MULTİPL SKLEROZLU HASTALARIN BEYİN-OMURİLİK SIVILARINDA İMMUNGLOBULIN G İNDEKSİ CSF IMMUNOGLOBULIN G INDEX OF MULTIPLE SCLEROSIS PATIENTS

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "MULTİPL SKLEROZLU HASTALARIN BEYİN-OMURİLİK SIVILARINDA İMMUNGLOBULIN G İNDEKSİ CSF IMMUNOGLOBULIN G INDEX OF MULTIPLE SCLEROSIS PATIENTS"

Transkript

1 MULTİPL SKLEROZLU HASTALARIN BEYİN-OMURİLİK SIVILARINDA İMMUNGLOBULIN G İNDEKSİ CSF IMMUNOGLOBULIN G INDEX OF MULTIPLE SCLEROSIS PATIENTS H.MAVIOĞLU 1, N.UZUNCAN 2, R.R.BİLGİN 1, M.GEDIZLİOĞLU 1, İpek ÖZES 1, H.N.AÇIKSÖZ 1 SSK İzmir Eğitim Hastanesi 1 Nöroloji Kliniği 2 Biyokimya Bölümü Multipl sklerozun nedeni bugüne dek kesin olarak aydınlatılamamışsa da, her geçen gün immun fonksiyondaki anormalliklere ait kanıtlar artmaktadır. Multipl sklerozda beyin-omurilik sıvısında IgG nin arttığı ve onun santral sinir sistemi içinde sentez edildiği uzun zamandan beri bilinmektedir. Bu çalışmada, SSK İzmir Eğitim Hastanesi Nöroloji Kliniği-Multipl skleroz polikliniğine kayıtlı 26 multipl sklerozlu hastanın beyin omurilik sıvılarında IgG indeks tayini yapılmış ve sonuçlar 14 kontrol olgusunun indeksleri ile karşılaştırılmıştır. Çalışma sonunda, multipl sklerozlu hasta grubunun ortalama IgG indeks kontrol grubuna göre, istatistik anlamlılıkta yüksek bulunmuştur. Relapsing-remitting seyir gösterenlerle, progressif seyir gösterenlerin ortalama IgG indeksi karşılaştırıldığında, progressif seyirli hastalarda indeksin anlamlı düzeyde yüksek olduğu gözlenmiştir. IgG indeksi ile yaş, hastalık süresi ve yeteneksizlik skoru arasında herhangi bir ilişki saptanmamıştır. Anahtar Sözcükler: Multipl skleroz, beyin-omurilik sıvısı, İmmun globulin G indeksi Although the cause of multiple sclerosis has been still obscure, evidence about abnormalities of immune functions increase day by day. The increased cerebrospinal fluid immunoglobulin G values in multiple sclerosis and the presence of synthesis within central nervous system has been known for a long time. In this study, cerebrospinal immunogiobulin G index of 26 patients registrated in SSK Buca Hospital neurology clinic-multiple sclerosis outpatient polyclinic were estimated and compared to immunoglobulin indexes of 14 control individuals with unrelated complaints. Immunoglobulin G indexes of multiple sclerosis patients group were higher than controls. The difference was statistically significant. When the patients presenting with relapsing-remitting course compared to the ones with progressive course, immunoglobulin G indexes of the latter group was significantly higher. There wasn t any correlation between immunoglobulin G index and age, disease duration and disability score. Key Words: Muftiple sclerosis, cerebrospinal fluid, immunoglobulin G index

2 3 (1): 1-4, EPİLEPSİLİ HASTALARDA SERUM L-KARNİTİN DÜZEYİ THE LEVELS OF SERUM L-CARNITINE IN EPILEPTIC DISEASE A.NOKA 1, N.UZUNCAN 1, R.BİLGİN 2, B.KARACA 1 SSK İzmir Eğitim Hastanesi 1 Biyokimya ve Klinik Biyokimya 2 Nöroloji Kliniği L-Karnitin (L-3 hidroksi 4-N trimetil aminobütirat) aktive uzun zincirli yağ asidlerinin mitokondriye transferlerini sağlar. Bütiroetainden başlıca karaciğerde sentezlenir ve plazma yoluyla diğer dokulara çabukça transfer olur. Valproik asid, klinik uygulamada yaygın olarak kullanılan bir antiepileptik ilaçtır. Çeşitli yan etkilerinin yanı sıra kanda karnitin eksikliğine de yol açtığı bildirilmiştir. Bu çalışmanın amacı, epileptik hastalarda antiepileptik ilaçların serum karnitin düzeyine olan etkisini araştırmaktır. Çalışmamızda 47 antiepileptik ilaç tedavisi gören hastada ve 13 Sağlıklı bireyde serum karnitin düzeyi ölçülmüştür. Hasta grubunun 1 tanesi yalnız valproat, 10 tanesi valproatla beraber diğer entiepileptik ilaçları (fenitoin, karbamazepin, fenobarbital) 26 tanesi ise valproat olmaksızın diğer ilaçları kullanmaktaydı. Çalışmanın sonucunda valproat monoterapisi uygulanan hasalarda kontrol grubunda anlamlı derecede (p<0.01), valproat politerapisi uygulanan hastalarda ise belirgin düşük (p<0.001) değerler bulunmuştur. Diğer antiepileptik ilaçlar kullanan hastalarda ise istatistiksel farklılık (p>0.05) bulunmamıştır. Anahtar Sözcükler: L-Karnitin, Epilepsi, Antiepileptik ilaçlar Activated long-chain fatty acids are transferred to mithochondria by L- Carnitine. Carnitine is primarily synthesized in liver from butirobetain and it is quickly trasferred to other tissues via plasma. Valproic acids is an antiepileptic drug which is used commonly in clinical practice. It is reported that carnitine is caused various side effects and carnitine depletion is blood. In this study, we investigated that the effects of antiepileptic drugs to the serum carnitine levels. In our study, the serum carnitine levels were measured in 47 patients who were treated with antiepileptic drugs and 13 healthy persons. The 11 of patients were using only valproate, the 10 of patients were using valproate and the other antiepileptic drugs (fenitoin, carbamazepin, fenobarbital), 26 of 47 were using only other antiepileptic drugs. We found that, the serum carnitine levels were lower in patients with valproate monotherapy (p<0.01), and significant lower in patients with valproate politherapy (p<0.001). In patients with the other antiepileptic drugs therapy was found no statistical difference (p>0.05).

3 Key Words: L-Carnitine, epileptic disease, antiepileptic drugs 3 (1): 5-7, TOTAL LARENJEKTOMİ SONRASI PRİMER SES PROTEZİ PRIMARY VOICE PROSTHESIS AFTER TOTAL LARYNGECTOMY L.OLGUN, G.GÜLTEKİN, S.ALPER, S.BAŞOĞLU, R.KABAKÇI SSK İzmir Eğitim Hastanesi, KBB Kliniği Bu çalışma Nisan 1993-Mart 1996 arasında SSK İzmir Eğitim Hastanesi KBB Kliniği nde total larenjektomi uygulanan 62 hasta üzerinde gerçekleştirilmiştir. Hastaların tümüne primer olarak Blom-Singer trakeoözefagial shunt protezi uygulanmıştır. Olgular konuşmaya başlama süresi, ses kalitesi komplikasyonlar ve protez ömrü yönünden 1-35 ay süre ile izlenmişlerdir. Hastaların %93.5 inde protez takıldıktan sonra 15 gün içinde anlaşılabilir konuşma elde edilmiş, 4 olguda (%6.5) rehabilitasyona uyum sağlanamadığı için protez çıkarılmıştır. Olguların %86.5 inde ortalama bir yıl protez ömrü sağlanmıştır. Postoperatif bir olguda fistül traktını operatif olarak daraltmak gerekmiştir. Blom-Singer lowpressure ses protezi, ses kalitesi ve protez ömrü açısından tatminkar bulunmuştur. Anahtar Sözcükler: Ses protezi, Total Larenjektomi This study has been performed on 62 total laryngectomised patients who operated at ENT Clinic of SSK Izmir Hospital between April 1993-March Bloom-Singer low pressure voice prothesis have been applled to all patients. Patients were followed up 1-35 months for voice rehabilitation, quality of voice, complications and life of the prothesis. In 93.5% of the patients and understandale voice could be obtained with in 15 days after application of prothesis. In 4 patients (6.5%) prothesis were taken out because of being discordant to the prothesis. In 86.5% of the patients prothesis remained usable for 12 months. In one patient fistul tract was narrowed surgically. Blom-Singer low pressure volce prothesis has found to be satisfactory from the view point of voice quailty and life of the prothesis. Key Words: Voice prosthesis, Total Laryngectomy 3 (1): 9-11, HORİZONTAL BULAŞMA OLASILIĞI YÖNÜNDEN TUTUKLU VE HÜKÜMLÜLERDE HBsAg VE ANTİ-HCV VARLIĞININ ARAŞTIRILMASI

4 INVESTIGATION OF THE PRESENCE OF HBsAg AND ANTI-HCV IN PRISONERS BECAUSE OF THE HORIZONTAL TRANSMISSION RISK F.Y.AYHAN 1, Ş.KÖSE 2 1 Bölge Hıfzıssıhha Enstitüsü, İzmir 2 Bozyaka SSK Hastanesi, İzmir Dışa kapalı ortak bir yaşam sürmeleri nedeniyle tutuklu/hükümlüler horizontal Hepatit B ve Hepatit C infeksiyonu riskine sahiptirler. Bu çalışmada kapalı cezaevinde tutulan 117 tutuklu ve hükümlüde enzim immunoassay (EIA) ile HBsAg ve anti-hcv varlığı araştırılmıştır. HBsAg taşıyıcılığı %11.96 (14/117) olarak saptanırken anti-hcv olumluluk oranı %1.71 (2/117) olarak belirlenmiştir. HBsAg olumluluk yüzdesi anti-hcv olumluluk yüzdesine göre anlamlı ölçüde yüksek bulunmuştur (p<0.005). Anahtar Sözcükler: Tutuklu, hükümlü, horizontal bulaş, HBsAg, Anti-HCV As a result of restricted, common life conditions prisoners have a risk of horizontal transmission of hepatitis B and hepatitis C. In this study we investigated the presence of HBsAg and anti-hcv in 117 prisoners. HBsAg carrier rate was found as %11.96 (14/117) while anti-hcv pozitivity rate was found as %1.72 (2/117). HBsAg carrier rate was significant higher than anti- HCV seropositivity (p<0.005). Key Words: Prisoners, horizontal transmission, HBsA Anti-HCV 3 (1): 13-14, BEHÇET HASTALIĞINDA KOMBİNE SİKLOSPORİN A VE KORTİZON TEDAVİSİ SONUÇLARI RESULTS OF COMBINED CYCLOSPORINE A AND CORTICOSTEROID THERAPY IN BEHCET S DISEASE T.ÖRSEL, Y.BOZTOK, S.ONAT, L.SAĞBAN, K.ÜNLÜ SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Göz Kliniği Oküler Behçet hastalığında kombine siklosporin A ve kortizon tedavisinin etkinliğini, atakları kontrol etme ve görmeyi koruma yönünden sonuçlarını değerlendirmek istedik. Çalışmada 11 hastanın 22 gözü ele alındı. Bu

5 hastalardan 6 sı daha önceden konvansiyonel tedavi (steroid, sitostatik, kolşisin) görmüşlerdi. Hastaların göz bulguları kaydedildikten sonra 5 mg/kg/gün siklosporin A ve mg/kg/gün prednison başlandı. Aylık kontrollerde göz bulguları ile karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri değerlendirildi. Tedavi etkinliğinde atak sayısı ve görme keskinliği kriter olarak alındı. Takip süresi 6 ay ve 2.5 yıl arasında değişen (ortalama 11.9 ay) çalışmada konvansiyonel tedavi görmüş olan 6 hastada 1 yıl içinde 1 veya daha fazla arka üveit atağı izlenirken, kombine tedavi gören toplam 11 hastada atak izlenmedi. Takip sırasında 14 gözde (%65) görme keskinliğinde artış saptandı. 4 gözde (%18) görme keskinliği aynı seviyede korundu. Yine 4 gözde (%18) optik sinir tutulumu ile görme keskinliği azaldı. Hastalarda ciddi bir yan etki görülmedi. İzlenen hasta sayısı ve takip süresi arttıkça daha kesin bir sonuç elde edileceği düşünülmekle beraber, kombine siklosporin A ve kortizon tedavisinin oküler Behçet ataklarını kontrol etmede ve dolayısıyla görme keskinliğinin korunmasında etkili olduğu, siklosporine bağlı toksik etkilerin elimine edilebildiği söylenebilir. Ayrıca sitotoksik immünosüpresiflerin tedavi etkinliğinin daha uzun bir sürede görüldüğü ve de yan etkileri göz önüne alınırsa siklosporin ve steroid tedavisinin daha olumlu bir tedavi seçeneği olduğu düşünülebilir. Anahtar Sözcükler: Behçet Hastalığı, siklosporin A, steroid tedavisi The efficacy and results of combined cyclosporine and steroid therapy in ocular Behcets disease is reviewed. 22 eyes of 11 patients were included in the study. Six of thern had used conventional therapy before. After recording the characteristics of eyes, 5 mg/kg/day cyclosporine A and mg/kg/day prednisone P.O. were giyen. Every month patients were examined and renal, hepatic functional test were obtained af each visit. Attacks per year and visual acuity were used as a criteria in evaluation of therapeutic efficacy. Patients were followed-up for a mean of 11.9 months (range 6 to 30 months). One or more attacks per year was seen in six patients who were previously treated with conventional therapy. During combined therapy, no attacks were seen in all patients. During the follow-up time, visual acuity improved in 14 eyes (%65), remained stabile in 4 eyes (%18). Visual acuity decreased in 4 eyes (%18) because of optic atrophy. No serious nephrotoxic and hepatotoxic effects were seen. Although clinical trial with larger numbers of patients may provide definite answers, we found that combined cyclosporine and steroid therapy is effective to control attacks of Behcet s disease and to preserve er improve visual acuity. In addition combined therapy might be less toxic than therapy with cyclosporine alone and it provides a bennefit over other cytotoxic immunosupressives that may take several weeks to effect. Key Words: Behcet s disease, cyclosporine A, steroid therapy 3 (1): 15-18, 1997.

6 YÜZEYEL MESANE KANSERLERİNDE FROGNOSTİK FAKTÖRLER PROGNOSTIC FACTORS IN SUPERFICIAL BLADDER CANCER B.SEMERCI, Ç.ÇAL, M.DÜNDAR, E.APAYDIN, N.MÜLAZIMOĞLU Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, Izmir Mesane tümörlerinin büyük çoğunluğu ilk tanı anında yüzeyel olmakla beraber klinik seyirlerinin belirlenmesi uygulanacak tedavi şeklini de etkileyecektir. Yüzeyel mesane kanserinde klinik gidişe etki eden faktörleri belirlemek amacı ile yılları arasında 140 olgu (25 kadın/115 erkek) değerlendirildi. Ortalama 27 aylık (18-49 ay) izlem sonucunda tümör çapı, tümör sayısı, tümör lokalizasyonu, tümörün histolojik derecesi ve evresiyle tümörün transüretral rezeksiyonu sonrasında uygulanan intravezikal tedavinin olguların prognozuna etki ettiği gösterildi. Anahtar Sözcükler: Mesane tümörleri, yüzeyel, prognostik faktörler Afthough it is usualiy superficial at the initial diagnosis, clinical behavior of the bladder tumors are going to effect the treatment selection. Between , 140 patients (25 female/115 male) were evaluated to aim of the detection of factors effecting on clinical behavior of superficial bladder cancer. At the end of the mean 27 months (range months) follow-up period, it was found out tumor size, tumor multiplicity, histological grade and stage of the tumor, tumor localization and the intravesical treatment using after transurethral resection of the tumor as prognostic factors. Key Words: Bladder tumors, superficial, prognostic factors 3 (1): 19-24, ADRENAL KİTLELERDE TEDAVİ YAKLAŞIMLARIMIZ VE SONUÇLARI TREATMENT APPROACHES TO ADRENAL MASSES AND THEIR RESULTS S.MINARECİ 1, C.Ö.YENİYOL 1, M.N.DURGUN 2, A.R.AYDER 1 1 SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Üroloji Kliniği 2 Dörtyol Devlet Hastanesi, Üroloji Kliniği, Hatay

7 Adrenalde yer kaplayan oluşumlar birçok hastalığın sebebi olabilir. Bu kitlelerin ayırıcı tanısında ultrason, bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntüleme gibi çeşitli radyolojik yöntemler, fonksiyonel olup olmadığının anlaşılması için çeşitli endokrinolojik ve biyokimyasal testler kullanılır. Kliniğimize yılları arasında değişik sebeplerle başvuran ve adrenal kitle saptanan 20 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Burada yapılan tedaviler ve sonuçları sunularak literatür gözden geçirilmiştir. Anahtar Sözcükler: Adrenal kitleler Adrenal masses may be the reason of different illnesses. Ultrasonography, computed tomography and magnetic resonance imaging may be used for differential diagnosis. Also endocrinotogic and biochemical tests are used to see whether they are functional or not 20 patients who consulted us with different complaints and diagnosed to hava adrenal masses between , were evaluated retrospectively. Here, treatment approaches and their results were discussed in view of the literaure. Key Words: Adrenal masses 3 (1): 25-27, KRONİK VENÖZ YETMEZLIK SEMPTOMLARININ TEDAVİSİNDE DAFLON 500 MG IN ETKİSİ THE EFFECT OF DAFLON 500 MG IN THE TREATMENT OF SYMPTOMS OF CHRONIC VENOUS INSUFFICIENCY M.T.TEKELİ, T.ÖZGÜDER SSK Izmir Eğitim Hastanesi 3. Genel Cerrahi Polikliniği Bir flebotropik ajan olan Daflon 500 mg %90 diosmin ve %10 hesperidin içeren purifiye mikronizo flavonoid fraksiyonudur. Kronik venöz yetmezlik semptomlarının tedavisinde kullanılmaktadır. Biz de kronik venöz yetmezlik semptomları olan 42 olguda (31 K, 11 E) kullandık. Daflon 500 mg ın fonksiyonel kronik venöz yetmezlikli hastaların semptomlarının giderilmesinde çok etkili olduğu fakat organik kronik venöz yetmezliği olan hastalarda daha az etkili olduğu görüldü. Anahtar Sözcükler: Kronik venöz yetmezlik, Daflon 500 mg Daflon 500 mg a phlebotropic drug, is a purified micronized flavonoid fraction comprising %90 diosmin and %10 hesperidin. It has been used in

8 the treatment of symptoms of chronic venous insufficiency. We had administered to 42 patients (31 F, 11 M) with chronic venous insufficiecy. It was demonstrated that daflon 500 mg was most effective in the symptoms of the patients with functional chronic venous insufficiency, but less effective in the symptoms of the patients with organic chronic venous insufficiency. Key Words: Chronic venous insufficiency, Daflon 500 mg 3 (1): 29-31, JEJUNAL LEİOMYOSARKOM (OLGU SUNUMU) JEJUNAL LEIOMYOSARCOMA (CASE REPORT) Z.H.ADIBELLI 1, Ö.S.OKÇU 1, Y.AŞIKOĞLU 1, Ö.IŞKESEN 2, A.GÜNENÇ 1, Y.ABALI 1 SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Bozyaka 1 Radyodiagnostik Bölümü 2 I.Dahiliye Bölümü Jejunal leiomyosarkom, nadir rastlanan bir neoplazmdir. Semptomlar belirsiz ve non-spesifik olduğu için erken tanısı zordur. Burada, uzun süredir karın ağrısı, anemi, hazımsızlık, ve rektal kanaması olan 52 yaşında bir erkek olguyu sunuyoruz. Olguda ultrasonografi (USG) şüpheli sonuç vermesine ve bilgisayarlı tomografi (BT) de yanlış negatif sonuç elde edilmesine rağmen, ince bağırsak pasaj grafisi ile ince bağırsak kitlesi saptandı. Hasta opere edildi ve kitle jejunal leiomyosarkom olarak tanımlandı. Anahtar Sözcükler: Leiomyosarkom, Jejunal Jejunal leiomyosarcoma, is an ucommon neoplasm. Early diagnosis can be difficult because the symptoms may be vague and non-spesific. Here, we report a case of a 52 year-old male who had a long-standing abdominal pain, anemia, dyspepsia and rectal bleeding. Altough ultrasonography obtained a suspect result, a barium swallow detected a small intestinal mass, which was proved to be a jejunal leiomyosarcoma after the patient was operated. Key Words: Leiomyosarcoma, Jejunal 3 (1): 33-35, 1997.

9 CASTLEMAN HASTALIĞI: BT BULGULARI CASTLEMAN DISEASE: CT FINDINGS R.SAVAŞ, C.ÇALLI, N.ELMAS Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Radyoloji Anabilim Dalı, İzmir Ateş, terleme, kilo kaybı ve sık tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonu nedeni ile başvuran 52 yaşındaki erkek olguda yapılan fizik muayene ve BT tetkikinde, servikal bölgeden başlayıp inguinal bölgeye kadar devam eden multipl lenfadenopatiler ve hepatosplenomegali saptandı. Olguya lenfoma ön tanısı ile aksiller lenf bezi biyopsisi yapıldı ve olgu Castleman hastalığının nadir formu olan plazma hücreli tip-castleman hastalığı tanısı aldı. Anahtar Sözcükler: Anorektal melanom A 52-year-old man was admitted with complaints of fever, sweating, weight loss and frequently recurrent upper respiratory system infection. Physical examination and CT study revealed multipl lymphadenopathy from cervical to inguinal region and hepatosplenomegaly. The patient underwent axillary lymph node biopsy with initial diagnosis of lymphoma, which revealed an uncommon form of Castleman disease, plasma cell type. Key Words: Anorectal melanoma 3 (1): 37-39, HEKİMLİK TARİHİNİN GÜNEŞİ, İNSANA EN YAKIN HEKİM HİPPOKRAT Ü.YOKET SSK İzmir Eğitim Hastanesi 3. Dahiliye Servisi Hippokrates MÖ. 460 yılında Yunanistan ın Kos adasında (Bugünkü İstanköy) doğmuştur. Günümüz tıbbına gözlem, akıl ve insan sevgisi kavramlarını ilk kazandıran kişi olarak bilinir. Gözlem ve akılcılıkla yapılan hekimlik aynı zamanda modern tedavi ilkelerini de ortaya çıkarmıştır. Hekimlerin mezun oldukları zaman ettikleri yemindeki ilkeler günümüzden 2500 yıl önce yaşamış bu büyük tıp adamının öğretilerinden alınmıştır. Anahtar Sözcükler: Hippokrat

10 Hippokrates was born in the year 460 BC in Kos Island of Greece (Istanköy Island of today). He is known as the first man introducing the concepts such as observation, reasoning and human love into modern medicine. Such practice of medicine has provided modern treatment principles (when applied under the light of observation and reasoning). The principles of the oath, all medical doctors read, when they graduate come from the lessons of that great medical personality lived 2500 years ago. Key Words: Hippokrates 3 (1): 41-44, SALMONELLA VE SHİGELLA BAKTERİLERİNİN İN VİTRO OLARAK BAZI ANTİBİYOTİKLERE DUYARLILIKLARININ ARAŞTIRILMASI THE INVESTIGATION OF THE IN VITRO SUSCEPTIBILITIES OF SALMONELLA AND SHIGELLA BACTERIA TO SOME ANTIBIOTICS A.URBARLI, O.ÖZGENÇ, N.INAN, M.ERDENİZMENLI, E.ORAN SSK İzmir Eğitim Hastanesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Birimi Bu çatışmada, SSK İzmir Eğitim Hastanesi Mikrobiyoloji Laboratuarına gönderilen dışkı örneklerinden soyutlanan Salmonella ve Shigella suşlarının, bazı antibiyotiklere duyarlılıklarının disk diffüzyon yöntemiyle araştırılması amaçlanmıştır. Antimikrobik olarak, akut gastroenterit kliniği ile hekime başvuran hastalarda en sık kullanılan antibiyotikler olan ampisilin, trimetoprim-sulfametoksazol ve kloramfenikol seçilmiştir. Salmonella typhi suşlarında üç antibiyotiğe karşı direnç belirlenemezken, Salmonella typhimurium suşlarında ampisilin ve kloramfenikol duyarlıkları %19.2, trimetoprim-sulfometoksazol duyarlığı ise %38.5 olarak bulunmuştur. Shigella suşlarında ampisilin, trimetoprim-sulfametoksazol ve kloramfenikol duyarlıkları sırasıyla %16.2, %26.5, %23.5 olarak belirlenmiştir. Yüksek oranlardaki direnç dolayısıyla bakteri soyutlanmadan ve antibiyotik duyarlık testlerine başvurmadan, antibiyotik seçiminin doğru bir yaklaşım olmayacağı sonucuna varılmıştır. Anahtar Sözcükler: Salmonella, Shigella, Ampisilin, Trimetoprimsulfametoksazol, Kloramfenikol, Duyarlık In this study, the determination of the susceptibilities of some antibiotics to Salmonella and Shigella strains, isolated from the stool samples that were sent to the Microbiology Laboratory of SSK Izmir Teaching Hospital, by discdiffusion procedure, was aimed. Among the frequently used antibiotics in

11 patients visiting the physician with acute gastroenteritis, ampicillin, trimethoprim-sulfamethoxazole, and chloramphenicol were chosen. While all Salmonella typhi strains were susceptible to these antibiotics, Salmonella typhimurium strains were found to have a susceptibility percentage of 19.2 both to ampicillin and chloramphenicol and 38.5 to trimethoprimsulfamethoxazole. The susceptibilities of Shigella strains to ampicillin, trimethoprim-sulfamethoxazole, and chloramphenicol wiri 16.2%, 26.5% and 23.5% respectively. The necessity of the realization of bacteria identification and determination of antibiotic susceptibility tests before choosing the proper antibiotic, is emphasized, because of the increasing incidence of resistance. Key Words: Salmoella, Shigella, Ampicillin, Trimethoprim-sulfamethoxazole, Chloramphenicol, Susceptibility 3 (2): 45-47, SİPROFLOKSASİN İN KLEBSİELLA PNEUMONİAE SUŞLARINA İN VİTRO ETKİSİ IN VITRO SUSCEPTIBIYITY OF CIPROFLOXACIN AGAINST KLEBSIELLA PNEUMONIAE S.A.URBARLI, O.ÖZGENÇ, M.ERDENİZMENLİ, N.İNAN SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Birimi Florokinolon türü antimikrobiklerden siprofloksasin in, Haziran 1994 tarihinden itibaren bir yıl süreyle SSK İzmir Hastanesi Mikrobiyoloji Laboratuarına gönderilen çeşitli klinik örneklerden soyutlanan 80 Klebsiella pneumoniae (K.pneumoninae) suşuna karşı in vitro etkinliği, hem mikrodilüsyon yöntemiyle, hem de disk difüzyon yöntemiyle araştırılmıştır. Disk difüzyon yönteminde az duyarlı bulunan suşlar dirençli olarak kabul edilmiştir. Siprofloksasin in K.pneumoniae suşlarına karşı saptanan, MİK50 ve MİK90 değeri ile bulunan en düşük ve en yüksek MİK aralığı tablo halinde gösterilmiştir. Siprofloksasin in K.pneumoniae suşlarına karşı saptanan MİK50 ve MİK90 değerleri ve MİK aralığı. MİK50 (mg/ml) MİK90 (mg/ml) MİK aralığı (mg/ml) Siprofloksasin K.pneumoniae suşlarına karşı siprofloksasin; mikrodilüsyon yöntemiyle %73, disk difüzyon yöntemiyle ise %74 oranında duyarlı bulunmuştur. Anahtar Sözcükler: Siprofloksasin, Klebsiella pneumoniae, duyarlılık

12 In vitro ciprofloxacin susceptibilities of K.pneumoniae isolates from various clinical materials which have been sent to Microbiology Laboratory of SSK Izmir Teaching Hospital between June 1994 and June 1995, have been investigated by microdilution and disk diffusion tests. The strains which were intermediately susceptible by dusk diffusion method were accepted to be resistant. The highest and lowest MIG values of ciprofloxacin against K.pneumoniae strains were calculated with MIC50 and MIC90 values as shown in the table. The MIC50 and MIC90 and MIC range of ciprofloxacin to K.pneumoniae strains. MİK50 (mg/ml) MİK90 (mg/ml) MİK aralığı (mg/ml) Ciprofloxacin The ciprofloxacin susceptibility against K.pneumoniae strains were found to be 73 and 74% by microdilution and disk diffusion procedures, respectively. Key Words: L-Ciprofloxacin, Klebsiella pneumoniae, susceptibilities 3 (2): 49-51, BELL PARAL BEYİN OMURİLİK SIVISINDA IgG İNDEKSİ IgG INDEX IN CEREBROSPINAL FLUID IN BELL S PALSY İ.ÖZES İNCİ 1, M.GEDİZLİOĞLU 2, N.UZUNCAN 3, H.MAVİOĞLU 2 1 SSK Aliağa Hastanesi 2 SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Nöroloji Kliniği 3 SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Biyokimya Kliniği Akut idiopatik periferik fasial paralizide (AIPFP) immunopatolojik mekanizmaların rolünü araştırmak için 24 olguda BOS da IgG index i araştırıldı. IgG index i Tibbling formülüne göre hesaplandı. Kontrol grubu olarak diğer nörolojik hastalık tanıları alan 10 olgu ve multipl sklerozlu (MS) 17 olgu alındı. AIPFP li 6 (%25), kontrol grubundan 3 (%30), multipl sklerozlu 10 (%58.8) IgG index i referans değerinin üzerinde bulundu. İstatistiksel analizde AIPFP li hasta grubu ile kontrol grubu arasında anlamlı fark bulunamadı (p>0.05). Multipl sklerozlu kontrol grubu ile AIPFP li hasta grubu arasında ise istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.05). Çalışmanın sonuçları AIPFP nin immun disfonksiyon temelinde geliştiği lehine bir kanıt oluşturmamaktadır. IgG index i bir hastalığı immunolojik yönden araştırmak için tek parametre değildir. AIPFP nin immunopatolojik yönünü aydınlatmak için değişik parametreler kullanılan ve daha çok sayıda

13 olguyu kapsayan kontrollü çalışmaların yapılması gerekiyor gibi görülmektedir. Anahtar Sözcükler: Bell paralizisi, Beyin omuriiik sıvısında IgG index i IgG index of 24 cases in the cerebrospinal fluid was studied to evaluate immunopathologic mechanisms in the acute idiopathic peripheral facial palsy (AIPFP). The IgG index is calculated according to Tibbling s formula. Two control groups were consisted of 10 cases of other neurological diseases and the 17 cases of multipl sclerosis (MS). IgG index was found above the referance value in 6 cases of AIPFP (%25), 3 cases of the control group consisted of the other neurologic diseases (%30) and the 10 cases in MS (%58.8). There wasn t any significant difference between the patient group of AIPFP and the control group of other neurological diseases in the statistical evaluation. Statistically significant difference was noticed between the groups of MS and group of AIPFP. The results don t provide a prof that AIPFP develops on a immundysfunction basis. IgG index can t be a single parameter to examine a diseases, through immunological way. It, seems, controlled studies which include different parameters and covers quite a number of patients are needed to identify immunopathologic aspects of AIPFP. Key Words: Bell s Palsy, IgG index in cerebrospinal fluid 3 (2): 53-57, KORONER ARTER HASTALIKLARININ BELİRLENMESİNDE RİSK FAKTÖRLERİNİN SERUM DÜZEYLERİNİN ETKİNLİĞİ THE EFFECTIVENESS OF RISK FACTORS LEVELS ON DETERMINATION OF CORONARY ARTERY DISEASE D.ÖZKAN 1, G. SOP 1, S.ÜSTÜNER 1, B.KARACA 2, Ü.YOKET 1, A.ŞAHİN 1, A.YÜKSEL 1 SSK İzmir Eğitim Hastanesi 1 III.İç Hastalıkları Kliniği 2 Biyokimya Kliniği Yüksek kan basıncı ve serum kolesterol seviyeler glikoz intoleransı, yaş, seks, obesite ve sigara gibi birçok faktör ateroskleroz gelişiminde bilinen risk faktörleridir. Son zamanlarda koagulasyon bozukluklarının bağımsız bir risk faktörü olduğu düşünülmektedir. Biz bu çatışmada 20 si koroner arter hastalıklı, 20 si kontrol grubu olmak üzere 40 olguyu değerlendirdik. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında trombosit, fibrinojen, faktör VII ve faktör X ve LDL-kolesterol değerleri hasta grubunda belirgin olarak yüksekti (p<0.001).

14 Kontrol grubunda ise HDL-kolesterol ve aptt değerlerini yüksek saptadık (p<0.001). Anahtar Sözcükler: Faktör VH, Faktör X, Fibrinojen, aptt, Trombosit A number of risk factors including elevated blood pressure, high levels of serum cholesterol, glycose intolerance, age, sex, obesity and cigarette smoking are related to the development of atherosclerosis. Recently coagulation abnormalities havebeen suggested as independent risk factors of coronary artery disease. In this study we evaluated 20 cases with coronary artery disease and 20 of control group when compared with the control group serum levels of platelet, fibrinogen, factor VII, factor X and LDLcholesterol were significantly high (p<0.001). On the other hand HDLcholesterol and aptt values were elevatedin the control group (p<0.001). Key Words: Factor VII, Factor X, Fibrinogen, aptt, Platelet 3 (2): 59-61, YAŞA BAĞLI EKSÜDATİF MAKULA DEJENERASANSINDA ULTRASONOGRAFİ ULTRASONOGRAPHY IN EXODATIVE TYPE AGE RELATED MACULAR DEGENERATIONS A.ERYILDIRIM, Y.BOZTOK, A.ALALUF, R.ÖZCAN, F.KARATUM, E.TOPALOĞLU SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Göz Kliniği Optik ortamı temiz olmayan gözlerde, yaşa bağlı eksudatif makula dejenerasansının ultrasonografik özelliklerinin tespiti ve düşülebilecek yanılgıları göstermek amacı ile, fundusu yeterince aydınlanan ve eksüdatif senil makula dejenerasansı tespit edilen 23 olgunun 32 gözü değerlendirildi. Makuler lezyonlar en küçük 0.5 mm kabarık olarak ölçüldü. 4 gözde kabarıklık tespit edilemezken, bu gözlerden elde edilen ve retinanın daha kalın ve yansıtıcı olarak izlendiği görüntülerin, retinal patalojisi olmayan kontrol grubundan artifaklara bağlı olarak elde edilen görüntülere benzer olduğu gözlendi. Anahtar Sözcükler: Ultrasonografi, yaşa bağlı eksüdatif makuler dejenerasyon 32 eyes were evaluated by ultrasonography to find out the ultrasonographic properties of the macular lesions which caused by exudative type age related

15 macular degeneration. After all measurement, it was observed that the minimum height of the lesions was 0.5 mm. Although any tumefaction wasn t recognised in 4 eyes, thick and high reflective region was observed in the posterior pole. These images werevery similar to those, which occurs in normal eyes as a result of artifacts. Key Words: Ultrasonography, exudative type age related macular degeneration 3 (2): 63-65, KLİNİĞİMİZDE UYGULANAN LASER İRİDEKTOMİ TEKNİK VE SONUÇLARI TECHNIQUES AND RESULTS OF LASER IRIDECTOMY WHICH PERFORMEDINOR CLINIC A.NACAR, Y.BOZTOK, A.ALALUF, A.ERYILDIRIM, N.KARAADAM, S.ONAT, E.TOPALOĞLU SSK İzmir Eğitim Hastanesi, Göz Kliniği yılları arasında kliniğimizde uygulanan 23 argon laser, 18 Nd: YAG laser iridektomili, toplam 41 göz çalışmaya dahil edilerek farklı tekniklerin avantaj ve dezavantajları değerlendirildi. Nd: YAG laser uygulananlarda en önemli komplikasyonu hemoraji oluştururken, büyük oranda iris defektinin düzensizliği ve aşırı pigment deşarjı gözlendi. Argon laser uygulanan olgularda uygulama süresinin nispeten uzunluğu, ender de olsa retina ve siliyer proses fotokoagulasyonu izlendi. Komplikasyonları en aza indirmek amacı ile, pigment epitelinde ilk defekt oluşturulana kadar argon laser, defektin genişletilmesinin Nd: YAG laser ile yapılmasının daha uygun olacağı izlenimi elde edildi. Anahtar Sözcükler: Laser iridektomi To evaluate the advantages and disadvantages of different laser iridectomy techniques, 23 argon and 18 Nd: YAG laser were performed in our clinic from 1992 to In the Nd: YAG laser group, while the most important complication was hemorhage, irregularity of the iris defect and pigment liberations were also observed. In the argon laser group; the time needed to perform iridectomy was longer tha the Nd; YAG Jaser group. Peripheral retinal burns and coagulation of the ciliary processes were also observed. It was concluded that to reduce the complications, it would be better to use argon laser till the first pigment clouding and to continue with the Nd: YAG laser to chip the remaining iris tissue.

16 Key Words: Laser iridectomy 3 (2): 67-69, REKTUM KANSERLERİNDE STAPLER İLE ANASTOMOZ STAPLING ANASTOMOSIS IN RECTUM CARCINOMA H.SAYHAN, H.GÜRSU, H.YETIŞ, R.SELVİOĞLU, A.AYKAS, Ö. BİRGİ SSK İzmir Eğitim Hastanesi, 3. Cerrahi Kliniği SSK Buca Hastanesi 3. Cerrahi Kliniğinde, Ağustos 1989 ile Haziran 1996 tarihleri arasında, rektum kanseri tanısı konan ve aşağı anterior rezeksiyondan sonra stapler ile anastomoz yapılan 20 hastayı retrospektif olarak inceledik. 8 defa disposible, 12 defa metal EEA stapler kullanılmıştır. Ameliyat sırasında 2 olguda (%10) anastomozun tam olmadığı tesbit edildi ve elle sütür kondu. Ameliyat sonu devrede 2 olguda (%10) fistül görüldü, 1 olgumuz (%5) öldü. Anahtar Sözcükler: Rektum Kanseri, Stapler 20 patients who underwent low anterior resection, during the period of August 1989-July 1996, in 3rd Surgery Clinic of Social Security Buca Teaching Hospital, were studied retrospectivly. Disposable EEA stapler (8 patients) and reusable EEA stabler (12 patients) have been used. We have observed two intraoperative leakage (10%) which was successfully repaired with interrupted Lembert sutures. We have also observed two postoperative leakage (10%), one of thern recovered by medical treatment but the other patient has been lost (5%). Key Words: Rectum Cancer, Stapler 3 (2): 71-73, HİPOPROTEİNEMİ İLE BİRLİKTE OLAN PRİMER MİDE LENFOMASI (OLGU SUNUMU) PRIMARY GASTRIC LYMPHOMA ASSOCIATED WITH HYPOPROTEINEMIA (CASE REPORT) D.ÖZKAN 1, G.SOP 1, A.G.DENEÇLİ 2, Ü.YOKET 1, M.AKINCILAR 1, H.POSTACI 3 SSK Izmir Eğitim Hastanesi 1 III.Iç Hastalıkları Kliniği, 2 1.Cerrahi Kliniği, 3 Patoloji Kliniği

17 Primer gastrik fen foma, gastrik kanserlerin yaklaşık %5 ini oluşturan, ileri yaşlarda görülen ve nadiren protein kaybettiren enteropatiye neden olan bir hastalıktır. Biz 16 yaşında proteinüri nedeniyle araştırılıp hipoproteinemi saptanan primer gastrik fen foma olgusunu genç yaşta görülmesi nedeni ile sunuyoruz. Anahtar Sözcükler: Gastrik lenfoma, proteinüri, hipoproteinemi Primary gastric lymphoma forms approximate %5 of the gastric cancers. The disease is usualy seen in elderly patients and rarely causes protein loosing enteropathy. In this cases report a 16 years old patient who took the diagnosis of primary gastric lymphoma while being searched for her proteinurla is presented because of her young age. Key Words: Gastric lymphoma, proteinuria, hypoproteinemia 3 (2): 75-77, KARACİĞER HİDATIK KİSTİNE BAĞLI BRONKO-BİLİYER FİSTÜL (1 OLGU) BRONCHO-BILIER FISTULA OF HYDATID DISEASE OF THE LIVER (A CASE REPORT) H.SAYHAN, A.AYKAS, Ö.BİRGİ, H.GÜNEY SSK İzmir Eğitim Hastanesi 3. Cerrahi Kliniği Bronko-biliyer fistül; ender görülen ve hastanın hayatını tehdit eden bir komplikasyondur. Bu çalışmada; karaciğer kist hidatiği nedeniyle bronkobiliyer fistül gelişen 1 olgu bildirilmiştir. Anahtar Sözcükler: Kist hidatik, bronko-biliyer fistül, karaciğer Broncho-bilier fistula is a life threatening complication which is seen rarely. A case with broncho-bilier fistula of hidatid disease of the liver is presented in this paper. Key Words: Hidatid cyst, broncho-bilier fistula, liver 3 (2): 79-80, 1997.

18 HEKİMİN TIBBİ VERİMLİLİĞİNİ ETKİLEYEN NEDENLER THE REASONS AFFECTING PHYSICIAN S MEDICAL PRODUCTIVITY Ç.ÜSTÜN Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Deontoloji ve Tıp Tarihi ABD, Izmir Gelişmekte olan ülkelerde, sağlık hizmetlerinin sunumu sırasında, öncelikle düşünülmesi gereken konulardan biri verimdir. Bu makalede hekimin verimliliğini değişik bir açıdan inceledik. Anahtar Sözcükler: Hekim, Verimlilik In developing countries, when offering health services, effeciency should be thought primarily. In this article, we examine the physician s productivity an another perspective. Key Words: Physician, Productivity 3 (2): 81-84, İNSÜLÜNE BAĞIMLI OLMAYAN DİABETTE MİKROALBUMİNÜRİ DÜZEYLERİ THE LEVEL OF MICROALBUMINURIA IN NONINSULIN DEPENDENT DIABETES (NIDDM) N.UZUNCAN 1, B.KARACA 1, Z.GÜL 2 SSK İzmir Eğitim Hastanesi, İzmir 1 Biyokimya Kliniği 2 Dahiliye Kliniği Çalışma, insüline bağımlı olmıyan diabetik 89 hastayı kapsamaktadır. Hastalarda serum glikoz, HbA1c ve idrar mikroalbumin konsantrasyonları tayin edildi. Hastalar diabet sürelerine göre 5 er yıllık dört gruba ayrıldı. Kontrol grubu 15 kişiyi kapsamaktaydı. Hastalarda çalışılan parametreler,

19 kontrol grubuna göre belirgin şekilde yüksek bulundu (p<0.001). Dört grupta ki mikroalbuminüri konsantrasyonları arasındaki farklar varyans analizinde anlamlı bulundu (p>0.001). Anahtar Sözcükler: İnsüline bağımlı olmayan diabet, mikroalbuminüri Eigthy-nine patients with noninsulin-dependent diabetes (N were included in the study. Serum concentra lions of glucose, HbA lc and ur/ne concentrations of microalbumin lıave been estimatod in patients. The patients were inrolled into four different grops with respect to every five years of ongoing diabetes mellitus. The control group consisted of 15 individuals patients. The parameters worked on were distinctly high in patients compared to the control group (p<0. 001). Microalbuminuria values of four groups were found significant in variance analysis (p<o. 001). Key Words: Noninsulin-dependent diabetes mellitus, microalbuminüria SSK Izmir Eğitim Hastanesi Tip Dergisi (Medical Journal of Izmir Hospital) 3 (3) 85-87, 1997 HEMODİYALİZ TEDAVİSİ SIRASINDA GELİŞEN HİPERTANSİYONUN TEDAVİSİNDEN VE KAPTOPRİL ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI THE COMPARISON OF THE EFFECTS OF NİFEDIPIN AND CAPTOPRIL İN THE TREATMENT OF HYPERTENSİON DURING HEMODIALYSIS F.AKÇİÇEK 1, G.SAYDAM 2, B.KARABULUT 2, C.SEZGİN 2, E.OK 1, A.BAŞÇI 1, G.ATABAY 1 Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, İzmir 1 Nefroloji Bilim Dalı 2 İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Hipertansiyon, acil polikliniklerde sık karşılaşılan ciddi bir problemdir. Acil tedavide genelde dilaltı nifepidin tedavisi tercih edilmektedir. Son zamanlarda, nifepidin yan etkileri nedeniyle, alternatif tedavi olarak kaptopil uygulaması tercih edilmeye başlanmıştır. Bu çalışmada, hemodiyaliz esnasında, 56 hipertansif atakta, nifepidin ve kaptoprilin etkinliği karşılaştırılmıştır. Bu hastalarda, nifepidin daha etkin bulunurken, hipertansiyonun asıl nedenin, hipervolemi olduğu ve etkin bir tedavinin, etkin bir ultrafiltrasyon ile sağlanabileceği saptanmıştır.

20 Anahtar Sözcük: Hipertansiyon, nifepidin, kaptopril, hemodiayaliz Hypertension is one of the major problem in emergency services. Mostly, sublinguat nifedipin adminstration is pre ffered for rapid treatment. But, sublingual captopril thearpy is being effective method because of less sıde effect. In this study, it was compared the effectiveness of nifepidin and captopril on 56 hypertensiv attacks during hemodia!ysis. Nifepidin was found more eftective than captopril for these patients and hypervolemia was detected as the real cause for hypertension so, the effective the rapy should be effective ultrafiltration. Key Words: Hypertension, nifepidin, captopril, hemodialysis. SSK İzmir Eğitim Hastanesi Tıp Dergisi (Medical Journal ot İzmir Hospital) 3 (3): 89-91, SİVAS İLİNDE AİLESEL AKDENİZ ATEŞİ SlKLIĞI PREVALENCE OF FAMILIAL MEDITERRANEAN FEVER IN SIVAS F.ÖNEN 1, H.SÜMER 2, S.TÜRKAY 3, O.AKYÜREK 2, M.ŞENCAN 1, H.POLAT 2, S.TOPÇU 1 Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi, Sivas 1 İç Hastalıkları Anabilim Dalı 2 Halk Sağlığı Anabilim Dalı 3 Çocuk Sağlığı Anabilim Dalı Bu çalışmada Sivas taki ailesel Akedeniz ateşi (AAA) sıklığını saptayabilmek amacıyla düzenlenmiştir. Çalışmaya katılan 3948 kişinin 46 sında (%1.2) AAA den şüphelenmiştir. Şüpheli AAA sıklığı kadınlarda %1.1, erkeklerde %1.3, Sivas kökenlilerde %1.3, Sivas dışından olanlarda %0.4 tür (p>0.05). Atakların başlangıç yaşı ortalması 12.9±10.8 olarak bulunmuştur. Ataklar sırasında en sık görülen belirti karın ağrısıdır (%100). Ardından ateş ateş (%91.3), artralji (58.7) ve miyalji (%52.2) gelmektedir. Ortalama atak süresi 2.2±1.5 gün/ay ve ortalama atak sıklığı 1.6±1.3 kez/ay olarak saptanmıştır. Şüpheli bulunan AAA olguları hastanemize çağrılarak izleme alınmıştır. Anahtar Sözcükler: Ailesel Akdeniz ateşi, prevalans

Dr. Semih Demir. Tez Danışmanı. Doç.Dr.Barış Önder Pamuk

Dr. Semih Demir. Tez Danışmanı. Doç.Dr.Barış Önder Pamuk T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ GEÇİRİLMİŞ GESTASYONEL DİYABETES MELLİTUS ÖYKÜSÜ OLAN BİREYLERDE ANJİOPOETİN BENZERİ PROTEİN-2 ( ANGPTL-2

Detaylı

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI EĞİTİM SORUMLUSU:PROF.DR.SEFA KELEKÇİ SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR

Detaylı

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi Özgün Araştırma / Original Investigation Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi Effect of Body Mass Index on the Determination of Bone Mineral Density in Postmenopausal

Detaylı

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KLİNİĞİ KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ

Detaylı

Kolorektal Adenokarsinomlarda Tümör Tomurcuklanmasının Kolonoskopik Biyopsi ve Rezeksiyon Materyalleri Arasındaki Uyumu

Kolorektal Adenokarsinomlarda Tümör Tomurcuklanmasının Kolonoskopik Biyopsi ve Rezeksiyon Materyalleri Arasındaki Uyumu Kolorektal Adenokarsinomlarda Tümör Tomurcuklanmasının Kolonoskopik Biyopsi ve Rezeksiyon Materyalleri Arasındaki Uyumu Saime Ramadan 1, Burcu Saka 2, Gülbanu Erkan Canoğlu 3, Mustafa Öncel 4 Başkent Üniversitesi

Detaylı

Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar. (Özet)

Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar. (Özet) 4 Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar (Özet) Günümüzde, teknolojinin gelişmesi ile yüz tanımaya dayalı bir çok yöntem artık uygulama alanı bulabilmekte ve gittikçe de önem kazanmaktadır. Bir çok farklı uygulama

Detaylı

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI ĠZMĠR KATĠP ÇELEBĠ ÜNĠVERSĠTESĠ ATATÜRK EĞĠTĠM VE ARAġTIRMA HASTANESĠ Ġç Hastalıkları Kliniği Eğitim Sorumlusu: Prof. Dr. Servet AKAR GASTROĠNTESTĠNAL STROMAL TÜMÖRLERDE NÖTROFĠL/LENFOSĠT

Detaylı

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT The purpose of the study is to investigate the impact of autonomous learning on graduate students

Detaylı

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir. ÖZET Üniversite Öğrencilerinin Yabancı Dil Seviyelerinin ve Yabancı Dil Eğitim Programına Karşı Tutumlarının İncelenmesi (Aksaray Üniversitesi Örneği) Çağan YILDIRAN Niğde Üniversitesi, Sosyal Bilimler

Detaylı

Random Biopsilerin Kolposkopi Uygulamasında Yeri Vardır / Yoktur

Random Biopsilerin Kolposkopi Uygulamasında Yeri Vardır / Yoktur Random Biopsilerin Kolposkopi Uygulamasında Yeri Vardır / Yoktur SERVİKSİN PREİNVAZİV LEZYONLARI YÖNETİM İzlem Servikal sitoloji HPV testi Kolposkopi ile SERVİKSİN PREİNVAZİV LEZYONLARI YÖNETİM Tedavi

Detaylı

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ABDOMİNAL YOLLA YAPILAN WEDGE KOLPEKTOMİNİN ÖN KOMPARTMAN DEFEKTİ VE STRES ÜRİNER İNKONTİNANS ÜZERİNE ETKİLERİ UZMANLIK TEZİ Dr.

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results: ÖZET Amaç: Bu araştırma, üniversite öğrencilerinin akılcı ilaç kullanma davranışlarını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı-kesitsel türde planlanan araştırmanın evrenini;; bir kız ve

Detaylı

DÖNEM 4 -GENEL CERRAHİ ( CTB 402) 1. HAFTA 15-19 EYLÜL 2014 PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA

DÖNEM 4 -GENEL CERRAHİ ( CTB 402) 1. HAFTA 15-19 EYLÜL 2014 PAZARTESİ SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE CUMA DÖNEM -GENEL CERRAHİ ( CTB 0). HAFTA -9 EYLÜL 0 Prof.Dr.Hasan Kaplan.00 Küçük Cerrahi Girişimler ( Minor surgical interventions) Prof.Dr.Hasan Kaplan Akut Karın (Acute abdomen) Akut pankreatit (Acute pancreatitit)

Detaylı

KARACİĞER METASTAZLARINDA ROBOTİK STEREOTAKTİK BEDEN RADYOTERAPİSİ

KARACİĞER METASTAZLARINDA ROBOTİK STEREOTAKTİK BEDEN RADYOTERAPİSİ KARACİĞER METASTAZLARINDA ROBOTİK STEREOTAKTİK BEDEN RADYOTERAPİSİ K.Engin, N.Küçük, T. Enünlü, H. Ayata, C.Ceylan, A.Kılıç, M.Güden Özel Anadolu Sağlık Merkezi Urok-2012 AMAÇ Karaciğer metastazlarında

Detaylı

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ KORONER ARTER HASTALIĞI BELİRTİLERİ OLAN POPULASYONDA ARKUAT ARTER KALSİFİKASYONU İLE ANJİOGRAFİK

Detaylı

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ

ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ ACİL CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN ENDOKRİN PATOLOJİLER: ERKEN TANI & HIZLI TEDAVİ Cevher Akarsu, A. Cem Dural, M. Abdussamet Bozkurt, M. Ferhat Çelik, İlkay Halıcıoğlu, Murat Çikot, Ali Kocataş, Halil Alış

Detaylı

METASTATİK KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİ TANISI SAĞKALIMI ETKİLEYEN FAKTÖRLER

METASTATİK KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİ TANISI SAĞKALIMI ETKİLEYEN FAKTÖRLER İLERİ EVRE İN-OPERABL VEYA METASTATİK KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİ TANISI ALMIŞ HASTALARIMIZDA SAĞKALIMI ETKİLEYEN FAKTÖRLER Dr.Nurgül Yaşar Kartal Dr.Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştıma Hastanesi Tıbbi

Detaylı

KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI

KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ KLİNİĞİ KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM VE DESTEK SERVİSİNDE NARKOTİK ANALJEZİK KULLANIMI UZMANLIK

Detaylı

T.C. Hitit Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. İşletme Anabilim Dalı

T.C. Hitit Üniversitesi. Sosyal Bilimler Enstitüsü. İşletme Anabilim Dalı T.C. Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı X, Y, Z KUŞAĞI TÜKETİCİLERİNİN YENİDEN SATIN ALMA KARARI ÜZERİNDE ALGILANAN MARKA DENKLİĞİ ÖĞELERİNİN ETKİ DÜZEYİ FARKLILIKLARININ

Detaylı

Hasta Çalışan Güvenliğinde Enfeksiyon Risklerinin Azaltılmasına Yönelik Đstatistiksel Kalite Kontrol Çalışmaları

Hasta Çalışan Güvenliğinde Enfeksiyon Risklerinin Azaltılmasına Yönelik Đstatistiksel Kalite Kontrol Çalışmaları Çalışan Güvenliğinde n Risklerinin Azaltılmasına Yönelik Đstatistiksel Kalite Kontrol Çalışmaları Yrd.Doç. Dr. Arzu ORGAN PAU. Đ.Đ.B.F. Kınıklı Kampüsü DENĐZLĐ Tarık GÜRBÜZ BSK nesi DENĐZLĐ 1.Özet 2009

Detaylı

T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ

T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ T.C. İZMİR KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ AnkilozanSpondilitli hastalarda sigara kullanımı ve radyografik progresyon arasındaki ilişkinin gözden

Detaylı

İatrojenik Bilateral İliak Arter Komplikasyonunda Başarılı Hibrit Tedavi

İatrojenik Bilateral İliak Arter Komplikasyonunda Başarılı Hibrit Tedavi İatrojenik Bilateral İliak Arter Komplikasyonunda Başarılı Hibrit Tedavi Successful Hybrid Therapy In Iatrogenic Complication of Bilateral Iliac Artery Özcan Gür1, Havva Nur Alparslan Yümün2, Selami Gürkan1,

Detaylı

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ Murat Tuğcu, Umut Kasapoğlu, Çağlar Ruhi, Başak Boynueğri, Özgür Can, Aysun Yakut, Gülizar

Detaylı

Acil Servise Başvuran Doğurganlık Yaş Grubu Kadınlardan İstenilen β-hcg Testinin Pozitifliğinin Araştırılması

Acil Servise Başvuran Doğurganlık Yaş Grubu Kadınlardan İstenilen β-hcg Testinin Pozitifliğinin Araştırılması ARAŞTIRMA Doğurganlık Yaş Grubunda β-hcg Testinin Araştırılması T A D Acil Servise Başvuran Doğurganlık Yaş Grubu Kadınlardan İstenilen β-hcg Testinin Pozitifliğinin Araştırılması β-hcg Test Positivity

Detaylı

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü

İçerik AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI. Testler. Öykü ve fizik muayene. Öykü 1 2 AKUT APANDİSİT TANISINDA TESTLERİN DEĞERİ VE KULLANIMI İçerik Karın ağrısı olan hastanın akut apandisit olup olmadığını değerlendirmede kullandığımız testlerin değerliliği kullanımları tartışılacaktır

Detaylı

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni

Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dev Karaciğer Metastazlı Gastrointestinal Stromal Tümör Olgusu ve Cerrahi Tedavi Serüveni Dr. Koray TOPGÜL Medical Park Samsun Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü/ SAMSUN 35 yaşında erkek hasta, İlk kez 2007

Detaylı

A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES

A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES by Didem Öztürk B.S., Geodesy and Photogrammetry Department Yildiz Technical University, 2005 Submitted to the Kandilli Observatory and Earthquake

Detaylı

A Rare Late Complication of Port Catheter Implantation: Embolization of the catheter

A Rare Late Complication of Port Catheter Implantation: Embolization of the catheter Image TJH-2017-0134.R2 Submitted: 30 March 2017 Accepted: 20 April 2017 A Rare Late Complication of Port Catheter Implantation: Embolization of the catheter Nadir Görülen Bir Port Kateter Geç Komplikasyonu:

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Cukurova Medical Journal

Cukurova Medical Journal Cukurova Medical Journal Araştırma Makalesi / Research Article 2008 2012 Yılları Arasında Adli Toksikoloji Laboratuvarına Gelen Olguların Değerlendirilmesi Evaluation of Cases Consulted to Forensic Toxicology

Detaylı

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe J. ofsport Sciences 2002, 13 (4), 22-31 GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi A1pan CINEMRE* Caner AÇiKADA Tahir HAZıR

Detaylı

6. Seçilmiş 24 erkek tipte ağacın büyüme biçimi, ağacın büyüme gücü (cm), çiçeklenmenin çakışma süresi, bir salkımdaki çiçek tozu üretim miktarı,

6. Seçilmiş 24 erkek tipte ağacın büyüme biçimi, ağacın büyüme gücü (cm), çiçeklenmenin çakışma süresi, bir salkımdaki çiçek tozu üretim miktarı, ÖZET Bu çalışmada, Ceylanpınar Tarım İşletmesi'nde bulunan antepfıstığı parsellerinde yer alan bazı erkek tiplerin morfolojik ve biyolojik özelikleri araştırılmıştır. Çalışma, 1995 ve 1996 yıllarında hem

Detaylı

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ İÇ HASTALIKLARI KLİNİĞİ NON RADYOGRAFİK AKSİYEL SPONDİLOARTRİT İLE ANKİLOZAN SPONDİLİT HASTALARININ KLİNİK, RADYOLOJİK ÖZELLİKLERİNİN

Detaylı

$5$ù7,50$ (%(/ø. gö5(1&ø/(5ø1ø1 *g5(9 7$1,0/$5, 9( <(7(5/ø/ø. $/$1/$5,1$ *g5(.(1'ø/(5ø1ø '(ö(5/(1'ø50(/(5ø g]hq (VUD.$5$0$1 + O\D 2.

$5$ù7,50$ (%(/ø. gö5(1&ø/(5ø1ø1 *g5(9 7$1,0/$5, 9( <(7(5/ø/ø. $/$1/$5,1$ *g5(.(1'ø/(5ø1ø '(ö(5/(1'ø50(/(5ø g]hq (VUD.$5$0$1 + O\D 2. ÖZET Amaç: Bu araştırma, Sağlık Yüksekokulları Ebelik Bölümü son sınıf öğrencilerinin, ebelerin Sağlık Bakanlığı görev tanımları ve Uluslararası Ebeler Konfederasyonu yeterlilik alanlarına göre kendilerini

Detaylı

Vaka Eşliğinde Güncel Pratik Yaklaşım: Oligometastatik Meme Kanserine Yaklaşım. Prof. Dr. Feyyaz ÖZDEMİR K.T.Ü Tıbbi Onkoloji B.D.

Vaka Eşliğinde Güncel Pratik Yaklaşım: Oligometastatik Meme Kanserine Yaklaşım. Prof. Dr. Feyyaz ÖZDEMİR K.T.Ü Tıbbi Onkoloji B.D. Vaka Eşliğinde Güncel Pratik Yaklaşım: Oligometastatik Meme Kanserine Yaklaşım Prof. Dr. Feyyaz ÖZDEMİR K.T.Ü Tıbbi Onkoloji B.D. S A, 32 yaşında, Öğretmen, Trabzon Şikayeti: Karın ağrısı Hikayesi: 6 yıl

Detaylı

Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda

Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda Tükürük Özellikleri Major ve minor tükürük bezlerinden salınır Günlük sekresyon

Detaylı

TÜRKİYE DEKİ ÜÇ TIP FAKÜLTESİNİN SON ÜÇ YILDAKİ YAYIN ORANLARI THE THREE-YEAR PUBLICATION RATIO OF THREE MEDICAL FACULTIES IN TURKEY

TÜRKİYE DEKİ ÜÇ TIP FAKÜLTESİNİN SON ÜÇ YILDAKİ YAYIN ORANLARI THE THREE-YEAR PUBLICATION RATIO OF THREE MEDICAL FACULTIES IN TURKEY TÜRKİYE DEKİ ÜÇ TIP FAKÜLTESİNİN SON ÜÇ YILDAKİ YAYIN ORANLARI THE THREE-YEAR PUBLICATION RATIO OF THREE MEDICAL FACULTIES IN TURKEY İbrahim Taha Dağlı İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Cerrahpaşa

Detaylı

HATHA YOGANIN VE KALiSTENiK EGZERSiZLERiN STATiK DE GE ÜZERiNDEKi ETKiLERi

HATHA YOGANIN VE KALiSTENiK EGZERSiZLERiN STATiK DE GE ÜZERiNDEKi ETKiLERi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe 1. ofsport Sciences 2003,14 (2), 83-91 HATHA YOGANIN VE KALiSTENiK EGZERSiZLERiN STATiK DE GE ÜZERiNDEKi ETKiLERi Ummuhan BAŞ ASLAN, Ayşe L1VANELlOGLU Hacettepe Üniversitesi,

Detaylı

Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar. Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h)

Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar. Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h) Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h) Sağlık Sisteminde Karışıklığa Yol Açabilecek Gelişmeler Bekleniyor Sağlık harcamalarında kısıtlama (dünya

Detaylı

NADİR HASTALIKLAR VE ORPHANET-TÜRKİYE. 2007- sonrası. Prof.Dr. Uğur Özbek Orphanet-Türkiye Koordinatörü İstanbul Üniversitesi, DETAE

NADİR HASTALIKLAR VE ORPHANET-TÜRKİYE. 2007- sonrası. Prof.Dr. Uğur Özbek Orphanet-Türkiye Koordinatörü İstanbul Üniversitesi, DETAE NADİR HASTALIKLAR VE ORPHANET-TÜRKİYE 2007- sonrası Prof.Dr. Uğur Özbek Orphanet-Türkiye Koordinatörü İstanbul Üniversitesi, DETAE Nadir hastalık ve yetim ilaç tanımı Ülkemizdeki durum Nadir hastalıkların

Detaylı

Yediyüzyetmişiki Akciğer Kanseri Olgusunda Cilt Metastazı: 5 Yıllık Deneyimin Analizi

Yediyüzyetmişiki Akciğer Kanseri Olgusunda Cilt Metastazı: 5 Yıllık Deneyimin Analizi Yediyüzyetmişiki Akciğer Kanseri Olgusunda Cilt Metastazı: 5 Yıllık Deneyimin Analizi Emine AKSOY, Güliz ATAÇ, Emin MADEN, Nil TOKER, Tülin SEVİM S.B. İstanbul Süreyyapaşa Göğüs Kalp ve Damar Hastalıkları

Detaylı

First Stage of an Automated Content-Based Citation Analysis Study: Detection of Citation Sentences

First Stage of an Automated Content-Based Citation Analysis Study: Detection of Citation Sentences First Stage of an Automated Content-Based Citation Analysis Study: Detection of Citation Sentences Zehra Taşkın, Umut Al & Umut Sezen {ztaskin, umutal, u.sezen}@hacettepe.edu.tr - 1 Plan Need for content-based

Detaylı

Unlike analytical solutions, numerical methods have an error range. In addition to this

Unlike analytical solutions, numerical methods have an error range. In addition to this ERROR Unlike analytical solutions, numerical methods have an error range. In addition to this input data may have errors. There are 5 basis source of error: The Source of Error 1. Measuring Errors Data

Detaylı

THE RETROSPECTIVE ANALYSIS OF CASES OVER 60 YEARS OLD WHO PERFORMED APPENDECTOMY

THE RETROSPECTIVE ANALYSIS OF CASES OVER 60 YEARS OLD WHO PERFORMED APPENDECTOMY İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıp Dergisi,2013;17:31-36 ARAŞTIRMA MAKALESİ 60 YAŞ ÜSTÜ APENDEKTOMİ YAPILAN OLGULARIN RETROSPEKTİF ANALİZİ THE RETROSPECTIVE ANALYSIS OF CASES OVER 60 YEARS OLD WHO

Detaylı

(1971-1985) ARASI KONUSUNU TÜRK TARİHİNDEN ALAN TİYATROLAR

(1971-1985) ARASI KONUSUNU TÜRK TARİHİNDEN ALAN TİYATROLAR ANABİLİM DALI ADI SOYADI DANIŞMANI TARİHİ :TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI : Yasemin YABUZ : Yrd. Doç. Dr. Abdullah ŞENGÜL : 16.06.2003 (1971-1985) ARASI KONUSUNU TÜRK TARİHİNDEN ALAN TİYATROLAR Kökeni Antik Yunan

Detaylı

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ Danışman Doç. Dr. Tufan BAL YÜKSEK LİSANS TEZİ TARIM EKONOMİSİ ANABİLİM DALI ISPARTA - 2016 2016 [] TEZ

Detaylı

İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER

İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANA BİLİM DALI İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER BİR ÖRNEK OLAY İNCELEMESİ: SHERATON ANKARA HOTEL & TOWERS

Detaylı

Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi

Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi Okul Öncesi (5-6 Yaş) Cimnastik Çalışmasının Esneklik, Denge Ve Koordinasyon Üzerine Etkisi Kadir KOYUNCUOĞLU, Onsekiz Mart Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, Çanakkale, Türkiye. koyuncuoglu45@gmail.com

Detaylı

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe]. ofsport Sciences 2004 1 15 (3J 125-136 TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN ış TATMiN SEViYELERi Ünal KARlı, Settar KOÇAK Ortadoğu Teknik

Detaylı

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi)

Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) Arka Vitreus Dekolmanı, Retina Yırtıkları ve Latis Dejenerasyonu (İlk ve Takip Değerlendirmesi) İlk Muayenede Hiakye (Anahtar ögeler) AVD semptomları (II+, Retina dekolmanı, ilişkili genetik bozukluklar

Detaylı

ELAZIĞ İLİNDEKİ TİROİD KANSER SIKLIĞI VE ALT TİPLERİ: BEŞ YILLIK DENEYİM

ELAZIĞ İLİNDEKİ TİROİD KANSER SIKLIĞI VE ALT TİPLERİ: BEŞ YILLIK DENEYİM ELAZIĞ İLİNDEKİ TİROİD KANSER SIKLIĞI VE ALT TİPLERİ: BEŞ YILLIK DENEYİM Adile Ferda Dağlı 1, Gökhan Artaş 1 1 Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi Tıbbi Patoloji Anabilim Dalı, Elazığ ÖZET Amaç: Günümüzde

Detaylı

Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu KLİMİK AYLIK TOPLANTISI 19 KASIM 2015, İSTANBUL

Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu KLİMİK AYLIK TOPLANTISI 19 KASIM 2015, İSTANBUL Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu KLİMİK AYLIK TOPLANTISI 19 KASIM 2015, İSTANBUL ABR antimikrobiyal ilaçların kullanımı ile artan doğal bir süreçtir Dirençli kökenler yayılarak varlıklarını sürdürür Günlük kullanımdaki

Detaylı

Dr. Fatma PAKSOY TÜRKÖZ Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji

Dr. Fatma PAKSOY TÜRKÖZ Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Dr. Fatma PAKSOY TÜRKÖZ Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Mide Kanserinde Kemik Metastazı Klinik çalışmalarda; %0.7 - %3.4 Otopsi çalışmalarında;

Detaylı

ÇEVRESEL TEST HİZMETLERİ 2.ENVIRONMENTAL TESTS

ÇEVRESEL TEST HİZMETLERİ 2.ENVIRONMENTAL TESTS ÇEVRESEL TEST HİZMETLERİ 2.ENVIRONMENTAL TESTS Çevresel testler askeri ve sivil amaçlı kullanılan alt sistem ve sistemlerin ömür devirleri boyunca karşı karşıya kalabilecekleri doğal çevre şartlarına dirençlerini

Detaylı

TEŞEKKÜR. Çalışmalarımızda bize hep yardımcı olan Başkent Üniversitesi Adana Hastanesi Biyokimya Bölümünden Biyokimya uzmanı Rüksan Anarat a,

TEŞEKKÜR. Çalışmalarımızda bize hep yardımcı olan Başkent Üniversitesi Adana Hastanesi Biyokimya Bölümünden Biyokimya uzmanı Rüksan Anarat a, TEŞEKKÜR Yan dal uzmanlık eğitimimi Türkiye nin en iyi üniversitelerinden biri olma hedefi taşıyan Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi nde yapma fırsatı sağlayan üniversitemiz kurucusu ve rektörümüz sayın

Detaylı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları ABD, Medikal Onkoloji BD Güldal Esendağlı Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı Aydın Aytekin Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı Rafiye Çiftçiler Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları

Detaylı

Tıbbı Onkoloji Dışkapı Yıldırım Beyazıt E.A.H Görevler: Görev Unvanı Görev Yeri Yıl Uzman Doktor-

Tıbbı Onkoloji Dışkapı Yıldırım Beyazıt E.A.H Görevler: Görev Unvanı Görev Yeri Yıl Uzman Doktor- TANITIM Adı Soyadı: Semiha URVAY (Elmacı) Doğum Tarihi:22 Temmuz 1979 Unvanı: Tıbbı Onkoloji Uzmanı Öğrenim Durumu: Tıpta Uzmanlık Yabancı Dil: İngilizce UDS puanı:84 e-mail: semiha.urvay@acibadem.com.tr

Detaylı

Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi

Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi Düşük Riskli Diferansiye Tiroid Kanserlerinde RAİ Tedavisi 14.04.2017 Dr. Ebru YILMAZ İstanbul Üniveristesi İstanbul Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Neden evreleme yapıyoruz? Prognostik bilgi Hastalık

Detaylı

Mide Kanseri Tanısı Olan Hastalarda Lenf Nodu Tutulum Oranı ve Sağkalım İlişkisi

Mide Kanseri Tanısı Olan Hastalarda Lenf Nodu Tutulum Oranı ve Sağkalım İlişkisi Mide Kanseri Tanısı Olan Hastalarda Lenf Nodu Tutulum Oranı ve Sağkalım İlişkisi Deniz Eda Orhan, Ayşenur Şahin, Irmak Üstündağ, Cenk Anıl Olşen, Aziz Mert İpekçi Danışmanlar: Doç. Dr. Ömer Dizdar Dr.

Detaylı

Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein;

Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein; MYELİN BASİC PROTEİN Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein; Beyin Omurilik Sıvısı içinde Myelin Basic Protein miktarının araştırılmasıdır.

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. RAHŞAN ÇAM

Yrd.Doç.Dr. RAHŞAN ÇAM Yrd.Doç.Dr. RAHŞAN ÇAM Hemşirelik Fakültesi Cerrahi Hastalıklar Hemşireliği Anabilim Dalı Eğitim Bilgileri Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik 1994-1998 Lisans İstanbul Üniversitesi Bölümü

Detaylı

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU

ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU ERKEN LOKAL NÜKS GELİŞEN VULVA KANSERİ: OLGU SUNUMU Op.Dr.Hakan YETİMALAR Doç.Dr.İncim BEZİRCİOĞLU Dr. Gonca Gül GÜLBAŞ TANRISEVER İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştıma Hastanesi GİRİŞ

Detaylı

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ

MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 (Bildiri ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster Bildiri KABUL POSTER BİLDİRİ MEME RADYOLOJİSİ DEĞERLENDİRME Kabul Şekli 1 ( ID: 39)/Meme Kanserinin Mide Metastazı Poster 2 ( ID: 63)/lenfomalı iki olguda meme tutulumu Poster 4 ( ID: 87)/Olgu Sunumu: Meme Amfizemi Poster 6 ( ID:

Detaylı

Diyabetik Ayakta Hiperbarik Oksijen Tedavisi

Diyabetik Ayakta Hiperbarik Oksijen Tedavisi IV. UDAIS 5-7 MAYIS 2016, ISTANBUL Diyabetik Ayakta Hiperbarik Oksijen Tedavisi Güncel kanıtlar MESUT MUTLUOĞLU GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Sualtı Hekimliği Ve Hiperbarik Tıp Servisi Diyabetik Ayakta

Detaylı

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Kahramanmaraş 1. Biyokimya Günleri Bildiri Konusu: Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi Mehmet Aydın DAĞDEVİREN GİRİŞ Fetuin-A, esas olarak karaciğerde

Detaylı

WEEK 11 CME323 NUMERIC ANALYSIS. Lect. Yasin ORTAKCI.

WEEK 11 CME323 NUMERIC ANALYSIS. Lect. Yasin ORTAKCI. WEEK 11 CME323 NUMERIC ANALYSIS Lect. Yasin ORTAKCI yasinortakci@karabuk.edu.tr 2 INTERPOLATION Introduction A census of the population of the United States is taken every 10 years. The following table

Detaylı

Dr.Bahar Müezzinoğlu Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Dr.Bahar Müezzinoğlu Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr.Bahar Müezzinoğlu Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Gleason Derecelendirme Sistemi 1960 lar Dr Gleason 1920-2008 40 yılda Prostat kanserinde neler değişti? serum PSA (tarama programları) Tümörler lokal

Detaylı

KULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol

KULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol KULLANILAN MADDE TÜRÜNE GÖRE BAĞIMLILIK PROFİLİ DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR MU? Kültegin Ögel, Figen Karadağ, Cüneyt Evren, Defne Tamar Gürol 1 Acibadem University Medical Faculty 2 Maltepe University Medical

Detaylı

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık ( ) Kansere Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık ( ) Kansere Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık (2003-2007) e Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi The Determination of the

Detaylı

KAMU PERSONELÝ SEÇME SINAVI PUANLARI ÝLE LÝSANS DÝPLOMA NOTU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝLERÝN ÇEÞÝTLÝ DEÐÝÞKENLERE GÖRE ÝNCELENMESÝ *

KAMU PERSONELÝ SEÇME SINAVI PUANLARI ÝLE LÝSANS DÝPLOMA NOTU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝLERÝN ÇEÞÝTLÝ DEÐÝÞKENLERE GÖRE ÝNCELENMESÝ * Abant Ýzzet Baysal Üniversitesi Eðitim Fakültesi Dergisi Cilt: 8, Sayý: 1, Yýl: 8, Haziran 2008 KAMU PERSONELÝ SEÇME SINAVI PUANLARI ÝLE LÝSANS DÝPLOMA NOTU ARASINDAKÝ ÝLÝÞKÝLERÝN ÇEÞÝTLÝ DEÐÝÞKENLERE

Detaylı

Dersin Kodu Dersin Adı Dersin Türü Yıl Yarıyıl AKTS

Dersin Kodu Dersin Adı Dersin Türü Yıl Yarıyıl AKTS Dersin Kodu Dersin Adı Dersin Türü Yıl Yarıyıl AKTS 507004832007 KALİTE KONTROLÜ Seçmeli 4 7 3 Dersin Amacı Günümüz sanayisinin rekabet ortamında kalite kontrol gittikçe önem kazanan alanlardan birisi

Detaylı

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM

HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM HİPOFARİNKS KANSERİ DR. FATİH ÖKTEM Nadirdir!!! Üst aerodijestif sistem malinitelerinin % 5-10 u, tüm malinitelerin ise %0.5 i hipofarinks kanserleridir. Kötü seyirlidir!!! İleri evrede başvurmaları ve

Detaylı

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr.

BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ. Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. BÖBREK NAKİLLİ ÇOCUKLARDA GEÇ DÖNEM AKUT REJEKSİYONUN GREFT SAĞKALIMI ÜZERİNE ETKİLERİ Başkent Üniversitesi Çocuk Nefroloji Dr. Aslı KANTAR Akut rejeksiyon (AR), greft disfonksiyonu gelişmesinde major

Detaylı

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması

Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması Özel Bir Hastanede Diyabet Polikliniğine Başvuran Hastalarda İnsülin Direncini Etkileyen Faktörlerin Araştırılması 20 24 Mayıs 2009 tarihleri arasında Antalya da düzenlenen 45. Ulusal Diyabet Kongresinde

Detaylı

Nebile ÖZDEMİR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi

Nebile ÖZDEMİR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi Nebile ÖZDEMİR Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi TÜRKİYEDE BÖBREK NAKLİ 1975 yılında canlı 1978 yılında kadavra E.Ü.T.F Hastanesi Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi 1988

Detaylı

Afrika Seyahati Sonrası İmporte Bir Sıtma Olgusu. A Case Imported Malaria After a Travel to Africa

Afrika Seyahati Sonrası İmporte Bir Sıtma Olgusu. A Case Imported Malaria After a Travel to Africa Afrika Seyahati Sonrası İmporte Bir Sıtma Olgusu 1, Mehmet KÖROĞLU 1, Tayfur DEMİRAY 1, Aziz ÖĞÜTLÜ 1, Oğuz KARABAY 1, Mustafa ALTINDİŞ 1 Özet Yayın Bilgisi Bu görüntülü sunumda, Afrika seyahati öyküsü

Detaylı

12-15 YAŞ ARASI ANTRENMANLI ÇOCUKLARDA CiNSiYET VE YAŞıN LAKTAT VE KALP ATIM HIZI CEVAPLARINA ETKisi

12-15 YAŞ ARASI ANTRENMANLI ÇOCUKLARDA CiNSiYET VE YAŞıN LAKTAT VE KALP ATIM HIZI CEVAPLARINA ETKisi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe 1. ofsport Sciences 2005,16 (1),1-18 12-15 YAŞ ARASI ANTRENMANLI ÇOCUKLARDA CiNSiYET VE YAŞıN LAKTAT VE KALP ATIM HIZI CEVAPLARINA ETKisi Alper GÜVENÇ, Rıdvan ÇOLAK, Caner

Detaylı

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde

Detaylı

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe J. ofspor! Sciences 2004, 15 (1), 25-38 üniversite ÖGRENCiLERiNiN WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı Ş. Nazan KOŞAR*, Ayşe KIN IŞLER** Hacettepe

Detaylı

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı BİRİNCİ BASAMAKTA GÜNCEL DURUM > 6330 Aile Sağlığı Merkezi

Detaylı

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması Tuncay Güçlü S.B. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Biyokimya Bölümü 16-18 Ekim 2014, Malatya GİRİŞ Kronik

Detaylı

Yoğun Bakım Ünitesinde Yatan Ventilatörle İlişkili Pnömonili Hastalarda Serum C-Reaktif Protein, Prokalsitonin, Solubl Ürokinaz Plazminojen Aktivatör Reseptörü (Supar) Ve Neopterin Düzeylerinin Tanısal

Detaylı

ÖZET ve niteliktedir. rme. saatlerinin ilk saatlerinde, üretim hatt. 1, Mehmet Dokur 2, Nurhan Bayraktar 1,

ÖZET ve niteliktedir. rme. saatlerinin ilk saatlerinde, üretim hatt. 1, Mehmet Dokur 2, Nurhan Bayraktar 1, 1, Mehmet Dokur 2, Nurhan Bayraktar 1, 1, Ebru Öztürk Çopur 3, 4 1 2 3 4 ÖZET 01.01-31.12.2013 ve 01.01- niteliktedir. - rme saatlerinin ilk saatlerinde, üretim hatt indeyiz. Anahtar Kelimeler: AN EVALUATION

Detaylı

KOLANJİOKARSİNOMA. Sunum Planı. Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Sunum Planı. Sunum Planı. Kolanjiokarsinoma- Lokalizasyon

KOLANJİOKARSİNOMA. Sunum Planı. Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Sunum Planı. Sunum Planı. Kolanjiokarsinoma- Lokalizasyon KOLANJİOKARSİNOMA Prof.Dr.Ömer ŞENTÜRK Safra Kanalı Kanseri-Kolanjiokarsinoma- Safra kanalı epitelinden köken alır (en sık adenokarsinom) Anatomik olarak 3 gruba ayrılır icca (intrahepatik) pcca (perihiler)

Detaylı

Ertenü.M, Timlioğlu İper.S, Boz.E.S, Özgültekin.A, Kabadayı.M, Tay.S, Yekeler.İ

Ertenü.M, Timlioğlu İper.S, Boz.E.S, Özgültekin.A, Kabadayı.M, Tay.S, Yekeler.İ Ertenü.M, Timlioğlu İper.S, Boz.E.S, Özgültekin.A, Kabadayı.M, Tay.S, Yekeler.İ Kalite standartlarına göre bir eğitim araştırma hastanesinde yatak sayısının %5 i oranında 3.düzey yoğun bakım yatağı ve

Detaylı

Nadir Hastalıklar-Yetim ilaçlar. bir sağlık sorunu. Uğur Özbek İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü (DETAE) Orphanet-Türkiye

Nadir Hastalıklar-Yetim ilaçlar. bir sağlık sorunu. Uğur Özbek İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü (DETAE) Orphanet-Türkiye Nadir Hastalıklar-Yetim ilaçlar bir sağlık sorunu Uğur Özbek İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü (DETAE) Orphanet-Türkiye NADİR HASTALIK Prevalansı 1/2000 den az olan hastalıklar NADİR

Detaylı

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ TARIMSAL YAPILAR VE SULAMA ANABİLİM

Detaylı

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA DOKTORA TEZİ Cafer Şafak EYEL İşletme Ana Bilim Dalı İşletme

Detaylı

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu

29 yaşında erkek aktif şikayeti yok. sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması. üzerine hasta polikliniğimize başvurdu 29 yaşında erkek aktif şikayeti yok Dış merkezde yapılan üriner sistem ultrasonografisinde insidental olarak sağ sürrenal lojda yaklaşık 3 cm lik solid kitlesel lezyon saptanması üzerine hasta polikliniğimize

Detaylı

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Mustafa Altay 1, Nihal Özkayar 2, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Murat Alışık 4, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2 1 Ankara Numune Eğitim

Detaylı

karşıt görüş Atriyal fibrilasyonun doğal seyrini durdurmak için erken dönemde ablasyon gerekir

karşıt görüş Atriyal fibrilasyonun doğal seyrini durdurmak için erken dönemde ablasyon gerekir karşıt görüş Atriyal fibrilasyonun doğal seyrini durdurmak için erken dönemde ablasyon gerekir Özgür Aslan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji A.D. İzmir AF Zirvesi 2013, K.K.T.C AF için

Detaylı

STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP

STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP STEROİDE DİRENÇLİ NEFROTİK SENDROM OLGULARINDA SİKLOSPORİN TEDAVİSİ: 12 AYLIK TAKİP Dr. Murat Şakacı Ankara Eğitim E ve Araştırma rma Hastanesi Nefroloji Kliniği GİRİŞİŞ Steroide dirençli nefrotik sendrom

Detaylı

ÇOCUKLARDA DİYALİZ. Prof. Dr. Mesiha Ekim. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı

ÇOCUKLARDA DİYALİZ. Prof. Dr. Mesiha Ekim. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı ÇOCUKLARDA DİYALİZ Prof. Dr. Mesiha Ekim Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Kongresi 19-23 Mayıs 2010 Antalya 2008 yılında ilk defa RRT

Detaylı

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ

Kronik Pankreatit. Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Kronik Pankreatit Prof. Dr.Ömer ŞENTÜRK KOÜ Gastroenteroloji, KOCAELİ Tanım Pankreasın endokrin ve ekzokrin yapılarının hasarı, fibröz doku gelişimi ile karakterize inflamatuvar bir olay Olay histolojik

Detaylı

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım

Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Böbrek kistleri olan hastaya yaklaşım Dr. Ayşegül Örs Zümrütdal Başkent Üniversitesi-Nefroloji Bilim Dalı 20/05/2011-ANTALYA Böbrek kistleri Genetik ya da genetik olmayan nedenlere bağlı olarak, Değişik

Detaylı

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar

Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Apandisit; Akut Apandisit Tanısal Yaklaşımlar Dr. Selcan ENVER DİNÇ ACİL TIP ABD. 09.03.2010 Acil servise başvuran karın ağrılı hastalarda en sık konulan tanılardan bir tanesidir. Apandektomi dünya genelinde

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuç: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT The Evaluation of Mental Workload in Nurses Objective: Method: Findings: Conclusion: ÖZET Amaç: Yapılan bu çalışma ile Gülhane Askeri Tıp Fakültesi Eğitim Hastanesinde görevli hemşirelerin zihinsel iş yüklerinin değerlendirilmesi ve zihinsel iş yükünün hemşirelerin sosyo-kültürel özelliklerine

Detaylı

AYNI YÖREDE BULUNAN 242 BİREYİN PROTETİK MUAYENE BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

AYNI YÖREDE BULUNAN 242 BİREYİN PROTETİK MUAYENE BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ G.Ü. Dişhek. Fak. Der. Cilt III, Sayı 1, Sayfa 121-125, 1986 AYNI YÖREDE BULUNAN 242 BİREYİN PROTETİK MUAYENE BULGULARININ DEĞERLENDİRİLMESİ Hüsnü YAVUZYILMAZ* Celil DİNÇER** M. Emin TOPÇU*** Koruyucu

Detaylı

EXAMINING THE INFLUENCE OF THE PERCEPTUAL MOTOR DEVELOPMENT PROGRAM ON BALANCE AND FASTNESS IN 5-YEAR OLD PRESCHOOL CHILDREN

EXAMINING THE INFLUENCE OF THE PERCEPTUAL MOTOR DEVELOPMENT PROGRAM ON BALANCE AND FASTNESS IN 5-YEAR OLD PRESCHOOL CHILDREN OKUL ÖNCESİ 5 YAŞ GRUBUNDA ALGISAL MOTOR GELİŞİM PROGRAMININ DENGE VE ÇABUKLUK ÜZERİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ Kadir KOYUNCUOĞLU, Onsekiz Mart Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, Çanakkale,

Detaylı

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV ÖZET Amaç: Araştırma, Aile Planlaması (AP) polikliniğine başvuran kadınların AP ye ilişkin tutumlarını ve bunu etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu araştırma

Detaylı