~ STANBUL. YAYıN NO: TicARET. ODAs ı

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "~ STANBUL. YAYıN NO: 2006-6. TicARET. ODAs ı"

Transkript

1 YAYıN NO: ~ STANBUL TicARET ODAs ı

2 İSTANBUL TİCARET ODASI İSTANBUL CHAMBER OF COMMERCE GELİŞMİŞ ÜLKELERDE İTHALATIN VE DIŞ REKABETİN KONTROLÜ YAYIN NO: İstanbul, 2006

3 Bu eserin tgm telif hakları istanbul Ticaret Odası'na (ıto) aittir ito'nun ve yazarının ismi kaydedilmek koşuluyla yayından alıntı yapmak mümkünd Ancak, ito'nun yaz.ılı izni olmadan yayının tamamı veya bir bölcımü, kopyalanama ço altı lamaz, elektronik ortamlarda ticari amaçlarla kullanılamaz. Bu yayında kullanılan tanımlar ile malzemenin sunumu,lstanbul Ticaret Oda bakımından herhangi bir Qlke,devlet,şehir,alan veya yetkililerin yasal statı:.ı ile bunun sınırlarının i~aretlenmesjne ilişkin olarak herhangi bir görüş bildirmez. Istanbul Tican't Odası: ALK Alkin. Kerem Gelişmiş Ülkelerde ithalatın Ile Dış R~kabetif) Kontrolü. Istanbul, 2006, 106 sayfa. 1.iTHALAT 1. DÜNYA TiCARETI II.DIŞ REKABETIN KONTROLü III.DlŞ TiCARET POLiTiKALARı IV.AS-DIŞ TiCARET POLiTIKASı V.iTHALATIN KONTROlÜNDE KUllANILAN POLITIKA ARAÇLARı ISBN NO: Türkçe Reşadiye Cad Eminönü-istanbul ltd BilGi HATTı (212) ıto yayınları için ayrıntılı bilgi Bilgi ve Doküman Yönetimi Şubesi'nden alınabilir. Tel: (212) Faks: (212) E. Posta: Web: BASKı BiRLIK OFSET BASıN YAYıN REKLAMCıLIK Tic. LTD. ŞTi. Davutpaşa cad. Emintaş San. Sit. No: 578/579/580 TopkapıliSTANBUL Tel: pb;.:

4 ÖNSÖZ Uluslararası ticaretin kolaylaştırılması ve serbestleştirilmesine yönelik çabalar yaklaşık 60 yıldan beri sürdürülmektedir. Gelişmiş ülkeler dünya ticaretindeki serbestleşmeye paralel olarak aynı anda ithalatın ve dış rekabetin kontrolü için yeni politika araçları yaratmakta ve uygulamaktadır. Uygulama araçlarının bir bölümü Dünya Ticaret Örgütü tarafından çeşitli şekillerde düzenlenmiş olmasına rağmen artan rekabet ortamı gelişmiş ülkelerin bu uygulamalarını genişletmektedir. Gelişmiş ülkeler ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde çoğunlukla yedi önemli politika aracını kullanmaktadır. Bunlar teknik düzenlemeler ve standardizasyon, menşe kuralları, haksız rekabetin önlenmesi araçları, fikri mülkiyet haklarının korunması, çevre standartları, gıda standartları ve sosyal standartlardır. 1948'de imzalanan GATT Anlaşmasından bu yana, uluslararası ticaretin serbestleştirilmesine yönelik çalışmalarda öncü rol üstlenmiş olan gelişmiş ülkeler ise, bugün küresel rekabet baskısına bağlı olarak, ithalatın ve dış rekabetin kontrolüne yönelik en yaratıcı politikaları ve koruma tedbirlerini uygulayan ülkeler konumundadır. Çalışmada gelişmiş ülkelerin bu alandaki politikaları ve politika araçlarının analizine yer verilmiştir. Araştırmanın işadamları ve ilgililer için yarlı olmasını diler, çalışmayı gerçekleştiren Sayın Prof. Dr. Kerem Alkin'e teşekkür ederim. Dr.Cengiz Ersun Genel Sekreter ı

5 YÖNETİCİ ÖZETİ Dünya ekonomisi 60 yıla yakın bir süredir uluslararası ticaretin kolaylaştırılması ve serbestleştirilmesine yönelik çabaları sürdürmektedir. 1948'de imzalanan GATT Anlaşmasından bu yana, uluslararası ticaretin serbestleştirilmesine yönelik çalışmalarda öncü rol üstlenmiş olan gelişmiş ülkeler ise, bugün küresel rekabet baskısına bağlı olarak, ithalatın ve dış rekabetin kontrolüne yönelik en yaratıcı politikaları ve koruma tedbirlerini uygulayan ülkeler konumundadır. Gelişmiş ülkelerin bu tutumu, bir başka açıdan oluşturulmalarına bizzat kendilerinin öncülük ettikleri serbest ve adil ticaret ilkelerini de zedelemektedir. 1980li yılların hemen başında, gelişmekte olan ekonomilerin 'dışa açık büyüme modeli' ile küresel ekonominin bir parçası haline gelmeleri, dünya mal ve hizmet üretimindeki paylarını arttırmaları, gelişmiş ülkeleri endişelendirmiştir yılında Çin ve Hindistan'ın dünya mal ve hizmet üretimindeki payları yüzde 5 seviyesindeyken, söz konusu payın 2005 yılı sonu itibariyle yüzde 10'a ulaştığı öngörülmektedir. Gelişmiş ekonomilerin küresel ekonomide bir yandan serbestleşmeyi ve rekabeti özendirme çabalarının, bir yandan da ithalat ve dış rekabetin kontrolüne yönelik politikalarının oluşturduğu söz konusu çelişkili durum, giderek gelişmekte olan ekonomilerin küresel ekonominin temel ilkelerine olan inançlarını da sarsmaktadır. Üstelik, global alanda yaşanan keskin rekabet, gelişmiş ülkelerin söz konusu uygulamalarının hız kazanacağına yönelik endişeleri de arttırmaktadır. Dünya Ticaretinde Gelişmeler İkinci dünya savaşı sonrasında kurulan yeni ekonomik düzen içinde dünya ticaret sistemi için temel amaç ticaretin serbestleştirilmesi ve kolaylaştırılması olmuştur. Bu amaçla 1948 yılında 24 ülke tarafından imzalanan ilk GATT anlaşması ile yeni sistemin ilk adımı atılmıştır. Yeni sistemin en temel ilkesi çok taraflılık olmuştur. Çok taraflılık anlaşmaya taraf olan ülkelerin birbirlerine aynı ticaret rejimlerini uygulaması ilkesidir. Böylece tüm taraflarca eşit ve adil bir rekabet ortamı kurulması hedeflenmiştir yılında başlayan ticaret müzakereleri yedi tur sürmüş ve temel olarak ticareti sınırlandıran doğrudan engellerin kaldırılması hedeflenmiştir. Bu amaçla tüm kotaların kaldırılmasını

6 düzenleyen GATT nihai anlaşması 1994 yılında imzalanmış ve yeni ticari sistemini düzenlemek ve yönetmek üzere Dünya Ticaret Örgütü kurulmuştur. Ağırlıklı olarak, 1990lı yılların ikinci yarısında sürdürülen çok taraflı ticaret müzakerelerinde ise yeni bir korumacılık eğilimi hızla güçlenmeye başlamıştır. Serbestleşmenin getirdiği yeni rekabet ortamı tüm ülkeleri etkilemiştir. Gelişmekte olan ve az gelişmiş olan ülkeler yeni sistemin aleyhlerinde gelişmesi karşısında sert ve uzlaşmaz bir tutum içine girmişler ve gelişmiş ülkelerden ilave tavizler istemeye başlamışlardır. Gelişmiş ülkeler arasıda ise tarım başta olmak üzere ciddi görüş ayrılıkları oluşmuştur yılı sonrasında yapılan Seattle, Daho, Cancun ve Cenevre zirvelerinde önemli bir ilerleme sağlanamamış ve dünya ticareti müzakereleri sıkıntılı bir noktaya gelmiştir. Serbestleşme ile birlikte artan global rekabet müzakerelerdeki tüm ülkeleri taviz vermeyen ve katı bir noktaya getirirken dış ticaretin kontrolünde yeni korumacılık olarak adlandırılabilecek önlemlerin kullanılması artmaya başlamıştır. Gelişmiş ülkeler ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde giderek artan oranda yeni politikalar geliştirmeye ve yeni politika araçları kullanmaya başlamışlardır. Bu politika araçları çoğu zaman rekabeti engelleyici ve bozucu nitelikte olabilmektedir. Ancak uluslararası alanda rekabet ve rekabet hukuku konusunda henüz çok taraflı bir anlaşmanın bulunmaması gelişmiş ülkeler için uygun bir ortam hazırlamaktadır. Gelişmiş ülkelerin uyguladıkları ithalatın ve dış rekabetin kontrolü araçlarının mevcut uluslararası ortak anlaşma hükümlerine uyumu da tartışmalıdır. Dünya Ticaret Örgütü gelişmiş ülkelerin dış ticaret politikalarını periyodik olarak gözetlemekte ve raporlamaktadır. Ancak bu işlem daha çok politika uygulamalarının ekonomik sonuçları içerikli olmaktadır ve DTÖ düzenlemelerine uyum ile ilgili bir işlem olmamaktadır. Bu nedenle gelişmiş ülkeler herhangi bir denetim ve kontrol olmaksızın yaratıcı yeni engeller uygulayabilmektedir. Gelişmiş Ülkelerin Dış Ticaret Politikaları Gelişmiş ülkeler arasında ABD, AB ve Japonya dış ticaret politikaları birbirinden önemli farklılıklar gözetmektedir. Bu farklılıklar kullandıkları ithalatın ve dış rekabetin kontrolü politikaları ve araçlarını da etkilemektedir. ABD dünya ticaretindeki serbestleşmenin en istekli ve kuvvetli savunucusu konumundadır. Tüm ülkelerin ticaret ile ilgili tüm engelleri kaldırmasını istemekte

7 ve bu konuda da AB ve Japonya'nın korumacı tutumunu eleştirmektedir. ABD dış ticaret stratejisinde çok taraflı ticaret müzakerelerini desteklemekle birlikte son 10 yıldır hızlı ikili bölgesel ticaret anlaşmaları yapmakta ve DTÖ'nün çok taraflılık ilkesini zedelemektedir. ABD bu anlaşmaları stratejik ticari işbirlikleri kurabilmek için oluşturmaktadır. ABD ithalatın ve piyasaya girişlerin diğer gelişmiş ülkelere kıyasla daha serbest olduğu bir ülkedir. Ancak ABD ikili ve bölgesel anlaşmalar ile ithalat olanaklarını belirli ülkeler nezdinde paylaştırmaktadır. Böylece diğer üçüncü ülkelerin rekabet olanakları ise sınırlandırılmaktadır. ABD ithalat ve dış rekabetin kontrolünde menşe kuralları, fikri mülkiyet hakları ve haksız rekabetin önlenmesi araçlarını yoğun olarak kullanmaktadır. ABD bu araçların kullanımına yönelik olarak etkin bir bürokratik organizasyon yapısı oluşturmuştur. İthalatı ve dış rekabeti tüm rakip ülkelerde yerinde, sektör ve işletme bazında takip etmekte ve hızla gerekli kontrol önlemlerini alabilmektedir. ABD karşılıklılık ilkesini çalıştırmaktadır. Kendisine yönelik bir kısıtlama ve engellemeye anında cevap vermektedir. Avrupa Birliği ise 25 üye ülkenin oluşturduğu bir topluluk olarak ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde ortak dış ticaret politikası hükümlerini kullanmaktadır. Ortak dış ticaret politikası öncelikle üye ülkeler arasıdaki dış ticaret rejimini uyumlaştırmakta, ardından topluluk dışı ticareti düzenlemektedir. Avrupa Birliği iç pazarı en sıkı korunan birlik konumundadır. AB global ticaretin serbestleşmesini savunmaktadır. Ancak bu konuda en zor ve sınırlı taviz veren taraf olmaktadır. AB ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde çok ağırlıklı olarak teknik düzenlemeler ve standartları, çevre standartları, gıda standartları ve haksız rekabetin önlenmesi araçlarını kullanmaktadır. AB'nin iç pazarında geliştirdiği ve uyguladığı standartlar çok kapsamlı ve üst düzeyde olmaktadır. Bu standartlar pazara giriş için engel oluşturmaktadır. AB ayrıca standartlara uyumun ölçülmesi ve belgelendirilmesi konusunda da sadece üye ülkelerin kurumlarını yetkili kılmaktadır. Bu da önemli bir engel oluşturmaktadır. Japonya ise son elli yıldır hemen hemen aynı dış ticaret politikasını sürdürmektedir. Japonya ihracatın geliştirilmesi ve ithal ikamesi odaklı sanayileşme politikalarını birlikte sürdürmektedir. Japonya bu nedenle iç pazarını uzun süre kapalı tutmuş ve iç endüstrilerini koruyan bir politika izlemiştir. Uluslararası ticaretin serbestleşmesi ile birlikte

8 Japonya ticareti liberalleştirmiştir, ancak iç pazarı ve iç endüstrileri koruma ilkesi halen benimsenmektedir. Japonya bu amaçla ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde teknik düzenlemeler ve standartlar, fikri mülkiyet haklarının korunması ve haksız rekabetin önlenmesi araçlarını yoğun ve etkin olarak kullanmaktadır. Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı METI bünyesinde toplanan dış ticaret bürokrasisi etkin bir ithalat denetim ve gözetim sistemi oluşturmuştur. Tüm gelişmiş bilişim ve iletişim sistemlerinden yararlanan bu sistem ile Japonya standartlar temelli bir kontrol yaklaşımını uygulamaktadır. Gelişmiş Ülkelerin İthalatın ve Dış Rekabetin Kontrolünde Kullandıkları Politika Araçları Gelişmiş ülkeler ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde çoğunlukla yedi önemli politika aracını kullanmaktadır. Bunlar teknik düzenlemeler ve standardizasyon, menşe kuralları, haksız rekabetin önlenmesi araçları, fikri mülkiyet haklarının korunması, çevre standartları, gıda standartları ve sosyal standartlardır. Teknik düzenlemeler ve standartların temel amacı iç piyasada üretilen tüm mal ve hizmetler için ortak asgari standartlar oluşturulmasıdır. Standartlar tüketicinin güvenliği ve hizmet kalitesi için konulmaktadır. Ancak iç pazar için geçerli olan standartlar aynı zamanda ithal edilecek ürünlerde de aranmaktadır. Böylece standartlar ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde önemli bir araç haline gelmektedir. Bu standartlara ulaşamayan ürünlerin ithali mümkün olmamaktadır. Menşe kuralları ise son on yıldır artan oranda kullanılan ve önümüzdeki dönemde artan ölçüde kullanılacak politika aracıdır. Gelişmiş ülkeler ikili bölgesel ticari anlaşmalarında uyguladıkları menşe kuralları ile menşe sahibi ülke ürünlerine ilave olanaklar ve tavizler (sıfır gümrük vergisi gibi) sunmaktadır. Bu uygulama çok taraflı ticaret ilkesine aykırıdır. Nitekim ikili veya bölgesel anlaşma dışında kalan ve menşe kuralı uygulanmayan ülkelerin rekabet gücü ve ithalatı sınırlandırılmış olmaktadır. Haksız rekabetin önlenmesi araçları olan anti damping de ithalatın ve dış rekabeti kontrolünde en çok kullanılan politika araçlarından biridir. Gelişmiş ülkeler damping ve sübvansiyon uygulamaları karşısında sıklıkla damping araştırmalarına başvurmakta, geçici ve kesin önlemler ile anti damping uygulamaktadır.

9 Gelişmiş ülkelerin kullandıkları önemli bir politika aracı da fikri mülkiyet haklarının korunmasıdır. Gelişmiş ülkeler teknolojik üstünlüklerine dayalı olarak buluş ve patent olanaklarını kullanmakta ve bunları koruyarak ithalat ve dış rekabette yeni bir koruma aracı yaratmaktadır. Gelişmiş ülkeler sadece bu araç için Dünya Ticaret Örgüt çatısı altında bir anlaşma (TRIPS) oluşturmuşlardır. Böylece gelişmiş ülkeler teknolojik üstünlüklerinden kaynaklanan avantajlarını DTÖ bünyesindeki bir anlaşma ile koruma altına almışlarıdır. Çevre standartları gelişmiş ülkelerin çevrenin korunması amacı ile oluşturdukları, ancak ithalatın ve dış rekabetin kontrolünde artan oranda kullanabildikleri bir araç haline gelmiştir. Gelişmiş ülkeler içeride üretilen tüm ürünler gibi ithal edilen ürünlerde de katı ve kapsamlı çevre standartları istemektedir. Bu çevre standartlarının kapsamı da giderek genişletilmektedir. Çevre standartlarına uyum ilave teknik ve mali yükler oluşturmakta ve rekabet avantajlarını bozmaktadır. İthal ürünlerde aranan standartların bulunmaması halinde ithalat yapılamamaktadır. Gelişmiş ülkelerin tüketicileri de bu konuda artan bir hassasiyet ve seçicilik göstermektedir. Bu nedenle çevre ile ilgili etiketleme ihtiyacı ve gerekliliği alt sektörlere (tekstil, ambalaj vb) kadar inmiştir. Gıda standartları gelişmiş ülkelerde tüketicinin sağlığı ve güvenliği açısından gıda üretim sistemleri için oluşturulmaktadır. Ancak bu standartlar aynı zamanda ithal edilecek olan gıda ürünlerinde de aranmaktadır. Çoğu zaman gelişmiş ülkelerin talep ettikleri standartlar karşılanamamaktadır. Bu da gelişmiş ülkelere yönelik gıda ürünlerinin ihracatını sınırlandırmaktadır. Sosyal standartlar ise yeni rekabet koşullarının ortaya çıkardığı standartlardır. Gelişmiş ülkelerin işletmeleri çoğunlukla üretimlerini üçüncü ülkelerdeki tedarikçilere yaptırmaya başlamıştır. Alıcı konumdaki işletmeler tedarikçi işletmelerden çeşitli sosyal standartlara uyumu istemekte ve bunun belgelenmesi ve denetlenmesi şartını getirmektedir. Sosyal standartlara uymayan veya uyamayan tedarikçilerden mal alınmamaktadır. Bu da ihracatı engellemektedir. Alıcı firmaların her biri farklı sosyal standartlar isteyebilmektedir. Bu da tedarikçi firmaların sosyal standart uygulamalarını sürekli yenilemeleri ihtiyacını doğurmaktadır. Gelişmiş ülkeler dünya ticaretindeki serbestleşmeye paralel olarak aynı anda ithalatın ve dış rekabetin kontrolü için yeni politika araçları yaratmakta ve uygulamaktadır. Uygulama araçlarının bir bölümü Dünya Ticaret Örgütü tarafından çeşitli şekillerde düzenlenmiş olmasına rağmen artan rekabet ortamı gelişmiş ülkelerin bu uygulamalarını genişletmektedir.

10 Çok taraflı ticaret müzakereleri sonucu giderek serbestleşen ticaret ortamında gelişmiş ülkelerin korumacı tutumları ve uygulamaları adil ve eşit rekabet oluşmasını engellemektedir. Gelişmekte olan ülkeler serbestleşen ticaret ortamı ile artan oranda uyum sağlarken, gelişmiş ülkelerin yeni korumacı yaklaşımları karşısında zaten yetersiz ve zayıf olan rekabet güçlerini de kaybetmektedirler.

11 İÇİNDEKİLER I. BÖLÜM DÜNYA TİCARETİNDE GELİŞMELER DÜNYA TİCARETİNDE YENİ SİSTEM: SERBESTLEŞME VE KORUMACILIĞIN PARADOKSAL BİRLİKTELİĞİ Dünya Ticaretinde Liberal Anlayışın Gelişim Süreci Dünya Ticaretinde Korumacılığın Azaltılması Çok Taraflı Ticaretten İkili ve Bölgesel Ticarete Geçiş Dünya Ticaretinde Serbestleşme İle Gelinen Nokta Yeni Küresel Korunma Politikaları REKABET OLGUSUNUN YENİ DÜNYA TİCARET SİSTEMİ İÇİNDE YERİ VE DIŞ REKABET BASKISININ KONTROLÜ Rekabet ve Ticaret Politikaları Arasındaki İlişki Uluslararası Ticarette Rekabet Alanında Yoğun İşbirliği Arayışı ve Uluslararası Kuralların Gerekliliği Uluslararası Alanda Rekabet Politikaları Konusunun Ele Alındığı Genel Çerçeve DTÖ'nde, Ticaret ve Rekabet İlişkisini İncelemeyi Amaçlayan Çalışma Programına Yönelik Çerçeve: AB Önerisi Rekabet Politikaları ve Dış Rekabetin Kontrolü TİCARET POLİTİKALARININ İZLENMESİ 35 II. BÖLÜM GELİŞMİŞ ÜLKELERİN DIŞ TİCARET POLİTİKALARI 39 II. 1 ABD'NİN DIŞ TİCARET POLİTİKASI AB'NİN DIŞ TİCARET POLİTİKASI JAPONYA'NIN DIŞ TİCARET POLİTİKASI 56

12 II.4 ULUSLARARASI ANLAŞMALAR İLE GELİŞMİŞ ÜLKELERİN UYGULADIKLARI İTHALAT VE DIŞ REKABET KONTROLLERİ III. BÖLÜM GELİŞMİŞ ÜLKELERDE İTHALATIN VE DIŞ REKABETİN KONTROLÜNDE KULLANILAN POLİTİKA ARAÇLARI 68 III. 1 DIŞ TİCARETTE TEKNİK DÜZENLEMELER VE STANDARTİZASYON MENŞE KURALLARI İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİ UYGULAMALARI FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI 83 TTI.5 ÇEVRE DÜZENLEMELERİ GIDA STANDARTLARI SOSYAL STANDARTLAR İTHALATIN VE DIŞ REKABETİN KONTROLÜ ARAÇLARI İLE İLGİLİ ULUSLARARASI DÜZENLEMELER 96 TABLOLAR TABLO. 1 ABD'NİN İTHALATI VE ÜLKELERE DAĞILIMI (MİLYAR DOLAR) 47 TABLO.2 ABD'NİN İTHALATI VE ÜRÜNLERE DAĞILIMI (MİLYAR DOLAR) 48 TABLO.3 AB'NİN İTHALATI VE ÜLKELERE DAĞILIMI (MİLYAR EURO) 55 TABLO.4 AB'NİN İTHALATI VE ÜRÜNLERE DAĞILIMI (MİLYAR EURO) 55 I

13 TABLO.5 JAPONYA'NIN İTHALATI VE ÜLKELERE DAĞILIMI (MİLYAR DOLAR) 63 TABLO.6 JAPONYA'NIN İTHALATI VE ÜRÜNLERE DAĞILIMI (MİLYAR DOLAR) 64

14 DÜNYA TİCARETİNDE GELİŞMELER I.l DÜNYA TİCARETİNDE YENİ SİSTEM: SERBESTLEŞME VE ^ KORUMACILIĞININ PARADOKSAL BİRLİKTELİĞİ Dünya ticaretinde bugün, ağırlıklı olarak gelişmiş ekonomiler tarafından uygulanmakta olan ithalatın ve dış rekabetin kontrolüne yönelik politikalar, son 60 yıla yakın sürede çerçevesi oluşturulan yeni dünya ticaret sisteminin bir sonucu olarak algılanmaktadır. Bu durum, uluslar arası ticareti sınırlayan tüm engellerin kaldırılmasına yönelik olarak gelişmiş ekonomilerin 60 yıla yakın bir süre ortaya koydukları çabalarla çelişmektedir. Bu nedenle, gelişmekte olan ekonomileri günümüzde böyle bir ikileme sürükleyen dünya ticaretindeki yeni sistemin ayrıntılı bir analizini gerçekleştirmek yerine olacaktır. İkinci Dünya Savaşı sonrası ağırlık kazandığı gözlenen dünya ticaretinin serbestleşmesine yönelik çabalar, günümüze kadar önemli bir mesafe kaydetmiştir. Ancak, serbestleşme ile birlikte yepyeni korumacılık politikaları ve önlemlerinin varlığı da gözlenmektedir. İstisnasız tüm ülkeler, dünya ticaretindeki serbestleşmeye uyum sağlamanın yanı sıra, eş zamanlı olarak ithalat ve dış rekabeti kontrol etmeye yönelik politika ve önlemler de geliştirmektedirler. Bu ülkelerin başında da dünya ticaretinde serbestleşmeye en çok istekli görünen gelişmiş ülkeler gelmektedir Dünya Ticaretinde Liberal Anlayışın Gelişim Süreci X~ İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde, dünya ekonomisinde yeni bir yapı \ kurulurken, uluslararası piyasalarda ve ticarette de liberalleşmenin temelleri j y atılmaya başlanmıştır. Savaş sonrası, dünya ülkelerinin ve özellikle savaş bölgelerindeki ülkelerin ekonomilerinin zayıflamasına karşın, sermaye birikiminin yoğunlaştığı ABD, bu sermaye birikimini savaşın yaralarının sarılması ve kimi Avrupa ve Uzak Doğu ekonomilerinin ayağa kaldırılması için kullanmıştır. ABD, kapitalist sistemin yeni lider ekonomisi olarak, bir yandan da yeni uluslararası mekanizmalar oluşturmak suretiyle, dünya ekonomisini kendi stratejileri çerçevesinde şekillendirmeye de ağırlık vermiştir. 13

15 Bu amaçla 1944 yılında yapılan Bretten Woods konferansları ile uluslararası para sisteminin işleyişinde yeni bir düzene geçilmiş ve böylece 1929 ekonomik buhranı sonrası yaşanan içe kapanık ve korumacı ekonomi politikaları yerini doların rezerv ve aracı para olduğu yeni bir sabit kur sistemine bırakmıştır. Bretton Woods Konferanslarında ayrıca öncelikle Avrupa'nın imar ve kalkınmasını sağlamak üzere yeni uluslararası örgütler kurulmuştur. Bu örgütler 1960'lı yılların ortasından itibaren ilgi odaklarını gelişmekte olan tüm dünya ülkelerine çevirmiştir. Bu örgütler Dünya Bankası ile Uluslararası Para Fonu'dur. Ayrıca dünya siyasi sistemi 24 Ekim 1945 tarihinde kurulan Birleşmiş Milletler ile yeni bir döneme girmiştir. İkinci Dünya Savaşı sonrasında dünya ticaretine ilişkin temel hedef ise ticaretin liberalleşmesi olmuştur. Buna bağlı olarak dünya ekonomisi sürekli artan bir dünya ticaretine sahne olmaktadır. Dünya ticaretinde kaydedilen bu gelişmenin en önemli nedeni uluslararası ticaret önündeki engellerin kaldırılması olmaktadır. Uluslararası sistem ikinci dünya savaşının hemen sonrasında ticaretin önündeki engellerin kaldırılması amacı ile bir araya gelmiştir yılında uluslararası ticaretin serbestleşmesi amacı ile Tarifeler ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT) yürürlüğe girmiştir yılındaki ilk anlaşma ile uluslararası ticaretin temel ilkeleri oluşturulmuştur. Bu ilkelerin başında anlaşmaya taraf olan ülkelerin karşılıklı olarak ticaret engellerini kaldırması ve uluslararası alanda daha serbest bir ticaret ortamının oluşturulması yer almıştır. Anlaşmanın çok taraflı sistemi sayesinde, uluslararası ticaretin liberalleşmesi ve değişen koşullar çerçevesinde düzenlenmiş kuralların güncellenerek, ülkelerin açık ve serbest ticaret politikalarını uygulamaları amaçlanmıştır yılındaki anlaşmaya 24 ülke taraf olurken bugün GATT'ın kurumsal yapısını oluşturan Dünya Ticaret Örgütüne 150 ülke üye bulunmaktadır tarihli ilk GATT anlaşması ticaret ve ekonomik gelişmeyi sağlamak için ticaretteki kısıtlamaların kaldırılmasını, gümrük tarifelerinde indirimler yapılmasını ve uluslararası ticaretteki ayrımcılığın yok edilmesini hedefleyen çok taraflı ve karşılıklı taviz ilkesini temel almıştır. Böylece dünyadaki kaynakların kullanımının gelişmesi, talep ve gelir hacminin genişlemesi ile tam istihdamın sağlanarak yaşam standartlarının yükseltilmesi amaçlanmıştır. Dünya ticaretinde liberalleşmenin temellerini atan Tarifeler ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) temel ilkeleri şunlar olmuştur: 14

16 1- En Çok Kayrılan Ülke Kuralı 1.1 Üye Ülkeler Arasındaki Ticarette Ayrımcılık Yapmama İlkesi Uluslararası ticarette veya ilgili uluslararası ödemelerde bir ülkeye uygulanan her türlü avantaj, imtiyaz ve taviz diğer üye ülkelere de derhal ve şartsız olarak uygulanacaktır. Bir üye ülke bir başka üye ülkeye sağladığı tarife indirimini diğer tüm üye ülkelere de uygulayacaktır. Ticarette ayırımcılık yapmama ilkesinin iki istisnası bulunmaktadır. Bunlar; a- Tercihli veya gümrüksüz oranlara tabi bölgesel ticaret düzenlemeleri üyeleri arasındaki ticaret b- Genelleştirilmiş preferanslar sistemi uyarınca, gelişmiş ülkeler gelişmekte olan ülkeler menşeli malları gümrüksüz ithal etmekte veya tercihli tarife uygulamakta ancak diğer ülkeler menşeli ithal mallara en çok kayırdan ülke vergisi uygulanmaktadır. 1.2 Gelişmelerde Üyeler Arasında "Karşılıklı Ödün" İlkesi Karşılıklı ödün ilkesi sayesinde üye ülkeler karşılıklı olarak birbirlerine ödün vererek bir denge oluşturduğundan gümrük tarifelerindeki indirime siyasi destek de sağlanmış olmaktadır. 2- Korunma Aracı Olarak Yalnızca Gümrük TarifelerininKullanılabilmesi Korunma aracı olarak sadece gümrük tarifeleri kullanılabilir. Gümrük tarifelerinde aşamalı olarak yapılacak indirimler uluslararası ticaret müzakerelerinde belirlenmiştir. GATT yerel sanayinin korunma zorunluluğu olduğu durumlarda gümrük tarife indirimlerinin uygulanmasını gerektirir. Bu tür durumlarda kota kullanımını istisnai durumlar dışında yasaklar. 3- Ulusal Muamele Kuralı Ulusal muamele kuralına göre; iç vergilendirme ve düzenlemeler yerli üretimi korunma amaçlı kullanılamaz. Yerli üretime uygulanan düzenlemeler ithal ürünler için de aynen uygulanacak, yerli üretim ile ithal üretim arasında ayrımcılık yapılmayacaktır. Bu durumda, gümrük vergilerinin ödenmesi aşamasından sonra iç piyasada yer alan ithal ürüne yerli üretim ürününe 15

17 uygulanan vergi dışında başka bir vergi veya daha yüksek oranda vergi uygulanamaz. 4- Tarife İndirimlerinin Bağlayıcılığı GATT anlaşmasına göre yapılan müzakereler sonucunda belirlenen gümrük tarifeleri bağlayıcıdır ve "geri dönülemez" niteliktedir. Belirlenen gümrük tarifeleri ulusal tarife taviz listesinde bağlı oranlar olarak yer alır ve üye ülkelerin hiçbiri bağlı oranların üzerine çıkamaz. Bağlayıcılık ilkesine göre, indirilen gümrük tarifesinin tekrar yükseltilemeyecek olması uluslararası ticarette istikrar sağlamaktadır. 5- Üyeler Arasıdaki Temel Anlaşmazlılarda Arabuluculuk Görevi Üye ülkeler arasındaki ticari anlaşmazlıklarda, anlaşmazlık kaynaklı olumsuz sonuçlar sert ticari önlemlere başvurmadan GATT'ın arabuluculuk görevini üstlenmesiyle engellenir. Dünya ticaretinin serbestleşmesi temelinde oluşturulan GATT anlaşması çerçevesinde gümrük tarifelerinin aşamalı olarak indirilmesi amacı ile düzenli ve periyodik uluslararası ticaret müzakereleri yapılmıştır yılında Cenevre turları ile başlayan, Tokyo turları ile müzakereler sonunda gümrük tarifelerinde indirimler aşamalı olarak gerçekleştirilirken, tarife dışı engellerle ticaret kısıtlamaları devam etmiştir yılında yaşanan para sistemi krizi ve petrol krizi ardından yaşanmaya başlanan yeni korumacılık akımları etkisi ile yılları arasında gerçekleştirilen Tokyo müzakerelerinde ve yılları arasında gerçekleşen Uruguay Müzakerelerinde öncelikle tarife dışı engellerin kaldırılması ile gümrük tarifelerinin daha fazla indirilmesi gündemi oluşturmuştur. Ancak tarife dışı engeller konusunda fazla bir ilerleme sağlanamamıştır yılında yürürlüğe giren GATT anlaşması gümrük tarifelerinin indirilerek uluslararası ticarette serbestleşmeyi öngördüğü halde GATT'ın uygulama alanı dışında bırakılan ve ticaretin serbestleşmesi ve korumacılığın kaldırılması ilkelerine aykırı olan bazı uygulamalar bulunmaktadır. 1 - Kota Dışında İstisna Uygulamaları a- Tarım Ürünleri; Uruguay müzakerelerine kadar GATT'ın kapsamı dışında bırakılan tarım ürünleri ticareti çerçevesinde ülkelerin tarımsal destekleme 16

18 politikaları uygulayarak koruyucu önlemler almalarına izin verilmiştir. b- Bölgesel Ticaret Anlaşmaları; GATT anlaşmasının "en çok kayırılan ülke" ilkesine aykırı olarak bölgesel iktisadi birlik oluşturulması yoluyla birlik içindeki ülkelerin birbirlerine tarifelerini sıfırlarken birlik dışındaki ülkelere tarife uygulamasına izin verilmektedir. c- Hizmetler Ticareti; Uluslararası ticarette önemli bir fonksiyon olan hizmet sektörü de GATT kapsamı dışında bırakılmıştır. d- Az Gelişmiş Ülkelere Ticaret Ödünleri; Az gelişmiş ülkelerden gelen talep ve baskı sonucu 1965 yılında GATT anlaşmasında yapılan değişiklikler neticesinde az gelişmiş ülkelere ödünsüz tarife indiriminden yararlandırılması ve ihraç ettikleri ürünlere düşük tarife uygulanması gibi bazı ayrıcalıklar tanınmıştır yılında ise "Genel Preferanslar Sistemi" kabul edilmiştir. Bu sisteme göre; az gelişmiş ülkelerin bazı sanayi ürünlerine daha düşük tarifeler uygulanmasına olanak tanınarak ihracatlarını geliştirmeleri hedeflenmiştir. 2- Kotalar 1 Ocak 1948 tarihinde yürürlüğe giren GATT anlaşması yerel sanayinin korunmanın zorunluğu hallerinde kotalar yerine gümrük tarifelerini tercih etmektedir. Anlaşmaya göre; gümrük tarifeleri periyodik anlaşmalarla aşama aşama indirilecek ve GATT yürürlüğe girdiğinde ithalat kotaları kaldırılacaktı. Bununla birlikte GATT anlaşması uyarınca dış ticaret açığı olan üye ülkeler acil önlem olan kotaları kullanabilmektedir. Diğer bir istisna ise spekülatif sermaye hareketlerinin yoğun olduğu ülkelerde ödemeler bilançosu açığının giderilmesi için kota uygulamasına izin verilmektedir. 3 - Kısıtlama Uygulama Alanları a- Tarım Sektörü; Tarım ürünlerinin çoğu, tarımsal destekleme uygulayan ülkelerin koruyucu önlem almasına olanak tanımak üzere GATT dışında bırakılmış ve bu ülkeler ithalat kısıtlamalarına gidebilmiştir. Tarımda ithal ürüne uygulanan değişik vergiler ise ithal ürünün fiyat avantajını ortadan kaldırarak yerli üreticiyi uluslararası rekabetten korumayı hedeflemektedir. b- Tekstil Sektörü; tekstil sektöründeki ucuz hammadde ve işgücü avantajı nedeniyle gelişmiş ülkelerin tekstil ve konfeksiyon ticaretini tehdit eden az gelişmiş / gelişmekte olan ülkelere bir önlem olarak yapılan ikili anlaşmalar GATT platformunda 1 Ocak 1974 tarihinde yürürlüğe giren Çok Elyaftılar 17

19 Anlaşması ile çok taraflı bir anlaşmaya dönüşmüştür. Çok elyaflılar anlaşması, üye ülkelere belirli koşullarda geniş bir ürün yelpazesini içeren tekstil ve konfeksiyon ürünlerine kısıtlama uygulama izni vermektedir. c- Gelişmekte Olan Ülkeler; GATT kurallarına göre, ödemeler dengesi güçlüğü içinde olan gelişmekte olan ülkeler tarım ve sanayi sektöründe ithalatlarına yüksek tarifeler uygulayabilirler. 4- Diğer Kısıtlama Kuralları a- Yerel Sanayinin Talebi Üzerine İthalat Yapan Ülkelerin Alabileceği Önlemler 1948 tarihli GATT anlaşmasının 19. maddesine göre; eğer üye ülkenin yerli üreticisinin ithalattaki artıştan ciddi zarar gördüğü veya tehdit edildiği ispatlanırsa bazı koruma tedbirleri alınmasına izin verilmektedir. GATT anlaşması yapan ülkenin etkilenen yerel sanayi kolunun başvurması halinde, ithalatçı ülkelerin hükümetleri tarafından doğrudan uygulanabileceği hükmü de getirmektedir. a.a Koruma Önlemleri Anlaşması Koruma önlemleri anlaşmasına göre, üye ülkelerin ithalattan olumsuz etkilenen sanayi kolunun başvurusu veya hükümetlerin resen girişimi üzerine yapılan soruşturma sonucunda ithalattaki ani artışın yerel üretime ciddi bir zarar verdiği veya vermekle tehdit ettiğinin belirlenmesi durumunda ithal ürüne tarifeleri artırarak veya miktar kısıtlaması uygulayarak geçici bir süre için korunma tedbirleri alınmasına izin verilmektedir. Yerel üretime zarar verdiğinin tespiti ise pazar payında ağırlıklı olan üreticilerin zarara girmesi ile paralel tutulmaktadır. Geçici bir süre için izin verilen kısıtlamalar dört yıldan sekiz yıla kadar uygulanabilmektedir. a.b Anti Damping ve Telafi Edici Vergilerin Uygulanması Yabancı tedarikçi konumundaki ithalatçının yerel sanayi üzerinde ciddi bir zarara yol açan veya açmakla tehdit eden damping yapmak gibi haksız ticari uygulamalar yapması durumunda, hükümetlerin anti-damping vergisi uygulamasına izin verilir. Ülkelerin maruz kaldığı haksız uygulamalar şunlardır; ihracatçı firmalar, damping uygulayarak ürününü ihraç ettiği ülkelerdeki iç piyasadan daha düşük bir fiyata satmaktadır, ihracatçı firmanın hükümeti tarafından sübvansiyon uygulanması suretiyle düşük ihracat fiyatları uygulanabilmektedir. 18

20 b- Sübvansiyon Kullanımını Yönlendiren Kurallar GATT kurallarına göre; uluslararası ticarette rekabet koşullarını zedeleyen hükümet sübvansiyonlarının kullanımı yasaklanmakta veya kısıtlanmaktadır. Sübvansiyonlar ve Telafi Edici Önlemlere ilişkin Anlaşmaya göre sübvansiyonlar yasaklanan ve izin verilen sübvansiyonlar olarak ikiye ayrılmaktadır. İhracat sübvansiyonları ve ithal yerli sübvansiyonları yasaklanan sübvansiyonlar kapsamındadır. İzin verilen sübvansiyonlar kapsamında dava açılabilen sübvansiyonlara karşı, ithalatın yerel sanayiye zarar vermesi durumunda telafi edici vergi uygulamak suretiyle önlem alınabilmektedir. c- Ticaretle Bağlantılı Yatırım Önlemleri Ülkeler "ticaretle bağlantılı yatırım önlemleri" adı altında sanayileşmenin gelişimi için yabancı yatırımcılara bazı koşullar getirmektedir. Uruguay müzakerelerinde GATT anlaşmasının "ulusal muamele kuralı" ve ithal ürünlere miktar kısıtlamalarını kaldıran ilkelere aykırı olan önlemleri yasaklamıştır. Bu önlemler şunlardır; ithalat üzerinde kısıtlama yaratan ticaret dengeleyici zorunluluklar, ithalat kısıtlaması oluşturan döviz kısıtlamaları, ihracat kısıtlaması oluşturan iç piyasaya satış zorunlulukları ile yerli girdi zorunlulukları Dünya Ticaretinde Korumacılığın Azaltılması -X yılında GATT'ın kabul edilişinden 1995'de Dünya Ticaret Örgütünün (DTÖ) kurulmasına kadar olan süreçte çok taraflı ticaret sisteminde temel amaç üye ülkeler arasında adil rekabet koşullarının sağlanması için bir serbest ve açık ticaret düzeninin hayata geçirilmesi olmuştur. Ancak, ülkelerin pazarlarını aşamalı olarak açması amacına karşın üye ülkelerin yerel üretimlerini yabancı rekabetinden korumasına izin verilmektedir. Bu amaçla kullanılan kotaların, miktar kısıtlamalarının kullanımı çok uç durumlarla kısıtlandırılmıştır ve gümrük tariflerinin indirimi uzun bir takvime yayılmıştır. Özellikle 1973 yılında yaşanan dünya petrol krizinin etkisiyle dünyada gelişmiş ülkelerin öncülüğünde "yeni korumacılık akımları" yaşanmaya başlanmıştır. Bu dönemde, petrol fiyatlarındaki hızlı artışın etkisiyle gelişmiş ülkelerde stagflasyon dönemine girilmiş ve ekonomik büyüme hızında düşüş yaşanmıştır. Bu yeni korumacılık akımlarında uluslararası ticarette gümrük tarifelerinden çok tarife - dışı engel olarak adlandırılan gönüllü ihracat kısıtlamaları, iç pazar düzenleme anlaşmaları, ithalat lisansları gibi araçlar kullanılmıştır. 19

21 1986 ile 1994 yılları arasında müzakere edilen Uruguay Round Ticaret Müzakerelerinde tarım ve sanayi sektöründe çok sayıda miktar kısıtlamasının sona erdirilmesi kararlaştırılmış ancak; tekstil ve giyim anlaşması hükümleri uyarınca uygulanan kısıtlamalar, ödemeler dengesi güçlüğü içinde olan ülkelerin uyguladığı kısıtlamalar ve GATT 1994 un diğer istisna hükümleri uyarınca uygulanan kısıtlamalar kalmıştır. Sadece imalat ve sanayi sektöründeki gümrük tarifelerinin düşürülmesini hedefleyen yedi müzakere turunu takiben 1986 Eylül ayında başlayan ve Aralık 1993e kadar devam eden Uruguay Ticaret Müzakereleri sonucunda daha önce kapsam dışı bırakılan tarım ve tekstil sektörü de dahil edilerek tarifelerin indirilmesi ile birlikte uluslararası ticaretteki kural ve düzenlemelerin güçlendirilmesine ilişkin 29 anlaşma kabul edilmiştir. Uruguay turunun bir sonucu olarak 1 Ocak 1995 tarihinde GATT, uluslararası mal ve hizmet ticaretinin serbestleştirilmesini hızlandırarak teşvik ve genişlemesini hedefleyen Dünya Ticaret Örgütü ne (DTÖ) dönüştürülmüştür. Uruguay Müzakere turunun diğer önemli sonuçları şunlar olmuştur; 1 - Daha önce GATT dışında bırakılan tarım ve tekstil sektörünün aşamalı olarak GATT'a tam entegrasyonu hedeflenmiştir. 2- Dünya ticaretinde uygulanan her türlü tarife dışı engelin tarifeye dönüştürülmesinin sağlanması ve aşamalı olarak tarifelerin de kaldırılması hedeflenmiştir. 3- Üye ülkeler, sanayi ürünlerinde periyodik olarak tarife indirimlerinde bulunacaklarını taahhüt etmişlerdir. Bu indirim oranları ve belirlenen takvimler, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için farklılıklar göstermektedir ve daha önce gerçekleştirilen Tokyo zirvesinden daha yüksek oranda olmuştur. 4- Anlaşmazlıkların halli ve ticaret politikalarının gözden geçirilme mekanizması vasıtasıyla uluslararası ticaret anlaşmazlıklarının çözümü için DTÖ bünyesinde "anlaşmazlıkların halli organı" ve "temyiz kurumu" oluşturulmuştur. 5- Uluslararası ticarette her türlü engeli ve farklı uygulamayı kaldırmayı hedefleyen bir dizi ek anlaşma uluslararası ticaret sistemine dahil edilmiştir. Uruguay müzakereleri sonrasında, tekstil ve konfeksiyon sektörünün GATT'a entegrasyonuna karar verilmiş ve 1 Ocak 1995 tarihinde Tekstil ve Konfeksiyon Anlaşması (Agreement on Textiles and Clothing -ATC) yürürlüğe girmiştir yılında yürürlüğe giren Çok Elyaftılar Anlaşmasına tabii olan uluslararası 20

22 tekstil ticareti 1995 yılından itibaren Tekstil ve Konfeksiyon Ticareti Anlaşmasına tabi olmuştur. Bu anlaşma çerçevesinde tekstil ve konfeksiyon ürünleri ticaretinin serbestleştirilmesi 1995 yılından başlamak üzere aşamalı olarak 10 yıllık bir geçiş dönemiyle gerçekleştirilecek ve 2005 yılında GATT'a tam entegrasyon sağlanmış olacaktır. Bu süreçte, üye ülkelerin ilk iki aşamada kısıtlı sayıda ürün kısıtlamasını kaldırmalarına olanak tanınarak esneklik sağlanmıştır. Nitekim bu süreç hedeflendiği gibi başarı ile tamamlanmıştır. Uruguay müzakereleri sonucu sağlanan uzlaşma ve GATT'm kurumsallaştırılması ile birlikte 1995 yılında kurulan Dünya Ticaret Örgütü ile dünya ticareti yeni bir döneme girmiştir. Kotaların kaldırılması konusunda mutabakat sağlanması ardından DTÖ'ne üye ülkeler yeni dönemde tarife ve tarife dışı engellerin kaldırılmasını hedeflemişlerdir. Ancak yeni dönemde yapılan müzakerelerden istenilen sonuçlar elde edilememiştir ve bir anlamda müzakereler tıkanırken dünya ticaretinde yeni düzenlemeler yapılması konusunda sıkıntılar yaşanmaya başlamıştır yılında Millenium Round olarak planlanan Seattle toplantıları ve müzakerelerinden itibaren yapılan, Doha, Cancun ve Cenevre zirveleri başarısızlık ile sonuçlanmıştır. Yeni dönemde temel amaçlar; tarife tavanlarını, yüksek tarifeleri ve tarife basamaklandırılmasmı kaldıracak şekilde tarife indirimlerine gidilmesinin yanı sıra tarife dışı engellerin kaldırılması olarak belirlenmiştir. Seattle'daki ilk zirvede tarife ve tarife dışı engellerin kaldırılmasına yönelik olarak ülkelerin görüşleri ve müzakerelerde tavırları önemli ölçüde değişmiştir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerden istenilen yeni tavizler, karar alma mekanizmasının adil olmaması, az gelişmiş ülkelerin dışlanması nedeni ile gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler ilk kez sert bir tutum sergilemişlerdir. Gelişmiş ülkeler ABD, AB ve Japonya ise tarım sektöründeki liberalizasyon konusunda mutabakat sağlayamamışlardır. Bu nedenle ilk kez bir zirve deklarasyon yayınlanmadan sonra ermiştir ve dünya ticareti görüşmeleri sıkıntılı bir döneme girmiştir. Seattle görüşmeleri sonrasında yapılan müzakerelerde dünya ticaretine yönelik olarak şu genel eğilimler oluşmuştur. Bu yeni eğilimlerin tamamı dünya ticaretinde korumacılığın alt yapısını oluşturan eğilimler olarak ortaya çıkmıştır. 21

23 1 - Ticaret görüşmeleri "kalkınma" sorununu da gündemine almış ve ticaret düzenlemelerinin az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarını gözetmeleri konusunda mutabakat sağlanmıştır. 2- DTÖ bünyesinde az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin etkinliği artmıştır. Müzakerelerde bu iki ülke grubu gelişmiş ülkelere karşı pazarlık güçlerini arttırmıştır. 3- Bu ülkeler daha katı bir müzakere tutumu izleyerek gelişmiş ülkelerden daha fazla taviz almayı da hedeflemektedir. 4- ABD, AB ve Japonya arasında ticari politikalar açısından önemli farklılıklar ortaya çıkmıştır ve bu farklılıklar olumsuz bir süreci başlatmıştır. ABD çok taraflı düzenlemeler yerine artan sayıda ikili serbest ticaret anlaşmalarını tercih etmeye başlamıştır. 5- Tarım alanında tüm ülkeler arasında önemli görüş farklılıkları oluşmuştur yıl sonundaki Hong Kong zirvesi ile bu alanda sınırlı bir mutabakat sağlanmıştır. Y Çok Taraflı Ticaretten İkili ve Bölgesel Ticarete Geçiş Dünya ticaretinde serbestleşme ile birlikte artan rekabet ve ticaret görüşmelerinin tıkanması sonrasında tüm ülkeler yeni arayışlar içine yönelmeye başlamıştır. Bir taraftan elli yıllık müzakereler sonucunda dünya ticareti serbestleştirilirken bir yandan da serbestleşmenin artan etkileri ve artan rekabet dünya ticaretinde yeni arayışları ortaya çıkarmıştır. Bu arayışlar serbestleşme karşısında korunma ve serbestleşmeden en çok yararlanma olarak tarif edilebilir. Dünya ticareti açısından yepyeni bir durum ortaya çıkmıştır; ülkeler DTÖ müzakerelerinde genel korumayı kaldırmak yerine, ikili bazda müzakereler yolu ile tercihlerine uyan ülkelere pazarlarını açma yoluna gitmektedirler. Ticarette korumacılığın ikili bazda kalkacağı bu yeni ortam ikili dışındaki tüm üçüncü ülkeleri olumsuz etkileyecektir. Bu yaklaşım dünya ticaretinde yeni bir tehdit oluşturmaktadır. Yarım yüzyılı aşkın bir süredir küresel refaha katkıda bulunan çok taraflı ticaret sistemi sıkıntıya girmiştir. 1947'de GATT anlaşmasının imzalanmasından beri ülkeler arasında ticarette ayrımcılık uygulanmamasına yönelik temel ilkesiyle, ticarete çok taraflı kurallar yön vermektedir. 22

24 Seattle, Doha ve Cancun zirvelerinde elde edilen başarısızlıkların ardından DTÖ ve çok taraflı müzakere anlayışı ile çok taraflı süreç sıkıntıya girmiştir. Bölgesel ticaret anlaşmaları hızla artmakta, çoklu ticaret anlaşmalarının yerini almaktadır. Bu artış, dünya ticaretinin liberalizasyonu amacı ve çoklu ticaret sisteminin ilkelerine ters düşmektedir. Gelişmiş ülkeler çok taraflı ticaret görüşmelerini desteklemelerine karşın aynı anda ikili ve bölgesel ticaret ilişkilerine hız vermektedir. GATT esasları dünya ticaretinin serbestleşmesini hedeflediğinden üye ülkelere ticarette ayrımcılık yapmama ilkesini şart koştuğu halde Çoklu Ticaret Anlaşmalarının yerine İkili Serbest Ticaret Anlaşmalarının alması endişe kaynağı olmaktadır. ABD ticarette de ikili ve bölgesel koalisyonlar kurmakta ve anlaşmaları lehine çevirecek ek tavizleri almada zorlanmamaktadır. Şili, Singapur, Fas gibi ülkeler ile yaptığı anlaşmalar buna örnektir. 1990lı yıllardan başlamak üzere ve GATT'ın Dünya Ticaret Örgütüne dönüştürüldüğü 1995 yılından itibaren ağırlıklı olarak Bölgesel Ticaret Anlaşmalarının sayıları artmaktadır. DTÖ'ye bildirilen ve 2005 sonu itibariyle yürürlükte olan toplam 214 Bölgesel Ticaret Anlaşması bulunmaktadır. Bölgesel Ticaret Anlaşmalarının sayısı bir yandan artarken DTÖ'nün temel amaçlarından ve çok taraflılıktan uzaklaşılmaktadır. Gittikçe çok taraflı anlaşmaların yerini almakta olan Bölgesel Ticaret Anlaşmaları ile özel ticaret rejimleri yaratılmakta ve gelişmiş ülkelerin pazarlık güçlerinin yüksekliği göz önüne alındığında bundan en büyük zararı da gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkeler görmektedir Dünya Ticaretinde Serbestleşme İle Gelinen Nokta Dünya ticaretinde serbestleşmenin sonuçları açısından bakılması gereken en önemli konulardan biri ülkeler arası veya bölgeler arası ticarette pazar açılımlarının karşılıklı olup olmadığıdır. Bu konuda ülkeler arasında büyük dengesizlikler halen sürmektedir. Yüksek ve hatta orta teknolojili ürünler üretim ve ihracatında gelişemeyen ülkeler düşük teknolojili ve kaynağa dayalı ihracatlarını gerçekleştirebilmek için bu alanda haklı bir koruma arayışına girmektedirler. Dünya ticaretinde özellikle küreselleşmenin hızlandırdığı serbestleşme trendine 23

25 rağmen devletlerin güç savaşında ticaret ve ticarete getirilen kurallar halen önemli bir rol oynamaktadır. Dünya ticaretinde serbestleşmeyi hedefleyen elli yılı aşkın süren çabaların sonunda gelinen noktanın analizi önemlidir. Dünya ticaretinde serbestleşmenin temel amacı dünya genelinde refahın artırılması ve bunun adil paylaşılması idi. Bugün gelinen noktada sonuçların analizi bundan sonraki gelişmeler açısından da önem taşımaktadır. Dünya ticaretinin en önde gelen aktörleri olan ülkeler, bölgeler ve özellikle teknolojik ürün ticaretine hakim devletlerin koyduğu sistem ve kurallar küresel ticaret sisteminin yeni koruma şekillerini oluşturmaktadır. Gelinen küreselleşme noktasında devletlerin gerçekten egemenliklerinden ödün verip vermediği de tartışılmaktadır. AB devletlerin egemenliklerinden birçok konuda vazgeçtikleri bir şekil olarak ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte AB'nin 25 ülkesinde hakim olan yaklaşım her bir devletin daha güçlü olması için AB ye ihtiyaç duyduğudur. Dolayısıyla AB devletleri bireysel bazda kendilerini koruyacak ortak sistemleri geliştirme çabasındadır; bu sistemlerin oluşturulmasında ise ilgili ürün veya sektörde hâkimiyeti olan ülkelerin güç sahibi olduğu aşikârdır. 1948'de GATT'ın kuruluşundan bu yana devletler küreselleşmeye rağmen egemenliklerini savunmuşlardır. 1995'den sonra aynı bir devlet gibi yasama, onama ve uygulama yetkilerine haiz bir DTÖ kurulmasına rağmen devletlerin iç pazarlarını korumaktan vazgeçmediği görülmektedir. Ticaret şekilleri çeşitlendiğinden artık bir koruma sistemi yerine çeşitli korumacı sistemlere geçildiği görülmektedir. Ülkeler arası güç savaşlarına bakıldığında bir tarafta uluslararası kurumlar eliyle aynı kurallar ve teknolojik değişimlerle homojenleşen gelişmekte olan ülkeler bütünleşmesi, bir yanda ise farklılaşma yollarını hedefleyen gelişmiş ülkeler grubu görülmektedir. Devletlerarası güç dengesinin son 50 yılda bozulduğu da gözlemlenmektedir. Özellikle ABD'nin son yıllarda ortaya çıkan siyasal, ticari ve finansal gücü karşısında ülkelerin ticari bloklar kanalı ile kendilerini korumaya aldıkları görülmektedir. Bunun en önemli örneği AB'dir. Uluslararası ticarette ülkeler ve bölgeler arasındaki eşitsizlikler ve bilgi teknolojilerindeki hızlanma çok taraflı ilişkileri ön plana çıkarmaktadır; Ancak 24

26 DTÖ müzakerelerindeki tıkanmalardan da görüleceği gibi ilişkilerde bölgesel dayanışmalarla çok taraflı bir bütünden ziyade çok taraflı ikili ilişkilere ağırlık verilmektedir Yeni Küresel Korunma Politikaları Dünya ticaretindeki serbestleşme çabalarının sonucu olarak ortaya çıkan yeni rekabet ortamında ve koşulları karşısında aynı zamanda yeni korumacılık politikaları ve politika araçları da gelişmektedir. Adeta dünya ticaretindeki serbestleşme yeni korumacılık akımlarını beslemektedir. Dünya ticaretindeki serbestleşmenin en önemli aracı olan tarifelerdeki indirimlere paralel olarak 1980'ler sonrasında, normlar, yönetmelikler, sübvansiyonlar, gönüllü kısıtlamalar, anti damping önemleri gibi tarife dışı sayılabilecek bir takım yeni koruma önlemleri ortaya çıkmıştır. Tarife dışı engellerin tanımı da tartışmalıdır. Örneğin tüm AB şirketlerine de uygulanan AB çevre kuralları veya sağlık normları gerçekten bir tarife dışı engel midir, yoksa bu gibi önlemler ülkelerin kendi toplumsal yaşamına uygun aldığı kararlarmıdır? GATT'dan bu yana tarife korumalarının yerini daha akılcı korunma yöntemleri olarak nitelenen sübvansiyonlar ve pazara giriş imkanları almaktadır. Son 20 yılda daha çok serbestleşmeden ziyade tarife indirimlerinden söz edilmektedir. Tarifeler ile koruma yönünde bir geri dönüş olması beklenmemektedir. Ancak gelecekteki dış ticarette kilit rol oynayacak bazı konular vardır; 1- Tarımdaki gelişmeler gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere karşı iyi niyetinin bir göstergesi olacaktır. 2- Fikri mülkiyet hakları özellikle bilgi teknolojilerindeki gelişmeler nedeniyle son derece önemlidir. Fikri mülkiyet haklarına riayet edilmemesi geliştirme ve yaratıcılığı engelleyeceğinden kalkınmanın önünde bir engel oluşturacaktır. 3- Menşe kuralları ise her bölge veya ülke birliği çerçevesinde ülkelerin tanınmasını sağlayan bir araç olacaktır. Aynı ortak ülke bloğuna ait olmanın veya aynı değerlere sahip çıkmanın bir göstergesi olan menşe kuralları aynı zamanda bunları uygulamayanları dışlama aracı da olmaktadır. 25

27 Menşe kuralları iki ülke bloğu arasındaki ticareti doğrudan etkileyecek niteliktedir. Özellikle son 10 yıldaki tarife indirimine paralel olarak sınırların dışında oluşan yeni engeller yükselmiştir. Tarifelerin indirilmesi konusunda varılan uluslararası uzlaşma sonrasında tarife dışı engellerin yaygınlığı ve etkinliği ortaya çıkmıştır. Bir ülke tek taraflı olarak tarifelerini arttırmaya gücü olmadığında diğer daha az maliyetli korunma önlemlerini tercih etmektedir. İthalat izinleri, gönüllü ihracat kısıtlamaları gibi önlemlerde bir azalma olmasına karşın miktar kısıtlamaları, standartlar ve normlar daha fazla kullanılır olmuştur. Tarife dışı engel olarak adlandırılan önlemlerin tamamının ticarette koruma aracı olarak kullanıldığını söylemek de zordur, çünkü bazı önlemler adil rekabeti veya sıhhi korumayı veya beslenme güvenliğini sağlamaya yöneliktir. 1.2 REKABET OLGUSUNUN YENİ DÜNYA TİCARET SİSTEMİ İÇİNDE YERİ VE DIŞ REKABET BASKISININ KONTROLÜ Son elli yılı aşkın süredir dünya ticareti serbestleşme odaklı yeni bir çok taraflı ticaret sistemi kurmaktadır. Ticaretin çok taraflı müzakereler ve kurallar çerçevesinde serbestleştirilmesi konusunda önemli mesafeler alınmıştır. Ticaretin serbestleşmesi ile birlikte tüm ülkeler için artan bir rekabet ortamı da oluşmaktadır. Bu nedenle ülkeler bir yandan çok taraflı ticari serbestleşmeye taraf olurken diğer yandan da artan rekabet ile mücadele güçlerini artırmaya çalışmaktadır. Bu çerçevede bir diğer önemli gelişme de ticaretin serbestleşmesi ile birlikte artan dış rekabetin kontrol edilmesidir. Ülkeler bu amaçla yeni rekabet politikaları geliştirmektedir. Ticaret politikaları ile rekabet politikaları arasındaki ilişki giderek artmakta ve her ikisi birbirini daha fazla etkilemektedir. Rekabet politikaları, dış rekabet ile mücadeleyi ve / veya dış rekabetten korunmayı gözetmektedir. Rekabet politikaları bir anlamda dış ticarette bir korunma aracı haline dönüşebilmektedir. Bu nedenle bir yandan dünya ticaretinde serbestleşme genişletilmeye çalışılırken, diğer bir yandan ülkeler dış rekabeti kontrol eden korumacı politikalar geliştirmektedir. Rekabet politikaları ve dış rekabetten korunma ve kontrolü ile ticaret politikaları 26

28 arasında artan ilişki nedeni ile çok taraflı ticaret müzakerelerinin önemli bir gündem maddesini de rekabet politikaları oluşturacaktır Rekabet ve Ticaret Politikaları Arasındaki İlişki Ulusal rekabet politikası; hükümetler tarafından oluşturulan ve uygulanan, firmaların kendi aralarında yaptıkları rekabeti sınırlayan veya hakim gücün kötüye kullanımını amaçlayan anlaşmalarla ilgili kurallar ve disiplinler olarak tanımlanmaktadır. Rekabet politikasının temel amacı; açık ve rekabetçi bir yapı sağlanması yoluyla mevcut kaynakların dengeli ve etkin bir şekilde dağıtımını ve kullanımını sağlamak ve bu şekilde ulusal refahı en üst düzeye çıkarmaktır. Rekabet politikası haksız rekabet yaratan uygulamaları yasaklamakta veya ilgili kuruluşlara bu tür uygulamaları yasaklama veya düzenleme yetkisi vermektedir. Örneğin; firmaların toplu olarak fiyat saptama yoluna gitmeleri, belirli bir alanda aşırı yoğunlaşma eğilimine girmeleri veya diğer firmaların pazara girme olanaklarını sınırlayan düzenlemelere gitmeleri rekabet politikası araçlarıyla engellenmektedir. Serbest ticaret politikası ve rekabet politikası aynı ekonomik hedeflere yönelmektedir. Rekabet politikaları; pazardaki sınırlayıcı şirket faaliyetlerinin kontrol edilmesi veya kaldırılması yoluyla pazar koşullarının daha düzgün bir şekilde çalışmasını sağlamayı hedeflemektedir. Serbest ticaret politikası ise; tarife düzeylerini düşürerek, tarife dışı önlem uygulamalarının etkilerini sınırlayarak, dış ticaretteki engelleri kaldırmayı amaçlamaktadır. Ticaret rekabet ilişkisinde, ticaret ve rekabet kurallarının her ikisinden de beklenen; ithalatla rekabet eden yerli rakiplerin korunması değil, pazardaki rekabet ortamının korunmasıdır. Ticaret politikası önlemleri yerli sanayiyi korumayı amaçladığında bu uygulama; ulusal pazardaki yabancı firmaların faaliyetlerini kısıtlayan bir etki yaratabilmekte ve o ülke pazarında rekabet ortamını sınırlayabilmektedir. Pazarı düzenleyen anlaşmalar, gönüllü ihracat sınırlama anlaşmaları ile kotalar ve idari işlemler, ürün standartlarına aykırı işlemler bu kapsamda değerlendirilen bazı uygulamalardır. Uruguay Round sonucunda ortaya çıkan Korunma Önlemleri Anlaşmasıyla üye ülkelerdeki bu tür uygulamalar yasaklanmış veya belirli bir disiplin altına alınmıştır. Eski GATT, yeni DTÖ kapsamında, ancak belirli koşullarla ticareti sınırlayıcı uygulamalara gidilmesine izin verilmektedir. Bu tür uygulamalara olanak veren hükümler DTÖ Kuruluş Anlaşması ekindeki çeşitli çok taraflı ticaret 27

Türkiye-AT Gümrük Birliği

Türkiye-AT Gümrük Birliği DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI Avrupa Birliği ile İlişkiler Genel Müdürlüğü Türkiye-AT Gümrük Birliği 14 ŞUBAT 2008 Tarihi Gelişim Ankara Anlaşması : 1 Aralık 1964 Katma Protokol : 1 Ocak 1973 Tam Üyelik Başvurusu

Detaylı

TÜTÜN ÜRÜNLERİ İMALATI SEKTÖRÜ

TÜTÜN ÜRÜNLERİ İMALATI SEKTÖRÜ TÜTÜN ÜRÜNLERİ İMALATI SEKTÖRÜ T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI RİSK YÖNETİMİ VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ EKONOMİK ANALİZ VE DEĞERLENDİRME DAİRESİ 31.12.2013 ANKARA 1 İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 3 TÜTÜN ÜRÜNLERİ

Detaylı

ULUSLAR ARASI İKTİSAT POLİTİKASI (İKT308U)

ULUSLAR ARASI İKTİSAT POLİTİKASI (İKT308U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ULUSLAR ARASI İKTİSAT POLİTİKASI (İKT308U)

Detaylı

PGD KONUSUNDA GENEL BİLGİ. Ürün Güvenliği Nedir?

PGD KONUSUNDA GENEL BİLGİ. Ürün Güvenliği Nedir? PGD KONUSUNDA GENEL BİLGİ Ürün Güvenliği Nedir? Piyasaya arz edilecek her ürünün, insan sağlığı, can ve mal güvenliği, hayvan ve bitki yaşam ve sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması açısından asgari

Detaylı

DAHİLDE İŞLEME REJİMİ VE KONYA Hacı Dede Hakan KARAGÖZ

DAHİLDE İŞLEME REJİMİ VE KONYA Hacı Dede Hakan KARAGÖZ İÇİNDEKİLER: Başlık Sayfa 1. Genel Çerçeve...2 2. Türkiye ve DİR..3 3. Konya ve DİR...4 4. Sektörel Bazda DİR...5 5. Firmalar Bazında DİR..6 6. İller Bazında DİR.7 7. Sonuç..7 8. Kaynakça..8 Ekonomik Araştırmalar

Detaylı

2013 YILI PİYASA GÖZETİMİ VE DENETİMİ FAALİYETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

2013 YILI PİYASA GÖZETİMİ VE DENETİMİ FAALİYETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ 2013 YILI PİYASA GÖZETİMİ VE DENETİMİ FAALİYETLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Ürün Güvenliği Semineri Ankara, Eylül 2014 Devran AYIK Daire Başkanı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü SUNUŞ PLANI Kavramsal

Detaylı

MESLEK KOMİTELERİ ORTAK TOPLANTISI 11 Eylül 2015

MESLEK KOMİTELERİ ORTAK TOPLANTISI 11 Eylül 2015 MESLEK KOMİTELERİ ORTAK TOPLANTISI 11 Eylül 2015 Bilal KÜTÜK İSO Meclis Üyesi MADEN, TAŞ VE TOPRAK ÜRÜNLERİ İMALATI 1. Grup Madencilik, Mermer ve Taş Ocakçılığı 23. Grup Cam ve Cam Mamulleri Sanayii 43.

Detaylı

Koruma Önleminin Uzatılmasına İlişkin Görüşlerimiz. 22 Kasım 2011

Koruma Önleminin Uzatılmasına İlişkin Görüşlerimiz. 22 Kasım 2011 Koruma Önleminin Uzatılmasına İlişkin Görüşlerimiz 22 Kasım 2011 Durum Analizi Türk Philips Türk Philips Ticaret A.Ş., Hollanda menşeili Philips markasının ülkemizdeki yetkili kuruluşudur; 1930yılından

Detaylı

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) DAHİLDE İŞLEME REJİMİ

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) DAHİLDE İŞLEME REJİMİ BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) DAHİLDE İŞLEME REJİMİ Hasan YÜKSEK Mayıs 2011 SUNUM PLANI I. Dahilde İşleme Rejimi (DİR) II. DİR in Amaçları III. DİR Sistemleri İthalatta Şartlı Muafiyet Sistemi İthalat

Detaylı

CEB. Bankası. Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası

CEB. Bankası. Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası Ankara, 29-30 Mart 2005 CEB Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası Krzysztof Ners, Başkan Yardımc mcısı, Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası Neler müzakere m edilecek a) Ticari olmayan müzakereler. Ortak bir hedef

Detaylı

ULUSLARARASI İŞLETMECİLİK

ULUSLARARASI İŞLETMECİLİK DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ULUSLARARASI İŞLETMECİLİK KISA ÖZET

Detaylı

TÜRK SANAYĠSĠNĠN KALBĠ TEKSTĠL VE HAZIR GĠYĠM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER

TÜRK SANAYĠSĠNĠN KALBĠ TEKSTĠL VE HAZIR GĠYĠM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER TÜRK SANAYĠSĠNĠN KALBĠ TEKSTĠL VE HAZIR GĠYĠM SEKTÖRÜNDEKĠ GELĠġMELER Hande UZUNOĞLU Dünya ekonomisi zor bir süreçten geçiyor. 2009 yılında bir önceki yıla göre nispeten kendini toparlayan dünya ekonomisi

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0 Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı, 2013 0 ZEYTİNYAĞI SEKTÖRÜN TANIMI SITC NO : 421.4 ARMONİZE NO : 1509 Türkiye bulunduğu coğrafi konum ve sahip olduğu Akdeniz iklimi özellikleriyle, İtalya, İspanya,

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III AÇIKLAMA... V BÖLÜM I - TEMEL KAVRAMLAR...1

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III AÇIKLAMA... V BÖLÜM I - TEMEL KAVRAMLAR...1 İÇİNDEKİLER Sayfa ÖNSÖZ...III AÇIKLAMA... V BÖLÜM I - TEMEL KAVRAMLAR...1 Soru 1- Dış ticaret nedir?...1 Soru 2- Mal nedir?...1 Soru 3- Mal ve hizmet arasındaki fark nedir?...1 Soru 4- İhracat nedir?...1

Detaylı

Singapur Ticaret Müşavirliği TRANS PASİFİK ORTAKLIK ANLAŞMASININ SİNGAPUR EKONOMİSİ VE DIŞ TİCARETİNE POTANSİYEL ETKİSİ

Singapur Ticaret Müşavirliği TRANS PASİFİK ORTAKLIK ANLAŞMASININ SİNGAPUR EKONOMİSİ VE DIŞ TİCARETİNE POTANSİYEL ETKİSİ Singapur Ticaret Müşavirliği TRANS PASİFİK ORTAKLIK ANLAŞMASININ SİNGAPUR EKONOMİSİ VE DIŞ TİCARETİNE POTANSİYEL ETKİSİ 0 SİNGAPUR TİCARET MÜŞAVİRLİĞİ İÇİNDEKİLER SİNGAPUR UN MEVCUT TİCARET ANLAŞMALARI...

Detaylı

GENEL BİLGİLER DIŞ TİCARET BİLGİLERİ

GENEL BİLGİLER DIŞ TİCARET BİLGİLERİ GENEL BİLGİLER Resmi Adı : Kenya Cumhuriyeti Resmi Dil : İngilizce, Kisvahili Başkenti : Nairobi Başlıca Şehirler : Nairobi, Nakuru, Kisumu, Mombasa Yüzölçümü : 569.259 km 2 Nüfus : 42,7 milyon (2012 tahmini)

Detaylı

LİTVANYA ÜLKE RAPORU 23.02.2016

LİTVANYA ÜLKE RAPORU 23.02.2016 LİTVANYA ÜLKE RAPORU 23.02.2016 YÖNETİCİ ÖZETİ Uludağ İhracatçı Birlikleri nin kayıtlarına göre, Bursa dan Litvanya ya ihracat yapan 208 firma bulunmaktadır. 31.12.2015 tarihi itibariyle Ekonomi Bakanlığı

Detaylı

KÜRESEL TAVUK ETİ TİCARETİ

KÜRESEL TAVUK ETİ TİCARETİ KÜRESEL TAVUK ETİ TİCARETİ Asya ve Orta Doğu: Önemli tavuk eti ithal eden ülkeler Asya ülkelerindeki tavuk eti ticaret eğilimlerini inceleyen Terry Evans, Asya ülkelerinin tavuk eti ithalat eden ülkeler

Detaylı

GİRESUN KOBİ LERİNİN İHRACAT EĞİTİM İHTİYACI ARAŞTIRMA RAPORU

GİRESUN KOBİ LERİNİN İHRACAT EĞİTİM İHTİYACI ARAŞTIRMA RAPORU Export Giresun Projesi GİRESUN KOBİ LERİNİN İHRACAT EĞİTİM İHTİYACI ARAŞTIRMA RAPORU Ocak 16 Bu Rapor, Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı 2015 Yılı Doğrudan Faaliyet Desteği Programı Kapsamında Hazırlanmıştır.

Detaylı

TARIMSAL EMTİA PİYASALARINDA FİYAT OYNAKLIKLARI

TARIMSAL EMTİA PİYASALARINDA FİYAT OYNAKLIKLARI TARIMSAL EMTİA PİYASALARINDA FİYAT OYNAKLIKLARI 29 /01/ 2014 / ANKARA Turgut ORMAN ZİRAAT MÜHENDİSİ TARIMSAL ARAŞTIRMALAR VE POLİTİKALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Kentucky Amerika nın Güney Doğusunda yer alır Alan

Detaylı

Gelişmekte olan ülkeler sahip oldukları makro ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle krizlere karşı daha kırılgandır. Küreselleşme sonrası krizler

Gelişmekte olan ülkeler sahip oldukları makro ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle krizlere karşı daha kırılgandır. Küreselleşme sonrası krizler Gelişmekte olan ülkeler sahip oldukları makro ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle krizlere karşı daha kırılgandır. Küreselleşme sonrası krizler giderek sıklaşmıştır. Bir ülkede yaşanan kriz diğer ülkeleri

Detaylı

2013 Yılında Yabancıların Gayrimenkul Alımı Yüzde 15,7 Artarak 3,0 Milyar Dolar Oldu

2013 Yılında Yabancıların Gayrimenkul Alımı Yüzde 15,7 Artarak 3,0 Milyar Dolar Oldu 2013 Yılında Yabancıların Gayrimenkul Alımı Yüzde 15,7 Artarak 3,0 Milyar Dolar Oldu Türkiye de inşaat ve inşaat malzemeleri sektörüne talep yönü ile destek olacak bir gelişme mütekabiliyet yasasının çıkarılması

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 2 Temmuz 2012 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyonu......... 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

tepav türkiye ekonomi politikaları araştırma vakfı

tepav türkiye ekonomi politikaları araştırma vakfı tepav türkiye ekonomi politikaları araştırma vakfı REACH ve ERCIT: Fırsat nerede? Güven Sak İstanbul, 30 Temmuz 2008 ERCIT Projesi Açılış Türkiye Toplantısı, Ekonomi İstanbul, Politikaları 30 Temmuz Araştırma

Detaylı

TİCARET POLİTİKASI ARAÇLARI

TİCARET POLİTİKASI ARAÇLARI DERS NOTU 06 TİCARET POLİTİKASI ARAÇLARI Bugünki dersin işleniş planı: I. İthalat... 1 II. İthalat Talep Eğrisi... 3 III. İhracat Arz Eğrisi... 4 IV. İthalat Tarifesinin Etkileri (Küçük Ülke Durumu)...

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 26 Haziran 2015 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

HİZMET TİCARETİ İSTATİSTİKLERİ PROJESİ. 21 Şubat 2013

HİZMET TİCARETİ İSTATİSTİKLERİ PROJESİ. 21 Şubat 2013 HİZMET TİCARETİ İSTATİSTİKLERİ PROJESİ 21 Şubat 2013 SUNUM PLANI Hizmet Ticareti İstatistikleri Neden Önemli? Mevcut Durumda Ülkemiz Hizmet Ticareti İstatistikleri Eksiklikler, Problemler Yapılan Çalışmalar

Detaylı

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ Faruk Aydın Mesut Saygılı Hülya Saygılı Gökhan Yılmaz TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü 17 Kasım 2009 1

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI BREZİLYA ÜLKE RAPORU

İZMİR TİCARET ODASI BREZİLYA ÜLKE RAPORU İZMİR TİCARET ODASI BREZİLYA ÜLKE RAPORU TEMMUZ 2016 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ 1. ÖZET BİLGİLER Resmi Adı : Brezilya Federal Cumhuriyeti Nüfus : 206,082,000 Dil : Resmi dil Portekizce dir. İş dünyasında

Detaylı

İRAN İSLAM CUMHURİYETİ MENŞELİ NAYLON İPLİK İTHALATINDA UYGULANAN KORUNMA ÖNLEMİNİN UZATILMASINA İLİŞKİN BAŞVURUNUN GİZLİ OLMAYAN ÖZETİ

İRAN İSLAM CUMHURİYETİ MENŞELİ NAYLON İPLİK İTHALATINDA UYGULANAN KORUNMA ÖNLEMİNİN UZATILMASINA İLİŞKİN BAŞVURUNUN GİZLİ OLMAYAN ÖZETİ İRAN İSLAM CUMHURİYETİ MENŞELİ NAYLON İPLİK İTHALATINDA UYGULANAN KORUNMA ÖNLEMİNİN UZATILMASINA İLİŞKİN BAŞVURUNUN GİZLİ OLMAYAN ÖZETİ İÇİNDEKİLER 1. BAŞVURUYA İLİŞKİN GENEL BİLGİLER... 3 1.1. BAŞVURU

Detaylı

Avrupa da UEA Üyesi Ülkelerin Mesken Elektrik Fiyatlarının Vergisel Açıdan İncelenmesi

Avrupa da UEA Üyesi Ülkelerin Mesken Elektrik Fiyatlarının Vergisel Açıdan İncelenmesi Avrupa da UEA Üyesi Ülkelerin Mesken Elektrik Fiyatlarının Vergisel Açıdan İncelenmesi Esra AKGÜL* *Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ETK Uzman Yardımcısı, Ankara/TÜRKİYE (Aralık 214) ÖZET Çalışmada,

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş.

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. 14 Ağustos 2015 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı......... 6 Çekinceler..........

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI VİETNAM ÜLKE PROFİLİ

İZMİR TİCARET ODASI VİETNAM ÜLKE PROFİLİ İZMİR TİCARET ODASI VİETNAM ÜLKE PROFİLİ Hazırlayan: Ahmet Toprak Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü Aralık 2015 GENEL BİLGİLER Ülke adı: Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti Yönetim biçimi: Komünist Devlet Başkent:

Detaylı

Sektör eşleştirmeleri

Sektör eşleştirmeleri Sektör eşleştirmeleri İspanya ve Türkiye Avrupa Futbol Şampiyonası 2016 Sektör : Otomotiv Maça ilişkin ön inceleme 4:3 * Sektöre yönelik Atradius alacak riski durumu/iş performansı görünümünün karşılaştırması

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 2

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 2 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 2 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 4. HAFTA FİNANSIN ULUSLARARASILAŞMASI FİNANSAL YENİLİKLER Mali piyasalarda yaşanan liberalizasyon hareketleri ve sonuçta piyasaların

Detaylı

FATCA Anlaşmasıyla İlgili Sıkça Sorulan Sorular

FATCA Anlaşmasıyla İlgili Sıkça Sorulan Sorular FATCA Anlaşmasıyla İlgili Sıkça Sorulan Sorular > SORU 1: Uluslararası vergi anlaşmaları nelerdir? Türleri nelerdir? Uluslararası vergi anlaşmaları; birden fazla devletin katılımıyla ve taraf olan devletlerin

Detaylı

EKREM DEMİRTAŞ İZMİR TİCARET ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI

EKREM DEMİRTAŞ İZMİR TİCARET ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI EKREM DEMİRTAŞ İZMİR TİCARET ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANI 1885 yılında kurulmuş ve şu anda 75 bin üyesi olan, İzmir in en köklü ve en güçlü meslek kuruluşunun Başkanı olarak Güzel İzmir e hoş geldiniz

Detaylı

Cumhuriyet Halk Partisi

Cumhuriyet Halk Partisi 1 Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekili Kaleli sığınma evlerinde kalan kadınlarla ilgili hazırladığı iki ayrı kanun teklifi sundu. Tarih : 08.03.2013 Bursa Milletvekili Sena Kaleli nin kanun teklifleri

Detaylı

ECZACILIK SEKTÖRÜ T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI RİSK YÖNETİMİ VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ EKONOMİK ANALİZ VE DEĞERLENDİRME DAİRESİ

ECZACILIK SEKTÖRÜ T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI RİSK YÖNETİMİ VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ EKONOMİK ANALİZ VE DEĞERLENDİRME DAİRESİ ECZACILIK SEKTÖRÜ T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI RİSK YÖNETİMİ VE KONTROL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ EKONOMİK ANALİZ VE DEĞERLENDİRME DAİRESİ 31.12.2013 ANKARA 1 İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 3 ECZACILIK SEKTÖRÜ KÜRESEL

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 22 Şubat 2016 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 39

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 39 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 39 i Bu sayıda; Ağustos Ayı TİM İhracat Verileri,, Suriye ye Yılın İlk Sekiz Ayında Yapılan İhracat, Temmuz Ayı TÜİK Dış Ticaret Verileri;

Detaylı

MALZEMELERİN GERİ DÖNÜŞÜMÜ. Prof.Dr. Kenan YILDIZ

MALZEMELERİN GERİ DÖNÜŞÜMÜ. Prof.Dr. Kenan YILDIZ MALZEMELERİN GERİ DÖNÜŞÜMÜ Prof.Dr. Kenan YILDIZ Çevre ve Maliyeti Çevrenin ekonomiye maliyete konusunda üç temel durumdan bahsetmek mümkündür. Bunlar; 1) çevrenin ekonomiye maliyeti yoktur 2) çevrenin

Detaylı

KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YÖNETİM KOMİTESİ (CDEG) Avrupa Konseyi Kadın Erkek Eşitliğinden Sorumlu. 7. Bakanlar Konferansı TASLAK EYLEM PLANI

KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YÖNETİM KOMİTESİ (CDEG) Avrupa Konseyi Kadın Erkek Eşitliğinden Sorumlu. 7. Bakanlar Konferansı TASLAK EYLEM PLANI KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ YÖNETİM KOMİTESİ (CDEG) Avrupa Konseyi Kadın Erkek Eşitliğinden Sorumlu 7. Bakanlar Konferansı TASLAK EYLEM PLANI Hukuki ve fiili toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleştirilmesine

Detaylı

Sentetik Çuval. www.dempocuval.com

Sentetik Çuval. www.dempocuval.com Sentetik Çuval www.dempocuval.com Konya Organize Sanayi Bölgesinde 1997 yılında kurulan firmamız, 8000 m² si kapalı toplam 25000 m² alanda son sistem makine parkuru ve kendi alanında uzman personeli ile

Detaylı

Akaryakıt kaçakçılığına geçit yok

Akaryakıt kaçakçılığına geçit yok Akaryakıt kaçakçılığına geçit yok Ağustos 28, 2012-12:23:11 Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, bu yılın ilk 6 aylık döneminde yakalanan kaçak akaryakıt miktarının 30 bin 800 ton olduğunu bildirdi.

Detaylı

BAKANLIĞI 9.OZON PANELİ

BAKANLIĞI 9.OZON PANELİ ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI 9.OZON PANELİ İSTANBUL 29 Ocak 2009 1 9.OZON PANELİ İÇERİK GİRİŞ 20.TARAFLAR TOPLANTISINDA ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR AB DEKİ GELİŞMELER HCFC SONLANDIRMA YÖNETİM PLANI PROJESİ TARTIŞMA

Detaylı

Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER. Avrupa Birliği

Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER. Avrupa Birliği Cinsiyet Eşitliği MALTA, PORTEKİZ VE TÜRKİYE DE İSTİHDAM ALANINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ İLE İLGİLİ GÖSTERGELER Projenin Malta, Portekiz ve Türkiye de cinsiyet ayrımcılığı problemlerini çözme amacıyla ilgili

Detaylı

AB - ABD SERBEST TİCARET VE YATIRIM ANLAŞMASI (TTIP) MÜZAKERE BAŞLIKLARI* 1-) PAZARA GİRİŞ 1-) PAZARA GİRİŞ

AB - ABD SERBEST TİCARET VE YATIRIM ANLAŞMASI (TTIP) MÜZAKERE BAŞLIKLARI* 1-) PAZARA GİRİŞ 1-) PAZARA GİRİŞ AB - ABD SERBEST TİCARET VE YATIRIM ANLAŞMASI (TTIP) MÜZAKERE BAŞLIKLARI* 1-) PAZARA GİRİŞ 1-) PAZARA GİRİŞ BİLGİ NOTU Dilek İştar Ateş TS/BXL/15-01, 12 Ocak 2015 1-) PAZARA GİRİŞ Mal Ticareti ve Gümrük

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 19 Mart 2014 İÇİNDEKİLER Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

Türkiye Elektrik Piyasasının Geleceği Serbestleşen Bir Piyasa İçin Olası Gelecek Senaryoları

Türkiye Elektrik Piyasasının Geleceği Serbestleşen Bir Piyasa İçin Olası Gelecek Senaryoları Türkiye Elektrik Piyasasının Geleceği Serbestleşen Bir Piyasa İçin Olası Gelecek Senaryoları Haziran 2011 Uygar Yörük Ortak I Danışmanlık I Enerji ve Doğal Kaynaklar Piyasanın Kısa Vadedeki Öngörülen Gelişimi

Detaylı

İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4

İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4 İNSAN KIYMETLERİ YÖNETİMİ 4 İKY PLANLANMASI 1)Giriş 2)İK planlanması 3)İK değerlendirilmesi 4)İK ihtiyacının belirlenmesi 2 İnsanların ihtiyaçları artmakta ve ihtiyaçlar giderek çeşitlenmektedir. İhtiyaçlardaki

Detaylı

31 Aralık 2014 ÇARŞAMBA. Resmî Gazete. Sayı : 29222 (Mükerrer) TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: ÇEVRENİN KORUNMASI YÖNÜNDEN KONTROL ALTINDA

31 Aralık 2014 ÇARŞAMBA. Resmî Gazete. Sayı : 29222 (Mükerrer) TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: ÇEVRENİN KORUNMASI YÖNÜNDEN KONTROL ALTINDA 31 Aralık 2014 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 29222 (Mükerrer) TEBLİĞ Ekonomi Bakanlığından: ÇEVRENİN KORUNMASI YÖNÜNDEN KONTROL ALTINDA TUTULAN ATIKLARIN İTHALAT DENETİMİ TEBLİĞİ (ÜRÜN GÜVENLİĞİ VE DENETİMİ:

Detaylı

Dr. Alper Çağrı YILMAZ. Uluslararası Enerji Yatırımlarının Korunması

Dr. Alper Çağrı YILMAZ. Uluslararası Enerji Yatırımlarının Korunması Dr. Alper Çağrı YILMAZ Uluslararası Enerji Yatırımlarının Korunması İÇİNDEKİLER SUNUŞ...VII ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR... XIX GİRİŞ...1 1. Konunun Takdimi...1 2. Çalışmanın Kapsam ve Sınırı...4

Detaylı

Stratejik Planlama ve Performans Yönetimi, Finlandiya Örneği. AB Eşleştirme Projesi, Ankara 5. Eğitim Haftası Klaus Halla 29.11.

Stratejik Planlama ve Performans Yönetimi, Finlandiya Örneği. AB Eşleştirme Projesi, Ankara 5. Eğitim Haftası Klaus Halla 29.11. Stratejik Planlama ve Performans Yönetimi, Finlandiya Örneği AB Eşleştirme Projesi, Ankara 5. Eğitim Haftası Klaus Halla 29.11.2011 Sosyal İşler ve Sağlık Bakanlığı nda planlama ve uygulama düzeyleri Stratejik

Detaylı

talebi artırdığı görülmektedir.

talebi artırdığı görülmektedir. K üçükbaş hayvan yetiştiriciliği diğer hayvancılık kollarına göre yapısal, ekonomik ve teknoloji kullanımı yönleriyle farklılıklar göstermektedir. Büyükbaş hayvancılığa göre birim alandan sağladığı yarar

Detaylı

ÇIKAR ÇATIŞMASI POLİTİKASI İÇİNDEKİLER

ÇIKAR ÇATIŞMASI POLİTİKASI İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER 1. AMAÇ... 2 2. KAPSAM... 2 3. UYGULAMA ALANI VE SORUMLULUK... 2 4. TANIMLAR... 2 5. UYGULAMA ESASLARI... 2 5.1. ÇIKAR ÇATIŞMASINA YOL AÇABİLECEK HUSUSLAR... 2 5.2. ÇIKAR ÇATIŞMASINA YOL AÇABİLECEK

Detaylı

İşletmelerin rekabet avantajlarını koruyabilmeleri için sürekli olarak inovasyon yapmaları gerekir. Bunun için de ürettikleri ürünleri ve sundukları

İşletmelerin rekabet avantajlarını koruyabilmeleri için sürekli olarak inovasyon yapmaları gerekir. Bunun için de ürettikleri ürünleri ve sundukları İNOVASYON SÜRECİ İşletmelerin rekabet avantajlarını koruyabilmeleri için sürekli olarak inovasyon yapmaları gerekir. Bunun için de ürettikleri ürünleri ve sundukları hizmetleri daha iyi, daha yararlı,

Detaylı

GAZİ ÜNİVERSİTESİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ 2007 2010 STRATEJİK PLANI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ 2007 2010 STRATEJİK PLANI GAZİ ÜNİVERSİTESİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ 2007 2010 STRATEJİK PLANI 1. GİRİŞ 1982 yılında kurulan Kamu Yönetimi Bölümümüzün 2007 2010 yılları stratejik plan ve hedeflerini ortaya koymayı amaçlayan bu çalışmada;

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2014 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2014 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2014 HAZİRAN AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU İİTKİİB GENEL SEKRETERLİİĞİİ AR & GE VE MEVZUAT ŞUBESİİ Temmuz 2014 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2014 HAZİRAN İHRACAT PERFORMANSI

Detaylı

ESKİŞEHİR TİCARET ODASI Aylık Ekonomi Bülteni Ekim 2009

ESKİŞEHİR TİCARET ODASI Aylık Ekonomi Bülteni Ekim 2009 www.etonet.org.tr 1 İlimizin ihracatı Ocak-Eylül Dönemi itibariyle 2009 yılında 2008 e göre %14 azalmıştır. İhracat İthalat Oranları Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Türkiye istatistik Kurumundan elde edilen

Detaylı

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi

Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi Kurumsal Yönetim ve Kredi Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. Kurumsal Yönetim Derecelendirmesi 20 Mart 2009 ĐÇĐNDEKĐLER Ara Dönem Revizyon Notları........ 3 Derecelendirme Metodolojisi........ 5 Notların Anlamı.........

Detaylı

ÇALIŞAN BAĞLILIĞINA İTEN UNSURLAR NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR?

ÇALIŞAN BAĞLILIĞINA İTEN UNSURLAR NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR? ÇALIŞAN BAĞLILIĞINA İTEN UNSURLAR NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR? Dale Carnegie Akademi Beyaz Kağıt Copyright 2012 Dale Carnegie & Associates, Inc. All rights reserved. driveengagement_101512_wp İNSANIN ÖNEMİ

Detaylı

Bu sektör raporu kapsamına giren ürünler şu şekilde sınıflandırılmaktadır: Ürün Adları. Eşyası. Yastık, Yorgan ve Uyku Tulumları

Bu sektör raporu kapsamına giren ürünler şu şekilde sınıflandırılmaktadır: Ürün Adları. Eşyası. Yastık, Yorgan ve Uyku Tulumları 1. ÜRÜNÜN TANIMI: Ev tekstili, genel olarak evleri dekore etmek amacıyla kullanılan ürünler olarak tanımlanmaktadır. Sentetik iplikler ve kumaşların yanı sıra, pamuk, keten, ipek ve yün gibi doğal ipliklerden

Detaylı

İşletme türleri nelerdir? Nasıl Sınıflandırılır?

İşletme türleri nelerdir? Nasıl Sınıflandırılır? İşletme türleri nelerdir? Nasıl Sınıflandırılır? KONUYA BAŞLARKEN Yaşadığınız çevredeki işletmeleri dikkate alarak hukuki bakımından sınıflandırmaya çalışınız. İşletmelerin genellikle ortaklık şeklinde

Detaylı

Küreselleşme. Ticaretin Küreselleşmesi. Dünya Ticaretinin Serbestleşmesi: Küreselleşme ve Ekonomik Birleşmeler

Küreselleşme. Ticaretin Küreselleşmesi. Dünya Ticaretinin Serbestleşmesi: Küreselleşme ve Ekonomik Birleşmeler ünya Ticaretinin erbestleşmesi: Küreselleşme ve Ekonomik Birleşmeler Küreselleşme Ekonomik küreselleşmenin üç boyutu Mal ve Hizmet Ticaretinin Küreselleşmesi ermaye Piyasalarının Küreselleşmesi MNC aracılığıyla

Detaylı

SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ?

SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ? SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ? SERMAYE PİYASALARININ GELİŞMESİ EKONOMİLERDEKİ KRİZLERİN BAŞ ETKENİ OLABİLİR Mİ? Sermaye piyasası, ekonomide finansal sistemi

Detaylı

ÜNİTE:1. Sosyal Politikaya İlişkin Genel Bilgiler ve Sosyal Politikanın. Araçları ÜNİTE:2. Sosyal Politikanın Tarihsel Gelişimi ÜNİTE:3

ÜNİTE:1. Sosyal Politikaya İlişkin Genel Bilgiler ve Sosyal Politikanın. Araçları ÜNİTE:2. Sosyal Politikanın Tarihsel Gelişimi ÜNİTE:3 ÜNİTE:1 Sosyal Politikaya İlişkin Genel Bilgiler ve Sosyal Politikanın Araçları ÜNİTE:2 Sosyal Politikanın Tarihsel Gelişimi ÜNİTE:3 İstihdam, İşsizlik, Ücretler ve Çalışma Koşulları ÜNİTE:4 Gelir Dağılımı

Detaylı

Avrupa Konseyi. Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi

Avrupa Konseyi. Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi Avrupa Konseyi 1974 yılından beri toplanan Avrupa Konseyi, üye ülke devlet ve hükümet başkanlarıyla Avrupa Komisyonu Başkanı nı bir araya getirir. Zirve olarak adlandırılan söz konusu toplantılarda liderler

Detaylı

DOMATES SALÇASI VE KONSERVECİLİK

DOMATES SALÇASI VE KONSERVECİLİK DOMATES SALÇASI VE KONSERVECİLİK Türkiye'de meyve ve sebze işleme sanayi 1900'lü yılların başında kurulmuş olmasına rağmen ancak planlı kalkınma döneminde önemli gelişmeler gösterebilmiştir. Konserve meyve

Detaylı

TASLAK NİHAİ BİLDİRİ

TASLAK NİHAİ BİLDİRİ AVRUPA KONSEYİ AİLEDEN SORUMLU BAKANLAR KONFERANSI Strasburg, 19 Mayıs 2009 MMF-XXIX-HF (2009) 2 prov.2 İRTİBAT GÖREVLİLERİ KOMİTESİ AVRUPA KONSEYİ AİLEDEN SORUMLU BAKANLAR KONFERANSI 29. DÖNEM 16-17 Haziran

Detaylı

ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI

ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI ANKARA İLİ BASIM SEKTÖRÜ ELEMAN İHTİYACI Gülnaz Gültekin*, Orhan Sevindik**, Elvan Tokmak*** * Gazi Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Matbaa Öğretmenliği Bölümü, Ankara ** Ankara Ü., Eğitim Bil. Ens.,

Detaylı

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mart 2016 Ankara

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mart 2016 Ankara İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI 25 Mart 2016 Ankara Özet: Makroekonomik Görünüm ve Para Politikası Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi

Detaylı

TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2014/7) Yasal dayanak ve başvuru

TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2014/7) Yasal dayanak ve başvuru 26 Mart 2014 ÇARŞAMBA Resmî Gazete Sayı : 28953 Ekonomi Bakanlığından: TEBLİĞ İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2014/7) Yasal dayanak ve başvuru MADDE 1 (1) Bu Tebliğ, 14/6/1989

Detaylı

Gümrük Kanunundaki Değişiklikler İle ilgili Önemli DUYURUDUR.

Gümrük Kanunundaki Değişiklikler İle ilgili Önemli DUYURUDUR. Gümrük Kanunundaki Değişiklikler İle ilgili Önemli DUYURUDUR. Değerli Müşterilerimiz, Kullanıcılarımız; Aşağıda 4458 sayılı Gümrük Kanunun 235. Maddesinin ve 236. Maddesine eklenen 5.fıkra ithalat yapan

Detaylı

İnovasyon ve Rekabetçilik Operasyonel Programı

İnovasyon ve Rekabetçilik Operasyonel Programı İnovasyon ve Rekabetçilik Operasyonel Programı 2014 2020 İnovasyon ve Rekabetçilik operasyonel programının ana hedefi ekonominin yeniliğe dayalı dinamik ve rekabetçi gelişimine katkıda bulunmaktır. Bunun

Detaylı

KAYNAK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.

KAYNAK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. KAYNAK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. 01.01.2012 31.12.2012 Dönemi Faaliyet Raporu 1 İÇİNDEKİLER I-ŞİRKET TANITIMI II- FİNANSAL KİRALAMA SEKTÖRÜ VE SEKTÖRDE KAYNAK LEASİNG III- İDARİ FAALİYETLER IV- KAR DAĞITIM

Detaylı

TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2014/9) Genel Bilgi ve İşlemler

TEBLİĞ. Ekonomi Bakanlığından: İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2014/9) Genel Bilgi ve İşlemler 27 Mart 2014 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 28954 Ekonomi Bakanlığından: TEBLİĞ İTHALATTA HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN TEBLİĞ (TEBLİĞ NO: 2014/9) BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgi ve İşlemler Mevcut önlem

Detaylı

6. Kamu Maliyesi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Tablo 6.1. Merkezi Yönetim ve Genel Devlet Bütçe Dengesi (GSYİH'nin Yüzdesi Olarak)

6. Kamu Maliyesi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası. Tablo 6.1. Merkezi Yönetim ve Genel Devlet Bütçe Dengesi (GSYİH'nin Yüzdesi Olarak) 6. Kamu Maliyesi Merkezi Yönetim bütçe açığı, 214 yılının ilk üç çeyreği itibarıyla geçen yılın aynı dönemine göre bir miktar artış göstermiş ve bu gelişmede faiz dışı harcamalarda gözlenen yüksek artış

Detaylı

Türkiye de tarımda enerji tüketimi 25/01/2013

Türkiye de tarımda enerji tüketimi 25/01/2013 Türkiye de tarımda enerji tüketimi 25/01/2013 H. Hüseyin Öztürk / H. Kaan Küçükerdem Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makinaları Bölümü Tarım sektörü, bütün dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde

Detaylı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından:

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından: GENEL GEREKÇE Sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışma, çalışanların tümü için en temel insan haklarından biridir. Nitekim işyerlerinde sağlıklı ve güvenli ortamların oluşturulmasını amaçlayan iş sağlığı

Detaylı

LİDERLİK TEKSTİL VE OTOMOTİVDE... Dr. Can Fuat GÜRLESEL

LİDERLİK TEKSTİL VE OTOMOTİVDE... Dr. Can Fuat GÜRLESEL LİDERLİK TEKSTİL VE OTOMOTİVDE... 1 Dr. Can Fuat GÜRLESEL Bursa ili genelinde faaliyet gösteren ilk 250 büyük firmanın tespitine yönelik 2004 araştırması sonuçlanmıştır. Sonuçlar; araştırmanın künyesi,

Detaylı

AB TEKSTİL, HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYON İTHALATI 2009-2011 YILLIK & 2012 OCAK-HAZİRAN DÖNEMİ DEĞERLENDİRME RAPORU

AB TEKSTİL, HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYON İTHALATI 2009-2011 YILLIK & 2012 OCAK-HAZİRAN DÖNEMİ DEĞERLENDİRME RAPORU AB TEKSTİL, HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYON İTHALATI 2009-2011 YILLIK & 2012 OCAK-HAZİRAN DÖNEMİ DEĞERLENDİRME RAPORU İSTANBUL TEKSTİL VE KONFEKSİYON İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ AR & GE VE MEVZUAT

Detaylı

SİGORTACILIK VE BİREYSEL EMEKLİLİK SEKTÖRLERİ 2010 YILI FAALİYET RAPORU YAYIMLANDI

SİGORTACILIK VE BİREYSEL EMEKLİLİK SEKTÖRLERİ 2010 YILI FAALİYET RAPORU YAYIMLANDI Türk sigorta ve bireysel emeklilik sektörlerine ilişkin çok derin bir kaynak olma özelliğine sahip Sigorta Denetleme Kurulu Sigortacılık ve Bireysel Emeklilik Sektörleri 2010 Yılı Faaliyet Raporu yayımlandı.

Detaylı

2016 Ocak SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 25 Ocak 2016

2016 Ocak SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 25 Ocak 2016 2016 Ocak SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 25 Ocak 2016 Ocak ayı inşaat ve hizmet sektörü güven endeksleri TÜİK tarafından 25 Ocak 2016 tarihinde yayımlandı. İnşaat sektörü güven endeksi 2015 yılı Aralık ayında

Detaylı

MİLLİ GÜVENLİK BİLGİSİ SORULARI

MİLLİ GÜVENLİK BİLGİSİ SORULARI 1. Devletin anayasal düzeninin, milli varlığının, bütünlüğünün, milletlerarası alanda siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik dâhil bütün menfaatlerinin ve ahdi hukukunun her türlü dış ve iç tehditlere karşı

Detaylı

İş kazalarında yaşamını yitiren binlerce işçinin anısına...

İş kazalarında yaşamını yitiren binlerce işçinin anısına... GÜVENLİK KÜLTÜRÜ İş kazalarında yaşamını yitiren binlerce işçinin anısına... KÜLTÜR Geçmiş davranışlar Kültür Gelecekteki davranışlar (Bozkurt, V. (2005), Değişen Dünyada Sosyoloji, 3, Aktüel Yayınları,

Detaylı

Gazi Üniversitesi Patent Destek Birimi Deneyimleri

Gazi Üniversitesi Patent Destek Birimi Deneyimleri Teknoloji Transfer Destekleri ve Fikri Mülkiyet Hakları Ankara, 17 Ekim, 2011 Gazi Üniversitesi Patent Destek Birimi Deneyimleri A. Özge Eken Uzman Gazi Üniversitesi, Ankara İçerik Patent Destek Birimi

Detaylı

Dış Ekonomik İlişkiler Genel Müdürlüğü

Dış Ekonomik İlişkiler Genel Müdürlüğü Dış Ekonomik İlişkiler Genel Müdürlüğü Genel Müdürlük, İslam Konferansı Teşkilatı (İKT veya Örgütü İKÖ) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK / COMCEC) faaliyetleri ile ilgili olarak, İSEDAK

Detaylı

ULUSLARARASI ÜRETİM ZİNCİRLERİNDE DÖNÜŞÜM VE TÜRKİYE NİN KONUMU -Değerlendirme-

ULUSLARARASI ÜRETİM ZİNCİRLERİNDE DÖNÜŞÜM VE TÜRKİYE NİN KONUMU -Değerlendirme- ULUSLARARASI ÜRETİM ZİNCİRLERİNDE DÖNÜŞÜM VE TÜRKİYE NİN KONUMU -Değerlendirme- Şeref Saygılı-TCMB 2 Mart 2012 İstanbul Çalışmanın Amacı Türkiye nin yakın dönem ekonomik performansını dış ticaretteki uzmanlaşma

Detaylı

İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ ENDEKSLERİ SAYI-7 TEMMUZ 2015

İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ ENDEKSLERİ SAYI-7 TEMMUZ 2015 İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ ENDEKSLERİ SAYI-7 2015 İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ ENDEKSLERİ ANA ENDEKS İNŞAAT MALZEMELERİ SANAYİ BİLEŞİK ENDEKSİ İnşaat malzemeleri sanayinde ölçülen faaliyet, güven ve beklentilerin

Detaylı

ASIA (ALEKSANDROVA SLOBODA INDUSTRIAL AREA) www.asiaosb.com

ASIA (ALEKSANDROVA SLOBODA INDUSTRIAL AREA) www.asiaosb.com Söz konusu proje çerçevesinde, sanayi bölgesi alanı ilgili şirket tarafından satın alınmasını takiben her türlü proje, inşaat ve alt yapı için gerekli yasal izinler ilgili mercilerden Organize Sanayi Bölgesi

Detaylı

GELECEK SEFER FARKLI OLACAK MI?

GELECEK SEFER FARKLI OLACAK MI? GELİŞEN PİYASALARDA KRİZLERİN YAYILMASI: GELECEK SEFER FARKLI OLACAK MI? GAZİ ERÇEL Başkan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Prag, 24 Eylül 2000 Evlenmeden önce çocuk yetiştirmek üzerine altı tane teorim

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI Bakanlar Kurulu Sunumu Erdem Başçı Başkan Nisan 2011 1 Sunum Planı I. Küresel Kriz Sonrasında Toparlanma II. III. Kriz Sonrasında Para Politikaları Uygulanan Politikaların

Detaylı

DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜNDE 50 YILLIK GELİŞME ve GELECEĞE BAKIŞ. Necdet Utkanlar

DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜNDE 50 YILLIK GELİŞME ve GELECEĞE BAKIŞ. Necdet Utkanlar DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜNDE 50 YILLIK GELİŞME ve GELECEĞE BAKIŞ Necdet Utkanlar ODTÜ Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü 50. Yıl Sempozyumu 29 Haziran 2016 MKE Ağır Silah ve Çelik fabrikası, 1932-1937

Detaylı

DTÖ İLERİ TARIM MÜZAKERELERİ

DTÖ İLERİ TARIM MÜZAKERELERİ DTÖ İLERİ TARIM MÜZAKERELERİ Aykut Ordukaya AB Uzmanı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Ekonomik ve Teknik İlişkiler Daire Başkanlığı 19 Haziran 2013 İleri Tarım Müzakereleri 2000 yılında başlatıldı

Detaylı

TEMİZLİK MADDELERİ SEKTÖRÜ

TEMİZLİK MADDELERİ SEKTÖRÜ TEMİZLİK MADDELERİ SEKTÖRÜ Temizlik ürünleri sanayii, Standart Uluslararası Ticari Sınıflandırmaya (SITC) göre 55. bölümde, Armonize Sisteme göre ise 34. fasılda tanımlanmaktadır. Buna göre; sektör kapsamında;

Detaylı

ANADOLU ÜNİVERSİTESİ PERSONEL BELGELENDİRME BİRİMİ (ANAPER) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ANADOLU ÜNİVERSİTESİ PERSONEL BELGELENDİRME BİRİMİ (ANAPER) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar ANADOLU ÜNİVERSİTESİ PERSONEL BELGELENDİRME BİRİMİ (ANAPER) YÖNERGESİ Amaç ve kapsam BİRİNCİ BÖLÜM Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar MADDE 1 Bu Yönerge; Anadolu Üniversitesi Personel Belgelendirme Birimi

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM (2016-2018) 11 Ocak 2016

ORTA VADELİ PROGRAM (2016-2018) 11 Ocak 2016 ORTA VADELİ PROGRAM (2016-2018) 11 Ocak 2016 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2 Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme, kriz sonrasında kriz öncesi döneme göre düşük seyretmektedir. 5 4,7 4 3,8 3,2 3 2 2002-2007 Ortalama

Detaylı

T.C. MUĞLA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı

T.C. MUĞLA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı T.C. MUĞLA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı İÇ KONTROL SİSTEMİ Bu broşür; iç kontrolle ilgili farkındalık sağlamak, iç kontrolün ne

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜKETİCİ HUKUKU

BİRİNCİ BÖLÜM TÜKETİCİ HUKUKU İçindekiler Önsöz 5 Birinci Baskıya Önsöz 7 BİRİNCİ BÖLÜM TÜKETİCİ HUKUKU I. TARİHİ GELİŞİM SEYRİ VE KONUYA GİRİŞ 15 A. Tüketicinin Korunması Gereği 15 1. Tarihe Bakış 15 2. Modern Toplumda 16 3. Zayıf

Detaylı