 14, 2011-2:43:35 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ''Bedensel, işitme ve görme özürlüler kendi içinde sınava tabi tutulacak. 2012 yılının ilk çeyreğinde

Detaylı

Prof. Haberal dan Uluslararas Bilimsel Etkinlik Rekoru

Prof. Haberal dan Uluslararas Bilimsel Etkinlik Rekoru 1 ayda, 61 bin km yol 85 saatlik uçufl süresi ile Prof. Haberal dan Uluslararas Bilimsel Etkinlik Rekoru Baflkent Üniversitesi Kurucusu ve Kurucu Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, dünyan n en büyük cerrahlar

Detaylı

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi. 4 Ankara- Baflkent OSB, bir ilk i daha gerçeklefltirdi. Kooperatif olarak örgütlenip, daha sonra organize sanayi bölgesine dönüflen OSB ler aras nda genel kurulunu yapan ilk kurulufl oldu. Sanayi ve Ticaret

Detaylı

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z Yoksulun fians Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z sonuca geçelim: Teorem. Yoksulun zengine karfl flans yoktur. Bu çok bilinen teorem i kan tlayabilmek için her fleyden önce önermeyi

Detaylı

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Otomasyon Sistemleri E itiminde Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi Murat Ayaz Kocaeli Üniversitesi Teknik E itim Fakültesi, Elektrik E itimi Koray Erhan Kocaeli Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi,

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

TOPLUMSAL ETK NL KLER

TOPLUMSAL ETK NL KLER 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETK NL 8 MART DÜNYA EMEKÇ KADINLAR GÜNÜ 1 MAYIS SAVAfiA HAYIR M T NG 398 10 KASIM ATATÜRK Ü ANMA ETK NL 400 STANBUL SERBEST MUHASEBEC MAL MÜfiAV RLER ODASI ISTANBUL CHAMBER OF CERTIFIED

Detaylı

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Prof. Haberal dan Yeni Bir Uluslararas At l m: TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE Dünyan n dört bir yan ndan yüzlerce biliminsan Prof. Dr. Mehmet Haberal taraf ndan kurulan Türk Dünyas Transplantasyon

Detaylı

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN Yahya ARIKAN* Meslek yasam z n 20. y l n geride b rak rken,yeniliklerle dolu bir süreci yaflamaktay z. Toplumsal yaflamda ve meslek yaflam m zda sosyal

Detaylı

14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER

14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER 14- TMMOB/ODALARI, SENDİKALAR VE DİĞER DEMOKRATİK KİTLE ÖRGÜTLERİYLE İLİŞKİLER, EYLEM VE ETKİNLİKLER 23 dönem Çalışma Programında; Oda etkinliklerinin TMMOB örgütlülüğü ile ilişkilendirilerek ortak alanlar

Detaylı

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad OTOPS Cengiz Özak nc 1965 ten Günümüze DÜNYA DA VE TÜRK YE DE LK KEZ! İngiliz Devlet Arşivlerinden Gizli Belgelerle Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad Türkiye ye yöneltilen suçlama; özetle

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı Ocak 15, 2013-3:55:02 Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın himayesinde kurulan ''İşte Eşitlik Platformu'' tanıtıldı. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizlikle mücadele

Detaylı

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman Ö RETMEN ÖZ DE ERLEND RME FORMU K fi L K ÖZELL KLER flimi seviyorum. Sab rl y m. Uyumluyum. fl birli ine aç m. Güler yüzlüyüm. yi bir gözlemciyim. yi bir planlamac y m. Çocuklara, ailelere, meslektafllar

Detaylı

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU 26-27.01.2007 stanbul Üniversitesi Merkez Bina Doktora Salonu stanbul Barosu stanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi STANBUL BAROSU

Detaylı

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de KURUMLARDAN ELDE ED LEN KAR PAYLARININ VERG LEND R LMES VE BEYANI Necati PERÇ N Gelirler Baflkontrolörü I.- G R fi T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de flirketlerce

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ

KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ KÜRESEL GELİŞMELER IŞIĞI ALTINDA TÜRKİYE VE KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ EKONOMİSİ VE SERMAYE PİYASALARI PANELİ 12 NİSAN 2013-KKTC DR. VAHDETTIN ERTAŞ SERMAYE PIYASASI KURULU BAŞKANI KONUŞMA METNİ Sayın

Detaylı

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler

Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uygulama Önerileri 59 Uygulama Önerisi 1110-2: ç Denetim Yöneticisi- Hiyerarflik liflkiler Uluslararas ç Denetim Meslekî Uygulama Standartlar ndan Standart 1110 un Yorumu lgili Standart 1110 Kurum çi Ba

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi 4/c'yi de kaldır!.. cümlelerine yer verildi. Basın açıklamasında özetle; Kamuda çalıştırlan

www.besiktas.com.tr Günlük Kent Gazetesi 4/c'yi de kaldır!.. cümlelerine yer verildi. Basın açıklamasında özetle; Kamuda çalıştırlan 11 NİSAN 2013 0 212 260 23 60-0 212 260 52 29 %50 ye varan indirimler 4/C'lilerin eylemi TÜRK Büro-Sen öncülüğünde, 4/C'lilerin haklarının iadesi amacıyla ülke çapında eylemler düzenlenmeye başlatıldı.

Detaylı

YÖNET M KURULU RAPORU

YÖNET M KURULU RAPORU YÖNET M KURULU RAPORU De erli Ortaklar m z, fiirketimizin 37. Ortaklar Genel Kurulu na hofl geldiniz. Hepinizi sayg ve sevgi ile selaml yorum. Yaflad m z geliflmeler ile, ülkemiz 2004 y l nda s k s k dünyan

Detaylı

TAR H PROJEN N. TANITIMI GERÇEKLEfiT R LD

TAR H PROJEN N. TANITIMI GERÇEKLEfiT R LD Haberler TAR H PROJEN N TANITIMI GERÇEKLEfiT R LD 28 28 Sendikam zca üyelerimizden 26 çimento fabrikas na yönelik olarak Eylül 2003 ay nda bafllat lan "ÇM S OHSAS 18001 Projesi"nin tan t m toplant s 25

Detaylı

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler

I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler I. EIPA Lüksemburg ile İşbirliği Kapsamında 2010 Yılında Gerçekleştirilen Faaliyetler 1. AB Hukuku ve Tercüman ve Çevirmenler için Metotlar Eğitimi (Ankara, 8-9 Haziran 2010) EIPA tarafından çeşitli kamu

Detaylı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz. - Günlük siyaset acının üstünü nasıl örter? - Gazze yi ve Filistin i içselleştirmek yerine farz olarak görenlerin destansı trajik hali - BM Genel Sekreteri, AKP Kadın Kolları ve Hrant Dink Ortak paydası

Detaylı

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl) I Dr. Leyla ÇAKICI GERÇEK Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Alapl MYO Ö retim Üyesi GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl) II Yay n No : 2323 Hukuk Dizisi : 1151 1. Bas - Eylül 2007 - STANBUL 2. Bas - Ekim

Detaylı

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler Metin TUNÇ Seçici Olun ISI' n editoryal çal flanlar her y l yaklafl k olarak 2,000 dergiyi de erlendirmeye tabi tutmaktad r. Fakat de erlendirilen

Detaylı

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac Ders 3: SORUN ANAL Z Sorun analizi nedir? Sorun analizi, toplumda varolan bir sorunu temel sorun olarak ele al r ve bu sorun çevresinde yer alan tüm olumsuzluklar ortaya ç karmaya çal fl r. Temel sorunun

Detaylı

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI 4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI Resul KURT* I. G R fi Ülkemizde 4447 say l Kanunla, emeklilikte köklü reformlar yap lm fl, ancak 4447 say l yasan n emeklilikte kademeli

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl. Bölünebilme B ir tamsay n n üçe ya da dokuza tam olarak bölünüp bölünmedi ini anlamak için çok bilinen bir yöntem vard r: Say - y oluflturan rakamlar toplan r. E er bu toplam üçe (dokuza) bölünüyorsa,

Detaylı

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir 2002 May s ay nda yap lan Birleflmifl Milletler Çocuk Özel Oturumu öncesinde tüm dünyada gerçeklefltirilen Çocuklar çin Evet Deyin kampanyas na Türkiye

Detaylı

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur. 2. Baz k saltmalar n sonuna konur. Dr. Bar fl Ayd n Fevzi Pafla Cad. 3. Say lardan sonra s ra bildirmek için konur. Sonucu ilân ediyorum: 1. Ali, 2. Kemal, 3. Can oldu. Hepsini tebrik ederim. Virgül (,)

Detaylı

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir. ARISTO 88 ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE 1. KONU 213 say l Vergi Usul Kanunu nun (VUK) 142, 143,

Detaylı

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005 I B&M Prof. Dr. Erdener YURTCAN KABAHATLER KANUNU VE YORUMU stanbul 2005 Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : 718 1. Bas - Ekim 2005 ISBN 975-295 - 494-4 Copyright Bu kitab n bu bas s n n Türkiye deki yay n

Detaylı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu 3.Klinik Farmakoloji Sempozyumu-TRABZON 24.10.2007 Klinik ilaç araştırmalarına

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (TEKNE - SÜRE) (Yard mc tercüme metin) TEKNE 1/11/95

ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (TEKNE - SÜRE) (Yard mc tercüme metin) TEKNE 1/11/95 ENST TÜ SAVAfi VE GREV KLOZLARI (TEKNE - SÜRE) (Yard mc tercüme metin) 1/11/95 TEKNE 1. TEHL KELER Bu sigorta, her zaman burada gönderme yap lan istisnalara ba l olarak, geminin (afla dakiler) nedeniyle

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları I Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları II Yay n No : 2056 Hukuk Dizisi : 289 1. Bas Kas m 2008 - STANBUL ISBN 978-975 - 295-953 - 8

Detaylı

SUR RAPORU 2 ARALIK 2017

SUR RAPORU 2 ARALIK 2017 SUR RAPORU SUR Ç 1939 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 1952 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 2006 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 2009 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU SUR Ç 2012 HAVA FOTO RAFI SUR RAPORU KORUMA

Detaylı

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu Cumhuriyeti ve onun gereklerini yüksek sesle anlat n z. Bunu yüreklere yerlefltirmek için elveriflli

Detaylı

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu mali ÇÖZÜM 177 GENEL SA LIK S GORTASI LE HAYATIMIZDA NELER DE fiecek? Ali TEZEL* 1-G R fi 1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu ad verilen 5510 say l Sosyal Sigortalar ve

Detaylı

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi :

2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ. Anayasa nın 49. Maddesi : 2.000 SOSYOLOG İLE YAPILAN ANKET SONUÇLARINA DAİR DEĞERLENDİRMEMİZ Anayasa nın 49. Maddesi : A. Çalışma Hakkı ve Ödevi Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek,

Detaylı

NTERNET ÇA I D NAM KLER

NTERNET ÇA I D NAM KLER Mustafa Emre C VELEK NTERNET ÇA I D NAM KLER www.internetdinamikleri.com STANBUL-2009 Yay n No : 2148 letiflim Dizisi : 55 1. Bas m - stanbul - Haziran 2009 ISBN 978-605 - 377-066 - 4 Copyright Bu kitab

Detaylı

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri United Technologies Corporation Tedarikçilerden fl Hediyeleri Girifl UTC, malzeme ve hizmetleri bunlar n de erine bakarak sat n al r ve bu süreç içinde hem en iyi de er sa layan fiyat, hem de tedarikçilerle

Detaylı

YARGITAY 8. CEZA DA RES KARARI

YARGITAY 8. CEZA DA RES KARARI YARGITAY 8. CEZA DA RES KARARI YARGITAY 8. CEZA DA RES E: 2007/4584 K: 2007/4112 T: 24.05.2007 SEÇENEKL ADL PARA CEZASI CEZALARIN NFAZ REJ M CEZANIN N TEL K DE fit RMES (TCK m 50/1-a, 52 CGT K m 106/3)

Detaylı

Prof. Dr. Mehmet Haberal, Uluslararas Bilimsel Çal flma S n rlar n Geniflletiyor

Prof. Dr. Mehmet Haberal, Uluslararas Bilimsel Çal flma S n rlar n Geniflletiyor Prof. Dr. Mehmet Haberal, Uluslararas Bilimsel Çal flma S n rlar n Geniflletiyor Prof. Dr. Mehmet Haberal, geçen ay yapt görüflmeler ve anlaflmalar sonunda Baflkent Üniversitesi nin uluslararas çal flma

Detaylı

Karar No : 2174 Karar Tarihi : 01/11//2015

Karar No : 2174 Karar Tarihi : 01/11//2015 Karar No : 2174 Karar Tarihi : 01/11//2015 Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun 27/10/2015 günlü, 17399 sayılı yazısında; A HABER logosuyla yayın yapan "TURKUVAZ MEDYA YAYIN HİZMETLERİ A.Ş." adlı kuruluşa

Detaylı

Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı

Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı Türkiye İlaç Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı Toplantısı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKAN YARDIMCISI YADİGAR GÖKALP İLHAN: -GELİŞMEKTE OLAN SAĞLIK SEKTÖRÜ VE SAĞLIĞA ERİŞİMDEKİ ARTIŞ, KAMU HARCAMALARINI

Detaylı

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina

.. 95. Çeviren: Dr. Almagül sina .. 95 Türkiye ile Kazakistan: Karfl l kl Kazan mlara Dayal Bir flbirli i Bektas Mukhamejanov * Çeviren: Dr. Almagül sina Kazakistan ba ms zl n kazand ndan itibaren, d fl politika stratejisinde çok yönlü

Detaylı

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin Sihirli Kareler (I) Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin içine den 9 a kadar say lar öyle yerlefltirin ki, her s ran n, her kolonun ve her iki çapraz n say lar n n toplam 5 olsun. Bu

Detaylı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANI FATİH ACAR: - 2008 YILINDA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNİN TEMELLERİ ATILDI - İLAÇ VE TIBBİ MALZEME KONUSUNDA

Detaylı

6 MADDE VE ÖZELL KLER

6 MADDE VE ÖZELL KLER 6 MADDE VE ÖZELL KLER TERMOD NAM K MODEL SORU 1 DEK SORULARIN ÇÖZÜMLER MODEL SORU 2 DEK SORULARIN ÇÖZÜMLER 1. Birbirine temasdaki iki cisimden s cakl büyük olan s verir, küçük olan s al r. ki cisim bir

Detaylı

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm. Yazar Dede ve Torunlar Muzaffer zgü Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm. Buraya yak n market var m dil, markete gidece iz de?.. diye sordu. Annem kap ya geldi. Selma Han

Detaylı

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form

Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bir Müflterinin Yaflam Boyu De erini Hesaplamak çin Form Bu formu, müflterilerinizden birinin yaflam boyu de erini hesaplamak için kullan n. Müflterinin ad : Temel formül: Yaflam boyunca müflterinin öngörülen

Detaylı

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU Aytaç ACARDA * I G R fi flletmeler belli dönemlerde sat fllar n artt rmak ve iflletmelerini

Detaylı

Yay n No : 2351 letiflim Dizisi : Bask Aral k 2010 STANBUL

Yay n No : 2351 letiflim Dizisi : Bask Aral k 2010 STANBUL (FELSEFE, HUKUK, ÇALIfiMA EKONOM S, KENTLEfiME VE ÇEVRE, MAL YE) D S PL NLERARASI YAKLAfiIMLA NSAN HAKLARI ED TÖR: SELDA ÇA LAR Yay n No : 2351 letiflim Dizisi : 1162 1. Bask Aral k 2010 STANBUL ISBN 978-605

Detaylı

Yeni Adana Gazetesi Ça n n Tan

Yeni Adana Gazetesi Ça n n Tan Yaflamdan Kesitler Sema Erdo an Yeni Adana Gazetesi Ça n n Tan Türk bas n tarihinin dimdik ayakta durmaya çal flan bir ç nar Yeni Adana Gazetesi 96 yafl nda. 1918 y l nda Ahmet Remzi Yüregir taraf ndan

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i. 3. Ödemeler Dengesi Türkiye Odalar ve Borsalar Birli i 3. Ödemeler Dengesi 2003 y l nda 8.037 milyon dolar olan cari ifllemler aç, 2004 y l nda % 91,7 artarak 15.410 milyon dolara yükselmifltir. Cari ifllemler aç ndaki bu

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85 i Bu sayıda; 2013 Cari Açık Verileri; 2013 Aralık Sanayi Üretimi; 2014 Ocak İşsizlik Ödemesi; S&P Görünüm Değişikliği kararı değerlendirilmiştir.

Detaylı

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir Saymak San ld Kadar Kolay De ildir B ir matematikçinin bir zamanlar dedi i gibi, saymas n bilenler ve bilmeyenler olmak üzere üç tür insan vard r Bakal m siz hangi türdensiniz? Örne in bir odada bulunan

Detaylı

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1 Sağlık Reformunun Sonuçları İtibariyle Değerlendirilmesi 26-03 - 2009 Tuncay TEKSÖZ Dr. Yalçın KAYA Kerem HELVACIOĞLU Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Türkiye 2004 yılından itibaren sağlık

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi K lavuz Notlar Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi 1.0 Girifl 1.1 Bir de erlemenin gözden geçirilmesi, tarafs z bir hüküm ile bir De erleme Uzman n n çal flmas n

Detaylı

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ

İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ İKİNCİ BÖLÜM EKONOMİYE GÜVEN VE BEKLENTİLER ANKETİ 120 kinci Bölüm - Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi 1. ARAfiTIRMANIN AMACI ve YÖNTEM Ekonomiye Güven ve Beklentiler Anketi, tüketici enflasyonu, iflsizlik

Detaylı

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z

MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z MALAT SANAY N N TEMEL GÖSTERGELER AÇISINDAN YAPISAL ANAL Z Nisan 2010 ISBN 978-9944-60-631-8 1. Bask, 1000 Adet Nisan 2010 stanbul stanbul Sanayi Odas Yay nlar No: 2010/5 Araflt rma fiubesi Meflrutiyet

Detaylı

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007

Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Enerji ve Kalkınma Gürcan Banger Enerji Forumu 10 Mart 2007 Kırılma Noktası Dünyanın gerçeklerini kırılma noktalarında daha iyi kavrıyoruz. Peşpeşe gelen, birbirine benzer damlaların bir tanesi bardağın

Detaylı

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla

S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla mali ÇÖZÜM 171 E T M TES SLER VE REHAB L TASYON MERKEZLER NE L fik N KURUMLAR VERG S ST SNASI Fatih GÜNDÜZ* I-G R fi S on y llarda özel e itim kurumlar na sa lanan vergisel teflviklerin artmas yla birlikte

Detaylı

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

YARGITAY 2. HUKUK DA RES YARGITAY 2. HUKUK DA RES 2674 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 YARGITAY 2. HUKUK DA RES E: 2005/20742 K: 2006/5715 T: 18.04.2006 M RASÇILIK SIFATI M RASIN NT KAL ZAMAN YÖNÜNDEN UYGULANACAK

Detaylı

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının bağlantıları kontrol edilir. Güz ve Bahar dönemindeki

Detaylı

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr

13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr 13. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ Prof. Dr. Zeki TEKİN ztekin@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 İçindekiler CUMHURİYET DÖNEMİNDE MESLEKÎ TEKNİK EĞİTİMDE

Detaylı

4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na,

4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na, mali ÇÖZÜM 145 fi-kur A VER LMES GEREKL BELGELER VE UYGULANACAK DAR PARA CEZALARI Resul KURT* I- G R fi 4 904 say l Türkiye fl Kurumu Kanunu (4904, 2003) ile istihdam n korunmas na, gelifltirilmesine,

Detaylı

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri 2 DENET M TÜRLER 2.DENET M TÜRLER Denetim türleri de iflik ölçütler alt nda s n fland r labilmektedir. En yayg n s n fland rma, denetimi kimin yapt na ve denetim sonunda elde edilmek istenen faydaya (denetim

Detaylı

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m.

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m. Türkiye-Afrika Siyasi liflkileri Can Altan Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m. Daha sonra

Detaylı

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU?

HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? HİZMET ALIMLARINDA FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDE İŞÇİLERE EKSİK VEYA FAZLA ÖDEME YAPILIYOR MU? Rıza KARAMAN Kamu İhale Mevzuatı Uzmanı 1. GİRİŞ İdareler, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarına çıkarken

Detaylı

STRATEJ K V ZYON BELGES

STRATEJ K V ZYON BELGES STRATEJ K V ZYON BELGES BEYAZ K TAP S UNUfi Sivil toplum; demokrasi, insan haklar ve hukuk devleti kavramlar n n yerleflmesiyle ilgili taleplerden ekonomiyle ilgili endiflelere kadar sosyal yaflama dair

Detaylı

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ

YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ YÜKSEK HIZLI DEMİRYOLU YOLCULUKLARININ ÖZELLİKLERİ Hazırlayan: Doç.Dr. Hakan Güler Sakarya Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Mühendisliği Karlsruhe Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Almanya

Detaylı

YARGITAY 7. HUKUK DA RES

YARGITAY 7. HUKUK DA RES YARGITAY 7. HUKUK DA RES 2260 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 5 Y l 2007 YARGITAY 7. HUKUK DA RES E: 2006/1028 K: 2006/1293 T: 24.04.2006 T CARET HUKUKU T CAR DAVA KAVRAMI HAKSIZ EYLEMDEN DO AN DAVA

Detaylı

İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ

İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü nde Bodrum da bir basın açıklaması yapıldı. İMO Bodrum Temsilciliği nde yapılan basın açıklaması Bodrum İKK Genel Sekreteri Şahabettin

Detaylı

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Genel Yay n S ra No: 178 2010/20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Genel Yay n S ra No: 178 2010/20 ISBN No: 978-605-5614-56-0 Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun Tasar m / Uygulama Referans Medya ve Reklam Hiz. Ltd. Tel: +90.212 347 32 47 e-mail: info@referansajans.com

Detaylı

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz. Olas l k Hesaplar (I) Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz. Örne in tavla ya da kâ t oyunlar oynarken. ki kap ya üstüste birkaç kez gele atmayan tavlac görmedim hiç. fianss zl

Detaylı

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1 18 Aral k 1979 da Birle mi Milletler Genel cinsiyet ayr mc l n yasaklayan ve kad n haklar n güvence alt na alan

Detaylı

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması

Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması 23 Aralık 2008 Akaryakıt Fiyatları Basın Açıklaması Son günlerde akaryakıt fiyatları ile ilgili olarak kamuoyunda bir bilgi kirliliği gözlemlenmekte olup, bu durum Sektörü ve Şirketimizi itham altında

Detaylı

3 9 12 13 14 29 2 5 Tablo-2: Kat l m Öncesi Mali Yard m Kapsam nda Uygulanan Hibe Programlar (devam ) Tablo-2: Kat l m Öncesi Mali Yard m Kapsam nda Uygulanan Hibe Programlar (devam ) Tablo-4:

Detaylı

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ SAYI : BİR 7-11 MAYIS 2009 ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ Ben siyasi hayatım ve ülke sevdamla ilgili olarak tüm Türkiye yi memleketim bilirim ancak Çemişgezek benim doğup, büyüdüğüm yer. Elazığ Valisi Muammer

Detaylı

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası

Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası 2007 NİSAN EKONOMİ Milli Gelir Büyümesinin Perde Arkası Türkiye ekonomisi dünyadaki konjonktürel büyüme eğilimine paralel gelişme evresini 20 çeyrektir aralıksız devam ettiriyor. Ekonominin 2006 da yüzde

Detaylı

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK Otopsi Cengiz Özak nc JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK Amerikan And : Herkes için adalet ve özgürlükle bölünmez tek ulusa dayanan Cumhuriyet e ve bayra ma ba l olaca ma and içerim. Yer

Detaylı

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

YARGITAY 19. HUKUK DA RES YARGITAY 19. HUKUK DA RES 432 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 82 Say : 1 Y l 2008 YARGITAY 19. HUKUK DA RES E: 2007/2009 K: 2007/5577 T: 31.05.2007 HUKUK YARAR KOfiULU SIRA CETVEL SIRA CETVEL NE T RAZ TEDB

Detaylı

TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes. KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ

TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes. KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ TMMOB NfiAAT MÜHEND SLER ODASI ANKARA fiubes KURULTAY SEKRETERYAS N N AÇ L fl KONUflMAS LKER GÜNDEZ MO Ö renci Üye Kurultay 2004 12 E itimde Eflitsizlik ve Yabanc laflma lker GÜNDEZ Kurultay Sekreteryas

Detaylı

Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren

Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren Genel Yay n S ra No:148 2009/14 Cep Kitapl : XLV ISBN No: 978-99-44-234-22-1 Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun Kapak Can Eren Tasar m / Uygulama Referans Ajans Tel: +90.212 347 32 47

Detaylı

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ

ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ 5899 ULUSAL VE RESMİ BAYRAMLAR İLE MAHALLİ KURTULUŞ GÜNLERİ, ATATÜRK GÜNLERİ VE TARİHİ GÜNLERDE YAPILACAK TÖREN VE KUTLAMALAR YÖNETMELİĞİ Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi : 16/4/2012 No : 2012/3073 Yayımlandığı

Detaylı